YENİ KAZANIMLARLA GÜÇLENİYORUZ!



Benzer belgeler
TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB

İşten Atılan Asil Çelik İşçilerinin okuduğu basın açıklaması: 15/03/2012

19 EYLÜL MÜHENDİS, MİMAR, ŞEHİR PLANCILAR DAYANIŞMA GÜNÜ

MAYIS 2010 YAŞASIN 1 MAYIS ALANLARDAYIZ!

EMEK ARAŞTIRMA RAPORU-2

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. BASIN ÇALIġMALARI

TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi 37. Dönem Çalışma Raporu. YÜRÜYÜġ ve MĠTĠNGLER

Koç Üniversitesi nde neler oluyor?

7. dönem çalışma raporu TMOOB KOCAELİ İKK ÇALIŞMALARI. EMO Kocaeli Şubesi 146

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

EKONOMİK, DEMOKRATİK ÖZLÜK HAKLARIMIZ; EMPERYALİZME, GERİCİLİĞE VE ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞI MÜCADELEDE ŞUBEMİZ

Asgari ücret 1900 net! DİSK ten basın açıklaması

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

Bölüm 18. Demokrasi Mücadelesinde Odamız

YENİ ATILIMLARA KOŞUYOR

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

SUNUŞ. Birleşik Metal İşçileri Sendikası Genel Yönetim Kurulu

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Mevzuat Değişikliklerinin Meslek Alanımıza ve Odamıza Yansıması

Strateji Geliştirme Başkanı Sayın Alpaslan AZAPAĞASI konuşmalarında, günümüzde hukuk fakültesi öğrencilerinin meslek yaşamına girmeden uygulama ile ta

ŞUBAT 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Sosyal-İş Sendikası tanıtım broşürü. "yarım asırlık çınar, geleceği örgütlüyor"

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

22. Çalışma Dönemi II. Danışma Kurulu Toplantısı Gerçekleştirildi

16. bölüm. demokrasi mücadelesinde şubemiz

NİSAN-HAZİRAN 2012 İKİ AYLIK YAYIN ORGANI YIL: 46 SAYI: 2012/4-6

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ NEDİR? GERÇEK BİR TOPLU SÖZLEŞME İÇİN

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

2.9. TMMOB,İKK,ÖKP,AEMÖP VE NKP İLİŞKİLER

tarafından yazıldı. Çarşamba, 08 Haziran :44 - Son Güncelleme Perşembe, 09 Haziran :24

7. dönem çalışma raporu ÜYE TOPLANTILARI. EMO Kocaeli Şubesi

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İŞÇİLERİN 3 ACİL TALEBİ VAR!

MESLEK ÖRGÜTÜNÜN GöREV ÇAĞRISINA KATILMAK SUÇ MUDUR? BU NEDENLE HUKUKİ BİR YAPTIRIM UYGULANABİLİR Mİ?

BALIKESİR TABİP ODASI AĞUSTOS 2016 ÇALIŞMA RAPORU

MECLİS KARAR ÖZET TUTANAĞI Ü Y E L E R T.C. KARAPINAR BELEDİYE BAŞKANLIĞI KARAR TARİHİ : 09/05/2014 KARAR NUMARASI : 13

Mevsimlik İşçiliğe Hayır Dedik

Bilindiği gibi 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanununun 15 inci maddesine göre her yeni yıl için;

Şahsım ve Öz Taşıma İş Sendikası adına sizleri saygıyla selamlıyorum.

ÜNİVERSİTESİ 2016 YILI FAALİYET RAPORU

BİR AVUKAT YANINDA AYLIKLI OLARAK ÇALIŞAN AVUKATIN DURUMUNUN AVUKATLIK YASASI AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32,46

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

20. ŞUBE ÇALIŞMA RAPOR ÖZETLERİ

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2

MART 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

E-BÜLTEN. twiitter.com/edremitticaret

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE

Perpa Ticaret Merkezi A Blok Yönetimi Kat Malikleri Bülteni - Ocak 2012

HAK-İŞ KONFEDERASYONU

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

18. bölüm. basında bursa il koordinasyon kurulu

TOPLU İŞ HUKUKU (HUK302U)

Hava-İş: İşten atılanlar işe alınana kadar mücadeleyi bırakmayacağız!

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

T.C İÇ KONTROL STANDARTLARINA UYUM EYLEM PLANI HAZIRLAMA GRUBU. Oturum Saati 11:00

İŞ HUKUKUNDA UZMAN ARABULUCULUĞA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR. BİRİNCİ BÖLÜM İş Hukukunda Arabuluculuk Uzmanlık Eğitimi

T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ. BASIN, YAYIN ve HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM

5. DÖNEM TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ İMZALANDI

ÇAĞDAŞ EĞİTİM KOOPERATİFİ ÖZEL 3 MART İLKÖĞRETİM OKULU

TRABZON BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU RAPORU MECLİS BAŞKANLIĞINA

DEMOKRASİ MÜCADELESİNDE ŞUBEMİZ

1 MAYIS 2013 BİRLİK MÜCADELE DAYANIŞMA!

Destek Personeli Eğitimleri

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

İÇİNDEKİLER. A. Bülent Gürel (Üsküdar Hakimi) Yargıtay Hukuk Genel Kurulu Kararları Yargıtay Hukuk Daireleri Kararları

CUMHURİYET HALK PARTİSİ GENEL MERKEZİ EMEK BÜROLARI YÖNETMELİĞİ

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

DENİZLİ ŞUBE. 28 Şubat 2014 tarihinde ilk yönetim kurulu toplantısında görev dağılımı yapıldı. 20 Mart 2014 te PAYEK, Jeoloi Mühendisliği

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2,18-21

ÇALIŞMA DÖNEMİNDE ANKARA İKK ÇALIŞMALARI

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

2018 DİYARBAKIR BAROSU ASGARİ ÜCRET ÇİZELGESİ

İlgili Kanun / Madde 4857.S.İşK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

ULUSLARARASI ÖĞRENCİLER MAHALLİ HEYETLERİNİN ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

ELAZIĞ VALİLİĞİNE (Defterdarlık) tarihli ve /12154 sayılı yazınız

İNSAN KAYNAKLARI VE EĞİTİM DAİRESİ BAŞKANLIĞI TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

Hukukçu olmayanlar İçin SÖZLEŞME HAZIRLAMA ve İNCELEME TEKNİKLERİ. Av. Umut YENİOCAK Aralık 2012 / Perşembe - Cuma

AVUKAT - İŞ SAHİBİ ARASINDAKİ EN AZ ÜCRET ÇİZELGESİ

T.C İÇ KONTROL İZLEME VE YÖNLENDİRME KURULU. Oturum Saati 11:00

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

YÖK'e 28. Yılında da HAYIR!

SAMSUN ŞUBE tarihinde Şube Genel Kurulu ve tarihinde de seçimlerimiz gerçekleştirildi.

Sayı: 68 Kasım Mecidiyeköy Mah. Mecidiye Cad. No:14 Adıgüzel Çarşısı K:1 D:1 Şişli/İSTANBUL

TMMOB GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI

SAĞLIKLI ŞEHİR HAREKETİ KADIN ÇALIŞMALARI Kasım Eylül 2011

ANTALYA MURATPAŞA BELEDİYE MECLİSİNİN TARİH VE 105 SAYILI KARARI

Transkript:

45. yıl NİSAN - TEMMUZ 2011 İKİ AYLIK YAYIN ORGANI YIL: 45 SAYI: 2011/4-7 YENİ KAZANIMLARLA GÜÇLENİYORUZ! METROLARDA TİS İMZALANDI BELDE AŞ DE MÜCADELE KAZANDI TAŞERONA İLK DARBE ULUDAĞ DAN ULUSLARARASI MÜCADELEYLE BİRLEŞİYORUZ GENEL BAŞKAN ÖZCAN KESGEÇ UNUTULMADI Sayfa 4 te 1 MAYIS 2011 HABERLERİ Sayfa 6-13 te ÇANKAYA BELDE AŞ DE MÜCADELEMİZ SONUÇ VERDİ Sayfa 15 te METROLARDA MUTLU SON... Sayfa 22-30 da TAŞERON ÖRGÜTLENMELERİ Sayfa 16-18 de ULUSLARARASI İLİŞKİLER Sayfa 37 de

2 Sosyal-İş Gazetesi GÜNDEM Sendikamız, içinden geçmekte olduğu atılım döneminde, temposunu hiç düşürmeden yeni başarıların altına imza atmaya devam ediyor. Bir yandan yeni örgütlenmelerle sendikamızı büyütürken, diğer yandan örgütlü bulunduğumuz işyerlerinde önemli başarılar elde ettik. Unutulmaz Genel Başkanımız Özcan Kesgeç in değerli anısına layık olmaya, bizlere bıraktığı mirası daha yükseklere taşımaya çalışmak, en büyük onurumuz... Uzun süredir yetki sorunun sürdüğü Çankaya Belde AŞ işyerimizde, yürüttüğümüz mücadele sonucu kazanım sağlayarak toplu sözleşme görüşmelerine başladık. Önümüzdeki süreçte, toplu sözleşmede kazanım sağlamak için mücadele vereceğiz. Sendikamızın uzun bir süredir gündeminde olan taşeron örgütlenmelerinin meyvelerini de yavaş yavaş toplamaya başlıyoruz. Bursa Uludağ Üniversitesi ndeki taşeronda çalışan işçi arkadaşlarımız adına, mahkemelerde emsal teşkil edecek bir karar elde ettik. Bu karar, mücadelemizi sürdürdüğümüz diğer taşeron şirketlerdeki üyelerimiz için büyük bir umut oldu. Uludağ Üniversitesi nden Konya Selçuk Üniversitesi ne, Ordu Üniversitesi nden Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi ne; Türk Patent Enstitüsü ne, taşerona karşı verdiğimiz mücadeleyi güçlendirerek sürdürüyoruz. Ve Metro Grosmarketler... Hazırlık süreciyle beraber oldukça uzun bir süredir sendikamızın gündeminde olan Metro Grosmarketler 4. Dönem Toplu İş Sözleşmesi ni kazanımla sonuçlandırmanın gururunu yaşıyoruz. Toplu sözleşme hazırlık toplantısıyla, üyelerimizle yapılan yüzlerce anket çalışmasıyla, her mağazada ayrı ayrı yapılan eğitim ve bilgilendirme toplantılarıyla örgütlediğimiz toplu sözleşme süreci sonunda, gösterdiğimiz çabanın karşılığını, elde ettiğimiz kazanımlarla aldık. Ücretlerde ve sosyal yardımlarda elde ettiğimiz iyileştirmelerin yanı sıra, BART Sistemi olarak bilinen ve esnek çalışmayı beraberinde getiren uygulama açısından da önemli kazanımlar elde ettik. Sendikamız, uluslararası sendikal örgütlerle kurduğu ilişkilere bir yenisini daha ekledi. Üyelik için başvuru hazırlıklarını sürdürdüğümüz, işkolumuzda kurulu bulunan sendikaların bağlı olduğu federasyon olan UNI nin yanı sıra eski Sovyet ülkelerini oluşturan 15 ülkede, işkolumuzda faaliyet gösteren sendikaların konfederasyonu ile bir işbirliği protokolü imzaladık. Ticaret, Yemek, Tüketici Kooperatifleri ve Çeşitli Girişimlerde Çalışan İşçilerin Sendikalarının Konfederasyonu ile sendikamız arasında imzalanan işbirliği protokolüyle, uluslararası alanda yeni ilişkiler kuruyor, sendikamızın mücadelesini, dünya işçi sınıfının mücadelesiyle birleştiriyoruz. AKP Hükümeti nin Kıdem Tazminatı hakkı başta olmak üzere, emeğe dönük saldırılarını yoğunlaştırdığı bu dönemde, örgütlülüğün ve mücadelenin önemini bir kez daha görüyoruz. Sendikamız Sosyal-İş bu bilinçle, emeğe yönelik saldırılar karşısında kararlılıkla mücadele edecek. Emeğe dönük her tür saldırıda emeği savunan sendikamız, taşeron örgütlenmelerinden meslek odalarına, ticari işletmelerden eğitim kurumlarına kadar mümkün olan her yerde emeğin sesi oluyor; olmaya da devam edecek. Metin EBETÜRK Genel Başkan ÖZCAN KESGEÇ UNUTULMADI... 4-5 1 MAYIS HABERLERİ... 6-13 ÇANKAYA BELDE AŞ DE MÜCADELEMİZ SONUÇ VERDİ... 15 ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ NDE TAŞERONLAŞTIRMAYA KARŞI YARGI ZAFERİ... 16-17 KONYA SELÇUK, PATENT VE ORDU DA MUVAZAANIN PEŞİNDEYİZ... 18 UNI NIN EĞİTİM SEMİNERİNDE SENDİKAMIZ TEMSİL EDİLDİ... 19 BİRLİKTE ÜRETTİK, BİRLİKTE ÖĞRENDİK... 20-21 METRO TİS SÜRECİ... 22-30 TİS HABERLERİ... 31-34 PAYLAŞTIKLARIMIZ... 35 ONBİNLER ÇOK SES, TEK YÜREK OLDU... 36 SENDİKAMIZ ULUSLARARASI PROTOKOLE İMZA KOYDU... 37 TAŞERONU YENECEĞİZ, HER YERDE!... 38-39 ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ İŞÇİLERİ HAKLARI İÇİN EYLEM YAPTI... 40-41 İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BASKININA ORTAK TEPKİ... 42 İZMİR ŞUBE TEMSİLCİLER KURULU TOPLANDI... 43 ÜÇ FİDAN, ÇINARINA KAVUŞTU... 44-45 KAYIP ÖZGÜRLÜK FİLMİ OYUNCUSU VEDAT PARÇİN İLE SÖYLEŞİ... 46-47 İŞYERLERİNDEN RÖPORTAJLAR... 48 IV. İŞÇİ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KONGRESİ NE DOĞRU... 49 MAS-DAF İŞÇİLERİ ANKARA YA ULAŞTI... 50 Birleşik Metal-İş Casper da kazandı... 51 DİSK TEN AÇIKLAMA... 52 DİSK TEN YENİ HÜKÜMET PROGRAMI DEĞERLENDİRMESİ... 53 RAPOR: EMEKÇİLERİN PANORAMASI... 54-57 İŞÇİNİN DÜNYASI... 58-59 PRATİK BİLGİLER... 60 SAHİBİ SOSYAL-İŞ Sendikası adına Genel Başkan Metin EBETÜRK Genel Yayın Yönetmeni, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Celal UYAR Gen. Sekr. TASARIM Sosyal-İş Basın Yayın Dairesi Yerel Süreli Yayın Yayın No:4337 Baskı Tarihi 3 Ağustos 2011 YÖNETİM YERİ SOSYAL-İŞ SENDİKASI GENEL MERKEZİ Ziya Gökalp Caddesi 36/16 Kızılay / Ankara Tel: 0.312.430 17 73 (pbx) Faks: 0.312.432 39 63 web: www.sosyal-is.org.tr e-posta:sosyal-is@sosyal-is.org.tr BASKI: Öncü Basın Yayın Ltd.Şti.K.Karabekir Cad.No:85/2-Ankara Tel:0.312.384 31 20 SOSYAL-İŞ SENDİKASI ŞUBELERİ ANKARA : Mithatpaşa Cad. 56/10 Kızılay Tel :0.312.430 07 04 e-posta: ankarasube@sosyal-is.org.tr Faks : 0.312.430 16 14 İSTANBUL: Muratpaşa Mahallesi, Muratpaşa Sokak Tel : 0.212.523 24 89 Bilge Apartmanı 21/2 Yusufpaşa/Aksaray Faks : 0.212.534 30 88 e-posta: istanbulsube@sosyal-is.org.tr ANTALYA: İsmetpaşa Cad. 453. Sokak. H. Atmaca Apt. No:15 Tel-Faks : 0.242.241 51 46 İZMİR: Mahmut Esat Bozkurt Cd. 1442 Sk. No:2 D:5 Alsancak Tel-Faks : 0.232.465 07 09 e-posta: izmirsube@sosyal-is.org.tr

Sosyal-İş Gazetesi 3 SOSYAL-iŞ HUKUK Av. Faik Serdar ERMAN Hukuk Danışmanı DAVALAR NİÇİN UZUYOR? Genel olarak tüm avukatların ve özelde de sendikalarda çalışan avukatların en çok karşılaştığı sorulardan birisi de davaların niçin uzadığıdır. Tüm avukatlar, müvekkillerine ilk celseden sonra bir sonraki duruşmanın tarihini söylediklerinde, Amma uzak zamana atılmış, ne kadar geç zamana kalmış, niye daha yakın bir tarihe duruşma günü almadınız gibi yakınmalarla karşılaşmaktadır. Bu yakınmalarda haklılık payı doğru ve gerçektir. Geciken adalet adaleti yeterince yerine getiremez. Ancak bu yakınmalar haklı olmakla beraber, ortada maddi gerçekler de vardır. Ülkemizin insanı çağdaş yargılamaya, Cumhuriyetin aydınlanma devrimi ile birlikte kavuşmuştur. Laik Hukuk sistemi bizde 1926 yılında Medeni Kanun ile birlikte başlamıştır. Osmanlı devletinde hukuk sistemi şer i hukuktur. Ancak Osmanlı devletinde de, şer i hukuk sisteminin yeterli olmaması, tüm toplumsal yaşamı karşılamaması nedeni ile bu devletin son zamanlarında Batılı ülkelerin hukuk kuralları Osmanlıcaya çevrilerek uygulamaya konulmuştur. Bizim uyguladığımız hukuk sistemi Kara Avrupası (İus Commun / Ortak Hukuk) Hukuk sistemi olup Roma Hukuku na kadar dayanmaktadır. Roma Hukuku, Milattan önceye 12 Levha Kanunlarına kadar geriye gitmekte olup zamanla hem uygulayıcıların hem hukuk öğreticilerinin katkıları ile gelişerek bugüne kadar gelmiştir. Kısaca Kara Avrupası nda 2000 yıldır uygulanan hukuk sistemi, bizde Cumhuriyetin aydınlanma devrimi ile 1926 yılında Medeni Kanunun kabul edilmesi ile (İsviçre Medeni Kanununun Almanca Çevirisi) laik hukuk sistemi olarak uygulanmaya başlanmıştır. Biz bu yazıda hukukun sürekli olarak üretim araçlarının özel mülkiyetine sahip olan egemen güç tarafından yapıldığı tartışmasına girmeyeceğiz. Ancak yukarıda belirttiğimiz üzere, ülkemizde insan aklına dayanan kuralların çok sınırlı bir zamandır uygulanmakta olduğu bir gerçektir. Avrupa da 2000 yıldır uygulanan laik hukuk ülkemizde yaklaşık 90 yıldır uygulanmaya başlanınca sorunların ortaya çıkması kaçınılmazdır. Türkiye de laik hukuk kurallarının uygulanması bağımsız mahkemeler tarafından yerine getirilmektedir. Hukuk sisteminin en büyük özelliği Yargıçların Yasama (yasaları yapan meclis) ve Yürütmeden (yasaları uygulayan Merkezi hükümet ve yasaları uygulamakla görevli diğer idareler) tamamen bağımsız olmalarıdır. Bence en büyük sorun Hukuk Fakültelerinde hukukla ilgili eğitimin kalitesindedir. 1980 li yıllara kadar Türkiye de iki tane Hukuk Fakültesi varken, bugün hukuk fakültelerinin sayısı 60 ı geçmiştir. Biz hukukçuların davaların uzamasındaki Hakim, avukat, savcı, adli personel vb.) teorik bilgi eksikliği (hukuki bilgi eksikliği) yanında hukuk kalitesini düşmesine neden olan en büyük temel neden, öğrencilerin hukuk fakültelerindeki dersleri yeterince öğrenmeden, pratik yapmadan mezun olmaları, bilgi eksikliği nedeni ile davaların uzamasına neden olmasıdır. Bunun ötesinde davaların uzamasının, en büyük nedeni, mahkemelerde olağanüstü iş yükü kavramı ile bile açıklanamayacak, çok ağır iş yüküdür. Mahkeme ve hakim sayısının azlığı değil, çok çok azlığı davaların uzamasına neden olmaktadır. Diğer yandan ülkemizdeki bozuk ekonomik düzen, dava sayısının devamlı artmasına neden olmaktadır. Ankara da yeni adliyenin açıldığı 1989 yılında beş adet İş Mahkemesi varken, bugün İş Mahkemeleri nin sayısı on dokuz olmasına rağmen on dokuz İş Mahkemesi ihtiyacı karşılamaktan çok uzaktır. Ankara da beş adet iş mahkemesi 1990 lı yıllarda haftada en fazla iki veya üç gün duruşma yaparak adaleti yerine getirmeye çalışırken, bugün on dokuz adet iş mahkemesi, hemen hemen haftanın dört günü duruşma yapmasına rağmen artan dosya ihtiyacını karşılamaktan fiziki kapasite olarak çok uzaktır. İnsan üstü gayretlerle fedakarlıklarla çalışan hakimler medeni ölçülerde bakmaları gereken dosya sayısının en az 20-30 misli dosyaya bakmak zorunda kalmaktadırlar. Her gün duruşma yapılması mümkün değildir. Çünkü hakimlerin, duruşmaya çıkmadan önce dosyaları incelemeleri de gerekmektedir. Öte yandan iş mahkemelerinin dosyalarının temyiz incelemesinin yapıldığı 9. Hukuk Dairesi ne gelen dosya sayısı yılda 50.000 in üzerindedir. Dairenin üyelerinin sayısı ve dosyayı inceleyen tetkik hakimlerinin sayısı yetersizdir. Gerek temyiz mercilerindeki, gerekse yerel mahkemelerdeki hakimler dosyaları evlerine götürüp, Cumartesi, Pazar tatil yapmayarak incelemek zorunda kalmaktadırlar. Mahkeme sayısının azlığı, buna karşılık dosya sayısının çokluğu, davaların uzamasına neden olmakta, yargının tüm fedakarlığına rağmen davalar çığ gibi büyüyen dosya sayısı artmaktadır. Öte yandan yukarıda belirttiğim üzere biz hukukçuların (avukatların, savcıların, yargıçların adli personelin) bilgi eksikliği, davaların uzamasının diğer bir nedenidir. Diğer taraftan, davaların götürülüş şekline ilişkin tek usul yasası olmasına rağmen, hukukçuların esprisi ile hakim sayısı kadar usul yasasının olması avukatların da iş yükü nedeni ile delillerini zamanın da toplatamamaları, delil toplanması için belirtilen sürelerde masraf vermemeleri, ara kararını zamanında yerine getirmemeleri, davaların uzamasına neden olmaktadır. Öte yandan müzekkerelerin yeterince doğru yazılmaması, eksik yazılması, yazıldığı kurumun zamanında cevap vermemesi veya müzekkereyi cevaplandırmaması, geç cevaplandırması, eksik cevaplandırması, davaların gereksiz yere uzamasının diğer bir nedeni olmaktadır. Adli personelin, mahkeme kalemlerinde çalışan iş yükünün ağırlığı, düşük maaşlarla fakat özverili ve fedakar çalışmalarına rağmen dosya sayısının çokluğu da davaların uzamasına neden olmaktadır. Örnek aldığımız ve birlikte olmak istediğimiz Avrupa ülkelerinde mahkemeler, 15-20 dosya ile duruşmaya çıkarken, Ankara, İstanbul, İzmir gibi şehirlerde hakimler 70-80 dosya ile duruşmaya çıkmakta, duruşmaya sabah başladıklarında duruşma salonundan hiç çıkmadan 6-7 saat duruşmalarını ara vermeden, bazen de 10-15 dakika gibi aralar vererek duruşmalarını sürdürmektedirler. Hiç kimsenin yasanın düzenlediği özel durumlar olmadıkça kendisine diğer kendisi gibi hak arayanlardan daha önceye duruşma günü bekleme hakkı yoktur. Herkes bu çok ağır yüklü sistem içerisinde duruşma günün sırasını beklemek zorundadır. Mahkemelerin çok ağır iş yükü karşısında çok yakın duruşma günü vermeleri maddi gerçekler karşısında mümkün olmamaktadır. Hak arayan bir bireyin duruşma günlerinde bir şekilde öne geçmesi demek, başka hak arayan bireylerin davalarının duruşma günlerinin arasının açılmasından başka bir şey değildir. Devletin bağımsız yargının sorunlarına amacı doğrultusunda el atması gerekmektedir. Devleti bugüne kadar yönetenler, yargının nasıl daha hızlı bir şekilde adaleti yerine getireceğini, yargıçların kuvvetler aykırılığı ilkesi uyarınca yürütmeden ve yasamadan nasıl daha bağımsız hale getirileceğini düşüneceklerine, yargıyı kendilerine daha fazla nasıl bağlayacaklarını, etkileyeceklerini, yargıyı kendilerine nasıl bağımlı hale getireceklerini düşünmektedirler. 1960 Anayasamızın ilk şeklindeki yargı bağımsızlığı ve yargıç teminatı ilkeleri ise bugün tanınmayacak bir hale gelmiş, karikatürize olmuştur. Ancak yargıyı emir komuta zincirine sokmaya çalışan kim olursa olsun, hangi düşünceden, hangi gruptan olursa olsun adaletin mutlaka herkese bir gün gerekeceğini unutmaktadırlar. Çağdaş insan, kim olursa olsun kendisi için istediği adaleti başkası için de isteyen, kurallara saygı duyan, mahkemeden ayrıcalık değil, kendisi, karşısındaki davalısı veya davacısı için adalet isteyen insandır. Ekonomik ve sosyal mertebesi ne olursa olsun bir insan, her seferinde kuralları çiğnemek için rasyonalize (akla uydurma/bahane) mekanizmalarına baş vuruyorsa (örneğin kurallar adaletsiz, ne yapayım herkes öyle davranıyor vb.) bu insan çağdaş değil ilkeldir. İnsan olmanın bir göstergesi de başkalarının hakkına saygı duymak, kendine yapılmasını istemediğini başkasına yapmamak, adaleti eğip bükmemektir. Böylesi durumlar da dava sayısının artmasına neden olmaktadır. Tüm bunların ötesinde ülkemizin içerisinde bulunduğu toplumsal ekonomik koşullar da dava sayısının artmasının önemli bir sebebi olmaktadır. Üzücü olarak belirtmek gerekir ki, eğitim eksikliği, ekonomik koşullar, köşe dönmeci, iş bitirici mantık, gelecek güvencesizliği, başkalarının hakkına saygısızlık, açılan davaların artmasının nedenidir. Bir örnek vermek gerekirse 2000 li yıllardaki boşanma davası sayısı toplumsal ekonomik ilişkilerin bozukluğu, gelir dağılımının aşırı dengesizliği nedeni ile günümüzde altı yedi misli artmıştır. Ülkemizde kara paranın büyük boyutlarda olması, işçi çalıştıranların işçilerin haklarına yeterince saygı göstermemesi, kuralsız işçi çalıştırmanın kural haline gelmesi, işçi çalıştıranların İş Hukukunun getirdiği yasalara uymaması, dava sayısının artmasına, duruşmaların çoğalmasına, duruşma aralarının artmasına neden olmaktadır. Bu sorunların çözümünde müvekkileri adına hak arayan avukatlara hak dağıtan mahkemelere büyük görevler düşmekte ise de, öncelikle çağdaş eğitimden, bilimden uzak toplum, mahkeme ve yargıç sayısının azlığı, bozuk ekonomik düzen, gelir dağılımındaki büyük dengesizlik, kuralsız acımasız kapitalist ilişkiler ve kurallara uymama alışkanlığı (ben ne yapayım herkes öyle yapıyor mantığı), gelecek güvensizliğinden kaynaklanan bencillik, kapitalizmin tüketim ekonomisi, davaların sayısının artmasına, artan dava sayısı davaların uzamasına, duruşma aralarının açılmasına neden olmaya devam edecektir.

4 Sosyal-İş Gazetesi ÖZCAN KESGEÇ UNUTULMADI Sendikamız Genel Başkanı Özcan Kesgeç, vefatının 4. yılında ailesi, sendikamız üye, temsilci ve yöneticileri ile emek dostları tarafından mezarı başında anıldı. Sendikamız tarafından gerçekleştirilen anmaya, kardeş sendikalarımız Birleşik Metal-İş ve Genel-İş yöneticileri de katıldı. Anma, saygı duruşu ve sendikamız Genel Sekreteri Celal Uyar ın açılış konuşmasıyla başladı. Uyar konuşmasında sendikamız yeni yönetiminin Kesgeç in bıraktığı değerleri sahiplenerek devam ettiğini belirtti. Kesgeç in sendikacı Celal Uyar ın konuşması kişiliğinin yanı sıra siyasi kişiliğine de dikkat çeken Uyar, Kesgeç in siyasal alanda da işçi sınıfı için çalıştığını söyledi. Uyar dan sonra Sendikamız Genel Başkanı Metin Ebetürk bir konuşma yaptı. Ebetürk, Özcan Kesgeç i unutmadıklarını ve eksikliğini daima hissettiklerini söyledi. Ebetürk Sermaye sınıfı ve iktidarı emekçilere öyle acımasızca saldırıyor ki keşke diyoruz Kesgeç ler, Türkler ler, Kuas lar aramızda olsalardı biz yeni Biz sendikal mücadeleye güzel başladık. Sınıf mücadelesinin bütünselliğini gördük. Yaşadık, yaşattık. Şimdi arkadaşlar, güzel başladığımızı güzel bitireceğiz. güzel bitireceksiniz. Görev bu sendika yöneticilere Özcan KESGEÇ yol gösterip, tavsiye ve öğütlerini bizden esirgemeselerdi. Ama ne yazık ki kendileri burada değil. Ancak hissediyoruz ve tahmin ediyoruz ki, bizi izliyor, takip ediyor- Metin Ebetürk ün konuşması Vedat Baranoğlu nun konuşması Emine Kesgeç in konuşması Taygun Görgün ün konuşması

Sosyal-İş Gazetesi 5 lar. Bizim, bizlerin başarılarımızla seviniyor, çaresizliğimize, zor durumlarımıza üzülüyorlardır. şeklinde konuştu. Ebetürk sözlerini şu şekilde noktaladı: Sevgili Genel Başkanımız siz rahat uyuyun görevimizi başarıyla yerine getirmek için yönetim kurulumuz, şube başkanları ve örgüt organlarımızla çalışıyoruz. Ne sizi ne de sizin gibi sınıf önderlerimizi utandıracağız. Ebetürk ten sonra Özcan Kesgeç in sevgili eşi Emine Kesgeç söz alarak Özcan Kesgeç i anlattı. Özcan Kesgeç in çok yönlü bir insan olduğunu ifade eden Emine Kesgeç, Özcan Kesgeç in Türkçe yi çok iyi kullandığını söyledi. Kesgeç, İnsanları incitmeden ikna etmeyi çok iyi biliyordu. Sosyal-İş in şimdiki yönetimiyle, onun izinde ve onun ilkeleriyle yoluna devam ettiğini görüyor ve bundan dolayı kıvanç duyuyorum şeklinde konuştu. Emine Kesgeç ten sonra konuşan Özcan Kesgeç in Türkiye İşçi Partisi nden yoldaşı ve arkadaşı Vedat Baranoğlu Özcan Kesgeç le uzun yıllar beraber siyasal faaliyet yürüttüklerini söyledi. Baranoğlu Özcan Kesgeç yaşamının sonuna kadar sosyalistti. Sınıf kimliğinden hiçbir zaman vazgeçmedi. Siyasal ve sendikal mücadeleyi ustalıkla birleştirmeyi bildi şeklinde konuştu. Baranoğlu Bu tür anmalar işçi sınıfı ve sendikalar için çok önemli faaliyetlerdir. Sosyal-İş in bu geleneği sürdürmesi bu bakımdan çok önemlidir. Kendilerine bu duyarlılıkları ve vefalı davranışları için teşekkür ediyor ve kendilerini tebrik ediyorum dedi. Son olarak söz alan DİSK Genel Başkan Vekili Tayfun Görgün Kesgeç in sendikal kimliğinin yanında siyasal yanının da çok önemli olduğunu ifade etti. Görgün, Bizim kuşaklar ondan çok şey öğrendi. Giyimiyle, kuşamıyla, tavır ve davranışlarıyla hepimize örnek oldu. Onun anısını yaşatmak için daha çok çalışmalı ve daha fazla ortak hareket etmeliyiz. Daha fazla dayanışma içinde olmalıyız. Ne yazık ki bu konuda arzuladığımız başarıya ulaşamadık. İşçi sınıfı birçok bakımdan saldırı altında. DİSK olarak bu saldırılara karşı tüm gücümüzle mücadele ediyoruz. Ancak ne yazık ki yalnız kalıyoruz. şeklinde konuştu. Görgün sözlerini şu şekilde noktaladı: Sosyal-İş Sendikası çok başarılı bir dönem içinde çok önemli mücadeleler yürütüyor. Ama bu yetmez. Sosyal-İş, sektörün en büyük sendikası olmalıdır. DİSK de Türkiye nin en büyük konfederasyonu olmalıdır. Ancak o zaman Özcan Kesgeç e layık olabiliriz. Yapılan konuşmalardan sonra anmaya katılanlar araçlarla sendikamız Genel Merkezine doğru hareket ettiler. Özcan Kesgeç tarafından gelecek kuşak sendika yöneticilerine hitaben kaleme alınan ve sevgili eşi Emine Kesgeç tarafından sendikamıza iletilen not...

6 Sosyal-İş Gazetesi 1 Mayıs TAKSİM de coşkuyla kutlandı İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs İstanbul da TAKSİM MEYDANI nda kutlandı İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs, başta Taksim 1 Mayıs Alanı olmak üzere tüm yurtta büyük bir coşkuyla kutlandı. DİSK, Türk-İş, Hak-iş, KESK, Memur- Sen, TMMOB, TTB ve TEB tarafından düzenlenen 1 Mayıs Mitingleri, tüm yurttaki 1 Mayıs alanlarında renkli görüntülere sahne oldu. İstanbul da düzenlenen 1 Mayıs Mitinginde yüzbinlerce kişi Taksim Meydanı nı hınca hınç doldurdu. 4 koldan girilen 1 Mayıs Taksim Mitingine konfederasyonumuz DİSK ve bağlı sendikalar, Şişli kolundan katıldı. Sendikamız da mitinge bu koldan, DİSK kortejiyle beraber yürüdü. Sendikamız üyeleri, İstanbul Şube pankartının arkasında açılan işyeri ve çeşitli örgütlenmelerimize ait pankartların arkasında yürüdüler. Şube pankartımızın arkasında Metro Grosmarket İşçileri, İstanbul Bilgi Üniversitesi çalışanları, İstanbul Barosu İşçileri imzalı pankartlar açıldı. Sendikamız kortejinde ayrıca Özel Öğretim Öğretmenleriyiz, haklarımız için SOSYAL-İŞ te örgütleniyoruz pankartı arkasında özel öğretim kurumlarında çalışan üyelerimiz ile Taşeronu yeneceğiz.. Her yerde!.. pankartı ile yürüyen Bursa Uludağ Üniversitesi nden üyelerimiz de katıldı. Bursa daki Metro Grosmarket Mağazalarından gelen üyelerimiz de sendikamız kortejindeki yerlerini aldılar. Bursa Uludağ Üniversitesi çalışanları

Sosyal-İş Gazetesi 7 1 Mayıs TAKSİM de coşkuyla kutlandı İstanbul Bilgi Üniversitesi çalışanları Yaklaşık 200 kişilik kortejiyle coşkulu sloganlarla taleplerini haykıran Sosyal-İş liler, taleplerini içeren çeşitli döviz ve afişler de taşıdılar. Kortejimizden sık sık Sen sen ol sendikalı ol, Şirket değil üniversite, Birleşe birleşe kazanacağız, Ahmet çıkacak yine yazacak, Taşeronu yeneceğiz, İnadına Sosyal-İş, İnadına DİSK, Demokratik üniversite istiyoruz gibi sloganlar yükseldi. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanarak hapishaneye konulan sendikamız üyesi Ahmet Şık için taşınan dövizler ise ilgiyle karşılandı. Yüz binlerin alanı doldurduğu Taksim 1 Mayıs ında, 1977 yılından beri ilk kez tekrar açılan ünlü ellerinden zincirlenmiş işçi pankartı, vinç yardımıyla Atatürk Kültür Merkezi binasına asıldı. İşçi ve emekçiler Taksim Meydanı nda taleplerini haykırırken, 1 Mayıs 1977 de katledilenlerin isimleri de tek tek okunarak anıldı. Türkiye deki 1 Mayıs kutlamalarında katledilen emekçilerin katillerinin ve bunların arkasındaki karanlık güçlerin ortaya çıkarılarak cezalandırılması talebi tüm emekçiler tarafından dile getirildi. 1 Mayıs Birlik Dayanışma ve Mücadele Gününün anlam ve öneminin anlatıldığı konuşmaların ardından, işçi ve emekçilerin sorunlarının ve taleplerinin dile getirildiği konuşmalar yapıldı. Bu konuşmaların büyük kısmı, direnişteki işçiler tarafından gerçekleştirildi. Konuşmaların ardından Grup Yorum, Kardeş Türküler ve Agire Jiyan grupları Türkçe, Kürtçe, Ermenice şarkı ve türkülerini seslendirerek işçi ve emekçileri coşturdu. Verilen konserlerin ardından yüz binlerce işçi ve emekçinin katıldığı 1 Mayıs 2011 mitingi, olaysız bir şekilde sona erdi. İstanbul Bilgi Üniversitesi çalışanları Özel Öğretim Kurumları çalışanları İstanbul Barosu çalışanları

8 Sosyal-İş Gazetesi ANKARA DA SON YILLARIN EN GÜÇLÜ 1 MAYIS I Ankara da son yılların en güçlü 1 Mayıs kutlaması yapıldı. On binlerce işçi ve emekçi, hak gasplarına, işsizliğe, yoksulluğa, sömürüye ve güvencesiz çalışmaya karşı Ankara da 1 Mayıs alanını doldurdu. Emekçiler, 1 Mayıs mitinginin yapıldığı Sıhhiye Meydanı na sığmadı. Sendikamız üyeleri de 1 Mayıs mitingine kitlesel katıldı. Sabah saatlerinde Ankara Garı önünde toplanan emekçiler, 1 Mayıs mitinginin yapılacağı Sıhhiye Meydanı na doğru yürüyüşe geçti. DİSK, KESK ve Türk-İş e bağlı sendikalar ile meslek örgütleri, kitle örgütleri, siyasi partiler, gençlik örgütleri, kadın örgütleri, taraftar grupları, üniversiteli ve liseli öğrenciler ile çeşitli mahallelerden Ankaralılar, on binlerce kişilik bir kortej oluşturdu. Özelleştirme ve taşeronlaştırmaya duyulan tepki, sendikal hak ve insanca yaşam talepleri sendikaların kortejlerinde öne çıkan gündemler oldu. Özellikle YGS de yaşanan şifre skandalına karşı isyanlarını 1 Mayıs alanına taşıyan liseli öğrenciler ile çeşitli üniversitelerden öğrenciler Ankara 1 Mayıs kutlamalarında coşkuları ve kitlesellikleri ile dikkat çekti. Sendikamızdan kitlesel katılım Sendikamız üyeleri de sabah saatlerinde Ankara Şubemiz önünde toplanarak yürüyüşün başlayacağı Ankara Garı na birlikte gitti. Sendikamız DİSK pankartı arkasında Birleşik Metal-İş, Genel-İş ve Emekli-Sen ile birlikte yürüdü. Çankaya Belde A.Ş. ve İmar A.Ş de çalışan üyelerimiz Yaşasın örgütlü mücadelemiz pankartı ile yürüyüşe katılırken, Metro Grosmarket, oda, meslek kuruluşu, sendika, Türk Patent Enstitüsü ve çeşitli işyerlerinde çalışan üyelerimiz de kortejimizde yer aldı. Selçuk Üniversitesi nde taşeron şirketlerde çalışan üyelerimiz ile Metro Konya Mağazası ndan üyelerimiz de 1 Mayıs ı Ankara da kutlarken, Selçuk Üniversitesi ve Türk Patent Enstitüsü nde çalışan üyelerimiz Taşerona son vereceğiz ve Taşeronu yeneceğiz pankartlarıyla yürüdü.

Sosyal-İş Gazetesi 9 ANKARA DA SON YILLARIN EN GÜÇLÜ 1 MAYIS I Yürüyüşçülerin Sıhhiye Meydanı na ulaşması ile 1 Mayıs mitingi başladı. Üyelerimiz, 1 Mayıs alanında halaylar ve sloganlarla 1 Mayıs ı coşku içinde kutladı. 1 Mayıs Tertip Komitesi adına konuşan DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Kani Beko, güvencesiz, esnek, kuralsız çalışmanın yaygınlaştırıldığına dikkat çekti. Beko, Biz, emeğin haklarının yok edilmeye çalışıldığı, ülkenin sivil bir diktaya doğru yöneldiği bir süreçte, yoksulluğa, eşitsizliğe, hak ve özgürlüklerimizin gasp edilmesine ve doğal kaynaklarımızın tahrip edilmesine karşı sesimizi yükseltiyoruz dedi. KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü İbrahim Kara da, Başbakan ın çılgın İstanbul projesine atıf yaparak, AKP nin çılgın projesi emekçilere esnek çalışmaya ve yoksulluğu dayatıyor. Görevimiz bu çılgın projenin şifresini kırmaktır dedi. Miting, Grup Kibele nin ezgileriyle sona erdi. Belde işçisi kazanacak! Yaklaşık 160 üyemiz 1 Mayıs a sendikamızla katıldı. Kadın üyelerimizin ve Çankaya Belde A.Ş. işçilerinin yoğun katılımı ve coşkusu özellikle dikkat çekti. Üyelerimiz, Güvenceli İş, İnsanca Yaşam, Yaşasın 1 Mayıs, Kölelik yasalarına hayır, Taşeron karanlıktır ve Taşeron seninle hesabımız var yazılı dövizler taşıdı. Sendikamız kortejinden sık sık, Belde işçisi kazanacak, Yaşasın sınıf dayanışması, Metro işçisi kazanacak, İşçilerin birliği taşeronu yenecek, Yaşasın örgütlü mücadelemiz, Milyonlar aç, milyonlar işsiz, işte kapitalist sisteminiz, Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek sloganları yükseldi. Ahmek Şık aramızda yazılı dövizler taşıyan üyelerimiz, Ankara dan cezaevindeki üyemiz gazeteci Ahmet Şık ın 1 Mayıs ını kutlayarak, Ahmet çıkacak, yine yazacak sloganını attı. AKP nin şifresini kıracağız

10 Sosyal-İş Gazetesi İZMİR DE ONBİNLER ALANDAYDI İzmir 1 Mayıs kutlamaları Gündoğdu Meydanı nda gerçekleştirildi. Yağmurlu havaya rağmen on binlerce kişi alanı hınca hınç doldurdu. Sabah saatlerinde İzmir in çeşitli merkezlerinde buluşan sendika, siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri Gündoğdu Meydanı na doğru yürüyüşe geçti. Alanda buluşan on binlerce işçi ve emekçi taleplerini coşkuyla haykırdı. Sendikamız İzmir Şubesi 11.30 sularında Basmane Fuar kapısı önünde toplandı. 100 ü aşkın üyemizin katıldığı kortejimiz, DİSK Ege Bölge Temsilciliği ne yürüyerek DİSK korteji ile buluştu. DİSK kortejine katılan sendikamız, diğer kardeş sendikalarla beraber Gündoğdu Meydanı na doğru yürüyüşe geçti. Sendikamız İzmir Şubesi pankartının arkasında yürüyen Sosyal-İş liler Taşeronu yeneceğiz, her yerde!.. ve Herkese güvenceli iş, güvenli gelecek pankartlarını da açtılar. Üyelerimiz ayrıca Taşerona son vereceğiz, Sendikal gücümüz torbayı delecek, Yansak da dokunacağız, Ne ücretli ne ücretsiz, bizler köle değiliz gibi dövizler de taşıdılar. İzmir de süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerine yönelik olarak da Olur mu sıfır zam hey gidi Başkan?, Sıfıra sıfır elde var sıfır, İyi iş, adil zam, duy sesimizi başkan dövizleri açıldı. Kortejimizden sık sık Zafer direnen emekçinin olacak, Direne direne kazanacağız, İşte 1 Mayıs alanlardayız, Her yer Taksim her yer 1 Mayıs, İş ekmek yoksa barış da yok, İnadına sendika inadına Sosyal-İş, Ahmet çıkacak yine yazacak gibi sloganlar yükseldi. Ayrıca İzfaş önünde yürüyüşünü durduran sendikamız korteji, bir süre burada slogan attıktan sonra yoluna devam etti.

Sosyal-İş Gazetesi 11 İZMİR DE ONBİNLER ALANDAYDI Katılımcıların Gündoğdu alanında toplanmasından çeşitli konuşmalar yapıldı. Tertip Komitesi Başkanı ve DİSK Ege Bölge Temsilcisi Ali Çeltek yaptığı konuşmada Türkiye işçi sınıfının sorunlarla boğuştuğunu, sorunlarının sadece ekonomik olmadığını, her geçen gün adaletin, hukukun sorgulandığı bir sistem yaratıldığını ve herkesin birbirine kuşku ve korkuyla bakarak yaşadığını ifade etti. Yapılan konuşmaların ardından müzikler ve türküler eşliğinde işçi ve emekçiler halaya durdu. Coşkuyla kutlanan İzmir 1 Mayıs ı, olaysız sona erdi.

12 Sosyal-İş Gazetesi İL İL 1 MAYIS 2011... Sendikamız, İstanbul, Ankara ve İzmir in dışında örgütlü olduğu illerde de 1 Mayıs alanlarındaydı. Sendikamız üyeleri işçi ve emekçilerle beraber alanları coşkuyla doldurdular. Mümkün olan her yerde alanlarda olan Sosyal-İş liler taleplerimizi gür bir şekilde haykırdılar. Antalya Antalya ANTALYA Antalya son yılların en görkemli 1 Mayıs ına sahne oldu. Güllük Caddesi nde toplanan işçi ve emekçiler Yavuz Özcan Parkı na doğru sloganlarla Antalya yürüyüşe geçti. Sendikamız da Sosyal-İş Antalya Şubesi pankartı ile mitinge katılım gösterdi. Sendikamız pankartı arkasında Antalya ve Alanya Metro Mağazaları, AKSAV ve Antalya Tabip Odası ndan üyelerimiz ile yöneticilerimiz yürüdü. Mitingde sık sık Yaşasın 1 Mayıs, Ahmet çıkacak yine yazacak, Direne direne kazanacağız, Zafer direnen emekçinin olacak, Faşizme karşı omuz omuza, Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz sloganları atıldı. Miting esnasında yağan yağmura rağmen coşkusu ve kit- Antalya leselliğini yitirmeyen Antalya 1 Mayıs ına 6000 in üzerinde işçi ve emekçi katıldı. SAMSUN Samsun 1 Mayıs ı 5000 i aşkın insanın katılımı ile kutlandı. Mitinge Samsun daki üyelerimiz de katılım gösterdi. Ray Apartmanı önünde başlayan miting, Cumhuriyet Meydanı na yürüyüşle devam etti. Burada yapılan konuşmalar sırasında sık sık Söz, yetki, karar çalışanlara Parasız eğitim, parasız sağlık gibi sloganlar atıldı. Yapılan konuşmaların ardından hep bir ağızdan söylenen türküler ve çekilen halaylara miting sona erdi. ORDU İşçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs Ordu da kutlandı. DİSK ve KESK e bağlı sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri KESK önünde toplanarak Belediye Meydanı na sloganlarla yürüyüş gerçekleştirdi. Miting alanında KESK Dönem Sözcüsü ve SES İl başkanı Ahmet Kadıoğlu bir konuşma yaptı. Kadıoğlu nun konuşmasının ardından sendikamız üyesi Visal Dalgıç kürsüye davet edildi. Coşkulu sloganlarla ve alkışlarla karşılanan Dalgıç yaptığı konuşmasında taşeronlaştırma, güvencesiz çalışma, HES ler ve özelleştirme gibi konulara değindi. Miting boyunca Taşeronlaştırmaya hayır, Güvencesiz işçiliğe son, Zam zulüm işkence işte AKP, Faşizme karşı omuz omuza gibi sloganlar atıldı. Ordu Ordu

Sosyal-İş Gazetesi 13 İL İL 1 MAYIS 2011... GAZİANTEP İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs, Gaziantep te de coşkuyla kutlandı. Şehir merkezinden mitingin yapılacağı İstasyon Meydanı na sloganlarla yürüyen binlerce işçi ve emekçi alanı doldurdu. Sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütlerinin katıldığı 1 Mayıs ta üyelerimiz de katılım gösterdi. Metro Grosmarketlerde çalışan bazı üyelerimiz, Genel-İş Sendikası ile beraber mitinge katılarak sendikamızı temsil ettiler. Meydanda yapılan konuşmaların ardından davul-zurna eşliğinde halaylar Gaziantep çekildi. ÇANAKKALE Gaziantep Çanakkale 1 Mayıs kutlamaları sabah saatlerinde Salı Pazarı Mevkii nden Cumhuriyet Meydanı na doğru yürüyüşle başladı. Mitinge sendikalar, siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri katılım gösterirken sendikamız da Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi İşçileri imzalı TAŞERON KADROLU EL ELE, Çanakkale GÜVENLİ GELE- CEĞE pankartıyla alandaki yerini aldı. Kutlamalara yaklaşık 5500 kişi katıldı. Üyelerimiz 1 Mayıs Mitingi ne katılmak için Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi Çanakkale Kampüsü nde toplandı. Sendikamız pankartıyla oluşturulan kortej, büyük bir ilgiyle karşılandı. Yürüyüşün tamamlanmasının ardından saygı duruşu ile 1 Mayıs mitingine başlandı. DİSK, Türk-İş, ve KESK temsilcilerinin konuşmalarının ardından bir konser verildi. ISPARTA Isparta 1 Mayıs Isparta da DİSK, Türk-İş ve KESK tarafından kutlandı. Binlerce kişinin katıldığı 1 Mayıs kutlamaları, 6 Mart Spor Salonu önünde başladı. Katılımcıların Tren Garı na doğru yürüyüşe başlamasıyla devam eden mitinge sendikamız üyeleri de DİSK/Genel-İş Sendikası yla beraber Sosyal-İş pankartı ile katıldılar. Son yılların en kitlesel 1 Mayıs ının yaşandığı Isparta da yapılan konuşmalarda Güvenceli iş, güvenceli gelecek, insanca ve onurlu bir yaşam vurgusu öne çıktı. Konuşmalarda dayanışma ve birleşik mücadele çağrıları da yapıldı. Sendikamız üyesi Feyza Özdemir de bir konuşma yaparak işçi ve emekçilere seslendi. Özdemir konuşmasında çalışma yaşamının olumsuzluklarına değinerek taşeronlaştırma, işsizlik, güvencesiz çalışma gibi konulara değindi. Özdemir Yoksulluğa, bu kula kulluk eden sömürü düzenine karşı, inadına sendika, inadına sendika diyerek işçi ve emekçileri sendikalaşmaya çağırdı. Konuşmalardan sonra yüzlerce kişilik halaylar oluşturularak coşkuyla halay çekildi. Isparta

14 Sosyal-İş Gazetesi İSTANBUL ECZACI ODASI ÇALIŞANLARI SENDİKAMIZDA ÖRGÜTLENDİ İstanbul Eczacılar Odası çalışanları sendikamızda örgütlendi. Örgütlenme çalışmaları tamamlandıktan sonra yetki prosedürleri yerine getirildi. İşverenle sendikamız arasında Toplu sözleşme görüşmeleri devam ediyor. Süleyman Demirel Üniversitesi nde örgütlendik! Üniversitelerde başlattığımız örgütlenme atılımımız, Süleyman Demirel Üniversitesi yle devam edyor. Süleyman Demirel Üniversitesi işçilerinin sendikamızda örgütlenmesi üzerine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı na başvuruldu. Başvuru üzerine Bakanlık tarafından gönderilen Çoğunluk Belgesi sendikamıza ulaştı. Önümüzdeki günlerde belgesinin gelmesi bekleniyor. yetki Tarih Vakfı çalışanları sendikamızda örgülendi Genel Merkez Genel Denetim Kurulu toplandı Genel Merkez Genel Denetim Kurulu toplantısı 10 Haziran 2011 tarihinde yapıldı. 1 Ocak-31 Mayıs 2011 dönemini kapsayan denetim, Deniz Evren Gügüş başkanlığında, kurul üyeleri Abdullah Turgut Aybuluk ve Meriç Dilekli tarafından gerçekleştirildi. Örgütlenme çalışmalarının tamamlanmasıyla sendikamız Çalışma ve Sosyal güvenlik Bakanlığı na yetki başvurusunda bulundu. Bakanlık tarafından gönderlilen Çoğunluk Belgesi sendikamıza ulaştı. TEMSİLCİLİK SEÇİMLERİ Toplum Gönüllüleri Vakfı Toplum Gönüllüleri Vakfı nda Gözde Duranay işyeri sendika temsilcisi olarak seçilerek 5 Mayıs 2011 tarihinde atandı. Tunceli Barosu Tunceli Barosu nda İlkay Dönertaş Tunç işyeri sendika temsilcisi olarak seçilerek 8 Temmuz 2011 tarihinde atandı. Peyzaj Mimarları Odası Peyzaj Mimarları Odası nda Canan Yapıcı işyeri sendika temsilcisi olarak seçilerek 21 Nisan 2011 tarihinde atandı. İstanbul Eczacı Odası İstanbul Eczacı Odası nda Pevrim Şendil işyeri sendika baştemsilcisi, Özen Taçyıldız Karatepe işyeri sendika temsilcisi olarak seçilerek 29 Haziran 2011 tarihinde atandı. HKMO Harita Kadastro Mühendisleri Odası İzmir Şubesi nde Yaprak Uçar işyeri sendika temsilcisi olarak seçilerek 25 Nisan 2011 de atandı. GÖREVE GELEN TÜM ARKADAŞLARIMIZA BAŞARILAR DİLİYORUZ

Sosyal-İş Gazetesi 15 Çankaya Belde AŞ de mücadelemiz sonuç verdi Çankaya Belediyesi iştiraki olan Çankaya Belde AŞ ile sendikamız arasında yürütülen görüşmelerin uzlaşmayla sonuçlanması nedeniyle Çankaya Belde AŞ, sendikamız aleyhine açmış olduğu yetki itirazı davasından feragat etti demokratik sınıf sendikacılığı ilkeleri vurgulanarak, işçilerin sendikalı ve toplu sözleşmeli çalışması, geciken toplu sözleşme nedeniyle oluşan sorunların ortadan kaldırılması, çalışma barışının tesis edilmesi ve böylelikle Çankaya halkına her alanda daha nitelikli ve verimli kamu hizmetinin sunulması amaçlandığı belirtildi. Çankaya Belediyesi iştiraki olan Çankaya Belde AŞ ile sendikamız arasında yürütülen görüşmeler uzlaşmayla sonuçlanarak, imzalanacak toplu iş sözleşmesine yönelik bir protokol imzalandı. 26 Mayıs ta imzalanan protokol, aynı gün Çankaya Belediyesi nde yapılan bir basın toplantısıyla kamuoyuna duyuruldu. Basın toplantısına Belediye ve Çankaya Belde AŞ yöneticileri, sendikamız Genel Merkez ve Ankara Şube yöneticileri ile çok sayıda Belde AŞ çalışanı üyemiz katıldı. Protokolle beraber Çankaya Belde AŞ nin sendikaya karşı açtığı yetki itirazı davasını geri çekmesi üzerinde anlaşmaya varılması nedeniyle Çankaya Belde AŞ, 9 Haziran da görülen ara duruşmada, mahkemeye davadan feragat ettiğine dair bir dilekçe sundu. Bunun üzerine mahkeme davanın reddine karar verdi. Bunun üzerine sendikamız 7 Temmuz 2011 de işverenle ilk görüşmeyi gerçekleştirdi.. 26 Mayıs ta imzalanan protokole ilişkin gerçekleştirilen basın toplantısında, Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık ile Sendikamız Genel Başkanı Metin Ebetürk birer konuşma yaptılar. İmzalan Protokol metninde ise Çankaya Belde AŞ nin yeni toplumcu belediyecilik ilkesi ile Sosyal-İş Sendikası nın TANIK: HİÇBİR BİRİMİMİZDE SENDİKASIZ ÇALIŞAN KALMAYACAK Protokolün imzalandığı tarih olan 26 Mayıs ta gerçekleştirilen basın toplantısında Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık ve Sendikamız Genel Başkanı Metin Ebetürk söz alarak birer konuşma yaptılar. Tanık konuşmasında çalışan memnuniyetinin kendileri için büyük önem taşıdığını vurgulayarak, geçtiğimiz günlerde belediyede çalışan memurlar adına da Tüm Bel-Sen ile toplu sözleşme imzaladıklarını anlattı. Tanık taşeronlaştırma politikalarına karşı mücadele içinde olduklarını da belirterek, Taşeronlaştırmayı ortadan kaldırmak için gayret gösteriyoruz. Ne yazık ki yasal mevzuat bu noktada engeller çıkarıyor. Belediyeler yürürlükteki yasalar ve mevzuat nedeniyle taşerona iş gördürmeye zorlanıyor. Taşeronlaştırmaya karşı bulunan ara çözüm ise belediyeye bağlı şirketler kurarak kimi faaliyetleri bu şirketler üzerinden sürdürmek. Ancak bu şirketler de haksız rekabet diyebileceğimiz koşullarda diğer taşeron şirketlere karşı faaliyet yürütüyor. Bugün imzalayacağımız bu protokol, belediyenin hiçbir biriminde sendikasız, güvencesiz koşullarda çalışan insan bırakmama anlayışımızın son adımıdır. Bu sürecin bir an önce sonuçlanarak toplu sözleşmenin en kısa sürede imzalanmasını temenni ediyorum şeklinde konuştu. EBETÜRK: TAŞERONA KARŞI MÜCADELE İÇİNDEYİZ Tanık tan sonra söz alan Genel Başkan Metin Ebetürk de taşeronlaştırma politikalarına karşı sendikamızın zorlu bir mücadele içinde olduğunu kaydetti. Sendikamızın, gerçekleştirdiği taşeron örgütlenmeleriyle taşerona karşı mücadele yürüttüğünü söyleyen Ebetürk, bu mücadelede başarıya ulaşacaklarına inandığını kaydetti. Belde AŞ de yaşanan sürece ilişkin konuşan Ebetürk, Yargı süreci nedeniyle uzun bir süredir toplu sözleşmenin imzalanamaması, üyelerimizi çeşitli sıkıntılara soktu. Ama bütün bu zaman zarfında yanımızda durmayı da bildiler. Sendikamız tarafından yapılan tüm girişimlerde, tüm eylemlerde hep yanımızda oldular. Tüm süreç boyunca, sorunun çözümü için katkısını esirgemeyen, sendikamıza olan inancını korumasını bilen tüm üyelerimize teşekkür ederim. Şimdi hepimizin üzerimize düşen görev, geciken toplu iş sözleşmesini en kısa sürede sonuçlandırmak için azami çabayı göstermektir şeklinde konuştu.

16 Sosyal-İş Gazetesi Uludağ Üniversitesi nde taşeronlaştırmaya karşı yargı zaferi Sendikamızın taşerona karşı yürüttüğü örgütlenme ve mücadele süreci, ilk meyvelerini vermeye başladı. Uludağ Üniversitesi nde iş müfettişince tespit edilen muvazaa, mahkeme kararı ile kesinleşti. Sendikamızın kamuoyuna duyurduğu karar, yankı uyandırdı. Uludağ Üniversitesi ndeki örgütlenme çalışmalarımız hız kazandı. Hedefi miz, sendikal gücümüzü daha da büyüterek, mahkeme kararının uygulanmasını sağlamak. Taşeron zulmüne karşı başlattığımız mücadele sonuç vermeye başladı. Uludağ Üniversitesi nde iş müfettişi tarafından yapılan incelemede taşeron uygulamasının muvazaalı yani hukuka aykırı olduğu tespit edilmişti. Üniversitenin Bursa 3. İş Mahkemesi ne yaptığı itiraz reddedildi. Bursa 3. İş Mahkemesi örnek bir karar vererek, Uludağ Üniversitesi nde taşeronda çalışan işçilerin aslında Üniversite Rektörlüğü nün işçisi olduğunu tescil etti. Sendikamız Örgütlenme Dairesi Başkanı Hüseyin Kaşif, 6 Mayıs ta Anadolu Ajansı na bir açıklama yaptı. Anadolu Ajansı tarafından aynı gün basın kuruluşlarına servis edilen haber, uyandırdı. İnternette ve yazılı basında Uludağ Üniversitesi ndeki örnek karar geniş yer bulurken; Olay Tv, Hüseyin Kaşif ile bir röportaj yaparak ana haber bülteninde yayınladı. de katılımıyla Uludağ Üniversitesi ndeki örgütlenme komitemiz bir toplantı yaparak, önümüzdeki aylar için bir yol haritası çıkardı. Bu çerçevede örgütlenme çalışmalarına hız verilirken; sendikamıza üye olan arkadaşlarımızın sayısı daha da arttı. Sendikal örgütlenmemiz hızla büyüyüor Sendikamız Gözümüz Aydın başlıklı mahkeme kararını ve önümüzdeki süreci anlatan bir bildiri hazırladı ve Uludağ Üniversitesi nde çalışan üyelerimiz üniversitenin her biriminde bildirimizi dağıttı. Basında çıkan haberlerde üniversitenin her köşesine ulaştırıldı. Mahkeme kararının ardından Sendikamız Örgütlenme Daire Başkanı Hüseyin Kaşif in Gazetemiz yayına hazırlanırken, Uludağ Üniversitesi ndeki örgütlenme çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyordu. Artık amacımız sendikal gücümüzü daha da büyüterek, mahkeme kararının uygulanmasını, 680 işçinin sigorta kayıtlarının Rektörlüğe geçirilmesini ve taşeronun kaldırılmasını sağlamak.

Sosyal-İş Gazetesi 17 Sendikamız Örgütlenme Dairesi Başkanı Hüseyin Kaşif in AA muhabirine yaptığı açıklamanın geniş özeti: Artık, tek, asıl ve gerçek işveren Uludağ Üniversitesidir Sosyal-İş Sendikası olarak, bir süredir kamu üniversiteleri ve kurumlarında taşeron şirketler bünyesinde çalışan işçilere yönelik özel bir örgütlenme faaliyeti yürütmekteyiz. Bu faaliyet çerçevesinde Ordu Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi ve Türk Patent Enstitüsü nde taşeron şirketler bünyesinde çalışan işçiler, sendikamıza üye olmuştur. Taşeron şirketler, üniversitelerin personel açığını gidermek için bir paravan olarak kullanılmaktadır. Kadro kısıtlaması nedeniyle doğrudan işçi istihdam edemeyen üniversiteler, taşeron şirketler vasıtasıyla işçi temin etmektedir. Öyle ki kamu üniversitelerinin sayısı artmasına rağmen, 2007 yılı itibariyle üniversitelerde çalışan kadrolu işçi sayısı 8.662 iken, 2010 yılına gelindiğinde 3.601 e düşmüştür. İşçi sayısı yarıdan fazla azalan, ancak işçi ihtiyacı daha da artan üniversiteler, taşeron şirketlere yönelmiş ve üniversiteler taşeron cenneti haline getirilmiştir. Türkiye de bir çok üniversitede kadrolu işçi dahi yokken, bir çok üniversitede de kadrolu işçi sayısının 30 katına kadar varan taşeron şirket işçisi çalıştırılmaktadır. Üniversitelerde çalışan taşeron işçi sayısı 10 binlerle ifade edilir hale gelmiştir. Üniversiteler, kağıt üzerinde taşeron işçisi gibi gözüken işçileri, kendi personeliymiş gibi çalıştırmakta, işçilere emir ve talimatları üniversite yönetimleri vermekte, işçiler ile ilgili her türlü tasarrufta üniversite yönetimleri bulunmaktadır. Kağıt üzerinde temizlik işçisi olarak gözüken işçiler, üniversitelerin her türlü biriminde her türlü işte çalıştırılmaktadır. Sendikamız örgütlü olduğu işyerlerinde, muvazaalı, hileli, kanuna aykırı taşeron uygulamalarını tespit ettirerek, taşeronu ortadan kaldırmak, işçilerin üniversitenin işçisi olduğunu tescil ettirmek ve işçilerin güvenceli, sendikalı ve toplu iş sözleşmeli işçiler olarak çalışmasını sağlamak için hukuki ve fiili olarak mücadele etmektedir. Sendikamızın ve sendikamız üyesi işçilerin bu haklı mücadelesi meyvelerini vermeye başlamıştır. Bursa Uludağ Üniversitesi ne ilişkin Bursa 3. İş Mahkemesi nin verdiği karar, bunun en somut örneklerinden birini teşkil ettiği gibi kamuda taşeronda çalışan yüz binlerce işçi açısından da bir emsal oluşturmaktadır. Uludağ Üniversitesi nde taşeronda çalışan çoğunluğu sendikamız üyesi bir grup işçi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı na şikâyette bulunmuş, Bakanlık tarafından görevlendirilen iş müfettişi, üniversitedeki taşeron uygulamasının muvazaalı ve kanuna aykırı olduğunu tespit etmiştir. Üniversite, müfettiş raporuna karşı Bursa 3. İş Mahkemesi nde dava açarak itiraz etmiştir. Bursa 3. İş Mahkemesi de, örnek bir karar vererek, üniversitenin itirazını reddetmiş, üniversitedeki taşeron uygulamasının muvazaalı, yani kanuna aykırı olduğu yönünde karar vermiştir. Alt İşverenlik Yönetmeliği nin 13. Maddesi uyarınca, bu karar kesin olup, temyiz yolu kapalıdır. Mahkeme kararının hukuki sonucu da açık, net ve tartışmasızdır. İş Yasası nın 2. maddesine göre Aksi halde ve genel olarak asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı işleme dayandığı kabul edilerek alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin işçisi olarak işlem görürler. Dolayısıyla Bursa 3. İş Mahkemesi nin 30 Mart 2011 tarih, 2010/969E. ve 2011/134K. sayılı kararı ile, üniversitede taşeron şirkette gözüken yaklaşık 680 işçi, hem de işe ilk girdikleri tarihten itibaren Uludağ Üniversitesi nin işçisi haline gelmiştir. Taşeron şirketin işverenlik sıfatı kalmamış, asıl, tek ve gerçek işveren Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü olmuştur. Uludağ Üniversitesi, Anayasa gereği, yargı kararını geciktirmeksizin uygulamak ve 680 işçiye kendi işçisi olarak işlem yapmak zorundadır. Bursa 3. İş Mahkemesi nin kararı, gerek üniversitelerde gerek tüm kamu kurum ve kuruluşlarındaki hukuka aykırı taşeron uygulamalarının ibret verici bir örneğini sunmaktadır. Kararda, - İşçilerin faturalamaya esas olan puantaj kayıtları, yevmiye hesabının idare tarafından verildiği, - Taşeron şirketin, işçilerin sigorta primlerinin yatırılması, sigorta bildirgeleri, ücret bordrolarının tazmini, bankaya puantaj havale işlemleri ve istihkakın hazırlanması dışında yetkisi olmadığı, - Taşeron şirket tarafından temizlik ihalesi ile alınan işçilerin üniversite bünyesindeki hemen hemen bütün bölümlerde kadrolu memur ile aynı işi yaptıkları, - İşlerin yürütülmesi, sevk ve idaresinin idarenin talep ve talimatları doğrultusunda gerçekleştiği, - Taşeron şirket işçilerinin idari ve mali işlerde büro personeli olarak çalıştırıldığı, - Hatta temizlik işleri dışında çalıştırılan taşeron şirket işçilerinin ne iş yaptıkları hususunda taşeron şirket yetkililerinin haberinin olmadığı - İşçilerin görev yerlerinin idare tarafından zaman zaman değiştirildiği, - İşçilere görevlerinin bölüm başkanları, fakülte sekreterleri, dekanlar tarafından verildiği, açıkça belirtilerek, Başka bir anlatımla yüklenici firmanın sadece işçi tedarik eden durumunda olduğu, özellikle temizlik işlerini yapan işçiler dışında kalan diğer işçilerin baştan beri asıl işveren Üniversitenin işçisi olduğu, sadece resmi kurumlara karşı yüklenici işçisi olarak gösterildiği anlaşılmıştır denilmiştir. Kararda, asıl işveren alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu belirlenmiş ifadesine de açıkça yer verilmiştir. Sendikamız ve Uludağ Üniversitesi nde çalışan üyelerimiz, bugünden sonra bu kararın geciktirilmeksizin uygulanması için hukuki ve fiili her türlü girişimde bulunacak, Uludağ Üniversitesi nden taşeronun sonsuza dek gitmesi için var gücüyle mücadele edecektir. Sendikamız ve üyelerimiz artık, tek ve gerçek işveren olarak Uludağ Üniversitesi Rektörlüğü nü kabul edecek, yıllık izin, ulaşım ve yemek gibi acil sorunların çözümü için Uludağ Üniversitesi ni muhattap alarak çalışmalarını sürdürecektir. Sendikamız nihai olarak, tüm işçilerin üniversitede sendikalı, toplu iş sözleşmeli ve güvenceli olarak çalışması hedefine adım adım yürüyecektir. Uludağ Üniversitesi ndeki bu önemli kazanımın, gerek kamu gerek özel sektördeki tüm işyerlerine yaygınlaştırılması ve modern kölelik düzeni olan taşeronluğa son verilmesi için sendikamız kardeş sendikalar, emek ve meslek örgütleri ile birlikte mücadele etmeye devam edecektir. Güvenceli iş, herkesin hakkıdır ve bu hakkı, emekçiler muhakkak alacaktır.

18 Sosyal-İş Gazetesi Konya Selçuk, Patent ve Ordu da muvazaa nın peşindeyiz Sendikamızın örgütlü olduğu Konya Selçuk Üniversitesi, Türk Patent Enstitüsü ve Ordu Üniversitesi nde de taşeronun hukuka aykırı olduğunun ispatı için başlattığımız yargı süreci devam ediyor. Sendikamız avukatı Serdar Erman tarafından temsil edildiğimiz dava süreçlerini, sendikamız üye ve yöneticileri yakından takip ediyor. Selçuk Üniversitesi Sendikamız Selçuk Üniversitesi nde taşeron şirkette çalışan işçileri, Üniversite Rektörlüğü üzerinden üye kaydettikten sonra, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı na çoğunluk tespiti için başvuruda bulunmuştu. Bakanlık, üyelerimizin Üniversite kadrosunda değil taşeronda gözükmesi ve üniversitenin kadrolu işçilerinin başka bir sendikada KONYA SELÇUK olması nedeniyle, başvurumuza olumsuz yanıt vermişti. ÜNİVERSİTESİ Bakanlık, diğer sendikanın çoğunluk tespiti başvurusuna ise olumlu yanıt vermişti. Bunun üzerine sendikamız, konuyu yargıya taşımış, muvazaa iddiamızın incelenmesini, taşeronda çalışan işçilerin Üniversite nin işçisi olduğu tespit edilerek, sendikamıza yetki verilmesini talep etmişti. Sendikamızın açtığı davanın her duruşmasına, bir grup üyemiz ve sendikamız yöneticileri de katılarak, süreci yakından takip ediyor. Konya 3. İş Mahkemesi nde 2011/37E. sayılı dosyada devam eden davamızda, karşılıklı cevap aşaması biterken; 21 Haziran 2011 de yapılan duruşmada üç tanığımız dinlendi. Tanıklarımızın dinlenmesinin ardından dosya bilirkişi incelemesine gidecek. Ordu Üniversitesi Ordu Üniversitesi ndeki taşeron örgütlenmemiz ile ilgili iki dava devam ediyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nın Ordu da taşeron olarak çalışan Metsan Limited Şirketi ile ilgili işkolu tespitine karşı açtığımız davanın 3. duruşması 30 Haziran 2011 tarihinde yapılacak. Ordu İş Mahkemesi nin 2010/456E. sayılı dosyasında görülen davada keşif yolu ile bilirkişi incelemesi yapılması talep edildi. Diğer dava ise Metsan Lmt. Şti. aleyhine açtığımız yetki tespiti davası. Samsun 1. İş Mahkemesi nin 2010/147E. sayılı dosyasında devam etmekte olan davanın 2. duruşması 15 Temmuz 2011 tarihinde görüldü Türk Patent Enstitüsü Türk Patent Enstitüsü nde ise üç ayrı davamız devam ediyor. Bu davaların ikisi işe iade davası. Çünkü taşeron şirket, 8 Mart ta taşeronda çalışan işçilerin hepsini işten çıkarmış; Türk Patent Enstitüsü işçiler yerine sözleşmeli personel alımı yapmıştı. Bunun üzerine sendikamız, 53 üyemiz için işe iade davası açmış, işe iade davalarında muvazaa iddiası öne sürülerek, üyelerimizin asıl ve gerçek işveren olan Türk Patent Enstitüsü ne işe iade edilmesi talep edilmişti. İşe iade davaları iki ayrı dosya üzerinden yürüyor. Ankara 19. İş Mahkemesi nin 2011/84E.-129E. sayılı dosyasında görülen işe iade davası, 46 üyemizi kapsıyor. Bu davanın son duruşmasında tanıklarımız dinlendi ve dosya mahkeme tarafından bilirkişi incelemesine gönderildi. Bu davanın bir sonraki duruşması 13 Eylül 2011 tarihinde yapılacak. Diğer 8 üyemiz için açtığımız işe iade davası ise Ankara 6. İş Mahkemesi nin 2011/118E.-125E. sayılı dosyalarında yürüyor. Bu davanın son duruşmasında da tanıklarımız dinlendi ve dosya mahkeme tarafından bilirkişi incelemesine gönderildi. Bu davanın bir sonraki duruşması ise 15 Eylül 2011 e ertelendi. Türk Patent Enstitüsü ile ilgili son davamız ise yetki tespiti davası. Sendikamız Türk Patent Enstitüsü nde çalışan işçilerin yarısından fazlasını üye kaydettikten sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı na çoğunluk tespiti için başvuruda bulunmuştu. Bakanlık, üyelerimiz taşeron şirkette gözüktüğü için başvurumuza olumsuz yanıt vermiş bunun üzerine sendikamız yetki tespiti davası açmıştı. Ankara 6. İş Mahkemesi nin 2011/265E. sayılı dosyasında görülen davanın ilk duruşması yapıldı, delilleri toplandı ve mahkeme davayı 15 Eylül 2011 tarihine erteledi. Bu duruşmada tanıklarımız dinlenecek ve sendikamız tarafından dosyanın bilirkişiye gönderilmesi istenecek.

UNI nin eğitim seminerinde sendikamız temsil edildi Sosyal-İş Gazetesi 19 Sendikamızın faaliyette bulunduğu işkolunun küresel federasyonu olan, ve sendikamızın üyelik için başvuruda bulunma çalışmalarını sürdürdüğü Global Union (UNI) desteği ile İzmir de bir seminer gerçekleştirildi. Seminerde Sendikamız Genel Sekreteri Celal Uyar bir sunum gerçekleştirdi. 23-24-25 Mayıs 2011 tarihleri arasında gerçekleştirilen Sendikal Hak ve Özgürlükler Aracılığı ile Türkiye nin AB Müktesebatına Uyumu konulu seminerde sendikamızın yanı sıra SDA (ETUC) ve Türkiye-AB Sendikal Koordinasyon Komisyonu katkı sundu. Seminer, DİSK Avrupa Temsilcisi ve Türkiye-AB Sendikal Koordinasyon Komisyonu üyesi Yücel Top un sunumuyla açıldı. Projenin ve katılımcıların takdimini ise SDA dan (ETUC) Alexandre Martin gerçekleştirdi. Daha sonra yine Yücel Top tarafından Sözlük konulu bir sunum yapıldı. Sendikamız Genel Sekreteri Celal Uyar tarafından yapılan Türkiye deki Sendikal Temsil Modelleri Sorunları başlıklı sunumda ise Türkiye deki sendikalaşmanın güçlükler, sorunları, yasalardaki aksaklıklar, toplu sözleşmelerdeki yasalardan kaynaklanan kısıtlamalar üzerinde duruldu. Genel sekreterimizin sunumundan sonra grup çalışmasına geçilerek Türkiye deki Sendikal Haklar ve Toplu Pazarlık konusu işlendi. Avrupa da Sendikal Haklar ve Modeller başlıklı sunumu ise SDA (ETUC) tan Marina Monaco tarafından yapıldı. İletişimin genel kuralları, Türkiye de iletişim konusunda sendikaların önündeki engeller ve sorunlar, iletişim teknik araçları, sendikalarda iletişim teknikleri gibi konuların sunumu ise Hasan Aktaş tarafından gerçekleştirildi. Seminerin ikinci günü ise Didem Fırat tarafından UNI Avrupa ve UNI Global in tanıtımı yapıldı. İki somut olay incelemesi ve İşletme Komiteleri üyelerinin tanıklığı paylaşıldı. Üçüncü gün ise Hasan Aktaş tarafından duyarlılığın arttırılması, eylemlerin planlanması, gelecekte alınacak sendikal inisiyatifler, eğitimin 2. aşamasının pratiğe geçirilmesinin planlanması gibi konular tartışıldı. Seminere sendikamızdan Genel Sekreter Celal Uyar sunumuyla katkı sunarken, İzmir Şube Başkanı Müfit Ereş, JMO dan Serap Erdoğan, Genel-İş ten Kazım Demir ve Ayla Han; İZFAŞ tan Sabiha Tezcan ve Seda İşeri; HKMO dan Yaprak Uçak, DMO dan Erdal Çakır ve Abdullah Turgut Aybulut; Ege Şehir Planlama dan Nesligül Özönder, ÜNİBEL den Saadet Gün, İlke Çamlıbel ve Dursun Karadağ, Gençlik ve Spor Kulübü Derneği nden Cevdet Özer, AKSAV dan Şenol Karakoyun ve Mehmet Kurt, Toplum Gönüllüleri Vakfı ndan Gözde Duranay, Ordu Üniversitesi nden Visal Dalgıç ve Bitlis Barosu ndan Rahmi Sedat Durgun katıldılar.

20 Sosyal-İş Gazetesi İstanbul Barosu Üye Eğitim Semineri başarıyla tamamlandı: BİRLİKTE ÜRETTİK, BİRLİKTE ÖĞRENDİK Esneklik ve güvencesizlik artıyor Eğitim seminerinde sendikamız üyesi de olan DİSK Hukuk Danışmanı Necdet Okcan, iş hukuku alanında yaşanan dönüşümler hakkında bir sunum yaptı. Çalışma yaşamında esnekliğin ve güvencesizliğin giderek arttığına dikkat çeken Okcan, ilerleyen dönemde emekçilere İstanbul Barosu nda çalışan üyelerimize yönelik üye eğitim semineri, 7 Mayıs ta İstanbul Barosu nda gerçekleştirildi. Gün boyu süren seminere üyelerimiz yoğun ve etkin bir katılım gösterdi. İstanbul Barosu İşyeri Sendika Danışma Kurulumuz tarafından uzun süredir hazırlıkları sürdürülen Üye Eğitim Semineri ne 42 üyemiz katıldı. Sendikamız Genel Sekreteri Celal Uyar, İstanbul Şube Başkanı Mustafa Ağuş, İstanbul Şube Sekreteri Turgut Çivi ile Sendikamız Uzmanı Onur Bakır ın da hazır bulunduğu eğitim semineri, İstanbul Barosu tarafından Baro içinde tahsis edilen salonda gerçekleştirildi. Çelenk ve Denizler unutulmadı Eğitim seminerinin sunuculuğunu üyelerimizden Beyhan Arbay yaptı. Seminer, geçtiğimiz günlerde yitirdiğimiz Avukat Halit Çelenk, Deniz Geçmiş ve arkadaşları ile emek ve demokrasi mücadelesinde yaşamını kaybedenler anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Seminerin açılış konuşmasını İstanbul Barosu İşyeri Sendika Temsilcimiz Zafer Öztürk yaptı. Sendikamız Genel Sekreteri Celal Uyar ise sendikamızın son dönemde eğitim çalışmalarına özel bir önem verdiğini belirterek, eğitimlerin çeşitlenerek süreceğini ifade etti. DİSK Hukuk Danışmanı Necdet Okcan ın sunumundan bir görüntü yönelik saldırıların daha da ağırlaşacağını belirterek, sendikal örgütlenme ve mücadeleye her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunu vurguladı. Atölye çalışması yapıldı İstanbul Barosu İşyeri Sendika Baştemsilcimiz Bilge Çoban ise Toplumsal Cinsiyet Eşitliği/Eşitsizliği konulu bir Semineri üyelerimizden Beyhan Arbay sundu Açılış konuşmasını işyeri sendika temsilcimiz Zafer Öztürk yaptı İşyeri Sendika Baştemsilcimiz Bilge Çoban ın sunumu