HEYELAN TÜRKKONUT KAYIYOR MİLLİ PARK DİLEK YARIM ADASI 19 MAYIS ATATÜRK Ü ANMA, GENÇLİK ve SPOR BAYRAMI KUTLU OLSUN ÖDÜLLÜ BAHÇE BALKON YARIŞMASI tüm annelerin ANNELER GÜNÜ KUTLU OLSUN
2 68
Özel Geleceğin Mesleği ÜMİTKÖY DE AÇILAN İLK VE TEK SAĞLIK MESLEK LİSESİ ACİL TIP TEKNİSYENLİĞİ BÖLÜMÜ HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ BÖLÜMÜ Ümitköy ün en seçkin sitesinde bağımsız VİP bina 4 İŞ GARANTİLİ ÖZEL LİSE Binsesin Sitesi 1961. Cad 1964. Sok No: 35 Ümitköy / ANKARA Tel: 0.312 236 42 54 Faks: 0.312 236 42 59 Web: www.dosyasagliklisesi.com E-posta: bilgi@dosyasagliklisesi.com
6
10 Türkkonutta Heyelan 14 herkese kapısı açık başkan ÇAYYOLU HABER YIL: 4 SAYI: 41 MAYIS 2013 YAYINCI ÇAYYOLU MEDYA GRUP SAHİBİ VE SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ ÇAYYOLU MEDYA GRUP ADINA OĞUZHAN KORKUT ÇETİN YAYIN KOORDİNATÖRÜ EROL HARPUTLU HUKUK DANIŞMANI AV. SEBATİ AKSOY YAYIN DANIŞMA KURULU OĞUZHAN KORKUT ÇETİN EROL HARPUTLU S.ÜMİT ÜNAL METİN ALTAY ÖZLEM NİHAN ELİF CAN TUNCER KIRHAN KAAN CANATAK MERVE AKSU GÖRSEL YÖNETMEN GÜNER ÇETİN GRAFİK-TASARIM ÇAYYOLU MEDYA GRUP C AJANS MRK Baski Hizmetleri Ltd. Şti. Ağaç İşleri San. Sit. 1357. Sk. No:41 Ostim/ANKARA Tel : (0312) 354 54 57 Fax : (0312) 385 79 05 YAYIN MERKEZİ ENGÜRÜ SİTESİ KIŞLALI SOKAK NO:80 ÇAYYOLU / ANKARA HABER MERKEZİ 0 (312) 241 42 42 0 532 568 81 58-0 555 370 57 97 TANITIM, HALKLA İLİŞKİLER, REKLAM KAAN YİĞİT reklam@cayyolu.com.tr 0 530 974 05 92 ELEKTRONİK İLETİŞİM bilgi@cayyolu.com.tr AYLIK YAYIN, YEREL, SÜRELİ YAYIN ÜCRETSİZDİR 18 çayyolu metrosunun yeni araçları 34 erol günaydın parkı 38 türk hava kurumu müzesi 48 sahipsiz köpekler 56 dilek yarım adası milli parkı 70 balkon & bahçe yarışması World e Özel +8 Taksit ve 5 Ay Erteleme, Üstelik 750 TL ve Üzeri İşlemlere Ütü Hediye ISSN 1309-3398 www.cayyolu.com.tr Çayyolu Haber dergisinde yayınlanan yazıların yasal sorumluluğu yazarlara, reklamların sorumluluğu reklamverenlere aittir. Besa Nova Plaza Yaşamkent Tel: 0312 217 06 40 8
editör Elif CAN elifcan@cayyolu.com.tr ŞEHRİMİZE SAHİP ÇIKALIM Geçen sabah Çayyolu Haber Dergisine gelirken, Şaltoğlu Bulvarının olduğu kavşakta, trafiğin tıkanmasına bir kez daha şahit oldum. Ne zaman geçsem aynı manzara Kuyruk BP Benzinliğin önüne kadar uzuyor! Araçlar, dur-kalk, dur-kalk! Saat beş civarında dergiden çıktım, yine aynı manzara Kavşakta trafik ışıkları çalışmayınca, trafik tıkandı. Arapsaçına dönen kavşak iki saat sonra gelen trafik polisinin müdahalesiyle normal akışına dönmüş. Üç şeritli gelen bir caddeden, iki şeride düşen diğer yollara giden araçlar trafiği ağırlaştırdıkları, sıkıştırdıkları yetmiyormuş gibi, üstüne bir de dar bir kavşak her şeyi alt üst ediyor!.. O daracık kavşağa çözüm bulunamaz mı? Ama işleri bu çıkmaza sokan sürecin ilk sorusunu sormak gerek önce: Bu mühendislik harikası kavşağı! Tasarlarken hiç mi düşünülmedi? *** Eskişehir yolu içinde yazılacak çok şey var. Orada da işler iyice sarpa sarmış durumda! Ancak trafikteki bu sorunlardan daha önemli bir sorunumuz var. Sorunumuz, Büyükşehir'i yönetenlerin yönetim anlayışı. Büyükşehir'i yönetenlerin iki kötü alışkanlığı var. Bu alışkanlıkları hayatımızı bunaltıyor ve şehri yaşanmaz hale getiriyor. 1. Yapacakları işlerle ilgili bizim "fikrimizi", "onayımızı" almıyorlar hem fikrimizi almak zorundalar, hem de onayımızı-. 2. Bize rahatsızlık veren uygulamalarıyla ilgili eleştirilerimize kulaklarını tıkayıp, bildiklerini okuyorlar. *** Ankara hiç kimsenin "kendi bahçesi" değil. Hiç kimse, aklına gelen projeyi "Bu doğru, bu iyi" deyip, uygulayamaz. Gelen eleştirilere "Siz ne anlarsınız!" deyip, geçemez. Bunu ancak kendi mülkünüzde yapabilirsiniz, hepimizin ortak kullanım alanı olan yaşadığımız bu şehirde değil. Ama yapıyorlar! Ankaralı olarak hepimizin yaşadığı bu şehirde, kendi bahçelerinde peyzaj çalışması yapar gibi proje geliştirip, uyguluyorlar. Bize sormuyorlar, eleştirilerimize de aldırmıyorlar. Sırada Atatürk Orman Çifliği var. Yarın başka neler olacak, bilmiyoruz. Peki! Biz ne yapıyoruz? Şehirli olarak yapılan bu işlerden "memnuniyet" duyanı hiç görmedim, duymadım. Kimseden "olumlu bir eleştiri" almadım. İyi de! Madem rahatsızız, neden sineye çekiyoruz? Büyükşehir'in Ankara yı umursamayan yönetim anlayışına, neden tepki göstermiyoruz? Neden susuyoruz? Şimdiye kadar şehrimizle ilgili sorunlarda "dişe dokunur" hiçbir protesto gösterisi yapmadık. Geçmişteki birkaç cılız protestoları saymazsak, şehirde yapılan gösteriler daha çok genel, ulusal sorunlarla ilgili. Yereldeki sorunlarımız için hemen hiçbir girişimimiz yok. Aslında en çok bunlar için tepki göstermemiz, protesto etmemiz gerek. Çünkü biz burada yaşıyoruz. Buradaki her sorun yaratan işin sonuçlarına biz "katlanmak" zorunda kalıyoruz. STK'ların şehirle ilgili meselelere daha duyarlı olması çağrıda bulunuyorum. Şehir içindeki bu düzenlemelerle ilgili tepki göstermelerini istiyorum. Protesto gösterileri yapalım! Belli saatlerde araçlar, trafik işkencesi için kornalarına bassınlar! Ya da sesimizi duyuracak başka şeyler yapalım, ama bir şeyler yapalım!.. Bunu sadece bugün yaşadığımız sorunlar için değil, yarınımız için yapalım. Bu şehrin yöneticileri, sessiz olmadığımızı, ne yaparlarsa yapsınlar sinemize çekmeyeceğimizi bilsinler. Bizi kale alsınlar, almak zorunda kalsınlar. Ankaralı olarak, seçimden seçime değil de sürecin içinde "yönetime katılabilirsek" bu şehir hepimiz için daha yaşanılır bir şehir olur. 10
12
Türkonut da zemin kayıyor, mülk sahipleri endişeli Çayyolu Haber Dergisi Mayıs 2011 tarihinde Çayyolu Türkkonut Merkez Camii kayıyor Gökçek seyrediyor başlıklı haber ile konuyu duyurmuştu. Haberde, Türkkonut da bulunan Habitat ödüllü Merkez Camii nin bulunduğu zemin, heyelan nedeniyle ön ve yan duvarlarını patlatarak hızla kaymaya devam ediyor. Konunun Büyükşehir Belediyesine ve Türkkonut yetkililerine iletilmesine rağmen bu güne kadar herhangi bir önlem alınmadı. Önlem olarak sadece kaldırıma dökülen topraklar kepçe ile kaldırıldı. Heyelan esnasında dört adet yetişkin ıhlamur ağacının da yerinden sökülerek telef olduğu görüldü. Görüştüğümüz bölge sakinleri; Büyük emek ve paralar harcanarak yapılan bu güzel ve modern caminin yıkılmasından endişe duyduklarını belirterek, konunun Yenimahalle Belediyesine intikal ettirildiği bunun üzerine Yenimahalle Belediyesi yetkilileri olay yerinde ve çevrede yaptıkları incelemede kayma çok ciddi boyutlarda, sadece cami bölgesiyle sınırlı değil, otobüs son durağının tam üstü ile güzergâh üzerinde çok daha büyük boyutlarda kaymaların ve toprakta yarılmaları meydana gelmiştir dediler. Yenimahalle Belediyesi, kayan toprakların üç adet ağacı da devirip kaldırımı da aşarak ana yola kadar indiğini, önlem alınmazsa telafisi imkânsız durumlarla karşılaşılabileceğini, olay yerinin Büyükşehir Belediyesinin yetki alanında olması nedeniyle müdahale edemediklerini, ancak buna rağmen konuyu takip edeceklerini belirtilmişlerdi. Haberimizden sonra kaymanın bulunduğu yerlere fore kazık çakılarak müdahale yapıldı. Fakat bölgedeki toprak kayması bir türlü durdurulamadı. Devamı (Syf 12'de) 14
Çayyolu Türkkonut mevkii büyük bir toprak kayması ile karşı karşıya Türkkonut bölgesi eğimli bir arazi üzerine kurulmuş durumda. Yollar, kaldırımlar, evler ve caminin bulunduğu zemin büyük tehlike arz ediyor, kayıyor. Durumun aciliyeti nedeniyle Yenimahalle Belediyesi haberdar edildi. Sorumluluk alanına girmemesine rağmen ekipler bir bölüme müdahale etti. Ancak, yetkililer, Büyükşehir Belediyesi nin fore kazıkla kayan bölgeleri desteklenmesi gerektiğini vurguluyor. Daha önce Saltoğlu Bulvarı nda yaşanan benzer heyelana fore kazık çakıp önlem alan, Angora Evleri nde oluşabilecek hasarı ortadan kaldıran Büyükşehir Belediyesi nden aynı duyarlılığı yöre insanı Türkkonut da bekliyor. Poligon Sitesi, Öz Tanyeli Sitesi, Şehit Kubilay Parkı ve önündeki yol şu anda tanınmaz halde! Çevre sakinleri panikle evleri boşaltıyor ve ne yapacağını bilemiyor. Elektrik direkleri ve ağaçlar yıkılıyor, kaldırımlar çöküyor... Büyükşehir in, heyelana önlem alması Türkkonutluların şu anda tek arzusu. Zemin hızla kayıyor. Mülk sahipleri tedirgin ve evlerinden olmanın derdine düşmüş Tümer Altay/Çayyolu Haber Ajansı 16
SAMcafe Herkese Her Zaman Kapısı Açık Başkan mayýsta sizlerle buluþuyoruz! Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkararağaç ile Ayaş da makamında görüştük. Çayyolu Haber olarak çok iyi ağırlandık. Ev sahibi dorukta bir misafir perverdi. Kapısı 24 saat herkese açık Başkan ile kapalı kapılar ardında değil, açık kapılar önünde herkesle beraber görüştük. Randevu saatinden önce Ayaş a ulaştık. Sayın Başkan nezaket göstermiş bir araç göndermişti. Odası doluydu. Misafirleri ve ziyaretçileri ile beraberken bizi de yanına davet etti. Önce tereddüt ettik. Ama anladık ki, usul buymuş. Bizde söyleşimize başladık. Diğer konuklar için belki belgesel, bizim için de bir ilkti. Dedemin diktiği ağacı koru ilkeleriyle başladı ve Ayaş da hiçbir ağaca zarar verilmediğinden bahsetti. Ayaş Belediyesi Beyoğlu ndaki mülklerden kira geliri olan bir belediye. Cana yakın Başkan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday. Adaylığını da geçen ay ilginç bir yöntemle açıkladı. Seğmenler ve bindallı kadınlarla birlikte 'Ayaş yollarını aştım da geldim atam, emanetini almaya geldim' yazılı çelengi, Kızılay'da bulunan Zafer Çarşısı'nın karşısındaki Atatürk Anıtı'na koyan Başkaraağaç, CHP Ankara İl Başkanlığı önünde CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday adaylığımı açıkladı. Çayyolu Haber olarak sorduk; Sizce Ankara nın en önemli ve süratle çözülmesi gereken problemi nedir? İlk cümlesi Melih Gökçek oldu ve ekledi; Ankara Melih Gökçek den kurtulduğu anda sorunlarının da bir bir çözüleceği bir süreç başlayacaktır. Ç.H: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığında şansınızı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ali Başkaraağaç: Mensup olduğum partinin ve benim aldığım oylar arasında lehimize %36 fark var. Sincan da oy sayımızı 90 bine yükseltirsek, sokaktaki çocuğun Ali Amca dediği adayı tercih edersek, Etimesgut u almayı kafaya koyarsak, büyüklerin bizim bebe dediğine itibar edersek Ankara yı sallarız dedi. Ç.H: Güçlü bir siyasi adayla söyleşiyorduk. Başkaraağaç, anlatıyor orada bulunanlarla beraber ilgiyle dinliyorduk. Genel Başkanımızla her şeyi paylaşıyorum. Akil adamlar önderliğinde tartışmak lazım. Birleşmenin yollarını bulup uygulamak lazım. (Bölünmeyi kastederek) Aksi takdirde Ankara da üçüncü parti oluruz. Ali Başkaraağaç, halkıyla iç içe bir Belediye Başkanı. Şoför ve koruması hiç olmamış. Kendi aracını kendisi kullanıyor. Devamı (Syf 16'da) Prof. Ahmet Taner Kýþlalý Mah. Alacaatlý Cd. Anchor AVM No: 18-B-1 Tel : 0 312 382 15 04-382 12 94-382 27 43 Çayyolu - Yenimahalle / ANKARA s amsungcay yo l u @ g mail.com SAM dayanýklý tüketim mallarý gýda san. ve tic. ltd. þti. 18
Bizim belediyede her gün halk günü var diyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday adaylığını açıkladığı için Gökçek tasarruflarını irdeliyor. Kediye Seymen kıyafeti giydirmesini tasvip etmiyor. Her Belediye Başkanının tipik yakınması ödenek sorununu da dillendirdi. Başkaraağaç, kısaca Ayaş Belediyesi nde yaptıklarından ve yapacaklarından bahsetti. Ayaş a bir yüksek okul yapılması hususunda temasta olduklarını, kaplıca ve içmece turizminin öncelikleri olduğunu, eski tarihi evleri, yapıları restorasyon projelerini, butik otelleri, Barolar Birliği yatırımlarını anlattı. Ankara nın üstüne yapışanlardan kurtulmak gereğini söyleyen Başkan; Belediye başkanları şehr-i emindir, köyde kimin ne olduğunu bilmelidir. Otellerin doluluk oranı gibi şeyleri takip etmelidir dedi. Gün boyu yanında kaldığımız Başkaraağaç, yemektekentsel Dönüşümle ilgili görüşlerini anlattı. Kentsel dönüşümün rantsal dönüşüm olduğu görüşünü bir sosyal demokrat olarak yineledi. Mensubu olduğu Sosyal Demokratlara hicivden de geri durmadı. Dünya görüşü özeleştirisini, bir fıkra ile süsleyen Başkaraağaç a teşekkür ederiz. Başkanın anlattığı fıkra; İran da iki sosyal demokrata idam cezası vermişler. İnfazdan önce son istekleri sorulmuş. İlki, annem gelsin, görmek istiyorum demiş. Diğeri annesi gelmesin demiş + Not: Çayyolu Haber olarak Ali Başkaraağaç ın yanından ayrılırken, 2013 yılı Geleneksel Ayaş Dut Festivali etkinliğinde basın sponsoru olduğumuzu öğrendik Metin Altay/Çayyolu Haber Ajansı GÝRÝÞ PAKETÝ 20
İşte Çayyolu metrosunun yeni araçları Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı'nca Çinli CSR Corporation adlı şirkete yaptırılan Ankara metrosuna ait tren setlerinin ilk görüntüsü ortaya çıktı. Ankara Metro Araçları Üretim Tesisi Temel Atma Töreni nde kurulan kürsüde yer alan görsele göre tren setleri kırmızı, beyaz ve siyah olmak üzere üç renkten oluşacak. İlk 75'i Çin'de, geriye kalan kısmı ise Ankara'da üretilecek olan setler üzerindeki proje değişiklikleri devam ediyor. Türk Bayrağı'ndan esinlenilerek, kırmızı ve beyaz renkler ile oluşturulan tasarım, Ankara Metro Araçları Üretim Tesisi Temel Atma Töreni ndeki kürsüde yer aldı. Buna göre araçların gövdesi beyaz, ön paneli ve kapıları ise kırmızı renkte olacak. Ankara metroları Ankara da üretilecek. CSR-MNG Ankara Metro Araçları Üretim Tesisleri 12 ay sürecek inşaat çalışmalarının ardından üretime geçecek. Fabrikanın temelini Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım tarafından ASO Sincan OSB, 4. Kısım'da attı. Temel atma töreninde konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Ankara'da metro hattını Esenboğa Havalimanı'na bağlamak için yıl sonuna kadar projelerin tamamlanacağını, gelecek sene de hattın yapımı için harekete geçileceğini bildirdi. İlk 75 araç Çin den gelecek Yarım kalan metro inşaatlarını tamamlama ihalesini kazanan Çinli firma CSR, şartnamedeki yüzde 51 yerli üretim şartını Ankara daki tesiste gerçekleştirecek. Raya ilk inecek 75 araç seti Çin de üretilip Başkent e getirilecek. 22 Devamı (Syf 20'de)
Ankara daki tesisin tamamlanması ile birlikte burada üretilen metro araçları Başkentlilere hizmet vermeye başlayacak. Genel Müdür yer altından çıkmıyor Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, ASO 1. Sincan OSB 4. Kısım'da gerçekleştirilen metro araçları üretim tesisi temel atma töreninde yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ankara metrolarını tamamlamak yetmez, Ankara'yı Esenboğa'ya bağlamak gerekir" dediğini, bu konuda talimat verdiğini anlatan Bakan Yıldırım, Ankara'da metro hattının Esenboğa Havalimanı'na bağlanması konusunda projelerin yapımı için ihalenin gerçekleştirildiğini, yıl sonuna kadar projelerin biteceğini kaydetti. Yıldırım, "Gelecek sene de o hattın yapımı için harekete geçeceğiz" dedi. Ankara metrolarının inşaatının hızla sürdüğünü ifade eden Yıldırım, "Ankara metroları bizim için o kadar öncelikli bir konu oldu ki genel müdür yer altından çıkmıyor, evine gidemiyor, işlerini aksatıyor. Çünkü o biliyor ki bu metrolar ya bitecek ya bitecek. Metrolar bitmezse kim bitecek, onu siz biliyorsunuz" diye konuştu. Metro inşaatlarının hızla sürdüğünü anlatan ve 324 metro aracının hizmete alınacağını kaydeden Yıldırım, "Kurulacak fabrikanın 324 aracı yapıp yetiştirmesi mümkün değil. Metroyu bu yıl sonu açacağımız için ilk partiyi Çin'den getirecekler. Ondan sonraki partiler de fabrikada yapılmaya başlanacak şeklinde konuştu. 24
sivri yazılar Şenol BALABAN balabansenol06com.tr Yaşatırsanız, yaşarsınız Derler ki, 'menfaat her türlü dili konuşur, her kılığa girer, hatta menfaatlere karşı kayıtsız biri gibi görünmesini de bilir diye. Menfaati varsa sever sizi, menfaati varsa dost gibi yaklaşır. Menfaatinin gerektirdiği her kılığa da girer. Sıkışınca dost canlısı olur, insan sevgisi dolu olur, güvenilir olur, çalışkan olur, sizin gibi düşünür, sizin gibi inanır. Rüzgârgülüdür, ne yana eserse o yana döner. Prensip, ilke hak getire. Menfaatin tek düşmanı karşılıksız sevgi ve güvendir. Bu üç duygunun aynı kalpte yeşermesi, hayat bulması imkânsızdır. Menfaatlerine göre hayatlarını düzenleyenlerin zararı aslında kendisinedir bilmez. Ancak ruhunda sevgi ve güven duygusuna, samimiyete yer verenler hep kazanırlar. Çünkü onlar kendine güvenen, mutlu, geniş yürekli insanlardır. Hayat bazen insana başkalarına yardım için, dayanışma için, gönül birliği kurmak için, yoldaş olmak için fırsatlar sunar. Ya değerlendirirsiniz ya da değerlendirmezsiniz. Ben Ampute futbolcularım ile böyle karşılaştım. İlk karşılaşmamızda aramızdaki samimiyet ve güven ortamı kendiliğinden oluştu. Onlar bana kendilerini anlattılar, yaşadıklarını. Sonra saha bulmakta, ulaşımda güçlük çektiklerini, bir tane olan formalarını yıkayıp yıkayıp kullandıklarını, devre arası bile formalarını değiştiremedikleri için ıslak formalarla maça çıktıklarını anlattılar. Gözlerindeki azmi, umudu benim gözlerimde de görmek istedikleri o kadar belliydi ki! Sadece yanlarında olmamızı, kendilerine inanmamızı istiyorlardı. O gün gönül birliği için prensipte anlaştığımız yol arkadaşlığı bugün de daha dirençli ve güçlü bir şekilde sürüyor. Her maça çıktıklarında birbirimizin gözlerindeki umut ve dostluk tazeleniyor. Benim onların başarısından ne kadar gurur duyduğumu, bu işi ne kadar sahiplendiğimi anlıyorlar, ben de bana olan güvenlerini anlıyorum. Bu inanç ve dostluk belki de onları yenilmez yaptı. Bu beraberlik sayesinde tüm Türkiye de, ampute futboluna karşı bir ilgi uyanmaya başladı. Ben onların gözünde kahramanım biliyorum ama onlar da benim kahramanlarım. Kendi kendilerine önemli bir iş başardılar ve ben onlara sadece yol açtım. Beni bilen bilir, koyu Beşiktaşlıyımdır. Ancak bu böyle bir alışkanlık haline geldi ki ampute maçlarından daha çok zevk almaya başladım. Onlar her maçta beni yanlarında görmek istediler ben hep gitmek istedim. Gidemesem de kalbim, aklım onlarlaydı. Her kazandıklarında büyük bir heyecan ile beni aradılar. Gururlarını ve başarılarını benim ile paylaşmak için. O gün başladığımız yol arkadaşlığı çığ gibi büyüdü. Bulunduğum görevde bana en çok gurur, huzur veren, içime sinen iş, engelli kardeşlerimle yola çıkmaktır. Herkes merak ediyor ailesinde engelli var mı diye? Bu kadar destek olduğuma göre engelli olmanın ne anlama geldiğini bilmem gerekiyor sanılıyor. Hayır, damdan düşmedim onları anlamak için samimi bir tokalaşma yetti. Engelli sporlarına sahip çıkarak bugün 184 kişilik büyük bir aile olmayı başardık. Bu sene de ampute takımım dördüncü kez şampiyon oluyor. Şampiyonluk bahane, sevgi ve dostluk, güven ve yoldaşlık şahane. Boşuna söylenmemiş iyiliği yalnız iyiler anlar, kötülüğü ise herkes anlar. Sağlıcakla kalın 26
28
Çayyolu için çalışan milletvekili: Prof.Dr. Özcan Yeniçeri 2011 yılında yapılan Genel Seçimlerden sonra Çayyolu nun da içinde bulunduğu Ankara 2. Seçim bölgesinden 15 milletvekili seçildi. AKP den Cemil Çiçek, Haluk İpek, Salih Kapusuz, Nurdan Şanlı, Ahmet İyimaya, Cevdet Erdöl, Zelkif Kazdal, Emrullah İşler, Seyit Sertçelik, CHP den Ayşe Gülsün, Bilgehan Yüksek, İzzet Çetin, Sinan Aydın Aygün, Gökhan Günaydın ve MHP den de Mustafa Erdem ve Özcan Yeniçeri. Fakat aradan geçen iki yıla rağmen seçilen hiçbir milletvekilinden Çayyolu nun sorunları için bir hamle göremedik. Zaman zaman çok cılızda olda CHP li milletvekillerinden ses çıksa da sonuçta hiçbir milletvekilini bir daha Çayyolu nda görme imkânımız olmadı. CHP Ankara 1. Bölge Milletvekili Levent Gök ile yine CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün dışında Çayyolu nda açılışlara gelen hiçbir milletvekili yok. Çayyolu nun sorunları dağ gibi Çankaya ilçesine bağlanan Çayyolu nun sorunları saymakla bitmiyor. Şehirlerarası otobüslerin indirme bindirme yasağından tutunda, Türkkonut taki heyelana kadar birçok sorun mevcut. Bu sorunlar için MHP Ankara 2.Bölge Milletvekili Prof.Dr. Özcan Yeniçeri Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına cevaplandırılmak üzere soru önergeleri verdi. Soru önergeleri İçişleri Bakanı Muammer Güler yazılı olarak cevaplandıracak. 30 Soru önergelerinden bazıları şöyle; Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yakın dönemde satın alınarak hizmete sokulan 500 otobüsten bir tanesinin dahi Çayyolu bölgesi olan Konutkent, Yaşamkent, Koru sitesi ve Ümitköy hatlarına verilmediği iddia edilmektedir. Devamı (Syf 28'de)
Bundan hareketle; 1-2010 - 2013 yılları arasında, yıllara göre Ankara da hizmete alınan otobüs sayısı kaçtır? Bunların kaçı Çayyolu bölgesi olan Konutkent, Yaşamkent, Koru sitesi ve Ümitköy hatlarına tahsis edilmiştir? 2- Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yakın dönemde satın alınarak hizmete sokulan 500 otobüsten kaç tanesi Çayyolu bölgesi olan Konutkent, Yaşamkent, Koru sitesi ve Ümitköy hatlarına tahsis edilmiştir? Ankara Yaşamkent Mahallesi 3190 Cadde ve devamındaki yolda asfalt bulunmamaktadır. Yollar bakımsız ve kendi hallerine terk edilmiş durumdadır. Yenimahalle Belediyesi bölgenin Büyükşehir Belediyesine ait olduğunu ve sorunun Büyükşehir Beledisini ilgilendirdiğini belirtmektedir. Bundan hareketle; 1- Adı geçen bölgenin yolun yapım ve bakımı konusunda sorumluluk kime aittir? Şehiriçi ve şehirlerarası yollarda aydınlatma ile trafik sinyalizasyon sistemleri son derece keyfi bir biçimde kullanılmaktadır. Bu durum vatandaşların can ve mal güvenliklerini tehlike altında atmaktadır. Örneğin Ankara da Çankaya Çayyolu arasındaki İncek yolunda karlı günlerde dahi aydınlatma sistemlerinin büyük bir kısmı çalışmamaktadır. Benzer şekilde trafik sinyalizasyon sistemleri kalabalık saatlerde dahi devre dışı bırakılmaktadır. Sıklıkla trafik kazası yaşanan Çayyolu Minesera AVM kavşağı buna sadece bir örnektir. 1- Sıklıkla trafik kazalarının yaşandığı yukarıda örneği verilen nokta gibi yerlerde sinyalizasyon sistemlerinin devre dışı bırakılmasının sorumlusu kimdir ve bu kararlar hangi gerekçelere dayanarak verilmektedir? Merve Aksu/Çayyolu Haber Ajansı 32
34 14 üncü Yenimek Ümitköy de Açıldı Törene, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, CHP Yenimahalle İlçe Yönetimi, Yenimahalle Belediyesi Başkan Vekili Başar Bal, Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Aras, belediye meclis üyeleri, Çayyolu Platformu Başkanı İlhan Tezel, muhtarlar, kursiyerler ve çok sayıda vatandaş katıldı. Yeni tesisler bir bir hizmete giriyor Yenimahalle Belediyesi TUBİL Halk Dansları Topluluğu nun Artvin Yöresine ait halk oyunları gösterisinin ardından açılışını gerçekleştirdikleri kurs merkezini gezen Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar kursların öğretici olmasının yanı sıra mahallede birlik ve bütünlüğü sağladığına, komşuluk ilişkilerini güçlendirdiğine dikkat çekti. Çayyolu Bölgesinde yapılan belediye hizmetlerini anlatan Başkan Yaşar, önümüzdeki aylarda Çayyolu nda çok sayıda tesisin açılışını yapacaklarını söyledi. Sözlerimi bir bir tutuyorum Bir gece yarısı önergeyle Çayyolu nu Yenimahalle den siyaseten kopardılar diyen Başkan Yaşar, Çayyolu halkını düşünen yok. Bu ileri demokrasi değil. Bu noktada bu siyasi ahlaksızlığı önlemek için tek başına elinden geleni yapan Milletvekilimiz Levent Gök e huzurunuzda teşekkür ediyorum. Her ne olursa olsun ben size Nisan 2009 da söz vermiştim. Çayyolu nun her mahallesini aldığım noktadan çok daha iyi yerlere getireceğim diye. Verdiğim sözleri bir bir yerine getiriyorum. 64 senede yapılanların hepsini fazla fazla geçtik. Çayyolu ayrılsa da Cumhuriyetin ilçesi Yenimahalle cumhuriyetçilerin elinde kalacaktır dedi. Bunun adı vefadır CHP Ankara Milletvekili Levent Gök ise, Soruyorum size hangi AKP li belediye kendisinden kopartılan bir bölgeye, belediye bütçesinden yapılan bu harcamaların siyasal geri dönüşünün olmayacağını bilerek yatırım yapmaya devam eder? Sizin başkanınız Fethi Yaşar bunu yapıyor. Bunun tek sebebi vefadır diye konuştu. 22 Branş, 700 öğrenci Ümitköy Yenimek kurslarında, bilişim teknolojilerinden dil eğitimine, gösteri sanatları ve müzik eğitiminden el sanatlarına kadar 22 branşta 700 öğrenci eğitim görecek.
Çayyolu Kreşinde Sona Gelindi Okul öncesi eğitime önem veren Yenimahalle Belediyesi, Çayyolu Park Caddesi nde yapımına başlanan kreşi hizmete açılmak için gün sayıyor. İnşaatı tamamlanan ve 475 metrekare alan üzerine inşa edilen 3 katlı müstakil bina, son teknoloji ile donatıldı. 3 ve 5 yaş gruplarının öğrenim göreceği kreşte dört sınıf bulunuyor. Başvuruların alınmaya başlandığı kreşte, okul öncesi eğitim alanında uzman eğitmenler görev alacak. Okul öncesi eğitim temeldir Eğitime yapılan yatırımın, geleceğe yatırım yapmak olduğunu her fırsatta dile getiren Fethi Yaşar Bir ülkenin gelişmişlik seviyesi ekonomisi kadar eğitim ve kültür seviyesiyle de ölçülür. Biz de belediye olarak bunun bilinciyle hareket ediyoruz. Geleceğimizin güvencesi çocuklarımızın yetişmesinde okul öncesi eğitimin büyük önemi var. Ailelerin güven içinde çocuklarını teslim edebilecekleri kreşlerimizde onların bütçelerini de sarsmamayı hedefledik dedi. Söz verdiğimiz gibi Büyükşehir yasasıyla Çayyolu nun Yenimahalle Belediyesi görev alanından ayrılmasına da değinen Yaşar Bu bölge sorgusuz sualsiz, bir gece bizden ayrıldı ancak bizim hizmet anlayışımızda ayrımcılık yoktur. Çayyolu na hizmet etmeye devam ediyoruz. Göreve gelmeden önce verdiğimiz sözleri tek tek yerine getiriyoruz. Önemli olan geriye dönüp baktığımızda vicdanımızın rahat olmasıdır dedi. Her türlü detay düşünüldü Çocuklarının gelişimi ve eğitimi için her türlü detayın düşünüldüğü Çayyolu kreşinde; modern dersliklerden, yemekhaneye, iç mekan oyun alanından bahçe oyun alanına, çok amaçlı salondan gözlem odalarına kadar birçok yaşam alanı bulunuyor." 36
Erol Günaydın Türkkonut ta Ölümsüzleşti Türkkonut Mahallesi nde yapımı tamamlanan ve Ekim ayında hayatını kaybeden Türk Tiyatrosu nun büyük ismi Erol Günaydın ın ismi verilen park Türkkonut ta hizmete açıldı. Açılışa, CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Başkan Vekili Başar Bal, Başkan Yardımcısı Erhan Aras, Çayyolu Platformu yöneticileri, belediye meclis üyeleri, sivil toplum örgütleri, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı. Konuşmasında Erol Günaydın ın adını Türkkonut ta bir parkta yaşatacak olmaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Yaşar, Günaydın Ailesi çağdaş ve kültürlü bir ailedir. Türk kültürünün gelişmesine büyük katkıları olmuştur. Çağdaş Türkiye nin başkentinin bu çağdaş semtine usta tiyatrocumuzun adını vermekten mutluluk duyuyorum dedi. Siyaset halka dokunma sanatıdır Siyaset halka dokunma, halka hizmet etme sanatıdır diyen Yaşar sözlerine şöyle devam etti: Önemli olan devletin kaynaklarını halkın yararına kullanmak; demokrasinin kurallarını sözle değil eylemle yaşatabilmektir. Dört senede 99 parkın yapımını tamamladık; 1 milyon 150 bin metrekare yeşil alanı kazandırdık. Birkaç aya kadar da Alacaatlı da yeni mesire alanının açılışını gerçekleştireceğiz Verdiğimiz sözleri tuttuk Sokağa çıktığımda halkımızı çok rahat kucaklayabiliyorum çünkü verdiğimiz sözleri tutmanın mutluluğunu yaşıyorum. Geriye baktığımızda hoş bir seda bırakabildiysek ne mutlu bize. Hedefimiz çağdaş medeniyetler seviyesidir ve gücümüzü de Atatürk ten alıyoruz CHP Milletvekili Sinan Aygün ise konuşmasında başarılı çalışmalarından dolayı Fethi Yaşar a teşekkür etti ve gelecek dönemde de Yaşar ı başkan görmek istediklerini ifade etti. 38
kutugun Korkut ÇETİN korkut@cayyolu.com.tr Partilerin aday kriterleri Belediye seçimlerinde, Belediye Başkanı'nın, İl Genel ve Belediye Meclis üyelerinin ve Milletvekili adaylarının tespitinde kriterler ne olacak? *** Ankara da kent kimliğinin oluşamamasının en önemli sebeplerden birisi, seçimlere yansıyan etnik ve coğrafi ayrımcılıktır... Başka illerde en çok eleştirildiğimiz hususlardan birisi; Meşhur "Ne milletsin?" sorumuz... Başka şehirlerdeki insanlara tuhaf geliyor bu soru... Biz de ise, tanışır tanışmaz sorduğumuz ilk soru... Karşımızdakiyle bir kimlik yapıştırmadan iletişim kuramıyoruz çünkü... Zihnimizdeki yargıyla, ona karşı nerede duracağımızı, ne kadar yaklaşıp, ne kadar uzak duracağımızı, ondan kendimizi korumak zorunda olup olmadığımızı belirliyor, güvenlik alanımızı bu kimlikler üzerinden geliştiriyoruz... Bu yüzden, karşımızdakini tanımadan ona zihnimizdeki bir kimliği yapıştırıyor, buna göre biçim alıyoruz... "Ne milletsin?" sorusu, Bu anlamda sorulan bir sorudur ve ayrıştırıcıdır... Bu soru bizde hem etnik kökene atıf yapar: Manav, Abaza, Çerkez, Muhacir, Boşnak, Gürcü, Laz vs... olup, olduğumuz sorulur... Hem de buranın yerlisinin dışarıdan gelene sorduğu bir soru olarak, yani coğrafyaya atıf yapılarak sorulur: Trabzonlu, Sivaslı vs... *** "Ne milletsin?" diye soruyor, bana... Defalarca karşılaştığım bu soruya, ifrit oluyorum... Sanki ben buraya ait değilmişim, buraya başka bir yerden gelmişim de, bunu itiraf etmem gerekiyormuş gibi hissediyorum kendimi, bu soru karşısında... Bunun nedeni var, uzun mesele girmiyorum... "Ankaralıyım" diyorum... "Tamam da, nerelisin?" soruyor, tekrar... Yine tekrarlıyorum, "Yenimahalleli" Karşımdaki ısrar ediyor, "Onu anladım da," diyor, "Nerelisin, hangi millettensin?" Karşımdakinin derdini bilmez değilim... Ama bu soruya onun istediği cevabı vermek istemiyorum. Bu sorudan hoşlanmıyorum çünkü... "Babamın ailesi Rusya dan gelip Kastamonu ya yerleşmiş. Annem İstanbul'un yerlisi..." Diyorum... "Hııı..." Diyor. "Sen Kastamonulusun!" "Ne Kastamonu su!" diyorum... "Benim babamın ailesi Rusya'dan gelmiş, ben değil!" diyorum... Karşımdaki başını sallıyor... "Hayatım boyunca birkaç kez Kastamonu ya gittim. Neredeyse tüm hayatım Ankara da geçti. Bu nasıl bir mantık! Ankaralı olmuyorum da nasıl Kastamonu lu oluyorum? Neden bilmediğim bir coğrafyaya ait oluyorum? Neden içinde yaşadığım bu şehre değil de, hayatımda birkaç defa gittiğim bir şehre ait olduğumu düşünüyorsun?" diye soruyorum... "Yok, yok!" diyor... "Sen Kastamonu lusun!" *** Bu soru; kendini bu şehre ait hissetmeyen insanların, kendilerini iyi hissetmek, yabancı bir şehirde kendilerini yalnız hissetmemek için sorduğu bir sorudur... Bu soru; bu şehirde yaşayan, buranın yerlisi olanların, gelenleri dışlamak için kullandığı bir dildir... Bu soru; yerliler ve dışlananlar üzerinde, yüz yıl önce oluşmuş bir ayırıcı dilin, şehir kültürüne dönüşmüş sosyo/psikolojik bir algıdır... Sorunlu bir kent algısı/kenti kültürüdür... *** Bu mevzuu neden açtım tekrar? Bu şehrin kent kimliğinin olmamasının en önemli nedeni; Bölgeler üzerinden bir temsiliyetin oluşmamasıdır... Liyakat üzerinden bir temsiliyetin oluşmamasıdır... Parti içi mücadelelerle yükselen bir temsiliyetin oluşmamasıdır... Bunun yerine; Etnik kimlikler ve coğrafyaya göre adayların belirlenmesi hatta oyların buna göre kullanılmasıdır... Belediye seçimleri yaklaşıyor... Bakalım yine eski tas eski hamam, bizi ayrıştıran kimlikler üzerinden aday belirleyecek miyiz? 40