Ankara Tıp tan. Bir İlk



Benzer belgeler
Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ofisi. e-bülten. uio.akdeniz.edu.tr/tr. Akdeniz University International Relations Office

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER MESLEK YÜKSEKOKULU

SIKÇA SORULAN SORULAR. 1. Erasmus programı neler kazandırır?

ORGANLARI 5 KİŞİYE HAYAT VERDİ

2017 YILI ERCİYES ÜNİVERSİTESİ. Stratejik Plan. İzleme ve Değerlendirme. Raporu

Pazartesi İzmir Basın Gündem

ULUSLARARASI İLİŞKİLER OFİSİ 13 MART 2015

TED OKULLARI 14. MÜDÜRLER TOPLANTISI ESKİŞEHİR DE YAPILDI

Güney Kore Ziyaretinden Düşen Notlar

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İlaç Uygulama ve Araştırma Merkezi (ERFARMA) 2018 Yılı Stratejik Plan İzleme ve Değerlendirme Raporu

BTEC BİLGİLENDİRME TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ

TÜRKİYE BÖLGESEL HEMOFİLİ SEMPOZYUMU 28 SUBAT 2016 PAZAR - RİZE

SAGLIKLI YÖNETIM SAGLIKLI GELECEK PANELI

İLAN TARİHİ 3 Mart SON BAŞVURU TARİHİ: 25 Mart 2014

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ REHBERLİK VE KARİYER MERKEZİ (ÖRKAM) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÇANKIRI KARATEKİN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER OFİSİ YÖNERGESİ BİRİNCİ KISIM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

OCAK-ŞUBAT-MART 2007 BÜLTENİ TEMA SEMİNERİ

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ KADIN ARAŞTIRMALARI VE UYGULAMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

PROF. DR. SERPİL UĞUR BAYSAL IN ÖZGEÇMİŞİ, 14 Ocak 2015

YÖNETMELİK İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HASTANELERİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİNGÖL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ KONSEYİ FAALİYET RAPORU

2015 Mart 2016 Mart deuder.org.tr 1

I. ULUSLARARASI SOSYAL VE EKONOMİK ARAŞTIRMALAR ÖĞRENCİ KONGRESİ

ÖĞRETİM YILI ERASMUS ÖĞRENCİ STAJ HAREKETLİLİĞİ 3. EK HİBE DUYURUSU İLAN TARİHİ: 11 MAYIS 2012 SON BAŞVURU TARİHİ: 17 MAYIS 2012

Onur Konuğumuz Prof. Dr. Güler AKSOY. Acıbadem Sağlık Grubu Hemşirelik Hizmetleri Direktörlüğü

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ. -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı - Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

ALTINBAŞ ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

7. dönem çalışma raporu ÜYE TOPLANTILARI. EMO Kocaeli Şubesi

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Amerika, Japonya ve Ürdün deydi

YÖNETMELİK. b) Merkez (Hastane): Turgut Özal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezini,

EÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM TOPLULUĞU 2011 FAALİYET RAPORU

SSS. 1- Erasmus Programı Neler Kazandırır? Üniversitelere Kazandırdıkları. Uluslararası tecrübe ve itibar. Çok kültürlü ve milletli ortamda eğitim

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Uluslararası Akademik İlişkiler Kurulu Başkanlığı

T.C. Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi BİLGİLENDİRME ve İSTİŞARE TOPLANTISI

T.C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ HEDEF YÖNETİM TABLOSU

2018/2 Bülteni. Güncel Haberler Güz Dönemi Lisansüstü Başvuruları Güz Dönemi Lisansüstü Kayıtları 3-4

Türk Dünyası Transplantasyon Derneği ile Türkiye Organ Nakli Derneğinin Ortak Kongresi

25 Aralık 2016, Pazar. 26 Aralık 2016, Pazartesi (1. Gün)

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Uluslararası Akademik İlişkiler Kurulu Başkanlığı

Diş Hekimliği Sempozyumu

AKADEMİ ÇEVRE FAALİYET RAPORU 2017

Uzmanlar Solunum Sorunlarını Masaya Yatırdı

AK PARTİ YURT DIŞINDAKİ

Bu prosedürün amacı, bölüm içinde yürütülen eğitim ve öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesinde sorumluluk ve esasları belirlemektir.

T.C. ANKARA SOSYAL BİLİMLER ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BRÜKSEL, NİSAN 2016 Burs Programı

Anadolu Üniversitesinden:

STRATEJİK AMAÇLAR-HEDEFLER-PERFORMANS GÖSTERGELERİ

T.C. BARTIN ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER GENEL KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Misyon ve Vizyon

T.C. CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ DIŞ İLİŞKİLER BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

PAZARTESİ İZMİR GÜNDEMİ

29 Ocak İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmelik 23 Aralık Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelik İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün

Misyon-Vizyon TÜBİTAK

BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ KASIM 2016

EÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM TOPLULUĞU 2012 FAALİYET RAPORU

YÜKSEK İHTİSAS ÜNİVERSİTESİ

14. BURA (Bogazici University Reunion Association) Boğaziçi Üniversiteliler Derneği Olağan Genel Kurulu Prof. Dr.

Malzeme Şenliği' Mart 2018

TÜRKİYE BÖLGESEL HEMOFİLİ SEMPOZYUMU

2017 YILI ERCİYES ÜNİVERSİTESİ. Stratejik Plan. Raporu

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

TURİZM FAKÜLTESİ BÜLTENİ Yıl 2, Sayı 4 Ocak, 2018

ANKARA ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİ İLKÖĞRETİM BÖLÜMÜ KURULUŞ: 1997

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ANTALYA ŞUBESİ BÖLÜM 7 EMO GENÇ ÇALIŞMALARI. - EMO Genç Etkinliklerimiz

T.C. ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ KARİYER MERKEZİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. TUNCELİ ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETİM VE ORGANİZASYON Bölümü Öz Değerlendirme Raporu (2017) 1 Misyonu, Vizyonu, Değerleri ve Hedefleri Misyonu: Çağdaş ve etik değerleri

GIDALARDA ATIKLARIN AZALTILMASI VE GERİ KAZANIMI

3.ORTAK AKIL TOPLANTISI SONUÇ RAPORU

Öğr. Gör. Dr. Çiğdem YİĞİT

Üyelerimizle kahvaltıda buluştuk. MMO Antalya Şube olarak üyelerimizle birlikte Geleneksel Kahvaltı etkinliğimizi Arıca Çiftlik te gerçekleştirdik.

HABER BÜLTENİ OCAK ŞUBAT Detaylı Bilgi İçin: Mustafa YİĞİTOĞLU (131)

BASKETBOL GENÇ ERKEKLERDE ADIM ADIM FİNALE

TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISININ YILLAR İTİBARIYLA DEĞİŞİMİ

DİCLE ÜNİVERSİTESİ PROJE KOORDİNASYON UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

YÖNETMELİK KAYSERİ ÜNİVERSİTESİ KARİYER PLANLAMA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

YÖNETMELİK. Nevşehir Üniversitesinden: NEVŞEHİR ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

BİLİM SEYYAHLARI PROJESİ GÜMÜLCİNE DEYDİ, HERŞEY GÜZEL GEÇTİ, ANCAK ETKİNLİĞİN SONUN Pazar, 04 Kasım :48

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU PAYDAŞ ANALİZİ ANKETİ

EGE ÜNİVERSİTESİ ÖDÜL YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam Dayanak ve Tanımlar

Stratejik Plan

İngiltere Kraliyet Tıp Derneği nin. Prof. Dr. Mehmet Haberal a Verildi. Prof. Dr. Babulal Sethia, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Prof. Dr.

Öğretmenleri Bilgi Paylaşım Seminerleri

GEÇMİŞTEN BUGÜNE DOĞUŞ

TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISININ YILLAR İTİBARIYLA DEĞİŞİMİ

ÇORLU MESLEK YÜKSEKOKULU GELENEKSEL EL SANATLARI PROGRAMI FAALİYET RAPORU

İKTİSADİ ve İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ

ÇORLU MESLEK YÜKSEKOKULU ELEKTRONİK VE OTOMASYON BÖLÜMÜ

Erasmus + Öğrenci Hareketliliği Başvuru İlanı

Burslar. kariyer. spor. öğrenci toplulukları part-time iş. yurt. yemek

ERASMUS ÖĞRENİM HAREKETLİLİĞİ PROGRAMINDA ADIM ADIM İZLENMESİ GEREKEN YOLLAR

2018 YILI MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ DEKANLIĞI BİRİM FAALİYET RAPORU

T.C. HASAN KALYONCU ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER KOORDİNATÖRLÜĞÜ YÖNERGESİ

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ DANIŞMA KURULLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÖĞRENCİ İŞLERİ DAİRE BAŞKANLIĞI 2013 YILI FAALİYET RAPORU

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok

Transkript:

01-30 Kasım 2012 Baskı Tarihi: 11 Aralık 2012 Sayı: 157 www..edu.tr TİKA ve LAMER den Özel Odalar Artık Ücretsiz Ankara Tıp tan Latin Amerika Çalıştayı Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) ile Ankara Üniversitesi Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi, TİKA nın kuruluşunun 20. yılı nedeniyle, 22-23 Kasım 2012 tarihlerinde Latin Amerika Çalıştayı düzenledi. Bir İlk Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Merkezi-Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı nda gerçekleştirilen ameliyatla, Hülya Usta adlı hastaya total yapay kalp takıldı. 36 yaşında ve 3 çocuk annesi olan hastamız Usta, yapay kalp sisteminin seyyar dış birimi görevini gören Freedom Driver a geçirilebilen ülkemizdeki ilk, Avrupa daki ikinci ve dünyadaki 19. kadın hasta oldu. 2 de ATA yı Andık Ulu Önder Atatürk ü, aramızdan ayrılışının 74. yıldönümünde Rektörlükte düzenlenen törenle andık. 18 de Üniversitemizin İbn-i Sina ve Cebeci Ödül Hastanelerindeki özel odalardan yararlanan tüm personelimiz ve emeklilerimizden özel oda fark ücreti alınmamasına karar verildi. 4 te 12 de Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü, Üniversitemiz Öğretim Üyesinin Başkanlığında Kazılan Zeugma Antik Kenti ve Müzesi ne verildi. 30 da Lisansüstü Tez Projeleri Desteklenmeye Başladı Ankara Üniversitesi, Üniversitemizde lisansüstü eğitim yapan öğrencilerin, özgün araştırma tez projelerine destek vermeye başladı. 7 de Kore den Öğrencilerimize Burs POSCO Foundation Asya Bölümü, Kore Dili ve Edebiyatı öğrencileri Elmas Halıcı, Müge Öçal ve Gökhan Civelekoğlu na eğitim bursu verdi. 8 de Ankara Hukuk 87 Yaşında Üniversitemiz Hukuk Fakültesi, kuruluşunun 87. yıldönümünü 3 ve 5 Kasım 2012 tarihlerinde düzenlediği bir dizi etkinlikle kutladı. 32 de

Türkiye de İlk Kadın Hastaya Total Yapay Kalp, Üniversitemizde Takıldı 36 yaşında ve 3 çocuk annesi olan hastamız Hülya Usta, hayata tutunan dünya genelindeki 1000 in üzerinde hastadan birisi. Usta, yapay kalp sisteminin seyyar dış birimi görevini gören Freedom Driver a geçirilebilen ülkemizdeki ilk, Avrupa daki ikinci ve dünyadaki 19. kadın hasta oldu. Usta: Çaresiz olduğumu düşündüğüm anda bir mucize gerçekleşti. Ameliyattan sonra yeniden doğdum. Şu anda rahatım, nefesim daralmıyor. En kısa sürede taburcu olmak, Amasya ya, köyüme dönmek istiyorum. Herkes organ bağışlamalı. Benim de sağlam organım varsa bağışlarım. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Merkezi-Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı nda gerçekleştirilen ameliyatla, Hülya Usta adlı hastaya total yapay kalp takıldı. Diğer kalp destek cihazlarından farklı olarak, hastalıklı kalbin tamamen çıkarılarak yerine takılan total yapay kalp ile yaşayan Hülya Usta, Türkiye de kalbi olmadan total yapay kalp ile yaşayan ve elde taşınabilen bir üniteye bağlanan ilk kadın hasta oldu. Hastanemize 10 Eylül de Yatırıldı Usta ya total yapay kalp takılmasıyla ilgili olarak 12 Kasım 2012 tarihinde Ankara Üniversitesi Kalp Merkezi nde bir basın toplantısı düzenlendi. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Ankara Üniversitesi Organ Nakli Mesul Müdürü Prof. Dr. Rüçhan Akar, operasyonun başından itibaren yaşananları şöyle anlattı: Hülya Usta, geçirmiş olduğu aort kapak ameliyatından bir yıl sonra ileri derecede birlikte sol ve sağ kalp yetmezliği gelişmesi, genel durumunun bozulması, solunum sıkıntısı, karın ağrısı belirtileri ile ileri evre kalp yetmezliği tanısı konularak 10 Eylül 2012 tarihinde hastanemiz kardiyoloji kliniğine yatırıldı. Usta, 19 Eylül 2012 tarihinde gerekli incelemeler sonrasında Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı tarafından Sağlık Bakanlığı Ulusal Koordinasyon merkezine acil kalp nakil adayı olarak bildirildi. Ancak ileri derecede sağ ve sol kalp yetmezliğinden ötürü durumu hızla kötüleşen hastamız zorunlu olarak yoğun bakımda 26 Eylül 2012 tarihinde geçici kalp ve akciğer desteği için ECMO ya (ekstra-korporeal membran oksijenizasyon) alındı. ECMO ile hayati fonksiyonları ve diğer organ hasarları kısmen düzeltilerek ameliyata hazırlandı. Bu dönemde sağ ve sol kalp yetmezliği ile birlikte geçirilmiş aort kapak ameliyatı olmasının sosyal güvence kapsamına girmediği transplant ekibince belirlendi. T. C. Sağlık Bakanlığı Organ Nakli Şubesi Transplantasyon Bilim Kurulu nun bu acil durumu değerlendirmesi için acil başvuru yapıldı. T. C. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu nun acilen toplanarak hızla karar vermesi ve karar sonucunu Sosyal Güvenlik Kurumu na iletmesi ile süreç yeniden başlatıldı. Total yapay kalp endikasyonlarının Resmi Gazete de yayınlanması ile 28 Eylül 2012 tarihinde hasta acil ameliyata alındı ve başarılı bir total yapay kalp nakli gerçekleştirildi. 2

Hayata Tutunmayı Sağlıyor Total Yapay Kalp, kalp nakli ihtiyacı olan hastaların, organ bekleyişi sırasında hayata tutunmasını sağlayan bir yapay organ teknolojisidir. Temel olarak, artık görevini yapamayan hastalıklı ventriküllerin ve 4 kalp kapağının tamamıyla yerinden çıkartılarak, yapay kalp odacıklarının hastaya takılması ile gerçek kalp nakline benzer. Ancak cerrahi teknik olarak ciddi güçlükler barındıran bir ekip ameliyatıdır. Kullanılmış olan SynCardia Total Yapay Kalbi, dünyadaki tek FDA ve CE belgeli yapay kalptir. Dünyada 74 Merkez Takıldığı andan itibaren kan pompalama işlevini yeterli düzeyde gerçekleştirerek dakikada 9.5 litreye kadar kan akımı sağlar. Ancak işlem kanama, pıhtılaşma ve emboli gibi ciddi riskler de barındırır. Kalp nakillerindeki donör sıkıntısı probleminin aksine total yapay kalp uygulaması uygun endikasyonlarda sertifiye edilmiş merkezlerce her an mümkün olabilmektedir. Total yapay kalp implantasyonu için halen dünya çapında 74 merkez sertifiye edilmiştir. Bunların beşi Türkiye nin sağlık kurumlarından seçilmiştir. Hülya Usta adlı hastamız, sorunsuz bir ameliyat sonrası dönem geçirerek halen serviste Freedom Driver cihazına bağlı olarak alışma sürecini tamamlamaktadır. Hastamız, kalp yetmezliği hastalığının belirtilerinden kurtulmuş olarak, yakın zamanda gerçekleşecek taburculuğunu heyecanla beklemektedir. 36 yaşında ve 3 çocuk annesi olan hastamız Hülya Usta, hayata tutunan dünya genelindeki 1000 in üzerinde hastadan birisi olup, yapay kalp sisteminin seyyar dış birimi görevini gören Freedom Driver a geçirilebilen ülkemizdeki ilk, Avrupa daki ikinci ve dünyadaki 19. kadın hasta olmuştur. Son dönem kalp yetmezliği nedeniyle kalp nakli bekleme sürecinde hayatını kaybetme riski olan özellikli hastalarda, ölümcül riskin ortadan kaldırılmasını sağlayan total yapay kalp uygulamasının Üniversitemiz özelinde, Ülkemizin saygın transplant merkezlerinde de başarıyla uygulandığını kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Bakanlık Çok Hızlı Davrandı Basın toplantısına katılan Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, Ankara Üniversitesi olarak ileri uygulamalara her zaman destek olduklarını belirterek; Biz Üniversite olarak bu tür ciddi ve riskli adımlar atmalıyız ki diğer hastaneler de o deneyim üzerinden uygulamaları yaygınlaştırsınlar dedi. Hastamız Hülya Usta nın ameliyatının üzerinden 45 gün geçtiğini ve şu anda çok sağlıklı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Erkan İbiş; bu süreçte Sağlık Bakanlığı nın gerekli mevzuat değişikliğini hızla yaparak uygulamaya izin verdiğini söyledi. Total yapay kalp nakli işleminin başarılmasında büyük bir ekip çalışması olduğunu, hepsine teşekkür ettiğini ifade eden Prof. Dr. Erkan İbiş, organ bağışı ve nakli konusunda halkın bilinçlendirilmesi için ciddi adımlar atılması gerektiğini de belirterek; Hatice Hanım a uzun ömürler diliyorum. İnşallah kalp nakli yapıldığı günleri de görürüz diye konuştu. Yürümeyi Özlemiştim Duygularını anlatan hastamız Hatice Usta da önceleri zor nefes alırken şimdi çok rahatladığını belirtti. Usta şunları söyledi: Rüçhan hocama ve ekibine çok teşekkür ediyorum. Yürümeyi özlemiştim ve yürüyüş yapanlara imrenerek bakıyordum. Burada benimle çok ilgilendiler, sıcak davrandılar, kendimi hiç yalnız hissetmedim. 19 yıl önce doğum yaparken kalp hastası olduğumu öğrendim. İlaç tedavisi ve kalp kapakçığı ameliyatına rağmen sağlığıma kavuşamadım. Çaresiz olduğumu düşündüğüm anda bir mucize gerçekleşti. Ameliyattan sonra yeniden doğdum. Şu anda rahatım, nefesim daralmıyor. En kısa sürede taburcu olmak ve Amasya ya dönmek istiyorum. Çünkü benim kalbim, dört senedir SSPE hastası olan oğlumda kaldı. Herkes organ bağışlamalı. Benim de sağlam organım varsa bağışlarım. Büyük Bir Ekip Çalıştı Operasyonu, Tıp Fakültesi nin değişik birimlerinden büyük bir ekip gerçekleştirdi. Operasyonda Kalp ve Damar Cerrahisi ve Kardiyoloji, Transplant Cerrahları, Kalp Yetmezliği, Ekokardiyografi, Elektrofizyoloji, Transplant Koordinatörü, VAD Koordinatörü, Hematoloji, Göğüs Hastalıkları, Enfeksiyon Hastalıkları, Psikiyatri ve Psikoloji, Perfüzyonist, Nutrisyon, Reanimasyon, Fizyoterapi ve Sosyal Hizmet uzmanları, eğitilmiş hemşire ve personel görev aldı. 3

Ankara Üniversitelilik Ruhunu Geliştirmeye Yönelik İki Yeni Adım Ankara Üniversitesi mensupları arasında Ankara Üniversitelilik ruhunu geliştirmeye yönelik iki yeni adım atıldı. Üniversitemizin İbn-i Sina ve Cebeci Hastanelerindeki özel odalardan yararlanan tüm personelimiz ve emeklilerimizden özel oda fark ücreti alınmamasına karar verildi. Üniversitemiz öğretim üyeleri ve birinci derece yakınları da Tıp Fakültesi hastanelerindeki Öğretim Üyeleri Polikliniğinden randevulu olarak yararlanacak. Her iki kararla ilgili Hastaneler Başhekimi Prof. Dr. Erol Özdiler ve İbn-i Sina Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Bahaddin Güzel bilgi verdi. Öğretim Üyeleri Polikliniği konusunda Prof. Dr. Özdiler şunları söyledi: Daha önceden de Üniversite personelinin muayenesini yapıyorduk Ama bazı aksamalar vardı. Rektörümüzün önerisiyle, bunları daha düzgün hale getirmek üzere iki ay önce çalışmalara başladık. İlk etapta öğretim üyelerinin ve birinci derece yakınlarının muayenesini 1 Kasım dan itibaren randevulu olarak başlattık ve hastaları kabul edecekleri yeri hazırladık. Hasta bakılan yerlerden biri, Cebeci deki Sağlık Kültür ve Spor Dairesi binasında. Burada bir kata yakın kısmı Aile Hekimliği ile beraber bu işe ayırdık. İbn-i Sina Hastanesi akademik yerleşke binasının giriş katında da Aile Hekimliğinin iki hocasına oda verdik. Bir sekreterya kurduk ve zaten randevulu bakacak hocalarımızın hepsi burada. Poliklinik olarak kullanacağımız yerin karşısında kan alma, idrar verme elektro çekilen yer, basit röntgen çekilen cihazımız var. Hasta, muayenesini olduktan sonra kanı, idrarı orada alınacak; elektrosu, akciğer grafisi orada çekilecek; eğer ultrason tomografi, MR gibi işlemler olursa onların Prof. Dr. Erol Özdiler da randevuları alınacak ve hastanın bütün işlemleri aynı yerde başlayıp bitecek. Başvuruları, ilk planda randevu sistemini yaygınlaştırıp otomatik hale getirinceye kadar başhekim sekreterleri kabul edecek. Biz bunu Rektörlüğe yazdık Rektörlük de tüm Üniversiteye duyurdu. Rahatsızlığı olan öğretim üyesi, sekreterleri arayacak, sekreter arkadaş, ilgili bölümdeki hocadan randevu alacak ve öğretim üyesini oraya yönlendirecek. Öğretim üyesi, randevu saatinde oraya gidecek; hoca tetkik isterse burada yapılacak. Daha sonra yapılacak tetkiklerin de randevusu ayarlanacak ve hastanın kaydı alınacak. Bu kayıtta başhekim sekreterlerinin yanı sıra Aile Hekimliğinde görevlendirdiğimiz sekreter görev alacak. Bir süre sonra, bize gelen öğretim üyelerini rastgele arayacağız ve memnun kalıp kalmadığını soracağız. Bu sistemi daha sonra Üniversitenin tüm personeline yaygınlaştırmak üzere hazırlıklar devam ediyor. Birden bire hepsini yapmaya kalkınca altından kalkamayabiliriz, düzenli olmayabilir endişesiyle biraz zamana yayarak yapmayı düşünüyoruz. Özel Odalar hakkındaki düzenlemeyle ilgili olarak da İbn-i Sina Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Mehmet Bahaddin Güzel şunları söyledi: Özel odalardan yararlanan Üniversitemiz mensuplarından daha önce fark alınıyordu. Şimdi Rektörümüzün talimatıyla bu işi gündeme alıp, özellikle Üniversitemiz mensubu olan kişiler ve emeklilerimizden özel oda farkını kaldırdık. Artık bundan sonra Ankara Üniversitesi nde çalışan herhangi bir kişi; bu kişi öğretim üyesi olabilir, idari personel olabilir, İbn-i Sina Prof. Dr. Mehmet Bahaddin Güzel 4

ve Cebeci Hastanesi nde hiçbir şekilde oda farkı ödemeyecek. Bunun dışında bir de Üniversitemiz mensubu ve emeklisi olan kişilerin birinci derece yakınları yani eş, çocuk ve anne babaları var. Bunlardan daha önce tam ücret alınırken şimdi %70 e yakın indirim yapılıyor. Yani 90 lira olan bir odanın fiyatı 30 liraya; 30 lira olan oda fiyatı 10 liraya iniyor. Bu uygulama, Üniversite Yönetim Kurulu ndan Ekim ayı sonunda çıktı ve uygulanmaya başladı. Bununla ilgili olarak sekreterliklere bilgi verildi. Rektörümüz, Ankara Üniversitesi mensuplarının, hastanelerimizde bir farkının olması gerektiğini söylüyor. Önceliğimiz, Ankara Üniversitesi personelinin kendi hastanemizde tedavi edilmesi. Eskiden bu tür hastalarda başhekimin inisiyatifi vardı. Yatış bölümünde Ankara Üniversitesi personeliyim dediğinizde, oradaki görevliler başhekimle bir konuşun, belki bir indirim yapılabilir diye bize gönderiyordu. Hastalar bize gelip söyleyerek bu indirimi elde edebiliyorlardı. Artık yatış bölümüne emir verildi. Bizim inisiyatifimiz olmadan, doğrudan, kimliğini verdiği anda yatış bölümündeki arkadaşlar mensup yakınlarına indirimi yapacaklar ya da hasta kendi personelimizse hiç para almayacaklar. Ankara Üniversitesi personelinin başka hastanede tedavi olması Üç Yerleşkemizde Tam Zamanlı Doktor Olacak Tıp Fakültesi Cebeci Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Rüştü Güner, Tıp Fakültesi Hastaneleri olarak Üniversitemizin Gölbaşı, Tandoğan ve Dışkapı yerleşkelerinde sağlık hizmeti vereceklerini, bunun bir poliklinik hizmeti şeklinde olacağını söyledi. Prof. Dr. Güner; Bu yerleşkelerde Aile Hekimliği Anabilim Dalı na bağlı birer doktor görevli olacak. Akademik ve idari personelimizin muayeneleri dışında reçetelerinin yazılması konusunda bizim açımızdan bir zül. Kendi personelimizi kendi hastanemizde tedavi etmek istiyoruz. Amacımız, Ankara Üniversitesi personelinin kendi hastanemizde tedavi olması, işlerinin daha rahat görülmesidir. yardımcı olacak. Tetkik gerektiren durumlarda Üniversitemiz hastanelerine sevki yapılacak. Bu uygulamadan, aynı zamanda, öğrencilerimiz de faydalanabilecekler dedi. Ankara Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Kültür Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen kurslar 10 Ekim 2012 tarihinde çalışmalarına başladı. Eşli Danslar, Halk Dansları, Bağlama, Gitar, Ney, Vurmalı Çalgılar, Satranç, Ebru, Resim, Minyatür, Seramik, Tiyatro, Diksiyon, Yaratıcı Yazma, Beden ve Zihin Dili, Fotoğraf ve çeşitli dallarda açılan kurslara öğrencilerimiz ilgi alanlarına göre yöneliyor. Kurslar, öğrenciler arasında yoğun ilgi görüyor. Özellikle Diksiyon, Drama, Tiyatro, Resim, Ebru, Minyatür, Eşli Danslar, Gitar talep gören kurslar Sağlık, Kültür ve Spor Dairesi Kültür ve Sanat Kursları Başladı Öğrenciler arasında en yoğun ilgi gören kurslar arasında özellikle diksiyon, drama, tiyatro, resim, ebru, minyatür, eşli danslar ve gitar var. arasında. Kurslarda kendilerini yetiştiren öğrenciler amatör ruhun heyecanı ile aktif olarak etkinliklerde yer alıyor. Çeşitli yarışma ve gösterilerde yer alan öğrenciler özgür düşünmeyi ve kendilerini doğru ifade etmeyi öğreniyorlar. Kendilerini kurslarda yetiştiren bazı öğrenciler ise eğitici olarak da görevlendirilebiliyorlar. Devam eden kurslarımızdan Çoksesli Koro, Vurmalı Çalgılar, Tiyatro ve Halk Danslarına istekli olanlar 595 77 41 ve 595 77 42 telefon numaralarını arayarak bilgi alıp kayıt yaptırabiliyorlar. 5

Sosyal Bilimler, Sağlık Bilimleri, Fen Bilimleri, Eğitim Bilimleri, Türk İnkılap Tarihi ve Biyoteknoloji Enstitülerinde Doktora Mezuniyet Töreni Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler, Sağlık Bilimleri, Fen Bilimleri, Eğitim Bilimleri, Türk İnkılap Tarihi ve Biyoteknoloji Enstitülerinde 2011-2012 eğitim öğretim yılı güz ve bahar dönemlerinde doktora programlarını tamamlayan mezunlar, 19 Ekim 2012 tarihinde DTCF Farabi Salonu nda düzenlenen törenle diplomalarını aldılar. 367 Yeni Doktor Ankara Solistleri Oda Orkestrası nın, Mozart ın Divertimento K. 136, Re Majör (Allegro, Andante, Presto) eserini sunduğu törende, Enstitüler adına bir konuşma yapan Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Doç. Dr. Seda Gülsüm Gökmen, güncel bilgilerle donanmış nitelikli mezunları yetiştirmenin gururunu yaşadıklarını söyledi. Yetiştirdikleri mezunlarla toplumsal yaşama, ülke yönetimine, kalkınma ve gelişme dinamiklerine bilimsel ve mesleki gelişim süreçlerine katkıda bulunmak adına yetkin akademisyenler yetiştirdiklerine ve bilimin aydınlığını arttırdıklarına inandıklarını belirten Doç. Dr. Gökmen; Üniversitemiz enstitüleri bünyesinde yaklaşık 200 anabilim dalı ve 600 program eğitim öğretimine devam etmektedir. Bu programlar, örgün eğitim programlarının yanı sıra ikinci öğretim ve uzaktan eğitim programlarını kapsamaktadır. Bu denli yüksek sayıda program ile ülkenin bilim dünyasına önemli katkı sağlayan Ankara Üniversitesi nin lisansüstü eğitim öğretim yapan enstitüleri olarak enstitülerin kurulduğu 1982 yılından bu yana 17372 yüksek lisans ve 7063 doktora programı öğrencisi mezun etmiş bulunuyoruz Bugün ise 24 ü yabancı uyruklu olmak üzere toplam 367 öğrencimize doktora unvanı vererek dünya bilim insanları arasına uğurluyoruz dedi. Ankara Üniversitesi Kimliğimizi Gururla Taşıyacağız Mezunlar adına konuşan, Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı nın ilk doktora mezunu Dr. Pınar Altundağ da zorluklar ve yorgunluklarla, uzun yıllar süren ve mutlu sonla biten bir dönemi geride bıraktıklarını belirterek; Aslında bu son hepimize yeni ufuklar açacak bir dönemin de başlangıcı. Zamanın hızla ilerlediği, ulusların, toplumların hızla değiştiği bir dünyada asla değişmeyecek yargıların varlığını iddia etmenin, aklı ve bilimi inkar etmek olduğunu elbette iyi biliyoruz. Öğrendikçe ne kadar az bildiğimizin farkına varıp daha fazla öğrenmeye çalışıyoruz. Bilimin evrenselliğine inanıyor, akıl ve bilimin rehberliğini kabul ediyoruz dedi ve Ankara Üniversitesi kimliğini her zaman gururla taşıyacaklarını kaydetti. Halkın Üniversitesiyiz Rektörümüz Prof. Dr. Erkan İbiş de konuşmasında, Ankara Üniversitesi nin köklü bir geçmişi ve güçlü bir tarihinin olduğunu, bununla gurur duymamanın mümkün olmadığını söyledi. Ankara Üniversitesi nin, ürettiğini toplumla paylaştığını, çünkü halkın olduğunu belirten Prof. Dr. Erkan İbiş, öğrencilere seslenerek, İnanıyorum ki sizler Ankara Üniversitesi ne veda etmeyeceksiniz. Bu büyük kuruluşu, büyük önder Atatürk ün bize armağan ettiği Ankara Üniversitesi ni yaşatacaksınız. Her nerede olursanız olun Ankara Üniversitelilik ruhunu hep taşıyacaksınız. Bundan sonra Ankara Üniversitesi nden doktora sahibi olmanın ayrıcalığını hissedeceksiniz dedi. 6

Lisansüstü Tez Projeleri Üniversitemizce Desteklenmeye Başlandı Ankara Üniversitesi, lisansüstü eğitim yapan öğrencilerine, özgün araştırma tez projeleri için destek vermeye başladı. Üniversitemiz Senatosu nun 28 Ağustos 2012 tarihinde aldığı karara uygun olarak yüksek lisans, doktora ve tıpta uzmanlık tezlerine verilen destekler için Ekim 2012 döneminde ilk kez lisansüstü tez projeleri alındı. Bir öğretim üyesinin yöneticiliğinde lisansüstü öğrencisi/ öğrencileri tarafından hazırlanması gereken projelere sarf malzemesi ve hizmet alımları gideri ile araştırıcının kullanmakta olduğu bir cihazın proje için gereken parçasının temini ya da bakım onarımı için destek verilebilecek; proje süresinin en fazla 2 yıl olması istenecek ancak bir yıl ek süre de verilebilecek. Tez destekleri için yılda iki kez başvuru yapılabilecek. Üniversitemizin bilimsel araştırmalardan sorumlu Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayhan Elmalı, konuyla ilgili şu açıklamaları yaptı: Son yıllarda çok sayıda devlet ve vakıf açıldı ve açılmaya devam ediyor. Yeni açılan üniversiteler lisans ağırlıklı eğitim veriyor. Dünyada köklü ve saygın üniversiteler lisansüstü eğitim ve nitelikli bilimsel araştırmalar ile ön plana çıkıyor. Ankara Üniversitesi Cumhuriyetin ilk dir. Çok güçlü akademisyen ve araştırma altyapısı potansiyeline sahiptir. Ankara Üniversitesi nin bu farklılığını ortaya koyabilmesi ve Araştırma Üniversitesi kimliğini öne çıkarabilmesi için bilimsel araştırmaya ve özellikle lisansüstü eğitime özel bir önem vermesi gerekmektedir. Bunun ilk adımı olarak Ekim 2012 döneminden itibaren lisansüstü tezleri Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayhan Elmalı: Amacımız, hem lisansüstü öğrenci sayısını hem de lisansüstü tezlerin niteliğini arttırmaktır. desteklemeye başladık. Amacımız, hem lisansüstü öğrenci sayısını hem de lisansüstü tezlerin niteliğini arttırmaktır. Günümüzde bilimsel ve teknolojik yenilikler büyük bir hız ile gerçekleşmektedir. Bilimsel araştırma destek gereksinimleri farklılaşmakta ve yeni destek programlarının ortaya konulması gerekmektedir. Bu nedenle tüm disiplinleri gözetecek yeni destek programları üzerine çalışmalar sürdürmekteyiz. Üniversitemizdeki tüm akademisyenlerin öneri ve desteklerini bekliyoruz. Ankara Üniversiteliler Derneği nden Haftasonu Buluşması Üniversitemiz mezunları ve mensupları arasında kaynaşmayı ve işbirliğini arttırmayı amaçlayan Ankara Üniversiteliler Derneği, belli aralıklarla yaptığı organizasyonlara bir yenisini ekledi. Atatürk Orman Çiftliği Müzesi nde 11 Kasım 2012 tarihinde düzenlenen brunch ta bir araya gelen Dernek üyeleri hoşça vakit geçirme olanağı buldu. Yemeğe, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, önceki Rektörlerimizden ve Ankara Üniversiteliler Derneği Başkanı Prof. Dr. Günal Akbay ile çok sayıda eski ve yeni mezun katıldı. 7

Kore Vakfı ndan Öğrencilerimize Burs POSCO Vakfı, Türkiye den İlk Kez Ankara Üniversitesi ni Tercih Etti Güney Koreli sanayi devi POSCO nun; eğitimi ve akademik çalışmaları destekleyen kurumu POSCO TJ Park Foundation, Üniversitemiz Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı öğrencileri Elmas Halıcı, Müge Öçal ve Gökhan Civelekoğlu na eğitim bursu verdi. Bursun verilmesiyle ilgili olarak 8 Kasım 2012 tarihinde Rektörlükte bir tören düzenlendi. POSCO TJ Park Foundation İcra Direktörü Woo-In Lee, POSCO burs programını Türkiye nin en iyi üniversitelerinden olan Ankara Üniversitesi ile yapmaktan memnuniyet duyduklarını söyledi. POSCO nun, 45 yıl önce hiçbir tekniği olmayan Güney Kore de kurulduğunu ve Kore ekonomisinin gelişmesine büyük katkı sağladığını belirten Woo-In Lee, şu anda Türkiye, Kore ve diğer ülkelerde 23 şubeleri olduğunu, POSCO Asya Burs Projesi nin de öğrencilerin gelecekteki gelişimlerine yardımcı olan bir akademik değişim programı olduğunu, 19 üniversiteden 300 yetenekli öğrenciye burs verdiklerini kaydetti. Vakfın bu proje kapsamında ilk kez Türkiye de burs vermeye başladığını da anlatan Woo-In Lee; Umudumuz, geleceğin liderleri olarak yetişip Asya nın gelişmesine katkı sağlamalarıdır dedi. Mezunların, lisansüstü eğitim yapmak istemeleri durumunda da 1000 dolar verdiklerini sözlerine ekledi. Bursun Ne Olduğunu Bilirim Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de konuşmasında, öğrencilik yıllarından beri bursun ne demek olduğunu bildiğini, öğrenciliği sırasında, TÜBİTAK bursunu aldığını, eğitimini aile desteği ve bu bursla tamamladığını belirterek; Bu nedenle bu bursun ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Burslar başarıya ve daha iyiye ulaşma sorumluluğu yüklüyor. POSCO dan burs alan öğrencilerimizin yaşamlarında başarılı noktalara geleceğine ve Türkiye-Kore dostluğunu arttıracak girişimler yapacaklarına inanıyorum dedi. POSCO Vakfı na, iki ülke dostluğuna ve bilime katkıları için teşekkür ettiğini de belirten Prof. Dr. Erkan İbiş; 300 öğrenciye burs veriyorlar. Dileğim bunun 3 bin olması, 19 üniversite değil 100 üniversite olması dedi. Prof. Dr. Erkan İbiş, Kore nin bilim, kültür ve sanat kuruluşlarıyla her türlü işbirliğini ve güç birliğini sağlama konusunda açık ve istekli bir üniversite olduğumuzu da belirtti. Devamında; 23 yıldır var olan Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı nın bunun DTCF Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı na Kore den Kitap Bağışı Güney Kore nin yayıncılar birliği olan Korean Publishers Association (Kore Yayıncılar Birliği), Üniversitemizin Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı na kitap bağışında bulundu. Uzun bir geçmişe sahip bu birlik, son yıllarda ivme kazanan Türk-Kore ilişkilerine bir katkıda bulunarak Kore Kitaplarını Dünyayla Paylaşma kampanyası kapsamında Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı na Korece ve İngilizce olmak üzere 192 adet kitap bağışladı. Anabilim Dalı öğrencilerinin okuması ve akademik faaliyetlerde kullanılmak üzere POSCO TJ Park Foundation; öğrencilerimiz Elmas Halıcı, Müge Öçal ve Gökhan Civelekoğlu na eğitim bursu verdi. Woo-In Lee: Umudumuz, geleceğin liderleri olarak yetişip Asya nın gelişmesine katkı sağlamalarıdır. geliştirilmesi için önemli bir araç olduğunu, POSCO Vakfı nın da buna çok önemli katkı sağlayacağını sözlerine ekledi. Burs alan öğrencilerden Elmas Halıcı da Korece bir konuşma yaparak, Vakıf yöneticilerine teşekkür etti ve başarılı olacakları sözünü verdi. bağışlanan kitaplar arasında Kore de çok satan romanlar da yer alıyor. Bu bağlamda Üniversitemize bir ziyaret de gerçekleştiren kurum yetkilileri, Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. M. Ertan Gökmen le birlikte Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rahmi Er i de ziyaret ederek kitapların takdim törenini gerçekleştirdi ve Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı nda bulunan kitap ve materyaller hakkında bilgi aldı. Yapılan görüşmede, Anabilim Dalı nın gelişimi hakkında bilgi verildi ve kitap desteğinin ileride de sürmesi temennisinde bulunuldu. 8

Meksika Gitar Üçlüsü LAMER de Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı ndan Kore Seminerleri Üniversitemiz Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı, öğrencileri için yeni bir uygulama başlattı. Kore Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı 2012-2013 Eğitim-Öğretim yılından başlamak üzere Anabilim Dalı öğrencilerine yönelik olarak Kore yi ve Kore kültürünü daha iyi tanıtmak amacıyla her ay Kore Seminerleri adı altında toplantılar düzenlemeyi planlıyor. Bu bağlamda I. Kore Semineri nin konuğu Kore Cumhuriyeti Büyükelçisi Sang-kyu LEE oldu. 7 Kasım 2012 tarihinde Dil ve Tarih- Coğrafya Fakültesi nde Türk-Kore ilişkileri, iki ülke arasındaki tarihi ve kültürel bağlar başta olmak Şili Büyükelçisi nden Konferans üzere daha birçok konuda konuşma yapan Büyükelçi, öğrencilerden büyük ilgi gördü. Konuşmasının sonunda öğrencilerden arka arkaya soru alan Büyükelçi, Kore Dili ve Edebiyatı öğrencileriyle birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve öğrencilere gelecekte iki ülke arasındaki ilişkileri daha da sağlamlaştırmada birer temsilci görevi oynayacaklarını bu yüzden de çok çalışmaları gerektiğini vurguladı. Her ay düzenlenecek olan bu toplantılara, Kore Cumhuriyeti Büyükelçiliği çalışanları başta olmak üzere, Türkiye de çalışan Koreli yazarlar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu başkanlarının davet edilmesi planlanıyor. Şili İyi Bir Yol Arkadaşı Türkiye deki Şili Büyükelçisi Jorge Patricio Arancibia Reyes 26 Eylül 2012 tarihinde Üniversitemiz Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi nde (LAMER), Şili, İyi Bir Yol Arkadaşı konulu konferansı sundu. Büyükelçi Reyes, İspanyolca olarak gerçekleştirdiği konuşmasında Şili nin coğrafi ve jeopolitik özelliklerini anlattı. Şili tarihinden kısa notlar da sunan Büyükelçi, Şili nin toplumsal yapısına, ekonomisine ve kültürüne dair bilgiler verdi. Ankara Üniversitesi Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (LAMER), bir etkinliğe daha ev sahipliği yaptı. 3 Ekim 2012 tarihinde LAMER Konferans salonunda sekiz şarkılık bir performans sergileyen ve Latin Amerika nın değişik bölgelerinden eserler icra eden Meksika Gitar Üçlüsü kalabalık bir dinleyici kitlesine seslendi. Topluluk, her eserden önce çalacak oldukları eserin adını ve ortaya çıkışına dair hikayesini kısaca aktararak dinleyicileri bilgilendirmeyi de ihmal etmedi. Yaklaşık bir saat süren konserde, Latin Amerika ezgileriyle kulakların pasını silen ve hoşça vakit geçirten Meksika Gitar Üçlüsü, son olarak dinleyicilerin sorularını da yanıtladıktan sonra LAMER den ayrıldı. Gıdaların Sterilizasyonu İçin İleri Teknolojiler Semineri Üniversitemiz Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü tarafından 20-21 Kasım 2012 tarihlerinde Amerika Birleşik Devletleri Washington Eyalet Üniversitesi Biyolojik Sistemler Mühendisliği (Biological Systems Engineering) Bölümü öğretim üyesi ve Isıl Olmayan Gıda İşleme Merkezi (Center for Nonthermal Processing of Food) direktörü Prof. Dr. Gustavo V. Barbosa- Cánovas tarafından Advanced Technologies to Sterilize Foods- Gıdaların Sterilizasyonu İçin İleri Teknolojiler konulu bir eğitim semineri verildi. Seminer organizasyonu Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aziz Ekşi ve öğretim üyesi Prof. Dr. Kezban Candoğan tarafından gerçekleştirildi. Rektörlük 100. Yıl Konferans Salonunda gerçekleştirilen eğitim seminerine gıda endüstrisinden ve farklı üniversitelerden toplam 50 kişi katıldı. Seminer gibi 21 Kasım 2012 tarihinde Prof. Dr. Gustavo V. Barbosa-Cánovas tarafından verilen Emerging Topics in Food Engineering/ Gıda Mühendisliğinde Yeni Konular) konulu konferans da katılan 200 kişi tarafından ilgi ile izlendi. 9

ERASMUS ta Öncü Ankara Üniversitesi AB Eğitim ve Gençlik Programları kapsamında Türkiye nin en çok öğrenci gönderdiği ülkenin Almanya olduğu, programdan yararlanan Türk üniversiteleri arasında Ankara Üniversitesi nin ikinci sırada yer aldığı belirlendi. Erasmus programından yararlanan üniversiteler sıralamasında ise Anadolu Üniversitesi başı çekiyor. Anadolu Üniversitesi ni 496 kişiyle Ankara Üniversitesi takip etti. Öğrenci Staj Hareketliliğinde ise Ankara Üniversitesi başı çekiyor. Erasmus Koordinatörler Toplantısı AB Eğitim Programları Koordinatörlüğünce düzenlenen Erasmus Koordinatörler Toplantısı, 19 Ekim 2012 tarihinde Rektörlük 100. Yıl Salonu nda gerçekleştirildi. Toplantının açılışında, programın Üniversitemizde uygulanmaya başlandığı yıl olan 2004 ten 2007 yılına kadar fakülte koordinatörü, 2007 yılından itibaren ise Erasmus Kurumsal Koordinatörü olarak görev yapan Prof. Dr. Hilal Karagül ün görevini Prof. Dr. Sibel Süzen e devretmesi nedeniyle bir tören düzenlendi. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sibel A. Özkan, Erasmus programının Üniversitemizde başarı ile uygulandığını belirterek, programın başarısında, Prof. Dr. Karagül ün katkılarına vurgu yaptı. Erasmusla İlgili Sıkça Sorulan Sorular 1. Erasmus öğrencisi olmak için nasıl başvurabilirim? Erasmus öğrencisi olmak için Üniversitemiz, her yıl başvuru süresi belirlemektedir. Bu süre içerisinde öğrenciler kişisel olarak ilgili birimlere başvuru yapmaktadır. İlanları erasmus..edu. tr ve twitter.com/_ uni adreslerinden takip edebilirsiniz. 2. Önlisans öğrencileri Erasmus programından yararlanabilirler mi? Önlisans, Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora Programı öğrencileri Erasmus programından yararlanabilirler. 3. Avrupa daki istediğim herhangi bir üniversiteye Erasmus öğrencisi olarak gidebilir miyim? Hayır, Bölümünüz / Yüksek Okulunuz / Enstitünüzün sizin devam ettiğiniz programla ilgili bölüm ile karşılıklı anlaşması olması gerekir. 4. Gittiğim üniversite bana kalacak yer bulmak zorunda mıdır? Gittiğiniz üniversite kalacak yer bulmak zorunda değildir ama genelde Erasmus öğrencilerinin kalacak yer bulmalarına ve sorunlarına yardım edebilir. 5. Erasmus öğrencisi seçildikten sonra ne zaman Erasmus hibesini alacağım? Erasmus Hibesinin %80 ini tüm belgeleriniz, özellikle de Öğrenim Anlaşmanız karşı kurumdan imzalı olarak geldiğinde, geri kalan %20 hibenizi ise Erasmus öğrencisi olarak eğitiminizi tamamlayıp döndükten ve gerekli belgeleri tamamlayıp AB Ofisine teslim ettikten sonra alacaksınız. 6. Öğrenim Anlaşması tamamlandıktan sonra alacağım derslerde yurtdışına gitmeden ya da gittikten sonra değişiklik yapabilir miyim? Evet, Bölüm koordinatörünüzle görüşerek derslerinizde değişiklik yapabilirsiniz 7. Gittiğim üniversiteden 5 ders alıp 3 ünden başarılı 2 sinden başarısız olduğumda ne olur? Başarısız olunan dersler döndükten sonra kendi üniversitenizde tekrar alınır. 8. Gittiğim üniversitenin kendi öğrencileri ile benim sahip olacağım teknik ve sosyal imkânlar aynı olacak mı? Evet. Örn: Laboratuvar imkânlarından eşit olarak faydalanabilirsiniz. Diğer öğrenciler için ücrete tabi olan olanaklar (fotokopi vs.) sizin için de aynı ücret karşılığını ödemeniz koşuluyla geçerlidir. 9. Ne kadar Erasmus hibesi alabilirim? Misafir olacağınız üniversitede alacağınız aylık hibe miktarı ülkeden ülkeye değişmektedir, fakat bu miktar tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacak düzeyde olmayabilir. 10. Katılabileceğim dil hazırlık kursu var mı? Erasmus öğrencisinin yararlanması için akademik eğitim öncesi misafir olunan ülkedeki üniversite tarafından düzenlenen takviye yabancı dil kursu genellikle bulunmaktadır. Ayrıca, Üniversitemiz Erasmus tan yararlanma hakkı kazanan öğrenci ve personelimize bir kur süreyle ücretsiz dil kursu olanağı sağlamaktadır. 11. Erasmus Staj Programından kimler yararlanabilir? Staj programından, ön lisans, lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri yararlanabilir. 12. Erasmus Staj Programı çerçevesinde ne kadar kalabilirim? Erasmus Staj Programından lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri en az 3 ay en fazla 12 ay, ön lisans öğrencileri en az 2 ay en fazla 12 ay yararlanabilirler. 13. Mezun olduktan sonra da Erasmus Staj Programından yararlanabilir miyim? Erasmus Staj Programından yararlanabilmeniz için öğrenci olmanız gerekmektedir. 14. Hangi Kurum ve Kuruluşlarda Staj yapabilirim? İşletmeler, Eğitim Merkezleri, Araştırma Merkezleri ve diğer kuruluşlarda staj yapılabilir. Ancak; Avrupa Kurumları ile Topluluk Programlarını yürüten kuruluşlar bu program kapsamında ev sahipliği yapamazlar. 15. Erasmus Öğrenim Hareketliliği Programından yararlandım, Erasmus Staj Programından da yararlanabilir miyim? Evet, yararlanabilirsiniz. 16. Erasmus Staj Programından yararlanabilmek için Karşılıklı Anlaşma (Bilateral Agreement) gerekli midir? Hayır. Staj programı için Niyet Mektubu (Letter of Intent) belgesinin staj yapacağınız kurumdan alınması yeterlidir. 10

Yabancı Öğrencilerimiz İçin Ankara Turu Üniversitemiz Uluslararası Öğrenci Ofisi, 7 Kasım 2012 tarihinde, Üniversitemizde eğitim alan yabancı öğrenciler için Ankara Büyükşehir Belediye sinin desteği ile Ankara turu düzenledi. Ankara kentinin tanıtımı ile yabancı uyruklu öğrencilerin şehre adaptasyonunu amaçlayan ve yabancı uyruklu öğrenciler için ilk kez düzenlenen şehir turu faaliyetine, Üniversitemizin farklı Bölümlerinde okuyan Kazakistan, Bulgaristan, Uganda, Tanzanya, Kırgızistan, İran, Azerbaycan, Slovakya, Moğolistan, Kenya, Nijerya, Etiyopya ve İtalya gibi dünyanın çeşitli ülkelerinden öğrencilerimiz katıldı. Belediyeye ait iki şehir turu otobüsü ile gerçekleştirilen gezi Anıtkabir ziyareti ile başladı; Ulus, Hacı Bayram Cami, Hamamönü, Kızılay ve Maltepe turu ile devam etti. Öğrenciler, turu keyifle Tandoğan Merkez Kampüste tamamladı. Üniversitemizde 2300 yabancı öğrencimiz bulunuyor. Türkiye de en fazla yabancı öğrenci çeken üniversitelerin başında Ankara Üniversitesi geliyor. Farzad Nofouzı (İran) 2009 yılı Şubat ayında Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ne doktora için geldim. Türkiye yi, Türkçe bildiğimden ve Türk kültürü bizim kültürümüze yakın olduğu için tercih ettim. Ankara Üniversitesi ni özellikle istedim. Böyle köklü ve eğitim seviyesi yüksek bir üniversitede doktora yapmanın önemli olacağını düşündüm. Burada eğitimim süresince hocalarımız ve Üniversite personelinin her zaman desteklerini gördüm. Bir sıkıntı ile karşılaştığımızda bizimle çok samimi şekilde ilgileniyorlar. Bu geziyi düzenleyen Uluslararası Öğrenci Ofisine ve Prof. Dr. Hijran Yavuzcan Yıldız a teşekkür ediyorum. Bu gezi ile Ankara Üniversitesi nde eğitim gören başka yabancı öğrencileri tanıma fırsatı buldum. Erasmus Öğrencileri, Tanışma Kokteylinde Biraraya Geldi Erasmus programından yararlanan öğrencilerimiz, 6 Kasım 2012 tarihinde Siyasal Bilgiler Fakültesi nin (SBF) ev sahipliğinde, AB Eğitim Programları Koordinatörlüğü nün katkılarıyla Üniversitemizin sosyal tesisi ANKEV de, Türk Ulusal Ajansı Genel Başkanı Musa Ceylan la bir araya geldi. Tanışma Kokteyli ne SBF Dekanı Prof. Dr. Yalçın Karatepe ve Üniversitemiz AB Eğitim Programları Koordinatörü Prof. Dr. Sibel Süzen in yanı sıra, Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanı Prof. Dr. Onur Özsoy, Finlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Ankara İtalyan Kültür Mekezi Başkanı Dr. Gianluca Biscardi ve Almanya Büyükelçiliği nden Kültür Ataşesi Marlis-Hey Dinçer de katıldı. SBF nin Erasmus programında ders veren öğretim üyeleri ve yabancı öğrencilerin de büyük ilgi gösterdiği etkinlikte Prof. Dr. Yalçın Karatepe, SBF nin uluslararası eğitim faaliyetlerine verdiği önemin bir göstergesi olarak Erasmus programı çerçevesinde sürdürdükleri faaliyetleri ve gelecek dönemlerde uluslararası işbirliğinin gelişmesi için fırsat alanlarının yaratılmasının önemini vurguladı. Musa Ceylan ile Prof. Dr. Süzen üniversiteler arası uluslararası işbirliği girişimlerinin önemine dikkat çeken birer konuşma yaptı. 11

TİKA ve LAMER İşbirliğiyle Latin Amerika Çalıştayı Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) ile Ankara Üniversitesi Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (LAMER), TİKA nın kuruluşunun 20. yılı nedeniyle, 22-23 Kasım 2012 tarihleri arasında Latin Amerika Çalıştayı düzenledi. Üniversitemiz Rektörlüğü 100. Yıl Salonu ndaki Çalıştaya Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, TİKA Başkanı Serdar Çam, LAMER Müdürü Prof. Dr. Mehmet Necati Kutlu, Latin Amerika ülkelerinin büyükelçileri ve akademisyenler katıldı. Çalıştayda ilk olarak Büyükelçi Ali Kaya Kutlu, Brezilya Büyükelçisi Marcela Jardim, Küba Büyükelcisi Jorge Quesada Concepcion, Meksika Büyükelçisi Jaime Inocencio Garcia Amaral, Peru Büyükelçisi Jorge Abarca del Carpio, Kolombiya Büyükelçisi Fernando Panesso Cerna, Venezuela Büyükelçisi Jorge Gregorio Bracho Reyes, Ekvador Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Irina Alexandra Barba Bustos ve Şili Büyükelçiliği Müsteşarı Gonzalo Figueroa nın katılımıyla Siyasi İlişkiler Açısından Türkiye-Latin Amerika konulu oturum gerçekleştirildi. Çalıştayda, Tarihsel Açıdan Latin Amerika, Uluslararası İlişkiler Bağlamında Latin Amerika, Sosyo- Ekonomik Açıdan Latin Amerika ve Yönetsel Açıdan Latin Amerika konulu oturumlar düzenlendi. Kapılarınızı Uluslararası Öğrencilere Açmada Cömert Olun Çalıştayın açılışında bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Türkiye burslarıyla dünyanın bütün ülkelerinden öğrencileri, Türkiye üniversitelerinde okutma noktasında ciddi çalışmalar yaptıklarını, 2011 yılında bu burslara müracaat 9 bin iken 2012 de 45 bine çıktığını söyledi. Ankara Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi gibi Cumhuriyetimizin sembol üniversitelerinin, yurt dışından Türkiye bursuyla okuyan öğrencileri kendi bünyelerinde barındırmalarının yanında, kendi nam ve hesabına kendi parasıyla okuyacak öğrenciler için de bir kapı olmaları gerektiğini belirten Bakan Bozdağ, Türkiye üniversiteleri bu noktadan kapılarını herkese açmalıdır. Çünkü bu yönüyle de büyük imkanlar Türkiye yi beklemektedir. Türkiye bilimsel birikimini, üniversitelerdeki entelektüel birikimini dünya ile daha üst düzeyde paylaşmanın yolunu aramalıdır. Ülkemize 2012 yılında müracaat eden öğrenci sayısının 5 kat artması Türkiye nin cazibe noktası olduğunu göstermektedir. Ben buradan bütün üniversitelerimize bir çağrı daha yapıyorum ve diyorum ki kapılarınızı uluslararası öğrencilere açmada cömert olun. Bu noktadaki tutuculuğa son verelim. Çünkü uluslararası öğrenciler geldiği zaman bizim kendi öğrencilerimizin onlarla ilişkiye girmesi bizim öğrencilerimiz açısından da çok olumlu sonuçlar ortaya koyacaktır dedi. Havana Üniversitesi yle Merkez Açacağız Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, Küba Havana Üniversitesiyle Türk Dili, Kültürü ve Tarihi temalı bir merkez oluşturulması, orada dilimizin ve kültürümüzün aktarılması bağlamında çalışmalar yapılmasının hedeflendiğini, bir aksilik çıkmazsa bunu gelecek yıl hizmete sokacaklarını söyledi. Ülkemizin dışa açılım politikası bağlamında 2006 yılında Latin Amerika Açılımı yapıldığını, buna uygun olarak da 2009 yılında Ankara Üniversitesi LAMER in kurulduğunu belirten Prof. Dr. Erkan İbiş, O günden bugüne çok önemli, güzel çalışmalar yapmıştır. Gelinen noktada 9 Latin Amerika ülkesiyle güçlü ilişkiler oluşturulmuş ve geliştirilme çabası sürdürülmektedir dedi. Ankara Üniversitesi nin, her zaman kendisinin tarihi misyonu çerçevesi içerisinde gerekeni dün yaptığını, bugün de yapmakta olduğunu ve yarın da yapacağını kaydeden Prof. Dr. Erkan İbiş; Ankara Üniversitesi nin 12

temel hedeflerinden biri de uluslararasılaşma hedefinde güçlü bir şekilde ilerlemektir. Üniversitemiz, ülkemizi bu arenada öncü kılmak için üzerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirecektir diye konuştu. Latin Amerika Uzmanları Üniversitemizde Toplanacak LAMER Müdürü Prof. Dr. M. Necati Kutlu, 2009 yılında kurulan LAMER hakkında bilgi verdi. Çok disiplinli araştırmalar yürüttüklerini, halen yürüttükleri projelerin yanı sıra bazı devlet kuruluşlarına sundukları projelerinin de olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kutlu, Latin Amerika üzerine kitaplardan oluşan beş bine yakın kitapları olduğunu, master programını başlattıklarını ve 37 öğrencinin olduğunu kaydetti. Dünya Latin Amerika Çalışmaları Federasyonu nun iki yılda bir yapılan kongresinin 2013 te Üniversitemizin ev sahipliğinde Manavgat ÖRSEM de yapılacağını belirten Prof. Dr. Kutlu, iki yıldır da Havana Üniversitesi yle ortaklaşa olarak Havana da Türk Defterleri adında bir dergi çıkarttıklarını kaydetti. TİKA Başkanı Dr. Serdar Çam ise Latin Amerika ülkeleriyle Osmanlı nın son dönemindeki yakınlaşma sonrası, göçlerin yaşandığını, ticaret faaliyetlerinin olduğunu ancak daha sonra ilişkilerin durduğunu ifade etti. Dr. Çam, ilişkilerin arttırılmasında bilim insanlarına önemli görevlerin düştüğünü; makaleler yazarak, sempozyumlar düzenleyerek, tartışmalar yaparak entelektüel düzeyde ilişkilerin gelişmesine önemli katkılar sağlanacağını kaydetti. Bu ülkelerle ilişkileri geliştirmek için LAMER le ortak projeler yapmak istediklerini vurguladı. Öğretim Elemanımızın Çizimlerine Londra dan Altın Madalya Üniversitemiz Eczacılık Fakültesi Araştırma Görevlisi Gülnur Ekşi, Londra da Royal Horticultural Society nin (RHS) düzenlediği Bilimsel Bitki Resim yarışmasında üçüncü Altın Madalyasını kazandı. Daha önce de Botanical Images Scotia (BISCOT) Bitki Resim yarışmasında 2009 da Gümüş Madalya (Silver-Gilt Medal) kazanan Gülnur Ekşi 2010 da yine BISCOT ta 23 yıldır ilk defa verilen Altın Madalya yı almaya hak kazandı. Ekşi, Royal Horticultural Society nin İngiltere de düzenlediği yarışmada 2010 da ikinci altın madalyasını aldı ve 2012 de yarışma komitesi tarafından tekrar davet edildiği Londra da üçüncü defa Altın Madalya kazandı. Gülnur Ekşi, 2002-2005 yılları arasında Boğaziçi Üniversitesi nde Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi tarafından düzenlenen, İngiltere Kraliyet Botanik Bahçesi baş bitki ressamı Christabel King in öğreticiliğini yaptığı bilimsel bitki resim kurslarına katıldı. 2005-2007 yıllarında Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi nde Türkiye nin Soğanlı Bitkileri projesinde bitki ressamı olarak görev aldı. 2006 dan bu yana İstanbul, Erzurum, Isparta, Eskişehir illerinde ve Ankara da çok sayıda Bitki resim kursu düzenledi. 2006-2009 yıllarında Kars-Iğdır Biyoçeşitlilik projesi kapsamında Kars ta yeni çizerlerin yetişmesini ve yerel bitkilerin çizimini hedefleyen bitki resim kurslarında öğreticilik yaptı. 2007 de İskoçya Kraliyet Botanik Bahçesi nde Şili Bitkileri projesinde bitki ressamı olarak çalışmaya başladı. 2008-2011 yılları arasında Edinburgh Kraliyet Botanik Bahçesinde bilimsel bitki resim kursları verdi. 2010 da Şili de Santiago Üniversitesi nde bitki resim kursu düzenledi. Şu an Londra da Sherley Sherwood Galeride Türkiye soğanlı bitkilerinden Tulipa julia adlı bitki resmi sergileniyor. 2011 yılında ANKÜSEM bünyesinde Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Maksut Coşkun un katkılarıyla gerçekleştirilen Bilimsel bitki resim kursunda öğreticilik yaptı. 13

AB Veteriner Hekimliği Öğrencileri Semineri Türkiye nin bu yıl ilk defa temsil edildiği AB Veteriner Hekimliği Öğrencileri Semineri ne Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi adına öğrencimiz Nevra Keskin ile Kayseri Erciyes Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğrencisi Ural Kemal Kavra katıldı. 5 Ekim 2012 tarihinde düzenlenen toplantıda AB nin gıda hijyeni ve sağlığına dair stratejileri başta olmak üzere hayvan refahı, salgın hastalıklarla mücadele, veteriner hekimlerin günlük hayatta edindikleri yer ve tek tıp-tek sağlık konularındaki ilerlemeler üzerine Avrupa Birliği Komisyonu üyeleri ile pek çok saygın kuruluşun temsilcileri görüşlerini sundu. Toplantıda, AB ye üye ve üye adayı ülkelerden gelen temsilci öğrenciler tanışarak ülkelerinde veteriner hekimliğine ve eğitimine ait olumlu ve olumsuz noktaları tartıştı. Albert Borschette Conference Centre da başlayan Öğrenci Seminerinin açılış konuşması AB Veteriner hekimliği ve Uluslararası İlişkiler Direktörü Bernard Van Goethem tarafından yapıldı. Ardından Alberto Laddomada nın AB ye Genel Bakış ve Sağlık ve Tüketiciler - Hayvan Sağlığı ve Refahı konulu sunumu gerçekleşti. AB Hayvan Sağlığı Stratejisi ve Hayvan Sağlığı Yasası ise Laszlo Kuster tarafından sunuldu ve tartışmaya açıldı. AB komisyonunun İspanyol üyelerinden Francesco Berlingieri ise Gelişmekte olan hastalıklar sunumu ile AB nin yanı sıra özellikle üçüncü dünya ülkelerini sarsan hastalıklar ve salgınların önlenmesi için izlenmesi gereken yollar ile AB nin bu hastalıklara karşı mücadelesi hakkında bilgi verdi. AB kapsamındaki ülkelerdeki profilaksi yöntemleri ile aşılama prosedürlerinde yapılan değişikliklerin etkileri üzerine tartışıldı.avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi iletişim direktörü Anne-Laure Gassin ise AB üyesi ülkelere ait gıda güvenliği yasası ve EFSA nın bu yasaların geliştirilmesi üzerindeki rolü ile ilgili bilgi verdi. Avrupa Çiftçiler Birliği temsilcisi Ruud Schers veteriner hekimlerin iş alanları üzerine de yorumlarını aktardı ve beklentilerini dile getirdi. Moskova&Ankara Sirki Ankara Üniversiteliler İçin Sahne Aldı Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından Ankara ya getirilen Büyük Ankara&Moskova Sirki, 29-30 Kasım 2012 tarihlerinde Ankara Üniversitesi öğretim elemanları, idari personeli ve öğrencileri için sahne aldı. ASKİ Kapalı Spor Salonu nda gösterisini sunan sirk, çocuklarıyla birlikte gelen Ankara Üniversitelilerden büyük beğeni aldı. 14

Ankara Üniversiteliler, Yeni YÖK Yasa Taslağını Tartıştı Yeni hazırlanan YÖK Yasa Taslağı, 26 Kasım 2012 tarihinde Ankara Üniversitesi Rektörlüğü 100. Yıl Salonu nda düzenlenen toplantıyla tartışmaya açıldı. Toplantıya YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Şaban Çalış, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş, Fakülte, Yüksekokul ve Enstitülerimizin yöneticileri, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Rektörümüz Prof. Dr. Erkan İbiş, YÖK Başkanvekili Prof. Dr. Şaban Çalış ın, yeni yasa tasarısıyla ilgili Ankara Üniversitesi öğretim elemanlarının görüşlerini almak ve yapılan çalışmaları paylaşmak için zaman ayırdığını belirterek; Bu süreç içinde Üniversitemizde tüm birimlerimize yazı AÜ lüler Derneği nden YÖK Yasası Toplantısı Ankara Üniversiteliler Derneği de yeni hazırlanan YÖK Yasa Taslağını değerlendirmek üzere 15 Kasım 2012 tarihinde Rektörlük 100. Yıl Salonu nda, Ankara Üniversiteliler Yeni YÖK Yasasını Tartışıyor başlıklı bir panel düzenledi. Prof. Dr. Fikret Eralp in yönettiği panele konuşmacı olarak Prof. Dr. Alpaslan Işıklı, Prof. Dr. Celal Göle ve Prof. Dr. Semih Baskan katıldı. yazdık, görüş istedik, birçok birimimizden görüş geldi, ayrıca web sayfamıza da koyduk. YÖK ün web sayfasını linkle duyurduk. Bir komisyon oluşturduk. O komisyon son bir haftadır gece gündüz çalışıyor, sizden gelen görüşleri Panelde konuşulanların yayınlanacağını bildiren Ankara Üniversiteliler Derneği Başkanı Prof. Dr. Günal Akbay, Ülkemizle ilgili pek çok konuda Ankara Üniversitelilerin düşüncelerine ihtiyaç olduğunu belirtti. Prof. Dr. Akbay, üye sayılarının her geçen gün arttığını ancak hala derneğin farkında olmayanların bulunduğunu kaydetti. çoğunluk esasına dayalı olarak bir ortak noktada buluşturdular. Bunu Senatomuza da alacağız, Senatomuzdan çıkacak görüş Üniversitemizin görüşüdür. Oradan çıkacak görüş benim görüşlerimi tam yansıtmayabilir ama Ankara Üniversitesi nin görüşleri olacağı için ben de onu savunacağım dedi. Prof. Dr. Şaban Çalış da YÖK olarak yeniden yapılanma sürecine girdiklerini ama daha önceki yapılanlamaların yanlışlarına düşmeden bu süreci gerçekleştirmek istediklerini söyledi. Bilim insanlarının vazgeçilemeyecek bir sınıf olduğunu belirten Prof. Dr. Çalış, herkesin değiştirilmesini istediği YÖK Yasası nın, Türkiye nin 30 yılını belirlediğini, yeni yasa çıktığı zaman bunun da Türkiye nin en az 30 yılını hatta daha fazlasını belirleyeceğini kaydetti. Yeni yasa konusunda üniversitelerin söyleyeceği bir sözleri varsa hemen şimdi söylemeleri, tartışmayı başkalarına bırakmamaları gerektiğini de ifade eden Prof. Dr. Çalış, hazırlanan metin eğer kötüyse, imkan varsa iyileştirilebileceğini kaydetti. 2547 sayılı üniversite yasasının artık ihtiyaca cevap vermediğini, çünkü bu yasanın 30 yıl önce 19 üniversite için yazıldığını da belirten Prof. Dr. Çalış, günümüzde 192 üniversite ve akademi olduğunu, yasa ilk yazıldığında 322 bin üniversite öğrencisi varken bugünkü sayının yaklaşık dört milyon olduğunu anlattı. 2547 nin, öncelikle ihtilalin ürünü olan felsefesinin değiştirilmesi gerektiğini de kaydeden Prof. Dr. Çalış, Türkiye nin artık 1980 lerin başındaki Türkiye olmadığını, ülkemizin içinde bulunduğu bölgenin bile değiştiğini söyledi. Görüş bildirmek isteyenler için YÖK ün web sitesinde iletişim adresleri bulunduğunu, bu konuyla ilgili YÖK te yapılan toplantıların canlı yayınlandığını belirtti. Prof. Dr. Şaban Çalış 15

Robot Takımının Unutulmaz İsmi Okan ın Adı Sonsuza Kadar Yaşayacak Geçtiğimiz yıl doğalgaz kaçağı nedeniyle kaybettiğimiz Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği öğrencimiz Okan Düzgünçınar ın adı, kendisinin de robot çalışmaları yaptığı IEEE Öğrenci Kolu Odası na verildi. Laboratuvara Okan Düzgünçınar adının verilmesi nedeniyle 17 Ekim 2012 tarihinde düzenlenen törene, Okan ın annesi Ümmehan ve babası Ali Düzgünçınar, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Ayhan Elmalı, Fakülte ve Bölüm yöneticileri, öğretim üyeleri ve öğrenci arkadaşları katıldı. Dekan Prof. Dr. Ali Ulvi Yılmazer, Okan ın ölümü nedeniyle ailesinin yaşadığı sarsıntıyı ve travmayı, hocaları olarak kendilerinin de yaşadığını, çünkü öğrencilerinin acılarıyla üzüldüklerini, sevinçleriyle sevindiklerini dile getirdi. Bu olaylardan ders çıkarmak ve bir daha yaşamamak gerektiğini belirten Prof. Dr. Yılmazer, belki de Fakültede iş sağlığı ve güvenliği dersi koymak gerektiğini kaydetti. Prof. Dr. Yılmazer; En sevdiğimiz öğrencilerdendi. Güleryüzü hala gözümden gitmiyor. İnsanların anıları böyle de yaşamaya devam ediyor dedi. Babası Ali Düzgünçınar da Okan ın acısını hep birlikte 11 aydır yaşadıklarını belirterek, öğrencilerin bundan sonra yapacakları işlerde mutlaka tedbir almalarını istedi. Elektrik-Elektronik Bölümü Başkanı Prof. Dr. H. Gökhan İlk de Okan ın adının bu odayla sonsuza kadar yaşayacağını, bunun da herkese nasip olmayacağını belirtti ve öğrencilere hitaben; Siz Okan ı tanıyan öğrenciler mezun olacaksınız ama yeni gelenler de onu tanıyacaklar dedi. Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Ayhan Elmalı da Okan ın Fizik derslerine girdiğini belirterek; Bu üzücü olayı maalesef yaşadık ama Okan ın adını yaşatacağız dedi. Prof. Dr. Elmalı, öğrencileri de yaptıkları işlerde dikkatli olmaları konusunda uyardı. Doç. Dr. Ziya Telatar ise Okan ın döneminde Fakültenin robot takımının, katıldığı yarışmalardan mutlaka derecelerle döndüğünü dile getirdi. Okan, 17 Ekim 1990 tarihinde ailenin ikinci çocuğu olarak doğdu. Kalaba İlköğretim Okulu nu ve Hacı Ömer Tarman Anadolu lisesini bitirdi. İlk tercihi olan Ankara Üniversitesi Elektronik Mühendisliğini kazanan Okan, basketbolu, ney üflemeyi, gemi, uçak ve otobüs maketleri yapmayı çok seviyordu. İnsanları seven, yardımsever, sosyal, sevgi dolu bir gençti. Lise ve üniversite yıllarındaki grubuyla aktiviteleriyle anılan ve Beşiktaşlılığıyla bilinen Okan, sevgi dolu yüreğiyle, saf ve dürüst kişiliğiyle hep anılacak. e-beyas Uygulama Eğitimleri Başladı Üniversitemiz, Elektronik Belge Yönetimi ve Arşivleme Sistemi (e-beyas) uygulamasına geçiş çalışmaları doğrultusunda BEYAS Koordinatörlüğü ve TÜRKSAT A.Ş. tarafından başlatılan e-beyas uygulama eğitimleri kapsamında Rektörlük Birimleri e-beyas Sorumluları 1. Grup Eğitimi 30 Ekim-02 Kasım 2012 tarihleri arasında Gölbaşı Yerleşkesi Yabancı Diller Yüksekokulu Bilgisayar Laboratuvarı nda yapıldı. Birinci grupta eğitime katılanlara dördüncü günün sonunda mini bir anket uygulanarak e-beyas Eğitimi Katılım Belgeleri verildi. Dörder günlük yedi grupta yedi hafta süreli gerçekleştirilmesi planlanmış olan eğitimler devam edecek. CSO dan Öğrencilerimize Ücretsiz Bilet Ankara Üniversitesi öğrencileri, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) konserlerini ücretsiz izleyebilme olanağına kavuşuyor. Üniversitemiz Kültür Sanat Koordinatörü Doç. Dr. Ömer Adıgüzel, 22 Kasım 2012 tarihinden başlamak üzere her hafta 25 öğrencimizin CSO konserlerini ücretsiz olarak izleyebilme olanağına sahip olacaklarını; ücretsiz biletlerin Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı, Kültür Servisi nden edinilebileceğini söyledi. 16

Ankara Üniversitesi nden 7. Ulusal Çocuk Kültürü Kongresi Ankara Üniversitesi Çocuk Kültürü Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÇOKAUM) tarafından düzenlenen 7. Ulusal Çocuk Kültürü Kongresi, 17-19 Ekim 2012 tarihleri arasında Ankara Üniversitesi ATAUM Salonlarında gerçekleştirildi. Genç Araştırmacı Ödülü Kongrede, Prof. Dr. Bekir Onur Genç Araştırmacı Ödülü, Tuğba Durak Demirhan a verildi. Kongrenin açılışında bir konuşma yapan ÇOKAUM Müdürü Doç. Dr. Müge Artar, çocuğun yaşamını çevreleyen birçok parça olduğunu her birinin, gelişen birey üzerinde önemli etkilere sahip olduğunu, okulun ise yaşamımızın büyük bir bölümünü geçirdiğimiz, en etkili kurum olarak karşımıza çıktığını söyledi. Okul kültürünün, okul üyelerince ortaklaşa paylaşılan temel inançlar, değerler, normlar, semboller ve uygulamalar bütünü olduğunu kaydeden Doç. Dr. Artar, okulun, tüm bireylerin mutlu olarak gittiği, gitmekten zevk aldığı, öğrendiklerini paylaştıkları, öğrenmenin ve öğretmenin sıkıcı bir etkinlik olarak tanımlanmadığı bir yer olması gerektiğini belirtti ve ancak şu soruların da sorulması gerektiğini dile getirdi; Okullar cazip midir? Öğrenciler günümüz okullarından keyif alıyor mu? Okullar gelişimi destekleyen çevresel şartları sağlıyorlar mı? Öğretmenler esin kaynağı mıdır? Birbirlerini destekliyor ya da engelliyorlar mı? Okul yöneticileri kendilerini hayranlıkla izlenilen bir rol model sergiliyor mu? Okullarımızda öğrencilerimizin yaşamlarını örseleyen hatalar yapılıyor mu? Toplantıya katılan Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Kasım Karakütük de ÇOKAUM un, 1994 te kurulduğundan bu güne 18 yıl geçtiğini, bu haliyle bir genç olduğunu dile getirdi. ÇOKAUM un artık çocukluk devresinden çıkıp genç olduğunu ama çocukluk konularını araştırdığını belirten Prof. Dr. Karakütük, Ankara Üniversitesi Geliştirme Vakfı Özel Okullarının, Çocuk Dostu Okul statüsüne uyduğunu, Çocuk ve Okul Kültürü başlığı altında gerçekleştirilen kongrede, Okulun Toplumsal, Kültürel ve Tarihsel Yapısı, Okulda Çocuk Hakları (okul atmosferi, okul mimarisi, kent ve okul, çocuk dostu okul, çocuk, güvenli okul, okulda katılım, vb.), Yönetim, Öğretmen ve Anababa İlişkileri (anababa katılımı, okulda disiplin, okul yönetimi, aile ve okul ilişkileri, vb.), Okul ve Toplumsallaşma (oyun; okul doyumu; okulda tabu konular: Cinsellik, pornografi, uyuşturucu, şiddet ve zorbalık, okul ve ders dışı etkinlikler, vb.), Okul ve Bilişsel Gelişim, Okul ve Medya (geleneksel ve yeni medya, çocuğa yönelik açılımlar, diziler ve çocuk kavramı, Türk sinemasında okul, çocuk ve bilişim teknolojileri, vb.), Okul ve Sanat Eğitimi, Okul ve Özel Eğitim Gereksinimleri ve Sağlıklı Okul (beslenme, spor, çevre sağlığı, vb.) konuları ele alındı. ÇOKAUM Müdürü Doç. Dr. Müge Artar: Okul, tüm bireylerin mutlu olarak gittiği, gitmekten zevk aldığı, öğrendiklerini paylaştıkları, öğrenmenin ve öğretmenin sıkıcı bir etkinlik olarak tanımlanmadığı bir yer olması gerek. okullarımızda sağlanan olanaklar sayesinde çocukların, hastalansa bile okula gitmek istediğini, çünkü okulların, çevresiyle ve içiyle çok hoş olduğunu kaydetti. Yeşil Ortam Başarıyı Arttırıyor Toplantının birinci oturumunda Selim İltuş, dünyadan verdiği örneklerle Güvenli Okul u anlattı. Güvenli okul için kızlar ve erkekler için eşit kullanım alanları olması gerektiğini belirten İltuş, şiddetin, güvenli okul kavramının merkezinde olduğunu, şiddetin, öğretmen, görevli ya da diğer öğrencilerden kaynaklandığını dile getirdi. ABD de yapılan bir araştırmadan bahseden İltuş, okul bahçesinin beton olduğu haliyle, beton kaldırılıp yeşillendirildiği hali arasında çocukların başarılarının karşılaştırıldığını, yeşil bahçeli okulda çocukların okula devam ve başarı oranının arttığını vurguladı. Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi ve UIA Çocuk ve Mimarlık çalışma grubu üyesi Tezcan Karakuş Candan Okul kültürü, çocuk ve mimarlık başlıklı sunumunda çocuk ve mimarlık çalışmaları merkezinin etkinliklerini ve yaklaşımlarını paylaştı. Candan, çocuk alanında zorlukları Ankara Üniversitesi ÇOKAUM un desteğiyle aştıklarını söyledi. Çocuklar Okulları Kirli Görüyor 1607 çocukla yaptıkları bir çalışmaları olduğunu belirten Candan; Okulunuzdaki en önemli üç sorunu belirtiniz diye soruyoruz, çocuklar genelde kirlilik olarak yanıtlıyorlar. Okullarının bakımsız ve kirli olduğunu söylüyorlar, okulu mekân olarak görmüyorlar. Bu araştırmada şöyle bir sonuçla da karşılaştık, çocukların % 77,5 i apartmanda yaşıyor ve % 87,6 sı bahçeli bir evde yaşamak istiyor. Mahalle okulu kavramı kalmadığı için, çocuk okula yürüyerek gidemediği, çoğu servisle gittiği için kenti tanımıyor. Eğer çocuk okula yürüyerek gidiyorsa, çevreyi tanıyor, daha duyarlı ve kente karşı daha sorumluluk sahibi oluyor dedi. 17

ATA yı Hüzün ve Onurla Andık Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, aramızdan ayrılışının 74. yıldönümünde Ankara Üniversitesi Rektörlüğü nde çok sayıda öğretim elemanı ve öğrencinin katıldığı bir törenle anıldı. Törene bazı Ankara Üniversiteliler kucaklarında küçük çocuklarıyla katıldılar. Dünyaya Onurlu Bakmamızı Sağladı Saygı duruşu ve İstiklal Marşı nın okunmasıyla başlayan törende, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Temuçin Faik Ertan, Onur ve Hüzün- Atatürk ün Cenaze Töreni konulu bir sunuş yaptı. İnkılap Tarihi Enstitüsü arşivinden Atatürk ün cenaze törenine ilişkin fotoğraflardan oluşan bir slayt gösterisi yapan Prof. Dr. Ertan, o dönemin önde gelen gazetelerinden Ulus Gazetesi nde 10-21 Kasım da çıkan haberlerden yola çıkarak bir analiz yaptı. Atatürk ün, dünyaya onurlu bakmamızı sağlayan bir Türkiye bıraktığını belirten Prof. Dr. Ertan, Atatürkçülüğün de sonradan üretilmiş bir şey olmadığını, Ulus Gazetesi nde Milletimiz, Kurtarıcımız ve En Büyük Evladını Kaybetti şeklinde manşet atıldığını söyledi. Vefatının ardından, yabancı devlet adamlarının mesajlarında Yeni Türkiye ifadesinin yer aldığını, çünkü 15 yılda Türkiye nin kaydettiği aşamayı gördüklerini belirten Prof. Dr. Ertan, Atatürk ün cenaze töreninin, milli bir cenaze töreni olduğunu, İstanbullu binlerce insanın katafalkın önünden ağlayarak geçtiğini, bunun kesinlikle bir mizansen olmadığını kaydetti. Hüzün devam ederken aynı zamanda bir onur da olduğunu, her kıtadan, her kültürden insanların ve heyetlerin cenazeye katıldığını bunun da bir onur olduğunu vurguladı. Kararlılığımızı ve İnançlarımızı Tazeleme Günüdür Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de konuşmasında, tören için çok sayıda Ankara Üniversiteli ve Atatürk severin bugün buraya geldiğini, birçoğunun yer bulamadığı için ayakta kaldığını belirterek; Gerçekten heyecan ve gurur verici bir tablo dedi. Çeşit çeşit ölüm olduğunu, bazı insanların yaşarken öldüğünü, bazılarının da bedenen yaşamamasına rağmen ruhuyla sonsuza kadar yaşayacağını belirten Prof. Dr. Erkan İbiş; İşte büyük önder Mustafa Kemal Atatürk bizde bu duyguyu ve heyecanı yaşatmıştır ve yaşatmaya da devam edecektir. Onun düşünceleri, ilkeleri, cesareti, belirlediği yol ve onun bize vasiyeti her zaman ölümsüz ruhuyla beraber bizimle olacak ve gelecek kuşaklarda da güçlü şekilde devam edecektir dedi. Atatürk ün Beni görmek beni anlamak değildir. Fikirlerimi ve düşüncelerimi anlamanız, hissetmeniz yeterlidir sözünün, gelecek nesillere, Onun ilkelerini, düşüncelerini, çağdaşlığını, yenilikçiliğini, eşitlikçi ve özgürlükçü anlayışını, ölümsüz ruhuyla beraber hep yaşatmak ve var etmek görevini verdiğini de belirten Prof. Dr. Erkan İbiş; Onun fikirleri, ilkeleri hep önümüzde. Tabi ki üzüntülüyüz aramızda bedenen bulunmadığı için. Ama biliyoruz ki ruhu burada, hepimizle. 10 Kasım lar övünç günü olduğu kadar gurur günüdür de. 10 Kasım lar bizim kararlılığımızı ve inançlarımızı tazeleme günüdür. 10 Kasım lar bizim Atatürk ün ilkeleri doğrultusunda düşüncelerimizi ve yol haritamızı yenileme günüdür. Dolayısıyla bu övünç ve gurur, hüznün yanında daha güçlü olmalı; 10 Kasım ları hep böyle anmalıyız dedi. 10 Kasım Atatürk ü Anma Yüzme Yarışları 2002-2003 ve 2004 doğumlu kız ve erkek sporcuların katıldığı 10 Kasım Atatürk ü anma yüzme yarışları 10-11 Kasım 2012 tarihinde Etlik Olimpik Kapalı Yüzme Havuzunda düzenlendi. Yarışlarda Üniversitemiz Spor Kulübü Alt Yapı Takımı, 8 kategoride 8-9-10 yaş kızlar ve erkeklerde 31 madalya (12 altın, 10 gümüş, 9 bronz) aldı. 18

Geçmişlerinden Güç Alıyorlar Ama Bir Delikanlı Kadar Güçlüler... Türkiye de Veteriner Hekimliği Öğretimi 170 Yaşında Dekan Prof. Dr. Rıfkı Hazıroğlu: Veteriner Hekimliği mesleğinin her meslekte olduğu gibi artık günümüz dünyasında kendini yenilemeye ihtiyacı var. Mezun ettiğimiz öğrencilerimize yaşam boyu eğitim anlamında fakülteler olarak, fakülte olarak destek vermemiz gerektiği inancını taşıyorum. Ülkemizde veteriner hekimliği öğretimine başlanmasının 170. yılı, 22 Kasım 2012 tarihinde Üniversitemiz Veteriner Fakültesi nde düzenlenen törenle kutlandı. Kutlama töreninde, Veteriner Hekimliğinde 50 yıl ve üzerinde olan öğretim üyelerine Meslekte 50 Yıl Plaketi verildi. Rektörümüz Prof. Dr. Erkan İbiş ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları nın da katıldığı törende Prof. Dr. Süleyman Tecirlioğlu, Prof. Dr. Nihat Bayşu, Prof. Dr. Osman Hassa, Prof. Dr. Mahmut Sağlam, Prof. Dr. Atilla Tanyolaç, Prof. Dr. Ferruh Dinçer, Prof. Dr. Nihal Erk, Prof. Dr. Mustafa Arda, Prof. Dr. Şenay Berkin, Prof. Dr. Fahri Sayın, Prof. Dr. Erdoğan Samsar, Prof. Dr. Öztürk Tekeli, Prof. Dr. Hikmet Ünsüren, Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz İmren, Prof. Dr. Cemal Nadi Aytuğ, Prof. Dr. Çetin Kılıçoğlu, Prof. Dr. Mehmet Aziz Demirer, Prof. Dr. Ergün Özalp, Prof. Dr. Şerif Kaymaz, Prof. Dr. Hümeyra Özgen, Prof. Dr. Mehmet Sandıkçıoğlu ve Prof. Dr. Orhan Alpan a Meslekte 50 Yıl Plaketi verildi. Marka Fakülte Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hazıroğlu, Fakülte de bugün itibarıyla 110 öğretim üyesi ve 55 araştırma görevlisi olduğunu, bunları 156 kişilik bir idari personel ordusunun desteklediğini kaydetti. Veteriner Fakültesi nin önderliğinde, bir anlamda Ulusal Akreditasyon Derneğini 7 Haziran 2010 tarihinde kurduklarını, kuruluşundan 1,5 yıl sonra YÖK Genel Kurulu ndan ulusal düzeyde akreditasyon yetkisini aldıklarını belirten Prof. Dr. Hazıroğlu; Veteriner fakülteleri ulusal akreditasyon çabaları içerisinde kendilerini düzenlemeye çalışacaklar ve uluslararası akreditasyon için kendilerini bir anlamda yenileyeceklerdir diye düşünüyoruz dedi. Veteriner Hekimliği mesleğinin kendisini yenilemeye ihtiyacı olduğunu, artık fakülteyi bitirip veteriner hekim unvanını aldıktan sonra hiç eğitim ve uygulama almaksızın mesleği sürdürmenin imkânsız olduğunu kaydeden Prof. Dr. Hazıroğlu, mezun ettikleri öğrencilere yaşam boyu eğitim desteği vermenin gerekliliğine inandığını sözlerine ekledi. Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de mesleki anlamda kendini geliştirmenin önemine işaret ederek; Çünkü karşınızda bir canlının sağlığı var dedi. Veteriner hekimlerin hem hayvan sağlığıyla hem de insan sağlığıyla ilgilendiğini belirten Prof. Dr. Erkan İbiş, Veteriner Fakültesi nin köklü bir geçmişe sahip olduğunu da anlatarak, şunları söyledi: İleri Düzey İnsanlar Yetiştirdi Çok sayıda bakanlar, milletvekilleri, üst düzey bürokratlar, değerli sanatçılar, şairler, bilim insanları yetiştirmiş bir fakülte. Burada yetişen birçok insan bilim ödülü, sanat ödülü, madalyalar, takdir belgeleri, teşvik ödülleri almış. Bu da Veteriner Fakültemizin güçlülüğünü ve marka gücünü gösteren önemli unsurlardır. Bunları da bize yaşattığı için Veteriner Fakültemize huzurunuzda teşekkür ediyorum. Bakanlık Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları ise eğer hayvanlar sağlıklı kılınamaz, onlardan veya bitkisel ürünlerden elde edilen gıdalar sağlıklı tutulamazsa toplumu sağlıklı tutmanın mümkün olmadığını dile getirdi. Mirmahmutoğlu; Esas koruyucu hekim burada dedi. Veteriner Hekimler Derneği Başkanı Prof. Dr. Şakir Doğan Tuncer de sağlıklı ve dengeli beslenmenin sağlanabilmesi, daha dinamik sağlıklı besinlerin geliştirilebilmesi bakımından hayvansal ürünlerin en ideal koşullarda üretilmesi ve toplumun hizmetine sunulması gerektiğine işaret etti. Fakülteler Güçlüyse Biz de Güçlü Oluruz Türk Veteriner Hekimleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Prof. Dr. Arif Altıntaş ise Veteriner Fakülteleri, diğer meslek örgütleri ve mesleki ihtisas dernekleri ne kadar güçlü olurlarsa ülke ve mesleğin de o kadar güçleneceğini ve ilerleyeceğini söyledi. Prof. Dr. Altıntaş, 2014 Avrupa Veteriner Hekimler Birliği Kongresi ve Genel Kurulu ile 2015 Dünya Veteriner Hekimleri Kongresi gibi uluslararası düzeyde iki organizasyonun ülkemizde geliştirilecek olmasının meslek adına son derece önem arz ettiğini kaydetti. 19

Ankara Üniversitesi yle Akademik İşbirliği Anlaşması Talepleri Var Kosta Rika ve Almanya dan Konuklar Ankara Üniversitesi, 30 Ekim 2012 tarihinde Kosta Rika Dışişleri Bakanı Enrique Castillo ile Bavyera Eyaleti Bilim, Araştırma ve Sanat Bakanı Dr. Wolfgang Heubisch i konuk etti. Akademik iş birliği yapmak ve görüş alışverişinde bulunmak amacıyla gelen iki bakan, Rektörümüz Prof. Dr. Erkan İbiş ile görüştü. Bilim ve Eğitim Açısından Ortaklık Kurmak İstiyoruz Görüşmelerin ardından Üniversitemiz Senato Salonu nda Bavyera Eyaletinin eğitim olanaklarının anlatıldığı bir toplantı yapıldı. Eyaletlerinde 12.6 milyon nüfusları olduğunu söyleyen Alman Bakan Dr. Wolfgang Heubisch, gelenek ve modernitenin arasında olduklarını, eyaletlerinde çok sayıda tiyatro, müze, kütüphane ve 11 üniversite ile onlara bağlı araştırma merkezleri bulunduğunu; bu merkezler arasında Max-Planch, Helmholtz, Frunhofer olduğunu; dünyaca ünlü Audi, Adidas, Man, Puma, Siemens, Osram ve Allianz firmalarının merkezinin de eyaletlerinde bulunduğunu kaydetti. Bavyera dan bakıldığında Türkiye nin büyük bir değişim içerisinde bulunduğunu dile getiren konuk Bakan; Ziyaretimizi bilim ve eğitim açısından ortaklık kurmak için gerçekleştirdik. Bu ortaklık sayesinde hem Bavyera daki hem de Türkiye deki öğrenciler, üniversiteler arasında değişim programına dahil olabilecekler dedi. Toplantıya Bavyera Eyaletinden 8 üniversitenin rektörü de katılarak üniversitelerinin araştırma olanaklarını anlattı. Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Erkan İbiş de Almanya ile Türkiye nin tarihsel olarak, bilim ve yüksek öğretim alanlarında güçlü bağları olduğunu vurguladı. Ankara Üniversitesi nin, farklı ülkelerden gelen 2000 i aşkın yabancı öğrenciye eğitim verdiğini belirten Prof. Dr. Erkan İbiş; Biz bugün Ankara Üniversitesi olarak dünya çapında yüzden fazla karşılıklı anlaşmaya, etkili bir Erasmus programına sahibiz. Ankara Üniversitesi Kosta Rika Dışişleri Bakanı Enrique Castillo ile Bavyera Eyaleti Bilim, Araştırma ve Sanat Bakanı Dr. Wolfgang Heubisch Üniversitemizi ziyaret ederek bilim ve eğitim açısından ortaklık kurmak istediklerini bildirdi. olarak, uluslararası ortaklarımızdan gelen tüm tekliflere açığız, özellikle Almanya tarafından gelen tekliflere daha fazla açığız dedi. Alman konuklar, Üniversitemizin Biyoteknoloji Enstitüsü ve Fen Fakültesi Herbaryumunu da ziyaret etti. Avcılığı Bile Yasakladılar Kosta Rika Dışişleri Bakanı Enrique Castillo da Rektör Prof. Dr. Erkan İbiş le görüşmesinin ardından Rektörlük 100. Yıl Salonu nda Latin Amerika ve Kosta Rika adlı bir konferans sundu. Arjantin, Şili, Meksika, Kolombiya, Ekvator ve Küba büyükelçilerinin de yer aldığı konferansın açılışında bir konuşma yapan LAMER Müdürü Prof. Dr. Necati Kutlu, Kosta Rika deyince akla özgürlük ve eğitim geldiğini, bu ülkenin bir ordusunun bile bulunmadığını söyledi. Kosta Rika nın, basın özgürlüğü konusunda dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi olduğunu, aynı zamanda çevreye duyarlı olduklarını, avcılığı bile yasakladıklarını kaydetti. Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sibel A. Özkan da Kosta Rika nın, silahsızlanmayı dış politikanın temeli haline getirdiğini, sahip olduğu demokrasi kültürünün de güzel yanlarından biri olduğunu kaydetti. 100 yılı aşkın bir süredir demokrasi ile yönetilen Kosta Rika nın, dünyada en uzun süre demokrasi ile yönetilen 22 ülke arasında olduğunu kaydeden Prof. Dr. Özkan, okur yazarlık oranının yüzde 94 e ulaştığını, 1917 yılından beri eğitimin parasız ve mecburi olduğunu ve devlet tarafından karşılandığını belirtti. 20