3 ay önce 10 metre bile gidemiyordum!



Benzer belgeler
2012/4 SAYILI DÖVİZ KAZANDIRICI HİZMET TİCARETİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA TEBLİĞ (SAĞLIK TURİZMİ SEKTÖRÜ)

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarihi:11/02/2016 Yıl 2015 YILI (OCAK-ARALIK) HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret

İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

TÜİK VERİLERİNE GÖRE ESKİŞEHİR'İN SON 5 YILDA YAPTIĞI İHRACATIN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (ABD DOLARI) Ülke

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat İthalat Ulke adı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI. İthalat Miktar Kg. İthalat Miktar m2

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

Rapor tarihi:13/06/ HS6 ve Ülkeye göre dış ticaret. İhracat Miktar 1. İhracat Miktar 2. Yıl HS6 HS6 adı Ulke Ulke adı Ölçü adı

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI TÜRK TEKNİK MÜŞAVİRLİK HİZMETLERİ SEKTÖRÜ

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI

1/11. TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU DIŞ TİCARET İSTATİSTİKLERİ VERİ TABANI Rapor tarih 30/03/2018 Yıl 01 Ocak - 28 Subat 2018

Medikal Turizmde Tanıtım, Pazarlama Stratejileri ve Hedef Ülkeler

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI 9 12 Ocak 2013

TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMU

TOPLAM

TOPLAM

TOPLAM

TOPLAM

TOPLAM

TOPLAM

TOPLAM

2012/4 SAYILI DÖVİZ KAZANDIRICI HİZMET TİCARETİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA TEBLİĞ

TOPLAM

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ÜNVER Mevlana Kalkınma Ajansı, Konya Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü

2013-Aralık Un İhracat Rakamları

2015 YILI OCAK EYLÜL DÖNEMİ EV TEKSTİLİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

BURSA İNŞAAT FUARI ve RISING CITY BURSA GAYRİMENKUL FUARI 2018 FUAR RAPORU

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

İÇİNDEKİLER Yılları Yassı Ürünler İthalat Rakamları Yılları Yassı Ürünler İhracat Rakamları

9. Dubai Uluslararası Gayrimenkul ve Emlak Fuarı (İPS) en yeni projemiz olan Dubai Sustainable City yi duyurmak için mükkemmel ve en doğru ortamdi.

TOPLAM

Yardım kuruluşlarının kurban bedelleri

AGRT DEN TARİHİMİ ÖĞRENİYOR, TABİATI SEVİYORUM SOSYAL SORUMLULUK PROJESİ

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

2019 ŞUBAT DIŞ TİCARET RAPORU

2013-Haziran Un İhracat Rakamları

TOPLAM

ÇARŞAMBA İZMİR GÜNDEMİ- -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı / Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

TOPLAM

TÜRKİYE NİN İHTİYAÇ DUYDUĞU FUAR 3.ELECTRONIST FUARI

ALO 170 Sivas ta Hizmet Vermeye Başladı

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

TOPLAM

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) SAĞLIK TURİZMİ SEKTÖRÜNE YÖNELİK DESTEKLER

TÜRKİYE DEKİ YABANCI ÜLKE TEMSİLCİLİKLERİ

TOPLAM

Dış Ticaret Müsteşarlığı nca ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi amacıyla çeşitli stratejiler uygulamaya konmuş bulunmaktadır.

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Nisan 2012

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF)

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

DÖVİZ KAZANDIRICI HİZMETLER

TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISININ YILLAR İTİBARIYLA DEĞİŞİMİ

MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ) - (KÜMÜLATİF)

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

2019 MART DIŞ TİCARET RAPORU

smart solutions FUAR KAPANIŞ RAPORU

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

UMUMA HUSUSİ HİZMET DİPLOMATİK A.B.D Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var. AFGANİSTAN Vize Var Vize Var Vize Var Vize Var

TÜRKİYE NİN EN TEKNİK ELEKTRİK FUARI: 4. ULUSLARARASI ELEX FUARI 2015 YILINDA DA HEYECAN VERDİ

2018 TEMMUZ DIŞ TİCARET RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI İhracat Genel Müdürlüğü PAZARA GİRİŞ KOORDİNASYON YAPISI VE HEDEF ÜLKELER

Uludağ Hazır Giyim Ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği İhracat Raporu (Ağustos / Ocak-Ağustos 2017)

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

ÜÇÜNCÜ TÜRK KENEŞİ İŞ FORUMU. (24 Ekim 2014, Nahçıvan) TÜRK KENEŞİ GENEL SEKRETERİ RAMİL HASANOV UN İŞ ADAMLARINA HİTABI

İZMİR TİCARET ODASI LONDRA İŞ VE İNCELEME GEZİSİ ZİYARET RAPORU

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

YABANCI TERÖRİST BİLGİ NOTU TUTUKLU GAZETECİLER. Bilgi Notu

SEKTÖRÜN BENİMSENEN FUARI ELEX

2015 OCAK DIŞ TİCARET RAPORU

TÜRKĠYE UN SANAYĠCĠLERĠ FEDERASYONU

YURTDIŞI MARKA TESCİL MALİYETLERİ

TÜ ROFED TÜRİ ZM BÜ LTENİ

4. ULUSLARARASI ELECTRONIST FUARINDAN 2016 YILI İÇİN ÜMİT VADEDİCİ KAPANIŞ

HALI SEKTÖRÜ. Ocak Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

2017 MART DIŞ TİCARET RAPORU

CEZAYİR SEKTÖREL AÇILIM GEZİSİ

Yurtdışı temsilciliklerimiz - RUSYA. Seyahat Rehberi. Son güncelleme: esky.com.tr 2. Guide_homepage

UNCTAD DÜNYA YATIRIM RAPORU 2015 LANSMANI 24 HAZİRAN 2015 İSTANBUL

İSTANBUL MADEN İHRACATÇILARI BİRLİĞİ MAL GRUBU ÜLKE RAPORU (TÜRKİYE GENELİ)

HAZİRAN 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

2014 AĞUSTOS DIŞ TİCARET RAPORU

TOPLAM ÖĞRENCİ SAYISININ YILLAR İTİBARIYLA DEĞİŞİMİ

TİCARİ İLİŞKİLER DURUM İKÖ ÜLKELERİ ARASINDA AVRUPA BİRLİĞİ >>

YÜRÜRLÜKTE BULUNAN ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI. ( tarihi İtibariyle) Yayımlandığı Resmi Gazete

Berkalp Kaya KASIM 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

HALI SEKTÖRÜ. Kasım Ayı İhracat Bilgi Notu. TDH AR&GE ve Mevzuat Şb. İTKİB Genel Sekreterliği. Page 1

2017 OCAK DIŞ TİCARET RAPORU

NİSAN 2018 TAŞIMACILIK İSTATİSTİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU

2013 AĞUSTOS DIŞ TİCARET RAPORU

SEKTÖR KURULLARI ve İŞ GELİŞTİRME KOMİSYONU Bölgesel İş Geliştirme Forumu

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!

İKİLİ İLİŞKİLER VE PROTOKOL DAİRESİ BAŞKANLIĞI

2011 YILI ULUSLARARASI EĞİTİM

Transkript:

SAYFA 01 GEDİZ Üniversitesi parmakla gösterilecek 2010 yılında yabancı öğrenci kaydına başlayan Gediz Üniversitesi rekor üstüne rekor kırıyor. İlk yıl 9 ülkeden gelen öğrencilerle eğitime başlayan Gediz, iki yıl içinde ülke sayısını 51 e çıkarmayı başardı Uluslararası başkan oldu! 2010 DA 9 ÜLKEDEN yabancı öğrenci alan Gediz Üniversitesi, dünya üniversitesi olma yolunda hızla ilerliyor. Bu yıl, ABD, Afganistan, Angola, Bangladeş, Cezayir, Ekvator Ginesi, Fransa, İsviçre, Kazakistan, Liberya, Moğolistan, Moritanya, Orta Afrika, Sudan, Suriye ve Suudi Arabistan dan da öğrenci aldıklarını açıklayan Rektör Çevik, Dünyaya mal olmuş üniversitelerde yabancı öğrenci oranı yüzde 10 ile 20 arasında değişir. Gediz Üniversitesi bu orana kısa sürede yaklaştı. Lisans eğitimi için yurtdışından öğrenci çekmek, öyle kolay bir iş değil. Ciddi çalışma yapmanız ve güven kazanmanız gerekiyor. Hedefimiz 100 ülke, bin yabancı öğrenci. diye konuştu. devamı 4 te Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan a, Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118-R Yönetim Çevresi Federasyonu tarafından Melvin Jones Dostluk ödülü verildi ÖDÜL TÖRENİNDE konuşan Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118-R Yönetim Çevresi Federasyonu Başkan Aşır, Başkan Tartan, paylaşımcı özelliği ve insan odaklı sosyal projeleri ile böyle bir ödülü hak etti dedi. Başkan Tartan ise,. Bugüne dek çok sayıda ödül aldık. Ancak Melvin Jones ödülü benim için çok önemli. Çünkü, topluma en iyi hizmeti verdiğimizin uluslar arası bir göstergesi dedi. devamı 2 de www.sondakikagazetesi.com Tatı dan EXPO 2020 için organik destek! EXPO 2020 ye yönelik çalışmaları ile dikkat çeken Buca Belediyesi, Paris te yapılan 4'üncü Uluslararası Mutfak Fotoğrafları Festivali ne de katıldı. Festivalde, misafirlerine kuru üzüm, incir, zeytin, zeytinyağı gibi ürünleri ikram eden Başkan Tatı, EXPO nun teması sağlık. Sağlık için organik tarım çok önemli. Organik tarımın merkezi de Buca. Bu yüzden EXPO da çok etkili olacağız dedi. devamı 4 te Pencereden gördüm ne olur bana inanın! İZMİR Karabağlar Polis Merkezi'nde 2011 Temmuz ayında gözaltına alınan Fevziye Cengiz'i dövdükleri iddiasıyla haklarında dava açılan polis memurları, ağır ceza mahkemesinde yargılanmaya başladı. Dayak mağduru F.C nin eşi M.C, Eşimi dövdüklerini pencereden gördüm. Sonra bir polis memuru perdeyi kapattı. Eşimin çığlıklarını duymama rağmen bir şey yapamadım dedi. devamı 3 te 3 ay önce 10 metre bile gidemiyordum! ''Burger'' hastalığı nedeniyle büyük acılar çeken Kara kardeşler için acı dolu günler artık geride kaldı. Kara kardeşlere sahip çıkan Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, kök hücre nakli ve stent operasyonlarına imza attı. Orhan Kara, Eskiden ayağa kalkamıyordum, şimdi sokağa çıkabiliyorum diye konuştu Yaşlı deyince akan sular durur BORNOVA Belediyesi, Türkiye ye örnek gösterilen Evde Yaşlı Bakımı Hizmetleri nin kapsamını genişletiyor. Yaşlıları evlerinde ziyaret edip çarşaf değişiminden saç tıraşına kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayan Bornova Belediyesi, her ay yaklaşık 100 evi ziyaret ediyor. 2013 te yaşlılara hizmet veren ekip sayısı 4 ten 6 ya çıkarılacak. devamı 5 te Ege Üniversitesi evde bakımın yıldızı oldu! devamı 5 te ARTIK RAHAT RAHAT UYUYORUM ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Münacettin Ceviz başkanlığındaki ekip tarafından 2 hafta önce ameliyat edildiğini söyleyen Orhan Kara, ''Nakil yapılalı henüz 2 hafta olmasına rağmen şikayetlerim büyük oranda geçti. Ağrılarım bitti. Uyuyamıyordum, en uzun uykum 15 dakika, yarım saatti. Şimdi çok şükür iyiyim. Önceden 10 metre yürüyemiyordum. Şu anda zorlanmadan 150-200 metre yürüyorum. Parmaklarımda çürümeler vardı, onlar temizlendi, dikiş atıldı. Önceden açık yaraydı, şimdi kapanma sürecine geçti dedi. MASRAFLARI DEVLET KARŞILADI KARA, aynı hastalıktan muzdarip olan ağabeyi Hasan Kara'ya ise damarlarının kendisine göre daha iyi durumda olması nedeniyle ilaç tedavisi uygulandığını belirtti. Ağabeyine daha önce stent takıldığını, ileriki günlerde ''balonla damar açma'' tedavisi uygulanacağını anlatan Kara, ''Ağabeyimin durumu benden daha iyiydi, Erzurum'da tedavi görmeye başladıktan sonra daha da iyi oldu, ağrıları tümüyle geçti. Doktorlarımız, tam rahatlama sağladıktan sonra taburcu edeceklerini söyledi. Çok iyiye gidiyor onun durumu da'' dedi. Kara, tüm tedavi masraflarının devlet tarafından karşılandığını belirtti. devamı 8 de VOB SAVAŞINI Ankara kazandı HÜKÜMET ile İTB arasında tartışmaya neden olan Vadeli İşlemler Borsası nı sonunda İstanbul a kaptırdık. Meclis toplantısında konuşan İTB Başkanı Kestelli, Bütün yetkiler elimizden alınıyor. Kabul etmezsek sıfır değer olacak. Vermezsek 2-3 yıl sonra o yetkiler de alınacak. Kabul etmemizde fayda var. İMKB nin hantallığını ve başarısızlığını, VOB un başarısıyla örtmek istiyorlar. Daha fazla ayak diretirsek her aşamada önümüzün kesileceği aşikar diyerek pes ettiklerini açıkladı. devamı 5 te Borsa İstanbul için 14 ülke ile anlaştık İMKB Başkanı M.İbrahim Turhan, Borsa İstanbul un kurulmasıyla Türkiye yi dünyada en önde gelen bir finans merkezi haline getirmek istediklerini belirterek,14 ülke ile anlaşma yaptıklarını açıkladı.devamı 5 te Aliağa, YATa YATa dünya incisi olacak ALİAĞA-ÇALTIDERE ye yapılacak yat ve tekne üretim merkezi ile ilgili yüksek ecri misil sorununa Ulaştırma-Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım el attı. Problemin kısa sürede giderilmesini umduklarını söyleyen Yat ve Tekne Endüstrisi Federasyonu 2. Başkanı Bilgi, ''Çünkü biz burayı sadece Ege ve İzmir olarak düşünmüyoruz, burası dünya çapında bir üs olacak dedi. devamı 4 te

SAYFA 02 Kocaoğlu efelerle buluştu Bayraklı dan Akartürk geçti İZMİR Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Kemalpaşa nın Vişneli Köyü nde çekimleri süren Efe isimli filmin setine konuk oldu. Yönetmeni senaryo yazarı ve başrol oyuncusu Muzaffer Çağlar İşgören ile oyuncular ve set ekibi tarafından alkışlarla karşılanan Başkan Aziz Kocaoğlu, sette bizzat yönetmen koltuğuna oturarak film çekimlerini izledi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, Ege kültürünü, değerlerini ve yaşam biçimini anlatan Efe filmini sabırsızlıkla beklediğini söyledi. Sanat Danışmanlığını Haldun Dormen in yaptığı İzmirli Tiyatro grubu Sahne Tozu Tiyatrosu tarafından yaşama geçirilen Efe isimli filmde, Çakırcalı Mehmet Efe nin hayatından kesitler alınarak yazılan senaryo beyaz perdeye aktarılıyor. 1920-30 yılları arasındaki dönemde geçen filmin finalinde ise Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ün köye geldiği sahne yer alıyor. BAYRAKLI Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinliklerinin son gününe Bedia Akartürk Konseriyle damga vurdu. Çiğdem Tunç geceye sunumuyla renk katarken, Akartürk muhteşem yorumuyla Cumhuriyet Bayramı coşkusuna ahenk kattı. Tepekule Kongre ve Sergi Sarayı nda düzenlenen gece Çiğdem Tunç un sunumuyla başladı. Cumhuriyetin Kalesi İzmir e gelmekten ve Bayraklı Belediyesi nin Cumhuriyet Bayramı etkinliğini sunmaktan dolayı kendini çok mutlu hissettiğini dile getiren Tunç sunuculuğunun yanı sıra şarkıcılığını da konuşturarak üç tane şarkı seslendirdi. Dinleyicilerden alkış alan Tunç daha sonra sahneyi Bayraklı Belediyesi Folklor Eğitim Merkezi nin folklorcularına bıraktı. DOSTLUK ödülü Başkan Tartan a Törende konuşan Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118-R Yönetim Çevresi Federasyonu Başkan Aşır, Başkan Tartan, paylaşımcı özelliği ve insan odaklı sosyal projeleri ile böyle bir ödülü hak etti dedi KONAK Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan a, Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118- R Yönetim Çevresi Federasyonu tarafından Uluslararası Lions Kulüplerinin en prestijli ödülü olan Melvin Jones Dostluk ödülü verildi. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 89 uncu yılı için düzenlenen Cumhuriyet Balosu nda bir araya gelen Lions Kulüpleri, Melvin Jones Dostluk Ödül Törenine de ev sahipliği yaptı. Hilton Otel de gerçekleşen Baloya Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118-R Yönetim Çevresi Federasyonu 2011-2012 dönem Başkanı Ahmet Aşır, 2012-2013 dönem Başkanı Canan Banu Dündar ve Lions Kulüpleri üyeleri katıldı. Uluslararası Lions Kulüpleri Birliği 118-R Yönetim Çevresi Federasyonu Başkanı Ahmet Aşır, örnek bir belediye başkanı olmasının yanı sıra paylaşımcı özelliği ve insan odaklı sosyal projeleri hayata geçirmesi dolayısıyla Dr. Hakan Tartan ı Melvin Jones Dostluk Ödülü ne layık gördüklerini açıkladı. Ahmet Aşır, ihtiyaç duydukları her an Başkan Tartan ın yanlarında olduğunu belirterek Hakan Tartan, sadece yerel yönetimde değil hayatı boyunca başarılara imza atmış bir isim. Ne zaman ihtiyaç duysak onu yanımızda bulduk, projelerimizde her zaman destek aldık. Hakan Tartan günümüz dünyasının etkin bir lideridir. İyilikleri destekleyen, İzmir in gülen yüzü, başarılı Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan a Melvin Jones Dostluk Ödülünü takdim etmekten mutluluk duyuyoruz dedi. Lions kulüplerinin hizmet için yola çıkan değerli bir aile olduğunu dile getiren Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, duygularını şu sözlerle ifade etti: Başarıya giden yolda hiçbir zaman yalnız yüründüğünü düşünmedim. Ödüller olacak, başarılar kazanılacak. Ancak bunu yaparken önemli olan hep birlikte olabilmek. Sadece yan yana durmak değil kol kola yürümek. Bugüne dek ödüller aldık. Ancak Melvin Jones ödülü benim için çok önemli. Bundan yüz yıl önce açılan bir sevgi penceresini demek ki hala açık tutabiliyoruz. Bundan sonra da topluma hizmet anlayışıyla, daha ileriye taşıyabilirsek ne mutlu. Melvin Jones Ödülü nedir? Uluslararası hizmet kuruluşu Lions Kulübü'nün en büyük hizmet ödülüdür. Melvin Jones Fellowship Dostluk Ödülü, insanlığa ve toplumun kalkınmasına katkıda bulunan, şefkat ve paylaşımcılık özelliklerine sahip, toplum tarafından beğenilen sosyal projeleri olan kişilere verilen bir ödül. Lions kulüplerinin kurucusunun adını taşıyan ödül, 1973'ten beri Türkiye'de veriliyor. Ödül, bugüne kadar toplumda iz bırakan Süleyman Demirel, Türkan Saylan, Yıldız Kenter, Suna Kıraç, Uğur Dündar, Dr. Mehmet Öz, Oya Eczacıbaşı, Haldun Dormen, Hayrettin Karaca, Yılmaz Özdil ve Betül Mardin in de aralarında olduğu isimlere verildi. Karşıyaka, cumhuriyet bestecilerini unutmadı KARŞIYAKA Belediyesi Opera ve Tiyatro Sahnesi anlamlı bir konsere ev sahipliği yapıyor. Cumhuriyetimizin 89. Yılı nedeniyle gerçekleştirilecek şan konserinde Cumhuriyet Bestecileri nin eserleri seslendirilecek. Ülkemizin kuruluş dönemlerinde tüm olumsuzluklara karşın sanatta öne çıkmaya çalışan bestecilerin eserleri bir kez daha hatırlanacak. Aydınlığa giden yolda halkı aydınlatmayı ilke kabul eden bestecilerimizin o günlerdeki coşkuyu da katarak bestelediği parçalar konserde hayat bulacak. Cumhuriyet Bestecileri içeriğiyle hazırlanan konser 03 Kasım 2012 Cumartesi günü saat 20.30 da Karşıyaka Belediyesi Opera ve Tiyatro Sahnesinde gerçekleştirilecek. Özel çocuklara özel kitaplar KONAK Belediyesi bir ilki daha gerçekleştirerek Özel Eğitim Gereksinimli Öğrenciler için ilköğretim öncesine yönelik kitap yayımladı. Konak Belediyesi Kültür Yayınları tarafından yayınlanan kitap, eğitimci Düriye Aydın tarafından yayına hazırladı. Orta ve hafif düzeydeki zihinsel engellilerin okul öncesi eğitimi için özel olarak düzenlenen kitap Türkiye de de bir ilk olma özelliği taşıyor. Okuma yazma öncesi özel eğitim alan çocukların İlk okuma yazma ve ön koşul kitabı olarak hazırlanan kitaplarla çocuklar okuma Konak Belediyesi Türkiye de bir ilk gerçekleştirdi ve Özel Eğitim Gereksinimli Öğrenciler için ilkokul öncesinde kullanabilecekleri İlk okumayazma ve ön koşul becerileri kitabı yayımladı yazmayı öğrenirken bir taraftan da el becerileri kazanacak. Bir özel eğitim okulunda Zihinsel Engelli Sınıf Öğretmeni olarak çalışan Düriye Aydın, özel eğitimin çok geniş olduğunu belirterek, Bu kitaplarla eğitilebilir çocukların yazıya geçmeden önce el parmak çalışmalarında kaslarının kuvvetlenmesi, el göz koordinasyonunu kurabilmeleri, kalem tutma becerileri edinmeleri, kalem kontrolünü sağlayabilmeleri ve başladığı işi bitirme becerisi kazanmaları amaçlanıyor dedi. Aydın sözlerine şöyle devam etti: Orta ve hafif düzeydeki zihinsel engelli çocuklarımız bu kitaplar sayesinde okuma yazmayı daha kolay öğrenecek. Onlar için ne yazık ki hemen hemen hiç kitap yok. Az sayıda olanlar ise çok pahalı. Herkesin ulaşamayacağı rakamlara satışı yapılıyor. Bu eksikliği bir parça da olsa gidermeye çalıştım. Bu alanda ne kadar çok yayın olursa alanın daha iyi gelişeceği inancındayım. Özel eğitime gereksinimi olan çocuklar için bu çalışmaya büyük destek olan Konak Belediyesi ile bir ilke imza attık. Çocuk dostu, engelli dostu Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan a teşekkür ederim. İlk etapta iki bin adet basılan kitapların tüm Türkiye deki özellikle imkanları kısıtlı özel eğitim veren okullara gönderileceğini belirten Başkan Tartan, bu çalışmanın Konak Belediyesi için de özel ve anlamlı bir çalışma olduğunu söyledi. Tartan, Şimdiye kadar eğitime, okullara çok yatırım yaptım ama engelli çocuklarımız için bu bir ilk. Özel eğitime gereksinimli çocuklar için çok özel ve kapsamlı iki ciltlik ilk okuma-yazma kitabını Türkiye de ilk kez bir yerel yönetim olarak biz hazırladık. Türkiye de çok geç kalmış bir çalışma. Bu nedenle övüncümüz buruk. Umarım diğer yerel yönetimlere ve eğitimciler için de örnek olur diye konuştu Yıl: 2. Sayı: 395. Dağıtım: Yayın türü: İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: 0232 425 26 10 (Pbx) 0232 425 26 10 Mail: info@sondakikagazetesi.com Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: 0232 251 76 32 SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

SAYFA 03 Eşimi dövdüklerini pencereden gördüm BALIKESİR fena göçtü MARMARA ilçesi ile bağlı Avşa ile Saraylar beldesinde, 307 ev ve 149 iş yerinde hasar oluştuğu, 24 aracın ve zeytin bahçelerinin zarar gördüğü bildirildi. Su ve elektrikle ilgili sorunların aşıldığı bölgede, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri aralıksız çalışıyor. Balıkesir'de geçen haftaki kuvvetli yağışın ve selin etkili olduğu Marmara ilçesi (Marmara Adası) ile bağlı Avşa ve Saraylar beldesinde 307 ev ve 149 iş yerinde hasar oluştuğu, aralarında bir ambulansın da bulunduğu 24 aracın ve zeytin bahçelerinin zarar gördüğü bildirildi. AA muhabirinin İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü'nden aldığı bilgiye göre, geçen hafta yaklaşık 6 saat süren kuvvetli yağışın etkili olduğu Marmara ilçesi ile bağlı Avşa ve Saraylar beldesinde, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ile Marmara Kaymakamlığı hasara ilişkin tespit çalışmalarında sona yaklaştı. Şu ana kadar yapılan tespite göre, ilçe ve iki beldede toplam 307 ev ve 149 iş yerinde büyük çapta hasar oluştu. İş yerleri, tavanlarına kadar çamur doldu. Bölgede ayrıca, 24 araç ve zeytin bahçeleri zarar gördü, 4 küçükbaş hayvan telef oldu, içme suyu şebekesi ve kanalizasyon sistemi çöktü. Olayın yaşanmasından kısa süre sonra bölgeye ilk etapta 100 bin lira kaynak aktırılırken, öncelikli olarak, su ve elektrikle ilgili yaşanan sorunların çözüldüğü kaydedildi. (AA) İzmir'de gözaltına alınan kadının polis merkezinde dövülmesine ilişkin 4 polis hakkında asliye ceza mahkemesinde açılan ancak görevsizlik kararı verilen davanın ağır ceza mahkemesinde görülmesine başlandı. Dayak mağduru F.C nin eşi M.C, eşinin karakolda öldüresiye dövüldüğünü ileri sürdü İZMİR Karabağlar Polis Merkezi'nde 2011 Temmuz ayında gözaltına alınan Fevziye Cengiz'i dövdükleri iddiasıyla haklarında dava açılan polis memurları, ağır ceza mahkemesinde yargılanmaya başladı. İzmir 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği görevsizlik kararı üzerine İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanan davanın ilk duruşmasına, mağdur Fevziye C. ve avukatları ile sanık polis memurları B.S, H.Y, T.D. ve avukatları katıldı. Sanık polisler H.Y ve B.S, yaptıkları savunmada, Fevziye C'nin kendilerine hakaret ve küfür ettiğini, kelepçe takmak Yoldaki parke taşı çene kırdı istediklerinde de kendilerine hakim olamayarak Fevziye C'ye tokat attıklarını söyledi. Mağdur Fevziye C. ise önceki yazılı ifadesini yinelediğini belirterek, sanık polislerin kendisini dövdüklerini, şiddet uyguladıklarını iddia etti. Geniş güvenlik önlemleri altında yapılan ilk duruşmaya, dört sanık polisten üçü katılırken dayak yediğini iddia eden Cengiz, eşi ve çocuklarıyla birlikte geldi. Şahit olarak dinlenen Cengiz'in eşi Murat Cengiz, sanık polislerin eşini karakola götürdükten sonra ellerini kelepçelediklerini ve gözünün önünde dövdüklerini söyledi. Cengiz, eşi dayak yerken bir polisin de perdeyi kapattığını belirtti. Emniyet ve savcılık aşamasındaki ifadelerini tekrarlayan sanık polisler ise haklarındaki suçlamaları reddederek beraatlarını talep etti. Duruşma, İZMİR'in Gaziemir ilçesinde 6 yaşındaki Hasan Unutulmaz bisikletiyle giderken, iddiaya göre, tamirat için yolda bırakılan parke taşlarına çarptı. Yere düşen Unutulmaz, çenesini kırdı. Baba Ahmet Unutulmaz, ihmal sonucu oğlunun yaralandığı iddiasıyla yetkililerden şikayetçi oldu. Olay, geçen çarşamba saat 20.00 sıralarında, Hürriyet Mahallesi 1169 Sokak'ta meydana geldi. Remzi Doğan İlköğretim Okulu'na bu yıl başlayan küçük Hasan, çıkışta arkadaşının evine gitti. Akşam saatlerine kadar orada vakit geçiren Hasan'ı, babası Ahmet Unutulmaz işten çıkınca almaya geldi. Baba oğul, farklı bisikletlerle evlerine gitmek için yola çıktı. Hasan, sokakta bisikletle ilerlerken aniden yere düştü. Oğlunun kanlar gelmeyen şahitlerin dinlenmesi için 6 Şubat 2013 tarihine ertelendi. Asliye ceza mahkemesinin görevsizlik kararı vermesinden sonra İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan ilk duruşmaya sanık polislerden H.Y., B.S. ve T.D. katılırken dayağı seyreden ve görülmemesi için perdeyi çekmekle suçlanan N.A. katılmadı. İşkence, kasten yaralama ve yaralamaya yardım suçlarından yargılanan polisler, emniyet ve savcılık aşamasında verdikleri ifadeleri tekrarlayıp beraatlarını talep etti. Müzikholde başka erkeklerle oturan Fevziye Cengiz'in kimliğini vermediğini, taşkınlık yaptığını, bu tutumunu karakolda da sürdürdüğünü söylediler. Şahit olarak dinlenen Murat Cengiz ise, "Olay günü ben, çocuklarım, damadım ve kardeşim, denizden döndükten sonra bir müzikhole gidip eğlenmek istedik. Karabağlar'da bulunan müzikhole girdikten kısa bir süre sonra polis uygulama için içeriye girdi. Polis memurları kimlik sordu. Ben de eşimin ve benim kimliğimin araçta olduğunu söyledim. Araca kimlik almaya gittiğim sırada bir polis memuru, eşimin yüzüne tokat attı. Diğer polisler de zorla eşimi araca bindirmeye çalışıyorlardı. Sanık polislerden ikisi, eşime ağzına alınmayacak şekilde küfür ve hakaret etti. Sonra eşimi karakola götürdüler. Beni içeriye almadılar. Pencereden baktığımda eşimin ellerini kelepçeleyip dövüyorlardı. Sonra bir polis memuru perdeyi kapattı. Eşimin çığlıklarını duymama rağmen bir şey yapamadım." dedi. Fevziye Cengiz'in büyük kızı, kimliği yanında olmadığı için şahitlik yapamadı. içinde yerde yattığını gören babası, bisikletin, patlayan su borusunun kumla kapatılmış kısmına arabalar girmesin diye önlem için koyulan parke taşlarına çarptığını fark etti. Oğlunu, yakındaki özel bir kliniğe, oradan da Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götüren Unutulmaz'a, oğlunun çenesinin kırıldığı söylendi. Çocuk, ilk tedavinin ardından ameliyat olması gerektiği için Ege Üniversitesi Hastanesi'ne sevk edildi. İzmir den kaçtı Balıkesir'de yakalandı Korkulukta ölüm kalım savaşı SULTANBEYLİ de, evininin penceresindeki demir parmaklıklara kafası sıkışan 70 yaşındaki Rabia Aykuş itfaiye ekiplerinin çalışmaları sonucu kurtarıldı. Yaşlı kadını pencerede sıkışmış durumda gören sağlık görevlisi de fenalaştı. İlginç olay, Mecidiye Mahallesi Mecidiye Caddesi Haliç sokak üzerinde meydana geldi. Henüz bilinmeyen bir nedenle Rabia Aykuş (70) isimli yaşlı kadının kafası, pencerenin demir parmaklıklarına sıkıştı. Yaşlı kadın yakınlarının çabalarına rağmen sıkıştığı yerden kurtarılamayınca durum itfaiye ve sağlık ekiplerine bildirildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yaşlı kadını kurtarmak için çalışmalara başlarken sağlık ekipleri de hazır bulundu. Eşini ve iki kişiyi daha öldürmek için İzmir adliyesinden firar eden cinayet zanlısı İsmet A. (38), jandarmanın çalışması sonucu Balıkesir'de yakalandı GÖZALTINA alınan zanlının, eşini ve iki kişiyi daha öldürmek için harekete geçtiği belirlendi. Buca ilçesinde oturan İsmet A., üç yıl önce tartıştığı kayınbiraderi ve amoğlu Sinan A.'yı (42), tabancayla öldürmüştü. Cinayetten sonra otogarda yakalanan ve tutuklanan zanlı hakkında, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde kasten adam öldürmek suçundan dava açıldı. İki yıl süren davada, cinayeti tahrik altında işlediğine karar verilerek 25 yıl hapis cezası talep edildi. Sanık İsmet A., duruşma için 24 Eylül 2012 tarihinde adliyeye götürüldü. Nezarethanede duruşma saatini beklediği sırada mahkumlardan birinin rahatsızlanması üzerine görevliler ambulans çağırdı. Doktorların gelmesi sırasında yaşanan kargaşadan yararlanan İsmet A. firar etti. Kaçtıktan sonra evine telefon edip eşini de öldüreceğini söylediği iddia edildi. Polis, sanığın evinin etrafında geniş güvenlik tedbirleri aldı. Harekete geçen jandarma ekipleri, İsmet A.'nın ailesini ve öldürmekle tehdit ettiği eşini takibe aldı. Eşini ve iki genelev patronunu öldürmeyi planladığı tespit edilen zanlıyı yakalamak için 10 kişilik ekiple çalışma başlatıldı. Yapılan araştırmada İsmet A.'nın, tabanca almak için İstanbul'daki ablasına telefon ettiği ve Balıkesir'deki yeğeninden para almak için gideceği belirlendi. PKK YANDAŞI 22 kişi gözaltına alındı İZMİR'in Karabağlar ilçesinde, cezaevlerindeki açlık grevlerine destek vermek için çadır kurup terör örgütü PKK ve elebaşısı Abdullah Öcalan lehine propaganda yapan 22 kişi gözaltına alındı. Geçen pazar günü bir grup, Limontepe semtinde izinsiz çadır kurdu. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, açlık grevlerine destek için terör örgütü PKK ve elebaşısı Öcalan lehine propaganda yaptıkları ileri sürülen beşi kadın 22 kişiyi gözaltına aldı.

gündem 4 gündem 5 Dört kıtadan 51 ülke Gediz i TERCİH ETTİ! GEDİZ Üniversitesi, yurtiçindeki tercih başarısını sınırların ötesine de taşıyor. Her yıl farklı ülkelerden daha çok yabancı öğrenci, lisans eğitimi için başvuruyor. Dünya çapında bilinen ve tercih edilen üniversite olma hedefiyle yurtdışında yapılan yoğun tanıtım çalışmaları sayesinde bu sonuca ulaşılıyor. Yabancı kaydı yapılan ilk yıl olan 2010 da dokuz ülkeden öğrenciler İzmir in yolunu tutmuştu, geçen sene ülke sayısı 35 e çıktı. Bu yıl ise çıta daha da yükseldi; ABD, Afganistan, Angola, Bangladeş, Cezayir, Ekvator Ginesi, Fransa, İsviçre, Kazakistan, Liberya, Moğolistan, Moritanya, Orta Afrika, Sudan, Suriye ve Suudi Arabistan ın da eklenmesiyle ülke sayısı 51 e ulaştı. Ayrıca öğrenci değişim programı Erasmus kapsamında da Litvanya, Polonya ve Slovenya dan gençler bulunuyor. Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik, bir dünya üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini, kültürleri buluşturup kaynaştırmada öncü rol üstlendiklerini dile getirdi. Seyrek teki kampüslerinde 250 yabancı öğrencinin Türk yaşıtlarıyla birlikte eğitim gördüğüne dikkat çeken Çevik, şunları söyledi: Dünyaya mal olmuş üniversitelerde yabancı öğrenci oranı yüzde 10 ile 20 arasında değişir. Gediz Üniversitesi bu orana kısa sürede yaklaştı, dünya üniversitesi iddiasını bir kez daha ortaya koymuş oldu. Lisans eğitimi için yurtdışından öğrenci çekmek, öyle kolay bir iş değil. Ciddi çalışma yapmanız ve güven kazanmanız gerekiyor. Kısa sürede ulaştığımız sonuç, Gediz Üniversitesi nin farkıdır. Hedefimiz 100 ülke, bin yabancı öğrenci. Rektör Çevik, Gediz Üniversitesi ne öğrenci gönderen ülkeler arasında ABD nin de bulunmasının önemine işaret ederek, Amerikalı gençler, dünyanın dört bir yanından öğrenci yağan ülkeleri dışında öğrenim görmeye pek sıcak bakmıyor. Gediz Üniversitesi olarak bu alanda adeta ABD yi keşfettik. Her sene daha da artan yabancı öğrencilerimiz ve yabancı akademisyenlerimizle dünyayı İzmir de buluşturup kültürleri kaynaştırıyoruz. Dünya gençliğinin üniversite eğitimi için bizi seçmesi, İzmir ve ülkemiz açısından da büyük önem taşıyor. Bu öğrenciler, dört beş yıl geçirdikleri Türkiye yi ikinci vatanları, İzmir i de memleketleri olarak görecek, bizimle aynı dili konuşacak. dedi. Gediz Üniversitesi'ne dört yıllık lisans eğitimi için öğrencilerin geldiği ülkeler şunlar: ABD, Afganistan, Almanya, Angola, Azerbaycan, Bangladeş, Belarus, Bulgaristan, Burkina Faso, Cezayir, Demokratik Kongo, Ekvator Ginesi, Endonezya, Etiyopya, Fas, Fransa, Gambiya, Gine, Güney Afrika, Haiti, Hollanda, İsviçre, Kamerun, Karadağ, Kazakistan, Kenya, Kırgızistan, Kongo Cumhuriyeti, Kosova, Liberya, Madagaskar, Malavi, Mali, Moğolistan, Moritanya, Mozambik, Nijer, Nijerya, Orta Afrika, Pakistan, Rusya, Senegal, Somali, Sudan, Suriye, Suudi Arabistan, Tanzanya, Türkmenistan, Uganda, Yemen ve Zambiya. İZMİRLİ işadamları Liberya yı çok sevdi İZİAD üyesi işadamları, Liberya nın başşehri Monrovia'da incelemelerde bulundu. TUSKON ve ESİDEF koordinasyonundaki ziyareti değerlendiren İZİAD Yönetim Kurulu Başkanı Resul Seçilmiş, Türkiye ile Afrika ülkeleri arasındaki ticaret hacmi 17 milyar dolara ulaştı. 2011 yılı verilerine göre Türkiye olarak Afrika kıtasına olan toplam ithalatımız 6,8 milyar dolar, ihracatımız ise 10,34 milyar dolarken bu tutarın yüzde 75 i Kuzey Afrika ülkeleriyle ticaretten oluşuyor. dedi. Batı Afrika ülkelerinden Liberya ile Türkiye nin 64 milyon dolar tutarında ticaret hacmi bulunduğunu aktaran Seçilmiş, 61 milyon dolarlık ihracatımız, 3 milyon dolarlık ithalatımız var. Liberya ile ticaret hacmimiz, istenen seviyede değil. Liberya nın Atlas Okyanusu'nda limana sahip olması, ucuz işgücü ve vergi avantajları açısından başta enerji olmak üzere birçok sektörde yatırım fırsatları olduğunu tespit ettik. Liberya pazarına girmek için bu ziyarette yeni fırsatlar oluşturacağımıza inanıyorum. Liberya'ya tarım ürünleri, tekstil ve inşaat malzemeleri ihracatı yapılabilir. Demir cevheri, kauçuk, orman ürünleri ve deniz mahsulleri ithal edilebilir. diye konuştu. İZİAD üyeleri, Capitol Hill de Dışişleri Bakanı Augustine Kpehe Ngafuan ın da katıldığı toplantıda Liberyalı işadamlarıyla ikili iş görüşmeleri yaptı. Liberya nın iç çatışmalardan sonra yeni hükümetle birlikte hızlı bir dönüşüm yapmasını planladıklarını söyleyen Bakan Ngafuan, bu süreçte iki ülke arasında ortak yatırımların, ekonomik işbirliğinin, bilgi ve tecrübe paylaşımının önemli bir yer tutacağını kaydetti. Ticaret Bakanı Miatta Beysolow u makamında ziyaret eden İZİAD heyeti, Liberya ekonomisi ve ticareti hakkında bilgi aldı. TUSKON un 2009 yılında İstanbul da düzenlediği Dünya Ticaret Zirvesi'ne katıldığını söyleyen Bakan Beysolow, Türk işadamları beni heyecanlandırdı. İki ülke arasındaki ticaretin çok az olduğunu düşünüyorum. Bu geliş gidişlerin artması, ticaret hacminin genişlemesine sebep olacaktır. dedi. Aliağa yat üretiminde dünyayı dize getirecek Çaltıdere ye yapılacak yat ve tekne üretim merkezi konusunda Ulaştırma-Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım ın devreye girdiğini açıklayan Yat ve Tekne Endüstrisi Federasyonu 2. Başkanı Bilgi, ''Biz burayı sadece Ege ve İzmir olarak düşünmüyoruz, burası dünya çapında bir üs olacak dedi ÇALTIDERE köyünde yat ve tekne imal bakım merkezi kurulması için hazırlanan projenin önündeki engel, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Yıldırım'ın girişimiyle aşılıyor. Yat ve Tekne Endüstrisi Federasyonu 2. Başkanı Bilgi, ''Biz burayı sadece Ege ve İzmir olarak düşünmüyoruz, burası dünya çapında bir üs olacak. Aliağa Çaltılıdere köyü Avrupa'nın yat üretim merkezi olacak. Buradaki hizmet maliyetleri karşısında Avrupa ülkeleri rakibimiz olamaz'' dedi. Aliağa ilçesine bağlı Çaltılıdere köyünde projelendirilen yat ve tekne imal bakım merkezinin kurulmasındaki en büyük engel olarak gösterilen yüksek ecrimisil bedeli sorununun, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın girişimiyle aşılma noktasına geldiği bildirildi. Yat ve Tekne Endüstrisi Federasyonu 2. Başkanı Aslan Bilgi, Aliağa'nın Çaltılıdere köyünde kamuya ait bin 200 dönüm arazi üzerinde yat imal ve bakım merkezi kurma projesi çalışmalarının 2006 yılında tamamlandığını, ancak Maliye Bakanlığı'nca öngörülen ecrimisil bedeli nedeniyle bugüne kadar hayata geçirilemediğini ifade etti. Bu projenin hayata geçirilmesi noktasında kurulan ''Yat ve Tekne İmalatçıları Endüstrisi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi''ne bugüne kadar 55 girişimcinin üye olduğunu ve yatırım için girişimciler tarafından yüksek değerlendirilen ecrimisil bedeli sorununun ortadan kaldırılmasını beklediklerini dile getiren Bilgi, bu noktada Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'dan yardım istediklerini belirtti. Bilgi, Bakan Yıldırım'ın girişimleri sonucunda Milli Emlak Genel Paris teki tanıtıma Buca dan DESTEK EXPO 2020 ye yönelik çalışmaları ile dikkat çeken Buca Belediyesi, Paris te yapılan 4'üncü Uluslararası Mutfak Fotoğrafları Festivali ne de katıldı. Festivalde, kuru üzüm, incir, zeytin, zeytinyağı gibi ürünleri ikram eden Başkan Tatı, EXPO için, organik tarımın merkezi Buca elinden geleni yapacak dedi PARİS te yapılan 4'üncü Uluslararası Mutfak Fotoğrafları Festivali (Festival International de la Photographie Culinaire) 'Yumurta' teması ile yapılmaya başladı. Buca Belediyesi Paris Tanıtım Müşavirliği nin İzmir EXPO adaylığı tanıtımına destek oldu. Festivalin açılış kokteylinde İzmir den götürülen gevrek ve peynir konukların ilgisini çekti. Paris te 4'üncü Uluslararası Mutfak Fotoğrafları Festivali (Festival International de la Photographie Culinaire), bu sene 'Yumurta' teması ile 25 Ekim-10 Kasım tarihleri arasında yapılıyor. Gastronomi ve fotoğrafçılık alanlarını bütünleştiren festivalin açılışında Paris Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtım Müşavirliği bu yıl ilk kez Onur Konuğu olarak aktivitelere katılıyor. Sergiler, atölye çalışmaları ve paneller düzenlendiği etkinliklerin açılışına Buca Belediyesi tarafından tanıtım Müşavirliğine destek verildi. Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, İzmir den götürülen kuru üzüm, incir, zeytin, zeytinyağı gibi ürünleri açılışa katılan konuklara ikram etti. İzmir Gevreği ve Tulum peynirli sunum ise konuklarca çok beğenildi. Paris teki açılışa konu ile ilgili yetkililer, gazeteci ve partnerleri katıldı. 'Gastronomi Turizm Fotoğrafçılığı Büyük Ödülleri' verilecek, Espace Mobalpa açılış gecesinde Türkiye'ye ayrılan alanlarda; gıda ürünleri, Türkiye'nin turistik destinasyonları tanıtıldı. Eğitmen şef Mürşit Göksüzoğlu, Ege mutfağından örnekler sundu. Festivalin açılışında EXPO adayı İzmir tanıtıldı. Kültür ve Tanıtma Ataşesi Kalbiye Noyan ile Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı konukları birlikte karşıladı. Paris Kültür Tanıtım Müşaviri Noyan, Ege Mutfağının tercih edilmesinin nedeninin; İzmir ilinin EXPO 2020'ye 'Herkes için Sağlık (Santé Pour Tous)' teması ile aday olması olduğunu, çünkü sağlık temasında; beslenme kültürü ve gastronominin önemli yer tuttuğunu söyledi. Tanıtım müşaviri Kalbiye Noyan yaptığı yazılı açıklamada Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı ya teşekkür etti. Noyan, 4. Uluslararası Mutfak Fotoğrafları Festivali nde Ege gıda ürünleri, çeşitli fotoğraf ve objeler ile ülke standımızı zenginleştiren başta Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı olmak üzere Buca Belediyesi ne teşekkür ederim dedi. Ayrıca festivalin ana konusu ile İzmir'in EXPO 2020'ye adaylık temasını buluşturması önemli rol oynadı. Müşavirliğin iştirak ettiği her fuar ve kültürel aktivite de EXPO süreci ve İzmir, ön plana çıkarılarak adaylığımızın Fransız kamuoyu ve diğer ülkelerin büyük çoğunluğu Paris'te ikamet eden BIE (Bureau International des Expositions) delegeleri nezdinde görünürlüğünü sağlamak olduğunu belirtti. Festivalde Ege gıda ürünleri ile katkı sağlayan Buca Belediye Başkanı Ercan Tatı, "Hedefimiz İzmiri, İzmirliyi, İzmir'in gıda ürünlerini, karakterini gösterip Türkiye'nin ve İzmir'in imajını güçlendirmek. İncir getirdik dünya ihracatının yüzde 76'sı İzmir de çıkıyor. Kuru üzüm, zeytinyağı, İzmir gevreği, tulum peyniri getirerek biz İzmirliyiz. İzmir'de bu demek için geldik. Gelenlere bakıp kıyasladığımda başarıya ulaştığımızı zannediyorum. Umarım bundan sonraki etkinliklerde de İlimizi, ülkemizi daha iyi anlatarak daha iyi bir izlenim bırakırız. Bundan sonra ilimizi ülkemizi nasıl tanıdılar EXPO oylamasında göreceğiz. EXPO'nun hedefi öncelikle Türkiye'nin kazanması. İzmir'de olduktan sonra EXPO'nun yatırım nimetlerinden de yararlanabilmek için tabi bu mücadele veriyoruz. Hedefim öncelikle Türkiye'nin kazanması. İzmir'e gelmesi. İlçeme de bir destek olursa ne mutlu bana" dedi. Festivale Buca Belediye Başkan Yardımcısı Halit Kurt, Meclis Üyeleri Ali Rıza Kaya, Zeki Seda Sönmez de katıldı. Gastronomi fotoğrafçısı Gökmen Sözen'in yarışmaya katılan eserleri gecede sergilendi. Türkiye'de yayımlanan gastronomi dergisi 'Food of Life'ın yayın yönetmeni olan sanatçı aynı zamanda amatör olarak aşçılık da yapıyor. Gecede sunum yapan eğitmen aşçı Mürşit Göksüzoğlu; Paris Uluslararası Yemek Enstitüsü 'Le Cordon Bleu'de eğitim almış, İstanbul Mutfak Sanatları Akademisi'nde eğitmen şefliğinin yapmasının dışında, mutfak danışmanı olarak çalışan Göksüzoğlu Türk Mutfağını temsilen çeşitli uluslararası festivallere de katılmış. Festival boyunca gerçekleştirilecek atölye ve panellerde üretimden tüketime 'Yumurta'nın beslenme kültürü içindeki yeri, tüketimi konuları ile gastronomi ve yemek fotoğrafçılığı tartışılacak. 9 Kasım'da Gobelins Ecole de l'image'da 'Türkiye Tanıtımında Gastronominin Yeri' (La Place de la gastronomie dans la communication de promotion touristique de la Turquie) Kültür ve Tanıtma Ataşesi Kalbiye Noyan tarafından bir konferans verilecek. Konferansa ayrıca yemek yazarı Sevim Gökyıldız'da katkı sunacak. Festival ödülleri 'La Bourse du Commerce'de Paris'de 9 Kasım akşamı verilecek. Gecede, Paris Kültür Tanıtım Müşavirliği çeşitli gıda ürünleri, Türkiye'yi turistik destinasyonlarla tanıtacak. Yarışma jürisinde yer alan Kültür ve Tanıtım Ateşesi tarafından kazanan sanatçıya ödülü verilerek, 1 haftalık Türkiye gezisi armağan edilecek. Müdürlüğü'nün bu konuda yeni bir düzenleme için çalışma yaptığını öğrendiklerini dile getirerek, şunları söyledi: ''Çalışmalar hızlanıyor ve bizim istediğimiz noktaya geliyor. Bu, Kuzey Ege kıyıları için hazırlanan çok önemli bir proje. Bu proje gerçekleştiğinde, kurulacak merkez yurt içindeki tekne ve yatlara hizmet verdiği kadar yurt dışından İtalya, İspanya, Yunanistan gibi Avrupa ülkelerinden de rağbet görecek. Çünkü tekne ve yatların periyodik bakımları ve onarımları daha ucuz ve daha kaliteli bir hizmet anlayışıyla verilecek. Biz burayı sadece Ege ve İzmir olarak düşünmüyoruz, burası dünya çapında bir üs olacak. Aliağa Çaltılıdere köyü Avrupa'nın yat üretim merkezi olacak diye konuştu. (AA) Evde bakımın yıldızı Ege Üniversitesi oldu Ege Üniversitesi, Avrupa Birliği üyesi ülkelerin katılımıyla gerçekleştirilen ve evde yaşlı bakımını geliştirmek amacıyla düzenlenen EQUIP Projesi nin 2012 ayağında da Türkiye yi temsil eden tek üniversite oldu EGE Üniversitesi(EÜ), ülkemizde giderek yaygınlaşan evde yaşlı bakımı konusunda uluslararası bir projede Türkiye yi temsil etti. Koordinatörlüğünü Finlandiya nın yaptığı Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistan ın ortağı olduğu EQUIP-II projesiyle, Avrupa Birliği ndeki farklı ülkelerin evde yaşlı bakım uygulamalarındaki eğitim ve öğretiminin karşılaştırılması, evde bakım çalışanlarının, öğrenci ve eğiticilerin hareketliliğinin, evde bakım hizmetlerinin kalitesini ve çalışanların memnuniyetinin arttırılması hedeflendi. Avrupa Birliği ne üye İspanya, İngiltere, Hollanda, Finlandiya, Danimarka ve Estonya gibi ülkelerin katılımıyla gerçekleştirilen ve evde yaşlı bakımını geliştirmek amacıyla düzenlenen EQUIP Projesi 2009 yılında tamamlanmıştı. Projede, üniversite ve meslek yüksekokullarıyla işbirliği yapılarak evde yaşlı bakımının geliştirilmesi için ortak bir araç oluşturulmuş, buradaki verilerin aktarımını sağlamak için EQUIP II Projesi başlatıldı. Koordinatörlüğünü Finlandiya nın yaptığı Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistan olmak üzere dört ortağı bulunan proje 2012 yılında tamamlandı. Projeyi ülkemiz adına Ege Üniversitesi temsil etti. Proje ekibi içinde EÜ Sürekli Eğitim Merkezi(EGESEM) Müdürü Prof. Dr. Eser Y. Sözmen, EÜ Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Çiçek Fadıloğlu, Doç. Dr. Sibel Eyigör, Doç. Dr. Fisun Şenuzun, Yrd. Doç. Dr. Akif Yalçın, Uzm. Dr. Sevnaz Şahin, Uzm. Dr. E. Sumru Savaş ve Katip Çelebi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yasemin Tokem yeraldı. EQUIP II PROJESİNİN AMACI Tüm Avrupa da 65 yaş üzeri kişilerin sayısı her geçen gün artış gösteriyor. Türkiye ye bakıldığında 65 yaş ve üstü kişilerin sayısı yaklaşık 5 milyon, 75 yaşın üzerindeki 10 kişiden 7 si bir kurum yerine kendi evlerinde yaşamayı tercih ediyor. Bu yüzden önümüzdeki yıllarda yaşlı bakımında daha fazla öğrenci ve çalışana ihtiyaç olacağı tahmin ediliyor. EQUIP II Projesi ile Avrupa Birliği ndeki farklı ülkelerin evde yaşlı bakım uygulamalarındaki eğitim ve öğretiminin karşılaştırılması, evde bakım çalışanlarının, öğrenci ve eğiticilerin hareketliliğinin, evde bakım hizmetlerinin kalitesini ve çalışanların memnuniyetinin arttırılması hedeflendi. Proje süresince altı farklı ülkede toplantılar yapıldı. 2012 Eylül ayında tamamlanan EQUIP II Projesi sonunda, öğrencilerin, işverenlerin ve bu alanda çalışan kişilerin kullanabileceği Good Practices And Visions For The Future In Home Care Work In Bulgaria, Finland, Greece And Turkey-Based On The Equip Ii Project (2010-2012) kitabı basıldı. İyi uygulama örneklerini içeren kitapta farklı ülkelerde evde yaşlı bakımı hizmeti ve bu alanda çalışanlar ile ilgili karşılaştırmalar yapıldı. Kitabın yanı sıra evde yaşlı bakımı alanında çalışacak kişilerin kendi kendilerini değerlendirmelerine yönelik elektronik bir anket geliştirildi. Bu ankette yer alan sorular yaşlı bakımında çalışma için gerekli bilgi, beceri ve tutumları sorgulamaya yönelik olarak hazırlandı. ELEKTRONİK DEĞERLENDİRMENİN KATKILARI NELERDİR? EQUIP II Projesi nde oluşturulan elektronik anket Avrupa Birliği ülkelerinde aynı alanda çalışan kişilerin eğitimleri, çalışma koşulları gibi konularda da veri toplayacaktır. Bu bağlamda ECVET sürecine katkıda bulunacak ve EQF in (European Framework for Qualifications; Avrupa Kalifikasyonlar Sistemi) uygulanmasına yardımcı olacak. Bu proje ile hazırlanan araç yaşlı bakımı sahasında; tüm Avrupa daki eğitimci, işveren, öğrenci ve çalışanlara, katılan BAŞKAN SINDIR DAN özel hizmet! BORNOVA Belediyesi, Türkiye ye örnek gösterilen Evde Yaşlı Bakımı Hizmetleri nin kapsamını genişletiyor. Yaşlıları evlerinde ziyaret edip çarşaf değişiminden saç tıraşına kadar tüm ihtiyaçlarını karşılayan Bornova Belediyesi, her ay yaklaşık 100 evi ziyaret ediyor. 2013 te yaşlılara hizmet veren ekip sayısı 4 ten 6 ya çıkarılacak, Bornova Belediyesi daha çok yaşlının eli ayağı olacak. Bornova Belediyesi Evde Yaşlı Bakımı Hizmetleri nde görevli ekip sayısını 2013 yılında 4 ten 6 ya çıkarıp hizmet kapsamını genişletiyor. 2010 yılının Mayıs ayından bu yana 850 yaşlının evine toplam 13 bin kez giren Evde Yaşlı Bakım Hizmetleri ekibi, ihtiyaç duydukları her konuda yaşlıların yardımına koşuyor. Bir hemşire, iki hasta bakım elemanından oluşan ekibe ihtiyaca göre iki kişilik banyo ekibi, berber ve psikolojik danışman da eşlik ediyor. Bornova sınırları içinde yaşayan ve evinden dışarı çıkamayan, hareket kabiliyeti az veya olmayan 60 yaş üzerindeki yatağa bağımlılar, yoksullar ile kimsesizlere bakım hizmeti veriliyor. Görevliler, yaşlıları evlerinde ziyaret edip, sorunları saptayarak kayıt altına alıyor. Uzman elemanlar eşliğinde yatak çarşaf değişimi, banyo, oda temizliği, tırnak kesimi, pansuman, ağız ve diş sağlığı bakımı yapılıyor. Ayrıca psikolojik destek konularında da gerekli hizmet veriliyor. Yaşlı ziyaretlerini uzman sağlık personeli ve psikologlarla gerçekleştirdiklerini ve kişisel bakımdan evde yapılması gereken günlük işlere kadar her konuda destek verdiklerini söyleyen Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, ziyaret sıklıklarını da ihtiyaca göre belirlediklerini söyledi. İnsanca yaşamın gerektirdiği asgari şartları ilçe genelinde yaşayan herkese sağlamak için çaba harcadıklarını belirten Başkan Sındır, Sosyal belediyeciliği hayatın her alanında uygulamak için projeler üretiyoruz. Yaptığımız bütün işler, projeler, hizmetler, yatırımlar Bornovalıların yaşam düzeyini yükseltmek için diye konuştu. ülkelerdeki evde bakım eğitimi, pratikleri ve yeterlilik talepleri konusunda bilgi sağlayacak. Kolaylıkla kullanılacak olan elektronik aracın varlığı (Home care competence test and a data collection- Evde bakım yeterlilik ve veri toplanması) bu sahadaki vasıfların karşılaştırılabilirliği ve transfer edilebilirliğini destekleyecek. Konuya ilgi duyanlar ankete www.equip2test.agileus.fi adresinden ulaşılabilirler. (EGE AJANS) Michelin yıldızlı şefleri İEÜ de ders verecek! İMKB, 14 ülkeyle anlaşma imzaladı İSTANBUL un dünyanın önde gelen bir finans merkezi haline getirilmesi için İMKB ve İstanbul Altın Borsası nın birleşmesiyle kurulacak Borsa İstanbul A.Ş. ile ilgili çalışmalar hızlandı. İMKB, Borsa İstanbul için 14 ülkenin sermaye piyasasıyla anlaşma imzaladı. İMKB Başkanı M.İbrahim Turhan, Borsa İstanbul un kurulmasıyla Türkiye yi dünyada en önde gelen bir finans merkezi haline getirmek istediklerini belirterek, Bununla ilgili icraatlara başladık. Sadece bu yılbaşından beri ortaklık, işbirliği veya birlikte ürün geliştirme konusunda anlaşma yaptığımız piyasalar var. Batıda Makedonya, Bosna Hersek ve Arnavutluk, doğuda Kazakistan, Singapur, Güney Kore, Japonya ve Özbekistan, güneyimizde Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Suudi Arabistan ve Filistin, Kuzey Afrika da Mısır ve Fas. dedi. Viyana Borsası ile yaptıkları anlaşmanın geçen ay itibariyle hayata geçtiğini kaydeden Turhan, şöyle konuştu: Dolayısıyla aslında şirketlerimizin payları borsada halka arz edildiğinde sadece Türkiye deki yatırımcı grubuna ulaşılmış olmayacak, aynı zamanda yakın çevredeki bütün bölgelerin de piyasasında önemli bir yere sahip olacak. İTB den VOB un devrine yeşil ışık VOB nın kurucusu ve yüzde 17 hissesinin sahibi olan İzmir Ticaret Borsası (İTB), VOB un Borsa İstanbul A.Ş. ye devredilmesine yeşil ışık yaktı. İTB nin Ekim Ayı Meclis Toplantısı nda müzakereler için İTB Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli ye yetki verilmesi, müzakere sürecinde çalışacak bir komisyon kurulması için oybirliği ile karar alındı. Işınsu Kestelli, Meclis Toplantısı nda yaptığı konuşmada, VOB un İzmir de kalması için Don Kişot gibi savaştığını ancak pes etmek zorunda kaldığını söyledi. VOB u tek başına küresel bir borsa haline getirmek için ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden Kestelli, İMKB nin hantallığını ve başarısızlığını, VOB un başarısıyla örtmek istiyorlar. Daha fazla ayak diretirsek her aşamada önümüzün kesileceği aşikar. Ya VOB un yok olmasıyla sonuçlanacak yeni bir mücadeleye gireceğiz ya da hakkımızı alarak yeni ve daha büyük işlere odaklanacağız. dedi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu nda kabul edilen Sermaye Piyasası Kurulu na göre İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ve İstanbul Altın Borsası yerine yaklaşık 4 milyar lira değerinde Borsa İstanbul A.Ş. oluşturulması kararlaştırıldı. VOB ortaklarına da kurulacak şirkete hisse devri karşılığında ortak olma teklif edildi. Devrin gerçekleşmesi halinde yeni kurulacak Borsa İstanbul A.Ş. de VOB ortaklarına yüzde 5 hisse, VOB un 40 milyon liralık yedek akçeleri ile İTB ye yönetimde bir koltuk verilecek. Konuyu Meclis Toplantısı nda gündeme getiren İTB Başkanı Kestelli, tasarı ile İMKB ve İstanbul Altın Borsası nın Borsa İstanbul çatısı altında birleştirilmesinin, VOB ortaklarına da istedikleri takdirde ellerindeki VOB hisselerini, belli bir çarpanla Borsa İstanbul hisseleriyle değiştirme çağrısı yapıldığını aktardı. VOB a karşılık Borsa İstanbul da yüzde 5 hisse verilmesinin teklif edildiğini kaydeden Kestelli, şöyle konuştu: Yeni borsanın yönetimine girin ve VOB un kasasındaki nakit de size kalsın deniyor. Birleştirilmiş Borsa İstanbul a biçilen tahmini değer 4 milyar lira civarında. VOB ortaklarına önerilen hisselerin değeri 200 milyon lira. Buna dağıtılacak kar payı eklenirse ortaya VOB için 240 milyon lirayı aşan bir değer çıkıyor. Bayram öncesi Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile görüştüklerini de dile getiren Kestelli, Babacan ın VOB un ortaklarını Borsa İstanbul da görmek istediklerini söylediğini aktardı. Kestelli, siyasi iradenin İstanbul u bir finans merkezi haline getirmek için borsaları tek bir çatı altında toplamada kararlı olduğunu ifade etti. Bazı meclis üyeleri itirazı üzerine Kestelli, Bütün yetkiler elimizden alınıyor. Kabul etmezsek sıfır değer olacak. Vermezsek 2-3 yıl sonra o yetkiler de alınacak. Kabul etmemizde fayda var. ifadelerini kullandı. İEÜ Yabancı Diller Yüksekokulu öğretim elemanı Sırma Güven, ikinci dönem açılması planlanan Fransız Mutfağı seçmeli dersi için Fransa nın önde gelen Michelin yıldızlı şefleriyle İstanbul da buluştu. İstanbul da düzenlenen Fransız Gastronomi Gala Yemeği ne katılan Sırma Güven Mutfak Sanatları ve Yönetimi Bölümü nde açılması planlanan Fransız Mutfağı seçmeli dersi için ünlü Fransız şeflerle biraraya gelerek, ilk anlaşmayı yaptı. 2013 yılında açılması planlanan Fransız Mutfağı seçmeli dersinde İzmir Ekonomi Üniversitesi ne gelerek atölye derslerine katılacak. Aynı zamanda Fransızca eğitimi alan Mutfak Sanatları ve Yönetimi öğrencileri, Fransa nın ünlü restoranlarında staj yapma imkanı da bulacak. SAYFA 01 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 01 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI

SAYFA 06 Depresyondaysan,direnme! Depresyondaki 121 milyon insanın %20 ile 40'ı intihar girişiminde bulunuyor, %10 ile 15'i hayatını kaybediyor. Hastalıkla başa çıkmak için yapılması gereken şey ise durumu kabullenmek ve tedaviye direnmemek MEVSİM geçişlerinde ve kış aylarında artan depresyon çağın en büyük problemlerinden biri. Hayat boyu depresyona girme riskini daha fazla taşıyan grup ise kadınlar. Bir kadının, hayatının herhangi bir döneminde depresyona girme olasılığı yüzde 10 ila 20 arasında değişiyor. Depresyonun, birçok faktörün bir araya gelmesiyle oluşan karmaşık bir psikiyatrik tablo olduğunu belirten Uzman Psikolog Tuba Akyüz, depresyonun, intiharın başlıca nedenlerinden biri olduğunu söyledi. TEDAVİDEN ÇEKİNMEYİN! Nüfusa oranla ruh sağlığı uzman sayısının az olması, bireylerin yardım almaktan çekinmeleri, ekonomik ve sosyal güçlüklerden dolayı depresyon hastalarının sadece 4'te 1'inin tedaviye başvurduklarına dikkat çeken Akyüz: Depresyonda ilaç ve psikoterapi, uygulanan yöntemlerdir. Psikoterapi, etkisini ilaç kadar çabuk göstermemekle birlikte uzun dönemde en az ilaç tedavisi kadar etkilidir. Terapi gören kişilerde rahatsızlığın yeniden baş göstermesi oranı daha düşüktür ve bu kişiler, iyileşme sürecinde kendilerini çok daha iyi hissederler. Psikoterapi, depresyonun etkilediği kişiye ve ailesine depresyonla baş etmede yardımcı olur. Bilinmelidir ki depresyon, tedavisi olan bir hastalıktır. Erken dönemde yapılan yardımın, kişinin hayat kalitesini yükseltmede ve kişiyi risklerden korumada etkili bir yol olduğu unutulmamalıdır dedi. Depresyonun, uzun süre devam eden derin üzüntü hali, durgunluk, güçsüzlük, isteksizlik, karamsarlık, konuşma ve hareketlerde yavaşlama şeklinde ortaya çıktığı, kadınların yüzde 20'sinde, erkeklerin yüzde 10'unda, ergenlerin de yüzde 5'inde görüldüğü belirtildi. Depresyonu; depresif, kronik, majör ve lohusalı olarak gruba ayrılıyor. Depresif reaksiyon: Kişinin başına gelen belli bir olaydan kaynaklanır. Derin üzüntülü bir duygu hali hakimdir. Genellikle çok ciddi bir durum değildir ve geçicidir. Şikayetler şiddetli olabilir ama genellikle tedavi gerektirmez ve iki hafta ile altı Ay arasında kendiliğinden iyileşir. Şikayetler ve şikayetlerin şiddeti depresif reaksiyona benzer ama distimik bozukluk daha uzun sürer (en az iki yıl). Kanser olmaktan sanatla kurtulun Uzman Psikolog Elçin Şayan, kanser tedavisi sırasında veya sonrasında hem bedensel hem de ruhsal açıdan kişiyi ve yakınlarını destekleyen dramaterapi ile kişinin kendini daha güçlü ve mutlu hissettiğini belirtiyor Teniniz tuzluysa dikkat ÖZELLİKLE akraba evliliklerinin çok görüldüğü ülkelerde sık karşılaşılan hastalık yüzünden Türkiye'de çok sayıda çocuğun hayatını kaybettiğini ifade eden Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Baki, ''Bu hastalara tanı koymak zordur. Hastalar bize, fazla miktarda balgam çıkarma, sık tekrarlayan ishal, bronşit, hırıltı ve enfeksiyon belirtileriyle geliyor. Düşünülmediği takdirde teşhis koymak mümkün değildir. Maalesef bu hastalar antibiyotikle tedavi edilmeye çalışılıyor ve büyük çoğunluğu tedavi edilmeden veya teşhis konmadan ölebiliyor'' dedi. TER TESTİ YAPILMASI ŞART Prof. Dr. Baki, gelişim geriliğinin de kistik fibrozisin habercisi olabileceğini vurgulayarak, ''Hastaların iştahları yerindedir, fakat kilo alamazlar, aksine kilo kaybederler. Daha ileri yaşlarda bağırsak tıkanması gibi sindirim sistemine bağlı belirtiler ortaya çıkar. Özellikle yeni doğan bebekler, doğduktan sonra ilk gün içerisinde dışkılama yapar. Eğer bebek dışkılama yapamıyor ise bu hastalığın ilk belirtisi olabilir'' dedi.ailelerin dikkatini çeken bir diğer durumun ise çocuklardaki tuz kaybı olduğunu anlatan Baki, şöyle devam etti: ''Tuz kaybı fazla olduğu için çocukların teni normale oranla daha tuzludur. Aileler çocuklarını öptükleri zaman bunu fark edebilirler. Dolayısıyla böyle bir durumda da kistik fibrozis düşünülmelidir. KANSER tedavisinde yeni gelişmeler kaydedilirken, psikoonkoloji alanında da önemli adımlar atılıyor, destekleyici terapiler ön plana çıkıyor. Bunlardan biri de dramaterapi. Şüphesiz; beklenmedik bir anda gelen kanser, belirsizliklerle dolu uzun bir tedavi süreci ile birlikte kişinin zihinsel ve ruhsal dünyasını alt üst edebiliyor. Ruh sağlığı, sürecin daha iyi ve rahat geçirilmesine katkı sağlarken tedaviyi olumlu yönde etkiliyor. Dramaterapinin; yaratıcı drama teknikleri ile dışavurum sayesinde kişinin rahatlamasına, içsel bir denge ve güvene ulaşabilmesine yardımcı olduğunu belirten Şayan, Kişinin bedensel farkındalığının olumlu yönde pekişmesini sağlıyor ve kelimelerin yetersiz kaldığı dönemlerde tiyatro oyunun iyileştirici gücü, benzer sıkıntı, duygu, düşünce ve umutlara sahip kişilerin birbirlerini anladıkları bir ortam yaratıyor. Grup dinamiği ile kişiler birbirlerinden güç ve destek alışverişinde bulunuyor; böylece yalnızlık ve çaresizlik hisleri ile kolayca başa çıkabiliyor diyor. Haberin devamı reklam ÇALIŞMALAR 3 AY SÜRECEK Yaratıcı drama ağırlıklı olarak tasarlanmış dramaterapi kanser tedavisinde avantaj sağlıyor. Neolife Tıp Merkezi ve Tiyatro Hayat; dramaterapi için bir grup oluşturdu. Hasta, hasta yakınları ve profesyonel tedavi ekibinden oluşan grup; haftada 1 gün 2 saat sürecek çalışmalar için bir araya geliyor. Ses, nefes, beden dili ve perküsyon uygulamaları ile çeşitlendirilmiş dramaterapi çalışmaları 3 ay boyunca devam edecek. Medical Park Göztepe Hastane Kompleksi Kanser Hastanesi Onkoloji Direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz, kanser hastalığıyla savaş konusunda hastalara ve ailelere, uygulayabilecekleri teknikler önerdi: Kanser hastası karşımıza geldiğinde, bu kanserin ömrü şu kadardır diyemeyiz. Ümidini yitirmiş bir şekilde gelen hastalarımıza, bir ortalama vardır onu gösteririz. Diyelim ki hastaların yüzde 75-80'i birinci yıl yaşıyor. Bazı tip tümörlerde yüzde 60'ı iki yıl yaşıyor, yüzde 20'sinin ise hayatı kurtuluyor. Ümitsiz gelen hastalara, 'Sen neden bu yüzde 20 arasına girmeyesin. Gayret edersen sen de başarabilirsin' diyoruz. Hiç kimse, bir hastanın ömrünü tespit edemez. Bunlar ancak istatistik kaba tahminlerdir. Bazı hasta 10 yıl, bazı hasta 6 ay yaşar. Bu rakam, kemoterapiye verdiği cevaba, hastanın inancına, beslenmesine ve doktoruna inanmasına göre değişir. İnancı olanlar daha uzun yaşar. Kanserle savaşta; yaradana inanç, doktora inanç ve aile bağı birleştiği zaman, hastaların uzun yaşama ya da hastalığı yenme şansı daha yüksektir. Türk hastalar ve benim hastalarım daha şanslı; çünkü saydığım bu üç inanca sahiptirler. ÜÇ AY ÖMRÜN VAR Türk hastalara 'üç ay ömrün var' dersek hasta 15 günde ölür! Yakınlarına bütün gerçek anlatılmalı ama hastaya mutlaka psikolojik destek sağlanmalı. Psikolojik destek, eğer doktor veremiyorsa, bir psikiyatrist tarafından verilmeli. Ama şunu unutmayın; iyi bir onkolog, aynı zamanda iyi bir psikolog olmalı! Kemoterapiye kadar hastaya verilecek moral, hastalıkla mücadeleyi hızlandıran en önemli faktörlerin başında gelir. STRES KANSERE DAVETTİR Yirmi yıl evveline kadar hastalar, 'stres yaşadım, büyük üzüntü geçirdim, iflas ettim' der ve o nedenle hastalandığından bahsederdi. Biz bunlara inanmazdık. Ama son zamanda yapılan çalışmalar gösterdi ki; psikolojik olarak hastanın güçlü olması, bağışıklık sistemini güçlendiriyor. Bağışıklık sistemi de savaşçı hücrelerin arttığını gösteriyor. Büyük şoklar, vücudun bağışıklık sistemini çökertiyor. Bu tip hastalıklara davetiye çıkarıyor. Bu yüzden hastalara daima pozitif düşünmeleri ve hastalara enerji verilmesi öneriliyor. Doktorların; ilaç vermenin yanında, hastanın sırtını sıvazlayıp, ümit dolu mesajlar vermesi de tedavide olumlu sonuçlar sağlıyor. Kanserle savaşın üç yolu: * Yaradana inanç * Doktora inanç * Aile bağı Kilolar 6 ay sonra geri geliyor Yüksek protein ve düşük karbonhidrattan oluşan diyetler kısa sürede kilo verdiriyor ancak uzmanlar, diyeti uygulayanların yüzde 80 inin yaklaşık 6 ay içinde verilen kiloları geri aldığını söylüyor SIK uygulanan yüksek protein ve düşük karbonhidrat diyetlerinin sağlığı olumsuz etkilediğini söyleyen Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Öçal, bu konuda merak edilen soruları şöyle yanıtlıyor: Protein diyeti zayıflatıyor mu, diyetin etkisi ne kadar sürüyor? Bu diyetler kilo vermeyi sağlıyor ama uzun dönemdeki sonuçlarına bakılınca insan sağlığına çok yararlı olduğunun kanıtlanamadığı biliniyor. Proteinlerin sindirimiyle açığa çıkan maddeler nedeniyle böbreklerin yükü artıyor. Uzun dönemde ise böbrekler ve karaciğer yorulabiliyor. Normal koşullarda bir günde aldığımız enerjinin yüzde 50-55 inin karbonhidrattan, yüzde 15-20 sinin proteinden, yüzde 25-30 nun da yağlardan gelmesini istiyoruz. Karbonhidratı az alırsak yağdan alacağımız enerji artar. Hayvansal proteinlerin aynı zamanda yağ da içerdiklerini unutmamalıyız. Eğer sadece protein ağırlıklı beslenilirse kalp ve damar hastalıklarının riski artabilir. Sürekli et yiyerek yaşamak da mümkün değil, bu nedenle sağlıklı ve uygulanabilir bir diyet türü olarak değerlendirmek söz konusu olamaz. Düşük kalorili diyet yaparsanız, bazal metabolizma hızı düşer, normal beslenmeye başlayınca vücut daha çok yağlanmaya başlar. Kısacası popüler diyetlerin kısa dönem etkileri var ama uzun dönem etkileri olumsuz şekilde karşımıza çıkıyor. Karbonhidrattan kısıtlı diyetler zararlı mı? Ekmeği beslenmemizden çıkarmak son derece sakıncalı, bunun yerine miktarı ve türü iyi ayarlanmalı. Çünkü yağlar karbonhidratların ateşinde yanıyor. Vücudunuz yeteri kadar enerji alamazsa yediğini saklar ve kilo vermek zorlaşır. Örneğin ortalama 70 kg ağırlığında, 170 cm boyundaki sağlıklı bir erkek günde ortalama 6-7 dilim ekmek yemelidir. Bir tencere yemeğe 2 yemek kaşığı sıvı yağ konulmalıdır, vücudun yağa da ihtiyacı vardır. Yemeğe et koyuyorsanız ayrıca yağ eklemenize gerek yoktur. Çünkü etin içinde sizin göremediğiniz yağlar var. Aynı şekilde zeytin, fındık, ceviz, badem de yağ yerine geçtiğinden avuç avuç yememekte fayda var. Diyet bir matematiktir, bu nedenle neyin yerine neyi koyacağınızı iyi bilmeniz gerekiyor. Ayrıca diyet demek her şeyin yasak olması anlamına gelmiyor. Sağlıklı beslenmede ise katı yasaklar yoktur, onun yerine ölçüler vardır. Aşırıya kaçmamak, tüm gıdalardan yeterli ve dengeli bir şekilde tüketmek vardır. Örneğin çikolatasız duramayanlara çikolata veriyoruz ama bunun miktarı ve diyetinde ne ile değiştirdiğimiz önemli. 20 gramlık bir çikolata bizim için 2 porsiyon meyve ve 1 tatlı kaşığı yağa karşılık gelir.

SAYFA 07 Türkiye Halter Federasyonu 3. Olağan ve Mali Genel Kurulu Ankara da yapıldı. 242 delegenin katılımı ile gerçekleşen genel kurulda Hasan Akkuş ile Avrupa, dünya ve olimpiyat şampiyonu milli halterci Halil Mutlu başkanlık için yarıştı. Yapılan seçim sonrasında 135 oy alan Hasan Akkuş 3. kez başkanlık koltuğuna oturdu. Diğer aday Halil Mutlu 99 oy aldı. 8 oy ise geçersiz sayıldı. HALTER HER ZAMAN GÜNDEMDE TÜM BAŞARILAR OLİMPİYATLARA ENDEKSLİ BRANŞ DEĞİL" HALİL MUTLU: "EN KISA SÜREDE TÜRK HALTERİNİ AYAĞA KALDIRACAĞIZ" Gazetelerin spor sayfalarında yayınlanan haber adetlerine göre, Ekim de en çok konuşulan spor kulübünün Fenerbahçe olduğu ortaya çıktı. BAŞKANLAR İÇİNDE EN ÇOK AZİZ YILDIRIM HABER OLDU

SAYFA 08 Eurozone değil 'TL zone' daha iyi olur AB üyelik süreci ve yeni para birimi konusunda açıklama yapan Başbakan Erdoğan, Biz AB'ye yük olmaya değil AB'den yük almaya geliyoruz. Eurozone a ise karşıyız. Tl zone bizim için daha iyi dedi ALMANYA nın başkenti Berlin de Nicolas Berrgruen Enstitüsünün Avrupa Krizin Ötesinde temalı toplantısına katılarak kapanış konuşmasını yapan Erdoğan, Avrupa Birliği çapında siyasi istikrarın sağlanmasının, Avrupa toplumlarının birliğe ve Avro ya olan güvenlerinin yeniden tesis edilmesi bakımından kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Erdoğan, Ben biliyorum ki AB üyesi ülkeler içerisinde ben Avro ya karşıyım ben Eurzone da yer almam diyen ülkeler var. Başta İngiltere. Ve şu anda halinden de memnun. Hatta bize de tavsiyede bulunuyorlar sakın Eurozone a girmeyin, siz de TL zone yaparsınız diyorlar. Zaten ben de öyle düşünüyorum diyorum. Bunlar önemli. Artık para konusunda da AB kendini check edecek. Eurozone da yer alalım mı almayalım mı diyecek. İngiltere yerini almadı, şu anda da halinden memnun. Örnekse buyrun, böyle bir durum var. dedi. Avrupa da yaşanan ekonomik krizin, AB ülkeleri kadar Avrupa ile her anlamda sağlam ilişkileri olan ve tam üyelik müzakerelerini kararlılıkla sürdüren Türkiye yi de doğrudan ilgilendirdiğine dikkat çeken Erdoğan, şöyle devam etti: Krize ve krizin yol açtığı belirsizliklere bağlı olarak üye ülkelerle ticaretimizde düşüşler yaşandığı doğrudur. Ancak tüm zorluklarına rağmen AB Türkiye nin en büyük dış ticaret ortağı olma özelliğini hala koruyor. Son yıllarda bu ortaklığı çeşitlendirerek sadece Avrupa kıtasında sabit kalmadık. Orada bağlı kalmadık. Afrika, Latin Amerika ve Uzak Doğu bölgeleri gibi bölgelere açılım sağlasak da ticaretimizin yüzde 37 si AB ülkeleri ile gerçekleşiyor. Fakat biz dış ticaretimizin o açığını da yine söylediğim diğer bölgelerle gideriyoruz. Aynı şekilde Türkiye ye doğrudan yatırımların yüzde 70 inden fazlası da AB ülkeleri tarafından yapılıyor. Yine Türkiye yi ziyaret eden turistlerin yarısından fazlası AB ülkelerinden geliyor. Şu anda bizim turist sayımız 31,5 milyon. Bunun yarıdan fazlası AB üyesi ülkelerden geliyor. Gül: Çift başlılık söz konusu değil CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, alternatif Cumhuriyet Bayramı kutlamasında Ankara Valiliği'ne talimat verdiği yönündeki iddialarla ilgili, çift başlılığın söz konusu olmadığını söyledi. Gül, Cumhuriyet Bayramı'nın nezih bir şekilde kutlanması için görüşme yapılmasından daha doğal birşey olamayacağını ifade etti. Yetkilerin Anayasaca belirlendiğine dikkat çeken Gül, farklı anlaşılmalara fırsat verilmemesi gerektiğini vurguladı. www.sondakikagazetesi.com Acı dolu günler artık geride kaldı ''Burger'' hastalığı nedeniyle büyük acılar çeken Kara kardeşler, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde gerçekleştirilen kök hücre nakli, stent operasyonu ve ilaç tedavisi ile sağlık dolu günlerine geri döndü. Kara, Önceden 10 metre yürüyemiyordum. Şu anda zorlanmadan 150-200 metre yürüyorum diye konuştu BURGER hastalığı nedeniyle büyük acılar çeken iki kardeş, Anadolu Ajansı'nın (AA) yaptığı haberin ardından, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan tıbbi müdahaleyle sağlıklarına kavuştu. Bilinen tek nedeni sigara kullanımı olan ve bacaklarındaki orta ve küçük boy atar damarların tıkanması sonucu ortaya çıkan ''burger'' hastalığının hayatlarını kararttığı Orhan ve Hasan Kara kardeşlerin yaşadıkları dram, Anadolu Ajansı'nın (AA) yaklaşık 3 ay önce yaptığı haberle bu konuda çalışmalar yapan sağlık çevrelerince duyuldu. Yayımlanan haberinin ardından damar tıkanıkları tedavisinde kök hücre nakli operasyonlarının yapıldığı merkezlerden Erzurum'daki Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden çağrı alan kardeşler, İzmir'den Erzurum'a çıktıkları umut yolculuğundan mutlu döndü. Kardeşlerden Orhan Kara (34), AA muhabirine yaptığı açıklamada, çağrı üzerine gittikleri Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapılan tetkiklerin ardından kendisine kök hücre nakli yapılmasına, ağabeyine ise stent ve ilaç tedavisi uygulanmasına karar verildiğini söyledi. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Münacettin Ceviz başkanlığındaki ekip tarafından 2 hafta önce gerçekleştirilen operasyonla kök hücre nakli yapıldığını belirten Kara, şöyle konuştu: ''Asıl iyileşme 3 ay içerisinde olması bekleniyor, ama nakil yapılalı henüz 2 hafta olmasına rağmen şikayetlerim büyük oranda geçti. Erzurum'a gittiğim halimle geldiğimde ki halim çok çok farklı. Ağrılarım bitti. Uyuyamıyordum, en uzun uykum 15 dakika, yarım saatti. Şimdi çok şükür çok iyiyim. Ağrılarım yüzünden ağrı kesiciler kafi gelmiyordu ve morfin veriliyordu. Şimdi o ilaçların yüzde 80'ni kullanmıyorum.yürüyebiliyorum, ayakta durabiliyorum. Önceden 10 metre yürüyemiyordum. Şu anda zorlanmadan 150-200 metre yürüyorum. Parmaklarımda çürümeler vardı, onlar temizlendi, dikiş atıldı. Önceden açık yaraydı, şimdi kapanma sürecine geçti. Şu anki durumum tamamen iyileşmeye dönmüş durumda. Bu da tabii ki sizin sayenizde oldu, ses getirdi haber, sağolun. Allah yardımcı olanların hepsinden razı olsun.'' (AA) Sorgulayan bir komisyon olsaydık adım atamazdı! 12 Eylül 1980 darbesi Alt Komisyon Başkanı Naci Bostancı, komisyona gelen ancak ifade vermeyen Baykal ın tribünlere oynadığını söyledi. Bostancı, Kimseyi zorla çağırmıyoruz. İsteyen gelir istemeyen gelmez. Güncel, politik gelişmeler ile böylesine önemli bir komisyonu sulandırmaya çalışıyor dedi ESKİ CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Anayasa ve İçtüzük'e göre bir siyasetçiden bilgi talep etme yetkiniz yok." diyerek darbe komisyon toplantısını terk etmesi tartışmayı beraberinde getirdi. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu bünyesinde oluşturulan 12 Eylül 1980 darbesi Alt Komisyon Başkanı Naci Bostancı, Baykal'ın tavrının daha çok güncel, politik gelişmeler çerçevesindeki yapmış olduğu açıklamalara da dikkat çekerek değerlendirmenin uygun olacağını söyledi. İfade alan, sorgulayan bir komisyon olsaydı Baykal'ın böyle konuşup o komisyondan çıkamayacağını belirten Bostancı, Baykal'ın geçmişte CHP Genel Başkanlığı yapmış birisi olarak kendi varlığını ve duruşunu komisyon vesilesiyle kamuoyuna bir kere daha deklare ettiğini ifade etti. Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine konuşan Bostancı, iç tüzük metni ile iç tüzüğün geçmişte yorumlanma biçimlerinin de ortada olduğunu ifade etti. Birçok komisyon kurulduğunu ve bu çerçevede gerekli gördüğü hallerde milletvekillerini de dinlediğini anlatan Bostancı, "En keskin örneği 2003'teki yolsuzluklara ilişkin araştırma komisyonudur. O zaman sayın Baykal hem komisyonda konuşmuştur hem de komisyon üyelerinden biri Kemal Kılıçdaroğlu idi. Hiçbir itirazı olmadı. Komisyon AK Parti'lilerde müteşekkil değil, dört partinin temsilcileri var. Başka siyasilere ilişkin de komisyon çalışırken kimseden 'iç tüzüğe aykırıdır, dinleyemeyiz' değerlendirmesi çıkmadı. Sayın Baykal'ı da süpriz olarak çağırmadık. Komisyon kendi arasında görüşerek, müzakere edilerek çağrılıyor. Dolayısıyla çağırma boyutuna ilişkin hiçbir problem söz konusu değil. Sayın Baykal kendisi de bilir ki komisyon ifade alan, sorgulayan bir komisyon değil. İfade alan sorgulayan bir komisyon olsaydı sayın Baykal'ın böyle konuşup o komisyondan çıkmaması gerekirdi. İddialarıyla tek kelime dinlemeden komisyondan çıkması birbirini tekzip eder iki davranıştır." dedi. Baykal'ın iddialarına uygun bir komisyon olsaydı onun çıkamayacağını dile getiren Bostancı, komisyonun kendisini çağırma nedenlerinin belli olduğunu vurguladı. Bir tür mağduriyet yaşadığı için, o dönemde yaşananlara tanıklık ettiği için Baykal'ın çağrıldığını anlatan Bostancı, şöyle devam etti: "Kendisine izafe edilen herhangi bir suçlama yok ki o konuyla ilgili bilgisine başvurulsun. O dönemki darbeci anlayışa ilişkin, kendisinin de dahil olduğu siyasi iradeyi aşağılayan, onların yetkilerini gasp eden darbeci anlayışa karşı değerlendirmeleri sorulacaktı, bilgisine başvurulacaktı. Komisyona sunacağı bilgiler bakımından çağrıldı. Çağrılma uslubunda bir yanlışlık yok. Yazı 'arz ve rica' ederim diye yazıldı. Bir otoriter, buyurgan bir ifade söz konusu değil. İfade almak, sorgulamak asla söz konusu değil. Kenan Evren'i de çağırdık; 'gelmeyeceğiz' dediler. Kimse onları zorla komisyona çağırmadı. Dolayısıyla zorla çağırma da söz konusu değil. Süleyman Demirel'i komisyon olarak gittik dinledik. diye konuştu.