ATATÜRK GENÇLİĞE NEDEN BÜYÜK ÖNEM VERMİŞTİR? Bu sorunun cevabını, Atatürk ün gençlikle ilgili yaklaşım ve temaslarında rahatlıkla görürüz. O halde, kısa kısa da olsa bu yaklaşım ve temaslardan örnekler verelim. Atatürkçülükte gençlik, gençliğin yetiştirilmesi devletin geleceğinin güvence altına alınması ve DİNAMİK İDEAL in gerçekleştirilmesi yönlerinden önemli bir yer tutar. Zira ahlaklı, kültürlü, memleket sorunları ile ilgili, Milli karakteri temsil eden çalışkan ve vatansever bir gençlik, Atatürk ün ideal olmuştur. O, Milletin bağrından temiz bir nesil yetişiyor. Bu eseri ona bırakacağım ve gözüm arkada kalmayacak derken işte bu gençliği kastetmiştir. Önce ifadede geçen Dinamik İdeal in ne olduğunu kısaca belirtelim, daha sonra da ana başlıklar altında Atatürk ün gözü ile nasıl bir gençlik istediğini biraz daha açarak ifadelendirelim DİNAMİK İDEAL: Genel olarak Türk Milletinin En medeni ve refah seviyesi yüksek bir millet olarak varlığını yükseltmektir. Dinamik İdeal, devlet hayatının, fikir hayatının ve ekonomik hayatının uyumlu olarak çalışmasını sağlayacak dinamik amaçları kapsar. Bu amaçlar üç bölümde toplanır. Bunlar; Milli birlik, Milli amaçları, duyguları güçlendiren amaçlar ile temel maddi amaçlar, kişi ile ilgili amaçlar ve milli kültüre ilişkin amaçlardır. Milli Birlik ve Milli duyguyu güçlendiren amaçlar ile temel maddi amaçlar :
a) Milletimizin en yüksek karakterini... yaradılıştan sahip olduğu zekasını, ilme bağlılığını, güzel sanatlara sevgisini, en değerli varlığımız olan Milli birlik, iyi geçinmek, çalışkanlık duygu ve kabiliyetlerindeki olgunluğuna, ulus varlığını ve yurt erginliğini korumak, azim ve kararını devamlı olarak ve her türlü vasıta ve tedbirlerle besleyerek geliştirmek. b) Türkiye yi hür, bağımsız, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı olmasını sağlayacak ekonomik güce sahip kılmak. c) Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir eğitiminde olduğu kadar beden eğitiminde de yetenekleri artmış, yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek. d) Yurdumuzu dünyanın en bayındır ve en medeni memleketleri seviyesine çıkarmak. e) Milletimizi en geniş refah, vasıta ve kaynaklarına sahip kılmak. f) Türkiye nin emniyetini amaçlayan, hiçbir milletin aleyhinde olmayan bir barış istikametini, prensibini kabul etmek. g) Devletin yüce varlığının temeli olan ve Milli İdeali, Milli Varlığı ve İnkılabı koruyan, kollayan Cumhuriyet Ordusunun üstün daima ve mutlaka muhafaza etmek. h) Yurtta Sulh, Dünyada Sulh ilkesi içinde yaşamak. Kişi ile İlgili Amaçlar: a) İnsanca yaşamak. b) Ellerinde örnekleriyle tarımın, ticaretin, sanatın, çalışma hayatının temsilci olmak. c) Kültürlü insan olmak Milli Kültürümüze İlişkin Amaçlar: Milli ve kişisel amaçlara ulaşmak için Milli Birlik ve Milli Duygu yu Millet olarak varlığımızı yükseltecek, koruyacak niteliklere sahip olacak biçimde Milli Kültürümüzü: a)yüksek ve İnkılapçı bir seviyeye ulaştırmak. b) Çağdaş Medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmıştır. Dinamik İdeal in olduğunu böylece ortaya koyduktan sonra Atatürk ve gençliğe yeniden dönelim. Türk Gençliğinin, Milli ahlaka sahip, fikren ve bedenen güçlü olmasını sağlamalıyız. Atatürk, Türk Gençliğinin fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli yetiştirilmesini istemiş, bu nitelikleri taşıyacak olan gençlikten Yeni Nesli olarak bahsetmiş, Cumhuriyet in korunması ve savunulması görevini bu nitelikteki gençliğe emanet etmiştir. Böyle bir gençlik yetiştirme görevi ise her şeyden önce Cumhuriyet Öğretmenlerine düşmektedir. Atatürk ün Öğretmenler, yeni nesli Cumhuriyet in fedakar öğretmen ve
eğitimcileri; sizler yetiştireceksiniz. Yeni Nesil sizin Eseriniz olacaktır demiş ve müspet bilimlerin temellerine dayalı güzel sanatları seven, fikir eğitiminde olduğu kadar beden eğitiminde olduğu kadar beden eğitiminde de kabiliyetli erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmeyi öngörmüştür. Atatürkçülük, gençlerin bilimsel öğrenimlerinin yanı sıra onların Atatürk İlke İnkılaplarının felsefesini aksettiren, milli inançla yetiştirilmelerini ister. Gençlerin kazanacağı eğitim; her şeyden önce milli ahlaka uygun olacak ve beraberliği sağlayacaktır. Cumhuriyet i iç ve dış tehlikelerden korumayı en büyük görev sayacak, bu duygularla birbirine kenetlenecek gençlik, Atatürkçü gençliğin en doğal niteliklerini sergiler. Atatürk, gençleri yetiştirecek öğretmen ve eğitimcilerden ister ki; gençler arasında birlik ve beraberliği temin etmek, onları mesut ve mutlu bir geleceğe kavuşturmak. Özellikle Çocuklarımız ve gençlerimiz yetiştirilirken onlara özellikle varlığı ile, hakkı ile, birliği ile ters düşen bütün yabancı unsurlarla mücadele lüzumunu ve milli duygulara dayanan düşünceleri bir olgunlukla; her karşıt düşünceye karşı şiddetle ve fedakarlıkla savunma zorunluluğu telkin edilmelidir demektir. Yeni neslin bütün manevi gücüne, bu özellik ve yeteneklerin aşılanması önemlidir. Sürekli ve müthiş bir mücadele şeklinde bilenen milletlerin hayat felsefesi, bağımsız ve mutlu kalmak isteyen her millet için bu özelliği büyük bir şiddetle istemektedir. Çocuklarımıza ve gençlerimize görecekleri öğrenimin sınırları ne olursa olsun ilk önce ve her şeyden önce Türkiye nin bağımsızlığına, kendi benliğine, milli geleneklerine düşman olan unsurlarla mücadele etmek gereği öğretilmelidir. Dünyada, uluslararası duruma göre böyle bir mücadelenin gerektirdiği manevi unsurlara sahip olmayan kişiler ve bu nitelikteki kişilerden oluşan toplumlara hayat ve bağımsızlık yoktur. Eğer bir millet büyükse, kendisini tanımakla daha da büyük olur sözü bir gerçeği vurgulamaktadır. Atatürk, bu görüşle milli tarih kavramı üzerine eğilmiş, gençle milli tarihin okutulmasındaki gerekliliği göstermektedir. Sadece yakın geçmişin değil eski çağlardan itibaren tarihin öğrenilmesini, bunu da şimdilik ve gelecekteki çalışmalar ile desteklenmesi gerektiği belirtilmektedir. Türk çocuğu, çok zekisin bu belli; fakat zekanı unut, çalışkan ol. Sözü unutulmamalıdır. Atatürkçülük, gençlere her zaman çalışkan olmak, kendilerini yarın için iyi yetiştirmek ve mesleklerinde ilerlemek fikrini aşılar. Çalışmadan başarı kazanmak, çaba sarf etmeden başarı kazanma yollan aramak Atatürkçülüğün felsefesine ters düşer. Denilebilir ki hiçbir şeye muhtaç değiliz. Yalnız bir tek şeye çok ihtiyacımız vardır. Çalışkan olmak sözü bu gerçeği vurgulamaktadır. Atatürkçü gençlik, güçlükler karşısında zekası yanında akılcı çözüm yollarını kullanmalı gerçeği görebilmeli. Fikir ve hareketleri beraber yürütebilmelidir. Atatürkçü eğitim bu nitelikleri besleyecek ve geliştirecek tarzda düzenlenmelidir. Atatürkçülük gençliğin eğitim ve öğretimi yanında beden ve ruh sağlığına da önem verir. Her çeşit spor faaliyetlerini, Türk gençliğinin milli terbiyesinin ana unsuru sayar. Atatürk sporu sadece gösteriş için kabul etmez. Onun beden ve ruh sağlığım korumada önemli bir etken olduğunu vurgular. Bu nedenle de der ki Türk sosyal bünyesinde sporu düzenlemekle görevli olanlar; Türk çocuklarının spor hayatını yükseltmeyi düşünürken,
sadece gösteriş için herhangi bir müsabakada kazanmak emeli ile bir spor politikası oluşturamazlar. Asıl amaç, her yaştaki Türkler için Beden Eğitimini sağlamaktır. Gençler Durmadan Yorulmadan Dinamik İdeale Doğru Yürüyecek Bir Güce Sahip Olmalıdırlar. Atatürk, yetişmekte olan gençlerden şunları ister: Almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli sembolü olacaksınız. Zira memleketin geleceği Cumhuriyetin yaşatılması ve yükseltilmesi onlara bırakılmıştır. Türk gençliği, hiçbir güçlük karşısında yılmadan kendisine bırakılan manevi emaneti sonsuza dek yaşatacaktır. Onun içindir ki, Yorulmadan seni takip edeceğiz diyen gençliğe, Atatürk, Siz genç arkadaşlar, yorulmadan beni takibe söz vermişsiniz. işte ben, bu sözden çok duygulandım. Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat, arkadaşlar yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey, yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk, her insan, her canlı için doğal bir durumdur. Fakat, insanda yorgunluğu yenebilecek manevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür. Sizler, yani yeni Türkiye nin genç evlatları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz. Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği, gayeye bizim yüksek ideallerimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir. diyerek onlara izleyecekleri yolu göstermiştir. Atatürkçülükte gençliğin, aydınların ve ordunun tek amacı, Türk Cumhuriyetini sonsuza dek yaşatmaktır. Atatürk, bu görevi toplumun en dinamik kesimini oluşturan gençlik, aydınlar ve ordu bütünleşmesine bırakmıştır. Atatürkçülükte Türk Gençliğine güven sonsuzdur. Türk Gençliği ile her an övünülür. Nitekim Atatürk, gelecek kuşakların, eserini baş tacı yapacağını, onu yaşatacağım, onu unutturmayacağını, Milli Mücadelenin başında görmüş ve hissetmiş Zaten her şey unutulur. Fakat biz, her şeyi gençliğe bırakacağız. O, gençlik ki, hiçbir şeyi unutmayacaktır. Geleceğin ümidi, ışık çiçekleri onlardır. Bütün ümidim gençliktedir. diyerek bu hususu açıkça belirtmiştir. Atatürkçülükte gençlik, milletin (Ulusun) tümünü kapsamaktadır. Bu kavram şöyle açıklanır Ulus uludur, büyüklüğün, yüksekliğin, gençliğin Türkçe ifadesidir. Bu kelimede yaşayan kuvvet, kudret - azamet anlamını anlatır. Gençlik, esas ve büyük varlıktan çıkan ve ardı arkası kesilmeksizin genişleyen, büyüyen, yükselen, esas varlığını asla inkıtaa uğramaksızın namütenahiliğini ifade eden bir Türk kelimesidir. Şimdi Ulusta Gençlik tabirinde birleşen ulus kelimesinin anlamıyla gençlik kelimesi ne ifade ediyor, anlıyor musunuz? Asla inkıtaa uğramayacak bir varlık, bir büyüklük, bir gençlik, bir parlaklık ve dünyaya şamil bir şeref. O halde Türk Milleti, Ulusta Gençlik terimi ile ancak, bununla ifade oluna bilir. Her kafanın anlamaktan adı olduğu bir varlıktır GENÇLİK. Sonuç olarak; Atatürkçülükte, Kurtuluş Savaşı adı verilen kutsal bir savaşla elde edilen bağımsızlık ve bu bağımsızlığın simgesi olan Türkiye Cumhuriyeti ni koruma, savunma şerefi ve sorumluluğu Türk Gençliğinin omuzlarına bırakmıştır. Atatürk, Türk Gençliğine bizzat
hitap ederek: Bugün ulaştığımız netice, asırlardan beri çekilen milli felaketlerin doğurduğu uyanıklığın ve bu aziz vatanın her köşesini sulayan şehit kanlarının karşılığıdır. Bu neticeyi Türk Gençliği ne emanet ediyorum. Sözleri ile vurgularken ünlü Gençliğe Hitabesi ile de konuyu tüm detaylan ile açığa çıkarır. Ne Mutlu Türküm Diyene... 10 Kasım 2010 Çarşamba Hergün 1 Yeni İzcilik Bilgisi - www.izciler.net İzciliğin izinde