İMO Antalya ve İstanbul Şubelerinin ortaklaşa gerçekleştireceği kongrenin hazırlık çalışmaları

Benzer belgeler
İnşaat Mühendisleri Odası Erzurum Kayak Pisti İncelemesi ve Tespitler

Erzurum da meydana gelen heyelanla ilgili İMO Raporu

İMO Antalya ve İstanbul Şubelerinin ortaklaşa gerçekleştireceği kongrenin hazırlık çalışmaları

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır.

Doğal Afetler ve Kent Planlama

Erzurum da meydana gelen heyelanla ilgili İMO Raporu

1 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29254

T.C ALANYA BELEDİYESİ KIRSAL HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ YÖNETMELİK

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI DEPREM VE RİSK YÖNETİMİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ KURTULUŞ MAHALLESİ ada 2 parsel- 10 ada 4, 5, 7 parsel -9 ada 12 parsel

1 PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI 2 PLANLAMANIN AMAÇ VE KAPSAMI

T.C. KEPEZ BELEDİYESİ MECLİS KARARI. Çankaya Mahallesi Ada 2 Parselde İmar Planı Değişikliği

ADANA İLİ TARIM TOPRAKLARININ AMAÇ DIŞI KULLANIM DURUMU

Mevzuat Değişikliklerinin Meslek Alanımıza ve Odamıza Yansıması

Planlama Kademelenmesi II

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi

AYDIN KUŞADASI 1. NOLU TURİZM MERKEZİ 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

20. Dönem Çalışma Raporu İçindekiler Dönem Çalışma Programı Çalışma Döneminde Örgütsel Durum ve İşleyiş...

BAYINDIRLIK VE İSKAN BAKANLIĞI TEKNİK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ. Sevilay ARMAĞAN Mimar. Şb. Md. Tel: KAPSAM

ÇANAKKALE NİN GELİŞME ALANLARINDA EKOLOJİK YAKLAŞIMLAR. İsmail ERTEN

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLİĞİ

İMAR PLANINA ESAS JEOLOJİK-JEOTEKNİK ETÜT RAPORU

18 Şubat Antalya İskelesi

Resmî Gazete Sayı : 29361

T.C. KEPEZ BELEDİYESİ MECLİS KARARI. Karar No 304 Evrakın Özü İmar Planı Değişikliği Karar Tarihi

Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Projeleri. TÜBİTAK Projeleri

Ö:1/ /02/2015. Küçüksu Mah.Tekçam Cad.Söğütlü İş Mrk.No:4/7 ALTINOLUK TEL:

Bursa İl Sınırları İçerisinde Kalan Alanların Zemin Sınıflaması ve Sismik Değerlendirme Projesi

T.C. ESKİŞEHİR TEPEBAŞI BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ AFET KOORDİNASYON MERKEZİ (AFKOM) ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDAKİ YÖNETMELİK

TÜRKİYE DE DEPREM GERÇEĞİ

12 Mayıs 2016 PERŞEMBE

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı

HEYELANLAR HEYELANLARA NEDEN OLAN ETKENLER HEYELAN ÇEŞİTLERİ HEYELANLARIN ÖNLENMESİ HEYELANLARIN NEDENLERİ

Cumhuriyet Halk Partisi

ANTALYA İLİ, BATI ÇEVRE YOLU GÜZERGÂHI İLE KEPEZ İLÇESİ ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ YERLEŞİM ALANLARININ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN 1/100.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

ANTALYA İLİ, MANAVGAT İLÇESİ D-400 KARAYOLU ÇEVRESİNDE 1/5.000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Referans Belgesi Uygulaması Tanıtım Broşürü


TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI BİRLİĞİ JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI

TÜRKİYE DE SÜRDÜRÜLEBİLİR KENTLER. Düşük Karbonlu Sürece Geçiş Nasıl Yönetilir? OP. DR. ALTINOK ÖZ KARTAL BELEDİYE BAŞKANI

TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, Yetkin İnşaat Mühendisliği Uygulama Yönetmeliği nin [10] bazı hükümleri aşağıda belirtilmiştir;

ZEMİN ETÜTLERİ "Bayındırlık ve Iskan Bakanlığı'na Odamızca yeni çıkarılması Programlanan yönetmelikte değerlendirmek üzere sunduğumuz görüşümüz"

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/5.000 ÖLÇEKLİ İLAVE NAZIM İMAR PLANI

BİNA VE BİNA TÜRÜ YAPILAR (KATEGORİ 1) İÇİN PARSEL BAZINDA DÜZENLENECEK ZEMİN VE TEMEL ETÜDÜ (GEOTEKNİK) VERİ VE DEĞERLENDİRME RAPORU FORMATI

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ

TEMİZLİK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

Önceki dönemlerden süregelen çalışmalar ile birlikte henüz sonuçlandırılamayan çalışmaları,

ISPARTA MİMARLAR ODASI

ONDOKUZMAYIS İLÇESİ NDE (SAMSUN) AFETE YÖNELİK CBS ÇALIŞMALARI

İĞİ MEVZUATI ÇERÇEVESİNDE 2011 YILINDA ANKARA'DA YAŞANAN İĞİ. Erkin ETİKE KMO Hava Kalitesi Takip Merkezi Başkanı. 12 Ocak Ankara

Kentsel Alanlarda Yüksek Çözünürlüklü Ortofoto Üretimi

1-Planlama Alanının Tanımı Alanın Fiziki Yapısı Alanın Uydu Görüntüsü 3. 2-Mevcut Arazi Kullanım ve Kadostral Durum 3

T.C. ESENLER BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞINA

2009 YATIRIM PROGRAMI GENEL BİLGİLER VE ANALİZLER

EMO 44. DÖNEM DENETLEME KURULU RAPORU


GÖLMARMARA MAHALLESİ, 6920 VE 6921 PARSELLERE AİT

TÜRK MÜHENDİS VE MİMAR ODALARI BİRLİĞİ JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI

02 MART 2017 ADIYAMAN SAMSAT DEPREMİ ÖN DEĞERLENDİRME RAPORU

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Firmamız mühendislik hizmet sektöründe kurulduğu 1998 yılından bugüne 16 yılı aşkın sürede faaliyette bulunmaktadır.

ÇOK ZAMANLI UYDU GÖRÜNTÜLERİ VE CBS İLE ALİBEYKÖY BARAJI VE YAKIN ÇEVRESİNİN ARAZİ KULLANIMI ÖZELLİKLERİNİN BELİRLENMESİ

T.C. ANTAKYA BELEDİYE BAŞKANLIĞI KENTSEL DÖNÜŞÜM MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

Dr. Öğr. Üyesi Sercan SERİN

BİNA VE BİNA TÜRÜ YAPILAR (KATEGORİ 2 ve 3) İÇİN PARSEL BAZINDA DÜZENLENECEK ZEMİN VE TEMEL ETÜDÜ (GEOTEKNİK) DEĞERLENDİRME RAPORU FORMATI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI

Resmi Gazete Tarihi: Resmi Gazete Sayısı: 26313

Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/1.000 ÖLÇEKLİ İLAVE UYGULAMA İMAR PLANI

ARAZİ KULLANIM PLANLAMASI

ANTALYA İLİ, KEPEZ İLÇESİ, ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ 1/ ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI REVİZYONU AÇIKLAMA RAPORU

T.C AKDENİZ BELEDİYELER BİRLĞİ 2011 YILI ÇALIŞMA PROGRAMI

ĐMAR PLANINA ESAS JEOLOJĐK-JEOTEKNĐK ETÜT RAPORU

ESTETİK VE SANAT KURULU YÖNETMELİĞİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAKARYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ

TC İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI İMAR MÜDÜRLÜĞÜ

Hazırlayan: Mesut YÜKSEL

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

4. ÇALIŞMA DÖNEMİNDE ÖRGÜTLENME ÇALIŞMALARI

DANIŞMA KURULU emo izmir şubesi 30. dönem çalışma raporu 101

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

Sağlıklı Kentleşme, Nitelikli Yapılaşma, Kültürel, Tarihi ve Doğal Çevre Değerlerinin Korunarak Geliştirilmesi İçin

Raporlar Görüşler Değerlendirmeler

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI 7.DÖNEM 4.TOPLANTI YILI EKİM AYI TOPLANTILARININ 4.BİRLEŞİMİNE AİT M E C L İ S K A R A R I D I R

ŞARTNAME AMAÇ VE KAPSAM KATEGORİLER KATILIMCI KATILIM KOŞULLARI BAŞVURU FORMU VE TESLİM MATERYALİ

Bursa Yakın Çevresi Deprem Tehlikesi ve Kentsel Dönüşüm

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI TEMİZLİK ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ VE SORUMLULUKLARI YÖNETMELİĞİ

HABER BÜLTENİ DOSYA. JEOLOJİ VE JEOTEKNİK ETÜT RAPORU VE EKLERİ İLE İLGİLİ ESASLAR'a göre yapılması genelgede

tarih sayılı Resmi Gazetede yayımlanan tarih sayılı Resmi Gazetede yayımlanan (95/16/AT) Asansör Yönetmeliğinin yürü

Konu: Askıdaki Plana İtiraz Tarih:

MESLEK ODALARI-VİZE VE ONAY İŞLEMLERİ İLE İLGİLİ KANUNİ DÜZENLEME

T.C. ODUNPAZARI BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK, ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

YERELYÖNETİM TARKANOKTAY

İMO 44. Dönem Çalışma Programı

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Transkript:

TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ISSN 1301-1405 Yıl: 23, Sayı: 70, Şubat - Ağustos 2014 http://antalya.imo.org.tr İMO Antalya ve İstanbul Şubelerinin ortaklaşa gerçekleştireceği kongrenin hazırlık çalışmaları sürüyor. 14. Dönem Olağan Genel Kurul Toplantısı ve Seçimleri Tamamlandı Belediye Başkan Adaylarıyla Yerel Seçim 2014 İMO nun talep ve önerileri tartışıldı. 17 Ağustos 2014 Marmara Depreminin 15. Yıldönümü Basın Açıklaması. sayı 70

BİLİŞİM EĞİTİM PROGRAMLARI KURSLARI KURSUN ADI SÜRE YER AUTOCAD 40 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi SAP 2000 30 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi ETABS 30 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi XSTEEL 30 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi STA4CAD 22,5 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi İDECAD 21 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi PROBİNA 21 saat İMO Bilişim Eğitim Merkezi Katılım Şartları: Mühendis, mimar, tekniker olmak ve bilgisayar temel eğitim bilgisine sahip olunmalıdır. Gerekli Bilgiler: Bilgisayar Bilişim Programları Eğitimleri İMO Bilişim Eğitim Merkezi nde en az 10 katılımcı olması halinde açılacaktır. Her kursiyere bir bilgisayar verilecektir. Ayrıntılı bilgi için Şubemiz ile irtibata geçebilirsiniz. TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI Meltem Mahallesi 3808 Sok. No: 10 07030 Muratpaşa - ANTALYA Tel: (0242) 237 57 27-3 hat Faks: (0242) 237 57 31 Gsm: (0533) 658 97 69 http://antalya.imo.org.tr antalya@imo.org.tr /Antalyaimo /Antalyaimo

Y a p ı D e n e t i m d e M a r k a... www.ugurtuncelyapidenetim.com.tr

T Ü R K İ Y E Ü S T Ü N Z E K A L I L A R V E Ü S T Ü N Y E T E N E K L İ L E R VA K F I A N TA LYA T E M S İ L C İ L İ Ğ İ Ö Ğ R E N C İ S E Ç M E L E R İ 0242 322 51 50-0530 50 55 701 www.yansima.com.tr

Çocuğunuz ÜSTÜN ZEKA LI mı? Bu soruya EVET diyorsanız, kurumumuzda ücretsiz öndeğerlendirme zeka testine bekliyoruz. 0242 322 51 50-0530 50 55 701 www.yansima.com.tr

TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI HABER BÜLTENİ İMTİYAZ SAHİBİ İMO Antalya Şubesi adına Cem OĞUZ 18 Şubat 1935 Antalya İskelesi "Antalya, hiç şüphesiz ki dünyanın en güzel yeridir." SORUMLU YAZI İŞLERİ YÖNETMENİ Rıza ARSLANBAY YAYIM KURULU Haluk SELÇUK Mustafa BALCI Umut TURAN İbrahim KOÇ Nurettin KORKMAZ Ramazan YILMAZ Mehmet Tamer ÖZMEN Süleyman SEYREK BÜLTEN BİLGİLERİ Mesleki Yerel Süreli Yayın Dijital olarak. Üyelere ücretsiz dağıtılır. Şubat - Ağustos 2014 Sayı 70 Yıl 23 Üç Ayda Bir Yayımlanır. > Yazılar yaygın kullanılan kelime işlem programlarından birinde yazılmış olarak CD veya Elektronik Posta ekinde (antalya@imo.org.tr) gönderilmelidir. > Yazılarda kullanılan fotoğraf, grafik, şekil, tablo gibi görsel malzemeler en az 300 dpi çözünürlükte olmalıdır. > Gönderilen yazıların yayımlanıp, yayımlanmayacağına Yayın Kurulu nca karar verilir. > Yayın Kurulu, gönderilen yazılarda dil, anlatım ve yayın tekniği yönünden gerekli düzeltme ve kısaltmalar yapabilir. > Yazılardaki görüşler yazarlara aittir. > Reklamların sorumluluğu reklam veren kuruluşa aittir. > Antalya Bülten de yayımlanan yazılar kaynak gösterilerek kullanılabilir. YÖNETİM ve YAZIŞMA ADRESİ Meltem Mah. 3808 Sok. No:10 07030 Muratpaşa / ANTALYA Telefon: 0242 237 57 27 (3hat) Belgegeçer: 0242 237 57 31 Elektronik Posta: antalya@imo.org.tr Genel Ağ: http://antalya.imo.org.tr TASARIM ve YAYIMA HAZIRLAMA RETMA MATBAA Yeşilova Mah. Serik Cad. (Havalimanı yolu, TEDAŞ karşısı) Göl iş merkezi No: 10 / 3 07200 Muratpaşa - ANTALYA Telefon: (0242) 322 21 11 Belgegeçer: (0242) 322 21 12 www.retma.com.tr YAYIMLAMA TARİHİ Eylül 2014 9

İÇİNDEKİLER Başyazı 3-4 Teknik Yazılar İnşaat Mühendisleri Odası 5 Erzurum Kayak Pisti İncelemesi ve Tespitler 23 Temmuz 2014 / Nejan Huvaj, Erdem Canbay, Necati Atıcı Bizden Haberler III. Su Yapıları Sempozyumu 16 Sonuç Bildirgesi Açıklandı Antalya Yerel Seçim 2014 Talep ve Öneriler 19 15 Ağustos 2014 / Basın Açıklaması 27 1999 Marmara Depreminin 15. Yıldönümü Nedeniyle UNUTMA, UNUTTURMA; DEPREMLER SARSAR, DENETİMSİZLİK YIKAR! Aramıza Yeni Katılan Meslektaşlarımız 30 Şubat - Ağustos 2014 13. Dönem Yönetim Kurulu Çalışma Raporu 5 16 İnşaat Mühendisleri Odası Erzurum Kayak Pisti İncelemesi ve Tespitler 15 Temmuz 2014 tarihinde Erzurum Kiremitliktepe'deki kayak atlama kulelerinin olduğu alanda bir heyelan meydana gelmiştir. 23 Temmuz 2014 tarihinde Nejan Huvaj (ODTÜ), Erdem Canbay (ODTÜ) ve Necati Atıcı (İMO)'dan oluşan ekip olay yerinde İMO adına incelemelerde bulunmuştur. Ekibe Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi, Atatürk Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü ile İMO Erzurum Şubesi nden bilim insanları ve meslektaşlarımız eşlik etmiştir. III. Su Yapıları Sempozyumu Sonuç Bildirgesi Açıklandı İMO adına Ankara Şubesi'nin yürütücülüğünü yaptığı III. Su Yapıları Sempozyumu'nun sonuç bildirgesi açıklandı. Sonuç bildirgesinde sempozyum boyunca yapılan sunum, tartışma ve değerlendirmeler sonucu öne çıkan bulgular çerçevesinde su ve su yapılarıyla ilgili öneriler sıralandı. Şubat - Ağustos 2014 34-61 Kutlama 62-63 Son Yaprak 64 Yazılı Basında İMO 65-66 19 27 Antalya Yerel Seçim 2014 Talep ve Öneriler İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, bu belgeyle kentlerimizin yönetiminde çağdaş anlayışla kamu yararının, bilimin ve hukukun esas alınması için, seçim süreci ve yerel yönetim anlayışına ilişkin politika, düşünce, uyarı ve önerileri kamuoyu ile paylaşmayı amaçlamaktadır. Meslek alanları ile ilgili ülke gerçeklerini ortaya çıkarmayı tüm bilgi birikimini ülkenin ve halkın yararına kullanmayı temel çalışma ilkesi olarak görmektedir. Kentimizle ilgili meslek alanımızı ilgilendiren sorunlara sahip çıkmaya ve bu sorunların çözümüne yönelik katkı sağlamaya her zaman olduğu gibi bugünde hazırdır. 15 Ağustos 2014 / Basın Açıklaması 1999 Marmara Depreminin 15. Yıldönümü Nedeniyle Unutma, Unutturma; Depremler Sarsar, Denetimsizlik Yıkar! İnşaat Mühendisleri Odası depremi unutmama, unutturmama ısrarını sürdürmektedir. İMO, güvenli ve sağlıklı yapı üretimi sağlanana kadar da depremi unutmamaya, unutturmamaya, siyasi iktidarın görev ve sorumluluğunu hatırlatmaya kararlıdır. Bu salt, yapı üretim sürecinin asli unsuru olan meslek mensuplarının örgütü olmaktan kaynaklanmaktadır; toplumsal, kamusal sorumluluğun bir gereğidir. 10

BAŞYAZI Değerli Meslektaşlarımız, Şube yayın organımız Antalya Bülten 70. Sayısından itibaren internet ortamında sizlere ulaşacak. İMO Yönetim Kurulunca, Oda gelir bütçesindeki azalmalar nedeniyle Tasarruf Tedbirleri Genelgesi yayınlanmış ve titizlikle uygulanması istenmiştir. Tasarruf Tedbirleri Genelgesi ile örgüt içi toplantı, seyahat, konaklama, yemekli toplantılar, personel, yayın, üye erişim, kargo, posta, oda araçları, kırtasiye, kongre, sempozyum, Teknik Gezi, Genç İMO, İKK, çiçek-çelenk, temsil ve ağırlama, eğitim ve eğitici giderlerinde tasarrufa gidilmesi amaçlanmıştır. Şube yayın organımız Antalya Bülten 18 Ağustos 1992 - Ocak 2014 yılları arasında 69 sayı yayınlanmış ve sizlere ulaştırılmıştır. Ancak, Oda Merkezi tarafından yayınlanan Tasarruf Tedbirleri Genelgesi doğrultusunda ve Oda bütçe gelirlerindeki azalma, gelir - gider dengesizliğini azaltabilmek amacıyla Şube yayın organımız Antalya Bülten bundan böyle internet ortamında yayınlanacaktır. Oda ve Şube etkinliklerimiz, basın-yayın faaliyetlerimiz internet sitemiz, facebook ve twitter adreslerimizden sizlere duyurulmaya devam edilecektir. Antalya - Burdur - Isparta Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ilk olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca 16.09.2013 tarihinde onaylanmış; daha sonra 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 7. maddesi uyarınca 15/04/2014 tarihinde revize edilerek kesinleşmiştir. Üst plan kararlarına aykırı alt plan yapılamayacağından Çevre Düzeni Planının uygulama imar planları ile yaratılan çarpık yapılaşmanın durdurulmasın da yararlı olacağına inanıyoruz. Muratpaşa Belediyesinin Kırcami Nazım İmar Planı çerçevesinde yürütmekte olduğu 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı çalışmaları ve Muratpaşa Görsel Değişim Projesi için istemiş olduğu Odamız görüşleri ilgili belediyesine iletilmiştir. 14. Dönem Yönetim Kurulumuzun temel görevi, Odamızın örgütsel varlığına ve meslek alanımıza yönelik saldırılara karşı topyekün savunma ve mücadele hattı oluşturmaktır. Bu temel görevini yerine getirirken, Oda organları ve birimlerinin bütünlüğü ve uyumu esas alınmakta, üyenin Odasına sahip çıkması, Odamızın da üyelerine dönük tüm iş ve işlemlerde kapsayıcılık ve kolaylaştırıcılık hedeflenmektedir. Bu temel görev, amaç ve hedeflerimiz doğrultusunda yaptığımız çalışmalar, bir süredir üyelerimiz, örgütlerimiz ve kamuoyu nezninde oluşturulmaya çalışılan yetkisiz ve işlevsiz bir Oda algısı bilinçli bir şekilde yaygınlaştırılmaktadır. Bazı üyelerimiz tarafından, İmar Kanunu ile Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın bazı genelgeleri ve 2 Ağustos 2013 tarih ve 28726 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 6495 sayılı Kanunla yapılan düzenlemenin 73. Maddesinin p) 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun; 1)8/ı maddesine yapılan atıflarla mesleki denetim zorunluluğunun kaldırıldığından bahisle, hizmetlerini mesleki denetime sunmayan üyeler hakkında herhangi bir işlem yapılamadığı ifade edilerek, yetkisiz ve işlevsiz bir Oda algısı yaratılmaktadır. Bu algı ve mühendis sayısındaki kontrolsüz artış, mesleğimizi bekleyen tehlikeler, gelecek kaygısı gibi birçok olumsuzluğu da beraberinde getirmiştir. Mesleki denetim kesintiye uğratılarak, denetimsizlik yaygınlaştırılmıştır. Oysa Meslek Odaları; toplumsal sorumluluğu gereği mesleki uygulamaları denetlemekte, mesleki niteliği yükseltmek amacıyla çalışmalar gerçekleştirmekte, üyelerinin sicilini tutmakta, üyeler tarafından gerçekleştirilen mesleki faaliyetleri kayıt altında bulundurmakta, üyeleri- 11

BAŞYAZI nin ayıplı, kusurlu iş yapmasını önlemeye, sahte mühendisliğin önünü almaya çalışmaktadır. Mesleki denetim, meslek ve meslektaş sorunlarının çözümüne katkı koymalıdır. Kendi sorunlarını çözemeyen bir örgüt, ülke ve kent sorunlarını da çözemez. Mesleki denetim sorunu çözülmeden meslek ve meslektaş sorunları çözülemez. Meslek mensuplarının müşterek ihtiyaçları karşılanamaz; mesleki faaliyetleri kolaylaştırılamaz; mesleğin genel menfaatlerine uygun olarak gelişimi sağlanamaz; meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlük ve güven hakim kılınamaz; meslek disiplinini ve ahlakı korunamaz; bütün teşebbüs ve faaliyetler üyelerden kopuk olmaya devam eder. Kanunlar, yönetmelikler, ilgili mevzuatımız kağıt üzerinde kalır, konuşmalar, kararlar, uygulamalar yetersiz kalır. Mesleki denetim sorunu çözülmeden; Odamıza kayıtlı meslek mensuplarından TMMOB Kanunu ve ilgili mevzuatına aykırı hareketleri görülenlerle meslekle alakalı işlerde gerek kasten gerekse ihmal göstermek suretiyle zarara sebebiyet veren veya akdettiği mukavelelere riayet etmeyen veyahut meslek şeref ve haysiyetini (ihlal edenlere) muhil durumları tespit olunanlara ceza verilmesinde eksiklikler, yetersizlikler olur. Odamız, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının noteri olarak algılanmaya başlar. Bu algıyı yıkmak ve üyelerimizin menfaatine yeni bir Oda algısı oluşturmak gerekir; Şöyle ki: Meslek Odalarınca uzun yıllardır sürdürülen mesleki denetim uygulaması, nitelikli proje ve hizmet üretimini amaçlayan, hukuki dayanaklara sahip, her şeyden önce odalar ile üyeleri arasında bağlayıcılığı olan bir düzenlemedir. Ancak, mimarlık mühendislik hizmetlerinin standart dışı, düşük nitelikli üretilmesini, hatta yetkisiz, meslek dışı elemanlara yaptırılmasını ve bu yolla haksız ve aşırı kâr etmeyi düşünen çevreler bu uygulamayı kaldırmak veya etkisiz hale getirmek istemektedirler. İlgililerin yapılan şikayetleri değerlendirirken veya şikayetlerle ilgili olarak işlem yapılırken bu çevrelerin amaçları doğrultusunda hareket etmesi düşünülemeyeceğinden, Odalarca yapılan mesleki denetim uygulamalarının; nitelikli proje ve hizmet üretimini amaçlayan, yasal dayanaklara sahip, her şeyden önce Meslek Odaları ile üyeleri arasında bağlayıcılığı olan bir düzenleme olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Öncelikle mesleki denetimin meslek odalarının kökleşmiş bir işlevi olduğu ve güçlü yasal dayanakları bulunduğunun hatırdan çıkarılmaması gerekir. 27.01.1954 tarihli 6235 sayılı Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca, Türkiye de mühendislik ve mimarlık meslekleri mensupları mesleklerinin icra edebilmeleri ve meslekle ilgili işlerle meşgul olabilmeleri için ihtisasına uygun bir odaya kaydolmak ve üyelik vasfını muhafaza etmek mecburiyetindedirler. 6235 sayılı TMMOB Kanunu ve ilgili yönetmelikler gereğince ilgili meslek odasına kayıtlı meslek mensuplarının; proje müellifliği üstlenebilmeleri için İşyeri (Büro) Tescil Belgesi almaları, süresi dolan tescil belgelerini yeniletmeleri, ürettikleri projelerini mesleki denetime sunarak proje sicil kaydı yaptırmaları, şantiye şefliği üstlenecek meslek mensuplarının şantiye şefliği sicil kayıtlarını bildirmeleri, süreli veya süresiz mesleki kısıtlılığının bulunmaması gerekmektedir. Meslektaşlarımızın; mesleki ve toplumsal ilişkilerinde, mesleki etik kurallarına uygun davranışlarının yüceltilmesi, aksine davrananlara yaptırım uygulanması için örgütsel olanaklar artırılacaktır. Şubemiz; toplumsal sorumluluk, üye ilişkileri ve katılım, yerel yönetimler-kamu kurumları ve üniversitelerle ilişkiler, kent ve çevre sorunlarına karşı duyarlılık, çalışma ve ilgi alanlarındaki zenginlik, eğitim, bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmaları, üyelerin mesleki davranışlarını takip, temsilciliklerimizle ilişkiler, ortak ya da merkezi kararlara uyum, mali yapısı ve ilişkileri bağlamındaki etkinlik, hareket ve tutumları sürekli olarak izleyecektir. Mesleki denetim, oda ile üyesi arasındaki hukuki bir bağdır. Mesleki denetim, mesleki faaliyetlerin kayıt altına alınmasıdır. Mesleki denetim araç değil amaçtır. Odamıza, mesleğimize sahip çıkmak için mesleki denetim öncelikli görevimizdir. Anayasanın 135. Maddesi kapsamında 6235 sayılı Kanun ile kurulmuş kamu kurumu niteliğindeki meslek odamızın geleceği için üyelerimizi üye aidatlarını ödemeye Odamıza ve mesleğimize sahip çıkmaya çağıyoruz. Saygılarımızla. 12

TEKNİK YAZILAR İnşaat Mühendisleri Odası Erzurum Kayak Pisti İncelemesi ve Tespitler 23 Temmuz 2014 Hazırlayanlar: Nejan Huvaj, Erdem Canbay, Necati Atıcı 15 Temmuz 2014 tarihinde Erzurum Kiremitliktepe'deki kayak atlama kulelerinin olduğu alanda bir heyelan meydana gelmiştir. 23 Temmuz 2014 tarihinde Nejan Huvaj (ODTÜ), Erdem Canbay (ODTÜ) ve Necati Atıcı (İMO)'dan oluşan ekip olay yerinde İMO adına incelemelerde bulunmuştur. Ekibe Atatürk Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi, Atatürk Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü ile İMO Erzurum Şubesi nden bilim insanları ve meslektaşlarımız eşlik etmiştir. Yükseklikleri 20, 40, 60, 95 ve 125 metre olan beş kayakla atlama kulesi 2010 yılının sonlarında tamamlanmış ve 7 Ocak 2011'de hizmete açılmıştır. 2011 Kış Oyunları sonrasında yalnızca bir kaç kez kullanılan kayakla atlama kuleleri, 9 Temmuz 2014 günü Kayak Federasyonu tarafından yaz kayağı atlamalarına açılmıştır. Atlama kulelerinin heyelan olmadan önceki durumu Şekil 1'de görülmektedir. Alınan bilgiler ve alanda yapılan gözlemlere dayanan tespitler aşağıda özetlenmiştir. Şekil 1. Kayakla atlama kulelerinin olduğu bölgenin heyelan olmadan önceki görünümü 13

TEKNİK YAZILAR Heyelan bölgesi ile ilgili tespitler: - Yapılan saha incelemelerine göre 15 Temmuz 2014 günü meydana gelen heyelan nedeniyle beş atlama kulesinin iniş rampaları yıkılmış ve tamamen kullanılamaz hale gelmiştir (Şekil 2 ve Şekil 3). Kulelerde ise bir hasar gözlenmemiştir. Şekil 2. Heyelan sonrası iniş rampalarındaki hasar Şekil 3. İniş rampalarında meydana gelen yapısal hasarlara örnekler 14

TEKNİK YAZILAR - Atlama kulelerinin yapıldığı bölgede hem imara (plana) esas hem de parsel bazlı zemin etütlerinin yapıldığı tarafımıza iletilmiştir. Zemin etüt raporları incelenmek üzere mahkeme bilirkişi heyetleri tarafından talep edilmiştir. Devam eden mahkeme bilirkişi çalışmaları nedeniyle atlama kuleleri ve iniş rampaları ile ilgili herhangi bir proje/çizim/rapor vs. elde edinilememiştir. - İlk incelemelere göre heyelanın dairesel kayma şeklinde gerçekleştiği tespit edilmiş ve heyelanın ayna kısmında, düşeyde 5-6 metreye varan bir kot farkı ve zemin deplasmanı görülmüştür. Heyelan etmiş kahverengi dolgu malzemesinin altında açık gri/kirli beyaz renkli doğal bir malzeme görünmektedir (Şekil 4 ve Şekil 5). Şekil 4. Heyelanda kahverengi dolgu malzemesi ve açık gri renkli doğal malzeme Şekil 5. Heyelanda kahverengi dolgu malzemesi ve açık gri renkli doğal malzeme - Alandaki kahverengi dolgu malzemesi ile dolgu altında görünen kirli beyaz/açık gri renkli doğal (tüflü?) malzemeden az miktarda örselenmiş örnekler alınmış ve örnekler üzerinde ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü Zemin Mekaniği Laboratuvarı nda indeks/tanımlama deneyleri yapılmıştır. Her iki malzemede de birer kere yapılan ve ASTM standartlarına göre gerçekleştirilen elek analizi, hidrometre ve kıvam limitleri deneylerine göre elde edilen sonuçlar Tablo 1'de görülebilir. Her iki malzeme de ince dane oranı %20-25 civarında olan siltli kum (SM) olarak sınıflandırılmıştır. Tablo 1. ODTÜ İnşaat Mühendisliği Zemin Mekaniği Laboratuvarında Yapılan indeks deneyleri Deneyler Elek analizi: Çakıl yüzdesi (% > 4.75 mm) Kum yüzdesi (0.074 mm < % < 4.75 mm) İnce dane yüzdesi (% < 0.074 mm) Hidrometre deneyi: Kil dane boyu yüzdesi (% < 0.002 mm) (bütün numunede) Atterberg kıvam limitleri Likit limit (LL, %) Plastik limit (PL, %) Plastisite indisi (Ip, %) USCS zemin sınıflandırma Kahverenkli dolgu malzemesi 10 70 20 2 35 29 6 SM, Siltli kum (ince daneli kısım ML) Açık gri renkli doğal malzeme 2 73 25 37 37 0 (plastik değil) SM, Siltli kum (ince daneli kısım ML, plastik değil) 15

TEKNİK YAZILAR - İniş rampalarının 40 cm kalınlığında betondan oluştuğu (Şekil 2, Şekil 6 ve Şekil 7a) ve bu betonun yamaç üzerine yerleştirildiği gözlenmiştir. Betonun altında ince ve bir metreden kısa demirlerin belirli aralıklarla zemine düşey olarak (bir nevi çivi şeklinde) yerleştirilmiş olduğu tarafımıza iletilmiş olup arazide bu demirler tarafımızca görülmemiştir. 40 cm kalınlığındaki betonun tabanına yatay olarak demir serilmesi ve üzerine beton dökülmesi şeklinde oluşturulduğu, beton içinde demir olmadığı gözlenmiştir (Şekil 7a). Şekil 6. Zemin üzerine yerleştirilen 40 cm kalınlığında beton iniş rampası (a) (b) Şekil 7. (a) Zemin üzerine 40 cm kalınlığında yerleştirilen beton iniş rampası ve betonun alt kısmındaki demirler, (b) iniş rampasında yapay çim altındaki betonda zemin hareketlerinden kaynaklı çatlaklar 16

TEKNİK YAZILAR - İniş rampalarında heyelandan önceki son bir ay içinde de çeşitli zemin hareketlerinden dolayı betonda çatlaklar oluştuğu ve bunların onarıldığı öğrenilmiştir. Arazi incelemeleri sırasında betonda çatlaklar görülmüştür (Şekil 7b). Kayak Federasyonu Genel Koordinatörü Nur Erden, bir gazeteye yaptığı açıklamada "... 9 Temmuz 2014'te biz toplantıdayken, pistte ufak bir kabarcık olduğunu belirttiler sadece. O dönem çok yoğun bir yağış olmuştu. Kabarcığın da yağmurdan olduğunu kaydettiler. Ancak herhangi bir sallantı hissedilmedi" demiştir. - İniş rampalarının yer aldığı yamaçta, kazı ile teraslama ve dolgu yapma suretiyle yamaca gereken kübik parabol şeklinin verildiği tarafımıza iletilmiştir. Ayrıca kayak atlama pistinin batı tarafında, atlayışları etkilememesi için rüzgârı kesmek amacıyla, yamaca yaklaşık 8-10 m kadar dolgu toprak yığılarak rüzgâr bariyeri yapıldığı görülmüştür (Şekil 8). Şekil 8. Heyelan olmadan önceki zamanlardan bir görüntü. İniş rampalarının sağ tarafında rüzgârı kesmek için kahverengi dolgu toprak yığılarak oluşturulan rüzgâr bariyeri görülmektedir. - Rampaların bulunduğu şevde drenaj önlemlerinin eksik olduğu göze çarpmıştır. Kafa hendeği, kuşaklama hendekleri, kenar hendekleri vb. açısından oldukça yetersizdir. Şeve yukarı doğru bakıldığında, şevin üst kısımlarında, sağ tarafta, içi beton kaplı olmayan, zeminden oluşan ufak bir doğal hendek oluşturulduğu görülmüştür. Bunun yakınında içi beton kaplı kısa bir hendek mevcuttur. Ancak yapılan ilk saha incelemelerinde edinilen izlenim drenaj önemlerinin yetersiz olduğu yönündedir. - Atlama platformunu taşıyan çelik gövde ve diğer çelik yapılar için tekil temeller kullanılmıştır (Şekil 9). Kulelerin temellerinin radye temel olduğu öğrenilmiştir. 17

TEKNİK YAZILAR (a) (b) Şekil 9. Atlama platformu ve diğer metal yapıların tekil temelleri - Heyelan nedeniyle çeşitli yerlerde zemin hareketlerinin devam ettiği tarafımızca tespit edilmiş (Şekil 10 ve Şekil 11) ve mevcut çatlakların ise biraz daha açıldığı araziyi daha önce görmüş olan yanımızdaki Erzurumlu arkadaşlar tarafından da işaret edilmiştir. Ayrıca 23 Temmuz 2014 tarihinde sondajlara başlamış olan firma elemanlarının ve tesislerdeki çalışanların belirttiğine göre 23 Temmuz 2014 tarihinden önceki son dört gün içinde şev üst kısmındaki bir çatlağı gözleyerek bu çatlağın 4 gün içinde yatayda 4 cm, düşeyde 0.5 cm açıldığı tespit edilmiştir. (a) (b) (c) Şekil 10. Şevin üst kısımlarındaki zemin hareketleri ve çatlaklardan görüntüler 18

TEKNİK YAZILAR (a) (b) Şekil 11. Zemin hareketleri nedeniyle şevin üst kısımlarında beton kaplama alanlarda oluşan çatlaklardan görüntüler - Yazılı basında yer alan çeşitli spekülasyonların doğru olmadığı ve bilgi kirliliğine yol açtığı düşünülmektedir. Örneğin heyelan sebebi olarak "tepedeki ağaçların kesilmesi"; "şevin üst kısmında yer alan iki adet su göletinin yapılması ve bu nedenle şevin üst kısmına ağırlık yüklenmiş olması"; "bu iki göletin tabanından zemine su sızması" vb sebeplerin gerçekçi olmadığı düşünülmektedir. Göletler, heyelanın meydana geldiği şev kesiminin 100 metre kadar arka çapraz kısmında yer almaktadır (Şekil 12). Göletlerde sızdırmazlık sağlanamaması durumunda sızacak olan suyun atlama kulelerinin olduğu tarafa doğru ulaşmasının olası olmadığı düşünülmektedir. Göletler tepedeki zemin kazılarak yapılmıştır; bir diğer deyişle aynı hacim içine, birim hacim ağırlığı yaklaşık 20 kn/m³ olan zemin yerine birim hacim ağırlığı 10 kn/m³ olan su gelmiştir, bu nedenle şevin tepesine göletlerin ağırlık yüklenmesi söz konusu değildir. Şekil 12. Şev tepesindeki göletlerin heyelan bölgesine göre konumu 19

TEKNİK YAZILAR - Bölgede halen sondajlar açılmakta olup, her sondaja zemin yanal hareketlerini ölçmek için inklinometre cihazının yerleştirileceği öğrenilmiştir. Bölge ile ilgili bilgiler: - MTA'nın 1/1.350.000 ölçekli jeoloji haritasına göre incelenen bölgede genel olarak kuvaterner yaşlı sedimenter kayalar, ayrılmamış karasal kırıntılılar mevcuttur. Gürbüz ve Gülbaş (1999) çalışmasında bölgedeki volkanik birimler ve kirli beyaz renkli tüf ve tüfitler ile ilgili bilgi verilmektedir. Şekil 13'de MTA jeoloji haritasında bölgedeki faylar da görülebilmektedir. Şekil 13. Erzurum şehir merkezinde Kiremitliktepe'deki atlama kulelerinin bulunduğu bölge daire ile gösterilmiştir. (http://www.mta.gov.tr/v2.0/bolgeler/van/images/haritalar/erzurum eoloji.png) - Kayak atlama kuleleri Erzurum şehir merkezinde Kiremitliktepe'de yer almakta olup, 2'inci derece deprem bölgesindedir (Şekil 14). 20

TEKNİK YAZILAR Şekil 13. Erzurum ili deprem bölgeleri ve diri faylar - Heyelanın meydana geldiği yere yakın (< 15 km) aktif faylar mevcuttur (Şekil 14). Alınan bilgilere ve son dört yıl içinde yerleştirilen/güncellenen ölçüm aletlerinden gelen verilerin 24 saat aralıksız toplandığı kayıtlara göre yakın zamanda kayda değer büyüklükte bir yer hareketi ölçülmemiştir. - Atlama kulelerinin yer aldığı bölgenin görüntüleri Google Earth'te 18 Kasım 2005, 1 Haziran 2009, - 3 Haziran 2012, 16 Temmuz 2013 tarihlerinde mevcuttur (Şekil 15). Bölgenin eski görüntülerinde Kiremitliktepe'de şu anda kulelerin bulunduğu tepede ve tepenin batı kısımlarında yer yer yüzeylenen beyaz bir doğal malzeme/zemin görülmektedir. Google Earth görüntülerinde kayak atlama bölgesindeki inşaat safhaları (yamaçta kazı/dolgu vb.) veya yamaçta herhangi bir eski heyelan belirtisi (çatlak vb.) görülmemiştir. 18 Kasım 2005 1 Haziran 2009 21

TEKNİK YAZILAR 3 Haziran 2012 16 Temmuz 2013 - Elde edilen bilgilere göre 1971-2013 yıllarında Erzurum'da yıllık ortalama yağış 405 mm'dir (Şekil 16) (http://www. mgm.gov.tr/veridegerlendirme/yillik-toplam-yagis-verileri.aspx?m=erzurum). Erzurum Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü internet adresinde Erzurum ili yıllık ortalama yağış 380 mm olarak belirtilmektedir (http://www.csb.gov. tr/iller/erzurum/index.php?sayfa=sayfa&tur=webmenu&id=8072). - 2012 yılında yıllık toplam yağış 310 mm ve 2013 yılında 260 mm civarındadır ve ortalamanın altındadır. En az yağış kışın düşmekte, bu dönemde yağışlar kar biçiminde olup, kar yağışlı gün sayısı 50 civarındadır. Kar örtüsünün yerde kalış süresi ise 114 gün kadardır. En yağışlı dönem ilkbahar ve yaz mevsimleridir. 2014 Temmuz ayında Erzurum şehir merkezine düşen yağış miktarı ile ilgili elimizde veri olmadığından bir aylık yağışın yıllık yağışın önemli bir oranı olup olmadığını değerlendirmek mümkün olmamıştır. Şekil 16. Erzurum yıllık yağış verisi (http://www.mgm.gov.tr/veridegerlendirme/yillik-toplam-yagis-verileri.aspx?m=erzurum) 22

TEKNİK YAZILAR - Gazete haberlerine göre 3 Haziran 2014 tarihinde Erzurum şehir merkezine yağış, yağmur; Palandöken'in yüksek kesimlerine ise kar şeklinde düşmüştür. 2014 Temmuz ayı başında görülen çok şiddetli sağanak yağış ve sel nedeniyle çok sayıda ev ve işyerini su basmış, ağır hasar oluşmuş, rögarlar tıkanmış ve alt geçitlerde araç sürücüleri zor anlar yaşamışlardır; hatta hayatını kaybeden vatandaşlar olmuştur. Erzurum'da 2014 Haziran ortasından Temmuz ortasına kadar yaklaşık bir ay süre boyunca çok şiddetli yağışlar meydana geldiği tarafımıza iletilmiştir. Erzurum'daki yetkililerden alınan bilgiye göre bu yoğun yağışlı dönem Erzurum'un çok uzun yıllardır gördüğü en şiddetli ve uzun süren yağışlardır. SONUÇLAR 1) 15 Temmuz 2014 günü Erzurum Kiremitliktepe'deki atlama kulelerinin olduğu bölgede bir heyelan meydana gelmiştir. 2) Heyelanın sebepleri arasında aşağıdaki hususların olduğu düşünülmektedir: a. Atlama pistleri ve kuleler yapılmadan önce ve yapıldıktan sonraki durum için, bu şevde, hem statik hem de sismik durumda, şev duraylılık hesaplarının yapılmamış veya yapıldıysa bile doğru yapılmamış olduğu, düşünülmektedir. Karayolları Genel Müdürlüğü yol inşaatlarında yol kenarlarındaki şevler için statik durumda 1.5, dinamik durumda 1.1 güvenlik sayıları sağlanmasını istemektedir. b.inşaat öncesi ve inşaat sonrası yük durumları için ve statik-sismik durumlar için ayrı ayrı yapılacak şev stabilitesi analizlerinde güvenlik sayılarının kritik çıkması veya örneğin yukarıdaki değerlerden düşük çıkması durumunda, şevde iyileştirme yapılması gerekirdi. Şev stabilitesini artırıcı iyileştirme önemleri alınmadan üzerine inşaat yapılması doğru değildir. c. Şevde yeterli drenaj önlemlerinin alınmadığı (örneğin, kafa hendekleri, kuşaklama hendekleri, kılcal drenler vb.) veya yapılan drenaj önlemlerinin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. 2014 Haziran ortası ile Temmuz ortasında Erzurum şehir merkezinde görülen uzun süren şiddetli yağışların düzgün drenaj önemleri ve olası şiddetli yağış durumunu da göz önüne alan şev stabilitesi güvenlik sayıları ile, bu şevi etkilememesi mümkün olabilirdi. Şevlerde şev içine giren yağışla, zeminin ağırlığı bir miktar artmakta ve zeminde boşluk suyu basıncı arttığından zeminin kayma mukavemeti azalmaktadır, bu nedenle güvenlik sayısı düşmektedir. 3) Şevlerin üzerine yapılacak her tür yapı için şev duraylılığı hesaplarının, şevde yapılan her tür değişiklik için (örneğin dolgu eklenmesi, teraslama vb ile şev geometrisinin değiştirilmesi, şev üzerine istinat duvarı, temel vb inşa edilmesi her tür değişiklik için) yeniden statik ve sismik durum için şev duraylılık analizleri yapılarak şev güvenliğinin incelenmesi ve istenen minimum güvenlik sayılarının sağlanması gereklidir (örneğin statik durumda minimum 1.5, sismik durumda minimum 1.1). 4) Heyelanla bir ilgisi olmadığı halde üst yapıdaki betonarme ve çelik elemanların projesine göre yapılıp yapılmadığı mutlaka kontrol edilmelidir. Zira, inceleme sırasında betonarme elamanlarda çok az miktarda donatı görülmüştür. 5) Alanda heyelan hareketleri devam etmekte olup, şev üzerinde yapılacak moloz temizleme, zemin sondajı, iyileştirme vb. her tür çalışma yapılırken bu hususa azami özen gösterilmeli, her tür güvenlik tedbirleri alınmalı ve tehlikeli olabilecek bölümlerde çalışılmamalıdır. Ayrıca zemindeki çatlakların açıldığı ve olmayan çatlakların oluştuğu görüldüğünden (örneğin şevin üst kısmında spot ışıkların yer aldığı bir direğe doğru zeminde bir çatlak mevcuttur) heyelanın geriye doğru ilerleme olasılığı ve arkadaki kule vb yapılar için tehdit oluşturup oluşturmadığı incelenmelidir. ÖNERİLER - Halen yapılmakta olan sondaj çalışmaları kapsamında planlanacak zemin mekaniği laboratuvar deneylerinde özellikle kayma yüzeyine yakın yerden alınacak numunelerde tekrarlı direk kesme deneyi ile zeminin pik ve rezidüel kayma dayanımının tespit edilmesi yerinde olacaktır. - Sondajlara yerleştirilecek inklinometrelerde zeminin yanal hareketi en az bir ay içinde dört kez ölçüm alınarak ölçülmeli, zemindeki hareketlerin hangi derinliklerde devam ettiği ve heyelan kayma yüzeyi tespit edilmelidir. - Gerekli şev duraylılık analizleri yapılarak bu şevin stabilizasyonu için çeşitli alternatifler düşünülmelidir. Kaynaklar Gürbüz, K. ve Gülbaş, E. (1999) "Tortum (Erzurum) güneybatısının jeolojisi ve pliyosen yaşlı Gelinkaya formasyonunun sedimantalojisi, Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dergisi, Seri A-Yer Bilimleri, C.16, S.1, s.39-46. 23

BİZDEN HABERLER III. Su Yapıları Sempozyumu Sonuç Bildirgesi Açıklandı III. SU YAPILARI SEMPOZYUMU TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası, Ankara Şubesi 7-8 Aralık 2013, Ankara İMO adına Ankara Şubesi'nin yürütücülüğünü yaptığı III. Su Yapıları Sempozyumu'nun sonuç bildirgesi açıklandı. Sonuç bildirgesinde sempozyum boyunca yapılan sunum, tartışma ve değerlendirmeler sonucu öne çıkan bulgular çerçevesinde su ve su yapılarıyla ilgili öneriler sıralandı. Sonuç bildirgesinin tam metni şöyle: SEMPOZYUM SONUÇ BİLDİRGESİ Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İnşaat Mühendisleri Odası Üçüncü Su Yapıları Sempozyumu 7-8 Aralık tarihinde Ankara Şube yürütücülüğünde Ankara'da gerçekleşmiştir. Sempozyum su yapılarıyla ilgili çalışmalar yapan üniversiteleri, kamu kurum ve kuruluşlarını, özel sektörde görev yapanları bir araya getirmiştir. İnşaat mühendisliği ve inşaat mühendisleri açısından "Su Yapıları", su temininden enerji üretimine, sulamadan taşkın kontrolüne, çevresel düzenlemeden eğlen-dinlen alanlarının oluşturulmasına kadar uzanan ve çoğu zaman birden fazla bileşeni ve amacı bulunan yapılar ile suyun kullanım şeklini belirleyen politikaları da kapsayan teorik ve uygulama boyutunda yapılan çalışmaları ifade etmektedir. Böylesine geniş bir alana yayılan ve yaşamın temel bileşeni "su"yla ilişkisi ile insan hayatına birebir dokunan bu yapıların tüm yönleriyle ele alınması, konu ile ilgili üniversite, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, özel sektör ve meslek odalarının bir araya getirilerek mevcut durumun, sorunların ve çözüm önerilerinin tartışılması ve geleceğe yönelik öngörülerin paylaşılması Sempozyum'un temel amacı olmuştur. Sempozyum konuları tüm su yapılarını kapsam içine alacak şekilde belirlenmiş, aşağıda verilen temalar kapsamında 2'si çağrılı olmak üzere toplam 27 bildiri sunulmuş ve tartışılmıştır. 1 Geçmişten Geleceğe Su Yapıları (Vaka analizleri, iyi ve kötü örnekler, yaşlanan ve atıl durumda bulunan su yapıları ve olası çözümler) 2. Su Yapılarında Planlama, Projelendirme İşletme Esaslı Yaklaşımlar (Ulusal ve uluslararası düzeyde planlama yönetim senaryoları ve kurgusal yaklaşımlar) 3. Teknik Çözümler, Değerlendirmeler ve Optimizasyonu (Hidrolik, elektromekanik, sismik, geoteknik ve yapısal tasarımlar, sayısal ve fiziksel modellemeler ve uygulamaları) 24

BİZDEN HABERLER 4. Su Yapılarında İşletme Sorunları ve Yapı Güvenliği (Ölçüm, yapı güvenliğini izlenmesi, verilerin paylaşımı ve teknik değerlendirmesi, kurumlar arası veri paylaşımı ve işletim etkileşimi, su yapılarının denetim esasları ve yasal düzenlemeler) 5. Suların Yasal ve Uygulama Esasları Açısından Değerlendirilmesi (Ulusal ve uluslararası su politikaları, su yönetiminin yasal yapılanması, Su Kanunu, su yönetiminde yerel yönetimler-merkezi yönetim etkileşimleri, kentsel ve kırsal su yönetimi ve tahsisi, taşkın kayıtlarının ekonomik analizleri ve taşkın öngörü çalışmaları) 6. Çevresel ve Sosyal Etkiler (Teknik-Çevresel etkileşim, nüfus hareketliliği ve kültürel değişim, doğal dengenin korunması, sürdürülebilirlik, suyun nicel ve nitel değişimleri) Ayrıca, su yapılarının hemen hemen tüm boyutlarının ele alınıp irdelendiği Sempozyumun sonunda, genel değerlendirmenin yapıldığı bir "Sempozyum Değerlendirme Forumu" da gerçekleştirilmiştir. Sempozyum süresince yapılan bildiri sunumları, tartışmalar ve değerlendirmeler sonucunda öne çıkan bulgular ve bulgular temelinde geliştirilen öneriler aşağıda sıralanmıştır. Su, bir doğal kaynaktan öte başlı başına bir varlıktır. Sadece insanların değil yeryüzündeki tüm canlı ve cansız varlıkların suya gereksinimleri vardır. Dolayısı ile su ve su yapıları, bu büyük çerçeve içinde değerlendirilmelidir. Su hukuken "sahipsiz şey"dir. Suya erişim, "İnsan Hakları"nın bir parçasıdır. Sular üzerinde tasarlanan ve gerçekleştirilen su yapıları ve bunlardan sağlanan yararlar da bu anlamda toplumundur. Suyun kendi yasaları vardır. Su ile ilgilenmek ciddi bir iştir. Sadece suya ilişkin doğa yasalarını bilmek, su ile ilgili formülleri geliştirmek ve uygulamak yetmez. Suyun binyıllardır çevrimini, hiç aksatmadan yinelediği döngüsünü anlayabilmek, deneyimlerden ders çıkarmak, suyun mülkü'ne saygı göstermek de gerektir. Her ne kadar dünyanın dörtte üçü su ile kaplı olsa da, insan gereksinimleri için teknik ve ekonomik yönlerden kullanılabilecek miktarı oldukça sınırlıdır. Dahası, suyun coğrafi dağılımı da eşitsizdir. Kimi yerde kıtlığı ötelemek, gidermek; kimi yerde suyun akışını düzenlemek, yararlanmak; kimi yerde dizginlemek, zararlarını önlemek amacıyla ihtiyaç duyulan su yapıları konusunda planlama yaparken, projelendirmeye gidilirken ve yapımları gerçekleştirilirken gerek amaçların belirlenmesinde, gerek tahsislerin yapılmasında, gerekse uygulamada yöntemlerin saptanmasında konu tüm boyutları ile ele alınmak ve toplum yararı ön planda tutularak çözümler geliştirmek bir zorunluluktur. Su yapıları yatırımları, gerek ölçeklerinin büyüklüğü gerekse etki alanının genişliği açısından önemli ve büyük yatırımlardır. Bu yönüyle su yapıları yatırım kararlarında yerindelik ve gereklilik değerlendirmesi özel önem arz etmektedir. Değerlendirme süreçlerinde şeffaflık sağlanmalı, kurumlar arasında bilgi ve veri paylaşımı olanaklı hale getirilmelidir. Gerek geçmiş uygarlıklara saygı, gerekse geçmiş bilgi ve deneyimlerden dersler çıkarılarak yararlanılması açısından tarihi su yapılarının korunması gereklidir. Halen ülkemizde bu konuda düzenli bir arşiv ve dokümantasyon bulunmaması, ayrıca mevcut bilgilere erişim zorluğu su yapılarının gelişimi açısından önemli bir eksikliktir. Bugün özelleştirme politikaları çerçevesinde büyük ölçüde özel sektöre devredilen su yapılarının planlama, inşaat ve işletme süreçlerinin denetiminde yaşanan güçlükler ve bu yapıların gerek tasarım kontrolü gerekse yapım sırasındaki denetim mekanizmalarının tam anlamıyla işlevlerini görememesi, can-mal güvenliği açısından büyük riskler taşımaktadır. Bu sorunların çözümlenmesi ve çözüm önerilerinin geliştirilmesinde toplum yararının ön planda tutulması, ekolojik ve çevresel konularda duyarlı davranılması, doğal yaşamı olumsuz etkileyecek her tür çalışma ve girişimden uzak durulması büyük öneme sahiptir. Su yönetimi konusundaki karar alma süreçlerinde ve planlamalarda entegre havza yaklaşımının Büyük Menderes havzası örneğinde olduğu gibi olumlu sonuçlar doğuracağı değerlendirilmektedir. Bu alandaki çalışmalar idari yapılanmasını tamamlamış olan Su Yönetimi Genel Müdürlüğü'nün görev alanı 25

BİZDEN HABERLER içerisinde yürütülmektedir. Bu çalışmaların yürütülmesinde, ilgili kurum, kuruluş ve yönetim organlarının eşgüdüm içerisinde olması sağlanmalı, suyun yönetiminde toplum yararını önceleyen bir bakış açısı hakim kılınmalıdır. Teknik değerlendirme açısından da kurumlar arası işbirliği ve bilimsel çalışmaların paylaşımı su yapıları için ayrı bir önem taşımaktadır. Bu bakış açısı doğrultusunda birçok disiplinin uyum içerisinde çalışması, su yapılarının planlanması ve hayata geçirilmesi açısından bir gerekliliktir. Planlama ve tasarımların başarılı olabilmesi, ilgili yapıların boyutlandırılması, kapasite belirleme süreçlerinin sağlıklı yürütülmesi, yeterli nitelik ve nicelikteki veriler ile sağlanabilir. Veri toplanması ve sistematiği esaslarında ölçümlerin sürekliliğinin sağlanmasının toplumsal bir hizmet olduğu anlayışı, bu alandaki veri temin, maliyet ve değerlendirilmesinde ön planda tutulmalıdır. "Mühendislik hidrolojisi" alanında çalışmalarda bulunanların su yapılarının amaçlarına uygun olarak planlanabilmesi; bu alanda çalışma yürütülmesi aşamalarında verimli olabilmeleri için lisans eğitimi sonrasında mesleki bilgi almalarının yararlı olacağı değerlendirilmektedir. Uzmanlık esaslı bu eğitim gereksiniminin sağlanması amacıyla kurumsal yapıların oluşturulması veya mevcut kurumsal yapıların bu konuya eğilim göstermesinin sağlanması yönünde çalışmalar yapılmalıdır. Suyun yönetiminde ve su yapılarının karar, tasarım, inşa ve işletmesinde toplum yararı ön planda tutulmalı, bilimsel yaklaşımlar doğrultusunda beklentilerin yaşama geçirilmesinde, konu ile ilgili tüm kamu / özel kurum ve kuruluşları, giderek azalan, tükenen ve kirlenen kaynaklarımızdan sorumlu olduğumuz ve gelecek nesillere karşı görevlerimizin bulunduğu bilinciyle hareket etmelidir. http://suyapilari.imo.org.tr/ İnşaat Mühendisleri Odası Başkanlığı nın İMO Bütçe Uygulama Esasları Kapsamında belirlemiş olduğu 2014 yılı üyelik aidatı 180TL(15TL/ay)dir. Aidat borçları için taksitlendirme imkanı sunulmakta olup, Üyelerimizin aidat borçlarını ödemeleri rica olunur. 26

BİZDEN HABERLER ve turistik değerleriyle, yetmişli yıllarda çok yönlü bir gelişim ve değişim olgusunu yaşamaya başlamıştı. 1950 yılında 27.515 olan Antalya merkez nüfusu, 1960 da 50.908, 1970 de ise 95.616 olmuştu. 1970 li yıllardan başlayarak hızlı bir kentleşme ve genişleme içine giren Antalya merkez nüfusu 1980 de 173.501, 1990 da 378.208, 2000 de 603.190, 2010 da 1.000.081, 2013 yılı bütünşehir il nüfusu ise 2.158.265 olmuştur. Antalya ili yüzölçümü 20.723 km² olup, bu rakam Türkiye yüzölçümünün %2,6 sı kadardır. Antalya nın sahil şeridi uzunluğu 640 km dir. 2013 ADNKS ne göre Antalya, 2.158.265 kişilik nüfusu ile 81 il arasında 5. sıradadır; nüfusunun %50,5 i erkek, %49,5 i kadındır. Genel Değerlendirme Tag Reader ınız yoksa: http://gettag.mobi Yapılan arkeolojik kazılar sonucunda elde edilen bulgulardan Antalya ve bölgesinde, günümüzden 50 bin yıl önce insanların yaşadığı kanıtlanmıştır. Bu kanıtlar Antalya nın 27 km. kuzeybatısında, Karain mağarasında bulunmuştur. Büyük Hitit krallığı, Pamfilya, Likya, Klikya, Lidya kent devletleri hakimiyetinde geçen süreçle bugünkü Antalya kentinin bilinen tarihi Bergama kralı 2. Attalos ile MÖ 2.yüzyılda başlar. Roma ve Bizans egemenliği 1207 yılına kadar sürer. Daha sonra Selçuklular, ardından Osmanlılar hakimiyeti altında önemli bir liman kenti olarak devam eder. Birinci Dünya savaşında İtalyanların işgaline uğramış, 29 Ekim 1923 de yeni Türk Devletinin, Türkiye Cumhuriyetinin bir ili olarak yerini almıştır. Büyük Önder Atatürk 1930 yılının ilkbaharında ilk kez gördüğü Antalya da lacivert denizlerin ardındaki dağların anlık renk değişimini izlerken Antalya hiç şüphesiz ki dünyanın en güzel yeridir der. Antalya, tarihi, doğal 6360 sayılı Büyükşehir Kanunu nda; özerk-demokratik-etkin yerel yönetim yaklaşımının tam tersine merkezi idarenin yerel yönetimler üzerindeki vesayetini arttıran; mahalli idare sistemini yok eden; yerel yönetim idari sistemini önemli ölçüde değiştiren; hizmete erişilebilirliği yok eden; yerel katılımı mümkün olmayan; 30 Mart 2014 yerel seçimiyle birlikte yürürlüğe girecek yasal değişiklikler yapılmıştır. Bu yasal düzenlemeye göre; Antalya için çevresindeki ilçeleri, belediyeleri ve köyleri de içine alan yeni bir Büyükşehir statüsü, kamuoyunda söylendiği şekliyle Bütünşehir tanımı getirilmiştir. 6360 sayılı Kanun a göre sınırları il mülki sınırları olmak üzere nüfusu 750 bin kişiden fazla olan 14 ilde il belediyeleri Büyükşehir Belediyesine dönüştürülmüştür. Mevcutta 16 olan Büyükşehir sayısı 30 a çıkacak ve Bütünşehir e dönüşecektir. Bu düzenlemeye göre; Büyükşehir-Bütünşehir olacak illerdeki; 30 adet il özel idaresi, 1591 belde belediyesi ve 16.082 köy tüzel kişiliği kapatılacaktır. Ayrıca nüfusu 2000 kişiden az olan 503 belde belediyesi de kapatılacaktır. Mevcutta 2950 belediye olduğuna göre her iki belediyeden birisi 30 Mart 2014 yerel seçiminden sonra kapatılmış olacaktır. Belediye sınırlarının genişlemesi, topografik engeller, ulaşım, bütçe, personel, araç, gereç yetersizlikleri nedeniyle kentsel hizmetlerin genişlemesi ve yaygınlaştırılması anlamına gelmemektedir. 30 Mart 2014 öncesi belde belediyesi ile köy tüzel kişilikleri olan yerlerde yerel halkın hizmete ulaşması, kararlara katılımı nispeten sağlanırken bundan böyle hizmetlerin en yakın ilçe merkezinden karşılanacak olması ciddi sorunlar yaratacaktır. Bu durumda Antalya nın 30 Mart 2014 yerel seçiminden sonra, Akseki, Aksu, Alanya, Demre, Döşemealtı, Elmalı, Finike, Gazipaşa, Gündoğmuş, İbradı, Kaş, Kemer, Kepez, Konyaaltı, Korkuteli, Kumluca, Manavgat, Muratpaşa, Serik olmak üzere toplam 19 ilçe belediyesi olacaktır. 27

BİZDEN HABERLER Ülkemiz, 30 Mart 2014 tarihinde yapılacak olan yerel seçim sürecine girmiş bulunmaktadır. 85 bini aşkın üyesiyle ülkemizin en büyük meslek örgütleri arasında yer alan İnşaat Mühendisleri Odası, mesleki ve toplumsal sorumlulukları gereği yerel seçim öncesi inşaat mühendisliği uzmanlık alanlarında yaşanan sorunlarla ilgili talep ve önerilerini Antalya nın yönetimine aday olan siyasi partilere ve kamuoyuna açıklamayı bir hak ve görev saymaktadır. Kentlerimizin mevcut durumu aslında ihtiyacın ne olduğunu resmediyor. Bugün kentlerimiz deprem riski bahane edilerek, ranta dayalı yüksek emsal kararlarıyla sosyal ve teknik altyapı yetersizlikleri göz ardı edilerek büyük alışveriş merkezleri, alt-üst geçitlerin, ultra lüks akıllı binalardan oluşan sitelerin, kentsel dönüşüm adı altında uygulanan talan projelerinin cenderesi altındadır. Ulusal/ Uluslararası büyük sermaye gruplarının ihtiyacı, kent için geliştirilen projelerin belirleyicisi haline getirilmiştir. İnsan için kentten, sermaye için kente geçilmiş, insanın temel ihtiyaçlarını karşılamaya dönük programlar devre dışı bırakılmış, sosyal devlet uygulamaları ve insanı merkezine alan girişimler muteber görülmemiştir. Başta deprem olmak üzere her türlü afete dayanıklı, enerji tasarruflu, konforlu, sosyal donatı alanları ve yeşil dokusuyla, tarihi, doğal ve kültürel yapısı korunmuş insanca yaşam çevrelerinde yaşayabilmek her vatandaşın hakkı olmalıdır. Yerel seçimler öncesi: Kentsel değerlerin kentlilerin olduğu gerçeğinin kabul edildiği, Ortak kullanım alanlarının ve yeşilin korunduğu, Sosyal devlet uygulamalarının yerel yönetim anlayışının odak noktasına alındığı, Deprem önlemlerinin birincil derecede belirleyici ilan edildiği, Kentsel dönüşümün barınma hakkının güvenceye alacak şekilde projelendirildiği, Güvenli yapı üretimi ve sağlıklı kentleşmenin sağlanmasında meslek odalarının sorumluluk sahibi kılındığı ve yetkilendirildiği, Meslek Odalarının kamu adına yaptığı mesleki denetimin önündeki bütün engellerin kaldırıldığı bir Türkiye ye duyulan ihtiyaç, Odamız tarafından dile getirilecektir. Amaç İnşaat Mühendisleri Odası, kentlerimizde var olan sorunların aşılması, sağlıklı, yaşanabilir ve güvenli kentsel çevrelerin üretilmesi ve kentsel yaşam kalitesinin iyileştirilmesini öngörmekte; kent halkının, emek ve meslek kuruluşlarının demokratik katılımını ve denetimini sağlayacak bir anlayışın geliştirilmesini, öncelikli ve temel hedef olarak görmektedir. Bugün kentlerimize baktığımızda, barınma, altyapı, ulaşım, enerji, sağlık, eğitim, kültür ve çevre, konularında sorunlar bulunmaktadır. Aynı zamanda, kentlerimiz, deprem, sel, heyelan ve yangın gibi afetlere de hazırlıklı değildir. Sürekli ve plansız büyüme, enerji, ulaşım, su, çöp, atık su gibi teknik altyapı hizmetlerinin yetersizliği ve eğitim, sağlık, kültür tesisleri, açık yeşil alanlardan yoksun yerleşim alanları olarak, toplumsal alanda da sosyal yarılma, ayrışma ve kültürel yozlaşma olarak yansımaktadır. Kentin sakini değil, sahibi olmalıyız. İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, bu belgeyle kentlerimizin yönetiminde çağdaş anlayışla kamu yararının, bilimin ve hukukun esas alınması için, seçim süreci ve yerel yönetim anlayışına ilişkin politika, düşünce, uyarı ve önerileri kamuoyu ile paylaşmayı amaçlamaktadır. Meslek alanları ile ilgili ülke gerçeklerini ortaya çıkarmayı tüm bilgi birikimini ülkenin ve halkın yararına kullanmayı temel çalışma ilkesi olarak görmektedir. Kentimizle ilgili meslek alanımızı ilgilendiren sorunlara sahip çıkmaya ve bu sorunların çözümüne yönelik katkı sağlamaya her zaman olduğu gibi bugünde hazırdır. Mera, orman, tarım alanları ve kıyı şeritleri gibi alanlar da dahil olmak üzere Antalya da bugüne kadar kamunun elinde kalan 100. Yıl, Dokuma, Pil Fabrikası, Karayolları, eski Köy Hizmetleri, eski SSK, eski Devlet Hastanesi, Atatürk Stadyumu, Narenciye, Vakıf Çiftliği ve benzeri araziler kentin gerçek sahipleri tarafından titizlikle korunmalıdır. Giriş Antalya 30 Mart 2014 de yerel seçimlere gidiyor. Bugün ülkemizin içinde bulunduğu koşullar, önümüzdeki yerel yönetim seçimlerine tarihsel bir nitelik kazandırıyor. Önümüzdeki yerel seçimler, Türkiye ve Antalya açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle seçime katılacak siyasi partiler yerel yönetim seçimlerinden her düzeyde başarıyla çıkmayı temel hedef olarak kabul edeceklerdir. Bu amaçla, başta büyükşehir olmak üzere tüm ilçelerde seçim kazanabilmek için belirlenen en uygun belediye başkan ve meclis üyesi adayları daha çok oy alabilmek için öncelikle projeler üretecekler ve Antalya ya hizmet için seçilebilme yarışına gireceklerdir. Antalya insanı, doğası, iklimi, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle dünyanın en önemli şehirlerinden birisidir. 28

BİZDEN HABERLER Antalya Büyükşehir Belediyesinin etkinlik alanı idari il sınırları oldu. Büyükşehir Belediye Başkanını Antalya merkezle birlikte bütün ilçeler, beldeler ve köyler; ilçe belediye başkanlarını da ilçeye bağlı belde ve köyler seçecek Antalya Büyükşehir Belediyesi, Antalya nın tamamına hizmet edecektir. Bu sözümüzün Antalya Büyükşehir Belediyesi Antalya nın tamamına hizmet etmelidir olarak algılanmasını istiyoruz. Antalya nın tüm olanaklarının belli çevrelerce kullanılması yerine Antalya nın her metrekaresine akılcı, adil, çağdaş hizmet talep edenlere tüm belediye başkanları tarafından verilmiş bir söz olarak algılamak istiyoruz. İnşaat Mühendisleri Odası Antalya Şubesi Olarak; Yerel yönetimlerde; hantal bürokrasi, iş yapma, denetleme ve hızlı sonuç almada yavaş işleyiş istemiyoruz; Katılımcılık, şeffaflık, mevcut sorunlara köklü ve kalıcı çözümler, yeni, fark yaratan, uygulanabilir vizyon projeler ve meslek odalarıyla işbirliği istiyoruz. Antalya nın ve Antalyalıların huzur ve güven içinde yaşadığı bir şehir olmasını istiyoruz. Nasıl Bir Antalya Hayal Ediyoruz! Son kırk yılda çok hızlı bir değişim ve dönüşüm yaşayan Antalya, her yıl milyonlarca misafirini ağırlayan bir büyükşehir, 2 milyon 158 bin yerleşik nüfusu doyuran, 13 milyon yabancı turisti ağırlayan, milyonlarca insanın ihtiyaçlarını karşılayan tarım, ticaret ve turizmin başkenti büyük bir şehir. Antalya ili idari sınırları, aynı zamanda Antalya Büyükşehir Belediye sınırları oldu. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanını 539 köy, 74 belde ve 19 ilçede yaşayan seçmenler seçecek; Büyükşehir de Antalya nın tamamına hizmet götürecek. Antalya, geçmişi ile gelecek arasında sıkı bağlarla köprü kurabilen, doğal olarak sahip olduğu muhteşem potansiyeli halkının huzuruna, mutluluğuna ve zenginliğine aktarabilen bir kent olmalıdır. Antalya, mutlu insanların yaşadığı ve öz değerleriyle dünyada öne çıkan Antalya olmalıdır. Antalya, her dünyalının ölmeden önce bir kez görmek isteyeceği bir kent olmalıdır. Antalya, Çevre Düzeni Planı na uygun bütüncül Nazım İmar Planı, Ulaşım Ana Planı, Deprem Ana Planı ile uyumlu Kentsel Dönüşüm ve Değişim Ana Planı yapılmış; 100 yıllık geleceği planlanmış bir kent olmalıdır. Antalya, güneş enerjisi ile elektrik üreten, kullanan ve aydınlanan Güneşkent Antalya olmalıdır. Dünya da şimdiye kadar öncelikle sadece, paket turlarla gelinip denize girilen bir yaz turizmi merkezi sanılan Antalya nın diğer değerlerinin yanında tüm topraklarıyla bir açık müze olduğu dünyaya anlatılmalıdır. Bir tarihi mirasa rastlanmadan beş kilometre bile gidilemeyen, tarih boyunca bölgede yaşamış tüm toplumların kültürel izlerini canlı olarak günümüze taşımış olan insanımızın; dünyaya tarihi, kültürü, doğayı, folkloru, yaşayan kültürel ve tarihi miraslarımızı tanıtması için her köy, her belde de şehrimizin ve sahillerimizin yanında birer ilgi ve turizm odağı haline getirilmek üzere çalışmalar yapılmalıdır. Özetle, köylü ekmek için şehre gitmemeli, dünya ekmeği köylünün ocağına getirmelidir. Nasıl Bir Belediye Başkanı İstiyoruz? Çağdaş toplumların en önemli nitelikleri kentleşmeyle doğru orantılıdır. İyi bir kentleşme, iyi bir yönetimden geçer. Bu da kısaca belediye başkanı ve ekibi demektir. Antalya Büyükşehir ve İlçe Belediye Başkanları; Antalya da yaşayan, Antalya nın ve ilçelerinin sorunları ile çözümlerini bilen, yapabileceklerini hızlı ve zamanında yapan, yapamadıklarına bahane üretmeden nedenini açıkça söyleyebilen, geleceğe ilişkin hayalleri ve öngörüleri olan, içten pazarlıklı olmayan, dürüst, güvenilir, halkla iç içe, ulaşılabilir olmalıdır. Ne kendi iradesi ne de çevresinin etkisi ya da kuşatmasıyla, halkla arasına duvar örülmesine asla izin vermeyen bir yapı ve yaradılışa sahip olmalıdır. Kentin ve yaşayanların sorunlarını yerinde dinleyen ve zamanında çözüm getiren biri olmalı, temsil ettiği kentteki insanlarla birlikte yaşadığını unutmamalı. Halkın çıkarları her zaman ilk hedefi olmalı, çalışmalarını en üst düzeyde yılmadan yapmalıdır. Adil, halktan yana, şeffaf ve güvenilir olmalı, verdiği sözleri tutmalı, kararlı ve dürüst olmalı, ekip çalışmasına inanmalı, önerilere ve fikirlere açık olmalı, teknolojiyi, dünyadaki gelişmeleri, kentleşme ile ilgili yenilikleri yakından takip etmeli, kendini sürekli yenilemelidir. Yeniliklerde ve hizmetlerde öncü olmalı, olayları objektif değerlendirerek, doğru analiz etmeli ve mücadeleci bir ruha sahip olmalıdır. 29