Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri. Üç bin yıllık geçmişin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri. Üç bin yıllık geçmişin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır."

Transkript

1 2006

2 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 2 Üç bin yıllık geçmişin hesabını yapamayan insan günübirlik yaşayan insandır. GOETHE İçindekiler Giriş... 3 Kürdistan Sorunu nun Biçimlendiği Süreç... 5 AZADİ (KÜRDİSTAN İSTİKLAL KOMİTESİ) AZADİ NİN YAPISI VE HEDEFLERİ HAREKETİN BAŞLAMASI VE SONRASI HAREKETİN NİTELİĞİ VE SONUÇLARI Azadî nin Bolşeviklere Önerdiği Protokol Metni Cıbranlı Halit Bey in Mektubu KAYNAKLAR:... 44

3 3 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Giriş Biz Kürt aydınlarının bırakınız üç bin yıllık tarihi, geriye dönük yüz yıllık tarihi yeterince araştırdığı söylenemez. Bu tespit geçmişin, resmi söylemin dışında, titizlikle araştırılması ve yazılmasının tarihsel bir görev olarak omuzlarımızda durduğudur. Bunu söylerken tarihçi bir kimliğim yok. Tarihe olan ilgim bir aydın olmanın ötesinde değildir. Kürt toplumuna dayatılan statünün oluşum dönemini araştırmak; Cemil Gündoğan ın deyimi ile meslekten tarihçilere düşen bir görevdir. Tarihe yaklaşım her dönem hem tarihçilerin hem de tarihsel ve siyasal olaylara ilgi duyan bireyi meşgul eden en önemli sorunlardan biri olagelmiştir. İster meslekten tarihçiler olsun ister tarihi olayları yorumlaya kalkışan her hangi bir araştırmacı olsun bazı sorulardan hareketle tarihsel olayları anlamlandırmaya ve tarihe bu çerçevede belli konsept oturtmaya çalışırlar. Her kesin üzerinde fikir birliği ve genelde kabul gören doğru lar oluşturmak özellikle siyasal ve tarihsel olaylarda çok zordur. Tarihe positivist yaklaşan yazımlar, olgunun dış görüntüsüne yüklenmekte, gözlemlenebilen, sayılabilen, ölçülebilen verilere takıldıklarından özneleri eyleme iten düşünceleri, siyasal duruşları, amaçları gibi son derece önemli konuları göz ardı etmek gibi bir risk taşırlar. Örneğin; 1925 Hareketinde dini misyonlar olan şahsiyetlerin yer almasına dayanarak, bu görüntüyü temel alarak, hareketi gerici olarak nitelemek gibi. Son zamanlarda 1925 eksenli yapılan tartışmalar zorunlu olarak tarihe nasıl yaklaşmalı sorusunu da gündeme getirdi. Ulusu belirleyen ve biçimlendiren en önemli olgulardan biri olan tarih bilinci mücadelenin döne döne tekrarladığı yanlışları görmemize ve hatalardan dersler çıkarmamıza hizmet eder. Ulusalcı siyasal tezlerin dejenere edildiği, bir yandan Kemalist demokratik cumhuriyet ile maniple edildiği diğer yandan ulusal değer adına tabuların yaratıldığı ve putların oluşturulduğu bu hasas süreçte kapsam son derce önemlidir. Geçmiş yüzyılda meydana gelen, Kürt Halkının kaderini etkileyen olayların üzerindeki sis perdesi yeterince aralanamamıştır. Bu durumun birbiriyle bağlantılı önemli sebepleri vardır. Özellikle Azadî ile ilgili bilgi ve dokümanların Genelkurmay arşivine kapatılarak sır gibi saklanması, Azadî nin önemini açıklamaya yeter. Bitlis Harp Divanı tutanaklarından bir sözcük bile dışarı sızdırılmazken, Diyarbakır İstiklal Mahkemesi tutanaklarının magazinleştirilerek çarşaf çarşaf basılarak yayınlanması devletin niyetini yeterince ortaya koymaktadır. Bireyler ön plana çıkarılmış, bu bireylerin ifadelerindeki

4 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 4 tutarsızlıklar çarpıtılarak kamuoyuna sunulmuştur. Bu sistemli çabanın birbirine bağlı iki önemli hedefi vardır Beytüşşebap Ayaklanması, akabinde 1925 Kürt Hareketi arkasındaki örgütlü gücün inkarı ve buna bağlı olarak hareketin hedeflerinin çarpıtarak yansıtılmasıdır. Devletin bu konuda başarısız olduğu söylenemez. O kadar başarılı ki bugün bile Kürt aydınları devletin önümüze koyduğu argümanlarla hareketi değerlendirmeye devam ediyorlar. Özellikle seksenli yıllarda sonra başta Avrupalı akademisyenlerin araştırmaları olayın üzerindeki sis perdesinin aralanmasına ve giderek hareketin resmi devlet ideolojisinin bakış açısının çerçevesi dışında tartışılmasına olanak sağlamıştır. Bu olumlu gelişmelere rağmen kimi Kürt aydın çevrelerinin hala resmi devlet görüşünün dışında, yeni bir bakış açısıyla olaya bakmak gerektiğini bilincin de olmadıkları anlaşılmaktadır. Bunun nedeni son derece açıktır. Son yüzyıllık tarihimizin yazanların genellikle Sovyet ekolünden gelme Kürdologlar ve Kemalistlerdir. Bazı Kürt aydınlarının 1925 Kürt Hareketi ile ilgili resmi devlet ideolojisinin çerçevesini aşamayan tutumları hayretle izlenmektedir. Şu nokta iyice bilinmelidir ki 1925 Kürt Hareketini Şeyh Sait şahsında somutlamak, niyet ne olursa olsun hareketin gerisindeki örgütlü güç olan Azadî nin inkarı ve hareketin Kürt niteliğinin tartışmalı hale getirilmesidir. Azadî Örgütü, 1925 Hareketinin temel öznesidir. Ancak 13 Şubat 1925 te Piran da provakasonla patlayan silah, hareketin kontrolden çıkmasına, siyasi ve askeri yönleri zayıf olan geleneksel kanadın liderliğe oturmasına yol açmıştır.

5 5 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Kürdistan Sorunu nun Biçimlendiği Süreç dönemi Kürtlerin bugünkü statülerinin şekillendiği dönemdir. Birinci Dünya Savaşı nın yaratığı yeni güç dengelerinin ve buna bağlı olarak oluşan toplumsal hareketlenmelerin sebep ve sonuçlarını kısaca irdelemek gerekir.1789 Fransız İhtilali ve sonrasında gelişen uluslaşma hareketlenmeleri, Osmanlı İmparatorluğu nun içten çözülmesine yol açmış, imparatorluk içindeki dengelerin sarsılmasına yol açmış ve İttihat-ı Terakki nin iktidarıyla sonuçlanmıştır İttihat-ı Terakki, başlangıçta farklı uluslardan insanları barındırıyorsa da, iktidarı Türk milliyetçiliğinde somutlaşmıştır. İmparatorluk, Kuzey Afrika ve Balkanlar daki kendi toprak kayıplarını, Orta Asya da Turan hayalleriyle telafi etmeyi düşünmüştür. Bu düşünce, Almanların yayılmacı politikası ile birleşince, Osmanlı İmparatorluğu kendisini Birinci Dünya Savaşı nın içinde buldu. Sonuç, İttihatı Terakkiciler için tam da bir yıkımı ifade eder.turan hayalleri kursaklarda kaldığı gibi İmparatorluk da yıkılmayla karşı karşıya gelir.birinci Dünya Savaşı 1916 Tarihli Syces- Picot Antlaşmasına gore Ortadoğu nun Paylaşım Harıtası sonuçlanmış, Osmanlı İmparatorluğu Mondros Mütarekesi ve peşinden Sevr Anlaşmasını imzalamak zorunda kalmıştır. Sevr Anlaşması, Osmanlı Devleti nin paylaşılması, bölgenin yeni güç aktörleri tarafından yeniden düzenlenmesi demektir. Bu anlaşma bölgede yaşayan halklar açısından olumlu, olumsuz şartlar ve olanaklar yaratmıştır. Öte yandan Başkan Wilson un yayımladığı ve kendi ismiyle anılan Prensipleri yeni tartışmalar ve hareketlenmeler yaratmıştı. Bütün bu gelişmeler olurken Kürtlerin durumu neydi? Öncesine çok kısa baktığımız zaman, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde beylikler şeklinde yaşıyorlardı. Beyliklerin iç işlerine merkezi yönetim fazla müdahale etmiyordu. Osmanlı merkezi yönetiminin güçlü Kürt beylikleri istemediği de her icraatında ortaya çıkıyordu. Bunun bir örneği de Bedirhan

6 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 6 Bey in güçlenmesinin Osmanlı yönetiminde yarattığı rahatsızlıktan anlaşılmaktadır. Şevket Süreyya Aydemir,bu dönemi şöyle aktarmaktadır: Doğu ve Güneydoğu Anadolu da Kürt beyleri ve şeyhleri, müstakil hükümdarlar gibi yaşıyorlardı.başlıcaları: 1806 Babanzade, 1813 Abbas Mirza, 1828 Muşlu Emin Paşa, 1832 Mir Mahmut, 1842 Bedirhan, 1855 Yezdan Şer, 1880 Nehrili Abdullah olmak üzere eskiden beri sürüp gidiyordu.ortada bir Anadolu kalıyordu.ama orada,devlet değil, eşraf ve eşkıya hakimdi. 1 Osmanlı, Kürt beyliklerinin güçlenmesine izin vermeden, Kürt aşiretleri ve beylikleri arasındaki çelişki ve çatışmaları diri tutarak, iç işlerine fazla müdahale etmeden otoritesini sağlamaya çalışıyordu. Buna 1891 yılından itibaren kurulan Hamidiye Alayları eklenir. Şüphesiz Hamidiye Alayları, Osmanlının böl-yönet politikasının bir sonucudur.bir taraftan Kürtlerin kendi iç çatışmalarını diri tutmak, diğer taraftan Kürt-Ermeni çatışmasını körüklemek amaçlanmıştır. Ancak bu amaçların ne kadarının gerçekleştiği ayrı bir tartışma konusudur.bir süre sonra bu alayların varlığı, Osmanlı yönetiminde farklı düşüncelere ve tartışmalara yol açacaktır. Hamidiye Alayları ile ilgili değerlendirmeler tek yanlıdır. Yine 1900 lü yıllardan itibaren gerek metropollere göçmüş, zorla iskana tabii tutulmuş Kürt çocukları arasında gerekse bu ulusun aristokrasisinin ve feodal beylerinin metropollerde okuyan çocukları arasında Kürt yurtseverliği düşünceleri yayılmaya başlamıştır. Zira Kürtler de ulusal uyanışa öncülük edecek Kürt ulusal sermaye sınıfından veya işçi sınıfından bahsetmek mümkün değildir. Dolaysıyla Kürt ulusallığının öncüleri Kürt feodalleri ve Kürt aristokrasisinin çocukları olacaktır. Başlangıçta farklı yerlerde yer alan Kürt aydınları, bir süre sonra kendi örgütlenmelerine yöneleceklerdir. İttihat-ı Terakki nin kuruluşunda Abdullah Cevdet ve İshak Sükuti gibi Kürt aydınlarını görmekteyiz. Ayrıca tanınmış bir çok Kürt şahsiyetini başlangıçta İttihat-ı Terakki örgütlenmesi içinde görmekteyiz lere gelindiğinde Başkan Wilson tarafından Amerikan Kongresine sunulan Amerikan dış politikasının esasını oluşturan, Wilson Prensipleri adıyla anılan bildiridir. Wilson Prensipleri 14 maddeden oluşmaktadır. Wilson Prensiplerinin 12 maddesi Osmanlı İmparatorluğu nun egemenlik alanı ile ilgilidir. Kürtler açısından en önemli maddesi şüphesiz 12. maddedir. Zira 12. madde sınırların milliyet esasına göre düzenlenmesini öngörüyordu. 1 Aydemir, Şevket Süreyya,( 1971) Mekadonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, C.1 S:101, İstanbul: Yükselen Yayınları

7 7 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Kürtler açısından en önemli düzenleme şüphesiz Sevr Anlaşması dır. Sevr Anlaşması, Kürtler açısından artılar ve eksiler içermektedir.anlaşmanın en çok tepki çeken maddesi bağımsız Ermenistan olarak öngörülen toprakların bir çok Kürt şehirlerini kapsaması olmuştur. Önce Sevr Anlaşmasının Kürtler le ilgili maddelerine bakalım. Madde 62 İngiltere, Fransa ve İtalya hükümetleri tarafından kendilerine yetki verilmiş üç üyeden oluşan komisyon İstanbul a yerleşerek, anlaşma başkanlığının tüzüğüne göre belirtilmiş bulunan altı aylık süre içinde Fırat ın doğusunda bulunan ve sınırları ilerde saptanacak olan Ermenistan ın güneyi ile Türkiye, Suriye ve Mezopotamya nın kuzeyi arasında belirtilmiş bulunan ve Kürtler in salt çoğunlukta bulundukları bölgeler için, anlaşmanın 27. maddesi II,2 ve 3 derecelerine uygun olarak, dahili otonomi planı hazırlayacaktır. Herhangi bir sorun karşısında oy birliğine varılmaması halinde, komisyon üyeleri kendi hükümetlerine ileteceklerdir. Adı geçen plan, bu bölgeler içinde bulunan Süryani, Keldani ve diğer etnik, dini toplulukların tüm azınlık haklarını garanti altına almak zorundadır.ve bu amaçla İngiliz, Fransız, İtalya, Acem ve Kürtleri temsilen kurulacak bir komisyon, bizzat yerinde incelemelerde bulunacak ve gerek Osmanlı devleti dahilinde ve gerekse aynı şekilde İran sınırında yapılacak bir değişiklik söz konusu olursa, bu değişiklikler, anlaşmanın içeriğine uygun bir şekilde gerçekleştirilecektir. Madde 63 Osmanlı hükümeti şu andan itibaren, 62. maddesine göre kurulmuş bulunan her iki komisyonun bildirecekleri kararlara aynen uymayı ve bu kararları üç ay içinde tatbik etmeyi üstlenir. Madde 64 Anlaşma başkanlığının saptadığı tarihten itibaren geçecek en çok bir yıllık süreç içerisinde, eğer 62. maddenin kapsamı içerisinde bulunan Kürt halkı yani bu bölgede oturan halk çoğunluğu Osmanlı devletinden ayrılarak tamamen BAĞIMSIZ olmak arzusunu belirtirse ve Milletler topluluğu Konseyi ne başvurursa ve eğer Konsey de bu halkın bağımsızlık isteğini gerçekleştirebilecek kapasitede bulunduğuna inanırsa ve bunun yerine getirilmesi öğütlenirse, Osmanlı devleti bu öğütlemeye aynen uymayı ve bu bölgedeki bütün hakları ve unvanlarından vazgeçmeyi ve kendisini buna göre ayarlamayı şimdiden üstlenir. Bu vazgeçme işleminin ayrıntıları, başlıca müttefik güçlerle Osmanlı Devleti arasında varılacak özel bir sözleşmeye bağlanacaktır. Bu vazgeçme işi tamamlandıktan ve Kürdistan devletinin bağımsızlığı gerçekleştikten sonra, bu bağımsız Kürt devletiyle günümüze kadar Kürdistan ın bir parçası olan Musul ilinde yaşayan Kürtlerin kendi istekleriyle birleşmeyi istemeleri halinde müttefik güçler bu birleşmeye karşı hiçbir itirazda bulunmayacaklardır. Sevr Anlaşmasının, Ermenistan sınırlarıyla ilgili maddeleri Kürtler içerisinde tedirginlik yaratırken, Kürt sorunun uluslar arası anlaşmalara girmesi, Kürtler arasında yeni fırsatlar demektir. Ancak Kürt aydınları arasında ciddi tartışmalar vardır. En büyük Kürt örgütü olan Kürdistan Teali Cemiyeti, ayrışmaların eşiğindedir. Başını Seyit Abdulkadir in çektiği bir grup, Osmanlı bünyesinde otonomi isterken, başını Bedirhanilerin çektiği başka bir grup bağımsızlıktan yanadır. Kürdistan Teali Cemiyeti nin, görüş ayrılıkları ve metropol merkezli olması etkinliğini azaltacak, yeni örgütlenmelerin önü açılacaktır. Koçgiri ve çevresindeki örgütlenmeler, Kürdistan Teali Cemiyeti şubeleri olarak başlamışsa da daha sonra bağımsız insiyatif olarak devam edecektir. Önceleri Kürdistan Teali Cemiyeti içinde yer alan, Cıbranlı Miralay Halit Bey ve arkadaşları, daha sonra Erzurum merkezli daha geniş bir örgütlenmeye yöneleceklerdir.

8 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 8 Dağılmaya yüz tutan Osmanlı yönetimi ellerinde kalan tek halk olan Kürtleri, elde tutmanın manevraları içindedir. Damat Ferit Paşa Hükümeti, Seyit Abulkadir ile Kürdistan a Özerlik Yasasını imzalarken, padişah fermanı ile Samsun a çıkan Mustafa Kemal, tehlike altında olan din, hilafet ve saltanatı kurtarma, Ermeni tehlikesi sloganlarıyla örgütlenme çabası içindedir. Bu sloganlar, Kürtlerin en zayıf yanlarıdır. Kürtlerle Türkleri beraber tutmanın tek yolu gibi gözükmektedir. Bununla beraber ne İstanbul Hükümetinin, ne Kemalistlerin ne de bölgeyi yeniden düzenleyecek olan İngiliz ve Fransızların, Kürt sorununu çözmek gibi ciddi bir istek ve önerileri yoktur. Taraflar pozisyonlarını belirlemek, birbirlerine karşı hamlelerini yapmak için Kürt - Kürdistan sorununu çantalarında hazır tutmaktadırlar. 20 den fazla Arap devletinin sınırlarını cetvelle çizerek, kurulmasına karar verenler, Bağımsız Kürdistan kurmaya karar verirlerse, buna engel olacak güç kimlerdir? Bolşevik devrimi ile Ruslar sahneden çekilmişlerdir. İstanbul Hükümeti, içinde bulunduğu durum itibariyle itiraz edecek konumda değildir. Kemalist hareketin kendisinin uluslararası desteğe ihtiyacı vardır. Bundandır ki İngilizlerin böyle bir niyetine karşı duracak güç ortalıkta yoktur. Binbaşı Noel gibi İngiliz askeri uzmanlarının Kürdistan da fizibilite çalışmaları olmuştur. Binbaşı Noel in İngilizlerin genel bölge politikasıyla uyuşmayan önerileri de olmuştur. Ancak bu öneriler şahsidir ve İngilizlerin genel politikasını yansıtmamıştır. Mustafa Kemal bu denklemin içinde, Erzurum Kongresini toplamaktadır. Erzurum Kongresi, Türkçü Cevat Dursun Bey ve arkadaşlarının önderlik ettiği, Erzurum Müdafa-i Hukuku Milliye Cemiyeti tarafından organize edilmiştir. Katılan delege sayısı hakkında çelişkili rakamlar vardır. Sayının 52 ile 56 arasında değiştiği tahmin edilmektedir. Erzurum Kongresine, Diyarbakır ve Elazığ gibi önemli Kürt şehirlerinden delege gelmezken, delege ağırlığının Trabzon ve Erzurum çevresi olduğu anlaşılmaktadır. Mustafa Kemal in Erzurum Kongresini açış konuşması son derece dikkat çekicidir. En son olarak yakarım şudur ki, istekleri gerçekleştiren yüce Tanrı, Sevgili Peygamberi adına bu kutsal yurdun sahibi ve savunucusu ve Yüce İslam Dininin kıyamet gününde sadık koruyucusu olan ulusumuzu ve saltanat katını ve yüce Halifeliği korusun Amin 2 Mustafa Kemal in, işin başında Halifeliğe ve saltanata tavır alması söz konusu değildir. Zira Kürtler in kendi başlarına örgütlenmelerini engellemenin tek yolu Ermeni tehlikesini ön plana çıkarmak, dini, halifeliği ve saltanatı kurtarmayı amaç olarak koymaktır. Bu yapılırken her türlü yöntem kullanılarak, Kürt örgütlenmesinin önüne 2 Atatürk, M.Kemal (1987) Gazi Mustafa Kemal den Bize, Aktaran Cemil Gündoğan, 1924 Beytüşşebap İsyanı ve Şeyh Sait Ayaklanmasına Etkileri, Komal, 1. Basım, İstanbul, Ağustos-1994, s.53

9 9 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri geçmektir. Bir taraftan Kürt ulusal talepleriyle örgütlenen Koçgiri Hareketi, TBMM de bile tepki çeken bir şiddet dozuyla ezilirken öte yandan askeri görevinden istifa etmiş olmasına rağmen, askeri birimlere gönderdiği telgraflarında Kürtçülük cereyanının yok edilmesi emirlerini vermiştir. Malatya da On Beşinci Alay Kumandanı İlyas Bey e Vali ile mutasarrıfın firarı, niyetlerindeki hıyanete en büyük delildir.bu vatan hainlerinin İngiliz parası ile millet ve hilafet aleyhinde Kürtlük gayesi için çalıştıkları ve maattessüf İstanbul daki hükümetin de bunların şeriki cinayetleri olduğu elde edilen şifrelerden anlaşıldı, mesele tamamen vatanidir.bu sebeple evvelemirde bu denilenlerin süratle derdestleri ve Kürtlük cereyanın o taraflarda sala müsait zemin bırakılmaması lazımdır. Diyarbekir de On Üçüncü Kolordu Erkanıharbiye Reisi Halit Beyefendiye 2-Dahiliye Nazırı ve Harput valisinin elde edilen şifreli muhaberatında Ali Galip Beyle hempalarının kuvayi mühime toplayarak Sivas üzerine yürümek gibi bir hıyaneti vataniyeye teşebbüs etmek istedikleri tahakkuk eylediğinden maruz kuvvetlerin yetişmesine intizara lüzum kalmadı. Eşirrayi mumaileyhimin serian takip ve derdestleri ve Kürtlük cereyanına müsait zemin husulüne mahal bırakılmaması için kolordunuzca her türlü tedabire tevessül edilmesi pek mühimdir 3 Her iki talimatta hedef, bertaraf edilmesi gereken Kürtlük cereyanı dır. Kürtlük cereyanı ile anlatılmak istenen, Kürt ulusal taleplerinin dile getirilmesi ise Kürtlerin talepleri ret edilerek, Türk-Kürt kardeşliği nasıl sağlanacaktır? Bizce bu öfkenin sebebi, Kürtlerin kendi başlarına örgütlenme çabası içine girmeleridir. Kemalist hareket iç ve dış konjonktür gereği, Kürtleri de temsil ettiğinin savı ile pazarlık masasına oturmak isterken, diğer taraftan Kürt örgütlerine karşı amansız bir mücadele içindedir. Kemalistlerin bir başka tavrı, Kürtler arasında örgütlenme faaliyetlerine başlayan Cıbranlı Halit Bey e karşı takındıkları tutumdur da Ovacık aşiretlerinin ayaklanması üzerine, Cıbranlı Halit Bey kuvvetlerine, ayaklanmanın bastırılması talimatı verilmiştir. Bu olay tipik Kürtleri birbirine kırdırtma politikasının ürünüdür. Gerek Cıbranlı Halit Bey in yurtsever kişiliği ve gerekse Ovacık aşiretlerinin duyarlılığı sayesinde planlanan oyun tutmamıştır. Olayı dönemin tanıklarından Dr. Vet. M. Nuri Dersimi den dinleyelim: Erzincan ve Erzurum mıntıkaları Rus ve Ermeni kuvvetlerinden tecrid edildikten sonra, Dersimde yeniden bazı mahalli ihtilaller baş gösterdi. 3 Atatürk, M. Kemal (1968) Nutuk Milli Eğitim Basımevi--9.Basım, İstanbul C.3, S:

10 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 10 Aldandıklarını anlamış olan Ovacık aşiretleri, Türk mıntıkalarına akın etmeye başladılar. Türk hükümeti bu hareketlere karşı yeni bir hile tasarlamış olmalı ki, bu mıntıkaya Kürt aşiret alayı kumandanı Cıbranlı Halit kuvvetlerini gönderdi. Dersimliler, gerek alay kumandanının şahsına ve gerekse efradına karşı hüsnü kabül gösterdiler ve hiçbir hadise çıkarmaksızın, alay mümanaatsız Ovacığa yetişti. Bu durum Türk hükümetinin dikkat nazarından kaçmamıştı. Her fırsattan istifadeyi bilen Türkler, Kürt Halit sayesinde Ovacık mıntıkası aşiretlerinde hasıl olan sükünden dahi faydalanarak, Ovacıkta bu Kürt kumandan sayesinde yeniden bir Türk kaymakamlığı tesisini başarmışlardı. Kaymakamlık tesisi işi başarıldıktan sonra, Kürt Halit Bey alayının Dersimde ipkası Türklerce mahsurlu görüldüğünden, bu alay orduyla birleşmek üzere geri çektirilmişti 4 Kürtler arasındaki iletişim rahatsızlık yaratmış, mezhep farklılıklarını hesap ederek Kürtler arasında çatışmaların yoğunlaşacağını sananlar yanılmışlardır. Gelişmeler bununla sınırlı değildir. Kendi bölgesi olan Varto ya dönen Halit Bey in çalışmaları, Ankara Hükümetini rahatsız etmeye devam edecektir. M. Şerif Fırat, bu konuda şunları söylemektedir: Bu fikir üzerinde oynayan Cibranlı Halit, 1920 yılının yaz aylarında İstanbul da bulunan Kürt Teali Cemiyeti reisi Abdulkadir, Hakkarili Abdürrahim ile anlaşarak bunların vasıtasıyla Meclisteki Bitlis Mebusu Yusuf Ziya ve arkadaşlarıyla anlaşmış, haklarını Cemiyet-i Akvam vasıtasıyla alacaklarına inanmışlardı. Halit Bey bir taraftan doğudaki hazırlıkları ikmal ve kuvvetlerini toplu bulunduracak diğer taraftan milli hükümeti iğfal edecekti. Cibranlı Miralay Halit, bu sırada Varto, Bulanık, Malazgirt, Hınıs, Karlıova, Solhan, Çapakçur bölgelerindeki aşiret ağalarından, şeyh, hoca ve köy muhtarlarından aldığı mühürlü mazbataları Kürt Teali Cemiyetine ve oradan da güya Cemiyet-i Akvamda bu iş için çalışan Mustafa Nemrudi ile Kürt Şerif e gönderiyorlardı. Bu hadiseden sonra Cibranlı Halit Bey in, milli hükümete karşı cephe aldığı kolorduca şüpheli görülmüş, bölgedeki aşiretlerin başından ayrılması düşünülmüş ve bu sebeple Erzurum a çağrılarak miralaylık rütbesi baki kalmak şartıyla, kolordu divanı muhasebat komisyon reisliği ödeviyle Erzurum da alıkonulmuştu.19 Ağustos Buradan da anlaşılacağı üzere Kürtlerin kendi adlarına yaptıkları hiçbir çalışmaya müsaade edilmemiştir. Bu arada Erzurum Kongresi yapılmış, bazı kesimlerin iddiasına göre, Türklerin ve Kürtlerin beraber temsil edildiği, Temsil Heyeti seçilmiştir. Temsil Heyetinde yer alan üç Kürt ten ikisi gıyabında seçilmiş, çalışmalara katılmamışlardır. Geriye kalan Erzincan delegesi Şeyh Fevzi Efendi, Sivas Kongresinden sonra geri dönmüştür. Bu durumu Mustafa Kemal in kendisinden dinleyelim: Efendiler, istitrat kabilinden şunu arz edeyim ki bu zevat hiçbir vakit bir araya gelip birlikte çalışmış değillerdir. Bunlardan İzzet, Servet ve Hacı Musa Beyler ve Sadullah Efendi hiç gelmemişlerdir. Raif ve Şeyh Fevzi Efendiler, 4 Dersimi, Dr.Vet. M. Nuri (1992) Kürdistan Tarihinde Dersim, Dilan Yayınları, Dördüncü Baskı, Ocak, S:119, Fırat M. Şerif (1983) Doğu İlleri ve Varto Tarihi,Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, Beşinci Baskı,,Ankara S: 157, 160

11 11 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Sivas Kongresine iştirak etmişler ve onu mütaakıp biri Erzurum a diğeri Erzincan a avdet ederek bir daha iltihak eylememişlerdir. İkincisi Efendiler; millet, memleket, siyaset ve ordu idareleriyle hiçbir alaka ve münasebetleri ve bu hususta liyakatleri görülmemiş ve tecrübe edilmemiş gelişi güzel zevattan, bilfarz Erzincanlı bir Nakşi şeyhi ve Mutkili bir aşiret reisi gibi zavallılardan da teşkili, ihtimalden hariç olmayan herhangi bir heyet temsiliyeye, mevzu bahis olan vaziyet ve vazife bırakılabilir miydi? Ve bıraktığımız takdirde, memleket ve milleti kurtaracağız dediğimiz zaman, milleti ve kendimizi iğfal etmiş olmak gibi bir hata irtikab etmeyecek miydik? Bu mahiyete bir heyete, perde arkasından yardım edilebileceği mevzuubahis olsa da, bu tarz emniyet telakki edilebilir miydi? 6 Mustafa Kemal, Temsil Heyeti ile ilgili değerlendirmelerini son derece net yapıyor. Kürt temsilcileri olarak adı geçen şahısların çalışmalara hiç katılmadıklarını, bu işlerin liyakatsız ve zavallı olan bu zatlara bırakılmayacak kadar önemli olduğunu, bu Temsil Heyetini perde arkasında yönetmek bile emniyetli değildir, demektedir. Gelelim tartışmaların odağındaki şu ünlü Amasya Protokolü nde yer alan Kürtlerle ilgili maddelere; Protokol, Osmanlı Devleti diye düşünülen sınırların, Türklerin ve Kürtlerin oturduğu arazi diye tarif ediyorsa da Kürtlerin Osmanlı Devletinden ayrılmasının imkansızlığına vurgu yapmaktadır. Ayrıca Kürtlerin ırk hukuku ve sosyal haklar bakımından desteklenmesine vurgu yaparken, bunun Kürtlerin meşru ve doğal hakları olduğundan değil, yabancılar tarafından bağımsızlığını gerçekleştirme amacı güder gibi görünerek yapılmakta olan karıştırıcılığın önüne geçmek için denmektedir. Kürtlerin taleplerine haklı ve meşru talepler diye bakan bir anlayış söz konusu değildir. Sadece bölge dengeleri içinde taraflar kendi konumlarını güçlendirmek için Kürtleri kendi hesaplarına göre pazarlama çabasındadırlar. Damat Ferit Paşa kabinesi, Seyit Abdülkadir in başkanlığındaki heyetle Kürtlere Otonomi protokolü imzalarken, Kemalistlerde boş durmayıp ihtiyaç duyduklarında Kürt kartını kullanmak için manevralar peşindedirler. Bunda da başarısız oldukları söylenemez. Bir sürü yazar-çizer, Mustafa Kemal, Kürt Sorunu olduğunu kabul ediyordu diye avunuyor. Halbuki Mustafa Kemal, Kürt Sorunun mimarı ve yaratıcısıydı. Durum birinci ağızdan bu kadar net iken, Mustafa Kemal hareketini, ilerici ve anti-emperyalist niteleyerek, her türlü desteği veren Bolşeviklerin yazar-çizer takımı, olaya ideolojik kılıf bulmakta gecikmedi. Sovyet ekolünün Kürt aydınlarından Dr. Kemal Mazhar Ahmad, bunların başında gelir. Dr. Kemal Mazhar Ahmad, şunları söylemektedir: Kemalist Devrim, Kürt halkının büyük bölümünü ülkeyi yabancı işgalcilerden kurtarmak için içtenlikle ve omuz omuza mücadele etmek üzere harekete geçirdi. Kürtler bununla, son derece yüksek bir yurtseverlik duygusu ve doğru 6 Atatürk, M. Kemal (1968) Nutuk Milli Eğitim Basımevi--9.Basım, İstanbul, C.1 S:

12 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 12 bir siyasi anlayış ortaya koydular.türk burjuva devriminin ilk sıcak yıllarında Mustafa Kemal le beraber bu devrimi başlatanların büyük bir kesimi Kürt tü. Örneğin, devrimin başlangıcının en önemli olaylarından biri olarak değerlendirilen Erzurum Kongresi nin sekiz kişiden oluşan yönetiminde üç Kürt vardı: Erzincan dan Nakşibendilerin başı Şeyh Fevzi, 1918 yılına kadar Osmanlı Mebusan üyesi olarak kalan Sadullah Bey, Mutki aşiret reisi Hacı Musa Mirzade.. 7 Yine bu ekolün Kürt temsilcilerinden, Kürt siyasetinin vazgeçilmezleri arasında yer alan Tarık Ziya Ekinci, sözcükler aynı değilse bile aynı anlayışla yaklaşır. Kürt aşiretleri, Mustafa Kemal in Samsun a çıkışından itibaren yaptığı çalışmaların ve giriştiği savaşımların destekçisi olmuşlardır. Erzurum Kongresi büyük ölçüde Kürt aşiretlerinin desteği ve katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Kürtler Kurtuluş Savaşı na katılmış ve Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluşunda etkin rol oynamışlardır. Kurtuluş Savaşı döneminin her aşamasında ve BMM hükümetleri altında Kürtlerin ulusal haklarına saygılı bir politika izlenmiştir 8 Gerek Mazhar Ahmad ve gerekse Tarık Ziya Ekinci nin sığındıkları yer, Erzurum Kongresidir. Erzurum Kongresinde seçilenlerin, nasıl seçildikleri ve karar mekanizmalarındaki pozisyonları son derece açıktır. Perde arkasında bile yönetilmeyle güvenilmeyecek insanların neyi ve kimi temsil ettiklerini sayın yazarlara sormak gerekir. Ayrıca Erzurum Kongresine katılan yada destekleyen Kürt aşiretleri kimlerdir? Mustafa Kemal, çeşitli manevralarla Kürt aşiretlerini yanına çekmeye çalışıyor. Olaya resmi ideolojinin doğrultusunda bakan Prof. Dr. Ergun Aybars, Erzurum Kongresini değerlendirirken şunları söylüyor: Erzurum Kongresi sırasında doğunun aşiretlerinin gücüyle savaşı kazanabilmek veya hiç değilse yalnızlıklarını sağlamak amacında olan M. Kemal, aşiret reislerine yolladığı mektuplarında, saltanat ve hilafetin büyük bir tehlike içinde olduğunu ve bu makamların kurtarılması için düşmanla savaşmak gerektiğini belirtmiş ve Doğu Anadolu nun Ermeniler e verilmek istendiğini açıklayıp onları kendi taraflarına kazanmak isteyen İngiltere nin kışkırtmalarına araç olmalarını engellemek istemişti 9 Aybars ın söyledikleri ne Mazhar Ahmad ne de Tarık Ziya Ekinci nin belirtiklerini doğrulamıyor. Aksine Kürtler in en hassas oldukları konulardan hareketle yanına çekmek ya da en azından yansızlıklarını sağlamaktır. Burda herkesçe bilinen temel bir kuralı hatırlatmak gerekir. Toplumlar ancak kurumlarıyla, örgütleriyle temsil edilirler. Bu genel doğrudan hareketle Kemalist hareketle işbirliği yapan Kürt örgüt veya kurumundan söz etmek mümkün müdür? Buna verilecek yanıt olumlu değildir. Kemalistler son derece usta manevralarla Kürt örgütlü güçlerini bertaraf etmek için bütün güçlerini kullanırken diğer yandan bazı aşiret liderlerini ve din adamlarını yanlarına çekme çabasındadırlar. Temel 7 Aktaran Medya Güneşi, Sayı.7 Sayfa: Aktaran Adımlar Dergisi Ocak S:14 9 Aybars, Ergun (1988) Yakın Tarihimizde Anadolu Ayaklanmaları Türk Kültürünü Araştırma Vakfı, İstanbul S:28

13 13 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri argümanları Ermeni tehdidi ve Hilafet ve Saltanatı kurtarmak tan ibarettir. Mustafa Kemal Hareketi son derece Türkçüdür. Ancak bu niteliğini kamufle etmek zorundadır. Kemalist Hareketin ayakları üzerine duruncaya kadar Kürtler in desteğine ihtiyacı vardır. Sovyet Kürdologlarından Prof. Dr. M. S. Lazarev, Kürtlerle Türklerin beraber hareket etmeleri gerektiği, ancak bunun gerçekleşmediğini söylemektedir: Bu dönemde Kürt halkının düşmanları ve dostları Türk halkıyla aynıdır. Bu, Kürt ve Türk ulusal hareketleri arasındaki müttefiklik için objektif bir yapı oluşturmuştur. Fakat bu müttefiklik oluşmamış, daha da önemlisi bu iki hareket arasında o dönemde karşıtlık ortaya çıkmış, uzun süre devam etmiştir. Kemalistlerin Kürt nasyonal ideolojisine ve bu ideolojinin sürdürümcülerine yaklaşımı düşmanca olmuştur. Kemalist hareket içindeki etkili çevrelerin(özellikle nasyonalizmi şövenist bir şekilde yorumlayan sağ kanat) kendi anti-kürt yönelimlerini haklı çıkarmak için bütün Kürt hareketinin, İngiliz yabancı olduğu versiyonunu bilinçli bir şekilde abartmış olmaları da etkili olmuştur. Bu açıdan Noel in misyonları, anti-kürt propagandayı şişirmek için uygun bir bahane de vermiştir. Lazarev, Misak-i Milli ile ilgili de şunları söylemektedir. 1-Kuşkusuz Kemalistler, belirgin derecede Osmanlı ve İslami renkli şövenist düşüncelerini deklare etmişler, fakat Jöntürkler den farklı olarak onların realist olan nasyonal ideallerini Türkiye sınırlarının daha ilerisine uzanmamışlardır. 2-Kemalistler, azınlıkların bölgesel kendi kaderlerini tayin hakkını ve burjuva nasyonalizminin ve burjuva demokratizminin sınırlandırılmış çerçevesi içinde ülkedeki ulusal sorunun çözümüne yönelik herhangi bir yönetim politik önlemi tamamıyla reddetmişlerdir. Temel olarak onlar Türkiye de bu sorunun varlığını reddetmişlerdir 10 Lazarev in anlatımları kendi içinde çelişkiler taşımakta, kavramları siyasal bir bütünlük oluşturamamaktadır. Kemalist hareket, hem ulusal kurtuluşçu hem de şövenist diye tanımlanmaktadır. Lazarev, Kemalist hareketin anti-kürt yanını öne çıkardığını kabul ediyor, başından beri Kürt hareketine iyi gözle bakmadığını vurguluyor ve İngiliz kışkırtmasının bir propaganda malzemesi olarak kullandığını söylemekten geri durmuyor. Çelişkiler tamda bu noktalarda yoğunlaşmaktadır. Sovyet Kürdologlarının tutumlarını Bolşeviklerin genel politikalarından ayrı değerlendirmek mümkün değildir. Bolşevikler ve uzantısı III.Enternasyonal Kemalist Hareketi ulusal kurtuluşçu ve ilerici diye tanımlamış, her türlü desteği vermişlerdi. Bununla yetinilmemiş Türk Faşist Hareketinin önemli simaları Bakü Doğu Halkları Kurultayında dünya ezilen halklarının temsilcileri olarak boy gösterecek, Kemalist Hareketin sözcülüğünü yapacaklardır. Azadî Örgütü, tarihi çok net bilinmemekle beraber Bolşeviklere 10 maddelik bir protokol önermiştir. Örgüt, kendilerine yardım edilmesi şartıyla kendileriyle işbirliğine hazır olduklarını beyan etmişlerdir. Yine aynı amaçla Örgüt Lideri Cıbranlı Halit Bey, 10 Lazarev, M.S.(1989) Emperyalizm ve Kürt Sorunu, , Öz-Ge Yayınları,Ankara S:

14 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 14 Lenin den destek isteyen bir mektup gönderecektir.(* Protokol ve mektup ekte verilmiştir.) Dolaysıyla hem 1925 Kürt Hareketi, hem de Mahabat Kürt Cumhuriyetinin kuruluşu sırasında büyük umutlar bağladıkları Bolşeviklerin azizliğine uğrayacaklardır. Boşeviklerin politikası büyük devlet politikasıdır. Bu politikanın, İngilizlerin veya Fransızların bölge politikalarını belirlerken kullandıkları kıstaslardan farklı değildir. Sovyetler Birliği merkezdir. Dünyadaki bütün ulusal kurtuluş hareketlerinin birincil görevi bu merkezi koruma, gerektiğinde kendisini feda etmektir. Kürtler in payına da kendisini feda etmek düşmüştür. Bolşevikler Kürt Hareketlerini desteklemedikleri gibi, Kürtleri ezen güçlerin en büyük destekleyicileri haline geldiler. Sovyet ekolünün Kürdologları bu genel politikanın içinde yetiştiklerinden, Bolşeviklerin Kürt politikasına eleştirel yaklaşmadılar. Bu nedenle de yer yer tutarsızlıklar dolu ve biri biriyle çelişen değerlendirmeler ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak Bolşeviklerin Kürt politikası eleştirel bir süzgeçten geçirilmeden yapılacak her değerlendirme sakat ve tutarsız olacaktır. Öte yandan Kürtler, Bolşevikler tarafından ulusal kurtuluşcu ve ilerici diye tanımlanan Kemalist Harekete karşı ulusal taleplerini yükseltmeye başlamışlardır. Alişan Bey in liderliğindeki Koçgiri Hareketi, Kürt ulusal talepleriyle Kemalist hareketin karşısına çıkacaktır. İstekler şöyle sıralanmıştır: 1-İstanbul hükümetince kabul edilen Kürdistan özerkliğinin Ankara hükümetince de tanınıp tanınmayacağının açıklanması; 2-Kürdistan özerk yönetimi konusunda Mustafa Kemal hükümetinin ivedi olarak yanıt vermesi; 3-Elazığ, Malatya, Sivas, Erzincan cezaevlerindeki Kürtlerin hemen salıverilmesi; 4-Kürt çoğunluğun bulunduğu illerde Türk memurlarının çekilmesi, 5-Koçgiri yöresine gönderilen birliklerin geri alınması.(15 Kasım 1920) Bu isteklerin kabul edileceği söylenmişse de, söylenenlere inandırıcı bulunmaz.bunun üzerine Ankara hükümetine,25 Kasım 1920 de aşağıda ki telgraf çekilmiştir. Elazığ vilayeti vasıtasıyla Ankara Büyük Millet Meclisi riyasetine Sevre muahedesi mucibince Diyarbekir, Elazığ, Van, Bitlis vilayetlerinde müstakil bir Kürdistan teşekkül etmesi lazım geliyor, bınaenaleh bu teşkil edilmelidir, aksi taktir de bu hakkı silah kuvvetiyle almaya mecbur kalacağımızı beyan eyleriz. 25 Teşrin Sani 1336 imza (Garbi Dersim aşair ruesası) Dersimi,.M.Nuri (1992) Kürdistan Tarihinde Dersim, Dilan Yayınları, Dördüncü Baskı, Ocak, S:119, 120, 129, 173

15 15 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Kürtlerin bu isteklerine yanıt verilmez. Merkez Ordusu Komutanı ve onun emrine verilen Topal Osman komutasındaki kuvvetler tarafından büyük bir vahşetle bastırılır. Kürtlerin isteklerine karşı, Ankara hükümetinin cevabı hiç de dostane değildir. Dönemin Sivas Valisi Ebubekir Hazım Bey anılarında hareketin bastırılmasını şöyle anlatır: Askerle çemberlenen köyler ahalisi söylentilerin doruğunda, yani Kürtlerin tekil edileceğine inanarak hayatlarını kurtarmak için köylerini, evlerini terk ederek dağlara sığınmaya mecbur olmuşlardır. Sırf can korkusundan kaçanlar isyan ve eşkıyalıkla suçlanarak boş kalan köyler yakılıp yıkılarak bütün mal ve eşyalarına el konulmuştur. Şu surette Umraniye bucağına ve Zara ilçesinin merkezine bağlı köylerden 76 ve Divriği ilçesinden 57 toplam 132 köy savaşan düşman istikamları gibi yakılmış, tahrip olunmuş ve yüzlerce nüfus öldürülmüştür. Ayrıca, bütün mal, eşya, zahire ve hayvanlar yağma olunmuştur.binlerce nüfus da dağlarda, kırlarda açlıktan ve sefaletten ölüme mahkum edilmişlerdir. 12 Yaşanan vahşet geniş tartışmalara yol açar. TBMM sindeki bir çok milletvekili olayı dile getirir. Yapılan bütün tartışmalardan sonra oluşturulan soruşturma kurulu Nurettin Paşa nın görevinden alınarak, yargılanmasına karar verilmiştir. Olayın bu kısmını Uğur Mumcu şöyle anlatır. Soruşturma Kurulu,Nurettin Paşa nın görevden alınmasına ve yargılanmasına karar vermiştir.tbmm, kurul kararın kabul eder.paşa görevinden alınarak, yargılanmak üzere Ankara ya çağrılır. Nurettin Paşa, Mustafa Kemal Paşa ya baş vurup suçlamaları yanıtlar. Mustafa Kemal Paşa, TBMM sinde Nurettin Paşa ya verilen cezanın biraz ağır olduğunu söyler. Konunun Bakanlar Kurulunda da görüşüldüğünü, Nurettin Paşa nın görevinden alındığını,bu nedenle yargılanması kararının değiştirilmesi gerektiğini,nurettin Paşa nın savunmasının alınarak konunun bir komisyonda incelenmesi gerektiğini anlatılır 13 Mustafa Kemal Paşa nın bu isteği üzerine bir başka soruşma komisyonuna havale edilir ve konu kapanır. Lazistan mebusu Ziya Hurşit in, Demek ki bu adam TBMM nin üzerindedir Nurettin Paşa, bu olağanüstü yetkilerini kimden almıştır? derken yerinde bir soru sorar. Devamındaki gelişmeler güç ve yetkisini kimlerden aldığını ortaya koymaktadır yılı Güney Kürdistan da hareketli gelişmelere gebedir. Şeyh Mahmut yönetimdeki Kürtler, İngilizlerle çarpışmaktadırlar. Güney Kürdistan da Kürtler her şeyden önce topraklarının kendilerine ait olduğunu düşünüyorlardı. Bu, İngilizlerin bölge politikasına ters düşmektedir. Kürt-İngiliz çatışması, Kemalistleri oldukça hoşnut etmiştir. 12 Mumcu, Uğur (1991) Kürt-İslam Ayaklanması( ) Tekin Yayınevi, İkinci Baskı, Ankara, s Age, s.45

16 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 16 Ankara Hükümetinin Kürt politikasının pratik uygulama alanı olan Elcezire Komutalığına gönderdiği talimata, yabancılarla Kürtlerin anlaşmalarına engel olunması ister. 1-Göreceli olarak bütün ülkelerde geniş çapta doğrudan doğruya halk tabakalarını ilgilendiren ve etkili biçimde yerel yönetimler kurulması iç siyasetimizin gereklerindendir. Kürtlerin oturdukları bölgelerde hem iç hem dış siyasetimiz bakımından göreceli olarak yerel bir yönetim biçimini gerekli görüyoruz. 2-Ulusların kendi kaderlerini kendilerinin belirlemeleri bütün dünyada kabul edilmiş bir ilkedir. Bizde bu ilkeyi kabul etmişizdir. Öngörüleceği üzere Kürtlerin bu zamana kadar yerel yönetim birimlerini tamamlamış ve başkalarını ve tartışan yandaşlarını bu amaç adına tarafımızdan kazanılmış olması ve oylarını kullandıkları zaman kendi kaderlerine zaten sahip olduklarını TBMM yönetimimde yaşamayı istedikleri duyurulmalıdır. Kürdistan daki bütün sorunun bu amaca dayalı siyasete yönelmesi Elcezire cephesi kumandanlığı sorumluluğundadır. 3-Kürdistan da Kürtlerin Fransızlar ve özellikle Irak sınırında İngilizlere karşı husumetini silahlı çatışma ile değiştirilmeyecek ölçülere vardırmak ve yabancılarla Kürtlerin uyuşmalarına engel olmak, göreceli olarak, yavaş yavaş yerel yönetimler kurarak, bu nedenleri açıklamak ve bu yola içtenlikle bize bağlılıklarını sağlamak, Kürt liderlerine mülki ve askeri görevler vermek, bize bağlılıklarını güçlendirmek gibi genel ilkeler benimsenmiştir 14 Bu talimatlardan çıkan sonuçlar şunlardır: 1- Mümkün olan bütün araçlar kullanılarak, Kürtlerin Fransız ve İngilizlerle ilişki kurmaları engellenmeli, Kürtlerin İngilizlerle olan silahlı çatışmaları teşvik edilmelidir. 2- Kürt liderlerini elde tutmak için, Kürt liderler mülki ve askeri görevlere getirilmelidir. 3- Dönemin koşuları itibariyle gündemde olan ulusların kaderlerini tayin hakkı gibi evrensel bir ilkeyi görünürde kabul etmekle beraber, böyle bir ilkenin Kürtleri bağımsız hareket etmeye götürme ihtimaline karşı, yerel yönetim gibi içi boşaltılmış bir öneriyi gündemde tutarak, Kürtleri oyalama politikası yürürlüğe koymaktır. 1 Şubat 1922 tarihinde Kürtlere Özerklik Yasası adıyla TBMM sine yasa tasarısı sunulacak ve kabul edilecektir. Yasa Kürtlerin taleplerini karşılamaktan çok uzaktır. Yasa uygulama amaçlı değildir. Yasaya mecliste bulunan Kürt milletvekilleri muhalefet etmişlerdir. Kemalistler Lozan a gidilen bir süreçte konumlarını güçlendirmek, TBMM sinin Kürtleri de temsil ettiği tezlerini güçlendirmek istemektedirler. Zaten Mustafa Kemal in 16/17 Ocak 1923 teki İzmit te yaptığı ve devletin yetmiş yıl gizlediği konuşmasında, bu yasanın uygulanma şansı olmadığı anlaşılmaktadır. Mustafa Kemal, konuşmasında şunları söylemektedir: 14 Mumcu, Uğur Kürt-İslam Ayaklanması, Tekin Yayınevi, ikinci baskı, s.46

17 17 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri -Kürt sorunu, bizim, yani Türklerin çıkarı için kesinlikle söz konusu olamaz. Çünkü,bizim ulusal sınırlarımız içinde Kürt öğeleri öylesine yerleştirilmiştir ki, pek sınırlı yerlerde yoğun olarak yaşarlar. Bu yoğunluklarını da kaybede ede ve Türklerin içine gire gire öyle bir sınır oluşmuştur ki, Kürtlük adına bir sınır çizmek istersek,türkiye yi mahvetmek gerekir. Örneğin Erzurum a giden, Erzincan a, Sivas a, Harput a kadar giden bir sınır çizmek gerekir. Ve hatta Konya çöllerindeki Kürtleri de göz önünde tutmak gerekir. -Bu nedenle başlı başına bir Kürtlük düşünmekten çok Anayasamız gereğince zaten bir çeşit özerklik oluşacaktır. O halde hangi bölgenin halkı Kürt ise onlar kendi kendilerini özerk olarak yöneteceklerdir.bundan başka Türkiye nin halkı söz konusu olurken onları da beraber ifade etmek gerekir. İfade olunmadıkları zaman bundan kendileri sorun çıkarırlar. Şimdi TBMM hem Türklerin ve hem Kürtlerin yetkili temsilcilerinden oluşmuştur. Ve bu iki öğe, bütün çıkarını ve bütün yazgılarını birleştirmiştir. Yani onlar bilirler ki, bu ortak bir şeydir. Ayrı bir sınır çizmek doğru olmaz 15 Konuşmadan da anlaşılacağı üzere bir özerklik söz konusu değildir. Bir çeşit özerklik söz konusudur te Kürtler öylesine dağılmışlar ki çoğunluk oluşturdukları yerler pek söz konusu değildir. Zaten TBMM Kürtleri de temsil etmektedir Bu dönemde Kürt örgütlenmeleri dağınık ve toparlayıcı olmaktan uzaktır. Metropol merkezli Kürdistan Teali Cemiyeti dağınıklığı yaşamakta ve insiyatif sahibi değildir. Çalışmaları Ankara hükümetini rahatsız eden Cıbranlı Miralay Kürt Halit Bey in gönderildiği Erzurum, Kürt örgütlenmesinin yeni merkezi olacaktır. Halit Bey, Kürt aşiretlerini bir araya getirme ve askeri-siyasi bir örgütlenme içerisindedir. Bu çalışmaları devam ederken Ankara hükümeti ile sürtüşmeleri sürmektedir Hareketi ve Azadî Örgütü hakkında ciddi çalışmaları bulunan akademisyen Martin Van Bruinessen in bu dönemle ilgili ulaştığı sonucu aktarmak istiyorum: 1923 te tamamı doğuda yaşayan Kürt subaylar, şeyhleri, aşiret reisleri ve şehirlerdeki şeçkin kişiler Azadî adı altında yeni bir bir örgüt kurdular. Bunların çoğu Kemalist Hareketi destekleyip hayal kırıklığına uğramış kimselerdi 16 Yine 1925 Hareketi ile ilgili ciddi çalışma ve katkıları olan akademisyen Robert Olson un değerlendirmesi şöyledir: Kanaatimce, Kürtler in desteği olmaksızın Türk milliyetçilerinin o kadar başarılı olmasının mümkün olmadığını söylemek mübalağa olmaz. Başka bir değişle, Kürtler, Kemalistler e askeri olarak ve faal bir biçimde Erzurum da meydan okumuş olsalardı, milliyetçi Türk hareketinin Rus ve müttefik kuvvetleri ile Ermeniler e karşı elde etmiş oldukları başarılar, ciddi biçimde gecikirdi Mumcu Uğur, Kürt-İslam Ayaklanması, Tekin Yayıevi, ikinci baskı s Bruinessen, Martin van ( ) Ağa, Şeyh ve Devlet. Kürdistan ın Sosyal ve Politik Örgütlenmesi, Öz-Ge Yayınları, s: Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s. 65

18 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 18 Bu alanda bir boşluğu dolduran çalışmasıyla Cemil Gündoğan da, Azadî kadrolarıyla ilgili benzer yorumda bulunmaktadır. Bu yorumu aktaralım: İKİNCİ KÜMELEŞME, bu süreçte, Kemalist hareketle birlikte davranmakla beraber, Kürt ulusal haklarının savunuculuğundan da vazgeçmeyen Kürt güçlerinden oluşmaktaydı. Bu kümeleşmeye mensup kadroların Birinci kümeleşmeyle ilişkileri konusunda belgelere dayalı belirlemeler yapma olanağı bulamadık. Ancak belli bir bölümünün, başlangıçta Birinci kümeleşmeye dahil olduğunu söylemek, sanırız olayların gelişim mantığı ile çelişmeyecektir. Çünkü bu kümeleşmeye ait kadroların bir kısmının KTC ye üye oldukları ve/veya bizzat faaliyetlerine katıldıkları biliniyor. Örneğin İhsan Nuri, Cibranlı Halit veya Yusuf Ziya gibi kümeleşmenin önde gelen isimleri KTC ile ilişkilidirler 18 Gerek Bruinessen gerekse Gündoğan ın yorumlarını beraber vermemizin nedeni, değerlendirmelerin benzerliğindendir. Sayın Bruinessen, Azadî kadrolarının Kemalist harekete umut bağladıklarını, hayal kırıklığına uğradıktan sonra, böyle bir örgütlenmeye yöneldikleri söylemektedir. Sayın Gündoğan ın değerlendirmeleri aynı paraleldedir. Sayın Olson ise Kürtler Erzurum da Türk milliyetçilerine meydan okusalardı, Türk milliyetçileri bu başarıyı kazanamazlardı. Bu iki değerlendirme farklıdır. a) Kürtlerin li yıllarda Erzurum da Kemalist harekete meydan okumadıkları açıktır. Buna dayanarak Kemalist harekete yadım ettikleri söyleniyorsa bu farklı yorumdur. Düşüncemize göre 1920 li yıllarda Kürt hareketinin, Kemalist harekete meydan okuma şansı yoktur. Kürtler dağınıktır ve örgütsüzdür. Dolaysıyla Kürdistan sorunu masada olmasına rağmen, bölge dengelerini belirleyen güçlerden destek bulma ihtimali çok zayıftır. b) Azadî kadrolarının, Kemalist harekete umut bağladıkları tezine gelince, buna katılmak mümkün değildir. Bunu söyleyebilmek için, Cıbranlı Halit Bey in 1919 dan sonra yoğunlaşan çalışmalarını görmemek gerekir. Ankara hükümeti ile sürtüşmelerinden dolayı Erzurum a çekilen, terfisi durdurulan birinin ve çevresindeki kadroların Kemalist harekete umut bağladıkları söylenemez. Dönemin tanıklarından iki kişi ile yakınlığım nedeniyle, hareket öncesi ve sonrası dönemle ilgili düşüncelerini dinleme olanağım oldu. Birincisi dedemve aynı zamanda Cibranlı Halit Bey in kardeşi, Ahmet Sever, diğeri Halit 18 Gündoğan, Cemil (1994) 1924 Beytüşşebap İsyanı ve Şeyh Sait Ayaklanmasına Etkileri, Komal Yayınları I.Basım, s.60-61, İstanbul

19 19 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Bey in amcazadesi Halil Kılıçoğlu. Her ikisi de hareketten önce Halit Bey in en yakınında bulunan insanlardan. Halit Bey tutuklandıktan sonra Bitlis cezaevi ile ilişkiyi sağlayan kişileraynı zamanda. Harekete Varto ve Hınıs cephesine komutanlık yapmış, hareket yenilgiye uğrayınca, 1927 yılına kadar gerilla mücadelesi yürütmüş,1927 yılında Suriye ye gidip Fransızlar a iltica etmiş,1928 affıyla geri dönmüşlerdir. Ahmet Sever dönüşünden sonra 1930 yılında tutuklanarak Ankara İstiklal Mahkemesinde Şimali Kürdistan Cemiyeti ni kurma savıyla yargılanmış, delil yetersizliğinden serbest bırakılmıştır. Ahmet Sever, Halit Bey in Erzurum Kongresinden sonra Mustafa Kemal le ilişkilerinin gergin olduğunu söylüyordu. Özelikle Erzurum Kongresi sırasında, Erzurum da bulunmamaya özen gösterdiğini, aralarındaki gerginliğin bu dönemlerde başladığını, yılları arasında, Mustafa Kemal in, Erzurum a gezilerinde ilişkilerin gergin ve tartışmalı olduğunu aktarmıştı. Şerif Fırat Cibranlı Halit Bey in, milli hükümete karşı cephe aldığı şüphesi ile rütbesi durdurulmak suretiyle, Erzurum a satın alma komisyonu başkanlığına atandığını belirtiyor. Robert Olson bu dönemi şöyle değerlendirmektedir: 1919 yılında Halit Bey gibi adamlar, Dersim bölgesi kasabalarında, hükümet otoritesini temsil eden konumları işgal etmekte ve bu otoriteyi aşiretleri hükümete karşı isyan için teşkilatlanmaya zorlamak için kullanmaktaydılar. Ancak 1920 yılına gelindiğindedir ki, Halit Bey ve onun gibi düşünenler, şeyhler ve hocalar arasında Kemalistlere karşı propagandaya başlamışlardı. Kürt önderleri, Kürt giysileri giymeye, Kürtçe konuşmaya, aşiretler arasıda iyi bilinen Kürt şiirlerini dolaştırmaya başlamışlar.1920 yılı boyunca Halit Bey, hayli taraftar ve düşman kazanmış bulunmaktaydı. Halit Bey, Fırat ın belirttiği üzere, Sevr Muahedesi nden sonra 1920 yaz ve sonbahar ayları boyunca Kürt Teali Cemiyeti ve İstanbul Kürtleriyle şimdiye kadar düşünüldüğünden çok daha fazla temas içinde olduğunu gösterir. Bu işbirliği Ciwata Xweseria Kurd(Kürt İstiklal Cemiyeti) veya 1921 de Erzurum da halk arasında bilindiği üzere Azadî nin kurulmasından çok daha önce mevcut görülmekteydi. Cibranlı Halit Bey, 1920 sonbaharı boyunca daha sonra Şeyh Said İsyanı na katılacak olan Varto, Bulanık, Malazgirt, Hınıs, Karlıova, Solhan ve Çapakçur bölgesindeki aşiretler arasında gezip teşkilatlandırdı. Seyhler, hocalar, imamlar ve muhtarlarla konuştu. Alevi aşiretler arasında pek başarıya ulaşmadı. Alevileri Kürt milliyetçiliğinin haklılığına ikna için nutuk atmak kafi gelmediği zaman zorbalığa başvurduğu vakidir. Kemalistler 1920 yazı sonlarına gelindiğinde, Halit Bey in faaliyetlerinden gittikçe şüphelenmeye başladılar; 1920 Ağustosu nda kendisine yeni vazifeler yükleyerek Erzurum a tayin edildi. Cibranlı Halit Bey, Erzurum da münasip bir zaman kollayarak beklerken1920 Kasım ında Dersim (bugün Tunceli) havalisinde bir Kürt isyanı patlak verdi Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s. 53

20 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 20 Robert Olson un yer yer Şerif Fırat a dayanarak aktardıklarıyla, Ahmet Sever in anlattıkları, Şerif Fırat anlattığı bir olay dışında çakışıyor. Fırat ın aktardığı, Cibranlı Halit Bey in 15 Haziran 1920 de Varto nun Karaç köyünde düzenlediği ve Varto daki Kürt Alevi aşiretlerini ikna etmeye yönelik toplantısından olumlu bir sonuç çıkmayınca, Hormek ve Lolan aşiretlerine saldırdığı iddiasıdır. Ahmet Sever ve Halil Kılıçoğlu, bu toplantının ve bundan sonraki olayların tanıklarıdır. Her ikisinin anlattıkları şöyle özetlenebilir: a) Söz konusu toplantıda Hormek ve Lolan Kürt Alevi aşiretlerini ikna etmek olanaklı olmamıştır. Zira Varto da Kürt Alevi aşiretleri ikisinden ibaret değildir. Bunların dışında Kürt Alevi aşireti olan Avdelanlar vardır. Halit Bey in kendisi bir dönem Avdelanların Kalçığ köyünde, kardeşi Ahmet Sever, Avdelanlar ın Kovik köyünde ikamet ediyorlardı. İlişkileri dostane ve son derece sıcaktır. Toplantıdan sonra, toplantıdan rahatsız olan güçlerin tahriki ile Hormek ve Lolanlılar ın bir kısmı, Ahmet Sever in Kovik taki evine saldırmışlar ve talan etmişlerdir. Halit Bey, olayların kimler tarafından ve ne amaçla tezgahlandığını bildiğinden kendisine bağlı güçleri Varto merkezine çekmiştir. b) Yüz yıllardır devam eden aşiret ve mezhep farklılıkların egemen yönetimlerce tahriki ile derinleşen çelişkilerin bir veya birkaç toplantıyla çözülemeyeceğinin farkındadır Halit Bey. Çalışmalar bu dönemde başlamışsa da Kürtlerin örgütlülük seviyesi dikkate alındığında, harekete geçmek için uygun zamanın gelmediği düşüncesindedirler. c) Azadî kadrolarının Kemalist harekete umut bağladıkları ve destek oldukları iddiası destekleyen hiçbir belge ve bilgi yoktur. Azadî kadrolarının KTC inde şu yada bu kümeye yakın durduğunu söylemek çok zordur. Bir dönem KTC içinde yer aldıkları doğrudur. Bu işin İstanbul merkezli yürümeyeceğinin farkındadırlar. Bu nedenle Erzurum merkezli ve kısa adı Azadî olarak somutlaşan örgütlenme, otonomcu veya bağımsızlıkçı tüm Kürt örgütlenmeleri bir araya yetirme çabası içindedirler. Dolaysiyle Binbaşı Kasım ın mahkemede birbiriyle çelişen ifadelerine dayanarak sağlıklı yorum yapmak oldukça zordur. Kaldı ki Binbaşı Kasım ın ifadesinin bir yerinde örgütün ismini söylerken ilave olarak söylediği İstihlas sözcüğü Osmanlıcada kurtuluş anlamındadır. Buradan da anlaşılan örgütün ismini söylerken kendi yorumunu katarak birbirine yakın sözcükleri bir arada kullandığıdır.

21 21 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri AZADİ (KÜRDİSTAN İSTİKLAL KOMİTESİ) 1921 Azadî Örgütü hakkında bugüne kadar terli-toplu bir çalışma yapılmamıştır. Örgüt ile ilgili bilgiler birbirinde kopuktur. Azadî nin önemini vurgulayan ilk akademisyen Martin Van Bruinessen dir. Robert Olson, Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı adlı kitabında,1925 Hareketinde Azadî nin rolü ve önemini vurgular. Keza Cemil Gündoğan ın 1924 Beytüşşebap İsyanı ve Şeyh Sait Ayaklanmasına Etkileri çalışması ciddi çalışmalardan biridir. Azadî ile ilgili belirtilmesi gereken, 1924 Beytüşşebap İsyanı ve akabindeki 1925 Kürt Hareketinin arkasındaki örgüt olmasıdır. Örgütün Kürt tarihinin bir dönemine damgasını vurduğu kesindir. Ancak resmi tarih, Azadî yi hep atlamıştır. Dolayısıyla devletin resmi kaynaklarında ve resmi ideolojinin perspektifleriyle olaya bakan çevrelerin değerlendirmelerinde Azadî pek geçmez. Zira Azadî nin varlığı ve kabulü, talimatlarla inşa edilen resmi ideolojinin yıkımı demektir. Örgütün siyasal hedefleri net olmakla beraber, yapısı ve faaliyet alanlarıyla ilgili bilgiler sınırlıdır. İlk bakışta kısa adı Azadî olan Örgütün isminde bir karışıklık da mevcuttur. İsim karışıklığının bir sebebi, devletin Kürt örgütleriyle ilgili özensizliğinin ötesinde Azadî yi yok saymasıdır. Devletin Kürt örgütleriyle ilgili değerlendirmelerinde özensiz davrandığı kesindir. Ancak Azadî konusunda devletin tavrını özensizlikle açıklamak, devletin yaptığını basitte indirgemektir Hareketi ve Azadî söz konusu olunca devletin organize bir çaba içinde olduğu anlaşılmaktadır. Bunun için devletin resmi ve gayrı-resmi sözcülerinin değerlendirmelerine bir bakalım. Örneğin devletin ilgisi ve bilgisi dahilinde yazdırılan, Bruinessen in garip kitap dediği M. Şerif Fırat ın Doğu İleri Varto Tarihi adlı kitabında Azadî ismi geçmezken, bunun yerine Kürdistan Teali Cemiyeti İcra Kuvveti ismini kullanır. M. Şerif Fırat gibi devletle ilişkili birinin Azadî hakkında bilgi sahibi olmaması düşünülemez. Yine General Kenan Esengin, Kürtçülük Sorunu adlı kitabında şunları söylemektedir: Kürt Teali Cemiyetinin yürütme gücü olan Halit ve Yusuf Ziya esas maksatlarını gizliyerek din maskesi altında fikirlerini Şeyh Said aracılığı ile Kormanco ve Zazaların şeyh ve hocalarına bu yoldan aşılamışlardır 20 Her ikisinin değerlendirmeleri aynıdır. Binbaşı Kasım da Şark İstiklal Mahkemesi ndeki ifadelerinde isimle ilgili çelişkili açıklamalarda bulunuyor. İfadesinin bir 20 Esengin, Kenan( ), Kürtçülük Sorunu, aktaran Şevket Beysanoğlu, Diyarbakır Tarihi, 3.Cilt, s.1004, 2001, Diyarbakır Büyükşehir Yay.

22 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 22 yerinde Kürdistan İstiklal ve İstihlas Cemiyeti olarak geçerken, bir başka yerinde Kürdistan İstiklal Cemiyeti 21 ismini kullanıyor. İfadesinin bir başka yerinde ise, bu teşkilat Bitlis te herhalde vardır. Çünkü Ziya orada idi. Erzurum da Kürt teşkilatı olmasa bile bir muhalif teşkilat vardı. Ancak ifadelerinin bir yerinde örgütün ismini doğru kullanıyor. Örgüt merkezinin Erzurum olduğunu herkes tarafından biliniyorken, devletle ilişkisi olan ve örgüt kadrolarının birçoğunu yakından tanıyan birinin, birbirini tutmayan varsayımlarla konuşması kafa karıştırmaya yönelik bir çaba gibi gözüküyor. Öte yandan örgüte yer almış veya örgüte yakın insanların değerlendirmelerinde çok fazla bir karışıklığa rastlanmaz. Örneğin; Örgütün en aktif üyelerinden biri olan İsmail Hakkı Şaweys in, Örgütü anlattığı makalesinin adı Kürdistan İstiklal Komitesidir. Yine Garo Sasuni tarafından aktarılan Troşnak ın 1925 Aralık sayısında yayımlanan ve İsmail Hakkı ya atfedilen (bunun İsmail Hakkı Şaweys olduğu tahmin edilmektedir) raporda, örgüt ismi Kürdistan Bağımsızlık Komitesi olarak geçer. İstiklal ve bağımsızlık sözcüklerinin aynı anlama geldiği dikkate alınırsa, buna bir çelişki olarak bakılamaz. Ancak Şaweys, anlattıklarından birbirine bağlı iki örgüt ihtimalini de düşündürmektedir. Şaweys in Kürdistan İstiklal Komitesi isimli makalesinde örgütün, bütün Kürt örgütlerini bir araya getirdiğini, ayrıca Yusuf Ziya Bey tarafından Ankara da kurulan İstiklala Kurdistan isimli örgütle birleştiklerini anlatır. Burada anlatılanlar doğru ise ortada birden fazla örgüt olduğu ihtimali çıkıyor. Bu, Kürdistan İstiklal Komitesinin cephe tipi bir çatı örgütü olduğu ihtimalini güçlendirmektedir. Bundandır ki birden fazla örgüt isminin söylenmesi çelişki gibi görünmez. Örgütün Diyarbakır şubesini oluşturanlardan Kadri Cemilpaşa ve Ekrem Cemil Bey, örgütten sadece Azadî diye bahsederler. Azadî örgütün sadece kısa adıdır. Örgütün Diyarbakır daki önemli kadrolarından Dr. Fuat, mahkeme ifadesinde örgütten Kürt İstiklal Komiteleri, Koçgiri ve Dersim hareketlerinin liderlerinde Dr.Vet. M. Nuri Dersimi; Kürt 21 Bruinessen, Martin van ( ) Ağa, Şeyh ve Devlet. Kürdistan ın Sosyal ve Politik Örgütlenmesi, Öz-Ge Yayınları, s:

23 23 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri İstiklal Komitesi ismini kullanmaktadır. Bunun bir çelişkiden öteye, Kürt ve Kürdistan sözcüklerinin çoğu zaman birbiri yerine kullanılma ihtimalinden kaynaklanabilir. Hasan Şiyar Serdi, örgüt için Berevaniya Mafe Kurd 22 ismini kullanacaktır. Örgütle ilgili çelişki gibi görünen, örgütün kuruluş tarihiyle ilgilidir. Bu durum bazı araştırmacıların örgütün faaliyetlerini yoğunlaştırdığı 1923 yılını kuruluş tarihi olarak kabul etmeleriyle ilgilidir. Bunların başında Martin Van Bruinessen gelir. Bruinessen, Azadî nin kuruluşunu şöyle aktarmaktadır: Bruinessen, Türkiye de ise 1923 te Azadî Örgütü kuruldu. Daha önceki örgütlemelere göre epey farklı bir örgüt kurulmuştu. Bu Örgütün kadrosunu kent soylular değil (birkaç kişisel etki dışında), deneyimli askerler oluşturuyordu. Merkez İstanbul da yada Ankara da değil, 8. Kolordunun bulunduğu Erzurum daydı. Merkez yöneticileri: Xalit Bey, II.Abdulhamit tin Hamidiye orduları için kurduğu okula devam etmişti. Milis kuvvetleri içinde büyük bir saygınlığa sahipti ve düzenli orduda albay rütbesindeydi. Gördüğü şehir eğitimden olacak, diğerlerine göre daha ulusalcıydı. Yusuf Ziya Bey, Bitlis milletvekiliydi; bu nedenle şüphe çekmeden gezip temaslar kurabiliyordu 23 Azadî nin kuruluşunu 1923 olarak veriyorsa da, mevcut veriler değerlendirildiğinde, örgütün kuruluş tarihinin 1921 olduğu ortaya çıkmaktadır; ancak örgütün çalışmalarını yoğunlaştırması 1923 sonrasına rastlar. İsmail Hakkı Şaweys, Komitaya İstiklala Kurdıstane isimli makalesinde, örgütün kuruluş tarihini 1921 olarak verir. Şaweys, örgütün kuruluşunu şöyle aktarır: Qumandane alayiye Miralay Xalid Bege Cibri ku seroke eşira Cibran a li herema Xinis ü Muşe akincih bu, di sala 1921 de li Erzirome komeleyeke pinhan(illegal), Komiteya İstiklala Kurdistane ava kir 24 Ancak aynı İsmail Hakkı olduğu tahmin edilen, kendisi tarafından yazılan, Garo Sasuni nin aktardığı, Troşnak ın 1925 Aralık sayısında yayımlanan raporunda, örgütün kuruluş tarihini 1920 nin sonbaharı olarak verir. Söz konusu rapordan bir bölümü aktaralım: 22 Serdi, Hasan Şiyar (1994) Görüş ve Anılarım, Med yayınları, İstanbul, s Bruinessen, Martin van ( ) Ağa, Şeyh ve Devlet. Kürdistan ın Sosyal ve Politik Örgütlenmesi, Öz-Ge Yayınları, s: Şaweys, İsmail Hakkı, Komitaya İstiklala Kurdistane isimli makalesi yazarın Jiyan u Berhemekani İsmail Hakki Şaweys adlı kitabından alınmıştır. Aktaran Bir Dergisi 2. sayı, 2005, s:35-36

24 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 24 Türklerin devamlı hücumlarına maruz kalmış olan ve onların yok etme siyaseti altında inlemekte olan Kürt ulusu önderlerinin etrafında toplandı. Cibran aşiret reisi Albay Halit Bey e Kürt halkının haklarını isteme ve elde etme görevi güvenle ve oybirliği ile verildi. Halit Bey ilk kez 1920 Ekiminde gizli olarak merkezi Erzurum da bulunan bir Kürdistan Bağımsızlık Komitesi kurdu. Komite Türklerin boyunduruğundan kurtulmayı ve bağımsızlığa kavuşmayı amaç edinmişti 25 Her ne kadar yazının birisinde 1920, diğerinde ise 1921 geçiyorsa da örgütün 1920 li yılların sonu, 1921 başında kurulduğu en güçlü olasılıktır. Robert Olson da 1921 tarihine dikkat çeker: Ancak isyan, milliyetçi Kürt cemiyetleri, aşiret reisleri ve şeyhler arasında işbirliğinin mümkün olduğunu göstermiştir. Dahası Kürt milliyetçiliği ve hatta muhtariyet için verilen mücadele vilayetlere kaymıştır ve buradan devam edecekti.yabancı bir şehirde veya İstanbul da kurulmuş olmayan ilk milliyetçi Kürt cemiyeti, faaliyetlerine 1921 yıllında Erzurum da başladı 26 Garo Sasuni, tarih olarak 1920 li yılların Kasım ayını işaret etmektedir. Sasuni, Azadî nin kuruluşunu şöyle anlatmaktadır: Kürtler artık yeni Türk devleti karşısında yapayalnız kalmış olduklarını gördüklerinde, İslam olmalarının ve daha önce Türklere yapmış oldukları yardımların artık hiç dikkate alınmadığını ve bilakis tam aksine Türk tehlikesinin yalnız kendilerine yönelmiş olduğunu anlayarak, 1920 yılının Kasım ayında Cibranlı aşiret reisi Albay Halid, Bitlis Mebusu Ali Rıza* ve Kemal Fevzi Beyler ile Şeyh Said Nakşibendi nin yönetiminde bir iç örgüt kurmaya yöneldiler.bu örgüt Kürt ulusu içerisinde yavaş yavaş kök salarak, birkaç yıllık bir çalışmadan sonra mükemmel bir ağ halinde bütün Kürdistan ı sardı 27 Dr.Nuri Dersimi ise 1922 yılını vermektedir. Dersimi şunları söylemektedir: Kürt haklarını korumak amacıyla 1922 yılında Cibranlı Miralay Halit Bey in başkanlığında ve Bitlis Mebusu Yusuf Ziya ile bir çok Kürt subayların iştiraki ile Erzurum da Kürt İstiklal Cemiyeti adlı bir parti kurulmuştu.bu parti ile işbirliği yapan Kürt subay ve aydınlarının maksadı, bütün Kürdistan ı kavrayan bir teşekkül yaratmaktı 28 Değişik tarihler söylenmekle beraber, örgütün 1921 de kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu şu açıdan önemlidir. Örgüt kadrolarının 1920 li yıllardan itibaren örgütlenme faaliyetleri içine girmeleri, Azadî kadrolarının en azından bir kısmının Kemalist harekete umutla baktıkları tezini çürütmektedir. 25 Sasuni, Garo (1986) Kürt Ulusal Hareketleri ve Ermeni-Kürt İlişkileri, Orfeus Yayınevi, Stockholm, s: Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s Sasuni, Garo (1986) Kürt Ulusal Hareketleri ve Ermeni-Kürt İlişkileri, Orfeus Yayınevi, Stockholm, s: Dersimi,.M.Nuri (1992) Kürdistan Tarihinde Dersim, Dilan Yayınları, Dördüncü Baskı, Ocak, s: 173

25 25 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri AZADİ NİN YAPISI VE HEDEFLERİ Azadî nin, dönemin bütün legal ve illegal Kürt örgütlerini bir araya getirme çabasında olduğu anlaşılmaktadır. Bu amaç büyük oranda gerçekleşmiştir. Örgüt, illegal bir çekirdek ve buna bağlı cephe tipi bir örgütlenmedir. Askeri ve siyasi bir örgütlenmedir. Çekirdek örgüt, hücre sistemi ile çalışmakta ve şifre ile haberleşmektedir. İsmail Hakkı Şaweys, örgüt yapısı ve hedeflerini şöyle anlatır: Ev komele dı demeki kurt de li Kurdistana Tirkiye li her şeş bajaren mezın belav bu u dest bi xabate kir.komeleyen eşkera u niheni (legal ve ilegal) yen Kurdistane, wek komela Tealiya Kurdistane, Teşkilata İctimai, Hevi, demokrat u sosyalisten Kurdistane xwe gihadın hev Bi vi awayi l isalen yan, çi eşkera, çi niheni, hemu parti u komeleyen siyasi yen gele Kurd li Kurdistana Tirkiye leşgeri, ango arteş u siyaset ali hember devre, divet ku ev du gel serbixwe bijin; gele Kurd biz iman u çanda xwe ya netewatiye u li gor baweriya xwe ya dini u kurdayetiye di Kurdistane idare bike u aboriya xwe ji cihe be, eyni minani Awusturya u Macaristane, wek konferasyoneke Kurd u Tirk de bi hev re bijin u wek du bira kedre hev bizanin 29 İsmail Hakkı Şaweys, Azadî nin legal ve ilegal bütün Kürt örgütlerini bir araya getidiğini söylüyor. Ve bu örgütleri sıralıyor. KTC, Teşkilata İçtimai, Hevi den demokrat ve sosyalistlere kadar herkesin yer aldığı söylemektedir. Bruinessen, Azadî için daha önceki örgütlenmelere göre epey farklı bir örgüt.. belirlemesi yapmaktadır. Robert Olson, Azadî nin farklı sosyal grup ve katmanların bir araya gelip beraber hareket edebileceklerinin örneği olduğuna vurgu yapmaktadır. Başında Prof. Hasretyan bulunduğu bir grup Sovyet Kürdoloğun hazırladığı derlemede şu değerlendirmeler yapılmaktadır: Sonraları Şeyh Said İsyanı adını alan hareketin başlangıç tarihi 1920 yıllarının başlarına gidiyor.1923 Mayıs ayında tüm Kürt yer altı gruplarının harekete geçmesi ile Azadî Kürdistan, Kürdistan Özgürlük Komitesi nin başkanlığında tek bir örgütte birleşme imkanı yaratıldı. Örgüt konsprateryal karakter taşıyordu ve her birisi beş kişiden olan gizli gruplardan oluşuyordu. Komitenin Başkanı Albay Cıbranlı Halit Bey dir. Cıbranlı Halit Bey, göreceli olarak kısa bir zamanda Mutki aşiretinin reisi ve 1919 da Erzurum da Heyet-i Temsiliye üyesi Hacı Musa nın, Hasananlı aşiret reisi Hasananlı Halit Bey in ve diğer Kürt aşiret reilerinin işbirliğini sağlamayı başardı. Komite ordu içinde de örgütlendi ve subayların bir bölümünü kendi yanına çekti. Bunlar arasında Irak kökenli olanlar vardı ve bunlarda Bağdat ve Halep ile bağ kurulmasını kolaylaştırdı. İsyan şeyhler tarafından değil, esas olarak, başında Türk ordusunda Albay Cıbranlı Halit Bey, gazeteci Kemal Fevzi, Doktor Fuat gibi tanınmış aydınların bulunduğu Azadî Kürdistan Komitesi tarafından hazırlandı 30 Yine Kadri Cemil Paşa, örgütün yapısı ve amaçlarını şöyle anlatmaktadır: 29 Şaweys, İsmail Hakkı, Komitaya İstiklala Kurdistane isimli makalesi yazarın Jiyan u Berhemekani İsmail Hakki Şaweys adlı kitabından alınmıştır. Aktaran Bir Dergisi 2. sayı, 2005, s: Küçük, Yalçın(1990) Kürtler Üzerine Tezler, Dönem Yayınevi, Birinci Baskı,İstanbul s

26 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 26 Kürdistan ı istiklaline kavuşturacak yeterli derecede bir savaş örgütünün gereğine inanan milletsever Kürt aydınları bunun icrasına çalışıyorlardı.kürt subaylarda Bitlisli İhsan Nuri,Süleymanyeli Mülazım İsmail Hakkı Şaveys, Herbutlu Hurşit örgütün önemli üyeleriydiler. Diyarbekir de ben, Cemil Paşazade Kasım Bey,Doktor Fuat, dava vekili Mehmet Efendi,Bave Tujo meşur Hacı Ahti, Ekrem Cemil ve bazı diğer arkadaşların iştirakıyla örgütün bir şubesi açıldı. Orgütün önemli kadrolarından Kemal Fevzi, mahkeme sorgusunda; Evet,ben,Kürtlük için ve bir Kürt hükümeti kurulması için çok çalıştım.bu yüzden daha önce de ölüm cezasına çarptırılmıştım.bu uğurda benim gibi çalışanların bir kısmı bağımsızlık,bir kısmı özerklik istiyordu.bunların fikirlerini birleştirmek ve bu gaye uğruna bunları birleştirmek mümkün olmadı. (Beysanoğlu Şevket, Diyarbakır Tarihi, 3.Cilt, s.952, 2001, Diyarbakır Büyükşehir Yay.) Bütün bunları aktarmamızın sebebi örgüt yapısı hakkında bilgi sahibi olunmasını sağlamaktır. Toparlarsak Azadî farklı düşüncelerin, farklı sosyal grupların bir araya geldiği, Seyithan Kuriş in deyimi ile ulusal bir platform niteliğindedir. Başında Cıbranlı Halit Bey in bulunduğu, Hasenanlı Halit Bey (Hasenan aşiret reisi), Hacı Musa Bey (Mutki aşiret reisi), Yusuf Ziya Bey (Bitlis Milletvekili), Doktor Fuat, Gazeteci Kemal Fevzi, Hacı Ahti, Cemilpaşalardan Ekrem ve Kadri Beyler, Kürdistan Teali Başkanı Seyit Abdulkadir, Ağrı Hareketinin lideri İhsan Nuri Paşa, Binbaşı İsmail Hakkı Şaweys, Tayip Ali ve sosyalist düşünceleriyle tanınan Fehmi Bilal gibi bir çok Kürt ulusalcısını ve aydınını bir araya getirebilmiştir. Örgütün amacına gelince bütün araştırmacılar örgütün bağımsızlığı hedeflediğini belirtmektedirler. Ancak İsmail Hakkı Şaweys, hem Koçgiri makalesinde hem de Komiteya İstİklala Kurdistane makalesinde, Avustuya-Macaristan tipi bir konfederasyon istendiğini belirtiyor. Düşüncemize göre böyle bir istek, örgütün kuruluş öncesi ve kuruluş aşamasında, Sevr Anlaşmasının uygulanmasını sağlamak amacıyla öncelikli hedef olarak konmuştur. Çünkü örgüt kurulmadan öncede Azadî kadroları, Sevr in uygulanması için yoğun çaba sarf etmişlerdir. Ancak hem devletin resmi kaynakları hem de örgüte yakın kaynaklar hedefin bağımsızlık olduğunu belirtmektedirler. Şaweys, Troşnakta yayımlanan raporunda ise örgütün amacını şöyle anlatır: Komitenin ulusal çalışmalarının bütün amacı, Kürtlere kendi kültürlerini unutturmamak,onlara Türkün kan ve demir siyasetini anlatmak ve her ne pahasına olursa olsun Türk boyunduruğundan kurtularak Bağımsız bir Kürdistan kurulmasının zorunlu olduğunu göstermekti Sasuni Garo, Kürt Ulusal Hareketleri ve Kürt- Ermeni İlişkileri, Orfeus Yayınevi,Stocholm-1986, s.171

27 27 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri Faik Bulut tarafından derlenen Devletin Gözüyle Türkiye de Kürt İsyanları adlı kitapta şöyle söylenmektedir: Kürt Bağımsızlık Komitesi: Birinci Dünya Harbinden sonra mütareke sıralarında bir çok aydın doğulu Türk, sırf mukavemet örgütlerini kuvvetlendirmek için Kürt Teali Cemiyetine girmişti.bu vatanperverlerin bir kısmı, Türklüğün parçalanmaz bir bütün olduğuna inananlar, Milli mücadelenin başlaması ile birlikte hemen o davaya katılmışlar, kendilerini Kürt sayanlar ise, el altından fesat karıştırmaya devam etmekle beraber zamanı gelince, ortaya çıkmak emeliyle muvakkaten gizlenmişlerdi. Kürt Teali Cemiyeti, Damat Ferit Kabinesinin, Büyük Ermenistan Projesine şiddetle muhalefet ederken İtilaf ve Hürriyet Partisiyle özerk bir Kürdistan kurulması konusunda sözleşme yapmaktan geri durmuyordu.bu cemiyet cumhuriyetin ilanından az önce kapatılmıştı. Fakat buna karşılık 1923 te (cumhuriyetin ilan senesinde) Seyit Abdulkadir, Hesenanlı Halit, Hacı Musa, eski milletvekillerinden Yusuf Ziya ve ailelerinden müteşekkil olmak üzere gizli bir komite teşkil edildi.bu komitenin de gayesi,kürdistan ın bağımsızlığını sağlamaktı.komiteye Yusuf Ziya aracılığı ile Hınıs ta oturan Şeyh Sait ve ailesi alınmıştı 32 Harekete devletin gözüyle bakan Prof. Dr. Ergun Aybars da gizli bir komite kurularak, Kürt devletinin kurulması çalışmaları sürdürüldü demektedir 33. Her ne kadar resmi söylemde, irticai hareket olarak lanse edilmişse de resmi kaynaklarda Azadî nin bağımsız bir Kürt devletini hedeflediğinin altı çizilmektedir. Örgüt bu hedefe yönelik örgütlenme ve hazırlıklarını sürdürürken süreç Lozan a doğru ilerlemektedir. Bu süreçte ibre Kemalistlerin İngilizlerle anlaştıklarını göstermektedir. Lozan da Türkleri ve Kürtleri temsil ettiklerini söyleyenler, Kürtlere hiçbir hakkın verilmemesini başarmışlardır. Bunun karşılığı şüphesiz Kerkük-Musul un İngiliz egemenliğine bırakılmasıdır. Lozan öncesi bu anlaşma belirtilerinin ortaya çıkması Kürtlerde ciddi tepkiler yaratmıştır. Tepki Kürtlerin parçalanmasına yöneliktir. Lozan Heyetinin meclise bilgi vermesi amaçlı 6 Mart 1923 tarihli gizli oturumda, Bitlis Milletvekili ve Azadî önde gelen kadrolarından Yusuf Ziya Bey, şunları söylemektedir: Arkadaşlar temenni ederdim ki Türkiye nin bir cüz i denilsin. Çünkü Türklerle Kürtlerin meskün Türkiye nin parçasıdır. Nıfsından fazlası Kürttür. Musulun; Kürdün tarihinde bir kiymeti, bir ehemmiyeti vardır.ihtimal ki başka bir yer olsaydı bu kadar telaş etmezdim. Musulu Kürdün tarihinde bir sandalyesi vardır. Arkadaşlar; bir insanı ikiye bölmek 32 Bulut, Faik (1991) Devletin Gözüyle Türkiye de Kürt İsyanları Yön Yayıncılık, Birinci Baskı, s: Aybars, Ergun (...) Yakın Tarihimizde Anadolu Ayaklanmaları, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Yayınları, Birinci Baskı,İstanbul. s.29

28 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 28 ve yahut herhangi bir parçasını ayırmak mümkün değil ise Musul u Türkiye den ayırmak öylece mümkün değildir arkadaşlar 34 Yusuf Ziya Bey in bu şiddetli tepkisinin altında Kürtlerin bölünmesine duyulan öfke vardır. Zira Kürtlerin bölünmesinin kendileri açısından hangi anlama geldiğinin farkındalar. Zaten daha önce Fransızlarla anlaşılmış ve Suriye sınırı çizilmiştir. Irak sınırının çizilmesi ile Kürt coğrafyası tam ortadan ikiye bölünmektedir. Bu tepki yalnız Yusuf Ziya Bey in tepkisi değildir. Bir çok Kürt milletvekili aynı tepkiyi göstermiştir. İngilizlerle anlaşılması Lozan sürecinin tamamlanması demektir. 24 Temmuz 1923 te Lozan Anlaşması imzalanmıştır. Lozan Anlaşmasında Kürtler yoktur. Azınlıklara tanınan haklar, sadece dini azınlıklar için yorumlanmış ve sadece onlara uygulanmıştır. Lozan sonrası süreçte Kemalistler manevralarını bir tarafa bırakarak gerçek niyetlerini uygulamaya başlamışlardır. Kendilerinin de kullandıkları Kürt ve Kürdistan kavramlarını yasaklayarak red ve inkar politikasına başlamışlardır. Dini reformlar adı altında tek ulus yaratmanın projesi uygulamaya konmuştur. Gelinen yeni aşama Kürtlerde yeni bir hareketlenme yaratmıştır. Robet Olson un, İngiliz kaynaklarından alınan ve Kürt subaylarından alınan bilgilere dayanarak verdiği Kürt istek ve şikayetleri şunlardır: 1-Azınlıklar ilişkin yeni bir kanun hali hazırda Hıristiyanlar için uygulanmıştır; Türk hükümetinin niyeti, Doğu vilayetlerindeki bütün Kürt nüfusu Batı Anadolu ya nakletmek, yerine göçmenleri ve Türk ırkından olanları yerleştirmek, böylece Akdeniz ve Anadolu, Kafkasya ve Hazar ötesinden Türkistan a uzanan geniş Turan bölgesindeki kesintiyi ortadan kaldırmaktır. 2-Türk Hükümet ince halifeliğin kaldırılması; bu, Türkler ve Kürtler arasındaki çok az bağlardan birini ortadan kaldırmıştır. 3-Mahkemelerde ve okullarda dilin Türkçe ile sınırlandırılması ve okullarda Kürtçe öğretilmesinin yasaklanması. Bu tedbirlerin Kürtler arasında eğitimi fiiliyatta tamamen sona erdirmiş olduğu ifade edilmektedir. Türkler, Kürt ırkın halen tek eğitim kaynağı olan tekke ve medreselerin de kapatmıştır. 4- Kürdistan kelimesi bütün eğitim kitaplarından çıkarılmıştır. Bütün ülkedeki Kürtçe coğrafi isimler kademeli olarak Türkçe isimlerle değiştirilmektedir. 5-Türkiye Kürdistan ındaki bütün üst düzey yöneticiler, yani vekiller ve mutasarııflar, uygulamada tamamen Türkler dendir ve kaymakamların yarısı Türk ve yarısı Kürttür. Küçük memurların çoğu Kürt olmasına rağmen, Türkler, kimi istihdam ettikleri konusunda aşırı dikkatlidir ve bütün şüpheli Kürt milliyetçileri dışlanmaktadır. 6-Vergilerin yılda birden çok toplanmasına rağmen, ödenen vergilerden yarar sağlanmamaktadır. Rüşvet olmadan mahkemelerde adalet sağlanmamaktadır. 7-Hükümetin Kürdistan vilayetlerindeki Türkiye Büyük Millet Meclisi mebus seçimlerine müdahale etmesi. Sonuçta bütün mebuslar halkın serbest oyuyla değil, Türk Hükümeti nin emirleri doğrultusunda seçilmişlerdir. 8-Hükümetin siyasi karar ve uygulamalarına karşı bir direniş kudreti mamasına da gelebilecek olan(kürt) ırksal birliğini engellemek maksadıyla sürekli olarak bir Kürt aşiretini bir diğerine karşı kışkırtmaya Türk politikası. 9-Hayvanların götürülmesi ve el konulan şeylerin karşılığının verilmesi, Kürt köylerinin askerlerce yağmalanması. 34 Gündoğan, Cemil (1994) 1924 Beytüşşebap İsyanı ve Şeyh Sait Ayaklanmasına Etkileri, Komal Yayınları I.Basım, s.75, İstanbul

29 29 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 10-Orduda Kürt askerlerin ve zabitlerin rütbelerinin düşük tutulması ve onları zor ve hoş olmayan görevlere seçme alışkanlığı. 11-Türk Hükümeti nin, Alman sermayesi yardımıyla Kürtler in maden zenginliklerini sömürme girişimleri 35 Kürtlerin istek ve şikayetleri, Ankara Hükümeti nin, Lozan sonrası süreçte uygulamaya soktuğu politikayı gözler önüne sermektedir. Sürtüşmelerle devam eden ilişkiler kopmuştur. En azından Kemalistlerden umutlu olan kesimin umutları tükenmiştir. Azadî Örgütü hareketlenme için şartların olgunlaşmaya başladığı kararındadır. Bunun için de 1924 yılı içinde kongresini toplamıştır. Kongrenin 1924 yılının Ağustos ayında olma ihtimali yüksektir. Bu kongrede yurtsever din adamlarının harekete katılımının sağlanması kararı alınmıştır ilkbaharı ile Yusuf Ziya Milletvekili olma avantajını kullanarak bölgeyi dolaşmakta din adamlarını ve aşiret reislerini ikna etmekle uğraşmaktadır. Cıbranlı Halit Bey, Erzurum a çağırdığı insanlarla görüşmektedir. Bu dönemde önemli iki konuğu olacaktır. Birincisi, Şeyh Sait, diğeri Said-i Nursi olacaktır. Şeyh Sait in ziyaret tarihi 1924 ün ilkbaharıdır. Daha önce Yusuf Ziya Bey, kendisini Hınıs ın Kolhisar köyünde ziyaret etmiştir. O sıralar harekete katılma konusunda ikna olmadığı; Şeyh Sait in Erzurum ziyaretinden sonra ikna olduğu anlaşılmaktadır. Diğer önemli ziyaret Said-i Nursi nin ziyaretidir. Bu ziyaretin tanıklarından birisi Halit Bey in amcazadesi Halil Kılıçoğlu dur. Halil Kılıçoğlu, Said-i Nursi nin, Halit Bey in evinde bir hafta kaldığını, bu süre içinde bütün çabalara rağmen ikna olmadığını söylüyordu. Bu ziyaret, Said-i Nursi nin Kürt hareketiyle ilişkisini kesip, köşesine çekildiği ziyaret oluyordu. Martin Van Bruinessen, 1924 yılında yapılan temaslara dikkat çekiyor ve şunları söylüyor: Örgütün ilk hazırlıkları bazı subaylarca yürütüldü. Kürdistan ın her tarafında, nüfuzlu kimselerle bağlantı kuruldu te Meclis için yeni bir seçim gündemde olduğundan, Yusuf Ziya, seçim bahanesiyle rahatlıkla bağlantılar kuruyordu. Örgütün ilk kongresi 1924 te yapıldı. Kongrede bulunan Nakşibendi şeyhi Şex Seid, Xalid Bey in hısmıydı ve Diyarbakır ın kuzeydoğusundaki Zaza Kürtler arasında epey bir etkinliği vardı. Bundan dolayı(hamidiye) milisleri komutanlarını bağımsız bir Kürdistan için ikna etti. Kongreden iki önemli karar çıktı: 1-Kürdistan da genel bir ayaklanma başlatılacak ve bunu bağımsızlık ilanı izleyecekti. Ayaklanma bütün ayrıntılarıyla planlanacak ve bu iş uzun zaman alacağından, katılanlar, kendilerinden beklenen görevlerle ilgili olarak tam bilgilendirilecekti. 2-Harekete gerekli dış destek, İngiliz, Fransız ve Ruslar dan sağlanmaya çalışılacaktı Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s Bruinessen, Martin van ( ) Ağa, Şeyh ve Devlet. Kürdistan ın Sosyal ve Politik Örgütlenmesi, Öz-Ge Yayınları, s:349

30 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 30 Genç eski milletvekili Hamdi Bey, yapılan temasları ve Said-i Nursi Halit Bey görüşmesini İçişleri Bakanlığına gönderdiği 24 Eylül 1924 tarihli şifreli yazı ile bildiyordu: Molla Saidi Kürdi diye bilinen kişi İstanbul dan bulunan Kürt Cemiyeti nce kararlaştırıldığı üzere Kürdistan adıyla özerk bir devlet kurmak için Erzurum a gelerek Varto Aşiret Reisi Miralay Kürt Halit Bey le, sonra da Oğnut bucağından geçerken Aşiret Reisi Binbaşı Baba ile görüşerek. 37 Alınan kararlar gereğince harekete destek sağlamak amacıyla Bolveşikler, İngilizler ve Fransızlarla ilişkiler kurulmuştu. Bolveşiklerin yanıtı olumsuzdur. Bu konuda başka iddialar da söz konusudur. Ancak bunları ispatlayacak durumda değiliz. Söylenen şudur: Azadî kadroları, Bolşevikleri ikna etmek için, örgütün yapısı ve gücü hakkında kendilerine bilgi verirler ve bu bilgilerin bir kanalla Ankara Hükümetine ulaştırıldığı söylenmektedir. Elimizde söylenenleri doğrulayacak belge de yoktur. İngiliz ve Fransızlarla yapılan temaslardan olumlu bir sonuç alınmamıştır. Azadî nin, bir dizi küçük ayaklanmayla, genel bir ayaklanmaya gitmeyi planladığı anlaşılmaktadır. Bunun anlaşılabilir sebepleri vardır. Zira 1924 Hakkari bölgesinde devam eden Nasturi Ayaklanması karşı Kürt aşiretlerin kullanılmasını engellemek istiyordu. İkinci sebepte ayaklanmayı sınır bölgesinden başlatıp, İngilizlerle ilişki içine girme çabasıydı. Nasturi Ayaklanması, Ankara Hükümeti için önemli bir fırsat yaratmıştı. Hem Nasturiler üzerinden Musul konusunda baskı yaratmak, Nasturi Ayaklanması bahanesiyle bölgeye askeri yığınak yapmak, hem de Nasturilere karşı Kürtleri kullanmak. Bu dönemi değerlendiren Cemil Gündoğan, şunları söylemektedir: Dolaysıyle Nasturilere saldırmak, üç yönlü kazanç sağlayabilirdi. Birincisi, Musul meselesi resmi bir çözüme bağlanmadan Nasturileri sınırların dışına atmak.böylece İngilizlerin kendilerine karşı kullanabilecekleri bir gücü saf dışı bırakmak. İkincisi, Nasturilerle Kürtler arasındaki anlaşmazlık ve çatışmalardan istifade ederek, Kürtleri T.C. nin yanına çekmek. Üçünçüsü de, Nasturileri bahane ederek Kürdistan a asker yığmak.böylece Kürtler arasında Lozan günlerinden başlayıp giderek derinleşen ayrışma ve kopuşların fiili bir eyleme dönüşmesini mümkün mertebe engellemek, Kürtleri kontrol altına almak için gerekli askeri tedbirleri hayata geçirmek 38 Bütün bu sebepler, Azadî nin Beytüşşebap Ayaklanmasına karar verdiği anlaşılıyor. Her ne kadar örgütün Diyarbekir Şubesi temsilcileri; Beytüşşebap Ayaklanmasının, Yusuf Ziya Bey in kardeşi Teymen Rıza ya gönderdiği telgrafın yanlış anlaşılmasından çıktığını söylüyorlarsa da, şifre sistemini iyi kullanan örgütün, böyle bir yanlışa düştüğü 37 Mumcu, Uğur (1991) Kürt-İslam Ayaklanması( ) Tekin Yayınevi, İkinci Baskı, Ankara, s Gündoğan, Cemil (1994) 1924 Beytüşşebap İsyanı ve Şeyh Sait Ayaklanmasına Etkileri, s.112, Komal Yayınları I.Basım, İstanbul

31 31 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri düşüncesinde değiliz. Diyarbekir şubesinin başında bulunan Cemilpaşaların genel ayaklanmada pasif kalmaları düşüldüğünde, bunun sebepleri ayrıca araştırılmalıdır yılı olağanüstü hareketli geçmektedir. Kürtler arasında yoğun bir kaynaşma başlamıştır. Azadî Örgütünün faaliyetleri yoğunlaştıkça çeşitli kanallardan Ankara hükümetine ihbar bilgileri akmaktadır. Genç eski milletvekili Hamdi Bey in, Varto da Hormek ağalarının ve Binbaşı Kasım ın kendi ifadeleriyle değişik tarihlerde Mustafa Kemal e ve hükümete bilgi aktardıkları anlaşılmaktadır. Bu nedenle örgüt kadroları arasında genel bir ayaklanmanın vaktinden önce provoke edilerek patlak vermesinden, çoğu subay olan örgüt kadrolarının imhasına kadar bir dizi endişe devam etmektedir. Bunun altını çizen Robert Olson, bu durumu şöyle aktarmaktadır: Azadî, tüm Kürdistan da küçük ayaklanmalar çıkarmak istiyordu.böylece Türk ordusundaki subayların yüzde ellisinin Kürt olduğu iddiasını da kanıtlanarak, yabancı güçler amaçların olabilirliğini görebileceklerdi. Hepsinden ziyade, eğer İngiliz desteği sağlanırsa, isyan üç nedenden ötürü Şırnak bölgesinden başlamalıydı: en güvenilir aşiretler buradaydı; bölge en kolay savunulabilecek bir yerdi ve Şırnak,Irak taki İngiliz kuvvetlerine yakın bir yerdi. Azadî mensubu Kürt subayların korkuları da vardı ve bunların en başta geleni Türk lerin Musul a yönelik olduklarını söyleyecekleri, fakat fiilen Kürt hareketini bastırmak için kullanılacak güçlü bir kuvveti harekete geçirme ihtimali idi. Bu korku sonradan gerçeğe dönüştü. Subayların ikinci temel korkusu, Türkler in faaliyete katılan Kürt subayları hapsedebileceği, öldürebileceği ve isyanın vakit kemale ermeden başlama ihtimali idi. Kısa bir süre sonra gerçekleşecek bu korku, Azadî yi, İngilizler den derhal destek görmek için bastırmaya zorladı. Kürt subayların Türkler in Azadî de aktif olarak bilinen Kürt subayları hapsedip öldürecekleri korkusunun dayanağı vardı. Türk istihbaratının, İhsan Nuri ve 4 Eylül Beytüşşebap İsyanı nın diğer firarilerine yönelik tutumları, Azadî nin faaliyetlerine ilişkin esaslı Türk müdahalesinin bir örneğidir Eylül gecesi Beytüşşebap ta birçoğu subay 500 asker ayaklandılar. Ayaklanmaya bölgedeki aşiretler katılımı sağlanamadı. Ayaklamanın önde gelen liderleri, İngilizlerin kontrolündeki Irak a kaçmak zorunda kaldılar. Kürtler deki hareketliliğin farkında olan Kemalistler, 1 Ağustos ta Diyarbakır da Türk-Kürt kongresi düzenleyecek, Mustafa Kemal 1924 Sonbaharında Erzurum da Kürt aşiretleriyle bir toplantı yapacaktı. Erzurum daki toplantının bilgi kaynağı Cıbranlı Halit Bey in kardeşi Ahmet Sever dir. Toplantıya Hasenan aşiretini temsilen Hasenanlı Halit Bey, Zırkan aşiretini temsilen Kolağası Kerem Bey, Sipkan aşiretini temsilen Abdulmecit Bey, Haydaran aşiretini temsilen Kör Hüseyin Paşa, Mutki aşiretini temsilen Hacı Musa Bey ve Cıbran aşiretini temsilen Binbaşı Kasım katılmışlardır. Toplantıya katılanlar, toplantıdan önce Cıbranlı Halit Bey in başkanlığında toplandılar. Toplantıda ortak bir tutum 39 Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s. 77

32 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 32 belirlediler. Belirledikleri ortak talepleri Mustafa Kemal e iletmeye karar verdiler.toplantı Mustafa Kemal in başkanlığında yapıldı. Toplantıda Binbaşı Kasım farklı bir tutum takınmıştır. Heyetin geriye kalan üyeleri alınan kararları Mustafa Kemal e iletirler. Binbaşı Kasım ın farklı tutum takınması heyet üyeleri arasında öfke yaratmıştır. Toplantı çıkışında bu tepkilerini dile getirirler. Bunun üzerine Binbaşı Kasım, geri döner ve Mustafa Kemal ile yalnız görüşür. Bu görüşmenin içeriği bilinmemektedir. Ahmet Sever in anlattıklarıyla, Binbaşı Kasım ın 13 Ocak 1945 yılında Söke Kaymakamına anlattığı ve Uğur Mumcu tarafından ortaya çıkarılıp aktarılan ifadesi birbirini tutmaktadır. Binbaşı Kasım, Kürdistan İstiklal Komitesi ni nasıl ihbar ettiğini Söke Kaymakamı Kazım Atakul a şöyle anlatıyordu: 1924 yılında Atatürk Erzurum a geldi. Halkın saygılarını sunmak için Muşlular ile birlikte Erzurum a gitmiştim.kabulden sonra Atatürk ten özel görüşme istedim. Kabul edildim. 9.Kolordu Komutanı Ali Sait Paşa (Aybaytugan) hazırdı 40 İkisinin anlattığı görüşme aynı görüşme mi bilemiyoruz. Aynı görüşme olma ihtimali çok yüksektir. İki anlatım arasındaki fark, Ahmet Sever görüşmenin Kürt aşiret temsilcileriyle Atatürk arasında, Binbaşı Kasım ise Muş heyeti ile Atatürk ü ziyarete gittiğini söylüyor. Binbaşı Kasım Kürt aşiret temsilcileriyle, Kürtlerin isteklerini iletmek üzere görüşmeye gittiklerini gizlemiş olması ihtimalidir. Görüşmeden dönen heyet Cıbranlı Halit Bey e giderek durumu değerlendirirler. Binbaşı Kasım ın tutumunu Halit Bey e iletirler. Cıbranlıların neden Binbaşı Kasım tarafından temsil edildiği sorusuna Ahmet Sever, aşiretin büyüğü İsmail Ağa ydı. İsmail Ağa, Binbaşı Kasım ın gitmesini istedi. İsmail Ağa, Halit Bey in amcasıydı ve yaşlıydı. Halit Bey amcasını kırmak istemedi diye yanıtlıyordu. Bu görüşmelerden sonra devletin operasyonları başlayacaktı. Yusuf Ziya Bey, bazı kaynaklara göre 10 Ekim 1924 günü, bazı kaynaklara göre de 10 ile 16 Ekim arasında bir gün tutuklanarak Bitlis cezaevine gönderildi. Bu tutuklamalardan önce Erzurum ahalisinden olan Bitlis Valisi Zihni Bey, Bitlis Valiliğinden alınarak yerine Kazım Dirik Paşa getirildi. Ardından Cıbranlı Halit Bey, 20 Aralık 1924 günü tutuklanarak Bitlis cezaevine gönderilecekti. Tutuklandığında amcazadesi Halil Kılıçoğlu yanındadır. Halil Kılıçoğlu, Halit Bey in tutuklandıktan sonra bir hafta süreyle Erzurum da bilinmeyen bir yerde tutulduğunu, daha sonra Bitlis e sevk edildiğini anlatıyordu. Mustafa Kemal, Erzurum dönüşünden sonra son bir hamle daha yapar. Muş milletvekili İlyas Sami yi Halit Bey e görüşmeye gönderir. Görüşmenin içeriğini Ahmet Sever yıllar sonra öğrenir. Ahmet Sever, hareketin bastırılmasından sonra, Suriye de Fransız yönetimince kendilerine iltica hakkı tanındığını, 1928 yılında af ilan edildiğinde geri 40 Mumcu, Uğur (1991) Kürt-İslam Ayaklanması( ) Tekin Yayınevi, İkinci Baskı, Ankara, s. 111

33 33 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri döndüklerini, 1930 yılında Şimali Kürdistan Cemiyeti kurmak iddiasıyla tutuklanarak Ankara getirilip yargılandıklarını, delil yetersizliğinden bırakıldıklarını söylüyordu. Ankara da bırakıldıktan sonra, en son Halit Bey le İlyas Sami nin görüştüğünü bildiğini, içeriğini öğrenmek için İlyas Sami yle görüşmeye gittiğini söyler: Beni Keçiören deki evine davet etti der. Mustafa Kemal in görüşme için İlyas Sami yi seçmesi tesadüf değildir. İlyas Sami, Kürdistan Teali Cemiyeti üyesiydi. İlyas Sami aynı zamanda din adamıydı. Dolaysıyla Halit Bey in yakından tanıdığı bir insandı. İlyas Sami, devletin size yaptıkları az bile dedikten sonra görüşmelerini anlatır: Gazi Hazretleri bir gün beni çağırarak, sen Halit Bey i iyi tanırsın. Eski dostluğunuz vardır. Düşünce ve tekliflerimizi kendisine ilet. Kendi şahsı için isteyeceği her türlü teklifine hazır olduğunu(genel Kurmay Başkanlığı hariç, Halit Bey in terfisi 1920 den beri durdurulmuştu),bu işten vazgeçmemesi halinde kendisi için çok kötü olacağını kendisine iletmemi istedi. Bunun üzerine Erzurum a gittim. Fuadiye oteline yerleştim. Kendisine bir pusula yazarak, kendisiyle görüşmek için geldiğini, otelde kendisini beklediğini belirtip bir görevli ile pusulayı Halit Bey e gönderdim. Bir süre sonra görevli verdiğim pusula ile geri döndü. Pusulanın arkasına, görüşmeye gerek yok deyip, altına Halit yazıp geri göndermişti. Bu duruma çok sinirlenmiştim. Ben ta Ankara dan onunla görüşmeye geliyorum, o benimle görüşme gereği duymuyor. Bir an sinirlenip geri dönmeyi düşündüm. Sonra Gazi Hazretlerinin bana verdiği görevi yerine getirmek için evine gitmeye karar verdim. Evine gittiğimde divanında oturuyordu. İçeri girdim. Beni görmezlikten geldi. Ben Hoca İlyas, beni tanımadın mı? dedim. Sen Hoca İlyas değilsin dedi. Hoca İlyas, Kürt tü ve dinine bağlıydı, dedi. Bu hoş olmayan karşılamadan sonra geliş sebebimi ve Gazi Hazretlerinin tekliflerini aktardım. Tepkisi çok sert oldu. Eğer benim boynum için bir ip hazırladıysanız, Halıt tın boynu buna hazırdır dedi ve kestirip attı. Bunun üzerine Ankara ya döndüm ve durumu Gazi Hazretlerine ilettim. Ahmet Sever, İlyas Sami nin Halit Bey ile görüşmesinin içeriğini böyle anlattığını aktarıyor. Burda anlatılanlar doğru ise Mustafa Kemal in, Elcezire Komutanı Nihat Paşa ya gönderdiği talimatlarda yer alan Kürt liderlerini idari ve askeri görevlere getirme karşılığında kendimize bağlama siyasetinin bir devamı görülüyor. Ancak bu taktik Halit Bey e karşı tutmamıştır. Bütün bu tehditlere rağmen Halit Bey in Erzurum u neden terk etmediği sorusuna Ahmet Sever, Halit Bey in Erzurum dan ayrılması için kendisine defalarca yapılan önerileri ret ettiğini, gerekçesinin de Erzurum dan ayrılmasının, hareketin fiilen başlaması demek olduğunu, devletin de böyle bir fırsat beklediğini, kışa girilirken başlayacak bir hareketin başarı şansının olmadığı düşüncesini taşıyordu. Halit Bey, bu düşüncesini tutuklanmasından sonrada sürdürecekti. Bugünde en çok sorulan sorulardan birisi budur. Azadî Örgütü liderinin kendi etrafındaki çember daralırken neden resmi görevini bırakıp ayrılmadığıdır. Çevresindeki insanların anlatımlarından anlaşıldığı kadarıyla Halit Bey, planlanan hareketin başlaması için yeterli örgütlülüğe ulaşmadığı düşüncesindedir. Bununla beraber örgütle bağlantılı bazı aşiret reislerinin bile ikircikli davrandıklarını görmektedir. Özellikle Hacı Musa Bey in tutumundan son derece

34 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 34 rahatsızdır. Bu durumu hem Halil Kılıçoğlu nun anlatımlarında hem de Kasım Demiralp ın yazılı olarak aktardığı bilgilerden anlaşılmaktadır.

35 35 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri HAREKETİN BAŞLAMASI VE SONRASI Yusuf Ziya Bey, peşinden Cıbranlı Halit Bey in tutuklanması, Şeyh Sait, Hasenanlı Halit Bey ve Hacı Musa Bey in, Bitlis Harp Divanına ifadeye çağrılmaları panik havası yaratmıştı. Halit Bey in tutuklanmasından sonra,cıbranlıların,bitlis i basıp Halit Bey i kurtarma teşebbüsleri olmuştur. Hem Ahmet Sever in anlattıklarından hem de Kargapazarlı Cıbran Beylerinden Reşit Bey in*, oğlu Kasım Demiralp ın babasının kendisine anlattıklarından, Cıbranlılar Halit Bey i kurtarmak için, Muş-Bitlis arasında yerleşmiş olan Hoyti aşireti ile temasa geçtiklerini, ancak olumlu bir yanıt alamadıklarını söylemişlerdi. Cezaevinde bulunan Halit Bey le ilişkiyi, Halit Bey in özel hizmetlerini yapan Hamit(Hemide Mamaşi) adlı kişiyle sağlıyorlardı. Bu kişi dışında kimseyle görüşmesine izin verilmiyordu. Hamit, Halit Bey in söylediklerini kardeşleri Ahmet ve Selim Beylere iletiyordu. Bilgiler bu kanalla Şeyh Sait e ve gerekli yerlere iletiliyordu. Ahmet Sever e iletilen bilgilere göre Halit Bey in düşüncelerinde bir değişiklik yoktur. Tutuklamaların örgütün daha önce yaptığı takvimde bir değişikliğe gerek olmadığını, paniğe kapılmak için bir sebep bulunmadığını, çalışmaların devam etmesini, kafaların kendisinin Bitlis ten kurtarılması üzerine yoğunlaşmaması gerektiğini, kendi tabiri ile dışarıda işlerin iyi gitmesi halinde kendileriyle ilgili kaygıların yersiz olduğunu belirtmiştir. Halit Bey, özellikle kış aylarında ve hazırlıklar tamamlanmadan başlayacak bir hareketin başarı şansı olmadığı söylüyordu. Bundan dolayıdır ki bazı kesimlerce ileri sürülen, ortaya çıkan yeni gelişmelerden dolayı, örgütün bu arada bir kongre toplayıp, yeni yöneticiler ve yeni bir tarih belirlediği yolundaki açıklamaları destekleyecek bilgi ve belge yoktur. Bu tür açıklamalar yazarların kendi yorumlarından kaynaklanmaktadır. Bunun üzerine Şeyh Sait, Şuşar üzerinden Karlıova ya gelmiş ilk toplantısını Kırıkhan da yapmıştır. İkinci toplantısı Karlıova da Cıbranlarla yapmıştır. Üçüncü toplantısı Melekan da Şeyh Abdullah ile olacaktır. Bu bölgedeki son toplantı Çan da yapılacaktır. Hasan Şiyar Serdi, Çan toplantısının 1 Şubat 1925 yılında yapıldığını ve Azadî nin ikinci kongresi olduğunu söylemektedir. Bütün veriler değerlendirildiğinde bunun bir kongre değil kapsamlı bir toplantı olduğu anlaşılmaktadır. Daha sonra Genç üzerinden Piran bölgesine geçecektir. Şeyh Sait in Hınıs tan ayrılmasının iki sebebi vardır. Tutuklanma ihtimaline karşı daha güvenli bir bölgeye gitmek ve çalışmaları hızlandırmak. Hazırlıklar hızlandırılacak ve uygun mevsimsel koşularda hareket kuzeyden başlatılacaktır. Azadî kadrolarında iki hususta tedirginlik vardır. Subay olan kadrolarının tutuklanması, hareketin vaktinden önce başlamasıdır. Korkulan olmuş, hareket 13 Şubat 1925 günü Piran da başlamıştır. Bu tarih örgütün planladığı tarih değildir. Bir provokasyon sonucunda hareket

36 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 36 başlamıştır. Bu olayın olmasında Şeyh Abdurrahim in tez canlılığının rolü büyüktür. Hareket hızla çok geniş bir alana yayılmış, bir çok il ve ilçe ele geçirilmiştir. Piran da başlayan hareketin engellenmesi için Azadî Örgütü nün Diyarbekir Şubesi çaba sarf etmişse de başarılı olamamıştır. Hareketin kışın en olumsuz koşularında başlaması, hazırlıkların tamamlanmamış olması ve hükümet kuvvetlerinin askeri üstünlüğü, askeri hareketi yönetecek subay kadrolarının tutuklu bulunması, hareketin başarısızlıkla sonuçlanmasına sebep olmuştur. Şeyh Sait, Diyarbakır ın ele geçirilmemesi üzerine kuzeye yönelmiş, Şerafettin Dağlarını aşıp, Murat Nehrini geçerek İran a gitmeyi planlamış, önünün askerlerce kesilmesi üzerine Muş-Varto arasında Murat Nehri üzerinde bulunan Abdurrahman Paşa köprüsüne geri geldiklerinde, Binbaşı Kasım ın ihbarıyla 15 Nisan 1925 günü yakalanmışlardır. Şeyh Sait ve arkadaşlarının abluka altına alındıkları 14 Nisan1925 günü, Cıbranlı Kürt Miralay Halit Bey, Bitlis Milletvekili Yusuf Ziya Bey, kardeşi Teymen Ali Rıza, Damadı Faik Bey ve Mele Abdurrahman, Bitlis te idam edildiler. Şeyh Sait ve arkadaşları Diyarbakır a getirilmiş Şark İstiklal Mahkemesinde yargılamadan sonra 48 arkadaşı ile beraber 28 Haziran 1925 günü idam cezasına çarptırılmışlar ve 46 kişi aynı gece infaz edilmişlerdir. Doktor Fuat, 17 Nisan 1925, Seyit Abdulkadir, Oğlu, Seyit Mehmet, Palulu Abdullah Sadi, Bitlisli Kemal Fevzi, Hacı Ahti, Mehmet Tevfik, Hoca Askeri 27 Mayıs 1925 günü idam edilmişlerdir. Geriye kalanlar iki guruba ayrılmış, Hasenanlı Halit Bey, Kolağası Kerem Bey, Şeyh Ali Rıza Bey in bulunduğu gurup İran a, Halit Bey in kardeşi Ahmet ve Selim Beyler iki yüz kişilik bir kuvvetle iki yıl dağlarda geçirmiş, 1927 yılında Suriye ye giderek Fransızlardan iltica talebinde bulunurlar. İran a geçenler, İran askerleriyle aralarında çatışma çıkmış, bu çatışmada Kolağası Kerem Bey ve Hasenanlı Halit Bey in oğlu Şemsettin ölmüşlerdir. Şeyh Ali Rıza Bey Suriye ye geçmiş, Hasenanlı Halit Bey, bir süre Kürt lideri Sımko nun yanına gitmiş, 1926 yılında döndüğünde yakalanmış, 31 Temmuz 1926 günü Diyarbakır da idam edilmiştir.

37 37 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri HAREKETİN NİTELİĞİ VE SONUÇLARI Resmi tarih 1925 Kürt Ulusal Hareketini İngiliz destekli, irticai hareket olarak nitelemiştir. Her ne kadar resmi tarih böyle lanse ederse de, bu dönemin devlet yetkilileri bunun bir milli hareket olduğunu itiraf edeceklerdir. Dönemin Başbakanı İsmet İnönü,1987 yılında yayınlanan anılarında 1925 hareketi için şunları söyleyecekti: Şeyh Sait İsyanı nın sebeplerini değerlendirirken dikkatli olmak gerekir kanaatindeyim. Herhalde bunu bir milli hareket olarak kabul etmek lazımdır. (İsmet İnönü, Hatıralar, 2.kitap, Bilgi yayıevi, Ankara, 1987, s.202) Bugün bunun gibi bir çok itirafa rastlamak mümkün. Arada geçen seksen yıllık süreçte Komünist Enternasyonalin etkisiyle aydın ve sol geçinen çevrelerin, olaya bakışlarının, ağırlıkla devletin genel bakış perspektifini aşmadığını da belirtmek gerekir. Bu durumu dile getirenlerin başında araştırmacı Mehmet Bayrak gelir. Mehmet Bayrak,1925 Kürt Ulusal Hareketini değerlendirirken; Neden Şeyh Sait İsyanı değil? diye sorar ve devam eder: Sahiden hiç düşündünüz mü? Neden resmi görüş, bir Koçgiri Hareketi ne Alişan Bey Hareketi veya Alişer Hareketi;bir Dersim Hareketi ne Seyit Rıza Hareketi demez de 1925 Kürt Ulusal Direnme Hareketi ne Şeyh Sait İsyanı der? Kimi kavramları ve terimleri, çoğu kez irdelemeden, sorgulamadan egemen düşüncenin dayattığı ve bizlere kanıksattığı şekliyle söyleriz. Farkına varmadan egemen değer yargıların söylemini kullanırız. Bunun tipik örneklerinden biri de kuşkusuz Cumhuriyet döneminin en büyük Kürt Ulusal Hareketlerinden biri olan 1925 Kürt Ulusal Direnme Hareketi dir Kürt Ulusal Hareketi, tarihte eşine az rastlanır bir örnekle adı ve niteliği bakanlar kurulu kararı ile belirlenmiştir. Hareket devam ederken, Genel Kurmay Başkanlığı, Bakanlar Kurulu na 30 Nisan 1925 te bir yazı yazarak; isyanın iç ve dış basında bir milli hareket olarak yansıtılmasının ulusal çıkarlara uygun olmadığını, bu nedenle hareketin bir Kürt milli hareketi olarak değil, bir irtica ve iğfal hareketi olarak yansıtılması doğrultusunda önlem alınmasını istiyor. Genel Kurmay Başkanlığının teklifi üzerine toplana Bakanlar Kurulu 3 Mayıs 1925 teki toplantısında, teklif doğrultusunda karar alır, kararın uygulanması ve gerekli önlemlerin alınması konusunda Dışişleri Bakanlığını görevlendiriyor: Sayın Bayrak, bu konuya değiniyor ve şöyle değerlendiriyor: Kısaca anlayacağımız, bir hareketin niteliği de bilim yöntemiyle değil, asker emirleriyle belirleniyor. Tarihler buna göre yazılıyor, eserler buna göre kotarılıyor, politikacılar buna göre biçimleniyor. Acı değil mi? İşten bundan 41 Bayrak, Mehmet (1999) Kürt Sorunu ve Demokratik Çözüm, Özge Yayınları, Şubat, s:334

38 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 38 dolayı diyoruz ki Cumhuriyet dönemi başta olmak üzere Anadolu halklarının tarihi yeniden yazılmalıdır 42 Sayın Bayrak ın belirttiği gibi 1925 Kürt Ulusal Hareketi, bilimsel tarih yazıcılığı esas alınarak değil, verilen talimatlar esas alınarak yazılmış ve lanse edilmiştir. Şeyh Sait ve arkadaşlarının iddianamesini hazırlayan Savcı Ahmet Süreyya Özgeevren, olayın oluş nedenini şöyle anlattır: Türk ülkesinin şark vilayetlerinin belirli bir kısmında bütün dünyanın muhtelif şekillerde öğrendiği bir isyanın hadisesi vardır. İsyan hiç şüphe yok ki senelerce içerde ve isyan sahası dışından vaki olmuş telkinler ve tasavvurlarla eşkıya hareketinin fiilen gözükmesiyle meydana çıkmıştır. İsyan hadisesi, iddianamede anlatıldığı üzere, guya peygamber dininin yükseltilmesi perdesi altında meydana getirilmiştir. Halbuki asıl gaye Türk vatanının muayyen bir kısmını ana yurttan ayırmak, vatanın birlik ve beraberliğini bozup dağıtmaktan ibaretti 43 Savcı Özgeevren, asıl gayenin bağımsız bir devlet kurmak olduğunu söylerken, resmi ağızlar dünyaya bunun bir irtica hareketi olduğunu söylüyorlardı. Uğur Mumcu, Kürt-İslam Ayaklanması adlı kitabında, Şark İstiklal Mahkemesinde Şeyh Sait ve arkadaşlarının yapılan sorgularının, Bitlis Harp Divanı nın tutanaklarına göre yapıldığını söylemektedir. Bitlis Harp Divanı nın tutanakları seksen yıldır kamuoyunun 42 Age, s Beysanoğlu, Şevket (2001) Diyarbakır Tarihi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Yayınları, C.3, s.998

39 39 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri bilgisinden saklanmaktadır. Şeyh Sait, sorgusunda bu işin aceleye geldiğini kabul ediyor ve savcının sorusu üzerine: Ben bu işin ne önündeyim, ne arkasındayım. Herkes gibi içindeyim Savcı Bey! diyordu. Mahkeme üyesi Ali Saip in sorusu üzerine. Yusuf Ziya yı tanırım; bana gelmişti. Ramazanda idi. Bitlisli Haydar Efendi, Yusuf Ziya Bey in Muşlu Reşit Bey i ziyarete geldiğini bana söyledi. Kendisinden ders okumuştum. Tanıdım. Yusuf Ziya nın Bitlis milletvekili olduğunu orada öğrendim. Bir saat kaldılar, çay içtiler ve kalktılar, gittiler. Bir müddet sonra bahar eyyamı idi, Hınıs a gelmişti, benim köyüme misafir geldi, orada açtı, dedi ki Kürdistan Hükümeti teşkil etmek üzereyiz, bu muhaldir dedim, fikrim bunu kabul edemiyordu. Sonra Erzurum a gitti. Halit Bey le görüştünüz mü? sorusuna, Şeyh Sait tin cevabı hayır dır. Bunun üzerine Binbaşı Kasım devreye girer, görüşmeyi şöyle anlattır: Geçen sene Kemal Paşa geldiklerinde heyet-i istikbaliye meyanına gittim. Hailt Bey de kaldım. Bana dedi ki Şeyh Said geldi, bu güz çıkacağım bana intiba edenlere (uyanlara) Kur an-ı temhir ettireceğim dedi Binbaşı Kasım, mahkeme sorgusunda devamla şunları söylemektedir: Bu kıyam için bunlar avamil oldu. Fakat asıl sebep Kürdistan istiklali idi. Kürdistan Cemiyeti, nihayet Kürdistan İstiklal ve İstihlas Cemiyet-i inkılap etti. O yemin o kadar müthiştir ki müntesibinin kafasını kesseler söylemezler. Ben bu cemiyete dahil olmadım. Kürtler iki zümredir: 1)Siyasiyun, 2)Diniyun. Mesela Halit Bey filan siyasiyun idi. Onlar komiteler yaparlardı. Şeyh Said Efendi de diniyundandı.siyasiyun cihetinin amil ve müessiri Halit Bey, Kerem gibi adamlardı. Buranın efkar-ı umumiyesine ve Şeyh Said de bu cesareti veren bu gazetelerdi. Yoksa bu kadar çabuk olmazdı. Bağdat taki komiteleri İngilizler le, Halep teki komiteleri Fransızlar la görüşüyordu, işleri bitiremediler. Şeyh Said Efendi çok acele etti. Bu teşkilat sırf dini olsa Şeyh Said Efendi Darahini yi işgal ettiği zaman hırsızlık eden maiyetinin ellerini kesmesi gerekirdi. Dini zümre şeklinde bir cemiyet değildir. Erzurum dan Halit Bey in 336 da Erzurum a gittiği sırada Mithat Bey, Hoca Raif Efendi ile bir muhalefet gurupları vardı. Halit Bey her tarafın Kürtleriyle temas ettiği için efkarı ummumiyeyi %80 nisbetinde Kürtlüğe çevirdiler. Mustafa Kemal Paşa ya arz etmiştim ve tedabir ittihazı lüzumunu bildirmiştim, tedabir gecikti ve Şeyh Said Efendi de perşembeyi çarşambadan evvel getirdi, işte bu 44 Bütün bu ifadelerden çıkarılan sonuç, hareketin bağımsız bir Kürdistan kurmaya yönelik olduğudur. Burada Binbaşı Kasım ın altını çizerek söylediği, hareketin vaktinden önce başladığıdır. Zaten mahkeme kararının gerekçesinde de amacın bağımsız bir devlet olduğuna vurgu yapılıyor. İstiklal Mahkemesi Başkanı Mazhar Müfit(Kansu), kararı şu sözlerle noktalıyor: 44 Beysanoğlu, Şevket (2001) Diyarbakır Tarihi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Yayınları, C.3, s.974

40 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 40 Kiminiz hasis şahsi menfaatlerinize bir zümreyi alet, kiminiz ecnebi kışkırtmasını ve siyasi hırslarını rehber ederek, hepiniz bir noktaya yani müstakil Kürdistan teşkiline doğru yürüdünüz 45 Müstakil bir Kürdistan peşinden koştukları için yüzlerce kişiyi darağacına gönderenler, dünyaya bunları birer irticacı olarak lanse edeceklerdi. Yapılanlar bununla sınırlı kalmayacaktı. Hareketin liderleri hakkında karalama kampanyaları da başlatacaklardı. Talimatla M.Şerif Fırat a yazdırılan bir kitapla, Cıbranlı Kürt Miralay Halit Bey in Hamidyeci ve aşiret çatışmalarının odağındaki isim olarak lanse edilecekti. M.Şerif Fırat bu dönemi şöyle akatarıyor: Yine yılının Temmuz ayında,istanbul aşiret mektebinden mezun olan, maktul Cibranlı Mahmut Bey in oğlu Halit Bey,babasının yerine ikinci Cibran aşiret kaymakamı olarak aşiretinin başına geçmiş,bu adam,üçüncü Cibran alay kaymakamı olan diğer Halit Bey le görüşerek Zeynel in takibi için Bingöl dağlarına saskeri kuvvetler tahrik ettikten sonra,bütün aşiretiyle Varto ve Hormek köylerine ve Selim e saldırmışlardır 46 Şerif Fırat ı referans alan Uğur Mumcu, Kürt-İslam Ayaklanması adlı kitabında aynı değerlendirmeleri yapıyor: Halit Bey komutasındaki Cibran alayı, sırtını da padişah 2. Abdulhamid de dayamıştı. Dayadığı için de bölgede tam bir egemenlik kurmuştu. Hormek köyleri Halit Bey komutasındaki Alay tarafından sık sık basılıyor ve Hormekliler öldürülüyordı. Bu düşmanlık bir kan davası biçimine bürünerek 2. Meşrutiyet ten sonra da sürmüştü 47 Kaynakların sınırlı ve tek yanlı oluşu bu dönemle ilgili Robert Olson gibi saygın bilim adamlarının da yanılgıya düşmesine sebep olmuştur.robert Olson,aynı dönemle ilgili şunları söylemektedir: Bu şahıs(halit Bey kastediliyor),1892 de İkinci Hamidiye Alayı kumandasını üstlenen ve 1906 da İbrahim Talu nun oğlu Hormekli Zeynel Talu ya karşı taaruza geçen Halit Bey in kendisidir 48 Bu dönemin koşuları dikkate alındığında Kürtler de aşiret yapılanmasının güçlü olduğunu ayrıca belirtmeye gerek yoktur. Uluslaşma öncesi geri bir toplumsal yapının ürünü olan aşiretlerin doğal olarak kendi egemenlik alanlarını korumak gibi bir eğilimi taşımaları ve bunun sonucunda diğer aşiretlerle çatışmaların olduğu bilinmektedir.bu açıdan bakıldığında komşu olan ve aralarında mezhep farklılıkları bulunan Cıbran ve Hormek aşiretleri arasında zaman zaman çeşitli tahriklerin etkisiyle çatışmalar olduğu doğrudur. Ancak iddia edildiği gibi Halit Bey bu çatışmaların içinde değildir. 45 Age s Fırat M.Şerif (1983) Doğu İlleri ve Varto Tarihi,Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, Beşinci Baskı,,Ankara s Mumcu, Uğur (1991) Kürt-İslam Ayaklanması( ) Tekin Yayınevi, İkinci Baskı, Ankara, s Olson, Robert (1992) Kürt Milliyetçiliğinin Kaynakları ve Şeyh Said İsyanı, Özge Yayınları, Birinci Basım, Ankara, s. 51

41 41 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 1892 de Hamidiye Alayı komutanlığı üstlendiği iddia edilen Halit Bey on yaşındadır, okumak üzere Aşiret Mektebi ne o yıl gönderilmiştir. Beş yıl süreli olan okulu 1897 yılında, akabinde Yıldız Harp Okulunu 1902 yılında bitiren 15 yaver yüzbaşıdan biridir. Osmanlı Ordusuna kurmay yüzbaşı rütbesiyle Filistin Cephesine atanmıştır. Ardından İran cephesinde görev yapmıştır. Birinci Dünya Savaşı ile başlayan Rus işgali üzerine, ismi değiştirilen ve yeniden toparlanan Cıbran Hafif Suvari Alayları Komutanlığına getirilmiştir. İstanbul da öğrenci iken Kürt yurtsever çevreleriyle ilişkileri olan ve Kürt ulusal bilincine sahip biridir. Kendi bölgesine geldiğinde ulusal bilinçle hareket etmiş, aşiret çatışmalarının önüne geçmek istemiştir. Osmanlı subayı olması ve yaratacağı bağımlılık ilişkileri ayrı bir tartışma konusudur. Ancak Hamidyeci diye tanımlanması hem dayanaksızdır hem de haksızlıktır Kürt Ulusal Hareketi, kapsamı, niteliği ve hedefleriyle, Kürt hareketleri içerinde en büyüğü olmuştur. Bu hareket için söylenen İngiliz destekli tezi havada kalacak, bu politikanın mimarlarından İsmet İnönü bir konuşmasında Ne yazık ki Şeyh Sait hareketinde İngiliz parmağı rastlanmamıştır diyecektir.

42 Tahsin Sever Kürt Hareketinin Yapısı ve Hedefleri 42 Azadî nin Bolşeviklere Önerdiği Protokol Metni Erzurum Komitesinin Kararı ve Koşulları 1-Kürdistan; Erzurum, Van, Musul, Bitlis, Diyarbakır, Harput, Suriye nin batı bölgesi ve Kermanşah, Sine, Sakız, Mahabad, Urmiye, ve Selmas yörelerinden oluşur. 2-Bu vilayetlerde bağımsız bir Kürdistan kurulacaktır. 3-Kürt devleti siyasi, idari, ekonomik, ve askeri ilişkilerinde bağımsız, ancak Rusya nın himayesini kabulleneceklerdir. (O dönemde Sovyetler Birliği yönetimi vardı.) 4-Rusya nın himayesi; petrol, maden ve Kürdistan dağlarındaki zenginliklerin işletilmesi, demiryollarının yapımı, askeri ve teknik elemanlarının yetiştirilmesi konularında olmalıdır. 5-Kürt devleti ve önderleri, komünist ilkelere ve Rusya nın ilerlemesine karşı olmayacaklardır. 6-Üçüncü bölümde belirttiğimiz gibi Kürt devleti Rusya nın himayesini kabullenmektedirler. Ancak böyle bir Kürt devletinin kurulması için Rusya da ekonomik ve siyasi yardımda bulunmalıdır. Rus hükümeti, önderlerin gereksinimleri için borç para vermeli ve askeri hazırlıklara yardım etmeli. 7-Kurulacak Kürt devleti, kendi özgür iradesiyle yönetim şeklini seçecektir. Rusya devleti, siyasi, mali, idari ve askeri konularda müdahale etmemelidir. 8-Eğer Kürt önderler, Kürdistan ı kurma çabalarında Rusya ya geçme zorunda kalırlarsa, ulaşabilmek için Rusya devletinin onlara yardımcı olması gerekir. 9-Birinci bölümde belirtilen yöreler Kürdistan devletinin sınırları içine alınmazsa, Kürtler Rusya nın yardımıyla dışarıda kalan bölümleri elde etmek için çalışmalıdır. 10-Rusya devleti yukarıdaki 9 maddeyi olumlu bulur ve Kürt devletinin kurulmasını kabul ederse, Kürt önderleri aktif olarak harekete geçeceklerdir.

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ DERSİ I.DÖNEM MÜFREDAT PROGRAMI HAFTALAR KONULAR 1. Hafta TÜRK DEVRİMİNE KAVRAMSAL YAKLAŞIM A-) Devlet (Toprak, İnsan Egemenlik) B-) Monarşi C-) Oligarşi D-) Cumhuriyet E-) Demokrasi F-) İhtilal G-) Devrim H-) Islahat 2. Hafta DEĞİŞEN

Detaylı

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1 BÖLÜM 1: SEÇİLMİŞ KAVRAMLAR BÖLÜM 2: BÜYÜK DÖNÜŞÜM VE OSMANLILAR BÜYÜK DÖNÜŞÜMÜN İZLERİ...11 DEVRİMLER ÇAĞI VE OSMANLILAR...14 a) Sanayi Devrimi... 14 b) Fransız Devrimi... 17 c)

Detaylı

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ 1908 II. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken İttihat ve Terakki Cemiyetinin faaliyetleri 1908 Reval Görüşmesi İTTİHAT ve TERAKKÎ CEMİYETİ 1908 İhtilâli ni düzenleyen

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : GK. SEÇ. I: BİLGİ TOPLUMU VE TÜRKİYE Ders No : 0310250040 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : A.SEÇ.ATATÜRK İLK.VE İNK.TAR.SEMİNERİ Ders No : 0310400249 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com

MİLLİ MÜCADELE TRENİ www.egitimhane.com MİLLİ MÜCADELE TRENİ TRABLUSGARP SAVAŞI Tarih: 1911 Savaşan Devletler: Osmanlı Devleti İtalya Mustafa Kemal in katıldığı ilk savaş Trablusgarp Savaşı dır. Trablusgarp Savaşı, Mustafa Kemal in ilk askeri

Detaylı

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler

Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler On5yirmi5.com Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler Milli varlığa yararlı ve zararlı cemiyetler nelerdir? Yayın Tarihi : 12 Kasım 2012 Pazartesi (oluşturma : 12/22/2018) Cemiyetler-Zararlı ve Yararlı

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ I Ders No : 0020020021 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9 1. Mudanya Mütarekesi, Yunanlıların aslında Osmanlı Devleti nin paylaşımı projesinde bir alet olduğunu, arkalarındaki gücü İngiltere başta olmak üzere İtilâf devletlerinin

Detaylı

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ-I Dersin Adı Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi-I Dersin Kodu 630909 Dersin Türü Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi Haftalık Ders Saati Zorunlu Önlisans 2 AKTS 2 (Kuramsal)

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ATATÜRK İLKELERİ VE İNKİLAP TARİHİ I Ders No : 0020040023 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 2 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK T.C. BAŞBAKANLIK DEVLET ARŞİVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 88 OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK A N K A R A 2 0 0 7 1 P r o j e Y ö n e t i c

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : EĞİTİM SOSYOLOJİSİ * Ders No : 0310340040 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

KURTULUŞ SAVAŞI ( ) Gülsema Lüyer

KURTULUŞ SAVAŞI ( ) Gülsema Lüyer KURTULUŞ SAVAŞI (1919-1922) Gülsema Lüyer KURTULUŞ SAVAŞI (1919-1922) Mondros Mütarekesi ve Mütareke Sonrası Genel Durum İşgaller ve Kurtuluş Savaşı Hazırlık Evresi T.B.M.M. nin Açılması Düzenli Ordu Hazırlıkları,

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ATATÜRK İLKELERİ VE İNKİLAP TARİHİ I AI0 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze /

Detaylı

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER

MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER MİLLİ MÜCADELE DÖNEMİ 1919-1922 MUSTAFA KEMAL İN SAMSUN A ÇIKIŞI GENELGELER KONGRELER Milli mücadele Hazırlık Dönemi Kronoloji 19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal in Samsun a Çıkışı 28 Ocak 1919 Havza Genelgesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf...

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... 7 a. Fransız-Rus İttifakı (04 Ocak 1894)... 7 b. İngiliz-Fransız

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı / Temmuz - Ağustos 2013 - Sayı: 27 15 Temmuz 2013: Tuzhurmatu olaylarının araştırılması

Detaylı

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... BELGELER III SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp Raporu... 1 2. Ali İhsan Paşa nın Güney

Detaylı

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ...

ÖRNEK SORU: 1. Buna göre Millî Mücadele nin başlamasında hangi durumlar etkili olmuştur? Yazınız. ... ÖRNEK SORU: 1 1914 yılında başlayan Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti açısından, 30 Ekim 1918 de, yenilgiyi kabul ettiğinin tescili niteliğinde olan Mondros Ateşkes Anlaşması yla sona erdi. Ancak anlaşmanın,

Detaylı

KARMA TESTLER 03. A) Yalnız l B) Yalnız II. C) Yalnızlll D) I ve II E) I, II ve III. 2. Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesine,

KARMA TESTLER 03. A) Yalnız l B) Yalnız II. C) Yalnızlll D) I ve II E) I, II ve III. 2. Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesine, KARMA TESTLER 03 1. Osmanlı Devleti'nde matbaanın kurulması, I. Sanayi II. Ticaret III.Kültür alanlarından hangileri ile ilgili değişikliğin hız kazanmasını sağlamıştır? A) Yalnızl B) Yalnız II C) Yalnızlll

Detaylı

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı

Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı. Ali SEMİN. BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı Orta Doğu Kuzey Irak ta Siyasi Dengeler ve Bağımsızlık Referandumu Kararı Ali SEMİN BİLGESAM Orta Doğu ve Güvenlik Uzmanı 56 Stratejist - Temmuz 2017/2 Orta Doğu da genel olarak yaşanan bölgesel kriz ve

Detaylı

T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TESTİ

T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TESTİ T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TESTİ DİKKAT! BU BÖLÜMDE YANITLAYACAĞINIZ TOPLAM SORU SAYISI 0 DİR. ÖNERİLEN YANITLAMA SÜRESİ 40 DAKİKADIR. ) I Vatan ve Hürriyet Cemiyetini kurdu. ) Mondros Ateşkesi

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum:

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU. Ekonomik Durum: T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DERS NOTU I. DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU Ekonomik Durum: 1. Avrupa daki gelişmelerin hiçbiri yaşanmamıştır. Avrupa da Rönesans ve Reform

Detaylı

L 1 S E ... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE ATATURKÇULUK KEMAL KARA ÖNDE YAYINCILIK

L 1 S E ... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE ATATURKÇULUK KEMAL KARA ÖNDE YAYINCILIK L 1 S E..... TURKIYE CUMHURiYETi INKILAP TARiHi VE...... ATATURKÇULUK KEMAL KARA Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığının 31.05.2006 tarih ve 233 sayılı karan ile 2006-2007 öğretim

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I. Laboratuar (saat/hafta) Uygulama (saat/hafta) Teori (saat/hafta) AKTS. 1.YIL/ 1.yarıyıl Güz

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I. Laboratuar (saat/hafta) Uygulama (saat/hafta) Teori (saat/hafta) AKTS. 1.YIL/ 1.yarıyıl Güz Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I Dersin Adı Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I Önkoşullar Dersin dili Dersin Türü Dersin öğrenme ve öğretme teknikleri Dersin sorumlusu(ları) Dersin amacı Dersin öğrenme

Detaylı

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TEOG ÇIKMIŞ SORULAR - 3. ÜNİTE Batı cephesinde Kuvâ-yı Millîye birliklerinin faaliyetlerini ve düzenli ordunun kurulmasını değerlendirir.türk milletinin Kurtuluş Savaşı

Detaylı

SAYFA BELGELER NUMARASI

SAYFA BELGELER NUMARASI İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... SAYFA BELGELER NUMARASI 1. 27 Ekim 1922 tarihinde İsmet Paşa nın Dışişleri Bakanlığına ve Fevzi Paşa nın Batı Cephesi Komutanlığına atanması... 1 2. İstanbul daki mevcut

Detaylı

ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ

ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ ABD NİN KURULMASI VE FRANSIZ İHTİLALİ 1215 yılında Magna Carta ile Kral,halkın onayını almadan vergi toplamayacağını, hiç kimseyi kanunsuz olarak hapse veya sürgüne mahkum etmeyeceğini bildirdi. 17.yüzyıla

Detaylı

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH SORU 1: MÖ 2450 yılında başlayan ve 50 yıl süren bir savaş kaç yılında sona ermiştir? İşlemi nasıl yaptığınızı gösteriniz ve gerekçesini belirtiniz. (2 PUAN) SORU 2: Uygurlar

Detaylı

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı.

Musul Sorunu'na Lozan'da bir çözüm bulunamadı. Bu nedenle Irak sınırının belirlenmesi ileri bir tarihe bırakıldı. MUSUL SORUNU VE ANKARA ANTLAŞMASI Musul, Mondros Ateşkes Anlaşması imzalanmadan önce Osmanlı Devleti'nin elinde idi. Ancak ateşkesin imzalanmasından dört gün sonra Musul İngilizler tarafından işgal edildi.

Detaylı

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir.

Siyasi Parti. Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. SİYASAL PARTİLER Siyasi Parti Siyasi iktidarı ele geçirmek ya da en azından ona ortak olmak amacıyla örgütlenmiş insan topluluklarına siyasi parti denir. Siyasi partileri öteki toplumsal örgütlerden ayıran

Detaylı

DENİZ HARP OKULU SOSYAL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ

DENİZ HARP OKULU SOSYAL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ DENİZ HARP OKULU SOSYAL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ Dersin Adı Kodu Sınıf/Y.Y. Ders Saati (T+U+L) Kredi AKTS ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ-I SBB-112 1/I 2+0+0 2 2 Dersin Dili

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi-I Ders No : 069030020 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 2 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Yakın Doğu Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ne aittir. Bu ders içeriğinin bütün hakları saklıdır. İlgili kuruluştan

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923)

Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Barış Antlaşması (24 Temmuz 1923) Lozan Antlaşması, Türk Kurtuluş Savaşı nı sona erdiren antlaşmadır. Bu antlaşma ile Misak-ı Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Şekil 1. Kasım 1922 de Lozan Konferansı

Detaylı

Teori (saat/hafta) Atatürk ün prensiplerini ve Türk İnkılâbının gerekçelerinin ana temasını vermek

Teori (saat/hafta) Atatürk ün prensiplerini ve Türk İnkılâbının gerekçelerinin ana temasını vermek Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I Dersin Adı Kodu Yarıyıl Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I Önkoşullar Dersin dili Dersin Türü Dersin öğrenme ve öğretme teknikleri Dersin sorumlusu(ları) Dersin amacı

Detaylı

Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat

Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ II AİT114 2 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Zorunlu Dersi Veren

Detaylı

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi

Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi Milli Devlete Yönelik Tehdit Değerlendirmesi tarafından tam algılanmadığı, diğer bir deyişle aynı duyarlılıkla değerlendirilmediği zaman mücadele etmek güçleşecek ve mücadeleye toplum desteği sağlanamayacaktır.

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 06-07 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış İşgaline Milli Uyanış

Detaylı

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni T.C. ĠNKILAP TARĠHĠ VE ATATÜRKÇÜLÜK AÇIK UÇLU DENEME SINAVI (I. Dünya Savaşı ndan Erzurum Kongresi ne kadar) sosyalciniz.wordpress.com 1. Gelişen sanayimiz için hem bir hammadde kaynağı hem de uygun bir

Detaylı

Devrim Öncesinde Yemen

Devrim Öncesinde Yemen Yemen Devrimi Devrim Öncesinde Yemen Kuzey de Zeydiliğe mensup Husiler hiçbir zaman Yemen içinde entegre olamaması Yemen bütünlüğü için ciddi bir sorun olmuştur. Buna ilaveten 2009 yılında El-Kaide örgütünün

Detaylı

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi. Orta Asya Türk tarihinde devlet, kağan adı verilen hükümdar tarafından yönetiliyordu. Hükümdarlar kağan unvanının yanı sıra han, hakan, şanyü, idikut gibi unvanları da kullanmışlardır. Kağan kut a göre

Detaylı

İngiliz Belgelerinde Kurdistan

İngiliz Belgelerinde Kurdistan Derleyen Mesut Yeğen İngiliz Belgelerinde Kurdistan dipnot yayınları İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 13 İngiltere'nin Kürdistan Siyaseti 15 Osmanlı Eliti ve Kürdistan 18 KürtEliti 19 Yeni Rejim ve Kürtler 21 Şeyh Said

Detaylı

EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ.

EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ. 1 ALTERNATİF AKIM Excellence and innovation built into every design. EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ. ALTERNATİF AKIM 2 1914-1918 Dünya Savaşı Bu savaş dünyada bazı şeylerin değişmesine sebep

Detaylı

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI

MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI II. Mahmut ve Tanzimat dönemlerinde devlet yöneticileri, parçalanmayı önlemek için ortak haklara sahip Osmanlı toplumu oluşturmak için Osmanlıcılık fikrini

Detaylı

ENSTİTÜ/FAKÜLTE/YÜKSEKOKUL ve PROGRAM: MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ-ELEKTRIK-ELEKTRONIK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ DERS BİLGİLERİ. Adı Kodu Dili Türü Yarıyıl

ENSTİTÜ/FAKÜLTE/YÜKSEKOKUL ve PROGRAM: MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ-ELEKTRIK-ELEKTRONIK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ DERS BİLGİLERİ. Adı Kodu Dili Türü Yarıyıl ENSTİTÜ/FAKÜLTE/YÜKSEKOKUL ve PROGRAM: MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ-ELEKTRIK-ELEKTRONIK MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ Atatürk İlkeleri ve İnkilap Tarihi I Ön Koşul leri DERS BİLGİLERİ Adı Kodu Dili Türü Yarıyıl Sorumluları

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ I Ders No : 05002000 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 2 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? S-1 Sosyal bilgiler öğretmeni: (ikinci Meşrutiyet in ilanının ardından (Meşrutiyet karşıtı gruplar tarafından çıkarılan 31 Mart Ayaklanması, kurmay başkanlığını Mustafa Kemal in yaptığı Hareket Ordusu

Detaylı

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ

ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ ORSAM AYLIK IRAK TÜRKMENLERİ GÜNCESİ Hazırlayanlar: Habib Hürmüzlü, ORSAM Danışmanı / Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı -HAZİRAN 2011- Sayı: 2 1 Haziran: Irak Türkmen Cephesi nin Kerkük İl Başkanlığı

Detaylı

4.DÖNEM DERS ÖĞRETİM PLANI

4.DÖNEM DERS ÖĞRETİM PLANI 4.DÖNEM DERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE 1 Dersin Adı: ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ 2 Dersin Kodu: OATA204 3 Dersin Türü: ZORUNLU 4 Dersin Seviyesi: ÖNLİSANS 5 Dersin Verildiği Yıl: 2 6 Dersin Verildiği

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I HIST 101 Güz 2 0 0 2

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

TÜRKİYE ve IRAK. I I. TARİHSEL ARKA PLAN: ABD İŞGALİNE KADAR TÜRKİYE-IRAK İLİŞKİLERİ İngiliz Ordusu, 30 Ekim 1918'de imzaladığı Mondros Mütarekesi'ne rağmen, kuzeye doğru yaptığı son bir hamle ile Musul

Detaylı

ACR Group. NEDEN? neden?

ACR Group. NEDEN? neden? ACR Group NEDEN? neden? CİNSİYET YÜZDE % Kadın Erkek 46,8 53,2 YAŞ - - - - - - 18-25 26-35 20,1 27,6 36-45 46-60 29,4 15,2 60+ 7,7 I. AMAÇ Bu çalışmanın amacı, aylık periyotlar halinde düzenlediğimiz,

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKİYE CUMHURİYETİ İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKİYE CUMHURİYETİ İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKİYE CUMHURİYETİ İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Bir Kahraman Doğuyor

Detaylı

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016

ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ. No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ No.12, ARALIK 2016 TOPLANTI DEĞERLENDİRMESİ NO.12, ARALIK 2016 ORTADOĞU DA BÖLGESEL GELIŞMELER VE TÜRKIYE-İRAN İLIŞKILERI ÇALIŞTAYI 30 Kasım 2016 Çarşamba günü Ortadoğu Stratejik

Detaylı

AVİM TARİH 24 NİSAN 1915: NELER OLMUŞTU? Tutku DİLAVER. Misafir Araştırmacı. Analiz No : 2018 /

AVİM TARİH 24 NİSAN 1915: NELER OLMUŞTU? Tutku DİLAVER. Misafir Araştırmacı. Analiz No : 2018 / TARİH 24 NİSAN 1915: NELER OLMUŞTU? Tutku DİLAVER Misafir Araştırmacı Analiz No : 2018 / 9 24.04.2018 24 Nisan 1915 tarihi ler tarafından özel bir anma günü olarak seçilmiş bir tarih. 24 Nisan pek çok

Detaylı

IKBY-Irak Merkezi Hükümeti Çekişmesi ve Türkmenlerin Durumu

IKBY-Irak Merkezi Hükümeti Çekişmesi ve Türkmenlerin Durumu IKBY-Irak Merkezi Hükümeti Çekişmesi ve Türkmenlerin Durumu Bilgay Duman, ORSAM Ortadoğu Uzmanı Irak ta 7 Mart 2010 seçimlerinin ardından hükümet kurma konusunda siyasi çekişmenin etkileri halen devam

Detaylı

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS. Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Dersin Kodu TAR - 101

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS. Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Dersin Kodu TAR - 101 Dersin Adı GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Dersin Kodu TAR 0 Dersin Türü Zorunlu Dersin Seviyesi Lisans Dersin AKTS Kredisi

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I HIST 101 Güz 2 0 0 2

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH CEVAP 1: (TOPLAM 2 PUAN) Savaş 2450-50=2400 yılının başında sona ermiştir. (İşlem 1 puan) Çünkü miladi takvimde, MÖ tarihleri milat takviminin başlangıcına yaklaştıkça

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ A-İNKILÂP KAVRAMI 1-İnkılâp Türk İnkılâbının Özellikleri Atatürk ün İnkılâp Anlayışı...

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii GİRİŞ A-İNKILÂP KAVRAMI 1-İnkılâp Türk İnkılâbının Özellikleri Atatürk ün İnkılâp Anlayışı... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii GİRİŞ... 1 A-İNKILÂP KAVRAMI 1-İnkılâp... 1 2-Türk İnkılâbının Özellikleri... 2 3-Atatürk ün İnkılâp Anlayışı... 2 B-İNKILÂPLA ALAKALI DİĞER KAVRAMLAR 1-İhtilâl... 4 2-Darbe...

Detaylı

Lozan Barış Antlaşması

Lozan Barış Antlaşması Lozan Barış Antlaşması Anlaşmanın Nedenleri Anlaşmanın Nedenleri Görüşme için İzmir de yapılmak istenmiş fakat uluslararası antlaşmalar gereğince tarafsız bir ülkede yapılma kararı alınmıştır. Lozan görüşme

Detaylı

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI, (1)

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI, (1) BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI, 1914-1918 (1) Topyekûn Savaş Çağı ve İlk Büyük Küresel Çatışma Mehmet Beşikçi I. Dünya Savaşı nın modern çağın ilk-en büyük felaketi olarak tasviri Savaşa katılan toplam 30 ülkeden

Detaylı

UNI 201 MODERN TÜRKİYE NİN OLUŞUMU I

UNI 201 MODERN TÜRKİYE NİN OLUŞUMU I UNI 201 MODERN TÜRKİYE NİN OLUŞUMU I Prof. Dr. Coşkun ÇAKIR Ders saati: Salı, 09.00 10.30 Perşembe, 09.00 10.30 Ders Asistanı: Mustafa Batman Ofis saati: Salı, 11.00-12.00 Perşembe, 11.00 12.00 Ders Tanımı

Detaylı

BÖLÜKYAYLA ORTAOKULU 8. SINIFLAR İNKILAP TARİHİ DENEME SINAVI

BÖLÜKYAYLA ORTAOKULU 8. SINIFLAR İNKILAP TARİHİ DENEME SINAVI 2015-2016 BÖLÜKYAYLA ORTAOKULU 8. SINIFLAR İNKILAP TARİHİ DENEME SINAVI 4- TBMM hükümetinin ilk askeri ve siyasi başarısı A) Londra Konferansı B) Moskova antlaşması 1-) Arkadaşlar kongremizde yurt genelindeki

Detaylı

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket)

Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket) Kamuoyu Yoklaması Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara Karşı Filistin Halkının Tutumu (Anket) Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi 2017 1 Filistin Sahnesinde Faal Olan Gruplara

Detaylı

MURAT GÖZTOKLUSU: MUSUL ÖZDEMIR HAREKÂTI VE SÜLEYMANIYE KONGRESI, BARIŞ KITAP, 5. BASKI, ANKARA, 272 S.

MURAT GÖZTOKLUSU: MUSUL ÖZDEMIR HAREKÂTI VE SÜLEYMANIYE KONGRESI, BARIŞ KITAP, 5. BASKI, ANKARA, 272 S. MURAT GÖZTOKLUSU: MUSUL ÖZDEMIR HAREKÂTI VE SÜLEYMANIYE KONGRESI, BARIŞ KITAP, 5. BASKI, ANKARA, 272 S. Abdrasul İSAKOV* 2006 yılında ilk baskısı çıkan ve o tarihten şimdiye kadar beş kez yeniden basılan

Detaylı

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I (HIST 101) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Saati Uygulama Saati Laboratuar Saati Kredi AKTS Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I HIST 101 Güz 2 0 0 2

Detaylı

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK

1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER. Mustafa Serdar PALABIYIK 1915 OLAYLARINI ANLAMAK: TÜRKLER VE ERMENİLER Mustafa Serdar PALABIYIK Yayın No : 3179 Araştırma Dizisi : 12 1. Baskı - Şubat 2015 ISBN: 978-605 - 333-207 - 7 Mustafa Serdar Palabıyık 1915 Olaylarını Anlamak:

Detaylı

GLn ipisi için..." omülki A^mır. fark yaratmak istepenkre... Tarih. 300 Adet Tamamı Özgün Çözümlü Açık Uçlu Sorular.

GLn ipisi için... omülki A^mır. fark yaratmak istepenkre... Tarih. 300 Adet Tamamı Özgün Çözümlü Açık Uçlu Sorular. GLn ipisi için..." omülki A^mır "9 fark yaratmak istepenkre... // Tarih 300 Adet Tamamı Özgün Çözümlü Açık Uçlu Sorular n www.nextlevelkariyer.com 0312 418 99 99 09 EYLÜL 2017 KAYMAKAMLIK SINAVI HAZIRLIK

Detaylı

ÖN SÖZ... XI KISALTMALAR... XIII KAYNAKLAR VE ARAŞTIRMALAR... XV GİRİŞ... 1 I. ARNAVUTLUK ADININ ANLAM VE KÖKENİ...

ÖN SÖZ... XI KISALTMALAR... XIII KAYNAKLAR VE ARAŞTIRMALAR... XV GİRİŞ... 1 I. ARNAVUTLUK ADININ ANLAM VE KÖKENİ... İçindekiler ÖN SÖZ... XI KISALTMALAR... XIII KAYNAKLAR VE ARAŞTIRMALAR... XV GİRİŞ... 1 I. ARNAVUTLUK ADININ ANLAM VE KÖKENİ... 5 I.1. Arnavutluk Adının Anlamı... 5 I.2. Arnavutluk Adının Kökeni... 7 I.3.

Detaylı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi nde düzenlenen basın toplantısında konuştu Ağustos 21, 2017-1:53:00 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde

Detaylı

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni T.C. ĠNKILAP TARĠHĠ VE ATATÜRKÇÜLÜK BĠR KAHRAMAN DOĞUYOR AÇIK UÇLU DEĞERLENDĠRME SINAVI sosyalciniz.wordpress.com 1. 19. yüzyılın sonlarına doğru Osmanlı Devleti parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

Haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 74 ders saati Kategoriler Alt kategoriler Ders içerikleri Kazanımlar Dersler arası ilişki IV.

Haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 74 ders saati Kategoriler Alt kategoriler Ders içerikleri Kazanımlar Dersler arası ilişki IV. 339 GENEL LİSE Haftalık ders sayısı 2, yıllık toplam 74 ders saati Kategoriler Alt kategoriler Ders içerikleri Kazanımlar Dersler arası ilişki IV. Yeniçağ 3. Yeniçağda Avrupa 6. Eğitim, kültür, bilim ve

Detaylı

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK

DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK DEVLET TEŞKİLATINA TEORİK YAKLAŞIMLAR PROF. DR. TURGUT GÖKSU VE PROF. DR. HASAN HÜSEYIN ÇEVIK 2 Takdim Planı Modernleşme Süreci Açısından Devlet Devlet-Toplum İlişkileri Açısından Devlet Teşkilatlanma

Detaylı

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ 209 ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 20 Aralık 1993 tarihli ve 47/135 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

Atilla NALBANT ÜNİTER DEVLET. Bölgeselleşmeden Küreselleşmeye

Atilla NALBANT ÜNİTER DEVLET. Bölgeselleşmeden Küreselleşmeye Atilla NALBANT ÜNİTER DEVLET Bölgeselleşmeden Küreselleşmeye İçindekiler Sunuş (İkinci Baskı)...V Sunuş (İlk Baskı)...VII İçindekiler... IX Kısaltmalar...XVII Giriş...1 Birinci Kısım MERKEZ-ÇEVRE İLİŞKİSİ

Detaylı

Lisans :İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Tarih (Gece) Bölümü, Umumi Türk Tarihi Kürsüsü, 1980.

Lisans :İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi, Tarih (Gece) Bölümü, Umumi Türk Tarihi Kürsüsü, 1980. ÖZGEÇMİŞ Doğum Yeri ve Yılı : Adıyaman, 1955 Eğitim : Fırat İlkokulu, Malatya, 1964. Adıyaman Lisesi Orta Bölümü, Adıyaman, 1972. Mimar Sinan İnşaat Teknik Lisesi, Kayseri., 1976. Mesleki Kariyeri Lisans

Detaylı

MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA OKULLARI 11. SINIF TARİH DERSİ YAZ TATİLİ EV ÇALIŞMASI

MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA OKULLARI 11. SINIF TARİH DERSİ YAZ TATİLİ EV ÇALIŞMASI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA OKULLARI 2015 2016 11. SINIF TARİH DERSİ YAZ TATİLİ EV ÇALIŞMASI Öğrencinin Adı-Soyadı: Ödevin Veriliş Tarihi: 20 OCAK 2016 Ödevin Teslim Tarihi: 8 ŞUBAT 2016 1-Damat Ferit Hükümeti

Detaylı

MUSTAFA İPEK HALİLİYE SÜLEYMANİYE İMAM HATİP ORTAOKULU

MUSTAFA İPEK HALİLİYE SÜLEYMANİYE İMAM HATİP ORTAOKULU 1. Buna göre İstanbul hükümetinin tutumuyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) İşgallere karşı çıkılmıştır. B) Teslimiyetçi bir politika izlenmiştir. C) Bağımsızlığımızdan taviz verilmemiştir.

Detaylı

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük

T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük 2015-2016 T.C İnkılap Tarihi Ve Atatürkçülük Arif ÖZBEYLİ Türkiye Büyük Millet Meclisi nin Açılması Meclis-i Mebusan ın dağıtılması üzerine, Parlamento nun Mustafa Kemal

Detaylı

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM YILI GÜZ DÖNEMİ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ 1 DERSİ ÖĞRETİM PLANI

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM YILI GÜZ DÖNEMİ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ 1 DERSİ ÖĞRETİM PLANI GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ 205206 ÖĞRETİM YILI GÜZ DÖNEMİ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ DERSİ ÖĞRETİM PLANI Dersin Adı Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Dersin Kodu TAR

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ BAKİ SARISAKAL SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ 1880 yılının başında Samsun da açıldı. Üçüncü Ordu nun sorumluluğu altındaydı. Okulun öğretmenleri subay ve sivillerdi. Bu okula öğrenciler

Detaylı

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ 1 SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ Gürbüz MIZRAK Süleyman Şah Türbesi ve bulunduğu alan Suriye'nin Halep ilinin Karakozak Köyü sınırları içerisindeydi. Burası Türkiye'nin kendi sınırları dışında sahip olduğu tek toprak

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS rders BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi 1 AIIT101 1 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Zorunlu

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU PLANI VE KAZANIM TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU PLANI VE KAZANIM TESTLERİ 07-08 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI. Atatürk ün çocukluk dönemini ve bu dönemde içinde bulunduğu toplumun sosyal ve

Detaylı

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

En İyisi İçin. Cevap 1: II. Meşrutiyet Dönemi Ne x t Le v e l Ka r i y e r 300ADET TAMAMIÖZGÜN ÇÖZÜMLÜAÇI KUÇLU SORU Kaymakaml ı k Sı navı nahazı r l ı k Tar i h Açı kuçl usor u Bankası En İ yi si İ çi n.. Necat i beycd.50.yı li şhanı Apt.no: 19/

Detaylı

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması

Türkiye Siyasi Gündem Araştırması I. AMAÇ Bu çalışmanın amacı, aylık periyotlar halinde düzenlediğimiz, Türkiye nin Siyasi Gündemine paralel konuların ele alınarak halkın görüşlerini tespit etmek ve bu görüşlerin NEDENİ ni saptamak adına

Detaylı

Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek!

Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek! Cezayir'den yükselen bir ses: Yalnızca İslam hükmedecek! Cezayir'de 1990'lı yıllardaki duvar yazıları, İslamcılığın yükseldiği döneme yönelik yakın bir tanıklık niteliğinde. 10.07.2017 / 18:00 Doksanlı

Detaylı

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir? DÜNYA GÜCÜ OSMANLI 1. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında ve Osmanlı İmparatorluğu nun Yükselme döneminde Anadolu daki zanaatkarlar lonca denilen zanaat gruplarına ayrılarak yöneticilerini kendileri seçmişlerdir.

Detaylı

Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi S. 56, Bahar 2015, s KİTAP TANITIMI

Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi S. 56, Bahar 2015, s KİTAP TANITIMI Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi S. 56, Bahar 2015, s. 255-259 KİTAP TANITIMI Dr. Çağla D. TAĞMAT * Ali Fuat Paşa nın Moskova Büyükelçiliği Dönemi Yazışmaları (16

Detaylı

Müdafaa-i Hukuk Hareketi bu hakları savunmak ve geliştirmek için kurulmuştur.

Müdafaa-i Hukuk Hareketi bu hakları savunmak ve geliştirmek için kurulmuştur. Parti varlık sebebi, isminden de anlaşılacağı üzere, hakların savunulmasıdır. Müdafaa-i Hukuk düşüncesine göre: 1. İnsanın 2. Toplumun 3. Milletin 4. Devletin 5. Vatanın hakları vardır. Şu anda bu haklar

Detaylı

2018-Inkilap Tarihi ve - Deneme Sınavı 7

2018-Inkilap Tarihi ve - Deneme Sınavı 7 2018-Inkilap Tarihi ve - Deneme Sınavı 7 1. Çay da toplanılmıştı. Fevzi Çakmak saldırı planını açıklamıştır. İsmet Paşa saldırıya karşıdır. Yakup Şevki Paşa, milletin varını yoğunu zar gibi atmanın tarihçe

Detaylı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta İktisat Tarihi I 13-14 Ekim II. Hafta Osmanlı Kurumlarının Kökenleri 19. yy da Osmanlı ve Bizans hakkındaki araştırmalar ilerledikçe benzerlikler dikkat çekmeye başladı. Gibbons a göre Osm. Hukuk sahasında

Detaylı