Rüzgâr Enerji Santralleri

Transkript

1 YANGIN OTELLERE SÖNDÜRÜLDÜ ULAŞMADAN YANGIN, ENERJİ NAKİL HATTININ ALTINDAN BAŞLAMIŞ Bodrum da ormanlık alanda çıkan yangın 5 saat süren çalışmanın ardında kontrol altına alındı. Yalıçiftlik mahallesinde Otellere yakın bir bölgede saat 14:00 civarında ormanlık alanda çıkan yangın yaklaşık 5 saate söndürüldü. Sea Garden otelin girişinde bulunan ormanlık alanda çıkan yangın bir anda tüm ormanı sardı. Rüzgarın da etkisiyle birlikte yaklaşık 8 hektarlık orman kül oldu. Yüzlerce çam ağacın yandığı bölgede 10 arazöz 8 itfaiye aracı 3 iş makinası, 60 orman işçisi ve çevrede bulunan çok sayıda otel personeli yangına müdahale etti. Tüm ormanı kaplayan yangın akşam saatlerinde söndürüldü. Yangının çıktığı bölgede bulunan Tatil Köyü nün 90 çalışanı da yangın tüpleri ile itfaiye ekiplerine yardım etti. Yangının çıkış sebebi henüz belirlenemezken itfaiye ekipleri soğutma alışmalarına devam ettiği öğrenildi. Rüzgâr Enerji Santralleri Bodrum Ticaret Odası (BODTO) Konferans Salonu nda düzenlenen bir panelde, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu, BODTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serdar Kocadon ve sivil toplum kuruluşların katılımı ile RES ler konuşuldu.

2 Tülay SÜKÜN Haberi Panelde, TMMOB Bodrum Temsilcisi Şehabettin Doğan, CHP İlçe Başkanı Recai Seymen ile CHP Muğla Milletvekili ve Adayı Ömer Süha Aldan da bulundu. Makine Mühendisi Doç. Dr. Arzu Gönenç Sorguç, Elektrik Mühendisi Kubilay Özbey, Çevre Mühendisi Yeşer Aslanoğlu ile Şehir ve Bölge Plancısı Banu Özberk in konuşmacı olarak yer aldığı panelde, izleyicilerden gelen soru ve önerilere de yer verildi. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, panel konuşmasında, insan hayatına dair oluşan tüm sorunlara çözüm önerileri sunma görevinde olduklarını söyledi. Mehmet Soğancı, Enerjiden tarıma, kentten sanayiye, kıyıdan ormana, madene, sanayileşmeye kadar nerede sorun varsa tespit etmek ve çözüm önerileri sunmakla görevliyiz. 60 yıllık birikimi, uzman arkadaşlar eşliğinde kamuoyu ile paylaşıp, yasanın bize verdiği görevlerle zaman zaman yerel ve merkezi iktidarlarla çalışıyoruz. şeklinde bir konuşma yaptı. Rüzgârdan elektrik enerjisi bu ülkenin enerji elde etme aracı olarak kullanılmalı. Rüzgâr Elektrik Santralleri (RES) projelerinde yer seçimi, proje fizibilitesi, montaj ve işletme aşamalarına kadar tüm süreçte, öncelikle çevre göz önüne alınarak değerlendirilmeli! Halkın kabulü, diyalog ve dayanışma mutlaka önemsenmelidir. diye konuşmasını sürdüren Başkan Mehmet Soğancı, amaçlarının, enerji elde etme biçimindeki olumlu ve olumsuz yönleri kamuoyuna duyurmak, yerel ve merkezi yönetimlerin uygulama politikalarına yön göstermek olduğunu dile getirdi. Geleceğimizi Etkileyecekse Bodrum Belediye Başkan Yardımcısı Taner Uslu ise konuşmasında, Bodrum un bir turizm kenti olduğunu hatırlatıp, Yenilenebilir

3 enerji kaynaklarının geleceğimiz ve öneminin bilincindeyiz. Bodrum gibi bir coğrafyada bu tip projeler, turizmimizi, geleceğimizi ve haklımızın mutluluğunu olumsuz yönde etkileyecekse buna karşı durmak da yerel yönetimlerin en önemli görevidir. açıklamasında bulundu. Enerji elde etme yöntemleri, yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelleri, rüzgâr elektrik santrallerinin olumlu ve olumsuz yönleri ile Yalıkavak Geriş -Akyarlar da kurulması planlanan RES lerin durumları hakkında bilgiler paylaşan panel konuşmacıları, izleyicilerden gelen soruları da yanıtladı. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi ve Makine Mühendisi Doç. Dr. Arzu Gönenç Sorguç konuşmasında, rüzgâr enerjisi projelerinin planlanması ile farklı ülkelerde kurulan RES lerin yerleri ile ilgili bilgi paylaşımlarında bulundu. 170 RES RES lerin planlamasının çok önemli olduğunu bilincini taşımalıyız. Çevreye olan etkisi değerlendirilmeden RES lerin kurulması, çevresel etkileşimlere gürültü ve manyetik etki açısından zarar verici niteliktedir. Mutlaka topografik özellikler, göz önüne alınmalıdır. Bodrum daki RES ler, yerleşim yerlerine en az 300 metrede uzaklıkta olduğundan gürültü kirliliği yaratılması için yeterlidir. Tarım, arkeolojik ve doğal SİT ile kuşların yuvalarının bulunduğu alanlara ise en az bir km mesafede olması gerekir ki Bodrum da bunlara uyulmadığı dikkat çekiyor. RES lerin yakınında yaşama, ileriki yıllarda, mide bulantısı, huzursuz, kusma, solunum sisteminin etkilenmesi gibi sağlığa olumsuz etkilere yol açmaktadır. Düşük frekanstaki RES titreşimlerine bağlı olarak baş ağrısı, kulak çınlaması, yoğunlaşma bozukluğu rahatsızlıkları, bilimsel olarak saptanmıştır. Gürültünün yanı sıra yansıyan ışıkların da insan sağlığına zarar verdiği

4 tespit edilmiştir. Bu nedenle Almanya da kurulan RES lerin yerleşim yerlerine en az bir km mesafede olması öngörülmüştür. şeklinde anlatımlarını sürdüren Doç. Dr. Sorguç, Fransa, İspanya, İsveç, İspanya ve İrlanda RES lerinin kurulma şartları ile planlamalarını içeren bilgiler de açıkladı. Muğla Şehir Plancıları Odası Yönetim Kurulu Üyesi Panelist, Elektrik Mühendisi Banu Özberk, RES lerin kurulacağı alanlarda turizm, mera, doğal SİT, orman, makilik fundalık, tarım arazisi,1. derece arkeolojik ve kentsel yerleşim alanları var. 20 metre çapındaki türbin ayaklarının doğal ve arkeolojik alanlara kurulması ve zarar vermemesi mümkün değil. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nın RES ler ruhsata tabi değildir. demesi, düşündürücü ve tehlikeli. diye konuştu. Çevre Mühendisi Panelist Yeşer Aslanoğlu ise sürdürülebilir kaynaklarının kullanılması ve Birleşmiş Milletler kanunlarıyla ilgili konulara değinip, Akbük, Mumcular, Muğla Merkez, Datça, Geriş, Güllük ve Akyarlar da yaklaşık 170 RES kurulacağını söyledi. RES PANEL RES PANEL RES PANEL

5 RES PANEL RES PANEL RES PANEL RES PANEL RES PANEL RES PANEL BODRUM DA ÇEVRECİLER RÜZGAR ENERJİ SANTRALİNİN YERİ VE PROJESİNE TEPKİ GÖSTERDİ Bodrum da aralarında siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve çevrecilerin bulunduğu topluluk yapılmak istenen rüzgar enerjisi santralini doğal varlıkları tahrip edeceği gerekçesi ile karşı çıktıklarını açıkladılar. Çevreciler açıklamalarında 13 adet rüzgar tirubun için gereken

6 arazinin 150 katı büyüklükte alanın kamulaştırılmasına karşı çıktıklarını ifade ettiler. Ayrıca tahsisi istenen 14 milyon hektar arazinin yüzde 10 imarı olduğu konusundaki söylentileri de endişe verici bulduklarını söylediler. Rüzgar Enerji Santrali yaklaşık 10 hektar alana yapılması öngörülmesine rağmen 1438 hektar( 14 milyon 380 bin m2) alanın Bodrum Karşısında bulunan Kara Ada nın yaklaşık 3 katı büyüklüğünde bir alanın kamulaştırma ve tahsisinin yapılmasını düşündürücü buldukları, belirtiliyor. Bodrum Mavi Yol Girişimi öncülüğünde düzenlenen Basın açıklamasına; Bitav (Bitez Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği ), Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe örgütü, MHPi, Ckd (Cumhuriyet Kadınları Derneği ) Halikarnas şubesi, Turgutreis şubesi, Yalıkavak şubesi, ÇYDD (Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği), Dosev (Dereköy Doğa Sevenler Derneği), Halkların Demokratik Partisi Bodrum Şubesi, Özgürlük ve Dayanışma Partisi Bodrum İlçe Örgütü, Peynir Çiçeği Gündoğan Gönüllüleri Derneği, Tema Vakfı Bodrum Dönüllüleri, Torba Koyu Derneği, Yeşiller Sol Gelecek Partisi Bodrum İlçe Örgütü, Denizciler Derneği temsilcileri katıldılar. Bodrumlu çevreciler, Yalıkavak Geriş bölgesinde yapılması planlanan 13 adet Rüzgâr Elektrik Santralinin tanıtımdan ve bilgilendirmeden uzak, bilimsel raporlarının eksik, var olanların da gerçeklerden uzak olduğu gerekçesi ile karşı çıkıyor. Efsa Verdön adlı bayan tarafından okunan basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi: Tüm aşamalar, izinler ve kamulaştırmalar yapılıyor; bu aşamada akıllarına bölgede yaşayan ve konunun asıl muhatabı olan yerel halk, meslek odaları, dernekler ve kurumlardan görüş almak gelmiyor da toplantıda hileli bir şekilde toplantıya katılım adı altında paydaşlık imzası alınıyor. Bu toplantılar GOLD Standart Belgesi alabilmek için gerekli olan paydaşların olumlu görüşlerini almak amaçlıdır.

7 Rüzgar Santrali için kullanılacak alanın 10 hektar ( 98 bin m2)olarak öngörülmesine rağmen 1438 hektar( 14 milyon 380 bin m2) alanın yani Kara Ada nın yaklaşık 3 katı büyüklüğünde bir alanın kamulaştırma ve tahsisinin yapılması,niçin gerekmektedir? Yalıkavak için öngörülen tünel alanının da bu kamulaştırılan alanın içinde kalmış olduğunu görmek de kaygılarımızı arttırmaktadır. Ne yapılmak istendiği anlaşılır ve şeffaf değildir, şaibelerle doludur. Birçok yeni mağdur doğuran, yeni doğa katliamlarına yol açan, yerel inisiyatiflerin onayını almayan, denetimden uzak, şaibeli projelere hayır diyoruz. BODRUM RÜZGAR ENERJİ SANTRALLERİ (R.E.S.) BASIN AÇIKLAMASI Bugüne kadar kirli, ölümcül, sağlık ve doğa düşmanı termik ve nükleer enerji santralleri karşısında savunduğumuz Rüzgâr Enerji Santralleri de tıpkı Hidroelektrik Enerji Santrali (HES ) projeleri gibi yanlış yerlerde, doğal varlıklarımızı geri dönülmez bir şekilde tahrip eden projelerle karşımıza çıktı. Neredeyse her konunun şaibeli ve tartışmalı olduğu ülkemizde HES lerle başlayan ve su varlığımızı hiçe sayan, temiz enerji üretiyoruz diyerek, katliam, talan ve yaşam alanlarına yönelik saldırı R.E.S. lerle devam ediyor. Ben yaptım oldu, Yerel de kimmiş?, Yaban da neymiş?, Su akar Türk bakar, Tarım da gerekli mi?, Dağ, taş zeytin, Git zeytini marketten al, Elektriği marketten alabilir misin? diyen yöneticiler ve onların çıkardığı talanı, yağmayı destekleyen yasal düzenlemelere sırtını dayayan şirketlerin bölgede yaşayanları,yerel,doğal,kültürel değerleri hiçe sayan süreçlerde oluşturulmuş rüzgar santrali projeleri nedeniyle, doğayı korumada çözüm olarak önerdiğimiz temiz enerjiyle karşı karşıya getirildik.

8 İlgili şirketin, geçtiğimiz günlerde gündemimizde yer alan Tanıtım Toplantısında, Yalıkavak /Geriş bölgesinde yapılması planlanan 13 adet Rüzgâr Elektrik Santralinin tanıtımdan ve bilgilendirmeden uzak, bilimsel raporlarının eksik, var olanların da gerçeklerden uzak olduğunu gördük. Tüm aşamalar, izinler ve kamulaştırmalar yapılıyor; bu aşamada akıllarına bölgede yaşayan ve konunun asıl muhatabı olan yerel halk, meslek odaları, dernekler ve kurumlardan görüş almak gelmiyor da toplantıda hileli bir şekilde toplantıya katılım adı altında paydaşlık imzası alınıyor. Bu toplantılar GOLD Standart Belgesi alabilmek için gerekli olan paydaşların olumlu görüşlerini almak amaçlıdır. Rüzgar Santrali için kullanılacak alanın 10 hektar ( 98 bin m2)olarak öngörülmesine rağmen 1438 hektar( 14 milyon 380 bin m2) alanın yani Kara Ada nın yaklaşık 3 katı büyüklüğünde bir alanın kamulaştırma gerekmektedir? ve tahsisinin yapılması,niçin Yalıkavak için öngörülen tünel alanının da bu kamulaştırılan alanın içinde kalmış olduğunu görmek de kaygılarımızı arttırmaktadır. Ne yapılmak istendiği anlaşılır ve şeffaf değildir, şaibelerle doludur. Birçok yeni mağdur doğuran, yeni doğa katliamlarına yol açan, yerel inisiyatiflerin onayını almayan, denetimden uzak, şaibeli projelere hayır diyoruz. Yeniden tüm gerekli çalışmaların bağımsız bilim insanları tarafından özel raporlamasının yapılmasını istiyoruz. Gerek görülmeyen Çevresel Değerlendirme Raporu nun ve birlikte Sosyal/Toplumsal Değerlendirme Raporlarının gereğince yapılarak eklenmesini istiyoruz. Muğla Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu nun görüşünün

9 sunulması istiyoruz. RES lerin orman alanlarından ve yerleşim alanlarından uzak bölgelere kurulması gerekliliğini bilim de, biz de savunuyoruz. RES ler için gereken arazilerin, acil kamulaştırma ile sağlanmasına seyirci kalamayız. Acil kamulaştırma; Anayasa ya ve Uluslararası anlaşmalara aykırı ve savaş dönemi uygulamasıdır, reddediyoruz. Hafriyat, yol, toz, gürültü konusunda detaylı çözüm ve uygulama projesi gerekmektedir. Sunumunun bilgilendirmeden uzak ve görev savmak için değil, gerçek anlamda tekrarlanmasını ve sorularımıza net yanıtlar alabilmeyi talep ediyoruz. Sürdürülebilir bir proje olması için gerçek anlamda paydaş olmak, süreci birlikte takip etmek istiyoruz. Enerji üretmek için canlıların, doğanın, doğal varlıkların, ekolojinin, tarihi, kültürel, arkeolojik değerlerin katledilmesini ve göz ardı edilmesini reddediyoruz. Doğayı koruma yalanıyla doğanın talanına seyirci kalmayacağız, R.E.S.ler de H.E.S.lere benzetilmesin. Bu nedenlerle Akyarlar ve Geriş R.E.S. projelerine karşıyız. Çevreyi Savunmak Yaşamı Savunmaktır. Kamuoyuna Saygılarımızla. BİR MESAJIMIZ VAR: Sosyal medyada dolaşan itiraz dilekçesi metinleri tamamen ranta ve rantın kaybına dair itirazlar içermektedir. Bizim kaygımız ve itirazımız doğanın, yaşam alanlarının talan edilmesine, kamu yararını gözetmeyen, çevre sağlığı ve canlı yaşamı açısından tartışmalı olan, ekolojik yıkıma yol açma potansiyeli taşıyan yatırımların önünü açan

10 acele kamulaştırmaya karşıdır. Rant ve yapılaşmayı arttıracak, destekleyecek hiçbir söylem ve eyleme destek vermemiz mümkün değildir. MAVİ YOL GİRİŞİMİ METNİ İMZALAYANLAR : BİTAV (BİTEZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARINI KORUMA DERNEĞİ ) CUMHURİYET HALK PARTİSİ BODRUM İLÇE ÖRGÜTÜ CKD ( CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ ) HALİKARNAS ŞUBESİ CKD CKD TURGUTREİS ŞUBESİ YALIKAVAK ŞUBESİ ÇYDD ( ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ ) DOSEV ( DEREKÖY DOĞA SEVENLER DERNEĞİ ) HALKLARIN DEMOKRATİK PARTİSİ BODRUM ŞUBESİ ÖZGÜRLÜK VE DAYANIŞMA PARTİSİ BODRUM İLÇE ÖRGÜTÜ PEYNİR ÇİÇEĞİ GÜNDOĞAN GÖNÜLLÜLERİ DERNEĞİ TEMA VAKFI BODRUM GÖNÜLLÜLERİ TORBA KOYU DERNEĞİ YEŞİLLER SOL GELECEK PARTİSİ BODRUM İLÇE ÖRGÜTÜ

11 ay ve güneş tutulmalarinin dünya ve insan üzerindeki etkileri 3 KASIM PAZARTESİ MAYA OTEL Ünlü Astrolog ve Yazar Yasemin Boran, geçmişten bugüne ve önümüzdeki 2 yıl içinde meydana gelecek Ay ve Güneş Tutulmalarının tarih ve öngörülerini anlatıp,tutulmaların dünya ve insan üzerindeki etkilerini,yıllar içinde biriktirdiği deneyimlerini,şimdiye kadar paylaşmadığı özel bilgi ve tecrübelerini bizlere aktaracak..ayrıca Ay ve Güneş tutulmaları meydana geldiği anda açığa çıkan KOZMİK ENERJİYLE başa çıkmak için uygulanacak yöntemleri de bizimle paylaşacak.. 3 Kasım Pazartesi akşamı de Maya Otel de buluşmak üzere.. Bilgi ve kayıt için organizasyon Sorumlusu: Dilek Ayanoğlu..( )

12 BODRUM DA JEOTERMAL UMUDU GÜÇLENİYOR TURİZM BODRUM DA YENİ YEREALTI SONDAJINDA TERMAL SU ÇIKTI Bodrum Jeotermal Derneği tarafından Bodrum da yapılan çalışmalar sonucunda 728 metre derinliğinde termal su kaynağı bulundu. Bodrum güney sahilinde, Akyarlar mevkisinde jeofizik uzmanları tarafından yapılan termal su araştırmaları sonucunda sondaj çalışmaları yapılan dağlık bölgede termal su bulundu. Bodrum Jeotermal Derneği tarafından yürütülen çalışmalarda 2011 yılında da Kadıkalesi bölgesinde termal su yüzeye çıkartılmıştı. Jeotermal çalışmalar Bodrum da turizmin 12 aya yayılmasına katkı sağlamayı amaçlıyor. Yıllar önce başlatılan çalışmalar uzun süre kaynak bulunamadığı için deneme kuyuları dahi açılamamıştı. Bölgedeki otellerin turist ağırlayabilmesi ve turizm girdisinin artması için alternatiflerden biri olan jeotermal enerji özellikle kış aylarında bölgenin hareketlenmesini sağlayacak. BODRUM DA TURİZM 12 AY SÜRECEK Konuyla ilgili olarak bir açıklama yapan Bodrum Jeotermal Derneği Başkanı Mehmet Varlık, Bodrum da uzun süredir yapılan jeotermal çalışmalarının sonuç verdiğini belirterek Jeofizik uzmanları ile yaptığımız çalışmalar sonucunda Akyarlar ve Bağla arasında kalan dağlık bölgede jeotermal su bulduk. Geçtiğimiz yıllarda da ilk olarak Kadıkalesi bölgesinde Bodrum ve hatta Muğla civarında ilk termal suyu bulmuştuk. MTA nın da yaptığı tahlillerle bulunan termal su, bu bölgenin de termal

13 bölge olduğunu tescil etmişti. Bulunan bu yeni termal su ile Bodrum da turizm 12 ay boyunca sürecektir. Burada çıkan suyu değerlendirmek amacı ile bu bölgeye Kaplıca yapmayı düşünüyoruz. Daha önceki yaptığımız testlerle bulunan sularda yüksek miktarda demir, kükürt, fosfat ve hatta bor olduğunu tespit ettik dedi. Öte yandan sondaj çalışmaları sonrası dağdan fışkıran suyu kontrol altına almaya çalışan işçiler, günde 8 saat boyunca jeneratör yardımıyla suyun temizliğini yapıyor. Ağacın Gölgesi, Suyun Sesi Yoksa İnsan da Yok TEMA Vakfı, Dünya Ormancılık Günü ve Dünya Su Günü nün etkinliklerle kutlanacağı hafta kapsamında, Dünyanın en önemli ekosistemlerinden biri olan ormanlar ve yaşamın temel kaynağı olan su varlığına yönelik bilgileri derledi. Su ve ormanlar arasındaki etkileşimin önemine dikkat çekti.

14 Varlığı suyun varlığına bağlı orman ekosistemleri, yaşamın temel kaynağı suyun döngüsünde kritik rol oynuyor. Dünya üzerindeki toplam su akışının %60 ı Dünya karasal alanının %30 unu oluşturan ormanlardan sağlanıyor. İstanbul da dahil olmak üzere Dünyadaki büyük şehirlerin 1/3 ü içme sularının büyük bir bölümünü ormanlık bölgelerden sağlıyor. Ormanlar yararlanılabilir su miktarı, yüzey ve toprak altında suyun akışı ve kalitesini önemli ölçüde etkiliyor. Ormanlarda ağaçların oluşturduğu tepe örtüsü ve bu tepe altında bulunan bitkiler ve organik materyaller suyun toprağı aşındırmadan yavaşça toprağa sızmasını sağlıyor. Mevsimsel değişmelere bağlı olarak akarsularda akış rejiminin düzenliliğini koruyor. Ormanların suya en büyük katkısı; sağladığı su miktarının yanında suyun kalitesini koruması olarak öne çıkıyor. Ormanlar tortulaşma kaynaklı düşük su kalitesi sorununu en aza indirgiyor. Ayrıca suya bağlı olarak ortaya çıkan arazi kaymaları ile sel ve taşkınların oluşmasını, çölleşme ve tuzlanmayı engelliyor.yamaçlarda ve eğimli alanlarda doğal barikat görevi koruyor. görüyor, su kaynaklarını ve yataklarını Dünya Ormancılık Günü Avrupa Tarım Federasyonu (CEA) ve Gıda Tarım Organizasyonu (FAO) kanalı ile; Kuzey Yarımkürede ilkbaharın, Güney Yarımkürede sonbaharın başlangıç günü olan 21 Mart ta, Dünya Su Günü ise Birleşmiş Milletler tarafından ilan edilen 22 Mart ta kutlanıyor.

15 Dünya Su Günü nün bu yılki temasını Birleşmiş Milletler tarafından Su ve Enerji olarak belirlendi. Su ve Enerji ilişkisi; Su yoksa enerji, enerji yoksa su yok olarak ifade edildi. Yoksullukla mücadele, yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için kalkınmaya, kalkınma için de enerjiye olan ihtiyaç gün geçtikçe artıyor. Birleşmiş Milletler bu kapsamda sürdürülebilir enerji ve suyun öneminin altını çiziyor: Enerji Üretim Sistemlerinin %90 ı yoğun olarak su kullanıyor: Endüstriyel su kullanımının % 75 i enerji üretiminde kullanılıyor. Enerji üretiminde kullanılan petrol, kömür, gaz ve uranyum gibi yakıtların soğutulması için yoğun olarak su kullanılıyor. Giderek yaygınlaşan biyoyakıt üretimi için de suya ihtiyaç bulunuyor. Örneğin, karayolu taşımacılığında biyoyakıt kullanımının %5 artması halinde tarımdaki su kullanımının %20 oranında artacağı ifade ediliyor yılında küresel enerji kullanımının %50, su tüketiminin de %85 oranında artması bekleniyor: Ancak üretilemez bir varlık olan suyun Dünya daki miktarı artmıyor. Bugün dünya üzerindeki tatlı su miktarı Sezar ın antik Roma yı yönettiği dönemle aynı miktarda. Üstelik, her yıl yaklaşık olarak milyar m 3 tatlı su kaynağı fosil yakıt üretiminden dolayı kirleniyor. Kömür enerjisi nedeniyle oluşan asit yağmurları suları daha da asidik hale getiriyor. Oysa yenilebilir kaynaklardan enerji üretildiğinde çok daha az su kullanılıyor. Örneğin; güneş enerjisinden elektirk üretildiğinde gaz birim elektik enerjisi için gerekli su miktarı doğalgaz santrallerinden 5 kat, kömür santrallerinden 2 kat daha az suya ihtiyaç duyuluyor. Rüzgar enerjisi için suya ihtiyaç duyulmazken, jeotermal enerji için

16 kullanılan su tekrar kaynağa veriliyor. Tüm bunlar gelecekteki bugün yaşanılan ve gelecekte daha da artacak olan su sorununun üzerinden gelinmesi için yenilebilir kaynaklardan enerji üretilmesi gerekliliğini işaret ediyor. Günümüzde 2,8 milyar insan su kıtlığı ile karşı karşıya ve 2,5 milyar insanın elektriğe erişimi bulunmuyor: Su varlıkları gün geçtikçe kirleniyor, sağlıklı suya erişim güçleşiyor. Bugün dünya nüfusunun %40 ı susuzluk çekiyor. Çin in Kuzey batı platolarındaki su kıtlığı nedeniyle insanların tüm yaşamları boyunca doğumda, evlenirken ve öldüklerinde olmak üzere yaşam boyu 3 defa yıkandıkları ifade ediliyor. Üstelik iklim değişikliğinin etkilerine bağlı olarak küresel su varlığımız ciddi bir tehlike ile karşı karşıya. Türkiye de su fakiri olmasa bile su kısıtı olan ülkelerden bir tanesi. Türkiye de kişi başına 1519 m 3 su düşüyor. İklim değişikliği nedeniyle yaşanılan su sıkıntısının Türkiye nin büyük bir bölümünü içeren kurak ve yarı kurak bölgelerde daha da artması bekleniyor. Bu durumda, su havzalarının korunması her geçen gün daha çok önem kazanıyor. TEMA Vakfı olarak, Dünya Ormancılık ve Su Gününü kutlarken; insanın doğanın parçası olduğunun altını çizmek istiyoruz. Ağacın gölgesi, suyun sesi olmadan insanın da var olamayacağını hatırlatarak; ormanlarımızın, su varlığımızın önce korunması, sonra geliştirilmesi gerektiğini tekrar hatırlatıyoruz. Özellikle, su varlığımızın sürdürülebilirliğini sağlamak için Türkiye de suya dair mevcut

17 40 ı aşkın yasal düzenlemeyi toparlayacak; bir çerçeve yasasına ihtiyaç duyuyoruz. Türkiye de insanın parçası olduğu üstün ekosistemin yararını koruyacak nitelikteki Su Yasa Taslağı nın gerekliliğinin bir kez daha altını çiziyoruz. Türkiye Çöl Olmasın! TEMA Vakfı Başkan Kocadon mimar mühendislerle buluştu ve Bodrum Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum Belediye Başkan Adayı Mehmet Kocadon, beraberindeki heyet ile birlikte Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bodrum İlçe Koordinasyon Kurulu nu ziyaret etti. Yapılan ziyarette Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon a Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen, Yalı Belediye Başkanı İsmail Altındağ, Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Bodrum İlçe Kadın Kolları Başkanı Saime Demirtaş, Cumhuriyet Halk Partisi Bodrum İlçe Gençlik Kolları Başkanı Emrah Kaplan ve partili üyeler eşlik etti. TMMOB İlçe Koordinasyon Kurulu Sekreteri Şahabettin Doğan tarafından karşılanan Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ve beraberindeki heyet oda üyeleri ile tek tek selamlaştı. Ziyarette, sektörde yaşanan değişiklikler ve yerel yönetimlere etkileriyle ilgili fikir alışverişinde bulunuldu. Oda Genel Sekreteri Şahabettin Doğan, Başkan Kocadon a ziyareti için teşekkür ederek, yerel seçimlerde başarı diledi. Doğan, Biz

18 mimar, mühendis ve şehir plancıları olarak o kentin sadece yaşayanı değil, aynı zamanda o kentin sahipleriyiz de. Dolayısıyla bu duygularla görevlerimizi yerine getirirken, meslek öğretilerinin bize vermiş olduğu bilgileri de yerel yönetimlere sunmak bizim görevimiz. diye konuştu. Oda üyelerinden Başkan Kocadon a destek Oda üyelerinden Semai Yaman ise Başkan Kocadon un yanında olduklarını belirterek, Bodrum a verdiğiniz destekler, inşallah önümüzdeki dönem de devam edecek. Biz katkı koyan, katılım sağlayan ve ilerici arkadaşlarımızla birlikte sizin her zaman yanınızdayız. Tüm arkadaşlarımız da aynı düşüncedeler ama biz Bodrum da sadece kent kimliğini koruyan bir Bodrum sakini olarak değil, katkı sağlayan mimar ve mühendisler olmak istiyoruz. Bugüne kadar karşımıza birçok engel de çıktı tabi. Bu bazı belediyelerin dağılmasından da kaynaklandı. Ama bundan sonraki bir belediye yönetiminde daha etkin olabilme şansını bizlere verirseniz memnun oluruz. dedi. Kocadon: Bodrum Belediyesi dışında kaç kişi istiyor ki odaların onayını? Başkan Mehmet Kocadon, başarının zaten birlik ve beraberlik içinde olduktan sonra sağlandığını ifade ederek şunları söyledi: Bakın, elimizdeki bütün yetkileri zaten çevre ve şehircilik bakanlığı almış vaziyette. Biz bunun farkında bile değiliz ama ortaya çıkıyor Allah tan da, nelerin ne olduğunu görüyoruz hep beraber. Sizler de biliyorsunuz yasa değişikliği oldu ve artık Bodrum Belediyesi dışında kaç kişi istiyor ki odaların onayını? Çünkü biz sizlere inanıyoruz, güveniyoruz. Esasında siz bizim en büyük güvencemizsiniz. Recai Seymen: Mehmet Başkan ın bize katılmasıyla güçlerimizi birleştirdik Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Recai Seymen ise oda kimliğinin hala devam ettiğini ifade ederek, Biliyorsunuz, benim elektrik mühendisleri odasında genel merkezde denetim

19 kurulu denetim kurulu üyesi olarak görevim hala devam ediyor ve bu dönemin sonunda da bitiyor. Bu dönemde de Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Yönetim Kurulu içerisinde teknik eleman olarak 5 tane mühendis arkadaşımız var; makine, harita, inşaat, elektrik ve bunların hepsi de başkan ve başkan yardımcılığı görevinde. Mehmet Başkan ın bize katılmasıyla bu iki güç birleşerek bu dönemde, hakikaten ciddi bir atılımla, yarımadada en yüksek oyu alacağımıza inancımız tamdır. Çünkü yarımada, önümüzdeki süreçte belediyelerin kapanmasıyla merkez ilçe olarak tek belediye halini alıyor. Yani yaklaşık 500 km lik bir alanı yöneteceğiz. Bunda da kurumsal kimlik önem kazanıyor. Başkanın vizyonu ve liderlik yapısı da çok önemli. Hem biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak burada, hem de büyükşehirde iktidarda olursak buradaki projelerimizi oradaki meclisten rahatlıkla geçirebiliriz. Mümkün olduğunca çok sayıda meclis üyesi ile Cumhuriyet Halk Partisi ni temsil ettirmemiz lazım. Onun için her oy bizim için çok önemli. Hem meclis üyesi sayısı, hem de büyükşehir açısından. diye konuştu.

20 TRAKYA CAM YAPI SEKTÖRÜ TEMSİLCİLERİYLE BODRUM DA BULUŞTU Trakya Cam Akademisi camda doğru tercihin önemini anlatıyor Enerjinin daha verimli kullanılması konusunda toplumun her kesimini bilinçlendirmeyi amaçlayan Trakya Cam ın yapı sektörü profesyonelleri ve temsilcilerine yönelik olarak hayata geçirdiği Trakya Cam Akademisi nin ikinci durağı Bodrum oldu. Başta otel işlemecileriyle satın alma yöneticileri olmak üzere çok sayıda mimar ve mühendisin katıldığı Trakya Cam Akademisi organizasyonunda, yapılarda cam seçiminin önemi ve çeşitli ürün fonksiyonlarıyla projelerde sağlanacak geliştirme imkanlarının yanı sıra camda doğru tercihlerle elde edilen enerji tasarrufu konusu da vurgulandı Avrupa da 4 üncü, dünyada 6 ncı büyük düzcam üreticisi olan Trakya Cam, Türkiye de bireysel tasarrufu toplumsal kazanca dönüştürmek amacıyla başlattığı çalışmalarına Trakya Cam Akademisi ile ivme kazandırıyor. Başta enerji tasarrufu sağlayan ürünler olmak üzere Ar-Ge faaliyetlerine ve yeni ürün geliştirme çalışmalarına büyük önem veren Trakya Cam, tasarrufun önemini toplumun her kesimine anlatmak amacıyla çeşitli kentlerde etkinlikler düzenliyor. Bu amaçla, Trakya Cam, 29 Ocak 2014 tarihinde Salmakis Resort & Spa Otel de turizm ve inşaat sektörü temsilcileriyle bir araya geldi. Çok sayıda otel işletmecisi, satın alma temsilcileri, mimar ve mühendislerin katıldığı Trakya Cam Akademisi buluşmasında; yapılarda cam seçiminin önemi, ürün çeşitliliği ve farklı fonksiyonlarıyla projelerde sağlanacak imkanlar ve camda doğru tercihlerle elde edinebilecek kazanımlar hakkında bilgiler paylaşıldı.

21 Toplantıda ayrıca, konut ve işyerlerinde can ve mal güvenliği açısından Güvenlikte Cam, sessiz alanların yaratılmasında Gürültü Kontrolünde Cam, buzlu, ayna, boyalı, extra clear ürünleriyle Dekorasyonda Cam konuları hakkında bilgi verildi. Trakya Cam ın geniş ürün yelpazesi ve ürünlerin fonksiyonları hakkında bilgi veren Trakya Cam Pazarlama Grup Müdürü Ebru Şapoğlu, camın sadece dış yapı kabuğu olarak değil, aynı zamanda önemli bir iç dekorasyon malzemesi olarak kullanılabileceği alanlara da dikkat çekti. En ucuz enerji, tasarruf edilen enerjidir Enerji tasarrufunun sadece Türkiye nin değil tüm dünyanın en önemli gündem maddeleri arasında yer aldığına dikkat çeken Ebru Şapoğlu, giderek artan enerji ihtiyacının karşılanmasının ancak mevcut enerji kaynaklarının daha verimli kullanımıyla mümkün olabileceğine vurgu yaparak, En ucuz enerji, tasarruf edilen enerjidir dedi. Yılda 5 milyar TL havaya uçuyor Trakya Cam olarak binalarda cam ile yalıtım ve enerji tasarrufu sağlanması konusunda toplumsal bilinci artırmayı amaçladıklarını belirten Ebru Şapoğlu, şöyle konuştu: İhtiyacı olan enerjinin yüzde 74 ünü ithal eden Türkiye de, kullanılan toplam enerjinin üçte biri binalarda tüketiliyor. Binalardaki ısı kayıplarının yüzde 30 u ise pencerelerden kaynaklanıyor. Bu durum enerji tasarrufu açısından camın önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Enerji tasarrufu sağlamayan camlar nedeniyle meydana gelen enerji kaybıyla her yıl 900 okul, 300 hastane, 550 yurt veya 75 bin konut yaptırabileceğimiz 5 milyar TL havaya uçuyor. Doğru cam seçimiyle iklimlendirme giderleri de düşüyor Sezon itibarıyla Ege ve Akdeniz bölgelerinde özellikle turizmde renovasyonların gündemde olduğunu ifade eden Ebru

22 Şapoğlu, Doğru cam seçimleriyle sadece ısınma değil, iklimlendirme giderlerinde de önemli tasarruf sağlanıyor. Bu yolla, işletme giderlerinde önemli tasarruf sağlanırken, karbon salımı azaltılarak daha temiz bir dünya yaratılmasına ciddi katkı sağlanmış oluyor diye konuştu. Organizasyona ayrıca, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) desteğiyle Türkiye de uygulanmakta olan Türkiye Sürdürülebilir Enerji Finansman Programı (TurSEFF) temsilcileri ve programda yer alan İş Bankası yetkilileri de katıldı. TurSEFF yetkilileri yaptıkları sunumla enerji kayıplarını önleyerek maliyetleri azaltan ve enerji verimliliği sağlayan yatırımlara yönelik özel kredi imkanları hakkında katılımcıları bilgilendirdi. İlki 22 Ocak ta Antalya da gerçekleştirilen Trakya Cam Akademisi nin üçüncü etkinliği 5 Şubat ta Alanya da yapılacak. Trakya Cam Sanayii A.Ş. Hakkında Cam sektörünün global oyuncusu konumundaki Şişecam Topluluğu şirketlerinden Trakya pazarının lideri ve Cam Sanayii A.Ş., Türkiye düzcam bölgemiz düzcam pazarının öncü kuruluşudur. Bugün Türkiye de Kırklareli, Mersin, Bursa, yurtdışında ise Bulgaristan, Romanya, Almanya, Slovakya, Macaristan, Hindistan ve Mısır olmak üzere toplam 8 farklı ülkede üretim yapan Trakya Cam, düzcamda Avrupa da 4 üncü, dünyada ise 6 ncı büyük üreticidir. Temel camlar (düzcam, buzlu cam, ayna, lamine cam, kaplamalı cam, mimari projelere yönelik camlar), otomotiv camları, enerji camları ve beyaz eşya camları olmak üzere dört ana ürün grubunda faaliyet gösteren Trakya Cam Sanayii A.Ş. inşaat, otomotiv, enerji, beyaz eşya, mobilya ve tarım gibi birçok sektöre girdi sağlamaktadır. Trakya Cam Sanayii A.Ş. hedeflediği pazarlarda müşteri ihtiyaçlarını tam olarak karşılayan nitelikli ve kaliteli ürünleri, sürekli gelişen teknolojisi ve çevrenin korunması

23 bağlamında enerji tasarrufuna yönelik çalışmalarıyla rekabet gücünü artırarak faaliyetlerini sürdürmektedir. YENİKÖY VE KEMERKÖY ÖZELLEŞTİRMEYE TEPKİ DE, Bodrum Kent Konseyi Başkanı Hamdi Topçuoğlu ve Kent Konseyi üyelerince Bodrum da Kemerköy ve Yeniköy Termik Santralleri ilgili basın açıklaması yaparak özelleştirmenin Gökovaya zarar vereceğini söylediler. Cevat Şakir Caddesi üzerindeki Kent Konseyi binasında düzenlenen toplantıya, Hamdi Topçuoğlu, Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz ve Kent Konseyi üyeleri katıldı. Başbakanlık Özelleştirme İdaresi, Kemerköy Kemerköy ve Yeniköy Termik Santralleriyle Liman sahasının özelleştirme ihalesi açtığını söyleyen Hamdi Topçuoğlu 24 Aralık 2013 tarihinin ihaleye teklif vermek için son gün olduğunu hatırlatarak Yıllardır bölge insanımızı karanlıkta kalmakla, işsizlikle tehdit ederek, sağlıklı yaşama hakkını hiçe sayan termik santraller kuran hükümetler, şimdi bir adım daha ileri giderek, millet malını, bölgenin doğal değerlerini ve kaynaklarını pazarlama çabası içindedirler. Bu körfez, bölgenin bir dünya markası olmasını sağlayan Yolculuk un Mavi kalbidir. Bu körfez, Muğla tarımının gerekli iklim koşullarını oluşturan bir nefes borusudur. Gökova ya liman yapmak buraya dev tankerlerin yük gemilerinin girmesi demektir. Bu liman Gökova nın kalbini çıkarıp atmak demektir. Burada yapılacak bir liman, ve onunla ilgili lojistik alanlar, yollar Muğla nın soluk borusuna bir ok gibi saplanacaktır. Günü kurtarmak için her yolu mubah gören bir kalkınma, sürdürülebilir bir kalkınma değildir. Gerçek kalkınma, sağlıklı yaşama hakkına, gelecek hakkına saygılıdır. Doğal çevrenin ve kaynaklarımızın salt bizim kuşağımızın hakkı olmadığını, gelecek kuşaklarında bu değerlerden yararlanma hakkı olduğunu asla unutmamalıyız. Konsey olarak, yukarıdaki gerekçelerle yetkililerden söz konusu ihalelerin iptalini talep ediyoruz. Bölge halkının görüşüne başvurulmadan Ben

24 yaptım oldu anlayışıyla yapılacak her türlü çalışmanın karşısında olacağımızı, bu amaçla yasalardan aldığımız her gücü sonuna dek kullanacağımızı ilgililere ve yetkililere hatırlatıyoruz. Bu yolda, Dünyanın her tarafında, milyonlarca Gökova ve Muğla sevdalısının yanımızda olacağından hiç kimsenin en ufak kuşkusu olmamalıdır dedi. Her Türlü Mücadelemizi Vereceğiz Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz ise, konuyla ilgili her türlü mücadeleyi vereceklerini belirterek Bazı noktasal hedeflerle yapılan imar planlarıyla bazı yerlere otel izinleri verilmesi, Ören de hiç olmaması gereken termilk santrallerinin yapıldıktan sonra yapım aşamasındaki iskelenin liman yapılabilmesi için Gökova körfezinde hala okulun menfaatine kullanılan yerlerin bir takım çevrelere ve kişilere verilmesini kapsayan bir durumdur bu. Bunu kabul etmemiz mümkün olamaz mümkün değildir. Gökova körfezinin ne yazık ki önemini anlatmakta veya birilerinin anlamasında çok büyük güçlük aşamıyor. Çünkü rant ve çıkar herşeyin önüne geçmiş vaziyette. Bizlerde bunu engellemek mücadelemizi vereceğiz dedi. Haber: Mehmet Can Meral için her türlü