TO Meslek Komiteleri ne diyor

Transkript

1 Sayfa01.qxd:Sayfa 1.qxd 11:48 PM Karekod, ilaçta ciddi tasarruf sa layacak KAREKOD laç Takip stanbul Ticaret e, laç Sistemi, 1 Haziran da her a amada izlenecek. ba lıyor. Her ilaca bir DOSYA Bir ki i adına sisteme Karekod hakkında pek altında bırakıyor. kimlik numarası girilen ilacı, bir ba kası çok eczane, ecza Sa lık sisteminde var verilmesi anlamına gelen giremeyecek, sistemde deposu yeterince bilgili olan aktörler, ortak bir uygulamayla, sahte kupürlü olmayan ilacı sistem de il. leti im yetersiz. denetleme mekanizve kaçak ilaçların piyasaya kabul etmeyecek. Bir Sa lıkta yapılan ması geli tirmeli. sürülmesinin önlenmesi ki i üzerine fazla ilaç gereksiz harcamalar, Kanun hazırlanırken amaçlanıyor. SGK stanbul yazılması da tüm sektörü de zan sektöre danı ılmalı. Soyhan Müdürü Mustafa Kuruca, engellenecek dedi. 3 ALPASLAN TO Meslek Komiteleri ne diyor Çanakkale Cephesi ne foto raflarla flahitlik TO, yayımlanmamı Çanakkale Sava ı foto raflarından olu an Çanakkale Destanı sergisi ile tarihe ı ık tutuyor. Sergi, Taksim metroda 19 Haziran a kadar gezilebilecek. 12 Tüccar, milletin eme i ve üretimini k ymetlendirmek için eline ve zekas na emniyet edilen ve bu emniyete liyakat göstermesi gereken adamd r. ISSN stanbul t caret odası yayını YIL: 53 SAYI: 2559 N E D G 3 ONRA: S TE L e v X WiMA Havada sinyal savafl 3G, YAPMA EK LLER N S LBA TAN DE T RECEK İKİ ay sonra PC ile cep telefonu arasındaki fark neredeyse kalkıyor. Avrupa dan 9 yıl, Çin den ise 9 ay sonra Türkiye ye gelecek olan 3G servisi ile cepten 10 megabit hızla veri indirebileceğiz. 3G den sonra sırada 80 kilometre çapında saniyede 70 megabit hızında mobil internet KDV indirimi hammaddeye yans mal HÜKÜMETİN, küresel ekonomik krizin Türk ekonomisine olumsuz etkilerinin hafifletilmesi amacıyla uygulamaya koyduğu vergi indirimlerinin bitmesine sayılı gün kaldı. İTO, çok olumlu etki yapan vergi teşvik süresinin uzatılmasının yararlı olacağını açıkladı. İTO tıkanıklık yaşayan sektörlerin canlandırılması için yeni önerileri de hükümete aktarmaya devam ediyor. sağlayacak WiMAX var. Bir diğer teknoloji olan LTE de ise hız saniyede 326 megabite çıkacak! Mobil internetin bu 10 yıl bitmeden dünya genelinde 1 trilyon dolarlık bir değere ulaşması bekleniyor. Bu servislerin büyük bölümü de daha ortada yok! Sayfa 2 de En önemli konulardan biri hammadde üzerindeki vergi yükünün azaltılması. Çünkü üretimde kullanılan hammadde ile nihai ürün arasındaki KDV ve ÖTV farklılıkları haksız rekabet yaratıyor. İTO Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş, Bitmiş malın KDV sini indirmek yeterli değil. İndirimin hammaddeye de yansıması lazım ki, imalatçı da desteklensin dedi. İTO, Maliye den elektrik ve doğalgazdan alınan vergilerin de indirilmesini istedi. Sayfa 10 da flletme destek hizmetlerinde güncel sorunlar Çin ile daha fazla ticaret yap lmal Sayfa 6 da Sayfa 12 de WiMAX ANTEN SANAY Bakanı Nihat Ergün, TO ya yaptı ı ziyarette, i sizlik rakamlarında marttan itibaren bir düzelmenin ba layaca ının söylenebilece ini belirtti. Yeni Bakan, Çünkü kapasite kullanım oranlarıyla ilgili rakamlar ile tüketici güven endeksinin artmı olması, bu açıdan iyimser yakla ımlar içinde bulunmayı mümkün kılıyor dedi. 7 de 1 gram teknik tekstil, 1 gram altından pahalı Nalan SÖYLEMEZ Evini yenileyene r mevsim e h kampanya müjdesi EV tekstili ürünlerinde kredi kartına taksitli satış kampanyasında düğmeye basıldı. Kampanya, satıcıların ve firmaların yüzünü şimdiden güldürdü. ENERJ DE UCUZLAMALI Ergün: sizlik artı hızı yava lıyor Akbank, HSBC, Garanti Bankası, İş Bankası, Yapı Kredi ve Finansbank la birlikte yürütülecek olan kampanya 31 Mayıs a kadar devam edecek. Sayfa ülke ticarette ayn hukuk dilini konuflacak MİLLETLERARASI ticari ilişkilerde yeni dönem başladı. Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında BM Antlaşması na 73 ülke imza attı. Böylelikle sınır ötesi satışlarda tek hukuk sistemi geçerli olacak. Sayfa 5 te ran, magnezyum Vadeli çekler fabrikas için reeskonta yat r mc ar yor tabi tutulmuyor Sayfa 4 te Dr. VEYSİ SEVİĞ 5 te TO Teknik Tekstil Meslek Komitesi, Almanya, Belçika ve ABD gibi ülkelerin ciddi yatırımla geli tirdi i teknik tekstilin Türkiye deki durumunu ele aldı. stanbul Ticaret Odası Meclis Ba kanı brahim Ça lar, dünyanın en iyi tekstilini üreten Türkiye nin yönünü teknik tekstile çevirmesi gerekti ini söyledi. 12 de Anuga Fuarı na katılacak 100 firma TO da bulu tu KÖLN de Ekim tarihleri arasında yapılacak Anuga Dünya Gıda Fuarı na TO organizasyonuyla katılacak 100 Türk firması, dört ayrı salondaki 2 bin 995 metrekarelik alanda ürünlerini sergileyecek. Firmalar, en fazla ziyaretçi alan 11.2 No lu salonda yer alacak. Ayrıca, bin metrekarelik bir ilave alan da talep edildi. D L AH KEFL O LU 9 da

2 Sayfa02.qxd:Sayfa 2.qxd 11:29 PM C M Y K SAYFA 2 GÜNCEL Havada sinyal savafl Chip&PIN le kredi kartında sahtecilik yüzde 80 azald BANKALARARASI Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Sertaç Özinal, kart sahteciliği giderlerinin, şifreli döneme geçişin başlamasından bir yıl öncesine göre, yaklaşık yüzde 80 oranında düşüş gösterdiğini bildirdi. BKM den yapılan açıklamaya göre, Chip&PIN uygulamasıyla kart sahteciliği giderleri önemli ölçüde azaldı. Bu gider, 2005 te 26 milyon 585 bin 637 lira iken, 2008 de 6 milyon 199 bin 75 lira oldu. 2008, bir önceki yıl ile karşılaştırıldığında, internet üzerinden yapılan alışveriş, her gün artmasına rağmen, internet alışverişlerindeki sahtecilik giderlerinin düştüğü gözlendi de 9 milyon 276 bin 337 lira olan tutar, 2008 de 7 milyon 812 bin 5 liraya düştü. Özinal, Avrupa da her 10 bin Euro luk kredi kartı harcamasının ortalama 8 Euro sunu sahtecilik cirosunun oluşturduğunu belirterek, Türkiye de ise kredi kartı sahtecilik cirosunun her 10 bin Euro luk harcamanın 1.7 Euro sunu oluşturduğunu kaydetti. Kredi kart borcunu ödemeyenler martta yüzde 18.4 arttı KREDİ kartı borcunu ödemeyenler ile gecikmeli ödeyenleri gösteren negatif nitelikli ferdi kredi ve kredi kartları sisteminde yer alan kişi sayısı, martta, bir önceki aya göre yaklaşık yüzde 18.4 arttı. Merkez Bankası verilerine göre, şubatta toplam 123 bin 714 adet olan ferdi kredi ve kredi kartları borçlarını ödememiş kişilerin toplamı martta 146 bin 512 ye yükseldi. Aynı dönemde ferdi kredi borcunu ödememiş kişi sayısı yüzde 33 artarak 44 bin 595 den 59 bin 325 e, kredi kartı borcunu ödememiş kişi sayısı yüzde 10.2 yükselerek 79 bin 119 dan 87 bin 187 ye çıktı. Verilere göre, 2009 un üç ayında ferdi kredi ve kredi kartları borçlarını ödememiş kişilerin sayısı 362 bin 53 olarak belirlenirken, bunun 144 bin 308 i kredi kartı borcunu ödememiş kişilerden, 217 bin 745 i de ferdi kredi borcunu ödememiş kişilerden oluştu. MOBİL internetin bu 10 yıl bitmeden dünya genelinde 1 trilyon dolarlık bir değere ulaşması bekleniyor. Bu servislerin büyük bölümü de daha ortada yok! Ağustosta ilk sinyalleri Turkcell, Vodafone ve Avea dan ulaşacak olan 3. nesil mobil iletişim (3G), Türkiye de de iş yapış dinamiklerini tamamen değiştirecek. Sosyal habitat, dönüşüme uğrayacak. 3G, PC, laptop ve cep telefonları arasındaki çizgileri netleştirecek. Görüntülü cep telefonu, cepten TV yayını, genişbant kablosuz veri, mobil ortamda kullanıma sunulacak. İnternete çok daha hızlı erişim, birim fiyatları da ciddi oranda düşürecek. 4G: WiMAX, LTE YE KARŞI Avrupa ise 3G nin yerini alacak yeni sistemleri denemeye başladı. 3G sisteminin hızı gittikçe artıyor. Saniyede 21 megabit hızdan bahsediyoruz. 3G den sonra sırada bekleyen 4G de iki farklı rakip var: WiMAX ve LTE. 3G yi de eklersek, bu üç teknoloji büyük bir rekabet içinde. Verizon Wireless in 2009 sonunda servis vermeye başlayacağı LTE de saniyede 326 megabit hızdan söz ediliyor. WiMAX de ise saniyede 70 megabitlik bir hızda mobil internet, 80 kilometrelik bir alana yayılıyor. Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, 3G teknolojisinin, dünyada bundan sonra çıkacak yeni nesil teknolojilere daha kolay geçmeye olanak tanıdığını söyledi. 4G YE KOLAY GEÇERİZ Ciliv, cep telefonu teknolojisinde Türkiye de halen 2. nesil mobil iletişim sisteminin kullanıldığını, yeni geçilecek 3G nin 2. nesile göre önemli bir değişim sağlayacağını belirtti. Ciliv, aynı zamanda 3G 2 ay sonra PC ile cep telefonu arasındaki fark neredeyse kalkıyor. Avrupa dan 9 yıl, Çin den ise 9 ay sonra Türkiye ye gelecek olan cepte 3G servisi ile cepten 10 megabit hızla veri indirebileceğiz. 3G den sonra sırada 80 kilometre çapında saniyede 70 megabit hızında mobil internet sağlayacak WiMAX var. Bir diğer teknoloji olan LTE de ise hız saniyede 326 megabite çıkacak! Ki iselle tirilmi etkile im servisleri 3G nin avantajlar ndan birinin de internete ula m ucuzlatacak olmas oldu unu belirten Ciliv, unlar söyledi: A ustos ay ndan itibaren geçece imiz 3. nesil mobil ileti im sistemleri, internete çok daha h zl eri im imkan getirece i gibi, birim fiyatlar da ciddi oranda dü mü olacak. Yani, örne in bir megabite, uan ödenen fiyat n daha da alt nda ula lm olacak. Cep telefonu sim kartlar, ayn zamanda dizüstü bilgisayarlar na internete ba lanma imkan verdi i için, ayn fiyat avantaj ndan bilgisayar kullan c lar da yararlanm olacak. Bir ba ka yenilik ise ki iselle tirilmi etkile im servisleri... Televizyonda ya da ba ka kaynaklardan çok fazla ve çok çe itli bilgi geliyor. Bu servislerimizden ki i isterse, örne in tuttu u tak mla ilgili, sevdi i kö e yazarlar yla ilgili, sadece kendisine özel bilgileri alabilecek, bu ki inin cep telefonuna istedi i özel bilgiler akacak. Böylece ki i gereksiz bilgilerle u ra maktan kurtulacak. Konu mak istedi i ya da istemedi i ki ileri de bu servisler sayesinde belirleyebilecek. Ciliv, bu servislerin, istenilen bilgiye çok çabuk ula lmas sayesinde ki iye ticarette de önemli bir rekabet avantaj sa layabilece ini, söz konusu servislere olanak tan yan yaz l mlar n ço unu kendilerinin geli tirmeye ba lad klar n sözlerine ekledi. teknolojisinin, dünyada bundan sonra çıkacak yeni nesil teknolojilere daha kolay geçmeye olanak tanıdığını vurguladı. Bundan sonra müşterilerimiz bir sonraki nesil mobil iletişim sistemlerini, 3G yi bekledikleri gibi beklemek zorunda kalmayacaklar diyen Ciliv, şunları kaydetti: Yeni aldığımız lisans anlaşmasıyla, bundan sonra çıkacak yeni teknolojileri devamlı şekilde geliştirmemiz mümkün. 3G sisteminin hızı gittikçe artıyor. Geçen sene saniyede 7.2 megabitten bahsediyorduk, şimdi artık, saniyede 21 megabit hızdan bahsediyoruz. 4. nesli de yakından takip ediyoruz. Yakında testlere de başlayacağız. Artık yeni sistemler dünyada hazır olduğunda, Türkiye deki müşterilerimize de kısa süre içinde sunacağız. ADSL İLE BAĞLANIR GİBİ Ciliv, 3G de cep telefonu kullanıcılarının en çok fayda göreceği uygulamanın mobil ortamda hızlı internete ulaşmak olacağını, artık bilgisayar denilebilecek noktaya gelen cep telefonlarıyla sanki evde ADSL ile bağlanırmışçasına, her yerden her zaman internete ulaşabileceklerini vurguladı. Bu sayede insanların özel araçlarında, tren ve otobüs gibi seyahatlerinde de vakitlerini çok daha iyi değerlendirme fırsatı bulabileceklerini anlatan Ciliv, eğitim programlarının kolayca cep telefonlarına yüklenebileceğini, hızlı bir şekilde müzik ve video indirilebileceğini söyledi. Ciliv, sağlık konusunda da bu sistemin önemli faydaları olacağını belirterek, Çünkü görüntülü görüşme yapmak mümkün olduğu için doktor hastadan uzakta olsa bile, görüntülü görüşme yaparak hastasına yardım edebilecek diye konuştu. Özel sektörün kredi borcu 3 ayda yüzde 4.8 düştü ÖZEL sektörün yurtdışından sağladığı uzun vadeli kredi borcu, 2009 un ilk üç ayında, 2008 sonuna göre yüzde 4.8 oranında gerileyerek 133 milyar 376 milyon dolara indi. Merkez Bankası verilerine göre, 2008 sonu itibarıyla özel sektörün En çok borç ngiltere ye ngiltere: 27.3 milyar dolar yüzde 20.5 Bahreyn: 17.5 milyar dolar yüzde 13.2 Almanya: 14.1 milyar dolar yüzde 10.6 Malta: 12.6 milyar dolar yüzde 9.5 ABD: 12.3 milyar dolar yüzde 9.2 Lüksemburg: 11.2 milyar dolar yüzde 8.4 yurtdışından sağladığı uzun vadeli kredi borcu 140 milyar 148 milyon dolar idi. Söz konusu tutarın 38 milyar 131 milyon doları finansal, 95 milyar 345 milyon doları ise finansal olmayan uzun vadeli kredi borçlarından oluştu sonunda 41 milyar 101 milyon dolar olan özel sektörün finansal kredileri yüzde 7.2 oranında azalarak 2009 un mart ayında 38 milyar 131 milyona indi. Aynı dönemde özel sektörün yurtdışından sağladığı finansal olmayan krediler de yüzde 4 oranında gerileyerek 99 milyar 47 milyon dolardan 95 milyar 245 milyon dolara geriledi. TO Üyelerine duyuru TO Üyelerine daha iyi hizmet verebilmek amac yla ileti im bilgilerinizin (telefon, faks ve e-posta) güncelleme çal malar yap lmaktad r. De i en telefon, faks ve e-posta bilgilerinizin tescil@ito.org.tr adresinden veya numaral faks arac l ile iletilmesi halinde en k sa sürede kay tlar m zdaki bilgileriniz güncellenecektir. PLATFORM Prof. Dr. KEREM ALK N Açıkçası, hayatı makro ekonomik verileri analiz ederek geçen bir öğretim üyesi olarak, dünya ekonomisinde ve Türk ekonomisinde makro veriler sıkıntılı bir tabloya işaret etmeyi sürdürürken, dünya borsalarında gözlenen yükselişin gerekçesini, soranlara açıklamakta zorlanıyoruz. Borsalardaki bu trend, uzun soluklu bir ayı piyasasının ortasında, kısa soluklu bir boğa piyasası trendidir, bir dinlenme sürecidir. Aman, dikkatli olun diyen uzmanlar dahi, beklenen aşağı yönde düzeltmenin gelmemesine afallamış durumdalar. Gerek AB, gerekse de ABD nin yüzde 8.9 a dayanmış olan işsizlik verileri, Türkiye nin önceki hafta cuma günü açıklanmış olan yüzde 16.1 lik işsizlik verisi, Euro Bölgesi ndeki ekonomik daralma, Türkiye nin sanayi üretim daralması, ABD ekonomisinin beklenenin üzerindeki küçülme verileri, piyasalarda beklenen düzeltmenin gerçekleşmesine yeterli olmamış gözüküyor. Nitekim, dış piyasalardaki bu göreceli iyimserliğe bağlı olarak dolar kuru TL bandında hareketini sürdürmekte. Piyasa halen nakit parayı arıyor Ancak, ekonomi çevreleri ve hükümet açısından en büyük risk, döviz kurları ve faizlerdeki gerilemenin bir ekonomik iyileşme olarak algılanması olabilir. Oysa, ekonomik iyileşmeden söz edebilmemiz için, iç talepteki toparlanmanın kalıcı hale gelmesinden, esnafın, KOBİ lerin alacaklarını tahsil edebilmesinden, Piyasalar 2009 a değil, esas dönemine dikkat etmeli piyasada nakit para dönmesinden söz ediyor olmamız lazım. Odamız Meclis üyeleri ile zaman zaman gerçekleştirdiğimiz sohbet ve değerlendirmeler, piyasada alacak ve nakit para sıkıntısının aynı hızla devam ettiğini gösteriyor. Bu nedenle, Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, bu sürece yönelik en iyi benzetmeyi, araba yokuş aşağı giderken, artık 150 km ile değil, 140 km ile gidiyor ifadesi ile aşağı yönde düşüşün sadece hız kesmekte olduğu gerçeğini hatırlatıyor. Ayrıca, dip noktaya yaklaşılıp, yaklaşılmadığı hususu da tartışma konusu. Ancak, gerek dünya ekonomisi, gerekse de Türk ekonomisi öyle bir dip noktayı görebilir ki, bu dip noktadan çıkış 2012 yi dahi bulabilir. IMF konusu gündemden düşmüyor Bu noktada, para ve sermaye piyasalarında, hükümetin Uluslararası Para Fonu yla (IMF) bütünüyle yolları ayırma kararı alması halinde, döviz kurlarının ve faiz oranlarının yükseleceğine dair bir kanaat oluşmuş durumda. Bununla birlikte, ne Hükümet, ne de IMF cephesinden olası bir anlaşma için tüm ümitlerin yitirildiği anlamına gelebilecek bir mesaj çıkmadığından, piyasalar giderek zayıflayan bir ümitle de olsa, IMF anlaşması olasılığını yatırım araçlarının fiyatları içinde tutmayı sürdürüyor. Tabi, belirsizlik sürdükçe, Türkiye ile IMF arasında yeni bir stand-by anlaşmasının imzalanıp imzalamayacağı veya gerekli olup olmadığı yönündeki tartışmalar da haliyle tırmanıyor. Aylardır, bu konuyla ilgili değerlendirmelerde, AK Parti üst yönetimine yakın işadamlarında veya iş dünyasını temsil eden sivil toplum örgütlerinde, yeni stand-by anlaşmasının gerekliliği hususunda ciddi tereddütler olduğunu gözlemliyoruz. Nitekim, bu tereddütler taraflarca, içinde bulunduğumuz günlerde daha açık bir dille ifade edilmeye başlandı. Bu noktada, olası bir IMF anlaşmasına bağlı olarak, döviz kurlarında yeniden ciddi bir gerileme olmasından endişe duyan iş dünyası, dış ticaret hadlerinin olumsuz etkilenmesi riskine işaret ediyor ve küresel kriz devam ederken ihracatın bir darbe daha alacağını vurguluyor. Yılın ilk dört ayında, özel sektör cephesinde, gerek bankalar, gerekse de reel sektör şirketleri dış borç geri ödemelerini şu ana kadar halledebildiler. Bankalar cephesinde ortalama yüzde 65 gibi bir dış borç çevirme oranı gözleniyor. Reel sektör cephesinde, borçlar ne ölçüde çevrilebiliyor, vadesi gelen dış borcun tümü mü ödeniyor, fikir sahibi değiliz. Ama, hiç şüphesiz, gerek bankalar, gerekse de reel sektör ellerindeki döviz cinsinden tasarrufun önemli bir bölümünü dış borçların geri ödenmesinde kullanmaktalar. Bu durumda, hükümet IMF ile olası bir anlaşmanın gerekliliği konusunu daha fazla sorgulamaktaysa, o halde IMF le yeni bir anlaşma olmadan yola devam etmenin olası sonuçlarını da iyi değerlendirmek gerekiyor. IMF le anlaşmaktan tümüyle vazgeçmek, iç ve dış borcun hem faiz ve hem de ana para ödemesi, sosyal güvenlik sisteminin açığının kapatılmasına yönelik bütçe transferi, görev zararlarının finansmanı ve tarım desteklemesi için kaynak bulması gereken Hazine nin yükünü doğal olarak arttıracaktır. Büyüme 2010 ve 2011 de yüzde 2 ye takılabilir Artan bütçe ve kamu açığı nedeniyle Hazine nin borçlanma temposunu hızlandırması ise iki sonucu beraberinde getirecektir. Birincisi, Türkiye de faiz oranları Merkez Bankası nın son bir yıldır ortaya koyduğu çabaları boşa çıkaracak ölçüde yükselişe geçecektir. İkincisi, bankalar reel sektörün ve büyümenin finansmanı yerine, Hazine nin finansmanına yoğunlaşmayı tercih edeceklerdir ve yeniden 1990 ların Türkiyesi ne geri dönme riski oluşacaktır. Yani, ekonomi aktörlerinin faiz geliriyle geçinmeyi tercih ettiği, üretimin gözden düştüğü, reel sektörün yatırımlardan kaçındığı, ekonominin en iyimser ölçülerde yüzde 2 Türkiye nin Dı Borç Servisi Projeksiyonu Kaynak: Hazine Müste arlı ı büyüdüğü bir dönem gözükmektedir. Bu durumda, genel anlamda işsizlik, özel boyutta genç nüfusta işsizlik oranını azaltmak bir yana, işsizlik oranında artış da sürebilir. Bu nedenle, IMF konusunda sadece 2009 u düşünmeyelim, i de göz önünde bulunduralım. Türkiye nin IMF le anlaşmak yerine, kendi imkanları ile söz konusu küresel krizi atlatma kararı alması önemli ve tartışmaya değer bir tercihtir. Ancak, özel sektör, böyle bir tercih sonrasında, yurtiçinde ve yurtdışındaki tasarruflarını kullanarak yerli ve yabancı bankalara olarak iç ve dış kredi borçlarını kapatacaktır. Bankalar da yurtdışına sendikasyon kredisi borçlarını aynı şekilde kendi imkanları ile kapatacaktır. Yani, Türk ekonomisi, dışarıya 40 milyar dolar civarında kaynak transfer edecektir. Bankalar, bu koşullarda reel sektörü kredi kullandırmak istemeyecektir; reel sektör de kredi kullanmak konusunda istekli olmayacaktır. O halde, ekonomik büyümenin 2010 ve 2011 de yüzde 2 civarında kalacağı öngörüsü mantıksız bulunmamalıdır. Kredibilite ve dış borç Hükümet, eğer IMF ile anlaşmanın gereksizliğine ikna olduysa, atılması gereken bir adım daha gözüküyor. O da, uluslararası derecelendirme (rating) kuruluşlarına rest çekmek. Yani, küresel finans krizinin oluşmasında ciddi sorumlulukları olan üç uluslararası derecelendirme kuruluşunun Türkiye için belirledikleri notları reddedelim. Bu notların tarafsız ve tümüyle teknik gerekçelere dayalı olarak verildiği konusunda ciddi şüphelerimiz olduğunu ve önce bu üç kuruluşun yeterince kredibilite sahibi olup olmadığını sorguladığımızı belirtelim. Nitekim, SPK nın yeni başkanı Prof. Dr. Akgiray, geçtiğimiz hafta sonu gerçekleştirdiği konuşmasında, rating kuruluşlarında çalışan uzmanlarının yeterliliklerinin sorgulanmasının yanı sıra, derecelendirme sektörünün kalitesini arttırmak zorunda olduğuna da işaret etti. Türkiye 2005 yılından bu yana Kamu Kesimi Borçlanma Gereği ni (KKBG) sıfırladı döneminde kamu kesimi fazlalık verdi. Bütçe açığı ve kamu borç stoku oranlarını AB kriterlerinin altına indirdi. Ama, rating kuruluşları bu defa da büyüyen cari açığı işaret ederek, derecelendirme notumuzu yükseltmedi. Bu durumda, IMF siz yola devam kararımızın yanı sıra, KKBG/GSYİH oranının yeniden yüzde 7-8 seviyesine yükselmesine bağlı olarak üç derecelendirme kuruluşu da notumuzu kıracak. Bu durum, özellikle 2010 ve 2011 de hem Hazine nin, hem de özel sektörün dış borç çevirme maliyetini yükseltecek. Hazine yi iç borç maliyeti açısından da zorlayacak. Hükümet, bu durumda, üç rating kuruluşunun notunu kabul etmediklerini de belirtebilir. Ancak, bu durumda küresel piyasalarda Türkiye nin kredibilitesinin bu üç rating kuruluşunun üstünde olması gerekir. Bunu başarmak adına, Başbakan Erdoğan ve ekibi, IMF siz, Türkiye nin makro dengelerini uluslararası ölçekte alkışlanan düzeye getirecek programı oluşturmaya hazırsalar, biz de hükümeti her anlamda desteklemeye ve yardımcı olmaya hazırız.

3 Sayfa03.qxd:Sayfa 3.qxd 11:31 PM Karekod sistemi ilaçta ciddi tasarruf sağlayacak SAYFA 3 SOSYAL GÜVENL K Karekod la ilgili ileti im çok yetersiz TO Medikal ve laç Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mehmet Ahmet Ünlü, Karekod, ilaç takip sistemi ile ilgili pek çok eczane, ecza deposu yeterince bilgili de il, ileti im yetersiz kald. Bakanl k birimleri aras nda koordinasyonda da sorunlar ya an yor. Mesela bir ürün; ambalaj tasar m, ilaç takip sistemi ve t bbi ürünler ambalaj yönetmeli ine uygun haz rlanmas na ra men sorumlu merci taraf ndan reddedilebiliyor. laç takip sistemi i letme k lavuzunda biletilen uygulamalar için gerekli bakanl k yaz l m altyap s tam olarak olu turulmam durumda. Di er süreçlerde de baz eksiklikler mevcut. Üretici iade süreçleri ile ilgili arayüzler eksik tasarlanm durumda. Ayr ca sektörde patent konusunda da ciddi s k nt lar var. Referans yani orijinal ilaç üreticisi firmalar mevcut ürünlerinin patent sürelerini uzatmaya çal yorlar. Bu da e de er ilaç üreten rakip firmalara kar haks z rekabet yarat yor dedi. Karekod İlaç Takip Sistemi, 1 Haziran da başlıyor. Her ilaca bir kimlik numarası verilmesi anlamına gelen uygulamayla, sahte kupürlü ve kaçak ilaçların piyasaya sürülmesinin önlenmesi amaçlanıyor. Ancak, Karekod hakkında pek çok eczane, ecza deposunun yeterince bilgili olmaması ve iletişim yetersizliği sıkıntı oluşturuyor. Ortak bir denetim mekanizmas gerekli SA LIK Hizmetleri Meslek Komitesi Ba kan ve Meclis Üyesi Dr. U ur Baran, sektörün birlikte hareket etmesi durumunda sorunlar n da ortadan kalkaca n vurgulad. Dr. Baran, sözlerini öyle sürdürdü: Bir t bbi kanaati, ancak di er bir t bbi kanaat sorgulayabilir. Kamu veya özel kurum fark etmiyor, önemli olan niyetler ve ahlaki de erlerdir. Etik ve ahlak farkl olarak alg lan yor. Etik olmayan nedir? Ahlaks zl kt r, tabii ki. Etik d uygulamalar hem kamuda hem de özel sektörde olabilir. Sistem bunu denetlemeli. Özel sektör, Türkiye genelinde verilen sa l k hizmetinin yüzde 25 ini üstlenmi durumda. Milyonlarca i lem yap l yor ve her birinin tek tek denetlenmesi mümkün de il. Ortaya ç kan sorun u; kamu ve özel sektörün birlikte hareket edememesi. Sa l k sisteminde var olan aktörlerin ortak bir denetleme mekanizmas geli tirmesi do ru olacakt r. Sa l k Bakanl var, SGK var, Tabipler Odas var, sektörü temsil eden dernekler var, TO Meslek Komiteleri var. E er birlikte karar al r, birlikte uygularsak tüm sorunlar n üstesinden gelebiliriz. Ortak bir göz olarak yapaca m z denetim daha sa l kl ve adil olacakt r. SGK ile u anda en öncelikli sorunlar m z n biri faturalardaki bir ödemenin uygun olmad kanaatine var ld nda yap lan kesinti. E er kesintiye itiraz edersek, fatura bedelinin tümü ask ya al n yor ve en az bir ay itiraz n sonuçlanmas için bekleniyor. Bu tür beklemelere tahammülümüz yok. tiraz edilmi k sm n ask ya al nmas n, geri kalan n ödenmesini istiyoruz. Karekod sisteminin de sektörün önemli maliyet kalemlerinden biri olan ilaçta ciddi tasarruf sa lamas n bekliyoruz. Sektör, kaliteli ürün yerine ekonomik olana itiliyor TO T bbi Aletler Meslek Komitesi Ba kan ve Meclis Üyesi Kaz m Erya ar, sa l kta yap lan gereksiz harcamalar n sektöre herhangi bir katk sa lamad gibi, tüm sektörü de zan alt nda b rakt n söyledi. Erya ar, öyle konu tu: Ancak sa l k harcamalar ndaki k s tlama uygulamalar sektörün tüm bile enlerini zor durumda b rakabiliyor. Mesela, geri ödemelerinin uzun olmas sa l k kurumlar n n kaliteli üründen ziyade daha ekonomik ürünlere yönelmesine sebep oluyor. Gerek kamuya ait sa l k kurumlar n n gerekse özel sa l k kurulu lar n n ihtiyac olan t bbi cihaz ve sarf malzemelerinin tedarikçisi olarak, bizler de sistemin düzgün i leyen, izlenebilir ve suiistimallere yol açmayacak ekilde düzenlenmesinden yanay z. Zira sa l kta yap lan gereksiz harcamalar sektöre herhangi bir katk sa lamad gibi tüm sektörü zan alt nda b rak yor. T bbi cihaz sektörü tamamen kay t alt nda bulunuyor. Ulusal Bilgi Bankas na (UBB) kay tl olmayan, gerekli kalite güvence belgelerine ve sertifikalara sahip olmayan ürünlerin (CE ve SO gibi) piyasaya arz mümkün de ildir. LAÇLAR artık kimlik no ile takip edilecek SGK İstanbul Müdürü Mustafa Kuruca, 1 Haziran 2009 da uygulanmaya başlanacak ve 2010 da zorunlu olacak Karekod sistemiyle ilgili olarak şunları söyledi: Karekod, sahte kupür veya Mustafa Kuruca kaçak yolla getirilen ilaçların sisteme girmesini engelleyecek. Bir kişi adına sisteme girilen ilacı, bir başkası giremeyecek, sistemde olmayan ilacı sistem kabul etmeyecek. Bir kişi üzerine fazla ilaç yazılması da engellenecek. Eskiden üretilmiş ve depoda bekleyen ilaçlar da şimdilik sisteme girecek ve bu ilaçlara 2009 sonuna kadar izin verilecek. İlaç her aşamada izlenecek. Teknik açıdan karekod uygulamasına geçmesi zor ürünler için bu süre uzatıldı. İ HASTAYA DENETİM Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul Müdürü Mustafa Kuruca, İstanbul Ticaret e, kurumun yeni uygulamaları ile bilgi verdi. Müdürlük, özel hastaneleri, hastalarına yapılan işlemleri kontrol ederek denetliyor. Örnekleme yöntemiyle seçilen hastalar, SGK müdürlüğüne çağrılıyor, hangi sağlık hizmetlerini aldıkları birebir görüşmelerle netleştiriliyor. Hasta ve hastane seçiminde, vatandaştan birebir giden şikayetler de dikkate alınıyor. Hasta kılığında sağlık kuruluşlarına başvuran bakanlık müfettişleri denetimlerini ayrı bir koldan sürdürüyor. Müdür Mustafa Kuruca, Hastanelere getirilen hasta katkı payı uygulamasının başvuruları yüzde 40 azalttığı gibi; fatura ve hasta denetimleri de gereksiz harcamaları azaltacak. Bununla ilgili rakamları kamuoyu ile paylaşacağız bilgisini verdi. DENETİMLER ARTACAK Kuruca, SGK İstanbul Müdürlüğü nün hastanelerin yaptığı işlemleri izlemeye başladığını, ortalamaları aşan hastane ya da ilgili branşın incelemeye alınacağını söyledi. Sektördeki denetimlerin biraz daha artacağı bilgisini veren Kuruca, Vatandaşlardan gelen şikayetleri değerlendirerek de denetleme yapıyoruz. Örnekleme yöntemi ile yaptığımız denetimlerimiz var. Birkaç branşta rasgele hasta işlemlerini çekiyoruz ve hastaları kuruma çağırıyoruz, kendilerine yapılan işlemlerle ilgili bilgi alıyoruz dedi. Özel hastanelerle SGK nın yaptığı anlaşmalar çerçevesinde 10 bin liradan başlayan 200 bin liraya kadar çıkan cezai yaptırımlar var. Hatta kurumun feshine kadar giden cezalar sözkonusu. OTOKONTROL ŞART Kuruca, SGK nın özel sağlık kuruluşlarını desteklediğini, sisteme ve sektöre yaptıkları çok önemli katkıların bilincinde olduğunu dile getirerek şunları dile getirdi: Özelde de kamuda da yanlış yapanlar var tabii ki. Suçlamak anlamında değil bunlar. Ama yanlış iş yapanın yanında, doğru iş yapan da zan altında kalıyor sektörde. Özel sağlık kuruluşları ile bazı sıkıntılarımız var. Özel sağlık kuruluşlarının ÖHSAD, TÜMSAD gibi derneklerinin sayıları fazla ama yaptırım güçleri yok, üyelerine. Kendilerine gelen şikayetlerde, özel sağlık kuruluşlarını karalayan ve imajını bozanlara yaptırımları olmalı. Bu mekanizmaların devreye girmesi lazım. Otokontrolü kendileri sağlayabilir. İTO, meslek komiteleri aracılığı ile belki bunu yapabilir. Böylece biraz daha disipline olacaklardır. SOYHAN ALPASLAN Kanun haz rlan rken sektör orada olmal TO Medikal ve laç Meslek Komitesi Meclis Üyesi Zekeriya Av ar, görü ünü öyle ifade etti: Sektörün sorunlar, ülkemizin sa l k politikas ile do rudan ba lant l. Bu sorunlar Sa l k ve Maliye gibi ilgili bakanl klar ile sektör temsilcilerinin bulundu u ticaret odalar, meslek odalar gibi birimlerin ortak çal malar ile çözülebilecek sorunlard r. Dernek, federasyon, sendika gibi sektörel sivil toplum örgütleri; sorunlar, devletin ilgili mercilerine daha s k duyurabilmeli. Ç kar lacak kanunlar n haz rl k döneminde dan man ya da müdahil olarak da bulunmal lar. Sektörel örgütler kendi iç denetimlerini yapmal ve sektöre zarar veren üyelerini uyarmal lar. Hatta gerekirse bu üyelerin te hiri yap larak önlem al nmal. GÜNDEM ERTU YA AR ertug@yasar.nom.tr Peki kimler para kazan yor? Biz işadamları kendimiz kazandığımız para kadar başkalarının kazandığı para ile de ilgileniriz. Ve açıkçası bizim kazanamayıp da başkalarının kazandığı parayı da kıskanırız! 2008 genelde işadamları için para kazanma anlamında kötü geçti. Kriz para kazanmamızı önledi. Halbuki 2002 den bu yana Türk ekonomisi bayağı bir para kazanma olanağı yaratıyordu. Meğerse eşeğin büyüğü ağırda imiş (ya da kabağın büyüğü heybede imiş) Yani 2009, para kazanma ve kâr etme anlamında 2008 i mumla aratmaya başladı. Birçok işletme kâr etmeyi unuttu; zararın neresinden döneceğini hesaplamaya başladı. Zaten bu nedenle de Türk sanayi ve ticaret yaşamında son aylarda ciddi bir işten çıkarma dalgası yaşandı ya! Para kazanamadığı gören girişimci ve işadamları hemen maliyet kısıntısına gitti. Olan da yazık çalışanlara oldu. Ama bu ortamda bile para kazananlar var. Hem de eşek yükü ile! İşadamı olarak kıskanmamak elde değil. Düşündüğünüz gibi Bankalardan söz ediyoruz. Açıkladıkları ilk üç aylık gelirgider tablolarına göre, Türkiye de bankalar krize rağmen kârlarını artırmışlar. Ve öyle görülüyor ki yılın geri kalan kısmında da artırmayı sürdürecekler. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ın da içinde olduğu bir kesim, bankaların bu kârını kriz fırsatçılığına bağlıyor. Genelde reel sektörde şöyle bir infial ve isyan var: Merkez Bankası faizleri yılbaşından bu yana 7 puan aşağı çekti. Bankalar sadece mevduat faizlerini aşağı çektiler. Ama kredi faizlerini aşağı çekmediler (ya da çok az çektiler). Bankalar kriz fırsatçılığı yapıyorlar. Başbakanımız Erdoğan bu hafta İstanbul da düzenlenen Ev Tekstili Fuarı nın açılışında şu sözleri söylemiş: Hâlâ -biz Merkez Bankası nın açıkladığı faiz oranlarına inmek durumunda değiliz- biçiminde bankacılık anlayışı var. Ben bu anlayışa saygı duyarım ama doğru bulmam. Çünkü bu acımasız bir yaklaşım. Bu görüşler zaten Tayyip beyin bildiğimiz ve hep dile getirdiği görüşler. Sadece kendisi değil, kabinesinin bakanları da bu görüşleri kimi zaman dile getiriyorlar. Tarafsız bakarsanız göreceksiniz ki aslında söylenenler yanlış değildir; ama doğru da değildir! Yanlış değildir; çünkü evet, bankalar mevduat faizlerini hızla aşağı çekerken kredi faizlerini hemen hiç yerinden oynatmadılar. Ama doğru da değildir; çünkü Merkez Bankası faizi ülkede kredi faizini tek başına belirleyen etmen ve koşul değildir. Bankalar bir işletme olarak sattıkları ürün olan paranın fiyatını (faizini) serbestçe belirleme hakkına sahiptirler. Ha eğer bankalar monopol (tekel) ya da oligopol oluşturarak sattıkları ürünün fiyatını yapay olarak/anlaşmalı olarak yüksek tutuyorlarsa bu zaten bir suçtur. Bu suçla uğraşması ve ilgilenmesi gereken kamu kurumları vardır. Görev onlara düşer. Telkinle ve emirle faiz düşmez. Çünkü para, yani mevduat, aynı ürkek bir kuş gibidir. Nasıl bir kuşu avucumuzda tutarken hem çok yumuşak davranırız, ama hem de elden kaçırmayacak kadar güç uygularız. İşte mevduat da aynı böyledir. Hem yumuşak davranacaksın, hem de elden kaçırmayacak kadar güç uygulayacaksın. Aynı konuda konuşan MB Başkanı Durmuş Yılmaz da benzer şeyler söylemiş: Faiz oranları dünyada likiditenin kuruduğu dönemin oldukça altında, ama olması gereken seviyede değil. Bu işler zorlamayla olmaz. Bugün hâlâ likidite sorunundan söz ediliyor. Bankalar tabiri caizse tavuk gibi yumurtanın üstünde. Yani likiditenin üstünde oturuyor. Evet, bankalar tavuğun yumurtanın üzerinde oturması gibi likiditenin üzerinde oturuyorlar. Biliyorlar ki bu yıl kamu bütçesi ciddi bir açık verecektir ve bu açık da iç borçlanma ile kapatılacaktır (Bu yıl bütçe açığı 10 milyar lira olarak öngörülmüşken 50 milyar lira olacak). Demek ki devlet borçlanacaktır. Yani devlet, bankaların likiditesine gereksinim duyacaktır. Eh o zaman da bankalar devlete istedikleri fiyattan/faizden para satacaklardır/borç vereceklerdir. Türkiye de kamu maliyesi denkleşmeden piyasa faizlerinin dramatik biçimde düşmesi olası değildir. Demek ki piyasa faizi konusunda sadece bankaları suçlamak yerine biraz da kamu maliyesini düzenleyenleri sorumlu tutmamız gerekiyor. Türkiye nin en büyük borç alan kurumu olan devlet borçlanmasını azaltmadan piyasa faizlerinin düşmesini beklemek sadece güzel bir düş olmaz mı?

4 Sayfa04.qxd:Sayfa 4.qxd 5/22/09 12:00 AM C M Y K SAYFA 4 T CARET REHBER Haz rlayan: Dil ah Keflio lu dilsah.keflioglu@ito.org.tr ORTADO U DAN TALEPLER Talep: Kırtasiye malzemeleri, kitap basımı New Vision İrtibat: Mohd Munger Tel: newvisionest@gmail.com Talep: Lokum, çikolata Atlantic Trading Est. İrtibat: Abdul Rehman Abuulla Tel: Faks: Mobile: P.O.Box: AI Ain- United Arab Emirates espotla@emirates.net.ae Talep: Çikolata paketleme makineleri ALL Saeed Al Hajri Tel: Faks: P.O. Box: Bani Yas-Abu Dhabi, UAE. larocheuae@gmail.com Talep: Geleneksel tatlı ve şekerleme/çikolata şeker üreticileri Fresh Selection İrtibat: Nasir Ahmed Khan Mob: , Factory Tel: Faks: P.O.Box:9005, Dubai, U.A.E., Jumeirah Branch, Tel: info@freshselection.net, Talep: Ayçiçeği Global General Trade İrtibat: Lassad Trabelsi Dubai Tel: lassad.trabelsi@gmail.com Talep: Paketleme makineleri Emirates Dates İrtibat: Mohammed A.R.AI Shamsi P.O. Box 2758, Abu Dhabi, United Arab Emirates (HO) t: / , M: F: mohdshamsi@emirtesdates.com Dubai Office, T: F: Dubai Showroom, Abu Hail Centre, T: Talep: Gıda Tricom L.L.C. Sufhel Khatib P.O. BOX:3147 Dubai, U.A.E. Tel: Faks: suhel@tricomllc.com Yurtiçi Firma Adresleri Fuarlar Döviz Kurlar Pariteler haleler Seçilmifl emtia fiyatlar Madde Dünya Borsas Birim HALELER Ürün: 7 adet ameliyathane inşaatı yaptırılacak İhaleyi açan: Mersin Toros Devlet Hastanesi İhale tarihi: İhale Mersin Toros Devlet Hastanesi nde 28 Mayıs 2009 da saat da Ürün: Abana balıkçı barınağı onarımı ve rıhtım ilavesi işi ihale edilecek İhaleyi açan: Bolu Ulaştırma Bölge Müdürlüğü İhale tarihi: İhale, Bolu Ulaştırma Bölge Müdürlüğü nde 26 Mayıs 2009 da saat da yapılacak Ürün: Kırka 3 numaralı çözme tesisi işi ihale edilecek İhaleyi açan: Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü İhale tarihi: İhale, Eti Maden İşletmeleri Genel Müdürlüğü nde 9 Haziran da saat da yapılacak Ürün: Sonuç karşılığı laboratuar hizmeti satın alınacak İhaleyi açan: Elazığ Palu Devlet Hastanesi İhale tarihi: İhale, Palu Devlet Hastanesi nde 29 Mayıs 2009 da saat da yapılacak Ürün: Oya Bahadır Yüksel Rehabilitasyon Merkezi için rehabilitasyon hizmeti satın alınacak İhaleyi açan: Gaziantep Büyükşehir Belediyesi İhale tarihi: İhale, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi nde 16 Haziran 2009 da saat da yapılacak Ürün: 2 bin 9 çocuğun sünnet organizasyonu işi ihale edilecek İhaleyi açan: Ankara Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı İhale tarihi: İhale, Ankara Büyükşehir Belediyesi nde 4 Haziran 2009 da saat da yapılacak Ürün: 140 kişi ile genel temizlik işi yaptırılacak İhaleyi açan: Harran Üniversitesi Rektörlüğü İhale tarihi: İhale, Harran Yurtd fl fl Talep ve Teklifleri px?tabid= spx?ikid=10 Resmi Gazete - Mevzuatlar Sektör Bilgileri aspx?tabid=511 sek/sektor.cfm?sec=ara Uluslararas Kurulufllar CokTarafliKuruluslar.aspx?ctID= 3&IKID=10 Alüminyum Londra Ton 1.489,00 0, ,69-2,06 Çinko Londra Ton 1.519,00 0, ,37-10,62 Pamuk NYCE (cent-kg) 1,27-4,51 1,54 4,76 Bu day ikago Ton 216,95 1,39 333,63-0,04 Alt n Londra Ons 928,50 1,25 921,00 0,55 Pik Demir TDÇ Ton 400,00-2,44 380,00 0,00 Not : tarihli MB Döviz Satı Kuru dikkate alınmı tır. EURO - DOLAR - ALTIN - BORSA Cumhuriyet Altını (satı TL) MKB Döviz Kurlar -TL (TCMB) Dünya Borsas Fiyat ($) Haftal k De i im (%) Yerli Mal n Fiyat ($) Haftal k De i im (%) Kaynak: İTO İstatistik Şubesi Üniversitesi Rektörlüğü İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı nda 17 Haziran 2009 da saat da yapılacak Ürün: Temizlik hizmeti satın alınacak İhaleyi açan: Bakırköy Belediye Başkanlığı İhale tarihi: İhale, Bakırköy Belediyesi nde 17 Haziran 2009 da saat da yapılacak Ürün: Yemek hizmeti işi ihale edilecek İhaleyi açan: İstanbul Sağlık Müdürlüğü İhale tarihi: İhale, Sağlık Müdürlüğü nde 29 Mayıs 2009 da saat da yapılacak Ürün: Ortopedi ve travmatoloji ameliyat malzemesi satın alınacak İhaleyi açan: Sağlık Bakanlığı Eyüp Devlet Hastanesi İhale tarihi: İhale, Eyüp Devlet Hastanesi nde 29 Mayıs 2009 da saat 9.30 da yapılacak Ürün: Kokart, erbaş-er eğitim şapkası satın alınacak İhaleyi açan: Jandarma İkmal Merkezi Komutanlığı Soğanlık- Kartal/İstanbul İhale tarihi: 12 Haziran 2009 da saat da Şartname: İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 8 TL karşılığı aynı adresten aynı adresten satın alınabilir Dosya No: Ürün: 73 kalem tıbbi, sıhhi ve laboratuar malzemesi alımı İhaleyi açan: TCSB İstanbul Bakırköy Kadın, Doğum ve Çocuk Hastalıkları E.A. Hastanesi İhale tarihi: 23 Haziran 2009 da saat da Şartname: İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 100 TL karşılığı aynı adresten satın alınabilir Dosya No: Ürün: Kumaş, gabardin, haki, subay pardösülük satın alınacak İhaleyi açan: Jandarma İkmal Yurtd fl Firma Adresleri Yurtiçi ve Yurtd fl Ticaret - Sanayi Odalar Ülke Bilgileri &icerikID=262&dil=TR Yurtd fl ndaki Türk Giriflimcileri Kaynak: TO Bilgi ve Dokümantasyon ubesi STANBUL T CARET ODASI F YAT NDEKSLER Nisan 2009 En Yüksek De er Görüldü ü Tarih En Dü ük De er Görüldü ü Tarih 314,00 15 May s 310,00 21 May s ,45 21 May s ,06 15 May s Euro Al Kuru 2, May s 2, May s Sat Kuru 2, May s 2, May s Dolar ($) Al Kuru 1, May s 1, May s Sat Kuru 1, May s 1, May s stanbul TÜFE stanbul TEFE Ayl k 3,06 0,73 Y l Sonuna Göre 5,07 0,88 Y ll k de i im 8,07 0,14 Y ll k ort. de i. 11,79 9,14 Merkezi Komutanlığı Soğanlık- Kartal/İstanbul İhale tarihi: 11 Haziran 2009 da saat da Şartname: İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 8 TL karşılığı aynı adresten satın alınabilir Dosya No: Ürün: Eşya satışı İhaleyi açan: Erenköy Tasfiye İşletme Şube Müdürlüğü İhale tarihi: 28 Mayıs 2009 tarihinde üçüncü satış, saat ile saatleri arasında yapılacak İhale şekli: Açık artırma suretiyle Dosya No: Ürün: Araç kiralama hizmeti alınacak İhaleyi açan: Jandarma İkmal Merkezi Komutanlığı Soğanlık- Kartal/İstanbul İhale tarihi: 9 Haziran 2009 da saat da Şartname: İhale dokümanı, idarenin adresinde görülebilir ve 8 TL karşılığı aynı adresten satın alınabilir Dosya No: Ürün: Tıbbi sarf malzemesi alımı İhaleyi açan: TC Sağlık Bakanlığı Nazilli Devlet Hastanesi Baştabipliği İhale tarihi: 17 Haziran 2009 da saat da Dosya No: Ürün: Araçların trafik sigortası yaptırılacak İhaleyi açan: TCDD 3. Bölge Müdürlüğü İhale tarihi: İhale, TCDD 3. Bölge Müdürlüğü nde 5 Haziran 2009 da saat da yapılacak Ürün: Araç kiralanacak İhaleyi açan: 3 üncü Komando Tugay Komutanlığı (Siirt) İhale tarihi: İhale, 3 üncü Komando Tugay Komutanlığı nda 29 Mayıs 2009 da saat 9.00 da yapılacak Ürün: Araç kiralanacak İhaleyi açan: TEİAŞ Gölbaşı Sosyal Tesisleri İşletme Müdürlüğü İhale tarihi: İhale, TEİAŞ Gölbaşı Sosyal Tesisleri İşletme Müdürlüğü nde 22 Haziran 2009 da Mısır dan rüzgar enerjisi projesi MISIR Elektrik ve Enerji Bakanlığı, Mısır Elektrik Kurumu ve Mısır Elektrik Taşıma Şirketi tarafından yapılacak Suez Körfezi Rüzgar Enerjisi tesisi için bir duyuru yapıldı. Yap-işlet modeliyle gerçekleştirilecek proje için firmalardan ön yeterlilik evrakları isteniyor. Evrakların Mısır Elektrik Taşıma Şirketi ne 21 Temmuz a kadar sunulması gerekiyor. Mısır Arap Cumhuriyeti Mısır Elektrik Taşıma Şirketi Satın Alma Başkanlığı Tel & Faks: Adres: Eqyptian Electricity Transmission Company Abbasseya, Cairo-Egypt İran, magnezyum fabrikası için Türk girişimci arıyor İRAN da yerleşik Shemsh Felez Royal Co. adlı firma, yabancı bir yatırımcı ile ortaklaşa magnezyum fabrikası kurmayı amaçlıyor. Bu projeyi gerçekleştirmek için de özellikle bir Türk yatırımcı arıyor. Ortalama 19 milyon Euro luk bir yatırım yapılması amaçlanan projenin pek çok avantajı bulunuyor. En önemli avantajlardan biri ise projeyi gerçekleştirecek olan firmanın 10 yıl boyunca vergiden muaf olması. Bilgi efaramarz.kafi@gmail.com RESM GAZETE ESNAF VE SANATKARLARIN KAYIT VE YILLIK A DAT ÜCRET : Esnaf ve sanatkarlar n ödeyecekleri kay t ve y ll k aidat ücreti yönetmeli inde de i iklik yap ld. Buna göre, esnaf ve sanatkar na uygulanan tarifelerde; ilçelerin geli mi lik durumuna göre, kanunda belirtilen ücret s n rlar dahilinde kalmak art yla ve gerek görülecek ilçelerde farkl olabilecek ekilde Konfederasyon yetkili olacak. LNP DEPOLAMA TES S TEMEL KULLANIM USUL VE ESASLARI YÖNETMEL : Enerji Piyasas Düzenleme Kurumu (EPDK) taraf ndan düzenlenen s v la t r lm do algaz (LNG) depolama tesislerinin temel kullan m usul ve esaslar n n belirlenmesine dair yönetmelik, yürürlü e girdi. Depolama irketlerinin e it taraflar aras nda ayr mc l k yap lmamas ilkesi do rultusunda; bo altma, depolanma, gazla t r lma, tesise yana abilecek geminin ve kara tankerinin özellikleri ile tankerlerin yana ma ve ayr lmalar na ili kin i letim ko ullar temel kullan m usul ve esaslar na göre sa lanacak. SPK TEBL NDE DE KL K: SPK, Kaydile tirilen Sermaye Piyasas Araçlar na li kin Kay tlar n Tutulmas n n Usul ve Esaslar Hakk nda Tebli de De i iklik Yap lmas na Dair Tebli i nde de i iklik yapt. De i ikli e, rehne konu olan sermaye piyasas araçlar, mevcut hak sahibi hesab ndan rehin alan n hesab n n bir alt hesab na kaydedilecek. SINIR T CARET N N DÜZENLENMES : Kom u ülkelerle yapaca m z s n r ticareti usul ve esaslar belirlendi. S n r Ticaretinin Düzenlenmesi karar, Artvin in Sarp, Ardahan n Türkgözü gümrük kap lar ndan Gürcistan, I d r n Dilucu Gümrük Kap s ndan Nahcivan, A r n n Gürbulak, Van n Kap köy, Hakkari nin Esendere gümrük kap lar ndan ran, rnak n Habur Gümrük Kap s ndan Irak, Mardin in Nusaybin, anl urfa n n Akçakale, Gaziantep in Karkam, Kilis in Öncüp nar, Hatay n Cilvegözü gümrük kap lar ndan Suriye ile yap lacak s n r ticaretinde uyulacak usul ve esaslar içeriyor. THALATÇILARA TEKL FLER MISIR Teklif: Kümes, çiftlik, sera, depo, fabrika ve ahşap konaklama yerleri için soğutucu Pad imalatı yapıyor Wadi Holdings Adres: 10 EI Managem & EI Mahager St. Mohandissen Giza/Eqypt İlgili kişi: Ms. Slyvia Alfons Tel: Faks: sylvia@wadigroup.com.eg Dosya No: ÇİN Teklif: LCD televizyon, CRT renkli televizyon, CD oynatıcı, mini fırın, kahve makinesi, su ısıtıcı, mikrodalga fırın, endüksiyon pişirici ve çeşitli eşyalar İlgili kişi: Rowena Tze Tel: Faks: lamhonkin888@gmail.com MISIR DAN İŞBİRLİKLERİ İşbirliği: Dondurulmuş sebze ve meyve üretimi The International Union for Integrated Food Industries (Lazah) Adres: 34,26 July St. Lebanon Sq. Mohandseen, Giza Eqypt Tel: /2 Faks: akhairy@lazha.com Dosya no: İşbirliği: Taş, fosfat, talk pudrası, Aswan kili ürünlerinde uzman olan ve faaliyet gösteren International Academy for Technology adlı firma Türk firmaları ile işbirliği yapmak istiyor. International Academy for Technology İrtibat: Mr. Dr. Ahmed Mohamed Ahmed amh0888@hotmail.com amh777@hotmail.com bardan@yahoo.com İşbirliği: Taze sebze ve meyve, pirinç ve kırık pirinç, kurutulmuş sebze, şifalı otlar, bal arıları, bisküvi, hayvansal gıda, masa tuzu Misr Foreign Trade CO. İrtibat: Mr. Nabil Naguib Tel:

5 Sayfa05.qxd:Sayfa 5.qxd 11:54 PM C M Y K YAYALAR HAKLARINI B LM YOR Yayalar araçlara neden yol verir (1) İnsanların birbirine saygısının direkt etkilendiği bir sektör ulaşım. Adeta, ülke medeniyetinin fotoğrafıdır ulaşım ve onun kurallar silsilesi trafik. Gelişmiş ülkeler, insanlar arasındaki saygının zedelenmemesi için trafik kurallarına uyumda tüm yaptırımları taviz vermeden uygulamaktadır. İnsanoğlu, yaradılışı gereği hür doğdum hür yaşarım vecizesini yaşamının her alanında uygulamayı çok sever. Bu hürriyeti engelleyen polis, zabıta, kontrol elemanı gibi unsurlara da oldum olası doğal bir defans içindedir. Saygının ilk ve en önemli öğesi, insanın kendisini ve insanları sevmesinden geçer. Bu sevginin üstüne, okuyarak gelişen bireyleri ilave ettiğimizde, insanlar arası saygının kurumsallaştığını görürüz. Gelin, büyük şehirlerimizdeki sürücü davranışlarına trafikte saygı vizöründen bakalım: TRAFİKTE SAYGI ÇEŞİTLEMESİ Kendine saygı a) Araçlar çoğunlukla kirlidir. b) Sürüş öncesi lastik gibi emniyet kontrolleri yapılmamaktadır. c) Seyir halindeyken cep telefonuyla konuşulmaktadır. d) İçkili araç kullanılmaktadır. e) Aşırı hız yaparak, aile bireylerini ve en önemlisi kendisini riske atmaktadır. f) Hatasını kamufle etmek için, polisi üst düzey tanıdıklarıyla tehdit etmektedir. Topluma saygı a) Trafik sinyalizasyon sistemi, sürekli ihlal edilmektedir. b) Olur olmaz korna çalarak, gürültü kirliliği yaratılmaktadır. c) Kırmızı ışıkta duranlar, taciz edilmektedir. d) Polise rüşvet vererek, hatasını telafi etme yoluna gitmektedirler. e) Kavşaklarda stop çizgisini geçmekte, trafik uyarı ve işaretleri ihlal edilmektedir. f) Sigara külleri gibi atık malzemeler araçlardan yollara atılmaktadır. Bunların neticesinde; devlet erki ve kuruluşları, bu olumsuzluklara çare olarak yalnızca ceza kesmektedir. Belediyeler ise sürücülerin kuralsızlıklarını önlemek için, ana arterlerde gidiş ve geliş şeritlerini yol boyunca beton refüjler ile ayırmakta ve yol kotundan yüksek yaya kaldırımları inşa etmektedirler. Oysa ki, trafik saygısı ileri düzeyde olan ülkelerde, yerel yönetimler orta refüj imal etmek yerine, bu alanları yatay yol çizgileriyle ve reflektif yol butonlarıyla ayırmaktadır. Ifl gördüm de... SUAT SARI TO Meclis Üyesi Servis Ta ımacılı ı Meslek Komitesi Ba kan Vekili Trafik polisi adamı çevirmiş: - Hey hemşerim, kırmızı ışığı görmedin mi? Adam: - Vallahi memur bey, kırmızıyı gördüm de seni görmedim! Suriye ye ihracatta gerekli olan belgeler TÜRKİYE den bazı ülkelere yapılan ihracatlarda menşe ve dolaşım belgesi tasdik işlemlerinde ithalatçı ülkelerin talepleri doğrultusunda farklı uygulamalara başvurulabiliyor. Gümrük Müsteşarlığı ndan alınan bilgiye göre, Türkiye den Suriye ye yapılan ihracatta EUR.1 ve EUR.MED Dolaşım Belgeleri düzenleniyor. Bu belgelerin düzenlenmesinde uyulacak usuller, ikili Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) ile belirleniyor. Fakat, bazı belgelerin üzerine de eşyanın Türk menşeli olduğuna dair ibare düşülmesine gerek olmuyor. Bu düzenlemeler yapıldığı halde ihracatta hâlâ sorun yaşanması durumunda Gümrük Müsteşarlığı ve Dışişleri Bakanlığı na bildirilmesi gerekiyor. Mut Kayısısı tescillendi MERSİN in Mut ilçesinde ve köylerinde üretilen yaş sofralık kayısı, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname nin 9. maddesi gereğince Mut Kayısısı ismiyle tescillendi. Mut Kayısısı nın pazarlaması esnasında da Mut Kaymakamlığı na ait tescilli logo basılacak. Mut Kayısısı olmadığı halde bu isimle ambalajlanan veya logosu bulunmayan ürünler ile karşılaşıldığında ise bu ürünler hakkında yasal işlem uygulanacak. Bilgi Tel: SAYFA 5 GÜNCEL fi PANOSU/ücretsiz Elektronik firmas nda uluslararas sat organize edebilecek part-time veya full-time personel. derindedekto@hotmail.com Ofisimde kulland m fotokopi makinesini sat yorum G da firmam z için kurumsal ileti imde görev alacak 35 ya n a mam, tecrübeli bayan personel. haliluyan@gmail.com nterneti iyi kullanabilen, siteleri iyi gezebilen, ileti im sorumlusu al nacakt r model Mitsubishi Carisma full model olan arabam sat yorum Ayakkab boya i inde çal acak usta ar yorum Klasik & modern tablolar n z de erine al n r, ekspertizi yap l r M LLETLERARASI T CAR L K LERDE YEN DÖNEM 73 ülke ticarette aynı hukuk dilini konuşacak Aralarında ABD, Rusya, Çin, AB, Pasifik ve Afrika ülkelerinin de bulunduğu 73 ülkenin kabul ettiği Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında BM Antlaşması ile sınır ötesi satışlarda tek hukuk sistemi geçerli olacak. Türkiye de anlaşmayı 14 Nisan da kabul etti. TBMM nin 14 Nisan da kabul ettiği Viyana Satım Antlaşması olarak bilinen Milletlerarası Mal Satımına İlişkin Sözleşmeler Hakkında Birleşmiş Milletler Antlaşması ile Türkiye, sınır ötesi satışlarda tam anlamıyla küresel hukuk sisteminin içine girecek. Antlaşmaya taraf 73 ülkeyle gerçekleşen ticari ilişkilerde herhangi bir uyuşmazlık olması halinde 5870 sayılı kanunla hangi ülkenin hukukunun uygulanacağı tartışması sona erecek ve tek bir uluslararası anlaşmaya bağlı kalınacak. Milletlerarası Ticaret Odası Milletlerarası Ticaret Hukuku Komisyonu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Ercüment Erdem, firmaların diğer ülkelerle yaptığı alım ve satımlarda ortaya çıkan uyuşmazlıklarda hangi hukukun uygulanacağına ilişkin endişe ve belirsizliklerin bu antlaşma sayesinde ortadan kaldırılabileceğini ifade etti. SORUNLAR GİDERİLECEK Erdem, milletlerarası ticari ilişkilerin büyük bir kısmını milletlerarası mal satımlarının oluşturduğunu ve bu ilişkilerden doğan çok sayıda sorunun ticaret hayatını etkilediğini belirterek, Uzun yıllar bu sorunların bir bölümünü farklı tabiyette olan tarafların farklı hukuklarının satım sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklara getirdiği farklı çözümler oluşturmuştur. Örneğin Almanya ile ihracat yapan bir Türk firması, Almanya nın iç hukukuna tabi olmuş, kaç ülke ile ihracat yaparsa yapsın o kadar farklı ülkenin iç hukukuna tabi olmuştur. Dolayısıyla Türkiye bilmediği bir hukuku kabul etmek zorunda kalmıştı diye konuştu. Erdem, Türkiye nin katılım için bildirimde bulunmasından bir yıl sonra antlaşmanın yürürlüğe gireceğini, henüz bildirim yapılmadığını, önümüzdeki yıl bu antlaşmanın Türk ihracatçısı ve ithalatçısı için uygulanır hale geleceğini bildirdi. Firmalar, haklarını da borçlarını da bilecek PROF. Dr. Ercüment Erdem, Türkiye nin ihracatının artmasının sadece ucuz fiyat ve kaliteli malla olmayabileceğini, bu işin hukuki boyutu da bulunduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: Bu antlaşmayla artık Türkiye sınır Firmalara anlatılmalı PROF. Erdem, baz ülkelere ihracat yapmakta çekingen davranan firmalar n bu antla ma ile daha cesur hareket edebilece ini söyledi. Antla ma konusunda ihracatç ve ithalatç firmalar n bilgilendirilmesinin büyük önem ta d n kaydeden Erdem, ihracatç lara sektörler baz nda çe itli ihtimalleri de içeren farkl tip sözle meler sunulmas ile bir ad m daha öne geçilece ini kaydetti. ötesi satışlarda tam anlamıyla küresel hukuk sisteminin içine girdi. Bu, Türkiye için 20 yıl gecikmeyle de olsa, milletlerarası satım hukuku açısından uluslararası bir düzenin içine girildiği, Türk ticari hayatına TÜRKİYE nin, ihracattaki gerileme eğilimine rağmen son yıllarda girdiği alternatif pazar arayışları sayesinde, Ortadoğu ve Afrika ülkelerine dış satımı artırdığı bildirildi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, ihracatta dört yıldır sürdürülen yakın ve çevre ülkeler stratejisinin meyvelerini toplamaya başladıklarını söyledi. yahya.gul@ito.org.tr / Faks: Avrupa da s n rs z ve süresiz oturum dan manl için bizi aray n. Cem Y ld z office.cem@gmail.com Grafiker bir arkada la yüzde 50 ortakl k dü ünüyoruz, sermaye önemli de il BM taraf ndan 1980 de haz rland BM taraf ndan 1980 de haz rlan p kabul edilen antla maya ABD, Rusya, Çin, AB, Pasifik ve Afrika ülkelerinin de aralar nda bulundu u 73 ülkenin taraf oldu unu hat rlatan Prof. Dr. Ercüment Erdem, Dünya ticaretini elinde tutan, ama al c ama sat c, ülkelerin büyük ço unlu u bu antla man n içinde yer al yor. Bu durum, antla maya taraf ülkelerin milletleraras ticari sat mlarda ortak bir hukuk dili konu ma konusundaki arzusunu gösteriyor dedi. güvenli bir liman bulunduğu anlamına geliyor. Firmalar, haklarını, borçlarını bilecek. Bu antlaşma ile taraflar isterlerse belli hükümlerin uygulanmamasını kararlaştırabilirler, belli hükümleri bertaraf edebilirler. Yak n ülke stratejisi meyve veriyor Burkay, İhracatımız genel olarak düşse de alternatif pazarlarda ciddi yükseliş var. Yakın ve çevre ülkeler stratejisini başlatmasaydık, ekonomik kriz daha derin hissedilirdi. Güney Amerika pazarını da açmayı planlıyoruz ama yüksek gümrük vergileri var. Şili ile serbest ticaret anlaşması son aşamasında. Bu ülkelerde vergi dezavantajını serbest ticaret anlaşmalarıyla kaldırabilirsek, önemli bir mesafe katetmiş olacağız. Had mköy deki beyaz e ya depomuza vardiyal çal acak kalifiye depo personeli ve forklift operatörü al nacak. ükrü Türedi Kozmetikte çal acak bayan sat destek elemanlar ar yoruz. info@sencosmetic.com Üretici firmalara Kuzey Amerika da (ABD- Kanada) temsilcilik servisi veriyoruz. Index Import&Export INC. Canada taygenindex@gmail.com VERG REHBER Dr.VEYS SEV Vadeli çekler reeskonta tabi tutulmuyor Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkındaki Yasa nın 18 inci maddesi ile Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki Yasa ya eklenen geçici 2 nci madde uyarınca 31 Aralık 2009 tarihine kadar, üzerinde yazılı keşide tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersiz sayılmıştır. Bu hüküm gereği olarak, bundan böyle çekler; muhatap bankaya ibrazında değil, üzerinde yazılı keşide tarihinde, yani vadesinde ödenebilecektir. Dolayısıyla 31 Aralık a kadar çekler vadeli hale geldiğinden bonolaştırılmıştır. Bu durum; vadeli olarak düzenlenmiş bulunan ve 31 Aralık tarihine kadar da vadesinde ödenmesi gereken çeklerin reeskonta tabi tutulup tutulamayacağı sorusunu gündeme getirmiş bulunmaktadır. Vergi Usul Yasası nın 281 inci maddesi gereği olarak, vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacaklar, değerleme gününün kıymetine irca olunur. Bu nedenle senedin bilanço tarihindeki değeri, Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen ilkeler çerçevesinde bedelinden geleceğe yönelik olarak hesaplanan faiz kısmı ayrıştırılır. Bir başka anlatımla bilanço gününde, senetli alacakların tasarruf değeri ile değerlendirilmesini sağlamak üzere ayrılan reeskont bedelleri Alacak Senetleri Reeskont hesabına alacak, Reeskont Faiz Giderleri hesabına gider yazılmak suretiyle muhasebeleştirilir. Bilahare izleyen dönemde, söz konusu reeskont hesabı Faiz Gelirleri hesabına alacak verilmek suretiyle senet içerisindeki vade farkı (faizi) ilgili dönem sonuçlarına dahil edilir. Çekte vadenin kabul edilmesi ile birlikte, çekte de reeskont konusu tartışılır olmuş, bunun üzerine Maliye Bakanlığı, konuya açıklık getirmek üzere 41 sayılı Vergi Usul Yasası Sirkülerini yayımlamıştır. Sirkülerle yapılan açıklamalar çerçevesinde Ticaret Hukuku nda çek, keşidecinin mevduatının bulunduğu bankaya, bu mevduatın belirli bir meblağı kendisinin öngördüğü kişilere ödenmesi için vermiş olduğu yetkiyi ortaya koyan bir kambiyo senedidir. Bununla birlikte, çeki, diğer kambiyo senetlerinden ayıran en önemli özellik, onun bir ödeme aracı olmasıdır. Çek, poliçe ve bono gibi kredi fonksiyonuna sahip değildir. Buna göre Türk Ticaret Yasası nın 692 nci maddesinde düzenlenmiş olan çeklerin çek niteliğini haiz olabilmesi için; Çek kelimesini, Kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedelin ödenmesini, Ödeyecek kimsenin muhatabın ad ve soyadını, Ödeme yerini, Keşide düzenlenme günün ve yerini, Çeki çeken kimsenin (Keşidecinin) imzasını ihtiva etmesi zorunlu olup, sayılan unsurlardan bir veya bir kaçının bulunmaması o belgeyi çek olmaktan çıkarmaktadır. Diğer yandan Türk Ticaret Yasası nın 707 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca çek görüldüğünde ödenir. Buna aykırı bir kayıt yok sayılır. Çekleri diğer kambiyo senetlerinden olan bono ve poliçeden ayıran en önemli özellik ödeme aracı olması, bono ve poliçelerin sahip olduğu kredi fonksiyonuna sahip olmamasıdır. Ancak uygulamada çekin senet gibi kullanılıyor olması ona hukuken senet niteliği kazandırmamaktadır. Ancak, Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkındaki yasaya eklenen geçici 2 nci madde ile çekin en önemli özelliği olan görüldüğünde ödenmesi koşulu geçici bir süre için askıya alınmış ve bu bağlamda da bono ve poliçeler gibi vadeli hale getirilmiştir. Buna rağmen Maliye Bakanlığı sirkülerle çekin ödeme aracı olmasından dolayı senet olarak kabul edilmesi imkan dahilinde bulunmadığından çeklerde reeskont ayırımına konu edilemeyeceğini duyurmuştur. Oysa, çekin vadeli düzenlenmesi halinde belli bir faizi de içerdiği şüphesizdir. Talep yetersizliğinden dolayı pazarlama sıkıntısı çeken firmaların güvenilir olması nedeniyle vadeli çekle alacaklarını tahsil etmeleri halinde, söz konusu çek içerisinde yer alan vade farkının ayrıştırılmaya tabi tutulması Vergi Usul Yasası nın 258 nci maddesinde yer alan Değerlemede, iktisadi kıymetlerin vergi kanunlarında gösterilen gün ve zamanlarda haiz oldukları kıymetler esas tutulur hükmü ile örtüşmektedir. Buna rağmen, senet için reeskont ayırırken, yapılan yasal değişiklikle vadeli hale getirilen çek için aynı uygulamanın esirgenmesi, zaten yaşanmakta olan finansman sorunlarını artırıcı bir özellik olarak kabul edilmektedir.

6 Sayfa06.qxd:Sayfa 6.qxd 11:55 PM C M Y K A r sanayide günümüz ve gelecek TESPİT VE ÖNERİLER Ülkelerin gelişmişliğinin ölçütü sanayi üretimidir. Tüm sektörlerden farklı olarak sanayi üretim kapasitesi o ülkenin diğerlerinden üstün olduğunun kanıtıdır. Sanayi kendi içinde çok dallara ayrılsa da eskilerin tabiri ile fabrika kuran fabrikalar konunun özüdür. Ağır sanayi ülkenin belkemiğini teşkil eder. Dikkatle gelişimi takip ve teşvik edilmelidir. Türkiye Avrupa daki gelişmiş ülkelerle kıyaslandığında daha düşük bir kapasiteye sahip olsa da; zaman içinde ismini daha çok anılır kılmış ve daha ciddi nazarla takip edilir olmuştur. Bu yolda alt yapı anlamında gelişme sağlanmaktadır. Ancak altyapı ile eş zamanlı ciddi ve organize pazarlama faaliyetlerine geçilmelidir. Piyasada şu anda boş kapasite bulunmakta, üretim imkanları atıl beklemektedir. Mevcut kapasiteye işlerlik kazandırmanın temeli pazarlama faaliyetlerine hız verilmesidir. Akıllı adımlar atılmalı, mevcut imkanlar öncelikli olarak en iyi şekilde faydaya çevrilmelidir. Yatırımlar teşvik edilmelidir. Üreticilerin üzerindeki yükler azaltılmalıdır. İç pazara dönük yerli ürünleri cazip kılacak önlemler alınmalıdır. İhracatta yabancı ülkelerin yaptığı gibi uygun krediler imalatçılara kolay kılınmak suretiyle, dış pazar payının arttırılması sağlanmalıdır. İhracat alacaklarına çözüm bulunmalı, bu noktalar maliyet kalemi olmaktan çıkartılmalıdır. Yurtdışına göre çok daha iyi durumda olan finans sektörünün yatırımcının yanında olması gerekir. Finans problemini çözen yatırımcı kalite ve standardı ön plana alabilecek, iş imkanlarının artışı her kademede imalatçıyı da rahatlatacaktır. Mevcut kriz küresel bir sorun olsa da Türkiye nin lehine çevrilebilir. Dünya firmaları krizi atlatabilmek ve hayatiyetlerini koruyabilmek için maliyetlerini düşürücü SEKTÖREL GÜNDEM stanbul Ticaret Odası adına sahibi Yönetim Kurulu Ba kanı: Dr. MURAT YALÇINTA Genel Yayın Koordinatörü ve Sorumlu Yazıi leri Müdürü: Dr. Cengiz ERSUN Genel Yayın Yönetmeni smail EN Haber-Ara t rma Tamer ÇERÇ tedbirler almaya başlamışlardır. Maliyet düşürücü faaliyetlerin başında dış kaynak kullanımı daha belirgin olacaktır. Out-sourcing tabir edilen bu noktada Türkiye nin butik çalışmaya alışık olmasından sebep; kapasite, kalite, tecrübe, konum vs. gibi avantajlarıyla yıldızı parlayabilir. Dünyadaki talep düşmesine rağmen; uygulanacak akıllı politikalarla Türkiye nin arz payı arttırılabilir. Hatta hızlı zamanlardaki kapasitenin üzerinde de ulaşılabilir. Öte taraftan dövizde kısa süreler içerisinde meydana gelen değişiklikler sipariş üzerine terzi işi çalışan firmalarda ciddi sorunlar oluşturmaktadır. Minimum karlı oluşturulan tekliflerde dövizdeki değişim ya karları eritmekte yada fiyatların dünya çapındaki rakiplere göre yüksek çıkmasına neden olmaktadır. Devir değişmiştir. Geçtiğimiz senelerde olduğu gibi yığın ve hesapsız sipariş miktarları devri dünyada kapanmıştır. Artık az adetli tam anlamıyla butik sipariş dönemi başlamıştır. Butik çalışma daha maliyetli olsa da; mevcut güçlüklere rağmen, Türkiye gelişmiş ülkelerin maliyetleri ile karşılaştırıldığında avantaj yakalayabilecek konumdadır. Üzerine düşünülerek alınacak doğru tedbirlerle Türkiye kesinlikle şansını arttırabilir. Bu noktada iki noktaya dikkat çekilmelidir; Birincisi: Tanıtıma azami önem vererek pazarlama faaliyetlerini delege edebilmek. İkincisi: B2B direkt irtibatlar sağlayabilmek. Tüm imalatçılarımız bu konuda teşvik edilmelidir. Finansal gücü olana bilgi, imkanı zayıf olana çeşitli organizasyonlar vasıtasıyla toplu imkanlar oluşturulmalıdır. Takiben en alt noktaya kadar bilginin ulaşması ve imkanlardan haberdar olunması özellikle sağlanmalıdır. Hayrullah Emre Kırkan / İTO Makine ve Ekipmanları Komitesi Başkan Vekili Basın Yayın ve Halkla li kiler ubesi Müdürü Do an ERDO AN Yayın Danı manı efik MEM Ba Editör Dilek ÜLKER Editörler: Soyhan ALPASLAN, Dil ah KEFL O LU, Nalan SÖYLEMEZ Foto raf-grafik: lker BA ÖZ Reklam-Abone: Yahya GÜL Yazı ma: Nuran ÇAPKIN S TAN BUL T CA RET TE YA YIN LA NAN YA ZI LA RIN VE MA KA LE LE R N SO RUM LU LU U YA ZAR LA RI NA A T T R. TO NUN GÖ RÜ LE R N ÇER MEZ. YA ZI VE HA BER LER, KAY NAK BE L R T LE REK KIS MEN YA DA TA MA MEN KUL LA NI LA B L R. ABO NE VE REK LAM TA R FE S Yıl lık abo ne be de li yur ti çi ve KKTC için TL, di er ül ke ler için ise pos ta üc re ti da hil TL dir. Abo ne be de li, ti ca ret si cil nu ma ra sı (ta cir ler için), ad ve ad res be lir ti le rek T. Ban ka sı s tan bul Sirkeci u be si No lu he sa ba ya tı rı la bi lir. Si yah be yaz rek lam ta ri fe si 5.00 TL. sü - tun/san tim dir. Renk li rek lam la rın sü tun/san ti mi TL. dir. Yayın türü: Yerel süreli yayın. Yayın tarihi: S TAN BUL T CA RET ODA SI Re adiye Cad Emi nö nü s tan bul P.K st. Oda Tel: (pbx) Fax: (Ba sın-ya yın b.) In ter net: TO Ça rı Merkezi: BAS KI: HLAS GAZETEC L K A.. 29 Ekim Cad. No: 23 Yenibosna - STANBUL Tel: İşletme destek hizmetlerinde güncel sorunlar FAHR SARRAFO LU İstanbul Ticaret Odası (İTO) İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi üyelerinin ortak sorunu: Teşviklerin gecikmesi, bürokrasi ve hukuki boşluklar. İşletme destekleri, fuarcılıktan, güvenliğe ve belgelendirmeye kadar birçok hizmeti kapsıyor. İşte güncel sorunlar: 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti olan İstanbul için yapılan çalışmalar İstanbul Avrupa Kültür Başkenti Ajansı tarafından hızla sürdürülürken, öte yandan hem İstanbul hem de diğer şehirlerimiz için yine kültür alanında önemli açılımlar sağlayabilecek Avrupa Kültür Programı ile ilgili Kültür İrtibat Noktası çalışmaları da sürdürülüyor. Bu çerçevede bu sayıdan itibaren birkaç hafta boyunca okuyucularımıza Avrupa Kültür Programı hakkında bilgi vermek istiyoruz. Toplam süresi 7 yıl olarak belirlenen Avrupa Kültür Programı bir topluluk programı. Toplam Bütçesi ise 400 milyon Euro olarak belirlenmiş. Türkiye nin bu bütçeye yıllık maddi katkı payı ise 1 milyon 490 bin Euro. Avrupa genelini kapsayan projelere hibe sağlayacak olan programın başvuruları; Avrupa Komisyonu Görsel-İşitsel Eğitim ve Kültür Genel Müdürlüğü ne yapılacak. SAYFA 6 SEKTÖREL İSTANBUL Ticaret Odası (İTO) İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Murat Demirtaş, fuarların özellikle kriz dönemlerinde yeni pazar ve müşteri bulmada önemli olduğunu dile getirdi. Demirtaş, bu yılın başında fuarlara gelen yurtiçi ziyaretçi sayısında küçük de olsa bir düşüş yaşandığını, fakat yabancı ziyaretçilerde gözle görülür bir canlanma olduğunu belirtti. Demirtaş, bu duruma sebep olarak yabancıların yeni arayışlar İTO İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Başkan Vekili ve Meclis Üyesi Mehmet Ersoy, özel güvenlik elemanlarının kişilik, görünüm ve eğitimlerinin devamlılığının önemine vurgu yaptı. Ersoy, sektörün kariyere yönelik bir meslek dalı olarak algılanması için daha fazla çaba harcanması gerektiğini belirtti. Ersoy, Özel güvenlik şirketlerinin firma yeterliliği konusundaki genel şartları oluşturulmalı. Firmalar a, b ve c gibi personel sayılarına göre değerlendirilmeli. Sivil toplum örgütleri ve komitemiz ile birlikte altı S nai haklarda vekilli in bir meslek yasas olmal İTO İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi Mehmet Orhan Eriman, patent sektörü olarak en büyük sorunlarının bilinç eksikliği olduğunu dile getirdi. Türkiye de çok sayıda mucidin bulunduğunu ve her gün bir sürü yeniliğin ortaya çıktığını belirten Eriman, Sadece TOBB a kayıtlı, bir milyonun üzerinde işletme var. Ancak toplam tescilli marka sayımız 500 binler civarında. Sınai haklar sisteminin sağlıklı yürümesi için son derece önemli bir kavram olan vekilliğin, bir meslek yasası olmaması da sektör açısından dikkat çekici dedi. Eriman, sınai haklarla ilgili bilinç düzeyi arttıkça, faaliyet alanlarının da büyüyeceğini belirterek, işletmelerin markalarını, tasarımlarını, patentlerini etkin şekilde kullanmak yönünde Türkiye nin bu bütçeye yıllık maddi katkı payı ise Euro. Programa katılacak ülkeler ise Avrupa Birliği ne üye 27 devlet 3 EEA Ülkesi: Norveç, İzlanda, Liechtenstein Aday Ülkeler; Türkiye, Hırvatistan, Eski Yugoslavya Makedonya Cumhuriyeti Batı Balkan Ülkeleri; Arnavutluk, Bosna Hersek, Karadağ, Sırbistan ve Kosova olarak belirlenmiş. Avrupa Kültür Programı nın temel amaçları; Kültürlerarası diyalogun artırılması Yurtiçi fuarlarda te vikler gecikiyor içinde olmasını gösterdi. Demirtaş, Kafanızı kuma gömüp tüm faaliyetleri askıya alarak krizin bitmesini beklerseniz, beklemeyenler sizden bir adım önde olacak. Firmalar, kaynakların kıt olduğu bu dönemde katılacakları fuarı seçerken daha dikkatli davranmalılar dedi. Yurtdışında fuar düzenleyen firmaların krizden olumsuz etkilendiklerine de değinen Demirtaş, firmalara yurtdışında katıldıkları fuarlardan almaları ayda bir zümre toplantılarında ortak çalışmalar yapılmalı dedi. Meclis Üyesi Mehmet Ersoy, yüksek okullarda sektörle ilgili bölümlerin kurulmasının gerekliliğine de değinerek, şunları söyledi: Güvenlik görevlilerine verilen kimlikler için alınan harçlar için makul bir fiyat uygulanmalı. Güvenlik hizmeti alan firmalar, verilen hizmeti bahane ederek, personellerin iş akdine son verebiliyor. İşçi çıkarmalarını aza indirmek adına ise ödenen SSK nın gereken teşviklerin uzun zamanda ödenmesinin katılımcıları ve organizatörleri zor durumda bıraktığını söyledi. Demirtaş, Burada KOBİ lere sağlanacak bin TL lik destek, 100 bin TL olarak ülke ekonomisine geri dönecek. Yurtdışı fuarlarına DTM ve KOSGEB destek veriyor. DTM yurtdışı fuarlarına, KOSGEB de yurtiçi fuarlarına destek olabilir dedi. Yerel yönetimlerin yurtiçindeki fuarlara yeterince sahip çıkmadığını savunan Demirtaş, karayolları ve yerel yönetimlerin yollara, yüzde 30 a, KDV nin de yüzde 8 e düşürülmesi gerekiyor. Haksız işten çıkarmalar konusunda da firmalar denetlenmeli. Hizmet sektörlerinin artık daha temkinli çalıştıklarını belirten Ersoy, firmaların işçi çıkarmasına karşı olduğunu kaydetti. Ersoy, Firmalar kriz nedeniyle personel çıkarma yoluna gidiyor. Bunun yerine bu dönemi atlatana kadar maaşta bir revize yapılabilir dedi. Ersoy, sektörlerinin geleceği hakkında şu önerilerde bulundu: Sektör, fonlarla desteklenmeli. Güvenlik Yasası revize edilmeli ve Sanatçıların ve kültür alanında çalışanların sınır ötesi dolaşımının geliştirilmesi Kültür-sanat eserlerinin ve sanat çalışmalarının uluslar arası dolaşımının geliştirilmesi olarak tanımlanıyor. Bu amaçlara ulaşmak için Kültür Programı altında 3 farklı bileşen oluşturulmuştur. Birinci bileşen işbirliği projeleri olarak adlandırılmış ve bu kapsama çok yıllı işbirliği projeler, ikili işbirliği çalışmaları, edebi tercüme projeleri ve üçüncü ülkelerle kültürel işbirliği başlıkları yer almıştır. Avrupa da Kültür Kurumları Destekleme kavşaklara fuar alanını gösteren tabela gibi yönlendirme levhalarının asılmasına izin vermelerini istedi. Demirtaş, fuarlardan yılda 50 milyar dolar katma değer elde eden Almanya da uçak körüklerinde dahi fuar yönlendirmeleri bulunduğunu hatırlatarak, Fuar için ülkemize gelen bir yabancı, yaklaşık 2 bin 500 Euro harcama yapıyor. Deniz turizmi ile karşılaştırdığımızda, iş için gelen bir kişi, beş kat fazla para harcıyor. Fuarların düzenlendikleri şehirdeki iktisadi hayata katkısı oldukça büyük dedi. çi çıkarmak çözüm olmaz, maa lar revize edilmeli hareket etmesi ve bu konuda yaptıkları yatırımların süreklilik arz etmesi gerektiğini söyledi. İTO Meclis Üyesi Eriman, sektöre yön veren yasal düzenlemelerin hâlâ kanun hükmünde kararname düzeyinde olduğunu, bunun en kısa zamanda meclis gündemine gelmesini beklediklerini ifade etti. Sektör temsilcileri olarak yaptığımız işe inanmamız lazım diyen Eriman, Gelişmiş ülkelerde 400 bine yakın patent başvuruları var. Değeri milyar dolarlarla ifade edilen markalar bulunuyor. Tüm bunlar bir ülkeyi kalkındıran değerler. Bu değerlerin ortaya çıkmasını ise biz vekiller sağlıyor. Yani yaptığımız iş sadece dilekçe yazmak değil. Müşterimizden başlayarak işletmelerin hatta ülkemizin kaderine etki eden bir iş diye konuştu. ULUSLARARASI MAL YARDIM PROGRAMLARI O uz Demir KOMİTE ve Meclis Üyesi Ersin Çetin, sektörlerinin; ISO 9001, ISO 14001, ISO ve OHSAS gibi yönetim standartlarının üçüncü taraf bağımsız belgelendirme kuruluşları tarafından denetlenmesini ve uygun olup olmadığı kararının verilmesini kapsadığını belirtti. Çetin, sektörde denetimsiz belge verilmesinden yakınarak, şunları söyledi: ISO belgelendirmeleri, 90 lı yıllardan 2000 li yıllara kadar kuruluşlarda ciddi şekilde ele alınıyordu. Son yıllarda devlet ihalelerinde ön şart olarak bu belgelerin talep edilmesi sonucu, belgeler denetim yapılmadan ve şartlara uygunluğuna güvenlik şirketlerinin yeterlilikleri yılda iki kez denetlemeli. İlkokul mezunlarına da tecrübeli olduklarını kanıtlamaları halinde çalışma izni verilmeli. Özel güvenlik komisyonlarının her ilde genişletilmesi için ortak çalışmalar yapılmalı. Silahlı personel haricindekilerin kıyafetleri standart olmalı. Silahlı personel atış eğitimi almalı. Personele yapılan psikolojik testler kısa aralıklı olmalı. Sektör kendi içinde ortaklıklar kurmalı ve sektörü daha da ileriye taşımak için yöntem geliştirilmeli. Denetimsiz belge veriliyor Kültür program bakılmadan verilir oldu. Aşırı rekabet, etik kuralların yıkılması ve minimum maliyetlerin aşağı çekilmesi sektörde danışman, denetçi ve eğitimci profilini düşürdü. Çetin, Denetlemeler son zamanlarda sıklaştırılarak yerinde kontrol ediliyor. Fakat yurtdışı menşeli kuruluşlar için bir kontrol mekanizması yok. Bunlar da kontrol edilmeli dedi. Sistem belgelendirme konusunda 50 bine yakın firmanın belge aldığını belirten Çetin, belgelendirilecek 250 bin kuruluşun daha bulunduğunu, bunun da yurtdışı kuruluşların iştahını kabarttığına dikkat çekti. Çetin, özellikle CE uygulamaları için test altyapısı eksikliği nedeniyle yüz binlerce doların yurtdışına çıktığını söyleyerek, Sadece Yapı Malzemeleri Direktifi nde 600 kalem ürün mevcut. Bu ürünlerin üreticileri test altyapısı için yurtdışındaki onaylanmış laboratuarları mecburen kullanıyor. Yine cam konusunda temperli, lamine, düzcam ve ısıcamlarda CE uygulaması 2006 dan beri zorunlu. Fakat bu konuda atanmış herhangi bir kuruluş olmadığı için tonlarca numune hem taşıma maliyeti hem de test maliyeti üstlenilerek yurtdışındaki onaylanmış laboratuarlara zor şartlarda gönderiliyor. Dolayısıyla bu, zaman ve maliyet kaybına sebep oluyor diye konuştu. başlığındaki ikinci dizinde ise kültür elçileri, kültürel ağlar, festivaller ve kültür gündemi politikasını oluşturma destekleri olmak üzere dört alt başlık vardır. Üçüncü ve son dizin ise Değerlendirme ve Tanıtım faaliyetleri olarak adlandırılmıştır. Bu başlık altında kültür irtibat noktaları için destek ve kültürel işbirliklerinin değerlendirilmesi destekleri yer almaktadır. Özellikle 2010 yılına çok yaklaştığımız bir dönemde, hem 2010 hem de sonrası dönemde bu tip kültürel hibe programlarının büyük önem taşıdığı ve bu konuda Kültür Bakanlığı ve İstanbul 2010 AKB nin şimdiden çalışmalarına başladığını duymak da oldukça umut verici. Önümüzdeki haftalarda tek tek program başlıkları, ne tür projeler uygun, ne kadar hibe almak mümkündür gibi soruların yanıtlarını yine bu köşeden sizlerle paylaşmaya çalışacağız.

7 Sayfa07.qxd:Sayfa 7.qxd 11:56 PM VİZE HABERLERİ GÜNCEL PERSPEKT F Estonya ve Slovenya vizesi için ortak merkez kuruldu SAYFA 7 İSTANBUL da Macaristan Başkonsolosluğu bünyesinde Estonya ve Slovenya için vize verecek ortak bir merkez açıldı. Estonya ya seyahat etmek üzere Schengen vizesi almak isteyenler, bundan sonra Ankara daki Estonya Büyükelçiliği ne ek olarak İstanbul daki yeni merkeze de başvurabilecek. Slovenya için Schengen vizesi almak isteyenler de Ankara daki Slovenya Büyükelçiliği dışında bu merkeze başvurabilecekler. İngiltere den öğrencilere yönelik yeni vize sistemi İNGİLTERE nin, 2008 in şubat ndan itibaren uygulamaya başladığı yeni vize sisteminin 4 üncü bölümü, 31 Mart 2009 dan itibaren uygulamaya kondu. Yap lan değişiklikler şunlar: Öğrencilere verilecek öğrenim açıklamalı vizeler, sponsorluk sistemine dayanacak. Sponsor kuruluşlar, İngiltere de kayıtlı öğretim kurumları olacak. Yabancı öğrenciyi kabul edecek öğretim kurumları, önce vize mektubu, ardından mektubun yerini alacak sponsorluk sertifikasını düzenleyecek. Öğrenci, referans numarasıyla başvurabilecek. Postayla, şahsen veya online başvurulabilecek. Başvurunun yapıldığı merkezde ayrıca biyometrik veri alınacak. Tel: Ergün: İşsizlik artış hızında yavaşlama var Türkmenistan, çocuklar için de pasaport istiyor TÜRKMENİSTAN Devleti nin 23 Ekim 2008 de Göçmenlik Kurumu hakkında çıkardığı kanuna göre, Türkmenistan vizesi almak ve ülkeye girişçıkış yapmak isteyen herkesin pasaport sahibi olması gerekiyor. Ayrıca, ülkeye seyahat etmek isteyenlerin pasaport refakatinde kayıtlı çocukları olduğu takdirde refakat kaydı iptal ettirilecek. Bunun yerine çocuklar için ayrı pasaport alınması isteniyor. Tel: tmankara@ttnet.net.tr İsviçre den üçüncü ülke vatandaşına sıkı denetim SCHENGEN sahası içerisinde havayolu ile seyahat edecek yolcular, İsviçre tarafından artık pasaport kontrolüne tabi tutulmayacak. Ancak, Schengen sahası dışından ülkeye giren yolculara ise pasaport kontrolü devam edecek. Yolcuların üçüncü ülke vatandaşı olması durumunda ise geçmiş uygulamaya oranla daha sıkı bir denetim uygulanacak. Bilgi Tel: İrlanda ya online vize başvuru sistemi değişti İRLANDA nın online vize başvuru sisteminde değişikliğe gidildi. Buna göre, İrlanda ya seyahat etmek isteyenlerin öncelikle cation.aspx adresindeki formu doldurması gerekiyor. Ardından diğer belge ve pasaport boyutundaki iki fotoğraf da İrlanda nın İstanbul Fahri Başkonsolosluğu na verilmeli. Tel: SANAYİ ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Şubatdaki işsizlik oranındaki yükselme İstanbul Ticaret Odası nı (İTO) ziyaret etti. hızının, ocak ve aralık aylarındakine göre daha Yeni Bakan Ergün, işsizlik rakamlarında az olduğunu dile getiren Ergün, şunları marttan itibaren bir düzelmenin söyledi: Dolayısıyla, bir yavaşlamanın başlayacağının söylenebileceğini şubatta gerçekleştiğini görüyoruz. belirtti. Gazetecilerin sorularını Her ne kadar yüzde 16 ya da yanıtlayan Ergün, işsizlik ulaşmış olsa da... Martta çok rakamlarına ilişkin soru daha başka bir tablo, daha üzerine, geçen ağustos iyi bir tablo çıkacak. ayından bu yana 16 dan geriye dönüşün BAKAN Nihat Ergün, ziyaretin ayr nt lar na ili kin küresel mali krizin olabileceği bir rakama olarak da genel durum de erlendirmesi yapmak için bütün dünya ulaşabileceğimizi TO ve SO ya ziyaretlerde bulunduklar n belirterek, ekonomilerinde tahmin ediyoruz. unlar kaydetti: Sektörlerden de arkada lar m z vard olumsuz etkileri Bize mart üretim artış yönetimde. Onlar da baz konular gündeme getirdiler. bulunduğunu, rakamları, kapasite hracatla ilgili baz s k nt lar vard, onu ilgili bunun kullanım oranlarıyla arkada lar m zla biz de konu aca z, gereken nispeten Türkiye yi ilgili rakamlar n ve notlar m z da ald k. Arkada lar m z n, hem de etkilediğini anlattı. tüketimle ilgili, sanayinin, hem ticaretin, hem tüketicinin bütün Ergün, Türkiye den tüketici güven sorunlar bizim sorunlar m zd r. Bu konular daha yüksek işsizlik endeksinin artmış olması, arkada lar m zla payla t k. Bugün rakamına ulaşan ülkeler bu açıdan iyimser sadece genel de erlendirme ile üretim kaybına uğrayan yaklaşımlar içinde bulunmayı yapt k. ülkeler bulunduğunu mümkün kılıyor. Dolayısıyla kaydederek, Ama dikkat ederseniz, marttan itibaren işsizlik rakamlarında şubattan itibaren de bir yavaşlama söz konusu. da bir düzelmenin başlayacağını Hem işsizlik artış hızında bir yavaşlama, hem söyleyebiliriz. Ergün e, İTO Yönetim de üretimin azalmasında bir yavaşlama var. Kurulu ile biraraya geldiği toplantının Marttan itibaren de üretim artışı gerçekleşmeye ardından, İTO Yönetim Kurulu Başkanı başlamış oldu. Martta üretim yüzde 13.5 Dr. Murat Yalçıntaş tarafından bir de civarında artış göstermiş oldu dedi. plaket sunuldu. YAHYA GÜL Ergün sektörleri dinledi BANKALAR, KOB LER Ç N KRED GARANT FONU LE ANLA IYOR KÖRFEZ ÜLKELER NDE GÜÇLÜ B R EKONOM %7,5 reel büyüme Yo un alt ve üst yap yat mlar Dünyan n en önemli müteahhitlik hizmetleri pazar K AT A R Son y ll arda, önemli gelir art ile ekonomik al anda büyük bir geli me gö steren Katar da 1. Türk Ürü nleri Sergi si stanbul Ticaret Odas taraf ndan düzenlenecektir. KATAR A HRACATIN ADRES : KATAR-1.Türk Ürünleri Sergisi T arih Yer T ahsis Edilecek Stand Alan 18 m2 lik Sta nd Toplam Bedeli : : : : 3-6 Ekim 2009 Doha Exhibition Center 18 m2 ve katlar Sadece 2000 ABD $ 2000 ABD $ X Sabit Kur 1,25 = 2500 TL Stand in aat, nakli ye, gümrükle me, sigorta, katalog ve CD de yer alma, yurtd tan m hizme tleri kat m bedel ine dahil olup, te vik lemleri stanbul Ticaret Odas taraf ndan yürütül ecektir. SERG DE A D AN Z YE TÜM SEKT ÖRL ERE YE R VER LECEK, SEKT ÖREL YERLE M GERÇEKL E L ECEKT R. KATIL IM BEDEL - ÖDEME: Yap Kredi Sultanhama m stanbul b. stanbul T icaret Odas TLHs KAT AR -1.T ÜRK ÜRÜNL ER SERG KAT ALO U - CD S Sergiye stand ile kat lmayan fir malara da reklam verebilecektir. Tam iç sayfa reklam bedeli sadece 250 TL dir. Katar -1. Türk Ürünleri Sergisi ne kat lmak ve / veya Katalog v e CD sinde yer al mak isteyen gir i imcil erin acilen stanbul Ticaret Odas il e te masa geçmesi gerekmektedir. RT BAT B LG LER T elefon : Faks : E-posta : aylin.odabas@ito.org.tr Cep T el. : Tek firma bazında 750 bin lira ING Bank, Kredi Garanti Fonu A.Ş. (KGF) ile KOBİ lere avantaj sağlayacak bir protokole imza attı. ING Bank tan yapılan açıklamada, KOBİ lerin, ING Bank şubelerine başvurarak, KGF kefaleti ile uygun koşullarda kredi imkanına kavuşacakları kaydedildi. Protokol ile 250 den az çalışanı olan KOBİ lerin girişimlerini destekleyici kredi almalarının kolaylaşacağına işaret edilen açıklamada, protokol kapsamında, KOBİ lere tek bir firma bazında 750 bin lira, belirli bir risk grubuna ait firmalar için ise 1 milyon lira kredi limiti tahsis edilebildiği belirtildi. Verilen bilgiye göre, ING Bank ın sunduğu KGF kredi garantörlüğü ile KOBİ lere daha güçlü bir teminat yapısı oluşturma ve daha rahat kredi alma olanakları sunuluyor. Ayrıca söz konusu protokol ile yatırım finansmanı ve girişimcilik açısından KOBİ lerin teşvik edilmesi de amaçlanıyor. Yeterli teminatı olmayana destek FORTİS Bank Türkiye, kredi almak için yeterli teminatı gösteremeyen KOBİ lere destek sağlıyor. Bankadan yapılan açıklamada, bankanın Kredi Garanti Fonu (KGF) ile işbirliğine giderek, yeterli teminatı olmayan KOBİ lere uygun koşullarda kredi sunmaya başladığı bildirildi. KGF nin, Fortis Bank Türkiye ile işbirliği çerçevesinde, talep edilen kredi limitinin en fazla yüzde 80 ini aşmamak üzere 750 bin lira ile sınırlı miktara kefalet verdiği kaydedildi. Döviz göstergeleri kafa kar t r yor Dr. CAN GÜRLESEL Yaşanan küresel kriz sürecinde Türkiye ekonomisinde döviz ile ilgili açıklanan göstergeler kafa karıştırmaya başladı. Bu kafa karışıklığı da sağlıklı analiz yapmayı engelliyor. Türkiye nin döviz ihtiyacına ilişkin göstergeler çok açık, ancak kafa karışıklığı daha çok bu ihtiyacın karşılanmasına yönelik gerçekleşmelere ilişkin göstergelerde yaşanıyor. Döviz ihtiyacını net hata noksan karşılıyor; 2008 eylül ayında başlayan kriz sonrasında ekim-mart dönemine ilişkin ödemeler dengesi istatistikleri açıklanmış durumda. Buna göre bu 6 aylık dönemde 6.9 milyar dolar cari açık verilmiş. Aynı dönemde Türkiye den 16.2 milyar dolar sermaye çıkışı yaşanmış. Ödemeler dengesi içinde son 6 ayda 23.1 milyar dolar döviz açığı oluşmuş. ### Döviz ile ilgili kafa karışıklığı da ödemeler dengesinde oluşan bu döviz açığının veya ihtiyacının karşılanmasında başlamaktadır milyar dolarlık açık veya ihtiyacın sadece 5.3 milyar doları mevcut rezervlerden karşılanmıştır. Geri kalan 17.8 milyar doların kaynağı ve kimliği ise bilinmemektedir. Merkez Bankası bunu ödemeler dengesinde net hata-noksan kaleminde göstermektedir. Türkiye ekonomisi 6 ayda 17.8 milyar dolar kimliği belirsiz bir döviz kaynağı kullanabiliyorsa ve düz mantıkla yılda 35 milyar dolar böyle bir kaynak yaratacaksa (gerçekleşme olasılığı düşük denilebilir mi) IMF kaynağına veya ilave dış kaynağa ihtiyaç olmayacaktır. ### Net hata noksanın içeriği açıklanmadıkça Türkiye nin kaynak ihtiyacına ilişkin sağlıklı değerlendirme yapmak mümkün olamayacaktır. Dış borçlar geri ödeniyor ve azalıyor Döviz göstergeleri ile ilgili son üç ayda yaşanan bir başka önemli gelişme ise özel sektörün dış borçlarını düzenli olarak geri ödemesi ve dış borçlarını azaltmasıdır yılının ilk üç ayında finansal kurumlar ve reel kesim 6.8 milyar dolar net dış borç geri ödemiştir. İlk üç ayda 6.8 milyar dolar net dış borç ödenmesinin içeride döviz talebi yaratmaması veya bunun hissedilmemesi de ilginçtir. Muhtemelen özel sektör dış borçlarını yine dışarıdan birikimleri ile karşılamaktadır. ### Bu yöntem ile özel sektörün daha ne kadar dış borcunu geri ödeyebileceği de bilinmemektedir. Bu da belirsizlik yaratmaktadır. Bu yöntem ile özel sektörün dış tasarruflarının eridiği de açıktır. Merkez Bankası rezervleri ve döviz tevdiat hesapları yeniden artıyor Eylül ayından bu yana gerileyen Merkez Bankası döviz rezervleri ile döviz tevdiat hesapları da nisan ayında yeniden artmaya başlamıştır. Nisan ayında DTH lar 3 milyar dolar, MB rezervi 1 milyar dolar artmıştır. Reel kesimin ve bankaların net dış borç ödemesi yaparken içeride rezerv ve döviz mevduat artışı da kafa karıştırmaktadır. Muhtemelen nisan ayında yeniden başlayan yurtdışı portföy girişleri etkili olmaktadır. Yoksa bu artış da net hata noksan ile açıklanmak zorunda kalınacaktır. S ON Türkiye ÖZ ek on omisi 2001 krizi sonrası tüm reformlara rağmen ha len şeffaf değildir ve geniş kayıt dışı vardır. Bu ka bir yıt dışını göremedikten so nra ekonomiye ilişkin sağlı klı analizler yapmak ve kararlar almak da mümkün olamamakta dı IMF nin yeni anlaşma r. içi en çok istediği reformu n kayıt dışı ile mücadele n ve özerk gelir idaresi olm ası da rastlantı değildir. Elektrik meslek komitesi sorunlar n görüfltü İTO 52 No lu Elektrik Ekipmanları Meslek Komitesi, sektör sorunlarına çözüm bulabilmek amacıyla bir toplantı düzenledi. Toplantıya, İTO Meclis Başkan Yardımcısı ve Meclis Üyesi Sami Yılmaz, Komite Başkanı Yavuz Canikli, Başkan Vekili Sabri Koç, Meclis Üyeleri Sami Yılmaz, Necip Murat, Nail Olpak ve Komite Üyesi Yılmaz Kaymaz katıldı. Elektrik ve elektronik sektörünün geniş bir alan olduğunu belirten sektör mensupları, sektörü daha ileriye götürmek için çok çalışmak gerektiğini vurguladı. İTO Meclis Başkan Yardımcısı Sami Yılmaz, sektör temsilcilerinin aynı zamanda bilirkişi görevinde bulunduklarını aktararak, Kamuya yapılan fatura onayları İTO Meslek Komiteleri tarafından yapılıyor dedi. Yılmaz, bilirkişiliğin tarafsızlık gerektirdiğini, bilirkişilerin onayı olmadan faturaların onaylanamadığını hatırlattı. DİLŞAH KEFLİOĞLU

8 Sayfa08.qxd:Sayfa 8.qxd 11:57 PM SAYFA 8 GÜNCEL Doç. Dr. ADUMAN OKUMU Stagflasyon a m gidiliyor? Mayıs ayının başında New York ta Finansal ve Ekonomik Kriz konulu bir panel düzenlendi. Panelin konuşmacıları arasında içinde bulunduğumuz krizi önceden tahmin eden Nouriel Roubini, Paul Krugman, Bill Bradley ve George Soros gibi ekonominin duayenleri bulunmaktaydı. Elime geçen panel notlarından, George Soros un dünya ekonomilerinin gidişatına ilişkin fikirlerini, kendimce, gerçekleşme olasılığı oldukça yüksek olarak algıladım. George Soros, bu panelde klasik liberal ekonomik anlayışın çöktüğünü, mevcut krizin bir dış şoktan kaynaklanmayıp, finansal sektörün kendi ağırlığı altında ezilmesinden kaynaklandığını ifade etmiş. Gerçekten de dünyanın ekonomik durumu bundan daha iyi tanımlanamazdı. ABD de melez finansal araçların yol açtığı, dolayısıyla toksik varlıkların bu finansal kurumların bilançolarından temizlenmesindeki güçlüğe atıfta bulunulmuş bu sözler ile. Vurguladığı diğer önemli bir nokta ise; piyasaların kendi kendine dengeye gelemediği, sadece dış şoklar ve krizler ile denge pozisyonlarının bozulabileceği paradigmasının da artık iddia edilemeyeceğiydi. George Soros a göre, piyasalar kalıtsal olarak oynak ve bu nedenden ötürü de kontrol edilmeleri gerekmekte. Kredi mekanizmalarının kontrol edilmesini savunmakla birlikte, piyasanın ruh haline göre kendini adapte edebilen esnek bir piyasa yapısının da gerekliliğine işaret etmekte. Diğer bir yorum ve görüşü de, krizlere karşı kısa süreli yapılan müdahalelerin aslında uzun vadede sağlıklı bir ekonomi için gereken müdahalelerin tam tersi olduğu. George Soros un ekonomik durgunluk ortamında deflasyonun bir tehdit olması nedeniyle, faiz oranlarının arttırılmasının stagflasyona sürüklenmemek için ekonomiye rahat bir nefes aldırabileceği yönündeki önerisi bir erken uyarı olarak algılanabilir aslında. Stagflasyon, en basit tanımıyla hem işsizlik hem de enflasyon içinde bulunulmasını ifade eder li yıllara kadar, bir ekonominin belirli bir anda ya işsizlik ya da enflasyon içinde bulunabileceği (Keynesyen) ve bu iki ekonomik sorunun bir arada yaşaması durumunun olası olmadığı iddia edilmekteydi Buhranı ve II. Dünya Savaşı sonrası tecrübelerde bu ekonomik modelleri destekleyici örnekler olarak ortaya çıkmıştı. Oysa 1973 Petrol Krizi ile ulusal ekonomilerde değişimler olduğu, işsizlik ve enflasyonun aynı anda bir ekonomide mevcut olabileceği görülmüştür. İşte bu tarihlerden itibaren dünya ekonomileri stagflasyon kavramı ile tanışmaktadır. Asıl gelmek istediğim konu, ülkemizde stagflasyon durumuna doğru bir gidiş olup olmadığının sorgulanması. Bu sorgulamayı da basitçe şöyle yapalım: Aynı anda enflasyon, işsizlik oranında artış ve ülkenin ekonomik üretiminde düşüş var mı? Aşağıdaki Tablo, 3 aylık dönemler itibariyle ülkemizin 2004 sonrası sözünü ettiğimiz istatistiklerini göstermekte. Özetle; 2008 yılı üç aylık verilerine göre; ekonomik büyüme aşağı yönlü, işsizlik oranında artış ise son üç çeyrek süresince yukarı yönlü. TÜFE rakamlarına göre; enflasyon ise, aşağı yönlü bir eğim görülmekle birlikte bu yanıltıcı olmasın çünkü 2009 yılı aylık TÜFE rakamları sırasıyla şöyle: Ocak (yüzde 0.29), Şubat (yüzde -0.34), Mart (yüzde 1.10) ve Nisan (yüzde 0.02). Mevsimsel etkiler nedeniyle, enflasyonun yönünü bugün itibariyle tam olarak tahmin etmek zor gibi. Bu tahmin de aslında çok önemli değil. Önemli olan, enflasyonist bir baskının da gelmesi ile stagflasyon ekonomik durum zemininin ülkemiz ekonomisinde mevcut olduğu. Dolayısıyla, bu tuzağa düşmemek için var gücümüzle, mutlaka ve mutlaka ekonomik büyümeyi gerçekleştirmeliyiz. GSMH, İşsizlik ve Enflasyon ( , Üçer Aylık Dönem) Tekstil ve haz rgiyim ortak çal flma grubu ile güçbirli i yapacak TÜRKİYE ekonomisinin lokomotif sektörlerinden birisi olan tekstil sektöründe Ortak Çalışma Grubu oluşturma kararı alındı. Sözkonusu inisiyatif, tekstil ve hazır giyimin ülke ve dünya ekonomisinde hak ettiği noktaya tekrar gelebilmesi için projeler Murat Yalçınta Fikret Tanrıverdi Hikmet Tanrıverdi smail Gülle üretecek ve stratejiler geliştirecek. edilebileceğine işaret edildi. Bir araya etmek. Konuyla ilgili olarak 20 Mayıs 2009 Ortak Çalışma Grubu nun üç ayda gelerek, sektörde faaliyet gösteren Çarşamba günü İstanbul Ticaret Odası bir toplanması ve sekretarya firmalar ve meslek örgütleri arasında evsahipliğinde İTO Kandilli Cemile çalışmalarını İstanbul Ticaret Odası nın koordinasyon sağlanması yönünde Sultan Koru Tesisleri nde bir toplantı yürütmesi, ayrıca her kurumda bir atılan bu adım sonucunda da çok gerçekleştirildi. Toplantıya İTO, irtibat noktası oluşturularak, büyük kazanımlar sağlanacağı İstanbul Sanayi Odası (İSO), İstanbul çalışmaların tekstil ve hazır giyim vurgulandı. Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları şeklinde iki ayrı başlıkta Birliği (İTHİB) ve İstanbul Hazır Giyim ORTAK HAREKET ÖNEMLİ gerçekleştirilmesi bekleniyor. ve Konfeksiyon İhracatçıları Toplantıda, kendi markalarımız, Birliği'nden (İHKİB) Yönetim Kurulu kendi tasarımlarımız ve kendi ve Meclis Üyesi 73 kişilik bir işadamı teknolojik buluşlarımızla geçtiğimiz grubu katıldı. yeni aşamada, eski iş yapma İTO Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş, usullerinin hızlı biçimde terk İSO Başkan Yardımcısı Fikret edildiğine işaret edildi. Bu değişimin Tanrıverdi, İHKİB Başkanı Hikmet doğru okunması ve yeni dünya Tanrıverdi, İTHİB Başkanı İsmail ekonomik düzeninde ülkemizin ve Gülle, tekstil ve hazırgiyim sektörün yerinin belirlenmesi sektörlerinin sorunlarının ve bakımından özellikle markalaşmanın beklentilerinin tek bir ses olarak dile önemine de değinildi. getirilmesi konusunda eşgüdüm Kurulması öngörülen Ortak Çalışma içerisinde çalışmanın önemine ve Grubu, ortak hareket edip, ortak sinerji yaratmanın gereğine vurgu girişimlerde bulunarak, ortak projeler yaptı. Toplantıda, sektörle ilgili tüm üretecek. Grubun amacı, güçbirliği ve kuruluşların ellerinden geldiğince stratejide uzlaşı sağlayarak, koordineli önemli çalışmalar yaptığı belirtilerek, bir çalışma ile tek sektör, dört sinerji ile çok daha fazla güç elde kuruluş, tek ses formülü ile hareket 1 gram teknik tekstil 1 gram altından pahalı SOYHAN ALPASLAN TO, Teknik Tekstil Meslek Komitesi bir zümre toplantısı düzenleyerek; Almanya, Belçika ve Amerika gibi ülkelerin ciddi yatırım ve üretim yaptığı teknik tekstilin Türkiye deki durumunu ele aldı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclis Başkanı İbrahim Çağlar, dünyanın en iyi tekstilini üreten Türkiye nin yönünü teknik tekstile çevirmesi gerektiğini söyledi. Ekonomisi güçlü olan ülkelerin teknik tekstilde de güçlü bir alt yapıya sahip olduklarına dikkat çeken Çağlar, Gelişmiş ülkelerin teknik tekstilde yakaladığı gücü yakalamalıyız. Bunun için de atılacak ilk adım sektörün birleşmesi ve ortak hareket etmesidir dedi. Çağlar, şöyle devam etti: Türk tekstil ve hazırgiyim sektörünün yapısal bir dönüşüme ihtiyacı olduğu açık. Tekstilin kendini ciddi bir reorganizasyona ve iyi bir kontrole tabi tutması halinde her zaman ülkemizde iyi yerlerde olacağı kesindir. Katma değeri yüksek ürünlere, inovasyona ve Ar-Ge ye yoğunlaşmamız gerekiyor. Mevcut tekstil altyapımızın teknik tekstiller alanında da önemli avantajlar sağlayacağı hatırdan çıkarmamalıyız. Gelişmiş ülkelerin aksine tekstilin tümünde olmaya devam etmeliyiz. Oturum başkanlığını Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işık Tarakçıoğlu nun yaptığı toplantıda konuşan Teknik Tekstil Meslek Komitesi Meclis Üyesi Yahya Uğur da İki önemli projemiz var. Biri tekstil Oran: Melez sektörler do du BRAH M YARI Mutluyuz Küba da fazla miktarda puro satın almak isteyen bir turist, satıcının yanına giderek talebini iletmiş. Satıcı istifini hiç bozmamış ve sadece elindeki puroları satacağını söylemiş. Ne kadar ısrar etseler de sonuç değişmemiş. En nihayetinde müşteri Yahu demiş git bir başkasından al, getir bana sat, bu kadarına da mı aklın çalışmıyor? Bunun üzerine adam Çok satıp ne yapacağım ki, bu kadarı bana yetiyor diye cevap vermiş Her insanın hayattan beklentisi farklıdır. Yeni doğmuş bir çocuğun hayattan tek beklentisi, sütünü vaktinde içebilmek, gazını çıkartabilmek, gerektiğinde bezinin değişmesi, nesneleri bir an önce algılayabilmek ve hayata daha aktif katılabilmektir. Yaş ilerledikçe ihtiyaçlar da değişiyor algı da. Mutlu olmak için insanın her dönem talep ettiği şey farklıdır. Elbette, yaşamın her döneminde vazgeçilmez talepler de vardır. Fizyolojik ve psikolojik beklenti bakımından iki örnek vermek gerekirse; nefes almak ya da sevgi ve ilgiye muhatap olmak her dönem beklenti listesinin başında yer alır. Beklenti ve ihtiyaçlar tanım olarak aynı içerik olarak farklıdır. Karın doyurmak bir ihtiyaçtır ancak her on yılda bir mahiyeti değişir. Örneğin gençliğinde ağacı sadece dekor olduğu için seven bir kişi yaşı ilerledikçe aynı ağacın gezegen için ne kadar hayati olduğunu anlayarak sevmeye başlıyor. Küresel krizin her geçen gün kendini hissettirdiği günümüzde yayımlanan bir araştırma oldukça çarpıcı. TÜİK in yayımladığı Yaşam Memnuniyeti Araştırması 2008 verelerine göre, Türkiye de bireylerin yüzde 30.3 ü orta düzeyde, yüzde 47.5 i mutlu, yüzde 8.2 si de çok mutlu olduğunu ifade ediyor. Mutsuz olduğunu belirtenlerin oranı yüzde 11.4 iken, çok mutsuz olanların oranı da yüzde 2.5 düzeyinde bulunuyor. Kadınların yüzde 30 u orta düzeyde mutlu, yüzde 48.7 si mutlu, yüzde 9.1 i de kendilerini çok mutlu olarak tanımlarken, erkeklerin yüzde 30.7 si orta düzeyde, yüzde 46.3 ü mutlu, yüzde 7.4 ü de kendilerini çok mutlu olarak ifade ediyor. Erkeklerin yüzde 13.6 sı mutsuz, yüzde 2.1 i çok mutsuz, kadınların da yüzde 9.4 ü mutsuz, yüzde 2.8 i çok mutsuz hissediyor. İ ENVANTERİ ÇIKIYOR GÖRÜ GÖRÜ TEK SEKTÖR, DÖRT ÖNEML KURULU, TEK SES sektörünün envanteri. Çalışmaya yapmaya başladık. Tam bir veri çalışması yapıyoruz bilgisini verdi. Uğur, tekstilin en önemli argümanlarından biri olarak nitelendirdiği aksesuar ve nakışın önemi üzerinde durarak, yan sanayi olmadan tam sanayinin de olamayacağını söyledi. AR-GE VE ÜR-GE ŞART Teknik tekstilin yüzde 10 luk bir diliminde çok değerli üretimler yapıldığını söyleyen Prof. Dr. Tarakçıoğlu ise şunları söyledi: Damar açıcı stentler, yapay böbrekler gibi çok değerli üretimler mevcut. Bunların 1 gramı 1 gram altından daha değerli. Türkiye bu alanda kendini geliştirmeli. Yükte hafif pahada ağır üretimler gerçekleştirebilmek için hızla ArGe ve Ür-Ge çalışmalarına başlamalıyız. Yüksek katma değerli teknik tekstil ürünleri, anı zamanda son derece stratejik önemdeler. Yapay böbrek ve karaciğer, yanmayan yapı malzemesi, tonlarca ağırlığı çeken ambalaj, kurşungeçirmez yelek, bakteri yiyen doktor önlüğü gibi TOBB Türkiye Konfeksiyon ve Haz r Giyim Sanayi Meclisi Ba kan Umut Oran da bilgi ve teknoloji yo un üretim yapan teknik tekstilin jeotekstil,t bbi tekstil, zirai tekstil gibi birçok melez sektör ortaya ç kard na dikkat çekti. Hindistan, Çin gibi ürünleri üreten ülkeler açık ara ile diğer ülke ekonomilerinin önüne geçiyorlar. ORTAK AKLI OLUŞTURALIM MOL İcra Kurulu Başkanı Oktay Özdemir, tekstil sektörünün ortak aklı oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. Özdemir, Tekstil sektörünün başarısızlığı için sanki hepimiz bir ekip çalışması içindeyiz. Sorunlarımızı çözmek için bir araya gelmeli ve birlikte hareket etmeliyiz. Ortak aklı ne zaman ve nerede kullandıysak, ciddi başarılar kazandık. Evrensel kriterleri kendi normlarımıza uygun bir bakış açısıyla harmanlayıp sanayimizin teorisini ortaya koymalıyız dedi. İstanbul Nakış Sanayicileri Derneği Başkanı Zafer Özbilge, kız meslek liseleriyle çalışarak 3 bin elemanın yetişmesine yaptığı katkıyı anlattı. ülkelerin teknik tekstili kalk nma planlar na dahil ettiklerini ifade eden Oran, AB ülkeleri sektörde önemli birer oyuncu. Belçika, Kuzey Amerika hem yat r m hem de üretimde iddial. ngiltere, eski tekstil kenti Manchester da teknik tekstili geli tirmeye haz rlan yor. Türkiye olarak üniversite, kamu ve özel sektörün birlikte olaca bir teknik tekstil platformu kurmal y z dedi. Oran Türkiye de de yosun, soya fasulyesi, yengeç kabu u gibi malzemelerden tekstil üretimi yapan firmalar oldu unu anlatt. Orta düzeyde mutlu ile ortanın biraz üzerinde anlamına gelebilecek olgun mutlu olanlara bir tebrik göndererek, kendini çok mutsuz hissedenlere iki çift laf edelim. Diyelim ki, değerli çok mutsuz arkadaşlar, bizim terminolojimizde gönül huzuru diye bir kavram vardır. Gönül huzurunu yakalamanın birinci şartı, yaşadığımız evrende kesintisiz bir huzurun olmayacağına inanmaktır. Bu paradoksu anlayıp sabretmeyi becerebilirsek hayat bize arada bir tebessüm edecek ve yanağımıza buseler konduracaktır. İkinci şart ise sadece kendimiz için yaşamamaktır. Kendini merkeze alarak yaşadığı çevreye iyiliği dokunmayan insanın da huzurlu olabilmesi çok zordur. Üçüncüsü ve en önemlisi ise insan denilen mahluk ne kadar bilgili, cahil, zengin, fakir, orta halli, genç, yaşlı, çocuk olursa olsun fark etmez, mutlaka payına düşen çileyi çekecektir. Bu yaşam böyle kurgulanmıştır. İşimize gelirse. Bizden önceki milyarlarca insan da mutluluk için formüller aradı. Onların zamanında istatistik yoktu fakat kendi kendilerine mutluluk ölçümü yaparak bir ayar tutturabiliyorlardı. Tutturamayanlar da vardır mutlaka. Onlara da itibar ettikleri bilge ve erdemli kişiler bir yol gösteriyordur. Çünkü insan sahipsiz ve başıboş değildir. Mutlaka bir deva unsuru vardır yanı başında. Önemli olan onu fark edebilmektir. Çok mutlu hissedenlere mutlu azınlık demeyeceğim ancak bu mutluluklarını çok fazla abartmamalarını tavsiye edeceğim. Gün gelir, canlarını sıkan bir gelişme olur ve hooop diye çok mutsuzlar kategorisine girebilirler. Mutluluk peşinde koşan ya da koşmayan herkese son bir söz ile bitirelim yazıyı; ümitsiz olmaya hacet yok, birey kaldıramayacağı yükü taşımayacaktır.

9 Sayfa09.qxd:Sayfa 9.qxd 11:58 PM SAYFA 9 FUAR DÜNYASI Markan z nas l koruyacaks n z Bir teşebbüsün ürettiği mal F KR ya da sunumunu yaptığı hizmetlerin, bir başka MÜLK YET teşebbüsün mal ve HAKLARI: hizmetlerinden ayırt edilmesi için kullandığı işaretlere B LG marka denilir. Ticaret Kanunu SERMAYES m.11/2 ye göre, markalar da, kiracılık hakkı, ticaret unvanı, işletme adı, patent, endüstriyel tasarım, teknik bilgi gibi işletmelerin gayri maddi unsurunu oluşturur. Önemle ekleyelim ki, marka, işletme ve müşteriler arasında bağlılık kurulmasına yardımcı olur. Böylelikle Prof. Dr. markalar, tüketicilerin farklı ükrü Y ld z teşebbüslerin sundukları mal syildiz@iticu.edu.tr ve hizmetleri birbirinden ayırt etmesine, kalitesine güvendiği teşebbüslerin ürünlerini veya hizmetlerini seçmesine imkân sunar. İşte bundan dolayı markalar çoğu kez teşebbüslerin en değerli unsurunu oluşturur. Zira teşebbüsler, iyi bir marka imajı oluşturmak için kaliteli mal üretme veya hizmet sunmanın yanında, ayrıca reklam ve pazarlama teknikleri uygulamak, yani emek, zaman ve para yatırımı yapmak zorundadırlar. Artık günümüzde hukuki açıdan markaların işletmeden tümüyle bağımsız bir sınai mülkiyet hakkı olduğu kabul edilmektedir. Mal ve hizmet üretiminin, seri üretimle birlikte yaygınlık kazanması ve ülke sınırlarını aşan bir dolaşım içinde satışa sunulması, markayı daha da öne çıkarmış ve fonksiyonlarını artırmıştır. Böylece markanın, teşebbüsle bağlantı fonksiyonu yanında, reklam, ayırt etme, garanti fonksiyonları olduğu da görülmüştür. Büyük emek ve paralar harcanarak uzun zamanda oluşturulan markaların korunması, diğer teşebbüslerin bu itibardan haksız olarak yararlanmalarının önlenmesini gerektirmiştir. Markalara sağlanan hukuki koruma, hem piyasadaki teşebbüsler arasında sağlıklı bir rekabetin oluşmasına ve girişimcilerin mal ve hizmetlerinin kalitesi ile tanınmışlığına yatırım yaparak yeni markalar oluşturmalarına, hem de tüketicilerin zarar görmemesine hizmet eder. Bu nedenle, markaların ülkesel ve uluslar arası planda etkin ve benzer şekilde korunma ihtiyacı ulusal ve uluslar arası düzenlemeler yapılmasına neden olmuştur. Dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi, bizim ülkemizde de markalar ulusal düzeyde hukuki koruma altına alınmıştır. Ülkemizde markalar konusundaki ilk düzenleme 1872 (1288) tarihli Nizamname ile yapılmıştır. Bunu, 1888 (1304) tarihli Nizamname takip etmiştir. Anılan Nizamname 1965 tarihine kadar yürürlükte kalmıştır yılında 551 sayılı Markalar Kanunu kabul edilmiştir. Marka konusundaki en son düzenleme 1995 yılında yürürlüğe giren Markaların Korunması Hakkında 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamedir. Bu Kararname, AT-Türkiye Ortaklık Konseyi nin tarih ve 1/95 sayılı kararındaki yükümlülükler çerçevesinde çıkartılmıştır. Zira söz konusu kararda taraflar, fikri, sınaî mülkiyet haklarının yeterli ve etkin biçimde korunması ile uygulanmasının sağlanmasına verdikleri önemi ifade etmişler (m. 29.1) ve bu alanda Türkiye tarafından yapılması gerekenleri sıralamışlardır (m.29.2-ek 8). 8 Numaralı Ek ile Türkiye, bu kararın yürürlüğe girmesinden itibaren en geç üç yıl içinde TRIPS anlaşmasını uygulamayı (m.1) ve ayrıca fikri, sınai mülkiyet haklarının AT de geçerli olan koruma düzeyine denk biçimde korunmasını sağlayacak tedbirleri almayı taahhüt etmiştir (m. 2). 8 Numaralı Ek ile Türkiye ayrıca, kararın yürürlüğe girmesinden önce fikri ve sınaî mülkiyet hakları ile ilgili uluslar arası bazı anlaşmalara katılmayı da üstlenmiştir (m. 3). Türkiye bu yükümlülüklerini 556 sayılı KHK yürürlüğe koyarak ve uluslar arası anlaşmalara katılarak yerine getirmiştir. Diğer yandan, markaları uluslararası alanda koruyan birçok uluslararası anlaşma da bulunmaktadır. Bunlar Sınai Mülkiyetin Korunmasına İlişkin Paris Sözleşmesi (1883), Markaların Uluslararası Tescili Hakkında Madrid Anlaşması (1891) ve Madrid Protokolü (1989), Markaların Tescili İçin Uluslararası Mal ve Hizmetlerin Sınıflandırılması Hakkında Nis Anlaşması (1957), Viyana Anlaşması (1973), Markalar Kanunu Anlaşması (1994) ve Dünya Ticaret Örgütü Anlaşmasının önemli bir ekini oluşturan Ticaretle Bağlantılı Fikri Mülkiyet Anlaşmasıdır (TRIPS- 1994). 556 sayılı KHK hükümleri çerçevesinde, markaların hukuki korumadan özel olarak yararlanabilmesi için Türk Patent Enstitüsü nde tutulan marka siciline tescil edilmiş olması zorunludur. Tescilsiz markalar ise Türk Ticaret Kanunu nun haksız rekabete ilişkin hükümleri ile korunur. Marka olarak tescil edilebilecek işaretin çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayınlanabilen ve çoğaltılabilen bir işaret olması ve ayırt edici özelliğinin bulunması gereklidir (556 sayılı KHK m.5/1). Bu özellikleri içermesi şartıyla, isimler, işaretler, sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, simgeler, renkler, sesler ve kokular marka olarak tescil edilebilecektir. Yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre tescilli markaya vaki tecavüz halinde, sahibine sağlanan hukuki ve cezai korumayı ise sonraki yazımızda ele alacağız. EKONOM VE POL T KA Prof. Dr. ERDO AN ALK N Bu y l tar m kesimi ümit veriyor Anuga G da Fuar na kat lacak 100 firma TO da bulufltu Köln de Ekim tarihleri arasında yapılacak Anuga 2009 Dünya Gıda Fuarı na katılacak 100 Türk firması, İTO da biraraya gelerek fuarda ürünlerini sergileyecek yerler hakkında bilgi aldı. D L AH KEFL O LU ANUGA 2009 Dünya Gıda Fuarı Partner Ülke Türkiye Genel Toplantısı, İstanbul Ticaret Odası nda (İTO) düzenlendi. Toplantıda buluşan fuara katılacak 100 Türk firması, fuarda ürünlerini sergileyecek hall ve standlar hakkında bilgi aldı. Toplantının açış konuşmasını yapan İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, Kriz döneminde ticareti canlandıracak en önemli enstrümanlardan biri fuarlardır dedi NO LU SALONDAYIZ Fuarların yeni pazar bulmaya ve firmanın gelişimine katkı sağladığını belirten Topçu, İTO nun Türkiye milli katılımını organize ettiği fuarlara, bu dönem daha fazla ağırlık verdiğini söyledi. Topçu, fuarda Türkiye nin modern ve güçlü bir gıda-içecek sanayine de sahip olduğunun tüm dünyaya gösterileceğini aktararak, şunları söyledi: Fuarda, 100 firma ve kuruluşumuz, dört ayrı salonda 2 bin 995 metrekarelik alanda ürünlerini sergileyecek. Türkiye, en fazla ziyaretçi alan 11.2 No lu salonda yer alacak. Firmalarımız, estetik ve modern standlarda ürünlerini sergileyecek. Bin İTO da iki zümre toplantısı İTO, üyelerini bilgilendirmek ve sorunlarına çözüm üretmek amacıyla düzenlediği Zümre Toplantıları na devam ediyor. İTO 84 No lu Sıhhi Tesisat ve İklimlendirme Meslek Komitesi 27 Mayıs saatleri arasında; 8 No lu Tarımsal Ürünler Meslek Komitesi de 2 Haziran saatleri arasında bir Zümre Toplantısı gerçekleştirecek. Her iki toplantı da İTO nun Eminönü ndeki merkez binasında organize edilecek. metrekarelik bir ilave alanın tahsisi de fuar idaresinden talep edildi. YEMEK SUNUMU Köln Havalimanı ndan fuar merkezine kadar uzanan alanda reklam ve tanıtım kampanyası düzenlediklerini hatırlatan Topçu, fuardaki katalog, giriş kartı ve biletlere kadar pek çok yerde Türkiye nin partner ülke olduğunun vurgulanacağını kaydetti. Topçu, ayrıca fuarda Türk mutfağından yemeklerin de servis edildiği bir restoranın fuar boyunca hizmet vereceğini dile getirdi. Fuar süresince çeşitli seminerlerin de düzenleneceğini belirten Topçu, Türk müziğini ve folklorunu tanıtan gösteriler yapılacak. Ayrıca firmalarımız için ikili görüşme imkanları sağlanacak. Bu çalışma katılımcıların yeni iş imkanları bulmalarına ve ticari ortaklıklar kurmalarına imkan sağlayacak dedi. Öte yandan İTO Fuarlar ve Dış İlişkiler Şubesi Müdürü Aysun Yılmaz, fuara katılacak firmalara fuar alanı hakkında bilgi verdi. Ekol Lojistik Proje Yöneticisi Alpay Altıok nakliye ve teslimat hakkında, Messerli Türkiye Temsilcisi Tarek Azmy de standlarla ilgili fuar katılımcılarını bilgilendirdi. D fliflleri Bakanlar fiam da toplanacak İSLAM Ticaret ve Sanayi Odası (ICCI) ile İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) tarafından 36 ncı Dışişleri Bakanları Konseyi (DBK) Toplantısı düzenlenecek. Toplantı; Suriye nin başkenti Şam da Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilecek. Toplantı öncesi, 2 nci İKÖ İş Forumu ve 13 üncü İKÖ Üyesi Ülkeler Arasında Ticaretin ve Ortak Girişim Yatırımlarının Geliştirilmesi Özel Sektör Toplantısı da organize edilecek. Bilgi için saban.oruc@ito.org.tr YURTDI I FUARLAR 14. ULUSLARARASI YAPI VE YAPI TEKNOLOJ LER FUARI Konu: Yap ve yap teknolojileri Yer: Gürcistan/Tiflis Tarih: May s ULUSLARARASI MAK NE VE MAK NE EK PMANLARI FUARI Konu: Makine ve makine ekipmanlar Yer: Suriye/ am Tarih: May s ULUSLARARASI ENDÜSTR YEL ELEKTR K ENERJ OTOMASYON VE AYDINLATMA FUARI Konu: Endüstriyel elektrik enerji otomasyon ve ayd nlatma Yer: Suriye/ am Tarih: May s 2009 ÖLÇÜM VE TEST S STEMLER FUARI Konu: Teknoloji Yer: Almanya/Nürnberg Tarih: May s ULUSLARARASI MAK NE VE EK PMANLARI ENDÜSTR YEL ELEKTR K ENERJ OTOMASYON VE AYDINLATMA FUARI Konu: Makine ve ekipmanlar, endüstriyel elektrik, enerji, otomasyon ve ayd nlatma fuar Yer: Ürdün/Amman Tarih: Haziran 2009 RÜZGAR ENERJ S FUARI VE KONFERANSI Konu: Teknoloji, enerji Yer: Çin/Pekin Tarih: 8-10 Temmuz 2009 ELEKTRON K FUARI Konu: Teknoloji, elektronik Yer: Almanya/Münih Tarih: Kas m ULUSLARARASI GIDA VE TEKNOLOJ LER AMBALAJ VE TARIM FUARI Konu: G da, g da teknolojileri, ambalaj ve tar m Yer: Gürcistan/Tiflis Tarih: Kas m 2009 ULUSLARARASI MOB LYA VE YAN SANAY EV TEKST L VE A AÇ LEME MAK NELER FUARI Konu: Mobilya ve yan sanayi ev tekstili ve a aç i leme makineleri Yer: Gürcistan/Tiflis Tarih: 3-5 Aral k 2009 Bu yıl tarımda mahsulün iyi olacağı, kurak geçen diğer yılların aksine bu kesimin büyüme hızının yüksek çıkacağı, böylece topyekûn negatif büyümeyi bir miktar yumuşatacağı tahmin ediliyor. Aslında bizim gibi hızlı kalkınma hevesinde olan ülkelerde kalkınma ile sanayileşme özdeşleştiğinden tarım kesiminin sorunları hep arka planda kalmıştır. Oysa tarım kesimi yalnızca Türkiye de değil, birçok ülkede zaman zaman büyümeyi nasıl yavaşlattığını tatsız biçimde kanıtladı. Başta iç göç olmak üzere, yarattığı toplumsal ve siyasal sorunlar da cabası Türkiye nin tarımda kendi kendine yeterli az sayıda ülkelerden biri olduğu öteden beri iddia edilir. Ama bu kendine yeterliliğin ölçülerinden hiç sözedilmez. Mesela, ülkemizde tarımdan nasibini alanların toplam nüfus içindeki oranıyla, diğer ülkelerdeki durum mukayeseli olarak çok seyrek ele alınır. Belki de bu konuda verilen rakamlar pek hoşa gitmiyor. Mesela bazı hesaplamalara göre bütün Avrupa Birliği ülkelerinde tarımla uğraşanların toplam sayısı bizimki kadar ama üretimleri 10 kat fazla. Türk tarımında verimliliğin bu kadar düşük olmasının bir nedeni tabiidir ki teknolojik geriliktir ama nüfusun bu kadar yoğun olduğu bir kesimden yüksek verimlilik beklemek de nafiledir. Ülkenin bugünkü sosyolojik ve ekonomik, hatta siyasal yapısı, tarım kesimindeki nüfusun hızla azalmasını engelliyor. Bu sorunu toprak reformuyla, toprak ekenin, su kullananın sloganlarıyla çözmenin mümkün olmadığı anlaşıldı. Çünkü konuya önce adalet yönünden değil teknik açıdan yaklaşmak lazım. Farklı yaklaşımların hepsi tüm dünyada başarısızlıkla sonuçlandı. Aslında Türkiye nin hemen bütün komşuları tarımda kendi kendilerine yeterli olmadıklarından, tarımsal ürünlerimiz için iyi bir piyasa oluşturmaktalar. Ayrıca rakip ürünleri üreten ülkelerde zaman zaman görülen kuraklık dönemleri de ihracatımız açısından fırsat yaratıyor. Ancak bu piyasaların sağlayabileceği imkanlardan yararlanabilmek için önce Türk tarımının, sınırlı değil çok sayıda ihraç edilebilir ürün fazlalıkları yaratabilecek bir yapıya kavuşturulması şart. Tabii bütün bu hedeflere ulaşabilmek için de eski alışkanlıklardan sıyrılıp sevimsiz gibi görünen bazı gerçekleri tartışarak yeni yollar, politikalar aramak lazım. Mesela bugünkü destekleme politikalarının hepsine mantıklı ve yararlı denilebilir mi? Kişisel yatırımlarında çiftçilerimiz hep akıllı kararlar mı veriyorlar? Onlara kim akıl satıyor? İyi akıl verenleri dinleyen var mı? Geçen ay Tatvan daki bir toplantıda, tüm ülke sathında yanlışlıkla (!) milyonlarca ithal malı sığırın nasıl telef edildiğini öğrenince dillerimiz tutuldu. İşadamları Rusya da iş fırsatlarını inceleyecek TÜRK-Rus İş Konseyi tarafından gerçekleştirilecek bölgesel çalışmalar çerçevesinde 1-4 Haziran tarihleri arasında Rusya nın Rostov ve Stavropol bölgelerine ziyaret düzenlenecek. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu ndan (DEİK) alınan bilgiye göre, Rostov bölgesinde makine imalatı, kimya sanayi, orman ürünleri, tekstil üretimi ile inşaat malzemeleri üretimi, tarım ve gıda sanayi alanlarında geniş yatırım imkanları bulunuyor. Stavropol bölgesi de Rusya nın gelişmiş sanayi merkezlerinden biri olarak gösteriliyor. Bilgi için Türk ve Sloven işadamları buluştu SLOVENYA Cumhurbaşkanı Danilo Türk ve beraberindeki 70 kişilik işadamları heyetinin Türkiye ziyareti kapsamında TürkSlovenya İş Forumu düzenlendi. Forum, 21 Mayıs ta Maslak Sheraton Otel de gerçekleştirildi. Tel: BULMACANIN ÇÖZÜMÜ SOLDAN SAĞA: 1- Taner Yıldız 2- Otacı Narh.. 3- Banaz ao 4- aob Harç 5Elma Pakmaya 6- Rio MSN 7- Ladik 8- Nil Aroma 9- EDAM Ondalık 10Ernet Eh 11- irata Ar Ğ 12Revalüasyon. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- Toblerone İR 2- Ata Li İdare 3- Nanemolla Av 4Eca Meta 5- Rıza md Ral 6Opsiyon 7- ING Bank Nema 8- La ADT 9- Drahmi Ra Ay 10- Ih AA Bolero 11- Arya Mıh 12- Foça Hak.

10 0.qxd:Sayfa 10.qxd 11:39 PM SAYFA 10 MAKRO POL T KA Zücaciyede KDV indiriminin tam zaman İSTANBUL Ticaret Odası Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş, düğünlerin en hareketli olduğu üç aylık sezona girerken, zücaciye sektöründe KDV indiriminin tam zamanı olduğunu söyledi. Dr. Yalçıntaş, elektrikli ev aletlerinde ÖTV nin üç ay için sıfırlanması uygulamasının sürdürülmesinin de piyasaların normalleşmesine katkı sağlayacağını ve yatırımları artıracağını kaydetti. Dr. Yalçıntaş, Evlilik sezonu Türkiye genelinde başladı. Özellikle hazirandan Dr. Murat Yalçınta ağustosa kadar üç ay boyunca büyük bir canlılık yaşanacaktır. Yaz ayları ev kurma zamanı. Ev kuracaklar da içini eşyalarla donatacaklar. Tam sezon başlangıcında, zücaciyede KDV nin, hiç olmazsa bir yıl süreyle yüzde 18 den yüzde 8 e indirilmesi çok yararlı olacaktır. Ayrıca elektrikli ev aletlerindeki ÖTV, üç ay süreyle sıfırlanmıştı. Bu sürenin uzatılması, piyasanın daha da canlanmasına katkı sağlar. Diğer yandan mobilyada KDV indiriminin devam ettirilmesi yine önümüzdeki aylar için çok önemli dedi. EN BÜYÜK İHTİYAÇ GÜVEN Türkiye nin büyük bir genç nüfusa sahip olduğunu hatırlatan Dr. Yalçıntaş, vergi indirimleri ile hükümetin de gençlerimize çeyiz yaparken, yuva kurarken çok önemli bir destek vermiş olacağını belirtti. Başkan Dr. Yalçıntaş, ekonominin bugün en çok ihtiyaç duyduğu şeyin güven ve piyasanın canlandırılması olduğunu ifade etti. Dr. Yalçıntaş, bu sebeple İTO olarak, tıkanıklık yaşayan sektörlerin canlandırılması için hükümetten taleplerde bulunduklarını kaydetti. Kamuoyunun da yakından takip ettiği KDV ve ÖTV indirimleriyle sağlanan teşviğin olumlu sonuçlarının alınmaya başlandığına dikkati çeken Dr. Yalçıntaş, şunları söyledi: Sanayi üretiminin öncü göstergesi olan kapasite kullanım oranı, nisanda son 5 ayın zirvesine çıktı. Kapasite kullanımı, geçen yılın aynı ayına göre 14.9 puan gerilese de mart ayına göre 2.1 puan artış gösterdi. Yine otomotiv sektörü, KDV indirimleri ile vites yükseltti. Tüketici KDV indirimine çok iyi yanıt verdi. Mobilyada KDV nin yüzde 18 den 8 e indirilmesi de sektörde yüzde 30 civarında hareketlilik sağladı. Benzer şekilde beyaz eşya sektöründe yapılan ÖTV indirimi de sektörün yüzünü güldürdü. Bu iyileşmede hükümetin kriz tedbir paketiyle uyguladığı vergi indirimlerinin etkisinin büyük olduğunu düşünüyoruz. Bugüne kadar taleplerimizi dikkatle dinleyen ve gerekli çalışmaları yapan hükümetimize şükranlarımızı sunuyoruz. Ancak indirimlerin bitme dönemleri de çok yaklaştı. Sağlanan canlılığın sürmesi için bu vergi indirimlerinin, zamanın ve zeminin elverdiği ölçüde devam etmesi gerektiği kanaatindeyiz. KDV indirimi hammaddeye de yansımalı ÜKÜMETİN, küresel ekonomik krizin Türk ekonomisine olumsuz etkilerinin hafifletilmesi amacıyla uygulamaya koyduğu vergi indirimlerinin bitmesine sayılı gün kaldı. İstanbul Ticaret Odası (İTO), çok olumlu etki yapan vergi teşvik süresinin uzatılmasının çok yararlı olacağını açıkladı. İTO ayrıca, tıkanıklık yaşayan sektörlerin canlandırılması için yeni tedbirlerini de hükümete aktarmaya devam ediyor. En önemli konulardan biri H hammadde üzerindeki vergi yükünün azaltılması. Çünkü üretimde kullanılan hammadde ile nihai ürün arasındaki KDV ve ÖTV farklılıkları haksız rekabet yaratıyor. İTO Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş, KDV indiriminin, hem imalatçıya hem de satıcıya yansıyacak şekilde yapılmasının çok önemli olduğunu söyledi. Dr. Yalçıntaş, Sadece bitmiş malın KDV sini indirmek yeterli değildir. İndirimin hammaddeye de yansıması lazım ki, imalatçı da aynı anda desteklensin dedi. İTO, Maliye den işletmelerin en önemli maliyet kalemlerinden birini oluşturan elektrik ve doğalgazdan alınan vergilerin indirilmesini de istedi. Bu arada, küresel krizin ardından hükümetin başvurduğu KDV, ÖTV ve tapu harcı indirimlerinin toplam maliyeti 2 milyar 736 milyon lira olarak belirlendi. Bunun 240 milyon lirasını hisse senedi kazançlarında yerli yatırımcılara uygulanan stopajın sıfırlanması, 210 milyon lirasını internetteki ÖTV indirimi, 600 milyon lirasını motorlu taşıtlardan alınan ÖTV nin indirilmesi, 80 milyon lirasını da beyaz eşyadaki ÖTV indirimi oluşturmuştu. KDV ND R MLER DOP NG OLDU, SÜRES UZATILMALI En maliyetli kalem otomotivde (*) Vergi kalemleri Maliyet (milyon TL) Motorlu ta tlarda ÖTV indirimi 610 Konut sat lar nda KDV indirimi 500 Tapu harçlar n n dü ürülmesi 275 Hisse senedi kazanc nda yerli yat r mc ya s f r stopaj 240 nternette ÖTV indirimi 210 Tapu i lem harçlar n n sürekli indirilmesi 206 Yeni i yeri sat lar nda KDV indirimi 200 Mobilyada KDV indirimi 200 Makina, teçhizatta KDV indirimi 150 Beyaz e yada ÖTV indirimi 80 Bilgi teknoloji ürünlerinde KDV indirimi 75 Toplam * Vergi indirimlerinin 2010 a kadar planlanan maliyeti. MAK NE VE EK PMANLARI: Paketlerin olumlu sonuçlar etkisini hemen gösterdi. Ancak, bir makinenin sipari ve imalat sürecinin 3-4 ay buldu u dü ünüldü ünde bu sektöre tan nan indirimin en az ndan y l sonuna kadar uzat lmas, sektörün geli imi için önem arz ediyor. Ayr ca KOB lere leasing yat r mlar nda yüzde 1 lik KDV deste i makina ve ekipmanlar sektörüne yeniden kazand r lmal. ELEKTR KL MUTFAK E YALARI: Özellikle Uzakdo u dan gelen ürünlerle rekabet etmekte zorlanan elektrikli mutfak e yalar nda geçici olarak indirilen ÖTV nin kal c olmas talebi var. Hatta, krizde ya ad klar s k nt ile ekonomik önemi anla lan ve vergi indirimleri getirilen tüm sektörlerde, bu indirimlerin kal c hale getirilmesi ihtiyac bulunuyor. N AAT: n aat sektöründe canlanma için, konut teslimlerinde 150 m2 ye kadar olan k s m için yüzde 1 ve ancak 150 m2 yi a an k s m için yüzde 18 eklinde kademeli KDV uygulanmas talep ediliyor. stanbul Ticaret in ula tı ı bilgiye göre Maliye, belirtilen talebin farklı bir de erlendirmesi için çalı ma yapıyor. Ayr ca yal t m yap lacak binalara vergi te vi i getirilmesi, kullan lacak malzemelerin KDV sinin dü ürülmesi, sektörün önde gelenlerinin talepleri aras nda. REKLAMCILIK: Reklam harcamalar ndaki KDV nin yüzde 18 den 8 e çekilmesi, krizde sermaye ve finans gücü dü ük firmalara da reklam verme ans sunar. KOSGEB ve DTM gibi kurulu lar m z n, firmalara sa lad marka ve reklam destek tutarlar n n art r lmas çok yararl olur. TEKST L: 5838 say l Kanun (Torba Kanunu) ile deri sektörü ya lama müstahzarlar için getirilen ÖTV uygulamas n n tekrar de erlendirilmesi isteniyor. Maliye, bu talebi de erlendirmeye aldı ve yakın zamanda bir düzenleme getirmeye hazırlanıyor. Kütlü ve elyaf pamuk, linter pamuk, pamuk lifi döküntüleri, naturel veya top haldeki tiftik, yün ve yapa hammaddelerinin toptan tesliminde 31 Aral k 2007 tarihinden itibaren yüzde 8 olan KDV nin, eski haline getirilerek yüzde 1 olarak uygulanmas talep ediliyor. Ç ÇEKÇ L K: Üreticiden tüketiciye kadar, çiçeklerin yüzde 60 sat olmad ndan çöpe gidiyor. Sektör mensuplar, Türkiye genelinde 500 binden fazla ki inin geçimini sa lad bu sektörün sorunlar n n çözümüne yönelik ad mlar n h zland r lmas n istiyor. Öncelikle çiçekçilik sektöründe de KDV nin dü ürülmesi hayati önem ta yor. TUR ZM: Maliye den ekonomik krizi gerekçe göstererek vergi indirimi isteyen sektörler aras nda turizm sektörü de yer ald. 1 Ocak 2008 tarihinden itibaren yüzde 18 yerine yüzde 8 KDV ye tabi olan turizm sektör temsilcileri, Küresel krizden en fazla etkilenen sektörlerin ba nda geliyoruz. Turistik i letmeler zor durumda. Otomotiv, beyaz e ya ve di er alanlarda süreli vergi indirimlerine gidildi. Turizm sektöründe de KDV oran, 3 ay süreyle yüzde 8 den yüzde 1 e dü ürülsün talebiyle Maliyenin kap s n çald. Ancak, turizmcilere KDV oran n z 2008 y l ba nda yüzde 18 den yüzde 8 e dü ürdük. Yine geçen y l n ubat ay nda seyahat acenteleri taraf ndan mü teriye aktar lan geceleme hizmeti tutar ve buna ili kin arac l k bedellerine de yüzde 8 KDV uygulanmas n kararla t rd k. Art k turizm sektöründe yeni bir vergi indirimi olmaz yan t verildi. KUYUMCULUK: Yurtd ndan getirilen ve a rl kl olarak ihraç edilen de erli ta lar n vergilendirilmesinde yeni düzenleme talep ediliyor. lenmemi de erli ta lara yüzde 20 Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) uygulan yor. Bu verginin kald r lmas n n, sektörün dünya ile rekabetine güç verece ini kaydediliyor. DEN ZC L K: Denizcilik sektörü de, KDV ve ÖTV indirimi talebinde bulundu. Sektör temsilcileri, özellikle deniz turizminin geli tirilmesi amac yla yeni vergisel düzenlemelere gidilmesi gerekti ini ileri sürdü ve KDV ve ÖTV indirimi istedi. SÜT ÜRET C LER : KDV oranlar n n yüzde 1 e dü ürülmesi için Maliye ye ba vuruda bulundu. OTOMOT V: ÖTV indirimi, 15 Haziran da sona erecek olan otomotiv sektörü ise ÖTV indiriminden sonra hurda indirimini de gündeme getirdi. Otomotivciler, ÖTV indiriminin ard ndan hurda indirimiyle sektördeki s k nt lar n a labilece ini ileri sürüyor. Darbo az n a lmas na dönük tedbirler kapsam nda ba lang çta ÖTV indirimi yerine hurda indirimini masaya getiren Maliye Bakanl yetkilileri ise bu konuda u de erlendirmede bulunuyor: Ekonomik önlemler paketiyle ilgili görü melerde, otomotiv sektörü için hurda indirimi önermi tik. Ancak daha sonra ÖTV indirimine karar verildi. Bu dönemde sat lan otomobillerin yüzde 80 inin ithal arabalar oldu u dikkate al n rsa, ÖTV indirimi yerli sanayiden çok, yabanc otomotiv fabrikalar na yaram oldu. Bu süreçte otomotivcilerin (stoklar birikti) aç klamalar n n da do ru olmad anla ld. Çünkü ÖTV indiriminden sonra firmalar, mü terilerine 1-2 ay sonraya gün vermeye ba lad. Bu artlarda otomotivde yeni bir vergi indirimine gerek olmad görü ündeyiz. SAB T TELEFON: Maliye Bakanl yetkilileri, sabit telefonda vergi indirimi konusunda u a amada bir çal malar olmad n da bildirdi. Kaynak: TO Ekonomik ve Sosyal Ara tırmalar ubesi

11 1.qxd:Sayfa 11.qxd 11:39 PM Haz rlayan Nalan M. ALAKENT BULMACA SAYFA 11 GÜNCEL Evini yenileyene m i s v e m r e h kampanya müjdesi SOLDAN SAĞA: 1- Görevdeki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız 2- Kurtsan Grubu nun şampuan markası Tüketiciyi korumak amacıyla, özellikle temel ihtiyaç maddeleri için resmî makamlarca belirlenen ve her yerde geçerli olan fiyat 3- Uşak ın, ekonomisi şeker pancarı ve haşhaş üretimine dayanan bir ilçesi Angola nın internet kodu 4- (Tersi) Yalnız Güney Amerika da yaşayan, zehirsiz, çok iri, güçlü bir yılan türü Resmî işlerde devlet veznesine ödenen para 5Amasya, golden, starking gibi türleri bulunan; ülkemizde ekonomik değere sahip bir meyve Türkiye de üç, Romanya da bir maya fabrikası bulunan Pak Holding in instant, kuru ve yaş maya ürünlerinde kullandığı markası 6- Brezilya nın karnavalıyla ünlü kenti ( de Janeiro) Adını, MicroSoft Network kelimelerinin kısaltılmış halinden alan; Microsoft un internet tabanlı hizmetlerini yürüttüğü kurumu 7- Manisa da üretilen bir halı markası 8- Dünyanın en uzun nehri Bursa merkezli bir meyve suyu markası 9- Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi için kullanılan kısaltma... Onda bir olarak alınan veya verilen ücret, komisyon 10- Tibet Kimya tarafından piyasaya sürülen kötü koku giderici ürün markası Olur, peki, fena değil anlamında kullanılan bir deyim 11- (Tersi) 1972 de kurulmuş bir video oyun şirketi Argon elementinin simgesi Türkçede hiçbir kelimenin başında yer almayan harf 12- Bir paranın değerini altına ve dövize göre yeniden ayarlama. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1- İsviçre de üretilen; bal, badem ve nuga içeren, üçgen şekilli çikolata markası İran ın plaka işareti 2- Dedelerden ve büyük babalardan her biri Lityum elementinin simgesi Bir kurum veya kuruluşun yönetildiği yer veya makam 3İşten kaçınan, üşengeç Yabani hayvanları yakalama işi 4- Elginkan Topluluğu nun armatür markası Ticaret malı 5- Razı olma Moldova nın internet harfleri Akciğerleri dinlerken hekimin duyduğu patolojik ses 6- Bankacılıkta, borç senetlerinin, bankalara ödenmesi için vade tarihinden başlayarak tanınan iki gün 7- Finans sektöründe hizmet veren ING Grubu nun sahip olduğu, merkezi Türkiye de bulunan, simgesi oturan bir aslan olan banka Faiz, ürem 8- Bir nota Ankara Devlet Tiyatrosu için kullanılan kısaltma 9- Yunanistan ın Avro dan önceki para birimi Eski Mısır da güneş tanrısı Yılın on iki bölümünden her biri 10- Deveyi çöktürmek için çıkarılan ses Bir haber ajansımızı simgeleyen harfler Kısa ve kolsuz kadın ceketi 11- Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça Büyük çivi 12- Son kalan Akdeniz foklarının yaşam alanlarından biri olan İzmir ilçesi Emek karşılığı ücret. BULMACANIN ÇÖZÜMÜ 9. SAYFADA iki maçta iki galibiyet NOSTALJ İTO Spor Kulübü Basketbol Küçük Takımı, geçen hafta oynadığı iki maçtan da galibiyetle ayrıldı. İTO 74 UPS 70 İTO Küçük Takımı, İstanbul Ligi nde Efes Pilsen in pilot takımı olarak mücadele eden UPS karşısında maça çok iyi bir başlangıç yaptı. Karşılaşmanın ilk yarısı İTO kontrolünde geçti ve İTO, soyunma odasına 18 sayılık farkla galip olarak gitti. Küçükler, son periyotta da geriye düşmeden aradaki farkı koruyarak maçı galibiyetle tamamladı. İTO 61 BATI SPOR 51 BOB Ligi nde de mücadesini namağlup olarak sürdüren İTO Küçük Takımı, Batı Spor u zorlanmadan geçti. Özellikle ilk iki periyotta oyuna hükmeden İTO takımı galibiyete ulaştı. AHMET ALMAZ Doğu Almanya dan yapılacak ithalat 12 Mart 1959 tarihinde gazetemizde neşredilen 92 sayılı sirküler hükümlerine göre Doğu Almanya dan ithalat yapacak ithalatçılarımız üçüncü 3 aylık global kotaların ilanına kadar mezkur memleketten yeniden ithal talebinde bulunabileceklerdir. Talepte bulunacak ithalatçılar yapacakları ithalat için dolar baliğinin primli kuru üzerinden yüzde 15 nispetinde bir nakdi teminatı ithalat muameleleri ile yetkili bankalara yatırarak alacakları makbuzu sipariş beyannamelerine eklemek sureti ile odalarına yaparlar. Ev tekstili ürünlerinde kredi kartına taksitli satış kampanyasında düğmeye basıldı. Toplam altı banka ile yürütülen kampanya, satıcıların ve firmaların yüzünü şimdiden güldürdü. NALAN SÖYLEMEZ V tekstili ürünlerinde kredi kartına taksitli satış kampanyası için bankalarla anlaşan İTO Ev Tekstili Meslek Komitesi, Türkiye Ev Tekstili Sanayi İşadamları Derneği (TETSİAD) ile beraber düğmeye bastı. Akbank, HSBC, Garanti Bankası, İş Bankası, Yapı Kredi ve Finansbank la birlikte yürütülecek kampanya 31 Mayıs a kadar devam edecek. 1 Mayıs ta başlayan kampanyanın olumlu sonuçlarını daha şimdiden almaya başladıklarını söyleyen İTO Ev Tekstili Meslek Komitesi yetkilileri bu kampanyayı, önümüzdeki aylarda ve yıllarda da tekrarlamayı düşündüklerini ifade etti. Komite yetkilileri kampanyayı tüm Türkiye ye yaymayı hedeflediklerini de belirtti. E İLAVE TAKSİT UYGULANACAK Kampanya kapsamında Akbank, 300 TL ve üzeri alışverişlerde, 2 ila 6 arası taksitlerde, ilave 6 taksit uygulayacak. Maliyetin Akbank tarafından karşılanacağı kampanyada Axess, Wings ve Citi Axess kartları geçerli olacak. Garanti Bankası ise kampanyada ilave 3 taksit uygulayacak. 9 taksitin üzerindeki işlemlerde bu uygulama olmayacak. 10 taksite ilave 2 taksit, 11 taksite ilave 1 taksit uygulanacak. En fazla 12 taksit yapılabilecek. 100 TL ve üzeri taksitli alışverişlerde geçerli olacak olan kampanyada, Denizbank, Şekerbank, TEB ve ING nin Bonus Card ları ile Türkiye Finans Katılım Bankası Happy Card da kullanılabilecek. HSBC DE 30 HAZİRAN A KADAR İş Bankası da kampanya kapsamında, Maximum Kart müşterilerine, 500 TL ve üzeri taksitli alışverişlerde, finansmanı bankalarınca karşılanmak üzere ilave 3 taksit avantajı sağlayacak. Ancak bu imkan sadece 2 ila 9 arası taksit seçenekleri için geçerli olacak. En fazla 12 taksit yapılabilecek. Yapı Kredi Bankası da bu çalışmayı ilave 3 taksit Evlilik Kampanyasına dahil ederek uygulayacak. Finansbank ise kampanyada ilave 3 taksit yapacak. Diğer bankalardan farklı olarak kampanya süresini 30 Haziran a kadar devam ettirecek olan HSBC, 100 TL ve üzeri alışverişlerde, Advantage kart ile ilave 3 taksit imkanı sağlayacak. Kampanyada 2 ila 12 taksit arasında vade farkı alınmayacak. Ancak 13 ila 24 taksit arasında vade farklı alınacak. Kampanyaya Halkbank ve Tekstilbank Advantage Kredi Kartları da dahil edilecek. Olumlu dönüfller al nmaya baflland SEKTÖRÜN YÜZÜ GÜLDÜ: Kampanyanın olumlu dönüşlerini daha şimdiden aldıklarını söyleyen İTO Meclis Üyesi Halit Örgad, İMÇ ve Zeytinburnu perdeciler çarşılarından aldığımız bilgiye göre, bu kısa zaman içinde, sektörün kampanya ile yüzü güldü. Herkes satışların arttığını ve müşterilerin de bu durumdan memnun olduklarını söylüyor. Esnaf memnun, müşteri memnun. Dolayısıyla biz bu işin çok daha büyüyeceğine inanıyoruz. Daha yolun başındayız. Ev tekstili sektörü olarak bizler gücümüzü göstermeye çalışıyoruz. Bu da zaman istiyor. Ancak şu ana kadar yapılan çalışmalardan herkes çok memnun dedi. HEDEF TÜM TÜRKİYE: 2009 sonuna kadar bu kampanyayı, Türkiye genelindeki tüm ticaret odalarına yaymayı hedeflediklerini söyleyen İTO Meclis Üyesi Sümer Canavar, Kampanya tüm Türkiye ye yayıldığında bankalar, ev tekstilinin gücünü daha iyi görecektir ve iştahları da kabaracaktır. Böylece sonraki kampanyalarda bankaların ev tekstilcilerine çok daha cazip imkanlar sunacağına inanıyorum şeklinde konuştu. TEKRARLAMAK İSTİYORUZ: Bu kampanyayı geleneksel hale getirmek istediklerini ifade eden İTO Ev Tekstili Komite Başkanı Aziz Sarı, eylül, ekim, kasım ve aralık aylarında da o günün koşullarına göre güncelleyerek kampanyayı tekrarlamak istediklerini dile getirdi. Avrupalı ve Amerikalı alıcılardan yoğun ilgi 15 inci stanbul Ev Tekstili Fuar EVTEKS, 20 May s ta kap lar n açt. Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve Adamlar Derne i nin (TETS AD) deste i ile gerçekle tirilen fuarda 20 yi a k n ülkeden kat l mc yer ald. Alan nda dünyan n ikinci büyük, Türkiye de ise sektör ayr m yap lmaks z n en büyük fuar EVTEKS te bin 500 ün üzerinde marka sergileniyor. Özellikle Uzakdo u ülkelerine üretim yapt ran al c firmalar kalite, i çilik, esnek üretim ve lojistik avantajlar n göz önünde bulundurarak Türkiye ye döndü. Fuara bu y l beklenen ziyaretçi say s ise ortalama 100 bin kadar. Ayr ca fuar n yurtd ziyaretçi say s n n da geçen y la göre yüzde 10 artarak 20 bine ula mas bekleniyor. Fuar, 24 May s pazar günü sona erecek. 50 y l önce 110 y l önce 21 Mayıs 1959 Dersaadet (İstanbul) Ticaret Odası Gazetesi 8 Mayıs 1315 (Rumi) -20 Mayıs 1899 vergilerin miktarını neşrediyor. Neticede bu seneki tahminden frank fazla ise de 1898 senesinin hasılatına nazaran frank noksandır. Zararlı gaz muhbiri Hisseli Alman şirketleri Fabrikalarda ameleye zararlı gazların mevcudiyetini otomatik olarak haber veren bu cihazın içinde hava geçecek bir boru, borunun da ağzında kimyevi bir madde ile muamele edilmiş süzgeç kağıdı vardır. Cihaz çalıştığı sırada borudan geçen havadaki gaz zerreleri süzgeç kağıdın rengini değiştirir. Her zararlı gaz için ayrı ayrı bir kimyevi madde kullanılmaktadır. Süzgeç kağıdı her iki dakikada bir uzadığı için her an ortaya çıkabilecek gazın mevcudiyetini devamlı olarak anlamak kabildir. Deuce Ekonomi nin beyanına nazaran (göre) 1898 senesi zarfında Almanya da 329 şirket teşkil etmiş ve Dersaadet piyasasının bunların sermayesi 46 milyon marktan haftalık ahvali ibaret bulunmuştur. Senenin birinci altı ayı zarfında teşkil etmiş olan Çavdar- Mevcudun fıkdanından şirketler 244 milyon mark sermaye ile 179 (yokluğundan) dolayı muamele adedine ve son altı ay zarfında dahi 218 olmamıştır. İzmir de dahi hal bu milyon mark sermaye ile 150 adedine baliğ merkezdedir. olmuş (ulaşmış) ve devlet bankası Kuşotu- Bu hafta piyasamızda az miktarda muamele vuku bulmuştur. ıskontosunu yüzde 6 derecesine Darı- Bu hafta satış olmamıştır. çıkarmıştır. Bakla- Bu hafta hiç satış olmamıştır. Fransa da vergi hasılatı Haşhaş- Talep ve mevcudun fıkdanından (yokluğundan) dolayı bu hafta hiç satış Fransa Maliye İdaresi 1899 senesi martı olmamıştır. zarfında bilavasıta (aracısız) alınan Zamana ve mekana direnen stanbul un esnaf lokantalar 1 Ad güzel Restaurant DIŞARIDAN tam bir esnaf lokantası görünümünde. İçeriye girildiğinde ise kendinizi çok daha rahat hissedebileceğiniz bir ortamla karşılaşıyorsunuz. Politikası az ama öz, değişik, sağlıklı ve lezzetli yemekler yapmak. Şef; girişte, yemeklerin başında müşteriyi bekliyor. Yemek çeşidi her gün değişiyor. Günde 10 çeşit sıcak yemek, 2-3 çeşit zeytinyağlı ve tatlı çıkıyor. Sahipleri Yılmaz ve Yaşar Adıgüzel in baba mesleği, kasaplık. Lokantacılığa ise 1997 de, tencere yemekleri yapılan bir yer açma fikriyle adım atmışlar. Kaynak: İstanbul un Esnaf Lokantaları / Sevim Gökyıldız (İstanbul Ticaret Odası Prestij Yayınları) N erede Kurulu : 1998 Kapasite: 44 Çal ma saati: Yer: Galata Kulesi sok. No:31 Kuledibi Tel: Çerkez Kebabı Malzeme 3 kg. dana ku ba et 1 kg. patl can 1 kg. patates 1 kg. havuç 1 kg. bezelye 250 gr. ye il biber 250 gr. Domates Bir küçük ba so an Tuz ve karabiber Yapılı ı Ku ba do ranm dana etini ve ince do ranm so an tencerede kavuruyoruz. Küçük küçük do ranm patatesi, havucu ve bezelyeyi koyup biraz daha kavuruyoruz. Yine küçük küçük do ray p, ayr bir yerde k zartt m z patl can ve domates-biberi ekleyip, tüm kar m tepsiye yay yoruz ve f r na veriyoruz. Orta s da 45 dakika kadar pi iriyoruz. Almanya daki Türk gençleri, iş hayatına dahil edilmeli TÜRK Alman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Franz G. Koller, Türk Alman Ticaret ve Sanayi Odası 2. Başkanı Mazhar Onur Basmacı ve Genel Sekreteri Marc Landau, İTO Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş la birlikte İTO Yönetim Kurulu nu ziyaret etti. İTO Başkanı Dr. Yalçıntaş, Almanya daki Türk gençlerine vurgu yaparak, şunları söyledi: Almanya daki Türk gençlerinin işsiz olması, en büyük sosyal problemler arasında bulunuyor. Bu gençler, hem Türkiye yi hem de Almanya yı iyi tanıyorlar. Bu çocuklar değerlendirilebilir. Örneğin, Almanya da bir aşçılık okulu açılabilir. Ardından bir yıllık eğitimden sonra iş hayatına dahil edilebilirler. İşletme eğitimi de alabilirler. Franz G. Koller de Almanya daki Türk gençlerinin iş hayatına entegre edilmeleri gerektiğine işaret etti. Koller, İstanbul un bir kültür şehri olmasından dolayı bu kentte etkinlikler yapmak isteklerini de dile getirdi. Mazhar Onur Basmacı ise Almanya da Almanca konuşan Türkler için Tahkim Kurulu oluşturalım istedik. Vize veya başka konularda tek bir ağızdan konuşmak önemlidir. Ayrıca, KOBİ ortaklığı hususunda KOBİ Platformu da oluşturulabilir dedi. DİLŞAH KEFLİOĞLU Gastronomik yenilikler fuarı HIRVATİSTAN ın başkenti Zagrep te Eylül tarihleri arasında 1. Uluslararası Gıda, İçecek ve Gastronomik Yenilikler Fuarı (INGA) düzenlenecek Kasım da da yine başkent yine bu kentte Fashion Days Fuarı gerçekleştirilecek. Fuara katılan tekstil, deri, giyim ve ayakkabı moda alanında faaliyet yürüten firmalar, organizasyon ile ürünlerini ziyaretçilere tanıtma imkanı bulacak. Bilgi için Tel: / / fashion-days@zv.hr

12 2.qxd:Sayfa 12.qxd 11:40 PM SAYFA 12 GÜNCEL STANBUL T CARET ODASI NDAN 19 MAYIS TA ANLAMLI SERG FOTO RAF: OSMAN KUVVET TO Başkan Dr. Murat Yalç ntaş, Doğan H zlan ve Beyaz t Öztürk ün aç l ş n yapt ğ sergide, daha önce yayımlanmamış 130 fotoğraf yer alıyor. Çanakkale Cephesi ne foto raflarla flahitlik NALAN SÖYLEMEZ/D L AH KEFL O LU İstanbul Ticaret Odası, yayımlanmamış Çanakkale Savaşı fotoğraflarından oluşan Çanakkale Destanı sergisi ile tarihe ışık tutuyor. Sergi, 500 bin insanın hayatını kaybettiği Çanakkale Cephesi nin iki tarafına da fotoğraflarla şahitlik ediyor. MEVZUAT AJANDASI DEM RYOLLARI REKABETE AÇILACAK Özel sektör demiryolunda ta ımacılık yapabilecek TCDD Genel Müdürü Süleyman Karaman, TCDD ile demiryolu sektörünü yeniden yap land racak ve özel sektörün demiryolunda yük ve yolcu ta mac l yapmas n n önünü açacak kanun taslaklar n n, bu yasama y l sona ermeden yasala mas n beklediklerini söyledi. Karaman, Demiryolu ula m serbest rekabete aç lacak. Özel sektör de kendi araçlar yla demiryolunda yük ve yolcu ta mac l yapabilecek dedi. Kaynak: tarihli Resmi Gazete SÜT SEKTÖRÜNE SÜT TOZU DESTE Devlet deste iyle süt tozu üretilecek TARIM ve Köyi leri Bakan Mehmet Mehdi Eker, süt fiyatlar ndaki dü ü ün önlenmesi amac yla, piyasadaki fazla sütün çekilerek devlet deste iyle süt tozu ürettirilmesi uygulamas n n ba lad n bildirdi. Eker, ürettirilen süt tozunun dahilde i leme rejimi (D R) kapsam nda süt tozu ithal etmek isteyen firmalara sat laca n, aradaki fiyat fark n da devletin kar layaca n söyledi. Kaynak: tarihli Resmi Gazete TARIMSAL H ZMET DESTEKLER Her tarımsal i letmeye yılda 225 TL ödenecek AHA önce İstanbul Metrosu Taksim İstasyonu nda Sarışın Bir Kurt, Bir Hürriyet Türküsü ve İstanbul da Alınteri sergilerini açan İstanbul Ticaret Odası (İTO), anlamlı bir günde, anlamlı bir sergiye daha imza attı. İTO, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile birlikte 19 Mayıs Atatürk ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nda Çanakkale Destanı adlı fotoğraf sergisini İstanbullular ın beğenisine sundu. İstanbul Metrosu Taksim İstasyonu yürüyen bantlar katında açılan sergide daha önce yayımlanmamış 130 fotoğraf yer alıyor. Koleksiyoner ve yayıncı Fahri Özdemir in Çanakkale Savaşı nın, hangi koşullarda ve hangi bedeller ödenerek kazanıldığını en çarpıcı şekilde gözler önüne seren Çanakkale Destanı sergisi, İTO Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Yalçıntaş tarafından açıldı. Açılışta konuşan Dr. Murat Yalçıntaş, 19 Mayıs Atatürk ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı nı kutladığımız bugün, bir yandan da vatanın kurtuluşuna giden ilk durağı, Çanakkale yi anlatıyoruz. Çanakkale, Türk Ulusu için bağımsızlığın başlangıcıdır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, milli mücadeleye giden ilk adımı bir anlamda burada, Çanakkale de atmıştır dedi. D EN PAHALI ARMA AN Bu fotoğraflara sadece bir fotoğraf olarak bakmamamız lazım diyen Dr. Murat Yalçıntaş, Çünkü bu fotoğraflar, bir milletin bağımsızlığını, bir milletin onurunu, bir milletin vatanını, bir milletin bayrağını korumak için neler yapabileceğini anlatan fotoğraflardır. Bu fotoğraflar, tarihe destan yazmış vatan evlatlarının gelecek nesle bıraktığı en pahalı armağandır. Bu fotoğraflar, bir güne bir ömür sığdıran, bir güne bir yüzyılı sığdıran kahramanların fotoğraflarıdır dedi. Sergideki fotoğraflar 19 Haziran tarihine kadar görülebilecek. Çin ile daha çok ticaret yap lmal ÇİN Ulusalararası Ticareti Geliştirme Konseyi (CCPIT), İTO yu ziyaret etti. İTO Yönetim Kurulu Üyesi Murat Sungurlu tarafından kabul edilen heyete, İTO nun çalışmaları ve Türkiye nin Çin le ticari ilişkileri hakkında bilgi verildi. Geçen yıl Çin ve Türkiye arasındaki ticaret hacminin 17 milyar dolara ulaştığını söyleyen Sungurlu, Türkiye nin Çin e ihracatı 1 milyar 43 milyon dolar, ithalatı ise 15.5 milyar dolar olarak gerçekleşti dedi. Sungurlu, Çin de refah düzeyi arttıkça tüketici tercihinin de değiştiğini belirterek, şunları söyledi: Özellikle Çin deki büyük şehirlerde gelir düzeyi yüksek iş aleminin modaya dayalı ürünlere ilgisi arttı. Bu çerçevede Batı standartlarında üretim yapan ve kendi tasarımlarını yaratan ülkemizde, hazır giyimde işbirliği önemli hedef oldu. Diğer sektörler ise yemeklik yağlar, kimyasallar inşaat ve dekorasyon malzemeleri olarak sıralanabilir. Sungurlu, belirli bir sermaye birikimine ulaşan Çinli yatırımcıların Türkiye de yatırım yapmalarından memnuniyet duyacaklarını da ifade etti. Sungurlu son olarak, Çin le ticaret rakamlarının daha fazla olması gerektiği temennisinde bulundu. Detaylı bilgi için NALAN SÖYLEMEZ TARIMSAL Yay m ve Dan manl k Hizmetlerine Destekleme Ödemesi yap lmas na dair tebli uyar nca, ödeme kapsam na al nan her tar msal i letmeye y lda 225 lira ödenecek. Tebli e göre, tar msal dan manl k hizmeti verecek ki i ve kurulu lar, çiftçilerle/tar msal i letmelerle sözle me imzalayacak. Sözle me 31 Aral k a kadar geçerli olmak üzere ve en az 6 ayl k bir dönemi kapsayacak. Kaynak: tarihli Resmi Gazete EKER KOTALARININ GARANT S Pancar ekim alanı eker kurulunca belirlenecek ÜRET M garantisi için gerekli olan eker pancar, eker kurulunca belirlenen pancar ekim alanlar ndan üreticiler ile irketler aras nda sözle me düzenlenmesi suretiyle temin edilecek. hraç amaçl üretilen eker pancar n n fiyat, her y l aral k ay sonuna kadar fabrika i leten üretici gözlemcisi gözetiminde belirlenecek. Kaynak: tarihli Resmi Gazete Sigortacılar TOBB delege seçimleri için gün sayıyor TOBB bünyesinde 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu gereğince, Sigorta Acenteleri Sektör Meclisi ve İcra Komitesi ni tespit etmek üzere, Sigorta Acenteleri Sektör Meclisi Seçimleri ne 40 kişi seçilecek. Bu 40 kişiyi de Türkiye genelinde 281 delege belirleyecek. İTO 14 No lu Sigortacılık Hizmetleri Meslek Komitesi de İstanbul da 31 Mayıs ta İTO da yapılacak seçimlerde 40 kişilik İstanbul İl Delegeleri ni belirleyecek. Komite, bu bağlamda ortak liste oluşturacak. YÜZDE 35 İ İTO DA Komite Üyeleri, 31 Mayıs ta saatleri arasında İTO Meclis Salonu nda oy kullanacaklar. Tüzel kişiliğe sahip acentelerin seçimde oy kullanabilmeleri için Ticaret Sicili nden yetki belgesi almaları gerekiyor. Gerçek kişi acenteler ise nüfus cüzdanlarıyla oy kullanabilecek. Komite Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Levent Korkut, İstanbul un söz konusu İcra Komitesi nde yer alabilmesi için tek vücut olmanın önemini vurguladı. Korkut, şunları söyledi: Komitemiz organizasyonunda İstanbul daki tüm sigorta gurupları ile tüm sivil toplum örgütleri biraraya getirilerek, İTO bünyesinde ortak liste çıkarmaya çalışıyoruz. Sorunlarımız, SAİK ve Sigorta Meclisi tarafından ele alınıp sonuçlandırılacağı için bu seçimler bizim için büyük önem arz ediyor. Bu amaçla Komitemiz, diğer dernek yetkilileriyle birlikte üç kez İTO da toplantı düzenledi. Türkiye genelindeki toplam acente sayısının yaklaşık yüzde i İstanbul da ve İTO bünyesinde faaliyet yürütüyor. Bunun için bu çalışma birlikteliği ve TOBB bünyesinde oluşturulmakta olan sektör meclisi ve özellikle SAİK in ne kadar önemli olduğu çok net olarak görülüyor. DİLŞAH KEFLİOĞLU T CARET VE HAYAT MÜRSEL SÖNMEZ Kötü olursa iyi mi olur? Her şeyin iyiye gitmesini kötüye yormak gibi kötü bir huyumuz var. Ya da her şeyin olumsuz ve kötü yönünü görmek gibi. Safdillik yapıp toz pembe tablolar uydurarak kendini kandırmak da tersinden başka bir kötülük biçimi. Sükûnetin ışığında bir gerçekçilik ise işin dengesi ve düzenini sağlayacak. Ama biz bundan kaçıyor, kaçınıyoruz. Nedendir bilinmez, işin acılı tarafı, dramatik boyutu daha bir zevk veriyor bize. Ölümü ve sonrasını bile düşünsel ve inançsal olarak adlandırırken bunu, hayatın işine yarar hale getiren bir kültür mirasına sahibiz. Hayra yormak gibi, Ağzını hayra açmak gibi olumlayan ve ufkumuzu açan köşe taşı halk bilgeliğinden süzülmüş ilke/doğrularımız da var. Hayatın bütününe iyimser bakmayı öneren bir kültürden geliyor olmamıza rağmen çeşitli nedenlerle zihinsel kazalar yaşayarak somurtur olmuşuz. Oysa, Seni düşte gördüm, hayra yor diyor diyen de biziz. Tüm bu girizgâh, yaşadığımız kriz günlerinde duyduğumuz ve okuduklarımızdan çıkardığımız sonuçla ilgili. Olumluluk da arızalı, olumsuzluk da. Sözünü ettiğimiz sükûnet ışığında gerçekçilik ortalıkta gözükmüyor. Bunda siyasal tutuculuğumuzun önemli etkisi var elbette. Kendimize yakın bulduklarımız iş başındaysa her şey iyi, karşı bulunduklarımız iş başındaysa her şey kötü. Araya karışan bir farklı kanaat de yok. Som tutuculuk, görememezlik. Her şeyi toptan hallediciliğimiz burada da devreye giriyor ve iyi ya da kötü etiketlerini tüme uyguluyoruz. Olanı biteni siyasetin karmaşık alanlarına havale edip kendi sorumluluk açımızı kapatıyor ve yolumuzu görmekten mahrum kalıyoruz. Siyaset edenlerin temel önemde şeyler yaptığı ve gidişatı etkilediği doğru, ama özellikle gerçekçilik sıfatını haiz olması gereken iş adamları gerekeni yapıp hayatın canlı damarına yakınlığın da getirdiği avantajla hareket etmeli değil midir? Herkesin işine bakması ve tutarlı tutarsız ahkam kesmek yerine çıkış yolları araması gerekmez mi? Zihinsel bağımsızlık objektif bakmayı ve sağlıklı tanımlamayı beraberinde getirir. Bu da, işi iş olanların işini kolaylaştırır. Tutuculuk yapan tutukluk yapar. Hayat, her an mucizevi açılımların yer bulabildiği bir görkemli sahnedir. Herkes kendi iyi oyunundan sorumludur. Tabloyu karartmanın da, ayağı yere basmamanın da sağlıklı kişilikte yer bulmaması gereken vasıflar olduğu unutulmadan yapılan yürüyüşler başarıya ulaşacaktır. Devlet denilen yapı, birey ya da kurumları doğru dediği çizgi üzerinde topyekun olarak tutamaz. Temel ve teorik çerçeveyi belirlemek onun işidir, ama uygulamak o çerçeveye muhatap olanların işidir. Bir işletmenin kendi iç düzenini sağlayarak ve sağlamlaştırarak, kendi durumunu ele alarak gözden geçirmesi ve kendisi için gerekeni yapması kendi iradesiyledir. Şartlar iyi olsa da, yukarısı çok geniş alanlar açsa da, yapılması gerekeni yapmayan ve üstelik karamsarlığa kapılanların alabileceği bir yol yoktur. Kişi, küçücük bütçesinin hesabını yapamayıp, kendi gerçekliğini ıskalayarak gelirinden fazlasını kredi kartı denilen veresiye defterine yazdırıp yığarsa, elbette onun altında kalacaktır. Veya tasarruf kelimesinin anlamını bilmiyorsa da durum aynıdır. Haddini ve gücünü bilip analiz edebilen, ona göre davranan ise kendi zihinsel serinliğinin keyfini yaşayarak, dışarı için olumlu olumsuz tablolar peşinde koşmak yerine, kendi tablosunu oluşturacaktır. Bu rahatlık düzlemi doğru kanaatlerle bezenirken, kendisini ve çevresini olumlayıcı ve dolayısıyla üretken aşamalara çıkaracaktır. Hayat sürekli bir ilerleyiştir. Bu ilerleyiş esnasında yeni durumlarla karşılaşılmakta, maddi ve manevi ihtiyaç kalemleri artmaktadır. Bu sürekli ileriye doğru gidiş, gayret sarf etmeyi gerektirmektedir. Yaşam standardımızı geriye götürebilsek -ki bu olmaz, olamaz bir şeydir- şu anki mevcutlarımızın ne denli bir varlık olduğunu görebiliriz. Tıpkı Nasreddin Hoca nın bir fıkrasında olduğu gibi. Hoca ya biri gelir ve evinin darlığından söz eder. Hoca Bu akşam eve tavukları al, yarın da bana gel der. Adam denileni yapar, ama ertesi gün hocaya şikâyetlenir. Hoca, Bu akşam da eve koyunu keçiyi al der. Adam denileni yapar, ama ertesi gün daha bir şiddetli serzenişte bulunur. Aldırmaz Hoca buna ve o akşam da inekleri içeri almasını söyler. Ertesi gün adam barut küpü olmuş halde gelir ve Sana çare bulman için geldim ve ne dedinse yaptım, şimdi evin içinde adım atacak yer bile yok, bu nasıl iştir der. Hoca eve gitmesini, hepsini boşaltmasını ve kendisine gelmesini söyler. Adam, biraz sonra gelir, Hoca muzip bilgeliğiyle sorar, Şimdi nasıl? diye. Adam, Hocam sağ olun, yahu bizim ev ne kadar da genişledi sayenizde diye cevaplar soruyu. Sürekli bir devinim olan ve içine yeni şeyler koyduğumuz hayatın bu gidişatına dur diyebilme şansına sahip değilsek de kendi alanımızı kendi imkanlarımızla genişletme şansımız hep var. Bu şans ve imkanı, kötü olursa iyi olurmuş gibi bir tıkanıklıktan çıkabilirsek kullanabileceğiz. Kötü olursa iyi olmaz. Basit ve temel bir doğrudur bu. Ancak kurtların işine yarar dumanlı havalar. Acıdan ve çileden zevk almak, ancak aşkta geçerli bir taddır. Somut hayatta değil.