Sonokimya Ultrasonik Enerjinin Tekstil Endüstrisinde Kullanımı
|
|
- Emine Gözde Poyraz
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 Sonokimya Ultrasonik Enerjinin Tekstil Endüstrisinde Kullanımı - Ders Notları - Prof.Dr. Erhan Öner Marmara Üniversitesi, Teknik Eğitim Fakültesi, Tekstil Eğitimi Bölümü İstanbul, 2002
2 İçindekiler 1. Ultrasonik Enerjinin Eldesi Ultrasonik Enerjinin Eldesi 1 Gaz Sürücülü Transduserler 1 Sıvı Sürücülü Transduserler 2 Elektromekanik Transduserler 2 a) Magnetostriktif Transduserler 2 b) Piezoelektrik Transduserler Sonokimyada Ultrasonik Enerjinin Gücü ve Kavitasyon 3 Kavitasyonu Etkileyen Faktörler 3 a) Frekans 4 b) Çözücü Viskozitesi 4 c) Çözeltinin Yüzey Gerilimi 4 d) Çözeltinin Buhar Basıncı 4 e) Sıcaklık 4 f) Gaz Baloncukları 5 g) Uygulanan Dış Basınç 5 h) Sonikasyon Yoğunluğu 5 i) Sesin Zayıflaması Ultrasonik Gücün Ölçümü 5 Kalorimetrik Metod 6 İyod Dozimetri Metodu 6 2. Sonokimyanın Tarihçesi ve Sonokimyada Kullanılan Cihazlar Sonokimyanın Tarihsel Gelişimi Sonokimyada Kullanılan Cihazlar 7 Ultrasonik Temizleme Banyosu 7 a) Ultrasonik Temizleme Banyosunun Konstrüksiyonu 7 b) Ultrasonik Temizleme Banyosunun Sonokimyada Kullanımı 8 Ultrasonik Prob 9 a) Ultrasonik Probun Konstrüksiyonu 9 b) Ultrasonik Probun Sonokimyada Kullanımı 9 3. Ultrasonik Enerjinin Tekstil Terbiye İşlemlerinde Kullanımı Terbiye İşlemlerinde Ultrasonik Enerjinin Kullanımı 10 Ultrasonik Enerjinin Ön Terbiye İşlemlerine Uygulanması 10 Ultrasonik Enerjinin Boyama İşlemlerine Uygulanması 11 Ultrasonik Enerjinin Yıkama İşlemlerine Uygulanması Ultrasonik Enerji Kullanımının Ekonomik Açıdan Değerlendirilmesi 11
3 1. Ultrasonik Enerjinin Eldesi Ultrasonik ses dalgaları insan kulağının işitemeyeceği frekanslara sahiptirler. İnsan kulağının işitme aralığı, normalde, 16 Hz ve 16 khz (Hz = Hertz = saniyedeki salınım) arasındadır. Ultrasonik ses dalgalarının genel olarak 20 khz MHz arasındaki frekanslara sahip oldukları düşünülmektedir. Ultrasonik enerji, yıllar boyunca mühendislik, bilim ve tıpta çok yaygın olarak kullanılmıştır. Kimyadaki uygulamaları ise oldukca yenidir. Çizelge-1.1 de ultrasonik enerjinin hangi alanlarda hangi işlemler için kullanıldığı gösterilmektedir. 1.1 Ultrasonik Enerjinin Eldesi Sonokimyada, araştırma için ilk gereksinim bir ultrasonik kaynaktır. Ticari cihazın tipi ne olursa olsun enerji, bir ultrasonik transduser yardımıyla üretilmektedir. Bu cihaz, elektrik enerjisini ses enerjisine dönüştürmektedir. Ultrasonik transduserlerin üç temel tipi mevcuttur ve herbirinin orijini 20. yüzyılın başlarına dayanmaktadır. Gaz Sürücülü Transduserler Bunlar, basit olarak, yüksek frekanslı çıkışlara sahip düdüklerdir. Yüksek hızdaki gaz akışını ultrasonik enerjiye dönüştürürler. İlk örneklerinden biri Galton Düdüğü (1883) dür. Galton Düdüğü, iç çapı yaklaşık 2 mm olan pirinç bir borudur. Transduserlerin bu tipinin, kimyasal işlemler için bir önemi yoktur, çünkü bu metot ile yeterince yüksek yoğunlukta ultrasonik ses dalgaları elde etmek mümkün değildir. Çizelge-1.1: Ultrasonik Enerjinin Kullanım Alanları UYGULAMA SAHAS1 Biyoloji ve Biyokimya Mühendislik Dişçilik Jeografi ve Jeoloji Endüstri Tıp Plastikler ve Polimerler Kimya KULLANlLDIĞl İŞLEMLER Hücrenin iç yapısı üzerinde çalışmak için hücre duvarlarının parçalanmasında. Delme, öğütme ve kesme işlemlerine yardımcı olarak. Özellikle cam, seramik gibi sert ve kırılgan malzemelerin işlenmesinde çok yararlıdır. Dişlerin oyulmasında ve temizlenmesinde kul1anılır. Deniz ve okyanus diplerindeki mineral ve petrol yığıntılarının yerinin tesbitinde. Pigmetlerin ve katıların, boya, mürekkep ve reçinelerin içerisinde kolay dispers olmalarını sağlar. Ultrasonik banyoda mühendislik malzemelerinin temizlenmesinde kullanılır. İmajın ortaya çıkarılması, ultrasonik enerjiyle 2-10 MHz arasında yapılır. Güçlü ultrasonik enerjinin kullanılması ile, termoplastiklere uygulanan kaynak işlemleri kolaylıkla yapılır. Polimerizasyon başlatılması ve polimerin bozunumu etkileri icin kullanılır. a) Ses Hızındaki Değişimin Değerlendirilmesiyle 1- Reaksiyon Gelişiminin Gözlenmesinde 2- Kalite Kontrol 3- Konformasyonel Enerji Değişimlerinin hesaplanmasında b) Puls/Eko Tekniğinin Kullanıldığı Yerler 1- Tekneler içindeki malzemenin hacminin ölçülmesi 2- Heterojen ara fazına olan uzaklığın ölçülmesi 3- Biomoleküllerin şekillerinin sınıflandırılabilmesi için farklı frekanslardaki sesin absorblanmasındaki değişikliklerden yararlanılarak kullanılmaktadır. Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
4 Sıvı Sürücülü Transduserler Transduserlerin bu tipinin esası sıvı içeren düdük olmalarıdır. Bunlarda kavitasyon, su sayesinde konvansiyonel bir pervane kanadının hızlı hareketi sonucunda üretilmektedir. Bu prensip ile çalısan ekipmanlar, son 40 yıldır mevcuttur. Bu ekipmanlar, yiyecek endüstrisinde birbiri içinde karışmayan sıvıların homojenize edilmesinde (mayonez veya domates ketçabı gibi) uzun zamandır kullanılmaktadır. Yakın zamanda kimyacılar bu cihazın polimerizasyon için uygun emülsiyonların hazırlanmasında ve hidrolizin artırılmasında kullanılabileceğini ortaya çıkarmışlardır. Elektromekanik Transduserler Elektromekanik transduserlerin, piezoelektrik veya magnetostriktif etkilere bağlı olmak üzere iki ana tipi vardır. Genelde en fazla kullanılan piezoelektrik transduserlerin banyo ve prob tipi güç sonikatör sistemleri mevcuttur. Mekanik transduserlerden pahalı olmasına rağmen, çok daha uygun olanları elektromekanik transduserlerdir. a) Magnetostriktif Transduserler Magnetostriksiyon, bir magnetik alandaki uygulama ile uygun ferromagnetik materyalin (örneğin; nikel veya nikel alaşımları) boyutundaki değişime ait bir olaydır. Bu transduserler çok yüksek sürüş kuvveti oluştururlar, çok sağlam yapılıdırlar ve 18O C a kadar olan sıcaklıklara rutin işlemlere dayanabilirler. Bunlar, maden cevheri ekstraksiyonu ve metal kristalizasyonu gibi kontinü yüksek güç gerekliliği olan işlemlerde hala kullanılmaktadır. Bununla beraber, bu transduserlerin genel dezavantajı 100 khz in üzerindeki frekanslarda kullanılamamasıdır. b) Piezoelektrik Transduserler Elektrik enerjisini, ses enerjisine dönüştürürler. Bunlar, genellikle, 1889 yılında Curie ler tarafından keşfedilmiş olan piezoelektrik olayına dayanarak çalışırlar. Piezoelektrik materyaller komplemanter iki özelliğe sahiptirler: - Direkt Etki - Bir kesitin geniş yüzeyleri boyunca basınç uygulandığında, herbir yüzde eşit boylarda fakat ters işaretlerde bir yük oluşturulmaktadır. Eğer gerilim, yüzeyler boyunca uygulanırsa bu polarite ters çevrilmektedir. - Ters Etki - Eğer bir yük kesitin bir yüzüne eşit uygulandığında ve diğer yüzüne karşı yükte fakat eşit olarak uygulandığında kristal in tüm kesiti uygulanan yükün polaritesine bağlı olarak, ya genişleyecektir veya daralacaktır. Böylece bir piezoelektrik materyale zıt yüklerin hızlı bir şekilde uygulanmasıyla boyutlarda değişmeler meydana gelecektir. Bu etki kristal kesitinin temas halinde bulunduğu herhangi bir ortam içerisinde ultrasonik titreşimleri iletmesine olanak sağlayabilecektir. İlk piezoelektrik üniteler kuvars transduserlere dayanmaktaydı. Fakat mekanik özelliklerinden dolayı kuvars bu amaç için özellikle iyi bir malzeme değildir. Kuvars, kırılgan bir malzemeydi ve cihazlarda kullanılması zordu. Yaygın olarak kullanılan üc malzeme; baryum titanat (BaTiO 3 ), kurşunmetaniobat (PbNb 2 O 6 ) ve karışım kristal kurşunzirkonattitanat tır. Bu malzemeler büyük çapta tek kristal parça olarak elde edilemezler ve bunun için bağlayıcı Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
5 maddelerle birlikte öğütülürler, 1000 C ın üzerinde basınç altında sinterizasyona uğratılarak seramik gibi tek parça olarak oluştururlar. 1.2 Sonokimyada Ultrasonik Enerjinin Gücü ve Kavitasyon Ultrasonik enerjinin kimyasal gücü, kavitasyon olayı yoluyla ortaya çıkmaktadır. Kavitasyon, sıvıya bir negatif basıncın uygulanması sonucunda, sıvı içinde mikrobaloncukların oluşması olayıdır. Bu baloncuklar, birbirleriyle sürekli olarak çarpışmaktadırlar ve böylece kuvvetli bir lokal enerji ortaya çıkmaktadır. Bütün ses dalgaları gibi ultrasonik ses dalgaları da sıvı içinde dalgalar halinde iletilmektedir ve bu dalgalar içinden geçtiği ortamın moleküler yapısında sıkışma ve gevşemelere neden olmaktadır. Böylece bir sıvı içindeki moleküller arasındaki mesafe, salınım yapıldıkça değişecektir. Eğer yeterli miktarda negatif basınç sıvıya uygulanırsa, sıvı bütünlüğünü bir arada tutmak için gerekli olan kritik mesafe aşılacaktır. Sıvıda parçalanma gözlenecek, boşluklar oluşacaktır. Bu boşluklara Kavitasyon Baloncukları denir. Teorik hesaplamalar, su içinde kavitasyonu oluşturmak için oldukca yüksek bir enerjiye ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Eğer, saf su için kritik mesafenin 10-8 cm olduğu düşünülürse, gerekli negatif basınç 10,000 atmosferlik bir mertebede olacaktır. Baloncukların, suyun evaporasyonundan meydana gelen buhar ile olduğu düşünülerek bu hesaplama yapılırsa, kavitasyonu oluşturmak için yaklaşık 1,000 atmosferlik bir negatif basınç gerekli olacaktır. Pratikte kavitasyon olayı, sıvının içinde mukavemetini zayıflatacak merkezler bulunmasından dolayı, uygulanan daha düşük akustik basınçlarda meydana getirilebilir. Sıvı içinde zayıf noktaların bulunması, sıvı içinde gaz mevcudiyetinden, sıvı içinde asılı duran çok az miktardaki gaz baloncuklarından veya sıvı içinde asılı durumdaki partiküllerden dolayı olmaktadır. Ultrafiltrasyon uygulanmamış tüm sıvıların içinde küçük partiküller bulunmaktadır. Birbirini takip eden sıkıştırma evrelerinde bu baloncuklar birbirlerine çarparak büyük miktarda enerji açığa çıkarırlar. Sıcak Nokta Teorisi, bu çarpışma boyunca 5,000 K lik sıcaklıklar ve birkaç bin atmosferlik basıncın oluşturulduğunu öne sürmektedir. Buna alternatif olan Elektriksel Teori, daha düşük sıcaklıkların ve basınçların bu olayda yer aldığına, fakat elektriksel deşarjın, çarpışmanın hemen arkasından meydana geldiğini iddia etmektedir. Hangi teori doğru olursa olsun sonokimyanın esasını, kavitasyon olayının teşkil ettiği gerçeğini değiştirmemektedir. Çünkü, ultrasonik enerjiye bağlı olarak ortaya çıkan değişmeler sadece kavitasyon olayının başlamasıyla oluşmaktadır. Kavitasyon olayında, kararlı ve kararsız olmak üzere iki tür baloncuk vardır. Kararlı Baloncuklar, birden fazla akustik çevrimde kalıcıdırlar. Kararsız Baloncuklar ise, ortamda genellikle bir akustik çevrimden daha fazla süre kalamazlar, şiddetle çarpışmadan önce başlangıç boyutlarının en az iki misli genişlerler. Önceleri kavitasyon etkilerinin yalnızca kararsız baloncukların çarpışmalarından dolayı ortaya çıktığı düşünülmekteydi. Fakat günümüzde, kararlı baloncukların çarpışmalarının, sonokimyasal etkinin tümüne önemli bir katkı sağladığına inanılmaktadır. Kavitasyonu Etkileyen Faktörler Sonokimya alanında yayınlanmış olan literatür çok fazladır, ancak bunların çok azı reaksiyonlarda oluşan etkiler üzerinedir. Kavitasyon üzerine dış faktörlerin önemli bir etkisi olduğu bilinmektedir. Sonokimyasal reaksiyonların başlatılması için gerekli olan kavitasyonu etkileyen faktörlerin bilinmesi de çok önemlidir. Görüleceği gibi kavitasyonu etkileyecek değişken faktörlerin tümü optimum bir değere sahip olabilmektedir. Bu optimum değerler çok hassas olarak tesbit edilebi1mektedir. Buna göre, sonokimyasal bir işlemin optimize Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
6 edilmesinde aşağıdaki hususlar mutlaka göz önünde tutulmalıdır. a) Frekans Frekansın artırılması şu iki sonucu ortaya çıkarmaktadır: - Sistemde kavitasyonun eşdeğer miktarını oluşturabi1mek için radyasyonun gücünü artırmak gerekir. Diğer bir ifadeyle, eğer aynı kavitasyonu oluşturacaksa, daha yüksek bir frekansta daha fazla bir güç gerekli olacaktır. Bunun sonucu olarak, temizleme ve plastik kaynak işlemi için seçilen frekanslar khz arasındadır. Ayrıca, sonokimya için de bu frekanslar kullanılmaktadır. - Ultrasonik frekans MHz bölgesine doğru artırıldığında, sıvılardaki kavitasyonun oluşturulması azalacaktır. Bu olayın kalitatif ifadeler ile en basit açıklaması, bir çok frekanstaki bu durumlarda genleşme sıkıştırma döngülerinin oldukça kısalmasıdır. Genleşme döngüsü için gerekli süre, moleküllerin birbirlerinden yeterli miktarda uzaklaşmasıyla bir baloncuğun oluşmasına imkan veremeyecek kadar kısadır. Ayrıca, yüksek frekanslarda çalışan transduserlerin çok yüksek ultrasonik gücü üretebilecek mekanik kapasiteye sahip olmadıkları unutulmamalıdır. b) Çözücü Viskozitesi Kavitasyonun eldesi, genleşme bölgesindeki negatif basıncın, sıvı içindeki doğal kohezyon kuvvetlerine üstün gelmesini gerekli kılmaktadır. Bu yüzden böyle kuvvetlerin büyük olduğu viskoz sıvılarda kavitasyonun elde edilmesi daha zor olacaktır. c) Çözeltinin Yüzey Gerilimi Düşük yüzey gerilimine sahip sıvılar kullanıldığında, kavitasyonun başlatılmasında bir azalma olacacağı beklenebilir. Bu durum basit bir bağıntı değildir, fakat sulu çözeltiler söz konusu olduğunda, yüzeyaktif bir maddenin katılımı yardımcı olmaktadır. d) Çözeltinin Buhar Basıncı Düşük bir buhar basıncına sahip olan bir çözücüde kavitasyonu başlatmak daha zordur. Kavitasyonun kolaylıkla oluşturulabi1mesi için çözücünün daha uçucu olması gereklidir. Bu durumda ise, daha fazla buharın baloncuklar içine girmesi söz konusudur ve bu nedenle çarpışmadaki şiddet azalmaktadır. e) Sıcaklık Ortamın sıcaklığının artırı1ması ile buhar basıncı artacaktır ve daha önce anlatıldığı şekilde, kavitasyon daha kolay elde edilecektir ve çarpısma şiddeti azalacaktır. Diğer bir faktör ise kaynama sıcaklığında baloncukların artacağı ve bu kavitasyon baloncuklarının ses iletimine bir engel teşkil edecekleridir. Sonuç olarak, bir sıvı kaynama noktasında sonikasyona tabi tutulursa, çok iyi bir sonokimyasal etki elde edilmektedir. Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
7 f) Gaz Baloncukları Ultrasonik enerji, bir sıvı içindeki gazın atılması için de kul1anı1maktadır. Böylece sonikasyonda, kavitasyon relatif olarak daha kolay olacaktır. Fakat gaz uzaklaştırıldıkça kavitasyonun oluşturulması güçleşecektir. Üniform bir kavitasyonun oluşturulabilmesi için sonokimyasal bir reaksiyonun içinden gaz baloncukları geçirilebilir. g) Uygulanan Dış Basınç Dış basıncın artırılması, kavitasyonun başlatılması için daha büyük bir ultrasonik enerjiye ihtiyaç olduğunu ifade eder. Daha önemli nokta ise, dış basıncın artırılması halinde, çarpışma şiddetinin artması ve bunun sonucunda sonokimyasal etkinin yükselmesidir. h) Sonikasyon Yoğunluğu Sonikasyonun şiddeti, direkt olarak ultrasonik kaynağın vibrasyon genliğiyle bağıntılıdır. Genel olarak, şiddetteki bir artış, sonokimyasal etkide de bir artışa yol açacaktır. Fakat sisteme giren ultrasonik enerji üç nedenden dolayı kesin olarak artırılamamaktadır. Bu nedenler şunlardır: - Sonikatörde kullanılan transduserin boyut değişiminin artırılması, malzemeyi çatlatarak bozunmaya neden olacaktır. - Yüksek vibrasyonel genlikte ultrasonik enerji kaynağı, tam bir çevrim boyunca sıvı ile temasa giremeyecektir. Bu durum teknik olarak Yeniden Birleşme olarak bilinmektedir ve enerji kaynağından ortama gücün transferinde büyük bir verim kaybına sebep olmaktadır. - Büyük miktardaki ultrasonik güç sisteme uygulandığında, çözelti içinde çok fazla sayıda kavitasyon baloncuğu oluşmaktadır. Bu baloncukların büyük bir çoğunluğu birleşecek ve daha kararlı baloncuklar oluşturacaklardır. Bunlar sıvı içinde ses enerjisinin geçişini yavaşlatabi1ecek ve sonokimyasal etkiyi vermek üzere çarpışacak olan daha küçük baloncukların çoğunu uzaklaştırabileceklerdir. i) Sesin Zayıflaması Çeşitli nedenlerden dolayı, ortam içinden geçerken sesin şiddeti azalacaktır. Bu enerjinin bir kısmı ısı şekline dönüşür. Bununla beraber, sonikasyon süresince ortamda oluşan ısınma çok az olmaktadır. Sesin zayıflama derecesi, frekansla ters orantılıdır. 118 khz deki sesin şiddeti 1 km uzunluğundaki su kütlesi içinden geçirilmesiyle yarıya inmektedir. 20 khz lik sesin şiddetinin yarıya indirilmesi için gerekli mesafe ise çok daha fazladır ve yaklaşık 90 km kadardır. Bu hesaplamalar belirli bir mesafede aynı şiddetlerin elde edilebilmesi için, daha yüksek başlangıç gücünün kullanımı gerekli olacağını açıkça göstermektedir. 1.3 Ultrasonik Gücün Ölçümü Sonokimyasal reaksiyona giren ultrasonik enerjinin miktarının ölçümünde kullanılan metodlar, Kalorimetrik ve Dozimetrik Metodlar olarak iki başlık altında toplanabilir. Kalorimetrik Metod en yaygın olanıdır. Bu metod, ultrasonik enerjinin kullanıldığı bir sistemde ortaya çıkan ısının, başlama hızının ölçülmesinden ibarettir. Dozimetrik metod da ise, bir kimyasal maddenin sonokimyasal olarak oluşturulması gözlenmektedir. Konvansiyonel yöntem, sonokimyasal olarak ortaya çıkarılan hidrojen peroksit ile, potasyum Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
8 iyodür ün elementer iyodu açığa çıkarma esasına dayanmaktadır. Kalorimetrik Metod Hemen hemen tüm mekanik enerji türlerinin, saf haldeki bir sıvıda ısı meydana getirdiği düşünülmektedir. Buna göre, kalorimetrik bir ölçümle çıkış gücünün tahmin edilmesi mümkündür. Bununla beraber, sıvının sonokimyasal olarak degradasyona uğrayabileceği unutulmamalı ve dikkat edilmelidir. Örneğin, su sonikasyona tabi tutulduğunda, hidrojen ve hidrojen peroksit açığa çıkarır ki bu reaksiyon eksotermiktir ( H=383 kj/mol). Bu reaksiyonun meydana geldiği ve verimin %1 olduğu düşünülürse, absorblanan enerjinin mertebesi, 1 litre suyun sıcaklığında 1 C artışa sebebiyet verecek kadardır. Üzerinde çalışılan sistemin sıcaklığı (T), zamana (t) karşı, 30 saniye veya daha kısa aralıklarla, sisteme yerleştirilmiş bir cihaz ile kaydedilmektedir. T ye karşı t verilerinden t=0 daki sıcaklık artışı (dt/dt), eğimin tanjantından veya t ye bağlı polinomun verilerinden hesaplanmaktadır. Bir sisteme giren ultrasonik güç Denklem-1.1 e göre hesaplanabilir. Güç = (dt/dt).c p M (Denklem-1.1) c p : Sıvının Isı Kapasitesi (J/kg.K) M : Sıvının Kütlesi (kg) Burada güç, Watt birimi ile bulunmaktadır. Eğer güç, sisteme, alanı (cm 2 ) bilinen bir prob ucu tarafından aktarılmışsa, gücün şiddeti Denklem-1.2 ile bulunabilir. Şiddet (Watt/cm 2 ) = Güç (Watt)/Alan (cm 2 ) (Denklem-1.2) İyod Dozimetri Metodu Bu metodun esası, suyun sonikasyon sonucu hidrojen peroksit açığa çıkarması ve bu hidrojen peroksidin çözeltideki iyod iyonları ile ani reaksiyona girerek moleküler iyod açığa çıkarmasıdır. Buradan yola çıkılarak bilinen konsantrasyonlardaki farklı hidrojen peroksit çözeltileri, potasyum iyodür çözeltisine eklendiğinde bilinen miktarda iyod açığa çıkaracağı bilinmektedir. Sonuçta oluşan çözeltilerin, 355 nm de spektrofotometrik ölçümleri yapılır. Bu şekilde Beer-Lambert grafiği hazırlanır ve absorbans artışı ölçülerek, sonikasyon sonucu oluşan hidrojen peroksit miktarı hesaplanabilir. Bu metodun en büyük zorluğu, sonikasyona uğratılmış sulu potasyum iyodürde oluşan peroksit miktarının çok az olmasıdır. Dolayısıyla bir Beer-Lambert kalibrasyon grafiğinin çok dikkatli hazırlanmış olması gerekir. Kullanılan cam eşyanın da çok temiz olmasına dikkat edilmelidir. Hidrojen peroksidin kuvvetinin belirlenmesi için seçilen analitik standart metod potasyum permanganat ile titrasyon metodudur (Denklem-1.3). 2KMnO 4 + 5H 2 O H 2 SO 4 2 MnSO 4 + K 2 SO O H 2 O (Denklem-1.3) Standardize edilmiş hidrojen peroksit, Beer-Lambert grafiğini oluşturmak için gerekli konsantrasyona seyreltilir (10-5 mol/dm 3 ). Bu grafik, asitlendirilmiş %5 lik sulu potasyum iyodür de bir seri çözeltinin hazırlanması ile oluşturulmaktadır. Altı adet 10 ml lik Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
9 balonjojenin herbirine 5 ml potasyum iyodür çözeltisi ve değişen miktarlarda (0, 1, 2, 3, 4 ve 5 ml) standardize edilmiş hidrojen peroksit çözeltisi ilave edilir. Çözeltilerin hepsi destile su ile 10 ml ye tamamlanır. Çözeltiler çalkalanır ve reaksiyonun tamamlanması için 30 dakika bekletilir. Referans küvette %2.5 lik sulu potasyum iyodür kullanılarak, bütün çözeltilerin 355 nm de spektrofotometrik ölçümleri yapılarak absorbansları kaydedilir. Hidrojen peroksit konsantrasyonuna karşı absorbans grafiğinin çizilmesiyle kalibrasyon doğrusu elde edilir. Reaksiyon kaplarına %5 lik sulu potasyum iyodür ilavesiyle, sonikasyon zamana karşı iyod absorbansındaki artışın ölçülmesi suretiyle ve elde edilen kalibrasyon grafiğinin kullanımı ile çeşitli sonikasyon sistemleri tarafından üretilen peroksit miktarının tesbit edilmesi mümkün olmaktadır. Sonuçların tekrarlanabilirliği, reaktörün çeşitli komponentleriyle aynı konfigürasyonda sonikasyona uğratılmasına bağlıdır. Bunun yanında, ölçümler boyunca aynı kabın kullanılması gereklidir. Çünkü kabın cam tabanından reaksiyona aktarılan enerjinin sabit kalması bu şekilde mümkün olacaktır. 2. Sonokimyanın Tarihçesi ve Sonokimyada Kullanılan Cihazlar 2.1 Sonokimyanın Tarihsel Gelişimi Paul Langevin, ultrasonik enerjinin mucidi olarak bilinmektedir. Langevin, ilk defa 1917 yılında ses dalgasının deniz suyunda iletişimini sağlamıştır. Ultrasonik enerji ilk olarak denizaltıların tesbit edilmesinde askeri amaclı olarak kullanılmıştır. Yüksek elektrik iletkenliğine sahip olduklarından, elektromanyetik dalgaların deniz suyunda etkili olmamalarından dolayı, akustik dalgaların kullanımı keşfedilmişti. Langevin su altında çalışan ilk ses transduserini imal ederken kuvars kristallerdeki piezoelektrik etkiyi kullanmıştır. Ultrasonik dalgaların oluşturulmasında, Langevin, Pierre ve Jacques Curie tarafından keşfedilen piezoelektrik etkiye bağlı kalmıştır. Curie ler, Si0 2 e bir gerilim uygulandığında elektrik yükünün oluştuğunu bulmuşlardır. Dolayısıyla, kristalin yüzeyine uygulanan elektriksel yük, boyutsal bir değişimi meydana getirmektedir. Böylece, gerilim uygulanan kristal orta şiddette ses dalgaları meydana getirmektedir. II. Dünya Savaşı esnasında yeni piezoelektrik materyaller yapımı üzerine yapılan kapsamlı çalışmalarda dihidrojen fostat ın (ADP) SiO 2 den daha uygun olduğu bulunmuştur de büyük bir ilerleme kaydedilerek seramik formundaki, ferroelektrikler yapıldı. Başlangıcta baryum titanat kullanıldı, fakat günümüzde piezoelektrik materyeller kurşun titanat/kurşun zirkonat katı çözeltileri ve kurşun niobat a dayanmaktadır. 2.2 Sonokimyada Kullanılan Cihazlar Ultrasonik Temizleme Banyosu Kimya laboratuvarları için ultrasonik enerji kaynağı olarak en fazia mevcut olan ve en ucuz cihaz ultrasonik temizleme banyosudur. Bundan dolayı birçok sonokimyacı çalışmalarının başlangıcında ultrasonik temizleme banyosunu kullanmışlardır. a) Ultrasonik Temizleme Banyosunun Konstrüksiyonu Laboratuvar tipi ultrasonik banyoların yapısı oldukça basittir. Genel olarak, dikdörtgen kesitinde paslanmaz çelik bir tank ve bu tankın altına yerleştirilmiş olan transduserlerden ibarettir (Şekil-2.1). Özellikle büyük tanklar, termostatlı ısıtıcılara da sahiptirler. Bazı modern Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
10 laboratuvar modellerinde güç de ayarlanabilir, fakat bunlar azınlıktadır. Ultrasonik banyonun frekansı ve gücü, konstrüksiyonundaki transduserlerin tipine ve adedine bağlıdır. Bir banyoda ultrasonik güç kaynağı olarak, düşük yoğunlukta (1-5 W/cm 2 ) piezoelektrik transduserler bulunur. Bunlar yaklaşık 40 khz lik frekansta çalışırlar. Bu tasarımda çok küçük değişiklikler olmakla beraber bazı banyolar birbirlerinden farklı fakat sabit frekanslarda çalışırlar. 50 W civarındaki bir çalışma için, tek transduser yeterlidir. Bu şekilde tek transdusere sahip ve 1.5 litre kapasiteli daha küçük banyolar sonokimya için uygundur. Ultrasonik banyolar hakkında literatürde sunulan çalışmalarda frekans ve güçler, banyo konstrüksiyonunda kullanılan transduserlere ve özellikle üreticinin spesifik geometrileriyle belirlenmektedir. Bunun için, değişik ultrasonik banyo modelleriyle yapılmış çalışmalar arasında direkt bir karşılaştırma yapmak zordur. Normal olarak, banyoda kullanılan su, deterjan içermektedir. Bu sebepten dolayı operasyon sıcaklıkları 100 C ın daha altındaki değerler olacaktır. Ortamdaki değişiklikle, daha büyük sıcaklık aralığında çalışılmıştır, fakat bu durum reaksiyon kabına ulaşan transduserlerin enerji transferini değiştirmektedir. transduserler b) Ultrasonik Temizleme Banyosunun Sonokimyada Kullanımı Şekil-2.1: Ultrasonik Banyo. Ultrasonik temizleme banyosu, sonikasyon kaynağı olarak kullanılmasına rağmen, etkili değildir. Bazı avantajlarının yanında dezavantajları da bulunmaktadır. Ultrasonik temizleme banyosu, laboratuvar çalışmaları için en yaygın olarak bulunan bir ultrasonik enerji kaynağıdır. Banyo sıvısı içinde oldukca düzgün bir akustik ses alanı oluşturmaktadır. Gerekli reaksiyon kapları için özel bir adaptöre ihtiyaç duyulmaz. Kimyasal maddelerin eklenmesine, inert bir atmosferde çalışılmaya, yüksek ve düşük basınçların kullanılmasına olanak sağlayan, laboratuvar cam eşyaları kullanılabilir. Temizleme banyosu reaksiyon kabı olarak kullanılırsa, sonikasyon gücü daha fazla olmaktadır. Böyle avantajları bulunmasına rağmen temizleme banyoları, prob sistemi ile karşılaştırıldığında, daha az güce sahiptirler. Güç, banyonun boyutuna reaksiyon kabının türüne, cidar kalınlığına ve banyodaki durumuna bağlıdır. Ultrasonik temizleme banyoları konstrüksiyonlarına göre farklı frekanslarda olabilirler, fakat hepside sabit frekanslıdırlar. Başka bir ifade ile, temizleme banyolarının frekansları genellikle değiştirilemez. Çalışma esnasında ağır ısındıklarından, sıcaklık kontrolu zordur. Bunun için oda sıcaklığı ve daha altındaki çalışmaların sonuçları tutarsız olmaktadır. Oda sıcaklığı ve daha düşük sıcaklıklardaki çalışmalarda şu hususlara dikkat edilmesi ile problem çözülebilmektedir: Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
11 Sıcaklık sabit kalacak şekilde çok kısa süre çalışılır, Soğutma suyu sirkülasyonu temin edilir, Banyo içerisine buz ilave edilir. Katıların (örneğin buzun), sonik dalga iletişimini etkileyeceği unutulmamalıdır. Bu metodların hangisi kullanılırsa kullanılsın, reaksiyon kabı içindeki sıcaklık, sürekli kontrol edilmelidir. Ultrasonik Prob Ultrasonik prob (çubuk), temizleme banyosunun çeşitli dezavantaj ve problemlerinden dolayı biyokimyacıların hücre parçalamada kullanmaları için geliştirilmiştir. Laboratuvarda bu cihazın kullanılması ile temizleme banyosunun oluşturduğundan 100 kat daha büyük bir ultrasonik enerji elde edilir (W/cm 2 ). Modern prob sistemleri piezoelektrik transduserlere dayanmaktadır ve genellikle aynı tarzda konstrükte edilmişlerdir. a) Ultrasonik Probun Konstrüksiyonu Bu cihaz reaksiyon kabının cidarlarına ve tankın içindeki suya enerji transferinin aksine sisteme direkt enerji sunmaktadır. En basit metod, reaksiyon çözeltisinin içerisine, ultrasonik titreşim transduserinin bulunduğu ucun daldırılmasıdır. Ne yazık ki, genellikle transduserlerin toplam maksimum gücü (titreşim genliği) çok geniş değildir ve çok fazla elektrik gücü piezoseramiği kırmaktadır. Titreşim genliğini yükseltmek özel tasarımlarla mümkün olmaktadır. Ultrasonik prob sistemlerinde, transduserler, kimyasal reaksiyonlardan etkilenmemeleri için korunmuşlardır. Şekil-2.2 de de görüldüğü gibi bir ultrasonik prob, uzun bir metal çubuk ve bu çubuğun sonundaki transduserden ibarettir. b) Ultrasonik Probun Sonokimyada Kullanımı Şekil-2.2: Ultrasonik Prob. Bu sistem ile, kimyasal reaksiyonlarda, istenilen güçlü enerji elde edilebilmektedir. Fakat yine de dezavantajlar mevcuttur. Bir ortam içerisine ultrasonik prob tarafından iletilen ultrasonik güç, direkt olarak prob ucunun titreşim genliği ile ilgilidir. Bu da transdusere verilen güç ile kolaylıkla kontrol edilebilir. Böylece sistemin gücü, hassas olarak ayarlanabilmektedir. Ünitenin boyutlarına Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
12 bağlı olarak, 100 W/cm 2 üzerinde giriş gücü elde edilebilmektedir. Orta gücte çalıştırılan prob ucundan yayılan ultrasonik enerji genelde kütlesel karıştırmayı sağlayacak kadar yeterlidir. Modern cihazların çoğu kesikli çalışmaya imkan sağlamaktadır. Dolayısıyla çesitli zaman aralıklarında (genellikle 1 saniyelik aralıklarla) tekrarlı olarak reaksiyonların sonikasyona uğratılması sağlanmaktadır. Bu da sonik darbeler arasında soğuma için yeterli zamanı temin eder. Prob sistemleri, farklı güçlerde optimum performansı verecek şekilde ayarlanabilirler. Bu, tekrarlanabilir sonuçlar elde etmek açısından önemlidir. Piezoelektrik transduser kullanarak çalışan tüm sistemlerde olduğu gibi optimum performans belli bir frekansta elde edilmektedir ve ticari prob sistemlerinin çoğunda 20 khz dir. Bunları khz e yükseltmek mümkün olsa da sistemin temel frekansının yüksek tonlarındaki güç harcanımı önemli bir şekilde azalmaktadır. Kısacası temizleme banyoları gibi prob sistemleri de sabit frekansta çalışmaktadırlar. Farklı bir frekansta başarılı bir şekilde çalışmak için, çok özel gereksinimler için hazırlanmış yükseltgeyici prob boru sistemleri mevcuttur. Eğer özel bir dikkat gösterilmezse, sıcaklık kontrolu zordur. Özel olarak dizayn edilmiş reaksiyon kaplarının kullanımı bu sakıncayı azaltacaktır. Fakat yine de her durumda reaksiyon kabı içindeki sıcaklık sürekli kontrol edilmelidir. Prob ucuna yakın olan kısımdaki reaksiyonda, radyasyon yüksek şiddettedir ve bu yüzden ortaya çıkabilecek radikal parçalanmalar reaksiyonun normal akışını etki1eyebi1ecektir. Prob ucunun erozyonu ile bağlantılı olan ve istenmeyen durumlar mevcuttur. Bunlar; prob ucunun erozyona uğrayan metal partiküllerinin reaksiyon kabını kirletmesi ve fiziksel olarak kısalmasıdır. Bu durumlarda bir verimlilik kaybı söz konusu olacaktır. Bahsedilen bu sakıncalar, vidalanabilen prob uçlarının kullanımı ile giderilebilmektedir. Vidalanabilen prob uçlarının kullanılması, değiştirilmesi maliyet gerektiren prob borusunun değiştiri1ebi1me ihtiyacını ortadan kaldırır. Geri soğutucuya inert atmosfer veya ortam basıncından yüksek basınçlarda çalışı1ması gerektiğinde özel düzeneklere ihtiyaç duyulmaktadır. 3. Ultrasonik Enerjinin Tekstil Terbiye İşlemlerinde Kullanımı Tekstil yaş işlemlerinde ultrasonik enerjinin kullanımı, işlem süresi, enerji ve kimyasal madde tasarrufu ve ürün kalitesinin artırılması açısından yararlı olmaktadır. Tekstil yaş işlemlerinin büyük bir çoğunluğu, işlem hızlarının artırılması, azaltılması ve yardımcı olunması amacıyla kimyasal maddelerin kullanılmasını içermektedirler. Ayrıca büyük miktarlarda su ve enerji harcanmasını gerektirirler. Bunun dışında, banyodan materyal üzerine yeterli madde transferini sağlamak amacıyla belirli bir zaman ve yüksek sıcaklıklara ihtiyac duyulmaktadır. Radyofrekans, mikrodalga ve infrared gibi tekniklerin çoğu, zaman ve enerji tasarrufu amacıyla kullanılmaktadır. Aynı şekilde ultrasonik enerji, tekstil işlemlerinde büyük bir ilgi kaynağı olmuştur. Tekstil işlemlerinde ultrasonik enerji kullanma fikri yeni değildir ve bu enerjinin kullanımı ile birçok tekstil işleminin hızlandırıldığı ve geliştirildiği konusunda literatürde çeşitli kaynaklar bulunmaktadır. 3.1 Terbiye İşlemlerinde Ultrasonik Enerjinin Kullanımı Ultrasonik Enerjinin Ön Terbiye İşlemlerine Uygulanması Nişasta ile haşıllanmış tekstil mamüllerinden haşılın sökülmesi üzerine yapılan bir araştırmada, ultrasonik enerjinin kullanımı ile haşı1 sökme işlemi hızlandırılmıştır. Ayrıca Prof.Dr. Erhan Öner/ Sonokimya Ders Notları
TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012)
TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) Grup Adı: SESSİZ GEMİ PROJE ADI SUYUN DANSI Proje Ekibi Ali EKRİKAYA Ömer
DetaylıSES DALGALARı Dalgalar genel olarak, mekanik ve elektromanyetik dalgalar olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Elektromanyetik dalgalar, yayılmak için bi
SES FĠZĠĞĠ SES DALGALARı Dalgalar genel olarak, mekanik ve elektromanyetik dalgalar olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Elektromanyetik dalgalar, yayılmak için bir ortama ihtiyaç duymazlar ve boşlukta da
DetaylıDielektrik malzeme DİELEKTRİK ÖZELLİKLER. Elektriksel Kutuplaşma. Dielektrik malzemeler. Kutuplaşma Türleri 15.4.2015. Elektronik kutuplaşma
Dielektrik malzeme DİELEKTRİK ÖZELLİKLER Dielektrik malzemeler; serbest elektron yoktur, yalıtkan malzemelerdir, uygulanan elektriksel alandan etkilenebilirler. 1 2 Dielektrik malzemeler Elektriksel alan
DetaylıULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ
ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ OTO4003 OTOMOTİV MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI DENEY FÖYÜ LAB. NO:.. DENEY ADI : SES İLETİM KAYBI DENEYİ 2017 BURSA 1) AMAÇ Bir malzemenin
DetaylıDispergatör: Dispers boyar maddenin flotte içinde disperge hâlinde kalmasını sağlar.
1. Dispersiyon Boyar Maddeleriyle Polyesterin Boyanması Dispers boyar maddenin polyester liflerine karşı afinitesi oldukça yüksektir. Fakat elyaf içine difüzyonu oldukça yavaştır. Dispers boyar maddelerin
DetaylıTÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI
TÜBİTAK-BİDEB Lise Öğretmenleri (Fizik, Kimya, Biyoloji ve Matematik) Proje Danışmanlığı Eğitimi Çalıştayı LİSE-2 (ÇALIŞTAY 2012) SUYUN DANSI Ali EKRİKAYA Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi KAYSERİ Ömer
DetaylıBARA SİSTEMLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER
BARA SİSTEMLERİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER Günümüzde bara sistemlerinde iletken olarak iki metalden biri tercih edilmektedir. Bunlar bakır ya da alüminyumdur. Ağırlık haricindeki diğer tüm özellikler bakırın
DetaylıEGE ÜNİVERSİTESİ EGE MYO MEKATRONİK PROGRAMI
EGE ÜNİVERSİTESİ EGE MYO MEKATRONİK PROGRAMI SENSÖRLER VE DÖNÜŞTÜRÜCÜLER SEVİYENİN ÖLÇÜLMESİ Seviye Algılayıcılar Şamandıra Seviye Anahtarları Şamandıralar sıvı seviyesi ile yukarı ve aşağı doğru hareket
DetaylıSıvılar ve Katılar. Maddenin Halleri. Sıvıların Özellikleri. MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN
Sıvılar ve Katılar MÜHENDİSLİK KİMYASI DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Sıcaklık düşürülürse gaz moleküllerinin kinetik enerjileri azalır. Bu nedenle, bir gaz yeteri kadar soğutulursa moleküllerarası
DetaylıBİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ
BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MÜHENDİSLİKTE DENEYSEL METOTLAR II DOĞRUSAL ISI İLETİMİ DENEYİ 1.Deneyin Adı: Doğrusal ısı iletimi deneyi..
Detaylı6-Maddelerin daha az çözünür tuz ve esterleri kullanılabilir. 7-Isı, ışık ve metaller gibi katalizörlerin etkisi önlenebilir.
Hidrolize engel olmak veya hidroliz hızını yavaşlatmak için alınabilecek önlemler nelerdir? 1-pH ayarlanabilir. 2-Çözücü tipi değiştirilebilir. 3-Kompleks oluşturulabilir. 4-Yüzey aktif maddeler ilave
DetaylıDERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ)
DERS ÖĞRETĐM TEKNOLOJĐLERĐ VE MATERYAL GELĐŞTĐRME KONU ÇALIŞMA YAPRAĞI HAZIRLAMA (MADDELERĐN AYIRT EDĐCĐ ÖZELLĐKLERĐ) DERS SORUMLUSU : PROF. DR. Đnci MORGĐL HAZIRLAYAN Mustafa HORUŞ 20040023 ANKARA/2008
DetaylıMEMM4043 metallerin yeniden kazanımı
metallerin yeniden kazanımı Endüstriyel Atık Sulardan Metal Geri Kazanım Yöntemleri 2016-2017 güz yy. Prof. Dr. Gökhan Orhan MF212 Atıksularda Ağır Metal Konsantrasyonu Mekanik Temizleme Kimyasal Temizleme
DetaylıSerüveni 4.ÜNİTE MADDENİN HALLERİ ORTAK VE AYIRDEDİCİ ÖZELLİKLER
Serüveni 4.ÜNİTE MADDENİN HALLERİ ORTAK VE AYIRDEDİCİ ÖZELLİKLER MADDENİN HALLERİ MADDE MİKTARINA BAĞLI ÖZELLİKLER:(ORTAK ÖZELLİKLER) :Madde miktarının ölçüsüdür. :Maddenin boşlukta kapladığı yerdir Eylemsizlik:Maddenin
DetaylıKİMYASAL DENGE. AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır.
KİMYASAL DENGE AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır. TEORİ Bir kimyasal tepkimenin yönü bazı reaksiyonlar için tek bazıları için ise çift yönlüdür.
DetaylıKANTİTATİF ANALİTİK KİMYA PRATİKLERİ
KANTİTATİF ANALİTİK KİMYA PRATİKLERİ Kantitatif analiz yöntemleri, maddenin miktar tayinlerine dayalı analiz yöntemleridir. Günümüzde miktar tayinine yönelik birçok yöntem bilinmektedir. Pratik çalışmalarda
DetaylıÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ
ÇEVRE KİMYASI LABORATUVARI ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ 1. GENEL BİLGİLER Doğal sular ve atıksulardaki çözünmüş oksijen (ÇO) seviyeleri su ortamındaki fiziksel, kimyasal ve biyokimyasal aktivitelere bağımlıdır.
Detaylı8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği
MIT Açık Ders Malzemeleri http://ocw.mit.edu 8.333 İstatistiksel Mekanik I: Parçacıkların İstatistiksel Mekaniği 2007 Güz Bu materyallerden alıntı yapmak veya Kullanım Şartları hakkında bilgi almak için
DetaylıA) DENEY NO: HT B) DENEYİN ADI: Doğrusal Isı İletimi Deneyi
10 A) DENEY NO: HT-350-01 B) DENEYİN ADI: Doğrusal Isı İletimi Deneyi C) DENEYİN AMACI: Aynı boyutlarda ve aynı malzemeden yapılmış bir katı çubuk boyunca ısının doğrusal olarak nasıl iletildiğini göstermek,
DetaylıElektron ışını ile şekil verme. Prof. Dr. Akgün ALSARAN
Elektron ışını ile şekil verme Prof. Dr. Akgün ALSARAN Elektron ışını Elektron ışını, bir ışın kaynağından yaklaşık aynı hızla aynı doğrultuda hareket eden elektronların akımıdır. Yüksek vakum içinde katod
DetaylıSes Dalgaları Testlerinin Çözümleri. Test 1 in Çözümleri
3 Ses Dalgaları Testlerinin Çözümleri 1 Test 1 in Çözümleri 1. Ses dalgalarının hızı ortamı oluşturan moleküllerin birbirine yakın olmasına ve moleküllerin kinetik enerjisine bağlıdır. Yani ses dalgalarının
DetaylıKimya Eğitiminde Proje Destekli Deney Uygulaması
Kimya Eğitiminde Proje Destekli Deney Uygulaması Hazırlayan: Kübra TOP 20534284 Deneyin Adı: OKSiJENiN SABUN KÖPÜĞÜNÜ ARTTIRMASI Deneyin Amacı: Hidrojen peroksitin parçalanmasıyla açığa çıkan Oksijenin
DetaylıAtılımKimyasalları AK 3151 D SUNKROM DEKORATİF KROM KATALİZÖRÜ (SIVI) ÜRÜN TANIMI EKİPMANLAR
SAYFA NO: 1/5 AtılımKimyasalları AK 3151 D SUNKROM DEKORATİF KROM KATALİZÖRÜ (SIVI) ÜRÜN TANIMI AK 3151 D SUNKROM dekoratif krom kaplama banyolarında kullanılan sıvı katalist sistemidir. Klasik sülfatlı
DetaylıGENEL KİMYA. Yrd.Doç.Dr. Tuba YETİM
GENEL KİMYA MOLEKÜLLER ARASI KUVVETLER Moleküller Arası Kuvvetler Yüksek basınç ve düşük sıcaklıklarda moleküller arası kuvvetler gazları ideallikten saptırır. Moleküller arası kuvvetler molekülde kalıcı
DetaylıBir katı malzeme ısıtıldığında, sıcaklığının artması, malzemenin bir miktar ısı enerjisini absorbe ettiğini gösterir. Isı kapasitesi, bir malzemenin
Bir katı malzeme ısıtıldığında, sıcaklığının artması, malzemenin bir miktar ısı enerjisini absorbe ettiğini gösterir. Isı kapasitesi, bir malzemenin dış ortamdan ısı absorblama kabiliyetinin bir göstergesi
DetaylıHidrojen Depolama Yöntemleri
Gazi Üniversitesi Makina Mühendisliği Bölümü Maltepe-Ankara Hidrojen Depolama Yöntemleri Y.Doç.Dr.Muhittin BİLGİLİ İçerik Enerji taşıyıcısı olarak H 2 ve uygulamaları, Hidrojen depolama metodları, Sıkıştırılmış
Detaylı1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları
1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik
Detaylıformülü zamanı da içerdiği zaman alttaki gibi değişecektir.
Günümüz endüstrisinde en yaygın kullanılan Direnç Kaynak Yöntemi en eski elektrik kaynak yöntemlerinden biridir. Yöntem elektrik akımının kaynak edilecek parçalar üzerinden geçmesidir. Elektrik akımına
DetaylıToprakta Kireç Tayini
Toprakta Kireç Tayini Toprakta kireç tayininde genellikle kalsimetre düzeneği kullanılır ve % kireç miktarı CaCO 3 cinsinden ifade edilir. Elde edilen veriler doğrultusunda toprakların kireç içeriğine
DetaylıGAZ TÜRBİN TEMİZLEYİCİLER
TURBOT www.turbotect.com GAZ TÜRBİN TEMİZLEYİCİLER TURBOTECT KİMYASALLARININ GEREKLİLİKLERİ & FAYDALARI TURB TURBOTECT LTD., SWITZERLAND TEMİZLİK MEKANİZMALARI Yüzey Etkinleştirme Yüzey etkinleştirme maddeleri
DetaylıAKM 205-BÖLÜM 2-UYGULAMA SORU VE ÇÖZÜMLERİ
AKM 205-BÖLÜM 2-UYGULAMA SORU VE ÇÖZÜMLERİ 1 Bir otomobil lastiğinin basıncı, lastik içerisindeki havanın sıcaklığına bağlıdır Hava sıcaklığı 25 C iken etkin basınç 210 kpa dır Eğer lastiğin hacmi 0025
Detaylı10. SINIF KONU ANLATIMLI. 3. ÜNİTE: DALGALAR 3. Konu SES DALGALARI ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ
10. SINIF KONU ANLATIMLI 3. ÜNİTE: DALGALAR 3. Konu SES DALGALARI ETKİNLİK ve TEST ÇÖZÜMLERİ 2 Ünite 3 Dalgalar 3. Ünite 3. Konu (Ses Dalgaları) A nın Çözümleri 1. Sesin yüksekliği, sesin frekansına bağlıdır.
DetaylıA- LABORATUAR MALZEMELERİ
1- Cam Aktarma ve Ölçüm Kapları: DENEY 1 A- LABORATUAR MALZEMELERİ 2- Porselen Malzemeler 3- Metal Malzemeler B- KARIŞIMLAR - BİLEŞİKLER Nitel Gözlemler, Faz Ayırımları, Isısal Bozunma AMAÇ: Karışım ve
DetaylıDENEY 3. MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri
DENEY 3 MADDENİN ÜÇ HALİ: NİTEL VE NİCEL GÖZLEMLER Sıcaklık ilişkileri AMAÇ: Maddelerin üç halinin nitel ve nicel gözlemlerle incelenerek maddenin sıcaklık ile davranımını incelemek. TEORİ Hal değişimi,
DetaylıBernoulli Denklemi, Basınç ve Hız Yükleri Borularda Piezometre ve Enerji Yükleri Venturi Deney Sistemi
Bernoulli Denklemi, Basınç ve Hız Yükleri Borularda Piezometre ve Enerji Yükleri Venturi Deney Sistemi Akışkanlar dinamiğinde, sürtünmesiz akışkanlar için Bernoulli prensibi akımın hız arttıkça aynı anda
DetaylıMakina Mühendisliği Bölümü Makine Laboratuarı
Makina Mühendisliği Bölümü Makine Laboratuarı Reynolds Sayısı ve Akış Türleri Deneyi 1. Genel Bilgi Bazı akışlar oldukça çalkantılıyken bazıları düzgün ve düzenlidir. Düzgün akım çizgileriyle belirtilen
DetaylıTOPRAK SUYU. Toprak Bilgisi Dersi. Prof. Dr. Günay Erpul
TOPRAK SUYU Toprak Bilgisi Dersi Prof. Dr. Günay Erpul erpul@ankara.edu.tr Toprak Suyu Su molekülünün yapısı Toprak Suyu Su molekülünün yapısı Polarite (kutupsallık) ve Hidrojen bağı Polarite (kutupsallık)
Detaylı2/13/2018 MALZEMELERİN GRUPLANDIRILMASI
a) Kullanış yeri ve amacına göre gruplandırma: 1) Taşıyıcı malzemeler: İnşaat mühendisliğinde kullanılan taşıyıcı malzemeler, genellikle betonarme, çelik, ahşap ve zemindir. Beton, çelik ve ahşap malzemeler
DetaylıONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ
ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ DENEYİN AMACI Gazlarda söz konusu olmayan yüzey gerilimi sıvı
DetaylıMANOMETRELER 3.1 PİEZOMETRE
18 3 MANOMETRELER Düşük sıvı basınçlarını hassas olarak ölçmek için yaygın bir metot, bir veya birden fazla denge kolonu kullanan piezometre ve manometrelerin kullanılmasıdır. Burada çeşitli tipleri tartışılacaktır,
DetaylıAkışkanlar Mekaniği Yoğunluk ve Basınç: Bir maddenin yoğunluğu, birim hacminin kütlesi olarak tanımlanır.
Akışkanlar Mekaniği Yoğunluk ve Basınç: Bir maddenin yoğunluğu, birim hacminin kütlesi olarak tanımlanır. Basıncın derinlikle değişimi Aynı derinlikteki bütün noktalar aynı basınçta y yönünde toplam kuvvet
DetaylıSINAV SÜRESİ 80 DAKİKADIR. BAŞARILAR. Terim Açıklama Örnek
PLİMER KİMYASI ARA SINAVI 31.07.2015 SRU N 1 2 3 4 5 PUAN Yalnızca 4 soruyu yanıtlayınız. Yanıtlamadığınız sorunun PUAN kısmına çarpı koyunuz. Aksi taktirde 5. Soru değerlendirme dışı kalacaktır. N : AD
DetaylıTAMGA ENDÜSTRİYEL KONTROL SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ., ENERJİ YÖNETİMİNDE SINIRSIZ ÇÖZÜMLER SUNAR. HOŞGELDİNİZ
TAMGA ENDÜSTRİYEL KONTROL SİSTEMLERİ LTD.ŞTİ., ENERJİ YÖNETİMİNDE SINIRSIZ ÇÖZÜMLER SUNAR. HOŞGELDİNİZ TAMGA TRİO YANMA VERİMİ Yakma ekipmanları tarafından yakıtın içerdiği enerjinin, ısı enerjisine dönüştürülme
DetaylıBARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ
BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ Gelişen teknoloji ile beraber birçok endüstri alanında kullanılabilecek
DetaylıTOPRAK TOPRAK TEKSTÜRÜ (BÜNYESİ)
TOPRAK Toprak esas itibarı ile uzun yılların ürünü olan, kayaların ve organik maddelerin türlü çaptaki ayrışma ürünlerinden meydana gelen, içinde geniş bir canlılar âlemini barındırarak bitkilere durak
DetaylıSıcaklık Nasıl Ölçülür?
Sıcaklık Nasıl Ölçülür? En basit ve en çok kullanılan özellik ısıl genleşmedir. Cam termometredeki sıvıda olduğu gibi. Elektriksel dönüşüm için algılamanın farklı metotları kullanılır. Bunlar : rezistif
DetaylıSıcaklık (Temperature):
Sıcaklık (Temperature): Sıcaklık tanım olarak bir maddenin yapısındaki molekül veya atomların ortalama kinetik enerjilerinin ölçüm değeridir. Sıcaklık t veya T ile gösterilir. Termometre kullanılarak ölçülür.
Detaylı3. ÜNİTE BASINÇ ÇIKMIŞ SORULAR
3. ÜNİTE BASINÇ ÇIKMIŞ SORULAR 1-) 2002 OKS 3-) 4-) 2004 OKS 2-) 2003 OKS 5-) 2005 OKS 6-) 2006 OKS 10-) 2010 SBS 7-) 2008 OKS 11-) 2011 SBS 8-) 2009 SBS 2012 SBS 14-) 12-) 15-) 2015 TEOG 2014 TEOG 13-)
DetaylıHidroliğin Tanımı. Hidrolik, akışkanlar aracılığıyla kuvvet ve hareketlerin iletimi ve kumandası anlamında kullanılmaktadır.
HİDROLİK SİSTEMLER Hidroliğin Tanımı Hidrolik, akışkanlar aracılığıyla kuvvet ve hareketlerin iletimi ve kumandası anlamında kullanılmaktadır. Enerji Türleri ve Karşılaştırılmaları Temel Fizik Kanunları
DetaylıISI ĠLETĠM KATSAYISININ TESPĠTĠ DENEY FÖYÜ
T.C ONDOKUZ MAYIS ÜNĠVERSĠTESĠ MÜHENDĠSLĠK FAKÜLTESĠ MAKĠNA MÜHENDĠSLĠĞĠ BÖLÜMÜ ISI ĠLETĠM KATSAYISININ TESPĠTĠ DENEY FÖYÜ HAZIRLAYAN: Prof. Dr. Aydın DURMUġ SAMSUN Deney 1: Doğrusal Isı Ġletimi Deneyi
DetaylıSıvılardan ekstraksiyon:
Sıvılardan ekstraksiyon: Sıvı haldeki bir karışımdan bir maddenin, bu maddenin içinde bulunduğu çözücü ile karışmayan ve bu maddeyi çözen bir başka çözücü ile çalkalanarak ilgili maddenin ikinci çözücüye
DetaylıBORUSAL (TUBULAR) AKIŞ REAKTÖRÜ
BORUSAL (TUBULAR) AKIŞ REAKTÖRÜ Bursa Teknik Üniversitesi DBMMF Kimya Mühendisliği Bölümü 1 1. Amaç Borusal akış reaktörde, sabunlaşma reaksiyonunun kalma zamanına bağlı olarak dönüşümünü ve bu dönüşüm
DetaylıBÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM)
BÖLÜM 3 DİFÜZYON (YAYINIM) 1 Mürekkebin suda yayılması veya kolonyanın havada yayılması difüzyona örnektir. En hızlı difüzyon gazlarda görülür. Katılarda atom hareketleri daha yavaş olduğu için katılarda
DetaylıMADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ. Nazife ALTIN Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi
MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ Bayburt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi www.nazifealtin.wordpress.com MADDENİN AYIRT EDİCİ ÖZELLİKLERİ Bir maddeyi diğerlerinden ayırmamıza ve ayırdığımız maddeyi tanımamıza
DetaylıTermal analiz esasları;
Termal analiz esasları; Termal analiz; sıcaklık değişmesine karşı bir katı maddenin fiziksel ve kimyasal reaksiyonlar sonucunda özelliklerindeki değişimlerin ölçülmesi ve yorumlanmasıdır. Sıcaklığa bağlı
DetaylıISI TRANSFERİ LABORATUARI-1
ISI TRANSFERİ LABORATUARI-1 Deney Sorumlusu ve Uyg. Öğr. El. Prof. Dr. Vedat TANYILDIZI Prof. Dr. Mustafa İNALLI Doç. Dr. Aynur UÇAR Doç Dr. Duygu EVİN Yrd. Doç. Dr. Meral ÖZEL Yrd. Doç. Dr. Mehmet DURANAY
Detaylı10. Sınıf. Soru Kitabı. Dalgalar. Ünite. 3. Konu. Ses Dalgası. Test Çözümleri. Sismograf
10. Sınıf Soru Kitabı 3. Ünite Dalgalar 3. Konu Ses Dalgası Test Çözümleri Sismograf 2 3. Ünite Dalgalar Test 1 in Çözümleri 1. Ses dalgalarının hızı ortamı oluşturan moleküllerin birbirine yakın olmasına
DetaylıAraçlar: Çıkarma Parçaları şu şekilde etiketlenmiştir:
Araçlar: Deney Hücresi Deney Çözeltileri o Soğutma Kulesinden Alınan Numuneler o Laboratuvarda Hazırlanan Çözeltiler Deney Numunesi (Numune Çıkarma sı, 30mm * 50mm * 2mm) Su devirdaim Havuzu (40 C) GRANDER
DetaylıKOROZYON. Teorik Bilgi
KOROZYON Korozyon, metalik malzemelerin içinde bulundukları ortamla reaksiyona girmeleri sonucu, dışardan enerji vermeye gerek olmadan, doğal olarak meydan gelen olaydır. Metallerin büyük bir kısmı su
DetaylıBAŞKENT ÜNİVERSİTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAK - 402 MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI DENEY 4
BAŞKENT ÜNİVERSİTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAK - 0 MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI DENEY İÇİNDE SABİT SICAKLIKTA SİLİNDİRİK ISITICI BULUNAN DİKDÖRTGEN PRİZMATİK SAC KUTU YÜZEYLERİNDEN ZORLANMIŞ TAŞINIM
Detaylıİçerik. Giriş. Yakıt pili bileşenlerinin üretimi. Yakıt pili modülü tasarımı ve özellikleri. Nerelerde kullanılabilir?
Prof. Dr. İnci EROĞLU ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ Savunma Sanayiinde Borun Kullanımı Çalıştayı (SSM) 14 Haziran 2011 1 İçerik Giriş Yakıt pili bileşenlerinin üretimi Yakıt pili
DetaylıACICUP ASİTLİ BAKIR KAPLAMA BANYOSU ARIZA TABLOSU
Kadıköy Sicil Ticaret : 20707 ACICUP ASİTLİ BAKIR KAPLAMA BANYOSU ARIZA TABLOSU 1. Kaplama Pürüzlü a) Kaplama çözeltisinde anod partiküllerinin mevcudiyeti. b) Çözelti içerisinde çözünmeyen magnetik partiküllerin
DetaylıGaz hali genel olarak molekül ve atomların birbirinden uzak olduğu ve çok hızlı hareket ettiği bir haldir.
GAZLAR Maddeler tabiatta katı, sıvı ve gaz olmak üzere üç halde bulunurlar. Gaz hali genel olarak molekül ve atomların birbirinden uzak olduğu ve çok hızlı hareket ettiği bir haldir. Gaz molekülleri birbirine
DetaylıKYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ
KYM 101 KİMYA MÜHENDİSLĞİNE GİRİŞ PROBLEM SETİ 1. Aşağıda verilen birim çevirme işlemlerini yapınız. ) 554 ) 5.37x10.. h ) 760 h ) 921 ) 800, ) 25 ) 23.. ) 0.981.. ) 8.314... ) 0.052..h 2. Bir atık su
DetaylıTASARIM KRİTERİ OLARAK KULLANMAK AMACIYLA YAPILAN ANALİZLER VE YORUMU
www.muhendisiz.net 1 Ders Öğretim Üyesi Proje : Plastik Enjeksiyon Kalıpçılığı ve Tasarımı : Yrd. Doç. Dr. Babür ÖZÇELİK : Plastik bir ürünün enjeksiyon kalıp tasarımı TASARIM KRİTERİ OLARAK KULLANMAK
DetaylıÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ
ÇÖZELTİLERİN KOLİGATİF ÖZELLİKLERİ Çözeltilerin sadece derişimine bağlı olarak değişen özelliklerine koligatif özellikler denir. Buhar basıncı düşmesi, Kaynama noktası yükselmesi, Donma noktası azalması
DetaylıÜnite. Dalgalar. 1. Ses Dalgaları 2. Yay Dalgaları 3. Su Dalgaları
7 Ünite Dalgalar 1. Ses Dalgaları 2. Yay Dalgaları 3. Su Dalgaları SES DALGALARI 3 Test 1 Çözümleri 3. 1. Verilen üç özellik ses dalgalarına aittir. Ay'da hava, yani maddesel bir ortam olmadığından sesi
DetaylıT.C. BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MIM331 MÜHENDİSLİKTE DENEYSEL METODLAR DERSİ
T.C. BİLECİK ŞEYH EDEBALİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE VE İMALAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MIM331 MÜHENDİSLİKTE DENEYSEL METODLAR DERSİ 3 NOKTA EĞME DENEY FÖYÜ ÖĞRETİM ÜYESİ YRD.DOÇ.DR.ÖMER KADİR
Detaylı3.KABARTILI DİRENÇ KAYNAĞI. 05.05.2015 Dr.Salim ASLANLAR 1
3.KABARTILI DİRENÇ KAYNAĞI 05.05.2015 Dr.Salim ASLANLAR 1 KABARTILI DİRENÇ KAYNAĞI Kabartılı direnç kaynağı, seri imalat için ekonomik bir birleştirme yöntemidir. Uygulamadan yararlanılarak, çoğunlukla
DetaylıTürkiye nin ilk fark basınç transmitteri imalatı,
Enelsan Endüstriyel Elektronik Sanayii Anonim Şirketi ticari faaliyetlerinin yanı sıra geliştirdiği üretim ve sistem entegrasyonu faaliyetlerini 1976 dan beri Dilovası Organize Sanayi Bölgesindeki kendi
DetaylıPÜSKÜRTME ŞEKİLLENDİRME (SPRAY FORMING / SPRAY DEPOSITION)
PÜSKÜRTME ŞEKİLLENDİRME (SPRAY FORMING / SPRAY DEPOSITION) Püskürtme şekillendirme (PŞ) yöntemi ilk olarak Osprey Ltd. şirketi tarafından 1960 lı yıllarda geliştirilmiştir. Günümüzde püskürtme şekillendirme
DetaylıALKALİNİTE. 1 ) Hidroksitler 2 ) Karbonatlar 3 ) Bikarbonatlar
ALKALİNİTE Bir suyun alkalinitesi, o suyun asitleri nötralize edebilme kapasitesi olarak tanımlanır. Doğal suların alkalinitesi, zayıf asitlerin tuzlarından ileri gelir. Bunların başında yer alan bikarbonatlar,
Detaylı1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı
1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı MURAT EVYAPAN *, RİFAT ÇAPAN *, HİLMİ NAMLI **, ONUR TURHAN **,GEORGE STANCİU *** * Balıkesir
DetaylıENERJİ DENKLİKLERİ 1
ENERJİ DENKLİKLERİ 1 Enerji ilk kez Newton tarafından ortaya konmuştur. Newton, kinetik ve potansiyel enerjileri tanımlamıştır. 2 Enerji; Potansiyel, Kinetik, Kimyasal, Mekaniki, Elektrik enerjisi gibi
DetaylıYararlanılan Kaynaklar: 1. Kurt, H., Ders Notları 2. Genceli, O.F., Isı Değiştiricileri, Birsen Yayınevi, Dağsöz, A. K.
Yararlanılan Kaynaklar: 1. Kurt, H., Ders Notları 2. Genceli, O.F., Isı Değiştiricileri, Birsen Yayınevi, 1999. 3. Dağsöz, A. K., Isı Değiştiricileri, 1985. 4. Kakaç, S.,andLiu, H., Selection,RatingandThermal
DetaylıİNŞAAT MALZEME BİLGİSİ
İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ Prof. Dr. Metin OLGUN Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü HAFTA KONU 1 Giriş, yapı malzemelerinin önemi 2 Yapı malzemelerinin genel özellikleri,
DetaylıEŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ
EŞANJÖR (ISI DEĞİŞTİRİCİSİ) DENEYİ FÖYÜ Giriş Isı değiştiricileri (eşanjör) değişik tiplerde olup farklı sıcaklıktaki iki akışkan arasında ısı alışverişini temin ederler. Isı değiştiricileri başlıca yüzeyli
DetaylıAtılımKimyasalları AK 3252 H SUNKROM SERT KROM KATALİZÖRÜ (SIVI) ÜRÜN TANIMI EKİPMANLAR
SAYFA NO: 1/6 AtılımKimyasalları AK 3252 H SUNKROM SERT KROM KATALİZÖRÜ (SIVI) ÜRÜN TANIMI AK 3252 H SUNKROM sert krom kaplama banyolarında kullanılan sıvı katalist sistemidir. Klasik sülfatlı sistemlere
DetaylıEndüstriyel Sensörler ve Uygulama Alanları Kalite kontrol amaçlı ölçme sistemleri, üretim ve montaj hatlarında imalat sürecinin en önemli aşamalarındandır. Günümüz teknolojisi mükemmelliği ve üretimdeki
DetaylıBURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ DOĞA BİLİMLERİ, MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 3 NOKTA EĞME DENEYİ FÖYÜ
BURSA TEKNİK ÜNİVERSİTESİ DOĞA BİLİMLERİ, MİMARLIK VE MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ 3 NOKTA EĞME DENEYİ FÖYÜ BURSA - 2016 1. GİRİŞ Eğilme deneyi malzemenin mukavemeti hakkında tasarım
DetaylıISI VE SICAKLIK. 1 cal = 4,18 j
ISI VE SICAKLIK ISI Isı ve sıcaklık farklı şeylerdir. Bir maddeyi oluşturan bütün taneciklerin sahip olduğu kinetik enerjilerin toplamına ISI denir. Isı bir enerji türüdür. Isı birimleri joule ( j ) ve
DetaylıMALZEME BİLİMİ (DERS NOTLARI)
MALZEME BİLİMİ (DERS NOTLARI) Bölüm 4. Malzemelerde Atom ve İyon Hareketleri Doç.Dr. Özkan ÖZDEMİR Doç. Dr. Özkan ÖZDEMİR Hedefler Malzemelerde difüzyon uygulamalarını ve prensipleri incelemek. Difüzyonun
DetaylıİLERİ SOL JEL PROSESLERİ
İLERİ SOL JEL PROSESLERİ Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Kaplama ve İnce Filmler Sol-jel kaplamalar birçok fonksiyona sahiptir. Bunlardan en belli başlı olanı, görünür ışık dalga boyunda transparan oksitlerin
DetaylıKütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir.
Madde Tanımı Kütlesi,hacmi,eylemsizliği olan,tanecikli yapıdaki her şeye madde denir. Yer yüzünde gözümüzle görebildiğimiz her şey maddedir. MADDENİN MADDENİN HALLERİ HALLERİ maddenin haller i MADDENİN
DetaylıTANITIM BROŞÜRÜ POLAR POLİÜRETAN
15.03.2010 Sayfa 1 / 10 İçinde bulunduğumuz yüzyılda hızlı endüstrileşmenin sonucu olarak ortaya çıkan enerji ihtiyacı ve bu ihtiyacın yaklaşık % 90 oranında fosil türevli yakıt tüketimi ile giderilmesi
DetaylıMaddelerin ortak özellikleri
On5yirmi5.com Maddelerin ortak özellikleri Maddelerin ortak özellikleri, ayırt edici özelliklerinin incelenip hallerine göre sınıflandırılmasının yapılması... Yayın Tarihi : 30 Ekim 2012 Salı (oluşturma
DetaylıIGH. Isı Geri Kazanımlı Taze Hava Cihazı
Isı Geri Kazanımlı Taze Hava Cihazı Systemair HSK Isı Geri Kazanımlı Havalandırma Sistemi kısaca IGH olarak adlandırılmaktadır. IGH, ısı enerjisini eşanjörler ve fanlar yardımı ile geri kazanarak enerji
DetaylıMaddenin Fiziksel Özellikleri
ÜNİTE 5 Maddenin Fiziksel Özellikleri Amaçlar Bu üniteyi çalıştıktan sonra, maddeyi yakından tanıyacak, maddenin hallerini bilecek, maddenin fiziksel özelliklerini öğrenecek, fiziksel değişmeleri kavrayacaksınız.
DetaylıBAZI KAYNAK PARAMETRELERİNİN SIÇRAMA KAYIPLARINA ETKİSİ
BAZI KAYNAK PARAMETRELERİNİN SIÇRAMA KAYIPLARINA ETKİSİ ÖZET CO 2 kaynağında tel çapının, gaz debisinin ve serbest tel boyunun sıçrama kayıpları üzerindeki etkisi incelenmiştir. MIG kaynağının 1948 de
Detaylıİletkenlik, maddenin elektrik akımını iletebilmesinin ölçüsüdür.
İletkenlik, maddenin elektrik akımını iletebilmesinin ölçüsüdür. C= 1/R dir. Yani direncin tersidir. Birimi S.m -1 dir. (Siemens birimi Alman bilim insanı ve mucit Werner von Siemens e ithafen verilmiştir)
DetaylıYAPI MALZEMELERİ DERS NOTLARI
YAPI MALZEMELERİ DERS NOTLARI YAPI MALZEMELERİ Herhangi bir yapının projelendirmesi ve inşaatı aşamasında amaç aşağıda belirtilen üç koşulu bir arada gerçekleştirmektir: a) Yapı istenilen işlevi yapabilmelidir,
DetaylıBÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAK490 Makine Laboratuarı Dersi Akışkanlar Mekaniği Deneyi
BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MAK490 Makine Laboratuarı Dersi Akışkanlar Mekaniği Deneyi 1. Genel Bilgi Bazı akışlar oldukça çalkantılıyken bazıları düzgün ve düzenlidir. Düzgün
DetaylıBÖLÜM 2. FOTOVOLTAİK GÜNEŞ ENERJİ SİSTEMLERİ (PV)
BÖLÜM 2. FOTOOLTAİK GÜNEŞ ENERJİ SİSTEMLERİ (P) Fotovoltaik Etki: Fotovoltaik etki birbirinden farklı iki malzemenin ortak temas bölgesinin (common junction) foton radyasyonu ile aydınlatılması durumunda
DetaylıŞekilde görüldüğü gibi Gerilim/akım yoğunluğu karakteristik eğrisi dört nedenden dolayi meydana gelir.
Bir fuel cell in teorik açık devre gerilimi: Formülüne göre 100 oc altinda yaklaşık 1.2 V dur. Fakat gerçekte bu değere hiçbir zaman ulaşılamaz. Şekil 3.1 de normal hava basıncında ve yaklaşık 70 oc da
DetaylıYüksek Enerjili İyonlaştırıcı Radyasyon DedeksiyonundaKullanılmak Üzere Polimer Esaslı Sintilatör Üretimi
Yüksek Enerjili İyonlaştırıcı Radyasyon DedeksiyonundaKullanılmak Üzere Polimer Esaslı Sintilatör Üretimi Production Scintillator For Use in High-Energy Ionizing Radiation Detection Uğur Adnan SEVİL Hitit
DetaylıT.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI LABORATUVARI DOĞAL VE ZORLANMIŞ TAŞINIM DENEY FÖYÜ
T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI LABORATUVARI DOĞAL VE ZORLANMIŞ TAŞINIM DENEY FÖYÜ 1. DENEYİN AMACI Doğal ve zorlanmış taşınım deneylerinden elde edilmek istenenler ise
DetaylıÜRÜN PROSPEKTÜSÜ. : 1.5 2.5 m/dak katod hareketi gerekir. Büyük yüzeyli parçalar için iki boyutlu hareket önerilir.
SAYFA NO: 1/5 AtılımKimyasalları SATINE NİKEL KAPLAMA AK 5000 ÜRÜN TANIMI Satine Nikel AK 5000 prosesi, ince taneli ve mat görünümlü dekoratif nikel kaplamalar için kullanılmaktadır. Genel olarak parlak
DetaylıAKIŞKAN STATİĞİNİN TEMEL PRENSİPLERİ
8 AKIŞKAN STATİĞİNİN TEMEL PRENSİPLERİ 2 2.1 BİR NOKTADAKİ BASINÇ Sıvı içindeki bir noktaya bütün yönlerden benzer basınç uygulanır. Şekil 2.1 deki gibi bir sıvı parçacığını göz önüne alın. Anlaşıldığı
DetaylıSERKAN PEHLİVAN ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ KİMYAGER
SERKAN PEHLİVAN ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ KİMYAGER Tekstil sektörü Tekstil sektöründeki ana çevresel konu kullanılan su, proses sonucunda oluşan atıksu ve atıksuyun içinde taşınan kimyasallardır.
DetaylıCIP Sisteminin Avantajları
Gıda işletmelerinde spesifik hijyen sorunlarının çözümünde CIP temizleme yöntemi büyük bir öneme sahiptir. Uzun zamandan beri başarı ile uygulanmaktadır. Gıda işletmelerinin otomatik olarak temizlenmesini
Detaylı