DENİZ TİCARETİ. Eylül 2013 Yıl 22 Sayı 256

Transkript

1 DENİZ TİCARETİ Eylül 2013 Yıl 22 Sayı 256 Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Şurası nda 2035 Yılı Hedefleri Belirlendi Ekonomi Bakanlarının Mersin Zirvesi Liman Kentlerinde Yenilikçi Ekonomi Yatırımları

2 Açıkdeniz Sondaj Platformu MDTO nın Aylık Yayın Organı Eylül 2013 Yıl: 22 Sayı: 256 MDTD Basın Meslek İlkelerine Uyar. İÇİNDEKİLER 5-8 Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası nda 2035 Yılı Hedefleri Belirlendi 9-10 Ekonomi Bakanlarının Mersin Zirvesi MDTO dan Haberler Kısa Kent Haberleri Denizcilik Haberleri Hatıra Kent Mersin Odaların Görevleri ve Şikâyet Üzerine Yapılacak İşlemler Liman Kentlerinde Yenilikçi Ekonomi Yatırımları: Barselona-Mersin Karşılaştırması 41 Deniz Feneri Karga Tulumba Türkiye Gemi İnşa Sektöründeki Son Gelişmeler Denizcilik Sektöründen, Dünya Denizcilik Ulusu na 50 İstatistik 2035 Hedefleri güzel ama! Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası yapıldı.. Şura da bu kez Cumhuriyetin 100. yılı olan 2023 hedefleri geride bırakılarak 2035 hedefleri açıklandı... Üç gün süren Şura dan önemli sonuçlar çıktı... Şüphesiz, Şura nın ilk günü Bakan Binali Yıldırım ın konuşmasında önemli satırbaşlarının çoğu Şura nın sonuç bildirgesinde de yer aldı... Türkiye nin Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme alanında önemli yol aldığı bir gerçek.. Deniz ticaret filomuz, her ne kadar Türk Bayraklı gemiler azalsa da büyüyor!.. Nitekim Bakan Yıldırım ın konuşmasında belirttiği gibi şu anda 30 milyon DWT olan Türk deniz ticaret filosunun kapasitesinin 2035 yılında 50 milyon DWT a çıkarılması hedefleniyor.. Hedef çok iyi... Ancak bu gün Türk Bayraklı gemilerimizin 8 milyon DWT civarında olduğu düşünülürse, demek ki denizcilerimiz yabancı bayrağı tercih ediyor!.. Bunun mutlak önemli nedenleri olmalı!.. Dünya denizlerinde seyreden Türk Bayraklı gemilerin sayısının artırılması için denizcileri yabancı bayrağa yönlendiren sorunların çözülmesi gerekmez mi? Gerçi yıllardır bu çoğu platformlarda defalarca dile getirilmiştir ama durum ortada Bunun yanında, Türkiye mutlak Yat Turizminden gerekli payı almalıdır. Nitekim şu anda 17 bin 500 olan yat kapasitesinin 60 bin olarak hedeflenmesi önemlidir! Bugün Akdeniz Çanağında 300 bini aşkın yatın dolaştığı göz önüne alınırsa hedefe ulaşmak zor değildir. Denizcilikte 2035 hedeflerinde Mersin için de önemli yatırımların olduğu dikkati çekmektedir. Son iki üç yıldır çok konuşulmasına karşın, eyleme geçmeyen Kruvaziyer iskelesi yerine Mersin e Kruvaziyer limanı yapılacak olması şüphesiz yıllardır turizmden nasibini alamayan kentimiz için önemli bir yatırım olacaktır. Bunun ötesinde Mersin, Güney ve Doğu Akdeniz in transit konteyner elleçleme merkezi olarak düşünülmektedir ki bu büyük yatırımların yapılacağı sinyalidir. En önemlisi de Akdeniz de en az 6 adet 250 ile 400 metre boy aralığındaki gemilere havuz hizmeti verebilecek ve gemi onarım alt yapısı olan Deniz Endüstri tesisinin kurulmasının sonuç bildirgesinde yer almasıdır... İnsan ister istemez düşünüyor! Yaklaşık 10 yıl önce temeli atılan, engellemeler nedeniyle ne yazık ki bir adım yol alınamayan Taşucu-SEKA Tersanesi ndekine benzer bir olayın, gelecekte nasıl önüne geçilecektir? Mersin Deniz Ticaret Odası ve üyelerinin de ortakları arasında yer aldığı AKTER in verdiği hukuk savaşında gelinen nokta ortadadır!.. Kaldı ki bugün öncelikle bakım ve onarım hizmeti verecek böyle bir tersaneye acil gereksinim olduğu apaçık ortadadır... Gerçekten, 11. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası nın sonuç bildirgesinde gerek ülkemiz gerekse Mersin denizciliği için önemli hedefler vardır. Hedefler güzel ama, engellemeler nasıl aşılacak? İşin sırrı bu olsa gerek! Saygıyla Ali ADALIOĞLU Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü (MDTO adına): M. Cihat LOKMANOĞLU Genel Koordinatör: Ali ADALIOĞLU Yayın Kurulu: M. Cihat LOKMANOĞLU, Jozef ATAT, A.Kahraman YAVUZ, Mişel ŞAŞATİ, İskender BOTROS, Bedii CANATAN, Özcan BARUT, Korer ÖZBENLİ Yayın Planlama Yönetimi: Tetis Medya Ajansı Basım Yeri: Alev Dikici Basım & Ambalaj Ltd. Şti Tel : Fax : Adres : Döşeme Mahallesi Cumhuriyet Cad. No: Adana Basım Tarihi: Eylül 2013 Yönetim Yeri: Pirireis Mah. İsmet İnönü Bulvarı No: Pk: 45 Mersin/Türkiye Tel: (pbx) Faks: E-posta: mersindto@mdto.org mdtodergi@mdto.org

3 Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası nda 2035 Yılı Hedefleri Belirlendi 11. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası 5-7 Eylül 2013 tarihleri arasında İstanbul da gerçekleştirildi. 3 gün süren Şura da Karayolu, Demiryolu, Havacılık ve Uzay Teknolojileri, Denizcilik, Haberleşme, Kentiçi Ulaşım ve Boru Hatları konu başlıklarında eşzamanlı olarak düzenlenen panellerde sektörlerin mevcut durumu ve gelecek hedefleri tartışıldı. İstanbul Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen 11. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası nın açılışına Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 15 ayrı ülkenin bakanları ile yerli yabancı çok sayıda sektör temsilcisi, akademisyen, uzman ve sivil toplum kuruluşu katıldı. Şura ya Mersin Deniz Odası nı temsilen Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, Başkan Yardımcısı Jozef Atat, Yönetim Kurulu Üyesi Atahan Çukurova, Meclis Başkan Yardımcısı Levent Dipçin, Genel Sekreter Korer Özbenli, Basın Danışmanı Ali Adalıoğlu ve Genel Sekreter Yardımcısı Kpt. Mesut Öztürk katıldı. 4 5

4 Herkes İçin Ulaşım ve Hızlı Erişim sloganıyla düzenlenen Şura nın açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, küreselleşen dünyada haberleşme ve ulaştırmanın ekonominin de temel sütunları arasında olduğunu belirtti. Gül, küresel dünyaya açık, modern bir ekonominin, sağlıklı bir iletişim ve ulaşım altyapısına sahip olmadan rekabet etmesinin mümkün olmadığını vurgulayarak, Bu nedenle, her ülkenin entegre bir ulaştırma stratejisi dahilinde kara-denizhava ve demiryollarına yatırım yapması şarttır diye konuştu. Bir coğrafyada yaşanan gelişmenin domino etkisiyle diğerlerine de tesir ettiği günümüz dünyasında, Türkiye nin ulaştırma ve haberleşme stratejisini bölgesel ve küresel boyutlarıyla planlaması elzemdir diyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ulaşım ve haberleşme hatlarının sadece ekonomik ve ticari zaviyeden bakılacak bir meseleler olmadığını belirterek, Tüm bunlar yapılırken insanlara güvenli, ucuz, hızlı ve konforlu seyahat imkanı tanınmalı, yük transferinde düşük maliyet-hızlı teslimat dengesini sağlayacak altyapılar oluşturulmalıdır ki, hedeflerimiz de bunlardır. Bunun için bu toplantılar yapılıyor, bunun için buralardan ortak aklın çıkması için gayretler sarf ediliyor ifadelerini kullandı. Ulaşım imkanları arttıkça insanımızın memnuniyeti, kendine ve ülkesine güveni artar Konuşmasında ulaştırma ve bilişim alanında hayata geçirilen projelerden övgüyle söz eden Cumhurbaşkanı, ulaşım imkanları arttıkça insanımızın memnuniyetinin, kendine ve ülkesine güveninin arttığını belirterek ulaştırma ve iletişim alanında yapılacak daha çok iş olduğunu söyledi. Gül, Otoban ve duble yol ağının genişletilmesi, raylı sistemlerin yaygınlaştırılması, yeni liman ve tersane inşası, yüksek tonaj ve hızda gemi yapımı önem taşıyan konulardır diye konuştu. Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım ise düzenledikleri Şura da iletişim, hedef ve vizyonun insan temalı olmasını ve herkese çözüm üretmesini esas aldıklarını belirtti. Bu kriterleri esas alarak, temayı Herkes İçin Ulaşım, Hızlı Erişim Olarak belirlediklerini söyleyen Bakan Binali Yıldırım Şura nın hedefini Şura nın temasına uygun olarak bir durum tespiti yapmak, gelecek 10 yılın hedeflerini yeniden şekillendirmek ve 2035 vizyonunu ortaya koymak olarak açıkladı. Hayata geçirdikleri projeler hakkında bilgi veren Yıldırım, Yüksek hızlı trenle seyahat dönemini başlattık. Yolları böldük, hayatları birleştirdik. Havayolunu halkın yolu yaptık. Havacılık ve uzay teknolojilerinde yerli üretim için adımlar attık. Sözde değil özde denizci millet olma yolunda önemli mesafeler kat ettik şeklinde konuştu. Marmaray projesi ile 153 yıllık rüyayı gerçekleştirmek üzere olduklarını kaydeden Bakan Yıldırım, açılışı 29 Ekim de gerçekleştirilecek olan Marmaray ile bir yandan İstanbulluların büyük bir hizmete kavuşmasını sağlayacaklarını diğer yandan tarihi İpek Yolu'nun Pekin den Londra ya bağlantısını gerçekleştireceklerini kaydetti. Marmaray ın kardeşi Avrasya karayolu tüp geçişinin 2015 te hizmete gireceği bilgisini veren Yıldırım, hızlı tren ağlarının Ankara merkez olmak üzere doğu-batı, kuzey-güney istikametine yayıldığını ve hedeflerinin gelecek 10 yıl içinde 15 büyük ilimizi birbiriyle bağlamak olduğunu söyledi te 10 büyük ekonomi içerisinde yer alacağız Konuşmasında 2023 vizyonu ve hedeflerine değinen Yıldırım, ana hedeflerinin Türkiye nin 2023 genel görünümü açısından 10 büyük ekonomi içerisinde yer almak olduğunu ve bu ana hedef etrafında ulaşım, eğitim, iletişim, şehirleşme, ticaret ve sosyal devlet olma ile ilgili hedefleri bulunduğunu kaydetti. Türkiye nin önümüzdeki 10 yıl içerisinde 1.2 trilyon dolarlık bir dış ticaret hacmine sahip olacağını belirten Bakan, Türkiye de bugün devam eden İstanbul-İzmir Otoyolu ve İzmit Körfez Geçişi Köprüsü nün 10 milyar dolarlık projeler olduğunu, projenin kamu-özel sektör ortaklığıyla başarıldığını, bununla birlikte 15 milyar dolarlık yatırım gerektiren ve dünyanın ilk 5 büyük havalimanı içerisinde yerini alacak İstanbul Havalimanı projesinin de çalışmalarına başlandığını ifade etti. Konuşmaların ardından protokol üyeleri hep birlikte fuar stantlarını gezdi. 3 gün süren ve yaklaşık 6 bin kişinin katılımı ile gerçekleştirilen 11. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Şurası nda Karayolu, Demiryolu, Havacılık ve Uzay Teknolojileri, Denizcilik, Haberleşme, Kentiçi Ulaşım ve Boru Hatları olmak üzere 7 ayrı konu başlığında eşzamanlı paneller düzenlendi. Panellerde sektörlerin mevcut durumu ve gelecek hedefleri tartışıldı, 2035 için yol haritası belirlendi. Şura da akademisyenler, kamu temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, yerli ve yabancı uzmanlardan oluşan toplam 1557 kişi tarafından hazırlanan 3 bin 500 sayfalık sektör raporları değerlendirildi. 11. Ulaştırma Şurası Sonuç Bildirgesi Açıklandı Şura nın bitiminde düzenlenen basın toplantısında sonuç bildirgesini açıklayan Bakan Binali Yıldırım Türkiye nin gelecek 10 yılını şekillendirecek yoğun bir çalışma gerçekleştirdiklerini ve özelikle yabancı ülke bakanları ile yaptıkları oturumlarda bölgesel işbirliği, ulaşımın ve iletişimin geleceği ile ülkelerin kendi başlarına yaptıkları ve yapacakları projeler, ikili ve çoklu işbirlikleri üzerinde kapsamlı görüşmeler yapıldığını anlattı. Yıldırım, Geçmiş 10 yılda yaptığımız projeler, gerçekleştirdiğimiz hizmetler dikkate alındığında 2023'e 10 kala, yaptığımız işlerin en az iki katı kadar daha iş yapmamız gerekiyor ki 2023 Türkiye hedefini yakalayalım. Bir başka deyişle 200 milyar doların üzerinde altyapıya, ulaşıma ve iletişime yatırım yapma ihtiyacı var" dedi. ULAŞTIRMA 2035 İÇİN HEDEFLER Demiryolu: Yükte % 20, yolcuda % 15 paya çıkarılması yılları arasında 6 bin km yeni demiryolu ağı yaparak toplam demiryolu ağının 31 bin km ye çıkartılması milyon nüfusun olduğu 15 ilde hızlı ve yüksek hızlı tren bağlantısının gerçekleştirilmesi. 3- Yüksek teknoloji altyapısına sahip demiryolu sanayisinin tamamlanması, yerli üretimin en üst seviyeye çıkarılması ve demiryolu ürünlerinin dünyaya pazarlanması. 4- Demiryolu ağının diğer ulaştırma sistemleri ile entegrasyonunu sağlayacak şekilde akıllı ulaşım altyapıları ve sistemleri geliştirilmesi. 5- Uluslararası kombine taşımacılık ve hızlı tedarik zinciri yönetiminin kurulması ve yaygınlaştırılması. 6- Demiryolu araştırması, eğitim ve sertifikasyon konusunda dünyada söz sahibi olunması, 7- Boğazlar ve Körfez geçişlerinde demiryolu hat ve bağlantılarının tamamlanarak Asya-Avrupa- Afrika kıtaları arasında önemli bir demiryolu koridoru haline gelinmesi. 8- Demiryolu ulaştırması faaliyetlerinin düzenlenmesi ile ilgili yasal ve yapısal mevzuatın uluslararası ve AB mevzuatları paralelinde güncellenmesi. 9- Demiryolu ağının diğer ulaştırma modları ile entegrasyonunu sağlayacak şekilde akıllı ulaşım altyapıları ve sistemleri ile donatılması. 10- Demiryolu yük taşımacılığında yüzde 20 ye, yolcu taşımacılığında ise yüzde 15 e ulaşılması. Karayolu: Otoyol ağı 12 bin km ye çıkacak yılına kadar kamu-özel sektör ortaklığı ile 4 bin km otoyol projesi ile karayolu otoyol ağının 12 bin km çıkarılması. 2-Karayolu ile 500 km mesafenin üzerindeki taşımaların, 2035 yılına kadar diğer taşımacılık modlarına aktarılması yılına kadar TEN-T çekirdek ağının tamamını konforlu, yüksek kaliteli ve kapasiteli bir yapıya kavuşturulması. 4- Transit trafiği yüksek olan şehirlerde tam erişim kontrollü çevre yollarının tüm ülke sathında yaygınlaştırılması. 5- Artan karayolu yolcu ve yük talebinin etkin yönetiminin sağlanması için sıkışıklık yönetimi, yüksek doluluklu taşıt şeritleri, kamyon tahsisli şeritler, ücretli yönlendirilebilir şerit gibi uygulamaların hayata geçirilmesi. 6- Akıllı ulaşım sistemleri kapsamında karayolu işletmesinde taşıt-taşıt ve taşıtaltyapı arasında iletişimi sağlayan sistemlerinin uygulanması. 7- Otoyol ve devlet yolu aydınlatma, elektrikli taşıtların enerji ihtiyaçlarını karşılama, trafik denetleme, düzenleme ve tanzim ve yol bakım faaliyetlerinde taşıtların ürettiği enerjiyi de dikkate alan yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanılması yılına kadar geleneksel fosil yakıt kullanan taşıtlar yerine yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanan taşıt kullanımının teşvik edilmesine yönelik tedbirlerin alınması. 9. Karayollarında eğitimlerin artırılması ile kazaların üçte iki oranında azaltılmasının sağlanması. 10- Karayolu sektöründe yerli üretimi de artıracak her türlü Ar-Ge çalışmasının artırılması. Denizcilik: Yat bağlama kapasitesi 3 e katlanacak 1-30 milyon DWT olan Türk deniz filosunun 50 milyon DWT a çıkarılması bin 500 olan yat ve tekne bağlama kapasitesinin 60 bine çıkarılması 3-Türkiye nin IMO, ILO, Paris, Akdeniz, Karadeniz ve Karadeniz MoU daki deniz emniyeti ve denetim performansı açısın- 6 7

5 Ekonomi Bakanlarının Mersin Zirvesi Türk-Arap Ekonomi, Ticaret ve Yatırım Bakanları Zirvesi, Eylül tarihlerinde Mersin Hilton Oteli nde gerçekleştirildi. Zirvede, Türkiye ile Arap Ligi ülkeleri arasında ticarette engellerin kaldırılması, yatırım ve ticaretin arttırılması, uluslararası ekonomik örgütlerde işbirliği, gümrük ve dış ticarette standardizasyon alanlarında karşılıklı işbirliği gibi konular ele alındı. dan lider ve yönlendirici bir ülke haline gelmesi. 4- İstanbul da iki, Çanakkale, Antalya, İzmir ve Mersin de birer olmak üzere yeni kruvaziyer limanlarının yapılaması. 5-Denizcilik eğitimindeki kalite korunarak, dünyada öğrenci ve gemi adamı açısından 5. sırada yer alması. 6- Transit konteyner elleçleme miktarları bakımından Mersin Bölgesi nin Güney ve Doğu Akdeniz Bölgesi nde lider olması. 7-Türk gemi filosunun en az yüzde 10 unun doğa dostu alternatif yakıt kullanan gemilerden oluşturulması. 8-Dünyada lider konumda bulunan tersaneler ile birlikte yürütülecek ortak projeler sonucunda offshore yapılar ile LNG, LPG, CNG, tanker gemileri üretebilme konusunda konsorsiyumlar oluşturularak, Türk tersanelerinin de bu alanda söz sahibi olabilmesini sağlamak. 9-Gemi inşa sektörünün en az yüzde 90 katkı payıyla gemi üretimi yapmasının sağlanması. 10- Akdeniz de en az 6 adet 250 ile 400 m boy aralığındaki gemilere havuz hizmeti verebilecek ve gemi onarım altyapısı olan "Deniz Endüstri" tesisinin kurulması. Havacılık ve uzay teknolojileri: Uzaya güneş panelleri yerleştirilecek 1- "Havalimanı Kenti" konseptinin uygulanabilir olduğu havalimanlarının belirlenmesi ve bu yönde gerekli çalışmaların yapılması. 2- Yerli uçak yapımı için teşvik ve gerekli düzenlemelerin yapılması, ana alt sistemleri büyük oranda yerli olmak üzere değişik çapta ve değişik teknolojilere sahip yurt içi özgün tasarımlı uçakların geliştirilip, sertifikalı olarak seri üretime geçmesi. 3-Yerli yakın uzay gözlem aracı geliştirilmesi. 4- Türkiye nin SES gibi stratejik önem taşıyan projelerde ve bölgesel işbirliklerinde yer alması 5-İnsansız hava araçlarının kullanımının yaygınlaştırılması, bu araçların hava sahalarında etkin ve emniyetli uçuşunu temin edecek düzenlemelerin yapılması. 6-Sıfır yer çekimi sağlayan uçak (kısıtlı bir süre için yerçekimsiz ortam oluşturabilen büyük gövdeli uçak) projesi başlatılarak yaygın kullanıma sunulması. (Geniş gövdeli bir uçak satın alınıp buna uygun olarak iç kabin düzenlemesinin kurgulanması.) 7- Tüm uyduların ve yer kontrol istasyonlarının tüm alt sistemlerinin (donanım ve yazılım olarak) tamamen milli imkan ve kabiliyetlerle tasarlanıp üretilmesi. 8- Türkiye nin kendi LEO ve GEO yörünge uydu fırlatma sistemine (fırlatma rampası, roketi v.b.) sahip bir ülke haline gelmesi; milli (uzaya) fırlatma üssünün kurulması. 9- Yakın gök cisimlerine erişim sağlanarak, örnek toplayabilecek ve geri gelebilecek bir uzay aracının tasarlanması (TurkAster Projesi) 10- Uzaya elektrik üreten güneş panelleri yerleştirip burada üretilen elektrik enerjisini radyo frekans dalgaları ile yeryüzüne ulaştıracak bir proje gerçekleştirilmesi. (Kaynak:İHA, denizhaber.com.tr) Bahreyn, Cezayir, Cibuti, Fas, Filistin, Irak, Katar, Kuveyt, Libya, Moritanya, Suudi Arabistan, Sudan, Tunus, Umman, Ürdün ve Türkiye den 14 bakanın katıldığı zirvenin açılışında konuşan Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Zirve nin bugüne kadar Türkiye ile Arap ülkeleri arasında ekonomik alanda yapılmış en kapsamlı ve en geniş katılımlı toplantı olduğunu vurguladı. Arap ülkelerinin, yaklaşık 2,7 trilyon doları bulan milli gelirleri, 2 trilyon doları aşan dış ticaretleri ve 400 milyona yaklaşan nüfusları ile dünyanın en önemli ekonomi merkezlerinden birini oluşturduğuna dikkat çeken Çağlayan, Türkiye nin özellikle son 10 yılda Arap ülkelerinin ekonomik potansiyel ve önemini yeniden keşfederek ekonomik ilişkilerini derinleştirmek ve çeşitlendirmek üzere büyük çaba gösterdiğini dile getirdi. Çağlayan, 2002 yılında Türkiye ve Arap ülkeleri arasında 5 milyar dolar olan ticaret hacminin, 2012 yılında 55 milyar dolara yükseldiğini belirterek, Dünya üzerinde ticaretimizin bu oranda arttığı başka bir ülke grubu yok yılında Türkiye nin gerçekleştirdiği 152 buçuk milyar dolarlık ihracatın 36,2 milyar dolarını Arap ülkelerine yaptık. Arap ülkelerinden ithalatımız ise 19 milyar dolar ile 2012 yılı toplam ithalatımızın yaklaşık yüzde 8 ine karşılık geldi dedi. Ülkemiz müteahhitlerinin yurtdışında 2012 yılında üstlendikleri 26,6 milyar dolar tutarındaki projenin 12,7 milyar dolarlık kısmının Arap ülkelerinde gerçekleştirildiğine dikkat çeken Çağlayan,

6 MDTO DAN HABERLER yılında ülkemizde 5 milyon dolarlık Arap yatırımı varken, 10 yılda ülkemize gelen Arap yatırımlarının 9 milyar dolara yaklaştığını, Türk firmalarının ise Irak, Libya ve Mısır başta olmak üzere tüm Arap Ligi ülkelerine yayılan yatırımlarının 6 milyar dolar olduğunu kaydetti Avrupa da yaşanan kriz sonrasında Arap ülkelerinin fonlarının tüm dünyada en önemli yatırımcı oyuncular haline geldiğinin altını çizen Çağlayan, Arap ülkeleri piyasasının, ihracatçı ülkelerin de rekabet alanına dönüşmeye başladığını, Arap ülkelerindeki yatırım ve müteahhitlik projelerinin durgunlaşan dünya ekonomisi içerisinde en önemli fırsatlar haline geldiğini söyledi. Ticaret ve yatırımın olduğu yerde gelişme ve iyi yaşam vardır Arap Ligi Ekonomik İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Twaijri de ticaret ve yatırımın olduğu yerde gelişme ve iyi yaşamın olacağını dile getirerek, birlikte hareket etmenin önemi üzerinde durdu. Türkiye ile Arap ülkeleri arasındaki yatırımların arttırılması gerektiğinin altını çizen Twaijri, Bunu bir kurumsallaşma içinde yaparsak başarabiliriz. Türk-Arap İş Konseyi kurarak işbirliğini daha da pekiştirmeye çalışacağız dedi. Arap aleminde ekonomik entegrasyon içinde olmak için son 5 yılda bir uyanış olduğunu söyleyen Dr. Twaijri 2015 te Gümrük Birliği, 2020 de de Ortak Pazar a geçeceğiz şeklinde konuştu. 92. Ekonomik ve Sosyal Konsey Başkanı ve Arap Delegasyonları Başkanı Aamara ise bölgede çok hızlı bir değişiklik olduğuna ve Arap ekonomisinin bundan doğrudan etkilendiğine dikkat çekti. Dünyada ekonomik durgunluk olduğunu dile getiren Aamara, şunları kaydetti: İşbirliğimizi geliştirmemiz ve bu yeni duruma ayak uydurmak için birlikte olmamız gerekmektedir. Hedefleri birlikte yapmamız gerekmektedir. Arap-Türk işbirliğinin öncelikleri; Türkiye nin de bizimle birlikte sürdürülebilir bir ortaklıkla bir bölgesel güç oluşturmak. Arap-Türk işbirliği ve dayanışması özellikle bu dönemde çok önemli. Zirvenin ikinci günü Ticaretin Kolaylaştırılması ve Geliştirilmesi" ve "Yatırımların Teşviki ve Karşılıklı Korunması" başlıklı oturumlar basına kapalı olarak gerçekleştirildi. Bakan Çağlayan, toplantının sonuç deklarasyonunu Arap Devletleri Ligi Ekonomik İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Mohamed Al Twijri ve 92. Ekonomik ve Sosyal Konsey Başkanı ve Arap Delegasyonları Başkanı Sıfatıyla Fas Krallığı Ticaret, Sanayi ve Yeni Teknolojiler Bakanı Abdelkader Amara ile birlikte okudu. Arap ülkelerinin kardeşliğini ve ekonomik ilişkilerini artırmaya yönelik iradelerini bir kez daha dünyaya duyurduk Toplantının en önemli mesajının Türkiye ve Arap ülkelerinin kardeşliğinin ve ekonomik ilişkilerini artırmaya yönelik iradelerinin bir kez daha dünyaya duyurulması olduğunu vurgulayan Çağlayan, Özellikle ekonomik krizlerin dünya ülkelerini korumacılığa sevk ettiği zor dönemlerde dahi korumalı tedbirlere yönelmeme ve şeffaf bir ticaret politikası yürütme yönünde fikir birliğine vardık. Toplantıda mutabık kaldığımız konulardan birisi de uluslararası örgütler nezdinde işbirliği olmuştur. Bu itibarla Türkiye ve Arap Ligi ülkeleri özellikle Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ), G-20, D-8 ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) gibi örgütler bünyesinde yakın işbirliği içinde çalışmaya kararlı olduklarını vurguladılar. Bizler de Türkiye olarak kuruluşundan beri üyesi bulunduğumuz DTÖ ile katılım müzakereleri devam eden Arap Ligi ülkelerine teknik anlamda gerekli her türlü desteği sağlamaya hazırız diye konuştu. Toplantıda ayrıca bölgesel ticaret anlaşmalarının, ülkeler arasındaki mal ve hizmet ticaretinin artırılmasına katkı sağlayacağı konusunda fikir birliği oluştuğunu ifade eden Çağlayan, Bu çerçevede, İslam İşbirliği Teşkilatı Tercihli Tarife Rejimi (PRETAS) protokolünü henüz onaylamayan ülkelere de onaylamaları yönünde çağrıda bulunuldu. Ticaretin kolaylaştırılması konusunda çalışmalar yapmak üzere Ortak Çalışma Grubu kurulması kararlaştırıldı. İkili ticarette, teknik engellerin kaldırılmasının kolaylaştırılması maksadıyla İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsü (SMIIC) bünyesinde yapılan çalışmalara aktif katılım üzerinde uzlaşıldı. SMIIC a üye olmayan ülkelere de üye olmaları konusunda teşvik etmek noktasında mutabakat sağlandı şeklinde konuştu. Arap-Türk İş Konseyi nin yılsonuna kadar özel sektör kuruluşları arasında kurulması konularında uzlaştıklarını anlatan Çağlayan, bir sonraki zirvenin 2015 in ilk çeyreğinde Kuveyt te yapılacağı bilgisini verdi. Konuşmaların ardından Türkiye ile Cibuti arasında ticaret anlaşması imzalandı. Oda ve Borsalar Akreditasyon Çalıştayı Antalya da Yapıldı TOBB Oda/Borsa Akreditasyon Çalıştayı, Akredite 131 ve Akreditasyon Süreci devam eden 22 Oda/Borsanın Genel Sekreter ve Akreditasyon Sorumlularının katılımıyla gerçekleştirildi Eylül 2013 tarihlerinde, Antalya da gerçekleştirilen çalıştaya Mersin Deniz Ticaret Odası Genel Sekreteri Korer Özbenli ve Genel Sekreter Yardımcısı Kpt. Halil Delibaş katıldı. Çalıştayda, Akredite 20 Oda/Borsanın özellikle Stratejik Planlama, Kalite Yönetim Sistemi, Üye Memnuniyeti, Bilgi Güvenliği ve Performans Yönetim Sistemi konuları üzerine yaptığı iyi uygulamaları paylaşıldı ve TEPAV bünyesinde görev yapan analistler, Oda/Borsalarla yapılabilecek ortak çalışmalar ve Stratejik Planlama üzerine sunumlar yaptı. Çalıştaya katılan, TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Akreditasyon Kurulu Başkanı Halim Mete, Akreditasyon Sisteminin geleceğine yönelik değerlendirmelerde bulundu ve 365 Oda/Borsanın 4 yıl içinde Akreditasyon Süreci içerisinde yer alacağını belirtti. Çalıştayın ikinci gününde, Oda/Borsalar Akreditasyon Standardı ve uygulamasına ilişkin iyileştirme önerilerini TOBB'a ilettiler. TEPAV ın koordinasyonunda ve Oda / Borsalarda görev yapan Akreditasyon Sorumlularının moderatörlüğünde gerçekleştirilen yuvarlak masa toplantısında ise; Oda/Borsaların sundukları hizmetler, Oda/Borsaların bölgesel kalkınmadaki etkileri, Akreditasyon Sisteminin Oda/Borsalara kazandırdıkları, Akreditasyon Sisteminin temel sorunları, Akreditasyon Standardı Kriterleri, Akreditasyon Eğitimleri, Geliştirme Ziyaretleri ve Denetimleri hususları üzerinde tartışma ortamı oluşturularak elektronik platformda oylama metodolojisi ile veri toplandı. Yuvarlak Masa Toplantısı sonucu elde edilen çıktılar Akreditasyon Kurulu değerlendirmesine sunulduktan sonra Akredite Oda/ Borsalarla paylaşılacak ve 365 Oda/Borsanın Akreditasyon Sürecine dahil olmasına yönelik bir yol haritası olacak. (TOBB) 10 11

7 MDTO DAN HABERLER MDTO DAN HABERLER Denizciler Buluşması Mersin Deniz Ticaret Odası (MDTO), Dünya Denizcilik Günü nde üyeleri ile buluştu. 27 Eylül Cuma günü Mersin Hilton Oteli Havuzbaşında düzenlenen geceye MDTO Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, MDTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat, Yönetim Kurulu Üyeleri Mişel Şaşati, Atahan Çukurova, Genel Sekreter Korer Özbenli, Basın Danışmanı Ali Adalıoğlu, Proje Danışmanı Ali Yavuz, Genel Sekreter Yardımcıları Kpt. Mesut Öztürk, Kpt. Halil Delibaş ve çok sayıda davetli katıldı. MDTO ve üyeleri arasında diyaloğu ve mesleki dayanışmayı güçlendirmek üzere düzenlenen geceye katılan konuklar, MDTO Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu ve eşi Yasmina Lokmanoğlu ev sahipliğinde ağırlandı. Gecede bir konuşma yapan Yönetim Kurulu Başkanı Cihat Lokmanoğlu, çeşitli sebeplerden dolayı bir süredir MDTO üyeleri ile böyle bir organizasyonda bir araya gelemediklerini anımsatarak, meslektaşları ile birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 27 Eylül tarihinin Preveze Deniz Zaferi nin 475. yıldönümü olması ve Dünya Denizcilik Günü olarak kutlanması nedeniyle gecenin ayrıca anlam kazandığını belirten Lokmanoğlu, böylesi buluşmaların birlik ve beraberliği pekiştirdiğini ve bu buluşmalardan mutluluk duyduklarını ifade etti. Lokmanoğlu, davete katılanlara teşekkürlerini iletti. Davetliler gece boyunca devam eden müziğe danslarıyla eşlik ettiler

8 KISA KENT HABERLERİ Mersin İş Dünyası, Gümrük Sorunlarının Çözümünü İstedi Mersin iş dünyası, gümrük alanında yapılan değişikliklerle sağlanan rahatlamanın yanında hala çözüm bekleyen sorunlar olduğunu dile getirerek, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ndan bu sorunların çözümünü beklediklerini ifade etti. Deloitte Türkiye, tecrübelerini paylaşmak amacıyla başlattığı Deloitte Sohbetleri nin ikinci Anadolu turuna Mersin de başladı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) işbirliğinde düzenlenen sohbet toplantısında Dış Ticarette Yaşanan Gelişmeler ve Vergi/Gümrük Mevzuatına Etkileri isimli panel gerçekleştirildi. Dış ticaret alanında gümrük mevzuatının getirdiği yeniliklerin ele alındığı ve Deloitte Türkiye CEO su Hüseyin Gürer ile Deloitte Türkiye Vergi Hizmetleri Ortağı Serdar Aksoy un ev sahipliğinde MTSO da yapılan, Bloomberg HT Genel Koordinatörü Cüneyt Başaran ın moderatörlüğünde düzenlenen panelin konuşmacıları, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürü Remzi Akçin ile MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. (MIP) Genel Müdürü İsmail Hakkı Tas ve Deloitte Vergi Hizmetleri Ortağı SerdarAksoy oldu. Türkiye nin 2023 yılında 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmasının hayal olmadığını vurgulayan Aşut, Biz, altyapı ve özellikle yerel dinamiklerin yapmak istediği yatırımların önündeki basit engeller ortadan kaldırılırsa birilerinin hayal olarak gördüğü bu hedefin bile rahatlıkla geçileceği kanaatindeyiz. Geçmişte çok acısını çektiğimiz yerel dinamiklerin icraatlarının önündeki aşırı merkeziyetçi düşünce yeniden hortlatılmamalıdır. Özellikle yeni nesil yöneticilerimizden bu eski adetlere engel olmalarını bekliyoruz ifadelerini kullandı. Hala Çözüm Bekleyen Sorunlar Var Dış ticaret işlemlerinin hızlandırılması yönünde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı nın yoğun çabası olduğuna işaret eden Aşut, hala çözüm bekleyen sorunlar olduğuna dikkat çekerek, Dahilde İşleme Rejimi kapsamında ithal edilen hammadde ve yarı mamulün işlenmesi sonucu oluşan kullanılamaz durumdaki atıkların yurtdışı edilememesinden yaşanan sorunlara ve ihracatçının yüklenmek zorunda kaldığı vergi yüküne çözüm bulunmasını istedi. Dahilde İşleme Rejimi nin firmalar için yabancı ülkelerde önemli rekabet avantajları sağladığını ifade eden Aşut, şöyle devam etti: Ancak, bu sistemin kötüye kullanımları da olduğunu, iç piyasayı bozucu etkiler gösterdiğini de gözlemliyoruz. Bu nedenle rejim uygulamasının disiplin altına alınmasını; özellikle belirli sektörler dışında eşdeğer eşya kullanılmasının önüne geçilmesini talep ediyoruz. Mersin Serbest Bölgesi ve Mersin Limanı nda firmaların karşılaştığı sorunlara da değinen Aşut, şunları söyledi: Serbest Bölgeye üçüncü ülkeden gelen, Gümrük Vergisi 0 olan bir ürünün işlem sonucu AB ülkelerine ihracatı aşamasında ATR Belgesi talebini karşılamakta zorlanıyoruz. Birçok girdisi Serbest Dolaşımda olan bir ürünün AB ülkelerine ihracatında düzenlenecek belgelerle ilgili işlemlere açıklık getirilmesi gerekiyor. Serbest Bölge den Türkiye ye yapılan satışlarda Menşei Belgesi düzenlenmesindeki muğlak konuların çözümü yerinde olacaktır. Mersin Limanı nda gümrük işlemlerindeki sürati ve verimliliği artırarak, beklemeden kaynaklı maliyetlerin azaltılabileceğini düşünüyoruz. Gümrükler 7/24 Vardiya Sistemine Geçmeli MIP Genel Müdürü Tas ise rekabetçi olabilmek için sürekli büyümek gerektiğini, bunun için kullanılacak en iyi enstrümanlardan birinin ölçek ekonomisi olduğunu söyledi. Ölçek ekonomisini sağlayabilmeniz için gerek uygulama alanlarında gerekse kullandığınız altyapılarda büyümeye uygun hale gelmeniz gerekiyor diyen Tas, kaynakların verimli kullanılabilmesinin yollarından birinin bilgi işlem entegrasyonu olduğunu vurguladı. MIP nin bu konuda pilot uygulama alanı olarak aday olduğunu anımsatan Tas, bu yıl sonunda uygulamanın devreye gireceğini aktardı. Gümrük tarafından sunulan hizmetlerin 7/24 vardiya sistemine geçmesini arzu ettiklerini dile getiren Tas, Şu anda Mersin Limanı olarak bin 400 ü doğrudan, taşeronlarıyla birlikte 2 bine yakın istihdamıyla 7 gün 24 saat, bayram, yılbaşı demeden hizmet üretiyoruz. Mersin Limanı bugün Türkiye konteyner ithalat ve ihracatının yüzde 19 unu yapıyor. Türkiye nin toplam tonajda en büyük ve en çok istihdam sağlayan limanı. Fakat her sene büyüyoruz. Bu büyüme hem bize hem de içinde bulunduğumuz eko sisteme bir yük getiriyor. Dolayısıyla eğer biz bu ölçek ekonomisinden faydalanmak istiyorsak bu bilgi işlem entegrasyonunu sağlamalıyı ve zaman kullanımını da doğru yapmalıyız. Yani mümkünse bizim önerimiz gümrüğün de 7/24 vardiyalı çalışma sistemine geçmesidir ifadelerini kullandı

9 KISA KENT HABERLERİ KISA KENT HABERLERİ Mobilya, Evlilik ve Çeyiz Fuarı 7. Kez Kapılarını Açtı MersinTicaret ve Sanayi Odası (MTSO) ile Forza Fuarcılık tarafından bu yıl 7. si düzenlenen Mersin7. Mobilya, Evlilik ve Çeyiz Fuarı (MEÇEF) Yenişehir CNREXPO Fuar Merkezi nde gerçekleştirildi. Fuara, bu yıl 50 firma katıldı. Girişimcilik Eğitimini Tamamlayan 30 Kadın Sertifikalarını Aldı Eylül 2013 tarihleri arasında açık kalan fuarın açılışında konuşan Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu Mersin in Türkiye nin gelişmesine her alanda ve her anlamda kalkınmasına, güçlenmesine katkı koyan, kalkınmanın tüm dinamiklerine sahip olan ve bunu her açıdan ve her geçen gün geliştiren bir şehir olduğunu vurguladı. Mersin in bir üretim ve ticaret merkezi olduğunun altını çizen Güzeloğlu, Mersin i büyük ölçeğiyle böylesi bir perspektifte düşündüğümüzde bugünkü ölçeğin çok daha ötesinde uluslararası bir fuar merkezinin Mersin e öncelikle kazandırılması gerçeğinde hem ısrarcı hem de talepkar olmalıyız. Bununla ilgili imar düzenlemeleri yapılmalı. Alt yapı çalışmaları sonuca taşınmalı. MTSO, DTO, yerel yönetimler bir ortak konsorsiyumla ulusal ve uluslararası fuar kuruluşlarıyla işbirliği yaparak, her düzeyde barınma isteğine altyapı sunan bir büyük buluşma merkezini Mersin e kazandırmalı. 25 milyar dolarlık dış ticareti önceki yıl gerçekleştiren Türkiye nin İstanbul dan sonra en büyük 2. dış ticaret kenti olan Mersin den söz ediyoruz. Doğrudan kendi ihracatı 2 milyar dolara 160 hedef ülkesine ihracatını gerçekleştiren, tarımda Türkiye nin en büyük üretici 2 kentinden biri olan, her geçen gün bu özellikleriyle uluslararası alanda daha çok sözü edilen bir kentti Mersin. Sadece Mersin için değil Türkiye nin de gururu ve yüz akı olan 17. Akdeniz Oyunları ile bu değerlerine dünya spor kenti kimliğini de altyapısında bulunduran kentten bahsediyoruz. Bu ölçek doğru anlaşılıp ona göre politikalar ortaya konmalı. En büyük güvencemiz üreten, üretimi gerçekleştiren, istihdam yaratan, vergisini Türkiye nin en büyük 6. kenti olarak hazineye aktaran Mersinli işadamlarıdır dedi. Konuşmaların ardından Vali Güzeloğlu ve beraberindekiler, kurdele keserek fuarın açılışını gerçekleştirdiler. Güzeloğlu, fuara katılan firmaların stantlarını da tek tek gezerek, hayırlı olsun dileğinde bulundu. (İHA) Yenilikçi Kentsel Alanlar: Barselona-Mersin Mersin de yenilikçi ekonomilerin gelişmesi için kentsel ekonomik planlama modeli belirlenmesi, potansiyel yatırım alanlarının ve planlama stratejilerinin geliştirilmesi ve projeler tanımlanması amacıyla Yenilikçi Kentsel Alanlar : Barselona- Mersin adlı bir konferans/çalıştay düzenleniyor Ekim tarihlerinde Mersin Büyükşehir Belediyesi, Mersin Üniversitesi Bölgesel İzleme ve Araştırma Merkezi ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası işbirliğinde MTSO Konferans Salonu nda düzenlenecek olan etkinlik ile Mersin in fiziki ve ekonomik gelişiminde, yeni yatırım alanları ve sektörlerin belirlenmesi, buna göre kısa ve uzun vadeli stratejiler ve planlamalar yapılması hedefleniyor. Barcelona dan Miquel Barcelo nun katılımı ile Barselona Modeli nin tartışılacağı konferansa Mersin Büyükşehir Belediyesi nden Remzi Sönmez ve Can Kubin, Mersin Üniversitesi nden Fikret Zorlu ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ndan Ezgi Biçer konuşmacı olarak katılacaklar. Konferansta Mersin kent vizyonu ve potansiyelleri, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişme fırsatları ile kentte yenilikçi ekonomi gelişme bölgesi olanakları değerlendirilecek. 2. gün yapılacak çalıştayda ise proje modeli oluşturmak ve ilgili kurumlar ile kamuoyu işbirliği konularını değerlendirmek hedefleniyor. Girişimci İşkadınları Derneği nin (GİŞKAD) KOS- GEB ile 3. kez ortaklaşa düzenlediği Girişimcilik Eğitimi ni tamamlayan 30 kadın, girişimcilik sertifikalarını aldı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası nda düzenlenen törene Mersin Vali Yardımcısı Nihat Karabiber, GİŞKAD Başkanı Sevil Yetgin, GİŞKAD Kurucu Üyesi Cavidan Demirağ, KOSGEB uzmanı Danyal Peker ve çok sayıda girişimci adayı katıldı. Bugün yapılan sertifika töreni ile birlikte girişimci sertifika alan kadın sayısı 90 a yükseldi. Törende konuşma yapan Vali Yardımcısı Nihat Karabiber, Türkiye de girişimcilere büyük ihtiyaç duyulduğunu belirterek, Türkiye nin ekonomisini üst sıralara taşıyabilmek için siz kadınların yapacağı girişimler çok önemli. Sizlerin bugün atacağı adımın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çok güzel işletmeler kuracaksınız. Kurduğunuz işletmeler Mersin e istihdam olarak geri dönecek dedi. GİŞKAD Başkanı Sevil Yetgin ise kadınların dünya nüfusunun yarısını oluşturmasına karşın ekonomiye aynı oranlarla entegre olamadığını kaydetti. Daha büyük başarılara ulaşılabilmesi için kadının ekonomiye daha fazla dahil olması gerektiğini vurgulayan Yetgin, bunun sağlanması için fırsat ve kaynak yaratılması gerektiğini söyledi. Örgütlenmenin, sivil toplum kuruluşu olmanın öneminin de bu noktada ortaya çıktığına dikkat çeken Yetgin, hedeflerinin başta kadını güçlendirmek ve desteklemek olduğunu belirti. Bu noktadan hareketle kendi olanaklarıyla kadınları iş sahibi yapmak adına 3. Kez KOSGEB in de desteğini alarak girişimcilik eğitimi düzenlediklerini bildiren Yetgin, Bu sayede birçok kadını parasız aile işçisi olmaktan para kazanan bireye dönüştürmeyi hedefledik. Başka bir deyişle kendi işini kuran, yeni bir girişimci yaratma arzusundayız ifadelerini kullandı. KOSGEB Uzmanı Danyal Peker de girişimciliğin arttığı ülkelerde refah düzeyinin arttığının altını çizerek, Dünyada girişimcilik hem gelişen ülkeler tarafından önemseniyor ve girişimciliğin özendirilmesi için değişik programlar yapılıyor. KOSGEB de 2010 un Haziran ayında girişimcilik destek programlarını çıkardı. İşletmelerin kurulduktan sonra ayakta kalmaları için KOSGEB in hayata geçirdiği uygulamalı girişimcilik eğitimleri çok önemli. Ayrıca işletmelerin en kırılgan olan ilk iki yılı kritik yıllarıdır. İşletmelere o dönemde finansman sağlamak üzere 30 bin geri ödemesiz 70 bin geri ödemeli destekler sağlıyoruz. Kadınlara bu destekte yüzde 10 luk bir pozitif ayrımcılık sağlıyoruz. Bu model Türkiye de girişimciliğin artırılması için bir seferberliktir diye konuştu. (İHA) 16 17

10 DENİZCİLİK HABERLERİ Çin bandıralı MV Yong Sheng adlı gemi, geçilemez olarak bilinen Kuzey Denizi Rotası nı (NSR) kullanarak Hollanda nın Rotterdam Limanına ulaştı. Çin in Dalian Limanından 8 Ağustos ta hareket ederek 33 günde Hollanda nın Rotterdam Limanına ulaşan MV Yong Sheng, Kuzey Denizi Rotasını kullanan ilk ticari gemi oldu. Küresel ısınmaya bağlı olarak buzulların erimesi sonucu açılan Kuzey Denizi Rotası yakıt ve zaman tasarrufu sağlaması nedeniyle Çin, Güney Kore ve Rusya tarafından destekleniyor. Cosco Group tarafından işletilen 160 metre uzunluğa 19 bin ton ağırlığa sahip Yong Sheng adlı kargo gemisi, Çin in Dalian şehrinden 8 Ağustos ta ayrılarak, Süveyş Kanalı, Akdeniz, Cebelitarık Boğazı Rotası yerine kuzeye yönelerek Bering Boğazı'nı geçip Hollanda'nın Rotterdam Limanına ulaştı. Normalde Süveyş Kanalı ve Akdeniz üzerinden 48 günde tamamlanan yolculuk böylece yaklaşık 33 günde tamamlanmış oldu. 8 bin 100 deniz mili uzunluğundaki bu yeni rota, Şanghay'dan Rotterdam'a gitmek için gemilerin takip ettiği Süveyş Kanalı rotasından yaklaşık 2 bin 400 deniz mili daha kısa. Bu yılın başında Yong Sheng gemisinin yapacağı bu seyahat duyurulduğunda Cosco şirketi, "Kuzey rotası yolculuk süresini 12 ila 15 gün düşürebilir. Bu denizcilik sektörü için Altın Su Yolu gibi" demişti. Küresel Isınma ve Yeni Ticaret Rotaları Küresel ısınma nedeniyle Kuzey Denizi ndeki buzların erimesiyle oluşan Kuzey Denizi Rotası yakıt hem de zaman tasarrufu Yeni Rota: Kuzey Denizi sağlaması nedeniyle Uzakdoğu ülkeleri ve Avrupa Birliği tarafından destekleniyor: Güney Kore hükümeti, bu rotada servis başlatacak nakliye şirketlerine teşvik vereceğini açıklarken, AB nin, Arktik'te yeni rotaların açılması ve lojistik faaliyetlerinin artması için Barent Denizi'nde son 5 yılda yaptığı yatırım 1.14 milyar avroyu buldu. Uluslararası Denizcilik Örgütü (International Maritime Organisation-IMO) Genel Sekreteri Koji Sekimizu, Rusya hükümetinin misafiri olarak, 15 Ağustos'ta 5 günlük bir gemi seferine katılarak kutupları daha yakından inceleme ve kutuplarda çalışan gemilerin emniyet standartlarını belirleyen 'Polar Code'un gelişimini sağlayacak gözlemleri yerinde yapma fırsatı bulmuştu. Zorlukları nedeniyle bugüne kadar pek tercih edilmeyen bu rotanın canlanması halinde, gelecek dönemde kutuplarda çalışacak gemilere daha fazla standardın getirilmesi, buna bağlı olarak da buzkıran ve donmayan ekipmanlara sahip yeni dizayn gemilerin öne çıkması gündeme gelebilir. Avrupa ile Rusya'yı bağlayan bu deniz hattında sefer yapan ticari gemi sayısı da her yıl artışını sürdürüyor. Kuzey Denizi Rotası nı kullanan gemi sayısı 2010 yılında 4 olarak kaydedilirken bu rakam 2012 yılında 46 ya ulaştı. Rusya'nın kontrolündeki NSR yönetimi, bu yaz 393 gemiye Sibirya'nın kuzeyini kullanarak geçme izni verildiğini açıkladı. Bu rota genelde Temmuz ayında açılıp Kasım ayının sonunda suların buzullaşması ile kapanıyor. Sektörden Farklı Görüşler Konuyla ilgili bilgi veren NSR Bilgi Ofisi Başkanı Sergey Balmasov, Eylül ve Ekim aylarında bu rota üzerinde çok az buz bulunduğunu, sıcaklıkların artmaya devam etmesi durumunda buradan geçiş yapan gemilerin sayısında artış beklediklerini belirtti. Ancak iklim değişikliklerinin çift yönlü de olabileceğine dikkat çeken Balmasov, sıcaklıkların çok düşmesi halinde buz kırıcı eskort gemiler olmadan buradan geçişin imkansızlaşacağını söyledi. ABD Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi'ne göre kuzey kutbundaki buzullar 2 milyon 227 bin 400 kilometrekarelik alanı kapsıyor yılında buzulların kapladığı alan 4 milyon 662 bin kilometrekare idi. Merkezi Colorado'da olan kurumun başkanı Mark Serreze, buzullardaki düşüşün bilim dünyasını çok şaşırttığını ifade ederek, "Kuzey kutbunda hava çok hızlı iyileşiyor ve gelecek 20 yıl içerisinde bir yaz mevsiminde hiçbir buzula rastlamazsam buna şaşırmayacağım. Bu nedenle gemi şirketleri bu rota konusunda çok iyimserler. Geçen son 50 yıl içerisinde kuzey kutbundaki sıcaklıklar yaklaşık dört derece arttı ki bu çok büyük bir artış. Dünya genelinde ortalama sıcaklık artışı ise bir derece" dedi. Gemiciler ise bu yeni rotanın potansiyelini kabul etseler de ticari olarak yeterli olup olmadığının anlaşılması için yıllara ihtiyaç olduğu üzerinde duruyorlar. Avrupa ile ticaret için gemileri bazı Çinli şirketler tarafından kiralanan bir gemi şirketi sahibi yaptığı yorumda, "Bu yeni güzergah ile ilgili hala bir çok belirsizlik var. Seyahat yapılabilecek zaman aralığı kısa ve eğer buzullar beklenmedik bir gelişmeye sebep olursa müşterileriniz beklemek zorunda kalır ve maliyetiniz bir buz kırıcı gemi bulmaya çalışacağınızdan oldukça yükselebilir. Ancak eğer hava sıcaklıkları yükselmeye devam ederse o zaman bu rota kesinlikle çok işlek hale gelir" dedi. Kopenhag merkezli SeaIntel Maritime Analysis Müdürü Lars Jensen ise şirketlerin nakliyat masraflarını azaltmak için artan bir şekilde daha büyük gemilere yatırım yaptıklarını bu büyük gemilerin ise kuzey kutbundaki sularda seyir etmeye ise uygun olmadığını söyledi. Bu gemilerin eski ve daha küçük olan gemilere oranla konteyner başına yüzde 25 daha az yakıt tükettiğini belirten Jensen, "Her ne kadar Kuzey Kutbu Rotası daha kısa olsa da Kuzey Kutbu nda seyredebilecek daha küçük gemilere oranla bu büyük gemilerin daha az yakıt tüketiyor olması bu rotanın cazibesini azaltabilir" dedi. Nakliyat sektörü ile ilgili veri derleyen Lloyd's List şirketi, 2021 yılında Kuzey Kutbu aracılığı ile 15 milyon ton yük taşınacağı tahmininde bulunuyor. Yine de bu rakam şu an 17 bin geminin 900 milyon ton yük taşıdığı Süveyş Kanalı'ndaki hacmin yanında çok ufak kalıyor. (Kaynak: Vira Haber) 18 19

11 DENİZCİLİK HABERLERİ Hayalet Gemi Deniz Kuvvetleri Komutanlığı na Teslim Edildi Milli Gemi Projesi (MİLGEM) kapsamında Türkiye'nin ikinci milli savaş gemisi olarak üretilen Büyükada, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı na teslim edildi. DENİZCİLİK HABERLERİ Dünyanın En Büyüğü: Majestic Maersk Monster (canavar) lakabı takılan dünyanın en büyük konteyner gemisi Majestic Maersk için isim verme töreni düzenlendi. yaklaşık 80 bin kişinin gezmesinin beklendiğini söyledi. Claus Hövelt Dünyanın en büyük konteyner gemisi olan Majestic Maersk, ilk kez Kopenhag a geldiği için halkımızın gemiyi ziyaret etmesine olanak tanıdık. Gerek Danimarka halkı gerekse turistler çok büyük ilgi gösteriyor. Gemi, sadece Maersk in değil, Danimarka nın gurur kaynağıdır dedi. MİLGEM kapsamında, Türkiye'nin ikinci milli savaş gemisi olarak üretilen Büyükada', Preveze Deniz Zaferi'nin 475. yıldönümünde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı na teslim edildi. Radara yakalanmama özelliğiyle hayalet gemi olarak adlandırılan geminin teslim töreni Pendik teki İstanbul Tersanesi Komutanlığı nda gerçekleştirildi. Törene TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın ile askeri erkan katıldı. Törende konuşan Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Bostanoğlu, denizlerin ekonomik değerinin yanı sıra ülkelerin güvenlik algılamalarının da denizler üzerinden şekillendiğini belirterek, Bu gerçekten hareketle başta Doğu Akdeniz olmak üzere çevre denizlerdeki deniz yetki alanlarının paylaşımı, Türkiye nin denizlerdeki hak ve menfaatlerinin korunması, siyasi sorunlardan kaynaklanan olası krizlerin önlenmesi ve gerektiğinde müdahale edilmesinde Deniz Kuvvetlerimize barış döneminden itibaren çok önemli görevler düşmektedir dedi. Oramiral Bostanoğlu, MİLGEM korvetinin dizayn ve inşa çalışmalarına 2004 yılından itibaren başlandığını ifade ederek, MİL- GEM projesi, yerli imkanlarla küresel ölçekte neler yapılabileceğini gösteren, işçisinden mühendisine tamamen Türk milletinin omuzlarında yükselen, milli olarak geliştirilen, kritik görev sistemlerinin tek bir platformda buluştuğu örnek bir projedir. İki yıl önce bugün hizmete giren MİLGEM projesinin ilk gemisi olan Heybeliada, o zamandan bugüne Atlas okyanusu ve çevre denizlerimizde şanlı bayrağımızı dalgalandırmış, dost ve müttefik birçok ülkeye liman ziyaretleri icra etmiş, katıldığı harekat ve tatbikatlarda kendisine verilen her türlü görevi büyük bir başarı ile tamamlamış, böylece Türk milletinin güvenine mazhar olmuştur. Heybeliada nın kardeşi olan ve iki yıl önce bugün tuzlu sularla kucaklaşan Büyükada nın da yüce Türk milletine başarıyla hizmet edeceğine tüm kalbimle inanıyorum dedi. MİLGEM projesi kapsamında 3. ve 4. gemiler olan Burgazada ve Kınalıada nın inşasının İstanbul Tersanesi Komutanlığı nda gerçekleştirileceğini belirten Bülent Bostanoğlu, Bugün Burgazada için yapılacak ilk kaynak ile MİLGEM projesinin sürekliliği perçinlenmiş olacaktır şeklinde konuştu. Törende daha sonra TBMM Başkanı Cemil Çiçek, TCG Büyükada Komutanı Deniz Binbaşı Ali Tuna Baysal a geminin hizmete giriş belgesi, kuruluşa alınma belgesi ve komutan flandrasını verdi.(iha) Monster (canavar) lakabı takılan dünyanın en büyük konteyner gemisi Majestic Maersk için isim verme töreni düzenlendi. 18 bin konteyner yüklenebilen dev geminin isim verme törenine Prens Mary ve Velihat Prens Frederik katıldı. Danimarka nın Maersk firmasına ait dünyanın en büyük konteyner gemisi Kopenhag da düzenlenen isim töreninin ardından halkın ziyaretine açıldı. İsim töreninde Veliaht Prens Frederik ve eşi Prenses Mary hazır bulundular. Adı Majestic Maersk olan gemide şampanyayı Prenses Mary patlattı. 3 gün boyunca halkın ziyaretine açık olacak gemi basına tanıtıldı. 260 basamakla çıkılan 16 katlı geminin en üst güvertesinden bakıldığında, binaların ve limandaki diğer gemilerin minyatür gibi kaldığı görüldü. Dev gemi, dünyanın en büyük gemisi olmasına rağmen sadece küçük bir Joystik ile yönetiliyor. Geminin özellikleri: Güney Kore de Daewoo firması tersanesi tarafından inşa edilen geminin toplam 86 bin beygir gücünde motorları var. 22 mürettebatı bulunan gemi boşken 64 bin ton, yük ile 190 bin ton ağırlığında. Özel yapılan pervaneleri sayesinde diğer gemilere göre yüzde 4 daha az yakıt kullanıyor. Silikonlu boyası sayesinde suya karşı mukavemeti daha fazla oluyor. Majestik Mearsk 100 bin litre yakıt alıyor, 20 fodluk 18 bin 270 konteyner taşıyor 400 metre uzunluğunda, 59 metre genişliğinde, 73 metre yüksekliğinde. 5 bin villanın kullandığı kadar elektrik kullanıyor, saatte 42 km hız yapıyor. Motordan çıkan dumanın yıkanması nedeniyle, havayı diğer gemilere göre yüzde 80 daha az kirletiyor. Yani tam bir çevre dostu. Majestic Mearsk Avrupa Asya arasında turlar yapacak. (denizhaber.com.tr) Maersk firmasından Claus Hövelt, daha ilk günde 40 bin bilet satıldığını, gemiyi biletli 20 bin kişinin gezdiğini, üç gün boyunca Denizcilik Piyasaları Duble Büyüdü Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI), son bir buçuk ayda iki kat artış gösterdi. Endeksin bir yıldaki yükselişi ise neredeyse üçe katlandı. Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI), son bir buçuk ayda iki kat artış gösterdi. Endeksin bir yıldaki yükselişi ise neredeyse üçe katlandı. Supramax, panamax ve capesize olarak sınıflandırılan 50 bin ton ve daha fazla yük taşıma kapasitesine sahip gemilerin günlük navlunları 10 bin doların üstüne çıktı. Endeksi sırtlayan capesize gemilerin günlük navlunları da 40 bin doları aştı. Geçen yıl, bu zamanda tüm tonajlar 8 bin doların altındaydı. Araştırma şirketi SSY ın Singapur Direktörü ve broker Yahya Karahasan, endeksteki yüskelişin nedenini açıkladı: Demir cevheri ihracatının capesize gemilerle taşınması ve mevsimsel kömür taşımalarının capesize gemilerle yapılması bu tonaja talebi artırdı. Atlantik marketinde capesize gemi eksikliği görülüyor. Capesize gemilerin bu çıkışı daha küçük tonaj olan panamaxları da tetikledi. Bu talep, son bir kaç gündür de psikolojik olarak handy ve supramaxları yukarı taşıdı. Karahasan a göre bu yükseliş biraz daha sürecek. Akdeniz ve Karadeniz çanağındaki koster tonajını değerlendiren İstanbul Navlun Endeksi (İSTFIX) analisti Engin Koçak da, büyük tonajdaki yükseliş kadar olmasa da koster endeksinde de yükseliş olduğunu belitti. Koçak, Avrupa ekonomilerinde olumlu gelişmelerin bölge ticaretine olumlu yansıdığını belirterek Mısır daki kaosun bitmesiyle Akdeniz de ticaretin biraz daha artması bekleniyor dedi. (denizhaber.com) 20 21

12 DENİZCİLİK HABERLERİ DENİZCİLİK HABERLERİ Yeni Stratejik Ortaklar Med Cross Line İle Eckero İtalyan merkezli Med Cross Line, Finlandiyalı armatör Eckero Shipping şirketi ile stratejik ortaklığa imza attı. Adriyatik İtalya ve Türkiye den Libya ya ve diğer Kuzey Afrika destinasyonlarına düzenli hat sağlayan İtalyan merkezli Med Cross Line, Finlandiyalı armatör Eckero Shipping şirketi ile stratejik ortaklığa imza attı. Finlandiyalı Eckero Group un bir parçası olan Eckero Shipping, Baltık Denizindeki feribot- yolcu taşımacılığında 3 gemisi ile; kargo sektöründe de Med Crosss Line ın kiralamış olduğu Ro- Ro Express gemisi gibi 7 adet ro-ro/konteyner gemisi ile hizmet veriyor. MXL e hissedar olarak katılımı ile Eckero, piyasa talebine bağlı olarak MXL in filo kapasitesini arttıracak. Yakın zamanda MXL in servis programına, Doğu ve Batı Akdeniz deki limanları kapsayacak ve Kuzey Afrika çalışmalarına yoğunlaşacak diğer gemiler de dahil edilecek. (Vira Haber) Yankı İle Petrol Yatakları Keşfediliyor Rus bilim adamları Uzak Doğu daki Ohotsk Denizi ni sıradan bir yankı yakalayıcı yardımıyla inceliyorlar. Gemi ve Yat İhracatı Yüzde 30 Arttı İstanbul Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği Başkanı Başaran Bayrak gemi ihracatında geçtiğimiz yıla göre yüzde 30 artış beklediklerini söyledi. Rusya nın St. Petersburg şehrinde gerçekleştirilen Neva 2013 gemicilik fuarında açıklamalar yapan Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği Başkanı, Rusya nın stratejik konum olarak Türkiye ye yakın olması ve ikili ilişkilerin uzun bir geçmişe dayalı olmasının, kendilerinin bu ülkeye karşı daha agresif ve daha dikkatli olmaya yönlendirdiğini belirtti. Özellikle tamir-bakım konularında Ruslara ciddi servisler ve hizmetler verdiklerini vurgulayan Bayrak, Bizim bu fuarda olmamızın bir nedeni de, tamir-bakım müşterilerimizle bire bir temas kurmak. Birçok tamirci tersanemiz bizimle birlikte iştirak ettiler bu fuara. Burada önemli irtibatlar kurduk bilgisini verdi. İhracatta Yüzde 30 Artış Geçtiğimiz yıl gemi ve yat ihracatının önceki yıllara kıyas edildiğinde biraz gerilediğine değinen Başaran Bayrak Geçtiğimiz yıl bu rakam 811 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu bizim için dip bir rakamdı. Ama 2013 ün ilk 8 ayında biz 834 milyon dolarlık bir rakamı yakaladık ki, bu da (bu) senenin ilk 8 ayında geçen senenin tamamını aştık. Biz bu yıl 1 milyar 200 milyon civarında gerçekleşeceğini düşünüyoruz. Yani ihracatta yüzde 30 a yakın bir iyileşme var dedi. Gemi ve yat ürünlerinde özellikle Norveç e çok yoğun olarak ihracat yaptıklarına vurgu yapan Bayrak, Onun dışında Rusya da da önemli ihracatlar yapıyoruz. Rusya daki ihracatımız da bir önceki yıla göre arttı. Bunun dışında yat ihracatı da bir önceki yıla mukayese ettiğimizde arttı. İstediğimiz rakamlara henüz ulaşamadık. Ama, iyi yolda ilerliyoruz. şeklinde konuştu. Hedef Pazar Rusya Rus partnerleriyle çok ciddi ilişkiler kurduklarına da değinen Bayrak, Bunun yanında hep söylenen nehir filosunun yenilenmesi konusu da gerçekleşecek. Biz de bu konuda kendilerine çözüm ortağı olarak birlikte olmaya hazır olduğumuz ifade ettik, Kısmen de Ruslara gemiler yapıyoruz. Tug boat, nehir gemisi, alçak, düşük draftlı gemiler. Ama bunu daha yoğun olarak yapmak arzusundayız. Birçok tersanecimiz de bu konuda projeler hazırladılar. Burada kendileriyle görüşeceğiz. Umarım bu bize çok etkili olacaktır, Ruslarla olan işbirliğimizin artmasına vesile olacaktır. dedi. (denizhaber.com.tr) Rus bilim adamları Uzak Doğu daki Ohotsk Denizi ni sıradan bir yankı yakalayıcı yardımıyla inceliyorlar. Orient Explorer isimli araştırma gemisinin kaptanı Valeriy Trohimenko geminin rotasını dikkatle izliyor. Gemi bilim adamları tarafından belirlenen rotada yol alıyor çünkü petrol ve doğalgaz yataklarını kaçırabilir. Gemide bir akustik laboratuvar bulunuyor. Orient Explorer gemi araştırmaları kontrol ekibi müdürü Vladimir Samarskiy, denizin içine özel havalı tüfeklerin indirildiğini, onların ateş edip deniz derinliklerinde akustik bir dalganın oluşmasına neden olduğunu söyledi ve şunları anlattı: Ses dalgası yeryüzünün derinliğine kadar ulaşır. Yeryüzündeki fay hatlarında ses dalgası yansıtılır, yine yeryüzüne yankı sinyali şeklinde döner. Bu, kulakla duyulabilir sıradan bir yankıdır. Bu yankı gemiyi takip eden dokuz kilometrelik sismik bir kablo tarafından yakalanıyor, onun vasıtasıyla laboratuvara ulaşıyor. Orada ise üzerinde titizlikle incelemeler yapılıyor. Bilim adamları, sesin tonuna göre belirli bir yerde jeolojik arama-keşif çalışmaları yapılmasının gerekli olup olmadığını anlayabiliyorlar. Bu bölgede akustik keşif çalışmalarının yapılması önemli ölçüde yılın mevsimine bağlı. Hava koşulları nedeniyle burada çalışmalar sadece Haziran dan Eylül sonuna kadar yapılabilir. Bu kısa bir zaman içinde araştırmacıların keşif çalışmaları için belirlenen bölgeye gelip gereken bilgileri almaları ve sular buzla kaplanmadan önce bölgeden ayrılmaları lazım. Gemide akustik uzmanları ile birlikte çevreciler de çalışıyorlar. Araştırmaların hassas doğa dengesini bozmaması için uğraşıyorlar. Ohotsk Denizi nin içinde yaşadığı hayvanların zenginliğiyle meşhur olduğunu kaydeden çevre uzmanı Egor Lavrentyev Biz denizdeki hayvanları hareketlerini yakından takip ediyoruz, havalı tüfeklerin çalışmalarının gemiden iki kilometre uzaklığındaki hayvanları nasıl etkilediğini izliyoruz. Bu, izleme için en yakın mesafedir. Deniz hayvanlarının davranışı normal görünüyor dedi. (denizhaber.com.tr) TTK, Uluslararası Piri Reis ve Türk Denizcilik Tarihi Sempozyumu düzenledi 2013 yılının, Piri Reis in 1513 tarihinde çizdiği haritasının 500. Yıl dönümü olması ve UNESGO tarafından Dünya Piri Reis Yılı ilan edilmesi sebebiyle Eylül 2013 tarihinde Türk Tarih Kurumu (TTK) tarafından İstanbul da Uluslararası Piri Reis ve Türk Denizcilik Tarihi Sempozyumu düzenlendi. Başbakanlık Osmanlı Arşivleri Müzesi nde gerçekleştirilen sempozyuma İtalya, Mısır, Fransa, Yunanistan, Romanya, ABD, Portekiz, Hollanda, Avustralya, Irak, KKTC, Malta, Rusya Hindistan, İngiltere ve Türkiye'den çok sayıda bilim insanı, araştırmacı ve uzman isim katıldı. Daha önce yapılan bir toplantının ikinci ayağını oluşturan bu sempozyum, denizcilik araştırmaları anlamında yetersiz kalan girişimlerin çoğalması için önem taşıyor. Sempozyumun açılışında konuşan TTK Başkanı Metin Hülagü, 600 yıllık Osmanlı tarihinin en başarılı dönemleri olarak kabul gören Yavuz ve Kanuni dönemlerini denizcilerden bağımsız düşünülemeyeceğini ifade ederek, büyük medeniyetlerin büyük isimlerle birlikte oluştuğunu kaydetti. Hülagü, "Eğer bir Yavuz Sultan Selim dönemi varsa, eğer Kanuni diye bir zirve döneminden bahsedebiliyorsak herhalde bunun böyle olmasında Piri Reislerin ciddi rolü vardır diye düşünüyoruz. Ama Piri Reis gibi bir komutanın sadece askerlikle yetinmediğini, aynı zamanda bir kaşif, bir ilim adamı olduğunu ve döneminin ötesinde açılımlar yaptığını ifade etmek gerekir" şeklinde konuştu. Hülagü, Türk denizcilik tarihini araştıran araştırmacı sayısının da çok sınırlı olduğunu, bunun semine katılan yerli ve yabancı katılımcı sayısı ile de ortaya çıktığının altını çizdi.(denizhaber.com.tr, TTK) 22 23