BORDERLINE YETİŞKİNLERDE PSİKOTERAPİ
|
|
- Nazar Şahan
- 8 yıl önce
- İzleme sayısı:
Transkript
1 BORDERLINE YETİŞKİNLERDE PSİKOTERAPİ GELİŞİMSEL BİR YAKLAŞIM James F. MASTERSON, M.D.
2 Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 162 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi, Gelişimsel Bir Yaklaşım, James F. MASTERSON Özgün adı: Psychotherapy of the Borderline Adult, A Developmental Approach. Copyright 1976 James F. Masterson By arrangement with Paterson Marsh Ltd. Türkçe yayın hakları The Marsh Agency Ltd. aracılığıyla alınmıştır. ISBN Türkçe yayın hakları Psikoterapi Enstitüsü ne aittir. Tüm hakları saklıdır. Yayıncının izni olmaksızın tümüyle veya kısmen yayımlanamaz, kısmen de olsa çoğaltılamaz ve elektronik ortamlarda yayımlanamaz. Birinci baskı: Temmuz 2014 Editör: Tahir Özakkaş Çeviri: Çeviri: Muhittin MACİT - Hülya MACİT Yayıma hazırlayan: Sevgi Çorabatur & Menekşe Arık Baskı Ofis Matbaa Ofis Matbaa Yayın Kağıt San. Tic. Ltd. Şti. Davutpaşa Kışla Caddesi Güven İş Merkezi No: Topkapı-İstanbul Tel PSİKOTERAPİ ENSTİTÜSÜ EĞİTİM ARAŞTIRMA SAĞLIK ORG. VE DANIŞMANLIK LTD. ŞTİ. Eğitim ve Kongre Merkezi: Fatih Sultan Mehmet Caddesi No:285 Darıca-İZMİT Tel : Fax : Merkez: Bağdat Caddesi No: 540/8 Bostancı-İSTANBUL Tel : Fax :
3 BORDERLINE YETİŞKİNLERDE PSİKOTERAPİ GELİŞİMSEL BİR YAKLAŞIM James F. MASTERSON, M.D. Çeviri Muhittin MACİT - Hülya MACİT Editör Tahir ÖZAKKAŞ M.D., Ph.D.
4 İÇİNDEKİLER SUNUŞ 7 GİRİŞ 9 Arka Plan 12 Metod 14 Teşekkür 15 I. KURAM 17 TEDAVİ GEREKSİNİMİ 19 Sevmek 20 Üretmek 27 Tartışma 29 LİTERATÜRÜN GÖZDEN GEÇİRİLMESİ 31 Giriş 31 Klinik Özellikler 32 Gelişimsel Düşünceler 39 BİR AYRILMA-BİREYLEŞME BAŞARISIZLIĞI 49 Ayrılma-Bireyleşme Evresindeki NormalEgo Gelişiminde Annenin Rolü 50 Normal Ayrılma-Bireyleşme Sürecinde Babanın Rolü 56 Bordeline Hastaların Gelişiminde Ayrılma-Bireyleşme Evresindeki Yanlışlıklar 60 Çocukluk 73 Ergenlik Öncesi Dönem: İkinci Bir Ayrılma-Bireyleşme Evresi 73 4 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
5 Yetişkin Borderline Hastalarda Daha Sonra Oluşan Hızlandırıcı Stresler 74 Ayrılmaya Karşı Geliştirilen Başka Savunmalar 77 BİR AYRILMA-BİREYLEŞME BAŞARISIZLIĞI 81 Borderline Hastaların İntrapsişik Yapıları 83 Terapötik Değerlendirmeler 90 Klinik Örnek 93 KLİNİK TABLO 99 Bir Klinik Sendromunu Hızlandıran Stresler 99 Klinik Tablo 111 Ayırıcı Tanı 119 PSİKOTERAPİ 125 Terapist 125 Psikoterapinin İki Türü 127 Psikoterapi Seçimi 129 Psikoterapinin Aşamaları 136 Terapistin Tepkileri 143 Terapide Ayrılma Stresi 151 II. KLİNİK 153 A. DESTEKLEYİCİ PSİKOTERAPİ 153 GİRİŞ 155 GEDİKLİ ÖĞRENCİ 157 Catherine nin Vaka Raporu 157 Hastanın Terapisi 162 Catherine nin Borderline Probleminin Analizi 164 GEDİKLİ ÖĞRENCİ 197 Sonuç YAŞINDA HAYAT SONUN BAŞLANGICINDADIR 211 Nancy; Yaş 40; İş İdarecisi 211 Susan; Yaş 40; Sosyal Yardım Bölümü Bölüm Başkan Yardımcısı 229 İzlenimler 242 İçindekiler 5
6 B. YENİDEN YAPILANDIRICI PSİKOTERAPİ 245 VAKA YENİDEN BİRLEŞME İSTEĞİNİ EYLEME VURMA 251 Önceki Tedavinin Öyküsü 251 Tedavinin Şimdiki Durumu 254 İntrapisişik Yapı 257 Psikoterapi 260 TERAPÖTİK BİR AÇMAZ 271 Özet 297 TERK DEPRESYONU 299 Özet 328 ÖLDÜRÜCÜ ÖFKE 331 Özet 346 ÖZERKLİK YOLUNDA 349 Tartışma 373 VAKA BAĞLAYICI BAĞ 379 Aile Öyküsü 379 Psikoterapi 381 TRAJEDİ 395 YAS 419 ZAFER 431 Özet 438 ÖZET VE TARTIŞMA 441 Özet 441 Tartışma 445 Sonuç 459 EK 461 DİZİN 465 BİBLİYOGRAFYA Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
7 SUNUŞ Psikanalizin içinden çıkan ve ekole yeni kavramlar, dinamikler, yorumlar kazandıran pek çok kuramcı vardır. Master-son, bu kuramcılar arasında yer alan ve özellikle nesne ilişkileri bağlamında çok önemli açılımlar sağlamış olan değerli bir kuramcıdır. Entegratif ve bütüncül bakış açısında öncü olan Masterson, Mahler ve Bowlby den etkilenmiş klinik gözlem ve deneyimlerini, gelişimsel psikoloji üzerine odaklamıştır. Masterson, klinikte gözlemlenen borderline ve narsisis-tik bozuklukların, Terk Depresyonu olarak adlandırabileceğimiz kuramsal açıklaması ile nesne ilişkileri bağlamında çok önemli noktalara parmak basar. Borderline kişilik bozukluğuna 15. ve 22. aylarda anneyle yeniden yakınlaşma evresindeki duraklamanın sebep olduğunu tanımlar. Bu anlamda, çocuğun annenin libidinal ulaşılabilirliğinden uzak kalması/bırakılmasının borderline durumların ana yapısı olarak gösterir. Narsisistik bozuklukların oluşumunu ise, anne ile çocuk arasındaki sembiyotik ve grandiyöz birlikteliğinin babaya yansıtılmasını ve/ya çocuk için babanın yönelinebilecek temiz bir nesne olarak seçimine bağlar. Her iki bozuklukta, egonun, gerçeklik ve haz egosu olarak ikiye ayrılması ile iyi-kötü kendiliğin oluşum süreçlerinde duygu ve libidinal/saldırgan dürtüler arasındaki bağın gösterilmesi terk depresyonu kuramı için önemli vurgulardır. Elinizdeki kitap bu anlamda, söz konusu bozuklukların teorik ve klinik düzlemde Kernberg ve Kohut ile olan benzerlikleri ve farklılıkları ortaya koymaktadır. Klinisyen ve teorisyenler açısından önemli bir kaynak olarak ilgi çekeceğini ve bir boşluk dolduracağını düşündüğümüz kitabın yayınlanmasında büyük bir hiz-
8 met gören Litera Yayıncılık a yardımcı ol-mak, Psikoterapi Enstitüsü Derneği için bir övünç kaynağıdır. Psikoterapi Enstitüsü olarak Sn. J. Masterson ile başlayan işbirliğinin, önümüzdeki günlerde bilimsel eğitim ve atölye çalışmaları ile gelişeceğini de bu yayınla birlikte sizlere duyurmak bizim için önemli bir paylaşımdır. En kısa zamanda, kitaplarıyla tanıştığımız J. Masterson u, Türk Psikiyatri ve Psikoloji camiası ile tanıştıracak bilimsel etkinliklerde görüşmek dileği ile iyi okumalar dileriz. Tahir ÖZAKKAŞ Psikoterapi Enstitüsü Başkanı 8 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
9 GİRİŞ Borderline hastalarla ilgili psikoterapötik çabalar, hastalık hakkındaki görüşlerin belirsiz olması ve hastalık nedenlerinin bilinmemesi sebebiyle yıllar boyunca amacına ulaştırılamamıştır. Bu durum da uygun bir tedavi geliştirmeyi imkânsız hale getirmiştir. Bu belirsizliğin doğması şu üç ana etkenden kaynaklanmaktadır: 1-Araştırmaların yetersizliği. 2-Psikiyatristlerin psikodinamik ve gelişimle ilgili hususlardan daha çok betimleyici ve nozolojik hususlara önem vermesi. 3-Psikanalistlerin id, ego, süper ego gibi intrapsişik yapıların gelişimsel özelliklerinden daha çok içgüdüsel dürtü kuramı ve bu yapılar arasındaki ödipal çatışmaya önem vermeleri. Bu kitap, Mahler in ayrılma-bireyleşme kuramı üzerine olan çalışmasında da geniş bir şekilde ele alındığı gibi, border-line sendromunun kaynağını ve intrapsişik yapısını açıkça ortaya koyan ve etkili bir psikoterapiyi mümkün kılan nesne ilişkileri kuramını ele almaktadır. Bu kuram, birçok psikoterapi vaka örnekleriyle izah edilmiş, böylelikle de borderline hastaların psikoterapisiyle ilgili cevaplanması acil birçok soruya yanıt bulmuştur. Bu sorular şunlardır: Karmaşık ve değişken klinik tablolar karşısında hastalığın tanısını nasıl koyarsınız? Borderline sendromu ile borderline durumu arasındaki fark nedir? Borderline ı psikotik, narsisistik ya da psikopatik kişilik bozukluklarından nasıl ayırırsınız? Bakınız (ek)
10 Hangi etiyolojik faktörler bozuklukta pay sahibidir? Borderline hastalar, kişiler arası yakın ilişkilerde niçin böyle güçlükler yaşarlar? Hangi olaylar kritik ve şiddetli stresi ortaya çıkarır? Ne tür psikoterapi uygulamaya konur? Hasta ile hangi sıklıkta, ne kadar süreyle görüşülmelidir? Yoğun psikanaliz yönelimli psikoterapi mümkün müdür? Ne tür terapötik teknikler esastır? Terapist, ne zaman, nasıl ve niçin müdahale eder? Hastanın müdahaleye olan tepkileri tahmin edilebilir mi? Hastada negatif aktarımla ne ölçüde ve nasıl başa çıkabilirsiniz? Akıcı yaşam olaylarının terapide borderline hastalar üzerinde ne gibi etkileri vardır? Psikoterapiyi nasıl sonlandırırsınız? Nesne ilişkileri kuramı, çocuğun ayrılmak ve bireyleşmek için gösterdiği çabalarına karşılık, annenin libidinal ulaşılabilirliğini geri çekmesinin, ayrılma-bireyleşme evresinde bir gelişimsel duraklamayı doğurduğunu ileri sürmektedir (yeniden yakınlaşma alt evresi). Bu duraklama ya da saplanma, tam olarak bu dönemde ortaya çıkar; çünkü çocuğun bireyleşmesi, annenin çocuğuna yapışmak için savunucu ihtiyacına büyük bir tehdit oluşturur ve libidinal varlığını geri çekmesine neden olur. Bu etkileşimin iki teması -anneye gelme ve yapışma için annenin ödüllendirmesi ile anneden ayrılma-bireyleşme için annenin geri çekilmesi- çocuk tarafından, kendilik ve nesne temsili olarak içe alınır ve böylece onun intrapsişik yapısının -bölünmüş nesne ilişkileri biriminin- ana teması olur. Bölünmüş ego ayrıca, bölünmüş nesne ilişkileri birimi ile birlikte gelişir. Bu yapılar daha sonra, terapötik aktarım sırasında yinelenir. Bu yapıların ve birbirleri arasındaki ilişkinin aktarım esnasında tezahürleriyle birlikte anlaşılması uygun ve etkili bir psikoterapi geliştirilmesini sağlar Bu kuram, hem kişiler arası ilişkiler, hem de intrapsişik yön olmak üzere iki bölümde açıklanmıştır. Psikoterapinin genel ilkelerini tanımlayan bir sonraki bölüm -ki kitabın geri kalanıdır- de- 10 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
11 taylı vaka raporlarıyla kuramın psikoterapiye uygulanışına ayrılmıştır. Destekleyici terapi üç bölümde ele alınmaktadır. İlk iki bölüm, 22 yaşında bir kadının bir buçuk-iki yıl süren psikoterapisinin her bir görüşmesini açıklayarak sunmaktadır. Bir sonraki bölüm ise, her biri 40 yaşında olan iki kadının, haftada bir defa uygulanan ve iki yıl süren psikoterapisini anlatmaktadır. Yoğun uygulanan, yeniden yapılandırıcı psikanaliz yönelimli psikoterapi, ilki dört yıl süresince, haftada dört defa terapi uygulanan 45 yaşında bir adamın, ikincisi ise haftada iki üç defa görülen ve terapisi altı yıl süren 40 yaşında bir kadının olmak üzere iki vaka raporu halinde 14 bölümde anlatılmaktadır. Son bölüm ise kuramsal bilgilerle klinik gözlemleri birleştirerek, bu çalışmanın sınırlarına, özelliklerine ve bu çalışmada ortaya çıkan diğer sorulara değinmektedir. Unutulmamalıdır ki, bu kuram da diğer bütün kuramlar gibi açık uçlu olup henüz tamamlanmış değildir. Bu çalışma, diğer araştırmacılar tarafından da onaylanmalı ve gelecekte ortaya çıkacak yeni kanıtların da gerektireceği üzere gerek benim tarafımdan, gerekse diğerlerince tekrar gözden geçirilmelidir. Bu kuramın en kullanışlı yanlarından biri ise muhtemelen, klinik olarak test edilebilir hipotezlerin düzenlenmesini sağlayarak, kuramı en mükemmel haline ulaştırmasıdır. Bu kuram körü körüne uyulması gereken, kesin kurallarla belirlenmiş bir şey değil, araştırmaların ve çeşitli keşiflerin yapılabilmesi için kullanılabilecek bir araçtır. Araştırmalar ve keşifler için bir araç olarak kullanılması, hem terapisti hem de hastayı yaratıcı bir keşfin içine sürükler. Körü körüne uygulanması gereken bir kural olarak kullanılması ise, hem hastayı hem de terapisti boş, umutsuz, kendini tekrar eden bir maceraya götürür. Giriş 11
12 ARKA PLAN Bu kitapta sunulan çalışmaya nasıl ulaştığımın anlaşılması bu çalışma için gerekli olan bazı ilave ve aydınlatıcı bilgiler sağlayabilir. Kişilik bozukluklarıyla ilgili klinik araştırmalara olan ilgim, 1955 yılında, hastaneye yatırılmış ergenleri izleyen bir çalışma ile başladı. Bu ilgim, hastane dışında tedavi edilen ergenleri izleyen ve 1967 de yayımlanan ikinci bir çalışmayla devam etti ( ). Yukarıda bahsettiğim ikinci çalışmanın sonuçları, kişilik bozukluğu olan ergenlerin bir yıllık bir psikoterapinin ardından ilerleme kaydetmiş gibi görünmelerine rağmen, beş yıl sonra yine hayatlarında başarısız olduklarını göstermiştir. Bu psikoterapi kayıtlarının daha detaylı incelenmesinin ardından, hastanın ve hastanın ailesinin bir yıl boyunca haftada bir kez psikoterapiye alınmasıyla, hastanın gerçekten iyileştiği görülmekteydi. Hastanın işlevselliği ve eyleme vurumu daha iyi duruma gelmiş, ailesiyle yaşadığı çatışmaların azalmasıyla, hasta depresyondan kurtulmuş ve anksiyetesi de azalmaya başlamıştı. Bu terapide özellikle, bu gelişmelere rağmen 5 yıl aradan sonra bu denli sıkıntı yaşamasının sebeplerine -yani hastanın patolojik karakter özelliklerine- değinilmekteydi. Bu noktada, 1968 yılında klinik araştırmalarımı, davranışlarının monitörden 24 saat takip edilebildiği ve bu görüntülerin görüşmelerle karşılaştırılabildiği, hastane ortamında bulunan yetişkin borderline (sınırdurum) hastalar üzerine yoğunlaştırdım. Onların kişilik özelliklerine ve onlara karşı nasıl bir tutum içinde olunması gerektiğine dair daha iyi fikirler edinmeye çalıştım. Aynı zamanda Frosch (62-65), Kernberg ( ) ve diğerlerinin, psikanalitik psikoterapi görmekte olan yetişkinlerle ilgili çalışmaları da yetişkin borderline hastaların klinik tablolarını aydınlatmıştır. Bu da psikanalitik kurama verilen önemin, ödipal ve dürtüsel özelliğinden, gelişimsel nesne ilişkileri kuramına kay- 12 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
13 masına neden olmuş -intrapsişik yapıların nasıl geliştiğiyle ilgili kuramsal bir model- ve böylece borderline hastaların anlaşılmasına tam manasıyla uygun hale gelmiştir. İlk olarak, ortak yaşam ve ayrılma-bireyleşme dönemlerinin normal ego gelişimine katkısı üzerine çalışan Mahler tarafından ( ), daha sonra da hayatın bu döneminde anneden ayrılmanın, ego gelişimine etkisi üzerine çalışan Bolwby tarafından ayrıntılı bir biçimde gelişimsel kuramlar (94, 209, 229, 245) geliştirilmiş ve bu kuramlar deneylere dayanan testlere uygulanmıştır. Bütün bu çalışmaların, ergenler ve aileleriyle ilgili olan çalışmalarımızla bütünleşmesi, borderline hastalara dair, belirgin ve birçok yönden Kernberg ve diğerleri tarafından yetişkin borderline hastalarla ilgili geliştirilen anlayışa benzer bir anlayış geliştirmemizi sağladı. Bunun ötesinde hastayı ve ailesini ortak görüşmelerle incelememiz sayesinde geliştirdiğimiz ve büyük bir avantaj olarak gördüğümüz bu kuram, yetişkin borderline hastaların gelişim duraklamalarının sebebinin, çocuğun ayrılma ve bireyleşme çabaları içinde olduğu dönemde, annenin libidinal ulaşılabilirliğini geri çekmesi olduğunu göstermektedir. ( ). Hasta, büyümek için annesinin libidinal ulaşılabilirliğine ihtiyaç duymaktadır; gelişim duraklamasını doğuran şey geri çekiliştir. Ayrılmabireyleşme konusundaki yanlışların düzeltilmesine yönelik belirli bir psikoterapötik model ortaya çıkmış ve gerçekten etkili olduğu kanısına varılmıştır. Bu bulgular 1972 yılında yayımlanmıştır. Bu kuram ve terapötik model belirginleştikçe ve yetişkinler açısından etkili bir yöntem olarak görüldükçe ben de kendi özel borderline hastalarımı, bu araştırmamın içine aldım. Onlar da tanı ve tedavi sırasında benzer problemlerin birçoğunu gösterdiler. Beklendiği üzere bu kuram ve teknik, ergen borderline hastalarda olduğu kadar yetişkin borderline hastalar üzerinde de oldukça etkili sonuçlar vermiştir. Kurama göre, 18 ve 36. aylar arasındaki ayrılma-bireyleşme evresinde gelişimsel duraklamanın Giriş 13
14 gerçekleştiği doğruysa, hastanın yaşı ister 15 ister 35 olsun aynı düzeyde bir ego saplanması bulunacaktır. Borderline sendromunun görünüm ve sebeplerine dair genel teori, yaşlarına bakılmaksızın bütün borderline hastalara uygulama zorunluluğunu ortaya çıkarmıştır. METOD Görüşme süresince, sürecin nasıl işlediğine dair kendi müdahalelerimi de içeren notlar aldım. Daha sonra, her bir görüşme kısaca özetlendi. Değişimleri yakından takip edebilmek için, terapide yeni bilgiler ortaya çıktıkça, bu kayıtlar düzenli olarak gözden geçirildi. Görüşmeleri tekrar gözden geçirdikçe, kurama dayanarak, ardından gelecek olaylarla kontrol edilebilecek tahminlerde bulunabiliyordum. Hipotezin oluşturulması, test edilmesi ve geri bildirim alınması şeklindeki bu sürekli döngü, her bir hasta için uygulanabilirdi. Bu klinik araştırmanın avantajları ve dezavantajları, Özet ve Tartışma bölümünde ele alınacaktır. Amaçlar ve buna bağlı olarak verilerin toplanmasında yol gösteren şartlar ile bu kitapta sunulmak üzere bilgilerin düzenlenmesini sağlayan şartlar birbirinden farklıdır. Veriler, öncelikli amacı hastaya yardım etmek olan psikoterapi aracılığıyla toplanmıştır. Bu terapötik amaç için gerekli en önemli şart, görüşmeler sırasında hastanın içinde bulunduğu terapi sürecini, yönünü ve gelişimini yalnızca terapistin yardımıyla bizzat kendisinin belirleyeceği duygusal bir süreç olarak deneyimlemesini sağlayacak iyi bir atmosfer yaratılmasıdır. Bunun sonucunda hastaya süreç içerisindeki olumlu ve olumsuz değişimlerin kendi içsel tasarımlarının yansımaları olduğu fark ettirilmelidir. Bu yansımalar ve eyleme vurmalar tera-pötik ortamda şimdi ve burada olarak deneyimlendirilmeli ve hastaya bunun içgörüsü kazandırılmalıdır. Hastanın özerkliğine ve kendiliğinden öğrenmesine saygı gösterilmeli ve bu, terapinin her aşamasında korunmalıdır. 14 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
15 Kitabın amacı, duygusal değil, bilimseldir, çünkü asıl istenen, kuramı ana hatlarıyla anlatmak ve kuramın vakalarda nasıl ifade edildiğini göstermektir. Bu amaç için gereken en önemli şart ise, kuramın psikodinamik temalarının, terapide nasıl ilerleyip öne çıktığını ayrıntılarıyla göstermektir. Bu özel amaç için, psikodinamik bağların klinik kanıtları üzerinde yoğunlaşmak, (onları) ayıklamak ve tekrar bir araya getirmek üzere toplanmış verileri gözden geçirdim. Kendi içerisinde yeterince karmaşık olan bu iş için, hastanın daha önemsiz ya da ikincil problemlerini göz ardı etmek gerekmektedir. Burada sunulan klinik bilgiler yoluyla ve detaylarının bağdaşmasıyla, okuyucunun kendisinin de karar verebileceği üzere, ikincil problemlerin bu şekilde göz önüne alınmaması klinik vakaya herhangi bir zarar vermediğinden dolayı feda edilebilir. Bu durum ayrıca, kuramı açıklayan klinik belirtilere gönül rahatlığıyla yer verilmesini sağlamıştır. TEŞEKKÜR Kitabımı en açık haline getirebilmek için gösterdiği çabadan ve sabırdan dolayı uzun yıllardır editörlüğümü yapan Bayan Helen Goodell e, basıma çıkmadan önce kitabımı okuyan Doktor William Lulow, Thomas Henley, Ralph Klein ve klinik bölümlerde sorunlara doğrudan değinen ve bana son derece yardımcı olan yorumlarından dolayı özellikle Doktor Marry Di Gangi ye, bu cildin dördüncü bölümünde olduğu gibi yıllardır bana yardımcı olan Doktor Donald Rinsley e ve son olarak da işinin ötesinde bir çalışma gösteren sekreterim Miss Taube Honigstock a sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. JAMES F. MASTERSON, M.D New York Haziran, 1976 Giriş 15
16
17 I. KURAM
18
19 1 TEDAVİ GEREKSİNİMİ Freud un psikanalizin amaçları olarak belirlediği sevmek ve üretmek kavramları aynı zamanda yetişkinlerin hayatlarından hoşnut olabilmeleri için gerekli son derece önemli yapı taşlarıdır. Borderline (sınır durum) hastaların sürekli değişim gösteren psikoza benzer yaygın eyleme vurmaları, depresyon, panik gibi çok yönlü klinik semptomlar (5, 26, 27, 32, 38, 62, 92, 117, 175, 176, 252) üzerine yapılan vurgu, bütün borderline hastaların iki ana kapasite olan sevmek ve üretmek konularında ciddi noksanları olduğu gerçeğini gizlemiştir. Bu hastaların sevme kapasiteleri, yapışarak ve/veya uzaklaşarak, yakınlığa karşı kendilerini savunma ihtiyaçları nedeniyle felce uğramaktadır; hastalar, bireyleşmekten kaçınma ihtiyaçları nedeniyle çalışma hayatlarından tatmin duymamaya başlamaktadırlar. Bu ikisi çoğu kez bir araya gelerek, tipik bor-derline hastaların hayatlarında genel bir tatminsizlik veya hoşnutsuzluk yaratan şikâyetlere neden olur. Bu nedenle de bu insanların hayatlarından zevk almak adına gerekli kapasitelerden yoksun kaldıkları için tatminsizlik içinde olmalarına şaşırılmamalıdır. Aşırı semptomlaştırmanın ötesinde olan bu noksanlıklar tedaviyi gerektiren önemli sebeplerdir; tedavi olmaksızın, umut yoktur. Aşağıdaki kısa klinik hikâyeler, çalışamamalarının, sevememelerinin, bu hastaların hayatlarındaki olağan dışı engellemelerini göstermektedir.
20 SEVMEK İlk olarak, sevmek ve sevilmekle ilgili güçlüklere bir kaç örnek: Anne 27 yaşında, sarışın, kahverengi gözlü, çekici, evli bir yönetici asistanı söyle şikâyet ediyor: Her şey alt üst oldu. Sanki son altı aydır hayatımı mahvetmeye çalışıyorum. Bir yıl süren psikoterapinin ardından Anne, bir mühendisle evlendi. Çift kendi memleketlerinden, gider gitmez erkeğin kendini yoğun bir şekilde iş hayatına kaptırdığı, kadının ise terapötik bir cemiyette yardımcı olarak bir iş edindiği New York a taşındı. İlk altı ay, göze batmayan zorluklarla geçti fakat kocası işleriyle gittikçe daha yoğun bir şekilde ilgilenmeye ve akşamları da çalışmaya başladıkça, hasta, kocasının kendini geri çektiğini hissederek öfkeli ve depresif olmaya başladı. Kocasına, onun duygusuz ve bencil olduğunu, bu yüzden ona karşı hiçbir şey hissetmediğini, geri kalan hayatını onunla geçirmeyi isteyip istemediğini bilmediğini söyleyerek şikâyetlerini sıralıyordu. Buna rağmen, kocasının her şey yolundaymış gibi davranması nedeniyle, evliliğindeki aksaklıkların kendi kafasında olabileceğini düşünüyordu. Önceki aldığı psikoterapiyle kontrol altına alınan eyleme vurma arzusu, şimdi terapötik cemiyette gördüğü eyleme vurumlarla yeniden canlanmaktaydı. Alkol ve esrara bağlanmaya ve daha sonra, eski bir bağımlı olan bir iş yeri arkadaşıyla ilişki yaşamaya başladı. Bu ilişkinin niteliği hastaya fantastik bir haz sağlıyordu. İkisi, arkadaşlarına ait bir evde öğleden sonraları birkaç saatliğine buluşuyor, içki, sigara içiyor ve cinsel ilişkiye giriyorlardı. Sadece bazı öğleden sonraları birlikte olmalarına rağmen, Anne o adamın kendisine âşık olduğunu düşünüyordu. Adamın başka kadınlarla da ilişkisi olduğunu çok iyi biliyordu fakat bunu inkâr ediyordu. 20 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
21 Anne, kocasına, sürekli olarak duygularını acımasızca incittiğini bu yüzden artık onu ve evliliğini önemsemediğini söylüyor ve kocasını bu hisleriyle yüzleştiriyordu. Daha da ötesi, kocasının bunlara tepkisiz kalmasına sinirleniyordu. Bir sonraki görüşmede, herhangi birinin kendine yaklaştığında öfkelendiğini ve kendini geri çektiğini, eleştirilere karşı çok hassas olduğunu ve birilerinin, onun öfkeli bir ruh haline sahip olduğunu gördükleri takdirde ondan hoşlanmayacaklarını düşündüğünü söyledi. Yüzleştirmesinin, kocasının tavırlarını tam tersine döndürdüğünü ve artık sevecen biri olmaya başladığını ancak kendisinin buna karşılık veremediğini dile getirdi. Bu doyumsuz ilgi ihtiyacının ve yakın bir ilişkide zarar görme korkusunun ilişkisini alevlendirip alevlendirmediğini merak ediyordu. Marry 35 yaşında, evli, beş yaşında bir çocuk sahibi bir kolej öğretmeni olan Marry depresyondaydı ve beş yıllık kocasından şiddetli derecede şikâyetçiydi. Kocasına karşı çok öfkeli olduğunu, artık onunla yaşamaya katlanamadığını ancak yalnız başına kalmaktan çok korktuğu için boşanamadığını söylüyordu. Kocasını, isteklerine karşı soğuk, cimri, acımasız, duyarsız ama buna karşın kendi isteklerine onun razı olmasını isteyen biri olarak tanımlıyordu. Şikâyetleri özellikle, kocasının hesabında para biriktirirken, onun için, tatil ve eğlence gibi ihtiyaçlarına para harcamak istememesi ile ilgiliydi. Kadın öfkeyle isteklerinin yapılmasını belirttikçe, kocası geri çekiliyordu. O geri çekildikçe, kadın cinsel ilişkiye girmekte gittikçe zorlanıyordu. Cinsel ilişkiden yoksunluk da kocasının daha da uzaklaşmasına neden oluyordu. Sonunda para yoksa seks de yok, seks yoksa para da yok gibi bir kısır döngü oluşmuştu. Kadın, çok fazla istemediği sürece geçici olarak ihtiyaçlarına cevap verebilecek gibi görünen, eşinden boşanmış, kendinden Tedavi Gereksinimi 21
22 yaşça büyük bir öğretmen arkadaşıyla geçen yıl bir ilişki yaşamaya başlamıştı. Hasta, daha önce de üniversitede kısa cinsel ilişkiler yaşamıştı. Mezun olduğu okulundaki ilk yılında, ilk duygusal ilişkisini, evli ve kendinden on sekiz yaş büyük bir profesörle yaşamıştı. Bu ilişkinin bir sonuca ulaşamayacak olması onu kaygılandırmaktan ziyade ona güven kaynağı oluyordu. Zira bu ilişkinin tam bir ilişki olmaması onun boğulma kaygısını rahatlatıyordu. Üniversiteyi bitirdiği ve öğretmenlik görevi için başka bir şehre gittiği sırada sevgilisi aniden ölmüştü. Yeni çevresinde, kendini yalnız ve terk edilmiş hissederken, şimdiki kocasıyla tanışmıştı. Bir kaç aydan sonra, annesinin bu adamı onaylayacağını düşünerek onunla evlenmişti. Evlilikleri başlangıçtan itibaren çatışmalarla doluydu. Kocasından şikayet etmesinin yanı sıra ona bağlı olmak zorunda olduğunu, çünkü onsuz kendini, onunla ilk karşılaştığı günlerdeki gibi tam bir panik içinde, yalnız, terk edilmiş ve hayattan soyutlanmış hissedeceğini söylüyordu. Yalnızlıktan çok korkuyordu, öyle ki, yalnızlığa karşı koruma altında olmak ona seksten ve aşktan, romantizmden daha fazla şey ifade ediyordu. Çocukken annesine yapıştığı gibi, şimdi de kocasına yapışmak zorundaydı. Jean Uzun boylu, zayıf, çekici, 27 yaşında ve evli bir kadın olan Jean, kocasına karşı soğuk olduğundan dolayı kocasının da desteğiyle terapiye geldi. Son dakikaya kadar, seks kliniğinde aldıkları randevuya gitmemek için direnmişti, çünkü bu durumun aşağılayıcı ve utanç verici olduğunu düşünüyordu. Aralarında bir, bir buçuk yıldır tatmin edici cinsel ilişkiler yaşamıyorlardı. Kadın gittikçe daha sinirli, gergin, hırçın ve keyifsiz olmaya başlamıştı. Hayatını, bir ev hanımı ve anne olarak geçirmeyi sıkıcı buluyordu. Kocasının sık sık zamanının büyük kısmı- 22 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
23 nı işte geçirmesinden, ona karşı otoriter bir tavır içinde olmasından ve cinsel isteklerinden rahatsızlık duyuyordu. Onlar aralarında çatışma yaşadıkça, kadın duygusal açıdan kendini daha da geri çekiyordu. Seks ona göre kocasını memnun etmek için yapmak zorunda olduğu bir şeydi. Kocasının davranışlarına karşı acımasız ve eleştirel bir tutum içindeydi ve kocasının, ihtiyaçlarına cevap veremediğini düşünüyordu. Kocasının da bu düşüncelerini bilmesinden kesinlikle pişmanlık duymuyordu. Öte yandan kocası da gittikçe daha sinirli olmaya, başka kadınlarla yaşadığı ilişkiler hakkında konuşmaya, karısına karşı aşağılayıcı sözler sarf etmeye ve dışarıda daha fazla zaman geçirmeye başlamıştı. Kadın kendisini, annesinin bir uzantısıymış gibi hissediyordu. Kendisini, değersiz ve yetersiz biri olarak görüyordu. Kocasıyla evlenmişti, çünkü kocasının başarıları, egosunu tatmin ediyordu ve kocasının onu gerçekten istediğini düşünüyordu. Şimdi kendisini kocasının yanında işe yaramaz biri olarak hissediyordu. Phyllis 35 yaşında, uzun boylu, sarışın, mavi gözlü, göz kamaştırıcı güzellikte olan bir aktris durumundan şöyle şikâyet ediyordu; Korkuyorum, yaşadığım ilişkiyi alt üst edeceğim. 37 yaşında bir doktorla birlikteydi ve son bir yıldır ilişkileri acı verici ayrılıklarla ve mutlu birleşmelerle dolu bir hal almıştı. Onu, etkilendiği diğer erkeklerden farklı buluyordu. Adam katı, gerçekçi ve duygularını belli etmeyen biriydi. Kadına, onu sevdiğini söylüyordu fakat ne sözleriyle ne de davranışlarıyla sevgisini göstermiyordu. Kadın, uzun zamandır aşırı derecede şefkate ihtiyaç duyduğunun farkındaydı fakat ilişkiye kendini kaptırdıkça bu ihtiyacı artıyordu ve adamdan, sevgisini kanıtlayabilecek bir şeyler bekliyordu. Kadın haklı olarak sürekli bir korku içindeydi çünkü eğer bu ihtiyacını kontrol altına alamazsa adamı kendinden uzaklaştırabilirdi. Ayrıca, kendisinin sevgiye ne kadar muhtaç olduğunun Tedavi Gereksinimi 23
24 ve bu durumun, onu kafasındaki eleştirel düşüncelerini askıya almaya sevk ettiğinin farkındaydı. Kadın ne zaman adamın hislerini belli edememesine kızsa, ilişkisini bitiriyor fakat sonra adam kadını ikna edince ilişkilerinin eski haline dönmesine izin veriyordu. Ancak sonrasında, kadın ne zaman sürekli bir ilişki isteğinde bulunsa, adam, ya bu düşünceleri erteliyor ya da kabul etmiyordu, bu da kadının korkularının gittikçe artmasına neden oluyordu. Birçok kez bu acı verici döngü içinde kaldılar. İlişkilerinin böyle olmasının sorumlusu kadın mıydı, adam mıydı yoksa ikisi birden miydi? Kadın cinsel soğukluk hissetmesine rağmen seks oyunlarından hoşlanıyordu. Adam, cinsel partner olarak kadından şikâyetçi değildi ve cinsel ilişkilerinden memnun görünüyordu. Phyllis şöyle devam etti; Harry i tekrar gördüm. Bana çok iyi davrandı ve kendimi onunla sevişirken buldum. Fakat daha sonra kendimi çok kötü hissettim ve gitmesini söyledim. Tiksinmiştim, kendimi gergin hissediyordum. Onunla tekrar birlikte olamazdım. Birkaç gün onu görmedim. Fakat daha sonra kendimi suçlu ve yalnız hissetim. Onunla tekrar görüştüm, ama yine kendimi berbat hissettim ve onu terk ederek evime geri döndüm. Artık yaşlandım ve hayatımda hiç kimse olmayacak. Hayatta beni önemseyen tek insanı terk etmiş olmaya katlanamıyorum. Fakat yine de o benim için doğru kişi değildi. Tom 31 yaşında evli bir avukat olan Tom sebeplerini eşinin davranışlarına bağladığı gerginlik, uykusuzluk ve depresyon problemlerinden şikâyet ediyordu. Eşinin, eleştirel, hükmedici, savurgan ve ihtiyaçlarına karşı duyarsız olmasından yakınıyordu. Karısı ufak nedenlerle cinsel ilişkiye girmek istemiyor ve kocasına yeterli bir aile ortamı sunmuyordu. Onu memnun etmekten kaçınıyor ve kendini neredeyse sadece çocuklara adıyordu. 24 Borderline Yetişkinlerde Psikoterapi
25 İlişkilerinin bu derece zor bir durumda olmasıyla nasıl başa çıkabildiği sorulduğunda, adam işiyle çok meşgul olduğunu, gece geç saatlere kadar eve gelemediğini, iş için sık sık seyahatlerde bulunduğunu, kimi zaman ayda dört-beş günlüğüne başka yerlere gittiğini istemeye istemeye itiraf etti. Birkaç kez evliliği dışında ilişkiler yaşadığını da itiraf etti ancak ne zaman karşısındaki kişi ona daha da yakınlaşsa ya da beklenti içinde olmaya başlasa ilişkisini bitiriyordu çünkü bu durum tıpkı karısında olduğu gibi onu rahatsız ediyordu. Betty Kısa boylu, zayıf, soluk yüzlü, esmer, 31 yaşında, gerçekten başarılı bir iç mimar olan Betty son üç yıldır birlikte olduğu Bert ile ilişkisinden şikâyetçiydi. 31 yaşındayım, gittikçe yaşlanıyorum ve artık evlenmek ve çocuk sahibi olmak istiyorum. İlişkimiz ne ilerliyor ne de bitiyor. O benden daha genç ve boşanmış biri. İlk gördüğümüz anda, birbirimizden etkilendik ve dört-beş ay sonra birlikte yaşamaya karar verdik. Bert, benim yirmili yaşlarımın başındayken kocamdan boşandığımdan bu yana bu kadar fazla vakit geçirdiğim ilk adam. O, evlenmek ya da çocuk sahibi olmak istemiyor ve ne zaman böyle bir şey teklif etsem beni terk etmekle tehdit ediyor. Bunlar ortaya çıkana kadar sanki hiçbir problemimiz yokmuş gibi görünüyordu. Erkeklerle hiçbir zaman düzgün bir ilişkim olmadı. Kocama katlanamıyordum. Bana çok fazla yakınlaşan kimseye katlanamıyorum. Erkeklerle ilgili hayallerle ve fantezilerle dolu bir hayatta yaşıyorum. Onlar özen gösterdiklerini söyledikleri zaman onlarla ilgili yanlış bulduğum her şeyi görmezlikten geliyorum. İleriye dönük olmadığını bile bile iki yıl boyunca dengesiz ama heyecan verici evli bir adamla birlikte oldum. Gerçek beni depresyona sokar. Kendimi başka şeylerle sürekli meşgul ederek ondan kaçarım. İşimde çok başarılıyım ve birçok sosyal arkadaşım var, fakat öyle hükmedici ve korkak oluyorum Tedavi Gereksinimi 25
DUYGU ODAKLI ÇİFT TERAPİSİ
DUYGU ODAKLI ÇİFT TERAPİSİ Leslie S. GREENBERG Serine WARWAR Psikoterapi Enstitüsü Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 70 Duygu Odaklı Çift Terapisi Atölye Çalışması Malzemeleri Leslie S. GREENBERG
DetaylıKısa Süreli Dinamik Psikoterapi (TLDP) Eğitimi Modül-I Ağustos 2016 İbrahim Sarı MD, MSc
Kısa Süreli Dinamik Psikoterapi (TLDP) Eğitimi Modül-I 20-21 Ağustos 2016 İbrahim Sarı MD, MSc PSİKOTERAPİ-DER Telefon: 0(532) 160 23 78, 0(541) 963 89 87 Email: psikoterapider@gmail.com www.psikoterapiegitimleridernegi.org
DetaylıBİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ. Jeffrey J. MAGNAVITA, PhD, ABPP
BİRLEŞTİRİLMİŞ PSİKOTERAPİ Jeffrey J. MAGNAVITA, PhD, ABPP Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 49 Birleştirilmiş Psikoterapi Jeffrey J. Magnavita ISBN 978-605-5548-55-1 Copyright Özak Yayınevi (Psikoterapi
DetaylıKERNBERG GÜNLERİ II III
KERNBERG GÜNLERİ II III Aktarım Odaklı Psikoterapi Otto F. KERNBERG, MD, FAPA Frank E. YEOMANS, MD, PhD Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 60 Kernberg Günleri II-III Aktarım Odaklı Psikoterapi ISBN
DetaylıOkul fobisi nasıl gelişir?
Eğer bir kelimenin sonuna "fobi" eklenmişse, hemen bir şeylerden korkulduğunu düşünürüz. Ancak okul fobisi gelişen çocukların okula gitmek istememelerinin tek nedeni okuldan korkmaları değil. Çocuğa bu
DetaylıOKUL KORKUSU. Çocuğum okula gitmek istemiyor. Okul saati yaklaştığında huzursuzlanıyor. Karnı veya başı ağrıyor, midesi bulanıyor.
OKUL KORKUSU Çocuğum okula gitmek istemiyor. Okul saati yaklaştığında huzursuzlanıyor. Karnı veya başı ağrıyor, midesi bulanıyor. Kuşlar Uçar, Balıklar Yüzer, Yetişkinler Konuşur, Çocuklar Oyun Oynar.''
DetaylıKANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON. Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem.
KANSER HASTALIĞINDA PSİKOLOJİK DESTEĞİN ÖNEMİ & DEPRESYON Uzm. İletişim Deniz DOĞAN Liyezon Psikiyatri Yük.Hem. Onkoloji Okulu İstanbul /2014 SAĞLIK NEDİR? Sağlık insan vücudunda; Fiziksel, Ruhsal, Sosyal
DetaylıAsistanlıkta Psikoterapi Eğitimi Neden Önemlidir? Doğan Şahin İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri AD Sosyal Psikiyatri Servisi
Asistanlıkta Psikoterapi Eğitimi Neden Önemlidir? Doğan Şahin İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri AD Sosyal Psikiyatri Servisi Başta ABD olmak üzere birçok ülkede tıp ve uzmanlık eğitiminde (psikiyatri dışı)temel
DetaylıMasterson Yaklaşımı Eğitimi Kişilik Bozukluklarının Psikanalitik Psikoterapisi
Masterson Yaklaşımı Eğitimi Kişilik Bozukluklarının Psikanalitik Psikoterapisi Masterson Yaklaşımı Psikoterapi Eğitimi nin amacı nedir? Masterson yaklaşımı uzun yıllar süren klinik çalışmalarla geliştirilen
DetaylıGELİŞİMSEL NÖROBİYOLOJİ VE BAĞLANMA KURAMI. Dr. Allan N. SCHORE
GELİŞİMSEL NÖROBİYOLOJİ VE BAĞLANMA KURAMI Dr. Allan N. SCHORE Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 56 Gelişimsel Nörobiyoloji ve Bağlanma Kuramı ISBN 978-605-5548-58-2 Copyright Özak Yayınevi (Psikoterapi
DetaylıKARŞI AKTARIM VE PSİKOTERAPÖTİK TEKNİK
KARŞI AKTARIM VE PSİKOTERAPÖTİK TEKNİK BORDERLİNE YETİŞKİNİN PSİKOTERAPİSİ ÜZERİNE EĞİTİM SEMİNERLERİ James F. MASTERSON Çeviri: Pınar Üzeltüzenci Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 34 Karşı Aktarım
DetaylıPSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON. Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD
PSİKİYATRİDE KÜLTÜREL FORMÜLASYON Prof. Dr. Can Cimilli DEÜTF Psikiyatri AD AÇIKLAMA 2009-2012 Araştırmacı: - Konuşmacı: Lundbeck İlaçları AŞ (2009, 2010) Danışman: - Olgu 1 - Bize ayrımcılık yapılıyor
DetaylıERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI
ERGENLERDE İNTERNET BAĞIMLILIĞI Bilgisayar ve internet kullanımı teknoloji çağı olarak adlandırabileceğimiz bu dönemde, artık hayatın önemli gereçleri haline gelmiştir. Bilgiye kolay, hızlı, ucuz ve güvenli
DetaylıÇİFT PSİKOTERAPİSİNDE KADINLAR 16 19 Haziran 2010 Anadolu Psikiyatri Günleri Uz.Dr. Nuşin Sarımurat Baydemir İlişki Psikoterapileri Enstitüsü İstanbul Çift ilişkilerinde, özellikle evliliklerde, cinsiyet
DetaylıBekar Evli Boşanmış Eşi ölmüş Diğer. İlkokul Ortaokul Lise Yüksekokul Fakülte Yüksek Lisans
Form no : Tarih : Bu anket hastalığınızı daha iyi anlayabilmek ve sizlere daha yararlı olabilmek için düzenlenmiştir. Lütfen olabildiğince nesnel (objektif) yanıtlamaya özen gösterin. Ankete kimliğinizi
DetaylıBÜTÜNCÜL PSİKOTERAPİ 7. DÖNEM
BÜTÜNCÜL PSİKOTERAPİ 7. DÖNEM ŞUBAT DERS NOTLARI Editör Dr. Tahir ÖZAKKAŞ i Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 93 Bütüncül Psikoterapi Eğitimi 7. Dönem Şubat 2009 Ders Notları ISBN 978-605-5241-52-0
DetaylıAile İçi Şiddet Olgusuna Poliklinikte Psikoterapötik Yaklaşım. Bir yöntem olarak destekleyici psikoterapi. Dr. Özge Doğanavşargil-Baysal
Aile İçi Şiddet Olgusuna Poliklinikte Psikoterapötik Yaklaşım Bir yöntem olarak destekleyici psikoterapi Dr. Özge Doğanavşargil-Baysal AÇIKLAMA 2015-2017 Araştırmacı: Yok Konuşmacı: Yok Danışman: Yok Aile
DetaylıFK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ
FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ 1- Beni çok iyi tanımlıyor 2- Beni iyi tanımlıyor 3- Beni az çok iyi tanımlıyor 4- Beni pek tanımlamıyor 5- Beni zaman zaman hiç tanımlamıyor 6- Beni hiç tanımlamıyor
DetaylıRehabilitasyonda Sanatın Kullanımı. Doç.Dr.Aslı Sarandöl Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD
Rehabilitasyonda Sanatın Kullanımı Doç.Dr.Aslı Sarandöl Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Açıklama 2012-2013 Araştırmacı: Yok Danışman: Yok Konuşmacı: Yok Şizofreni Hastaları
DetaylıBağımlılık-Bağımsızlık. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN
Bağımlılık-Bağımsızlık Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Yemedim yedirdim, içmedim içirdim, saçımı süpürge ettim Peki iyi mi ettim? Bağımlılık Bağımsızlık Bağlılık Bağımsızlık Herhangi bir kısıtlamaya, zorlamaya
DetaylıÖzgüven Nedir? Özgüven Eksikliği Nedir?
Özgüven Nedir? Özgüven; kendimiz ve yeteneklerimiz hakkında pozitif ve gerçekçi bir anlayışa sahip olduğumuz anlamına gelmektedir. Diğer taraftan, özgüven eksikliği ise; kendinden şüphe duymak, pasiflik,
Detaylı1. Hafta İlişkilerin Önemi
1. Hafta İlişkilerin Önemi Ø İnsanlar hiç değilse, en az sayıda, kalıcı olumlu ve anlamlı kişilerarası ilişkiler geliştirmek ve sürdürmek için yaygın bir güdüye sahiptirler. Ø İnsanlar diğer insanlara
DetaylıNARSİSTİK VE BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUKLARI
NARSİSTİK VE BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUKLARI BİR BÜTÜNCÜL GELİŞİMSEL YAKLAŞIM James F. MASTERSON, M.D. Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 163 Narsistik ve Borderline Kişilik Bozuklukları, James F.
DetaylıÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ EYLÜL 2012 VELİ BÜLTENİ ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU
ÖZEL ATACAN EĞİTİM KURUMLARI ANAOKULU PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK SERVİSİ EYLÜL 2012 VELİ BÜLTENİ ÇOCUKLARDA OKUL KORKUSU OKUL KORKUSU Her yıl milyonlarca çocuk okula başlayıp, neşeyle devam ederken
DetaylıBAĞLANMA ve TERAPİ DE BAĞLANMA YRD.DOÇ.DR.ESRA PORGALI ZAYMAN İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ AD
BAĞLANMA ve TERAPİ DE BAĞLANMA YRD.DOÇ.DR.ESRA PORGALI ZAYMAN İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ PSİKİYATRİ AD BAĞLANMA NEDİR? Çocuk ile bakım veren kişi arasında gelişen ilişkide, çocuğun bakım veren kişiyle
Detaylı5 Yaş : En sevdiğim arkadaşım Yaş : Kurallar ve törenler 9-11 yaş : Kuvvetlenen Arkadaşlık Bağları
1. Ay : İşte geldim, buradayım! 3. Ay : Harika bir oyuncağım var: Ellerim! 6. Ay : Ben bir enerji küpüyüm! 9. Ay : Güvenlik önlemlerini artırdınız mı? Emekliyorum! 12. Ay : Yürüyorum! Bağımsızım, Mutluyum,
DetaylıRUH SAĞLIĞI ALANINDA ÇALIŞAN MESLEKLER
RUH SAĞLIĞI ALANINDA ÇALIŞAN MESLEKLER Sağlık Dünya Sağlık Örgütü tanımlaması Biyolojik, ruhsal ve sosyal iyilik hali. Tıp Özgül bir kurama ve bu kuramdan biçimlenen yöntemle belirlenen uygulamalarla biyolojik,
DetaylıEbru ÖZKURT TOPCU. Uzman Klinik Psikolog. Aile ve Çift Terapisti
Ebru ÖZKURT TOPCU Uzman Klinik Psikolog Aile ve Çift Terapisti 2009 yılında Maltepe Üniversitesi Psikoloji bölümünden başarısı dolayısıyla Onur Öğrencisi olarak mezun olmuştur. Üsküdar Üniversitesi nde
DetaylıEvlat Edinilen Çocuğa Multidisipliner Yaklaşım: Vaka Örnekleri Üzerinden Evlat Edinme. Psikolog Reyhan Bahçivan-Saydam
Evlat Edinilen Çocuğa Multidisipliner Yaklaşım: Vaka Örnekleri Üzerinden Evlat Edinme Psikolog Reyhan Bahçivan-Saydam Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu na göre 2008 yılı sonu itibariyle evlatt edindirilen
DetaylıBURSA ÖZEL BİREY OKULLARI OKULA UYUM SÜRECİ BAHAR İLHAN REHBER ÖĞRETMEN
BURSA ÖZEL BİREY OKULLARI OKULA UYUM SÜRECİ BAHAR İLHAN REHBER ÖĞRETMEN OKULA UYUM SÜRECİ BİR ÇOCUK İÇİN OKUL, DAHA ÖNCE HEMEN HEMEN HİÇBİRİNİ TANIMADIĞI ÇOK SAYIDA ÇOCUKLA KARŞILAŞMA ZORUNLULUĞUYLA, UYULMASI
DetaylıÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI. Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir?
ÇOCUKLAR İÇİN OYUN TERAPİSİ BİLGİLENDİRİCİ EL KİTABI Oyun Terapisi Nedir? Oyun Terapisti Kimdir? Ebeveynler için Notlar Bu kitapçık, yaklaşık 4 ila 12 yaş aralığındaki, psikoterapi düşünülmüş çocuklar
DetaylıKENDİLİK BOZUKLUKLARININ PSİKOTERAPİSİ
KENDİLİK BOZUKLUKLARININ PSİKOTERAPİSİ MASTERSON YAKLAŞIMI James F. MASTERSON, M.D. Ralph Klein, M.D. Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 09 Kendilik Bozukluklarının Psikoterapisi, James F. MASTERSON
DetaylıAÇIKLAMA Araştırmacı: Yok. Konuşmacı: Yok. Danışman: Yok
AÇIKLAMA 2015-2017 Araştırmacı: Yok Konuşmacı: Yok Danışman: Yok " Her konuşmacımız, konuşmasının en başında son 3 sene içinde ilaç endüstrisi ile gerçekleştirdiği konuşmacı, araştırmacı, danışman, kitap
DetaylıÇocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımın belirtileri ve etkileri Çocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımı önlemek için yapmamız gerekenler
Çocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımın belirtileri ve etkileri Çocuk ve ergenlerde cinsel kötüye kullanımı önlemek için yapmamız gerekenler Çocuk ve ergenin kötüye kullanımını üç ana başlıkta ele
DetaylıCinsel Terapi: Cinsel Terapi Nedir? Ne değildir? - Genç Gelişim Kişisel Gelişim
En farklı cinsel bozukluklar dahi, bir çiftin cinsel terapi veya cinsel danışmanlık hizmeti almasını gerektirebilir. Bu noktada terapi uzmanı seçme konusunda bilmeniz gerekenler nelerdir? Seanslarda neler
DetaylıÇÖZÜM ODAKLI TERAPİLER & KİŞİLERARASI İLİŞKİLER TERAPİSİ PSİKOTERAPİ KURAMLARI II
ÇÖZÜM ODAKLI TERAPİLER & KİŞİLERARASI İLİŞKİLER TERAPİSİ PSİKOTERAPİ KURAMLARI II ÇÖZÜM ODAKLI TERAPİLER Temel varsayımlar Danışanlar hem kişisel hem de üyesi oldukları sosyal ağlar temelinde, kaynaklar
Detaylıİkinci baskıya önsöz...5 BİRİNCİ KISIM: İLİŞKİLER VE İLİŞKİ SORUNLARI İlişkiler hakkında İlişkileri anlama: Teoriler...
İçindekiler İkinci baskıya önsöz...5 BİRİNCİ KISIM: İLİŞKİLER VE İLİŞKİ SORUNLARI...7 1. İlişkiler hakkında...9 2. İlişkileri anlama: Teoriler...31 3. Seks, cinsiyet ve çiftler...49 İKİNCİ KISIM: NE YAPMALI?...73
DetaylıRuh Sağlığı Gereksinimi Eylem Programı (rsep)
Ruh Sağlığı Gereksinimi Eylem Programı (rsep) rsep nedir? rsep, zihinsel, nörolojik ve madde kullanım bozukluklarına yönelik hizmetlerin kapsamını genişleten DSÖ programıdır. rsep, DSÖ Genel Sekreteri
DetaylıKayıp, Ölüm ve Yas Süreci. Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN
Kayıp, Ölüm ve Yas Süreci Prof. Dr. Sibel ERKAL İLHAN Kayıp Kayıp, yaşam döngüsünün her evresinde yaşanır. bağımsızlık kaybı ilişki kaybı, sağlık kaybı, iş kaybı, ekonomik kayıp, evcil hayvan kaybı, organ
DetaylıÖn Söz. Charles E. Schaefer. vii
Ön Söz Oyun terapisi, 20. yüzyılın başlangıcından bu yana çocuklarla kullanılan başlıca psikoterapötik müdahale olagelmiştir. Oyun Terapisinin Temelleri (İkinci Basım) kitabının amacı, okuyucunun oyun
DetaylıSTAJ PROGRAMI 2015. Sıraselviler Cad. Kriton Palas Apt. 43/2 Cihangir, Beyoğlu, İstanbul 212 251 68 09. www.aurapsikoterapi.com
STAJ PROGRAMI 2015 Merkezimizde yürütülen staj programı kapsamında stajyer kabul edilen kişiler için çalışmalar aşağıda başlıklar halinde sunulmuştur. Başvurunuzdan önce bu başlıkları ve içeriklerini dikkatlice
DetaylıYaşam Boyu Sosyalleşme
Yaşam Boyu Sosyalleşme Lütfi Sunar Sosyolojiye Giriş / 5. Ders Kültür, Toplum ve Çocuk Sosyalleşmesi Sosyalleşme Nedir? Çocuklar başkalarıyla temasla giderek kendilerinin farkına varırlar ve insanlar hakkında
DetaylıPalyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları
Palyatif Bakım Hastalarında Sık Gözlenen Ruhsal Hastalıklar ve Tedavi Yaklaşımları Doç. Dr. Özen Önen Sertöz Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri AD Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi Bilim Dalı Ankara,
DetaylıMASTERSON YAKLAŞIMINA GENEL BAKIŞ. Tahir ÖZAKKAŞ M.D., Ph.D.
MASTERSON YAKLAŞIMINA GENEL BAKIŞ Tahir ÖZAKKAŞ M.D., Ph.D. i Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 100 Masterson Yaklaşımına Genel Bakış Tahir Özakkaş, MD, PhD ISBN: 978-605-4817-02-3 Copyright Psikoterapi
DetaylıDilşad Koloğlugil 2005 yılında Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nden mezun oldu.
Aylin Sezer 2005 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü lisans programından "Kıskançlıkta Cinsiyet Farklılıkları: Evrimsel Hipotezin Testi" başlıklı tezini tamamlayarak fakülte birincisi
DetaylıDinamik Formülasyon Üzerine Bir Olgu Sunumu. Dr. Abdullah AKGÜN Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Dinamik Formülasyon Üzerine Bir Olgu Sunumu Dr. Abdullah AKGÜN Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kimlik Bilgileri 53 yaşında, Kadın Evli 3 çocuğu var Ev hanımı Eşiyle Ankara da yaşıyor Yakınmaları
Detaylı02/17 Jelinek, Hauschildt, Moritz, Okyay, & Taş HOŞGELDİNİZ. Depresyon Tedavisinde Metakognisyon Eğitimi (D-MCT)
02/17 Jelinek, Hauschildt, Moritz, Okyay, & Taş ljelinek@uke.de HOŞGELDİNİZ Depresyon Tedavisinde Metakognisyon Eğitimi (D-MCT) D-MCT: Uzay Pozisyonu Günün Konusu Davranış Hafıza Depresyon Denken Duyguların
DetaylıKoçluk, danışanın problemlerini çözüme ulaştırmak ve yolunu aydınlatmaktır.
BEN BĐR YAŞAM KOÇUYUM 7.SEANS Koçluk ve danışmanlık Bazen öyle zamanlar olur ki danışanlarınızın koçluk hizmetinin sınırları içinde olmayan problemlerine yardım etme durumunda kalırsınız. Böyle zamanlarda
DetaylıBağlanma Nedir? Bağlanma, kişinin kendisi için önemli gördüğü bir başkasına (bağlanma figürü) karşı geliştirdiği güçlü duygusal bağlardır.
BAĞLANMA KURAMI Bağlanma Nedir? Bağlanma, kişinin kendisi için önemli gördüğü bir başkasına (bağlanma figürü) karşı geliştirdiği güçlü duygusal bağlardır. Çocukluktaki bağlanma Çocuk ile bakım veren kişi
DetaylıÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU. Temel Yakınmalar. . Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi
. Üniversitesi Çocuk Koruma Uygulama ve Araştırma Merkezi Çocuk Koruma Birimi ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI RUHSAL DEĞERLENDİRME FORMU Çocuğun Adı- Soyadı: Cinsiyeti: TC Kimlik No: Görüşmecinin Adı- Soyadı:
DetaylıRuhsal Travma Değerlendirme Formu. APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır
Ruhsal Travma Değerlendirme Formu APHB protokolü çerçevesinde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından hazırlanmıştır A. SOSYODEMOGRAFİK BİLGİLER 1. Adı Soyadı:... 2. Protokol No:... 3. Başvuru Tarihi:...
DetaylıUYUŞTURUCU ÖZGÜRLÜĞÜN SONU!
Risk Faktörleri BİRECİK RAM Tedavi İçin Psikolojik sorunları olan ya da herhangi bir madde bağımlılığı bulunan ebeveynin çocukları daha büyük risk altındadırlar. Madde kullanan ve tedavi olmak isteyen,
DetaylıDANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ:
DANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ: Bu anket durumunuz hakkında bilgi edinmede bize yardımcı olacaktır. Bu anket sorununuza uygun yaklaşımda yardımcı olacaktır. Cevaplarınız gizli tutulacaktır. Lütfen
DetaylıErken Bo alma. (Prematür ejakülasyon) ile ilgili Bilgilendirme Bro ürü. www.späterkommen.de
Erken Bo alma (Prematür ejakülasyon) ile ilgili Bilgilendirme Bro ürü www.späterkommen.de Erken bo alma sorununuz var ml test edin Erken boşalma riskinizi, aşağıdaki uzman kişilerce hazırlanmış sorulara
DetaylıBir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap
Bir Şizofrenin Kendisine Sorulan Sorulara Verdiği 13 Rahatsız Edici Cevap Şizofreninin nasıl bir hastalık olduğu ve şizofrenlerin günlük hayatlarında neler yaşadığıyla ilgili bilmediğimiz birçok şey var.
Detaylıiçindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 B Ö L Ü M 2 PUBERTE, SAĞLIK VE BİYOLOJİK TEMELLER 49 B Ö L Ü M 3 BEYİN VE BİLİŞSEL GELİŞİM 86
içindekiler BÖLÜM 1 GİRİŞ 1 Tarihsel Bakış Açısı 3 Erken Tarih 3 Yirminci ve Yirmi Birinci Yüzyıllar 3 Ergenliğe İlişkin Kalıpyargılar 6 Ergenliğe Pozitif Bir Bakış Açısı 7 Amerika Birleşik Devletleri
DetaylıİZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ
İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ ENSTİTÜSÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Hizmetleri MADDE BAĞIMLILIĞI BAĞIMLILIK Bağımlılık, bireyin kendi ruhsal ve bedensel sağlığına
DetaylıKOD 1 DAVRANIŞ MR (48-72 AY) xxxxxxx DAVRANIŞ VE UYUM RAPORU. "Sorun, sorun olmadan çözümlenmelidir."
KOD 1 DAVRANIŞ MR (48-72 AY) DAVRANIŞ VE UYUM RAPORU "Sorun, sorun olmadan çözümlenmelidir." KİŞİSEL BİLGİLER Doğum Tarihi Cinsiyet Okulun Adı Sınıf İl İlçe Uygulama Tarihi Formu Dolduran 8.6.2011 ERKEK
DetaylıWILHELM SCHMID Arkadaşlıktaki Saadete Dair
WILHELM SCHMID Arkadaşlıktaki Saadete Dair WILHELM SCHMID 1953 te Almanya da Bavyera-Süebya (Schwaben) bölgesinde doğdu. Berlin, Paris ve Tübingen de felsefe eğitimi aldı. Çeşitli Alman üniversitelerinde
DetaylıEMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME. (Eye Movement Desensitization and Reprossesing)
EMDR GÖZ HAREKETLERİ İLE SİSTEMATİK DUYARSIZLAŞTIRMA VE YENİDEN İŞLEME (Eye Movement Desensitization and Reprossesing) Travma Sonrası Stres Bozukluğu, Panik Atak ve Sınav Kaygısı ndan Kısa Sürede Kurtulmanın
DetaylıHizmetiçi Eğitimler.
Hizmetiçi Eğitimler Altis; 1989 yılında Dr. Bülent Madi tarafından nöroloji ve sanat çalışmalarının birlikteliği amacıyla kurulmuştur. İki yıl süren çalışmalarının ardından, 1991 yılında diğer bilim dalları
DetaylıDeneyimsel Oyun Terapisi Đle Çocuklara Ulaşma
Deneyimsel Oyun Terapisi Đle Çocuklara Ulaşma Oyun yoluyla çocuklarla çalışmayı isteyen profesyonellere özel bir atölye çalışması I. Düzey: 20 21 Ekim II. Düzey: 22 23 Ekim Deneyimsel Oyun Terapisi (Experiential
Detaylıİçindekiler. Giriş. Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15
İçindekiler Giriş Bölüm 1: MINDFUCK ya da olasılıklarımız ve gerçek yaşamımız arasındaki boşluk 15 Kafamızın içindeki bariyer Hiçbir şeyi hak etmediğini sanan kadın Yanlış bir hayata çakılıp kalan adam
DetaylıSOSYAL FOBİ. Sosyal fobide karşılaşılan belirtiler şu şekilde sıralanabilir.
SOSYAL FOBİ Sosyal ortamlarda başkaları tarafından inceleme altında tutulduğu korkusu performans gösterilmesi gereken durumlarda eleştirilme yada küçük düşme korkusunun yaşanmasıdır. Ve kişi bu korkunun
Detaylı1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ
İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ ÇOCUK PSİKOLOJİSİNDE GELİŞİM MODELLERİ... 3 ÖĞRENME TEORİSİ MODELİ... 4 BİLİŞSEL GELİŞİM MODELİ... 5 İNSAN GELİŞİMİNİ VE PSİKOLOJİSİNİ AÇIKLAYAN TEMEL KURAMLAR...
DetaylıANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET
k İl u ok l ANABİLİM EĞİTİM KURUMLARI AİLE İÇİ ŞİDDET PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK BİRİMİ - NİSAN 2014 AİLE İÇİ ŞİDDET Çocuğun sağlıklı bir gelişim göstermesi ve sağlam bir kişilik kazanması için
DetaylıKLİNİK PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ
İÇİNDEKİLER BÖLÜM I GİRİŞ ------------------------------------------------------------------------------------------------- 1 KLİNİK PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ ------------------------------------------
DetaylıBir İlişkide Çözülmenin Evreleri
Bir İlişkide Çözülmenin Evreleri Bir ilişkinin nasıl dağıldığı sorusu, neden dağıldığı sorusuyla ilişkili fakat, onunla aynı şey değildir. Duck (1984) ilişki dağılması, evresinden ve onları izleyen yeniden
DetaylıIŞIK LI ANNE BABA REHBERİ
Rehberlik Bilgi Bülteni Ekim 2014 IŞIK LI ANNE BABA REHBERİ İLKOKUL ÇAĞI ÇOCUKLARDA RUHSAL OKUL SÜREÇLERİ KAYGILAR VE SORUMLULUKLAR EYVAH ÖDEVİM VAR! 1 Sevgili Velilerimiz, En değerli varlıklarımız olan
DetaylıONYOMANİ Onyomani; alışveriş bağımlılığı ya da takıntılı alışveriş davranışı olarak adlandırılabilen
Kenan ŞENLİK -Psikolojik Danışman Onyomani; alışveriş bağımlılığı ya da takıntılı alışveriş davranışı olarak adlandırılabilen ve Çoğunlukla, depresyon, kaygı bozuklukları ya da bastırılmış öfke-saldırganlık
DetaylıZorbalık Türleri Nelerdir?
Zorbalık Türleri Nelerdir? Fiziksel İlişkisel Sözel Siber Siber Zorbalık elektronik iletişim araçları yoluyla tehdit etmek ve kötü sözler içeren mesajlar göndermek internet ortamında dedikodu yapmak ya
DetaylıOKUL KORKUSU VE OKULA UYUMDA AİLE
OKUL KORKUSU VE OKULA UYUMDA AİLE OKUL KORKUSU (FOBİSİ) NEDİR? Okula yeni başlayan bir çocuk için okul daha önce hemen hemen hiçbirini tanımadığı çok sayıda çocukla karşılaşma zorunluluğuyla, uyulması
DetaylıBağımlılık kişinin kullandığı bir nesne veya yaptığı bir eylem üzerinde kontrolünü kaybetmesi ve onsuz bir yaşam sürememeye başlamasıdır.
Nedir? Bağımlılık Bağımlılık kişinin kullandığı bir nesne veya yaptığı bir eylem üzerinde kontrolünü kaybetmesi ve onsuz bir yaşam sürememeye başlamasıdır. Ne Zararı Var? Teknolojinin insan hayatına sağladığı
Detaylıİçindekiler. Şekiller Listesi Tablolar Listesi Yazarlar Hakkında Başlangıç
İçindekiler Şekiller Listesi Tablolar Listesi Yazarlar Hakkında Başlangıç Ön Söz Teşekkür xi xii xiii xiv xvii xviii Giriş 1 Sistemik ve Aile Terapisi Deneyimleri 1 Bir Ailenin Görüşü 1 İki Terapistin
DetaylıPsikolojik Danışma ve Rehberlik
Psikolojik Danışma ve Rehberlik Editör: Prof. Dr. Mehmet GÜVEN Yazarlar Doç. Dr. Aslı TAYLI Doç. Dr. Aysel Esen ÇOBAN Dr. Öğr. Üyesi Bahadır KÖKSALAN Prof. Dr. Cengiz ŞAHİN Dr. Öğr. Üyesi Levent YAYCI
DetaylıTANI, TEDAVİ VE ARAŞTIRMA AÇISINDAN CİNSEL BOZUKLUKLAR VE DSM 5. Prof. Dr. Cem İncesu Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı
TANI, TEDAVİ VE ARAŞTIRMA AÇISINDAN CİNSEL BOZUKLUKLAR VE DSM 5 Prof. Dr. Cem İncesu Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Açıklama (2011-2013) Danışman: Pfizer Konuşmacı: Pfizer
DetaylıGERÇEK KENDİLİK GELİŞİMSEL, KENDİLİK VE NESNE İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI. James F. MASTERSON, M.D.
GERÇEK KENDİLİK GELİŞİMSEL, KENDİLİK VE NESNE İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI James F. MASTERSON, M.D. Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 06 Gerçek Kendilik, James F. MASTERSON Özgün adı: The Real Self, A Developmental,
Detaylı2013 / 2014 SAYI: 17. Haftanın Bazı Başlıkları
2013 / 2014 SAYI: 17 Haftanın Bazı Başlıkları Çocukla İyi Zaman Geçirmenin 10 Yolu VI. Geleneksel Piyano Resitali Miniklere Anlamlı Hediye Okul Küçük Erkek Basketbol Takımı mızdan Başarı Çocukla İyi Zaman
DetaylıEditörler Doç.Dr. Ahmet Akın & Yrd.Doç.Dr. Rukiye Şahin Psikolojik Danışma Kuramları ISBN: 978-605-5044-19-0
Editörler Doç.Dr. Ahmet Akın & Yrd.Doç.Dr. Rukiye Şahin Psikolojik Danışma Kuramları ISBN: 978-605-5044-19-0 Kitapta yer alan bölümlerin sorumluluğu yazarlarına aittir 1.Baskı 2014 Bu kitabın basım,yayın
DetaylıR E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3
1886 ÖZEL GETRONAGAN ERMENĐ LĐSESĐ R E H B E R L Đ K B Ü L T E N Đ - 3 2010 2011 Kız olursa Sarin, erkek olursa Masis Erkek olursa doktor, kız olursa öğretmen KENDĐNĐ TANIMA VE MESLEK SEÇĐMĐ Sevgili veliler,
DetaylıKRİMİNOLOJİ -I- Yar.Doç.Dr. Tuba TOPÇUOĞLU 6 Kasım 2014 Kriminolojide Pozitivist Okul İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ
KRİMİNOLOJİ -I- Yar.Doç.Dr. Tuba TOPÇUOĞLU tuba.topcuoglu@gmail.com 6 Kasım 2014 Kriminolojide Pozitivist Okul İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ KRİMİNOLOJİNİN TARİHÇESİ Doğaüstü Güçlere Dayalı Perspektif
DetaylıBilgi güçtür. Sevdiğiniz kişiyi dinleyin ve kendinizi eğitin.
Bu kitapçığı, büyük olasılıkla kısa bir süre önce sevdiklerinizden biri size cinsel kimliği ile biyolojik/bedensel cinsiyetinin örtüşmediğini, uyuşmadığını açıkladığı için okumaktasınız. Bu kitapçığı edindiğiniz
DetaylıDEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE
Tiedot turkiksi DEHB GÜNLÜK YAŞAM KAOS HALİNE GELDİĞİNDE Çocukların oturup konsantre olmakta ve dürtülerini kontrol etmekte zorlanmaları normaldir. Ancak DEHB li (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu)
DetaylıSÜRESİ SINIRLI DİNAMİK PSİKOTERAPİ
SÜRESİ SINIRLI DİNAMİK PSİKOTERAPİ 2. ATÖLYE ÇALIŞMASI MALZEMELERİ Hanna LEVENSON, Ph.D. Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 63 Süresi Sınırlı Dinamik Psikoterapi İleri Düzey Atölye Çalışması Hanna
DetaylıYaşamın ilk 6 ayı çok önemli
Bir arkadaşınızın, akrabanızın, sevgilinizin ve hatta annenizin çok ilgili, sevgi dolu ve sizi şaşırtacak kadar yardımsever olması her zaman sağlam bir ilişkinin göstergesi olmuyor. Zaman içinde sizi boğmaya
DetaylıNedensellik. BBY606 Araştırma Yöntemleri Güleda Doğan
Nedensellik BBY606 Araştırma Yöntemleri Güleda Doğan Ders İçeriği Kuram, kuramsal açıklama Nedensel açıklama, nedensellik Zaman sırası, ilişki, alternatiflerin elenmesi İyi nedensel ilişki, nedensel mekanizma
DetaylıÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE İNTİHAR GİRİŞİMİ
ÇOCUKLARDA VE ERGENLERDE İNTİHAR GİRİŞİMİ Doç. Dr. Şaziye Senem BAŞGÜL Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Hasan Kalyoncu Üniversitesi Psikoloji www.gunescocuk.com Çocuk ve ergen psikiyatrisinde
DetaylıSayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz
Sayın Başkanım, Sayın Müdürüm, Protokolümüzün Değerli Mensupları, Çok kıymetli Hocalarım, Değerli Öğrenci Arkadaşlarım, Velilerimiz ve Özellikle Canım Annem 1 Üniversite tercihlerini yaptığımız zaman,
DetaylıErken boşalmamak için en iyi yardımcı kaynak için burayı tıklayın
Prematür Ejakülasyon (Erken Boşalma) Erkekler arasında Erken gelmek, Erken orgazm veya Hızlı boşalmak olarak da ifade edilen erken boşalma, cinsel ilişki sırasında erkeğin vajinaya girmeden, giriş sırasında
DetaylıERGENLİĞE YAKLAŞIMDA PSİKİYATRİNİN İKİLEMİ
ERGENLİĞE YAKLAŞIMDA PSİKİYATRİNİN İKİLEMİ James F. MASTERSON, Jr. M.D. Çeviri: Pınar Üzeltüzenci Psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları: 42 Ergenliğe Yaklaşımda Psikiyatrinin İkilemi James F. MASTERSON
DetaylıAVRASYA ÜNİVERSİTESİ
Ders Tanıtım Formu Dersin Adı Öğretim Dili ÇOCUK PSİKOPATOLOJİSİ Türkçe Dersin Verildiği Düzey Ön Lisans () Lisans (X) Yüksek Lisans( ) Doktora( ) Eğitim Öğretim Sistemi Örgün Öğretim (X) Uzaktan Öğretim
DetaylıTestversion Ej för ifyllnad
65 yaşın altındaki kişiler için evde bakım hizmetleri turkiska 1. Evde bakım hizmeti hakkında genel değerlendirme Hiç memnun değilim Pek memnun değilim Ne memnunum ne de değilim Oldukça memnunum Çok memnunum
DetaylıÇocuklar ve Ergenlerle Jungcu Oyun Terapisi El Kitabı
Ön Söz Bundan on yıl önce Denton da bulunan North Texas Üniversitesi nde ders veriyordum, atölye çalışmasının sonunda yanıma genç bir adam geldi ve bana eserlerimin neredeyse tamamını okuduğunu söyledi,
DetaylıCan kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ;
Can kardeş Rehberlik ve Psikolojik Danışma Birimi Nisan Ayı Rehberlik Bülteni Can Velimiz ; Anne babalar için çocuklarının ilk kelimelerini duymak heyecan verici bir deneyimdir. Duyduğu yeni kelimeleri
DetaylıREHBERLİK SERVİSİ. Anne-Babalar Okula Hazır Mıyız?
REHBERLİK SERVİSİ Anne-Babalar Okula Hazır Mıyız? OKULA GİTTİĞİNİZ İLK GÜNÜ HATIRLIYOR MUSUNUZ? Hayatınızda yeni bir sayfa açılıyor. Bu başlangıç hem onun hem de sizlerin hayatında yepyeni bir dönemin
DetaylıDr. Taha KARAMAN Akdeniz Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı
Dr. Taha KARAMAN Akdeniz Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Bireylerarası İlişkilerin Önemi insani öz tek tek her bireyin doğasında bulunan bir soyutlama değildir. Bu öz, kendi gerçekliği içinde, toplumsal
DetaylıLütfen her maddeyi dikkatlice okuyun. Soruları boş bırakmayın, kendinizi en yakın hissettiğiniz tek bir şıkkı işaretleyin. Ortaokulu bitirmiş
Lütfen her maddeyi dikkatlice okuyun. Soruları boş bırakmayın, kendinizi en yakın hissettiğiniz tek bir şıkkı işaretleyin. I Adınız soyadınız [..] II Doğum tarihiniz [ ] III Cinsiyetiniz? Kadın Erkek IV
DetaylıRORSCHACH TESTİ GENEL BİLGİ EĞİTİMİN AMACI EĞİTİMİN YARARLARI EĞİTİM PROGRAMI
RORSCHACH TESTİ GENEL BİLGİ Hermann Rorschach tarafından icat edilen Rorschach Testi, ergen ve yetişkin bireylere tanı koymak amacıyla uygulanan projektif bir testtir. EĞİTİMİN AMACI Tanı koymak amacıyla
Detaylı1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1
İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii YAZARLAR HAKKINDA... iv 1. ÜNİTE EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1 Giriş... 2 Eğitim Psikolojisi ve Öğretmen... 3 Eğitim Psikolojisi... 3 Bilim... 6 Psikoloji... 8 Davranış... 9 Eğitim...
Detaylı