ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ. Gamze ERDOĞRU KĐMYA ANABĐLĐM DALI ANKARA Her Hakkı Saklıdır

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ. Gamze ERDOĞRU KĐMYA ANABĐLĐM DALI ANKARA 2006. Her Hakkı Saklıdır"

Transkript

1 ANKARA ÜNĐVERSĐTESĐ FEN BĐLĐMLERĐ ENSTĐTÜSÜ YÜKSEK LĐSANS TEZĐ ELEKTROT YÜZEYLERĐNE TUTTURULMUŞ ORGANĐK MOLEKÜLLERĐN ELEKTROKĐMYASAL TEKNĐKLERLE pk a DEĞERLERĐNĐN TAYĐNĐ Gamze ERDOĞRU KĐMYA ANABĐLĐM DALI ANKARA 2006 Her Hakkı Saklıdır

2 Prof. Dr. Ali Osman Solak danışmanlığında, Gamze ERDOĞRU tarafından hazırlanan Elektrot Yüzeylerine Tutturulmuş Organik Moleküllerin Elektrokimyasal Tekniklerle pk a Değerlerinin Tayini adlı tez çalışması tarihinde aşağıdaki jüri tarafından Kimya Anabilim Dalı nda YÜKSEK LĐSANS TEZĐ olarak kabul edilmiştir. Başkan: Prof. Dr. Ali Osman SOLAK Ankara Üniversitesi Kimya Anabilim Dalı Üye: Doç. Dr. Bengi USLU Ankara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Üye: Yrd. Doç. Dr. Esin CANEL Ankara Üniversitesi Kimya Anabilim Dalı Yukarıdaki sonucu onaylarım. Prof. Dr. Ülkü MEHMETOĞLU Enstitü Müdürü ii

3 ÖZET Yüksek Lisans Tezi ELEKTROT YÜZEYLERĐNE TUTTURULMUŞ ORGANĐK MOLEKÜLLERĐN ELEKTROKĐMYASAL TEKNĐKLERLE pk a DEĞERLERĐNĐN TAYĐNĐ Gamze ERDOĞRU Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Kimya Anabilim Dalı Danışman: Prof. Dr. Ali Osman SOLAK Bu çalışmada, altın elektrodun yüzeyi, p-aminobenzoik asidin (p-aba) diazonyum tuzu indirgenmesi ve amin oksidasyonu teknikleri ile kaplanmış ve elde edilen tek tabakalı organik yüzeyin pk a sı, dönüşümlü voltametri, elektrokimyasal impedans spektroskopisi ve temas açısı yöntemleri ile tayin edilmiştir. Altın elektrodun modifikasyonu ile elde edilen bu yüzeyler Au-BA ve Au-NHBA ile gösterilmiştir. Bu yüzeylerin her üç teknikle de elde edilen pk a değerlerinin arasında önemli bir fark olmadığı gözlenmiştir. Au-BA yüzeyinin pk a değeri 4,120 ± 0,055 ve Au-NHBA yüzeyinin ise pk a değeri 5,344 ± 0,174 olarak bulunmuştur. Bu iki yüzeyin farklı tekniklerle bulunan pk a değerlerinin kendi aralarında tutarlı olduğu gözlenmiştir. Bu çalışmada uygulanan CV, EIS ve temas açısı tekniklerinin yüzey pk a değerlerinin tayin edilmesinde doğru teknikler olduğu gözlenmiştir. Organik modifiye yüzeylerinin yük durumlarının bu üç farklı teknik ile de çalışılabileceği sonucuna varılmıştır. 2006, 111 sayfa Anahtar Kelimeler: Au elektrot, benzoik asit modifiye Au, aminobenzoik asit modifiye Au, p-aminobenzoik asit, dönüşümlü voltametri, elektrokimyasal impedans spektroskopisi, yüzey pk a tayini, temas açısı metodu. iii

4 ABSTRACT Master Thesis DETERMINATION OF pk a OF THE ELECTROGRAFTED MOLECULES ON VARIOUS ELECTRODES BY ELECTROCHEMICAL TECHNIQUES Gamze ERDOĞRU Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Chemistry Supervisor: Prof. Dr. Ali Osman SOLAK In this work, we determined the pk a values of the organic surfaces obtained by the modification of the gold electrode by the reduction of diazonium salt of p- aminobenzoic acid (p-aba) and the oxidation of p-aminobenzoic acid itself. In the modification process, cyclic voltammetry, electrochemical impedence spectroscopy and contact angle techniques were used. The modified surfaces were sympolized as Au-BA and Au-NHBA for the diazonium reduction and amine oxidation methods, respectively. No significant differences were observed between the pk a values determined by three different techniques for both surfaces. The pk a values for the Au-BA and Au-NHBA surfaces were found as ± and ± respectively. It was also confirmed that the values for each surface found by the different techniques were very similar. Therefore, CV, EIS and contact angle tehcniques can interchangeably and accurately be used for the determination of the surface pk a values. 2006, 111 pages Key Words: Au electrode, benzoic acid modified Au, aminobenzoic acid modified Au, p-aminobenzoic acid, cyclic voltammetry, electrochemical impedance spectroscopy, determination of surface pk a, contact angle method. iv

5 TEŞEKKÜR Bu araştırma konusunun seçiminde ve araştırmanın yürütülmesinde değerli desteğini esirgemeyen, çalışmam sırasında yakın ilgi ve önerileriyle beni yönlendiren, bana araştırma olanağı sağlayan ve bana büyük emeği geçen saygıdeğer hocam, Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Analitik Kimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Sayın Prof. Dr. Ali Osman SOLAK a teşekkür ederim. Deneylerim sırasında güzel bir laboratuar ortamı sağlayan Sayın Arş. Gör. A. Aybüke ĐSBĐR, Sayın Arş. Gör. Zafer ÜSTÜNDAĞ ve çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim. Tüm hayatım boyunca her konuda desteklerini içtenlikle hissettiren, bana güven veren ailem, yüksek lisansım sırasında da maddi ve manevi olarak hep benim yanımda oldu. Her şey için sevgili annem Beyhan Erdoğru ya, merhum babam Ceyhun Erdoğru ya ve biricik ablam Şadiye Gürsoy a sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Gamze ERDOĞRU Ankara, Ağustos 2006 v

6 ĐÇĐNDEKĐLER ÖZET...iii ABSTRACT...iv TEŞEKKÜR...v SĐMGELER DĐZĐNĐ...ix ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ...xi ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ...xiv 1. GĐRĐŞ Çalışmanın Amacı ve Kapsamı Çalışmanın Önemi KURAMSAL TEMELLER Yüzey pk a Tayini Elektrotların Yüzey Modifikasyonu ve Karakterizasyonu Modifikasyon Modifikasyonlarda kullanılan modifiye ediciler Modifikasyon metotları Modifiye yüzeylerin karakterizasyonu Elektroanalitik Teknikler ve Sınıflandırılması Elektrokimyasal Kuartz Kristal Mikrobalans (EQCM) Dönüşümlü voltametri (CV) Kronoamperometri (CA) Kronokulometri (CC) Elektrokimyasal impedans spektroskopisi (EIS) Temas açısı yöntemi Voltametride Kullanılan Çözücüler ve Destek Elektrolitler KAYNAK ARAŞTIRMASI MATERYAL VE YÖNTEM Kullanılan Kimyasal Madde ve Malzemeler...53 vi

7 4.2 Stok Çözeltilerin Hazırlanması Diazonyum Tuzunun Sentezi p-aminobenzoik asidin ve diazonyum tuzunun IR spektrumları p-aminobenzoik asidin ve diazonyum tuzunun NMR spektrumları Britton-Robinson (BR) Tampon Çözeltisinin Hazırlanması Altın Elektrodun Parlatılması ve Temizlenmesi Kullanılan Cihazlar phmetre ve cam elektrot Referans 600 potantiyostat/galvanostat/zra Dönüşümlü Voltametri Deneyleri p-aba nın diazonyum tuzunun indirgenmesi ile elde edilen yüzey p-aba nın amin oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey Elektrokimyasal Đmpedans Spektroskopisi Deneyleri p-aba nın diazonyum tuzunun indirgenmesi ile elde edilen yüzey p-aba nın amin oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey Temas Açısı Deneyleri p-aba nın diazonyum tuzunun indirgenmesi ile elde edilen yüzey p-aba nın amin oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey SONUÇLAR VE TARTIŞMA Au-BA Yüzeyinin Hazırlanması ve pk a Tayini Diazonyum tuzu indirgenmesi ile Au yüzeyinin modifikasyonu Dönüşümlü voltametri yöntemi ile Au-BA yüzeyinin pk a tayini Elektrokimyasal impedans spektroskopisi yöntemi ile Au-BA yüzeyinin pk a tayini Temas açısı yöntemi ile Au-BA yüzeyinin pk a tayini Au-NHBA Yüzeyinin Hazırlanması ve pk a Tayini Amin oksidasyonu ile Au yüzeyinin modifikasyonu Dönüşümlü voltametri yöntemi ile Au-NHBA yüzeyinin pk a tayini...91 vii

8 5.2.3 Elektrokimyasal impedans spektroskopisi yöntemi ile Au-NHBA yüzeyinin pk a tayini Temas açısı yöntemi ile Au-NHBA yüzeyinin pk a tayini KAYNAKLAR ÖZGEÇMĐŞ viii

9 SĐMGELER DĐZĐNĐ AFM Au-BA Au-NHBA BA BR c i CA CC CD CPE CV DAT DMF DMSO EIS EQCM GC HBF 4 HOPG µ K a LB p-aba PB ph pk a PVP r-absa SAM SEM STM TA Atomik kuvvet mikroskopisi Altın elektrot yüzeyindeki benzoik asit Altın elektrot yüzeyindeki p-aminobenzoik asit Benzoik asit Britton-Robinson tamponu i iyonunun konsantrasyonu Kronoamperometri Kronokulometri Siklodekstrin Constant potential element Dönüşümlü voltametri Diazonyum tuzu Dimetilformamit Dimetilsülfoksit Elektrokimyasal impedans spektroskopisi Elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalans Camsı karbon Tetrafloroborik asit Yüksek düzenlilikte pirolitik grafit Konsantrasyon ayrışma sabiti Langmuir-Blodgett p-aminobenzoik asit Prusya mavisi Hidrojen iyonu konsantrasyonun eksi logaritması A iyonu konsantrasyonu eksi logaritması Polivinilpiridin r-aminobenzensülfonik asit Self-assembled monolayers Taramalı elektron mikroskop Taramalı tünel mikroskop Tiyoktik asit ix

10 TBATFB TBATFP TEM XPS z i Tetrabutilamonyumtetrafloroborat Tetrabutilamonyumtetrafloroperklorat Geçirmeli elektron mikroskopisi X-Işınları foto elektron spektroskopisi i iyonunun yükü x

11 ŞEKĐLLER DĐZĐNĐ Şekil 2.1 Grafitin tabaka yapısı...8 Şekil 2.2 Polimer filmiyle modifiye edilmiş bir elektrottaki yük alışverişi...10 Şekil 2.3 Metal-polimer ve polimer-çözelti arayüzeylerinin şematik gösterimi...11 Şekil 2.4 Gözenekli Al 2 O 3 tabakası...12 Şekil 2.5 Diazonyum tuzu indirgenmesi ile elde edilen yüzey Şekil 2.6 Amin oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey...17 Şekil 2.7 Alkol oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey...18 Şekil 2.8 Kuartz kristali...21 Şekil 2.9 Kristal örgüsü...22 Şekil 2.10 QCM200 sisteminin temel kurulumu...22 Şekil 2.11 Sıcaklık katsayısının kristalin kalınlığına ve uzunluğuna bağlılığı...26 Şekil 2.12 Randles devresinin şematik gösterimi...32 Şekil 3.1 r-absa nın GC elektrot yüzeyine bağlanması...42 Şekil 3.2 SAM ile Au yüzeyine tutturulmuş tiyoktik asidin şematik gösterimi...49 Şekil 4.1 p-aminobenzoik asit...52 Şekil 4.2 p-aminobenzoik asidin Au elektroda diazonyum tuzu indirgenmesi ile tutturulması...52 Şekil 4.3 p-aminobenzoik asidin Au elektroda amin oksidasyonu ile tutturulması...53 Şekil 4.4 p-aminobenzoik asidin IR spektrumu...56 Şekil 4.5 Sentezlenen p-aminobenzoik asidin diazonyum tuzunun IR spektrumu...57 Şekil 4.6 Senetezlenen p-aminobenzoik asidin diazonyum tuzunun IR spektrumu ile p-aminobenzoik asidin IR spektrumunun karşılaştırılması (Siyah:p-ABA, kırmızı: BA-DAT)...58 Şekil 4.7 p-aminobenzoik asidin NMR spektrumu...59 Şekil 4.8 p-aminobenzoik asidin diazonyum tuzunun NMR spektrumu...60 Şekil 4.9 Gamry Reference 600 potantiyostat/galvanostat/zra...62 Şekil 5.1 Au elektrodun p-aminobenzoik asidin asetonitril ortamında diazonyum tuzu indirgenmesine ait modifikasyon voltamogramı, (tarama hızı 200 mv/s, Ag/Ag + elektroda karşı)...69 Şekil 5.2 p-aminobenzoik asidin asetonitril ortamında diazonyum tuzunun indirgenmesi ile elde edilen modifiye altın yüzeyi...70 xi

12 Şekil 5.3 a) p-aminobenzoik asidin diazonyum tuzunun indirgenmesi ile elde edilen yüzeyi...71 b) p-aminobenzoik asidin yükseltgenmesi ile elde edilen yüzeyi...71 Şekil 5.4 Farklı ph larda Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleks karışımının voltamogramları...73 Şekil 5.5 Farklı çözelti ph larının modifiye yüzeyin yük durumuna ve redoks probun elektron aktarım hızına etkisi...74 Şekil 5.6 Dört farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleksinin dönüşümlü voltametride akım değerlerinin ph ile değişimini gösteren grafikler...77 Şekil 5.7 Çıplak Au elektrodun çakıştırılmış CV voltamogramları...79 Şekil 5.8 Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- sisteminin yüzeydeki kompleks düzlem impedans grafiklerinin ph ile değişimi...80 Şekil 5.9 a) Deneysel impedans grafiğinin simulasyonu...81 b) Deneysel impedans grafiğini temsil eden en uygun eşdeğer devre...81 Şekil 5.10 Beş farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleks sisteminin EIS tekniği ile bulunan yük transfer drencinin ph ile değişimini gösteren grafikler...85 Şekil 5.11 Au-BA elektrot yüzeyine ait farklı ph değerlerinde BR tamponlarının temas açılarının kosinüs değerleri...88 Şekil 5.12 Farklı ph larda Au-BA yüzeyinin temas açılarının kosinüs değerleri ile Au elektrodun temas açılarının kosinüs değerleri...88 Şekil 5.13 Au-BA yüzeyine ait temas açılarının kosinüs değerlerinin çıplak Au elektroda ait temas açılarının kosinüs değerlerinden çıkarılmasıyla elde edilen eğri...89 Şekil 5.14 Au elektrodun p-aminobenzoik asidin 0,1 M KCl ortamında amin oksidasyonuna ait modifikasyon voltamogramı, (tarama hızı 200 mv/s, Ag/AgCl elektroda karşı)...90 Şekil 5.15 p-aminobenzoik asidin 0,1 M KCl ortamında amin oksidasyonu ile elde edilen modifiye altın yüzeyi...91 Şekil 5.16 Farklı ph larda Fe(CN) 6 3- kompleksinin voltamogramı...92 Şekil 5.17 Farklı çözelti ph larının modifiye yüzeyin yük durumuna ve redoks probun elektron aktarım hızına etkisi...93 Şekil 5.18 Dört farklı modifiye elektrodun Fe(CN) 6 3- kompleksinin dönüşümlü voltameride akım değerlerinin ph ile değişimini gösteren grafikler...96 Şekil 5.19 Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- sisteminin yüzeydeki kompleks düzlem impedans grafiklerinin ph ile değişimi...97 Şekil 5.20 a) Deneysel impedans grafiğinin simulasyonu...98 b) Deneysel impedans grafiğini temsil eden en uygun eşdeğer devre...99 xii

13 Şekil 5.21 Dört farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4 kompleks sisteminin EIS tekniği ile bulunan yük transfer direncinin ph ile değişimini gösteren grafikler Şekil 5.22 Au-NHBA elektrot yüzeyine ait farklı ph değerlerinde BR tamponlarının temas açılarının kosinüs değerleri Şekil 5.23 Farklı ph larda Au-NHBA yüzeyinin temas açılarının kosinüs değerleri ile Au elektrodun temas açılarının kosinüs değerleri Şekil 5.24 Au-NHBA yüzeyine ait temas açılarının kosinüs değerlerinin çıplak Au elektroda ait temas açılarının kosinüs değerlerinden çıkarılmasıyla elde edilen eğri xiii

14 ÇĐZELGELER DĐZĐNĐ Çizelge 2.1 Çizelge 4.1 Çizelge 5.1 Çizelge 5.2 Çizelge 5.3 Çizelge 5.4 Çizelge 5.5 Çizelge 5.6 Çizelge 5.7 Çizelge 5.8 Çizelge 5.9 Temas açısı belirlemede kullanılan sıvıların 20 C da yüzey enerji bileşenlerinin değerleri (mj/m 2 )...37 BR tamponu için ph ayarlaması...61 Dört farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleks sisteminin dönüşümlü voltametride akım değerlerinin ph ile değişmesi...76 Dört farklı Au-BA yüzeyinin CV tekniği ile elde edilen pk a değerleri...78 Beş farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleks sisteminin EIS tekniği ile bulunan yük transfer direncinin ph ile değişmesi...82 Beş farklı Au-BA yüzeyinin EIS tekniği ile elde edilen pk a değerleri...85 Au ve Au-BA yüzeylerinde yapılan temas açısı deney verileri...87 Au-BA yüzeyinin farklı metotlarla bulunan pk a değerleri...89 Dört farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- kompleksinin dönüşümlü voltametride akım değerlerinin ph ile değişmesi...95 Dört farklı Au-NHBA yüzeyinin CV tekniği ile elde edilen pk a değerleri...96 Dört farklı modifiye elektrotta Fe(CN) 6 3- /Fe(CN) 6 4- kompleks sisteminin EIS tekniği ile bulunan yük transfer direncinin ph ile değişmesi Çizelge 5.10 Dört farklı Au-NHBA yüzeyinin EIS tekniği ile elde edilen pk a değerleri Çizelge 5.11 Au ve Au-NHBA yüzeylerinde yapılan temas açısı deney verileri103 Çizelge 5.12 Au-NHBA yüzeyinin farklı metotlarla bulunan pk a değerleri Çizelge 5.13 Yüzeylerin ve metotların pk a değerlerinin karşılaştırılması xiv

15 1. GĐRĐŞ 1.1 Çalışmanın Amacı ve Kapsamı Bu çalışmanın amacı, altın elektrot yüzeylerine tutturulmuş moleküllerin elektrokimyasal tekniklerle yüzey pk a değerlerinin tayinini çeşitli yöntemlerle araştırmaktır. Bu çalışmada, yüzey özelliklerinden biri olan pk a nın tayinini incelemek amacıyla, amin grubuna sahip bir molekül olan p-aminobenzoik asit, diazonyum tuzu indirgenmesi ve amin oksidasyonu yöntemleri ile altın elektroda elektrokimyasal yöntemlerle kovalent bağlı olacak şekilde tek tabaka halinde tutturulmuştur. Diazonyum tuzu indirgenmesi ile elde edilen yüzey Au-BA ve amin oksidasyonu ile elde edilen yüzey ise Au-NHBA şeklinde gösterilmiştir. Modifiye edilen altın elektrodun yüzeyindeki karboksilik asit grubu bulunduran molekül, içinde bulunduğu çözeltinin ph değerine göre anyon halinde yüksüz veya kısmen yüklü halde bulunur. Çalışmamızda, çözelti ph sı arttıkça elektrot yüzeyindeki anyon durumuna geçen molekülün pk a değeri çeşitli elektrokimyasal metotlarla bulunmuştur. Yüzey pk a tayinini, birçok yöntem ile yapmak mümkündür. Bu yöntemler; - Elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalans (EQCM), - Raman Spektroskopisi, - Dönüşümlü voltametri (CV), - Elektrokimyasal impedans spektroskopisi (EIS) - Temas Açısı Yöntemi dir. Bu çalışmada, pk a tayininde dönüşümlü voltametri, elektrokimyasal impedans spektroskopisi ve temas açısı metotları kullanılmıştır. Au-BA yüzeyinin pk a değeri CV, EIS ve temas açısı yöntemleri ile bulunmuş ve bu üç farklı yöntemle elde edilen değerler arasında önemli bir fark olmadığı istatistiksel olarak gösterilmiştir. 1

16 Aynı şekilde Au-NHBA yüzeyinin de pk a değeri bu üç yöntemle bulunmuş ve elde edilen değerler istatistiksel olarak karşılaştırılmıştır. 1.2 Çalışmanın Önemi Yüzey kimyası çalışmalarında yüzeyin özelliklerinin ve özellikle yük durumunun bilinmesi gerekir. Bu bakımdan kaplanmış elektrot yüzeyinin pk a tayini, yüzeye tutturulmuş moleküller ile ana çözeltideki moleküllerin pk a larının birbirinden farklı olması sebebiyle oldukça önemlidir. Yüzey modifikasyonlarında bazen asit ve baz özelliği gösteren organik moleküller, karbon veya altın ve platin gibi metal yüzeylerine tutturulur. Bu yüzeylerin analitik amaçlarla kullanımında yüzeyin yük durumu, ortamın ph sı tarafından belirleneceği için yüzeye tutturulmuş moleküllerin pk a değerlerinin bilinmesi önemlidir. Karboksil ve amin grupları içeren moleküller ile kovalent bağlı olacak şekilde modifiye edilen elektrotların katalitik, analitik ve biyoteknolojik alanlarda kullanımı literatürde mevcuttur (Liu et al. 2000). Bazı amin grubu içeren asidik özellik gösteren moleküllerin diazonyum tuzu ve amin oksidasyonu yöntemiyle elektrokimyasal modifikasyonlarından sonra dönüşümlü voltametri (CV), elektrokimyasal impedans spektroskopisi (EIS) ve temas açısı yöntemleri ile yüzey pk a değerini tayin etmek mümkündür. 2

17 2. KURAMSAL TEMELLER 2.1 Yüzey pk a Tayini Asitler, kuvvetli ve zayıf olmak üzere başlıca iki gruba ayrılırlar. Bronsted, kuvvetli ve zayıf asit-bazlar arasında önemli bir ayrım yapmıştır. Bu tanıma göre, kuvvetli asitler ve bazlar bütün ph larda tamamen iyonlaşırlarken, zayıf asitler ve bazlar kısmen iyonlaşırlar. HCl gibi kuvvetli bir asit suda çözündüğünde, ortamda HCl molekülleri bulunmaz; sadece hidronyum ve klorür iyonları bulunur. Hâlbuki asetik asit gibi zayıf asitler, suda çözündüğünde ortamda hidronyum (H 3 O + ) ve asetat (CH 3 COO - ) iyonları bulunduğu gibi, asetik asit molekülleri (CH 3 COOH) de bulunur. Zayıf asitler için, kütlelerin etkisi kanunu aşağıda verilen eşitlikte olduğu gibi ifade edilir. Örneğin, HA zayıf asidinin iyonlaşma reaksiyonu, HA+H O H O +A şeklinde yazılabilir. Hidronyum iyonu yerine çoğu zaman kolaylık olması bakımından H + sembolü kullanılmaktadır. Bu durumda yukarıdaki iyonlaşma reaksiyon eşitliği için denge sabiti şu şekilde yazılabilir: a + - H. A K = [ HA] (2.1) Eşitliğin her iki tarafının eksi logaritması alındığında, A - pk a =ph-log [ HA] (2.2) 3

18 eşitliği elde edilir. Bu eşitlik, Henderson-Hasselbalch eşitliği olarak bilinir. Bu eşitlikten görüldüğü gibi, A - ve HA türlerinin molaritelerinin birbirine eşit olduğu durumda, pk a değeri, ph değerine eşit olur. Dolayısıyla, bir zayıf asidin sulu çözeltisinin ph sı ölçülerek pk a değeri bulunabilir. ph ölçümlerinde, ortamın iyonik şiddeti, sonucu etkileyen önemli bir parametredir. Đyonik şiddet, çözelti içindeki iyonların türüne ve konsantrasyonuna bağlı olarak meydana gelen elektriksel alan yoğunluğunun bir ölçüsüdür. Çözelti ortamında yüklü taneciklerin konsantrasyonu arttıkça iyonik şiddet artar. Đyonik şiddet aşağıda verilen eşitlikle hesaplanır. 1 µ= c z 2 i i (2.3) 2 i Burada c i bir i iyonunun konsantrasyonu, z i bu iyonun yükü olup, çözeltideki bütün iyonlar için bu çarpımın toplamı alınır. Eğer bütün ölçümlerde iyonik şiddet aynı tutulursa, elde edilen sabite konsantrasyon ayrışma sabiti, ortamında geçerli olmak üzere kullanılabilir. µ K a, adı verilir. Bu sabit sadece o iyonik şiddet Ortamın iyonik şiddeti sıfıra yaklaştıkça, iyonlar arası etkileşmeler de sıfıra yaklaşır. Buna ideal çözelti denir. Çözeltinin iyonik şiddeti değiştikçe, proton aktivitesinde değişiklikler meydana gelir. Bu durum ph ölçümlerinde göz önüne alınmalıdır ve ölçüm yapılan çözeltilerin iyonik şiddeti sabit tutulmalıdır. Yüzey modifikasyonlarında bazen asit ve baz özelliği gösteren organik moleküller, karbon veya altın ve platin gibi metal yüzeylerine tutturulur. Bu yüzeylerin analitik amaçlarla kullanımında yüzeyin yük durumu, ortamın ph sı tarafından belirleneceği için yüzeye tutturulmuş moleküllerin pk a değerlerinin bilinmesi oldukça önemlidir. Genellikle çözeltide bulunan bir molekülün pk a değeri, yüzeye tutturulmuş 4

19 molekülün pk a değerinden farklıdır. Ancak bu farklılık, molekülün yapısına, substratın çeşidine ve molekülün substrata bağlanma şekline göre değişiklik göstermektedir (Baranton et al. 2005). 2.2 Elektrotların Yüzey Modifikasyonu ve Karakterizasyonu Modifikasyon Modifiye edilmiş elektrotlar, iletken bir substratın modifikasyonu ile hedeflenen özellikler kazandırılmış, modifiye edilmemiş substrattan farklı özellikleri olan elektrotlardır. Elektrot yüzeylerine çeşitli türlerin kuvvetli ve tersinmez olarak adsorbe olmasıyla elektrotların elektrokimyasal davranışlarının değiştiği bilinmektedir. Örneğin; Pt elektroda CN - bağlanması gibi (Allen J. Bard, Integrated Chemical Systems). Kimyasal olarak modifiye edilmiş elektrotların elektrokatalizlerde kullanılabilmesi, ilginin bu elektrotlara yoğunlaşmasına neden olmuştur. Elektrot yüzeyindeki elektron aktarım hızlarını değiştirebilmek için elektrot yüzeylerinin tabaka ve filmlerle kaplanması gerekmektedir. Aynı zamanda modifikasyon, malzemeleri korozyona veya mekanik etkilere karşı koruma işlemlerinde de kullanılabilir. Modifiye elektrotlar, genellikle iletken bir substrata organik veya inorganik bileşiklerin bağlanmasıyla hazırlanır. Böylece modifiye edilmemiş substrattan farklı özellikleri olan ve istenilen işlevlere uygun elektrotlar elde edilir. Substrat yüzeyleri çok farklı şekillerde modifiye edilerek hazırlanır. Substratın yüzeyi bazı türlerde enerji bakımından çözeltidekine göre daha uygun olduğu için çözeltiden substratın yüzeyine adsorbe olur. Örneğin, sülfür içeren türler; cıva, altın ve diğer metal yüzeylerine kuvvetlice tutunur. Çünkü kuvvetli metal-sülfür 5

20 etkileşimi meydana gelir. Böylece bir cıva elektrot çok miktarda sistin, sülfür ve protein içeren bir çözelti ile etkileştirilirse, Hg yüzeyinde tek tabaka oluşur. Yüzeye tutunan bu türler elektroaktif ise elektrokimyasal olarak yükseltgenme ve indirgenmesi gözlenebilir (Brown et al. 1977). Elektriksel olarak iletken özelliğe sahip malzemeler, elektrokimyasal metotlarla modifiye edilebilir. Karbon, bir metal, bir yarı iletken veya bir iletken polimer, substrat malzeme olarak kullanılabilir. Đyi bir substratın elektriksel iletkenliğin yanı sıra aşağıdaki özelliklere de sahip olması gerekir: - Korozyona ve içinde bulunduğu çözeltiden gelen diğer kimyasal etkilere karşı iyi bir direnç göstermelidir. - Substratlar, mekanik olarak da kararlı bir yapıya sahip olmalıdır. Kararlılıklarının kimyasal ve mekanik olarak yüksek olmasından dolayı Pt, Au ve C, elektrot materyali olarak çok kullanılır. Bir elektrodun mekanik ve kimyasal yönden kararlı olması, kullanım süresi boyunca elektrot yüzey özelliklerinin değişmemesini sağlar. Yavaş ilerleyen kimyasal reaksiyonlar (Örneğin; yüzey oksidasyonu) veya yüzeyin etkileştiği çözeltiden gelen safsızlıkların adsorpsiyonu sonucu yüzey değişime maruz kalabilir. Ayrıca, bileşikler substrat yüzeyine kovalent bağlarla tutturulacak ise, substrat bu bağlanma reaksiyonları için elverişli olmalıdır. Aşağıdaki bölümlerde yaygın olarak kullanılan substratların genel özellikleri anlatılmıştır. 6

21 Pt ve Au, inert ve kimyasal olarak kararlı oldukları için modifikasyon işlemlerinde çok kullanılırlar. Modifikasyon işleminden önce, metaller parlatılır. Bu parlatma işlemi uygulanırken elmas veya alümina tozu kullanılır. Parlatma işleminden sonra elektrot, nitrik asit ve su ile yıkanarak temizlenir. Son olarak da elektrodun etrafındaki parçacıkları elektrottan uzaklaştırmak amacıyla sonikasyon işlemine tâbi tutulur. Parlatma işlemi, parlatma materyalinin boyutuna bağlı olarak metal yüzeyindeki oyuk ve çizikleri yok eder (Zurawksi et al. 1987). Elektrot materyali olarak karbonun pek çok türü kullanılmaktadır. En çok rastlanan türleri tek kristalli grafit, yüksek düzenlilikte pirolitik grafit (HOPG), toz haline getirilmiş grafit, karbon siyahı ve camsı veya seramik karbondur. Grafit, hekzagonal karbonlar içeren levhaların içinde tabakalı bir yapıya sahiptir ve anizotropiktir (Şekil 2.1). Örneğin elektriksel iletkenliği, levhaya paralel olduğu yerlerde, dik olan yerlerdekine göre daha fazladır. Grafit türü materyaller, karbon levhaların arasına çeşitli türlerin yerleştirilmesine imkân verir. Tabakalar arasına yerleşme işlemi tersinir bir reaksiyondur ve bu türler değişik şekillerde yerleştirilebilir. Tabakalar arası bu yerleştirme işlemi sırasında, karbon tabakalar arasındaki mesafe artar. Bu yüzden, bir ara tabaka, diğer tabakalardan önce dolabilir. Yüksek düzenlilikte pirolitik grafit (HOPG) bir polikristalin maddesidir ve bu, kristallerin tabakalarının yüksek olasılıkla aynı hizada olduğunu gösterir. Bu substratın taze yüzeyleri, plaster ile en üst tabakanın sıyrılmasıyla elde edilebilir ki bu yüzeylerin taramalı tünelleme mikroskobu gibi topografik taramalar sonucunda oldukça düzgün olduğu gözlenmektedir. Ancak, doğal pirolitik grafit, daha az düzenlidir ve ultra mikro elektrotlarda kullanılabilen ince lif (~7µm) durumundadır. 7

22 Şekil 2.1 Grafitin tabaka yapısı Toz haline getirilmiş grafitin değişik türleri vardır. Bunlar, elektrolizde gözenekli tabanlar olarak kullanılır veya karbon pasta elektrodun yapımında mineral yağlarla karıştırılır. Karbon siyahı, hassas bir şekilde parçalara ayrılabilen ve geniş bir yüzey alanına sahip bir karbon elektrot türüdür. Kullanımı, daha çok iletken bir kalıp oluşturabilmek için, yalıtkan polimerlerle karıştırılmasından oluşur. Karbon siyahı, Teflon ve Pt ile karıştırılarak, bazı yakıt hücrelerinin gaz difüzyon elektrodu olarak da kullanılabilir. Camsı veya seramik karbon, su/hava geçirmez bir karbon türüdür. Biçimlenmemiş, şekilsiz bu madde, analitik uygulamalarında kullanılır. Özellikle yüzey modifikasyonu için vazgeçilmez bir karbon elektrot çeşididir. 8

23 Polimerik maddeyi analiz basamağına uygulamak amacıyla pek çok çalışma yapılmış ve halen de yapılmaktadır. Amperometrik sensör olarak, yakıt hücrelerinde, katalizör olarak, lityum pillerinde, iyon seçici elektrot olarak, oksijen tayininde elektrot olarak ve korozyondan korunma gibi elektroanalitik yöntemlerde bu tip polimerlerin kullanılmaları örnek olarak verilebilir. Bu metotların hemen hepsinde polimerin tutuculuk özelliği ön plana çıkmaktadır. Polimerin içine hapsedilen iyon veya moleküller, elektrot yüzeyine ilave özellikler kazandırmakta ya da kullanım amacına göre olumsuz olan özellikleri azaltmaktadır. Örneğin, polimerin içine enzimlerin hapsedilmesi ve bu sayede ilgili maddeye duyarlı elektrotlar elde edilmesi verilebilir. Bunun dışında, polimerin kendisi (dopingli hali) de elektrot yüzeyini modifiye etmede kullanılabilir. Elektroaktif polimerlerle modifiye edilmiş elektrotların geliştirilmesi ve karakterizasyonu ile ilgili olarak son 20 yıl içerisinde günden güne artan sayıda çalışmalar yapılmıştır. Elektroanaliz, organik ve biyoelektrokimya, elektrokataliz, membranlar, elektrosentez, fotoelektrokimya, metallerin ve yarı iletkenlerin korozyondan korunması, enerji depolama ve elektrokromik görüntüleme alanlarında elektroaktif polimer maddelerinin yaygın biçimde kullanılması, yapılan çalışmaların artmasına neden olmuştur. Elektrokimyacıların elektroaktif polimer maddelerine olan ilgisini artıran diğer bir husus da bu tür yüzey filmlerinde meydana gelen prosesleri daha iyi anlama ihtiyacıdır. Neticede, derinliğine yapılan mekanizma ve kinetik çalışmaları yeni sistemlerin üretilmesini ve bunların yeni uygulama alanlarında kullanılmasını sağlamıştır. Polimerlerle modifiye edilmiş elektrot kavramının geçmişine bakıldığında, bu terimin ilk olarak 1970 lerin sonlarında kullanılmaya başlandığı görülür. Kimyasal olarak modifiye edilmiş elektrotlar üzerine en önemli gelişme 1984 yılında Murray tarafından yapılan elektrotların hazırlanması, karakterizasyonu ve uygulamaları ile ilgili çalışmada gözlenmiştir (Inzelt et al. 1994). 9

24 2.2.2 Modifikasyonlarda kullanılan modifiye ediciler Modifiye elektrotlarda elektrot yüzeyine, kimyasal maddeler kendiliğinden ya da dışarıdan bir etkiyle tutunur. Bu tutunma sonucunda kimyasal maddeler elektrot üzerinde bir tabaka meydana getirebildikleri gibi önceden var olan başka bir tabaka üzerine de tutunabilirler. Böylece elektrot yüzeyi farklı bir çalışma aralığı sunduğu gibi seçimlilik ya da katalizörlük gibi vasıflar da kazanabilir. Elektrot yüzeyine tutunan maddelerin, elektrodun iletkenliğini kaybettirmemesi gerektiğine dikkat edilmelidir. Bunun gereği olarak ya modifiye edici madde iletken olmalıdır ya da elektrodun iletkenlik özelliklerini yitirmeyeceği derecede ve biçimde kaplanmalıdır. Modifiye edici malzemeler organik veya inorganik olabilir. Organik madde olarak genelde polimerler kullanılmasına karşılık inorganik madde olarak da ligandlar, kompleksler ya da metal oksitleri kullanılır. Modifiye edici malzemeler korozyondan korunma, moleküler elektronik ve elektroanalitik kimya gibi birçok alanda oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır. Şekil 2.2 Polimer filmiyle modifiye edilmiş bir elektrottaki yük alışverişi Modifiye film elektrotlarından biri olan polimer filmi elektrotlarının ayırt edici özelliği, polimer filmlerinin elektrokimyasal reaktif merkezler içeriyor olmasıdır. Elektrokimyasal aktif merkezler, elektrot ile substrat arasındaki elektron transfer reaksiyonlarını yürütürler. Elektrot yüzeyi belirli bir kalınlıktaki polimer filmi ile kaplanmış bu tip bir elektrot, elektrokimyasal bir sisteme sahiptir (Şekil 2.2). Bu tür 10

25 elektrotlarda birinci sıra iletken olarak genelde bir metal, ikinci sıra iletken genelde bir çözelti ve bu ikisinin arasında elektrokimyasal olarak aktif bir polimer tabakası bulunmaktadır. Bu polimer tabakası genelde elektronik ve iyonik iletkenlik özelliklerinin her ikisine de sahiptir (Şekil 2.3). Çözeltideki türlere elektronların transferi iki arayüz (metal-polimer ve polimer-çözelti arayüzleri) dahilinde ve filmin içinde olduğu düşünülen bir reaksiyon vasıtası ile gerçekleşir. Bu konuyla ilgili olarak Murray, bir redoks polimer filmi elektrodunu, birden fazla tek tabaka içeren moleküler bir kaplamaya sahip herhangi bir iletken olarak tarif etmiştir (Murray et al. 1984). Her bir tabakanın da elektroaktif merkez gibi davranacağını söylemiştir. Bu açıdan bakıldığında, tek bir tabaka polimerik madde ile kaplı olan elektrotlarda polimer ayrı bir faz halinde bulunmadığından polimer film elektrotları kategorisine girmezler. Tek tabaka filmleri, kuvvetlice adsorplanmış bir molekülden oluşan tabaka gibidir. Şekil 2.3 Metal-polimer ve polimer-çözelti arayüzeylerinin şematik gösterimi Polimer gibi organik modifiye edici maddelerin dışında inorganik maddeler de modifikasyonlarda sıkça kullanılır. Bunların başında ligandlar, kompleksler ve metal oksitler vardır. 11

26 Metal oksitlerden Al 2 O 3 tabakası, bir H 3 PO 4 çözeltisi içerisine daldırılan alüminyum substrat üzerine anodik büyüme ile elde edilebilmektedir. Tabakanın kalınlığı, uygulanan potansiyel ve yükseltgenme zamanı gibi faktörler tarafından kontrol edilebilmektedir. Alüminyum oksit tabaka, substrat yüzeyinden istendiği takdirde ayrılabilir. Bu Al 2 O 3 tabakası, Şekil 2.4 te görüldüğü gibi gözenekli bir yapıya sahiptir ve Al substrat yüzeyinde oksitlerin zayıf bir ayırıcı tabakası bulunmaktadır. Bu ayırıcı tabaka, seyreltik asit ile çözünebilir ve Au gibi metal başka bir substrat üzerine vakumda buharlaştırma yöntemi ile biriktirilebilir. Daha sonra tabaka, polivinilpiridin (PVP) gibi diğer maddeler için destek olarak kullanılabilir. Şekil 2.4 Gözenekli Al 2 O 3 tabakası Al dışında diğer bazı metallerin de oksitleri modifiye edici olarak kullanılabilir. Bu metaller, Ti, W ve Ta dur. Bu metallerin de oksit film tabakaları, Al 2 O 3 tabakasının elde edilişine benzer bir şekilde elde edilebilir. Oksit filmler, koloidal çözeltilerden vakumda buharlaştırma (CVD), anodik yükseltgenme ve biriktirme yöntemleri ile elde edilebilir. Đlgili inorganik filmler; polioksometallerdir. Izo ve heteropoliasitler ve bunların tuzları, örneğin P 2 W 17 MoO 62 K 6 heteropolianyonu, camsı karbon (GC) elektrotta birçok indirgenme pikleri gösterir. Metalik polianyonik türler (Örneğin, W, Mo, V) çok çeşitli türlerde mevcuttur ve zengin kimyasal özelliklere sahiptir. Bu materyallerin filmleri elektrokatalitik özelliklerinden dolayı ilgi çekmektedir (Itaya et al. 1982, 1986). 12

27 Prusya mavisi (PB) gibi geçiş metallerinin ve ilgili maddelerin ince tabakaları, elektrot yüzeyine tutturulabilir ve ilginç özellikler gösterebilir. PB, FeCl 3 ve K 3 Fe(CN) 6 çözeltilere daldırılarak uygun bir elektrot üzerine biriktirilebilir ve elektrokimyasal indirgenme yöntemi ile elde edilebilir. Formülü Fe 4 [Fe(CN) 6 ] 3 veya KFe III Fe II (CN) 6 olan bu mavi film, KCl çözeltisi içerisinde yükseltgenerek Berlin yeşili maddesine ve indirgenerek Everit tuzuna aşağıdaki reaksiyonlarla dönüşebilir. Fe 4 III [Fe II (CN) 6 ] e K + K 4 Fe 4 II [Fe II (CN) 6 ] 3 veya KFe III Fe II (CN) 6 + e - + K + K 2 Fe II Fe II (CN) 6 Everit tuzu Fe 4 III [Fe II (CN) 6 ] 3 3 e Cl - Fe III [Fe III (CN) 6 Cl] 3 veya KFe III Fe II (CN) 6 - e - - K + Fe III Fe III (CN) 6 Berlin yeşili Modifikasyon metotları O + ne - R şeklindeki elektrot reaksiyonunun elektrokimyasal cevabı (yani voltametrik i E eğrisi) O veya R nin adsorpsiyonu ile önemli ölçüde değişebilir. Elektrokimyasal deneye başlamadan önce ayrıca adsopsiyon dengesine ulaşılıp ulaşılmadığına bakılmalıdır. Adsorpsiyonun varlığı durumunda, voltametrik metotlarla ilgili daha önce kullanılan eşitlikler ve ilk sınır değerleri aynıdır. Ancak elektrot yüzeyine olan madde göçü farklıdır. Çünkü elektrot yüzeyinde hem adsorbe olmuş O türü hem de difüzlenen O türü elektrolizlenir. Oluşan R türü adsorbe olabileceği gibi elektrot yüzeyinden çözeltiye doğru difüzlenebilir. O türünün elektrot yüzeyinde difüzlenebilme hızı ile adsorpsiyon hızının farkı, R türünün uzaklaşma ve R nin difüzlenme hızına eşittir. Bu net olarak belli bir akım verir. 13

28 Deneyin başlangıcında hemen dengeye ulaşıldığı kabul edilerek ilgili elektrokimyasal metodun eşitlikleri ve elektron transfer hızı da göz önüne alınır ve aşağıdaki durumlar için gerekli eşitlikler türetilir. Yalnız adsorbe olan O nun elektroaktif olduğu durumda adsorpsiyon hızı çok yüksekse, elektrot yüzeyinde O nun difüzyonu ihmal edilebilir. Çünkü difüzyonla taşınma hızı, adsorpsiyon hızına göre düşüktür. Adsorbe olan maddeler indirgenince bir taraftan da yeni maddeler adsorbe olur. Bu durumda O nun adsorpsiyon dalgası, çözünmüş O nun adsorpsiyon dalgasına göre daha pozitif potansiyellerde gözlenir. Kuvvetli adsorpsiyon durumlarında düşük konsantrasyon ve yüksek tarama hızlarında oluşan akım adsorpsiyondan dolayı oluşan akımdır. Çözünmüş O nun akıma katkısı ihmal edilir. O nun adsorpsiyonunun hızı ne kadar yüksekse o kadar fazla akım elde edilir. Ürünün (R) kuvvetli adsorbsiyonu durumunda elektrot yüzeyindeki konsantrasyon, ana çözelti konsantrasyonu ile aynıdır. R nin adsorbsiyonu sıfırdır. Bu durumda, O ve R nin difüzyon eşitlikleri, toplam madde göçü eşitliği adsorpsiyon izotermi ve adsorpsiyon tersinir kabul edildiği için Nernst eşitliği çözülür. Bir ön dalga veya ön pik gözlenir. Sadece adsorbe olmuş türlerin elektroaktif olduğu durumda gözlenen pikin davranışı ile bu pikin davranışı aynıdır. Ayrıca bu pik difüzyon kontrollü pikten daha pozitif potansiyellerde gözlenir. Çünkü R nin adsorpsiyon serbest enerjisi; çözünmüş R ye indirgenmesini, O nun adsorbe olmuş R ye indirgenmesine göre kolaylaştırır. Adsorpsiyon olmadığı durumdaki dalgaya benzemesine rağmen difüzyon dalgasının şekli değişir. O türünün, yani reaktantın adsorpsiyonu söz konusu ise adsorbe olmuş O dan dolayı arka pik gözlenir. Adsorbe olmuş türün çözeltideki türe göre daha kararlı olması bu arka pikin ortaya çıkmasının sebebidir. Đleri taramadaki difüzyon piki, O nun adsorpsiyonundan etkilenmez. Çünkü tarama başlamadan önce elektrot 14

29 yüzeyinden her uzaklıkta ana çözelti konsantrasyonu yüzey konsantrasyonuna eşittir ve adsorpsiyon dengesine ulaşıldığı kabul edildiği için difüzyon dalgası değişmez. Çözünmüş O nun indirgenmesi muhtemelen hem serbest yüzeyde hem de adsorpsiyon tabakasında meydana gelir. Bu arka pikin şekli paraboliktir ve adsorbsiyon dalgasının özelliklerini gösterir. Seçici merkezler ile modifiye edilmiş elektrot yüzeyleri analitik ve sentetik uygulamalarda ilgi görmektedir. Bu seçici merkezler, taç eterler, kriptantlar, klorodekstrinler, diğer pek çok makrosiklik moleküller, yani özel şelat yapıcı ligandlar içerirler. Bunlardan pek çoğu elektrot yüzeyini modifiye etmek için kullanılmaktadırlar. Örneğin; siklodekstrinlerle yüzey modifikasyonu ile ilgili pek çok makale mevcuttur (Matsue et al. 1979, 1986). Bunlar doğal polisakkaritlerdir ve yüksek saflıkta izole edilebilmektedirler. Aynı boşluk ölçüsüne sahip değişik yapılarda bulunurlar. Grafit elektrodun yüzeyine bağlanır veya adsorbe olurlar. Bunların elektrokimyasal sentezlerdeki uygulamaları anisolün -CD tabakası ile kaplı elektrottaki p-kloroanisol / o-kloroanisolün oranı, modifiye edilmemiş elektrottaki orana göre daha büyüktür. Çünkü elektrot yüzeyindeki anisolün CD (siklodekstrin) 'den dolayı özel bir orantısı vardır. Elektrotlar özel şelatlama bileşenleri ile de modifiye edilebilir. Örneğin, kuvaterner vinilpiridin ve vinilferrosinin kopolimer filmi, elektrooksidasyon ile biriktirilebilir (Guadalupe et al. Abruna 1985). Bu katyonik film anyonik şelatlayıcı bileşen ile örneğin kükürt bağlı betakuprin ile iyon değişimi sayesinde meydana getirilebilir. Đmmobilize edilmiş şelat daha sonra uygun metal iyonlarıyla etkileştirilir (Örneğin; Fe(II), Cu(I) gibi) ve dönüşümlü voltametri ile üzerinde çalışılır. Bu metotla ppm seviyesindeki metal-iyon konsantrasyonları tespit edilir. Metal iyonları ve kompleksleri (örneğin Ru(edta)- ve Ru(bpy)3 2+ gibi), poli (vinilpiridin) ve Nafion gibi polimer filmlerine, kompleksleştirme veya iyon değiştirme etkisi ile bağlanır. 15

30 Kendiliğinden oluşan tek tabaka (SAM) ve Langmuir-Blodgett (LB) yöntemleri ile katı substrat yüzeylerine uygun moleküller tek tabaka veya çoklu tabakalar şeklinde kolayca tutturulabilmektedir (Peterson 1990). SAM ve LB filmleri, organik bir maddenin çözeltisi içerisine katı bir substratın daldırılmasıyla basit bir şekilde oluşturulabilmektedir. Örneğin, altın elektrot yüzeyine alkan tiyollerin tutturulması gibi. Sülfürün, kcal/mol aralığındaki bağlanma enerjisi sebebiyle altın substrata özel bir eğiliminin olduğu bilinmektedir. Ayrıca, alkil tiyollerin gümüş, bakır, paladyum ve platin gibi birçok metal yüzeyinde kolayca toplandığı bilinmektedir. Alkil karboksilatlar alüminyum ve mika gibi çeşitli yüzeylere karşı eğilimlidir. Çapan ve arkadaşları, nanometre mertebesinde organik LB ince filmlerin üretimi üzerine çalışmışlardır. Bis 1,11-(Dioktadesilaminostillbazolium brom) undekan, t- oktil calix [4] oven tetra amin gibi maddeler ile, bu maddelerin su yüzeyi üzerindeki Langmuir özelliklerini incelemişlerdir. Bu maddelerin LB ince film tekniği kullanılarak su yüzeyi üzerinden düzenli bir ince film oluşturup oluşturmadığını AFM tekniği ile analiz etmişler ve oluşturulan LB ince filmin oldukça düzenli olduğunu görmüşlerdir (Çapan et al. 2002). Diazonyum tuzu indirgenmesi modifikasyonunda, sübstitüent olarak amin grubu bağlı bir molekülün diazonyum tuzu hazırlanır. Diazonyum tuzu sentezinde en çok dikkat edilmesi gereken işlem, sıcaklığın 0 C ı geçmesinin engellenmesidir. Bunun için, ekzotermik olan çıkış maddesi, tetrafloroborik asitte (HBF 4 ) çözünürse, diazonyum tuzunun tetrafloroborat anyonlu tuzu meydana gelir. Sentezlenen diazonyum tuzu, susuz ortamda dönüşümlü voltametri tekniği kullanılarak, çalışma elektroduna modifiye edilir ve Şekil 2.5 te görüldüğü gibi bir yüzey elde edilir. Modifikasyon, genellikle çok döngülü olacak şekilde yapılır. Çünkü ilk döngüde elektrot üzerinde pinhole oluşabilir ve tam olarak kaplanamayabilir. Đlk taramada 16

31 tam olarak kaplanamayan elektrot, ikinci ve daha sonraki taramalarda kaplanır ve modifiye elektrot adını alır. Şekil 2.5 Diazonyum tuzu indirgenmesi ile elde edilen yüzey Diazonyum tuzu ile modifiye edilmiş elektrot, zımpara kâğıdı ve alümina tozu kullanılarak yüzeyindeki diazonyum tuzundan temizlenip, parlatılabilir. Daha sonra su ve asetonitril ile sonikasyona tâbi tutulan elektrot, yüzeyi en son N 2 gazı akımında temizlendikten sonra tekrar modifikasyona hazır hale getirilir. Amin oksidasyonu modifikasyonu, amin grubu bağlı bir molekülün sulu ortamda camsı karbon veya platin, altın gibi metal bir çalışma elektroduna dönüşümlü voltametri yöntemi uygulanarak tutturulması ile gerçekleşmektedir ve oluşan yüzey Şekil 2.6 da görüldüğü gibidir. Dönüşümlü voltametri voltamogramında, pozitif tarama yapılarak, amin bileşiğinin yüzeye tutunma piki oldukça belirgin bir şekilde görülebilmektedir. Çoklu tarama yapılsa bile, molekül amin oksidasyonu yöntemi ile elektrot yüzeyine genellikle ilk taramada bağlanır ve ondan sonraki döngülerde pik gözlenmez. Ancak pik gözlenmese bile, döngü sayısı arttıkça, elektrot üzerinde çoklu tabakalar da oluşabilir. Elektrot yüzeyindeki çoklu tabakalar, elektrot ile çözelti içerisindeki redoks probu arasındaki elektron alışverişini engellediği için pk a tayini için pek istenmeyen bir durumdur. Şekil 2.6 Amin oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey 17

32 Amin oksidasyonu modifikasyonu ile kaplanan elektrot, diazonyum tuzu ile modifiye edilen elektrot kadar kararlı olmayabilir. Bu yüzden amin oksidasyonu ile modifiye edilen elektrodun, kaplandıktan hemen sonra kullanılması gerekmektedir, yani kullanım ömrü çok uzun değildir. Bu modifiye elektrodun temizliği, diazonyum tuzu modifikasyonu ile kaplanan elektrodun temizliği gibidir. Diazonyum tuzu sentezi ile, amin grubu içeren molekülün amin grubu, N + 2 grubuna dönüşür ve modifikasyon sırasında, N + 2 grubu ayrılır. Bu molekül elektroda karbon atomundan bağlanır. Ancak amin oksidasyonunda molekül elektroda azot atomundan bağlanır. Diazonyum tuzu modifikasyonu ile amin oksidasyonu modifikasyonu arasındaki bir başka fark ise, diazonyum tuzu modifikasyonunun susuz ortamda, amin oksidasyonu modifikasyonunun ise sulu ortamda gerçekleşmesidir. Alkol oksidasyonu modifikasyonu, hidroksil grubu bağlı bir molekülün sulu ortamda camsı karbon veya platin, altın gibi metal bir çalışma elektroduna dönüşümlü voltametri yöntemi uygulanarak tutturulması ile gerçekleşmekte ve Şekil 2.7 de görüldüğü gibi bir yüzey elde edilmektedir. Şekil 2.7 Alkol oksidasyonu yöntemi ile elde edilen yüzey Alkol oksidasyonu ile modifikasyonda da aynı amin oksidasyonunda olduğu gibi, sulu ortamda çalışılır. Modifiye edilen elektrodun temizliği, diazonyum tuzu indirgenmesi ile modifiye edilen elektrodun temizliğine benzer şekilde yapılır. 18

33 2.2.4 Modifiye yüzeylerin karakterizasyonu Modifiye yüzeylerin karakterizasyonu genel olarak iki yöntemle yapılır: Elektrokimyasal yöntemler Spektroskopik yöntemler Modifiye yüzeylerin spektroskopik yöntemlerle karakterizasyonunda kullanılan birçok yöntem vardır. Bu yöntemler, X-ışınları fotoelektron spektroskopisi (XPS), Raman Spektroskopisi, Taramalı elektron mikroskopisi (SEM), Geçirmeli elektron mikroskopisi (TEM), Taramalı geçirmeli elektron mikroskopisi (STEM), Elipsometri, Atomik kuvvet mikroskopisi (AFM), Taramalı elektrokimyasal mikroskopi (SECM), Infrared spektroskopisi (IR), Taramalı tünelleme mikroskopisi (STM) şeklinde sıralanabilir. Yüzey karakterizasyonu, elektrokimyasal olarak dönüşümlü voltametri, elektrokimyasal impedans spektroskopisi, temas açısı, kronoamperometri ve kronokulometri yöntemleri ile yapılabilmektedir. Bu yöntemlere ek olarak, elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalans yöntemi de vardır. 19

34 2.3 Elektroanalitik Teknikler ve Sınıflandırılması Elektrokimyasal teknikler, elektrot-çözelti sistemine bir elektriksel etki yapılarak sistemin verdiği cevabın ölçülmesi temeline dayanır. Daha çok akım olarak ortaya çıkan bu cevap, sistemin özellikleri hakkında bilgi verir. Bir elektrokimyasal tekniğin adına bakılarak sistemin verdiği cevabın türü ve elektriksel etki tam olarak anlaşılmayabilir. Genel olarak bütün elektrokimyasal tekniklerde potansiyel, akım ve zaman parametreleri bulunur ve bu parametreler de elektrokimyasal tekniğin adını belirler. Örneğin, voltametride potansiyel-akım, kronoamperometride zamanakım ve kronokulometride zaman-yük parametreleri bulunmaktadır. Çalışma elektroduna potansiyel uygulanması sonucunda elektrolitik hücreden geçen akımın ölçülmesine dayanan elektroanalitik metotlara genel olarak voltametri adı verilir. Çalışma elektrodu üzerinde maddelerin indirgenmesinden dolayı oluşan akıma katodik akım, yükseltgenmesinden dolayı oluşan akıma ise anodik akım denir. Voltametride deneyler üçlü elektrot sisteminde gerçekleştirilmektedir. Potansiyeli değişen elektrot, indikatör elektrot veya çalışma elektrodu adını alır. Voltametride çeşitli indikatör elektrotlar kullanılır. Bu elektrotlar; platin, altın, paladyum, nikel, grafit, camsı karbon, karbon pasta, cıva vb. elektrotlardır. Referans elektrot, potansiyeli deney süresince sabit kalan elektrottur. Referans elektrot olarak, Ag/AgCl veya doymuş kalomel elektrot kullanılır. Elektrot sistemindeki üçüncü elektrot ise karşıt ya da yardımcı elektrottur. Yardımcı elektrot olarak ise genellikle Pt tel kullanılır. Elektrotların elektrokimyasal modifikasyonunda ve karakterizasyonunda daha çok dönüşümlü voltametri, kronoamperometri, kronokulometri ve elektrokimyasal impedans spektroskopisi teknikleri kullanılır. Aşağıda bu teknikler hakkında kısaca bilgi verilmiştir. 20

35 2.3.1 Elektrokimyasal Kuartz Kristal Mikrobalans (EQCM) Elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalans tekniğinde kullanılan kuartz kristal, elektrokimyada birçok uygulaması olan, yıllardır kullanılan çok hassas bir piezoelektrik malzemedir. Elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalansın önemi, elektrot yüzeyindeki kütle değişimini veya yüzeyindeki sıvı tabakanın viskozite ve yoğunluğundaki değişimi ölçebilmesidir. Simetri merkezinden yoksun birçok kristalin karakteristik özelliklerinden biri, piezoelektriktir. Piezoelektrik, kristale bir gerilim uygulandığında, elektriksel alan üretebilen bir özelliktir. Kuartz kristal de, doğal bir piezoelektrik malzemedir. Şekil 2.8 Kuartz kristali 21

36 Şekil 2.9 Kristal örgüsü EQCM ölçümleri genellikle, dönüşümlü voltametri, diferansiyel kapasitans, kronokulometri gibi diğer elektrokimyasal ölçümler ile birlikte kullanılmaktadır. Bu şekilde, elektrot / elektrolit ara yüzeyinde var olan çeşitli türlerin miktarı ve tipi hakkında daha fazla bilgi edinilebilir. Şekil 2.10 QCM200 sisteminin temel kurulumu 22

37 Sauerbrey, bir kütle sensörü olarak kuartz kristallerin potansiyel yararlılığının farkına varan ilk bilim adamıdır. Sauerbrey, gaz fazında EQCM elektrodun yüzeyindeki kütle değişimleri ile ilgili bu doğal piezoelektrik malzemelerin aşırı hassasiyetini ispat etmiştir. Sauerbrey in bu alanda elde ettiği ana sonuç, kristalin titreşim frekansında gözlenen değişim ile EQCM elektrot yüzeyinde birim alandaki kütle değişimini bağıntılandıran Sauerbrey denklemidir. f = - C f m (2.4) Sauerbrey denkleminde; f: C f : Gözlenen frekans değişimi, Hz Kuartz kristal rezonatörün boyutlarına ve özelliklerine bağlı bir sabit m: Birim alandaki kütle değişimi, g/cm 2 göstermektedir. Frekans değeri, kütle artışı ile azalır. Ancak, frekans değişiminin bağlı olduğu başka parametreler de vardır. Bunlar; - Çözelti viskozitesi, - Viskoelastik özellikleri, - Sıcaklık değişimi, - Yüzey pürüzlülüğündeki değişim, - Ortamın basıncı. 23

38 f = - C f m (2.5) 2 2f0 C = (2.6) ρµa f 2 2f0 m f=- (2.7) A µρ Burada; f: frekans değişimi, Hz f 0 : ana frekans, Hz m: kütle değişimi, g A: elektrot alanı, cm 2 µ: kristalin kesme katsayısı (shear modulus of crystal) ρ: kristal yoğunluğu, g/cm 3 göstermektedir. Elektrokimyasal kuartz kristal mikrobalans yöntemi, tek tabaka ve çoklu tabakaların birikme ve çözünmelerinde, potansiyel altında birikmede (UDP), polimer kaplı elektrotlardaki kütle transferinde, elektrotlardaki korozyon çalışmalarında, adsorpsiyon ve desorpsiyon işlemlerinde, reaksiyon mekanizmasının aydınlatılmasında, yüzey pk a tayinlerinde ve analitik sensör çalışmalarında kullanılır. Metal-çözelti ara yüzeyinde gerçekleşen ve EQCM nin duyarlı olduğu tek işlem, kütle değişimi değildir. EQCM, bunun yanı sıra, yüzeydeki viskozite ve yoğunluk değişimi, basınç, sıcaklık ve elektrot pürüzlülüğü gibi diğer değişimlere de hassastır. f = f kütle + f viskozite/yoğunluk + f basınç + f pürüzlülük + f sıcaklık 24

39 Çözelti viskozitesi Titreşen kuartz kristalin viskoz ortam ile etkileşimi, ürün yoğunluğu ve çözelti viskozitesinin karekökü ile orantılı olan frekansın azalması ile ifade edilir. 3/2 f viskozite/yoğunluk = - f 0 (η l ρ l / η q ρ q ) 1/2 Burada; f 0 : temel frekans η l : yoğunluk ρ l : çözeltinin viskozitesi göstermektedir. Viskoelastik özellikler EQCM elektrodundaki kütle değişimi, frekansta bir kaymaya neden olur. Ancak, rezonans frekansı yüzeyde sadece katı olarak bağlanan kütlelerden etkilenmez, bunun yanında, özellikle kalın tabakalar veya adsorbe olmuş polimerler için, adsorbe olan tabakaların viskoelastik özelliklerinden de etkilenir. f viskoelastik = -2f 0 2 (η q ρ q ) 1/2 [( m/a) + { (η f ρ f ) 1/2 /(4πf 0 ) 1/2 }] Sıcaklık Kesik kuartz kristalin sıcaklığa bağlılığı oldukça farklıdır. Sıcaklığın sınırlı bir aralığı (0-80 C) için, bağlılık azalmakta ve doğrusallık oluşmaktadır. 25

40 Şekil 2.11 Sıcaklık katsayısının kristalin kalınlığına ve uzunluğuna bağlılığı C T nin sayısal değeri, kristalin tasarımına ve üretim yöntemine bağlıdır. Farklı kristal tasarımlarına sahip kristallerin farklı sıcaklık katsayılarına vardır. Sıcaklık katsayısı, kristalin kalınlığına (a) ve uzunluğuna (b) bağlıdır. f sıcaklık = -C T f 0 T Pürüzlülük Katı elektrolitlerin bir dezavantajı, gerçek yüzey alanının tam olarak bilinmemesidir. Çünkü çoğu katı yüzey pürüzlüdür. Bu değer, frekans kaymasının gözlendiği değerle ilişkilendirildiğinde, diğer yüzey bilgileriyle birlikte anlamlı olur. Yüzey pürüzlü olduğu zaman, girintiler arasına sıvı moleküller saklanır ve bu moleküller kristal ile birlikte titreşebilirler, böylece gerçek olmayan bir kütle hesaplanmasına yol açarlar. 26

1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı

1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı 1,3-bis-(p-iminobenzoik asit)indan Langmuir-Blodgett filmlerinin karakterizasyonu ve organik buhar duyarlılığı MURAT EVYAPAN *, RİFAT ÇAPAN *, HİLMİ NAMLI **, ONUR TURHAN **,GEORGE STANCİU *** * Balıkesir

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PLATİN ELEKTROT YÜZEYLERİNE TUTTURULMUŞ ORGANİK MOLEKÜLLERİN ELEKTROKİMYASAL TEKNİKLERLE pk a DEĞERLERİNİN TAYİNİ Seçil TEKİN KİMYA ANABİLİM

Detaylı

Suda çözündüğünde hidrojen iyonu verebilen maddeler asit, hidroksil iyonu verebilenler baz olarak tanımlanmıştır.

Suda çözündüğünde hidrojen iyonu verebilen maddeler asit, hidroksil iyonu verebilenler baz olarak tanımlanmıştır. 7. ASİTLER VE BAZLAR Arrhenius AsitBaz Tanımı (1884) (Svante Arrhenius) Suda çözündüğünde hidrojen iyonu verebilen maddeler asit, hidroksil iyonu verebilenler baz olarak tanımlanmıştır. HCl H + + Cl NaOH

Detaylı

ELEKTROKİMYA Elektrokimya: Elektrokimyasal hücre

ELEKTROKİMYA Elektrokimya: Elektrokimyasal hücre ELEKTROKİMYA Elektrokimya: Maddenin elektrik enerjisiyle etkileşmesi ve sonucunda meydana gelen kimyasal dönüşümler ile fiziksel değişiklikleri ve kimyasal enerjinin elektrik enerjisine çevrilmesini inceleyen

Detaylı

Korozyon Hızı Ölçüm Metotları. Abdurrahman Asan

Korozyon Hızı Ölçüm Metotları. Abdurrahman Asan Korozyon Hızı Ölçüm Metotları Abdurrahman Asan 1 Giriş Son zamanlara değin, korozyon hızının ölçülmesi, başlıca ağırlık azalması yöntemine dayanıyordu. Bu yöntemle, korozyon hızının duyarlı olarak belirlenmesi

Detaylı

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu

Paylaşılan elektron ya da elektronlar, her iki çekirdek etrafında dolanacaklar, iki çekirdek arasındaki bölgede daha uzun süre bulundukları için bu 4.Kimyasal Bağlar Kimyasal Bağlar Aynı ya da farklı cins atomları bir arada tutan kuvvetlere kimyasal bağlar denir. Pek çok madde farklı element atomlarının birleşmesiyle meydana gelmiştir. İyonik bağ

Detaylı

Şekilde görüldüğü gibi Gerilim/akım yoğunluğu karakteristik eğrisi dört nedenden dolayi meydana gelir.

Şekilde görüldüğü gibi Gerilim/akım yoğunluğu karakteristik eğrisi dört nedenden dolayi meydana gelir. Bir fuel cell in teorik açık devre gerilimi: Formülüne göre 100 oc altinda yaklaşık 1.2 V dur. Fakat gerçekte bu değere hiçbir zaman ulaşılamaz. Şekil 3.1 de normal hava basıncında ve yaklaşık 70 oc da

Detaylı

YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ

YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ YENİ BİR İLETKEN POLİMER: POLİ(3,8 DİAMİNOBENZO[c]SİNNOLİN) ELEKTROKİMYASAL ÜRETİMİ VE ELEKTROKROMİK ÖZELLİKLERİNİN İNCELENMESİ Eda AKGÜL a *, Ahmet Ferat ÜZDÜRMEZ b, Handan GÜLCE a, Ahmet GÜLCE a, Emine

Detaylı

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları

1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları 1. Giriş 2. Yayınma Mekanizmaları 3. Kararlı Karasız Yayınma 4. Yayınmayı etkileyen faktörler 5. Yarı iletkenlerde yayınma 6. Diğer yayınma yolları Sol üstte yüzey seftleştirme işlemi uygulanmış bir çelik

Detaylı

Elektrot Potansiyeli. (k) (k) (k) Tepkime vermez

Elektrot Potansiyeli. (k) (k) (k) Tepkime vermez Elektrot Potansiyeli Uzun metal parçası, M, elektrokimyasal çalışmalarda kullanıldığında elektrot adını alır. M n+ metal iyonları içeren bir çözeltiye daldırılan bir elektrot bir yarı-hücre oluşturur.

Detaylı

AKTİVİTE KATSAYILARI Enstrümantal Analiz

AKTİVİTE KATSAYILARI Enstrümantal Analiz 1 AKTİVİTE KATSAYILARI Enstrümantal Analiz Bir taneciğin, aktivitesi, a M ile molar konsantrasyonu [M] arasındaki bağıntı, a M = f M [M] (1) ifadesiyle verilir. f M aktivite katsayısıdır ve birimsizdir.

Detaylı

GENEL KİMYA. 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar

GENEL KİMYA. 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar GENEL KİMYA 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar Kimyasal Türler Doğada bulunan bütün maddeler tanecikli yapıdadır. Maddenin özelliğini gösteren küçük yapı

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PLATİN ELEKTROTUN P-AMİNOBENZOİK ASİT İLE MODİFİKASYONU VE KARARLILIĞININ BELİRLENMESİ

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PLATİN ELEKTROTUN P-AMİNOBENZOİK ASİT İLE MODİFİKASYONU VE KARARLILIĞININ BELİRLENMESİ ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PLATİN ELEKTROTUN P-AMİNOBENZOİK ASİT İLE MODİFİKASYONU VE KARARLILIĞININ BELİRLENMESİ Mestan ANIL DEMİR KİMYA ANABİLİM DALI ANKARA 2008 Her

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU. hasanyolcu.wordpress.com

Yrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU. hasanyolcu.wordpress.com Yrd. Doç. Dr. H. Hasan YOLCU hasanyolcu.wordpress.com En az iki atomun belli bir düzenlemeyle kimyasal bağ oluşturmak suretiyle bir araya gelmesidir. Aynı atomda olabilir farklı atomlarda olabilir. H 2,

Detaylı

Her madde atomlardan oluşur

Her madde atomlardan oluşur 2 Yaşamın kimyası Figure 2.1 Helyum Atomu Çekirdek Her madde atomlardan oluşur 2.1 Atom yapısı - madde özelliği Elektron göz ardı edilebilir kütle; eksi yük Çekirdek: Protonlar kütlesi var; artı yük Nötronlar

Detaylı

a. Yükseltgenme potansiyeli büyük olanlar daha aktifdir.

a. Yükseltgenme potansiyeli büyük olanlar daha aktifdir. ELEKTROKİMYA A. AKTİFLİK B. PİLLER C. ELEKTROLİZ A. AKTİFLİK Metallerin elektron verme, ametallerin elektron alma yatkınlıklarına aktiflik denir. Yani bir metal ne kadar kolay elektron veriyorsa bir ametal

Detaylı

Şekil 1. Elektrolitik parlatma işleminin şematik gösterimi

Şekil 1. Elektrolitik parlatma işleminin şematik gösterimi ELEKTROLİTİK PARLATMA VE DAĞLAMA DENEYİN ADI: Elektrolitik Parlatma ve Dağlama DENEYİN AMACI: Elektrolit banyosu içinde bir metalde anodik çözünme yolu ile düzgün ve parlatılmış bir yüzey oluşturmak ve

Detaylı

Nanolif Üretimi ve Uygulamaları

Nanolif Üretimi ve Uygulamaları Nanolif Üretimi ve Uygulamaları Doç. Dr. Atilla Evcin Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü Çözelti Özellikleri Elektro-eğirme sırasında kullanılacak çözeltinin özellikleri elde edilecek fiber yapısını

Detaylı

GENEL KİMYA. 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar

GENEL KİMYA. 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar GENEL KİMYA 4. Konu: Kimyasal türler, Kimyasal türler arasındaki etkileşimler, Kimyasal Bağlar Kimyasal Türler Doğada bulunan bütün maddeler tanecikli yapıdadır. Maddenin özelliğini gösteren küçük yapı

Detaylı

BÖLÜM. Elektrotlar ve Elektrokimyasal Hücreler 1. ÜNİTE İÇERİK Elektrot ve Elektrolit Yarı Hücre ve Hücre

BÖLÜM. Elektrotlar ve Elektrokimyasal Hücreler 1. ÜNİTE İÇERİK Elektrot ve Elektrolit Yarı Hücre ve Hücre 1. 2 1. İÇERİK 1.2.1 Elektrot ve Elektrolit 1.2.2 Yarı Hücre ve Hücre Elektrotlar ve Elektrokimyasal Hücreler Bitkilerin fotosentez yapması, metallerin arıtılması, yakıt hücrelerinin görev yapması gibi

Detaylı

3.1 ATOM KÜTLELERİ... 75 3.2 MOL VE MOLEKÜL KAVRAMLARI... 77 3.2.1 Mol Hesapları... 79 SORULAR 3... 84

3.1 ATOM KÜTLELERİ... 75 3.2 MOL VE MOLEKÜL KAVRAMLARI... 77 3.2.1 Mol Hesapları... 79 SORULAR 3... 84 v İçindekiler KİMYA VE MADDE... 1 1.1 KİMYA... 1 1.2 BİRİM SİSTEMİ... 2 1.2.1 SI Uluslararası Birim Sistemi... 2 1.2.2 SI Birimleri Dışında Kalan Birimlerin Kullanılması... 3 1.2.3 Doğal Birimler... 4

Detaylı

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ

BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ BARTIN ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ METALURJİ VE MALZEME MÜHENDİSLİĞİ MALZEME LABORATUARI II DERSİ AKIMLI VE AKIMSIZ KAPLAMALAR DENEY FÖYÜ Gelişen teknoloji ile beraber birçok endüstri alanında kullanılabilecek

Detaylı

6-AMİNO-m-KRESOL POLİMERİNİN PASLANMAZ ÇELİK ÜZERİNE SENTEZİ VE KOROZYON PERFORMANSININ İNCELENMESİ *

6-AMİNO-m-KRESOL POLİMERİNİN PASLANMAZ ÇELİK ÜZERİNE SENTEZİ VE KOROZYON PERFORMANSININ İNCELENMESİ * 6-AMİNO-m-KRESOL POLİMERİNİN PASLANMAZ ÇELİK ÜZERİNE SENTEZİ VE KOROZYON PERFORMANSININ İNCELENMESİ * Synthesis and Investigation of Corrosion Performance of 6-Amino-m-Cresol on Stainless Steel Esra PALMANAK

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM 06-07 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI. SINIF VE MEZUN GRUP KİMYA HAFTA DERS SAATİ. Kimya nedir?. Kimya ne işe yarar?. Kimyanın sembolik dili Element-sembol Bileşik-formül. Güvenliğimiz ve Kimya KONU ADI

Detaylı

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KİMYA ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KİMYA ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI DOKTORA PROGRAMI BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL KIM-6501 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 KIM-6601 TEZ HAZIRLIK ÇALIŞMASI Z 0 1 1 0 1 20 1 21 12 30 İKİNCİ YARIYIL KIM-6502 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 KIM-6602

Detaylı

Adsorpsiyon. Kimyasal Temel İşlemler

Adsorpsiyon. Kimyasal Temel İşlemler Adsorpsiyon Kimyasal Temel İşlemler Adsorpsiyon Adsorbsiyon, malzeme(lerin) derişiminin ara yüzeyde (katı yüzeyinde) yığın derişimine göre artışı şeklinde tanımlanabilir. Adsorpsiyon yüzeyde tutunma olarak

Detaylı

Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM. o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ

Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM. o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ Serüveni 3. ÜNİTE KİMYASAL TÜRLER ARASI ETKİLEŞİM GÜÇLÜ ETKİLEŞİM o İYONİK BAĞ o KOVALENT BAĞ o METALİK BAĞ KİMYASAL TÜR 1. İYONİK BAĞ - - Ametal.- Kök Kök Kök (+) ve (-) yüklü iyonların çekim kuvvetidir..halde

Detaylı

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI

ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI ÇEV416 ENDÜSTRİYEL ATIKSULARIN ARITILMASI 8.Kolloid Giderimi Yrd. Doç. Dr. Kadir GEDİK Çapları 10-6 mm 10-3 mm ( 0.001-1μm) arasındadır. Kil, kum, Fe(OH) 3, virusler (0.03-0.3μm) Bir maddenin kendisi için

Detaylı

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ CAMSI KARBON ELEKTROT YÜZEYĠNDE 4- NĠTRO-1-NAFTĠLAMĠNĠN ELEKTROKĠMYASAL OKSĠDASYONUYLA YENĠ BĠR MODĠFĠYE ELEKTROT HAZIRLANMASI Esra Emine KARABĠLGĠN YÜKSEK

Detaylı

Dielektrik malzeme DİELEKTRİK ÖZELLİKLER. Elektriksel Kutuplaşma. Dielektrik malzemeler. Kutuplaşma Türleri 15.4.2015. Elektronik kutuplaşma

Dielektrik malzeme DİELEKTRİK ÖZELLİKLER. Elektriksel Kutuplaşma. Dielektrik malzemeler. Kutuplaşma Türleri 15.4.2015. Elektronik kutuplaşma Dielektrik malzeme DİELEKTRİK ÖZELLİKLER Dielektrik malzemeler; serbest elektron yoktur, yalıtkan malzemelerdir, uygulanan elektriksel alandan etkilenebilirler. 1 2 Dielektrik malzemeler Elektriksel alan

Detaylı

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ KARBON VE METAL ELEKTROTLARIN BAZI AROMATİK AMİNLERLE ELEKTROKİMYASAL MODİFİKASYONU VE

ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ KARBON VE METAL ELEKTROTLARIN BAZI AROMATİK AMİNLERLE ELEKTROKİMYASAL MODİFİKASYONU VE ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ KARBON VE METAL ELEKTROTLARIN BAZI AROMATİK AMİNLERLE ELEKTROKİMYASAL MODİFİKASYONU VE KARAKTERİZASYONU Neslihan ÖZDEMİR KİMYA ANABİLİM DALI

Detaylı

KİMYASAL DENGE. AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır.

KİMYASAL DENGE. AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır. KİMYASAL DENGE AMAÇ Bu deneyin amacı öğrencilerin reaksiyon denge sabitini,k, deneysel olarak bulmalarıdır. TEORİ Bir kimyasal tepkimenin yönü bazı reaksiyonlar için tek bazıları için ise çift yönlüdür.

Detaylı

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş

KİMYA-IV. Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş KİMYA-IV Yrd. Doç. Dr. Yakup Güneş Organik Kimyaya Giriş Kimyasal bileşikler, eski zamanlarda, elde edildikleri kaynaklara bağlı olarak Anorganik ve Organik olmak üzere, iki sınıf altında toplanmışlardır.

Detaylı

6.4. Çözünürlük üzerine kompleks oluşumunun etkisi ------------ 6.5. Çözünürlük üzerine hidrolizin etkisi ---------------------------- 6.6.

6.4. Çözünürlük üzerine kompleks oluşumunun etkisi ------------ 6.5. Çözünürlük üzerine hidrolizin etkisi ---------------------------- 6.6. iii İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ ------------------------------------------------------------------- 2. TANIMLAR ------------------------------------------------------------ 2.1. Atom-gram -------------------------------------------------------

Detaylı

Soygazların bileşik oluşturamamasının sebebi bütün orbitallerinin dolu olmasındandır.

Soygazların bileşik oluşturamamasının sebebi bütün orbitallerinin dolu olmasındandır. KİMYASAL BAĞLAR Kimyasal bağ, moleküllerde atomları birarada tutan kuvvettir. Bir bağın oluşabilmesi için atomlar tek başına bulundukları zamankinden daha kararlı (az enerjiye sahip) olmalıdırlar. Genelleme

Detaylı

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KİMYA ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KİMYA ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI DOKTORA PROGRAMI BİRİNCİ YIL BİRİNCİ YARIYIL KIM-6501 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 KIM-6601 TEZ HAZIRLIK ÇALIŞMASI Z 0 1 1 0 1 20 1 21 12 30 İKİNCİ YARIYIL KIM-6502 UZMANLIK ALAN DERSİ Z 8 0 8 0 9 KIM-6602

Detaylı

KOROZYON. Teorik Bilgi

KOROZYON. Teorik Bilgi KOROZYON Korozyon, metalik malzemelerin içinde bulundukları ortamla reaksiyona girmeleri sonucu, dışardan enerji vermeye gerek olmadan, doğal olarak meydan gelen olaydır. Metallerin büyük bir kısmı su

Detaylı

5.111 Ders Özeti #22 22.1. (suda) + OH. (suda)

5.111 Ders Özeti #22 22.1. (suda) + OH. (suda) 5.111 Ders Özeti #22 22.1 Asit/Baz Dengeleri Devamı (Bölümler 10 ve 11) Konular: Zayıf baz içeren dengeler, tuz çözeltilerinin ph sı ve tamponlar Çarşamba nın ders notlarından 2. Suda Baz NH 3 H 2 OH Bazın

Detaylı

HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN. Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği DENEY NO: 5 DENEYİN ADI: SUYUN ELEKTRİK ENERJİSİ İLE AYRIŞMASI

HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN. Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği DENEY NO: 5 DENEYİN ADI: SUYUN ELEKTRİK ENERJİSİ İLE AYRIŞMASI HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği DENEY NO: 5 DENEYİN ADI: SUYUN ELEKTRİK ENERJİSİ İLE AYRIŞMASI DENEYİN AMACI: ELEKTRİK ENERJİSİNİ KULLANARAK SUYU KENDİSİNİ OLUŞTURAN SAF MADDELERİNE

Detaylı

Elektrokimya. KIM254 Analitik Kimya 2 - Dr.Erol ŞENER

Elektrokimya. KIM254 Analitik Kimya 2 - Dr.Erol ŞENER Elektrokimya Maddenin elektrik enerjisi ile etkileşimi sonucu ortaya çıkan kimyasal dönüşümler ile fiziksel değişiklikleri ve kimyasal enerjinin elektrik enerjisine çevrilmesini inceleyen bilimdalı elektrokimyadır.

Detaylı

Aşağıda verilen özet bilginin ayrıntısını, ders kitabı. olarak önerilen, Erdik ve Sarıkaya nın Temel. Üniversitesi Kimyası" Kitabı ndan okuyunuz.

Aşağıda verilen özet bilginin ayrıntısını, ders kitabı. olarak önerilen, Erdik ve Sarıkaya nın Temel. Üniversitesi Kimyası Kitabı ndan okuyunuz. KİMYASAL BAĞLAR Aşağıda verilen özet bilginin ayrıntısını, ders kitabı olarak önerilen, Erdik ve Sarıkaya nın Temel Üniversitesi Kimyası" Kitabı ndan okuyunuz. KİMYASAL BAĞLAR İki atom veya atom grubu

Detaylı

KİMYA II DERS NOTLARI

KİMYA II DERS NOTLARI KİMYA II DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Genel anlamda elektrokimya elektrik enerjisi üreten veya harcayan redoks reaksiyonlarını inceler. Elektrokimya pratikte büyük öneme sahip bir konudur. Piller,

Detaylı

ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ

ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ ATOMLAR ARASI BAĞLAR Doç. Dr. Ramazan YILMAZ Sakarya Üniversitesi, Teknoloji Fakültesi, Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Esentepe Kampüsü, 54187, SAKARYA Atomlar Arası Bağlar 1 İyonik Bağ 2 Kovalent

Detaylı

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler

Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprağın Katı ve Sıvı Fazı Arasındaki Etkileşimler Toprakta bulunan katı (mineral ve organik madde), sıvı (toprak çözeltisi ve bileşenleri) ve gaz fazları sürekli olarak etkileşim içerisindedir. Bunlar

Detaylı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı metallerin yeniden kazanımı 2016-2017 güz yy. Prof. Dr. Gökhan Orhan MF212 katot - + Cu + H 2+ SO 2-4 OH- Anot Reaksiyonu Cu - 2e - Cu 2+ E 0 = + 0,334 Anot Reaksiyonu 2H 2 O O 2 + 4H + + 4e - E 0 = 1,229-0,0591pH

Detaylı

Yrd.Doç.Dr. Emre YALAMAÇ. Yrd.Doç.Dr. Emre YALAMAÇ İÇERİK

Yrd.Doç.Dr. Emre YALAMAÇ. Yrd.Doç.Dr. Emre YALAMAÇ İÇERİK İÇERİK Elementlere, Bileşiklere ve Karışımlara atomik boyutta bakış Dalton Atom Modeli Atom Fiziğinde Buluşlar - Elektronların Keşfi - Atom Çekirdeği Keşfi Günümüz Atom Modeli Kimyasal Elementler Periyodik

Detaylı

İletkenlik, maddenin elektrik akımını iletebilmesinin ölçüsüdür.

İletkenlik, maddenin elektrik akımını iletebilmesinin ölçüsüdür. İletkenlik, maddenin elektrik akımını iletebilmesinin ölçüsüdür. C= 1/R dir. Yani direncin tersidir. Birimi S.m -1 dir. (Siemens birimi Alman bilim insanı ve mucit Werner von Siemens e ithafen verilmiştir)

Detaylı

Atomlar ve Moleküller

Atomlar ve Moleküller Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli

Detaylı

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ORGANİK KİMYA LABORATUVARI DENEY 8 : YÜZEY GERİLİMİNİN BELİRLENMESİ DENEYİN AMACI Gazlarda söz konusu olmayan yüzey gerilimi sıvı

Detaylı

10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar

10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar 10. Sınıf Kimya Konuları KİMYANIN TEMEL KANUNLARI VE TEPKİME TÜRLERİ Kimyanın Temel Kanunları Kütlenin korunumu, sabit oranlar ve katlı oranlar kanunları Demir (II) sülfür bileşiğinin elde edilmesi Kimyasal

Detaylı

TEZ ONAYI A yça ÇİFTÇİ tarafından hazırlanan Diazonyum Tuzu İndirgemesi ile Hazırlanan Yüzeylerin Elipsometrik ve Elektrokimyasal Metotlarla İncelenme

TEZ ONAYI A yça ÇİFTÇİ tarafından hazırlanan Diazonyum Tuzu İndirgemesi ile Hazırlanan Yüzeylerin Elipsometrik ve Elektrokimyasal Metotlarla İncelenme ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ DİAZONYUM TUZU İNDİRGEMESİ İLE HAZIRLANAN YÜZEYLERİN ELİPSOMETRİK VE ELEKTROKİMYASAL METOTLARLA İNCELENMESİ Ayça ÇİFTÇİ KİMYA ANABİLİM DALI

Detaylı

Korozyon tanımını hatırlayalım

Korozyon tanımını hatırlayalım 8..20 Korozyonun kimyasal ve elektrokimyasal oluşum mekanizması Korozyon tanımını hatırlayalım Korozyon tepkimeleri, çoğu metallerin termodinamik kararsızlığı sonucu (Au, Pt, Ir ve Pd gibi soy metaller

Detaylı

3) Oksijenin pek çok bileşiğindeki yükseltgenme sayısı -2 dir. Ancak, H 2. gibi peroksit bileşiklerinde oksijenin yükseltgenme sayısı -1 dir.

3) Oksijenin pek çok bileşiğindeki yükseltgenme sayısı -2 dir. Ancak, H 2. gibi peroksit bileşiklerinde oksijenin yükseltgenme sayısı -1 dir. 5.111 Ders Özeti #25 Yükseltgenme/İndirgenme Ders 2 Konular: Elektrokimyasal Piller, Faraday Yasaları, Gibbs Serbest Enerjisi ile Pil-Potansiyelleri Arasındaki İlişkiler Bölüm 12 YÜKSELTGENME/İNDİRGENME

Detaylı

Bileşikteki atomların cinsini ve oranını belirten formüldür. Kaba formül ile bileşiğin molekül ağırlığı hesaplanamaz.

Bileşikteki atomların cinsini ve oranını belirten formüldür. Kaba formül ile bileşiğin molekül ağırlığı hesaplanamaz. BİLEŞİKLER Birden fazla elementin belirli oranlarda kimyasal yollarla bir araya gelerek, kendi özelligini kaybedip oluşturdukları yeni saf maddeye bileşik denir. Bileşikteki atomların cins ve sayısını

Detaylı

Sıvılardan ekstraksiyon:

Sıvılardan ekstraksiyon: Sıvılardan ekstraksiyon: Sıvı haldeki bir karışımdan bir maddenin, bu maddenin içinde bulunduğu çözücü ile karışmayan ve bu maddeyi çözen bir başka çözücü ile çalkalanarak ilgili maddenin ikinci çözücüye

Detaylı

KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ

KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ KOROZYONDAN KORUNMA YÖNTEMLERİ Belli bir ortam içinde bulunan metalik yapının korozyonunu önlemek veya korozyon hızını azaltmak üzere alınacak önlemleri üç ana grup altında toplanabilir. Korozyondan Korunma

Detaylı

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ Oluşturacağı her 1 g organik madde için bitkinin 500 g kadar suyu kökleriyle alması ve tepe (uç) noktasına kadar taşıyarak atmosfere aktarması gerekir. Normal su düzeyinde hayvan hücrelerinin

Detaylı

ve denge sabitleri gibi bilgilere ulaşı şılabilir.

ve denge sabitleri gibi bilgilere ulaşı şılabilir. ELEKTROANALİTİK K KİMYAK Elektrokimya: Maddenin elektrik enerjisi ile etkileşmesi sonucu ortaya çıkan fiziksel ve kimyasal enerjinin elektrik enerjisine çevrilmesini inceleyen bilim dalı. Elektroanalitik

Detaylı

Genel Kimya 101-Lab (4.Hafta) Asit Baz Teorisi Suyun İyonlaşması ve ph Asit Baz İndikatörleri Asit Baz Titrasyonu Deneysel Kısım

Genel Kimya 101-Lab (4.Hafta) Asit Baz Teorisi Suyun İyonlaşması ve ph Asit Baz İndikatörleri Asit Baz Titrasyonu Deneysel Kısım Genel Kimya 101-Lab (4.Hafta) Asit Baz Teorisi Suyun İyonlaşması ve ph Asit Baz İndikatörleri Asit Baz Titrasyonu Deneysel Kısım Asit Baz Teorisi Arrhenius Teorisi: Sulu çözeltlerine OH - iyonu bırakan

Detaylı

Hidroklorik asit ve sodyum hidroksitin reaksiyonundan yemek tuzu ve su meydana gelir. Bu kimyasal olayın denklemi

Hidroklorik asit ve sodyum hidroksitin reaksiyonundan yemek tuzu ve su meydana gelir. Bu kimyasal olayın denklemi KİMYASAL DENKLEMLER İki ya da daha fazla maddenin birbirleri ile etkileşerek kendi özelliklerini kaybedip yeni özelliklerde bir takım ürünler meydana getirmesine kimyasal olay, bunların formüllerle gösterilmesine

Detaylı

HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN. Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği. DENEY NO: 6 DENEYİN ADI: DOYMUŞ NaCl ÇÖZELTİSİNİN ELEKTROLİZİ

HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN. Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği. DENEY NO: 6 DENEYİN ADI: DOYMUŞ NaCl ÇÖZELTİSİNİN ELEKTROLİZİ HAZIRLAYAN Mutlu ŞAHİN Hacettepe Fen Bilgisi Öğretmenliği DENEY NO: 6 DENEYİN ADI: DOYMUŞ NaCl ÇÖZELTİSİNİN ELEKTROLİZİ DENEYİN AMACI: Doymuş NaCl çözeltisinin elektroliz sonucu elementlerine ayrışmasının

Detaylı

KOROZYONUN ELEKTROKİMYASAL PRENSİPLERİ

KOROZYONUN ELEKTROKİMYASAL PRENSİPLERİ KOROZYONUN ELEKTROKİMYASAL PRENSİPLERİ Bir malzemenin kimyasal bileşimi ve fiziksel bütünlüğü korozif bir ortam içerisinde değişir. Malzemeler; Korozif bir sıvı ile çözünebilir, Yüksek sıcaklıklarda bozunabilir,

Detaylı

BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1

BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1 BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK Atom yapısı Bağ tipleri 1 Atomların Yapıları Atomlar başlıca üç temel atom altı parçacıktan oluşur; Protonlar (+ yüklü) Nötronlar (yüksüz) Elektronlar (-yüklü) Basit bir atom

Detaylı

MAKRO-MEZO-MİKRO. Deney Yöntemleri. MİKRO Deneyler Zeta Potansiyel Partikül Boyutu. MEZO Deneyler Reolojik Ölçümler Reometre (dinamik) Roww Hücresi

MAKRO-MEZO-MİKRO. Deney Yöntemleri. MİKRO Deneyler Zeta Potansiyel Partikül Boyutu. MEZO Deneyler Reolojik Ölçümler Reometre (dinamik) Roww Hücresi Kolloidler Bir maddenin kendisi için çözücü olmayan bir ortamda 10-5 -10-7 cm boyutlarında dağılmasıyla oluşan çözeltiye kolloidal çözelti denir. Çimento, su, agrega ve bu sistemin dispersiyonuna etki

Detaylı

ASİTLER- BAZLAR. Suyun kendi kendine iyonlaşmasına Suyun Otonizasyonu - Otoprotoliz adı verilir. Suda oluşan H + sadece protondur.

ASİTLER- BAZLAR. Suyun kendi kendine iyonlaşmasına Suyun Otonizasyonu - Otoprotoliz adı verilir. Suda oluşan H + sadece protondur. ASİTLER- BAZLAR SUYUN OTONİZASYONU: Suyun kendi kendine iyonlaşmasına Suyun Otonizasyonu - Otoprotoliz adı verilir. Suda oluşan H + sadece protondur. H 2 O (S) H + (suda) + OH - (Suda) H 2 O (S) + H +

Detaylı

BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1

BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK. Atom yapısı. Bağ tipleri. Chapter 2-1 BÖLÜM 2 ATOMİK YAPI İÇERİK Atom yapısı Bağ tipleri 1 Atomların Yapıları Atomlar başlıca üç temel atom altı parçacıktan oluşur; Protonlar (+ yüklü) Nötronlar (yüksüz) Elektronlar (-yüklü) Basit bir atom

Detaylı

MADDENİN SINIFLANDIRILMASI

MADDENİN SINIFLANDIRILMASI MADDENİN SINIFLANDIRILMASI MADDE Saf madde Karışımlar Element Bileşik Homojen Karışımlar Heterojen Karışımlar ELEMENT Tek cins atomlardan oluşmuş saf maddeye element denir. ELEMENTLERİN ÖZELLİKLERİ Elementler

Detaylı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı

MEMM4043 metallerin yeniden kazanımı metallerin yeniden kazanımı Endüstriyel Atık Sulardan Metal Geri Kazanım Yöntemleri 2016-2017 güz yy. Prof. Dr. Gökhan Orhan MF212 Atıksularda Ağır Metal Konsantrasyonu Mekanik Temizleme Kimyasal Temizleme

Detaylı

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry Chapter 4: Biomolecules, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry/Hikmet Geckil Chapter 4: Biomolecules 2 BİYOMOLEKÜLLER Bilim adamları hücreyi

Detaylı

KOROZYON DERS NOTU. Doç. Dr. A. Fatih YETİM 2015

KOROZYON DERS NOTU. Doç. Dr. A. Fatih YETİM 2015 KOROZYON DERS NOTU Doç. Dr. A. Fatih YETİM 2015 v Korozyon nedir? v Korozyon nasıl oluşur? v Korozyon çeşitleri nelerdir? v Korozyona sebep olan etkenler nelerdir? v Korozyon nasıl önlenebilir? Korozyon

Detaylı

Polianilin (PANi) ve PANi Metal (Cu, Ni) Kompozitlerinin Bakır Üzerine Elektrokimyasal Sentezi ve Antikorozif Özelliklerinin İncelenmesi

Polianilin (PANi) ve PANi Metal (Cu, Ni) Kompozitlerinin Bakır Üzerine Elektrokimyasal Sentezi ve Antikorozif Özelliklerinin İncelenmesi BAÜ Fen Bil. Enst. Dergisi Cilt 14(2) 59-66 (212 Polianilin (PANi) ve PANi Metal (Cu, Ni) Kompozitlerinin Bakır Üzerine Elektrokimyasal Sentezi ve Antikorozif Özelliklerinin İncelenmesi Sibel ZOR *, Hatice

Detaylı

ÇÖZELTİLERDE DENGE (Asit-Baz)

ÇÖZELTİLERDE DENGE (Asit-Baz) ÇÖZELTİLERDE DENGE (AsitBaz) SUYUN OTOİYONİZASYONU Saf suyun elektrik akımını iletmediği bilinir, ancak çok hassas ölçü aletleriyle yapılan deneyler sonucunda suyun çok zayıf da olsa iletken olduğu tespit

Detaylı

TOPRAKLARIN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ

TOPRAKLARIN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ TOPRAKLARIN KİMYASAL ÖZELLİKLERİ Toprakların kimyasal özellikleri denince, genel olarak toprak reaksiyonu = toprak asitliği ve toprağın besin maddeleri bakımından karakteristikleri anlaşılmaktadır. İyon

Detaylı

ÇÖZELTILERDE DENGE. Asitler ve Bazlar

ÇÖZELTILERDE DENGE. Asitler ve Bazlar ÇÖZELTILERDE DENGE Asitler ve Bazlar Zayıf Asit ve Bazlar Değişik asitler için verilen ph değerlerinin farklılık gösterdiğini görürüz. Bir önceki konuda ph değerinin [H₃O + ] ile ilgili olduğunu gördük.

Detaylı

İYON TEPKİMELERİ. Prof. Dr. Mustafa DEMİR. (Kimyasal tepkimelerin eşitlenmesi) 03-İYON TEPKİMELERİ-KİMYASAL TEPKİMELERİN EŞİTLENMESİ 1 M.

İYON TEPKİMELERİ. Prof. Dr. Mustafa DEMİR. (Kimyasal tepkimelerin eşitlenmesi) 03-İYON TEPKİMELERİ-KİMYASAL TEPKİMELERİN EŞİTLENMESİ 1 M. İYN TEPKİMELERİ (Kimyasal tepkimelerin eşitlenmesi) Prof. Dr. Mustafa DEMİR 0İYN TEPKİMELERİKİMYASAL TEPKİMELERİN EŞİTLENMESİ 1 Bir kimyasal madde ısı, elektrik veya çözücü gibi çeşitli fiziksel veya kimyasal

Detaylı

Nanomalzemelerin Karakterizasyonu. Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon

Nanomalzemelerin Karakterizasyonu. Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon Nanomalzemelerin Karakterizasyonu Yapısal Karakterizasyon Kimyasal Karakterizasyon 1 Nanomalzemlerin Yapısal Karakterizasyonu X ışını difraksiyonu (XRD) Çeşitli elektronik mikroskoplar(sem, TEM) Atomik

Detaylı

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir.

Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir maddeye çözeltinin bileşenleri denir. GENEL KİMYA 1 LABORATUARI ÇALIŞMA NOTLARI DENEY: 8 ÇÖZELTİLER Dr. Bahadır KESKİN, 2011 @ YTÜ Fiziksel özellikleri her yerde aynı olan (homojen) karışımlara çözelti denir. Bir çözeltiyi oluşturan her bir

Detaylı

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş

FZM 220. Malzeme Bilimine Giriş FZM 220 Yapı Karakterizasyon Özellikler İşleme Performans Prof. Dr. İlker DİNÇER Fakültesi, Fizik Mühendisliği Bölümü 1 Atomsal Yapı ve Atomlararası Bağ1 Ders Hakkında FZM 220 Dersinin Amacı Bu dersin

Detaylı

ELEKTROLİTİK TOZ ÜRETİM TEKNİKLERİ. Prof.Dr.Muzaffer ZEREN

ELEKTROLİTİK TOZ ÜRETİM TEKNİKLERİ. Prof.Dr.Muzaffer ZEREN Prof.Dr.Muzaffer ZEREN Bir çok metal (yaklaşık 60) elektroliz ile toz haline getirilebilir. Elektroliz kapalı devre çalışan ve çevre kirliliğine duyarlı bir yöntemdir. Kurulum maliyeti ve uygulama maliyeti

Detaylı

POLİ(PİROL-KO-O-ANİSİDİN) KAPLI PASLANMAZ ÇELİĞİN KLORÜRLÜ ORTAMDAKİ KOROZYON DAVRANIŞLARI

POLİ(PİROL-KO-O-ANİSİDİN) KAPLI PASLANMAZ ÇELİĞİN KLORÜRLÜ ORTAMDAKİ KOROZYON DAVRANIŞLARI POLİ(PİROL-KO-O-ANİSİDİN) KAPLI PASLANMAZ ÇELİĞİN KLORÜRLÜ ORTAMDAKİ KOROZYON DAVRANIŞLARI Süleyman YALÇINKAYA, Tunç TÜKEN, Birgül YAZICI, Mehmet ERBİL Özet: Çukurova Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi,

Detaylı

MADDE NEDİR? Çevremize baktığımızda gördüğümüz her şey örneğin, dağlar, denizler, ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve hava birer maddedir.

MADDE NEDİR? Çevremize baktığımızda gördüğümüz her şey örneğin, dağlar, denizler, ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve hava birer maddedir. MADDE NEDİR? Çevremize baktığımızda gördüğümüz her şey örneğin, dağlar, denizler, ağaçlar, bitkiler, hayvanlar ve hava birer maddedir. Her maddenin bir kütlesi vardır ve bu tartılarak bulunur. Ayrıca her

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

POLİPİROLLE KOROZYONDAN KORUNMA CORROSION PROTECTION BY POLYPYRROLE

POLİPİROLLE KOROZYONDAN KORUNMA CORROSION PROTECTION BY POLYPYRROLE POLİPİROLLE KOROZYONDAN KORUNMA Abdurrahman ASAN *, Burhan ASLAN, Özgür KORKMAZ * Hitit Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü, ÇORUM ÖZET: Polipirol (PPy) film, korozyona karşı koruma

Detaylı

İÇİNDEKİLER TEMEL KAVRAMLAR - 2. 1. Atomlar, Moleküller, İyonlar...36. 1.2. Atomlar...36. 1.2. Moleküller...37. 1.3. İyonlar...37

İÇİNDEKİLER TEMEL KAVRAMLAR - 2. 1. Atomlar, Moleküller, İyonlar...36. 1.2. Atomlar...36. 1.2. Moleküller...37. 1.3. İyonlar...37 vi TEMEL KAVRAMLAR - 2 1. Atomlar, Moleküller, İyonlar...36 1.2. Atomlar...36 1.2. Moleküller...37 1.3. İyonlar...37 2. Kimyasal Türlerin Adlandırılması...38 2.1. İyonların Adlandırılması...38 2.2. İyonik

Detaylı

Genel Kimya. Bölüm 7: ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü

Genel Kimya. Bölüm 7: ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK. Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü Genel Kimya Bölüm 7: ÇÖZELTİLER VE ÇÖZÜNÜRLÜK Yrd. Doç. Dr. Mustafa SERTÇELİK Kafkas Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü ÇÖZELTİ VE TÜRLERİ Eğer bir madde diğer bir madde içinde molekül, atom veya iyonları

Detaylı

ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ

ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ ÇEVRE KİMYASI LABORATUVARI ÇÖZÜNMÜŞ OKSİJEN TAYİNİ 1. GENEL BİLGİLER Doğal sular ve atıksulardaki çözünmüş oksijen (ÇO) seviyeleri su ortamındaki fiziksel, kimyasal ve biyokimyasal aktivitelere bağımlıdır.

Detaylı

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar 5.111 Ders Özeti #12 Bugün için okuma: Bölüm 2.9 (3. Baskıda 2.10), Bölüm 2.10 (3. Baskıda 2.11), Bölüm 2.11 (3. Baskıda 2.12), Bölüm 2.3 (3. Baskıda 2.1), Bölüm 2.12 (3. Baskıda 2.13). Ders #13 için okuma:

Detaylı

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER»

FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER» FARMASÖTİK TEKNOLOJİ I «ÇÖZELTİLER» Uygun bir çözücü içerisinde bir ya da birden fazla maddenin çözündüğü veya moleküler düzeyde disperse olduğu tektür (homojen: her tarafta aynı oranda çözünmüş veya dağılmış

Detaylı

TEZ ONAYI Zafer ÜSTÜNDAĞ tarafından hazırlanan Katyonlara Duyarlı Modifiye Elektrotların Hazırlanması ve Karakterizasyonu adlı tez çalışması

TEZ ONAYI Zafer ÜSTÜNDAĞ tarafından hazırlanan Katyonlara Duyarlı Modifiye Elektrotların Hazırlanması ve Karakterizasyonu adlı tez çalışması ANKARA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ KATYONLARA DUYARLI MODİFİYE ELEKTROTLARIN HAZIRLANMASI ve KARAKTERİZASYONU Zafer ÜSTÜNDAĞ KİMYA ANABİLİM DALI ANKARA 2008 Her Hakkı Saklıdır TEZ

Detaylı

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52.

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52. İ Ç İ NDEKİ LER Ön Söz xiii K I S I M 1 Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1 BÖLÜM 1 Giriş 3 1.1 Su 4 1.2 Atık Sular ve Su Kirliliği Kontrolü 5 1.3 Endüstriyel ve Tehlikeli Atıklar

Detaylı

Atomlar birleştiği zaman elektron dağılımındaki değişmelerin bir sonucu olarak kimyasal bağlar meydana gelir. Üç çeşit temel bağ vardır:

Atomlar birleştiği zaman elektron dağılımındaki değişmelerin bir sonucu olarak kimyasal bağlar meydana gelir. Üç çeşit temel bağ vardır: Atomlar birleştiği zaman elektron dağılımındaki değişmelerin bir sonucu olarak kimyasal bağlar meydana gelir. Üç çeşit temel bağ vardır: İyonik bağlar, elektronlar bir atomdan diğerine aktarıldığı zaman

Detaylı

BÖLÜM I YÜZEY TEKNİKLERİ

BÖLÜM I YÜZEY TEKNİKLERİ BÖLÜM I YÜZEY TEKNİKLERİ Yüzey Teknikleri Hakkında Genel Bilgiler Gelişen teknoloji ile beraber birçok endüstri alanında kullanılabilecek malzemelerden istenen ve beklenen özellikler de her geçen gün artmaktadır.

Detaylı

ELEKTROKİMYA II. www.kimyahocam.com

ELEKTROKİMYA II. www.kimyahocam.com ELEKTROKİMYA II ELEKTROKİMYASAL PİLLER Kendiliğinden gerçekleşen redoks tepkimelerinde elektron alışverişinden yararlanılarak, kimyasal bağ enerjisi elektrik enerjisine dönüştürülebilir. Kimyasal enerjiyi,

Detaylı

ICHET LABORATUVARLARI

ICHET LABORATUVARLARI ICHET LABORATUVARLARI UNIDO-ICHET hidrojen enerjisi araştırma laboratuvarlarına bir bakış ULUSLARARASI HİDROJEN ENERJİ TEKNOLOJİLERİ MERKEZİ Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından desteklenen bir

Detaylı

Bazı atomlarda proton sayısı aynı olduğu halde nötron sayısı değişiktir. Bunlara izotop denir. Şekil II.1. Bir atomun parçaları

Bazı atomlarda proton sayısı aynı olduğu halde nötron sayısı değişiktir. Bunlara izotop denir. Şekil II.1. Bir atomun parçaları 8 II. MİNERALLER II.1. Element ve Atom Elementlerin en ufak parçasına atom denir. Atomlar, proton, nötron ve elektron gibi taneciklerden oluşur (Şekil II.1). Elektron negatif, proton pozitif elektrik yüküne

Detaylı

BİSFENOL A NIN BAKIRIN LEKTROKİMYASAL DAVRANIŞLARINA ETKİSİ 1. The Effects of Bisphenol A on Electrochemical Behaviour of Copper*

BİSFENOL A NIN BAKIRIN LEKTROKİMYASAL DAVRANIŞLARINA ETKİSİ 1. The Effects of Bisphenol A on Electrochemical Behaviour of Copper* BİSFENOL A NIN BAKIRIN LEKTROKİMYASAL DAVRANIŞLARINA ETKİSİ 1 The Effects of Bisphenol A on Electrochemical Behaviour of Copper* Turgut DOĞAN Kimya Anabilim Dalı Güray KILINÇÇEKER Kimya Anabilim Dalı ÖZET

Detaylı

ASİTLER VE BAZLAR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI M.DEMİR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI 1

ASİTLER VE BAZLAR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI M.DEMİR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI 1 ASİTLER VE BAZLAR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI M.DEMİR ASİT VE BAZ KAVRAMLARI 1 Asit ve baz, değişik zamanlarda değişik şekillerde tanımlanmıştır. Bugün bu tanımların hepsi de kullanılmaktadır. Hangi tanımın

Detaylı

EYVAH ŞEKERĐM KAYBOLDU!!!!! 9. SINIF 4. ÜNĐTE KARIŞIMLAR

EYVAH ŞEKERĐM KAYBOLDU!!!!! 9. SINIF 4. ÜNĐTE KARIŞIMLAR EYVAH ŞEKERĐM KAYBOLDU!!!!! 9. SINIF 4. ÜNĐTE KARIŞIMLAR KĐMYA ĐLE ĐLĐŞKĐSĐ ve GÜNLÜK HAYATLA ĐLĐŞKĐSĐ ŞEKERĐN ÇAYDA YA DA BAŞKA BĐR SIVIDA KARIŞTIRILDIĞINDA KAYBOLMASI, KĐMYADA ÇÖZÜNME OLGUSUYLA AÇIKLANABĐLĐR.

Detaylı

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ

İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ İNŞAAT MALZEME BİLGİSİ Prof. Dr. Metin OLGUN Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü HAFTA KONU 1 Giriş, yapı malzemelerinin önemi 2 Yapı malzemelerinin genel özellikleri,

Detaylı

5) Çözünürlük(Xg/100gsu)

5) Çözünürlük(Xg/100gsu) 1) I. Havanın sıvılaştırılması II. abrika bacasından çıkan SO 3 gazının H 2 O ile birleşmesi III. Na metalinin suda çözünmesi Yukardaki olaylardan hangilerinde kimyasal değişme gerçekleşir? 4) Kütle 1

Detaylı