ü s g î; J1ITEPATVPA «O IlbKflO P npobdemh noethkh * S s s 10S I« BnnycK 33

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ü s g î; J1ITEPATVPA «O IlbKflO P npobdemh noethkh * S s s 10S I« BnnycK 33"

Transkript

1 Kl/l ÏBC h» Kl/l l/l HAÜlOHAAbHMlTl VHIBEPCI/1TET IMEHI T A P A C A LUEBHEHKA!«S H, k * Ci * S ü s g î; ** 1 J1ITEPATVPA «O IlbKflO P npobdemh noethkh BnnycK 33 HacTMHa 1 s s 0 10S I«. «TW J II '1-BI g. ' <<.;.. ^ ^. : ".V- ' 1 l". A

2 KMIBCbKMM HAUIOHAflbHMM YHIBEPCMTET IMEHI TAPACA LUEBHEHKA JllTEPATyPA c D O J I b K J I O P n P O B J I E M M n O E T M K M BunycK 33 HacTMHa 1 (faray3bka KynbTypa) KHIBcbKMft 2009 yhibepchtft

3 3M ICT O O J I b K J I O P H C T H K A I )(j)au I O iib c j) H a c p a TTin io rjiy TypeubKO - ykpaîncbki - raray3bki KyjibTypui CTOcynKİ JllOT(j)i C e 3CH ETHMOJiorifl Ha3B HapoAHHX KajieHAapHHX CBHT y TypeubKİii Ta raray3bkííí KyıibTypHİH TpajiMLuï... A jii Pa( )et 0 3 KaH BipyBaHHJi TK)pKİB Ta raray3ib, nob'fl3am 3 bothcm... (Pe/iopa A p n a y T OyHKLuoHajibHa AİHaMİKa oöpfluy y (})0 pm0tb0 pmix, oprahi3auihhix napametpax raray3bkoh niphmhoh n ic H İ... /iiaha H İK orjıo BİAo6 pa>kehhh cneuh(j)ikh raray3bkoro cj)onbkjropy y naykoboî JTİTepaTypn Apyroï nojiobhhh XX-XXI ct. (ictopiorpa(j)imhhh onnaa)... CejibMyK riekep /JeflKİ MİpKyBaHHH npo TBapHHHİ MOTHBH y raray3bkhx nphcjhb'flx... /ieni3 K>HBep HapoziHHH TaHeub: periohajibha cneunc})ika, cynachhh (j)yhkui0 HajibHHH acnekt... T 10JIJ110 Kapan(J)İJi ApxaÏHHa jıekchka raray3bkoro (f)ojibkjtopy... JT1060B HİMnoeııı 0 6 pa3 napoahoro repon b raray3bkhx ÆecTaHax (>kíhohí o6 pa3i )... 3 expa Tope llopibhhhhji "IcKaHAepnaMe" Axivie/ii 3 raray3bkofo Hap0/ı,H0 K) nphthek) "OjieKcaHÆp MaKe/iOHCbKWH" K Y J I b T Y P A. ^ E K O P A T M B H O - y > K H T K O B E M H C T E U T B O MexMea BıoıokManra CninbHİ oco6;thboctí MaficTpİB TypeubKOÎ rpa(j)ikh, mo po3po6 nhiotb ({)0 JIbKJ10pHİ MOTHBH Ciöejib K h jihm lk0 H0 rpa(j)im, CHMBOJiH, 3 h a K h raray3bkoro HapoüHoro m HCTeuTBa Conrıojı K y p y TpaziHUİHHHH >kihomhh rarayibkhh koctfom M O B A T A J I Ï T E P A T Y P A FbOHiOjib A iia n Muxafijio HaKup - BH3naLina noctarb raray3bkoî KynbTypn

4 Kar çok yağar ve erimezse, kardan hir kadnı yapılarak tabut üzerine konur. Yedi dul kadın bir araya gelerek kardan yapılan bu kadım ılık su ile yıkar ve olduğu yere gömerlerse, karlar erimeye başlar. (T) SONUÇ Halk takvimi Türk folkloru yönünden başlı başına bir hazinedir. İnançlar, efsaneler, ümitlerle dolu, şiirlerle süslüdür. Tiirklerin yaşadığı her yerde halk takvimi uygulamaları vardır. Bu çizgi Balkanlar'dan Anadolu'ya, Kafkasya'dan Asya içlerine kadar uzanmaktadır. Halk takvimi ile ilgili olarak Türkiye ve Gagauz Türkleri arasında görülen ortak uygulamalar da bu halkanın bir zinciridir. Kaynakça: ARAS, Sıtkı, ''Erzurum Dolaylarında Ziraî Folklor", Türk Folkloru, İstanbul, ss 3-5. BORATAV, P. Naili. 100 Soruda Türk Folkloru. İstanbul. 1973, ss DİNÇ, Abdulkerim, Gagauz Halk Takvimi, (Basıma Hazır Kitap), Erzurum, ENGİNER, Gürbüz, Uşak Halk Takvimi, Halk Meteorolojisi. Ankara. 1984, ss FORUM.ARBUZ.COM/SHOWTHREAD.PHP?T= K (http: // forum.arbuz.com). GÜNAY, Umay. "Ritüel ve Hıdrellez", Milli Kültür, Sayı: 12. Mayıs 1990, s. 12. GÜNGÖR, Harun ve Diğerleri. Gagauz Türk\er\(Tarih-Folklor ve Halk Edebiyatı), Kültür Bakanlığı Yayını, Ankara K1RZIOGLU, Fahreddin, "Kars İlinde Yerli Halk Deyimleri Üzerine", Folklor postası, Sayı:9, Ankara, ''Romanya ve Gagauz Türk Edebiyatı", Türkiye Dışındaki Türk Edebiyatları Antolojisi, Sayı : 12, Kültür Bakanlığı Yayını. Ankara KUROĞLU Stepan. "Gagauzlarda İlk Yaz Bayramı", Nevruz ve Renkler, (Haz. Prof.Dr.Sadık Tural-Elmas Kılıç), Atatürk Kültür Merkezi Yay., Ank., NABİ Yaşar, Balkanlar ve Türklük 1,11, Cumhuriyet Gazetesi Yayınları, Gün Haber Ajansı Basın Yayıncılık A.Ş., İstanbul, SEZEN, Lütfi. Erzurum Şehir Folkloru, Er-Vak Yayını, Erzurum, 1994, ss "İlk Yaz Bayramı Nevruz - Hıdrellez", İlkyaz Bayramı Nevruz Bildirileri, Atatürk Üniversitesi, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Dergisi, Sayı: 12, Erzurum ''Halk Takvimi'', Aziziye Dergisi, Sayı: 7, İstanbul Ani Patjtem Oiküh, d-p (j)ijıon. nayk, npo<l). /Prof Dr. Ali Raf et ÖZKAN (Typekimi a) BIPYBAHHfl TH3PKIB TA Y ATAY3IB, riob\h3ahi 3 BOrHEM TÜRK TOPLULUKLARINDA VE GAGAUZLARDA ATEŞ İLE İLGİLİ İNANIŞLAR B M 0iiP0.n0-nu0pKCbK0.My cepedogiııi(i eoeonb lae.y/cöıı G6a.wcwcH cghu[chhu.\i. cmapodci6hix mıopkcbkia 6İpyeaHHRx güpohl, nocidae 6a:MCJiu6e Mİcue. He nohcuıoenibcr cemanmukoio Goanıo r k cumgony uadii. Boaoub ö;ıx nuopkig ne nucm om a i cenmicmb. anmaüııig ma XKymİ6 cjiogo "aoeoıib" (ot) CGMitfeHne ııe mıcmoma, dyıua. TıopKiı MeııiKunifi Amucuo GGa.waıor>ib ıtoeo cghrnıim, ad.nce ooe Yu be en (ÜlgenJ nodapyeag iıoeo -Voöhm. OdııaK dun ajımaiii[i6 ma fucymie CGmıçemutM GeajıcacnibCH GO?OHb. eııdoöymınt 3a öonomoc OK) KpeMeıiH G.ıacııopynno. Cüm c mokiıû coeo/ib (eyi aut) 6omı ua3ugojiıı "cgmtfenhum". A 36iiHaüııııit eo?onb (nııtça aut) ompıtmae ua36y "pycbkuiı". H a nighihhomy Ajımai.\ıo:ıodnma g uuuoöhv ııin camocmiînıo sanamotonib 6020Hb i 23 Y

5 sa. iıtuıaıom bch öi.nn Hbo?o ııpontteo M ın p h o x d n ic i m pbox nonciı. B 6 aeanibox p a û o n a x A ncu noniı uh m p a d u ın n ic n y e i doci. H cınpıik jıaö. a E p s y p y.u i m o :io ö x h m ne 6iıxodfw ib 3 KİM Ham ıı yn p o d o e.vc ınpı,o.x d ııie nicn n seci. 3 daghix-dügen d.m m ypkig 60C0 Ub ı/e m ıcnıom a. Toıı, x m o M a c cvmuigu, ufo 3MO.we poscecnuı GoeoHb. nocım en cnepuıy ncııxonociıuıo HcuıaııınıyGannıcn na no3umug. B id o ııo, ıifo HKynm nepeö m m ı. xk im u na nojnogannn, nadrnm canucn do coenıo i of)k)pıoga.rıu o d m m a 30/)ok). ) K İh k u gid Hapod-McenuH ym u ıu c n d ö a m ıı n p o iö p o ıo m a odm. om.ttce gohu iaa.vcdu noguhhi 6.MİIHU nidpilmyeamıı gopohö, GİdnoGİdno ixni nom ucnu nogium i ö ym u CGİnuıuuıı. y 3g'h3kv 3 neg nu.it eozpafyihhiim p o 3 m a ıııy G a n n H.\\ ım opk C bk iim H a p o d c u ı 3 a c.)tcd ıı dogodıuıocb 3axuıifamu eozonb. HeneentiM y ceoix no.\nıcnax ııeoöxidno ö y.ıo n p o îım ıı ncpe3 OH itcni G iın p o d ye n n n H g o z h c m. E k 6 İ g c lic iw io m m an ıu c o o p n d o d iü y 3a x id n ııx mropkcbkux n a p o d İG c n y e y c a c y d a p n u i ı M y s u n n u ıı in cm p y.m en n ı 6 y 6 o n. h k u îi, 3 a 6 İp y 6 a n n n M iı, n id c ıc u o G a e c u jıy G o e n n n o i ç m u x ii. fjid nac c6amky6annr ccnm a Hoypv3y (\ıycyjibmancbkuii Hogiiü Pik, hkuü Gİd3nanacmbCH 22 oepejnn) p o3najnoeajıu GenuKe Goenıtıife i cmpuoa.nıı ııepe3 nboeo. U,a cepednboa3iiıcbka mpadııuih icnye i Cbozodni i e do6oni nonyjınpnoto y mıopkic. y?a?.ay3bkiû ooufitn i m ak ca.vo, h k i y nıypk İG A n a m o jıii m a HKym ie. ic n y e dea euâu GoeHiutfa:.m u g u ü gozohu ( c a m ı ) m a ne:xcu6 niı (c a n s ız). He:)fcıi6 idı co zo n b n o m p iö n o p o 3nanto6a m u uijihxom m e p m n d a o x ııuvıaıtikig depeoa. T ü k iiû Goeonb e cakpajibhit.u: nu.\ı Gİdeantnomb 3.ıııx d y x İ6. Ilic.nn ıa x o d y conijh 6oeıno 3 d o.u y ne n o3im ajıu. J J jir m oeo, ıtıoö y c iıım n eeenepı do KİM nam ıı, de jıe :w a jıa nopodijı.nn. cnonam tcy n o m p iö n o 6y jıo n e p e c m p ııd n ym u nepe3 3a n a jıe n u ü n a n o p o 3İ Ti K İ.u n a m ıı Goeoıib. GİRİŞ Ateş kültüne dünyanın bütün bölgelerinde rastlanılmaktadır. Zira bu, bütün ulusların ortak fenomenlerinden ve inanışlarındandır. Fark ise sadece teferruatlarda ortaya çıkmaktadır. Orta Asya'daki Türk boylarının çoğunlukla yaşadığı yerlerden, Hindu-Cermenlerin yaşadığı yerlere, Afrikalılardan Amerikan yerlileri Kızılderililere varıncaya kadar genişçe bir coğrafyada ateşle ilgili inanış ve uygulamaların yaygınlığı dikkat çekmektedir. Ateş, Türk-Moğol topluluklarında kutsal sayılmaktadır. Nitekim eski Türk inançlarında "Ateş Kültü" önemli bir yere sahiptir. Çünkü Türkler arsında ateşin gökten indiği inancı vardır. Bundan dolayı ateşte kutsal ve temizleyici bir güç görülmektedir. Altaylı 1ar ve Yakutlar ateşteki bu kutsal ve temizleyici güç veya ruha "ot izi" (ateş sahibi) demektedirler. Altay Türklerine göre ateş Tanrı Ülgen tarafından insanlara armağan edildiği için kutsaldır. Ancak Altaylılar ve Yakutlara göre sadece çakmak taşından elde edilen ateş kutsal sayılmaktadır. Bu ateşe "eyi out" (mukaddes ateş) adı verilmektedir. Normal ateş ise "nutça out" (Rus ateşi) şeklinde adlandırılmaktadır. Kuzey Altay Türklerinde gelin ile güvey gerdek gecesi ilk defa yaktıkları ateşi çakmak taşından elde etmekte, üç gece ve gündüz bu ateşin yanında bulunmaktadırlar. Anadolu'nun çeşitli yerlerinde bu gelenek hala varlığını devam ettirmektedir. Mesela Erzurum'da gerdeğe giren çift, üç gün boyunca dışarıya çıkartılmaktadır. 24

6 Eski n/ırk dininde kutsal savılan ateşin > temizleyicilik ^ özellisi er de vardır. Özellikle kötülüklerinden şüphe edilenler için ateş, temizleyici olarak düşünülmektedir. Yakutlarda, ava çıkmadan önce yakılan ateşin üzerinden atlamak suretiyle veya tütsüleme yoluyla elbiselerini ve silahlarını temizleme âdetinin mevcut olduğu bildirilmektedir. Bilhassa kadınların, âdet görme veya doğumdan sonrası dönemlerde av silahı ve araç-gereçlerine dokunmaları durumunda bunların mutlaka ateşle temizlenmesi gerekirmiş. Gagaıızlar hristiyan dinine mensup olduklarından dolayı ateşi hristiyan dini ile de bağdaştırmışlar ve külün içine bir koku koyup ("giinnük" adını taşıyan) onunla dua ederek odaları, insanları veya elbiselerin de üzerine gezdirerek temizlemektelerdi. Bu işlev aynı zamanda kötü ruhlardan korunma gücüne de sahipti Esasen ateş. Türk coğrafyasının tamamında temizleyici özelliğini korumaktadır. Saflığından şüphe edilen her şeyin kor halindeki iki ateş arasından geçip, ocağın etrafında dönmesi ve onun üstünden atlaması gerekmektedir. Nitekim ateşle arınma ve kötülüklerin def edilmesi uygulamasının Batı Göktürklerde de mevcut olduğunu görmekteyiz. Mesela VI. Yüzyılda Batı Göktürklerin ülkesine gelen Bizans elçisi Zamarkos ve elçilik heyetinin, Türk hakanının huzuruna çıkmadan önce, yanmakta olan ateşin etrafında döndürülerek, mevcut olabilecek kötülüklerinden arındırılmaya çalışıldığını kaynaklar nakletmektedir. Ateş vasıtasıyla kötü ruhlardan temizlenme uygulamasının Müslüman Türklerde de hâlâ varlığını devam ettirdiğini görülmektedir. Başkurtlarda ve Kazaklarda hastalan kötü ruhlardan temizlemek amacıyla yapılan "alaslama" uygulamasını buna delil olarak gösterebiliriz. Yine bu uygulama Anadolu'daki Türkler tarafından da devam ettirilmektedir. Bunun en tipik örnekleri Tiirkler arasında çok yaygın olan hastaları, evleri ve ölüleri "tütsüleme" uygulamasında görülmektedir. İç Anadolu'da bugün hâlâ hastalıkları iyileştirmek ve nazar değmesini önlemek için "üzerlik otu" ile tütsü yapılmakta ve bu uygulamaya da "üzerlik tütiitme" denilmektedir. Bu uygulama şöyle yapılmaktadır, hasta olan kişiye, bir tepsi üzerinde yakılan üzerlik dumanı yutturulmakta ve tepsideki ateş hastanın başı üzerinde dolaştırılmaktadır. Nevruz kutlamalarından biri olan "Şum Töreni"nde de büyük ateşlerin yakılması ve bu yanan ateşin alevlerinin üzerinden atlanması da Türklerin ateş kültünü hâlâ muhafaza ettiğinin en canlı göstergesidir. Türklerde ateş temizleyici özelliğinin yanında kehanet aracı olarak da kullanılmaktadır. Ateşin üzerinden yükselen alev, yeşilimsi renkte olursa bereketli yağmur ve iyi mahsul olacağının habercisidir. Alevin kırmızı renkte olması savaş çıkacağına delalet ederken, siyah renkteki ateş ise hakanın ölmesi yahut uzun bir yolculuğa işaret etmektedir. Ateşin bazı şeylerin habercisi olduğu Anadolu'da da yaygın bir inanıştır. Ateşin gür bir alevle yanması Harpııt'ta eve misafir geleceğinin işareti olarak yorumlanır. Ayrıca Zara'da kül ocağın dışına

7 taşarsa yağmurun yağacağına, Erzurum ve Şenkaya çevresinde ise ocağın üzerinde duran sac ayağının ayaklarından kıvılcımlar yükselirse ertesi gün havanın güzel olacağına inanılır. Adana ve çevresinde ise ateşten hışırtılı bir sesin gelmesi aile hakkında dedikodu yapıldığının işareti olarak yorumlanır. Irak Türkmenleri arasında da ateşin sesi yükseldiği zaman bir felaket olacağına dair yaygın inanışlar vardır. Ayrıca Makedonya Türkleri arasında ocaktaki ateşte ani bir titreme veya yanmakta olan bir mumun bir tarafının erimeyerek kalması misafir habercisi olarak yorumlanır. Gelen misafirin boyu da alevin veya mumda erimeyen kısmın boyuna bakılarak tahmin edilir. Türklerdeki "Ateş Kültü", "Aile Ocağı Kültü" ile yakından alakalıdır. "Aile Ocağı Kültü" de "Atalar Kültü" ile irtibatlandırılmaktadır. Ocak, ailenin direğidir ve "tabu" anlayışı ile korunmaktadır. Ocak kutsaldır, bundan dolayı ocağı söndürmek ve küllerini dağıtmak ırkın yok olmasının sebebi sayılmaktadır. Suyun aziz, eteşin ve ocağın kutsal bilinmesi Türkler arasında geçmişten günümüze kadar muhafaza edilen değerler arasındadır. Günümüzde de Türkler arasında en büyük beddua "ocağın sönsün"dür. Bu beddua, hem soyun tükenmesi, hem de kutsallığın yok olmasını ifade etmektedir. Bundan dolayı olsa gerek, ateşe su dökülmesi ve yanan ateşin söndürülmesi iyi görülmektedir. Türk dini tarihi içerisinde ateşin mahiyeti pek anlaşılmadan yanlışlıkla Mazdeizmle ilişkilendirilmektedir. Halbuki Türklerdeki ateş kültünün Mazdeizmle hiçbir ilişkisi yoktur. Çünkü ortada çok ciddi bir fonksiyon farklılaşması vardır. ZertüştlLikte ateş, bir tapınma objesiyken, Tiirklerde ise o her şeyden önce bir temizleme vasıtasıdır. Aycıca Mecusilikte ateş her ne kadar tapınma objesi olsa da, aynı zamanda o kirlenme özelliğine sahiptir. Bunun için "Ateşgede" denen tapmaklarda mabet rahiplerinin ateşe el değmemeleri için özel maskeler giymesi gerekmektedir. Yine bu kutsal saydıkları ateşin nefesleriyle kirlenmemesi için de günümüzde operatörlerin ameliyatlarda taktıkları maskeye benzer koruyucu bezler takmakta ve ateşi takdis edilmiş maşalarla karıştırmaktadırlar. Ateş tarih boyunca bütün insanlığın özellikle eski toplumların günlük hayatlarının vazgeçilmez bir parçası olmuştur. Türk kültüründeyse ateşin önemi onu kült seviyesine çıkarmıştır. Bilhassa Sibirya Türkleri için ateş yalnızca günlük hayatın bazı ihtiyaçlarını karşılayan bir araç değildir. O aynı zamanda bireyi ve aileyi arındırıp her türlü kötülüklerden koruyandır. Ailenin mutlu ve huzurlu yaşamasıyla birlikte tarım ve hayvancılığının durumu da ateşe bağlıdır. Türk topluluklarında ateşe gösterilen saygı eski Türklerin yurtlarına giden gezginler tarafından tapma olarak yorumlanmıştır. Fakat bugün ateşe duyulan saygıyı belli ölçüde devam ettiren Sibirya Tiirklerinin(Altay, Tuva, Makas, Saha, Şor) günlük hayatında ateşin yeri incelendiğinde bunun bir tapınmadan ziyade saygı anlamına geldiği 26

8 r görülmektedir. Esasında Pekarskiy de, iye anlamına gelen Sahaca iççi kelimesini tanımlarken onların tanrı anlamını taşıyan ayıı ve masallarda insanlara kötülük yapan ahaahı'dan ayrı olduklarını açıklar. Pekarskiv'e göre iççiler 'ayıı'lardan çok 'abahı'lara yakındırlar. Bu ayrım şüphesiz bütün Sibirya Türklüğü için geçeriidir. Genel Türk coğrafyasında günlük hayat ve inançlarında ateşin yeri ve özellikleri şu şekilde tasnif edilebilir: 1. Hayata veya hayatın içinde yer alan unsurlara dair başlangıç ve bitiş noktalarında ateşin bu anların sembolü olmaktan öte yapılan işin kendisiyle aynileşme özelliği (Evlenen çiftlerin evlerinde ateş yakıp kutsamazlarsa bu evliliğin tanrı katında kabul edilmeyeceğine veya boşanan çiftlerin evindeki ateş söndürülmeden boşanmanın tam anlamıyla gerçekleşmiş olmayacağına olan inanış ya da Şor Türklerinde olduğu gibi ölünün kırkıncı gününde ruh, ruhlar âlemine uğurlanırken yapılan törende söndürülen ateşin ölünün bu dünyayla ilgili son bağının da yok edilmesi anlamlarını taşıdığı gibi.) 2. Ateşin koruyucu özelliği (Ateşin bireyi, evi ve aileyi koruması) 3. Ateşin yol göstericiliği ve yardım edici özelliği 4. Gerekli saygı gösterilmediği, zarar verildiği veya ona karşı yapılması yasak işler yapıldığında ateşin cezalandırıcı özelliği (Ateşe yiyecek verilip dua edilmediğinde veya ona sivri uçlu aletlerle dokunulduğunda bunları yapan kişiyle birlikte evini yakması) 5. Ateşin tedavi edici ve arındırıcı özelliği (Ateşin bazı hastalıkları bilhassa ruhsal bozuklukları tedavi ettiğine, bilhassa nazara karşı tütsüleme yoluyla yaşanılan mekânla birlikte insanları arındırdığına ve Nevruz bayramında üstünden atlamak suretiyle kötülük ve hastalıklardan kurtardığına inanılması) 6. Ateşin bazı şeylerin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinin habercisi olma özelliği (Ateşin çıkardığı seslerin veya aldığı vaziyetin fırtına çıkacağı veya eve konuk geleceği... gibi bazı durumların işareti olarak kabul edilmesi) 7. Ateşin insanla İlahî varlıklar arasında bir vasıta olma özelliği (Sahalarda ateşin karşısına geçme suretiyle meleklerle karşı karşıya gelindiğine ve Beltirlerde de yakılan ateşlerin gökyüzüne haber götürdüğüne inanılması) 8. Ateşin bereket verici özelliği (Kendisine gerekli saygının gösterilip, yiyecek sunulan ateşin evin bereket ve kazancını artırdığına inanılması) Gagauzlarda da tıpkı Altayhlar ve Yakutlarda olduğu gibi iki çeşit ateş vardır. Yalnız aralarında küçük bir fark görülür. Gagauzlar ateşi, "canlı" ve "cansız" ateş şeklinde adlandırmaktadır. Cansız ateş, iki odunun sürtülmesiyle elde edilir. Böyle bir ateşle oynamak doğru değildir. Cansız ateş kötü ruhları kovmak için kullanılır. Gün battıktan sonra hiç kimseye evden ateş verilmez. Lohusanın yattığı odaya gece girebilmek için kapı eşiğine konulmuş ateşten atlamak gerekir. Zira bu ateş onu koruduğuna inanılır. Veya luhusa gece yarısı komiıısıına gidecekse yine yanında bir kabın içinde ateş almakta. 27

9 Ateşin kutsalığı ancak bununla da sınırlı değildir. Ateşe tükürmek, ateşin üzerine çişini yapmak, ateşin üzerine kova ile su atmak günah sayılmakta. Bu hareketler ile ateşi sinirlendireceğine ve daha sonra da onun insanları cezalandıracağına inanılmaktadır. Hıdır İlyas, Gagaıızlar'da ise Hederlez diye bilinen bayramda hayvanlar kırlara çıkmadan önce ev sahibi ateş ile hayvanların üzerinde gezdirmekte ve böylece kıra çıkmadan önce kötü ruhların onlara gelmiyeceğine inanılmaktadır. Ayrıca Nevruz Bayramı sularına denk gelen Paskalya bayramı öncesi de Gagauzlar hekez kendi evin yanında ateş yakmakta ve o ateşin üzerinden atlamakta. Tüm ev iyeleri mutlaka onun üzerine atmalası gerek ve böylece yeni yıla arınmış olarak gireceklerine inanmaktalar. Bu ateşin tam siinmesi beklenmekte ve hatta kalan korların da sünmesi beklenmekte, ancak çok az kalan ve sıcağı bitmek izere olan korlara azar azar su üzerine atılmakta ve söndürülmekte. O küllerin ancak ertesi gün temizlenmesi gerekmete. Ukrayna'da da "ateş kültü" vardır ve Türk kültüründeki uygulamalara benzerlik arz eder. Ukrayna kültüründe ateş erkek, su ise bayanı sembolize eder. Ukrayna halk inanışlarına göre, kadının yemek pişirdiği yer (ocak) kutsaldır ve erkeğin, yemek pişirme esnasında kadının yanma gelmesi ve ona temas etmesi yasaktır veya doğru bir davranış değildir. Hatta sözlü edebiyatta da gerek atasözlerinde gerek ise dua veya beddu örneklerinde ateş ile ilgili örneklere rastlamak mümkün: Baca tütmedân soba yısınmazmış Baca ttitünsüz olmaz Bacan sünsün. Külün bitsin Ateşsiz kalasın Mumun sünsün Ukrayna Halk inanışlarına göre, bir kız erkeği istediği halde, erkek kızı istemezse, kız erkeğin evine giderek sobalarının üzerine oturursa, erkek istemediği halde o kızı kabul etmek zorunda kalıyormuş. 7-8 Temmuzda kutlanan"ivano Kubbala" isimli bayramda, kızlar çiçekten yaptıkları taçların üzerine mum yakarak nehre bırakıyorlar ve kendisine ait özel işaret koymayı da ihmal etmiyorlar. Bu taçlı mum, nehrin karşı tarafına gönderiliyor. Kızlar, karşı tarafta taçlarının hangi erkeğin eline geçtiğini merak ediyor ve peşine düşüyor. 11 ve 12. Yüzyıllarda kalma bu gelenekte, gönlündeki sevgiyi ihsas edemeyen kızlar, böyle bir yolla sevdiği erkeğe kalbini açmış oluyorlarmış. Günümüzde ise bu işlevini kaybeden bayram, sadece cinsellik içeriği kazanmış bir uygulama olarak varlığını devam ettirmektedir. Günümüzde nehre bıraktığı tacını karşı taraftaki hangi erkek almışsa, onunla cinsel birliktelik kuruluyor. 24 saat boyunca bu bayrama katılan gençlerden bir ses çıkmazsa ve bu gençler 28

10 ortalıkta görünmezse, onların evlendiğine hükmediliyor. Bu uygulama, Kazak Türklerinde Nevruzda oynanan "Kız Kııwuvv" şekil itibariyle olmasa bile, muhteva açısından benzerlik arz etmektedir. Ev, Ocak ve Ateş Altay Türklerinin inanışına göre her Altay Türk'ünün hayatında en anlamlı ve en değerli şey, onun doğup büyüdüğü evi. ateşi ve ocağıdır. Çünkü evin ocağı, evde yakılan ateş, Altay ailesinin asıl unsurudur. Ateşin etrafında toplanan ailenin mutluluğunun, bu ateşin alevlerinden çocuğa aeçeceğine inanılır. Ateş ve ocak bütün Türklerde olduğu gibi Altay geleneksel yurdunun da tam merkezinde yer alır. Radloffa göre Altay yurtlarının tertip ve iç taksimatı, her yerde aynıdır. Yurdun ortasında ocak ile büyük bir üçayak ve bunun üzerinde de kazan bulunur. Burada bütün gün hiç söndüriilmeksizin ateş yanar. Aynı düşünce bugün Anadolu'da mevcuttur. Bu itibarla bir evde ocağın devamlı yanması, o ailenin saadet ve sürekliliğine işaret sayılmıştır. Her Altay Türk'ünün hayatı, ocağın başından ve at direğinin dibinden başlar. Bahaeddin Ögel'in Dırenkova'dan naklettiği "yanan bir odunu, bir evin ocağından, diğer evin ocağına götürme ve kardeşler evlendikten sonra küçük oğıılıın eski ateşin sahibi olması gelenekleri" Bidinov'un yukarıdaki tespitleriyle örtiişmektedir. Bu uygulama hali hazırda Anadolu'da varlığını bütün canlılığıyla da devam ettirmektedir. Altay Türklerinin inançlarına göre her ev iyelidir. Fakat ocağın ve ateşin iyeleri başka başkadır. Güzel, genç kızlar şeklinde tasavvur edilen bu iyeler, kimseye görünmeyip ateşi saf ve temiz tutarlar. Altay Türkleri ateşe kötü bir şey saçmanın, ona sivri uçlu aletler yöneltmenin, üstünden atlamanın uğursuzluk getireceğine ve ateş iyelerinin evde kimse olmadığı zamanlarda külden yorganını örtünüp dinlendiğine inanırlar. Bu inanç ve ateşe karşı yapılması yasak işlerin bir kısmı, aynen Türkler ve Kürtlerde de geçeriidir. Erzincan ve çevresinde; Rişvanoğlu'na göre Kırmanç ile Zazalarda; Kalafat'ın yaptığı saha araştırmasına göre Diyarbakır'da, Mustafa Aksoy'un yaptığı araştırmaya göre de, Ağrı ve Elazığ'da ateşe su dökülmez. Esasen bu uygulama Anadolu'nun genelinde yaygındır. Sınırlandırmamak gerekir. Ateşe bıçak tutmak, su dökmek, pis bir şey atmak yasaktır. Bunların, ateşin ölümüne sebep olacağı için, uğursuzluk getirdiğine inanılır. Bütün Sibirya Türkleri gibi Altay Türkleri için de, yiyecek sunmak suretiyle ateşi doyurmak oldukça önemlidir. Böyle yapılırsa ailenin yiyecek ve geçim sıkıntısı çekmeyeceğine inanılır. Sahalar için de kutsal kabul edilen ateş evin merkezidir. Sahalar ateşe Aal ııokkun otun Kutsal ateşini tutuştur, Alaha cieğin terin Ferah ve sevimli evini kur. Saha Türkleri Sibirya'da meskûn diğer Türk boylarından farklı olarak ateş için uot kelimesini kullanırlar. Sahacada aal uot tabiri ise aile ocağı, aile ateşi ve mukaddes ateş anlamlarına gelmektedir. Bazı Yakutlar bu tabirin sönmeyen, 29

11 alevli ateş anlamına gelen abralaax ile aynı anlamı taşıdığını ifade ederler. Bütün Sibirya Tıirkleri gibi Sahalar arasında da ateşi doyurmak, ona yiyecek sunmak oldukça önemlidir. Onlara göre yeni bir yere geldiklerinde veya iyi bir yemeğe başlamadan önce not iççi adı verilen ateş iyesine yiyecek verilmelidir. Sibirya Türklerinden farklı olarak Sahalarda ateş iyesi genellikle ihtiyar erkek şeklindedir. Ateşi çıkaran dumanın ruhu bazen kadın olur. Kıvılcımın ruhu ise kızdır. Sahalar ateşe dua eden kişinin ruhuna ateşin sirayet ettiğine inanırlar. İnsan ruhuyla ateşin birleşmesi neticesinde insanın ruhu ateşin karşısında meleklerle karşı karşıya gelmiş olur. Böylece insanın ateşin karşısında söyledikleri meleklere ve tanrıya da ulaşır. Çuvaşlar da dualarının tanrıya ulaşması için ateşi bir vasıta olarak kabul ederler. Hatta bazı tören ve dualardan sonra samandan bir demeti yakarak bu demet yoluyla dualarının tanrıya ulaşacağına inanırlar. Ateş yoluyla dilek ve istekleri tanrıya ulaştırma esasen eski Türk kültüründe mevcut bir inanıştır. Kurban törenlerinde kurbanlık hayvanın kesileceği dağda uluğ od ve kiçii od yakılır. Uluğ od daima yanar ve üzerinde bir şey pişirilmez. Törenin sonunda törene katılanlar Uluğ od'un karşısına geçerek tanrıdan dilekleri varsa isterler. Bu şekilde ateş vasıtasıyla dileklerin tanrıya ulaşılacağına inanılır. Sahalarda ateş Ayıı ateşi, Abaahı ateşi ve Ulun suorım ateşi olmak üzere üçe ayrılır. Bunlardan Ayıı ateşi yıldırım düşmesi suretiyle elde edilen ve tanrının gönderdiği kabul edilen ateştir ki, en kıymetli olanı da budur. Abaahı ateşi de, sıcak vermeyen soğuk ateş olarak kabul edilir. Ulmı suorım ateşi is t Ayıı ateşinin bir türü olarak kabul edilir ki, evde yakılan ateşe denir. Çuvaşlarda yıldırım düşmesiyle elde edilen ateş, kutsal kabul edilir. Onlar yıldırım düşmesiyle çıkan ateşi, daha da büyüyeceği inancıyla suyla söndürmezler. Beltirlerde doğu ve batı yönlerine yakılan ateşlere ulug ot ve kiçig ot adları verilir ve bu ateşlere ait dumanların göğe haber götürdüğüne inanılır. Bu inanış, Sahaların ateşin karşısında ilahi güçlerle irtibat kurmasıyla benzeşmektedir. Altay, Hakas ve Tuva Türklerinde olduğu gibi Şorlarda da ateşin ruhunun kadın olduğuna inanılmaktadır. Şor kamları ise uzak bir yolculuğa çıkmadan önce mutlaka ateş iyesine dua edip, yardım isteğinde bulunurlar. Şor Türklerinin cenaze töreninde de ateşin önemli bir yeri vardır. Ölünün kırkıncı gününde kam davet edilir. Kam, ruhu uğurlamadan önce akrabalarıyla vedalaşması için eve çağırır. Ölünün akrabaları insanlardan ayrılıp kamla birlikte batıya doğru giderler. Her biri elinde bir kâse götürür. İnsanlardan ayrılınca yiyecekler yere bırakılır. Ayinden önce şaman getirilen yiyeceği büyük bir kâsenin içine koyar. Sonra büyük kâsenin yanında ateş yakar. Ateşe saygı sunma Sibirya Türklerinin düğünlerinde de sıkça görülür. Altay Türklerinde bir erkek evlenince ilk olarak yeni evinde ateş yakmalıdır. Gelinin yeni geldiği evinde ateşe yiyecek sunması ve kutsaması olan "kelindi otko kiydirer" adlı gelenek, gelinin yeni geldiği evinde yapacağı ilk işlemdir. 30

12 Evlendikten sonra yeni evlerinde ateş yakmayan çiftlerin tanrı katında evli sayılmayacağına inanılır. Altay düğünlerinde evlenen genç kız, eşinin evine geldiğinde ilk olarak ateşe yağ saçar. Bu saçı sırasında ateşten çıkan alevler yüksek olursa evlenen çiftin huzurlu bir hayat yaşayacağına işarettir. Gelinin yeni evinde ateşe saçı saçması neticesinde ateşin aldığı durumla kurulan yeni yuvanın geleceğini yorumlama Şorlar arasında da görülür. Şorlarda yurt içinde ateş yakma merasimi büyük bir önem taşır. Çünkü bu esnada kıvılcıma dayanılarak genç evlilerin saadet falına bakılır. Radloff Altay Türklerinde gelinin yeni evine geldikten sonra ocağın önünde yere kadar eğildiğini, ocağa bir parça et atıp, kımız döktüğünü kaydeder. Gagauzlar'da ise bir kızı istemeye gelen kadın ilk önce ekmek pişirilen fırının ağzına eğilmekte, onun nasıl temizlendiğine bakmakta ve eğer baş örtüsüne kurum düştüyse o gelin olacak olan kızın iyi bir eş, temiz olmadığına ve ailesini iyi bakacamıyacağına karar verilirdi. Düğünlerde ateşe yiyecek sunma Hakaslar arasında da görülür. Kız evine giden damat ve yakınları kız tarafına saygılarını bildirdikten sonra damat elinde tuttuğu eti anne ve babasına verir. Onlar eti kesip üç parçasını ateşe atarlar. Ateş iyesini doyurup memnun etme amacı taşıyan bu ritüel aynı zamanda evli çiftlerin ocağının da bereketli olması amacıyla yapılan bir işlemdir. Evlenme veya çocuk sahibi olduktan sonra ateşe saygı gösterme Kazaklarda görülen bir âdettir. Radloff, Kazaklar arasında yeni evlenen genç kızın evine geldiğinde veya çocuğu doğduğunda ateşe yağ atarak eğilip ateşe saygı gösterisinde bulunduğunu tespit etmiştir. Bütün Türk boylarında olduğu gibi Tuva Türkleri için de ocak kutsaldır. Tuvalar tarafından sacayağındaki ateş kutsanır. Sacayağı iiçayaklıdır. Bu ayaklar insanoğlunun geçmişi, bugünü ve gelecekteki yoludur. Sac ağanın üçayağı insanoğlunun üç ayrı soyunu üzerinde taşır. Ateş sacayağının geçmiş, şimdi ve geleceği temsil eden ayaklarından biri eğilmesin diye kutsanır. Ateş kutsanırken süt saçılıp ateş iyesinden yardım istenir. Gelinin kayınbabasının ocağına yağ dökmesi ve ateşin karşısında yerlere kadar eğilmesi Müslüman Kırgız-Kazakların âdetlerinde de devam etmektedir. Tuvalarda ise ateş âdeta hayatın merkezi olarak kabul edilir. Evin erkeği uzak bir yolculuğa gitmişse, evin kadını bir kam çağırarak ateşi kutsar. Bu kutsamanın aile bireylerinin sağlıklı olmasının ve ailenin toplum içinde iyi anılmasına da faydası olacağına inanılır. Ateşi kutsamayan ailelerin felâketlere uğrayacağına inanılır. Bu kutsama aynı zamanda ataların ruhlarını da memnun etme amacı taşır. Altay Türklerinde evli çiftler boşandıktan sonra ise evin ateşi söndürülür. Bu ailenin bozulduğunun işaretidir. Saha Türklerinde kız istemeye gelenler, kız isteyecekleri ailenin temizliğini, düzen ve dirliğini evin ocağına bakıp anlarlar. Düğün vakti ise gelin yeni evine gitmek için yola çıktığında konaklanan yerde bir çam ağacına at yelesinden koparılmış kıl bağlanır ve yakılan ateşe gelin yiyecek sunarak

13 şöyle dua eder: "Samimi ruhlu kutsal ateşim, ye, iç! Yeryüzünün ive/eri! Bütün bitkileri koru! Meleklerin buyurduğu gibi mutluluğun ve huzurun yuvasını yapmak için gelin olmak üzereyim! Geleceğimi aydınlık kıl!". Daha sonra gelin damadın evine girdiğinde yeniden ateş yakılır ve gençler arasında ateş yakma yarışı düzenlenir. Yukarıda da bel i ittiği m iz gibi, ateş kültü, dünya halklarının ortak fenonemlerindendir. Tıpkı yukarda zikrettiğimiz Türk boylarındaki gibi Hindu- Cermen evlerinde de ocak ateşi kuvvet merkezi sayılmaktadır. Ateşe zürriyet atfedildiği için eski Roma'da karı-koca yatağı ocağın yanında bulunurdu ve eşlerin birlikteliği bu ocak yanındaki yatakta gerçekleşirdi. Eski Hindistan'da da düğün merasimi olarak gelin, ateşin etrafında dolaştırılırdı. Ocak, Yunan ailesinin de sığınağı idi. Aileyi koruması için ocağa dua edilirdi. Kutsal ev ateşi, sönmeyen kabile ve halk ateşi olarak yaygınlaştı. Afrika kabilelerinde ve eski Orta Amerika yerlilerinde rahip ve rahibeler tarafından korunmaya alınmıştır. Peru'da güneş mabedinde ateş her sene gündönümünde yakılmıştır. Eski Meksika'da pramit mabetlerinin zirvesinde yine rahip ve rahibeler tarafından korunan bir ateş bulunmaktaydı. Atina'da da kutsal ateş, her türlü cinsel hayatı terk ederek kendini mabede vakfetmiş olan ve kadınlar tarafından kurulmuştur. Roma'daki Vesta Mabedi'nde devamlı yanan kutsal devlet ateşi ise devletin ve milletin saadetini temsil etmekteydi. Ateş kültünün küçük bir parçası da lamba ve mum yakmaktır. Bu uygulamada güneş büyüsü, cinleri kovma ve evin ebedi ateşini sembolize çeşitli anlamlar gizlidir. Kış gün dönümü olan 21 Aralıkta Roma mezarlarında cinleri dağıttığına inanılan mumlar yakılmaktaydı. Bugün hala Katolik Hıristiyanlar Ruhlar Gününde mezarlara mum dikmektedirler. Mum ve lamba Yunan ve Roma putları önünde de yakılmaktaydı. Bugün aynı âdet Hıristiyanlarda Hz. İsa'nın, Hz. Meryem'in ve azizlerin resim ve heykelleri önünde de yakılmaktadır. Ayrıca Budizm'de Buda ve Bodisatva, Hinduizm'de tanrıların suretlerinin önüne mum dikmek ve lamba yakmak geleneği devam ettirilmektedir. Mum yakmanın diğer bir anlamı ise, bilhassa Hıristiyanlar da kansız kurban yerine geçmektedir. Gagauzlar'da her bayramda veya akşamları kadınlar ikonun karşısında "kandil" yakmakta. Bu kandilin fitili çok küçük yapılarak tüm gece sabaha kadar yanmakta. Böylece kötü ruhların o aile üyelerinden durulacağı inancı vardır. Hatta luhusa kadının yanına bile akşamları "kandil" yakılmakta. Böylece hem kötü rııhraldan arınması hem de rüyasında kötü rüyaların görülmesine engel olacağı inancı mevcuttur. 3. Ateşle ilgili İnanışlar ve Uygulamalar Biz burada kısaca Türk boylarında müşterek olan ateşle ilgili inanışları maddeler halinde kısaca vereceğiz. Ateşe çöp atılmaz. Ateşin külüne basılmaz. 32

14 Eski ayda kül dökülmez. Kül akşam veya gece dökülmez. Ateşin külünü temiz, insanların basmayacağı yere dökmek gerekir. Ateşin külü döküldükten sonra ateşe ardıç parçaları atılmalıdır. Ateşe saçı olarak tereyağı ve diğer yağlı yiyecekler sunulur. İşe yaramayan yiyecek sunulmaz. Ateşe saygı göstergesi olarak yiyecek ocağın üstünden değil, yanından sunulur. Ateşin iyeli olduğuna inanıldığı için ona bıçak, makas... gibi keskin uçlu aletler çevrilmez. Ateşin üstündeki kazanda at eti pişirilirken o kazana doğru da bıçak çevrilmez. Aynı zamanda kazandaki et bıçakla alınmaz. Ateşe süt saçılmaz. Eğer böyle yapılırsa ateşe süt saçanın ineği sütten kesilir. Ateşe tuzlu yiyecek de saçılmaz. Ateşi sunulan yiyecek parçaları çifter olarak sunulmalıdır. İnsanlardan dilenerek alınmış yiyecek parçaları ateşe sunulmamalıdır. Ateşe su ve kan dökülmez. Ateşe su dökenin ruhunun ateşi söner. Ateşte boyalı kağıt parçaları yakılmaz. Bunların ateşi kirleteceğine inanılır. Atın eyeri evin içine alındığında, eğerin başını ateşe doğru çevirmek gerekir. Böyle yapılırsa ata faydası olacağına, aksi yapılırsa yani eyer kapıya doğru çevrilirse hayvana zararı olacağına inanılır. Ateşe havanın ve el değirmeninin başı çevrilmez. Havanın başı büyük olduğu için ateş iyesinin ondan korkacağı düşünülür. Ateş içinde yanan odun parçası olmadan öylece bırakılmaz. Ateşte ot yakılmaz. Böyle yapılırsa eve kertenkele, yılan... geleceğine inanılır. Ateşe pipo sokulmaz. Ocağın etrafında dönülmez. Ateşteki odunlar töre (başköşe) doğru konulmaz. Odunun üstüne basılmaz. Böyle yapan kişinin atı yürüyüp koşamaz. Odun kertilmez. Böyle yapan kişinin atı hastalanır. Ocağa ayakla vurulmaz. Ocağa hayvan pisliğiyle dokunulmaz. Eski ayda ateşten kül çıkarılmaz. Ateşteki odunun başlan uzun bırakılmaz. Böyle yapan kişinin kaynanası kötü dilli olur. Et şişe takılıp ateşte pişirilecekse şişin ucu görünmez olana kadar et takılmalıdır. Böyle yapmayan kişi eğer hırsızlık yapmışsa hırsızlığı ortaya çıkar. Evde hangi yiyecek olursa ondan bir parça ateşe de sunulmalıdır. Ateşe tükürülmez. Herhangi bir sebeple kutsanan ateşte ayakkabı, elbise gibi eşyalar kurutulmaz. İnsanlar aıeşin üstünden birbirlerine bir şeyler alıp vermez. Ocak ağaç parçaları veya kayın ağacı köküyle karıştırılır. 33

15 Birisi öldüğünde getirilen yiyeceklerden ateşe sunulmaz. Aileden biri öldüğünde dışarıda ateş yakılıp, üstünde kazan kaynatılmaz, evden ateş çıkarılmaz. Ölmüş kişinin eşyaları uzak bir yerdeki ateşte yakılmalıdır. Yeni çocuğu doğanlar evden ateş çıkarmaz. Bir kısmı yanmış odun parçalarının üstüne oturulmaz. Yeterince yanmamış odun parçaları külle birlikte atılmaz. Yanmış odun parçalarıyla insana vurulmaz. Ateşin dağılacağına, yurdun bozulacağına inanılır. Çocuklar ateşle oynatılmaz. Ateş yanarken insan sesi gibi sesler çıksa eve misafir geleceğine, rüzgâr gibi ses çıksa şiddetli fırtına çıkacağına, ıslık sesine benzer ses çıkarsa da o vakit ateşe yiyecek saçılması gerektiğine inanılır. Ayrıca Altay Türkleri akşam vakti ateş istemeye gelen kişiye ateş vermezler. Çünkü karanlık çöktükten sonra verilen ateşle birlikte evin huzur ve mutluluğunun da verileceğine inanırlar. İki kişinin iki taraftan ateşi üflemesi günahtır. Ateşin alevleri kötülükleri kovar. Ateşin alevi insana girdiğinde ona güç kuvvet verir. Yeni doğurmuş kadının 40 gün ateşin çevresine gelip yemek pişirmesi, yeni gelen gelinin sobanın önünden geçmesi yasaktır. Sivri uçlu bir nesneyle ateşten bir şey alınmaz. Böyle yapılırsa ateş iyesinin korkacağına inanılır. Ateşle ilgili inanışların bir diğer boyutunu ise törenler oluşturmaktadır. Biz ateşle ilgili inanışlar konu başlığı içerisinde törenler hakkında da bilgi vermek istiyoruz. Bütün dünya halklarında olduğu gibi Türklerinin tamamında günlük hayatta ve hemen bütün dinî tören ve ayinlerinde ateşin önemli bir yeri vardır. Günlük hayat içinde ateşe karşı yapılması yasak işleri yapmayan veya ateşi doyurup gerekli saygıyı göstermeyen ailelerin felâkete uğrayacağına inanılır. Kendisinden çok korkulan ve aşırı saygı duyulan ateş iyesi için Altay Türkleri bazı törenlerinde ona saygı göstermeyi ihmal etmezler. Altay iyesi Kurbustan Burkan için yapılan dua töreninde yakılan ateşin etrafında çarlık adı verilen din adamı dört defa dönüp dua eder. İnsanların üstüne su saçarak arıtma töreni olan "Cumılu Miirgül" adlı törende ise üç ateş yakılır. Birbirine yakın yakılan iki ateşin yanında iki çarlık ve iki yardımcı bulunur. Bunlar iki ateşin arasından geçen insanların üstüne yakılan üçüncü ateşte ısıtılan suyu saçarak onları arındırır. Bu tören ateşin arıtıcı olarak kabul edilmesinden kaynaklanır. İki ateş arasından geçme yoluyla arınma Moğollaıda son yıllara kadar görülmüştür. Moğollarda aileye giren yeni gelinin arınmış hale gelmesi için iki ateş arasından geçmesi gerekir. Ateşle arınma veya hastalıklardan korunma Anadolu'da günümüzde de devam etmektedir. Koyun sürülerini iki ateş arasından geçirerek 34

16 muhtemel hastalıklardan ve nazardan koruma, pisliklerden temizleme gibi uygulamalar ilk akla gelenlerdir. Bilhassa orta Anadolu'da nazar değmesi, baş ağrısı gibi hastalıklarda üzerlik otunun yakılmasıyla yapılan bir tütsüleme geleneği vardır. Buna "üzerlik tiitütme" denir. Bir tepsi üzerine konan üzerlik otu yakılır, üzerine de biraz tuz serpilir ve bu yayan üzerlik otunun dumanım hasa olan kişinin yutması sağlanır. Ayrıca üzerlik otunun yandığı tepsi, hasta kişinin başının etrafında döndürülmek suretiyle hem hasta hem de içinde bulunduğu oda tütsülenmiş olur. Genellikle bu uygulamadan sonra nazara bağlı hastalıkların iyileştiğine inanılır. Çocukken epeyce üzerlik dumanı yuttuğumu tebessümle hatırlıyorum. Bu uygulamadan sonra belirli bir rahatlanma olduğunu da söylemekte yarar var. Ayrıca hasta çocuklar yahut yetişkinler, iki taraflı yakılan ateş öbekleri arasından geçirilmek suretiyle de tedaviye çalışılmaktadır. Bu muamelenin uygulandığı hastalıklar daha çok sar'a, bayılma vs. gibi ruhî bir mahiyeti, dolayısıyla cinler ve fena ruhlarla ilgisi olduğuna inanılan hastalıklar içindir. Anadolu'da görülen evin içinde yanan kor parçasını gezdirmek suretiyle evi arındırma, Sibirya Türklerinde ateşte yakılan ardıç ağacı parçalarıyla evi alaslamayla aynı amacı taşır. Sahalarda evi bilhassa yıldırım çarpmış ağacın yanan parçalarıyla tütsüleme işlemine arçı adı verilir. Sahalar bu işlemi herhangi bir hastalık getirmiş kötü ruhları kovmak ve evi arındırmak amacıyla yaparlar. Çuvaşlar da ateşin bilhassa hastalıklardan koruduğuna inanırlar. Çuvaşlar bu amaçla yaktıkları ateşi genellikle evin ve arazinin avlu kapısına götürürler. Burada hastalıklardan arınmak için bir dinî tören düzenlenir. Bu törende avludan önce insanlar geçer, sonra hayvanlar geçirilir. Hastalıklardan ve hastalığa sebep olan ruhlardan arınmak için bazen ateşe hastanın elbiseleri atılır. Bilhassa nevruz ateşinin üzerinden atlamak da bir anlamda insanı kötülüklerden arındırmaktadır. Nevruz ateşi geniş Türk coğrafyasının tamamında bilinen ve uygulanan bir kutlamadır. Bu ve buna benzer pek çok uygulama mevcuttur. Biz bu kadarının yeterli olduğu düşüncesiyle bütün Türk boylarındaki ateşle ilgili uygulamaların detaylarına girmiyoruz. SONUÇ Dünyanın bütün bölgelerinde rastlanılan ve bütün insanlığın ortak fenomenlerinden biri olan ateş kültünün, anlayış detayları ve uygulama farklılıklarından dolayı Türk topluluklarında çok özel ve önemli yere sahiptir. Türk topluluklarında günlük hayat ve inançlarında ateşin çok önemli ve vazgeçilmez bir yeri olmasına rağmen o, hiç bir zaman kendisine tapılan bir unsur olmamıştır. Bununla birlikte ateşin adı geçen Türk boylarında birey hayatının doğumdan ölümüne kadar, hatta ruhun dünyadan ayrılışı sırasında önemli fonksiyonları vardır. Bu Türk boylarında ateş, aynı zamanda kendisinden yardım beklenen, korku ve saygı duyulan bir vasıta olarak karşımıza çıkar. Ateş, şaman ayinlerinden yeni yıl bayramı kutlamalarına kadar yapılan her toplumsal törenin olmazsa olmazıdır. Bu törenlerin açılışı da 35

17 genellikle ateşin yakılmasıyla olur. Tiirk coğrafyasının tamamında ateşe bağlı inanış ve uygulamalar genellikle müşterektir. Bu inanış ve uygulamaların bir kısmı halen Anadolu'da belirgin olarak devam etmektedir. Ateşin Gagauz Türkleri ve diğer Türk boylan arasında görülen en önemli ortak özellikleri arındırıcılığı, koruyucu ve iyileştirici özellikleridir. Ateş ve ocakla ilgili inanç ve uygulamaların din ve coğrafya ayrımı olmaksızın bütün Türk boylarında temelde ortak olduğu görülmüştür. Bu özelliklerinin yanında ateş, evin huzur ve dirliğinin bir sembolü olarak görülür. Bu vasıllarıyla ateş, Türk birey ve toplum hayatının merkezinde yer alan en önemli unsurlardan biridir. Kaynakça: ADIGÜZEL R. İlker. Makedonya'da Halk İnançları. Halkbilgisi Haberleri. S. 11 Ankara, AFANESİYEV L.A.-Teris, Ayıı Üer eğe, Yakutsk AKSOY Mustafa. Ocak-Ateş Geleneği. ARAZ Rıfat. Harpııt'ta Eski Türk İnançları ve Halk Hekimliği, Ankara, ARIK Durmuş. Hıristiy ani aş tır ilan Tiirkler (Çuvaşlar). Ankara, Çuvaşların Dini İnanışları Üzerine, Internatioal Journal of Central Asian Studies, vol 11/ pp: AYGİL Yakup. Turanlı Hıristiy anlar, İnkılap. İstanbul BEREZKİN İ.G. Saha Bılırgı Sehennere Uonna Kepseennere, Yakutskay, BİDİNOV K. A., Allayın Baylagan Çiim-cahdar, Gorno-Altaysk, ÇERİBAŞ Mehmet. Kadirli ve Çevresi Folklorunda Eski Türk İnançları, Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Kütahya, ÇAY M. Abdulhalûk, Türk Ergenekon Bayramı Nevruz, Ankara ÇORUHLU Yaşar. Türk M itoljisinin Anahatları, İstanbul, DİLEK İbrahim. Sibirya Türklerinde Ateş İle ilgili İnanışlar, Törenler ve Bazı Efsaneler, Bilig, 2007, sayı 43: DIRENKOVA N.P., Şorskiy Folklor, Moskova, EKER Süer ABATOGLU, Ahmet, Ulusun Ulu Günü Nevruz. Ankara EMELYANOV N.M., Cehiey Sahaların Folklora. Cokuuskay, GRİGORİYEV N.S., Sa.xa Tılın Somoğo Domoğım Tılcıta. Yakutsk, Bilig, Güz/ 2007, sayı GÜNAY Ünver GÜNGÖR Harun, Başlangıçtan Günümüze Tiirkler in Dini Tarihi, Ankara, GÜNGÖR, Harun, Türk Bodun Bilmi Araştırmaları, Kum Saati yayınları, İstanbul. GÜNGÖR, Harun-/Mıısata Argunşah, Gagauz Türkleri Tarih-D il-folklor ve Halk Edebiyatı, Kültür Bakanlığı, Ankara. GÜZEL, Abdurrahman, "Türk Kültüründe Nevruz ve Milli Birlik-Beraberlik", Tiirk Dünyasında Nevruz İkinci Bilgi Şöleni Bildirileri, Ankara İNAN, Abdulkadir, (1986), Tarihte ve Bugün Şamanizm, Ankara. Abdulkadir, (1987), M akaleler ve incelemeler, Ankara. KALAFAT, Yaşar, (1995), Doğu Anadolu'da Eski Tiirk İnançlarının izleri, Ankara. KATANOV, N.F., (2000), Tallap Algan Pılıg Togıstarı/Bilimsel Eserlerinden Seçmeler (Yay. Haz. Maynagoşeva V.E. Türkiye Türkçesine aktaran Fatma Özkan). Türksoy Yay., Ankara. KEHL, Kristina, (T995) Tahtacı Geleneklerinde İslam Dışı Öğeler. Akdeniz Yöresi Türk Toplulukları Sosyo-Kiiltürel Yapısı (Tahtacılar) Sempozyumu Bildirileri, Ankara. KENİN-LOPSAN M.B.. (1994), Tuva Çonnuh Burungu Ujurları, Kızıl. MAKSİMOV, Kari İvanoviç. (1995), Altay Folklor, Gorno-Altaysk. MUYTUYEVA. Velentina Aleksandrovna- ÇOÇKİNA, Maya Petrovna, (1996), Altay Can, Gorno-Altaysk. OCAK. Ahmet Yaşar. (2000), Alevî ve Bektaşî inançlarının İslâm Öncesi Temelleri, İstanbul. ÖGEL, Bahaeddin. (1995). Türk M itolojisi, Ankara. ÖZKAN. Ali Rafet, Dinlerde Kurban Kiiltü. Ankara Eski Tiirk inançlarında ve Günümüzde Nevruz, 17. Uluslar arası Hıdırellez Bahar Şenlikleri Festivali, , Mekedonya. PEKARSKİY, E.K., (1959), SI ovar Yakııtskogo Yazıka. Leningrad. RADLOFF. Wilhelm. (1994). Sibirya'dan (Çev 36

18 Prof. Dr. Ahmet Temir), C. II. İstanbul. ROUX. Jean-Paul. (1999). Altay Türklerinde Ölüm. İstanbul. 7iirklerm ve M oğolların Eski Hini. çev. Aykut Kazaııcıgil. İstanbul SANİNA. İ.N., (1996). Kalbakla C.uuza kap holor, çorakla cuuzu koş bolor. Gorno- Altaysk. SARIKÇIOĞLU. Ekrem Başlangıçtan Günümüze Dinler Tarihi. İstanbul Din Fenomenolojisi (Dinlerin Mahiyeti ve Tezahür Şekilleri), İsparta SARTAKOVA. Surayya. (1995) Ak Çolıışpa Allayım. Gorno-Alytaysk. SCHÖKEF. I lartnuınth "Sümer Dini", çev. Mehmet Turhan Özdemir, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, Ankara XIX/201. SEROŞEVSK.AY, V.L.. (2004). Sahalar. Cokuuskay. SÜLBE, Bagdarın, (1992), Aal Uotıı Ottıınan. Cokuuskay. TANYU, Hikmet. (1976), 1iirklerde Ateşle İlgili İnançlar. I. Uluslarası Türk Folklor Kongresi Bildirileri, C. W Ankara, s TÜMER, Günay-KÜÇÜK, Abdurrahman, Dinler Tarihi, 3. Baskı, Ankara UKAÇİNA, K.E., (1993), Yamayeva E.E., Altay Alkışlar, Gorno-Altaysk. UTKİN, K.D., (1994). Unut lhıağar Sier-Tııom Köstiiiiete, Cokuuskay. VARLAMOVA. R.P. (1994), Katan. Ayılgı, Ayılğa, İteğel, Yakutsk. VASİLİYEV ve d.. (1996), Saha (Yakut) Halk Edebiyatı Örnekleri, Ankara. YALGIN, Ali Rıza, (1993), Cenupta Türkmen Ovmakları. Ankara. YAMAYEVA, E.E., ŞİNCİN, İ.B., (1994), Altay Kep-Kıtuçındar, Gorno-Altaysk. YEŞİLÇAY, Serpil, (1977), Doğum Sonrasıyla İlgili Gelenekler. Halkbilgisi Haberleri, S. 25, Ankara. YÖRÜKÂN, Yusuf Ziya, (2006), Müslümanlıktan Evvel Türk Dinleri -Şamanizm-Ankara. ARNAUT, Tudora'nın özel arşivinden. <P edopa Apııaym, dokmopanm/doç.d r.f e d o ra ARNAUT (Y K p a in a ) (PYHKUIOHAJIbHA ^IHAMIKA OEPM^Y Y OOPMOTBOPHIX, OPrAHI3AUIHHIX riapametpax T AT AY3bKOH JIIPHHHOH nichi GAGAUZ LİRİK TÜRKÜLERİ ÖLÇÜTLERİNDE GELENEKSEL E ONS YON EL GELİŞİM y n i m e p a m y p i p a d m ic b K iix n e p e e a n c ı ı o y m o e o n a c u o M y i d e o n o z m n o.u y K O u m e K c m i. H ac i 6 u a p o d n i z a e a y 3 b K İ n i p ı m u i n i c u i p o 3 C J ir â a.ıu ch W uc.ieh H i a c n c K m u u a p o d u o 'i K y /ıo n ıy p ıt e a? a y 3 İ 6 o n u m tn ııc R 6 u e ı ı m p i y e a z ı ı c v n a c u u x m h o p ı< o jıo 2 İ6 ( )a x İ6 n ie 3 u a p o d u o 'i K y jib m y p ıı n o p i e u n u o u e u f o ö a e u o. T ü k, c e p e d a K m y a jib H iix n poo.t e.vı. u ıo n o m p e ö y ı o n i b u a e a n b u o e o g u g h c u u h, n e p e ö y s a c 3 0 K p e.u a ü n i c e u u a z a e a y 3 b K a m e o p n i c m b, e h k İ û 6 İ d o 6 p a.) ic e u o i c m o p u n u i n o d i i c n İ G G İ d u o c u o d o ic m o p u H u o a o u u ix x y e a e a y 3 b K u a p o d y. n ic u i, rk İ ö y jıu CKJiadeui h cip o d om G İd o ö p cıytcyn o n ib ix u i e n p a a.x e u i ö v m k u, 3a d o n o M o e o to e ip iu o G a u iix prökig o n ıtc y ıo u ib n o d ii m a c y n p o G o d.v c y to n ib c n G İd n o G İd u o ıo G ece.n oıo a ö o cy.m u oıo x i e i i o d i a o.h a p o d n i n ic u i u e c y m b 6 c o ö i u a p o d u y cgido.uicmb, H Ky n e p e d a ıo ın b? n ok O.ıin n n g nok O iıiuur m a c to ıa d a r o n ib 3 m a n ic e u u i p n d K iı. Ix po3dirınıomb u a 2? p y m ı: /. n ic u i, r k İ cn İG aıom bc R u a H KOM ycb o ö p n d i; 2. n ip u n u i n ic u i. y d o n o G İ d i 3 d i i t c u e u o c n p o ö y p o 3 2 n x > ıy m ıı K o.v tn /ie x c z a e a y s b K O İ n ip ım u o 'i n i c u i 3 o e.ıa d y u a 6 İ d o o p a.) ie e u i 6 u iiı o ö p n d o G İ n o d i i m a ix u io p o / i b y ( j) o p M y 6 a u u i x y d o ;> ıc u b o - e c m e m ı m u o e o K o d y e a a a y s b K O i K y /ib m y p u. Halkın tarafından kurulan türkülar onun gerçek düşüncelerini yansıtmakta, yaşanan olayları kısa ve özlü cümlelerle 5-10 mısranın içerisine yerleştirilmekte ve olayın yansımasına göre neşeli veya acıklı bir yansıma ile müziik eşliğinde dile getirilmektedir. 37

Sibirya Türklerinde Ateşle İlgili İnançlar, Törenler ve Bazı Efsaneler *

Sibirya Türklerinde Ateşle İlgili İnançlar, Törenler ve Bazı Efsaneler * Sibirya Türklerinde Ateşle İlgili İnançlar, Törenler ve Bazı Efsaneler * Dr. İbrahim DİLEK ** Özet: Bu makalede Sibirya da yaşayan Altay, Tuva, Hakas ve Yakut Türklerinin ateşle ilgili, inanç, tören ve

Detaylı

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2 DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 ŞAMANİZM Şamanizmin tanımında bilim adamlarının farklı görüşlere sahip olduğu görülmektedir. Kimi bilim adamı şamanizmi bir din olarak kabul etse de, kimisi bir kült olarak kabul

Detaylı

Tört kayın tözölü, Bir alkıjıgar beriger, Bir alkışınızı verin, (Muytuyeva 1996: 38) Aal uokkun otun Alaha cieğin terin

Tört kayın tözölü, Bir alkıjıgar beriger, Bir alkışınızı verin, (Muytuyeva 1996: 38) Aal uokkun otun Alaha cieğin terin Sibirya Türklerinde Ateşle İlgili İnançlar, Törenler ve Bazı Efsaneler * Dr. İbrahim DİLEK ** Özet: Bu makalede Sibirya da yaşayan Altay, Tuva, Hakas ve Yakut Türklerinin ateşle ilgili, inanç, tören ve

Detaylı

Siirt'te Örf ve Adetler

Siirt'te Örf ve Adetler Siirt'te Örf ve Adetler Siirt'te diğer folklor grupları gibi örf ve adetlerde ke NİŞAN Küçük muhitlerde görülen erken evlenme adeti Siirt'te de görülür FLÖRT YOK Siirt'te nişanlıların nişandan evvel birbirlerini

Detaylı

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır.

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır. İçindekiler 1 Efsane Nedir? 2 Efsanenin Genel Özellikleri 3 Efsanelerin Oluşumu 4 Oluşumuyla İlgili Kuramlar 5 Efsanelerin Sınıflandırılması 6 Efsanelerde Konu ve Amaç 7 Efsanelerde Yapı, Dil ve Anlatım

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com BUDİZM Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com BUDİZM Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com BUDİZM Memduh ÇELMELİ BUDİZM Budizm, MÖ 6. yüzyılda Buda nın (asıl adı: Siddharta Gautama) görüşleri çerçevesinde oluşmuş bir dindir. Buda, ilhama kavuşmuş, aydınlanmış demektir. Hindistan da ortaya çıkmıştır.

Detaylı

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya

Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya VAHYE DAYALI DİNLER YAHUDİLİK Yahudiliğin peygamberi Hz. Musa dır. Bu nedenle Yahudiliğe Musevilik de denir. Yahudi ismi, Yakup un on iki oğlundan biri olan Yuda veya Yahuda ya nispetle verilmiştir. Yahudiler

Detaylı

NOEL VE YILBAŞI KUTLAMALARI

NOEL VE YILBAŞI KUTLAMALARI NOEL VE YILBAŞI KUTLAMALARI Noel, sözlüklerde her yıl 25 Aralık tarihinde İsa nın doğumunun kutlanıldığı hristiyan bayramı olarak geçer. Hristiyanlar, kutlamalara 24 Aralık ta Noel arifesiyle başlar ve

Detaylı

Mitoloji ve Animizm, Fetişizm. Dr. Süheyla SARITAŞ 1

Mitoloji ve Animizm, Fetişizm. Dr. Süheyla SARITAŞ 1 Mitoloji ve Animizm, Fetişizm Dr. Süheyla SARITAŞ 1 Animizm Canlıcılık olarak da bilinin animizmin mitolojinin gelişmesinde önemli rolü vardır. İlkel devirde, eski insanlar her bir doğa olayının, eşyanın,

Detaylı

2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni

2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI. Hazırlayan Engin GÜNEY İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni 2. SINIF İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLERİ İÇİN TEST ÇALIŞMASI Hazırlayan İşitme Engelliler sınıf Öğretmeni 1 Saçları hangisi tarar? o A) Bıçak o B) Tarak o C) Eldiven o D) Makas 2 Hangisi okul eşyası değil?

Detaylı

İLKYAZ BAYRAMI NEVRUZ

İLKYAZ BAYRAMI NEVRUZ ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ YAYINLARI : 6 İLKYAZ BAYRAMI NEVRUZ BİLDİRİLER Erzurum 1998 iç in d ek iler SAYFANO 1. Prof.Dr.Bilse SEYİDOGLU Kültür Hayatımızda Nevruz 1 2. Prof.Dr. Bilge

Detaylı

E M İN E K O Ç A L R İZ E M E R K E Z G Ü L E N D E R E R G E N R İZ E M E R K E Z A Y Ş E D Ü Z G Ü N R İZ E M E R K E Z

E M İN E K O Ç A L R İZ E M E R K E Z G Ü L E N D E R E R G E N R İZ E M E R K E Z A Y Ş E D Ü Z G Ü N R İZ E M E R K E Z K U R A SIR A A D I S O Y A D I i p y 51 5 9 9 E M İN E K O Ç A L R İZ E M E R K E Z 52 1038 G Ü L E N D E R E R G E N R İZ E M E R K E Z 53 179 A Y Ş E D Ü Z G Ü N R İZ E M E R K E Z 54 1316 H A T İÇ

Detaylı

4. Demiryolu ile tren arasındaki ilşki vapur ile aşağıdakilerden hangisi arasında vardır? A) Karayolu B) Gökyüzü C) Denizyolu D) Yeraltı

4. Demiryolu ile tren arasındaki ilşki vapur ile aşağıdakilerden hangisi arasında vardır? A) Karayolu B) Gökyüzü C) Denizyolu D) Yeraltı 1. Aşağıdaki cümlelerin hangisi devrik cümledir? A) Bunu sen mi getirdin bana? B) Bütün olayların sorumlusu kim? C) Dersten önce öğretmeni görecekmişsin. D) Bu çocukların hangisi sizin öğrenciniz? 2. Aşağıdaki

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: M. Maillot ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

DİKTE METNİ 1 DİKTE METNİ 2

DİKTE METNİ 1 DİKTE METNİ 2 DİKTE METNİ 1 Toplu olarak eğitim ve öğretim yapılan yerlere okul denir. Okulda okuma yazma ve çeşitli bilgiler öğreniriz. Okulumuzun yerini bilmeli ve tarif edebilmeliyiz. Her okulun bir adı vardır. Okullara

Detaylı

2 Aile yapısı ve yaşam şekli, yaşam evresi merasimleri ve dini bayramlar. 5 Çocuk hakları ve aile rolü. 8 Demokrasi ve değerler

2 Aile yapısı ve yaşam şekli, yaşam evresi merasimleri ve dini bayramlar. 5 Çocuk hakları ve aile rolü. 8 Demokrasi ve değerler 1 Güncel konular ve sosyal ilişkiler 2 Aile yapısı ve yaşam şekli, yaşam evresi merasimleri ve dini bayramlar 3 Eşitlik ve ayrımcılığa karşı mücadele 4 Sağlık, ve özellikle cinsel sağlık ve uyuşturucuyu

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor

Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Tanrı İbrahim in Sevgisini Deniyor Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Byron Unger ve Lazarus Uyarlayan: M. Maillot ve Tammy S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for

Detaylı

Cennet, Tanrı nın Harika Evi

Cennet, Tanrı nın Harika Evi Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Cennet, Tanrı nın Harika Evi Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible

Detaylı

ATEġ NASIL YAKILIR. www.umke.org

ATEġ NASIL YAKILIR. www.umke.org ATEġ NASIL YAKILIR Doğadaki yaģam mücadelesinde sudan sonra en gerekli olan Ģey ateģdir.ateģ sayesinde ısınırız,yemek piģiririz,geceleyin güvenlik sağlarız,suyu mikroplardan temizleriz,yerimizi belli etmek

Detaylı

UFUK ARSLAN ANADOLU LİSESİ

UFUK ARSLAN ANADOLU LİSESİ Slovak Noel Gelenekleri Slovakya büyüleyici gelenekler ülkesidir. Böyle küçük bir ülkede bu kadar değişimi bulmak şaşırtıcıdır. Alışkanlıklarımızın yalnızca bölgelere göre değişmediğini her ailenin Noel

Detaylı

TÜRK MİTOLOJİSİ DR.SÜHEYLA SARITAŞ 1

TÜRK MİTOLOJİSİ DR.SÜHEYLA SARITAŞ 1 TÜRK MİTOLOJİSİ DR.SÜHEYLA SARITAŞ 1 Çeşitli Türk topluluklarının mitolojileriyle ilgili malzemelerin bir çoğunu bilim adamları, misyonerler, seyyahlar ya da bazı yabancı araştırmacılar tarafından derlenmiştir.

Detaylı

Türk Mitolojisi ve Türklerde Totemizm DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

Türk Mitolojisi ve Türklerde Totemizm DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Türk Mitolojisi ve Türklerde Totemizm DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Totemizm Totemizm totem, mana ve tabu fikirlerine dayanır. Bir klanın n bütün b n fertlerinin kutsal saydıklar kları yaratıklar ve şeyler olan

Detaylı

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com KURBAN İBADETİ Memduh ÇELMELİ KURBAN: AYET ve HADİSLER Biz, her ümmet için Allah ın kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanların üzerlerine onun adını anarak kurban kesmeyi meşru kıldık. İlahınız,

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Ateş adamı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Ateş adamı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Ateş adamı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: E. Frischbutter Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org 2010 Bible for Children,

Detaylı

Halk İnanışları El Kitabı

Halk İnanışları El Kitabı Halk İnanışları El Kitabı Genel Editör ve Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Eyüp Baş Editörler Prof. Dr. Durmuş Arık Prof. Dr. Ahmet Hikmet Eroğlu Yazarlar Prof. Dr. Durmuş Arık Prof. Dr. Ahmet Hikmet Eroğlu

Detaylı

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası

KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı. Azarya ve şarkının üç Yahudi duası www.scriptural-truth.com KRAL JAMES İNCİLİ 1611 APOCRYPHA DUA AZARYA & üç Yahudi şarkı Azarya ve şarkının üç Yahudi duası Azarya dua {1:1} ve yangının ortasında yürüdüler öven Tanrı ve Tanrı nimet. {1:2}

Detaylı

ORMAN YANGIN DAVRANIŞINA GİRİŞ

ORMAN YANGIN DAVRANIŞINA GİRİŞ Orman Koruma Dersi ORMAN YANGIN DAVRANIŞINA GİRİŞ Prof. Dr. Ertuğrul BİLGİLİ Ekim 2014 1.2. Orman Yangını Tanımı Orman yangını, çevresi açık olması nedeniyle serbest yayılma eğiliminde olan ve ormandaki

Detaylı

CANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ

CANLILAR VE YAŞAM BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ CANLILAR VE YAŞAM 2. ÜNİTE BEŞ DUYUMUZ DUYU ORGANLARI VE GÖREVLERİ DUYU ORGANLARININ TEMEL GÖREVLERİ GÖZ: Görme Organımız Göz, cisimlerin şeklini, rengini ve büyüklüğünü kısacası görüntüsünü algılamamızı

Detaylı

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI

HÜRRİYET İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI HÜRRİYET İLKOKULU 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI 1 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI Sayın Müdürüm, Saygı Değer Öğretmenlerim,Kıymetli

Detaylı

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı III. ÜNİTE TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI VE İLK TÜRK DEVLETLERİ ( BAŞLANGIÇTAN X. YÜZYILA KADAR ) A- TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI I-Türk Adının Anlamı

Detaylı

1- Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek.

1- Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek. Mangala Türk zeka ve strateji oyunu ile ilgili tarihi araştırmalar oyunun Sakalar, Hunlar ve Göktürkler döneminde oynandığını göstermektedir. Günümüzde pek çok Türk halkında unutulan bu oyun, konargöçer

Detaylı

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri. Sohbetler

Okuma- Yazmaya Hazırlık. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim. Fen Ve Doğa Etkinlikleri. Sohbetler Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Ve Ritim Sohbetler *19-22 Nisan Dünya Kitap Günü hakkında sohbet ediyoruz. *Kitap nedir? *Kitap ne işe yarar? Faydaları nelerdir? *23 Nisan tarihi

Detaylı

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders Dr. İsmail BAYTAK Orta Asya Tarihine Giriş Türk Adının Anlamı: Türklerin Tarih Sahnesine Çıkışı Türk adından ilk olarak Çin Yıllıklarında bahsedilmektedir. Çin kaynaklarında

Detaylı

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir?

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir? Tanrı Tasavvuru Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir? Peker e göre: Kişinin bebekliğinden itibaren, zeka gelişimine, edinmiş olduğu bilgi ve yaşantısına göre, Tanrı yı zihninde canlandırması, biçimlendirmesi

Detaylı

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar.

Benzetme ilgisiyle ismi nitelerse sıfat öbeği, fiili nitelerse zarf öbeği kurar. Edatlar (ilgeçler) Tek başına bir anlam taşımayan, ancak kendinden önceki sözcükle birlikte kullanıldığında belirli bir anlamı olan sözcüklerdir.edatlar çekim eki alırsa adlaşırlar. En çok kullanılan edatlar

Detaylı

EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ

EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ EN ESKİ İNANÇLARDAN BİRİ OLAN ZERDÜŞTLÜK VE ZERDÜŞT HAKKINDA 9 BİLGİ Kültürü sanatı ve gelenekleriyle çok köklü bir geçmişi olan İran Zerdüşt ve onun öğretisi Zerdüştlük e de ev sahipliği yapmıştır. Zerdüşt

Detaylı

Dinlerin Rengi Renklerin Dili

Dinlerin Rengi Renklerin Dili Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi Cilt 11, Sayı 1, 2011 ss. 261-265 Dinlerin Rengi Renklerin Dili Kadir Albayrak Sarkaç Yayınları, Ankara 2010, 118 s. On parmağımda on renk, her bir renk bir ömre

Detaylı

ERGENLİKTE HİJYEN SAĞLIK VE KİŞİSEL BAKIM. Hazırlayan Okul Rehber Öğretmeni İrem YILDIRIM

ERGENLİKTE HİJYEN SAĞLIK VE KİŞİSEL BAKIM. Hazırlayan Okul Rehber Öğretmeni İrem YILDIRIM ERGENLİKTE HİJYEN SAĞLIK VE KİŞİSEL BAKIM Hazırlayan Okul Rehber Öğretmeni İrem YILDIRIM SAĞLIK VE HİJYEN NEDİR? Sağlık; kişinin doğuştan getirdiği kalıtsal özellikleri ile fiziksel, biyolojik ve sosyal

Detaylı

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ Her yönüyle edip (edebiyatçý) ve öðretmen Ýbrahim Zeki Burdurlu nun ölümsüz bir yapýtý elinizi öpüyor. Burdurlu bu çalýþmasýnda, cennet Anadolu nun deðiþik yörelerinden

Detaylı

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Anlamı. Temel Bilgiler 1 Âmentü Haydi Bulalım Arkadaşlar aşağıda Âmentü duası ve Türkçe anlamı yazlı, ancak biraz karışmış. Siz doğru şekilde eşleştirebilir misiniz? 1 2 Allah a 2 Kadere Anlamı Ben; Allah a, meleklerine, kitaplarına,

Detaylı

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL

AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL AİLEYE MUTLULUK YAKIŞIR! HAYAT SEVİNCE VE SEVİLİNCE GÜZEL Ey İnsanlık! Sizi bir tek canlı varlıktan yaratan, ondan da eşini var eden ve her ikisinden de bir çok erkek ve kadın üreten Rabbınıza karşı sorumluluğunuzun

Detaylı

TÜRKİYE DE SİBİRYA TÜRK TOPLULUKLARININ HALK EDEBİYATI HAKKINDA YAPILMIŞ ÇALIŞMALAR ÜZERİNE BİR BİBLİYOGRAFYA DENEMESİ

TÜRKİYE DE SİBİRYA TÜRK TOPLULUKLARININ HALK EDEBİYATI HAKKINDA YAPILMIŞ ÇALIŞMALAR ÜZERİNE BİR BİBLİYOGRAFYA DENEMESİ DOI: 10.7816/sad-01-03-04 TÜRKİYE DE SİBİRYA TÜRK TOPLULUKLARININ HALK EDEBİYATI HAKKINDA YAPILMIŞ ÇALIŞMALAR ÜZERİNE BİR BİBLİYOGRAFYA DENEMESİ Doğan ÇOLAK 1 ÖZET Bu çalışmada Sibirya da yaşayan Türk

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Ateş adamı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Ateş adamı Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Ateş adamı Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: Lazarus Uyarlayan: E. Frischbutter Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org BFC PO Box 3 Winnipeg,

Detaylı

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1

2. Sınıf Kazanım Değerlendirme Testi -1 by Mehmet- omeruslu06 1 3. Bayrağımızdaki hangi renk daha fazladır? 1. Sınıfımızdaki arkadaşlarımızın her siyah A. B. kırmızı birinin farklı güçlü yanları var. Mesela, Elif. Çizdiği resimleri Ahmet beyaz

Detaylı

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ

Dilin Tanımı DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ DİLİN TANIMI, ÖZELLİKLERİ / DİL-MİLLET İLİŞKİSİ Dilin Tanımı 2 Türkçe Sözlükte; İnsanların düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için kelimelerle veya işaretlerle yaptıkları anlaşma, lisan. (1998/I:

Detaylı

gösteren gösterilen biçim anlam

gösteren gösterilen biçim anlam Anlam ve Kavram Her kelime bir göstergedir. Bir gösterge gösteren ve gösterilen olmak üzere iki ögeden oluşur. Gösteren, kelimenin kulakla işitilen sesi, yani kelimenin dış yapısıdır. Gösterilen ise kelimenin

Detaylı

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri Sohbetler *Kendimi tanıyorum (İlgi ve yeteneklerim, hoşlandıklarım, hoşlanmadıklarım) *Arkadaşlarımı tanıyorum *Okulumu tanıyorum

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkokul1.com ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri

Detaylı

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN

MUTLU HAFTALAR. Emrah&Elvan PEKŞEN MUTLU HAFTALAR Emrah&Elvan PEKŞEN ilkok BÜYÜK HARFLERIN KULLANIMI Emir Defne Özel isimlerin ilk harfleri büyük yazılır. Cesur Yumak Nevşehir Japon Azerbaycan Ağrı Dağı Anıtkabir Cümleler her zaman büyük

Detaylı

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 2 (2012), ss

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 2 (2012), ss Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 2 (2012), ss. 349-353. Sami Kılıç, İlâhi Dinlerde Yiyecek ve İçecekler Ankara: Sarkaç Yayınları, 2011, IX+226 s. Bilindiği üzere doktrinel ve

Detaylı

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ

DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ 215 DİN VEYA İNANCA DAYANAN HER TÜRLÜ HOŞGÖRÜSÜZLÜĞÜN VE AYRIMCILIĞIN TASFİYE EDİLMESİNE DAİR BİLDİRİ Birleşmiş Milletler Genel Kurulu nun 25 Kasım 1981 tarihli ve 36/55 sayılı Kararıyla ilan edilmiştir.

Detaylı

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Sözlü Dönem Yazılı Dönem İslamî Dönem Türk Edebiyatı Geçiş Dönemi Divan Edebiyatı Halk Edebiyatı Batı etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Tanzimat

Detaylı

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

Yaşayan Bahar, ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik. Günün çevre haberi: "Yaşayan bahar" Baharın habercileri "kırlangıçlar" "leylekler" "ebabiller"... Tüm Avrupa'da doğa severler bu habercilerin yolunu gözlüyorlar... Siz de katılmak ister misiniz? "Yaşayan

Detaylı

URARTU UYGARLIĞI. Gülsevilcansel YILDIRIM

URARTU UYGARLIĞI. Gülsevilcansel YILDIRIM URARTU UYGARLIĞI Gülsevilcansel YILDIRIM 120213060 Urartular MÖ birinci yüzyılın başında, Van Gölü ve çevresinde önemli bir devlet Kuran ve günümüze kadar buradaki uygarlıkları etkilemiş bir kavimdir.

Detaylı

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ramazan Alkış. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 27.03.2017 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

PHOSPHORUS. ( Phos. ) Ana fikir ; çabuk parlar, çabuk yanar ama çabuk söner.

PHOSPHORUS. ( Phos. ) Ana fikir ; çabuk parlar, çabuk yanar ama çabuk söner. PHOSPHORUS ( Phos. ) Remedinin ruhu isminde gizli. Işık taşıyıcı demektir. Kibrit ucunda kullanılan maddedir. Ana fikir ; çabuk parlar, çabuk yanar ama çabuk söner. Kibrit ucu gibi çabuk tükenir. Çabuk

Detaylı

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir?

3 YAŞ AYIN TEMASI. Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir? 3 YAŞ AYIN TEMASI Cinsiyetim, adım, özelliklerim, görünümümdeki değişiklikler nelerdir? Vücudumuzun bölümleri ve iç organlarımız nelerdir? Ne işe yarar? İskelet sistemi nedir? Ne işe yarar? Aile ve aileyi

Detaylı

Hıristiyan İnanç Esasları Teslis Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adı altında üç kişilikte tek tanrıyı kabul ederler. Hıristiyan inancına göre baba kainatı ya

Hıristiyan İnanç Esasları Teslis Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adı altında üç kişilikte tek tanrıyı kabul ederler. Hıristiyan inancına göre baba kainatı ya Hıristiyan İnanç Esasları Teslis Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adı altında üç kişilikte tek tanrıyı kabul ederler. Hıristiyan inancına göre baba kainatı yaratmıştır. Tanrının inkarnasyonu olan oğul, günahın

Detaylı

Cümlede Anlam TEST 38

Cümlede Anlam TEST 38 SABEDİN TÜRKER İÖO 5.SINIF TÜRKÇE Cümlede Anlam TEST 38 1) Çocukların öğütten çok, iyi bir. ihtiyaçları vardır. Tümcesinde boş bırakılan yere aşağıdaki sözcüklerden hangisi getirilebilir? A. ilgiye sevgiye

Detaylı

BAHARA MERHABA. H. İlker DURU NİSAN 2017 İLKOKUL BÜLTENİ

BAHARA MERHABA. H. İlker DURU NİSAN 2017 İLKOKUL BÜLTENİ BAHARA MERHABA Toprağın ve suyun güneşle buluştuğu, doğanın canlandığı, aydınlık ve sıcak günlere kavuştuğumuz güzel bahar aylarına merhaba dedik. Baharın verdiği canlılık ve heyecanla eğitim- öğretim

Detaylı

DİNİ VE MİLLİ BAYRAMLAR

DİNİ VE MİLLİ BAYRAMLAR DİNİ VE MİLLİ BAYRAMLAR Bütün ülkelerin din ve kültürlerinde kutlanan özel günler vardır. Bu özel günler, bir tarihi veya dini amaçla kutlanır. Böyle günler o ülkenin dini ve resmi günleridir. Bu günlere

Detaylı

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 8 Ey insanlar! Rabbiniz birdir, atanız (Âdem) da birdir. Hepiniz Âdem densiniz, Âdem ise topraktan yaratılmıştır. Allah katında en değerli olanınız, O na karşı gelmekten

Detaylı

Temel Kaynak 4. Ülkeler

Temel Kaynak 4. Ülkeler SOSYAL B LG LER Temel Kaynak 4 Uzaktaki Arkadafl m Ülkeler Dünya n n 1/4 i karalarla kapl d r. Karalar, büyük parçalar hâlinde de bulunmaktad r. Buna k ta denir. Dünya da 6 k ta vard r. Bunlar, Asya Amerika

Detaylı

OCAK AYI BÜLTENİ ŞEKİL KAVRAMI TEMA ÇALIŞMALARIMIZ KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI SES KAVRAMI ÖZEL BİLGİ İLKÖĞRETİM OKULU 6 YAŞ ANASINIFI

OCAK AYI BÜLTENİ ŞEKİL KAVRAMI TEMA ÇALIŞMALARIMIZ KAVRAMLAR RENK KAVRAMI SAYI KAVRAMI SES KAVRAMI ÖZEL BİLGİ İLKÖĞRETİM OKULU 6 YAŞ ANASINIFI ÖZEL BİLGİ İLKÖĞRETİM OKULU 6 YAŞ ANASINIFI OCAK AYI BÜLTENİ 1-31 OCAK TEMA ÇALIŞMALARIMIZ Bu ay farklı duygular içindeydik. Birçok duyguyu hem hep birlikte yaşadık hem de yaşattık. Bizi en çok heyecanlandıran

Detaylı

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL: Hazırlayan: Mehmet Fatih Bütün URL: Kültürümüzden Dua Örnekleri Güzel İş ve Davranış: Salih Amel İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 Kültürümüzde birçok dua örneği

Detaylı

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR

MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR MİTOLOJİ İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Mit, Mitoloji, Ritüel DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1 Kelime olarak Mit Yunanca myth, epos, logos Osmanlı Türkçesi esâtir, ustûre Türkiye Türkçesi: söylence DR. SÜHEYLA SARITAŞ

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır.

1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır. 1) Eğer tartı eksik gelmişse, bu benim hatam değil, onun hatasıdır. Cümlesinde altı çizili kelimenin zıt anlamlısı hangi cümlede vardır? 1. A. Bugün çok çalıştım. 2. B. Akşamları az yemek yemeliyiz. 3.

Detaylı

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır.

Göçmen bir yaşam. Göçleri sırasında fite kadar yükselen telli turnaların en büyük düşmanı kartallardır. Telli turnalar Turnalar dünyadaki tüm kültürlerde yer bulmuş, insanların inançlarında ve kalplerinde güzel duygulara dönüşmüş. Uzun yaşamın, mutluluğun, şansın, bereketin ve barışın simgesi olmuş; saflığı,

Detaylı

OKULUMUZUN SESİ ***DEĞERLERİMİZ*** Zübeyde Hanım Huzurevi nden Misafirlerimiz Geldi

OKULUMUZUN SESİ ***DEĞERLERİMİZ*** Zübeyde Hanım Huzurevi nden Misafirlerimiz Geldi ***DEĞERLERİMİZ*** Zübeyde Hanım Huzurevi nden Misafirlerimiz Geldi Okulumuza gelen Zübeyde Hanım Huzurevi sakinlerini Şehri SEVER öğretmenimizin 3/G sınıfının Al Yazmalım gösterisi ve Mehmet TÜRKER öğretmenimizin

Detaylı

ARALIK AYI +3 YAŞ ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI

ARALIK AYI +3 YAŞ ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ 2016 2017 Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI ARALIK AYI +3 YAŞ Engelliler Haftası (3 Aralık ) Tutum Yatırım ve Yerli Malı Haftası (12-18 Aralık ) Kış Mevsimi Yeni Yıl ( 31 Aralık-

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.. 8. SINIF I. DÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 1. Şabat, barış ve ışığın bütün ve eksiksiz olacağı gündür. Şabat başlarken kandilleri yakarız ve tüm ev Tanrı

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. ÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 İN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ 1. Tora yı okumayı tamamladığımız ve yeniden okumaya başladığımız gün aşağıdakilerden hangisidir? A) Hol Amoed

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. DÖNEM ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK İLGİSİ 1. Aşağıdakilerden hangisi Sukot ayramı mitsvalarından biri değildir? A) Sukada oturmak ) Şofar dinlemek C) Arbaat

Detaylı

MEVSİM İLKBAHAR SAĞLIKLI YAŞAM. İlkbahar mevsiminin özelliklerini öğreniyoruz.

MEVSİM İLKBAHAR SAĞLIKLI YAŞAM. İlkbahar mevsiminin özelliklerini öğreniyoruz. MEVSİM İLKBAHAR İlkbahar mevsiminin özelliklerini öğreniyoruz. İlkbahar mevsiminde meydana gelen değişiklikleri öğreniyoruz. İlkbahar mevsiminde hayvanların yaşayışlarında meydana gelen değişiklikleri

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA ANONİM HALK EDEBİYATI VE ÂŞIK EDEBİYATINDA SÖZLÜ TARİH Esra ÖZKAYA YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA

Detaylı

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ GÖNEN MESLEK YÜKSEKOKULU TURİZM VE OTELCİLİK BÖLÜMÜ İNANÇ TURİZMİ

T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ GÖNEN MESLEK YÜKSEKOKULU TURİZM VE OTELCİLİK BÖLÜMÜ İNANÇ TURİZMİ T.C. BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ GÖNEN MESLEK YÜKSEKOKULU TURİZM VE OTELCİLİK BÖLÜMÜ İNANÇ TURİZMİ DANIŞMAN:Özer YILMAZ HAZIRLAYAN: Erşad TAN,Tacettin TOPTAŞ İÇİNDEKİLER GİRİŞ I-İNANÇ TURİZMİ A- İnanç Kavramı

Detaylı

Petrus ve Duanın Gücü

Petrus ve Duanın Gücü Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Petrus ve Duanın Gücü Yazari: Edward Hughes Resimleyen: Janie Forest Tercüme eden: Nurcan Duran Uyarlayan: Ruth Klassen Türkçe Havari Petrus, ba kalarına sa hakkında anlatmak

Detaylı

MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar

MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar Bu kitabın sahibi:... Tüm zamanların insanları, bütün dünyada, her zaman içinde yaşadıkları ve barındıkları bir yaşam alanına, bir eve ihtiyaç duymuşlardır. Öncelikle, mimari,

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Aldatıcı Yakup

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. Aldatıcı Yakup Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Aldatıcı Yakup Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot ve Lazarus Uyarlayan: M. Kerr ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Aldatıcı Yakup

Çocuklar için Kutsal Kitap. sunar. Aldatıcı Yakup Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Aldatıcı Yakup Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot ve Lazarus Uyarlayan: M. Kerr ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children www.m1914.org

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT)

SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) SÖZCÜKTE ANLAM (MECAZ-SOYUT- SOMUT) HAZIRLAYAN: MERYEM KAYA İlköğretim 6.sınıf öğrencilerine yönelik bir çalışma. NURAY GEDİK BİLGİSAYAR 1 DERSİ 07.12.2012 İÇİNDEKİLER KONU SAYFA NUMARASI Sözcükte Anlam

Detaylı

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE

CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE CÜMLENİN ÖGELERİ YÜKLEM / ÖZNE YÜKLEM Cümlede işi, oluşu, durumu bildiren öğeye yüklem denir. Diğer öğeleri bulmak için bütün sorular yükleme yöneltilir. Dilimizde her türlü sözcük ve söz öbeği yüklem

Detaylı

Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı.

Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı. Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı'yla birlikteydi ve Söz Tanrı'ydı. Yuhanna 1:1 Yaşam O ndaydı ve yaşam insanların ışığıydı. Yuhanna 1:4 1 İsa şöyle dedi: Ben dünyanın ışığıyım. Benim ardımdan gelen, asla

Detaylı

SAHİP OLDUKLARIMIZI KORUMANIN 4 RUHSAL ADIMI

SAHİP OLDUKLARIMIZI KORUMANIN 4 RUHSAL ADIMI 1 KORUMANIN 4 RUHSAL Çoğu insan nasıl dua edeceğini bilemez. Bu yüzden size yardımcı olabilecek örnek bir dua metni hazırladım. Bu duayı sesli olarak okuyabilir ya da içinizden geldiği gibi dua edebilirsiniz.

Detaylı

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN

.com. Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN .com Faydalı Olması Dileğiyle... Emrah& Elvan PEKŞEN ilkok Adı-Soyadı:... Yukarıdaki resmi inceleyelim. Sonrasında aşağıdaki yönergelere göre, çocukları numaralandıralım ve soruları cevaplayalım. Deniz

Detaylı

Kültür Nedir? Dil - Kültür İlişkisi

Kültür Nedir? Dil - Kültür İlişkisi Dil - Kültür İlişkisi Kültür Nedir? 2 Bir milletin fertlerini ortak bir çatı altında toplayan maddi ve manevi değerler bütünüdür. Örf, âdet, gelenek ve inançlar kültürün manevi kısmına; giyim kuşam, yemek,

Detaylı

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında 23 Nisan 2014 Çarşamba 17:23 Devremülk Turizm inden Sağlık Turizm ine, madencilik ve mermerden gayrimenkule kadar farklı alanlarda faaliyet gösteren

Detaylı

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır.

1.Birlik ilkesi: İslam inancına göre bütün varlıklar, bir olan Allah tarafından yaratılmıştır. İnsanın toplumsal bir varlık olarak başkaları ile iyi ilişkiler kurabilmesi, birlik, barış ve huzur içinde yaşayabilmesi için birtakım kurallara uymak zorundadır. Kur an bununla ilgili ne gibi ilkeler

Detaylı

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20

T.C. 8. SINIF I. DÖNEM. ORTAK SINAVI 26 KASIM 2014 Saat: 11.20 T.C. 8. SINIF I. DÖNEM ORTK SINVI 26 KSIM 2014 Saat: 11.20 DİN KÜLTÜRÜ VE HLK BİLGİSİ 1. Sabahları dua okurum. Her gün mum yakarım. 4. Pişmanlık hisset. Tanrı ya yakın ol. İşlediğin günahlar için ağla.

Detaylı

EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri)

EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri) EYLÜL AYI BÜLTENİ(İnci Taneleri) KONULAR 1-Okula Uyum Haftası 2-Okulumuzu Tanıyoruz 3-Okul Kuralları BELİRLİ GÜN VE HAFTALAR 1-1-4 Eylül kurban bayramı 2-25 Eylül- 1 Ekim itfaiye haftası 3-Eylülün 3. haftası

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ağrı Valiliği ALPASLAN ORTAOKULU Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : ALİ İHSAN ASLAN Eğitsel Performans Bismillâhirrahmanirrahim

Detaylı

Isıtma kapasitesi: Döküm demir eşit ve etkili bir ısı verir. Hem radyant hem de konveksiyonel ısı ihtiyaçlarına uygun olarak sobalar üretir.

Isıtma kapasitesi: Döküm demir eşit ve etkili bir ısı verir. Hem radyant hem de konveksiyonel ısı ihtiyaçlarına uygun olarak sobalar üretir. MORSØ SOBALARI HAKKINDA... Morsø tam 161 yıldır döküm demir sobalar üretmekte ve geliştirilmesi konusunda çalışmaktadır. Her durumda sizin ihtiyaçlarınıza cevap verecek bir model bulunacaktır. Morsø diğer

Detaylı

Sayfa 130,131,132,133,134,1 35,136,137 Sular

Sayfa 130,131,132,133,134,1 35,136,137 Sular Sayfa 130,131,132,133,134,1 35,136,137 Sular 1. ETKİNLİK 1 Yere kökleriyle tutunarak yaşayan canlıların genel adı, bitki. NEBAT 2 Çok yüksek, çok büyük olan. ULU 3 Suyu toplama, sulama ve elektrik üretmek

Detaylı

TEK TEK TEKERLEME. Havada bulut Sen bunu unut

TEK TEK TEKERLEME. Havada bulut Sen bunu unut Havada bulut Sen bunu unut 8 TEK TEK TEKERLEME Öğrendiğim ilk tekerlemeyi hatırlamıyorum ama; çocukluğuma dönüp, baktığımda onlarca tekerleme arasından ikisinin öne çıktığını çok net görüyorum. Bir tanesi,

Detaylı

Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım.

Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım. Nasuh Mitap ı Ankara dan tanırım. Kendisi hakkında bir şey yazmayacağım. Cenaze namazıyla yapılan cenaze törenine bir kere daha canım sıkıldı da diyemeyeceğim Devrimcilerin bu türlü davranışlarına alıştık

Detaylı

Zengin Adam, Fakir Adam

Zengin Adam, Fakir Adam Çocuklar için Kutsal Kitap sunar Zengin Adam, Fakir Adam Yazarı: Edward Hughes Resimleyen: M. Maillot ve Lazarus Uyarlayan: M. Maillot ve Sarah S. Tercüme eden: Nurcan Duran Üreten: Bible for Children

Detaylı