KONYA ŞUBESİ 4. OLAĞAN GENEL KURUL ÇALIŞMA RAPORU

Transkript

1 KONYA ŞUBESİ 4. OLAĞAN GENEL KURUL ÇALIŞMA RAPORU 2014

2 Beyazıt Mahallesi Dokuz Eylül Sokak No:11 Selçuklu/KONYA Tel: Fax: Cep: konyaegitimis@gmail.com İnternet Sayfası:

3 Değerli Eğitim İş liler Yakın zamanda gerçekleşen Soma faciasının acısını hep birlikte yaşadık. İşçi katliamları üzerinden geçinen kapitalist sistemin yarattığı katliamlardan birine daha hep birlikte şahit olduk. İşçilerin-emekçilerin sömürüsü üzerine inşa edilen sistemlerin ne kadar vahşi ne kadar acımasız olduğunu ve insan hayatını hiçe sayan yüzünü bir kez daha hep birlikte gördük, anladık. Buradan, bir kez daha iş cinayetlerini kınıyor, kaybettiklerimizi saygıyla anıyorum. Bundan bir yıl önce başlayan ve bir ay kadar süren şanlı taksim direnişini ve milyonlarca kahramanını huzurlarınızda selamlıyorum. Geçtiğimiz gün aynı zamanda Taksim İsyanı nın yıl dönümüydü. Genel kurulumuzun Gezi ruhuyla böylesine önemli bir tarihte yapılıyor olması da bizler açısından önemlidir. Gezi de geçtiğimiz Haziran ayı boyunca devam eden eylemler Türkiye tarihinin en önemli isyan hareketi olarak karşımıza çıktı: Baskıya, zulme, hakarete, insan yaşamını betonlaştıran bir yönetim anlayışına karşı çıkanlar, Cumhuriyet tarihinin her açıdan en büyük eylemliliklerini gerçekleştirmişlerdir. Gezi nin temel gerekçesi; baskıya karşı direnmek en temel insan hakkıdır Söyleminde kendini buluyordu. Türkiye nin 79 ilinde eylemlere katılan 11 milyon yurttaş, özgürlük taleplerini ve Cumhuriyete bağlılıklarını yüksek sesle dile getirmiştir. Çağ atlamak isteyen bu çağdaş ve onurlu insanlar ortaçağa karanlığına karşı direnen insanlardı. Taksim Direnişi kapitalist öğretileri reddeden tutumuyla da daha başlangıçta bir komün özelliği taşımaktadır. Bu biçimiyle hem gerici diktaya karşı ve hem de sömürü ekonomisine karşı bir isyandır Haziran Eylemleri. Doğal olarak bu karşı çıkış, Türkiye tarihinin derinliklerinde saklı bir isyan kültürünün de ateşini yakmıştır: Yaklaşık iki yüz yıldır mücadele eden ilerici-aydın düşünceyle gerici ve diktacı güçlerin yeni tipte bir yansıması ortaya çıkmış ve Cumhuriyetin yaşatılmasına olan inanç güçlendirilmiştir. Taksim eylemleri sırasında yurdun her tarafında başkaldıran gençlerimiz faşizme karşı cesurca karşı koymuştur. Birçok gencimiz bu süreçte katledilmiş, sokak ortasında dövülmüş, linç edilmiş, polis şiddetine uğramış ve vur emrine maruz bırakılmıştır. İşte bu şanlı Haziran ayı, ince ince inşa edilen Polis Devletinin de habercisidir. İktidar artık burnundan solumaktadır. Buradan bir kez daha hepinizin huzurunda haykırmak istiyorum: Taksim şehitleri ölümsüzdür! 17 Aralık ta hükümeti oluşturan koalisyonun dağıldığını bütün Türkiye; yolsuzluktan, talandan ve yağmadan beslenen yapıların kamuoyunun gözlerinin önünde cereyan eden operasyonlarla dağıldığını görmüştür. Bir paralel heyulası yaratılarak sürdürülen Bu çatışma AKP iktidarının yolsuzluktan beslenen politikalarını gözler önüne sermiştir. Siyasal iktidarın bu süreci savuşturmak için yaptıkları ibretliktir ve tarihin sayfalarına kazınmıştır. İktidarını korumak ve kurtarmak için toplumun bölünmesine göz yuman siyasal iktidar her türlü tehlikeli oyuna başvurmuştur.

4 Hukuk devletinin artık esamesi bile kalmamıştır. Her gün devletin üst düzey bürokratları, mülki amirleri, hatta memurları kapı kapı sürülmektedir. İş traji komik bir hal almıştır. Emniyet teşkilatı, adeta iktidar partisinin güvenlik kollarına dönüşmüştür. Yargı parelel heyulasına feda edilmiştir. Özellikle Taksim Direnişi bir kez daha göstermiştir ki baskı ve direnç arasında karşılıklı bir ilişki vardır. Görünen baskı, sansürlenen direncin varlığına bağlıdır. Şimdi baskı da direnç de gözler önünde yaşanmaktadır. Yurtseverlerin direnci, diktatörlerin baskısını kıracaktır. Hem Taksim Direnişi ve hem de 17 Aralık sürecine rağmen siyasal iktidar bir seçim zaferinden daha çıkmış görünmektedir. Burada sandık sonucunu belirleyen şeyin bilinç değil seçmen olduğu unutulmamalıdır. Sonuçta iktidar bizim iş verenimizdir. Sendikamız işverenle ilişkilerini emek sermaye çelişkisi üzerinden geliştirmektedir. İşverenin seçimlerden başarı ile çıkması bizim taleplerimizin haklılığına gölge düşürmeyecektir. Biz her zaman siyasal iktidarlar kim ve ne olursa olsun insanca ve onurlu bir yaşam için mücadelemizi sürdüreceğiz. Sendikamızın AKP iktidarına karşı mücadele eden siyasi partilere tavsiyesi seçmen örgütlenmesini güçlendirmeleridir. İktidar eli ile eğitim sistemimiz bilimsel ve çağdaş temellerinden uzaklaştırılarak; merak etmemeyi, eleştirmemeyi, sorgulamamayı öğreten bir mekanizmaya dönüşmüş durumdadır. Sistemin temel referans noktaları akıldan, bilimden ve çağdaşlıktan uzaklaşmıştır. Bugünler, iktidarın çalışanlar açısından gerçek yüzünün açık olduğu günlerdir. AKP iktidarları boyunca eğitim alanında yapılan binbir türlü icraat ve değişikliğin ortak paydası ve sonucu, adeta cumhuriyet eğitimini tarumar etmek olmuştur. Durum aklı selim olan herkesi endişelendirmektedir. Siyasal İktidar ve Eğitim sistemi arasındaki ilişkiyi irdelemek de dikkate değerdir. Cumhuriyetin bütün gücüyle yaratmaya çalıştığı eşitlikçi eğitim sistemi AKP iktidarının gerici ve piyasacı anlayışına teslim olmak üzeredir. Siyasal iktidar çalışma koşullarını vahşi kapitalizmin isteği doğrultusunda düzenlerken eğitim sistemini de buna göre yeniden biçimlendirmektedir. Kapitalizmin çalışanları yedeklemesi ve işsizler ordusu yaratması, eğitim çalışanları için bir sopa olarak kullanılmaktadır. Ataması yapılmayan öğretmenlerin mağduriyeti bir tehdit olarak kullanılarak çalışan öğretmenlere rıza göstermeleri telkin edilmektedir. Türkiye de eğitim çalışanlarına koşullarını beğenmeyen çekip gidebilir denmektedir. Neden, çünkü Türkiye de ataması yapılmayan ve iş bekleyen 400 bin öğretmen açıkta beklemektedir. Bugün başta öğretmen yetiştirme problemleri olmak üzere, personel istihdam sorunları, derslik açıkları, fiziki ortam yetersizlikleri, kalabalık sınıflar, öğretmensiz okullar, bilimsellikten, sanattan, spordan uzak programlar ve plansız uygulamalar sonucunda eğitim sistemimiz heba edilmiştir. AKP nin uzun iktidar yılları boyunca, orta ve yüksek öğretime geçişte eleyici, ezbere dayalı, elit bir geçiş sistemi desteklenmiş, dershanecilik teşvik edilmiş çözüm olarak ortaya atılmıştır.

5 Bugünlerde dershane sistemi üzerinde verilen kayıkçı döğüşü gerçeklikten uzaktır. Şöyle ki, dershane koskocaman bir eğitim sisteminin, üstelik siyasi çıkarlar uğruna her geçen gün yenileri eklenen bir sorunlar yumağına dönüşmüş bir sistemin sonucudur. Dolayısıyla sonuca müdahale edebilmenin yolu sonuca neden olan sistemi değiştirmekten geçmektedir. Bu işte öyle kayışçı döğüşleriyle değiştirilemez. İktidar büyük bir kumpanyayla eğitim sistemine müdahale etmiştir. 652 sayılı KHK ile eğitim sisteminden Atatürk ü ve ulusal değerleri çıkarmıştır. Özelleştirmenin alt yapısını hazırlamıştır kesintisiz eğitim sistemi ile Cumhuriyet in kuruluş temellerinden biri olan öğretim birliği ni ortadan kaldırmıştır. Bu yasayla kamusal eğitim iyiden iyiye daraltılmıştır. Devlet okullarında eğitimin niteliği bilinçli olarak düşürülmüştür. Yer gök imam hatip olmuştur. Hatta ilimizde ortaokul seviyesinde, bazı semtlerde imam hatip adeta zorunluya dönüştürülmüştür. Bu dönüşümlerde hiçbir plan program yoktur. Liyakttan ve kariyerden yoksun kadrolar siyasi iktidara yaranmak adına akıldan yoksun işler görmektedirler. Yine içinden geçmekte olduğumuz ayda eğitim camiası bir kıyımla daha yüz yüzedir. Eğer Anayasa Mahkemesi vaktinde karar vermezse binlerce, bakanlığın verilerine göre 100 bine yakın idareci kadro görevinden olacaktır. Görevde yükselme işi orta çağ koşullarına döndürülmüştür. İş ve kadro güvencesi askıya alınmıştır. Eğitimciler iktidar eliyle bir kaosa sürüklenmektedir. İdarecilerimizin kaderi kasaba politikacılarının insafına terk edilmiştir. Bu yolla eğitim kurumlarının geleneği, kültür ve birikimi heba edilmektedir. Bundan böyle tek niteliği iktidar partisinin bezirganı olmak olan çalışanlar bir yerlere gelebileceklerdir. Eğitim camiasının onuru, karakteri ayaklar altına alınmaktadır. Geçtiğimiz ay şube müdürü atamaları Danıştay tarafından iptal edilmiştir. Hiçbir objektif kritere dayanmadan yapılan bu atamalar, bir kez daha göstermiştir ki, ben yaptım oldu zihniyeti ile iş görülemez. Sadece mülakat gibi bir ucube yönteme dayanan görevde yükselme işi eğitim sistemini çürütmekten başka bir işe hizmet etmemektedir. Ancak, siyasal iktidar hala yargı kararını uygulamamakta direnmektedir. Şube müdürlerinin rotasyonunu düzenleyen yeni yayınladıkları yönetmelikte atamaları yargı kararı ile iptal edilen şube müdürlerinin yerleri boş gösterilmeyecektir diyerek de yargı kararına karşı hukuksuz bir şekilde direneceklerini açık etmektedirler. Buradan bir kez daha siyasal iktidarı uyarıyoruz. Eğitim-İş in tavizsiz ve kararlı tutumu artarak devam edecektir. Gerekirse hukukla, gerekirse alanlardan zorlayarak iktidarı hukuk çizgisine çekecektir. AKP iktidarının tamamında eğitim ticaretin metası haline dönüştürülmüştür. Parası olanların eğitim sisteminin nimetlerinden sonuna kadar yararlandıkları, yoksul aile çocuklarının ise eğitimlerinin tesadüflere terk edildiği bir dönemi en vahşi sonuçlarıyla sonuna kadar yaşadık. Eğitim bu zihniyetin elinde sınıfsal sömürü mekanizmasının yeniden üretim yerlerine dönüştü: Yoksulların yoksullukları zenginlerin zenginlikleri eğitim yoluyla pekiştirildi Bugün eğitim sisteminin özelleştirilmesinin altında yatan temel gerçek sınıfların devamlılığını sağlamasından başka bir şey değildir. Ülkemizde sendikacılığın içine yerleştirilen hastalıklar günümüzde kamu emekçilerinin büyük mücadeleler sonucunda kazandıklarının kayıplara dönüşmesine neden olmuştur. AKP iktidarlarının yarattığı hava ile beslenen yandaş sendikal yapılar eğitim iş kolunda çoğunluğu oluşturur hale gelmişlerdir. Yaratılan bu çoğunluğun gücü ile cumhuriyet eğitiminin tasfiye edilmesine, medrese eğitimine geçilmesine zemin oluşturulmaktadır. İş kolumuzdaki diğer sendikalarında durumları ortadadır. Bu sendikaların sermayeye, sömürüye ve emperyalizme karşı mücadele etmesi gerektiği yerde bu ana mücadele unsurlarını hedeflerinden çıkararak emperyalizmin birinci hedef olarak gördüğü ulus devlet yapımıza karşı, neoliberal politikaların ülkemizdeki uygulayıcısı olan AKP

6 hükümetine Akil Adam olmakta herhangi bir çekince görmemişlerdir. Emperyalizm Cumhuriyet Devrimi karşıtlarını, Mustafa Kemal düşmanlarını sağdan ve soldan toplayarak aynı projelerde buluşturmayı başarabilmiştir. Kamu emekçileri ise her gün yeni kayıplar yaşamakta, ırkçı-gerici ve bölücü bu kuşatma, kamu emekçilerini yoksulluk sınırında, baskı altında köle olarak yaşamaya mahkum etmektedir. AKP hükümetinin yaptığı düzenlemeler ve uygulamalarla öğretmenler mesleklerini yapamaz hale gelmiştir. Nitelikleri, çalışma saatleri, yaz tatilleri ve ücretleri kamuoyu önünde tek taraflı tartışmaya açılarak oluşturulan linç kültürü sonucunda sınıflarında da fiziki saldırılara maruz kalmış ve hatta katledilen meslektaşlarımız olmuştur. Öğretmenler bir taraftan idari baskılar, bir taraftan veli baskıları, öte taraftan da siyasi baskılar altında her gün ezilmektedirler. Türkiye nin içinde bulunduğu bu zorlu koşullarda baskılarıyla kamu emekçilerini, öğretmenleri susturmayı amaçlayan bu faşist anlayışa; devrimci, ilerici öğretmen örgütlenmesinin önüne geçemeyeceklerini göstermeye, büyümeye ve direnmeye devam edeceğiz. Eğitim-İş Türkiye nin içinde bulunduğu koşullarda zorunluluk olarak doğmuş bir direnç örgütüdür. Siyasal iktidarın uzun dönemdir devam eden anti-demokratik politikalarına karşı hem eğitim çalışanlarının haklarını sahiplenmekte, hem eğitim sisteminin gericileşmesine engel olmaya çalışmakta ve hem de ülkesinin bağımsızlığını ve özgürlüğünü savunup sahiplenmektedir. Eğitim-İş in kuruluşu yalnızca güncel değerlendirmelerin bir uzantısı olarak biçimlenmemiş, Türkiye Öğretmen Hareketinin tarihsel mirasına sahiplenme amacıyla da gelişmiştir. Encümen-i Muallim, TÖS ve TÖB-DER in mücadeleci mirasına sahip çıkan sendikamız aydınlanma mücadelesinin bir neferi olarak bu dönemde yerini tekrar almıştır. Eğitim-İş in mücadelesindeki en önemli rehber başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarıdır. Sendikamız bu doğrultuda çalışmalarını yürütmekte ve örgütlenmektedir. Eğitim-İş, bir sendika-emek örgütü olduğu kadar, ülkedeki siyasi gelişmelere tepki veren cumhuriyetçi bir refleks örgütü olarak da işlev görmektedir. Bu bileşke bizi Eğitim-İş in yüklendiği üç önemli görevi tarif etmeye götürmektedir. Birincisi, Eğitim-İş sendikasının eğitim çalışanlarının özlük haklarını koruyup geliştirmeyi amaç edinen bir örgüt olduğu gerçeğidir. Bu durum aynı zamanda sınıfsal bir taraf tutmayı da gerektirir. Doğal olarak eğitim çalışanlarının sınıfsal çıkarlarını kapitalist sisteminin saldırılarına karşı savunurken, ücretli emek kesimlerinin tamamıyla dayanışma içinde olmasını sağlamak önemli bir görevdir. Bu dayanışmayı örgütlemek ve güçlendirmek temel hedeflerden biri olarak karşımızda durmaktadır. Eğitim-İş in ikinci temel görevi, Türkiye deki Eğitim Politikalarıyla ilgilidir. Yani yalnızca eğitim çalışanlarının özlük ve sınıfsal haklarıyla ilgili değil, aynı zamanda onların yaptığı işin niteliğiyle de ilgili mücadele vermektedir. Eğitim sisteminin nasıllığı üzerine kafa yoran bir anlayış bu örgütlenmenin temel amaçlarından biridir. Eğitim-İş, Cumhuriyetin ortaya koyduğu bilimsel-demokratik-kamusal eğitimden yana taraftır. Eğitim sisteminin gericileştirilmesine karşı hem bilimsel ve hem de eylemsel olarak tavır almaktadır.

7 Üçüncüsü de Eğitim-İş in siyasi atmosfere dönük tutumlarını içermektedir. Eğitim-İş Cumhuriyetin tüm kazanımlarını yalnızca eğitim alanında değil aynı zamanda bütün alanlarda savunan ve sahiplenen bir örgüttür. Eğitim-İş Türkiye nin bağımsızlığına ve yurttaşların özgürlüğüne kasteden siyasal iktidarın gerici politikalarına her alanda direnmeyi kendisine yüklenmiş bir görev olarak kabul etmektedir. Hiç kuşku yok ki, bu üç adımda tarif edilen görevlerin tamamı aynı hedefe varmaya çalışan herkesin ortaklaştığı görevlerdir. Ezilenlerin yanında tavır takınmak, geleceğin aydınlık yarınlarını yetiştirecek eğitim politikalarının savunucusu olmak ve ülkesinin bağımsızlığını sahiplenmek birbirini tamamlayan parçalardan ibarettir. Bu üç görev, Eğitim-İş in varlık nedenidir. Daha konuşulacak ve konuşulması gereken pek çok ciddi sorunla karşı karşıya olduğumuz bir gerçektir. Oradaki tabloya rağmen, tüm bu kuşatılmışlığa, işlenen cinayetlere ve yaşanan katliamlara rağmen diyoruz ki Cumhuriyetin yılmaz bekçilerinin sahiplendiği ve ülkesinin bağımsızlığı için dimdik ayakta duran bir sendika olarak Eğitim-İş vardır ve var olmaya devam edecektir. Bu duygu ve düşüncelerle genel kurulumuzun örgütümüze, kentimize, ülkemize ve emeğimize olumlu sonuçlar doğuracak üretkenlikte geçmesini diliyorum. Bir önceki genel kurulunda, genel kurulumuz bizlere 3 yıl boyunca, ilerletelim ve geliştirelim diye bir emaneti teslim etti. Alın size yetki, çalışın, uğraşın ve Eğitim-İş imizi daha yukarılara taşıyın dedi. Bizler de bu 3 yıllık çalışma dönemimiz boyunca sendikamızın ilkelerinden, hukukundan asla taviz vermeden çalıştık. Göreve geldiğimiz günden bu güne kadar üzerimizdeki yönetsel görevin sizlerin emaneti olduğu gerçeğini hiç bir zaman aklımızdan çıkarmadık, attığımız her adımda, söylediğimiz her sözde, gittiğimiz her yerde sizlerin adına, sizleri temsilen bulunduğumuzu düşünerek hareket ettik. Bu bilinçten ayrılmadan tüm enerjimizi sendikamızı büyütmeye, geliştirmeye harcadık. Huzurlarınızda geçtiğimiz dönemde sendikamızın ciddi anlamda büyümesine, ilimizde kurumsallaşmasına katkı sağlayan şube yönetim kurulumuzun değerli üyelerine, ilçe yöneticilerimize, işyeri temsilcilerimize ve komisyonlarda görev alarak emek veren arkadaşlarımıza ve onlara bu olanağı veren değerli ailelerine ayrı ayrı teşekkür etmek istiyorum. Çünkü ortada ciddi bir emek var ve tüm arkadaşlarımız bu eserin ortaya çıkmasında herhangi bir karşılık gözetmeden, tamamen gönüllülük esasına göre çalıştılar, emek verdiler gayret gösterdiler. Hepinize teşekkür ediyorum. Bütün bu arkadaşlarımızla beraber, sendikamızın işyerlerinde tanınırlığını arttırmak üzere yüzlerce işyeri ziyareti geçekleştirip binlerce eğitim çalışanıyla iletişim kurduk, sendikamızın ilkelerini ve çalışmalarını anlattık. Onlara gündemlerimizi taşıdık ve tartıştırdık. Üyelerimizin işyerlerinde karşılaştıkları sorunlara anında müdahale ederek yaşadıkları haksızlıklarda yalnız olmadıklarını gösterip yanlarında olduk. Kimi zaman örgütlü gücümüzü ortaya koyarak, kimi zaman da hukuki girişimlerle mücadele yürüttük. Eğitim-İş olarak bizler; bir yandan Grevli Toplu Sözleşme hakkı için yürürken, bir yandan da 19 Mayıs ların yasaklanmasına karşı alanlardaydık. Bir yandan gerici eğitim sistemi e karşı mücadele ederken bir yandan da Akil Adamlar projesine karşı mücadele ediyorduk. Bir yandan Ataması Yapılmayan Öğretmenler ile birlikte mücadele ederken, bir yandan da Lozan Zaferi ni kutluyorduk Gezi isyanında da en önlerdeydik, Soma daki madenci cinayetlerinde de Berkin Elvan için de sesimizi yükselttik, Uğur Mumcu cinayeti aydınlatılsın diye de haykırdık Ne Mustafa Kemal in mirasını sahipsiz bıraktık, ne de 8 Mart larda, 1 Mayıs larda emek mücadelemizi

8 Sözlerimi bitirirken bu meşakkatli görevde sabrıyla, anlayışıyla ve desteğiyle bana güç veren sevgili eşime de çok teşekkür ediyorum. İçinde olmaktan, bir neferi olmaktan gurur duyduğum, Konya da geçirdiğim on yılı aşkın sürede yaşamımı bir kez de bu cepheden anlamlandıran Eğitim-İş camiasına da sonsuz teşekkürler Son dönemdeki faaliyetlerimizi sınırlı alanıyla gösteren çalışma raporumuz mali nedenlerle sınırlı sayıda basılmıştır. Oradan da faaliyetlerimizi takip edebilirsiniz. Raporun basılmasında emeğini esirgemeyen Özgür arkadaşıma da içtenlikle teşekkür ederim. Lafı uzattığımın farkındayım son söz olarak; Hepinizin bildiği bu hafta aramızdan ayrılışının 51. yılında andığımız, Nazım Hikmet O muhteşem 'Saman Sarısı' şiirinde: "Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?" Diye sorar üstat Dino'ya Mutluluğun resmi yapılabilir, ancak sınırları çizilemez. Sevgisi unutulmaz Abidin de mutluluğun resmini yapmıştır, çünkü resim yapmak mutluluktur onun için. Hele Nâzım'ın sevdiği resimler yapmak, kim bilir ne kadar mutlu etmiştir kendisini. Çünkü mutluluğun gerçek tarifi bence ve farkında olmasalar bile herkes için, yaptığını sevmek, sevdiğini yapmaktır. Sevdiği insanla, sevdiği insanlar arasında, sevdiği yerde yaşamak. Yaşam verdiği çocuğu sevmek. Tüm çocukları sevmek. İşini sevmek. Sevdiği işten para kazanmak. Kazanılan parayı, sevdiği insanlar, sevdiği eşyalar, inandığı davalar için harcamak. İşte budur mutluluk. Aranızda olmaktan çok mutluyum. Yaşasın Eğitim-İş, Yaşasın Birleşik Kamu-iş, Hepinize saygılar sunuyorum Şükrü BALUN Eğitim İş Konya Şube Başkanı

9 YÖNETİM KURULU Şükrü BALUN- Şube Başkan Mehmet ALTINTOP -Şube Sekreteri Mehmet TEKİN-Örgütlenme Sekreteri Atilla ÇELİK-Mali Sekreteri Sultan KARATEKİN-Basın-Yayın -TİS Sekreteri Metin NİZAMOĞLU-Eğitim Sekreteri Ramazan Ekrem YAKICI-Özlük-Hukuk Sekreteri DENETLEME KURULU Derya ŞİMŞEK Yavuz ÖZEN Çağla ÖZTÜRK DİSİPLİN KURULU Başkan:Mehmet Emin KARAKURT Başkan Yrd.:Füsun BEKAR Raportör Üye:Bora TUNCA

10 SEKRETERLİK ÇALIŞMALARI 24 Nisan 2011 Tarihinde yapılan 3. Olağan Genel Kurulunda yapılan seçim sonrasında görev dağılımı yapılmıştır. Seçim ve görev dağılımından sonra tüm sekreterliklerin 3 yıllık Çalışma Raporu hazırlanmıştır. Disiplin kurulumuz Şube Genel Kurulundan sonra bir hafta içerisinde toplantısını yapıp görev dağılımını gerçekleştirmiştir.konya Şubemizde ve şubemize bağlı ilçe temsilciliklerinde Disiplin Kurulumuzun görev ve yetkileri dahilinde hiçbir disiplin olayı olmamıştır. Tüm eylem ve etkinliklerimizde Birleşik Kamu-İş ve Eğitim-İş tüzük ve çalışma ilkelerine bağlı kalınarak yapılmıştır. Yönetim Kurulu toplantılarında Yönetim Kurulu üyelerinin katılımı sürekli olarak sağlanmış, Her hafta veya iki haftalık periyotlarla gündemli Yönetim Kurulu Toplantıları yapılmıştır. Toplantılarda alınan kararlar karar defterine yazılmış, alınan kararların uygulanması için sekreterliklerimizle birlikte takipçisi olunmuştur. Başkanın bulunmadığı zamanlarda toplantılarda Eğitim-İş Konya Şube Başkanlığına vekalet edilmiş ve temsil edilmiştir. Gereken durumlarda diğer kurumlarda sendikamız temsil edilmiştir. İşyeri ve ilçe temsilcileri ile belirli aralıklarla gündemli toplantılar yapılmıştır. İlçe ve işyeri temsilciliklerinin her türlü eylem etkinliklerine (örgütlenme, panel, konferans, yemek, tiyatro, gezi,vb) katılım konusunda gereken planlama ve çalışmalar yapılmıştır. Eğitim-İş Konya Şubemiz her türlü eylem ve etkinlikte önderlik yapmıştır. Üyelerimizin karşılaştığı sorunları çözmek için mülki amirlerle, yöneticilerle diğer idari birimlerle sendikamızı temsilen görüşülmeler yapılmış, sorunların çözümünde azami gayret gösterilmiştir. Mart 2013 yılında Sendikamıza yakışır 6 katlı bir bina kiralanmış, donanımı büyük oran binanın 2 katı Lokal olarak müstecire verilmiş, üye ve misafirlerin talepleri karşılanmıştır. Bu binada 2 ve 3. Kat Eğitim İş Konya Şubesi ve İlçe Temsilciliklerine 4.Kat Birleşik Kamu-İş e bağlı 4 sendikamıza tahsis edilmiştir. Binamızın son katı ise Eğitim-İş misafirhanesi olarak hizmete açılmış birçok üyemiz ve üye yakını konaklamıştır. Eğitim salonumuzda eğitim çalışması yapılmıştır. Lokalimizin salonunda birçok etkinlik yapılmış diğer kurumlarla paylaşılmıştır. Şubemizde kurumsal işleyişe azami titizlik gösterilerek Genel Merkez, şubeler, ilçe ve işyeri temsilcilikleri ile diğer muhatap kurumlarla gerekli yazışmalar yapılmış, dosyalama ve arşivleme, demokratik işleyişe uygun şekilde yapılmıştır. Genel Merkez imizde gelen yazılara zamanında yanıt verilmiş, görüş ve öneriler Şube ve İlçe Yönetim Kurulları ve üyelerimizin görüşlerine sunulmuş, alınan kararlar ilgili birimlerimize gönderilmiştir. Ülkemizin ve sendikamızın gündeminde bulunan sorunlar iş yeri temsilcileri ve üyelerle tartışılarak alınan kararlar, görüş ve öneriler ilgili birimlere ve Genel Merkezimize iletilmiştir. Merkezi Ankara eylemlerine katılım noktasında örgütlenme sekreteriyle işbirliği yapılmış, tüm temsilcilerle zamanında iletişim ve yazışmalar yapılmıştır. İlçe temsilciliği olmayan ilçelerimizde yönetimler oluşturulmuş, üye sayısı 50 nin üstündeki ilçelerimize temsilcilik binası açılmış bu binaların donanımı gerçekleştirilmiştir. Disiplin ve Denetleme Kurulu üyelerinin çalışmaları için gerekli ortam sağlanacak, sekreterliklerin hazırlıklı olması ve işlemlerin sonuçlanmasına her türlü kolaylık sağlanmıştır. Birleşik Kamu-İş e bağlı diğer sendika temsilcilerimizle belli aralıklarla toplantılar yapılmış, örgütlenme çalışmalarına yardımcı olunmuştur.

11 Birleşik Kamu-İş dönem sözcülüğü seçimleri yapılmış ve Eğitim-İş dönem sözcüsü seçildiği sürede, konfederasyonumuz eylemler, etkinlik, törenler ve diğer resmi kurumlarda en üst düzeyde temsil edilmiştir. Eğitim-İş Konya Şubesi, Birleşik Kamu-İşe bağlı diğer işkollarındaki temsilciliklerinin çalışma ortamını sağlanmıştır. Eğitim-İş Konya Şubesi adına sendikal eylem ve etkinliklerde, diğer önemli gündemlerde Diğer sendikalarla, Demokratik Kitle Örgütleri ile görüşmeler yapıp işbirliği yapılmış gerekli platformlarda ve birlikteliklerde aktif rol almıştır. Sendikal, mesleki ve idari çalışmalarda sendikamızın ilgili sekreterlerimizin görevlendirilmesi yapılmış ve sonuçları paylaşılmıştır. Şubemize, İlçe Temsilciliklerimize, İşyerlerimize üyelerimizden gelen sağlık sorunlarında, konaklamalarında, düğün ve kutlamalarında, acı günlerinde yönetici olarak bulunulup her türlü sosyal yardım ve katılım sağlanmıştır. Üye ve yakınlarının iyi ve kötü günlerinde çelenk, çiçek, hediye ile katılıp, her türlü iletişim sağlanmıştır. Mali Sekreterlik ve Örgütlenme Sekreterlerin çalışmaları koordine edilip, her ayın üye tevkif atının kontrolü yapılmıştır. Basın-Yayın ve Eğitim Sekreterlikleri ortak çalışmalarla yapılan eğitim ve çalışma yapılıp, broşür, bildiri ve gazete çıkarılmıştır. Basın yayın ve iletişim sorumlumuz Özgür GENÇ tarafından web sayfası, ulusal bazda sendikal siteleri yürüterek tüm ülkemize hizmet vermiştir. Her yıl için en az birer defa gezi, yemek, konferans, panel, kahvaltı,tiyatro, yapılmış, üye ve misafirlerin katılımı sağlanmıştır. Konya ve ilçelerimizde sendikamızın ilkelerine uygun çağdaş, ilerici, demokrat ve Atatürkçü Düşünceye sahip kurum ve kişileri üyelerimizle buluşturup, sendika adına işbirliği yapılmış ve bu tür çalışmalarda ödüllendirme yapılmıştır. Üniversite ve diğer eğitim kurumlarla bilimsel ve düşünsel çalışma ortamları oluşturulmaya ve üniversite öğrencilerine Eğitim-İş sendikasi tanıtılmıştır. Türkiye nin gündemindeki olumsuz gelişmelere karşı her türlü eylem ve etkinlikte sınıfsal duruşunu göstermiş diğer demokratik kile örgütü,sendikave partilerle işbirliği yapmıştır. Üyelerimizin karşılaştığı hukuksal ve özlük konularında çözüm üretmiş, karşılaşılan sorunlarda üyemiz yalnız bırakılmamıştır. Resmi kurum ve diğer kurumları davet ve çağrılarına katılım sağlanmış, sendikal ve siyasal anlayışımız doğrultusunda sonuçların çıkması sağlanmıştır. Sendikal eğitim çalışmamızla insanı hem kendisi, hem de toplumu için değer yaratacak, Bireysel ve toplumsal bilincin geliştirilmesi sorunların çözümü konusunda da gerekli mücadenin yapılmasına çalışılmıştır. Özel eğitim kurumların hızlı bir şekilde açılmasıyla eğitimde fırsat eşitliği ortadan kaldırılmıştır. Paran kadar eğitim anlayışıyla sosyal devletin yok edilmesine karşı sürekli mücadele edilmiştir. Ülkemizin ve demokrasimizin gelişebilmesinin temeli örgütlü bir toplum olmamızdan geçmektedir. Bireysel çabalarla alınacak yol sınırlıdır. Örgütlü mücadele hem bireyin eğitimini hem de hak ve

12 çıkarlarını korumada önemli bir araç olduğu anlayışı ile ilçe temsilciliklerimiz ve işyeri temsilciliklerimizin eğitimleri verilmiştir. Eğitim İş savunduğu Çağdaş-,Ulusal-Laik-Bilimsel- Parasız ve karma Eğitim ilkeleri ve Atatürkçülüğün önemi her platformda savunulmuştur.milli Eğitim Bakanlığının akıl ve bilim dışı, cinsiyetçi yayınlar kitap inceleme komisyonları tarafından incelenmiş ve kamuoyu ile paylaşılmıştır Sendikal Kültürün artırılması, demokratik mücadele ve cumhuriyet değerleri ile ilgili olarak panel, konferans, Seminer, söyleşiler düzenlenmiştir. Sanatsal ve kültürel etkinlikler ve sergiler düzenlenmiştir. Ülke gündemindeki gelişmelere karşı basın açıklaması basın toplantısı ve sitemiz aracılığı ile üyelerimiz ve kamuoyu bilgilendirilmiştir.önemli ve Güncel Konularda Basın açıklaması, bilgilendirme toplantıları yapılmıştır. AKP iktidarının Milli Eğitim Bakanlığındaki birçok uygulaması, çıkarılan hukuk dışı mevzuatlar, çalışma yaşamını olumsuz etkileyen uygulamalarına karşı sendikamız gereken başvurularını yapmıştır. Bölge avukatlarımızın yerel mahkemelere ve Danıştaya yapılan başvurularda büyük oranda başarı elde etmiştir.iktidarın kadrolaşmaya yönelik hukuk dışı uygulamaları sendikamızın hukuk mücadelesi ile durdurulmaya çalışılmış fakat AKP iktidarı mahkeme kararlarına rağmen hukuk dışı uygulamalarını inatla sürdürmüştür.iktidarın bu tutumu basın açıklaması ve alan eylemleri ile protesto edilmiştir. Tevkifat listelerinin takibi yapılarak eksiklikleri görülen İl/ilçe Milli Eğitim Müdürlükleri ile Mal Müdürlüklerinde sorunlar anında çözülmüştür. İl Milli Eğitim Disiplin Kurullarında üyelerimizle ilgili görülen soruşturmalara sendika temsilcimiz katılmış birçok üyemize Kurulu tarafından önerilen disiplin cezaları engellenmiştir. Tüm işyerlerinde sendikamızla ilgili afiş ve broşürlerin asılabilmesi için pano talep edilmiş, okul ve kurum yönetimleri bu konuda uyarılmıştır. Öğretmenlerinden yararlanan yardımcı hizmetler personelimiz için yemek ücretlerinin daha ucuz hale getirilmesi için kurumla gerekli yazışmalar yapılmıştır. Ödenmeyen yolluk ücretleri,üyelerimizin sicil notları ile davalar açılmış ve sicillerin lehte düzeltilmesi sağlanmıştır. Ek ders ücretleri ile ilgili olarak dava açılmış okulları idari tatil edildiği günlerde öğretmenlere ücret ödenmesi için bakanlıkla yazışmalar yapılmış bu hak alınmıştır. Nöbetin ücretinin ödenmesi için taleplerimizi bakanlığa iletmiş işyerlerinde de nöbet tutma ile ilgili eylemliliklerimizi tüm çalışanlar ve kamuoyu ile paylaşılmıştır. İlimiz bünyesinde İl Milli Eğitim Müdürlüğümüzün yapmış olduğu gerici ve çağ dışı kimi uygulamalara yasal çerçevede müdahale edilmiştir.

13 Üyelerimizin yüz yüze geldiği inceleme ve soruşturmalar takip edilmiş, her biri için savunmalar yapılmıştır. Üyelerimizin aleyhine sonuçlanan soruşturmalarla ilgili davalar açılmıştır. Ayrıca kariyer basamaklarında yükselme, sözleşmeli öğretmen üyelerimizle ilgili yolluk ve yevmiye sınavı, banka promosyonları, yasal olmayan görevlendirmelere karşı davalar açılmıştır. Öğretmen atama, yönetici atama ve görevde yükselme ile ilgili yönetmelik ve kanununda tamamen siyasal anlayışla hazırlanan bölümlerin tespiti yapılmış raporlar genel merkez gönderilerek davanın açılması sağlanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı ve üniversitelerde çalışan üyelerimizin kurumları ile ilişkiler geliştirilerek, karşılaşılan sorunlarla ilgili gerekli girişimler anında yapılmıştır. Eğitim-İş Konya Şubesi Mali Sekreterliği kurumsallaşmaya önem vermiş, mali konularda sıkıntıların kısa sürede giderilmesi amacıyla okul ve kurumlardan Tevkifat listeleri alarak meydana gelen aksaklıkların kısa sürede giderilmesini sağlamıştır. Şubemizin mali konulardaki çalışmaları tarih ve 124 sayılı Genel Merkez Yönetim Kurulu kararı ile yürürlüğe giren Mali İşler Yönetmeliği çerçevesinde olmuştur. Genel Merkez ödentilerinin düzenli bir şekilde takip edilebilmesi için şubemiz ve temsilciliklerimiz adına Ziraat Bankasında açılan hesaplar kullanılmıştır. Genel Merkezimizden gelen ödentiler Temsilciliklerimize zamanında gönderilmiştir. Şubemiz ve temsilciliklerimiz harcamaları belgeye dayalı olarak ve belli bir planlama ölçüsünde, sendikamızın ilke ve çıkarları gözetilerek şube yönetim kurulumuz kararları doğrultusunda yapılmıştır. Temsilciliklerimizden gelen ödentilere ait belgeler her ay düzenli olarak şubemizin harcama belgeleri ile birlikte aylık bilanço çıkartılmakta, öncelikle yönetim kurulunda görüşüldükten ve incelendikten sonra Genel Merkezimize gönderilmektedir. Aylık bilanço ve harcama belgelerinin birer sureti şubemizde saklanmakta ve bilanço defterine kaydedilmektedir. Şubemizin satın aldığı demirbaş niteliğindeki malzemeler demirbaş defterine kaydedilmiştir. Eğitim-İş Konya Şubesi ve bağlı Temsilciliklerimizin yaptığı her türlü sosyal ve kültürel etkinliklere ve eylemlerin mali giderleri karşılanmıştır. Eğitim-İş e yakışır bir şube binası olanaklar ölçüsünde oluşturulmaya çalışılmış, eski bürodan; Beyazıt Mahallesi Dokuz Eylül Sokak No:11 Selçuklu/KONYA adresindeki binaya Sendikamız taşınmıştır. Mali sekreterlik yönetimi bir bütün olarak algılamış, diğer sekreterliklerle uyum içinde çalışmıştır.

14 GELİR-GİDER TABLOSU(Nisan 2011-HAZİRAN Dönemi) Gelirler(YTL) Giderler(YTL) NİSAN-ARALIK 2011 OCAK ARALIK 2012 OCAK_ARALIK 2013 OCAK-HAZİRAN 2014 Nisan-Aralık 2011 Üye Ödentileri: ,00 Ocak-Aralık 2012 Üye Ödentileri: ,00 Ocak-Aralık 2013 Üye Ödentileri: ,00 Ocak-Haziran 2014 Üye Ödentileri: ,42 Önceki Dönemden Devreden Borç Kira-Aidat-Yakıt Giderleri Bakım Onarım Giderleri 999, , , ,86 58, , , ,04 514, ,69 Telefon-Faks-İnternet Giderleri 1.792, ,63 640,15 Elektrik-Su-Doğalgaz Giderleri 486, ,45 165,70 Kırtasiye-Noter-Yayın Giderleri 6.141, , , ,07 Çay Ocağı-Temizlik Giderleri 1.283, , ,20 444,00 Posta-Kargo Giderleri 308,27 563,98 471,64 Örgütlenme Giderleri 2.404, , , ,17 Vergi 2.389, , ,53 Temsil Ağırlama Gideri 5.788, , , ,50 Yönetici Yolluk Giderleri 265, ,00 445,00 224,00 Eylem ve Etkinlik Giderleri 4.291, , , ,55 Personel Giderleri 4.380, ,00 700,00 Demirbaşlar 1.310,00 Genel Kurul Gideri(Tüzük Kurultayı) Diğer Giderler (Ajanda Baskı Gideri) 2.083,31 778,95 200, ,59 177,00 619, , , ,91 GİDERLER TOPLAMI , , , ,24 GELİRLER : TOPLAMI: GENEL TOPLAM : ,42 GİDERLER TOPLAM : ,13 KASA TOPLAMI : 1.580,45 NİSAN 2011-HAZİRAN 2014 TARİHLERİ ARASINDAKİ TAHMİNİ BÜTÇE GELİRLER (YTL) Nisan 2011-Aralık 2011 Ocak 2012-Aralık 2012 Ocak 2013-Aralık 2013 Ocak 2014-Haziran , , , ,42 GELİRLER TOPLAMI ,42 GİDERLER (YTL) Nisan 2011-Aralık 2011 Ocak 2012-Aralık 2012 Ocak 2013-Aralık 2013 Ocak 2014-Haziran , , , ,24 GİDERLER TOPLAMI ,13

15 Şube İnternet sayfamız yeni tasarımı ile güncellenerek tüm Türkiye deki Şubelere örnek bir internet sitesi haline getirilmiştir. Şube internet sitemiz gerçekleştirdiğimiz eylem,etkinlik,kurs,basın açıklamaları,yönetim kurullarımız,basında Eğitim İş Konya Şubesi bölümleri ile sürekli güncel tutularak üyelerimize ve tüm eğitim çalışanlarına ulaşmamızda en önemli ve etkili iletişim aracımız olmuştur. Üyelerimizi eylem ve etkinliklerimizden haberdar etmek için Genel Merkezimizin anlaşma imzaladığı toplu sms gönderen firmaların yazılımlarını kullandık. Şubemizi daha iyi tanıtabilmek,eğitim çalışanlarına ulaşabilmek adına sosyal medyada Eğitim İş Konya Şubesinin sayfalarını açtık ve bu sayfalar üzerinden tüm eylem ve etkinliklerimizi güncel olarak duyurduk.

16 Eğitim İş Konya Şubesi Facebook Grup Sayfası Eğitim İş Konya Şubesi Twitter Sayfası

17 Şube Olarak gerçekleştirdiğimiz tüm eylem,etkinlik,basın açıklaması,eğitim çalışmasının Genel Merkez İnternet Sitesinde yayınlanması için gerekli çalışmaları yaptık. Üyelerimizin düğün,hastalık,cenaze,doğum vb. günlerinde yanlarında olabilmek ve bu günlerini dayanışma adına tüm üyelerimize duyurmaya çalıştık.

18 Üçer aylık dilimler halinde bülten çıkarılacak,okullarımıza gönderildi. Şubemiz tarafından yapılan basın açıklamalarını üyelerimize ulaştırabilmek adına e posta grubu oluşturulmuş grubu oluşturularak üyelerimize basın açıklamaları üyelerimizin e postalarına gönderilmiştir.

19 Yerel ve Ulusal Basında Şubemiz ile ilgili çıkan tüm açıklamalar takip edilerek şube internet sitemizde ve sendika panomuzda yayınlanmıştır.

20

21

22 3. OLAĞAN GENEL KURULDAN GÜNÜMÜZE EYLEM VE ETKİNLİKLERİMİZ 3. Olağan Genel Kurulumuzu Gerçekleştirdik tarihinde Esnaf ve Sanatkârlar Odası Konferans Salonunda yapılan 3. Olağan Genel Kurul Kongresi başarıyla tamamlanmıştır. Eğitim İş 6 Yaşında 1 MAYIS İşçinin,emekçinin bayramını Konya da coşkuyla kutladık. Büyük Önderimizin liderliğinde kurulan ve kurumsallaştırılan Cumhuriyetimizin aydınlanma devrimleriyle evrensel değerleri aynı potada eriten sendikal bakış açısını, 17 Ekim 2005 tarihinde Eğitim İş tabelası altında yeniden tarih sahnesine çıkararak örgütlü eğitimci hareketinin liderliğini geri almak için yollara düştük. Grevli-Toplu Sözleşmeli Sendika Hakkı için 15 Ağustosta Ankara daydık Okulu ve Öğretmeni Hedef Alan Terörü Kınadık 15 Ağustos 2011 tarihinde, Konya Şubesi ve ilçe temsilciliklerimizle Ankara da geniş çaplı bir eyleme katıldık.

23 Sorunlarla Dolu Bir Öğretmenler Günü Kutladık Bu öğretmenler gününde Başöğretmen Atatürk ü ve Cumhuriyet in ışığını taşıyan bütün öğretmenleri saygı ve minnetle anıyor, tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyoruz 666 Sayılı Kanun Hükmündeki Kararname Hakkında İmza Kampanyası 2 Kasım 2011 tarihinde 666 sayılı yeni bir KHK yayımlandı. Eşit işe eşit ücret adıyla çıkarılan 666 sayılı KHK, daha çok üst düzey yöneticilere ücret artışı getirmiştir. Eğitim-İş Sendikası olarak; öğretmenlerin ek ders ücretlerinin günün koşullarına göre düzenlenerek 15,00 TL ye çıkarılmasını, bazı kamu çalışanlarına verilen ek ödemelerden tüm eğitim ve bilim çalışanlarının yararlandırılmasını, kamu çalışanları arasındaki adaletsizliklerin de giderilmesini talep ettik. Panel-Nasıl Bir Demokrasi Nasıl Bir Anayasa CHP Grup Başkanvekili Muharrem İNCE nin katıldığı panelimizi yoğun katılımla gerçekleştirdik.

24 Panelimiz Basında Geniş Şekilde Yer Aldı Birlik ve Dayanışma Yemeğimizi yoğun katılımla gerçekleştirdik

25 CUMHURİYET TARİHİNDE İLK KEZ KAMU ÇALIŞANLARINA MAAŞ ZAMMI YOK! DÖRT DÖRTLÜK İDEOLOJİK EĞİTİME HAYIR Eğitim-İş olarak; Toplumsal muhalefetin en önemli güçleri olan emek örgütlerini, aralarındaki farklılıkları bir yana bırakarak birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. Bize düşen görev, kamu çalışanlarının sesine kulak vererek, AKP iktidarının, emeği yok sayan politikalarına karşı birlikte bir eylem ortaya koymak olmalıdır. Bu anlamda siyasi iktidarın kamu çalışanlarını yok sayan, onları açlık ve yoksulluğa sevk eden politikalarını, bordrolarımızı yakarak protesto ettik. Milli Eğitim Bakanlığının eğitim sisteminde yapmak istediği eğitim sistemine karşı eğitim işkolundaki tüm sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, siyasal partileri, üniversiteler, bilim insanlarını kısacası, bilimden, pedagojiden, Türkiye den yana olan herkesi birlikte mücadele etmeye çağırdık. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü Kutladık

26 8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ NEDENİYLE AKP İL BİNASI ÖNÜNDE BASIN AÇIKLAMASI YAPILDI: ÇOCUK, KADIN ve EĞİTİM HAKLARINI GENİŞLETİN! Yandaş Sendika Yasasına Hayır Demek İçin İşimize Emeğimize Sahip Çıkmak İçin Samsun dan Ankara ya Yürüdük

27 Samsundan Ankara ya Büyük Yürüyüşün Sonunda Ankara da Yapılan Mitinge Katıldık DAYATMASINI KABUL ETMİYORUZ EYLEMİ-AKŞEHİR Eğitim-İş Konya Şubesi, 7 İlçe Temsilcilik Başkanı ile birlikte Akşehir Cumhuriyet Meydanı'nda eğitim sistemini protesto ettik.

28 4+4+4 Dayatmasına karşı Ortak Eylem Çağrısı Yaptık Dayatmasına Hayır Eğitim-iş olarak ulusumuzun geleceğini belirleyen eğitim gibi önemli bir konuda, böyle bir oldubittiyi kabul etmemiz mümkün değildir. Eğitim planlanmasının toplumun tüm kesimlerini ilgilendiren bir konu olması nedeniyle; tüm sendikaların, tüm demokratik kitle örgütlerinin, kısacası tüm Türkiye nin bu soruna sahip çıkması gerekmektedir. Ayrıca bu sorun, eğitim çalışanlarını doğrudan ilgilendirdiği için; demokratik, laik, bilimsel, kamusal ve herkes için eğitim hakkını savunan, eğitim işkolunda örgütlü tüm sendikaları birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Eğitim işkolunda örgütlü bir sendika olmanın sorumluluğu gereği, yasa teklifi TBMM Genel Kurulun geldiği gün, üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakacağız. Binlerce Kişinin Katılımı ile TBMM Önünden Tandoğan a Yürüdük Çocuk Gelinlere,Çocuk İşçilere,Paralı ve Gerici Eğitime HAYIR dedik

29 Eğitim ve Bilim İş Görenleri Sendikası-Konya Şubesi Basında Samsun dan Ankara ya Büyük Yürüyüş Anadolu,Fen Lisesi Öğretmen Seçme Sınavı Ücretinin Düşürülmesini İstedik Eş Durumu Atamalarını İmkansız Hale Getirilmesine Tepki Gösterdik Eğitim-İş olarak; AKP grubu tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi ne sunulan zorunlu eğitimin kesintili olarak 12 yıla çıkarılmasını öngören yasa teklifinin geri çekilmesini, Milli Eğitim Bakanlığı ile ilgili sendikalar, demokratik kitle örgütleri, üniversiteler, bilim insanları, öğrenci ve velilerin temsilcilerinden oluşan, konunun tüm taraflarını kapsayıcı, eşit ve demokratik katılımla gerçekleşecek şekilde bir çalıştay düzenlenmesini, gerekli yasal düzenlemelerin de bu çalıştayın çıktıları doğrultusunda, zorunlu eğitimin okul öncesi eğitimi de kapsayacak biçimde kesintisiz 13 yıl olmasını talep ediyoruz Veto Eylemi Yaptığımız faks eylemi ile Cumhurbaşkanından Yasasını veto etmesini istedik.

30 NORM KADRO MAĞDURLARI İÇİN MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI NA YAZI YAZDIK TBMM tarafından kabul edilen ve Cumhurbaşkanın onayına sunulan Eğitim Kesintili eğitim sisteminin okullarımızdaki norm kadroları değiştirmesi de kaçınılmazdır. Bu değişikliklerin okullarımızdaki norm kadroları değiştirmesi de kaçınılmazdır. İhtiyaç fazlası öğretmenlerin yer değişikliklerinin bu dönemde yapılması yeni sorunları beraberinde getirecektir. Bu kapsamdaki yer değişliklerinin neden olacağı sorunları Milli Eğitim Bakanlığı'na yazdığımız yazı ile ilettik. KÖY ENSTİTÜLERİNİN KURULUŞ YILDÖNÜMÜNÜ KUTLADIK Eğitim-İş olarak amacımız; Köy Enstitülerinin felsefesi, heyecan ve ruhunu okullarımızda yaşatmak, tüm yurtta cumhuriyetin, aydınlanmanın ateşini yeniden yakmak, ülkemizin geleceğine umut ve ışık olabilmektir.

31 KAMU ÇALIŞANLARINA YAPILAN SALDIRILARI KINADIK Eğitim ve Bilim İş Görenleri Sendikası-Konya Şubesi

32 Aydınlık geleceğimizin güneşi ve güvencesi çocuklarımız başta olmak üzere, tüm ulusumuzun 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nı kutluyoruz. Coşku ve heyecanlarını paylaşıyoruz. Barış ve kardeşlik içinde yaşanacak bir gelecek diliyoruz. İLKSAN SEÇİMLERİNDE ADAYLARIMIZA DESTEK VERDİK Okullarımızda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı Atamızın resmini kalbimizin üzerine takarak kutladık.

33 1 MAYIS TA SIHHIYE MEYDANINDAYIZ 1 MAYIS TA ANKARA SIHHİYE MEYDANINDAYDIK Tam Bağımsız Türkiye mücadelesi verenlere selam olsun!

34 Son nefeslerinde dahi Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi diyen "Tam Bağımsız Türkiye" şiarını belleklere kazıyan, 68'in devrimci gençlik liderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı 6 Mayıs 1972'de idam edilişlerinin 40. yıldönümünde saygıyla anıyoruz. Eğitim-İş olarak, 6 Mayıs 1972'de darağaçlarındaki son soluklarında bile Tam bağımsız Türkiye diye haykıran üç fidanın devrimci düşüncelerini ilk gün sıcaklığında yüreğimizde, bilincimizde, vicdanımızda yaşatıyoruz, bundan sonra da yaşatacağız. Onların sevdası bizim sevdamızdır. YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE!!! HUKUKDIŞI AYAKTA TEDAVİ UYGULAMASINI SÜRDÜREN KURUM AMİRLERİ ALEYHİNDE SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ. Sendikamızın ve Bakanlığın açıklayıcı yazılarına rağmen keyif uygulamada ısrar ederek kamu çalışanlarını mağdur eden yetkililerinin cezalandırılmaları için haklarında hukuki girişim yapılacaktır. Annelerimizin Günü Kutlu Olsun FAZLA ÇALIŞMAYA İZİN HAKKI ALDIK EĞİTİM-İŞ, MEB E, İKİLİ EĞİTİM KURUMLARINDA FAZLA MESAİ YAPAN YÖNETİCİLER VE YARDIMCI HİZMETLİLERİN ÇALIŞMA SAATLERİ İÇİN BAŞVURDU.

35 %3+3 LÜK KOMİK ZAM TEKLİFİNE HAYIR YETKİLİ SENDİKALAR ETKİSİNİ GÖSTEREMEDİ Hükümet, memurlara ilk yıl için yüzde 3+3, ikinci yıl için ise yüzde 2+3 zam önerdi. Bu teklif, mevcut yasayla toplu sözleşme yapılamayacağının bir göstergesidir. Hükümetle sözde toplu sözleşme masasına oturan yetkili ama etkisiz konfederasyonlar, yasanın çıkmasına gerekli tepkiyi koyamamış, heyette daha fazla sandalye ile temsil edilebilmek için mücadele etmişlerdir. Gelinen noktada, Çalışma Bakanı Faruk Çelik le 1 Mayıs kutlayanların ve sınıfsal tepkiyi örgütleyemeyenlerin büyük sorumluluğu vardır. Bu sorumluluğu taşıyan konfederasyonlar, kamu çalışanlarını daha fazla hayal kırıklığına uğratmadan oynanan bu tiyatroya artık alet olmamalıdır. Gerçek toplu sözleşme, hak verilmez, alınır şiarı ile alanlarda yapılmalıdır. HAKLARIMIZ İÇİN İŞ BIRAKIYORUZ 19 MAYIS ATAÜRK Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINI KUTLADIK Eğitim-İş, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da Atatürk e, devrim ve ilkelerine, Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti ne, onun değerlerine ve kazanımlarına sahip çıkacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle Atatürk'ü Anma,Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutluyor, başta yüce önderimiz Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bize bağımsızlığımızı kazandıran Kurtuluş Savaşı'nın tüm kahramanlarını saygı ile anıyoruz.

36 Eğitim ve Bilim İş Görenleri Sendikası-Konya Şubesi Haklarımızı elde etmenin tek yolu, emek mücadelesinde birlikte hareket etmekten geçmektedir. Tüm konfederasyonları taleplerini ortaklaştırarak, alanlarda eylem birlikteliği yapmaya, grev hakkını kullanmaya davet ediyoruz. 23 MAYIS İŞ BIRAKMA EYLEMİMİZ

37 BASINDA 23 MAYIS EYLEMİMİZ EDEBİYATIN ÜÇ DEVRİMCİ USTASINI SAYGIYLA ANIYORUZ Devrimci ruhunu şiirlerine yansıtan, inandığı değerler uğruna yıllarca sürgün ve hapis hayatı yaşayan bir dünya şairi Nazım Hikmet; şiirleriyle Anadolu insanının acısını, hüznünü, coşkusunu arı Türkçesi ile anlatan, hayatı boyunca ezilenlerin yanında yer alan ve onlarla omuz omuza mücadele eden bir usta şair Ahmed Arif; aynı değerler uğruna mücadele etmiş yoksulun, işçinin, emekçinin haklarını hikayeleriyle dile getiren usta yazarımız Orhan Kemal i ölüm yıl dönümleri nedeniyle saygıyla anıyoruz.

38 SEMİNER EK DERS KAYIPLARI İÇİN BAKANLIĞA BAŞVURDUK 2011/2012 yıl sonu eğitim seminerinin, yönetmelikte 2 hafta olarak belirtilmesine karşın 3 hafta olarak düzenlenmesi sonucunda, ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin 1 haftalık ek ders kayıplarının önlenmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurduk. BİRLEŞTİRİLMİŞ SINIF ÖĞRETMENLERİ İÇİN BAKANLIĞA BAŞVURDUK Birleştirilmiş sınıflı ilköğretim okullarında görevli öğretmenlerimizin seminer görevini yaz tatilini geçirecekleri yerdeki bir ilköğretim okulunda yapabilmeleri konusunda Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurduk EĞİTİM ÖĞRETİM YILI SONUNDA EĞİTİMİN DURUMU Eğitim-Öğretim yılı eğitim bakımından kaybedilmiş bir yıldır. Milli Eğitim Bakanlığı, uygulamalarıyla eğitimden, bilim ve pedagoji ile ulusal değerleri kapı dışarı etmiş, adeta Diyanet İşleri Başkanlığı na bağlı bir birim haline getirilmiştir. Bakanından bürokratına kadar bankacı ve iktisatçılardan oluşan Milli Eğitim Bakanlığı ticari bir kuruluş mantığıyla yönetilmektedir. Öğretmenleri yetersiz görerek hizmet içi eğitime almak isteyen bakanlığın, öncelikle kendi görev ve sorumluluklarını gözden geçirmesi gerekmektedir. Çocuklarımız öğrenmeye değil, sınıf geçmeye ve evlerine zayıfsız bir karne götürmeye koşullanmış durumdalar. Dolayısıyla öğrencilerin karnelerindeki kırık notlar sadece kendilerine ait değil, eğitim sistemine ve Milli Eğitim Bakanlığı na verilmiş notlardır. Bu nedenle kırık not bulunan karnelerin tamamı Sayın Bakan Ömer Dinçer e aittir.

39 CUMHURİYETİ SİVASTA KURDUK,SONSUZA DEK YAŞATACAĞIZ İMZA KAMPANYASI Aydınlarımızı yakanların ağzından Cumhuriyet Sivas'ta kuruldu, Sivas'ta Yıkacağız sloganının çıkması bir tesadüf değildi. İşte bu nedenle Eğitim- İş olarak, Atatürk e ve Cumhuriyet Devrimlerine saldıranlara inat, Atatürk e ve Cumhuriyet Devrimlerine sahip çıkmanın inancı ve azmiyle, bu acı günü Cumhuriyeti Sivas'ta Kurduk, Sonsuza Kadar Yaşatacağız sloganıyla anıyoruz. Sivas katliamında yaşamını yitiren aydınlarımızı, sanatçılarımızı unutmadık, unutturmayacağız. KÖKLERİMİZDEN GÜÇ ALIYORUZ Eğitim-İş olarak; TÖS ün tarihsel mirasına sahip çıkarak, sendikal mücadeleyi hak ettiği yere getirme kararlılığımızı ifade ediyor; 47. Kuruluş yıldönümünde TÖS ü ve Fakir Baykurt u saygıyla anıyoruz. Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer e sesleniyoruz, Halkın dini duygularını suistimal ederek, çocuklarımızın geleceği üzerinden kendi ideolojik hedeflerinizi gerçekleştirme amacınızdan vazgeçin eğitim sistemine yönelik haklı eleştiri ve önerileri dikkate alın.

40 SAVAŞ ZORUNLU OLMADIKÇA CİNAYETTİR Emekçiler olarak bizler emperyalizmin çıkarları uğruna ülkemizin bir savaşa sürüklenmesine seyirci kalamayız. Eğitim-İş olarak tüm halkımızdan, bu kirli savaşa karşı tepkilerini yükseltmelerini, savaş karşıtı eylem ve etkinliklere destek vererek seslerini siyasal iktidara duyurmasını istiyoruz. Bu savaşın faturasını emekçimiz, dar gelirlimiz, köylümüz ve çiftçimiz kan ve yoksulluk olarak ödeyecektir. Daha şimdiden yapılan zamlarda bu savaş çığırtkanlığının çok ciddi bir etkisi vardır. Bu nedenle hep birlikte ve gür bir biçimde Savaşa Hayır, Yurtta barış, dünyada barış sloganlarını haykırmalıyız. VATAN ve CUMHURİYET BULUŞMASINI GERÇEKLEŞTİRİYORUZ Eğitim-İş in de aralarında bulunduğu 27 demokratik kitle örgütü, 29 Ekim Pazartesi günü saat de Birinci Meclis Binası önünde, Vatan ve Cumhuriyet İçin Halk Buluşması nı gerçekleştirecek. KURULUŞUMUZUN 7. YILINDA GÜÇLÜYÜZ,GURURLUYUZ Eğitim-İş in kuruluşunun 7. Yıl dönümü etkinlikleri çerçevesinde Anıt a çelenk sunumunun ardından bir basın açıklaması yapan Eğitim-İş Konya Şube Başkanı Şükrü Balun, Eğitim-İş in ülkemizdeki emek kesimini hak arama mücadelesinde görevini eksiksiz yerine getirdiğini, bundan sonraki süreçte de emek mücadelesine yılmadan devam edeceklerini söyledi. Eğitim-İş, Büyük Önderi nin ulusuna güzel günler gösterme hayalini asla ortada bırakmayacaktır. Eğitim-İş tabelası var olduğu sürece, Cumhuriyetin eğitim kurumlarında, aydınlanma devrimlerine savaş açanlara meydan okuyacak namuslu bir soluk da mutlaka var olacaktır. Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da emeğimize ve ülkemize yönelik her saldırı, karşısında sarsılmaz bir kale gibi Eğitim-İş i bulacaktır.

41 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMINDA OTOBÜSLERİN ANKARA YA GİDİŞİ ENGELLENDİ Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için Ankara ya gitmek isteyen Eğitim İş Konya Şubesi yönetici ve üyelerinin de içinde bulunduğu otobüsler Kulu çıkışında durduruldu ve çeşitli bahaneler ile bekletildi. Çeşitli bahaneler ile otobüslerin Ankara ya devam etmesine izin verilmedi.daha sonra yapılan açıklamalardan sonra otobüsler yoğun güvenlik önlemleri eşliğinde Konya ya geri gönderildi. BASKI ve SALDIRILARI KINIYORUZ EĞİTİM İŞ KONYA ŞUBESİ ÜYELERİNİN ANKARA YA GİDİŞİNİN ENGELLENMESİNİ VE CUMHURİYET BAYRAMINI KUTLAMAK İSTEYENLERE YÖNELİK SALDIRI VE BASKILARI KINAMAK İÇİN 30 EKİM SALI GÜNÜ SAAT12 DE EĞİTİM İŞ KONYA ŞUBESİNDE BASIN AÇIKLAMASI YAPTIK.

42 ÖĞRETMENLERİ NORM KADRO CENDERESİNDE BOĞMAYIN Eğitim-İş olarak öğretmenlerimizi esnek ve kuralsız çalışmaya zorlayan söz konusu norm kadro uygulamalarına karşı çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Bu konuda mağdur edilmiş eğitim çalışanlarına her türlü hukuki desteği vermeye devam edeceğiz. NORM KADRO FAZLASI ÖĞRETMENLERİMİZ İÇİN MÜCADELEMİZ DEVAM EDİYOR Eğitim sistemine geçilmesi ile birlikte ülkemizde binlerce öğretmenimiz norm fazlası duruma düşmüştür. Konya da Valilik ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü nezninde girişimlerde bulunduk. Konya Valiliğinden Norm Kadro Fazlası öğretmenlerin atamalarının bakanlık genelgesi çerçevesinde yirmiye yakın ilde gerçekleştirildiğini ve Konya da da biran önce bu duyuru yapılarak bu atamaların gerçekleştirilmesini istedik. ULUSUMUZ ATATÜRK E VE CUMHURİYETE SAHİP ÇIKACAKTIR İnanıyoruz ki, Türk ulusu, çağdaş, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olan Cumhuriyetimizi sonsuza değin korumaya ve yaşatmaya kararlıdır. Bütün eğitim iş görenleri, Cumhuriyet in öğretmenleri, aynı kararlılıkla Atatürk ve Cumhuriyet devrimlerinin düşmanlarına karşı yılmadan mücadele edeceklerdir. Türk Ulusu, Atatürk ü unutmamıştır ve unutmayacaktır. ÖĞRETMENLİKTEN MEMURLUĞA GEÇİŞLE İLGİLİ YAZIMIZA CEVAP GELDİ Yaptığı her türlü işlemi haksızlık ve hukuksuzlukla dolu Milli Eğitim Bakanlığı, özür durumu atamalarında da binlerce öğretmenimizi mağdur etmiş ve aileleri parçalamıştır. Bu durumu düzeltmek adına el altından özür durumu ataması yapılmamış öğretmenlerimize memuriyete geçiş teklifi yapıldığı duyumları üzerine Bakanlığa bir yazı yazarak bu durumu sorduk.

43 İS YERİ TEMSİLCİLERİMİZLE KAHVALTIDA BULUŞTUK Eğitim İş Konya Şubesi olarak düzenlediğimiz kahvaltıda İş yeri Temsilcilerimiz ve Üyelerimizle geniş katılımlı bir kahvaltı düzenledik. Kahvaltıda yeni oluşturulan Selçuklu,Meram ve Karatay İlçe Temsilcilikleri Yönetim Kurulları üyelerimize tanıştırıldı. 3. Olağan Genel Kuruldan günümüze kadar gerçekleştirdiğimiz eylem,etkinlik ve basın açıklamalarından oluşan sinevizyon gösterildi. İş yeri temsilcilerimize ve üyelerimize 3. olağan genel kuruldan günümüze kadar yapılan eylem,etkinlik ve basın açıklamalarının yer aldığı broşürler dağıtıldı. Kahvaltının ardından İş yeri Temsilcilerimize yönelik eğitim çalışması yapıldı. MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR EYLEMİ İÇİN ZİYARETLERDE BULUNDUK 19 Ocak 2013 Cumartesi Ankara Tandoğan da gerçekleştireceğimiz MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR eylemimize destek ziyaretleri çerçevesinde Konya da bulunan Siyasi Partileri ve Sivil Toplum kuruluşlarını ziyaretlerde bulunduk. MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR EYLEMİ İÇİN BASIN AÇIKLAMASI YAPTIK Eğitim-İş olarak, Mesleğimiz Onurumuzdur! sloganıyla 19 Ocak 2013 te Ankara da eğitim çalışanlarının haklarını savunmak için geniş katılımlı bir eylem gerçekleştireceğiz. Bu eylemde eğitim çalışanlarının genel sorunlarını ve AKP iktidarının eğitim çalışanlarına uyguladığı haksız yaptırımları bir kez daha yüksek sesle Ankara dan haykıracağız.

44 19 OCAK MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR EYLEMİNE KATILDIK Sendikamız Genel Merkezinin aldığı karar gereğince 19 Ocak ta Ankara Tandoğan da yapılan MESLEĞİMİZ ONURUMUZDUR eylemine Konya dan katıldık. Eyleme Konya dan Seydişehir den,hüyük ten,akşehir den,ereğli den katılan tüm üyelerimize teşekkür ederiz.

45 MEDLİNE HASTANESİ İLE ANLAŞMA İMZALADIK Eğitim İş Konya Şubesi olarak Konya da yeni açılan MEDLİNE Hastanesi ile anlaşma imzaladık.bu anlaşmadan Eğitim İş ve Birleşik Kamu İş üyeleri yararlanabilecek. EĞİTİM İŞ KONYA ŞUBESİ BÖLGE TOPLANTISINI GERÇEKLEŞTİRDİK Eğitim-İş İç Anadolu Bölge Toplantısı Konya şubesinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Bölge Toplantısına Eğitim-İş Genel Başkanı Veli Demir, MYK üyelerinin yanı sıra Nevşehir, Niğde, Aksaray, Karaman, Afyon illeri ve ilçe yönetim kurulu üyeleri katıldı. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Kahvaltısı Eğitim İş Konya Şubesi olarak 8 Mart Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında bugün kadın üyelerimiz ve aileleri ile birlikte kahvaltıda buluştuk.çok nezih bir ortamda gerçekleşen kahvaltımıza üyelerimiz ve Eğitim İş dostlarından yoğun ilgi vardı.bu dayanışma kahvaltımıza katılan tüm üyelerimiz ve ailelerine teşekkür ederiz.

46 MEMUR ve HİZMETLİ KOMİSYONU TOPLANTISINI GERÇEKLEŞTİRDİK Genel İdare Hizmetleri,Teknik Hizmetler Sınıfı ve Yardımcı Hizmetler Sınıfı çalışanı memur ve hizmetlilerimiz ile çalışma yaşamında karşılaştıkları sorunlara dair toplantı gerçekleştirdik. KÖY ENSTİTÜLERİNİN KURULUŞUNUN 73. YILI ETKİNLİĞİ