Oy vermek bir şeyleri değiştirseydi yasaklanırdı Emma Goldman

Transkript

1 Oy vermek bir şeyleri değiştirseydi yasaklanırdı Emma Goldman SEÇİMİ BOYKOT ET! SOSYALİST DEVRİMİ ÖRGÜTLE! [B SÖMÜRÜ DÜZENİNE KARŞI ÇIKMAYAN HİÇ BİR PARTİYE VE KİŞİYE OY YOK 7 Haziran da genel seçimler yapılacak. Bu seçimler için yoğun bir propaganda çalışması başladı ve sürüyor. Amaçları, biz işçilerin, emekçilerin oylarını alarak parlamento da çoğunluğu sağlamak. Ama esas amaçları ülkenin zenginlik kaynaklarının talan edilmesidir. Bu talanda kimlerin ne kadar pay sahibi olacağını bu seçimler belirleyecek. ADLARI NE OLURSA OLSUN HEPSİ SOYGUNCU PARTİLERDİR Cumhuriyet döneminin başından beri değişik partiler bu coğrafyayı yönetmişlerdir. Tek partili dönemin CHP si Koç, Sabancı, Eczacıbaşı gibi zenginleri yaratmıştır. Demokrat Partinin ömrü pek fazla olmamıştır ve fakat ondan sonra gelen Adalet Partisi onların mirasını devralmış ve sürdürmüştür. AP döneminde de CHP döneminin zenginleri sömürmeye devam etmişler ve fakat yeni zenginler türemiştir. Süleyman Demirel kendi zenginlerini yetiştirmiştir. En başta da kardeşi ve yeğeni zenginliklerine zenginlik katmışlardır. ANAP dönemi bunlardan farklı olmamıştır. Refah Partisi kısa bir dönem hükümete gelmiştir. Ecevit in DSP si de öyle. Fakat onların dönemlerinde de yeni zenginler boy atmıştır. Erbakan Hoca yolsuzluktan yargılanmış daha sonra kızı ve oğulları babalarının zenginliğini paylaşma kavgasını mahkemeye taşımışlardır. AKP bu dönemde yeni zenginler yarattı. AKP hükümete geldiği sırada kayıtlı dolar milyarderi sayısı 4 idi. Şimdi bu dolar milyarderi sayısı, yani 12 yıl sonra 35 e çıkmıştır. Buna yüzde 41 1

2 olan kayıt dışı olarak sürdürülen ekonominin sonucu olarak kayıt dışı dolar milyarderini de eklemek gerekir. BABALARIMIZ, DEDELERİMİZ VE ONLARIN DA BABALARI VE DEDELERİ HEP SEÇTİLER BİR ŞEY DEĞİŞTİ Mİ? Evet, 92 yıllık Cumhuriyet döneminde bizim büyüklerimiz hep birilerini seçtiler. Bazen önce seçtiklerinden vazgeçip ismi başka olan partileri seçtiler belki bir şeyler değişir dediler Ama ne değişti? Yukarıdan da bahsettiğimiz gibi zenginler çoğaldı ve her hükümete gelen parti kendi zenginlerini yaratmaya çalıştı Peki, biz işçiler ve emekçiler için bir şey değişti mi? Hayır! Dedelerimiz ve onların babaları gibi bizler de açlık ve yoksulluk sınırında yaşıyoruz. Biz işçilerin ve emekçilerin zenginleşme şansı hiç olmadı. Zenginleşmeyi bırakalım insanca yaşamaya yetecek bir ücret bile alamadık. Emekli olduğumuzda aldığımız ya da alacağımız maaşla insani koşullarda bir yaşam sürdürmek genel olarak olanaksız. HEP VAATLERDE BULUNDULAR Geçmişte de hükümete gelip ülkenin zenginliklerini aşırmak isteyenler biz işçilere, emekçilere, köylülere birçok vaatlerde bulundular. Fakat bu vaatlerini genel olarak hiçbir zaman yerine getirmediler. Bugün de AKP, CHP, MHP, SP-BBP ve HDP gibi partiler kendilerini seçmemiz için birçok vaatlerde bulunmaktadırlar. Biz tek tek bu vaatleri tartışmayacağız. Belki gerçekleşebilir bazı vaatleri vardır. Ama sorun bu değildir. Sorunun esas kaynağı, yani bizim yoksulluğumuzun, aç kalmamızın, iş kazalarında kardeşlerimizin katledilmesinin esas kaynağı bu sömürü düzenidir. BU SÖMÜRÜ DÜZENİNİN ORTADAN KALDIRILMASINI BU PARTİLER SAVUNMAMAKTADIR Bizim sorunumuzun kaynağı bu sömürü düzeni dedik. Çünkü bizler zenginliği yaratıyoruz. Fabrikalarda, atölyelerde, bürolarda, alış-veriş mağazalarında tükettiğimiz emeğimizle zenginlik yaratıyoruz. Fakat bu zenginlikten biz insanca yaşayacak bir ücreti alamıyoruz. 2

3 Eğitim sistemi öyle düzenlenmiş ki neredeyse sadece zengin çocukları okuyabiliyor. İşçilerin, emekçilerin çocukları genel olarak yüksek ücretli bir yerde iş bulamıyor. Devlet emrinde olduğu patronlarla birlikte ve yanlarına sarı sendikaları da alarak asgari ücreti net 845 TL civarında belirliyor. Fakat açlık sınırı yaklaşık net TL, yoksulluk sınırı yine yaklaşık olarak TL olarak tespit ediliyor. Peki, para mı yok? Yeterince zenginlik mi yok? Hayır! Son 12 yılda sayısı 4 olan dolar milyarderi sayısı şimdi 34 lere çıkmış durumda. Kayıt dışı ekonomide çalışanların oranları da yüzde 40 lar civarında. Bunu da hesaba kattığımızda o zaman dolar milyarderi sayısı daha da artmaktadır. Türkiye devlet olarak en zengin 20 ülkenin içerisinde yer almaktadır. Yani zenginlik var ve fakat bu haksız bir şekilde pay edilmiştir. Bizim yarattığımız zenginlikler başkalarının cebine ve banka hesaplarına akmaktadır. Bu kapitalist sömürücü sistemin tabii sonucudur. Bu seçimlere katılacak olan partiler bu sömürü sistemine karşı olduklarını söylemiyorlar. Tersine bu sistemi devam ettirmek için yarışıyorlar. HDP nin bazı demokratik talepleri olmasına karşın kendisi bu sömürü sisteminin tespit edilen sorunların ana kaynağı olduğunu ve bu kapitalist düzenin yıkılması gerektiğini, ya da bu sistemi istemediğini savunmamaktadır. Onlar da CHP ve diğer partiler gibi bu kapitalist sömürü düzenini ayakta tutma ve fakat çok sivri uçlarını törpüleme siyaseti gütmektedirler. Mesela HDP de dahil bazı partilerin sosyal yardımlar yapacaklarını açıklamaları, asgari ücretin ya da TL ye çıkaracaklarını söylemeleri sorunu çözemiyor. Çünkü dört kişilik ailenin bütçesine net olarak TL girdiği koşullarda yaşamları yoksulluk sınırının üstüne çıkacaktır. Yani andaki durumun alternatifi biraz daha fazla asgari ücret oluyor. Peki, milyonlarca işsize ne olacak? İşsizliği ortadan kaldıracaklar mı? Hayır! Çünkü kapitalist sömürü düzeni işsizliğin ana sebebidir. En gelişmiş kapitalist ülkelerde bile milyonlarca insan işsiz bırakılmaktadır ve bu insanlar neredeyse açlık sınırında olan sosyal yardımlarla geçinmeye terk edilmektedirler. Bu sebeple kapitalist sömürü düzenini hedef almayan hiçbir parti bizim sorunlarımızı gerçekten çözemez. 3

4 KAPİTALİST SÖMÜRÜ DÜZENİNİ KABUL EDEN HİÇ BİR PARTİYE OY VERMEYECEĞİZ Bizim yoksulluğumuz, aç olmamız, işsiz kalmamız, çalıştığımız yerlerde sağlığımız ve vücut bütünlüğümüzün güvencede olmamasının nedeni bu sömürü sistemidir. Çünkü patronlar her şeye maliyet gözüyle baktıkları için kazandırdığımız zenginlikleri ceplerine indirmekte ve bizi bu sorunlarla yüz yüze bırakmaktadırlar. Savaşların, kadınlarımızın tacize ve tecavüze uğramasının, katledilmesinin esas nedeni de bu erkek egemen sömürü sistemidir. Bu sistemi hedeflemeyen partilere oy vermeyeceğiz diyoruz. Biz şu anda gerçekten bu sömürü düzeninin alternatifi bir düzen modelini savunan, ki bu ancak sosyalizm olabilir, gerçekçi hiçbir parti olmadığını düşünüyoruz. Lafta savunan bazı partiler olsa da programları itibarıyla böyle bir hedefe varmalarını olanaksız buluyoruz. Gerçekten sosyalist adaylar bağımsız olarak seçimlere girmiş olanlara yerelliklerde destek sunabiliriz. Ama yukarıda isimlerini belirttiğimiz partilerin böyle bir programa sahip olmamasının sonucu olarak seçimleri genel olarak BOYKOT EDİYORUZ. Bu bizim açımızdan SEÇİMLERE KATILMA DEVRİMİ ÖRGÜTLE şiarı etrafında daha aktif bir çalışma yapmak anlamına gelir. İŞÇİLERİN KURTULUŞU KENDİ ESERİ OLACAKTIR! Bu temel şiar bize rehberlik etmelidir. Bizim ÖRGÜTLENMEMİZ gerekir. DEVRİM İÇİN ÖRGÜTLENMEK GEREK! Biz işçiler her fabrikada örgütlenmeli, o fabrikalarda kendi sınıf partimizi hücre hücre inşa etmeliyiz. Ama bunun için sendikal örgütlenme faaliyetini de başarılı bir şekilde sürdürmeliyiz. Biz biliyoruz ki genel itibarıyla sendikal örgütlülüğe kazanılamayan bir işçi istisnaların dışında komünist örgütlenmeye kazanılamıyor. 4

5 BİZ İŞÇİLERİN KANDIRILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ! Bizler, İşçi sınıfının reformizm zehiri ile zehirlenmesine karşı mücadele ederiz. Bugün devrimci olduklarını, sosyalist olduklarını ve hatta Bolşevik olduklarını iddia eden bazı gruplar, örgütler HDP nin desteklenmesi gerektiğini savunuyorlar ve bu yönde propaganda yapıyorlar. Bu biz işçilerin ve emekçilerin kandırılmasıdır. Bu ve benzeri örgütler bu hatayı hep yapmışlardır. 12 Eylül 1980 öncesi Ecevitli CHP nin desteklenmesini, 12 Eylül 1980 sonrası SHP nin desteklenmesini, bir kısmının yakın geçmişte AKP yi desteklemiş olması şimdi kendisini HDP yi desteklemeyi önermeleri biz işçilerin yine kandırılmasına, daha sonrası hayal kırıklığına uğratılmasına geçmişte neden olmuştur, bugün yine olacaktır. Çünkü biz yukarıda neden bu partilerin desteklenmemesi gerektiğini yazdık. Bağımsız sosyalist adayların bu düzene karşı açıkça tavır almaları koşullarında destekleneceğini belirttik. Bunu yapmayanlar ehven-i şer-i öneriyorlar ve işçiler, emekçiler destekledikleri partilerin, bu somutta HDP nin de sermaye düzeninin bir parçası olması durumunda solcu geçinen, sosyalist olduğunu söyleyenlere karşı bir güvensizlik içerisine haklı olarak girebilmektedirler. Bu durum gerçekten sosyalist olan bizim gibi komünistlerin çalışmalarına da zarar vermektedir. Bu yüzden bu oportunist, revizyonist sözde sosyalistlerin işçi sınıfının bilincini bulandırmasına izin vermeyeceğiz. İşçi arkadaşlarımız bu sözde sosyalistlerin önermelerini dikkate almamalarını öneriyoruz. ÖZGÜRLEŞMEK İÇİN KAPİTALİST SÖMÜRÜ SİSTEMİNİ DEVRİMLE YIKMAK GEREKİR! Gerçek özgürlük, işçi sınıfının sömürüden kurtulduğu, ezen ile ezilenin olmadığı, gerçek özgürlüğün yaşandığı, işsizliğin olmadığı, çalışabilir herkesin iş olanaklarına sahip olduğu, kadın ve erkek eşitliğinin sağlandığı, tüm halkların eşit ve özgür bir şekilde bir arada yaşayabileceği, devrim ve sosyalizm kavgasının zafere taşındığı, sosyalizmin inşa edildiği koşullarda ancak mümkündür. Bugün bazı partilerin AKP hükümetinin saldırıları karşısında bolca demokrasi den bahsetmeleri bizi kandırmaya çalışmaktan başka bir şey değildir. Herkes için demokrasi yoktur. En gelişmiş kapitalist ülkelerde bile işçi ve emekçi yığınlara karşı burjuva diktatörlüğü uygulanmaktadır. Avrupa nın bazı ülkelerinde olduğu gibi şimdi de ABD de de sıkıştıklarında hemen sıkıyönetime başvurmaktadırlar. Kapitalist devlet zenginler için demokrasi ezilen, sömürülen kitleler için ise bir DİKTATÖRLÜKTÜR! Bunu böyle söylemeyenler bizleri aldatmaya çalışmaktadırlar. 5

6 Devrim ve sosyalizm kavgasının zafere taşınabilmesi, salt yasal mücadele ile mümkün değildir. İşçi sınıfının tarihi tecrübeleri bunu göstermiştir. İşçi sınıfı, kendi çalışmasını esas olarak sermayeye ve onların kuklası burjuva devlete karşı en derin gizlilik temelinde yürütmelidir. O zaman haydi hep birlikte sınıfın gerçek Bolşevik öncüsünü büyütmeye, geliştirmeye ve gerçek alternatif haline getirmeye! Bunun için haydi hep birlikte fabrikaları kuşatmaya ve sınıfın kaleleri haline getirmeye! DÜZEN PARTİLERİNE OY YOK! DÜZENİ REFOM YOLUYLA AYAKTA TUTACAK HDP GİBİ PARTİLERE OY YOK! BİZİM SEÇİMİMİZ SOSYALİST DEVRİM İÇİN ÖRGÜTLENMEKTİR! JI BONA ŞOREŞA SOSYALÎST BIRÊXISTIN! KAHROLSUN KAPİTALSİT SÖMÜRÜ DÜZENİ! -BİMRE SAZÜMANA KAPÎTALÎST YA KEDXWARÎ! YAŞASIN DEVRİM VE SOSYALİZM! - BIJÎ ŞOREŞ Û SOSYALÎZM! -SKİDAS GENOMTSKİNU DO SOSYALİZMİ! YA KAPİTALİST BARBARLIK, YA SOSYALİZM! YAN KAPÎTALİSTA BARBARÎ YAN SOSYALÎZM! -KAPİTALİSTHURİ BARBAROBA, VARNA SOSYALİZMİ! YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ! BİJÎ BRATÎYA GELAN! KAHROLSUN KAPİTALİST EMPERYALİST SERMAYE DİKTATÖRLÜĞÜ! MARKSİST-LENİNİST PARTİ (BOLŞEVİK)-ÖK PARTİYA MARKSİST-LENİNİST (BOLŞEWİK)-KR 30 Ap rili/nîsan/nisan