sh:»3339 ENBYA Mekkîdir. Âyetleri yüz on ikidir. harfleridir. Fasılası : - ágggggggggggg 2

Transkript

1 sh:»3339 ENBYA õbî j ã üa ñ ì RQ Mekkîdir. Âyetleri yüz on ikidir. Fasılası : - âpæ harfleridir. ággggggggggggî y ŠÛa å à y ŠÛa é ÜÛa ágggggggggggg 2 bß R 7æì Š È ß òü 1Ë ó Ï á çë á è 2b y b äü Û lšn Ó a Q =æì jè Üí á çë êì Èàn a ü a t z ß á è 2 å ß Š å ß á èî m bí aˆ ç 3ç >aì àüã åí ˆ Ûa >ô ì v äûa aë Š aë 6 á è 2ì Ü Ó òî çü S 4bÓ T æë Š j m á n ãaë Š z Ûa æì m bnïa 7 á Ø Ü r ß Š 2 ü a áî ÜÈ Ûa Éî à Ûa ì çë 9 üaë õ bà Ûa ó Ï 4 ìô Ûa áü Èí ó 2 7 Š Çb ì ç 32 éí Šn Ïa 32 â5 ya tbì a a ì ÛbÓ 32 U

2 å ß á èü jó oäß a bß V æì Û ë üa 3 a bà òí b 2 bä m bî ÜÏ ü a ÙÜ jó bä Ü a bßë W æì ä ß ªì í á èïa 7bçbä ØÜ ça òí ŠÓ æì àü Èm ü á n ä æ a Š ˆÛa 3 ça a ì Üd Ï á è îû a ó yì ã übu sh:»3340 aì ãb bßë âbè ÀÛa æì Ü bíü a u á çbä ÜÈu bßë X õ b ã åßë á çbä îv ãbï Çì Ûa á çbä Ó á q Y åí Ûb éî Ï b 2bn á Ø îû a bä ÛŒ ãa ÔÛ QP åî Ï Š à Ûa bä ØÜ çaë ; æì Ü Ô Èm 5Ïa 6 á Š Meali %erifi Yakla&tı nâsa hisabları onlar ise hâlâ gaflette aldırmıyorlar 1 Rablarından kendilerine gelen her yeni ıhtarı mutlak e.lenerek dinliyorlar 2 Kalbleri hep oyunda hem onlar o zalimler &u gizli fısıltıyı sirle&tiler:bu

3 sırf sizin gibi, bir be&er artık göre göre sihere mi gidiyorsunuz? 3 Dedi: rabbım söyleneni bilir: Gökte de Yerde de ve o öyle semî, öyle alîmdir 4 Dediler: adgâsü ahlâm, yok onu uydurdu, yok o bir &âir, yoksa bize evvelkilerin gönderildikleri gibi bir âyet getirsin 5 Onlardan evvel ihlâk etti.imiz hiç bir karye iyman etmedi &imdi onlar mı iyman edecekler? 6 Senden evvel de ba&ka de.il ancak kendilerine vahiy gönderdi.imiz bir takım ricâl gönderdik, haydin zikr ehline sorun bilmiyorsanız 7 biz onları hem yemek yemez bir cesed yapmadık hemde mühalled de.ildiler 8 Sonra onlara olan va'de sadık olduk da kendilerini ve dilediklerimizi necata çıkarıp müsrifleri helâk ettik 9 %anım hakkı için size bir kitab indirdik ki bütün &anımız onda? hâlâ akıllanmıyacakmısınız?10 3. >ô ì v äûa aë Š aë - NECVÂ, gizli fısıltı demek oldu.u halde bir de bunun sirren söylendi.ini tasrih etmek son derece gizlendi.ini beyandır.böyleiken sh:»3341 min tarafillâh Resulullaha ma'lûm oldu da onlara ne söylediklerini haber verdi. Binaenaleyh &a&aladılar da nereden duydun dediler. Cevaben 4. 4bÓ dedi ki ƒûa 9 üaë õ bà Ûa ó Ï 4 ìô Ûa áü Èí ó 2 bunun üzerine

4 nübüvveti ı'tirafetmelerilâzım gelirken yine kendi aralarında 5. â5 ya tbì a a ì ÛbÓ 32 hayır, dediler, adgasü ahlâm -yalan ru'ya (Sûrei Yûsüfe bak) lâkin yalan ru'ya ile bir hakıkatin bilinemiyece.i â&ikâr oldu.undan dediler ki éí Šn Ïa 32 hayır uydurdu - kendili.inden attı üstüne vurdurdu. Bu iftirayı da be.enmediler de 7 Š Çb ì ç 32 hayır o bir &air - bir &iir söylüyor dediler. &te rablarından gelen zikrile e.lenen, Kur'an nâzil oldukça alay eden o kalbleri lâhî zalim kâfirler nübüvvetin bir Allah vergisi oldu.una inanmak istemeyip kendi gönülleri o yunde oldu.undan dolayı nefislerine kıyas ile onu gizliden gizli bir sihirbazlık, bir hilekârlık addetmek isterlerken sirlerine haber veren vahyin ı'cazı kar&ısında &a&ırarak yok ru'ya yok uydurma, yok &aır diye saçmaladılar da nihayet æì Û ë üa 3 a bà òí b 2 bä m bî ÜÏ dediler, sanki inanacaklarmı& gibi evvelki Peygamberlerin mu'cizelerini istediler. Ki bu gün de hulâsa edildi.i zaman münkirlerin müddeayatı bunlardan ıbarettir. 8. âbè ÀÛa æì Ü bíü a u á çbä ÜÈu bßë - Ya'ni cansız heykellerden ıbaret de.iller idi á Š zikriniz bunda - ya'ni muhtac oldu.unuz nasıhat, ve vird-ü éî Ï zikriniz olacak &an-ü &eref bunda.

5 sh:»3342 bç È2 bã b ãaë òà Ûbà oãb òí ŠÓ å ß bä à Ó á ë QQ 6æì š Ší bè ä ß á ç a a bä b2 aì ya b àüï QR åí Š a b ß ìó á Ø ä b ßë éî Ï á n Ï Š m a bß ó Û a a ì È u aë aì š Šm ü QS åî à Ûbà b ä b ã a bäü íë bí aì ÛbÓ QT æì Üd m á Ø ÜÈÛ a î y á çbä ÜÈu ó ny á èí ì Ç Ù Ü m oûa bàï QU bà èä î2 bßë üaë õ bà Ûa bä ÔÜ bßë QV åí ßb æ a >b ã Û å ß êbã ˆ mü a ì èû ˆ nã æa bã a ìû QW åî j Çü é Ìß îï 3 Ÿbj Ûa óüç Õz Ûb 2 Ò ˆ Ôã 32 QX åî Ü ÇbÏ b ä ó Ï åß éûë QY æì 1 m b à ß 3 íì Ûa á ØÛë 6 Õ ça ì ç a bï üë é m bj Ç åç æë Š j Øn í ü ê ä Ç åßë 6 üaë paì à Ûa RQ æë Š n 1í ü bè äûaë 3 î Ûa æì z j í RP 7æë Š zn í æb ìû RR æë Š ä í á ç üa å ß òè Û a a ë ˆ ma âa

6 b àç ŠÈ Ûa l é ÜÛa æbz j Ï b 7 m 1Û é ÜÛa ü a òè Û a bà èî Ï æì Üd í á çë 3È 1í b àç 3d í ü RS æì 1 í sh:»3343 Š aˆ ç 7 á Øãbç Š 2 aì mbç 3 Ó 6 òè Û a é ãë å ß aë ˆ ma âa RT á èï Õz Ûa =æì àü Èí ü á ç Šr a 32 6ó Ü jó åß Š ë ó Èß åß ó yì ã ü a 4ì å ß Ù Ü jó å ß bä Ü a bßë RU æì Š È ß ˆ ma aì ÛbÓë RV æë j ÇbÏ bãa ü a é Û a ü é ãa é îû a éãì Ô j íü RW =æì ߊ Ø ß bj Ç 32 6 éãbz j a Ûë å à y ŠÛa bßë á èí ía å î2 bß áü Èí RX æì Üà Èí ê Š ßb 2 á çë 4 ìô Ûb 2 æì Ô 1 ß é nî, å ß á çë ó šm a åà Û ü a =æì È1 í üë á è1 Ü 6á äèu éí Œ vã Ù Û ˆÏ é ãë å ß é Û a ó ã a á è ä ß 3 Ôí åßë RY ; åî à Ûb ÄÛa ô Œ vã Ù Û ˆ

7 Meali %erifi Halbuki biz zulmetmekte olan nice memleket kırdık geçirdik, ve arkasından di.erlerini ba&ka bir kavm olarak ne&et ettirdik 11 Be'simizi hissettikleri vakit, hemen oradan üzengi depiyorlardı, 12 yok, dedik: tepinmeyin, dönün o içinde &imartıldı.ınız &eylere ve meskenlerinize, ki sorguya çekileceksiniz 13 Vay bizlere: bizler cidden zalimler idik dediler 14 Artık bütün davaları bu oldu kaldı, nihayet onları öyle yapdık ki biçildiler, söndüler 15 Biz o Gö.ü ve Yeri oyunculuk etmek üzere yaratmadık 16 E.er bir e.lence ittihaz etmi& olsa idik sh:»3344 onu kendi ledünnümüzden ittihaz ederdik, yapacak olsa idik öyle yapardık 17 Hayır biz hakkı bâtılın tepesine fırlatırız da beynini parçalar, bir de bakarsın o anda mahvolmu&tur, vay sizlere de o etti.iniz vasıflardan 18 Halbuki Göklerde Yerde kim varsa onundur, ve onun huzurundakiler ona ibâdetten ne çekinirler ne de yorgunluk duyarlar 19 Gece gündüz ona tesbih ederler, fütur getirmezler 20 Yoksa bir takım ilâhlar edindiler de Arzdan ne&ri onlar mı yapacaklar? Yerde Gökte Allahtan ba&ka ilâhlar olsa idi

8 ikisi de fâsid olmu& gitmi&ti,rabbın o ar&ın rabbı Allah münezzeh sübhandır onların isnad ettikleri vasıflardan 22 O yaptı.ından mes'ul olmaz onlar ise mes'uldürler 23 Yoksa ondan ba&ka ilâhlar mı edindiler? De ki: haydi getirin bürhnınızı, i&te benimle beraber olanların zikri ve benden evvelkilerin zikri, fakat çokları hakkı bilmezler de onun için ı'raz ederler 24 Senden evvel hiç bir Resul göndermedik ki ona &öyle vahyetmi& olmıyalım: hakikat bu: benden ba&kailâh yoktur, onun için hep bana ıbadet edin 25 Böyle iken dediler ki: Rahman veled ittihazetti,tenzih o sübhana, do.rusu onlar ikram olunmu& kullardır 26 Onun sözünün önüne geçmezler hep onun emriyle hareket ederler 27 O onların önlerindekini arkalarındakini bilir ve onlar onun rıza verdi.i kimselerden ba&kasına &efaat etmezler, ve hepsi onun ha&yetinden titrerler 28 Ve içlerinden her kim ben ondan ba&ka bir ilâhım derse biz ona Cehennemi ceza veririz, zalimleri biz böyle cezalandırırız åî j Çü Oyuncu olarak yaratmadık - ya'ni üzerinizde türlü bedayi' ile me&hun bir sakfi merfu' halinde yükselip duran Sema ve altınızda nice menafi' ile memlû bir mehdi mevzu' halinde dö&enmi& olan Arz ve aralarındaki acaibi mahlûkat, Gönülleri oyunda olan ve Rahmanın zikr-ü ıhtarını e.lence yerine koyan o zalimlerin tevehhüm etmek istedikleri gibi oyuncak de.ildir. Hakkı tanımak ve hayatı ebediyye yolunda menafi'i âliyesinden

9 sh:»3345 istifade edilmek üzere hak ve hikmetle yaradılmı& bürhanı kudrettir. E.er bunlar yalnız be&erin hayatı 6 Dünyası için yaradılmı& olsa idi mantukunca bir ì èûë k ÈÛ bî ã Ûa ñì îz Ûa bà ã a levh-ü leıbden ıbaret olmak lâzım gelirdi. Netekim hayatı Dünyadan ba&kasını dü&ünmiyen kâfirler, bütün âlemi kendilerine bazîçe etmek istemi&ler ve hattâ bu hiss ile felsefe yapaca.ız diye neler söylemi&lerdir. Buyuruyor ki : 17. a ì èû ˆ nã æa bã a ìû e.er biz bir e.lence ittihazetmek murad etseydik >b ã Û å ß êbã ˆ mü elbette onu ledünnümüzden ittihaz ederdik - ya'ni sırfilâhî bir lehiv ittihaz ederdik. Ve o halde o bir lehiv de.il aynı hıkmet olurdu. Demek ki Allah tealânın lehiv ittihaz etmesi kabili tesavvur de.ildir. - Yahud âlemi onlar tarafından e.lenmek üzere bir e.lence de.il, kendi tarafımızdan kendimiz içinbire.lence yapardık åî Ü ÇbÏ b ä æ a e.er yapacak olsa idik - öyle de.il böyle yapardık amma yapmayız. %anı ulûhiyyete bilfarz lehiv yakı&saidi böyle yakı&ırdı, fakat, hakîmi mutlakın kemaline lehiv asla yakı&maz. Tâli batıl binaenaleyh mukaddem de

10 öyle. 21. æë Š ä í á ç - Ne&ri onlar mı yapacaklar? Ya'ni mevtayı kabirlerinden onlar mı kaldıracak, ba'sedecekler? 22. é ÜÛa ü òè Û a bà èî Ï æb ìû Yerde Gökte ya'ni bütün âlemi vücudde a öyle tasarruf edecek ıbadet olunacak Allahın gayri ilâhlar olsa idi b 7 m 1Û lâbüd ikisi de fâsid olurlardı - Yer ve Gök bütün âlem mahvolmu& bulunurdu ve yahud hiç vücude gelmezlerdi. Madem ki bütün nizamile mevcuddurlar. Binaenaleyh Allahdan ba&kailâh yoktur. Çünkü ilâh demek hiç bir hususta sh:»3346 aczi mümkin olmıyacak vechile kudreti baliga sahibe demektir. Onun için Allahdan ba&kaarzvesemada kudretiyle tedbir ve tasarruf eden ilâhlar faredildi.i takdirde her biri ılleti tamme olmak lâzım gelir. Her birinin kudreti baligaya malik oldu.u ve iycad ve i'dam,ihya ve imâte, tagyir ve teddil ilh... alel'ıtlakher

11 tasarrufa bil'istıklâl kudreti bulundu.u farzedilmi& olur. Ve o halde Arz ve Semanın sıhhati vucudunda ya her biri müessir olacak veya yalnız birisi müesser olacak. Yalnız birisi müessir olacak ise di.erleri ilâh de.il imi& demek olur. Ve e.er her biri müessir olacaksa müteaddid ılletlerin ma'lû'li vahid üzerine bil'ıstiklâl tevarüd ve tesadümü lâzım gelir ki muhaldir. Tevaffuk üzere tevarüdleri de muhaldir, tehalüf üzere tevarüdleri de muhaldir. Zira tehalüf üzere olursa meselâ biri yapmak isterkendi.eri yıkmak isterse eserde tenazu' ve temanu olur hiç bir &ey vücude gelemez, Tevafuk üzere olursa istıklâlde tenazu' ve tenakuz olur. Ta'biri âharle kudretler beyninde tetârüd vuku' bulur veya hasılı tahsıl lâzım gelir. Ve yine birinden ziyadesi ilâh olmamak ıktizaeder,vee.er hepsinin ittifakıylemü&tereken te'sirleri farzedilecek olursa bu surette de ılleti tamme ancak mecmuu olaca.ından her biri müessiri tam de.il cüz'i ıllet yan'i ılleti nâkısaolmu& olur. Nâkıs olan ise ilâh olamıyaca.ından hiç biri ilâh olamamak ıktiza eder. O halde olsa olsa mecmuu birle&mek &artile bir ilâh olacak, ya'ni müteaddid ilâhlar cem'ıyyet: de.il de nâkıslardan mürekkeb bir cemıyyetin küllüne bir ilâh denmi& olacak, halbuki her ne olursa olsun mecmu'da kadir bizatihi de.ildir, Arz-üSemâgibibirterkib-ü nizama ve terkibini yapacak müessire muhtaçtır. Ma'lûldür. Muhtacın ma'lûlün ilâh olmıyaca.ıi se â&ikârdır. Velhasıl Allahın gayri ilâhlar ve hattâ ondan ba&ka bir ilâh farzolunursa gerek i&tirâk suretile farzedilsin ve gerek istiklâl suretile farzedilsin ilâh farzolunanların ilâh olmaması lâzım gelir.

12 sh:»3347 Tenakuz muhakkak olurdu, vücudi mutlakta sıhhate imkân kalmaz, hiç bir vücud sahih olmazdı, Arz-ü Sema bulunmazdı. Halbuki bu gün Arz-ü Semâ fasid de.il sahihan ve muntazamen mevcuddur. Binaenaleyh Allahın vahdaniyyeti Arz-u Semânın mevcudiyyetinden bizzarure ma'lûmdur. æì 1 í b àç ŠÈ Ûa l é ÜÛa æbz j Ï imdi Allah o her &ey'e galib, o büyük vücud ve hılkat saltanatına sahib olan o rabbül'ar& ba&kailâhlar ittihaz eden mü&riklerin, zâlimlerin, gafillerin isnad ettikleri vasıflarından çok münezzeh bir sübhandır. Onu noksan &âibelerinden tenzih ederek tesbih etmelidir. O halde Allah o zâlimleri, kâfirleri, o ehli &errineiçin yaratıyor? Velev bir zaman için olsun onların fenalıklarına neye meydan veriyor? Denecek olursa 23. 3È 1í b àç 3d í ü o lâ yüs'elüammâ yef'aldir. - Fi'linden sual olunmaz hiç bir veçhile mes'ul olmak ihtimali yoktur. Hıkmeti teharrî ve tefekkür olunmaz de.il fakat zati sübhanîsi hiç bir fiılden dolayı münak&a olunmak imkân ve ıhtimali olmadı.ı gibi ef'aline kendisinden ba&ka hâkim bir ılleti mucibe olacak bir niçin? Bulmak ıtimali de yoktur.

13 Çünkü onun fevkında hiç bir hâkim, hiç bir ıllet yoktur. O bütün hâkimlerin ahkemi, bütün esbab-ü ılenin hâlık ve müsebbibi bir fâıli muhtardır. Keyfe mâ ye&â tesarruf eder, onunla beraber lehivden münezzehtir. Hiç bir i&i oyuncak de.il her fı'liaynı hıkmettir.hıkmetin hakıkati de kendi ılmindedir. Bildirirse bildirir, bildirmezse yalnız kendi bilir. Hasılı ona kar&ı &u neye &öyle oldu, niçin yaptın söyle bakayım gibi sual-ü ıtaba kalkı&mak kimsenin haddi de.ildir. æì Üd í á çë halbuki onlar, ya'ni kullar mes'uldürler - huzurı ilâhîde bütün fiıllerinden sual olunacak, ona göre sevabını veya azâbını göreceklerdir. sh:» á Øãbç Š aì mbç 3 Ó haydi, de getirin bürhanınızı - ya'ni Allahdan ba&kailâh ittihaz edenlerin da'valarını isbat edebilecek aklî ve naklî hiç bir delilleri yoktur. Halbuki umurı diniyyede ve bâhasus böyle en hatarlı bir da'vada delilsiz söylenen sözlerin de hukmü yoktur. Binaenaleyh bu beyandan sonra dillerini bo.azlarına tıkmak ve hadlerini bildirmek için ya Muhammed, onlara deki haydi o da'vanıza bir bürhan getirmek mümkin ise getirin bakayım.

14 aˆ ç &te - de görüyorsunuz ya ó Èß åß Š benim meıyyetimdekilerin zikri - ya'ni ümmetime zikr-ü fikrolmak üzere tebli. ve beyan etti.im kitab ve tezkir 6ó Ü jó åß Š ë ve benden evvelkilerin zikri - evvelki Peygamberlerin ümmetlerine edilen tezkir - bunlar meydanda, hepsi aklî ve naklî ikame edilmi& tevhid bürhanlarıdır. Hani ya sizinki?.. Yahud i&te benim ümmetimin kitabı olan Kur'an ve evvelki ümmetlerin kitabı olan Tevrat ve saire ma'lûm bunlara müracaat edin, sizin &irk da'vanıza bir bürhan bulabilir misiniz? Haydin bakalım!nemümkin Õz Ûa =æì àü Èí ü á ç Šr a 32 hayır onların ekserîsi hakkı bilmezler, taklid arkasında giderler æì Š È ß á èï da onun için ı'raz etmektedirler. - Ancak bir akalliyyet vardır kihakkı ho&lanmazlar, haksızlıklarından dolayı bile bile ı'raz ederler. Bundan evvelki Peygamberlerin zikri tevhıd de.il idi diyecek olurlarsa: 25. PPPƒÛa å ß Ù Ü jó å ß bä Ü a bßë 4ì sh:»3349

15 bnãb üaë paì à Ûa æa a ë Š1 åí ˆ Ûa Ší áû ëa SP æì ä ß ªì í 5Ïa 6 óy õ ó 3 õ bà Ûa å ß bä ÜÈuë b 6 à çbä Ôn1Ï b Ô m bèî Ï bä ÜÈuë á è 2 î àm æa ó aë üa ó Ï bä ÜÈuë SQ b 1 Ô õ bà Ûa bä ÜÈuë SR æë n èí á è ÜÈÛ 5 j b ubv Ï ÕÜ ô ˆ Ûa ì çë SS æì Š È ß bè mbí a åç á çë b 7 Ãì 1 zß ST æì zj í ÙÜÏ ó Ï 3 6ŠàÔ Ûaë à Ûaë bè äûaë 3 î Ûa æë Ûb Ûa á èï o ß å ö bïa 6 Ü Ûa Ù Ü jó å ß Š j Û bä ÜÈu bßë 6 òä n Ï Š î Ûaë Š Ûb 2 á ì Ü jãë 6 p ìà Ûa òô ö a 1ã 3 SU Ùãë ˆ ní æ a a ë Š1 åí ˆ Ûa Ú a a aë SV æì Èu Š m bä îû aë á ç å à y ŠÛa Š ˆ 2 á çë 7 á Ønè Û a Š ˆí ô ˆ Ûa aˆ ça a 6 ë Œ ç ü a 5Ï ó mbí a á Øí b 6 3vÇ å ß æb ã ü a Õ Ü SW æë Š Ïb æì Ü v Èn m sh:»3350 ìû SY åî Ó b á n ä æ a Çì Ûa aˆ ç ó nß æì Ûì Ôíë SX

16 åç üë b äûa á è çì u ë åç æì 1 Øí ü åî y aë Š1 åí ˆ Ûa áü Èí 5Ï á è nè jnï òn Ì2 á èî m bm 32 TP æë Š ä í á ç üë á ç ì è à 3 Š 2 ªô Œ è n a ÔÛë TQ æë ŠÄ ä í á ç üë bç æì Èî Àn í é 2 aì ãb bß á è ä ß aë Š åí ˆ Ûb 2 ÖbzÏ Ù Ü jó å ß ; æ@ ª ë Œ èn í Meali %erifi YaoküfredenlergörmedilerdemikiSemavât-üArzbiti&ik idiler de biz onları ayırdık, hayatı olan her &ey'i sudan yaptık, hâlâ inanmıyorlarmı? 30 Arzda da onları çalkalar diye baskılar oturttuk, hem onda bol bol açıklıklar yaptık kido.ru gidebilsinler 31 Semayı da mahfuz bir sakıf yaptık, onlar ise onun âyetlerinden yüz çeviriyorlar 32 Halbuki o, o hâlık ki geceyi, gündüzü ve %ems-ükameriyaratmı&, bütün o ecram her biri birer felekte yüzüyorlar 33 Bir de biz senden evvel hiç biri be&er için huld nasîb etmedik, &imdi ser ölürsen onlar muhalled mi kalacaklar? 34 Her nefis ölümü tadacak ve sizi bir imtihan olarak &er ve hayr ile mübtelâ kılaca.ız, hepiniz de nihayet bize irca' olunacaksınız 35 O küfredenler seni gördükleri vakıt da seni alaya tutuyorlar, bu mu ilâhlarınızı anıp duran diyorlar, halbuki onlar hep rahmânın zikrine küfrediyorlar 36 nsan

17 aceleden yaratıldı, yarın ben onlara âyetlerimi gösterece.im &imdi siz acele etmeyin 37 Bir de bu va'd ne zaman? Do.ruiseniz, diyorlar 38 Bilseler o küfredenler ne yüzlerinden ne arkalarından ate&i men'edemiyecekleri, ve hiç bir taraftan yardım olunmıyacakları o demi 39 Do.rusuo sh:»3351 onları ba.deten gelecek de kendilerini dondura kalacak, artık ne reddini güçleri yetecek ne de kendilerine mühlet verilecek 40 Kasem olsun ki senden evvel bir çok Peygamberlerle istihzâ edildi de içlerinden alay edenleri o istihzâ ettikleri &ey ku&atıverdi a ë Š1 åí ˆ Ûa Ší áû ëa O küfredenler görmediler mi? Baksalar â. Veya haberleri yok mu, sorsalar â, ve yâhud&u re'y-üfikirde de.iller mi? üaë paì à Ûa æa kisemavâtvearz-&u gördükleri âlemin yukarı kısmını te&kil eden yer b Ô m bnãb ratkidiler-ikisi de deliksiz idi, yukarıdan ya.mur ya.mıyor, Yerde ot bitmiyordu, bunu görüyorlardı. VeyâhudArz,da.sız deresiz yekpare, eb'adi Sema da %ems ve Kameri, ecram ve kevakibi yok yekpare idi, ve yâhud Arz, ecramı veecramisemâviyyeyebiti&ik hepsi bir &eydi. O

18 mütenevvi' ecram ve ecsam yok hepsi mütemasil bir madde idi, ve yâhud hepsi ibtida ma'dum olmakta mü&terekidi, haricde mevcud ve mütemayiz de.il idi. Bunları da ahvali me&hudeden re'y-ü istidlâl ileveya nakl-ü semi' ile bilirler. Veya bilebilirler. Baksalar â b 6 à çbä Ôn1Ï öyle iken biz onları fatkettik-kopardık ayırdık yo.iken yaratıldılar, sh:»3352 bir &ey ikenço.aldılar. btida duman gibi bir madde iken müteaddid ecram ve escam oldular. Bir tabiatta kalamayıp muhtelif tabiatlere tenevvü' ettirildiler, Arz Semavâttan ayrıldı, yukarısından ya.mur ya.dırıldı. Üzerinde otlar bitirildi 6 óy veherhayy &eyi õ ó 3 õ bà Ûa å ß bä ÜÈuë sudan husule getirdik-ya'ni gerek nebat ve gerek hayvan, gerek insan zihayat olan &ey'in hayatına suyu sebeb kıldık.ba'zıları burada sudan murad nufte oldu.una kail olmu&lardır. Lâkin bu surette hayvanattan bir kısmı hayy mefhumundan tahsıs olunmak iycab edecektir. Halbuki su zâhiri vechile asıl ma'nâsına 6 oldu.u takdirde «3» mefhumu alel'umûm hayvanattan ba&ka nebatata dahi &amil óy õ ó olacaktır.vefilhakika gerek hayati hayvanînin ve gerek hayati nebatînin suya olan alâkası da ma'lûmdur. Son zamanlarda suyun en mühim unsurunu te&kil eden müvellidülma bütün anasırın esası gibi mutalea

19 olunma.a ba&ladı.ına nazaran Kur'anın ıhtarı daha &umullü bir hakikate i&aret de ihtiva etmi& olur. Gerçi kimyayi uzvîde karbon bir esas olarak mutalea edilmektedir. Ve hayatın heva ile alâkası vardır. Fakat zikri &ey, mâadaya münâfi olmadı.ı gibi bunlar umum için su kadar bariz ve me&hud da olmadı.ından burada en zâhir delil ileri sürülmü&tür ki o da sudur. Suyun ratk ve fatk ile münasebeti bâhir ve herkes içinzâhirdir. Tabiat üzerinde bu ratk ve fatk ve bu tahvil o kâfirlerin görüb durdukları veya rey-ü fikr ile bildikleri veya haber aldıkları bir fi'ıl vete'sir oldu.u halde æì ä ß ªì í 5Ïa yine de iymana gelmezler ha!... Bir sudan yaradıldıklarını bilirler de hâlâ Allahın sun-u te'sirine inanmazlar, tabiat tabiat derler dururlar ha!... i& tabiate kalsa idi tabiat kendi kendine de.i&ir mi idi? sh:»3353 Arz-ü Sema ademden vücude gelirler miydi? veya Arz, Semadan ayrılır mı idi? Veya kuru hevada yukarıdan ya.mur ya.ar, kuru toprakta otlar bitermiydi, sonra o câmid tabiatlerde aynı bir sudan muhtelif hayatlar husule gelir mi idi, insanlar olurmuydu, kendileri hayat bulumiydi? Onlar kendilerini parçalanmaz mı zannediyorlar? 31. á è 2 î àm æa ó aë üa ó Ï bä ÜÈuë Halbuki onları yaratan biz o Arzda kendilerini sarsacak diye a.ır baskılar yaptık-ya'ni Semadan ayırdı.ımız

20 ve üzerinde kendilerine sudan hayat verdi.imiz insanları Arz hareketiyle çalkayıp muztarib etmesin, sakin olacak Yer bulsunlar diye o Arzda suya mukabil sulb oturaklı kıt'alar. da.lar husule getirdik. Bir dü&ünmeli ki Arz, mayi' bir halde kalsa idi ve Arz hareket ettikçe insanlar çalkayıp dursa idi ne büyük ıztırab olurdu, kütlei türabiyyenin yaratılması ve da.ların kazık gibi oturtulması ile bu ıztırab bertaraf edilip Arz, hayatı be&er için kabili süknâ bir hale getirildi 5 j b ubv Ï bèî Ï bä ÜÈuë ve onda bir takım meydanlar, yollar yaptık æë n èí á è ÜÈÛ ki hidayeti bulabilsinler-matlûblarına do.ru gidebilsinler veya hak yolunu tutsunlar 32. b 7 Ãì 1 zß b 1 Ô õ bà Ûa bä ÜÈuë Semayı da öyle bir sakıf yaptık kimahfuz «= å ß bçbä Ä 1yë» áî u æbà î, 3 mantukunca %eytanların tearruzundan mahfuz. Ve yâhud vakti ma'lûmuna kadar fesad ve inhilâlden mahfuz. «æ a bnûa å Ûë 7üë Œm æa üaë paì à Ûa Ù à í é ÜÛa æ a ê È2 6 å ß ya å ß bà èø ßa» æì Š È ß bè mbí a åç á çë onlar ise bunun âyetlerinden ı'raz etmektedirler. -Semâda Allahın kudret-ü vahdaniyyetine delâlet etmekte bulunan bunca delillerin delâletlerinden yüz çevirip geçiyorlar. 6ŠàÔ Ûaë 33. à Ûaë bè äûaë 3 î Ûa ÕÜ ô ˆ Ûa ì çë Halbu ki

21 Allah odur ki geceyi ve gündüzü Güne&i ve Kameri halketit sh:»3354 æì zj í ÙÜÏ ó Ï 3 Her biri bir felekte yüzüyorlar-demek ki zannedildi.i gibi onları felek döndürüyor de.il, onlar felekte ve her biri bir felekte yüzüyorlar. Felek devreden &ey demek oldu.una göre ba'zıları fele.i bir cismi devvar addetmi&lerdir ki bunlar zamanlarının fentelâkkısine kapılmı& görünüyorlar. Halbuki Dahhâkten rivayet olundu.u üzere felek, nücumun medarı, ya'ni devretti.i mahal diye ta'rif edilmi&tirkisırfriyazîbirifadedir. Son zamanlarda lisanımızda bu medar kelimesi gibi «mahrek» demek te ıstılah olmu&tur. Biri devirden ismi mekân, biri de hareketten ismimekândır.âyette yalnız %ems-ü Kamer mezkûr oldu.u halde haberde tesniye getirilmeyip de ikidenziyadeyiifade eden cemi' sıygasiyle «æ ì zj í» buyurulması &ayanı dikkat görülmü&tür. Burada müfessirîn bir kaç vecih söylemi&lerdir. Birisi «âì v äûaë ŠàÔ Ûaë à Ûaë» takdirinde olmasıdır ki %ems-ü Kamerinyanında nücum hazfedilmi& sonra da kül ve cemi' ile hepsine i&aret olunmu& demektir. kincisi bu karîne ile %ems-ü Kamerden cinsi nücum kasdedilmi& olmasıdır.bunuba'zıları, metali'in ıhtilâfı ı'tibariyle %ems-ü Kamerin bir kesreti gibi mülâbaza etmek ve binaenaleyh di.er yıldızları meskûtün anh bırakmak

22 istemi&tir. Lâkin bu vecih mülâhaza edilecek olunca sâir yıldızların da kimisi Kamer ma'nâsında oldu.una i&areten bu ikisini hepsinin cinsi gibi ahzetmek dahâ münasibdir. Sonra «kül» ta'mimi %ems-ü Kamerle beraber mâkablinde zikri geçen Arzı dahi ihtiva ederek hepsine i&aret olmak da muhtemildir ki Arz, %ems, Kamer bütün ecramdan her biri bir felekte yüzüyorlar demek olur. Ve demek ki ne kadar ecram varsa o kadar da felek var. Hâsılı hangisi olursa olsun &urası muhakkak ki burada eski fenni Hey'et nazariyyesini bir ibtal vardır.ziraonlar %ems-ü Kameri, felek hareket ettiriyor diyorlardı. Buradaise her birinin birer felekte kendilerinin yüzdükleri haber veriliyor ki ecramdan her sh:»3355 birinin fezada bir mihver veya mahrek üzerinde hareket ettikleri kail olan yeni Hey'et nazariyyesinin esası da budur. %übhe yok ki ekilerin nazarında da fenleri &imdikilerinki gibi ve belki daha kuvvetli bir kanatle ta'kıb ediliyordu. Demek ki bu gün bu ve emsali âyetler de Kur'anın fenne kar&ı büyük bir zaferini okumaktayız. O halde bildi.imiz fenne muhalif görünen noktalara tesadüf edildi.i zaman Kur'anı fenne uydurma.a çalı&malı, fenni Kur'ana tevfık etme.e u.ra&malıdır. %imdi teemmül etmeli ki kimi Güne&, kimi Kamer,kimizıya, kimi nûr, bütün ecramdan her biri bir felekte, kendine mahsus bir dairede yüzüyor da

23 yüzüyor, hiç biri sâkin de.il, hepsi birer hareketi devriyyede, bir tutarı yok, hepsi muallâkta, hepsi yolunda, hepsi nizamında, hepsi mahfuz yüzüyorlar da yüzüyorlar. Bu ne bedi' san'at ne büyük kudret ve ne yüksek âyetlerdir. Bunların hepsinden Allahın azamet-ü vahdaniyyeti okunur. Lâkin kâfirler bunları görseler dahi delâletlerinden ı'raz ederler de &una isnad etme.e kalkı&ırlar.zerreceinsafı olanların ı'tiraf etmesi lâzım 3 gelir ki i&bu «æ ì zj í ó Ï» kavli kerîmi Allah tealânın kudret-ü vahdaniyyeti ÙÜÏ âyetlerini âlemi &ühudda irâe ederken aynı zamanda âyâti ilâhiyyeden birisi de nûri Muhammedî oldu.unu göstermek için nübüvveti Muhammediyyeyi anlatacak bir delili mahsus olmak üzere Arzın Semâdan ayrılmı& olması gibi bir hakıkati ılmiyye ile Fizık vefelsefeeshabına ders verdikten sonra Batlimyus hey'etini kökünden yıkan bir vecize ile Hey'et eshabına de yeni bir fenne mebde' olacak bir düsturı ılmî vermi& bulunuyor. Gerçi Kopernık, Nevton, Lâplâs gibi bu fennile tevaggul eden kimselerin böyle bir düstur bulmaları haddi zatında mühim bir muvaffakıyyeti ılmiyye, bir dehâ olmakla beraber bir mu'cize te&kil etmezse bunu ümmî bir fıtratin bütün cihanı fenne kar&ı bir makamı tehaddîde haber verivermi& olması onun nübüvvetini meydana koyan sh:»3356

24 âyâti ilâhiyyeden bir âyet oldu.unda da &üpheye mahal bırakmaz. 6 Ü Ûa 34. Ù Ü jó å ß bä ÜÈu bßë Bir de biz senden evvel hiç bir Š j Û be&eri muhalled kılmadık - her kim olursa olsun be&er cinsinden hiç bir ferde bu âlemde beka nasîb etmedik æë Ûb Ûa á èï o ß å ö bïa o halde sanki sen ölürsen onlar kalacaklar æì äà Ûa k í 2Šnã mı? -Ya'ni senin ölümünü gözeten diyen o kâfirler bâkı mi é 2 kalacaklar ki senin mevtinle müteselli olmak istiyorlar? p ìà Ûa òô ö a 1ã 3 her nefis, ölümü tatacaktır - o acıyı duyacaktır (SûreiÂliImranabak) 6 òä n Ï Š î Ûaë Š Ûb 2 á ì Ü jãë ve biz, sizi bir imtihan olmak üzere &err-ü hayr ile mübtelâ kılaca.ız - bu âlem, böyle bir dari ibtilâ ve imtihandır kiherhayrının önünde bir &ey vardır. Bununla beraber ölümle her i&i bitiriverecek de de.ildir æì Èu Š m bä îû aë sonra hep bize irca' olunacaksınız - da ha&r-üne&r olunup hisab görülecek, imtihanların hayır veya &er mücazat veya mükâfatı verilecek. PƒÛa a ë Š1 åí ˆ Ûa 36. Ú a a aë á ç 32 6 å à y ŠÛa å ß bè äûaë 3 î Ûb 2 á ªìÜ Øí åß 3 Ó TR

25 b 6 ä ãë å ß á è Èä àm òè Û a á èû âa TS æì Š È ß á è 2 Š åç æì jz í b ä ß á çüë á è 1 ãa Š ã æì Èî Àn í ü sh:»3357 5Ïa 6 Š à È Ûa á è îüç 4bŸ ó ny á çõ b2 aë õ ü ª ì ç bä È nß 32 TT æì j ÛbÌ Ûa á èïa b 6 è ÏaŠ Ÿa å ß bè Ô äã üa ó m bã b ãa æ ëší a a õ bç Ûa á Ûa Éà í üë 9 ó yì Ûb 2 á ˆ ã a bà ã a 3 Ó TU å Ûì ÔîÛ Ù 2 laˆç å ß òz 1ã á è n ß å Ûë TV æë ˆ ä í bß Á Ô Ûa åí aìà Ûa Éšãë TW åî à Ûbà b ä b ã a bäü íë bí å ß ò jy 4bÔ r ß æb æ aë b 6 d î 1ã áü Ä m 5Ï òà î Ô Ûa â ìî Û åî j by bä 2 ó 1 ë b 6 è 2 bä îma 4 Š Meali %erifi De ki sizi: gece ve gündüz o rahmandan kim koruyabilir? Fakat onlar rablarının zikrinden sarfı nazar

26 etmi&lerdir 42 Yoksa onlar için kendilerini önümüzden men'edecek ilâhlar mı var? Onlar kendi nefislerini bile kurtaramıyacakları gibi bizden sahabet de olunmazlar 43 Do.rusu biz, onları ve atalarını ya&attık hettâ o ömür onlara uzun geldi, fakat &imdi görmüyorlar mı o Arzı etrafından eksiltip duruyoruz, o halde galip onlar mı? 44 De ki ben sizi ancak vahyile inzar ediyorum, amma ne kadar inzar edilseler sa.ırlar da'veti i&itmezler 45 Maamafih kasem olsun rabbının azâbından onlara bir nefha dokunursa muhakkak diyeceklerdir ki vay bizlere! Bizler cidden zâlimler idik 46 Biz ise Kıyamet günü içinmizanlara sh:»3358 adâleti koruz da hiç bir nefis, zerrece zulm edilmez, bir hardel tanesi a.ırlı.ınca da olsa onu getirir koruz, hisabcı da biz yeteriz b 6 è ÏaŠ Ÿa å ß bè Ô äã üa ó m bã b ãa - Sûrei Ra'de bak. EvvelkiPeyamberlerenelerverildi.ine gelelim :

27 a Š ë õ bî ë æbó Š 1 Ûa æë Š çë ó ì ß bä îm a ÔÛë TX òçb Ûa å ß á çë k îì Ûb 2 á è 2 æ ì í åí ˆ Ûa TY =åî Ô n à Ü Û æì Ô 1 ß Meali %erifi Celâlim hakkı için biz Musâ ile Harûna fürkan ve bir zıyavebirzikirvermi&tik,müttekıler için 48 O müttekıler için ki rablarına gıyabda ha&yet beslerler ve o saatten titrer dururlar a Š ë õ bî ë æbó Š 1 Ûa - Ya'ni Musâ ve Hâruna verilen âyât ve mu'cizât içinde en mühim ve en müfid olarak Tevrat verildi ki hakkıla bâtılı fârık ahkâmı, tenvir ve tezkir ifade eden ir&adat ve mevaızı muhtevi idi. Bu böyle.

28 ; æë Š Ø ä ß éû á n ãbïa 6 êbä ÛŒ ãa Ú bj ß Š aˆ çë UP Meali %erifi &te bu - Kur'an - da bizim indirdi.imiz mübarek zikirdir &imdi siz bunu mu inkâr ediyorsunuz 50 sh:» aˆ çë i&te bu da - ya'ni Kur'an da Ú bj ß Š öyle mübarek bir zikirdir ki 6 êbä ÛŒ ãa onu biz indirdik - ey evvelki Peygamberlere verilen gibi âyet istiyenler ;æë Š Ø ä ß éû á n ãbïa &imdi siz bunu mu inkâr ediyorsunuz. 7åî à ÛbÇ é 2 b ä ë 3 jó å ß ê áî ç Š 2 a bä îm a ÔÛë UQ bèû á n ãa ó n Ûa 3î qbà nûa ê ˆ ç bß é ß ìóë éî 2 ü 4bÓ a UR 4bÓ UT åí 2bÇ bèû bãõ b2 a bã uë aì ÛbÓ US æì 1 bç

29 9 bän ua a ì ÛbÓ UU åî j ß 45 ó Ï á ª ë b2 aë á n ãa á n ä ÔÛ l á Ø bÓ UV åî j Ç 5 Ûa å ß o ãa âa Õz Ûb 2 å ß á Ø Û ó ÜÇ bãaë å çšàï ô ˆ Ûa üaë paì à Ûa aì Ûì m æa È2 á Øßbä a æ î ü é ÜÛbmë UW åí çb Ûa é îû a á è ÜÈÛ á èû a Šî j ü a a aˆ u á èüèvï UX åí Š 2 ß æì È u Ší sh:»3360 VP åî à Ûb ÄÛa å àû é ã a bä nè Û b 2 aˆ ç 3ÈÏ åß aì ÛbÓ UY aì m bï aì ÛbÓ VQ 6 áî ç Š 2 a éû 4bÔ í á ç Š ˆí ó nï bä È à aì ÛbÓ o ãaõ a ì ÛbÓ VR æë è í á è ÜÈÛ b äûa å î Ça ó ÜÇ é 2 á ç Šî j > éüèï 32 4bÓ VS 6 áî ç Š 2 a bí bä nè Û b 2 aˆ ç o ÜÈÏ á è 1 ãa ó Û a a ì ÈuŠÏ VT æì Ô À äí aì ãb æ a á çì Üd Ï aˆ ç 7 á ªë ó ÜÇ aì Ø ã á q VU =æì à Ûb ÄÛa á n ãa á Ø ã a a ì ÛbÔÏ æë å ß æë j ÈnÏa 4bÓ VV æì Ô À äí õ ü ª ì ç bß o à ÜÇ ÔÛ

30 bà Ûë á ØÛ Ò a VW 6 á Š ší üë b d î á Ø È1 äí ü bß é ÜÛa êì Ó Šy aì ÛbÓ VX æì Ü Ô Èm 5Ïa 6 é ÜÛa æë å ß æë j Èm ó ãì bã bí bä Ü Ó VY åî Ü ÇbÏ á n ä æ a á Ønè Û a a ë Š ãaë á çbä ÜÈvÏ a î é 2 aë a aë WP =áî ç Š 2 a ó ÜÇ b ß5 ë a Š2 7 åí Š üa sh:»3361 bèî Ï bä b2 ó n Ûa üa óû a b Ÿì Ûë êbä î vãë WQ bä ÜÈu 5 ë 6 òü Ïbã lì Ô Èíë 6Õ z a éû bä jçëë WR åî àûbè Ü Û á è îû a bä îy ëaë bã Š ßb 2 æë èí ò à öa á çbä ÜÈuë WS åî z Ûb bäû aì ãb ë 7 ñì ŒÛa õ bní aë ñì Ü Ûa âbó aë paš î Ûa 3 È Ï = åí 2bÇ Meali %erifi

31 %anım hakkı için bundan evvel de brahime rü&dünü vermi&tik51ovakıt ki babasına ve kavmine ne bu ba&ına toplanıb durdu.unuz temasîl dedi 52 Atalarımızı bunlara ıbadet ediyor bulduk dediler 53 Kasem olsun ki dedi, siz de atalarınız da açık bir dalâl içindesiniz 54 Dediler: ciddi mi söylüyorsun yoksa sen &akacılardan mısın 55 Do.rusu, dedi: rabbınız o Göklerin ve Yerin rabbıdır ki onları yaratmı&tır ve ben buna &ehadet edenlerdenim 56 Ve tallahi siz dönüp gittikten sonra putlarınıza lâhüdd bir tedbir yapaca.ım 57 Derken onları parça parça etti, ancak bir büyüklerini bıraktı ki belki ona müracaat ederler 58 Bunu bizim ilâhlarımıza kim yapmı&? Her halde o zalimlerden biri dediler 59 Bir delikanlı i&ittik bunları anıyor adına brahim deniyormu& dediler 60 Haydin dediler: getirin onu nâsın gözleri önüne belki &ehadet ederler 61 Dediler: sen mi yaptın bunu ilâhlarımıza ya brahim 62 Belki dedi &u büyükleri yapmı&tır,sorunbakalım onlara e.er söylerlerse 63 Bunun üzerine vicdanlarına müracaat ettiler de dediler: do.rusu siz haksızsınız Sonrayinetepeleri üstü ters döndüler, sh:»3362 sen cidden bilirsin ki bunlar söylemez dediler 65 O halde dedi: Allahı bırakıp da size hiç bir faide veremiyecek, zarar da edemiyecek nesnelere mi tapıyorsunuz? 66 Yuf size ve Allahdan ba&ka

32 taptıklarınıza! hâlâ akıllanmıyacak mısınız? 67 Siz bunu, dediler: yakın da ilâhlarınızın öcünü alın, bir i& yapacaksınız 68 Ey nâr, serin ve selâmet ol brahime dedik 69 Ona bir dolab kurmak istediler, biz de daha ziyade kendilerini husrâna dü&ürdük 70 Ve onu Lût ile beraber kurtarıp içinde âlemîne bereketler verdi.imizarzaçıkardık 71 Ve ona shakı ihsan ettik, fazla olarak Ya'kubu da ve her birini salihînden kıldık 72 Ve hepsini emrimizle yol göteren imamlar ettik ve kendilerine hayırlari&leme.i, namaz kılmayı zekât vermeyi, vahyeyledik ve hep bize âbid idiler 73 ó n Ûa òí ŠÔ Ûa å ß êbä î vãë b à Ü Çë b à Ø y êbä îm a b Ÿì Ûë WT WU =åî Ô bï õ ì â ìó aì ãb á è ã a 6s ö bj Ûa 3à Èm oãb ; åî z Ûb Ûa å ß é ã a b 6 ä nà y ó Ï êbä Ü aë Meali %erifi Lût, ona da huküm, bir ılim verdik ve onu habasetler i&liyen o karyeden kurtardık, hakıkat onlar kötü, fasık bir kavm idiler 74 Onu ise rahmetimize idhal eyledik, çünkü o cidden salihînden idi 75

33 éü çaë êbä î väï éû bä jvn bï 3 jó å ß ô bã a b yì ãë WV 7 áî ÄÈ Ûa l ŠØ Ûa å ß sh:»3363 aì ãb á è ã a 6bä mbí b 2 aì 2 ˆ åí ˆ Ûa â ìô Ûa å ß êbã Š ãë WW åî Èà ua á çbä ÓŠ ËbÏ õ ì â ìó Meali %erifi Nuhu da, zira mukaddemâ nidâ etmi&ti, biz de duâsını kabul ettik de kendisini ve ehlini büyük bir sıkıntıdan kurtardık 76 Ve âyetlerimizi tekzib eden kavmden öcünü aldık, hakikat onlar kötü bir kavm idiler, biz de hepsini birden gargettik 77 éî Ï o 1ã a t Šz Ûa ó Ï æbà Ø zí a å à îü ë WX

34 7å à îü bçbä à è1ï WY =åí çb á è à Ø z Û b ä ë 7 â ìô Ûa áäë å z j í 4bj v ëa Éß bã Š ë b 9 à Ü Çë b à Ø y bä îm a 5 ë á ØÛ ì jû òè ä êbä à ÜÇë XP åî Ü ÇbÏ b ä ë 6Š î ÀÛaë å à îü Ûë XQ æë Š b á n ãa 3èÏ 7 á Ø b2 å ß á Øä z n Û b ä ë 6bèî Ï bä b2 ó n Ûa üa óû a ê Š ßb 2 ô Š vm ò1 bç í ŠÛa åî à ÛbÇ õ ó 3 Ø 2 sh:»3364 æë 5àÇ æì Üà Èíë éû æì ì Ìí åß åî Ÿbî, Ûa å ßë XR = åî Ä Ïby á èû b ä ë 7Ù Û Meali %erifi Davud ile Süleymanı da, o vakit ki ikisi de hars hakkında huküm veriyorlardı, o vakıt ki ekinde geceleyin

35 kavmin davarı yayılmı&tı, biz de hukümlerine &âhid idik 78 Derhal onu Süleymana anlattık, bununla berâber her birine bir huküm ve bir ılim vermi&tik ve Davudun maıyyetinde da.ları müsahhar kılmı&tık, ku&larla beraber tesbih ediyorlardı ve biz bunları yaparız 79 Bir de ona sizin için sizi harbinizin &iddetinden korusun diye giyecek san'atı ta'lîm etmi&tik, &imdi siz &ükrüne eda ediyor musunuz? 80 Süleyman için de &iddetli rüzgârı ki o içine bereketler verdi.imiz Arza emriyle cereyan ediyordu ve biz her &eyi biliriz 81 %eytanlardan da onun için dalgıçlık edenleri ve daha ba&ka amel içinçalı&anları teshır etmi&tik ve hep onları zabteden biz idik ó Ï a hani harste ikisi de hukmettiler t Šz Ûa æbà Ø zí 7 â ìô Ûa áäë éî Ï o 1ã a hani onda kavmin koyunları yayılmı&tı - rivayet olundu.una göre Davud aleyhisselâm koyunların ayniyle harsin tazminine hukmetmi&ti, Süleyman aleyhisselâm, ise koyunların menfeatiyle tazminini tarafeynin haline erfak görmü&tü. = åí çb á è à Ø z Û b ä ë áy a o ãaë Š šûa ó ä ß ó ãa é 2 ô bã a lì íaë XS 7 åî à ya ŠÛa

36 sh:»3365 éü ça êbä îm aë Š å ß é 2 bß bä 1 ØÏ éû bä jvn bï XT åí 2bÈ Ü Û ô Š ë bã ä Ç å ß òà y á èèß á èü r ßë Meali %erifi Eyyubuda,zira «åî à ya 7 ŠÛa áy a o ãaë Š šûa ó ä ß ó ãa» diye rabbına nidâ etti 83 Biz de duâsını kabul ettik de hemen kendisindeki durru açtık vetarafımızdan bir rahmet ve âbidler için bir muhtıra olmak üzere ona ehlini ve beraberlerinde onların bir mislini de verdik 84 7åí Š 2b Ûa å ß Ø Ûa a ë í aë 3î È à aë XU åî z Ûb Ûa å ß á è ã a 6bä nà y ó Ï á çbä Ü aë XV Meali %erifi

37 smaili de, drisi de, Zül'kıfli de; hepsi sabirînden 85 Bunları da rahmetimize idhal eyledik, çünkü cidden salihîndendirler 86 é îüç Ôã åû æa åäï b j bì ß kç a æì äûa a ë XW o ä ó ã a >Ùãbz j o ãa ü a é Û a ü æa pbà Ü ÄÛa ó Ï ô bäï 7 åî à Ûb ÄÛa å ß sh:»3366 ó v ä ã Ù Û ˆ ë 6 áì Ûa å ß êbä î vãë = éû bä jvn bï XX åî ä ß ªì à Ûa Meali %erifi

38 Zennunu da; hani öfkelenerek gitmi&ti de biz kendisini aslâ sıkı&tırmayız zannetmi&ti, derken zulmetler 7 içinde diye nidâ etti 87 Biz de åî à Ûb ÄÛa å ß o ä ó ã a >Ùãbz j o ãa duâsını kabul ile icabet ettik de kendisini gamden kurtardık ve i&te mü'minleri böyle kurtarırız 88 >Ùãbz j åî à Ûb ÄÛa å ß o ä ó ã a o ãa ü é Û a ü a senden ba&ka ilâh yok, sana arzı tesbih ederim, ben do.rusu zâlimlerden oldum. Š î o ãaë a ŠÏ ó ã ˆmü l é 2 ô bã a b í Š ë XY éû bä zü aë ó î zí éû bä jçëë 9 éû bä jvn bï YP 7åî q aì Ûa b jë bäãì Ç íë paš î Ûa ó Ï æì Ç b í aì ãb á è ã a 6 éu ë åî È b bäû aì ãb ë b 6 jç ë Meali %erifi Zekeriyyayı da; hani rabbına «åî q aì Ûa 7 Š î o ãaë a ŠÏ ó ã ˆmü» l diye nidâ etmi&ti 89 Biz de duâsını kabul ile icabet ettik de

39 sh:»3367 kendisine Yahyâyı verdik ve onun zevcesini ıslâh eyledik, hakıkat bunlar hayrâtta müsaraat ve bize ra.bet ve rehbetle duâ ederlerdi ve bizim içinha&ı'lerdi 90 7åî q aì Ûa 89. Š î o ãaë a ŠÏ ó ã ˆmü rabbım! beni tek l bırakma, gerçi sen, vârislerin en hayırlısısın. bä yë å ß bèî Ï bä 1äÏ bèu ŠÏ oä ya ó n Ûaë YQ åî àûbè Ü Û òí a bèä 2aë bçbä ÜÈuë Meali %erifi Veodi&iyi de ki ırzını muhkem korudu da kendisine ruhumuzdan nefhettik, ve kendisile o.lunu âlemîne bir âyet kıldık 91

40 91. bèu ŠÏ oä ya ó n Ûaë o Hanımı da ki ırzını muhkem korudu. bä yë å ß bèî Ï bä 1äÏ da kendine ruhumuzdan nefhettik - ya'ni «ó 2 Š ßa å ß ë ŠÛa 3 Ó» mantukunca emrimizden olan ve Âdeme nefhedilen ruh cinsinden üfledik, içinde Isâyı ıhya eyledik. Yâhud ruhumuzdan demek ruhumuz tarafından demektir ki Cibrîl, namı di.erle Ruhulkudüs vasıtasile nefhettik demek olur. Netekim Sûrei Meryemde «b äyë bè îû a bä Ü bï» bu ma'nâda merviydir. Sûrei Tahrîme de bak. åî àûbè Ü Û òí a bèä 2aë bçbä ÜÈuë - Sûrei Meryeme bak. sh:»3368 æë j ÇbÏ á Ø 2 bãaë 9 ñ yaë ò ß a á Ø n ß a ê ˆ ç æ a YR åàï YT ;æì È ua bä îû a 3 6 á èä î2 á çš ßa a ì È ÀÔmë YS éû b ã aë 7 é î È Û æaš 1 5Ï å ß ªì ß ì çë pbz Ûb Ûa å ß 3à Èí æì È u Ší ü á è ãa bçbä ØÜ ça òí ŠÓ ó ÜÇ âašyë YU æì j mb l y 3 å ß á çë xì u bßë xì u bí oz n Ï a a ó ny YV

41 b 2a ò b ó ç a bï Õz Ûa Çì Ûa lšn Óaë YW æì Ü äí b ä 32 aˆ ç å ß òü 1Ë ó Ï b ä Ó bäü íë bí 6aë Š1 åí ˆ Ûa 6á äèu k y é ÜÛa æë å ß æë j Èm bßë á Ø ã a YX åî à Ûbà 3 ë b 6 çë ë bß òè Û a õ ü ª ì ç æb ìû YY æë aë bèû á n ãa bèî Ï á çë Šî Ï bèî Ï á èû QPP æë Ûb bèî Ï æì Èà íü sh:»3369 bè äç Ù Û ë a =ó ä z Ûa b ä ß á èû oôj åí ˆ Ûa æ a QPQ oèn a bß ó Ï á çë b 7 è gî,g y æì Èà í ü QPR =æë È j ß á èî ÔÜnmë Šj üa ÊŒ1 Ûa á è ã Œ zí ü QPS 7æë Ûb á è 1 ãa ô ì Àã â ìí QPT æë Çì m á n ä ô ˆ Ûa á Ø ß ìí aˆ ç 6 òø Üà Ûa 6 ê î È ã Õ Ü 4 ëa bã a 2 bà 6 k n Ø Ü Û 3 v Ûa óà õ bà Ûa ì 2 ŒÛa ó Ï bä jn ÔÛë QPU åî Ü ÇbÏ b ä b ã a 6bä îüç a Çë æì z Ûb Ûa ô bj Ç bè q Ší üa æa Š ˆÛa È2 å ß

42 Meali %erifi &te bu sizin ümmetiniz bir tek ümmet, rabbınız da bir benim onun için hep bana kulluk edin 92 Onlar kumandalarını beyinlerinde parçaladılar, fakat hepsi bize rücu' edecekler 93 mdi her kim mü'min olarak salihattan bir amel i&lerse onun sa'yine küfran yok ve her halde biz onun hisabına yazarız 94 hlâk etti.imiz karyeye dahi haramdır ki rücu' etmiyecek olsunlar 95 Nihayet Ye'cûc ve Me'cûc açılıb da her tepeden saldırdıkları 96 ve hak va'd yakla&tı.ı vakıt, o zaman i&te o küfredenlerin derhal gözleri belerecek "eyvah bizlere biz bundan gaflet ettik, hayır kendimize zulmetmi& olduk" diyecekler 97 Haberiniz olsun ki siz ve Allahdan ba&ka taptı.ınız nesneler hep Cehennem mermisisiniz, siz, ona vürud edeceksiniz 98 Onlar ilâh olsalardı ona vürud etmezlerdi, halbuki sh:»3370 hepsi onda muhalled kalacaklar 99 Öyle ki onların orada bir zefîri var, bunlar da orada iken i&itmiyecekler 100 %übhe yok ki haklarında bizden husnâ sebkedenler, bunlar, ondan uzakla&tırılmı&lardır 101 ve bunlar

43 canlarının istedi.inde muhalled kalacaklardır 102 O fezeı ekber bunları mahzun etmiyecek ve bunları Melekler &öyle kar&ılayacaklar: bu i&te sizin o gününüz ki va'dolunuyordunuz 103 O gün ki Semâyı kitablar için defter dürer gibi dürece.iz evvel ba&ladı.ımız gibi halkı iade edece.iz, uhdemizde bir va'd, &übhe yok ki biz yaparız 104 %anım hakkı için zikirden sonra Zeburda da yazmı&tık: ki her halde Arz, ona benim salih kullarım vâris olacaktır ê ˆ ç æ a &te &u-ya'ni &u önümüzdeki millet, bu Kur'an ile verilen tevhid ve islâm milleti á Ø n ß a sizin ümmetinizdir-sizin me'mur oldu.unuz millettir. 9 ñ yaë ò ß a Ümmeti vâhide olarak-bütün Peygamberlerinki gibi mamı bir, %eriatı bir, Kıblesi bir olarak öne dü&mü& bir cemaat halinde á Ø 2 bãaë ben de rabbınızım æë j ÇbÏ binaenaleyh bana ıbadet ve ubudiyyet ediniz. -Ya'ni ümmeti vâhide olabilmek için ancak beni ma'bud biliniz, bana ıbadet ediniz á èä î2 á çš ßa a ì È ÀÔmë halbuki onlar emirlerini ya'ni Hukûmetlerini aralarında parçaladılar-vahdeti milliyyeyi bozdular ;æì È ua bä îû a 3 fakat hepsi bize raci'dirler-ya'ni o muhtelif fırkalar, mezhebler, milletlerin taptıkları, uydukları muhtelif ma'budler, matbu'lar hiçtir. Hepsinin en nihayet dönüp gelecekleri merci' bizizdir. 94. PƒÛa 3à Èí åàï 95. æì È u Ší ü á è ãa bçbä ØÜ ça òí ŠÓ ó ÜÇ âašyë ihlâk etmi&

44 oldu.umuz her hangi bir karyeye de rücu' etmemeleri sh:»3371 haramdır.-ya'nisûreninba&larında geçti.i üzere helâke mahkûm etti.imiz bir memleket ahalisine de dönün bakalım denildi.i zamaninkârlarından dönecekler, dönmemeleri mümkin de.ildir. Eyvah, bizler zalim idik!... diye i'tiraf ederek feryad ede ede biçilip söneceklerdir. 96. xì u bßë xì u bí oz n Ï a a ó ny Ta ki Ye'cûc ve Me'cûc açıldı.ı-ye'cûcve Me'cûcu tutan ve bir rahmeti rabbaniyye olan o ahenîn sed, dini tevhid seddi açılıp o, ne idi.i belirsiz halk bo&andı.ı (SûreiKehfebak) æì Ü äí å ß á çë ve bunlar her tepeden l y 3 akın ederek çıktı.ı 97. Õz Ûa Çì Ûa lšn Óaë ve hak va'd yakla&tı.ıvakıt-ya'ni Kıyamet alâmetleri zuhur edip hisab gününün tekarrub etti.i vakıt ó ç a bï artık öyle müdhi& bir hal ki 6aë Š1 åí ˆ Ûa b 2a ò b o küfür edenlerin-bunlara inanmayıp bünyanı vahdeti rahnedar eden o nankör kâfirlerin gözleri fırlamı& aˆ ç å ß òü 1Ë ó Ï b ä Ó bäü íë bí vay bizlere biz bundan hakikaten gaflette idik åî à Ûbà b ä 32 hayır bizler zalim idik diye çırpınacaklar. Ey mü&rikler 98. é ÜÛa æë å ß æë j Èm bßë á Ø ã a muhakkak ki sizler ve Allahdan ba&ka

45 6á äèu tapındı.ınız &eyler k y Cehennem çırasısınız æë aë bèû á n ãa siz ona varacaksınız 99. b 6 çë ë bß òè Û a õ ü ª ì ç æb ìû E.er onlar ilâh olsaydılar ona varırlarmıydı æë Ûb bèî Ï 3 ë halbuki hepsi -tapanlar ve tapılanlar onda muhalleddirler Šî Ï bèî Ï á èû onların sh:»3372 o tapanların orada öyle bir zefîrleri: öyle bir iç çeki&leri vardır ki bèî Ï á çë bunlar, tapılanlar oradadırlarda æì Èà íü i&itmezler = ó ä z Ûa b ä ß á èû oôj åí ˆ Ûa æ a Amma haklarında bizden husnâ sebketmi& olanlar-ya'ni haklarında tarafı ilâhîden «æì Üà Èí ê Š ßb 2 á çë 4 ìô Ûb 2 éãì Ô j íü P =æì ߊ Ø ß bj Ç b ã aë 7 é î È Û æaš 1 5Ï å ß ªì ß ì çë pbz Ûb Ûa å ß 3à Èí åàï æì j mb éû» gibi en güzel medh-ü teb&ir kelimeleri sebketmi&, saadetleri mukadder kullar =æë È j ß bè äç Ù Û ë a bunlar ondan uzakla&tırılmı&lardır. -Binaenaleyh Isâ ve Uzeyr ve

46 Melâike gibi ıbadı mükremîn «6á äèu k y é ÜÛa æë å ß æë j Èm bßë á Ø ã a» hukmünden haricdir. E.er bunlar içinde kâfirlerin iddia ettikleri gibi ülûhiyyet iddia edenler bulunsa idi balâda geçti.i üzere «6á äèu éí Œ vã Ù Û ˆÏ é ãë å ß é Û a ó ã a á è ä ß 3 Ôí åßë» mantukunca bunların da cezası Cehennem olaca.ı &übhesizdi. Fakat o mükrem kullar o kâfirlerin isnadlarından müberredır. Kendilerinin ilâh ittihaz edilmesine razı olmak &öyle dursun yukarıdan beri izah edilegeldi.i vechile bunlar mahzâ tevhid için gönderilmi&, tevhid içinmücahedeetmi&ler ve bu suretle ikramı ilâhîye mazher olmu&lardır. Böyle kendilerine en güzel haslet mukadder olmu& memduh kullar Cehennemden öyle uzaktırlar ki 102. b 7 è gî,g y æì Èà í ü hı&ıltısını bile duymazlar 7æë Ûb á è 1 ãa oèn a bß ó Ï á çë ve bunlar canlarının istedi.i &eyler içinde muhalleddirler Šj üa ÊŒ1 Ûa á è ã Œ zí ü o en büyük feza' deh&et onları mahzun etmez 6 òø Üà Ûa á èî ÔÜnmë veonları Melâike &öyle kar&ılar: æë Çì m á n ä ô ˆ Ûa á Ø ß ìí aˆ ç i&te bu o gününüz ki va'dolunuyordunuz-diye müjdelerler. sh:»3373

47 k n Ø Ü Û õ bà Ûa ô ì Àã â ìí Dü&ün o günü ki 3 v Ûa óà Semayı kitablar için defter dürer gibi dürece.iz 6 ê î È ã Õ Ü 4 ëa bã a 2 bà evveli halka bed'etti.imiz gibi iâde edece.iz 6bä îüç a Çë üzerimize aldı.ımız bir va'd ki åî Ü ÇbÏ b ä b ã a muhakkak yapaca.ız-evveli halk, burada iade mukabili olmak ı'tibarile ilk hılkat demek oldu.u zâhirdir. «bß 4 ëa P áüô Ûa é ÜÛa ÕÜ bß 4 ëa Pô ì ã é ÜÛa ÕÜ bß 4 ëa 3 ÔÈ Ûa é ÜÛa ÕÜ» diye üç hadîsi &erif merviy oldu.unu ve binaenaleyh akli evvel, kalemi evvel, nuri Muhammedî demek olaca.ına nazaran iade nuri Muhammedî ile ba&lıyacaktır å ß ó Ï bä jn ÔÛë Filhakıka zikirden sonra Š ˆÛa È2 ì 2 ŒÛa Zeburda yazdık-tevrattan sonra Zeburda, yahud bu babda ba'zı ıhtarattan sonra Zeburda yazdık æì z Ûb Ûa ô bj Ç bè q Ší üa æa ki Arz, ona salih kullarım varis olur. -Arzifsad edenlerden alınır,verasetelâyık,hılâfete ehil salâhiyyetli hak kullarına verilir. Ya'ni sirri beka, salâh kanununa müterettibdir, bozukların hakkı bekası yoktur. Fir'avn ve Cebâbirenin gark ve def'ıyle onların zaıyf gördükleri kulların Arzı mukaddesin &ark-u garbına varis kılınması, Davudun Calûtü katledip «b äûa å î2 á Ø ybï üa ó Ï ò1î Ü Úbä ÜÈu b ã ëa bí

48 ô ìè Ûa É j nm üë Õz Ûb 2» emriyle mazheri hılâfet edilmesi gibi vekayi' ile fı'len ıhtar olunduktan sonra Zeburda da bu kanun tansıs edilmi& ve bununla Âhır zamanda ümmeti Muhammedin verasetine i&aret olunmu&tur. Eslâh kanunu yahud elyak kanunu denilen bu kanunun hukmiledir ki evvelâ sureti umumiyyede nev'ı be&er içinde Ehli kitab olan milletlerle di.erleri arasındaki mübareze de nihayet Ehli kitab, galebe etmi&; saniyen Ehli kitab içinde sh:»3374 de ibtidaen Yehûd, galebe etmi&, ba'dehu Nesarâ, galebe etmi&, ba'dehu Müslimanlar galebe etmi& ve salâhını muhafaza ettikçe yine edecektir. Ve Zeburda ıhtar olundu.u gibi burada Kur'an ile de haber veriliyor ki bi'seti Muhammediyyeden sonra veraseti Arz, iymanı tevhıd ile mü'min ve a'mali saliha ile amil ümmeti vahide olarak zuhur edecek ve &irk ve tefrikadan, ısyan ve ıhtilâftan korunarak en güzel amellerle sa'y-ü mücahede eyliyecek salih kullarındandır. Nihayet Gökler dürülüp Arz de.i&tiktensonraarzı 6 Cennetin veraseti de bunlarındır. ile i&aret edildi.i ve ehadisi á èä î2 á çš ßa a ì È ÀÔmë sahihada varid oldu.u üzere bu ümmette de tefrikalar çıkacak, arada emir, parçalanacak, memleketler zayi' olacak, maamafih yine Peygamber ve eshabının yolunda giden bir fırkai naciye, zümrei salihîn, garib

49 kalacak, sonra yine din bed'etti.i gibi dönüp zuhur edecek, Peygamberlik iddiasında bulunacak olan otuz kadar deccalden sonra ülûhiyyet iddiasına kalkı&acak olan koca Deccal, Mesihin nüzulile helâk olacak, derken Ye'cûc ve Me'cûc çıkacak, Yer yüzünde görülmedik fesadlar, tasvire sı.maz harbler yaptıktan sonra biemrillah mahvolacaklar, artık salib kırılacak, hınzir öldürülecek, salihîn hâkim olacak, &er'ı Muhammedînin ta'mimile be&eriyyet bir devri saadet girecek velhasıl su.ra ve vüstâ nice kıyametlerden sonra dabbetülarzın hurucü ve Güne&in Ma.ribden tulûu ve surun nefhile büyük Kıyammet kopacak, ve nefhaâhi saniye ile, hal kı evvel ba&ladı.ı gibi iade oluncak, ha&r-üne&r olup yevmi din, sureti mutlakada gelecek, akıbet Cennet salihlerin olacaktır. bßë QPW 6åí 2bÇ â ìô Û b Ë5jÛ aˆ ç ó Ï æ a QPV åî àûbè Ü Û òà y ü a Úbä Ü a sh:»3375 Meali %erifi %übhe yok ki bunda âbid bir kavm için kâfi bir ö.üd vardır 106 Ve seni sâde âlemîne rahmet olarak

50 göndermi&izdir aˆ ç ó Ï æ a muhakkak bunda-bu Kur'anda ve bilhassa bu Sûrenin mazmununda 6åí 2bÇ â ìô Û b Ë5jÛ âbid bir kavm için her halde bir bela. vardır.-ya'nihimmetleri hakıkaten ıbadete masruf olan efrad ve cemaat için bâli.an mâ bela. bir nasıhat, maksada iysal etme.e kâfi bir tebli. vardır. Ve hattâ bu son hıtab, belki yalnız bu son kanun ba&lı ba&ına bir bela.dır ki ıbedetin hakıkatini, ma'bubü, nübüvveti, gayei maksudeyi tebli. eder åî àûbè Ü Û òà y ü Úbä Ü a bßë ve seni ancak âlemîne rahmeten a gönderdik-ya'ni ya Muhammed ba&ka bir sebeb için de.il ancak bütün âlemlere ve bâhusus zevil'ukul âlemlerine merhamet etti.imiz için, veya ba&ka bir halde de.il ancak âlemine bir rahmet olarak Resul gönderdik; risaletin umuma bir rahmeti ilâhiyye veya sen bir rahmeti ammesin ki bütün zevilukul âlemlerine o salâhvesente'lim edeceksin ve bütün âlem bundan müstefid olacaktır.artık vay o bedbahtlara ki bu rahmetten kaçınırlar ve bu nura kar&ı göz yumarlar. Ey rahmetenllilâlemîn :

51 á n ãa 3èÏ 7 yaë é Û a á Ø è Û a bà ãa óû a ó yì í bà ã a 3 Ó QPX æ aë 6 õ aì ó ÜÇ á Ø n ã a 3 ÔÏ a ì Ûìm æ bï QPY æì à Ü ß æë Çì m bß î È2 âa kí ŠÓa ô a sh:»3376 æì à n Øm bß áü Èíë 4 ìô Ûa å ß Š èv Ûa áü Èí é ã a QQP åî y ó Û a Êbnßë á ØÛ òä n Ï é ÜÈÛ ô a æ aë QQQ Meali %erifi De ki: bana sade vahyolunuyor ki: ilâhınız ancak bir ilâhdır, &imdi siz müsliman oluyor musunuz? 108 Bunun üzerine aldırmazlarsa o halde de de ki: size düpedüz ı'lân ettim, ve bilmem bu size edilen va'd-ü vaîd pek yakın mi, yoksa uzak mı? 109 %übhe yok ki o, söylenenden, açı.a vurulanı da bilir gizledi.inizi de

52 bilir 110 Ve bilmem belki bu-mühlet-sizin içinbirimtihan ve vakta kadar bir istifadedir Ó de ki-her kim esası ve her salâhın ba&ı olan ma'bud mes'elesinde óû a ó yì í bà ã a bana ancak &öyle vahy olunuyor: 7 yaë é Û a á Ø è Û a bà ãa hepinizin ilâhı ancak bir ilâhdır ki-allahdır. Balâda isbat olundu.u üzere maadası batıldır. æì à Ü ß á n ãa 3èÏ Binaenaleyh sizin buna islâmınız var mı? -Buvahyiteslim edip kemali ıhlâs ile hepiniz bir ilâha inkıyadı kabul ediyor musunuz? Kısaca böyle tebli. et ÔÏ a ì Ûìm æ bï kabul etmedikleri takdirde de &öyle de: 6 õ aì ó ÜÇ á Ø n ã a size alesseviyye iyzan, ettim-emri bildirdim, tehlükeyi i'lân eyledim-iyzan hali harb i'lân etmek ma'nâsına da geldi.ine göre bu âyetin nüzuliyle Resulullah Mekke mü&riklerine kar&ıvaz'ıyyetin hali harb oldu.unu anlatmı& demek olur ki &u halde ileride vâki' sh:»3377 olacak Bedr muharebesinin i'lânı da bu andan i'tibaren yapılmı& demektir. æë Çì m bß î È2 âa kí ŠÓa ô a æ aë Ve size yapılan o vaîd, yakınmı

53 uzak mı bilmem-ya'ni dini hakkın zuhuru, müslimînin galebesi ve yahud Kıyametin kopması lâbüdd oldu.unda &üphe yoksa da yakın mı uzakmı bilmem. %u halde Sûrenin ba&ında «á è 2b y b äü Û lšn Ó a» buyurulması «íšó óm ašç k» olmak i'tibariledir æì à n Øm bß áü Èíë 4 ìô Ûa å ß Š èv Ûa áü Èí é ã a %übhe yok ki o-allah-sözün i'lân edilenini de bilir, sizin ketmettiklerinizi de -binaenaleyh cezanızın vaktını da bilir é ÜÈÛ ô a æ aë Ve bilmem belki o-o ikinci &ık ya'ni vaîdin uzaması, cezanızın te'hıri á ØÛ òä n Ï sizin istidrac åî y ó Û a Êbnßë ve bir zamana kadar bir meta'dır-biristifadeile oyalayı&tır. Buemritebli. ve bu iyzanı icra ettikten sonra Resulullahın ne yaptı.ına gelince : %öyle duâ etti : æbèn à Ûa å à y ŠÛa bä 2 ë 6 Õz Ûb 2 á Ø ya l 4bÓ QQR æì 1 mbß ó ÜÇ

54 Meali %erifi Dedi: ya rabb! hakka hukmet ve rabbımız rahmandır ancak isnadlarınıza kar&ıs ı.ınılacak müstean 112 sh:» bÓ dedi 6 Õz Ûb 2 á Ø ya l rabbım!hakkile hukmünü ver - adaletin gecirgemesin å à y ŠÛa bä 2 ë ve Rabbımız o Rahmandır ki æì 1 mbß ó ÜÇ æbèn à Ûa isnad etti.iniz vasıflarınıza kar&ı müsteandır - ey zalimler! Sihirdir, edgasü ahlâmdır,iftiradır, &iırdır gibi isnadlarınıza, dini islâm ve müslimîn aleyhindeki küfriyyatınıza kar&ı avn-ü nusrati matlûb olan ancak odur.