İKİ YAY MESAFESİ. Şeyh Adnan Efendi nin 17 Şubat 2012 Tarihli Cuma Sohbeti,

Transkript

1 İKİ YAY MESAFESİ Şeyh Adnan Efendi nin 17 Şubat 2012 Tarihli Cuma Sohbeti, Bismillahirrahmanirrahim. Öncelikle Şeyh Nazım Hz'nin talimi olarak Euzubillahi semi-ul Aliym mineş şeytanirracim, Bismillahirrahmanirrahim demeliyiz. Allah'ım kalplerimizi şirk ve nifak'tan temizle. Misvak kullanıyoruz, Efendimizin Sünneti olarak.. Efendimizin Sünnetidir bu, tutun. Şeyh Efendi Hz "Resulullahın Sünnetini tutanı Allah tutar" buyuruyor. Herkesin Efendimizin Sünnetini bıraktığı bir zamanda onu yaşatanlara, Allah onlara lütfedecek ve 100 şehid sevabı müjdesi verecek. "Men ehya sünnetî inde fesâdi ümmetî felehû ecru mieti şehîd". Biz buradayız ben değil, öncelikle Şeyh Nazım Hz'nin izin ve mededi, sonra da Şeyh Mehmed Efendi, Şeyh Efendi'nin oğlu ve halifesinin izni ile. Şeyh Efendi Hz kalbime ne ilham ederse onu söyleyeceğim. Birşey hazırlamadım. Dinleyin ve ben de sizinle dinliyorum. Biz şimdi çok mübarek bir aydayız. Efendimizin (sas) doğum ayı ki, Cenab-ı Allah insanlar, melaike, Gökler ve Yer için iki Bayram, Şölen yaptı. Birincisi Ramazan ayından sonra, ikincisi Arafatdan sonra Kurban Bayramı. Ve Cenab-ı Allah'ın Kendisi için seçtiği, ve Gökler, melaike ve bütün kainat için seçtiği Bayram- Merasim, Efendimizin doğum günüdür. Allah bu günü bütün Göklerin ve Yerin süslenmesi için seçti. Bütün galaksilerin, cennetlerin süslenmesi için seçti. Arşın-Kürsünün, bütün Arşların, herşeyin süslenmesi için seçti. Cenab-ı Allah'ın 99 Esma'sının her biri için bir Arş vardır. Cenab-ı Allah, "er-rahman" Esması için bir arş zikretmiştir. O zaman "Er-Rahim, El-Melik, El-Kuddüs, Es-Selam" Esmalarının Arşına ne demeli? Cenab-ı Allah'ın en Büyük Esmasının Arşına ne demeli? Bütün Arşlar Efendimizin (sas) hürmetine süslenmiştir. Cenab-ı Allah, Habibi Muhammed (sas)'e nur libası giydirmiştir. Cenab-ı Allah'ın İlahi, Rabbani Aleminin nurunun libasını giydirmiştir. Cenab-ı Allah buyurdu: "Allah Ben'im!". "Allâhu nûrus semâvâti vel ard" (Nur:35). Bu demektir ki, Cenab-ı Allah var olan herşeyin nurudur. Çünkü var olan herşey Cenab-ı Allah'ın Nuru ile varoluştadır. Şeyh Efendi Hz buyuruyor: "Eğer herşeyi aslına döndürürseniz, aslı enerjidir ve enerji nurdur. Ve bu nur, Cenab-ı Allah'ın nurudur. Ve Cenab-ı Allah, herşeyin var olmasını irade eder... Cenab-ı Allah buyurdu: "Ben gizli bir hazine idim,irademin bilinmesini istedim mevcudiyeti yarattım, Mevcudiyetin içinde zuhur ettim. "Ol" ile olacak, Beni Benimle bileceksiniz. Ve Cenab-ı Allah'ın "Ol!" ile gerçekleşen ilk İlahi Emri İlahi, Rabbani "Nur" Alemi idi. Ve Cenab-ı Allah "Ol" diye emrettiğinde İlahi Nur Alemi Efendimizin (sas) görüntüsü ile ezelde zuhur etti. Ve Cenab-ı Allah ona hitab etti: "Sen İlahi Nur Alemisin. Sırrın, Hakikatlerin İlahi Alemisin. Benim İlahi Esma ve Sıfatlarımdan zuhur edecek herşeyin ilahi Alemisin. Benim Cevher'ime, Öz'üme ait olan En büyük İlahi Esmalar, İlahi Alem seninle ve senin vesilenle zuhur edecek, Ey Habibim (sas)! Page 1

2 Ve bunun gibi, Cenab-ı Allah buyurur: "Ey Kainat, Ey Tecelli, Ey Nur, Hepiniz Muhammed'i (sas) sevin. Çünkü Ben Muhammed'i (sas) sevdim. Ve Şeyh Efendi der ki, Resulullah (sas) Hadisinde buyurdu: Beni sevin. Çünkü Cenab-ı Allah beni sevdi! Ve Ehl-i Beytimi sevin. Çünkü ben onları seviyorum. "Allah'ı seviyorum" diyen kimse Efendimizi sevmelidir çünkü Allah Efendimizi sever. Cenab-ı Allah Hz İbrahim veya Hz Musa'yı seçmedi Habibi olarak. Hz Musa'yı "Kelamullahı" olarak seçti. Hz İbrahimi, Halilullahdostu olarak seçti. Ama onlara dedi ki: "Muhammed'i Kendime Habibim-Sevgilim olarak seçtim. Sevdiğim Muhammed'dir (sas)." Ve bu sebeble Cenab-ı Allah Vahdaniyet - "La ilahe illa Allah" okyanusundan zuhur eden herşeyi- Vahdaniyet okyanusundaki nurlar, tecelliler, hepsi İlahi Vahdaniyet Aleminde zuhur edecek herşey, Muhammedun Resulullah olarak bilinecek. Bu sebeble Cenab-ı Allah ezelde Hz İbrahim'in adını Kendi ismiyle beraber anmadı. Hz Musa'nın adını, Hz İsa'nın, Hz Nuh'un isimlerini Kendi ismiyle birlikte zikretmedi. "La ilahe illa Allah, İbrahim Resul Allah" buyurmadı. Cenab-ı Allah, "La ilahe illa Allah Muhammed ResulAllah" buyurdu ezelde. Habibinin ismini Kendininki ile birlikte zikretti. Çünkü Efendimizin, Muhammedun ResulAllah'ın esasını Cenab-ı Allah Kendi İlahi İsimlerinin, Esmalarının esasından yarattı, ortaya çıkardı. "Lahut" İlahi Aleminden yarattı. "Ceberut" İlahi Aleminden yarattı. "Ehadiyye - Vahdaniyye" İlahi Alemlerinden Cenab-ı Allah'ın İlahi "Sevgi-Aşk" Aleminden yarattı. Cenab-ı Allah'ın İlahi Sıfat ve Esmalarının Aleminden yarattı. Allah'ın En Büyük Esmasının Rabbani Aleminden yarattı. Bütün builahi Alemlerden "Muhammed" ismi ortaya çıktı. Ve bu sebeble Cenab-ı Allah "Muhammed" ismindeki ilk "M" harfine Kendisinin Hükümdarlığını, Hükümdarlığının İlahi Kelamını temsil ettirdi. İkinci harf "Muhammed" isminde, "h" Cenab-ı Allah'ın Rahmet okyanuslarını temsil eder: "Er Rahmanir Rahim". "Rahmani" her okyanusundan ve "Rahimi" her okyanusundan "h" harfini alır. Ve Cenab-ı Allah onları, Efendimizin (sas) esası-elementi yaptı. Sonra Cenab-ı Allah, "Muhammed" ismindeki ikinci "M" harfini İlahi "Melekut" Alemini temsil edecek şekilde seçti. Melekut ki Bu İlahi Alemden, Allah'ın Arşı üzerindeki bütün İlahi Alemler çıktı. Şeyh Efendi Hz der ki, bütün İlahi Alemler Arş ile son bulcak zannetmeyin. Hayır, Arşın üzerinde sayısız ve sonsuz Allah'a bağlı İlahi Alemler vardır. Ve Cenab-ı Allah Kendini metheder: "Kulillâhumme mâlikel mulki" (3:26). Bana tazim olsun ki bu Hükümdarlığın Sahibi Ben'im! Bu Melekut, Bu İlahi Alem ki içine girecek kimse yaratılmadı henüz. Ve bu alem yalnız Cenab-ı Allah'ın "Ol" emri ile meydana geldi. Bu, Allah'ın eli ile yaratılmış bir alem değildi. Ama Cenab-ı Allah'ın İlahi Emir Aleminden gelen İlahi bir Alem idi. Ve Cenab-ı Allah "Muhammed" ismini "d" ile bitirdi. "d" Arapça'da daim demektir. "Ya Daim, ya Daim Ya Daim Ya Allah". Yani "d" devamlı, sürekli demektir, ezelden beri. "Sen Benim Habibim Muhammed'sin, Benim Hükümdarlığımı temsil ediyorsun. Melekutumu, Benim Rahmet Okyanuslarımı, "Rahman ve Rahim" Okyanuslarımı en yüksek seviyedeki Rahmet ki Ben onları Kendim için yaratmadım. Benim bunların hiçbirine ihtiyacım yok. Ama onları Senin için düzenledim Habibim Muhammed (sas), senin ümmetin için. Senin Ademoğulların için". Page 2

3 Çünkü Efendimiz buyurur: "Adem (as) ve bütün onun zürriyeti benim livam, sancağım altındadır hepsi- Kıyamet Gününe kadar onları ben temsil edeceğim. Ben Ademoğullarının Efendisiyim fakat övünmem". Demek ki bu övgü ona Allah tarafından giydirildi, kendi nefsinden değil. Resulullah (sas) 'in nefsi yoktur. Onun nefsi Rabbanidir. Cenab-ı Allah, Kuran-ı Kerimde Hz İsa'ya sorarken Kendini tarif ediyordu: "Ente kulte lin nâsittehizûnî ve ummiye ilâheyni min dûnillâh - Ey Meryem oğlu Îsa! Sen mi insanlara; Beni ve annemi, Allâh'tan başka iki ilâh edinin diye söyledin?" (Maide:116). Hz İsa nasıl cevap verdi? "Ey Rabbim! Eğer ben onu söylemiş olsaydım o taktirde, muhakkak Sen onu bilirdin, nefsimde olanları da Sen bilirsin. ben ise Sen'in zatında-nefsinde olanları asla bilemem." Bu Ayet ile Cenab-ı Allah gösteriyor ki Kendisinin (cc) Rabbani bir nefsi var. İlahi-Rabbani bir nefs ki, yalnızca Allah tarafından Habibine giydirildi. Başka hiçbir peygambere değil. Musa (as)'a bile Allah "ayakkabılarını çıkar!" diye emretti. Allah ile konuşmak için Kutsal Vadi'ye ayak basarken "nefsinden, insanlığından, kendinden soyun" dedi. Allah bunları "ayakkabı" ile tasvir etti der Şeyh Efendi Hz. Peygamber Efendimize ise "Bas Halıma" dedi. Mirac gecesinde. "Ayakkabılarınla, nefsinle, kendinle bas". Çünkü o artık insani bir nefis değil, Rabbani bir nefisdir. Bu ayrıca onun bütün ümmetine de verilmiştir. Bu sebeble Allah buyurur: "Ey Müminler, Rabbani olun. İnsanlıkta kalmayın. İnsani ve şeytani nefsinizde kalmayın. Rabbani olun. "Ya eyyuhellezune Kunu Rabbaniyyin" buyuruyor Cenab-ı Allah Kuran'da. Bu yüzden herkes, Allah'tan Rabbani bir nefs giydirilmek üzere davet olundu- Allah tarafından Rabbani bir nefs giydirilmek üzere, herkese. Cenab-ı Allah en büyük Esmasını giydiriyor ve Ademoğullarının herbirini Allah'ın en mükemmel Esmaları ile zuhur ettiriyor. Bu yüzden Şeyh Efendi Hz der ki, Allah'ın ezelden ebede Ademoğulları adedince Esması vardır. Yalnız bir en büyük Esma değil, Ademoğlu sayısınca Esmaları vardır. Çünkü Cenab-ı Allah buyurdu: "Ne yeri ne gökleri seçtim Kendime ev olarak, yalnız Adem (as)'ın zürriyetinin kalbini seçtim. İnsanı seçtim Kendim için". Allah herkesin içine yerleştiriyor Arşını, nurunu, her birimizin taşıdığı ve sebebiyle var olduğu Esmayı. Ve bütün bunları kimin için yaptı Allah? Habibi Efendimiz Muhammed (as) için. Ve bu sebeble, Mirac gecesinde Efendimiz yaklaştı, yay mesafesi kadar.. Allah ile aralarındaki mesafe iki yay mesafesi kadar veya daha yakın oldu. Bir ses geldi: "Dur ya Habibim Muhammed, çünkü Rabbin duada". Ve Efendimiz şaşırdı, çünü o ses Hz Ebubekir'in sesiydi. Kendisine sordu, Hz Ebubekir burada benimle mi bu makamda? Sonra başka bir ses geldi: "Ya Habibim, yaklaş, Bana gel". Ve ResulAllah yükseldi, iki yay mesafesi veya daha yakın oldu Cenab-ı Allah ve kendisi arasındaki mesafe. Ve bu yükseliş o zamandan ebede. Ve Efendimiz (sas) hala bu "iki yay mesafesi" kadar yükseliyor- yaklaşık 1.5 metre, çünkü bir yay cm civarındadır. Bu yüzden iki yay mesafesi yaklaşık 2 metre diyelim. ve Efendimiz hala yükseliyor, ne zaman ki Cenab-ı Allah'a çok yakın olsa, yaklaşsa Allah bir delik açacak ki o Efendimize (sas) tarifsiz İlahi ve Rabbani Alemlerden giydirilen her ne varsa yutacak ve yenileri çıkacak, ve Efendimiz yeniden Allah'a yükselmeye başlayacak. Ve Cenab-ı Allah elini Efendimizin omuzlarının arasına koydu. Ve Efendimiz Hadis-i Şerifinde buyurdu: "Şu ana kadar hala ezelden sonsuza kadar Cenab-ı Allah'ın elinin Page 3

4 serinliğini hissediyorum. "Nasıl" olmadan..kimse Cenab-ı Allah'ın elini tarif edemez. Çünkü Cenab-ı Allah bizim gibi değildir, hiçbir şeye benzemez. Cenab-ı Allah Kendi Kendisine Vardır. Ve hiçbirşey Cenab-ı Allah gibi olamaz. Efendimiz dedi: "Nasıl" kavramı olmadan Allah'ın elinin serinliğini hissettim- Cenab-ı Allah'ın elinin azametini hissettim. Ve bununla Cenab-ı Allah bana bütün ilimleri her yönüyle giydirdi- İlahi İlim Okyanuslarından, İlahi Sıfatların Okyanuslarından, Cenab-ı Allah'ın Cevher'inin Okyanusundan, Esmalarının Okyanusundan, Ulumul Evvelin vel Ahirin, başlangıcı olmayan evvel ve sonu olmayan ahir... Tüm bu ilimler Efendimize yalnız elini omuzları arasına koyarak giydirildi. Ve ona buyurdu: "Ey Habibim Muhammed! Bu ilimlerin bir tanesini yalnız kendine sakla, Son Peygamber ilmidir, yalnız senin içindir. Ona başka kimselere açma, ahir zamana kadar- Kıyamet Gününden önce, o zaman bu ilmi senden devralacak bir kimse olacak. Ve bu Sahibu zaman Mehdi (as)'dır. Sana yeniden yollayacağım, bu sırları açıklaman için - Efendimizin Hatemul Enbiya'ya has İlahi İlminin hakikatinin açıklanması. Cenab-ı Allah Kuranı Kerim'de buyurdu: "İnnellezî farada aleykel Kur âne le râdduke ilâ meâd - Muhakkak ki Kur'ân'ı sana farz kılan elbette seni dönülecek yere döndürecek olandır". (Kasas-85). Bu da Hz Mehdi ve Hz İsa (as)'ın zamanı olacak ki Kuran- Kerim'in sırları ve hakikati ortaya çıkacak. Şimdi yalnız Kuran-ı Kerim'in harflerinin sır ve hakikatleri çıkıyor. O zaman ise Efendimizin (sas) Son Peygamberliğinin İlahi İlmine dair sır ve hakikatler ortaya çıkacak. Ve ilimlerden bir tanesini, Sahabelerden seçilmiş olanlara ve Kıyamet Gününe kadar sırlarına varis olacak evliyalara ver. Efendimizin buyurdu: "Cenab-ı Allah'ın kalbime akıttığı herşeyi ben de Hz Ebubekir Sıddık (ra) kalbine akıttım". Ve böylece, Efendimiz harflerin sır ve hakikatlerini Hz Ebubekir'e verdi. Diğer yandan, Efendimizin Nübüvvetinin sır ve hakikatleri ise gizlendi, Mehdi (as)'ın zamanına kadar açılmayacak. Ve onu Efendimiz (as)'dan bütün evliyalar için açacak olan Mehdi (as)'dan İsa (as)'a, o zamanın bütün evliyalarından, şehid olarak göçmüş bütün evliyalara - hepsi geri gelecek, ve bütün peygamberlere Efendimizden kanal, Şeyh Nazim Hz olacaktır. Allah derecelerini daim etsin, Allahu Ekber! Hakikaten Allahu Ekber! Bu kolay bir mesele değildir ama Cenab-ı Allah bunu yarattı. Ve Allah buyurdu, "3. ilmi herkese verebilirsin, bu da Şeriat ilmidir. Onu bütün alimlere, herkese ver. Herkes bunu kitaplardan okuyabilir. Bu, anaokulu öğrencilerine başlangıçta öğrettikleri "a,b,c" gibidir. Ve bunun gibi, Allah Efendimiz (sas)'a Ademoğlu'nun Efendisi olmayı bahşetti- Melaikenin, cinlerin, bütün Mevcudiyetin Efendisi olmayı bahşetti. Çünkü ona buyurdu: "Bütün Mevcudiyeti senin için yarattım Ey Habibim Muhammed (sas). Ve seni de Kendim için yarattım, Habibim Muhammed (sas)". O (sas) Allah için yaratıldı. Çünkü O, Allah'ın "Nur" İlahi Alemi. Ve Cenab- Allah ezelden ebede kadar Efendimizin doğumgününde tüm Arşları süsleyecek. Bütük Gökler, Yerler Efendimizin (sas) hürmeti için süslenecek. Ve bu dünyada da her kim evini camisini süslerse, caddesini süsleyip Efendimizin Mevlid gecesini kutlarsa, Allah onlardan hoşnut olacak ve kalplerine özel bir nur giydirecek ki bu nur, Efendimiz (sas) Page 4

5 annesinin rahminden inerken bu nur da onunla birlikte indi, Cenab-ı Allah'ın Kuran'da buyurduğu gibi: "Nûrellezî unzile meahu -Efendimiz (sas) ile beraber indirilen Nur'a" (Araf:157). Efendimizin (sas) Mevlidini kutlayan herkesin kalbini bu nur ile aydınlatacak Bu yalnız lisan ile olan. O zaman, Şeyh Efendi Hz der ki, Efendimize dair Efendimizin kalbinin, ruhunun ilmine ne demeli? Kimse hayal edemez, tarif edemez. Yalnız Kıyamet Gününde bütün insanlar, bütün Mevcudiyet Allah'ın Habibini davet ettiğini görecekler, gelip Allah'ın Arşın'da oturması, O'na yakın olması için. Cenab-ı Allah'ın buyurdu: "Fe lemmâ reevhu zulfeten sîet vucûhullezînekeferû Bir gün görecekler, "zülfe" Allah'a çok yakın olarak demektir, Allah'ın arşına oturmak üzere davet edilecek. Bütün kafirler yüzleri kararacak utançla (Mulk:27). Diyecekler ki: "Ey yer, açıl da bizi yut!". Çünkü onlar kendilerinden utanacaklar, Efendimize nasıl davrandılar ve Efendimizin Allah ile durumu nasıldır görecekler. Bu Efendimizin herseneki Mevlid gecesine dair birşey. Ama bu seneki farklıydı. Çünkü bu sene Sultanul Evliya, Evliyaların Efendisi makamına erişti. Şeyh Nazım Hz'ne Mevlid ayının başından sonuna kadar halvete girmesi emredildi. Ve 20'sinde dedi ki, "Allah bana bahşetti, ve giydirdi özel bir münacat, özel bir dua ile bütün alemin üzerindeki gücü Sünnetullah dan Kudretullaha değiştirmek için. Sünnetullah herşeyin Cenab-ı Allah'ın herşeyi Levh-i Mahfuz'da programladığı üzere gitmesi, ve herkese göre, ne yapıyorsanız Cenab-ı Allah'ın Kalemi herkesin arkasından gidecek, nasıl davranıyor, yapıyor veya yazıyorsa. Sünnetullah budur. Kudretullah ise yalnız Cenab-ı Allah tarafından, Allah'ın İlahi nefesi ile giydirilir. Allah bu İlahi nefesi Adem (as)'a üfledi ve Efendimiz Adem (as) da yakaladı. Ve bu İlahi Nefes nedeniyle Allah bütün meleklere ve mevcudiyete Hz Adem'e secde etmesini emretti, bu İlahi nefes hürmetine. Kudretun İlahi Budur. Ve o, onunla Cenab-ı Allah'ın Arşını sallayabilir. Veya, yalnız Allah ve Resulu (sas) tarafından yapılacak şeyler dışında yapılamayacakları yapabilir. Ve Şeyh Nazım Hz dedi ki: "Rebiül Evvel ayının 20'si Pazartesi Cenab-ı Allah bu Kudretun İlahi ile bana ve bütün evliyalara, Mehdi (as)'a giydirdi, ve hepsi bu yeni libas altındalar. Cenab-ı Allah'tan yeni bir nur temsil ediyor onları, Kudretullah. Cenab-ı Allah'ın bu gücü ile pekçok olaylar ve bu olaylar ile İmam Sahibu Zaman Mehdi (as) zuhur edecek ve İsa (as) inecek. Çünkü onun zamanında Ademoğulları arasında yalnız Allah'ın kudreti görülecek. Ve şimdi biz Şeyh Efendi Hz'nin bu halvetinin sonuna geldik. Çünkü önümüzdeki Salı veya Çarşamba Rebiül Evvel ayının, Mevlid ayının sonu olacak. Ve o zamana kadar Şeyh Efendi Hz tamamen iyileşmiş olacak. Zaten iyileşti aslında, bu hadra ile onun iyileşmesini kutladık. Ama o zaman tamamen iyileşmiş olacak ve yeni bir makamda başlayacak- Kudretun İlahiyi ve Allah'ın İlahi Alemini evrenler arasında yaymak için. Bu yüzden mutlu olun ki Allah bize ona mürid olmayı,onu sevmeyi nasib etti, ona bağlanmayı nasib etti, bizim için büyük bir şans bu, Elhamdulillah. Resulullah (sas) Hadisinde buyurdu: "El Müslim". Sordular, "Müslüman kimdir ya Resulallah?" Ve Sahabe-i Kiram Efendimizin, "Müslüman namaz kılan, oruç tutan, zekatını veren, Hacca giden, Şahadet getirendir" demesini bekliyordu. Ama hepsi çok şaşırdılar Efendimizin cevabına: Page 5

6 "El müslimu men selimen nasi min yedihi ve lisani - Hakiki Müslüman, Ademoğullarının herbirinin elinden ve dilinden salim olduğu kimsedir. Hakiki bir Müslümandan, dilinden veya elinden Ademoğullarından kimseye zarar gelmez. Müslümanlara nasıl gelsin? Bir Müslümanı dilin veya elinle nasıl incitirsin? Bu çok tehlikeli bir şeydir. Bu o kişinin Allah'ın, Resulünün ve Evliyaların gözünde düşmesine neden olur. Bu sebeple, Şeyh Efendi Hz'nin özellikle müridlerine nasihati, birbirlerini sevmeleri, birbirlerine hizmet ederek saygı göstermeleri, ki herkes birbirinin dilinden ve elinden salim olsun. Faydalı olacak bir iş varsa yapın. Fayda veremezseniz hiç değilse dua edin. Kavga etmeyin, birbirinizle kavga etmeyin. Ademoğulları ile kavga etmeyin. Müslümanlar ile kavga etmeyin. Kimseyle kavga etmeyin. Çünkü kavga ateştendir. Ve ateş de öfkedendir, öfke de cehennemdendir" buyurdu Efendimiz (sas). Bu yüzden öfkeli olan kimse haklı bile olsa, haklı da haksız da olsa cehennemdendir öfkesi. Ve Efendimiz buyurdu: "Birine öfke hisseden hemen gidip abdest alıp 2 rekat namaz kılsın. Eğer yetmezse gidip duş alsın, tamamen sakinleşene kadar. Sonra Allah sizi cehennemden kurtarır ve cennette imanın en üst makamına yerleştirir sizi, Cenab-ı Allah ve Efendimize komşu olarak. Böylece duyduklarımızın hepsi, özellikle Şeyh Efendi Hz hakkında endişe edenler, üzülenler, müridleri, sevenleri, geçen hafta bazı yanlış anlamalar vardı. Yanlış anlamalardan kaynaklanan bazı olaylar vardı, halbuki aslında birbirlerini sevip sayıyorlar ama şeytandan bir fitne idi. Ve bu yüzden Şeyh Efendi Hz herkese birbirlerinden özür dileyip, birbirlerine karşı iyi olmayı, sevgi duymayı giydirdi. Çünkü "Şeyh Efendi Hz'ni seviyorum" diyen, onun bütün müridlerini ve ona yakın olanları da sevmelidir. Şeyhin kapısındaki bir kediyi bile sevmeliyiz, çünkü o Şeyh Efendi Hz'nin kapısında. Bir köpeği bile..ben de Şeyh Efendi Hz'nin kapısında bir köpeğim. Kapıdaki köpeği bile sevmelisiniz. O zaman insanlara ne demeli? Bu yüzden, bütün bu yanlış anlamalar yalnızca şeytandan bir fitne idi. Ve Elhamdulillah geçti, şimdi herşey düzeldi. Şeyh Nazım Hz'ne hizmet eden herkese müteşekkiriz. Öncelikle Şeyh Muhammed Efendi'ye, Şeyh Nazım Hz'nin oğlu, Ş. Bahauddin, Şeyh Nazım Hz'nin oğluna. Ayrıca kızı Hacı Rukiye'ye, ki Şeyh Efendi Hz'ne hizmet için elinden geleni yaptı. Aynı şekilde kızı Hacı Nezihe'ye, o da aynı şekilde o da Amerika'dan gelip Şeyh Efendi Hz'ne hizmet için elinden geleni yaptı. Aynı şekilde bu Mısırlı hanıma, Riham'a müteşekkiriz. Gerçekten kendisi samimi bir mürid ve Şeyh Efendi Hz'ni çok seviyor, ve ona kızı gibi çok güzel hizmet ediyor. Hergün ona, yeni başlamış gibi aşkla hizmet ediyor. Bütün kalbi ile, itikad ile hizmet ediyor. Eşi Şeyh Nebil ile birlikte hizmet ediyorlar. Biz bütün müridler olarak yalnız dua ederek hizmet ediyoruz. Ama onlar hem dua ile hem fiziksel olarak hizmet ediyorlar. Kim yapabilir onların yaptıklarını? Kimse yapamaz. Biz yalnız burada oturup dua ediyoruz. Ama onlar orada ve devam ediyorlar her an, her saniye Şeyh Efendi Hz'ne bu halvette hizmet ettiler. Ve halvette iken hizmet yapmak kolay mesele değil, özellikle Sultanul Evliya'ya. Bu yüzden hepsine müteşekkiriz. Ve ayrıca gelip Şeyh Efendi Hz'ni ziyaret eden herkese müteşekkiriz, özellikle Amerika'dan Şeyh Efendi Hz'ne duyduğu sevgi ile gelen damadı Şeyh Hişam'a, kendisine hizmet etti. Ve Elhamdulillah, olup biten herşey yaz vakti gelip geçen bir bulut gibi, Page 6

7 çabucak bitti. Yalnız bir yanlış anlamaydı olanlar. Ve Elhamdulillah şimdi herkes birbirini seviyor, birbirlerinden özür dilediler. Şeyh Efendi Hz der ki, Cafer-i Sadık Hz Nakşibendi yolumuzdaki imamlarından buyurdu: "ne zaman size kötü bir şey, bir düşünce gelse ihvan kardeşiniz hakkında-nakşibendi yolunda veya Müslüman kardeşiniz, onu mazur görmek için 70 sebep bulmaya çalışın. 70 mazeret bulamazsanız hakkında, o zaman "o iyi, kötü olan benim" deyin. Ve bunun gibi, biz de "biz kötüyüz, onlar iyiler" diyoruz. Allah bizi affeylesin ve Şeyh Efendi Hz'ne uzun ömürler nasib etsin. Sağlık, sıhhat, afiyet ve yüksek makamlar verilsin kendisine. Bu halvetten bütün yönleriyle ruhani kuvvet ile ve Cenab-ı Allah'tan ve Efendimiz'den ilahi kılıç ile çıksın ki Sahibu Zaman Mehdi as, ve İsa (as)'ı davet edebilsin ve onlar Ademoğulları arasında zuhur etsin ki, Cenab-ı Allah bütün kötülüğü silsin ve yalnızca "La ilahe illa Allah, Muhammedur Resul Allah" zuhur etsin doğudan batıya, kuzeyden güneye, Göklerde, Yerlerde yalnız "La ilahe illa Allah, Muhammedur Resul Allah" olsun. Ve min Allahu tevfik. Sübhanım Allah, Sultanım Allah, Nebim Muhammed Aleyhi Selam. Ayrıca, burada Şeyh Mehmed Efendi'nin eşine teşekkür etmek istiyoruz. Ve Şeyh Bahauddin'in eşine. Burada sürekli hizmet ettiler, yemekler pişirdiler, hanımlara ve erkeklere. Sürekli hizmetteydiler, Maşa Allah. Elhamdulillah Allah onları bize bir Rahmet olarak yolladı. Ve ayrıca Şeyh Efendi Hz'ne bakan torunlarına teşekkür ediyoruz: özellikle, Muhammed Nazım, Mehmed Nazım, Nefi, Ahmet Nazım, bütün torunlarına. Maşa Allah Allah zürriyetlerini artırsın daha kuvvetli olsunlar ve sayıları çok olsun ki, onları sayamayalım inşa Allah Ümmetin arasında, ki onlar Efendimizin (sas) neslinden. Şeyh Mehmet Efendi Hz: Şeyh Efendi selam söylüyor herkese. Şeyh Adnan: Şeyh Efendi Hz herkese selam söylüyor. Ve Şeyh Efendi Hz herkese sevgi ile selam yolluyor ve sizi sukunet ile giydiriyor, ve selamet ile, nur ile ve Nakşibendi yolunda yüksek makamlar ile. Ve bu halvette kendisi her ne kazandı ise onunla giydiriyor ve Şeyh Mehmet Efendi, bizi Şeyh Efendi Hz hakkında bilgilendiriyor. Çünkü ben bugün yukarı çıkmadım, direk camiye geldim. Ve min Allahu tevfik. Beyat. Esselamu Aleyküm. Video Link: Page 7