ALFABE DEĞİŞİMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME. Mustafa Altun *



Benzer belgeler
EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük HARF İNKILABINDAN MİLLET MEKTEPLERİNE MİLLİ KÜLTÜRÜMÜZ AYDINLANIYOR

SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Hafta 7

Yrd.Doç.Dr. AYTEN CAN

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KAHRAMANMARAŞ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10. SINIF OSMANLI TÜRKÇESİ DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kütahya Gazeteciler Cemiyeti Ziyareti:


İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

HAT SANATINDAN ENSTANTANELER İSMEK HÜSN-İ HAT HOCALARI KARMA SERGİSİ

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ BU HAFTA ÜNLÜ ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY A AYDIN BAKIŞLAR KONFERANS DİZİSİNİN İKİNCİ OTURUMUNU GERİDE BIRAKTI.

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

Türk Harf Devriminin Halka Tanıtımı Çalışmaları

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

OĞUZ KAĞAN DESTANI METİN-AKTARMA-NOTLAR-DİZİN-TIPKIBASIM

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Takvim-i Vekayi Gazetesi (1831)

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKİYE CUMHURİYETİ İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

GÜNÜMÜZ DÜNYA KOŞULLARINDA VE KÜRESELLEŞME SÜRECİNDE KÜLTÜRÜN YERİ VE TÜRK DÜNYASI 1

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük SANAT VE SPOR - ÇAĞDAŞ TÜRK KADINI - SOYADI KANUNU

Koca Mustafa Reşid Paşa

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

Tezkire-i Şeyh Safî (İnceleme-Metin-Dizin) Cilt I

Baleybelen Müfredatı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ANA DİL Mİ, ANA DİLİ Mİ? IS IT PARENT LANGUAGE OR OR MOTHER TONGUE?

İkinci Milletlerarası Çağdaş Türk Alfabeleri Sempozyumu (20-21 Kasım 2018) Düzenlendi.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU PLANI VE KAZANIM TESTLERİ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Fırat Üniversitesi İNSANİ VE SOSYAL BİLİMLER FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI

PROF. DR. CENGİZ ALYILMAZ

Vefatının 100. Yılında Sultan II. Abdülhamid ve Dönemi Uluslararası Kongresi

GENEL KURUL. Sendikamızın 26. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi

Program. AÇILIŞ 15 EKİM :00-12:00 İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel Konferans Salonu


Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

Osmanlıda Alfabe Tartışmaları Ve Latin Alfabesinin Kabulü Sürecinde Mustafa Kemal in Çıktığı Yurt Gezileri: Tekirdağ Örneği

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

MehMet Kaan Çalen, tarihinde Edirne nin Keşan ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Keşan da tamamladı yılında Trakya

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ

Doç. Dr. Ahmet Özcan Çerkeş-ÇANKIRI da doğdu. İlkokulu Elazığ, ortaokulu Kars, lise öğrenimini Antakya da tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve

KRONİK 1957 YILI MEVZUATI [*]

Öğretim Üyeleri-Öğretim Görevlileri

YAHYA KEMAL BEYATLI ( )

HABER YAZISI ALP AKIS VE ARI BARAHYA

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

ALFABE DEVRĐMĐNĐN TÜRK TOPLUMU ÜZERĐNDEKĐ SOSYAL VE KÜLTÜREL ETKĐLERĐ

Prof. Dr. Okan YEŞİLOT Müdür, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türkiye

TÜRKÇE / Yazımı Karıştırılan Sözcükler, Kısaltmaların Yazımı

Kazan Tatar Türkçesi Deyimlerinde Arap Harflerinin Kullanımı

EĞİTİM EMEKÇİLERİ ÖRGÜTLENME TARİHİNDEN

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

HOCAİLYAS ORTAOKULU. ÜNİTE 1: Bir Kahraman Doğuyor T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK-8

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ Yrd. Doç. Dr. Mehmet AYDIN

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu:

"Medeniyet" Üsküdar'da tartışılacak

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

Yine sempozyum sonrası KAFFED, kendisine bağlı Düzce ve Kayseri dernekleri aracılığı ile ADDER in çalışmalarını karalama bildirileri yayınlatmıştır.

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD

AMASYA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ

Türk Dünyası Elm Adamları Arasındaki Əməkdaşlığın Əhəmiyyəti

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

T.C. CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ YAZIM KURALLARI VE YAYIN İLKELERİ

NECİP FAZIL KISAKÜREK

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

GÖRSEL ve İŞİTSEL MEDYADA EMO

PROF. DR. MESERRET DĐRĐÖZ

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

K A R A M A N BELEDİYE MECLİS KARARLARI

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

MESLEK VE UZMANLIK ALANLARIMIZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ULUSAL ÖLÇEKLİ KONGRE, KURULTAY, SEMPOZYUM VE ÇALIŞTAYLAR

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser

Arap Harflerinin Adları ve Lâtin Alfabesindeki Karşılıkları (Ünsüzler) 20

DOÇ. DR. HATİCE ŞİRİN USER İN BAŞLANGICINDAN GÜNÜMÜZE TÜRK YAZI SİSTEMLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

TÜRK İÇİNDEKİLER Yayın Ta.: Kasım 1962 Prof. Dr. Abdulkerim Abdulkadiroğlu Dr. Orhan F. Köprülü... Emel Emin... Nadir İlhan... Prof.

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ Okutman Ahmet AKŞAR

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK / SON 16 YIL OKS, SBS VE TEOG ÜNİTE BAZINDA SINIFLANDIRILMIŞ ÇIKMIŞ SORULAR FASİKÜLÜ

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

Geçmişten Günümüze Giresun da Dini ve Kültürel Hayat Sempozyumu (25-27 EKİM 2013)

Latin Kökenli Yeni Türk Alfabesine Geçiş Süreci Ve Millet Mektepleri. Mehmet Kayıran 1 Mustafa Yahya Metintaş 2

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

LGS İnkilap Tarihi ve Atatürkçülük Deneme Sınavı

TÜRKİYE'DEKİ MUHTARLAR ANITKABİR'DE BULUŞTU. hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Pazar, 13 Şubat :49 - Son Güncelleme Pazar, 13 Şubat :06

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İLAHİYAT FAKÜLTESİ I. VE II. ÖĞRETİM HAZIRLIKSIZ İLAHİYAT MÜFREDATI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

Transkript:

Cumhuriyetimizin 81. Yılına Armağan, (Editör: Yrd.Doç.Dr.Enis Şahin), Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü, Adapazarı, Aralık 2004, s.57-63. ALFABE DEĞİŞİMİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Mustafa Altun * 1. Giriş Türkler, eldeki yazılı kaynaklardan anlaşıldığına göre başta Göktürk, Uygur, Arap ve Lâtin asıllı olmak üzere, değişik alfabeler kullanmışlardır. Bu alfabeler içinde en uzun ve en yaygın kullanılanı Arap alfabesi olmuştur. Ancak özellikle 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren bu alfabenin yetersizlikleri, eksiklikleri olduğundan hareketle değiştirilmesi ve ıslah edilmesi gündeme getirilmiştir. Aşağıda bu sürecin nasıl gerçekleştiği tarihsel bir sıra içinde verilmeye çalışılacaktır: 2. Arap Alfabesinden Latin Alfabesine 2.1. Tanzimat Dönemi Tanzimat aydınlarının önde gelen isimlerinden Münif Paşa 1863 te Osmanlı Cemiyet-i İlmiyyesi ne sunduğu projede Arap harflerinin bitiştirilmeden ayrı yazılmasını ve ses uyumu kuralı nedeniyle sesli harflerin eksiksiz kullanılmasını öneriyordu. Latin harflerinin bilinmeyen ve kendini gizleyen bir taraftarı, Ali Vehbi Bey in yayınladığı hatırata göre Sultan II. Abdulhamid dir. Ona göre, Halkımızın büyük cehaletine sebep, okuma yazma öğrenimindeki güçlüktür. Bu güçlüğün nedeni ise harflerimizdir. Sultan, Belki bu işi kolaylaştırmak için Latin alfabesini kabul etmek yerinde olur. demektedir. Sabık Hakan ın tersine bu konuda inandığını cesaretle savunanlar da vardır. Manastır Vilayeti nin Görice sancağında Kur an-ı * Yard.Doç.Dr. Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi

Kerim ve Ulûm-ı Diniyye muallimi olan Hafız Ali Efendi, Latin harflerinin taraftarı olduğu için işinden atılmıştır. Taraftarlarının artmasına rağmen Latin harflerinin kabulü sorunu uygulamada cesaretsizlik nedeniyle hasıraltı edilmekteydi (Ortaylı, 2001:103). 2.3. II. Meşrutiyet Dönemi II. Meşrutiyet döneminde de alfabenin ıslahı veya değiştirilmesine yönelik örgütlü girişimlerde bulunulmuştu. 1911 tarihinde Milaslı Ismayıl Hakkı öncülüğünde kurulan Islah-ı Huruf Cemiyeti, bu amaçla Yeni Yazı adlı bir dergi bile çıkarmıştı. Yönetim kurulunda Recaizade Mahmud Ekrem, Celal Nuri (İleri), Süleyman Nazif, Celah Sahir (Erozan) ve Cenab Şahabettin gibi dönemin ileri gelenlerinin bulunduğu dernek, amacını harfleri tadil ve ıslah ile mükemmel hale getirmek olarak açıklamıştı(sadoğlu, 2003:220). II. Meşrutiyet döneminde alfabe tartışmaları içerisinde belki de en ilginç tutum, Türkçülerin Arap harflerindeki ısrarıydı. Oysa Türkçüler için Latin alfabesi, okuma-yazmayı kolaylaştırmasının yanında Arapça-Farsça kökenli sözcükleri orijinallerinden farklılaştıracak ve imlasını yeniden düzenleyecek bir avantaja sahipti. Necip Asım, Milaslı İsmayıl Hakkı, Müftüoğlu Ahmed Hikmet ve hatta Gökalp; Arap harflerinden vazgeçilmesinin Müslümanlar arasındaki bağları zayıflatacağını savunuyorlardı. Arap alfabesi Türkçüler için aynı zamanda Türk lehçelerini yazıda birleştirebilecek bir işleve sahipti. Üstelik Arap alfabesi, Türk lehçeleri arasındaki fonetik ayrımları da gizleyebiliyordu. Ancak 1926 da tüm Sovyet Müslümanlarının Latin alfabesine geçirilmesi kararının alındığı Bakü deki I.Türkoloji Kongresi nden sonra Türkçülerin Latin alfabesi konusundaki tavırlarını belirgin şekilde değiştirmeleri de bu açıdan anlamlıydı (Sadoğlu, 2003:221). 2.3. Cumhuriyet Dönemi Cumhuriyet döneminde alfabe değiştirilmesine yönelik ilk öneri 1923 te İzmir İktisat Kongresi nde işçi delegelerinden Ali Nazmi tarafından verilmiş, ancak başta Kongre başkanı Kâzım Karabekir olmak üzere delegelerden büyük kısmı tarafından sert tepkiyle karşılanmıştır (Korkmaz, 1963:37). 58

Kâzım Karabekir Hakimiyyet-i Milliyye gazetesinin 5 Mart 1923 tarihli baskısında verdiği demeçte: Arkadaşlar, bugün hangi ecnebî ile görüşseniz ilk işiteceğiniz sözler: Türkçe gayet güzel bir lisandır, kolaydır, fakat harfler fenadır. Bunlar bütün ecnebîlerin ağzında ve sizinle ilk görüşen bir ecnebînin size telkin edeceği şeylerdir. Ve bu fikir ekseriyyetle gayr-ı İslâm insanlardan ibaret olan birtakım tercemanlar vasıtasiyle her tarafta ve hassat an Istanbul da ecnebîlere telkin edilmektedir... Bizim dilimizi terennüm edecek hiçbir Lâtin hurufu yoktur. Bugün Fransızca huruf o kadar karışıktır ki bizim dilimizi kabil değil terennüm edemez. (Levend, 1972:392-393) diyerek öneriye tepkisini dile getirmiştir. Alfabe tartışmalarını Türkiye Büyük Millet Meclisi ne ilk taşıyan İzmir milletvekili Şükrü Saracoğlu olmuştur. Saracoğlu, Maarif Vekâleti nin bütçesinin görüşüldüğü 25 Şubat 1924 tarihli oturumunda gösterilen gayrete rağmen, yine de halkın okuma-yazma oranının düşüklüğünü Arap alfabesine bağlıyordu: Benim kanaatimce, bu büyük derdin en vahim noktası harflerdir. Eğer ben Arap harfi diyecek olursam burada da acaba benim fikrime tuğyan ve isyan edecek var mı? Efendiler! Bunun yegâne kabahati harflerdir. Arap hurûfatı, Türk lisanını yazmaya müsait değildir. Hacımızın, hocamızın, amirimizin, memurumuzun gayretine, asırlardan beri yapılan bunca fedakarlıklara rağmen halkımızın ancak yüzde ikisi veya üçü okumuştur (Levend, 1972:395) Kültürel anlamda muhafazakâr aydınların alfabe değişikliği konusunda duydukları rahatsızlığın gerekçesini anlamak mümkündü. Köprülüzâde M. Fuad ve Zeki Velidi (Togan) gibi Türkçüler, böyle bir değişikliğin uzun vadede bir kültür buhranı na yol açacağını savunuyorlardı. Üstelik Latin harfleri Batı medeniyetine dahil olmanın zorunlu bir koşulu da olamazdı. İlginç bir şekilde Musevi Avram Galanti de Latin harflerine aynı gerekçelerle karşı çıkıyordu. Galanti ye göre ilerleme ile alfabe değişikliği arasında kurulan bağıntı da tamamen temelsiz bir iddiaydı. Nitekim Japonlar, geleneksel alfabelerini korudukları halde hızla modernleşebilmişlerdi (Sadoğlu, 2003:223). 59

20 Mayıs 1928 de Türkiye Büyük Millet Meclisi ndeki bir oturumda beynelmilel rakamların kabulü görüşmeleri sırasında, Kastamonu milletvekili Hasan Fehmi Bey in sorusuna cevap veren Maarif Vekili Mustafa Necati, konunun en kısa zamanda oluşturulacak bir encümen tarafından karara bağlanacağını ifade etmişti. (Levend, 1972:400) Kurulan Dil Encümeni nin çalışmaları sonunda biri alfabe, diğeri dil olmak üzere iki ayrı rapor hazırlanmıştı. Alfabe raporuna göre Dil Encümeni, Latin esasında bir alfabenin ortak ve ve edebî dilimizin dayandığı İstanbul Türkçesine uygulanabileceğine karar vermiş ve bu amaçla yeni bir harf sistemi meydana getirmişti (Levend, 1972:401.) Bu raporun ertesinde 9 Ağustos 1928 akşamı Mustafa Kemal Atatürk, Sarayburnun daki büyük eğlentide de, etrafını saran halka hitaben, ilk defa harf inkılãbını açıklayarak yeni harflerin kabul edilmesi lazım geldiğini belirttikten sonra: "... Bir milletin, bir heyet-i içtimâînin (toplumun) yüzde onu okuma yazma bilir, yüzde sekseni bilmez, bundan insan olanlar utanmak lâzımdır. Bu millet utanmak için yaratılmış bir millet değildir; iftihar etmek için yaratılmış bir millettir, tarihini iftiharla doldurmuş bir millettir. Fakat, milletin yüzde sekseni okuma yazma bilmiyorsa bu hata bizde değildir. Türk'ün seciyesini anlamayarak kafasını birtakım zincirlerle saranlardadır. Artık mazinin hatalarını kökünden temizlemek zamanındayız. Hataları tashih edeceğiz (düzelteceğiz)." diyerek yeni alfabe önerisinin onaylandığını ve yakında yasal bir düzenlemeye konu olacağının işaretini vermişti (Atatürk, 1997:272). Mustafa Kemal, Sarayburnu söylevinden sonra çıktığı yurt gezilerinde yeni alfabeyi bizzat kendisi halka tanıtmaya başladı. Dolmabahçe Sarayı Başöğretmen in daha seçkin öğrencilerine ev sahipliği yapıyordu. Atatürk, 1 Kasım 1928 de yaptığı açılış konuşmasında bu birkaç aylık alfabe seferberliğini hâlâ tereddüt yaşayanların kuşkularını gidermeye yönelik basit bir tecrübe sunacaktı. Atatürk ün konuşmasından hemen sonra Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanun teklifi Tekirdağ milletvekili Cemil (Uybadın), Afyonkarahisar milletvekili Ali (Çetinkaya) ve Erzincan milletvekili Saffet (Arıkan) tarafından 60

meclis başkanlığına verilmiş ve aynı gün mecliste kabul edilmiştir. 1353 sayılı kanun 3 Kasım 1928 de Resmi Gazete de yayımlanmış ve yürürlüğe girmiştir. 3. Sonuç Yukarıdaki tarihsel süreç göz önüne alındığında alfabe değişikliğinin hem bilimsel, hem de siyasî bir görünüm kazandığını söylemek mümkündür. Alfabe değişikliğinin gerekli olduğuna dair akademik ve entelektüel çevrelerce yapılan değerlendirmeler şu noktalarda toplanmıştır: Bin yıla aşkın Türkler arasında kullanılan bu alfabe sistemi, Türkçenin ses sistemine uymayan özellikler içeriyordu. Türkçedeki temel 8 ünlüye karşılık Arap alfabesinde bunları karşılayabilecek üç harf vardı (elif, vav ve ye) ا,و,ى) ). Türkçede yer almayan, sadece Arapça ve Farsça asıllı sözcüklerde kullanılan harfler mevcuttu (peltek se, ha, hı, zal, zı, ayın),ظ,ذ,خ,ح,ث).(ع K (ke), g (ge) ve nazal n ünsüzleri için de tek bir harf atanmıştı: kef.(ك) Bunun yanı sıra ha-hı-he,خ,ح),(ه peltek sesin-sad,ث س),(ص te-tı ت),(ط, peltek ze-ze-zı,ز ذ) (ظ, ) gibi Türkçede tek sesle karşılanan birden fazla harf bulunmaktaydı. Harflerin yazımı sırasında da özellikle noktalı harflerde sorunlar yaşanıyor, nokta eksikliği ya da fazlalığı yanlış okumalara yol açıyordu. Siyasî noktadan bakıldığında geleneksel kalmayı ve eski kurumların devamlılığını isteyenler, Cumhuriyet sonrasında gerçekleştirilen hemen her değişim hareketinde olduğu gibi alfabe değişikliğinde de direnç göstermiş, alfabe değişikliğini eski medeniyetten bir kopuş olarak algılamıştır. Bu algılayış siyasî olmanın ötesinde dinî bir söylemi de beraberinde getirmiş, Kur an harflerinin Hıristiyan dünyaya ait Latin harfleriyle değiştirildiği yorumlarına yol açmıştır. Bu arada bin yıllık kültürel birikimin harf değişikliğiyle göz ardı edileceği de vurgulanmış, bu durumun kültürel erozyon a neden olacağı ileri sürülmüştür. Yenilikçi ve değişimci kanattakiler ise, çağın ileri toplumlarının düzeyine ulaşmada geleneksel yapıları bir engel olarak görmektedir. Bu bağlamda Arap 61

alfabesinin de toplumun genelini okuma ve yazmadan dolayısıyla çağdaş bilgiden yoksun bıraktığı ifade edilmiştir. Medeniyet dönüşümünün sadece maddî planda kalmaması gerektiği, bunun bir zihniyet dönüşümü olduğu ve harf değişikliğinin bu dönüşümü hızlandıracağı belirtilmiştir. Alfabe değişikliğine gidilmesinde geri plana itilen bir yön de Türkiye dışındaki Türk topluluklarının Latin alfabesine geçişleri olmalıdır. 1926 yılında Bakû de toplanan I. Türkoloji Kongresi nin sonrasında, 1927 yılında Yeni Türk Elifbası Merkez Komitesi adını taşıyan ve çeşitli Sovyet cumhuriyetleri temsilcilerinden oluşan bir kurul, Birleştirilmiş Yeni Türk Alfabesi (Yañalif) adıyla yeni bir alfabe hazırlayıp yayınlamış, bu alfabe Sovyetlerde yaşayan bütün Türk halklarının ortak alfabesi olarak kabul edilmişti (Şahin, 2003). Ulusalcı yaklaşımı benimseyen Cumhuriyet kadroları, İsmail Gaspıralı nın ifade ettiği Dilde, Fikirde ve İşte Birlik sloganına uygun davranma gereğini hissetmişlerdi. Bu açıdan alfabe değişimini çağdaşlaşma ülküsünün bir hamlesi olmaktan öte Türk birliğine dönük bir değişim olarak da yorumlamak mümkündür. Sonuç olarak diyebiliriz ki tüm muhalif görüşlere rağmen Atatürk önderliğinde gerçekleştirilen alfabe değişikliği, Tanzimat tan 1928 e kadar süren tartışmaların teoriden uygulamaya geçişi olarak kabul edilmelidir. Batılılaşmaya doğru giden yolda gerçekleştirilen bu hamle öztürkçeleştirme hareketinin de ivme kazanmasına yol açmış, Türkçenin yabancı sözcük ve kalıplardan arındırılmasını hızlandırmıştır. 62

BİBLİYOGRAFYA Atatürk ün Söylev ve Demeçleri (1997), Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara. Cumhuriyet Gazetesi (1928), İstanbul, 11 Ağustos 1928 tarihli sayısı. Korkmaz, Zeynep (1963), Türk Dilinin Tarihî Akışı İçinde Atatürk ve Dil Devrimi, Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrfaya Fakültesi Yayınları, Ankara. Levend, Agâh Sırrı (1972), Türk Dilinde Gelişme ve Sadeleşme Evreleri, TDK, Ankara. Ortaylı, İlber (2001), Gelenekten Geleceğe, Ufuk Kitapları, İstanbul. Sadoğlu, Hüseyin (2003), Türkiye de Ulusçuluk ve Dil Politikaları, Bilgi Üniversitesi Yayınları, İstanbul. Sadri Maksudi (1930), Türk Dili İçin, İstanbul. Şahin, Erdal (2003), Tataristan Cumhuriyetinin Latin Alfabesi Mücadelesi, Tatarlar ve Tataristan Sempozyumu, İstanbul. http://www.symposium27february2003.info/zila/presentation/ t_latinalf.htm#_ftnref3 (20 Aralık 2004) Tulum, Mertol (1991), Alfabe ve Eski Alfabemiz Üzerine,Dil ve Alfabe Üzerine Görüşler, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurulu Yayınları, Ankara, s.23-27. İletişim: Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Hendek-Sakarya 54300 e-mail(elmek): maltun@sakarya.edu.tr Url: http://www.dilbilimi.net 63