Polonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 600. yıldönümü



Benzer belgeler
Gümüşlük Klasik Müzik Festivali Antik Tiyatro da başladı

FAZIL SAY BÜYÜK ALKIŞ ALDI

D-MARİN DE, 3 TENOR U 3 BİN KİŞİ İZLEDİ

POLONYA DAN SES MANZARALARI 5-8 Mayıs 2014

Festivalin Tarihçesi

Beşiktaş Gazetesi. Günlük web Gazetesi Salkım Söğüt Saç

Uluslararası İzmir Film Festivali ilk kez 1990 yılında düzenlenmeye başladı. 11 kez düzenlenen Festivale 2000 yılında ara verildi.

Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti Hatıraların Masumiyeti

Bodrum Deniz Filmleri Festivali

Batı Cephesi Komutanı İsmet İnönü nün Yunanlılara karşı kazandığı zaferler, İnönü de anılmaktadır.

Sıraselviler Caddesi No: 78/2 Cihangir, Beyoğlu İstanbul T F imre@m3film.com.tr okan@m3film.com.

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl

BASIN SPONSORLUĞU DOSYASI

T.C. MALTEPE ÜNİVERSİTESİ

Bodrum da Japon Kültürü Festivali

Dünya üzümden sadece şarap yaparken, biz ise üzümden sadece şarap değil, başka neler yapacağımızı göstermeye devam edeceğiz.

Geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi bu dönem de Sevgi Gönül Kültür Merkezimiz sanatla dolu bir sezon geçirdi.

Kuzey Hendeği nden Türk Sanat Müziği ezgileri yükseldi

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 16 HAZİRAN Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize sağlıkla geçirecekleri mutlu bir tatil diliyoruz.

Zeynep Göknur YILDIZ Tel:

Turkish Jazz Week #5 Edition 2016 Official Concert Program

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

KAYSERİ ULUSLARARASI FİLM FESTİVALİ

VEGA OKULLARI 2. SINIF SANAT SORGULAMA BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA

Bodrum Müzik Festivali, Yarımadayı Kültür Sanatla Doldurdu

ULUSAL UZUN METRAJ FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Anne Blume Ey saymakla bitmeyen kadın, Kimsin sen? Sen sanatsın. Istanbul Lisesi Resim Bölümü

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Adnan Menderes Üniversitesi Akademik Değerlendirme Puan Bildirim Formu

EYLÜL - EKİM BÜLTENİ

Gümüşlük te Gitaristler Antik Taş Ocağında buluştu

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ DEKANLIĞINA

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR DAİRE BAŞKANLIĞI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI KÜLTÜR SANAT ETKİNLİK REHBERİ

ANTALYA ALTIN PORTAKAL'DA JÜRİ HEYECANI!

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ ANKARA DEVLET KONSERVATUVARI

Sanatın adresi Fulya!..

Bu ödül veda için olmasın

TEKNİK GEZİ RAPORU. Ders: MİM 121 MİMARİ TASARIM I. Tarih: Gezi alanı: Antrepo 3 & 5

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

İki yaka birleşiyor. ve İstanbul'un iki yakasını birbirine. içine de ray döşendi. olan 13.5 kilometrelik. Programa göre,

Jamie Foxx J

15. TÜRKISCHES FILMFESTIVAL FRANKFURT/M KISA FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

Yönetmen: Cate Shortland Oyuncular: Saskia Rosendahl, Kai-Peter Malina Senaryo: Cate Shortland, Robin Mukherjee Görüntü Yönetmeni: Adam Arkapaw

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

Çevre ve. imar yok. ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Bayraktar, Boğaziçi için 30 milyarlık kamulaştırma

Detaylı bilgiler için buraya tıklayın

En İyi Üniversite Kampüsleri

İTÜ HBSK ÜNİVERSİTELER ARASI HALK KÜLTÜRÜ GÜNLERİ İTÜ HALK BİLİMİ VE SANATLARI KULÜBÜ

Sonrası. Jewett, Keman. Özcan Ulucan, Keman. Tuba Özkan, Viyola. Ozan Tunca, Cello. Program ile ilgili detaylar ise

çocukların çok ilgisini çekti. Turdan sonra çocuklar müzedeki atölyede

The Marmara Collection otellerinde kusursuz bir düğünle "Evet" demek...

BİR ACAYİP SOYGUN ADANA İŞİ. - Basın Toplantısı Haber Küpürleri Ocak 2015 Adana Hilton Otel

TSM ÇOCUK KOROSU KONSER PROGRAMI

17. UÇAN SÜPÜRGE ULUSLARARASI KADIN FİLMLERİ FESTİVALİ 8-15 Mayıs 2014

ANKARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK, KÜLTÜR VE SPOR DAİRE BAŞKANLIĞI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI KÜLTÜR SANAT ETKİNLİK PROGRAMI TARİH ETKİNLİK ETKİNLİK YERİ

Düşüncelerimizi, duygularımızı ve kültürümüzü oyunlar aracılığı ile ifade ederiz.

ŞUBAT - MAYIS 2017 ETKİNLİK TAKVİMİ

17. SAYI. kasım 2016 EXPO 2016 ANTALYA

kültürü araştırmaya, incelemeye adayan ve muhteşem eserler

Misyonumuz İnsan yönetimi konusunda lider bir sivil toplum kuruluşu olmak

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

ALANYA KRİSTAL KALE ULUSLAR ARASI FİLM FESTİVALİ FİLM FORUM 2015

Türkiye nin köklü şirketlerinden PET HOLDİNG 40 yaşında

Portfolyo. Sunum Dosyası

BULUNDUĞUMUZ MEKÂN ve ZAMAN

JCI Antalya. Nisan-Mayıs-Haziran 2010 Haber Bülteni. Antalya

ULUSAL UZUN METRAJ FİLM YARIŞMASI YÖNETMELİĞİ

Günlük Kent Gazetesi

ANASINIFI PYP VELİ BÜLTENİ. (07 Aralık Ocak 2016)

7. VE SPONSORLUK DOSYASI.

ÖZEL ETKİNLİKLER DOSYASI

26/08/2010 Hocamızı saygı ile anmaktayız... Gaziantep (Merkez), 1964

Günlük Kent Gazetesi OTELLO, Shakespeare in geleneksel

3. SINIF PYP VELİ BÜLTENİ (8 Eylül Ekim 2014 )

İTÜ GELİŞTİRME VAKFI OKULLARI BEYLERBEYİ ÖZEL ANAOKULU, İLKOKULU VE ORTAOKULU EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI 29.VELİ BÜLTENİ

DON GİOVANNİ. uygun ve çok uzun uçuş saatleri gerektirmeyen bazı Avrupa şehirlerine göz gezdirirken

4. SINIFLAR PYP VELİ BÜLTENİ (17 Aralık Ocak 2013) Sayın Velimiz, 17 Aralık Ocak 2013 tarihleri arasındaki temamıza ait bilgiler bu

Müziğin Mucizesi 'El Sistema' Her Yerde

''Hepimiz Atatürk'üz''

Page 1 of 6. Öncelikle, Edirne de yaşanan sel felaketi için çok üzgünüz. Tüm Edirne halkına, şahsım ve üniversitem adına geçmiş olsun demek istiyorum.

Tüm Öğretmenlerimize ve öğrencilerimize iyi tatiller diliyoruz!

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

Türkiye nin En Fazla İzlenen Çizgi Filmi. Türkiye nin En Sevilen Çizgi Filmi. Türkiye nin En Kaliteli Çizgi Filmi

ANAVARZA BAL ÇOCUK TİYATROSU

PROF. DR. YUSUF VARDAR -MÖTBE- KÜLTÜR MERKEZİ

GENÇ KARTALLAR HAFTASI 2016 HAKKINDA BİLGİ

İlkokul Yabancı Diller Festivali

BİLİM MERKEZİ GEZİMİZ

Doçentlik Sınav Yönetmeliğinin 4. maddesinin 2/c hükmü yanı sıra aşağıdaki koşullar aranır.

PERYÖN - TÜRKİYE İNSAN YÖNETİMİ DERNEĞİ 14. EGE İNSAN YÖNETİMİ ZİRVESİ

OPERA VE BALE MARDİN DE

Kırkayak Kültür - Sinema Atölyesi Çarşamba gösterimleri Mart ayı programı açıklandı. Saklı Yarı: Kadın

/elaresort /elaresort

BKSTV SPONSORLUK DOSYASI

Oxford Big Read İç Anadolu Bölge Finalistleri. Yabancı Diller Festivali 2016

Uçan Süpürge İçin Ankara'ya Geliyorlar

ULUSLARARASI KUM HEYKEL FESTİVALİ ANTALYA SPONSORLUK BİLGİ NOTU

İDİL DİZDAR, HEM OYUNCU HEM YÖNETMEN

[ ab2018.karabuk.edu.tr ]

Transkript:

Polonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 600. yıldönümü Final Rapor

Polonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 600. yıldönümü Final Rapor 2014

4 5

Modern deki Komşular - Türkiye ve Çevresinden Güncel Anlatılar sergisi 6 7

İçerik Kültür ve Milli Miras Bakanı Małgorzata Omilanowska nın önsözü s. 12 Adam Mickiewicz Enstitüsü müdürü Paweł Potoroczyn ın önsözü s. 14 Projenin baş hedefleri Projenin kısa tanıtımı projenin misyonu s. 18 Türkiye projesinin müdürü Olga Wysocka üç resimde projeyi anlatıyor s. 24 Kültürel program FILM Önsöz Muge Tufenk 33. Uluslararası Film Festivali s. 36 Kieślowski Hakkında Her Şey film retrospektifi s. 38 Pera Müzesi nde Polonya filmlerinin retrospektifi s. 42 Documentarist Festivali s. 44 Klasik müzik Serhan Bali nin önsözü 42. Müzik Festivali s. 52 Polonya dan Ses Manzaraları s. 56 28. İzmir Uluslararası Festivali s. 58 Maestro Tadeusz Strugała nın şefliğinde Devlet Senfoni Orkestrası s. 60 Boğaziçi Üniversitesi nde Mateusz Borowiak s. 62 Lutosławski Piano Duo s. 64 Çağdaş müzik ve caz Hakan Dedeoğlu nun önsözü Pera Müzesi nde konser serisi s. 72 21. İzmir Avrupa Caz Festivali s. 76 21. Uluslararası Caz Festivali s. 78 POL:KUL:TUR projesi s. 82 Üniversite kampüslerinde Cukunft s. 86 Akbank Sanat ta RGG Trio s. 88 Küçük Enstrümanlar s. 92 da Polonya dan Funk s. 94 In Between (Words and Music Destroyer) s. 96 Don t panic! We are from Poland s. 98 Tasarım Özlem Yalım Özkaraoğlu 2. Tasarım Bianali Aradaki Polska s. 108 Pişirmek için Kitap s. 112 Haydi Oynayalım s. 114 Tutki s. 116 Tiyatro Leman Yılmaz ın önsözü Transit Polonya s. 124 19. Uluslararası Tiyatro Festivali s. 126 Taldans. 600 Adım s. 130 Aalst s. 132 Mardin de Andersen Tiyatrosu s. 134 Hikayeci ve Gezginler s. 138 Tarçın Dükkanları s. 140 Teatr Biuro Podróży s. 142 Görsel Sanatlar Beral Madra nın önsözü Komşular Türkiye ve Çevresinde Güncel Anlatılar s. 150 Uzak komşu yakın anılar. P olonya Türkiye ilişkilerinin 600 yılı s. 154 Türkiye de Polonya Afiş Sanatı s. 158 Tureckie wątki s. 162 Into the country s. 164 Normallik oksimoronu s. 168 Mickiewicz Göçer Üniversitesi s. 172 Polonya sanatında Oryantalizm s. 176 Prywatne obszary wolności s. 180 Köklere Dönüş s. 182 Ekibimiz s. 184 Projenin iletişimi s. 192 Türkiye de BAV araştırması s. 198 Partnerlerimiz s. 212 8 9

Önsöz Polonya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 600. yıldönümü kutlamaları, ikili ilişkilerimizin resmî diplomatik protokollerin dışına çıkarılması için mükemmel bir fırsat oldu. Tiyatro oyunları, klasik ve modern müzik konserleri, film gösterimleri, sergi ve atölyeler gibi çeşitli etkinlikler sayesinde Polonya dan ve Türkiye den çeşitli sanatçılar, birbirini keşfetme, tanıma, ortak ilgi alanı bulma ve ortak geleceği düşünmeye başlama imkânı buldular. 2014 yılında gerçekleşen bütün projelerden çok memnun kaldık ve Varşova Milli Müzesi ve Türkiye deki partnerlerimizin desteğiyle düzenlediğimiz iki büyük sergiyle büyük gurur duyduk. Sakıp Sabancı Müzesi nde düzenlenen Uzak Komşu, Yakın Anılar sergisi sayesinde ziyaretçiler, diplomatik, askeri, ticari bağlar ve hatta iki toplum arasındaki ilişkiler gibi birçok bağlamda Polonya-Türkiye altı asırlık ortak tarihini yakından tanıma olanağı buldular. Pera Müzesi ile birlikte organize ettiğimiz Polonya Sanatında Oryantalizm sergisinde 19. yüzyıl Polonya sında Doğu ya duyulan ilgiyi gösterdik. Geçmiş zamanlara bakarak Osmanlı Devleti yle paylaştıkları sınırlar nedeniyle Polonyalıların Doğu dan ne kadar esinlendiklerini izledik. Dünyada her geçen gün artan çeşitli olaylar nedeniyle sadece dostlukların değil insanlar arası en temel ilişkilerin de çok kırılgan olduğu bu zor zamanlarda, aradaki bütün farklılıklara ve coğrafi mesafeye rağmen daima nezaket dolu ve yeni işbirliklerine açık dostlara sahip olmak çok kıymetlidir. Umarım geçen sene yenilediğimiz bu dostluk, 2014 yılının en kalıcı mirası olacaktır. PROF. MAŁGORZATA OMILANOWSKA Polonya Cumhuriyeti Kültür ve Milli Miras Bakanı 12 13

Önsöz 601 yıl önce Polonya, Osmanlı Devleti ile diplomatik ilişkiler kuran Avrupa daki ilk devlet olmuştur. Bu ittifak inanılmaz bir şekilde uzun ömürlü olmuş ve karşılıklı sadakat içinde sürmüştür iki ülke arasındaki işbirliği, Polonya nın taksimine ve 120 yıl boyunca dünya haritasındaki bütünlüğünü kaybetmesine rağmen devam etmiştir. Osmanlı Döneminde, Lehistan elçisi daki divan toplantılarında daima hazır bulunmuştu; günümüzde, Polonya ile Türkiye arasındaki işbirliğinin altıncı asırı olan 21. yüzyılda Türkiye deki Polonya elçisi aynı zamanda bir kültür elçisidir. Avrupa da Türkiye ile bu kadar uzun ve hiç bozulmamış ilişkilere sahip olan tek ülke Polonya dır. Bu ilişkilerin etkileri günümüzde dilimizde, mutfağımızda ve kültürümüzde mevcuttur. Kutladığımız bu sıra dışı yıldönümü nedeniyle kahve, değerli kumaşlar ve bıyık sevgisinden, macera tutkusundan ve benzer espri anlayışından başka bizi nelerin bağladığını düşünmeye başladık 2012 de yıldönümü kutlama hazırlıklarına başladığımızda çıkarabildiğimiz ilk liste pek uzun olmamıştı. Çalışma ilerledikçe birbirimiz hakkında daha fazla şey öğrendik. İşbirliğimizin sonucunda kalıcı bağlar, yakın ilişkiler ve sıkı dostluklar kurmayı başardık. Kısa süre içerisinde Polonyalı sanatçılar, kültür bakımından Avrupa nın en ilginç şehirlerinden biri olan un en önemli festivallerine katıldılar ve eserleri en ünlü müzelerde sergilendi. Etkinliklerimiz yalnız da değil Türkiye nin diğer birçok şehrinde de düzenlendi. Organize ettiğimiz 160 tan fazla projeye yarım milyondan fazla kültür sanat izleyicisi katıldı. Etkinlikler medyanın da dikkatini çekti ve basında, etkinlikler hakkında 1.800 den fazla haber çıktı. Türkiye de Polonya yı tanıtmak uzun vadede yüksek önem taşıyan bir meseledir. Adam Mickiewicz Enstitüsü tarafından hazırlanmış kültürel program sayesinde Polonya filmi, müziği, tiyatrosu, tasarımı ve görsel sanatları bu sıradışı ülkenin zengin kültürel panoramasının kalıcı bir parçası olmuştur. İyi okumalar dilerim! PAWEŁ POTOROCZYN Adam Mickiewicz Enstitüsü Genel Müdürü 14 15

Projenin baş hedefleri

Projenin baş hedefleri Polonnya Türkiye diplomatik ilişkilerinin 600 yılı 2014 2015 Türkiye 2. Tasarım Bienali ndeki Aradaki Polska sergisi Polonyalıların Türkiye ye bakışı bir yandan Avrupa kültürel değerlerinin, diğer yandan Polonya tarihinin ve ayrıca bu ülkeye turist veya başka çeşitli amaçlarla giden Polonyalıların izlenimlerinin damgaları taşımaktadır. Polonyalılar hem Avrupa da yaygın olan Türkiye nin çeşitli imajlarından etkilenmişlerdir hem de Henryk Sienkiewicz in romanlarındaki Polonya yı Hrıstyanliğin duvarı olarak gösteren dünyanın etkisi altında kalmışlardır. Bu şekilde ortaya çıkan önyargılar yüzünden Polonya ile Türkiye arasındaki mesafe artıyor ve kültürel diyaloğu zorlaştırıyor. Gerçekleştirdiğimiz kültürel programın en önemli hedeflerinden biri iki toplum arasındaki mesafeyi azaltmak ve gittikçe aramızdaki yabancılığı ve bilgi eksikliği yakınlığa ve ilgiye dönüştürmekti. Programımızı hazırlarken her iki ülkenin tarihinde Polonyalıların ve Türklerin özdeşleşebilecekleri ve ortak noktaları fark edebilecekleri anları bulmaya çalıştık. Benzerliklerin çok sayıda olduğu hemen ortaya çıktı. Görsel sanatlarda onları Varşova Milli Müzesi ve Pera Müzesi tarafından hazırlanan Polonya Sanatında Oryantalizm sergisi münasebetiyle gösterebildik. Polonya ve Türkiye tarihlerinde ortak anlar Stanisław Chlebowski, Tadeusz Ajdukiewicz ve Jan Matejko gibi önemli ressamların eserlerinde gösterildi. Sakip Sabancı Müzesi nde ise aktif ve zengin ikili ilişkilerimizi belgeleyen el yazıları, baskılar ve günlük eşyalarının sunumuna odaklandık. Film, kültürümüzü tanıtmak için en çok etki yaratan vasıtalardan biriydi. Krzysztof Kieślowski nin eserlerinin retrospektifi ve Gençlik Ateşi programı kapsamında gösterilen genç Polonyalı yönetmenlerin filmleri büyük derecede rağbet gördü ve çok sayıda izleyicilerin dikkatini çekti. 18 19

Cele Projektu aest magnimi llorum, conet omnis ipsant quatur renis moluptam, iuntium am vent atist, sunt et volorro blabor mi, solor mos expellatur aut vel modicie ntotaest, cuptatur? Sitatiis ea ipsam vellibus min nos ipite volor aturem quo beatio cum il ma sam inciis maxim aci aute endeni dunt et volupta tisque lat ut quat ius re velia dolorerit eos et volloremodit pe sequos moloris eum volorporem verum utati idus ipsapel ma qui consequuntem ut optaero bla volorem et fugit re quatam, serae ea eaqui dolupti tem eatenih illandus deroviti conet alic tem et debit pe nulparum quates dolori cum velestisit, consed eum verupta tenduciis modiam id maios sim nimi, quam fugitia sit ditate ipiti il inimpor eptatiam eum, ut rem aut accusam doloreperiat ut inis debisim porestest que voluptatur? Vendist, sus, te core, et quos volorerum et offic te voloria vid eos mintiur acepuda eptisci corest autem aut ea quas dipidenita as sanduciis aut alisita tiatisi maximi, ut venihilibus, aperorro tem inullent alis exerspelis aliquod iorrovita volesti aeptat aperit, adisquos evelessequi invellatior ra volupta quiderenda corumqui odiatenimus seruptati remquo doluptate omniend aestibust offici aliquatis ad quaes apiscitasita siminum hillendenes aut alis ut utem idelest isitatur sum as as duntotatius eium endel mo eos ea aceperiberum ea sequam repero ommolum re si digent quaeces edigendisci dolupti unt.nat ut qui ad quasper natatiam velesci psuntia cor mod exero vellaudita is animusto omniaes aliquatus. Rio ommodi digenis cum consendipsam qui dolum qui ommodist est opta corit omnime maiorum haruntur? Sam que nosandam vitatia nobitia vollaci istior Untiationecto conseque niet volupta tendis enes il id quo beatem voluptatio. Itatem fugitatem re, sa quis dolorepero berum aperunt eserrovid quam eatiusa aut repreped et experit aectur? Ent. Explaut volori nus corum voluptur, ut laborrovitas es et volorei catendisimus aut ut et invellorias as acerovidem volut exceptat abo. Ant verferiae sinctur, seque voluptatior aut alitia pligenime perum autasita sitas ad que volenient quaerum ne voloresequi doloriae nos antio beate moluptati sim quibusae omni cuptatiat quid eius sequatibus dolesendam est, eum re deliqui conserfero quat omnita simet verum conest, ut voluptate de voles dolut duntin ellaciderum nobit odis quis ipsam nullabo. Nequas eiumque dipsunt facerovitem ni dipsa pro vernam dis sim autatio. Et lautetu riberciissi duci il ma sam quisinvent mo endi ut apissi archil maiorerum quo tempor re, sit, sa nis untur alit andella sum incipsa pelenduntium ius eicimin pa solorpo rectest laut re pre vere vellenducium ium nihil il idis volluptae velesequi ut ab iuntiunt qui sus, omnim asped ullorep udaepudis magnihi litione cernatus modior soluptate re nus autenih illique volendae ius, sae neturionsera postium liqui quae prerita sokaklarından birinde grafitti 20 21

Projenin baş hedefleri Sahne sanatları programında hem repertuar tiyatroları ve çocuk tiyatrolarının oyunlarını hem de şehir sokaklarındaki performansları ve deneysel tiyatroyu tercih eden Grzegorz Jarzyna, Krystian Lupa ve Radosław Rychcik gibi yönetmenlerin sunumlarını Türkiyeli izleyecilerle paylaşmak istiyorduk. Radosław Rychcik tarafından yönetilen Aalst adlı oyun uluslararası kurumların ilgisini çekti ve yakında hem Fransız hem de Moldovalı tiyatrolarında sahnelenecek. Klasik müzik kadar hermetik bir alanda bile geniş ve çeşitli izleyici grubunun ilgisini çeken projeleri hazırlamayi başardık. Müzik Festivali programında Sinfonia Varsovia orkestrası özel bir yer aldı ve festivaldeki konserlere Piotr Anderszewski ve Julian Rachlin gibi muhteşem solistler davetliydiler. Andres Mustonem, Jakub Hrus ve Krzysztof Penderecki gibi sıradışı maestroların şefliğinde Aya İrene gibi eşsiz bir yerde gerçekleşen konserler izleyicileri hayran bırakmıştı. Çağdaş müzik repertuarında Türkiyeli müziksevenlerin davet ettikleri ve Polonya nın en çok sevilen gruplarından Paula i Karol, Rebeka ve Bokka da konserleri verdiler. lular, hem clublarda çalan Soul Service kolektifinin hem de Polonya da cazın en önemli isimlerinden Tomasz Stańko ve Leszek Możdżer gibi sanatçıların konserlerinde eğleniyorlardı. Bütün Türkiye deki üniversite kampüslerini gezen Cukunft grubunun müzisyenleri Polonya ile Türkiye arasındaki ortak müzik geleneklerini bir araya getirmeye başarmışlardı. Aramızdaki sınırları ve mesafeleri aşmakta tasarım alanında hazırlanmış özel program mutlaka önemli yer almıştır. 2. Tasarım Bienali için ürün, grafik, hizmet, kamu alanı, çocuklar için tasarım ve food tasarım kapsayan Aradaki Polska sergisini hazırladık. Yemek yapma sanatı hem Polonya hem de Türkiye tarafınca çok ilgi çekmişti. Polonyalı ve Türkiyeli şeflerin ortak arayışlarının ve atölyelerinin sonucu olarak Cook for book kitabı yayınlandı. Sayesinde 600. yıldönümünden sonra bile Polonya ve Türkiye ortak yemekleri masalarımızda servis edeceğiz. Farklılığı yakınlığa dönüştürmek kolay bir vazife değildir. Fakat bu farklılıkta benzerliklerimiz ortaya çıktıysa, bu yakınlık daha da derin ilişkilere yol açar. Bu tazelenmiş ilişkilerin en azından 600 sene daha sürmelerini umuyoruz. Slavs and Tatars, Bizim ve sizin hürriyetiniz için - ses enstalasyonu 22 23

Projenin baş hedefleri Olga Wysocka üç resimde 2014 yılında gerçekleşen Türkiye deki Polonya senesini anlatıyor. HİKAYE Polonya ile Türkiye arasındaki 600 senelik ortak tarih, dönüm noktalarından, dostluk ve savaş dönemlerinden oluşan hikayedir. Son yıllara kadar ortak ilişkilerimiz hakkında Polonyalıların aklına gelen ilk şey tarih okul kitaplarında övünen Viyana Kuşatmasıydı. Polonya kültürünü tanıtan ve ortak noktaklarımıza odaklanan etkinliklerden sonra bu hikayenin ortak anlatımımızın olduğunu ve birbirimizi daha iyi tanıdığımızı düşünüyorum. Ayrıca sadece dört yüz veya yüz sene önce olan bitenleri öğrenmekle yetinmeyip günümüz Polonyalılarının ve Türklerinin neler yaptıklarını ve nelerle ilgilendiklerini öğrenmiş olduk. Bizi etkileyen, mutlu eden ve rahatsız eden her şeyin tiyatro, görsel sanatlar, film ve müzikte yansıması vardır. Polonyalı ve Türkiyeli partnerlerin 2014 yılında başlatılan işbirliğine devam etmek istedikleri için çok mutluyum ve ortak tarihimizin yeniden yazılmaya başladığı için heyecan doluyum. Yeni bölümlerini mutlulukla takip ediyorum! SINIRLAR 2014 yılı sınırları aşmaktı Polonyalı ve Türkiyeli sanatçıların seyahat ettikleri yüzlerce kilometre; aynı zamanda var olduğundan fikrimizin olmadığı veya sadece dışarıdan gelenlerin aşılması mümkün olduğu aşikar olmayan sınırların aşmasıydı. Bu bağlamda aklıma ilk gelen un en zor ve hermetik mahallelerinden Tarlabaşı nda bulunan Adam Mickiewicz Müzesi nde gerçekleştirdiğimiz Mickiewicz in Göçer Üniversitesi adlı projedir. Ayrıca Avrupa merkezli bakış açımızı şekillendiren sınırları kaldırmaktır. Yeni iletişim yöntemlerini, farklı çalışma temposunu öğrenmek ve bazı belli kurallara uymak anlamına geliyor mesela bazen işe yeniden başlamak için birkaç dakika durup birkaç bardak şekerli çay içmek gibi. İNSANLAR Hiç şüphe yok ki Polonya-Türkiye ilişkilerinin 600. yıldönümünün etkinlikleri her şeyden önce insanlardan ibarettir. Amacımız bütün projelerin Polonyalı ile Türkiyeli kurumların ve sanatçıların arasındaki işbirliğinin sonucu olmasıydı ve bu hedefe ulaşmayı başardık. Bu harika, açık fikirli ve hevesli insanlar sayesinde 2014 yılında 160 tan fazla projeyi yere getirebildik. Kast ettiğim insanlar aynı zamanda da Vistula nehrinin kıyılarındaki pek bilinmeyen ülkeden etkinliklere katılan ve hayran kalan Türkiyeli izleyicilerdir. Polonya kültürünü daha da iyi tanımak için hazırladığımız sergiler, konserler ve performanslardan etkilenen Türkiyeli arkadaşlarımızla her seferinde burada buluşmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Teşekkür ederim! 24 25 Dr Olga Wysocka, Adam Mickiewicz Enstitüsü müdür yardımcısı, Türkiye projesinin müdürü

2014 yılında Türkiye deki Polonya kültürel etkinlikleri Bursa Ankara Eskişehir İzmir Konya Antalya Mersin Adana Mardin Batman 27

Kültürel Program

Film Nie ma wątpliwości, że jeżeli chodzi o promocję naszej kultury na świecie, to od Polski, kraju z niezwykle bogatym życiem kulturalnym, możemy się jeszcze wiele nauczyć. Tak pisałem w jednym z felietonów w gazecie Radikal, gdy podsumowywałem swoje spostrzeżenia po podróżach śladami polskiej muzyki klasycznej, a przede wszystkim po wydarzeniach kulturalnych organizowanych przez cały 2014 rok z okazji 600. rocznicy nawiązania stosunków dyplomatycznych między Polską a Turcją. Duża liczba wydarzeń, którymi wypełniony był miniony rok, nie pozwoliła mi uczestniczyć w każdym z nich osobiście. Niemniej te, w których miałem okazję wziąć udział, zarówno jako dziennikarz, jak i osoba prywatna, wywarły na mnie ogromne wrażenie. Chciałbym podkreślić, że ze względu na to, iż jestem krytykiem muzycznym, to 30 31

właśnie koncerty i projekty muzyczne znalzły się wśród wydarzeń, które odwiedzałem najczęściej. Biorąc pod uwagę, że oprócz imprez związanych z muzyką klasyczną, Instytut Adama Mickiewicza zorganizował w 2014 roku bardzo wiele wydarzeń kulturalnych, godnym uznania jest to, ile sił i energii jego pracownicy włożyli w przygotowania polsko-tureckiej rocznicy. Wśród najciekawszych projektów znalazł się m.in. Soundscapes from Poland. Zapisał się on w mojej pamięci w sposób szczególny, ponieważ brałem w nim udział nie tylko jako Serhan Bali, dziennikarz muzyczny, ale także jako osoba, która ze swoimi pomysłami uczestniczyła w jego przygotowaniach. Projekt Soundscapes from Poland powstał dzięki współpracy Centrum Badań nad Muzyką Stambulskiego Uniwersytetu Technicznego (İTÜ MİAM) z culture.pl. W ramach wydarzenia odbyły się wykłady znanych polskich muzykologów, którzy przybliżyli słuchaczom historię polskiej muzyki aż do dnia dzisiejszego. Szczególnie interesujące były wykłady poświęcone twórczości Chopina. Dzięki projektowi Soundscapes from Poland mieliśmy nie tylko możliwość na nowo poznać tego podziwianego w Turcji kompozytora, ale także dowiedzieć się więcej o współczesnej polskiej scenie muzycznej. Ze szczególnym zainteresowaniem spotkała się również prezentacja dotycząca Idil Biret - prawdopodobnie najważniejszej tureckiej pianistki od czasu powstania republiki. Podczas wykładu w ciekawy sposób porównano interpretacje wybranych utworów Chopina w wykonaniu artystki z interpretacjami innych wybitnych pisanistów. Podczas tego fascynującego sympozjum zorganizowanego w Centrum Badań nad Muzyką Stambulskiego Uniwersytetu Technicznego wykładowcy rozmawiali nie tylko na temat dawnej muzyki polskiej. Dużo miejsca poświęcono również na dyskusje dotyczące współczesnej polskiej muzyki, jej najwybitniejszych wykonawców i naważniejszych nurtów, które od drugiej połowy XX wieku po dzień dzisiejszy prezentują intrygującą różnorodność. Projekt Soundscapes from Poland nie ograniczył się jedynie do pięciodniowej sesji wykładów. Można z pewnością uznać, że wydarzenie zostawiło swój ślad także w ogrodzie historycznego kampusu Taşkışla, gdzie na miesiąc zagościła instalacja muzyczna autorstwa Sławomira Kupczaka, składająca się z krótkich fragmentów listów Chopina. Jednymi z najważniejszych wydarzeń kulturalnych w dziedzinie muzyki klasycznej były koncerty orkiestry symfonicznej Sinfonia Varsovia, które odbyły się podczas dwóch najważniejszych festiwali muzycznych organizowanych w naszym kraju Stambulskiego i Izmirskiego Festiwalu Muzycznego. Sinfonia Varsovia, będąca stałym bywalcem Stambulskiego Festiwalu Muzycznego wystąpiła w składzie: Piotr Anderszewski (pianino), Julian Rachlin (skrzypce), Yuri Bashmet (altówka), pod batutą tak słynnych dyrygentów jak Jakuba Hrusa i Krzysztofa Pendereckiego. Podczas koncertów stambulscy melomani oprócz twórczości Pendereckiego mieli również okazję poznać bliżej słynne utwory Karola Szymanowskiego i wysłuchać interpretacji znanych dzieł w mistrzowskim wykonaniu orkiestry Sinfonia Varsovia. W ramach tych występów miała również miejsce światowa premiera utworu Crying in the Wilderness Alexandra Raskatova. Po występie w Stambule, orkiestra Sinfonia Varsovia wraz z jednym z najważniejszych tureckich pianistów, Hüseyinem Sermetem, zagrała pod batutą Pendereckiego na Izmirskim Festiwalu Muzycznym. Koncert odbył się w ruinach rzymskiego amfiteatru w Efezie, w jednym z najbardziej wyjątkowych miejsc koncertowych nie tylko w Izmirze, ale i na świecie. To starożytne miasto gości publiczność tylko podczas Izmirskiego Festiwalu Muczycznego. W Bibliotece Celsusa, słynącej ze swojej unikalnej akustyki, jedna z najważniejszych polskich orkiestr barokowych Arte dei Suonatori zaprezentowała fascynujący, łączący polską i turecą muzykę tradycyjną z XVIII-wieku program Alla pollaca, alla turca. Orkiestra towarzyszyła znanej współczesnej skrzypaczce Rachel Podger. Podczas tego wyjątkowego koncertu zagrano utwory słynnych kompozytorów, takich jak Telemann, Haydn, czy Mozart, ukazujące charaktery narodów europejskich w tym Turcji i Polski. Kolejnym z wyróżniających się wydarzeń zorganizowanych w ramach obchodów 600 był wspólny koncert tureckiej Pera 32 33

Ensemble z polską Cappella Cracoviensis. Tytuł koncertu - Saz ü Söz (Muzyka i Słowa), inspirowany był najwybitniejszym dziełem Alego Ufki. Celem wydarzenia było zaprezentowanie wpływów, jakie dzieła Wojciecha Bobowskiego, znanego w Turcji jako Ali Ufki, wywarły zarówno na Osmańską Turcję jak i Polskę. Podczas koncertu wykonano utwory sięgające historią XVII-wiecznej Polski oraz instrumentalne kompozycje Alego Ufki należące do znamienitej kolekcji Saz ü Söz. Albert Long Hall, znajdujący się na terenie Uniwersytetu Bosforskiego i należący do najbardziej wyszukanych salonów muzycznych w Stambule, pod koniec roku również gościł w swoich progach dwa ważne koncerty. W obydwu wzięły udział wschodzące gwiazdy współczesnej polskiej sceny muzycznej: Apollon Musagete Quartet oraz pianista Mateusz Borowiak. W repertuarze artystów znalazły się zarówno dzieła europejskich klasyków jak i współczesne utwory polskie. Wspominając zamieszczony na wstępie cytat, jestem przekonany, że dzięki powyżej przytoczonym wydarzeniom żaden z czytelników nie pomyśli, że się pomyliłem albo przesadziłem w swojej ocenie. Elita intelektualna mieszkająca w największych miastach Turcji dzięki wydarzeniom związanym z obchodami 600. rocznicy nawiązania stosunków dyplomatycznych między Polską a Turcją miała okazję dowiedzieć się, jak wiele łączyło przez wieki oba kraje, które podczas burzliwych wydarzeń XX wieku oddaliły się od siebie. Jednocześnie ten rok dał nam możliwość odkrycia bogactwa artystycznego i kulturalnego Polski. Jako krytyk wydarzeń artystycznych chciałbym podziękować polskiemu Rządowi oraz Instytutowi Adama Mickiewicza za liczne doznania kulturalne, które zaoferowały nam w minionym roku. Serhan Bali 34 35 Andrzej Wajda nın Umuttan adam adlı filmden bir sahne

Film Kieślowski nin Filmleri Modern de 6 23 Şubat 2014 Modern, Türkiye deki Polonya filmleri sezonu, Modern deki Krzysztof Kieślowski nin film retrospektifiyle açıldı. lular iki hafta boyunca, bu sıra dışı yönetmenin 23 kısa ve 24 uzun metraj toplam 47 filmini izleme fırsatı buldu. Bu seçkide, yönetmene dünya çapında ün kazandıran belgeseller ve sinema filmleri vardı. Krzsztof Kieślowski nin filmlerinin retrospektifini tanıtan afiş KIESLOWSKI HAKKINDA HER ŞEY ALL ABOUT KIESLOWSKI FEBRUARY 6-23 ŞUBAT 2014 SİNEMA SPONSORU CINEMA SPONSOR Gösterilen eserler arasında: Veronika nın İkili Yaşamı, On Emir serisi ve Üç Renk: Mavi, Kırmızı, Beyaz gibi filmler vardı. Program kapsamında Maria Zmarz-Koczanowicz in yönettiği ve Kieślowski nin kariyerini takip eden Hâlâ Hayatta (Still Alive) adlı belgesel de yer aldı. Çalışmada Wim Wenders, Zbigniew Preisner, Agnieszka Holland ve Irène Jacob gibi isimler Polonyalı yönetmenle ilgili izlenimlerini paylaştılar. Retrospektif, Türkiyeli izleyicilerin ilgisini çekti. Program, Kieślowski nin kızı Marta Hryniak, asistanı Krzysztof Wierzbicki, kameramanı Jacek Petrycki, sanatçı hakkında birçok çalışma hazırlayan yazar Alain Martin ve yönetmenin yakınlarının katıldıkları Kieślowski sineması hakkındaki oturumla açıldı. Konuşma, Kieślowski yi bir yönetmen, sanatçı, arkadaş ve baba olarak değerlendirmek için kaçınılmaz bir fırsattı. İŞBİRLİĞİYLE IN COLLABORATION WITH KURUCU FOUNDER İLETİŞİM VE TEKNOLOJİ SPONSORU COMMUNICATION AND TECHNOLOGY SPONSOR EĞİTİM SPONSORU EDUCATION SPONSOR Program, yaklaşık 6000 izleyicilerin ilgisini çekerek Modern Sineması nın en önemli etkinliklerinden biri oldu. Programda hem Kieślowski nin ilk yapıtları hem de kısa ve uzun metraj filmleri vardı. Bir kısmını Türkiyeli izleyiciler için izlemek için ilk fırsat olmuştu. Müge Tüfenk, Modern Film Programı nın müdürü 36 37

Film 33. Film Festivali nde Polonya Sineması 5-20 Nisan 2014 Kültür Sanat Vakfı, Paweł Pawlikowski nin Ida adlı filminden bir sahne 33. Film Festivali 200 filmlik bir programla, 2013 ve 2014 ün kaliteli yapımlarından, unutulmaz sinema klasiklerine; usta yönetmenlerin başyapıtlarından, Sundance ve Berlin Film Festivallerinde prömiyerleri yapılan eserlere uzanan bir yelpaze ile izleyicilerini ağırladı. Bu filmler arasında Polonya dan da çok sayıda eser vardı. Festival kapsamında çok alkış alan Andrzej Wajda nın filmi Wałęsa: Człowiek z nadziei, Lech Majewski nin son filmi Onirica Psie Pole, Oscar ödüllü Paweł Pawlikowski nin filmi Ida ve Festival in en önemli ödülü olan Altın Lale yi kazanan Joanna Kos-Krauze ve Krzysztof Krauze nin filmi Papusza gibi Polonya sinemasından örnekler gösterildi. Festival sırasında Polonyalı yönetmen Andrzej Wajda ya Yaşam Boyu Başarı Ödülü takdim edildi. Şimdiye kadar 25 ten fazla yönetmen ve oyuncunun layık bulunduğu ödülü kazananlar arasında Elia Kazan, Theo Angelopoulos, Carlos Saura, Jeanne Moreau, Claudia Cardinale ve Jerzy Skolimowski gibi isimler bulunuyor. Köprüde Buluşmalar programı kapsamında film yapımcılarının tartışması Bunların dışında, Festival kapsamında organize edilen film yönetmenleri ve yapımcılarının buluşması ( Köprüde Buluşmalar ) çerçevesinde Polonya dan deneysel çizgi filmler gösterildi ve Polonyalı film yapımcısı Mariusz Wilczyński ile uzman Adriana Prodeus da buluşmada ustalar arasında yer aldı. Ayrıca Papusza nın görüntü yönetmeni olan Krzysztof Ptak ile birlikte çalışan Wojciech Staroń, program kapsamındaki sinema derslerinden birini gerçekleştirdi. Filmleri kendim için yapmıyorum. Her zaman insanların neyle ilgilendiklerini, neyi aradıklarını ve neden etkilendiklerini düşünüyorum. Bazen o anın konusunu yakalamayı başarıp izleyicelerime yaklaştığımı hissediyorum. Bu nedenle yönetmen mesleğinin en güzel mesleklerinden biri olduğunu düşünüyorum. 3. Film Festivali Yaşam Boyu Başarı Ödülü ne layık görüldüğünde Andrzej Wajda 38 39

40 41 Andrzej Wajda nın Umuttan adam adlı filmden bir sahne

Film Documentarist Festivali nde Polonya dan belgeseller 7 12 Haziran 2014 SALT Beyoğlu & Fransız Kültür Merkezi, Documentarist festivalini tanıtan afiş Haziran ayının ilk günlerinde gerçekleşen Documentarist: Belgesel Günleri Festivali, 30 ülkeden filmleri ve film yapımcılarını, bir dizi yan etkinlik eşliğinde buluşturdu. Festival de Polonya dan belgeseller de vardı. Programın, Polonya dan Ustalar adlı özel bölümünde ise Kraków Film Festivali nde ödüllere layık görülen Krzysztof Kieślowski, Kazimierz Karabasz, Marcel ve Paweł Łoziński, Wojciech Wiszniewski ve Bogdan Dziworski ye ait çalışmalar gösterildi. 10 Haziran tarihinde festival konuk yönetmenlerinden Paweł Łoziński bir başka ünlü Polonyalı belgeselci olan babası Marcel Łoziński ile birlikte çekimine başladığı, ancak sonuçta baba-oğul tarafından farklı iki versiyonu çekilen Baba ve Oğul (Father and Son, 2013) filmi hakkında konuştu. Łoziński, Eylül ayında Bahçeşehir Üniversitesi nde gerçekleşen Sabahtan Akşama kadar adlı film atölyesine de katıldı. Proje kapsamında Türkiye den öğrenciler, hakkında kısa belgeseller hazırladılar. 600. yıldönümü, festivalimiz sırasında Polonya belgesellerinin retrospektifini sunmak için harika bir fırsattı. Fakat eminim ki bunu daha sıkça yapmamız lazım çünkü Polonya belgesellerinin tarihi bildiğimizden daha derin ve çok fazla potansiyele sahiptir. Necati Sönmez, film eleştirmeni, Documentarist festivalinin organizatörü 42 43

Film Pera Müzesi nde Polonya Sineması 1 Kasım 27 Aralık 2014 Pera Müzesi, Kasım ve Aralık aylarında Pera Müzesi nin konuğu Polonya filmleriydi. Yılın son haftalarında Türkiyeli seyirciler, çağdaş ve ödüllü yönetmenlerin öne çıkan çalışmalarını izleme fırsatı elde etti. Orta ve Doğu Avrupa tarihinin paradoksları Agnieszka Holland ın çalışmalarının en önemli başlıklarından biri. Pera Müzesi nde gösterilen dört film, diktatörlük zamanlarında kahramanlık, fedakârlık, acı ve iyiliğin bayağılığı üzerinden dört farklı bakış açısı sundu. Pera Müzesi ndeki Polonya Sanatında Oryantalizm sergisinde de görüldüğü gibi, Polonya sanatlarında hissedilen Doğu etkilerinin aksine, sinemada bu esinlenme pek azdı. Polonyalı yönetmenler bugüne dek ortaya koydukları çalışmalarda Orta Doğu ve Asya dan nadiren ilham aldılar. Fakat bölgedeki son olaylar bu bakış açısının değişmesine neden oldu. Polonya Sinemasında Oryantalizm programı kapsamında gösterilen üç biyografik film, özellikle bu yeni perspektifi temsil etmekteydi. Pera Müzesi nde gösterilen Polonyalı film programlarını tanıtan afişler 10-27 Aralık / December 2014 Pera Müzesi ndeki gösterimler, genç yönetmenlerin eserlerinin gösterimiyle sona erdi. Tümü uluslararası festivallerden ödüllü filmler 2008-2013 yıllarının yapıtları arasından seçildi. Gösterilen filmlerin ortak teması Polonyalıların her gün karşı karşıya geldikleri değer sistemlerinin çarpışması idi. Bu kapsamda gerçekleştirilen bir başka etkinlik ise Sen Tanrısın ın (2012) yönetmeni Leszek Dawid ile yapılan söyleşi oldu. Polonya sinemasının uluslararası sahada çok güçlü pozisyonu vardır. Pera Müzesi ne kalabalıkta gelen izleyicilere büyük zevkle bakarak ona tanık oldum. Polonya sineması aşırı derecede etki bırakıyor. Yalnız Türkiye de değil bütün dünyada daha da sıkça böyle etkileneceğimi umuyorum. Fatma Çolakoğlu, Pera Müzesi Film ve İletişim Programının müdürü Filmler, dört tematik bölümde gösterildi: Aranan ve Arzulanan (Wanted and Desired): Roman Polański ; Geriye Karanlık Kalır: Agnieszka Holland ; Polonya Sinemasında Oryantalizm ve Çağdaş Polonya Sineması: Gençlik Ateşi Polonya dan Sevgilerle. Film seçkisini, Pera Müzesi nden Fatma Çolakoğlu ve Polonyalı film eleştirmeni Janusz Wróblewski yaptı. Aranan ve Arzulanan: Roman Polański programı Polanski nin 1960 ve 1970 li yıllardan örnek çalışmalarını konu aldı. Program küratörü Janusz Wróblewski, Seçkideki Polanski filmlerinin yönetmen kariyerindeki dönüm noktalarını temsil ettiğini vurguladı. 44 45

Klasik müzik Kabul etmeli ki, hakiki bir kültür ülkesi olan Polonya dan, bir ülkenin sanatı başta olmak üzere tüm değerleriyle dünyaya nasıl tanıtılacağına dair öğreneceğimiz çok şey var. 2013 yılından bu yana Polonya ya yaptığım klasik müzik temalı yolculuklar ve de özellikle, Türkiye-Polonya arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasının 600 üncü yılı vesilesiyle 2014 yılı boyunca düzenlenen etkinlikleri izledikten sonra zihnimde kristalleşen düşüncelerin, Radikal gazetesindeki köşemde yayımlanan bir yazıda cümleye dökülmüş haliydi bu. Kutlama amaçlı o kadar çok etkinlik yapıldı ki bu 2014 yılında, hepsine bilfiil katılmam elbette söz konusu olamadı ama gerek doğrudan katıldıklarım, gerekse gazeteci sıfatıyla kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla takip ettiklerim, üzerimde hayli güçlü ve derin bir etki bıraktı. Şunu da unutmamak gerekir ki, ben bir müzik yazarı olarak, öncelikle uzmanlık 46 47

alanıma giren klasik müzik etkinliklerini takip etmekle yükümlüydüm. Gelgelelim, klasik müzik dışında, bu bir yıl boyunca, farklı alanlarda yüzlerce etkinlik yapıldığını düşünecek olursak, merkezi Varşova da bulunan Adam Mickiewicz Enstitüsü ndeki Polonya-Türkiye 600. Yıl projesi çalışanlarının 2014 yılı boyunca ne kadar yoğun bir mesai harcadıklarını kavramak güç olmaz. Tüm bunların içinde, Polonya dan Ses Manzaraları adlı etkinlik, müzik yazarı Serhan Bali sıfatıyla izlemenin ötesinde, fikir olarak ortaya atılmasından hazırlık sürecine kadar bilfiil içinde yer aldığım bir proje olmasından dolayı ayrı bir yere koyup daima anımsayacağım bir etkinlikti. Teknik Üniversitesi Müzik İleri Araştırmalar Merkezi (MİAM) ve culture.pl işbirliğiyle düzenlenen Polonya dan Ses Manzaraları 5-9 Mayıs 2014 tarihleri arasında İTÜ MİAM ın Maçka daki binasında yapıldı. Polonya müziğinin dünden bugüne geçirdiği evrelerin, alanlarında yetkin Polonyalı müzikologlar tarafından doyurucu sunumlar eşliğinde anlatıldığı etkinlikte kıta Avrupa sının bu zengin müzik geleneği üzerine daha önce hiç olmadığı kadar bilgilenme olanağı bulduk. Chopin üzerine yapılan sunumlar elbette özellikle ilginçti. Türkiye de de pek çok seveni olan bu büyük Polonyalının müziğinden tutun, gündelik yaşamına varana değin pek çok detay Polonya dan Ses Manzaraları sayesinde da konuşuldu. Türkiye nin Cumhuriyet döneminde yetiştirdiği belki de en büyük piyanist olan İdil Biret in tüm dünyada yıllardır hayranlıkla karşılanan Chopin kayıtlarının, bestecinin 20 inci yüzyıldaki bazı büyük icracılarının kayıtlarıyla grafikler yoluyla kıyaslandığı sunum, tüm izleyicilerin ilgisini haklı olarak üzerine çekti. İTÜ MİAM daki bu yararlı sempozyumda sadece Polonya müziğinin dünü konuşulmadı. 20 inci yüzyılın ikinci yarısında olduğu gibi günümüzde de hayli iddialı bir manzara sunan Polonya çağdaş müziği, en önemli temsilcileri ve akımlarıyla birlikte masaya yatırılan konular arasındaydı. Ülkenin kadın bestecilerinin de unutulmadığı sempozyumda elektro-akustik bestecilik alanında yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verildi. Polonya dan Ses Manzaraları yalnızca bu beş gün içinde yapılan sunumlardan ibaret kalmayıp, İTÜ nün tarihi Taşkışla kampüsünün iç bahçesine de yayıldı. İç bahçede Sławomir Kupczak tarafından oluşturulan ses enstalasyonu, Chopin in mektuplarından kesilmiş ufak parçaları son derece ilginç bir ortamda dinleyene ulaştırıyordu. Polonya-Türkiye Yılı kutlamalarının klasik müzik alanındaki en fazla ses getiren ayaklarından biri de, Sinfonia Varsovia nın ülkemizin en önemli müzik festivallerinden ikisi olan ve İzmir müzik festivallerinde sahneye çıkmasıydı. 42. Müzik Festivali nin yerleşik orkestrası olan Sinfonia Varsovia festivalde, piyanist Piotr Anderszewski, kemancı Julian Rachlin ve viyolacı Yuri Bashmet e, Jakup Hrusa ve Krzysztof Penderecki gibi ünlü şefler yönetiminde eşlik etti. Bu konserlerde lu festival takipçileri Penderecki nin yanı sıra Karol Szymanowski nin de önemli senfonik eserlerini yakından tanıyıp bu eserleri Sinfonia Varsovia nın ustalıklı yorumlarından dinleme olanağı buldular. Yine bu konserler sayesinde, Müzik Festivali nin çağdaş besteci Alexander Raskatov a sipariş ettiği Yabanda Çığlık - Crying in the Wilderness adlı eserin dünya prömiyerine şahit olma fırsatı bulduk. Sinfonia Varsovia topluluğu dan sonra İzmir Müzik Festivali nde, yine Penderecki yönetiminde, bu kez Türkiye nin yetiştirdiği en önemli piyanistlerden biri olan Hüseyin Sermet e eşlik etti. Sadece İzmir in değil dünyanın belki de en sıra dışı konser mekanlarından biri olan ve sadece İzmir Müzik Festivali nin yapıldığı dönemde konser izleme olanağına sahip olabildiğimiz Roma döneminden kalma Efes harabelerinin içinde yer alan, akustiğiyle ünlü Celsus Kütüphanesi nde konser veren Polonya nın en önemli Barok dönem orkestraları arasındaki Arte dei Suonatori nin Alla polacca, alla turca başlıklı cazip programı, Türklerle Lehlerin geleneksel halk müziklerinin 18. yüzyılın klasik dönem Avrupa müziği üzerindeki etkilerini işliyordu. Topluluk konserinde günümüzün ünlü kemancısı Rachel Podger a eşlik etti. Bu özel konserde sadece Telemann, Haydn ve Mozart gibi tanınmış bestecilerin eserleri değil, Osmanlı Türkiye sinden ve Polonya dan eserler de icra edildi. Polonya-Türkiye Yılı kutlama etkinliklerinin zirve noktalarından bir diğeri de, Türkiye den Pera Ensemble ve Polonya dan Cappella Cracoviensis in verdikleri ortak konserdi. Ali Ufki nin ünlü yapıtından 48 49

yola çıkarak, eski Türkçeyle Saz ü Söz, yeni Türkçeyle Müzik ve Sözcükler ismi verilen konser da CRR Konser Salonu nda ve Ankara da MEB Şura Salonu nda verildi. Osmanlı-Türk coğrafyasında Ali Ufki ismiyle bilinen Bobowski nin her iki coğrafyayı da derinden etkileyen çalışmalarına ışık tutmayı hedefleyen bu çok kültürlü etkinlikte 17. yüzyılın başlarına ait Polonya müziğine, Ali Ufki nin ilahilerine ve bu sıra dışı Osmanlı nın Saz ü Söz ünden alınan çalgısal eserlere yer verildi. un seçkin oda müziği salonları arasında yer alan Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall ise etkinlikler sırasında iki güzel konsere ev sahipliği yaptı. İkisi de Polonya nın yükselen yıldızları olarak öne çıkan Apollon Musagete Yaylı Çalgılar Dörtlüsü ve piyanist Mateusz Borowiak yılın sonlarına doğru verdikleri konserlerde hem klasik Avrupa hem de ülkelerinin çağdaş repertuvarlarından örnekler sundular. Yazımızın en başında tırnak içine aldığımız o cümleyi yazımızın sonunda anımsatacak olursak, buraya kadar anlattıklarımızın ışığında, sanırım hiçbir okur yanıldığımızı veya abarttığımızı düşünmeyecektir. Türkiye nin büyük şehirlerinde yaşayan entelektüel zümre, Polonya- Türkiye 600. Yıl projesi kapsamında bir yıl boyunca izledikleri etkinlikler sayesinde, tarih boyunca birbirlerine yakın duran kültürler olagelmiş ama 20. yüzyılın kaotik ortamında birbirinden maalesef uzaklaşmış Türkiye ve Polonya arasındaki ortak noktaları keşfetme olanağı bulmanın yanı sıra Polonya nın ne kadar önemli bir kültür-sanat ülkesi olduğunun ayırdına tam manasıyla varmış oldular. Bir sanat yazarı olarak Polonya Hükümeti ne ve Adam Mickiewicz Enstitüsü ne bizlere farklı türlerde yaşattıkları zenginliklerden dolayı teşekkürlerimi sunarım. Serhan Bali müzik eleştirmeni, Andante dergisinin baş editörü 50 51 fot. Maciej Mulawa Krzysztof Penderecki nin şefliğinde Ludvig van Beethoven in D-dur Op. 61 Keman Konseri sırasında Julian Rachlin

Klasik müzik 42. Müzik Festivali nde Polonya dan Ustalar 31 Mayıs 27 Haziran 2014 Aya İrini Müzesi, Uluslararası Müzik Festivali, Türkiye de yapılan en önemli ve en büyük klasik müzik festivalidir. Festivali düzenleyen Kültür ve Sanat Vakfı (İKSV), aynı zamanda yine da gerçekleştirilen Caz, Film, Tiyatro Festivallerinin ve Sanat Bienali nin de organizatörü. temsil etmekle yetinmeyip Polonya Milli Filarmoni Korosu nun desteğiyle, Alexander Raskatov un Crying in the Wilderness adlı yeni yapıtının dünya prömiyerine katıldı. Bu konseri Estonyalı orkesta şefi Anders Mustonen yönetti. Piyanist, Piotr Anderszewski ve bestecisi Karol Szymanowski olan Symfonia Koncertująca adlı konserin şefliğini, genç orkestra şefi Çek Jakub Hrůša etkileyici bir şekilde üstlendi. Dünyada pek çok seyirci tarafından çok sevilen ve Szymanowski ye duyduğu hayranlığı hep dile getiren piyanist Anderszewski, konserin sonunda sunduğu hareketli oberek ile lu dinleyicileri performansına hayran bıraktı. Son konserin kahramanı, hiç süphesiz 2013 yılında da Yaşam Boyu Başarı Ödülü ne layık görülen Krzysztof Penderecki oldu. Dinleyiciler, çok sevdikleri Beethoven in bestelerini (Die Geschöpfe des Prometheus uvertürü ve Julian Rachlin in katılımıyla D-dur op. 61 keman konseri) ve kendisinin No: II Noel Senfonisi ni onun yönetmenliğinde dinleme fırsatını elde ettiler. Bu konser tıpkı önceki konser gibi uzun süren alkış yağmuruyla sona erdi. Sinfonia Varsovia, Penderecki nin şefliğinde kendisinin II Wigilijna Senfonisi ni çaldıktan sonra Polonya ile işbirliğimiz 2010 Chopin Senesi münasebetiyle başladı ve sonraki yıllarda devam etti. 2013 yılında kladik müzik en önemli isimlerden maestro Pendercki ye Yaşam Boyu Başarı Ödülü nü verdik. Hiç süphe yok ki 42. Müzik Festivali Polonya kültürüne aitti. Sinfonia Varsovia, müziksevenleri son derece hayran bıraktı. Milli Filharmoni Korosu ise Alexander Rastakov un Crying in the Wilderness adlı yeni yapıtının dünya prömiyerine katıldı. Umarım gelecek yıllarda işbirliğmiz devam edecektir. Yeşim Gürer, 42. Müzik Festivali nin müdürü 42 senedir, dünyanın en çok tanınan solistleri ve orkestraları bir ay boyunca gerçekleştirilen bu eşsiz müzik bayramına katılmak ve yeteneklerini sunmak için, yaz başında a geliyorlar. Polonyalı sanatçıların katılımı, sadece sanat performanslarının yüksek kaliteleri sayesinde değil Festival de oluşturulan yeni bir kategoriyle gerçekleşti. Varşova Senfoni (Sinfonia Varsovia) için Festival tarihinde ilk kez sözleşmeli konuk orkestra kategorisi yer aldı ve böylece orkestra Festival sırasında üç konser verdi. Varşova Senfoni, Doğanın Şarkısı temalı fesivalde sadece Polonya müziğini 52 53

54 55 Milli Filharmoni Korosu, Andres Mustonen in şefliğinde

Klasik müzik Polonya dan Ses Manzaraları da 5 8 Mayıs 2014 Teknik Üniversitesi, Chopin in mektupları ve müziğinin fragmanlarından oluşan Chopin in düşünceleri adlı ses enstalasyonu Janusz Prusinowski Trio Polonya dan Ses Manzaraları Festivali, Türkiyeli müzikseverlere Polonya nın geleneksel, klasik ve modern müziğini yaratıcı bir şekilde tanıtmayı amaçlıyordu. Müzik etkinlikleri düzenlemekte uzman olan Teknik Üniversitesi Müzik İleri Araştırmaları Merkezi (İTÜ MİAM) ile yapılan işbirliği sayesinde, Türkiye de pek yaygın olmayan çeşitli faaliyetleri hayata geçirmek mümkündü. İTÜ MİAM da hem geleneksel hem de klasik müzik meraklıları, müzik bilimleri, bestecilik ve kimi enstrüman derslerine katılarak eğitim alabiliyordu; ayrıca, MİAM Türkiye de sound art la ilgilenen ilk kurumdu. Festival programı bütün bu alanları bir araya getirerek Polonya müziğinin daha az bilinen yönlerini tanıtmaya çalıştı. Festival in her günü ayrı konulara odaklandı. Program Polonyalı müzik uzmanları ve eleştirmenlerin sunumlarıyla başladı, atölyelerle devam etti ve konserle sona erdi. Müzikseverler ve öğrenciler, Janusz Prusinowski Trio nun atölyeleri sırasında Polonya halk dansı olan mazurka yı öğrenme fırsatı yakaladılar. Aynı zamanda Chopin dönemindeki Paris müzik sahnesi ve sadece Chopin in ailesi huzurunda gerçekleşen salon konserlerinin özel atmosferi gibi konular hakkında bilgi aldılar. Festival de en çok ses getiren etkinliklerden biri, Türkiye nin en ünlü Chopin piyanisti olan İdil Biret in konseriydi; diğeriyse bir ay boyunca Taşkışla Kampusu avlusunda sergilenecek Chopin in Düşünceleri adlı ses enstalasyonuydu. Katılımcılar, bu etkinliğin açılışı için özel olarak düzenlenen kulübede, Chopin in düşüncelerini ve hayatını daha yakından tanıma şansı elde ettiler. Festival, Polonya ve Türkiye nin modern müziğini tanıtmak için önemli bir fırsat oldu. Bu münasebetle Kwartludium grubu özel bir program hazırladı ve öğrenciler arasında yapılan yarışmada, konserler sırasında prömiyerini yapan bir Türk tarafından yazılan eser birinciliğe layık bulundu. Atölyeler sırasında besteci Paweł Hendrich ve grup üyeleri, katılımcılara çalışmaları hakkında ayrıntılı bilgi verdiler. Festival, MİAM ın profesörleri ve öğrencilerinin hazırladıkları bilgisayar bestelerinin sunumuyla sona erdi. Bu besteler, etkinlik münasebetiyle Polonya Radyosu Deneysel Stüdyosu ndan seçilen Eugeniusz Rudnik, Krzysztof Knittel ve Andrzej Bieżan ın kuadrofonik besteleri ile birlikte sunuldu. Festival in bir diğer önemli etkinliği, Paweł Hendrich tarafından yönetilen Kwartludium ve MİAM ın öğrencilerin doğaçlama konseriydi. Festival in konsepti Antoni Beksiak a aitti. Festival sırasında gerçekleştirilen sunumların metinleri Andante müzik dergisinin başeditörü Serhat Bali tarafından hazırlanan Polonya müziği hakkındaki özel sayısında yayımladı. 56 57

Klasik müzik 28. İzmir Uluslararası Müzik Festivali 14 Haziran 9 Temmuz 2014 Efes İzmir Uluslararası İzmir Festivali, Türkiye nin müzik haritasındaki en önemli etkinliklerden biri. Konserler eşsiz tarihî mekânlarda gerçekleştiği için bu festivalin yeri hem sanatçılar hem de müzikseverler için ayrıdır. Festival 2013 yılında Efes teki sıra dışı Celsus Kütüphanesi nde, Polonya nın muhteşem gruplarından Apollon Musagete in konseriyle sona erdi. Bu konser, müzik alanında bir yıl sonra gerçekleşecek Polonya ile Türkiye diplomatik ilişkilerinin tesisinin 600. yıldönümü kutlamalarının habercisiydi. Kemancı Rachel Podger eşliğinde bu seneki festivalde Alla Turca, alla Polacca barok programına katılan Arte deı Suonatori orkestrası 2014 yılında antik Efes antik tiyatrosunda Krzysztof Penderecki nin şefliğinde ve Hüseyin Sermet ile birlikte Beethoven ın iki yapıtı, Prometheus Overture ve 5. Piyano Konçertosu ve de Penderecki nin 2. Senfoni si yorumlandı. Birkaç gün sonra yine Celsus Kütüphanesi nde Polonya nın ünlü Barok Orkestrası Arte dei Suonatori, İngiltere den Barok kemancı Rachel Podger in konuk sanatçı olarak katılımıyla yeni programı Alla Polacca, Alla Turca yı sundu. Programlarında sanatçılar 18. yüzyılda Polonya da bestelenmiş yapıtları yorumladılar. Bu özel konserde, Telemann, Haydn ve Mozart gibi usta müzisyenlerin çalışmalarının yanı sıra, Osmanlı ve Polonya dan önemli eserler de yer aldı. Adam Mickiewicz Enstitüsü ndeki arkadaşlarımla çalışmaktan büyük zevk aldım. Sayelerinde Polonya nın eşsiz kültür zenginliğini keşfetme fırsatı buldum. Çok değerli bir tecrübe ve macera olan bu işbirliği sırasında Efes antik tiyatrosunda 28. Uluslararası İzmir Müzik Festivali nin açılış konserini hazırladık. Krzysztof Penderecki nin şefliğinde ve piyanist Hüseyin Sermet in katılımıyla gerçekleşen Varşova Senfoni konseri, inanılmaz bir deneyimdi. Ceyda Berk-Söderblom, 28. Uluslararası İzmir Müzik Festivali Koordinatörü 58 59

Klasik müzik Devlet Senfoni Orkestrası, Strugała nın şefliğinde Aya İrini de 24 Ekim 2014 Aya İrini Müzesi, Devlet Senfoni Orkestrası (İDSO) Polonya nın muhteşem maestrolarından Tadeusz Strugała nın şefliğinde, 6. yüzyıldan kalma Aya İrini Müzesi nde lu müzikseverlerle buluştu. Bu tarihi mekânda yapılan dördüncü Polonya-Türkiye konseri ile İDSO nun yeni sezonu açılmış oldu. Bene merito nişanı ile takdim edilirken maestro Tadeusz Strugała Devlet Senfoni Orkestrası Türkiye nin en iyi orkestraları arasında gösteriliyor ve Polonyalı müzisyenlerle sürdürülen işbirliği geleneğine sahipler. 1996 ve 1997 yıllarında Devlet Senfoni Orkestrası nın şefliğini, Polonyalı ünlü şef yaptı. Sanatçı Türkiye de klasik sanat alanında en tanınan isimlerden birisi. 40 yıldır Türkiye deki senfoni orkestralarıyla ilişki içinde ve bu orkestralarla birlikte bugüne kadar 400 ün üstünde konser verdi. Konser sırasında Polonya Kültür Bakanlığı Sekreteri Monika Smoleń- Bromska tarafından Devlet Senfoni Orkestrası ve Şef Tadeusz Strugała ya Polonya Kültür ve Milli Miras Bakanlığı nın ödülleri takdim edildi. Polonya Cumhuriyeti Başkonsolosu ise maestroyu Bene Merito nişanı ile ödüllendirdi. Bu etkinlik, Polonya Cumhuriyeti Başkonsolosluğu işbirliğiyle, 2011 den beri her yıl düzenlenmekte. Konser programında: Andrzej Panufnik in Procession for Peace (Barış Töreni) adlı eseri -Doğumunun 100. Yıldönümünde-; Ahmet Adnan Saygun un İnci nin Kitabı adlı eseri (orkestra versiyonu); Ulvi Cemal Erkin in Piyano Konçertosu (solo piyanoda Kemal Cem Yılmaz ile); Mieczysław Karłowicz in Keman Konçertosu A-Dur op. 8 (solo kemanda Aleksandra Kuls ile) adlı eserleri yer aldı. Konser, izleyicileri hayran bırakan Stanisław Moniuszko nun Halka operasından Mazurka ile sona erdi. Devlet Senfoni Orkestrası 60 61

Klasik müzik Mateusz Borowiak Boğaziçi Üniversitesi nde 5 Kasım 2014 Boğaziçi Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Türkiye nin en önemli ve en saygın üniversitelerinden biri. Üniversite, 1863 yılında Amerikalılar tarafından kuruldu ve Amerika daki eğitim sistemiyle güçlü bağlarını günümüze dek korudu. Güney Kampüsü eşsiz bir Boğaz manzarasına sahip; en önemli binalarından biri ise 500 kişi kapasiteli olan ve çeşitli nadir orglara, kilise orglarına ev sahipliği yapan Albert Long Hall. konseri sırasında Mateusz Borowiak Üniversite, profesyonel düzeyde müzik eğitimi vermese de daki en saygın oda müziği konserlerine ev sahipliği yapıyor. Programları, müzik alanında yılların otoritesi Profesör Evin İlyasoğlu hazırlıyor. 2014/2015 döneminde bu prestijli etkinliğe Apollon Musagète Quartet ve genç piyanist Mateusz Borowiak davetliydiler. İngiltere de ikamet eden ve Polonya da oldukça az bilinen Borowiak, Barselona da düzenlenen 57. Maria Canals Uluslararası Piyano Yarışması (2011) ve Brüksel de düzenlenen Queen Elisabeth Piyano Yarışması (2013) gibi çeşitli saygın organizasyonlardan ödüllerle döndü. 2014 ün başında Borowiak ilk defa Londra daki Wigmore Hall da konser verip muhteşem eleştiriler aldı. daki konser sırasında izleyiciler, Friderik Chopin in Barkaroli Fis-dur op. 60 ve Beethoven in op. 110 yorumlarını hararetle alkışladı. Chopin ve Beethoven ın olgunluk dönemi eserlerinden sonra sanatçı, Karol Szymanowski nin erken dönem bestesi olan ve bu nedenle daha az çalınan Wariacje na polski temat ludowy op. 10 ile izleyicileri hayran bıraktı. Bu eser sıra dışı akşama enerji dolu bir kapanış yaptı. Müziğin evrensel dil olduğu söylenir. Bu nedenle mi yoksa konserimin kültürle dolu Bogaziçi Üniversitesi ndeki Albert Hall da gerçekleştiğinden dolayı mı bilmiyorum ama izleyiciler performansıma çok sıcak tepkiler verdi. Mateusz Borowiak 62 63

Klasik müzik Lutosławski Piano Duo da 11 Kasım 2014 Koç Üniversitesi Sevgi Gönül Kültür Merkezi, Üniversiteler, Türkiye deki kültür hayatında önemli bir role sahip. Türk toplumu genç bir toplum olduğu için üniversitelerin sayısı da yüksek. Üstelik çoğunun zengin bir altyapısı ve ilginç eğitim programları var. 1993 yılında kurulan Koç Üniversitesi, zengin kültürel programlara ağırlık veren ve akademik hayatta önemli yere sahip kurumlardan birisi. Bu programda özellikle caz ve klasik müzik etkinlikleri geniş yer tutmakta. Bu nedenle programa Polonya nın en yetenekli piyano ikilileri arasında gösterilen Lutosławski Piano Duo davet edildi. Genç piyanistler Emilia Sitarz ve Bartłomiej Wąsik, bazen beraber bazen farklı müzisyenlerle birlikte birçok yenilikçi projeye imza atmış, Polonya ve uluslararası müzik ve festival hayatında on yıldan fazla süredir aktif rol üstlenmişlerdir. Onların yeteneklerinin en önemli göstergelerinden biri, birkaç ay önce Polityka nın Pasaportları adlı prestij ödülünü kazanmalarıdır. Lutosławski Piano Duo nun daki konseri sırasında izleyicilerin dinleme fırsatı yakaladığı eserlerden bazıları Prokowiew in Romeo ve Juliet balesinden suit, Ravel in heykeltraş Godebski nin çocukları için yazdığı Ma Mèrel Oye suiti ve ikilinin müzik kariyerine başladığı Witold Lutosławski nin Wariacje na temat Paganiniego su oldu. Türkiyeli izleyiciler konserimiz sırasında son derece doğal, sıcak ve ilgiliydiler. Emilia Sitarz, Lutosławski Piano Duo Piyanisti 64 65 konseri sırasında Lutosławski Piano Duo