1. Genel Değerlendirme



Benzer belgeler
2015 Nisan Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 30 Nisan 2015 İstanbul

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ

2016 Ocak Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Erdem BAŞÇI Başkan. 26 Ocak 2016 Ankara

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Mart Toplantı Tarihi: 24 Şubat 2015

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

BASIN DUYURUSU 2 Ekim 2014

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 24 Şubat 2016 Ankara

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Toplantı Tarihi: 17 Temmuz 2014

BASIN DUYURUSU 31 Aralık 2014

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 25 Mayıs 2016 Ankara

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015

İDARE MERKEZİ ANKARA, 27 Ocak 2015

7. Orta Vadeli Öngörüler

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Aralık Toplantı Tarihi: 24 Kasım 2015

7. Orta Vadeli Öngörüler

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Aralık Toplantı Tarihi: 22 Aralık 2015

7. Orta Vadeli Öngörüler

Sayı: Ocak 2014 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Toplantı Tarihi: 21 Ocak 2014

7. Orta Vadeli Öngörüler

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Ekim Toplantı Tarihi: 21 Ekim 2015

1. Genel Değerlendirme

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Mayıs Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016

BASIN DUYURUSU 1 Ekim 2015

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Eylül 2015 Ankara

2015 Yılında Para ve Kur Politikası. Erdem BAŞÇI Başkan. 10 Aralık 2014 Ankara

7. Orta Vadeli Öngörüler

TÜRKİYE EKONOMİSİ NDE GÜNCEL EĞİLİMLER VE GENEL GÖRÜNÜM

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Eylül Toplantı Tarihi: 14 Eylül 2017

7. Orta Vadeli Öngörüler

BAKANLAR KURULU SUNUMU

II. Ulusal Ekonomik Görünüm 2

TÜRKİYE BANKALAR BİRLİĞİ SUNUMU

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Ocak Toplantı Tarihi: 24 Ocak 2017

1. Genel Değerlendirme

İDARE MERKEZİ ANKARA, 28 Ocak 2014

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: Ekim Toplantı Tarihi: 20 Ekim 2016

PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU SUNUMU

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 22 Ekim 2008

FİYAT İSTİKRARI VE GIDA GÜVENLİĞİ

2015 NİSAN ENFLASYON RAPORU BİLGİLENDİRME TOPLANTISI

Enflasyon Gelişmeleri ve Para Politikası

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

7. Orta Vadeli Öngörüler

Sayı: Haziran PARA POLĐTĐKASI KURULU TOPLANTI ÖZETĐ Toplantı Tarihi: 17 Haziran 2010

Türkiye Bankalar Birliği Sunumu

Sayı: Temmuz PARA POLĐTĐKASI KURULU TOPLANTI ÖZETĐ Toplantı Tarihi: 21 Temmuz 2011

İDARE MERKEZİ ANKARA, 26 Ocak Sayın Mehmet ŞİMŞEK BAŞBAKAN YARDIMCISI ANKARA

7. Orta Vadeli Öngörüler

TÜRKİYE DE ENFLASYON VE PARA POLİTİKASI

Ekonomi Bülteni. 03 Ağustos 2015, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

24 Haziran 2016 Ankara

Ekonomi Bülteni. 28 Aralık 2015, Sayı: 41. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

PARA POLİTİKASI ve ENFLASYON GÖRÜNÜMÜ. Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü

EKONOMİK GÖRÜNÜM Bursa Ticaret ve Sanayi Odası

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

Türkiye Bankalar Birliği ve Türkiye Katılım Bankaları Birliği Sunumu

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

Bakanlar Kurulu Sunumu

Sayı: Mayıs PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 18 Mayıs 2010

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

3.1. Temel Enflasyon Görünümü Gıda, Enerji ve Alkol-Tütün Fiyatları Yurt İçi Üretici Fiyatları

TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

3.1. Temel Enflasyon Görünümü Gıda, Enerji ve Alkol-Tütün Fiyatları Yurt İçi Üretici Fiyatları

HAFTALIK RAPOR 17 Eylül 2018

3.1. Temel Enflasyon Görünümü Gıda, Enerji ve Alkol-Tütün Fiyatları Yurt İçi Üretici Fiyatları

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

3.1. Temel Enflasyon Görünümü Gıda, Enerji ve Alkol-Tütün Fiyatları Yurt İçi Üretici Fiyatları

3.1. Temel Enflasyon Görünümü Gıda, Enerji ve Alkol-Tütün Fiyatları Yurt İçi Üretici Fiyatları

Ekonomi Bülteni. 10 Ekim 2016, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.36% 7.0% 15.8% 9.6% % Haziran 18 Mayıs 18 Haziran 18 Temmuz 18

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

1. Genel Değerlendirme

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Türkiye Bankalar Birliği Sunumu

%7.26 Aralık

2011 Yılında Enflasyonu Belirleyen Unsurlar

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Çıkış Stratejisi Genel Çerçevesi

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

2. Uluslararası Ekonomik Gelişmeler

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. STANDART EMEKLİLİK YATIRIM FONU DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

Sayı: Mart PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 19 Mart 2008

PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 14 Mayıs 2007

Ekonomi Bülteni. 30 Ocak 2017, Sayı: 5. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Makro Tahmin Güncelleme. Eylül 2017

PARA POLİTİKASINI ANLAMAK

Ekonomi Bülteni. 25 Nisan 2016, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 5 Haziran 2017, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Plan ve Bütçe Komisyonu Sunumu

Plan ve Bütçe Komisyonu Sunumu

2017 Yılı Enflasyon Gelişmeleri ve Yıl Sonu Enflasyon Beklentisi

Merkez in 2016 Para ve Kur Politikası..! Kararlı para politikası duruşu enflasyonu düşürmekte temel belirleyici olmuştur..!

Transkript:

7 113 13 713 13 11 1 71 1 113 13 313 13 13 13 713 13 913 13 1113 11 1 31 1 1 1 71 1 91 1 1. Genel Değerlendirme 1 yılının üçüncü çeyreğinde, gelişmiş ülkelerin para politikalarına dair belirsizliklerin etkisi ile küresel finansal piyasalarda kısmi bir oynaklık artışı gözlenmiştir. ABD Merkez Bankası (Fed) nicel genişleme adımlarını sonlandırırken politika faizi artırımının zamanlamasına ve büyüklüğüne dair belirsizlikler sürmüştür. Avrupa Merkez Bankası (ECB) bu dönemde ekonomik yavaşlama ve deflasyon risklerine karşı politika faizlerinde indirime gitmiş ve teminatlı tahvil ile varlığa dayalı menkul alımları yoluyla bir çeşit nicel genişleme programı açıklamıştır. 1 yılı ikinci ve üçüncü çeyreğinde küresel iktisadi faaliyete dair göstergeler beklentilerin altında kalmış ve yıl geneli için büyüme beklentileri aşağı yönlü güncellenmiştir. Finansal piyasalardaki oynaklıklar ve küresel büyüme oranlarındaki düşüşler gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının dalgalı bir seyir izlemesine neden olmuştur (Grafik 1.1). Zayıflayan küresel büyüme görünümüyle uyumlu olarak emtia fiyatları da önemli miktarda gerilemiştir. Türkiye ekonomisine dair gelişmeler değerlendirildiğinde, yakın dönemde gözlenen küresel finansal oynaklığın etkilerinin Türkiye de de diğer gelişmekte olan ülkelere benzer şekilde gerçekleştiği görülmektedir. Yılın üçüncü çeyreğinde risk primi göstergeleri Türkiye için diğer gelişmekte olan ülkelere benzer bir seyir izlemiştir (Grafik 1.). İlk çeyrek sonrasında iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybı yaşanmıştır. Avrupa Birliği nde büyümenin yavaşlaması ve jeopolitik gelişmeler dış talebi sınırlamaktadır. Zayıflayan dış talebe rağmen ihracat dengeli büyümeyi desteklemeye devam etmektedir. Grafik 1.1. Gelişmekte Olan Ülkelere Portföy Akımları ( Haftalık Hareketli Ortalama, Milyar ABD Doları) Hisse Senedi Fonları Borçlanma Senedi Fonları Grafik 1.. Gelişmekte Olan Ülkeler ve Türkiye CDS Gelişmeleri (Baz Puan) 3 7 Türkiye Gelişmekte Olan Ülkeler* Seçilmiş Ülkeler Ortalaması** 3 7 - - 17 17 - - 1 1 - - - - Kaynak: EPFR. *Brezilya, Çek C., Endonezya, G. Afrika, Kolombiya, Macaristan, Meksika, Polonya, Romanya ve Şili. ** Brezilya, Endonezya ve G.Afrika. Kaynak: TCMB, Bloomberg Alınan makroihtiyati önlemlerin ve sıkı para politikası duruşunun çekirdek enflasyon eğilimi üzerinde olumlu etkileri gözlenmektedir. Çekirdek göstergelerin enflasyon eğiliminde yılın ilk yarısında yaşanan yüksek miktarlı artışların büyük bir kısmı üçüncü çeyrek itibarıyla geri alınmıştır. Döviz kuru gelişmelerinin olumsuz etkilerinin azalması ile birlikte temel mal grubu yıllık enflasyonundaki düşüş sürmektedir. Ayrıca, düşen petrol fiyatları enerji grubundaki enflasyon baskılarını sınırlamaktadır. Bununla birlikte, gıda fiyatlarındaki yüksek seyir nedeni ile enflasyon hedefin belirgin olarak üzerinde seyretmeye devam etmektedir. Önümüzdeki yıl, birikimli kur etkilerinin azalmaya devam etmesinin, gıda enflasyonunun geçmiş yıllar ortalamasına dönmesinin ve başta petrol olmak üzere düşen emtia Enflasyon Raporu 1-IV 1

11 11 11 13 13 13 13 13 1 1 1 1 1 113 13 313 13 13 13 713 13 913 13 1113 11 1 31 1 1 1 71 1 91 1 fiyatlarının katkıları ile enflasyonda kayda değer bir düşüş süreci yaşanması öngörülmektedir. Özellikle, Orta Vadeli Program (OVP) da açıklanan sıkı maliye politikası duruşunun enflasyondaki düşüş sürecini destekleyeceği değerlendirilmektedir. 1.1. Para Politikası Uygulamaları ve Finansal Koşullar (TCMB) 1 yılı ilk çeyreğindeki önden yüklemeli ve güçlü parasal sıkılaştırma sonrasında, ikinci çeyrekte iç ve dış belirsizliklerin azalması ile birlikte ölçülü faiz indirimlerine gitmiştir. Üçüncü çeyrekte ilk olarak Temmuz ayında bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde,7 ten yüzde, e, gecelik borçlanma faiz oranı ise yüzde den yüzde 7, e indirilmiştir. Ağustos ayında ise faiz koridorunu daha simetrik hale getirmek amacıyla gecelik borç verme faizi yüzde den yüzde 11, e, piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı yüzde 11, ten yüzde,7 e indirilmiştir (Grafik 1.1.1). Temmuz Enflasyon Raporu döneminden bu yana, Ocak ayındaki PPK ara toplantısında alınan para politikasının operasyonel çerçevesini sadeleştirme kararı kapsamında başlanan TCMB fonlamasının temelde bir hafta vadeli repo ihaleleriyle yapılması uygulamasına devam edilmiştir (Grafik 1.1.). TCMB fonlamasının çoğunlukla bir hafta vadeli repo ihaleleriyle sağlanması ile, TCMB ortalama fonlama faizi haftalık fonlama faizi seviyelerine yakın gerçekleşmiştir. Öte yandan Eylül ayından itibaren jeopolitik riskler ve finansal piyasalarda yaşanan oynaklık göz önünde bulundurularak sıkı para politikası sıkı likidite politikasıyla desteklenmiştir. Bu çerçevede 1 yılının Temmuz ve Ağustos aylarında bir hafta vadeli repo ihale faizine yakın seviyelerde oluşan BIST gecelik repo faizleri son dönem itibarıyla faiz koridorunun üst bandına yakın bir seyir izlemiştir. Grafik 1.1.1. TCMB Faizleri ve BIST Bankalararası Gecelik Repo Faizleri (Yüzde) 1 13 Gecelik Borç Alma -Verme Faiz Koridoru Ortalama Fonlama Faizi ( Günlük HO) BIST Gecelik Repo Faizleri ( günlük HO) 1 Hafta Vadeli Repo Faiz Oranı 1 13 Grafik 1.1.. TCMB Fonlaması* ( Haftalık Hareketli Ortalama, Milyar TL) Marjinal Fonlama Piyasa Yapıcılara Sağlanan Fonlama Haftalık Repo (Miktar İhalesiyle) Aylık Repo BIST ve BPP Ters Repo ile Çekilen Net APİ 11 11 9 9 3 3 7 7 3 3 1 1 - - Kaynak: BIST, TCMB. *Marjinal Fonlama gecelik vadede faiz koridorunun üst bandından sağlanan fonlamadır. Kaynak: BIST, TCMB. TCMB, ölçülü faiz indirimlerine gitmiş olmakla beraber getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşunu sürdürmektedir. yıllık piyasa faizleriyle BIST Bankalararası Gecelik Repo Faizleri arasındaki fark Ekim ayı itibarıyla negatif değerlerde seyretmektedir (Grafik 1.1.3). Ayrıca TCMB nin son dönemde likidite politikasını sıkılaştırmasının da etkisiyle kısa vadeli faizlerde belirgin bir artış gözlenmiş ve getiri eğrisi yataya yakın konumunu korumuştur. Böylece, uzun ve kısa vadeli faizler arasındaki fark tarihsel seviyelerinin altında seyretmeye devam etmiştir. (Grafik 1.1.). TCMB, Enflasyon Raporu 1-IV

11 11 11 11 13 13 13 13 13 1 1 1 1 1 1 7 111 11 711 11 1 7 113 13 713 13 11 1 71 1 önümüzdeki dönemde enflasyon beklentilerini, fiyatlama davranışlarını ve enflasyonu etkileyen diğer unsurları yakından izleyecek ve enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşunu sürdürecektir. Grafik 1.1.3. Piyasa Faizleri ve TCMB Fonlama Faizi (Yüzde) 1 - - Yıl - BİST Faiz Farkı Yıllık Piyasa Faizi BİST Bankalararası Gecelik Repo Faizleri ( Gün Ort.) TCMB Ortalama Fonlama Faizi 1 - - Grafik 1.1.. Uzun ve Kısa Vadeli Faiz Farkı (Yüzde) 3,,, 1, 1,,, -, -1, -1, -, Yıl - 3 Ay Vadeli Faiz Farkı 3,,, 1, 1,,, -, -1, -1, -, Kaynak: BIST, TCMB, Bloomberg. Kaynak: Bloomberg. TCMB, küresel para politikalarının normalleşmesi sürecinde Türkiye de dengeli büyümenin ve sermaye akımlarının sürekliliğini desteklemek amacıyla, Döviz Depo Piyasası nda bankalara tanınan borçlanma limitleri çerçevesinde bankaların TCMB den alabilecekleri döviz depolarının faiz oranlarını değiştirmiştir. Bankaların bir hafta vadeli olarak TCMB den kullanabildikleri son borçlanma imkanı faizlerinin 9 Ekim 1 tarihinden itibaren ABD doları için yüzde dan yüzde 7, e, euro için yüzde dan yüzde, e indirilmesine karar verilmiştir. Ayrıca TCMB, bankaların Döviz ve Efektif Piyasalarındaki mevcut toplam, milyar ABD doları işlem yapma limitlerini bankaların bilanço büyüklüklerinde ve TCMB rezervlerinde görülen artışı dikkate alarak 1 Yılı Para ve Kur Politikası basın toplantısında güncelleyeceğini duyurmuştur. Bunun yanında, finansal istikrar açısından bankacılık sektörünün mevcut sağlıklı yapısının daha da güçlendirilmesinin önem taşıdığı ifade edilmiştir. Bu çerçevede, TCMB nin 1 Ekim 1 tarihinde yaptığı duyuruda dengeli büyümeyi ve yurt içi tasarrufları güçlendirmek amacıyla çekirdek yükümlülüklere ilave bir destek sağlanacağı belirtilmiştir. Finansal kuruluşların zorunlu karşılıklarının Türk lirası olarak tutulan kısmına ödenmeye başlanacak faizin bu doğrultuda bir teşvik unsuru olarak kullanılmasına karar verilmiştir. Ayrıca, bu düzenleme yoluyla bankaların Türk lirası zorunlu karşılık tutma maliyetinin TCMB para politikası faizine olan hassasiyetinin azaltılması ve dolayısıyla Rezerv Opsiyon Mekanizması nın otomatik dengeleyici özelliğinin güçlendirilmesi amaçlanmıştır. Kredi gelişmeleri incelendiğinde, alınan makroihtiyati önlemlerin ve para politikasındaki sıkı duruşun etkisi ile kredi artış hızlarının makul seviyelerde seyrettiği gözlenmektedir. 1 Ekim ayında toplam kredilerin yıllık büyüme oranı yüzde 1 ile 7-13 dönemi ortalaması olan yüzde 3 seviyesinin altındadır. Aynı dönem ortalaması yüzde olan ticari krediler Ekim ayı itibarıyla yıllık yüzde oranında artarken, ortalama artış hızı yüzde 7 olan tüketici kredileri ise yüzde 1 oranında büyümüştür. Kredi eğilimlerine bakıldığında da tüketici kredilerinin yıllıklandırılmış büyüme hızının düşük seviyelerde devam ettiği ticari kredilerin ise göreli olarak daha güçlü bir seyir izlediği gözlenmektedir (Grafik 1.1. ve 1.1.). Kredilerdeki bu görünümün bir yandan orta vadeli enflasyon baskılarını sınırlarken diğer yandan cari dengedeki düzelmeyi destekleyeceği değerlendirilmektedir. Enflasyon Raporu 1-IV 3

31 1 91 31 1 91 Yüzde Yüzde Oca Şub Mar Nis May Haz Tem Ağu Eyl Eki Kas Ara Oca Şub Mar Nis May Haz Tem Ağu Eyl Eki Kas Ara Grafik 1.1.. Tüketici Kredilerinin Büyüme Hızlarının Geçmiş Yıllarla Karşılaştırılması (13 Haftalık Yıllıklandırılmış Hareketli Ortalama, Yüzde) 1 7-13 Ortalaması Grafik 1.1.. Ticari Kredilerin Büyüme Hızlarının Geçmiş Yıllarla Karşılaştırılması (13 Haftalık Yıllıklandırılmış Hareketli Ortalama, Kur Etkisinden Arındırılmış, Yüzde) 1 7-13 Ortalaması 3 3 3 3 3 3 3 3 1 1 1 1 Kaynak: TCMB. Kaynak: TCMB. 1.. Makroekonomik Gelişmeler ve Temel Varsayımlar Enflasyon 1 yılının üçüncü çeyreğinde yıllık tüketici enflasyonu bir önceki çeyreğe kıyasla,3 puan azalarak yüzde, oranına gerilerken işlenmemiş gıda ve tütün dışı enflasyon yüzde,37 ile Temmuz Enflasyon Raporu öngörüleri ile büyük ölçüde uyumlu gerçekleşmiştir (Grafik 1..1 ve 1..). Olumsuz iklim koşulları ve birikimli döviz kurunun etkileriyle birlikte gıda fiyatları, enflasyona en yüksek katkı yapan alt grup olmaya devam etmiştir. Öte yandan, yılın üçüncü çeyreğinde enflasyonda kaydedilen düşüşün başlıca belirleyicileri enerji ve temel mal grupları olmuştur. Temel mal grubu genelinde döviz kuru gelişmelerinin olumsuz etkilerinin azalmaya devam etmesi ile yıllık enflasyon düşüşünü sürdürmüştür. Ana eğilimler itibarıyla temel mal grubunda belirgin bir iyileşme gözlenirken hizmet grubu nispeten daha olumsuz bir görünüm arz etmiştir. Grafik 1..1. Temmuz 1 Tüketici Enflasyon Tahmini ve Gerçekleşmeler (Yüzde) Grafik 1... İşlenmemiş Gıda ve Tütün Dışı Enflasyon İçin Temmuz 1 Tahminleri ve Gerçekleşmeler (Yüzde) Temmuz 1 Tahminleri* Gerçekleşme Temmuz 1 Tahminleri* Gerçekleşme * Enflasyonun tahmin aralığı içinde kalma olasılığı yüzde 7 tir. Kaynak: TÜİK, TCMB Yılın üçüncü çeyreğinde, alınan makroihtiyati önlemlerin ve sıkı para politikası duruşunun olumlu etkilerinin gözlenmesiyle birlikte, çekirdek enflasyon eğilimi düşmeye başlamıştır (Grafik 1..3). Bu çerçevede, çekirdek göstergelerde yılın ilk yarısında gözlenen belirgin enflasyon artışı üçüncü çeyrekte geri alınmıştır. Ancak, ana eğilim göstergelerinin halen enflasyon hedefi ile uyumlu düzeylerin üzerinde Enflasyon Raporu 1-IV

111 711 1 7 113 713 11 71 313 13 913 31 1 91 seyrettiği not edilmelidir. Bu dönemde küresel büyüme görünümündeki zayıflamayla uyumlu olarak başta petrol olmak üzere uluslararası emtia fiyatlarında düşüş gözlenmiş ve ABD doları cinsinden ithalat fiyatları gerilemiştir. İthal maliyetlerindeki bu olumlu görünüme ek olarak toplam talep koşulları ve tüketici kredilerinin görece düşük büyüme hızı enflasyon üzerindeki baskıları hafifletmektedir. Nitekim gıda ürünleri ve bağlantılı hizmet alt grupları hariç tutulduğunda, üçüncü çeyrekte yıllık tüketici enflasyonunun belirgin bir düşüş sergilediği gözlenmiştir (Grafik 1..). Grafik 1..3. Temel Enflasyon Göstergeleri H ve I (Mevsimsellikten Arındırılmış, Yıllıklandırılmış Üç Aylık Ortalama Yüzde Değişim) 17, H I 17, Grafik 1... Gıda ve Yemek Hizmetleri dışı Fiyatlar ile TÜFE (Yıllık Yüzde Değişim) Gıda ve Yemek Hizmetleri Hariç TÜFE TÜFE 1, 1, 9 9,,, 7,, 7, 7 7,,,, Kaynak: TÜİK, TCMB. Kaynak: TÜİK, TCMB. Özetle yılın üçüncü çeyreğinde birikimli döviz kuru gelişmelerinin olumsuz etkileri azalmaya devam etmiş, buna karşılık gıda fiyatları nispeten olumsuz seyrini korumuştur. Tüketici enflasyonunun uzunca bir süredir yüksek seyrediyor oluşu ve enflasyon beklentilerindeki bozulma, hizmetler başta olmak üzere belirli gruplarda fiyatlama davranışlarını olumsuz etkilemektedir. Zayıflayan küresel talep sebebiyle gerileyen emtia fiyatlarının tüketici enflasyonuna düşüş yönünde katkı yapması ve yurt içi talepte öngörülen ılımlı seyrin yukarı yönlü riskleri sınırlaması beklenmektedir. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde enflasyonun ana eğiliminin aşağı yönlü bir seyir izleyeceği tahmin edilmektedir. Arz ve Talep 1 yılı ikinci çeyreğine ilişkin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) verilerine göre iktisadi faaliyet Temmuz Enflasyon Raporu nda ortaya koyulan görünüme kıyasla daha zayıf gerçekleşmiştir. İkinci çeyrekte, sanayi üretiminde dönemlik bazda önemli bir değişim gözlenmese de milli gelir sekiz çeyreğin ardından, mevsimsellikten arındırılmış verilerle, azalış kaydetmiştir (Grafik 1..). Bu gerilemede, dönemlik büyümeye,3 puan negatif katkı yapan tarım sektörü önemli rol oynamıştır. Diğer yandan, inşaat katma değeri üç çeyrektir büyümeye katkı vermemektedir. Böylece, milli gelir büyümesi sanayi üretimi büyümesinin altında gerçekleşmiştir (Grafik 1..). Nihai yurt içi talep ikinci çeyrekte, hem kamu kesimi harcamalarındaki gerileme hem de özel kesim talebindeki azalma ile birlikte, ilk çeyreğe yakın oranda daralmıştır. Enflasyon Raporu 1-IV

39 9 99 9 3 9 311 11 911 11 3 9 313 13 913 31 1 91 Millions Grafik 1... GSYİH ve Nihai Yurt İçi Talep (Reel, Mevsimsellikten Arındırılmış, Milyar TL) 3 3 GSYİH Nihai Yurt İçi Talep 3 3 Grafik 1... Sanayi Üretimi ve GSYİH (Yıllık Yüzde Değişim) 1 1 SÜE GSYİH 1 1 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 7 9 11 13 1 Kaynak: TÜİK. 1 3 1 3 1 3 1 3* 11 13 1 *Üçüncü çeyrek verisi Temmuz-Ağustos dönemini kapsamaktadır. Kaynak: TÜİK. 1 yılı Temmuz-Ağustos döneminde bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,1 oranında artan sanayi üretimi üçüncü çeyrekte büyümeyi desteklemiştir. Bununla birlikte, bu dönemde tarım katma değerinde azalış tahmin edilmesi ve mineral maddeler üretimi ile istihdam gelişmelerinin inşaat katma değerinde gerileme sinyalleri vermesi, milli gelir büyümesinin bu dönemde de sanayi üretimindeki artış oranının altında kalabileceğine işaret etmektedir. 1 yılının üçüncü çeyreğine dair veriler tüketim talebinin bir önceki çeyreğe göre artış gösterdiğini, makine-teçhizat yatırımlarında kalıcı bir toparlanmanın henüz başlamadığını, inşaat yatırımlarındaki zayıflığın ise belirginleştiğini göstermektedir. Avrupa ekonomilerinde büyümenin yavaşlaması ve jeopolitik gelişmeler gibi faktörlerin de etkisiyle dış talebin zayıflaması sonucunda ihracattaki artış oldukça yavaş seyretmektedir (Grafik 1..7). Sonuç olarak, üçüncü çeyrekte dış talepte gözlenen zayıflamanın iç talepteki toparlanma ile bir miktar telafi edilmesi beklenirken, üçüncü çeyrek büyümesi üzerinde tarım sektörü kaynaklı aşağı yönlü riskler bulunmaktadır. Tüketici ve yatırımcı güveninde henüz kalıcı bir toparlanma eğiliminin başlamaması iç talep üzerindeki aşağı yönlü risklerin devam ettiğine işaret etmektedir. Dış talepteki yavaşlama eğilimi bir süre daha ihracat artışını sınırlayabilecektir. Bu yavaşlama cari açıktaki iyileşme ve dengelenme açısından risk oluştursa da kredi büyümelerinin geldiği makul seviyelerin ve özellikle tüketici kredilerindeki görece yavaş büyümenin cari açıktaki düzeltme sürecini desteklemesi beklenmektedir (Grafik 1..). Ayrıca, zayıflayan küresel talep sonucunda düşen emtia fiyatlarının ithalat bedellerini düşürerek cari dengeye olumlu katkı vereceği değerlendirilmektedir. Grafik 1..7. İhracat ve İthalat Miktar Endeksleri (Mevsimsellikten Arındırılmış, =) 1 13 Altın Hariç İhracat Altın Hariç İthalat 1 13 Grafik 1... Cari İşlemler Dengesi (CİD) (-Aylık Birikimli, Milyar ABD Doları) 3 CİD CİD (altın hariç) CİD (enerji ve altın hariç) 3 1 1 - -3 - -3 9 9 - - 7 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3 1 3* 7 9 11 13 1 * Üçüncü çeyrek verisi Temmuz-Ağustos ayları gerçekleşmeleri ile Eylül ayı tahminini içermektedir. Kaynak: TÜİK, TCMB. 7-7 -9 * Eylül ayı verisi tahmindir. Kaynak: TCMB. -7-9 Enflasyon Raporu 1-IV

11 3 9 313 13 913 31 1 91 1 31 1 91 1 11 3 9 313 13 913 31 1 91 1 31 1 91 1 Petrol, İthalat ve Gıda Fiyatları Yılın üçüncü çeyreğinde petrol ve ithalat fiyatları görünümü Temmuz Enflasyon Raporu nda öngörülen patikanın altında gerçekleşmiştir (Grafik 1..9). Bu çerçevede, 1 ve 1 yılları ortalama petrol ve ithalat fiyatları varsayımları aşağı yönlü güncellenmiştir (Tablo 7.1.1). Mevcut görünüm altında, yurt dışı fiyatlar kaynaklı 1 ve 1 için yıl sonu enflasyon tahminleri üzerinde aşağı yönlü, sırasıyla yüzde,3 ve yüzde, puan, güncellemeler yapılmıştır. Gıda fiyatlarındaki yıl sonu enflasyon varsayımı, gıda enflasyonunda üçüncü çeyrekteki yüksek seyir de göz önünde bulundurularak, yukarı yönlü güncellenmiş ve 1 yılı için yüzde,, 1 yılı için yüzde 9 olarak alınmıştır (Tablo 7.1.1). Gıda fiyatlarındaki bu güncellemeler, 1 ve 1 yıl sonu enflasyon tahminlerini sırasıyla yüzde, ve yüzde,3 puan artırıcı etki yapmıştır. Grafik 1..9. Petrol ve İthalat Fiyat Varsayımlarındaki Güncellemeler Petrol Fiyatları (ABD Doları/Varil) İthalat Fiyatları (ABD Doları, =) 13 Ekim 1 Temmuz 1 13 11 Ekim 1 Temmuz 1 11 1 1 1 1 9 Gerçekleşme 9 Gerçekleşme Kaynak: Bloomberg, TÜİK, TCMB. Taralı alanlar tahminleri göstermektedir. Maliye Politikası ve Vergi Ayarlamaları Orta vadeli tahminler üretilirken vergi ayarlamalarının ve yönetilen/yönlendirilen fiyatların enflasyon hedefleri ve otomatik fiyatlama mekanizmaları ile uyumlu olacağı bir görünüm esas alınmıştır. Ekim ayı başında açıklanan yüzde 9 luk elektrik ve doğalgaz fiyat artışları Temmuz Enflasyon Raporu varsayımlarının bir miktar üzerinde kalmıştır. Bu gelişme, 1 yıl sonu enflasyon tahmininin güncellenmesine yukarı yönlü, puan katkıda bulunmuştur. Maliye politikasının orta vadeli duruşu için 1-17 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program projeksiyonları temel alınmıştır. Bu çerçevede, sıkı bir maliye politikası uygulanacağı ve faiz dışı kamu harcamalarının GSYİH ye oranının kademeli olarak düşeceği varsayılmıştır. 1.3. Enflasyon ve Para Politikası Görünümü Orta vadeli tahminler oluşturulurken getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşun sürdürüleceği varsayılmıştır. Ayrıca, alınan makroihtiyati tedbirlerin de katkısı ile yıllık kredi büyüme oranının 1 yılı sonunda yaklaşık yüzde 1 düzeyinde olacağı ve geldiği makul seviyelerde istikrar kazanacağı değerlendirilmektedir. Bu çerçevede enflasyonun, yüzde 7 olasılıkla, 1 yılı sonunda yüzde, ile yüzde 9, aralığında (orta noktası yüzde,9), 1 yılı sonunda ise yüzde, ile yüzde 7, aralığında (orta noktası yüzde,1) gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Enflasyonun orta vadede yüzde düzeyinde istikrar kazanacağı öngörülmektedir (Grafik 1.3.1). Enflasyon Raporu 1-IV 7

913 31 1 91 1 31 1 91 1 31 1 91 1 317 17 917 Yüzde Grafik 1.3.1. Enflasyon ve Çıktı Açığı Tahminleri Tahmin Aralığı* Belirsizlik Aralığı Yıl Sonu Enflasyon Hedefleri Çıktı Açığı Kontrol Ufku - - - - * Enflasyonun tahmin aralığı içinde kalma olasılığı yüzde 7 tir. Yıl sonuna kadar enflasyonun yüzde hedefinin belirgin bir şekilde üzerinde olacağı, 1 yıl başından itibaren önemli bir oranda düşerek 1 yıl sonunda yüzde,1 oranına gerileyeceği tahmin edilmektedir. Enflasyonda beklenen bu belirgin düşüşte birikimli kur etkilerinin azalmaya devam edeceği, gıda enflasyonun geçmiş yıllar ortalamasına döneceği ve başta petrol olmak üzere düşen emtia fiyatları öngörüleri belirleyici olmuştur. Ayrıca, bu dönemde talep koşullarının ve açıklanan sıkı maliye politikası duruşunun enflasyondaki düşüşü destekleyeceği değerlendirilmektedir. 1 yılı enflasyon öngörülerindeki dalgalı seyir ise baz etkilerinden kaynaklanmaktadır (Grafik 1.3.1). Açıklanacak her türlü yeni veri ve haberin para politikası duruşunun değiştirilmesine neden olabileceği vurgulanmalıdır. Dolayısıyla, enflasyon tahminleri oluşturulurken para politikası görünümüne ilişkin ifade edilen varsayımlar, Merkez Bankası tarafından verilmiş bir taahhüt olarak algılanmamalıdır. 1.. Riskler ve Para Politikası Yakın dönemde küresel finansal piyasalar dalgalı bir seyir izlemiştir. Fed uzun süreden beri sürdürdüğü varlık alımı adımlarını sonlandırırken politika faizi artırımının zamanlamasına ve büyüklüğüne dair belirsizlikler sürmüştür. ECB ekonomik yavaşlama ve deflasyon risklerine karşı politika faizlerinde indirime gitmiş ve teminatlı tahvil ile varlığa dayalı menkul alımları yoluyla bir çeşit nicel genişleme programı açıklamıştır. Küresel para politikalarına dair devam eden belirsizlikler ve küresel iktisadi faaliyetteki zayıflama nedenleri ile gelişmekte olan ülkelere yönelik sermaye akımlarının ve risk göstergelerinin oynak bir seyir izlemesi beklenebilecektir. TCMB, küresel para politikalarının normalleşmesi sürecinde Türkiye de dengeli büyümenin ve sermaye akımlarının sürekliliğini desteklemek amacıyla, Döviz Depo Piyasası nda bankalara tanınan borçlanma limitleri çerçevesinde bankaların TCMB den alabilecekleri döviz depolarının faiz oranlarında indirimlere gitmiş ve limitlerin güncelleneceğini duyurmuştur. Ayrıca bu dönemde, finansal istikrar açısından bankacılık sektörünün mevcut sağlıklı yapısının daha da güçlendirilmesi önem taşımaktadır. Bu çerçevede TCMB, dengeli büyümeyi ve yurt içi tasarrufları güçlendirmek amacıyla, finansal kuruluşların zorunlu karşılıklarının Türk lirası olarak tutulan kısmına faiz ödenmesi aracılığıyla, çekirdek yükümlülüklere ilave bir destek sağlanmasına karar vermiştir. Enflasyon Raporu 1-IV

Gıda fiyatlarındaki yüksek seyir enflasyon görünümündeki iyileşmeyi geciktirmektedir. Gıda fiyatlarında yıl içinde yaşanan olumsuz gelişmelerde arz koşulları en temel etken olmuştur. 1 yılında arz koşulları kaynaklı ek bir olumsuz katkının gelmemesi ve gıda enflasyonunun geçmiş yıllardaki ortalamasına yaklaşması durumunda, enflasyon için bu kanaldan önemli bir düşüş alanı bulunmaktadır. Yakın dönemde zayıflayan küresel talebin etkisi ile başta petrol olmak üzere düşen emtia fiyatlarının önümüzdeki yıl için enflasyonda öngörülen düşüş sürecini destekleyeceği değerlendirilmektedir. Enflasyon görünümünde beklenen bu olumlu gelişmelerle birlikte, enflasyonun ulaştığı yüksek seviyeler orta vadeli beklentiler ve fiyatlama davranışları üzerinde yukarı yönlü riskler oluşturmaya devam etmektedir. TCMB, enflasyon beklentilerini, fiyatlama davranışlarını ve enflasyonu etkileyen diğer unsurları yakından izleyecek ve enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar getiri eğrisini yataya yakın tutmak suretiyle para politikasındaki sıkı duruşu sürdürecektir. Kredilerin büyüme hızı ve kompozisyonu, sıkı para politikası duruşu ve alınan makroihtiyati önlemlerin etkisiyle, arzu edilen seviyelerde seyretmektedir. Tüketici kredilerinin yıllık büyüme oranı düşük seviyelerde devam ederken ticari krediler göreli olarak daha güçlü bir seyir izlemektedir. Kredilerdeki bu görünüm bir yandan orta vadeli enflasyon baskılarını sınırlarken diğer yandan cari dengedeki düzelmeyi desteklemektedir. Kredi büyümesinin, enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskılar oluşturacak ve dengelenme sürecini bozarak finansal risklerin artmasına neden olacak şekilde hızlanması durumunda ek sıkılaştırıcı tedbirler alınacaktır. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybına işaret etmektedir. 1 yılı ikinci ve üçüncü çeyreğinde küresel ekonomide genel bir büyüme yavaşlaması gözlenmektedir. Türkiye nin en büyük ihracat pazarı olan Avrupa ülkelerinde büyümenin duraksaması ve çevre ülkelerdeki jeopolitik gelişmeler sonucunda dış talepte yaşanan zayıflama ihracat büyümesini sınırlandırıcı etki yapmaktadır. Zayıf küresel talep nedeni ile düşen emtia fiyatlarının ise ithalat büyümesini sınırlandırarak cari dengeye olumlu katkı yapması beklenmektedir. Öte yandan, finansal piyasalarda oynaklığın devam etmesinin ve güven endekslerindeki zayıf seyrin etkileriyle özel kesim nihai talebi de kalıcı bir toparlanma sergilememektedir. Bu çerçevede, iktisadi faaliyette öngörülen toparlanmanın kademeli bir şekilde gerçekleşmesi ve toplam talep gelişmelerinin enflasyondaki düşüş sürecini desteklemesi beklenmektedir. Dış talepte ek zayıflama yaşanması ve küresel büyüme oranlarının önemli oranda gerilemesi durumunda, emtia fiyatlarında yaşanacak düşüşler enflasyonu azaltıcı etki yapacak, fakat aynı zamanda yurt içi iktisadi faaliyet üzerinde belirgin olumsuz etkiler gözlenebilecektir. Bu durumda, TCMB politika araçlarını ekonomiyi destekleyici yönde kullanacaktır. Yılın başında alınan makroihtiyati önlemlerin ve para politikasındaki sıkı duruşun çekirdek enflasyon eğilimi üzerindeki olumlu etkileri gözlenmektedir. Yılın ilk aylarında belirgin miktarda artış yaşanan çekirdek enflasyon göstergelerinden H ve I endekslerinin eğiliminde yakın dönemde iyileşmeler gözlenmiş ve enflasyon eğiliminde yaşanan artışın büyük bir kısmı üçüncü çeyrek itibarıyla geri alınmıştır. Bu çerçevede, birikimli döviz kuru gelişmelerinin yıllık enflasyon üzerindeki olumsuz yansımaları da kademeli olarak azalmaktadır. 1 yılında enflasyonda bu kanaldan önemli bir düşüş alanı olduğu değerlendirilmektedir. Bununla birlikte, ikincil etkilerin ve enflasyon beklentilerinin yakından izlenmesi gerektiği vurgulanmıştır. Orta vadeli enflasyon görünümünde ek bozulmalar yaşanması durumunda likidite ve para politikalarında sıkılaşmaya gidilecektir. Enflasyon Raporu 1-IV 9

TCMB, maliye politikasına ve vergi düzenlemelerine ilişkin gelişmeleri enflasyon görünümüne etkileri bakımından yakından takip etmektedir. Para politikası duruşu oluşturulurken, önümüzdeki dönemde mali disiplinin korunacağı ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlarda öngörülmeyen bir artış gerçekleşmeyeceği varsayılmaktadır. Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşunun da güncellenmesi söz konusu olabilecektir. Orta vadede mali disiplini kalıcı hale getirecek ve tasarruf açığını azaltacak yapısal reformların güçlendirilmesi makroekonomik istikrarı destekleyecektir. Bu yönde atılacak adımlar aynı zamanda para politikasının hareket alanını genişletecek ve uzun vadeli kamu borçlanma faizlerinin düşük düzeylerde seyretmesini sağlayarak toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacaktır. Bu çerçevede, Orta Vadeli Program'ın gerektirdiği yapısal düzenlemelerin hayata geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. Enflasyon Raporu 1-IV