SULI, SULİ, SULA, ŞULE, SÜLE VE SÜLİ FAKİH RİVAYETLERİ ÜZERİNE**

Benzer belgeler
İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

BİLDİRİLER I (SALON-A/B)

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm ÖABT Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Konu Anlatımlı Soru Bankası ESKİ TÜRK DİLİ VE LEHÇELERİ...

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Ulusal Kredi Osmanlı Türkçesi Grameri Ön Koşullar : Bu dersin ön koşulu ya da yan koşulu bulunmamaktadır.

(Dış Kapak Örneği) T.C. ÖMER HALİSDEMİR ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ ve EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ TEZ ADI BİTİRME TEZİ

AHMEDÎ ve DÂSİTÂN-İ TEVÂRİH-İ MÜLÛK-İ ÂL-İ OSMAN

Ders Kodu Teorik Uygulama Lab.

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

3.SINIF / DERS ADI S.ERSÖZ A.MORKOÇ (Z02-Z03-Z04) (Z02-Z03-Z04-Z08) (Z02-Z03-Z04-Z08) Temel Bilgi Teknolojileri (Z02-Z03-Z04-Z08)

* Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi. Yrd. Doç. Dr. Kazım KÖKTEK1N*

GÜLŞEHRİ NİN MANTIKU T-TAYRI (GÜLŞEN-NÂME)

SȖDȂN SEYAHȂTNȂMESİ: METİN VE İNCELEME

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

ORTA ASYA (ANONİM) KURAN TERCÜMESİ ÜZERİNDE ÖZBEKİSTAN DA YAPILMIŞ BİR İNCELEME. ТУРКИЙ ТAФСИР (XII-XII acp) *

ÖZ GEÇMİŞ. Çalıştığı Kurum : Giresun Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğrenim Durumu : Doktora

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Baleybelen Müfredatı

AKAR, Ali (2018). Oğuzların Dili Eski Anadolu Türkçesine Giriş, İstanbul: Ötüken Yayınları, ISBN , 335 Sayfa Mustafa KARATAŞ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Yeni Osmanlılar Cemiyeti Kurucularından Mehmed Âyetullah Bey Dönem-İnsan-Eser

İlkokuma Yazma Öğretimi

ARAPÇA YAZMA ESERLERİN DİZGİSİNDE TAKİP EDİLECEK YAZIM KURALLARI

Seç Bakalım. ... / 24 Puan. Aşağıdaki sözcüklerin doğru hecelenmiş biçimlerini yuvarlak içine alın.

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

ARZU ATİK, Yard. Doç. Dr.

ÖZ GEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

KİTABİYAT. Mevlānā Celāleddin-i Rumî, Mesnevî 1-2/3-4/5-6, Nazmen Tercüme: Ahmet Metin Şahin, Kaynak Yayınları, İstanbul 2006.

Prof.Dr. Ali AKAR, OĞUZLARIN DİLİ ESKİ ANADOLU TÜRKÇESİNE GİRİŞ, Yayın Nu: 1333, Ötüken Neşriyat, İstanbul 2018, 336 s., ISNB:

İBRAHİM ŞİNASİ

YAYIM İLKELERİ VE MAKALE YAZIM KURALLARI. Yayım İlkeleri


7. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

BURSA GÖÇMEN AĞIZLARI FİİL İŞLETİMİNDE ŞİMDİKİ ZAMAN Şükrü BAŞTÜRK * Mustafa ULUOCAK ** Erol OGUR *** Süleyman EROĞLU **** Hatice ŞAHİN ***** ÖZET

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans. Edebiyat Fakültesi Y.Lisans - - -

DERS BĠLGĠLERĠ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

DERS BİLGİLERİ TÜRKÇE I: YAZILI ANLATIM TRD

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir.

ÖMER ASIM AKSOY ARMAĞANI

Fen - Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü

Karahanlı Eserlerindeki Söz Varlığı Hakkında

Kur an da Geçen zevc ve imrae Kelimeleri Üzerine

T.C. MANİSA CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanlığı

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KAHRAMANMARAŞ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10. SINIF OSMANLI TÜRKÇESİ DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

6. SINIF TÜRKÇE DERS BİLGİLERİ

PROF. DR. AHMET BURAN IN TÜRKLÜK BİLİMİ TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ ADLI ESERİ ÜZERİNE

Semih Tezcan, Dede Korkut Oğuznameleri Üzerine Notlar, Yapı Kredi Yayınlan: 1457; Edebiyat: 394, İstanbul 2001, 424 s. İSBN

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Hüsn-i Hat yazı çeşitleri - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI. İLKOKULU 1. SINIF TÜRKÇE DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

TARİH DANS EDİYOR HÜRREM SULTAN DANS GÖSTERİSİ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

PROF. DR. MUSTAFA ARGUNŞAH IN DİL VE EDEBİYAT YAZILARI

Dal - mış - ım. Dal - mış - sın. Dal - mış. Dal - mış - ız. Dal - mış - sınız. Dal - mış - lar. Alış - (ı)yor - um. Alış - (ı)yor - sun.

YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN /4508.

Türk Dili I El Kitabı

ÖZGEÇMİŞ Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor)

NOKTALAMA İŞARETLERİ Yazılanları daha kolay okuyabilmek için, yazılanların yanlış anlaşılmasını önlemek için. Nokta (. ) Annem bana meyve getirdi.

TANZİMAT DÖNEMİNDE KULLANILAN GRAMER TERİMLERİ

Get to know Hodja Dehhânî Through Other Poet s Poems:

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ KISALTMALAR

Hacettepe Üniversitesi Sözlük Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından düzenlenen Türk

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKÇE DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ DERS SAATİ

6. SINIF TÜRKÇE DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İnci. Hoca GEÇİŞ DÖNEMİ ESERLERİ (İLK İSLAMİ ESERLER)

2. SINIFLAR KASIM AYI BÜLTENİ ÇİLEM TEKNECİ-ABİDE AVCU

Birinci İtiraz: Cevap:

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

NER TERİMİNDEN HAREKETLE TÜRK MİTOLOJİK DEĞERLERİNİN SÜNNET TÖRENLERİNE ETKİSİ THE EFFECT OF TURKISH MYTHOLOGICAL VALUES TO

Âmil Çelebioğlu nun Bibliyografyası *

TARİH BÖLÜMÜ ÖĞRETİM YILI BAHAR DÖNEMİ DERS PROGRAMI 1. SINIF

AĞRI İBRAHİM ÇEÇEN ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ

TANZİMAT DÖNEMİNDE ÖĞRETİCİ METİNLER. Ufuk KÜSDÜL Arhavi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni

İÇİNDEKİLER SÖZ BAŞI...5 MEHMET ÂKİF ERSOY UN HAYATI VE SAFAHAT...9 ÂSIM IN NESLİ MEHMET ÂKİF TE GENÇLİK... 17

Türkçe Şair ezkirelerinin Kaynakları

Doğum Yeri ve Tarihi : SİLVAN, 15 Nisan İş Telefonu : (+90) /1078. Faks : (+90)

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

ÖZEL OKAN İLKOKULU EĞİTİM ÖĞRETİM YILI

2. SINIF DENEME 1 60 DK. Yanlış Cevaplar Doğrularınızı Götürmüyor 30 SORU

Nükhet YILMAZ HAYAT BİLGİSİ TÜRKÇE

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ATATÜRK Ü ETKİLEYEN OLAYLAR VE FİKİRLER

Erken (Filizlenen) Okuryazarlık

Sonuç. Beylikler dönemi, Anadolu'da Türk kültür ve medeniyetinin gelişmesi

Transkript:

SULI, SULİ, SULA, ŞULE, SÜLE VE SÜLİ FAKİH RİVAYETLERİ ÜZERİNE** Prof. Dr. İsmail ÜNVER* Anadolu'da Türk edebiyatının başlangıç dönemiyle ilgili belirsizliklere ışık tutan çalışmalar sürerken Yûsuf u Züleyhâ şairi Suli (?) Fakih'in adı ya da unvanı hakkındaki değerlendirmeler hâlâ noktalanamadı. Yazımız, bu konudaki belirsizliğe ışık tutmaya çalışacaktır. Son yıllarda Şeyyad Hamza'nın XIII. yüzyıl değil, XIV. yüzyıl şairi olduğu 1 ispatlanmış; Hoca Dehhânî'nin yakın zamana kadar yazılanların 2 aksine XIV. veya XV. yüzyılda yaşamış olması gerektiği 3 yazılmış; Şeyyad İsa'nın XIII. yüzyıl 4 değil, XIV. yüzyıl şairi olduğu konularında inandırıcı kanıtlar ortaya konmuştur. * A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi. ** Bu yazının başlığı, 25-29 Eylül 2000 tarihinde gerçekleşen 4. Uluslar Arası Türk Dili Kurultayfnda sunulmak üzere 30.04.2000 tarihinde Türk Dil Kurumu Başkanlığına bildirilmiş ve 30.05.2000 tarih ve APK. Şb. 441. 147. 672 sayılı Kurum Başkanlığı yazısı ile kurultay programına alındığı ifade edilmişti. Burada açıklanmasını gereksiz bulduğumuz bir nedenle bildirimizi sunmaktan vazgeçtik. Bu yazı konusu Prof.Dr.Semih Tezcan'ın ileride sözü edilecek makalesi üzerine Doç.Dr.Abdulkadir Gürer ile yaptığımız bir değerlendirmenin sonunda doğdu. Bu yazıda önerilen çözüm kabul gördüğü takdirde sonuçta Gürer'in de payı olacaktır. ' Metin Akar, "Şeyyad Hamza Hakkında Yeni Bilgiler", Türklük Araştırmaları Dergisi, S.2, (1986), s.1-22. 2 M.Fuad Köprülü, "Anadolu'da Türk Dili ve Edebiyatının Tekâmülüne Umumî Bir Bakış" Türk Edebiyatı Tarihi, Ötûken, İstanbul, 1980, 2. bs., s.333-338 (=Köprülü, TET.); Mecdut Mansuroğlu, "Anadolu'da Türk Yazı Dilinin Başlaması ve Gelişmesi", TDED, C.1V, (1951); Hikmet İlaydın, "Anadolu'da Klasik Türk Şiirinin Başlangıcı", TD., S.277, s.766-774. 3 Mustafa Canpolat, 'Ömer bin Mezid, Mecmu'atü'n-Nezâ'ir, TDK. Ankara, 1982 (Burada Dehhânî'nin XIV-XV. yüzyıllarda yaşamış olan Ahmedî'ye, Ahmedî'nin de Hoca Dehhânî'ye nazireleri bulunmaktadır. Semih Tezcan, aşağıda anacağımız yazısında (Türk Dilleri Araştırmaları, C.4, s.75-88) M.Adanıovic ve Doerfer'in buradan hareketle Dehhânî'nin XIV-XV. yüzyıl şairi olduğunu yazdıklarını bildiriyor. 4 Köprülü, TET, s.253; Cem Dilcin, "XIII. Yüzyıl Metinlerinden Yeni Bir Yapıt: Ahvâl-i Kıyamet", Ö.A.Aksoy Armağanı, TDK., Ankara, 1978, s.70-74.

16 İsmail Ünver XIII-XIV. yüzyıllarda yaşadığı tahmin edilen Suli (?) Fakih'in hayatı hakkında neredeyse bilinen bir şey yoktur. Bu şairin eserinden hareketle sadece adı veya unvanı anılmakta; ancak birçok bilim yazısında farklı yaklaşımlarla okunmaktadır. İlk olarak Şeyyad Hamza'nın Yûsuf u Züleyhâ'smın yayımıyla gündeme gelen Suli 5 Fakih adı veya unvanındaki ilk kelime günümüze değin farklı biçimlerde okunmuş, bu sözün ne ifade ettiği üzerinde fazlaca düşünülmeden eldeki metinlerin imlâlarından hareketle değerlendirmelere gidilmiştir. Uzunca bir süredir bu konuyla ilgilendiğini bildiğim Semih Tezcan "Anadolu Türk Yazınının Başlangıç Döneminde Bir Yazar ve Çarh-nâme'nin Tarihlendirilmesi Üzerine", başlıklı yazısında 6 bu konuyu ilk olarak günümüze değin yazılanları ele alarak tartışmaktadır. Tezcan'ın yazısında Suli (?) adlandırmasıyla ilgili tespit ve tahminler, bize aynı konudaki görüşümüzü açıklama vesilesi yaratmıştır. Önce bu şairin ad veya unvanının ikinci kelimesi olan "Fakih" sözü üzerinde durmak istiyoruz: Bu sözün halk ağzında "fakı" veya "faki" biçiminde söylendiği bugüne kadar tekrar edilmiştir 7. Ancak Kamus Tercümesinde: "el-fakih 'emir' vezninde ve'1-fakih 'nedis' vezninde bâb-ı mezkûrlardan vaşflardır, cem c i 'fukahâ' gelir 'ulemâ vezninde...ve fakih şol aygıra ve poğura ıtlak olunur ki gebe olan ile olmayıp kösnük olanı temyiz eylemekte hazık ola..." 8 biçiminde ifade edilen karşılık, kelimenin okunuşu ve anlamı ile ilgili bilgilerimizi bir ölçüde değiştiriyor. Her şeyden önce "Fakih" sözü bütün zamanlarda mutlaka şeriat âlimi veya İslâm hukukçusu anlamında kullanılmamıştır. Ahmed Vefik Paşa'nm Lehçe-i 'Oşmâni'sinde "faki (fakı da okunabilir)" sözünün karşılığı olarak: "Mutlaka okur yazar, köy 5 Dehri Dilcin, Şeyyad Hamza. Yusuf ve Zeliha, TDK., İstanbul, 1946. 6 Semih Tezcan, "Anadolu Türk Yazınının Başlangıç Döneminde Bir Yazar ve Çarh-nâme'nin Tarihlendirilmesi Üzerine", Türk Dilleri Araştırmaları, C.4, (1994), (=Tezcan, Anadolu Türk Yazınının), s.75-78. 7 Redhouse, A Türkish and English Lexicon, Lübnan, 1974 [T. ^ü a and s.(for A. <JÜ) A learned man (in the eyes of the vulgar), i.e., one who can read and write.] 8 Mütercim Âsim, Kamus Tercümesi, İstanbul, 1305, C.IV, s.824.

Sulı, Suli, Sula, Şule, Süle ve Süli Fakih Rivayetleri Üzerine 17 imamı 9 ; "fakih" sözünün karşılığı olarak da: "Anlayıp beyan edici, ilm-i fıkh mütebahhiri, müteşerri, okumuş" 10 anlamlan verilmektedir. Öte yandan Şemseddin Sâmî, "fakih" için: " c İlm-i fıkh c âlimi, c ilm-i fıkh ile tevağğul eden" dedikten sonra köşeli ayraç içinde: "evâ'il-i devr-i 'Oşmâni'de ( ale'l-ıtlâk c ulemâya bu nâm verilirdi" 1 ' diyor. Yukarıda, sözlüklerden aktarılan maddelere göre "fakı" veya "faki" söyleyişinin "fakih"in değil, "nedis" veznindeki "fakih"in değişmiş biçimi olması gerektiği sonucu çıkmaktadır. Burada "fakih" veya "fakı" unvanıyla anılan şairlerin mutlaka din veya şeriat bilgini olması gerekmediği, bu kelimelerin okur yazar kişi anlamında da kullanılmış olabileceğini söylemek istiyoruz. Dehhânî'nin unvanı olarak kullanılan "hoca" sözünün de bu anlamda kullanıldığını tahmin etmek mümkündür. Suli (?) Fakih olarak tanınmış olan Yûsuf u Züleyhâ şairinin taşıdığı unvanın ilk kelimesi olan söze gelince, önce Tezcan'ın söylediklerini aktararak konuya girmek istiyoruz: "Yukarıda araştırmacıların bu yazarın adını Suli, Sulı, Süli, Süle, Sula olarak okuduklarım gördük. Ben şimdiye değin yazar adının ilk kısmı olarak kabul edilmiş olan bu kelimenin yazar adının bir parçası olduğunu sanmıyorum. Çünkü kullandığım yazmaların bazılarında Sula vb. okunmuş olan bu kelimenin bulunduğu yerde söyle, şöyle, bile, şol sözcükleri yer almaktadır. Eserin istinsahlan sırasında dikkatsizlikler sonucu ya da Fakih'e bir ad vermek kasdıyla bu sözcüklerin Sula/Suli'ye çevrilmiş olabileceğini düşünüyorum. Raif Yelkenci'nin özel kütüphanesindeki nüshaları görmüş olan D.Dilçin yazar adını Suli olarak vermiş, fakat yine aynı nüshaları inceleyen Dolu, Sula okumayı tercih etmiştir. Bu durum o nüshalarda da yazar adının tutarlı yani herkes tarafından aynı okunacak biçimde yazılmamış olduğunu göstemıektedir" 1 ". Tezcan, aynı sayfa altında yer alan 19 numaralı dipnotunda Mazıoğlu'nun "bu adı Savla okuyanlar olduğu" yolundaki ifadesini Türk Ansiklopedisi "Türk Edebiyatı (Eski)" maddesinden naklediyor. Yazar aynı sayfadaki 20 numaralı dipnotunda ise: 9 Ahmed Vefik Paşa, Lehçe-/ Os/nâni, Hazırlayan Recep Toparlı, TDK, Ankara, 2000, (=L.O, Toparlı), C.I, s.143. 10 L.O, Toparlı, C.IJ,s.611. " Şemseddin Sâmî, Kâmüs-ı Türki, Der-sa'âdet, 1317. 12 Tezcan, "Anadolu Türk Yazının...", s.74.

18 İsmail Ünver "Yanılıyor olabilirim, belki Sula/Suli vb. gerçekten bir kişi adıdır. Ancak böyle bir adı açıklamak hiç de kolay değildir. Sözlüklerde bunu açıklamaya yarayacak (Anadolu Türkçesinde kullanılan) bir sözcük bulunmuyor. Çin ve Arap kaynaklarına göre 8. yy.m ilk yarısında yaşamış bir Türgeş hükümdarının adı da Sulu'dur. Yine 8. yy. başlarında Cürcân hükümdarı olan Şul Tegin Yakut'un bildirdiğine göre Türk imiş... Bu hükümdarların soyundan olduğu rivayet edilen tarihçi, yazar ve satranç oyuncusu Su//için (Öİ.946) bkz. İslâm Ansiklopedisi, C.ll, s.22 ve dev. Fakat bu benzerlikler, büyük zaman farkı yüzünden fazla bir şey ifade etmez. Selçuklu, Anadolu Beylikleri ve Osmanlı döneminde benzer bir ada rastlanmıyor. Akla yakın gelen tek şey bu adı Süli okuyup bugünkü Sülü gibi Süleyman için bir küçültme saymaktır. Ne var ki bir yazarın böyle 'sakalı' bir ad taşımış olması da pek olası değildir." Tezcan'm bilim adamı titizliği, dikkati ve ihtiyatıyla yazdığı yukarıdaki cümleleri okuduktan sonra bundan on yedi yıl önce yazarın unvanmdaki bu kelimeyi "Suli (?)" olarak aktardığımızı hatırladık 1 "' ve yeniden düşünme ihtiyacı duyduk. Tezcan'm yazısıyla aynı yılda yayımlanan bir kitapta, yazıda sıralanan rivayetlerden birinin (Stile) benimsendiğini 14 ; Tezcan'm yazısından sonra yayımlanan bir kitapta ise o rivayetlere bir yenisinin eklendiğini 15 ve şairin Şule Fakı olarak anıldığını görüyoruz. Üzerinde bunca farklı rivayetlerin bulunduğu Yusuf u Züleyha şairi için kullanılan bu iki kelimenin ad mı, unvan mı olduğu konusunda Tezcan'm böyle bir kişi adı olamayacağı yolundaki düşüncesini haklı buluyor, her iki kelimenin de şairin unvanı olduğunu düşünüyoruz. "Fakih veya fakı" kelimeleri üzerinde yukarıda durmuştuk. Şairin unvanının ilk kelimesi üzerinde görüş bildirmeye geçmeden önce Eski Anadolu Türkçesi döneminde yazılmış eserlerde görülen yazı (hat) özellikleri üzerinde durmak gerekiyor: Bu dönem metinlerinde "harekeli nesih" kullanıldığı bilinmektedir. Ancak bunlar 13 İsmail Ünver, "Mesnevi", TD., S.415-420, (L986)s, s.44i. 14 Leylâ Karahan, Erzurumlu Darîr, Kissa-i Yûsuf, TDK., Ankara, 1994, s. 12-13. 15 Âmil Çelebioğlu, Türk Edebiyatında Mesnevî, Kitabevi, İstanbul, 1999, s.94.

Suh, Suli, Sula, Şule, Süle ve Süli Fakih Rivayetleri Üzerine 19 çoğu zaman nesih yazının bütün özelliklerini tam olarak göstermezler ve "bozuk nesih" diyebileceğimiz bir karakter sergilerler. Öte yandan, bu dönemde Türkçe kelimelerin yazılışında aynı sesi karşılayan harflerin yazılışında aynı metin içinde bile birlik bulunmayabilir. Dolayısıyla "şâd" harfinin yerine "sin" harfinin geçmesi, ayrıca müstensihin kelimeyi tanıyamaması nedeniyle Tezcan'm değindiği "Söyle", "Şöyle" gibi yanlış farkların doğması da beklenebilir. Yine buradan hareketle "Süli" ve "Süle" rivayetlerinin oluşumunda kelime başındaki "şâd-sin" değişiminin etkili olduğunu söyleyebiliriz. Söz konusu kelimenin sonundaki ı-i, a-e farklılıklarının da "bozuk nesih"le açıklanabilir bir yönü vardır: Bilindiği gibi kelime sonundaki "ye= J" 1 harfi kendisinden önceki "lâm= j " harfinin altına ters yönde kıvrılarak girebilir. Bu durumda kelimenin ikinci hecesini oluşturan "lâm" ve "ye" harflerinin birleşik yazımlarının zamanla "lâm" ve "he" harfi gibi değerlendirilmiş olması çok muhtemeldir. Bu durum "Sula", "Şule" ve "Süle" rivayetlerinin nasıl ortaya çıktığını açıklayabilir. Bundan sonra yukarıdaki rivayetlerden "Şuh" ve "Şuli" rivayetleri kalıyor. Kanımızca asıl araştırılması ve üzerinde durulması gereken rivayetler bunlardır. Tezcan'm yazısındaki 20. dipnotundan yukarıda alıntıladığımız parçada yer alan Sulu adlı Türgeş, Şul Tegin adlı Cürcân hükümdarları ile Şuli adlı tarihçi yazar ve satranç oyuncusu bizi "Şûl" adlı bir yer adı bulunup bulunmadığını araştırmaya yönlendirdi. İlk baktığımız Şemseddin Sami'nin Kâmûsü'l-A e lânî\ oldu. Orada şöyle deniyor: "Şül: Bilâd-ı Hazer'de bir kasaba olduğunu Yâküt-ı Hamavi beyân ediyor" 16. Aynı eserde bu kasabaya mensup olduğu için "Şuli" nisbesiyle anılan birkaç kişi vardır. Yâküt-ı Hamavi'nin«Mu'cemü'l-Büldân adlı eserine bakıldığında "Şül'"ün "Hazer" memleketinde ve "Der-bend" de denilen Bâbü'l-Ebvâb civarında bir şehir olduğu görülüyor 17. "Derbend" ve çevresinde Türklerin yaşadıkları ve bu çevre ile Anadolu arasında kültürel bağların mevcudiyeti göz ününde tutulursa şairimizin buradan Anadolu'ya geldiği yahut eserini orada kaleme aldığı 16 Şemseddin Sâmî, Kâmûsü'1-A 'lâm, C.IV, İstanbul, 1311, s.2973. 17 Şihâbü'd-din Ebi 'Abdu'Uâh Yâküt bin ' Abdu'llâh el-hamavi er-rümi el- Bağdâdi, Mu'cemü'l-Büldân, Lübnan, tarihsiz, CM, s.494.

20 İsmail Ünver ihtimalleri doğar. Ancak ne olursa olsun onu "Şûli Fakih" unvanıyla anmak yerinde olur. Eski Anadolu Türkçesiyle yazılmış manzum eserlerde sık rastlanan zihaflı okuma ile "Şüli"nin "Şuli", "Fakih"in de "Faki" veya "Fakı" biçimlerinde okunmuş ve yazılmış olabileceğini açıklamaya gerek yoktur.