T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI AÇIK ÖĞRETİM OKULLARI AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ - MESLEKİ AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ TARİH

Benzer belgeler
ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 1.Ders. Dr. İsmail BAYTAK. Orta Asya Tarihine Giriş

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti) Orta Asya da bilinen ilk teşkilatlı Türk devleti Hunlar tarafından kurulmuştur. Hunların ilk oturdukları yer

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST

Hazırlayan Muhammed ARTUNÇ 6.SINIF SOSYAL BİLGİER

TARİH KPSS İSLAMİYETTEN ÖNCE TÜRK DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE MEDENİYET ARİF ÖZBEYLİ

Bozkır hayatının başlıca ekonomik faaliyetleri neler olabilir

III. ÜNİTE: İLK TÜRK DEVLETLERİ 2. KONU: ORTA ASYA DA KURULAN İLK TÜRK DEVLETLERİ

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devleti): Asya Hun Devleti (Büyük Hun Devletî):

Türkiye'nin En Çok Satan. TARİH ten

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ PDF

70 inde doğuran ortalama 120 yıl yaşayan kanser bilmeyen Türkler

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 6.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri KÖKTÜRK DEVLET

/uzmankariyer /uzmankariyer /uzmankariyer

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 5.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri TABGAÇLAR

Edirne Tarihi - Bizans Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

Arap Yarımadasından Mezopotamya'ya gelen Sami kökenli bir kavimdir.

Nihat Sami Banar!ı, Resimli Türk Edebiyatı Tarihi, s 'ten özetlenmiştir.

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

İLK ÇAĞ UYGARLIKLARI MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI MISIR UYGARLIĞI İRAN UYGARLIĞI HİNT UYGARLIĞI ÇİN UYGARLIĞI DOĞU AKDENİZ UYGARLIĞI

tamamı çözümlü tarih serkan aksoy

6. ÜNİTE: Türklerde Sanat A. İLK TÜRK DEVLETLERİNDE SANAT

EMEVİLER VE ABBASİLER DÖNEMİ

Sosyal Bilimleri söyleyebilir ve yazabilir. Olay-görüş ve Olayı açıklayabilir. Temel insan haklarını söyleyebilir.

İnsanların var oluşundan yazının icadına kadar olan döneme denir. Tarih öncesi devirlerin birbirinden

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

T.C. SİNOP ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLGİLER ENSTİTÜSÜ TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

URARTU UYGARLIĞI. Gülsevilcansel YILDIRIM

Şehir devletlerinin merkezlerinde tapınak bulunurdu. Yönetim binası, resmî yapılar ve pazar meydanları tapınağın etrafında yer alırdı.

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

önce biz sorduk KPSS Soruda 92 soru GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR TARİH SORU BANKASI TAMAMI ÇÖZÜMLÜ Eğitimde

kpss Önce biz sorduk 120 Soruda 83 SORU Güncellenmiş Yeni Baskı Genel Yetenek Genel Kültür TARİH Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

ETKİNLİKLER/KONFERSANS

Sikkeler: (Sağda) Tanrısal gücün simgesi Ammon/Zeus un koç boynuzuyla betimlenen İskender. (Solda) Elinde kartal ve asa tutan Tanrı Zeus

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI 6. SINIF SOSYAL BİLGİLER DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU PLANI, KAZANIMLARI VE TESTLERİ

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BİRİNCİ KİTAP

Anadolu eski çağlardan beri insanların dikkatini çekmiş, önemli bir yerleşim ve uygarlık merkezi olmuştur.

AVRUPA DA MEYDANA GELEN TEKNİK GELİŞMELER : 1)BARUTUN ATEŞLİ SİLAHLARDA KULLANILMASI: Çinliler tarafından icat edilen barut, Çinlilerden Türklere,

YÜKSELME DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

İktisat Tarihi II. IV. Hafta

kpss Önce biz sorduk 120 Soruda 85 SORU Güncellenmiş Yeni Baskı Genel Yetenek Genel Kültür Lise ve Ön Lisans TARİH Tamamı Çözümlü SORU BANKASI

GÖÇ DUVARLARI. Mustafa ŞAHİN

/uzmankariyer /uzmankariyer /uzmankariyer. Değerli Kamu Personeli Adayları,

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ ARAŞTIRMA PROJELERİ YARIŞMASI ŞENKAYA İLÇE MERKEZİNİN MEKAN OLARAK DEĞİŞTİRİLMESİ PROJESİ ONUR PARLAK TUĞÇE YAĞIZ

ETKİNLİK - 1 BOŞLUK DOLDURMA

Yunan Medeniyeti kendinden sonraki Hellen ve Roma Medeniyetleri üzerinde etkili olmuştur.

Uygarlığın Doğuşu ve İlk Çağ Uygarlıkları Video Flash Anlatımı 2.ÜNİTE: UYGARLIĞIN DOĞUŞU VE İLK UYGARLI

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

Kafiristan nasıl Nuristan oldu?

İktisat Tarihi II. 1. Hafta

BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ

KPSS 2019 VİDEO DESTEKLİ KONU ANLATIMLI GENEL YETENEK - GENEL KÜLTÜR TARİH PRATİK BİLGİLER SINAVLARA EN YAKIN ÖZGÜN SORULAR VE AÇIKLAMALARI SORU

Mitoloji ve Animizm, Fetişizm. Dr. Süheyla SARITAŞ 1

İSLÂM ÖNCESİ İRAN DA DEVLET VE EKONOMİ -SÂSÂNÎ DÖNEMİ- (M.S )

YERYÜZÜNDE YAŞAM ANADOLU VE MEZOPOTAMYA UYGARLIKLARI

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

HELEN VE ROMA UYGARLIKLARI

COĞRAFİK UYGARLIKLAR. Mezopotamya ya kurulmuş devletler: Sümerler, Akadlar, Babiller, Assurlar ve Elamlılar dır. SÜMERLER AKADLAR ASSURLAR BABİLLER

Helen Birliği/İskender İmparatorluğu

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

Sorular 1. Aşağıdaki fotoğraflardan hangisi veya hangileri insanla ilgili özellikleri göstermektedir? I II III

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

3. BÖLÜM İLK TÜRK DEVLETLERİ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

DERS YILI MEV KOLEJİ ÖZEL ANKARA ANADOLU LİSESİ VE FEN LİSESİ 10. SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ YARIYIL ÖDEVİ

Svl.Me.Alev KESKİN-Svl.Me.Betül SAYIN*

ORTA ASYA TÜRK TARİHİ-I 7.ders. Dr. İsmail BAYTAK. İlk Türk Devletleri II. KÖKTÜRK DEVLETİ

Fen Bilimleri Dersi Kazanımları

ŞAMANİZM DR. SÜHEYLA SARITAŞ 2

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 2.Hafta. Dr. Osman Orkan Özer

Finlandiya nın Tarihçesi

İktisat Tarihi II. I. Hafta

Türk devletlerinde kağanın sarayında, kurultayda ve ziyafetlerde her boyun oturacağı yer "orun" ve kesilen hayvanın etinden alacakları pay "ülüş"

Yard. Doç. Dr. Ali AHMETBEYOĞLU

M.Ö. 1200' LERDEN GÜNÜMÜZE ANADOLU UYGARLIKLARI

İktisat Tarihi II

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin

III.BÖLÜM A - KARADENİZ BÖLGESİ HAKKINDA

kpss Yeni sorularla yeni sınav sistemine göre hazırlanmıştır. tarih soru bankası tamamı çözümlü osmanlı siyasi tarihi çağdaş türk ve dünya tarihi

5. ULUSLARARASI MAVİ KARADENİZ KONGRESİ. Prof. Dr. Atilla SANDIKLI

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

1- Kurnazlık: Oyunun stratejisini planlamak ve oyun kurallarını kendi çıkarları doğrultusunda kullanabilmek.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI.. LİSESİ TARİH I DERSİ BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROGRAMI (BEP) FORMU

M.Ö de Sümerler in dört tekerlekli savaş arabası

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

SABARLAR Türk Milli Kültürü, Türk Milli Kültürü, Belleten, Belleten,

SAAT KONULAR KAZANIM BECERİLER AÇIKLAMA DEĞERLENDİRME

EDİRNE UZUNKÖPRÜ DOĞAL ORTAMI TEMİZ HAVASI İLE SÜPER BİR YAŞAM BURADA UZUNKÖPRÜ DE. MÜSTAKİL TAPULU İMARLI ARSA SATIŞI İSTER YATIRIM YAPIN KAZANIN

SOSYAL BİLGİLER 7 ESKİ VE YENİ MÜFREDAT KARŞILAŞTIRMASI (ÜNİTE YERLERİ DEĞİŞTİRİLMEDEN)

Transkript:

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI AÇIK ÖĞRETİM OKULLARI AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ - MESLEKİ AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ TARİH 5 DERS NOTU YAZAR Erdoğan ERMAN ANKARA 2014

MEB HAYAT BOYU ÖĞRENME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI AÇIK ÖĞRETİM OKULLARI DERS NOTLARI DİZİSİ Copyright MEB Her hakkı saklıdır ve Millî Eğitim Bakanlığına aittir. Tümü ya da bölümleri izin alınmadan hiçbir şekilde çoğaltılamaz, basılamaz ve dağıtılamaz. Yazar Grafik Kapak : Erdoğan ERMAN : Hatice DEMİRER : Güler ALTUNÖZ

İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞI 1. KONU: TÜRKLERİN ANA YURDU 12 2. KONU: ANA YURTTA KURULAN İLK UYGARLIKLAR 12 3. KONU: HUNLARDAN ÖNCEKİ TÜRKLERİN YAŞAYIŞLARI 15 4. KONU: İSKİTLER (SAKALAR) 22 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 26 ÜNİTE 2 İLK TÜRK DEVLETLERİ 1. KONU: TÜRK ADININ ANLAMI VE KÖKENİ 32 2. KONU: BÜYÜK HUN DEVLETİ 34 3. KONU: KAVİMLER GÖÇÜ 42 4. KONU: AVRUPA HUN DEVLETİ 44 5. KONU: AKHUNLAR 50 6. KONU: KÖK TÜRKLER 53 7. KONU: UYGURLAR 66 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 72 ÜNİTE 3 DİĞER TÜRK DEVLETLERİ 1. KONU: KIRGIZLAR 78 2. KONU: SABARLAR (SİBİRLER) 82 3. KONU: AVARLAR 83 4. KONU: HAZARLAR 85 5. KONU: BULGARLAR 88 6. KONU: TÜRGİŞLER 92 7. KONU: KARLUKLAR 94 8. KONU: MACARLAR 95

9. KONU: PEÇENEKLER 95 10. KONU: UZLAR 97 11. KONU: KUMARLAR (KIPÇAKLAR) 99 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 102 ÜNİTE 4 İLK TÜRK DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE UYGARLIK 1. KONU: TOPLUM YAPISI 108 2. KONU: DEVLET YÖNETİMİ 110 3. KONU: ORDU 119 4. KONU: DİN VE İNANIŞ 123 5. KONU: HUKUK 126 6. KONU: YAZI, DİL VE EDEBİYAT 128 7. KONU: EKONOMİ 132 8. KONU: SANAT 136 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 142 ÜNİTE 5 İLK TÜRK DEVLETLERİNİN DİĞER DEVLETLERLE İLİŞKİLERİ 1. KONU: TÜRK-ÇİN İLİŞKİLERİ 147 2. KONU: TÜRK- MOĞOL İLİŞKİLERİ 153 3. KONU: TÜRK-ARAP İLİŞKİLERİ 154 4. KONU: TÜRK-İRAN İLİŞKİLERİ 157 ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME 159 SÖZLÜK 161 KRONOLOJİ 170 KAYNAKÇA 174

1. ÜNİTE TÜRKLERİN TARİH SAHNESİNE ÇIKIŞLARI

Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. Türklerin ana yurdunun neresi olduğu ve coğrafi özellikleri hakkında çıkarımlarda bulunabileceksiniz. 2. 2.Anayurtta kurulan uygarlıkları ve bu uygarlıklara ait özellikleri öğreneceksiniz. 3. 3.Hunlardan önceki Türklerin yaşayışları ve İskit Türkleri hakkında çeşitli bilgiler edineceksiniz. ANAHTAR KAVRAMLAR KONARGÖÇER SAKALAR BOZKIR GÖÇ ORTA ASYA MEDENİYET KÜLTÜR 10

GİRİŞ Sevgili Öğrenciler! Türkler tarih boyunca çok geniş coğrafi mekânlara dağılmış ve her zaman için bulundukları yerlerde etkili olup, tarihin uzun bir döneminde dünya siyasetine yön vermişlerdir. Bu ünitemizde tarihe yön vermiş bir millet olan Türklerin ilk anayurdunun neresi olduğu ve buralarda oluşan uygarlıklar konusunu sizlerle paylaşacağız. OKUYALIM Orta Asya nın kuzey kısmı iğne yapraklı ağaçlardan oluşan Tayga ormanları ile kaplıdır. Tayga ormanlarını bozkır kuşağı takip eder. Altay ve Sayan dağları ile ortadan kesilen bozkır kuşağı, bu dağların doğu ve batı taraflarında tekrar meydana çıkar ve devam eder. Bu şeridin güneyinde uzanan kumlu bozkırlar ise, yer yer çöllerle son Resim. 01.01: Orta Asya dan Bir Görünüm bulur. Bozkırlarda tayga ormanlarının yerini, ilkbaharda süratle yeşeren ve çiçeklenen, fakat kısa sürede kuruyan otlar alır; ağaçlar ise küçülür ve seyrekleşir. Aşağı-yukarı 1500 metre yükseklikte bulunan bozkır yaylalarının tipik hayvanı, sürüler halinde beslenen kuyruklu ve kuyruksuz koyundur. Atın ve bir görüşe göre de çift hörküçlü devenin vatanı bu bozkır sahasıdır. Ayrıca, bölgede bol miktarda bıldırcın, ibibik, gökkarga, arıkuşu, sungur, doğan, toy, keklik, üveyik, çulluk gibi kuşlar da bulunur. Orta Aya da sert bir kara iklimi hüküm sürer. Kışlar dondurucu ve fırtınalı, yazlar ise kavurucu sıcaklarla kurak geçer. Yağışlar yetersiz olup, metrekareye düşen yağış miktarı 550 kg civarındadır. Yazın ara sıra gelen şiddetli sağanaklar bile kuraklığı gideremez. Sıcak kuru kara rüzgârları, bazen boraya (boran) dönüşür ve etrafı toz duman içinde bırakır. Anayurdun(Orta Asya) gerek çevre, gerekse iklim şartları tarıma yeteri kadar imkân tanımaz. Başlıca geçim kaynağı hayvan ve hayvan ürünleridir. Fakat kışın sık sık görülen kar fırtınaları, hem insanlar hem de hayvanlar için felâketler getirir ve hayatı son derece güçleştirir. Salim KOCA, Türk Kültürünün Temelleri, s,13,14 ten özetlenmiştir.? Yukarıdaki görsel ve metinden yararlanarak Orta Asya nın coğrafi özelliklerinin Türkler in yaşayışlarına etkileri hakkında neler söylenebilir? 11

1. TÜRKLERİN ANA YURDU Türklerin ana yurdu Orta Asya dır. Orta Asya; Asya Kıta sının ortasında yer alır. Doğudan Kingan Dağları, kuzeyden Sibirya, batıdan Hazar Denizi, güneyden Hindikuş ve Karanlık Dağları ile çevrilidir. Bu geniş coğrafî bölgede Türklerin ilk ana yurdunun Ural-Altay Dağları ve Hazar Denizi arasında kalan bölge olduğu kabul edilir. Sert karasal iklimin hüküm sürdüğü Orta Asya, etrafı dağlarla çevrili geniş düzlüklerden ve yüksek platolardan oluşan coğrafî bir yapıya sahiptir. 2. ANAYURTTA KURULAN İLK UYGARLIKLAR Kültür; bir toplumun sahip olduğu dil, din, gelenek, sanat ve hayat tarzı g unsurların bir bütünüdür. Bir başka deyişle, bir milletin tarihi boyunca meydana maddî ve manevî değerlerin bütünüdür. Medeniyet (uygarlık ) ise insanlığa mal olmuş, bütün insanlık tarafından beğeni] ve benimsenen ortak değerlerdir. Örneğin; İslam Medeniyetinin içinde Arap, Fars ve Türk kültürleri bulunmaktadır. Kültür millîdir, uygarlık ise insanlığın ortak malıdır. Bir kültürün oluşmasında, içinde yaşanılan coğrafyanın özellikleri, insanların ihtiyaçları ve doğa ile olan ilişkileri önemli etkiler gösterir. Yapılan kazılar sonucunda Orta Asya da Yontma Taş Devri ne kadar uzanan oldukça gelişmiş kültürler meydana çıkarılmıştır. Bu kültürlerin merkezleri en eski Türk yurdu ile Türkler in yayıldıkları sahalarda bulunmaktadır. Bu yerlerde kurgan diye tarif edilen mezar odalarında ele geçen türlü eserlerle M.Ö. 4 bin yıllarından itibaren Orta Asya da oluşturulan kültürlerin özellikleri hakkında bilgi edinmek mümkün olmaktadır. Daha sonraki dönemlerde atlı-göçebe Türk medeniyetinin temelini oluşturan bu kültürleri inceleyelim. A. Afanesyovo Kültürü (M.Ö.3000-1700): Türk anayurdunda en eski kültüre Abakan bölgesinde rastlanmıştır. Abakan veya Afanesyovo adıyla anılan bu kültür, batıda İtil (Volga) nehrine, güneyde Altay dağlarına kadar olan geniş bir sahaya yayılmıştır. Çakmak taşından ok uçları, kemik iğneler, bakır bizler, bıçaklar, küpeler ve türlü maden işleme âletleri bu kültürün belli başlı eserleridir. Afenesyova kültüründe insanlar avcılık yapıyor ayrıca at ve koyun da besliyorlardı. 12

Harita 01.01: Orta Asya da Kurulan İlk Uygarlıklar B. Andronovo Kültürü (MÖ. 1700-1200): Afanesyovo nun devamı olarak kabul edilen Andronovo kültürü, Tanrı dağları ve Balkaş gölünden Yayık nehrine kadar uzanan bozkır sahasında gelişmiştir. Bu kültürü oluşturanların Türkler in ataları olduğu tespit edilmiştir. Bu kültürün en önemli buluntuları geniş ağızlı, düztabanlı, kulpsuz ve süslü kaplar, taş kaşıklar, ok uçları, kemik iğneler, kabzalı hançerler, saplı baltalar ile inci ve küpe gibi süs eşyalarıdır. Ayrıca tunçtan ve altından yapılmış eşyalar da ilk defa bu kültürde görülmüştür. Çinliler, tunç yapmayı Andronovo insanından yani Türkler in atalarından öğrenmiştir. Andronovo kültürünün temsilcileri, atın ve koyunun yanında deve ve sığır gibi hayvanları da beslemeyi öğrenmişlerdir.? Androva kültürünün özellikleri ve başka uygarlıklara etkileri hakkında neler söylenebilir? 13

C. Karasuk Kültürü (MÖ. 1200-700): Karasuk kültürü, Yenisey ırmağı çevresinde ortaya çıkmıştır. Bu kültürde Andronovo geleneği devam ettirilmekle beraber, yenilik olarak demir madeni bulunmuş ve işlenmesine başlanmıştır. Bundan başka, dört tekerlekli arabalar ve keçeden Türk derme çadırları, ilk defa bu kültürde ortaya çıkmıştır. Karasuk kültürünün insanı, koyun yapağısını dokuyarak elbiseler yapmasını da biliyordu.? Karasuk kültürünü Andronava ve Afenesyova kültürlerinden ayıran özellikler nelerdir? D. Tagar ve Taştık Kültürü (MÖ. 700-100): Karasuk kültüründen sonra Abakan ve Minusinsk bölgesinde Tagar kültürü gelişmiştir. Tagar kültürüne ait tunçtan iki yanı keskin bıçaklar, hançerler ve çok sayıda ok uçları ile süslü altın ve tunç tokalar, iğneler, taçlar, bilezikler, küpeler, taraklar ve saplı tunç aynalar bulunmuştur. Eşyalar üzerine işlenen hayvan başı motifleri, daha sonraki Orta Asya Türkleri nin geliştireceği hayvan sanatının temelini oluşturacaktır. Tagar kültürü, MÖ. 300 yıllarından itibaren Taştık kültürü adıyla yeni bir gelişme göstermiştir. Tagar ve Taştık kaya resimleri ile mezarlarında ele geçen çeşitli buluntular, Türk kültürünün bütün özelliklerini yansıtmaktadır.? Tagar ve Taştık kültürlerinin Türk kültür tarihi açısından önemleri hakkında neler söylenebilir? E. Anav Kültürü (MÖ. 4000-1000): Orta Asya da en eski medeniyet merkezlerinden biri de Batı Türkistan da Aşkabad yakınlarında bulunan Anav bölgesidir. Anav da yapılan kazılarda oldukça gelişmiş yerleşik bir kültüre rastlanmıştır. Anav kültürünün insanı, güneşte kurutulmuş tuğlalardan yapılan evlerde oturuyor; koyun, sığır gibi hayvanları besliyor; çiftçilik yapı- Resim 01.02: Anav ın Kuzey ve Güney Kurganlarında Bulunan Boyalı Çömlek Parçaları 14

yordu. Bu kültürün insanı, arpayı, buğdayı dibeklerde öğütmesini ve bakırdan süs eşyası yapmasını biliyordu. Anav kültürüne ait dokuma parçaları, nakışlı seramik parçaları ve süs eşyaları insanlık tarihine ait en eski eserler olması açısından önem taşımaktadır.? Anav kültürünün özellikleri nelerdir? 3. HUNLARDAN ÖNCEKİ TÜRKLERİN YAŞAYIŞLARI Hunlardan önce, henüz teşkilatlı bir topluluk haline gelememiş olan Türkler, toplayıcılık, avcılık ve göçebelik aşamalarını takiben yerleşik hayata geçmişlerdir. Bozkırın zor koşulları Türklerin karakterini etkilemiş, bu zor koşullar, onlara güven, güçlü bir irade, dayanıklılık ve kanaatkârlık gibi özellikleri kazanmalarını sağlamıştır. Türklerin Orta Asya da yaşayışlarını anlatan aşağıdaki metni okuyunuz. OKUYALIM ATLI-GÖÇEBE TÜRK MEDENİYETİ VE ÖZELLİKLERİ Orta Asya nın son derece elverişsiz olan tabiat ve iklim şartları, Türkler i devamlı bir mücadelenin içine itmiştir. Türk karakteri, yaşayışı, dini inancı, dünya görüşü, sanat anlayışı örf ve âdetleri üzerinde derin izler bırakan bu mücadele iki yönlüdür: 1- Tabiata hâkim olmak için mücadele, 2- Yaşamak için mücadele. Türkler her şeyden önce kendilerini tabiata uydurmaları, yani onun kadar sert olmaları gerekmiştir. Aksi takdirde Resim 01.03: Konar-Göçer Hayatında Kullanılan Çadır Örnekleri yaşamaları imkânsız olurdu. Zamanımızda bir bilginin dediği gibi, onlar sert ve acımasız tabiat ve iklim şartlarına karşı cesaretle meydan okumuşlar ve yine ona en uygun tepkiyi göstermişlerdir. Sonunda tabiata hâkim oldukları gibi, onun gerektirdiği karakteri de almışlardır. Yani; maddî ve manevî dayanıklılık, demir gibi bir irade, kendine güvenmek, disiplin severlik, ileri görüşlülük, kararlılık, kanaatkârlık onların 15

karakterinin başlıca özelliği olmuştur. Ayrıca, millî dayanışma anlayışının icabı olarak fedakârlık, bağlılık, dostluk, minnettarlık, vefa, samimiyet, mertlik, dürüstlük, cömertlik ve konukseverlik gibi ahlaki özellikler de onlarda pek erken zamanlarda gelişmiş ve yerleşmiştir. Türkler in asıl başarıları, içinde yaşadıkları çevreye uygun hayat tarzını gerçekleştirmiş olmalarıdır. Bu atlı-göçebe hayatıdır. Bundan dolayı kurdukları medeniyete de, Atlı-Göçebe Medeniyet adı verilmiştir. Atlı-göçebe hayatın temelini Andronovo kültürü oluşturur. At, göçebe hayatın temel unsurudur. Göçebenin günlük hayatı atın üzerinde geçer. Büyük sürülerin sevk ve idaresi, hayvanların bir arada tutulması ve korunması otlakların önceden seçilmesi ve elde tutulması gibi bozkır ekonomisi için gerekli bütün işler, zamanın en süratli vasıtası olan at sayesinde gerçekleştirilir. Daha da önemlisi, devlet at üzerinde kurulur ve at üzerinde yönetilir. Atı evcilleştirip binen ve ondan bir savaş aracı olarak ilk yararlanan kavim Türkler dir. Başta Çinliler olmak üzere Avrupalı bütün kavimler ata binmeyi Türkler den öğrenmişlerdir. Göçebe hayatta atın yanında demirin de önemli bir yeri vardır. Demir, silâh sanayinin başlıca madenidir. Andronovo kültürünün son zamanlarında yavaş yavaş görülmeye başlayan demir, MİÖ.1000 yıllarından itibaren Orta Asya da yaygın bir şekilde kullanılır olmuştur. Orta Asya Türk kavimlerinin göçebelikleri amaçsız gezgincilik arzusundan değil, sürülerine taze ot ve su bulmak düşüncesinden kaynaklanıyordu. Bundan dolayı, hayat yaylak (yazın geçirildiği yer) ve kışlak (kışın geçirildiği yer) arasında düzenli gidip-gelme şeklinde geçiyordu. Yazlık otlaklar bütün Resim 01.04: Orta Asya da Bir Bozkır oymağın ortak malı olduğu halde, kışlık konaklar ferdin mülkü sayılıyordu. Onlar, ancak göçebelik hayatın ve tabiat şartlarının müsaadesi ölçüsünde tarımla ilgilenebiliyorlardı. Orta Asya nın son derece sert olan iklim şartları, şahsını, ailesini ve malını korumak isteyen herkesi asker olarak yetiştirmek zorunda bırakıyordu. Bundan dolayı, eski Türkler de halk ordu, ordu da halk idi. Salim KOCA, Türk Kültürünün Temelleri,S,17,18,19 16

? Metinde verilen bilgilere göre, 1.Türkler yaylak kışlak hayatını hangi sebeplerden dolayı tercih etmişlerdir? 2.At ın Türklerin yaşantısındaki önemi hakkında neler söylenebilir? 3. Türklerde erken dönemlerden itibaren ordu-millet kavramının gelişme sebepleri nasıl açıklanabilir? Orta Asya Türk Göçleri ve Sonuçları OKUYALIM TÜRKLERİN GÖÇLERİ VE YAYILMALARI Türklerin ilk ana yurdu, Altay ve Sayan (Kögmen) dağları çevresi ile bu dağların kuzey batı bölgeleridir. Fakat diller üzerinde yapılan çalışmalarla Türk anayurdunun bu bölgelerle sınırlı kalmadığı, Türklerin buradan doğuya, batıya ve güneye doğru gittikçe yayıldıkları anlaşılmaktadır. Meselâ Türkler, M.Ö. 2 bin yıllarının ortalarından itibaren Altay dağlarından Ural dağlarına ve Yayık nehrine kadar olan geniş bozkır sahaya tamamen yayılmışlardır. Türklerin batıya doğru yayılmalarında Orta Asya nın coğrafyası âdeta yön ve yol gösterici bir rol oynamıştır. Türk anayurdundan batıya Harita 01.02: Türklerin Anayurdu ve Göç Yolları 17

doğru yayılan Türkler, Altay ve Tanrı dağlarının birbirine en çok yaklaştığı yerde batıya açılan bir düzlükle karşılaşmışlardır. Coğrafyacıların Cungarya, Türklerin ise Yarış Ovası adını verdikleri bu düzlük, tabiatın kavimlere açtığı âdeta bir kapı durumundadır. Bundan sonra Cungarya nın hemen batısında ortaya çıkan Tarbagatay dağlık arazi ise, Türklerin önünde önemli bir engel teşkil etmemiştir. Tarbagatay dan kolayca aşan Türkler, Kırgız bozkırı veya Turan ovası adı verilen bugünkü Kazak bozkırlarını tamamen kaplamışlardır. Kavimler, göç ve yayılmalarında genellikle aşılması güç dağ, nehir, orman ve deniz gibi tabiî (doğal) engellerden daima kaçınarak, kendilerine daima düz ve engeli az zeminler aramışlardır. Zira, büyük doğal engeller hareketi ve ilerlemeyi zorlaştırdığı gibi, bazen de imkânsız hale getirmekteydi. İpek Yolu, kavimlerin göç ve yayılmalarında âdeta doğal bir yol durumundaydı. Türk ana yurdundan çıkan Türk topluluklarının bir kısmı kuzey ipek Yolu nu izleyerek, batıya doğru göç etmişler ve yayılmışlardır. Hun, Ogur (Oğuz), Dokuz Oğuz, Avar ve Ak-Hun gibi Türk toplulukları bunlardan bazılarıdır. Genel Türk Tarihi Ansiklopedisi 1.Cilt S,453,454? Yukarıdaki metinde verilen bilgilere göre Orta Asya nın coğrafi özelliklerinin Türklerin farklı yerlere göç etmelerindeki etkisi hakkında neler söylenebilir? Göç kişilerin ya da toplulukların bir yerleşim bölgesinden diğerine giderek meydana getirdikleri yer değiştirme hareketidir. Orta Asya da yaşayan Türkler coğrafi, siyasi ve ekonomik nedenlerden dolayı MÖ. XVI. yüzyıldan itibaren değişik zamanlarda yaşadıkları yerlerden göç etmişlerdir. Bu göçler MS 11. yüzyıla kadar devam etmiştir. Bu göçlerle Türkler; Asya, Avrupa ve Afrika kıtasının değişik bölgelerine yerleşmişlerdir. Orta Asya Türk Göçlerinin Nedenleriı Tabii Afetler Nüfus Artışı ve Otlak Yetersizliği Kuraklık, Salgın hastalıklar, soğuklar, iklim şartlarının tarıma elverişli olmaması. Bunların sonucunda anayurtta yaşam şartlarının son derece güçleşmesi. Anayurt topraklarının, hızla çoğalan Türkler e geçim bakımından yetersiz kalması. Otlakların da sayısı gittikçe artan sürülere yetmemesi. 18

Siyasi Anlaşmazlıklar Bağımsızlık Düşüncesinin Güçlü Olması Fetih Arzusu ve Yeni Vatanlar Kurma Fikri Türk boyları arasında siyasal anlaşmazlıklardan dolayı savaşlar çıkması, Çin, Kitan ve Moğol baskıları, Türk boylarının birbirine bağlılığı (göç eden bir boyu diğer boyların takip etmesi), yeni yurtlar edinme düşüncesi. Türk boylarının bağımsızlıkları tehlikeye düştüğünde, bir başka topluluğun egemenliği altına girmektense özgür yaşayabilecekleri yerlere göç etmeleri. Türklerin yeni yerler fethedecek hayat şartlarına ve vasıtalara sahip olması. Orta Asya Türk Göçlerinin Sonuçları 1. Türk topluluklarının, göç ettikleri bölgelerde (Anadolu, Suriye, Orta Avrupa ve Sibirya) yeni devletler kurmaları Türk kültürünün yayılmasına neden olmuştur. 2. Türkler, egemenlik kurdukları bölgelerde yaşayan toplulukları idari ve askeri alanlar başta olmak üzere pek çok alanda etkilemişlerdir. Resim 01.05: Türklerin Göçleri İle İlgili Temsili Resim 3. Türklerin, göç ettikleri bölgelerde yaşayan yerli halk ile kaynaşarak yeni kültürler oluşturmaları Türk topluluklarının birbirlerinden farklı özellikler kazanmalarına ortam hazırlamıştır. 4. Türk göçleri, Asya ile Avrupa nın siyasi ve kültürel yapısında önemli değişikliklere neden olmuştur. 5. Kavimler Göçü gibi dünya tarihine yön veren önemli olaylara zemin hazırlamıştır. 6. Türklerin değişik bölgelere yayılmaları, Türk tarihinin belli bir bölgede bir bütün halinde incelenmesini zorlaştırmıştır. 7. Türk boylarından bazıları göç ettikleri bölgelerdeki kültürlerin etkisiyle ve nüfus bakımından azınlıkta kalmalarından dolayı milli benliklerini koruyamamışlardır. 19

? Türk topraklarına yerleşmeleri, tandaşların bir kısmının Türkiye nin Hatay iline yerleşmeleri, Yukarıda verilen olayları göçlerin sebepleriyle ilişkilendirdiğinizde neler söyleyebilirsiniz? Türklerin; atı evcilleştirmiş olmaları, göçebe bir hayat sürmeleri, at arabası ve tekerleği kullanmaları Orta Asya dan yapılan göçleri kolaylaştırmıştır. Türkler gerek milattan önce gerekse milattan sonraki zamanlarda anayurttan dünyanın öteki yerlerine göç etmişlerdir. 1100 yıllarında daha da yoğunlaşmıştır. Bu tarihte kalabalık Türk boyları Çin in Kansu ve Ordos bölgelerine yayıldılar. Diğer bir topluluk ise, İran üzerinden Mezopotamya ve Anadolu ya kadar ilerlemiştir. Yakut ve Çuvaşlar, Sibirya ya doğru göç ettiler. Çuvaşlar, daha sonra batıya yönelerek, Ural dağlarının güneyine yerleşmişlerdir. M.Ö. 1000 yılı başlarında, Türk boylarından bazıları Hindistan ın İndus-Pencap bölgesine doğru yayılmaya başlamıştır. batıya doğru yapılmıştır. Güneye olan Türk göçünün iki hedefi vardı. Bunlardan biri Kuzey Çin, diğeri de Kuzey Hindistan dı. Kuzey Çine sadece akınlar düzenlemekle kalmamışlar ayrıca burada çeşitli isimlerle devletler kurmuşlardır. Meselâ Tabgaç Devleti ni kuran bir Türk Hanedanıydı. Tabgaçlar IV. yüzyılın ikinci yarısına doğru Kuzey Çin i ele geçirip iki asırdan fazla Çin in hakimi olmuşlardır. Türkler batı yönündeki göçlerinde iki yol kullanmışlardır. Bunlardan biri kuzey yolu diğeri de orta yol olarak adlandırılır. Kuzey yolunu kullanan Türklerden bir kısmı Hazar denizi ve Karadeniz in kuzeyindeki bozkırlarda, Balkanlarda ve Orta Avrupa da güçlü devletler kurdular (Hunlar, Avarlar, Bulgarlar, Macarlar, Peçenekler, Kumanlar, Oğuzlar). Orta yolu kullanan Türkler ise Ortadoğu ya hakim oldular. XI. yüzyılda ise kalabalık Oğuz boyları, Maveraünnehir den hareket edip, İran üzerinden Anadolu ya girmeye başlamışlar bu göçler ve fetihler sonucunda Anadolu ya yerleşerek burada yeni yurtlarını kurmuşlardır. 20

OKUYALIM TÜRK GÖÇLERİ NİN ÖNEMİ Türklerin dünya coğrafyası üzerinde yayılma ve yaşamaları üç bölümde değerlendirilebilir. Bunlar: 1. Türklerin Orta Asya dan kapalı olarak kaldıkları devre, 2. Orta Asya dan çıkarak Türklerin birliğini sağlamış tek ve büyük imparatorluklar olarak çok geniş topraklara hükmettikleri ve çeşitli yerlere dağıldıkları devre, 3. Türklerin doğu ve batıda bağımsız devletler veya topluluklar halinde yaşadıkları devre. Türklerin bu denli dinamik dünya tarihine tesir etmeleri ve yön vermeleri, 16.asırda olduğu gibi bazı asırların Türk asrı olarak nitelenmesine sebep olmuştur. 16.asrında dünyada mevcut ilk beş büyük devlet, Türkler tarafından kurulup yönetildiği gibi bu ülkelerde yaşayan nüfus 270 milyon civarındaydı ve bu rakam o zamanki 540 milyon civarında olan dünya nüfusunun yaklaşık yarısına eşitti. Türklerin ilk yurtları Orta Asya dan çıkıp diğer yerlere yayılmaları ve buralara hükmetme gayretleri, diğer toplum ve milletler ile çeşitli temas ve kültürel ilişki içinde bulunmalarına sebep olmuş. Bu temas ve kültürel ilişki ise; 1. Bazı Türk grubu ve toplumlarının yabancı kültürlerin etkisi ve baskısı altında Türklük özelliklerinin kaybetmelerine 2. Bazı başka toplum veya milletlerin Türk kültürü etkisi altında Türkleşmelerine neden olmuştur. Batıya göç eden Türklerin bir kısmı Ön Asya ya (Anadolu) yerleşerek sırası ile Selçuklu, Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurmuşlardır. Yani Türkiye Cumhuriyeti, Selçuklular ve Osmanlıların varisi ve devamıdır. Geniş topraklara yayılmış, değişik din, dil ve ırktan oluşan Osmanlı Devleti yıkılırken yerine aynı dil, din ve ırka sahip millî bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştur. Meşkure Yılmaz, Türklerin Dünyası, s,18. 21

? Metinde verilen bilgilerden yararlanarak aşağıdaki soruları cevaplandırınız. 1. Türk göçlerinin dünya tarihindeki önemi ile ilgili neler söylenebilir? 2. Türklerin başka kültürlerle temaslarının olumlu ve olumsuz yönleri hakkında neler söylenebilir? 3. Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluşu ile Orta Asya göçleri arasında nasıl bir ilişki kurulabilir? Göçlerden Sonra Ana Yurdun Durumu Türk boylarının hepsi göçlere katılmadı. Ana yurtta kalan Türkler İrtiş, Selenga ve Orhun ırmakları ile Baykal gölü dolaylarında varlıklarını devam ettirerek burada büyük devletler kurmuşlardır. (Büyük Hun, Kök Türk ve Uygur devletleri). 4. İSKİTLER İskitler doğudan batıya doğru kavimlerin birbirlerini sıkıştırmaları sonucunda tarih sahnesine çıkmışlardır. Orta Asya da Hazar denizi ile Tanrı Dağları arasındaki geniş topraklarda yaşayan İskitler dış baskılar sonucunda MÖ 7. Yüzyıl sonlarında Kafkasya üzerinden Karadeniz in kuzeyine gelip yerleşmişlerdir. Tarihçi Herodot Asya da yaşayan İskitlerin Massagetlerle yaptıkları savaşta yenildiklerini ve bundan dolayı batıya doğru yayıldıklarını bildirmektedir. Arkeolojik buluntulara göre İskitler MÖ 1.bin yıl içerisinde Tuna Nehri nden Çin in batı sınırına kadar uzanan oldukça geniş bir sahaya yayılmışlardır. İskitler eski Yunanlılar tarafından İskitler, Persler tarafından ise Sakalar olarak adlandırılmışlardır. Kimmerlerin peşinden Kafkasları aşarak Anadolu ya giren İskitler, Kızılırmak ın doğusunda kalan bölgelerin tamamına egemen olmuşlardır. Medlerle birleşerek Urartu Devleti ni yıkan İskitler, Suriye üzerinden Mısır a kadar olan bölgelere saldırılarda bulunmuşlardır. Medler ve Perslerle uzun süre savaşlar yapan İskitlerin mücadelelerinin önemli bir kısmı İskit hükümdarı Alp Er Tunga ile Pers hükümdarı Kirus arasında geçmiştir. Bu mücadeleler Firdevsi tarafından yazılan ve İran destanı olarak bilinen Şehname ye konu olmuştur. Firdevsî Alp Er Tunga dan Efrasiyap adı ile bahsetmektedir. Siyasî varlıklarını M.Ö. 2. yüzyıl sonlarına kadar sürdüren İskitler, Moğol istilâsı sırasında kuzeye çekilerek Sibirya ya yerleşmişlerdir. Bugün Sibirya da yaşayan Yakut Türkleri İskitlerin torunlarıdır. 22

İskitlerin Yaşayışları: TARİH 5 Tarihçi Herodota göre, İskitler başlarına yüksek, yukarıya doğru sivrilerek yükselen başlıklar giyerlerdi. Savaş aracı olarak yay, hançer ve balta taşırlardı. İskitler, adı bilinen ilk atlı-göçebe kavimdirler. Kadınları ve çocukları çadırlarını üzerine kurdukları arabalarda, erkekleri ise atlar üzerinde göçerlerdi. Onlar, yerleşik hayata geçerek ziraat ve ticaretle uğraşan soydaşlarını küçük görmüşler ve kendileri ile eşit saymamışlardır. Geleneklerine son derece bağlı olan İskitler yabancı geleneklere özenenleri sert bir şekilde cezalandırırlardı. İskitler, keçeden kubbeli derme çadırlarda otururlar, kımız içerlerdi. Ayrıca, sütün yağını alıp, geriye kalanını yoğurt veya çökelek yaparlardı. Elbise olarak, belden kemerle sıkılan uzun etekli ceketler ile pantolon ve bot giyerlerdi. Başlarına uzun külahlar (sivri börkler) geçirirlerdi. Saçlarını kesmezler, sakallarını ise tıraş ederlerdi. Resim 01.06: İskitler Dönemine Ait Altın Plaka İskitliler ata binmekte çok başarılıydılar. Ata binenin dengesini sağlamasına yardımcı olan üzengi de, ilk defa İskitler tarafından kullanılmıştır. Din: İskitlerde çok tanrılı bir din anlayışı vardı. Baba denilen Gök Tanrısı, tanrıların en büyüğüydü. İskitler, tapınak ve tanrı heykeli yapmazlar fakat, Savaş Tanrısı için her yıl, iki metre yüksekliğinde bir odun yığını yaparak bunun üzerine, Savaş Tanrısını simgeleyen bir kılıç dikerlerdi. İskitler, tanrılarına çeşitli hayvanları adayarak kurban ederlerdi. En çok, at kurban edilirdi. İskitlerde, ruhsal hayata inanmak büyük önem taşıyordu. Kutsal saydıkları her şeyin ve cismin bir ruh taşıdığına inanırlardı. Fal baktırmak ve büyü yaptırmak toplumda yaygındı. Falcılar, kavak dallarına bakarak ya da ıhlamur kabuklarını parmaklarına dolayarak fala bakarlar ve gelecekten haber verirlerdi. İskitler cenaze törenlerinde yüzlerini bıçakla çizerek kan akıtırlar, yüksek sesle ağlaşırlar ve ölülerini çok sevdikleri atlarıyla birlikte gömerlerdi. Ayrıca ölen kişiyi mumyalarlardı. Sanat: Heredot; İskitler in çok medenî bir millet olduğunu belirtmiştir. Onlar gümüş işçiliğinde, dişçilikte ve çıkıkları sarmakta ustaydılar. Çin ülkesinden Tuna boylarına kadar uzanan geniş bozkırlarda İskitler e ait çeşitli silâhlar, binit ve koşum takımları, kaplar ve vazolar, kemer tokaları, kopçalar, aynalar ve birçok süs eşyaları ele geçmiştir. İskit sanatında Orta Asya Türk sanatının 23

özünü oluşturan hayvan üslubu görülür ve bu sanat tarzı İskitler tarafından geliştirilmiştir. Eşyalarını geyik ve kuş gibi hayvan resim ve kabartmalarıyla süsleyen İskitler hayvan motifini hem süs hem de kötü ruhların etkisinden korumak amacıyla kullanmışlardır. İskitler maden işlemekte ustaydılar. Onlar için Bozkırların Kuyumcuları denilmiştir. Sanat alanında Yunanlıları da etkileyen İskitlerin kullandıkları altın ve gümüşten at koşum takımları ile kemer tokalar daha sonraki dönemlerde Yunanlılar tarafından örnek alınmıştır. Resim 01.07: İskitlere Ait Sanat Eserleri? 24

OKUYALIM İSKİTLER İskitlerin hayat tarzları, kullandıkları arabalar, besledikleri hayvanlar, ata iyi binebilmeleri ve hayatlarının büyük bir kısmının at üzerinde geçmesi diğer eski Türk topluluklarını hatırlatmaktadır. Aynı hayat tarzı bozkır Türk topluluklarında vardır. İskitlerin gelenek ve göreneklerine bağlılıkları, genelde at kurban etmeleri ve onlarda domuz kültürünün olmaması, hatta ölü gömme adetleri eski Türk topluluklarınkine aynen uymaktadır. İskit kurganlarından çıkarılan sanat eserleri de büyük önem taşımaktadır. Göçebe Hayvan Üslûbu adı verilen ve stilize hayvan figürleriyle süslenmiş olan buluntular eski Türk sanat eserleriyle bağlantı kurulmasına imkan vermektedir. Özellikle Hun sanatı, İskit sanatının bir devamıdır. İskitlerin dinlerinin, dillerinin, sanatlarının, gelenek ve göreneklerinin eski Türklerinkiyle bağlantıları ve bu kadar çok yönlü benzerliklerinin olması, İskitlerin büyük çoğunluğunun, özellikle yönetici tabakanın Türk olduğu kanaatini doğurmaktadır. Çünkü bu derece çok benzerlik bu düşünceyi kuvvetlendirmektedir. Abdülhalık M.Çay,İlhami Durmuş,İskitler,GTT Ansiklopedisi C,1 s, 503,504 ten özetlenmiştir.? neler söylenebilir? 25

ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME Aşağıda verilen çoktan seçmeli sorularını cevaplayınız. 1. Aşağıda verilen bilgilerden hangisinin Orta Asya ile ilgili olduğu söylenemez? A. Kuzey kısmı Tayga Ormanlarıyla kaplıdır. B. Bozkır kısmı Altay ve Sayan dağları ile ortadan kesilmiştir. C. Sincap, Tavşan gibi birçok hayvan çeşidi bulunur. D. İklim şartlarının uygunluğundan dolayı tarım oldukça gelişmiştir. 2. Orta Asya da yapılan kazılar sonucunda hangi devire kadar uzanan kültürler ortaya çıkarılmıştır? A. Cilalı Taş Devri B. Bakır Devri C. Yontma Taş Devri D. Tunç Devri 3. Türklerin anayurdun da en eski kültüre aşağıdaki yerlerden hangisinde rastlanmıştır? A. Yenisey Irmağı çevresinde B. Minusink bölgesinde C. Batı Türkistan da D. Abakan bölgesinde 4. Bu kültürde Andronovo geleneği devam ettirilmekle beraber, yenilik olarak demir madeni bulunmuş ve işlenmesine başlanmıştır. Bundan başka, dört tekerlekli arabalar ve keçeden Türk derme çadırları, ilk defa bu kültürde ortaya çıkmıştır. Verilen bilgilerdeki gelişmeler aşağıdaki kültürlerin hangisinde yaşanmıştır? A. Afanesyova Kültürü B. Karasuk Kültürü C. Tagar Kültürü D. Taştık Kültürü 26

5. Aşağıda verilen bilgilerden hangisi Anav kültürü insanları ile doğru bir bilgi değildir? A. İlk defa koyun yapağısını dokuyarak elbiseler yapmışlardır. B. Güneşte kurutulmuş tuğlalardan yapılan evlerde oturmuşlardır. C. Koyun, sığır gibi hayvanları besleyip çiftçilik yapmışlardır. D. Arpayı, buğdayı dibeklerde öğütmüşler ve bakırdan süs eşyası yapmışlardır. 6. Aşağıdakilerden hangisinin Atlı-Göçebe Türk medeniyeti insanlarına ait özelliklerden biri olduğu söylenemez? A. Kendine güvenmek B. Kanaatkârlık C. İleri görüşlülük D. Macera düşkünlüğü 7. I. Dış baskılar II. Kuraklık ve aşırı soğuklar III. Türk boyları arasındaki anlaşmazlıklar IV. Geçim sıkıntısı Yukarda verilenlerden hangileri Türklerin Orta Asya dan göç etmesinin siyasi sebepleri olarak gösterilebilir? A. I ve II B. II ve III C. I ve III D. III ve IV 8. Aşağıdakilerden hangisi Türklerin Orta Asya dan göç etmelerinin nedenleri arasında gösterilemez? A. Otlakların sayıları gittikçe artan hayvanlara yetmemesi B. Gezmeyi sevmeleri C. Boylar arasında silahlı çatışmalar olması D. Tabiî afetlerin yaşanması 27

9. İskitlerin aşağıdaki kavimlerden hangisiyle yaptıkları savaşlar ünlü şair Firdevsi nin Şehname adlı eserine konu olmuştur? A. Kimmerler B. Medler C. Persler D. Asurlular 10. İskitler hangi özelliklerinden dolayı Bozkırın Kuyumcuları olarak nitelendirilmişlerdir? A. Dişçilikte ve çıkıkları sarmakta usta olmaları B. Eşyalarını geyik ve kuş gibi hayvan resim ve kabartmalarıyla süslemeleri C. Savaşçı bir kavim olmaları D. Maden işlemekte usta olmaları 28

2. ÜNİTE İLK TÜRK DEVLETLERİ

Bu ünitenin sonunda; NELER ÖĞRENECEĞİZ? 1. Türk milletinin dünya tarihindeki önemi, milletler ailesi içindeki şerefli geçmişini kavrayacaksınız. 2. Atalarımızın çeşitli zamanlarda ve yerlerde devletler kurduklarını öğreneceksiniz. 3. Devlet adamlarımızın yerinde gösterdikleri uzak görüşlülük, fedakarlık gibi yeteneklerini ya da bilinçsiz davranışları sebebi ile olayların ve tarihin akışını nasıl etkilediklerini bileceksiniz. 4. Milli bağımsızlığın değerini kavrayacaksınız. ANAHTAR KAVRAMLAR ANAYURT UYGUR TÜRK KÖK TÜRK KÜLTÜREL ETKİLEŞİM HUN İPEK YOLU ÇİN SEDDİ 30

GİRİŞ Sevgili Öğrenciler! Türkler tarih boyunca çok geniş coğrafi mekânlara dağılmış ve her zaman için bulundukları yerlerde etkili olup, tarihin uzun bir döneminde dünya siyasetine yön vermişlerdir. Bu ünitemizde tarihe yön vermiş bir millet olan Türklerin ilk anayurdunun neresi olduğu ve buralarda oluşan uygarlıklar konusunu sizlerle paylaşacağız. OKUYALIM İlk Türkler, yani en eski atalarımız bugün Orta Asya diye bilinen yerde, Tanrı Dağları ile Altay Dağları arasında yaşıyorlardı. Tarih öncesi insanlar ve kültürlerle uğraşan bilim adamlarının o bölgelerde yaptıkları kazılardan elde edilen bilgilere göre, Türkler beyaz ırktan ve geniş kafalı (brakisefal), orta boylu insanlardı; Burası Çin le sınırdaş olan bir ülke idi; bu yüzden Türkler in eski tarihlerine ait bilgilerin pek çoğunu Çin tarihinden Resim. 02.01: Altay Dağları öğreniyoruz. Çin tarihleri Milat tan Önce 2000-1000 yılları arasında ilk Türk hükümdarlarından bahsediyorlar. Böylece Türkler in bilinen tarihi, dört bin yıllık bir tarihtir. Türkler o zamanlarda hem soy, hem dil bakımından yakın komşularından, yâni Çinlilerden ve Moğollardan farklı idiler. Asıl geçim kaynakları hayvancılıktı. Bu yüzden hep hareket hâlinde bir hayat sürüyorlar, çok iyi at kullanıyorlardı. Son derece çevik süvari birlikleri sayesinde komşu ülkeler üzerinde hâkimiyet kurabiliyorlardı. Çin de bile zaman zaman hükümdarlık, Türk ailelerinin eline geçiyordu. Erol GÜNGÖR, Tarihte Türkler, s,11,12? Yukarıdaki metinde verilen bilgilere göre 1. Türklerin ilk Anayurdu nerelerdir? 2. Türk Tarihini niçin Çinlilerden öğrenmek zorunluluğu oluşmuştur? 3. Türklerin hangi özellikleri ön plana çıkmaktadır? 31

1. TÜRK ADININ ANLAMI VE KÖKENİ Eğer bir millet büyükse kendisini tanımakla daha büyük olur. Mustafa Kemal Atatürk DÜŞÜNÜNÜZ Atatürk ün yukarıdaki sözü sizde hangi düşünceleri oluşturmaktadır? İnsanlık tarihinde seçkin bir yeri olan, başka toplumları etkileyen ve çoğu zaman yönlendiren milletimizin adının anlamı ve kökeni hakkında pek çok araştırmalar yapılmış, bu konuda çeşitli fikirler ileri sürülmüştür. Türk, Ön Asya mitolojisinde Nuh Peygamber in torunu Yafes in adıdır. Mukaddes kitaplardaki rivayetlere göre Nuh Peygamber, dünyayı oğulları Hâm, Sâm ve Yafes arasında paylaştırırken Türklerin atası olarak kabul edilen Yafes e Ceyhun Nehri ötesindeki memleketleri yani Türkistan ı vermiştir. Türk adına ilk olarak Çin yıllıklarında rastlanmıştır. Türk adını devlet adı olarak da, ilk kez Kök Türkler kullanmışlardır. Çin kaynaklarında miğfer anlamında kullanılan Türk adı, Kök Türk Kitabelerinde Türk veya Türük şeklinde geçmektedir. Uygurlar zamanından kalma belgeler kelimenin güç, kudret anlamı taşıdığını ortaya koymaktadır. Kaşgarlı Mahmut, Divân-ı Lûgat-it Türk adlı eserinde, Türk adının olgunluk çağı anlamına geldiğini belirtmiştir. Macar bilgini A.Wambery ise Türk adının türemek, çoğalmak anlamlarına geldiğini söyler. Ziya Gökalp Türk kelimesinin anlamını töreli, kanun nizam sahibi olarak açıklar. Atatürk, Onuncu Yıl Nutkunda Türk milleti hakkındaki düşüncelerini şu sözlerle ifade etmiştir: Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir. Çünkü Türk milleti millî birlik ve beraberlikle güçlükleri yenmesini bilmiştir. Çünkü Türk milletinin yürümekte olduğu ilerleme ve medeniyet yolunda elinde ve kafasında tuttuğu meşale müspet ilimdir. Şunu da ehemmiyetle belirtmeliyim ki yüksek bir insan cemiyeti olan Türk milletinin tarihî bir vasfı da güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir.? Atatürk ün yukarıdaki sözlerinden yola çıkarak Türk adını tanımlamak isteseydiniz neler söylerdiniz? Neden? 32

Türkiye adı coğrafi bir terim olarak, VI. yüzyıla ait Bizans kaynaklarında Orta Asya için, IX. ve X. yüzyıllarda Volga Nehri nden Orta Avrupa ya kadar uzanan bölge, XII. yüzyıldan itibaren de Anadolu için kullanılmıştır. Bazı kaynaklarda Türkiye adı XIII. yüzyılda Memlûklerin egemenliğindeki Mısır ve Suriye için de kullanılmıştır. OKUYALIM TÜRKLERİN TEMEL ÖZELLİKLERİNDEN BAZILARI Arap müellifi(yazar) Cahiz den (ö. 869) itibaren, Türk e verilen ve yüklenilen özelliklerin bazıları şunlardır: 1. Türk, edepli, terbiyeli, akıllı ve temiz kalplidir, azimlidir, hoşgörülüdür, tedbir sahibidir. 2. Türk, sağlam yapılıdır, cesurdur, kahramandır. İyi savaşır. Türk ancak korkulması gerekenden korkar. Türkler iyi savaşçı oluşları sebebiyle, bütün Orta Çağlar boyunca, dünyanın da en seçkin askerlerinden sayılmışlardır. 3. Türk namusludur, güvenilir insandır. 4. Türk zayıf ve acizleri korur; savaş zamanlarında korkunç bir muharip görünümünde ise de o barış zamanlarında en sakin insandır. Bu zamanlarda gelene gidene yemek yedirir-içirir, yardım eder. 5. Türk tabiatın içinden geldiğinden, küçük yaşlarından itibaren hayat kavgasına alışmıştır. Hayatın ve yaşamanın zorluklarını bilir ve onları çözmeye yatkındır. Cahiz in dediğine göre Türk, eli kolu bağlı olarak bir kuyuya atılsa, mutlaka bir çaresini bulup kurtulur. Belki bu sebepten daha doğuştan iyi mücadelecidir. Türkler, dünya coğrafyasında sayıca çok kalabalık bir millet olmamakla birlikte, komşularına göre üstün özellikleri sebebiyle Dünya tarihinde seçkin ve çok önemli bir yer tutmuşlardır. Bunun belli başları sebeplerini de şöyle sıralayabiliriz: a. Türk, teşkilatçıdır; teşkilatçı özelliği onun sadece halkını değil, özellikle silahlı kuvvetlerini seçkin bir hale sokar. b. Türk, durmak nedir bilmez; o her zaman çalışır. Hepsinden önemlisi durmaksızın kendisini aşmak ve yenilemek ister. c. Türk, sade insandır: O kısa ve öz konuşur; uzun ve boş sözlerden nefret eder. Bu sebeple sadelik, açık ve yalın olmak onun en belirgin vasıflarındandır. 33

d. Türk, ata erken zamanlarda sahip olduğundan, atın sürati ve hareketli oluşu sebebiyle komşularına büyük üstünlük sağlamıştır. Bu sebeple olsa gerek Cahiz şöyle diyordu: Türk ün ömrünün at üzerinde geçen günlerinin, yer üzerinde oturarak geçirdiği günlerden daha çok olduğunu görürsün. e. Türk, bir maden olarak demir i erken bir zamanda bilmiş, demiri çelik haline sokarak güçlü silahlara sahip olmuştur. Böylesine üstün silahları ve yukarda sözünü ettiğimiz at ı ile komşularına karşı başarılı olmuştur. Tuncer Baykara, Türklüğün En Eski Zamanları, GTT 1 s,358,359 dan özetlenmiştir.? Metinde verilen bilgilere göre; 1. Türklerin karakter yapılarının oluşmasında nelerin etkili olduğu söylenebilir? 2. Türklerin dünya tarihinde önemli bir yere sahip olmasının sebepleri nelerdir? 2. BÜYÜK HUN DEVLETİ Tarihte bilinen ilk Türk Devle ti Hunlardır. Hun Devleti nin ne zaman kurulduğu kesin olarak tespit edilememiştir.. Hun adına ilk kez M.Ö. 318 yılına ait Çin kaynaklarında rastlanmıştır. Bu tarihte Hunlar, beş Çin beyliği ile anlaşıp bir diğer Çin beyliğine saldırmışlardır. Bu olay, IV. yüzyılın başlarında devletlerarası ilişkilerde önemli rol oynayan, güçlü bir Hun Devleti nin bulunduğunu açıkça göstermektedir. Çinlilerin MÖ 318 yılında Türklerle yaptıkları ittifak Hunlarla ilgili tarihte bilinen ilk yazılı belgedir. Bu sırada Hunların yurtları Orhun-Selenga ırmaklar ile bu ırmakların batısında yer alan Ötüken çevresiydi. Hun ismi, Çin kaynaklarında Hiung-Nu şeklindedir. Hiung-Nu kelimesi kavim, halk, topluluk anlamlarına gelmektedir. OKUYALIM ÇİN SEDDİ NİÇİN YAPILDI Çin beylikleri arasındaki egemenlik mücadelesine karışan Hunlar, Çin toprakları üzerine akınlarını ve baskılarını karşı konulmayacak derecede artırdılar ve Çin in bütün Kuzey eyaletlerini ele geçirdiler. Çinliler, zamanın en mükemmel silâhlarına ve en hızlı hareket kabiliyetine sahip olan Hun akıncılarına karşı koyamadılar. Çin kralları, Hun akınlarını durdurabilmek için dünyanın hiçbir yerinde ve devletinde görül- 34

memiş tedbirlere başvurdular. Hun akınlarına karşı Çin Cao Krallığı nın inşa etmeye başladığı surlar, Ts in Krallığı zamanında tamamlandı (M.Ö.214) ve bugün görenleri hayretler içinde bırakan 2400 km. uzunluğundaki Çin Seddi meydana getirildi. TARİH 5 Öte yandan, aynı Cao Krallığı nda Hun akınları yüzünden,, köklü reform hareketlerine girişilmek zorunda Resim. 02.02: Çin Seddin den Bir Görünüm kalındı. Önce ağır savaş arabaları hizmetten kaldırıldı. Yerine Hunlarınki gibi manevra kabiliyeti yüksek atlı birlikler teşkil olundu. Ayrıca, askerlerin üzerinden hareketi engelleyen ipekli uzun elbiseler çıkarıldı. Bunun yerine Hun pantolonları, çizmeleri ve başlıkları (börk) giydirildi; belleri Hun kemerleri ile sıkıldı; hepsi Hun silâhları ile donatıldı ve Hun tarzında eğitimlere başlandı. Fakat Çin aldığı bütün bu tedbirlerle Hun akınlarını durduramadı. Salim KOCA, Türk Kültürünün Temelleri, s 42,43 ten yararlanılarak hazırlanmıştır.? Verilen bilgilere göre Çinliler, Türklerden neler öğrenmişlerdir? Teoman Dönemi(MÖ 220-209) Asya Hunlarının bilinen ilk hükümdarı Teoman dır. Teoman; Çinliler, Yüeçiler ve Moğol asıllı Tunguzlarla savaşmıştır. Askeri bakımdan üstün olan Türkler, bu mücadeleler sonucunda Çin i zor durumda bırakmışlar ve Çin topraklarının bir kısmını ele geçirmişlerdir. Teoman Türk boylarını kendi egemenliğinde birleştirmeyi başararak, Türklerin siyasi birliğini sağlamıştır. Teoman eşinin etkisiyle büyük oğlu Mete nin hükümdar olmasını engellemek istemiştir. Bunu sağlamak için de Mete yi Yüeçilere rehin olarak göndermiştir. Ancak Mete kaçarak güçlü bir ordu kurmuş ve bir süre sonra babasına karşı ayaklanarak Babası Teoman ı öldürüp, Hun hükümdarlığını ele geçirmiştir. Bu olayla ilgili aşağıda verilen metni okuyunuz. 35

OKUYALIM METE HAN IN HÜKÜMDAR OLMASI Teoman ın oğullarından biri Mete idi. Sonradan Teoman çok sevdiği bir hanımla evlendi. Bu hanımı bir oğul doğurdu. Bundan sonra Teoman küçük oğlunu tahta çıkarmak istedi. Üvey annesinin ısrarı üzerine Mete yi Yüeçilere rehin olarak gönderdi. Teoman, Yüeçilere ani olarak bir baskın yaptı. Yüeçiler Mete yi öldürmek istedi.fakat Mete atını aldı ve kaçtı. Geri döndü. Geri dönünce Teoman tarafından övüldü. Teoman, Oğlu Mete nin on bin atlı askerî birliğe komutan olması için bir emir çıkardı. Mete ıslık çalan bir ok yaptı. Kendi okçu atlılarına eğitim yapmalarını emretti. Ordusuna şöyle dedi. Islıklı ok nereye atılırsa herkes aynı hedefe ok atacaktır. Okunu atmayanların ise başları kesilecektir. Mete ava gitti. Avda Mete bizzat kendisinin atına bir ıslıklı ok attı. Fakat Mete nin askerlerinden bazıları atına ok atma cesaretini gösteremediler. Bunun üzerine Mete harekete geçti. Ok atmayanları cezalandırdı. Mete bir gün de babası Teoman ile bir ava çıkmıştı. Avda ıslıklı okunu babasına attı. Mete nin askerleri Mete nin ıslıklı okunu izlediler ve Teoman ı öldürdüler. Böylece Mete kendisini hakan olarak tahta çıkardı. Prof. Dr. Bahaeddin Ögel Büyük Hun İmparatorluğu, s. 213 den düzenlenmiştir.? Metindeki bilgilere göre o dönemde devletlerarası ilişkiler hakkında neler söylenebilir? 36

Harita. 02.01: Asya Hun Devleti Mete Dönemi Teoman dan sonra MÖ 209 yılında Asya Hun Devleti nin başına oğlu Mete şanyü unvanını alarak geçmiştir. Mete, Hun ordusunu onlu sisteme göre yeniden düzenleyerek Askerlerini on, yüz, bin ve on bin kişilik gruplara ayırmış ve her grubun başına bir komutan atamıştır. Böylece Türk tarihindeki ilk düzenli ordu teşkilatını Mete kurmuştur. Mete tahta çıktığında ülkesinin doğusunda Moğol asıllı bir kavim olan Tunguzlar, güneyinde Çinliler, güneybatısında da Yüe-çiler bulunuyordu. Tunguzlar Hun devletindeki hükümdar değişikliğinden yararlanmak istediler. Bu amaçla Mete den toprak istediler. Ülke topraklarının en küçük parçasının bile hiçbir şekilde verilemeyeceğini ifade eden Mete, sefere çıkıp, Tunguzları ağır bir yenilgiye uğratarak vergiye bağlamıştır. Mete, Tunguzlardan sonra İpek Yolu ticaretini engelleyen Yüe-çiler üzerine sefere çıkarak bu yolun güvenliğini Resim. 02.03: Metehan sağlamıştır. Daha sonra da kuzeye yönelerek Hunlarla akraba olan Tölesler ve Kırgızları egemenliği altına almıştır. Bu durum Çin yıllıklarında Hunların bütün soylu büyük kişileri Mete nin hâkimiyetini tanımışlar ve onu en büyük şanyü olarak yüceltmişlerdir. şeklinde ifade edilmiştir. Mete MÖ 201 yılında Çin seferine çıkarak Çin in kuzeyindeki Ordos bölgesine sahip olmuştur. Bunun üzerine Çin İmparatoru Kao-ti büyük bir ordu ile Hunların 37

üzerine yürümüş fakat başarı sağlayamamıştır. Çin bozkırlarını Hunlara bıraktı. Ayrıca her yıl tahıl, ipek ve yıllık vergi vermeyi kabul etti. Zor durumda kalan Çinliler, MÖ 200 tarihinde Hunlarla bir antlaşma imzalamışlardır. Bu antlaşmaya göre Çinliler, Hunlara vergi vermeyi(yiyecek ve ipek) ve ülkenin kuzeyindeki bozkırları Hunlara bırakmayı kabul etmişlerdir. Mete, Çin gibi son derece geniş topraklara sahip bir devletin dışardan yönetilemeyeceğini ve istilâ edilemeyeceğini bildiği için, Çin topraklarına yerleşmeyi uygun görmemiş böyle bir antlaşmayı daha uygun görmüştür. Çin e yerleşilirse Türklerin çok kalabalık olan Çinliler içerisinde benliklerini kaybedeceklerine inanmıştır. Fakat Çin i sürekli olarak askerî baskı altında tutmak istemiştir.? Mete nin Çin siyasetinin önemi hakkında neler söyleyebilirsiniz? Mete, MÖ 174 yılında öldüğü zaman, devletin sınırları, doğuda Kore ye, batıda Aral gölüne, kuzeyde Baykal gölüne, güneyde Tibet e ve Karakurum dağlarına kadar uzanıyordu. Tarihte bilinen ilk Türk devleti olan Asya Hun Devletini Mete Han teşkilatlandırmıştır. Mete, saltanatının 20 yıl gibi uzun bir dönemini Hun hâkimiyeti altında Orta Asya birliğini kurma faaliyetiyle geçirmiştir. Mete, 26 tane büyüklü küçüklü devleti ortadan kaldırarak, Hun siyasî birliğini kurmuştur. Mete bu durumu Ok ve yay gerebilen kavimleri bir aile gibi birleştirdim şimdi onlar Hun oldular şeklinde açıklamıştır. Bu sözden anlaşıldığı gibi, Mete, Orta Asya da sadece Hun siyasî birliğini kurmakla kalmamış, aynı zamanda bu topluluklara Hun olma, yani millet olma bilincini de kazandırmıştır. Özet olarak, Mete, M.Ö. 209 yılında Hun tahtına çıkmış, kendisinden toprak talebinde bulunan Moğol kökenli Tunguzları ağır bir şekilde cezalandırmış, eşi bulunmayan bir taktikle Çin imparatorunu kuşatıp, vergiye bağlamış, Türkçe konuşan ve Türk soyundan olan toplulukları Hun hâkimiyeti altında toplayarak, Hun siyasî birliğini kurmuş ve Hun Devleti ni sadece Orta Asya nın değil, bütün Asya nın, hatta bütün dünyanın en büyük gücü haline getirmiştir. Zaman zaman Çin üzerinde siyasî baskısını hissettirerek, Hun halkına uzun bir barış ve huzur dönemi yaşatmıştır. Kİ-Ok Dönemi (MÖ174-MÖ 160) Mete nin M.Ö. 174 yılında ölümünden sonra tahta oğlu Ki-ok geçmiştir. Çin e karşı babasının politikalarını devam ettiren Ki-ok MÖ 161 yılında Çin in merkezine kadar ilerleyip Hun baskısının azalmadığını Çinlilere göstermiştir. Bundan sonra Çin ile ilişkilerini barış ortamında yürüten Ki-ok, bir Çinli prenses ile evlenmiştir. Ki-ok, 38

Çin i baskı altına aldıktan sonra İpek Yolu üzerinde oturan Yüe-çiler üzerine yönelmiştir. Vurduğu ağır bir darbe ile Yüe-çileri mağlup ederek, bu kavmi göç etmeye zorlamıştır. Ki-ok un vurduğu darbeden sonra Orta Asya yı terk ederek, bugünkü Afganistan, Pakistan ve Kuzey Hindistan a gelen Yüe-çiler, burada büyük İskender zamanından kalan Grek kolonilerine son vererek, Kuşan adıyla anılan yeni bir devlet kurmuşlardır (M.Ö. 138).Yüe-çiler üzerine yapılan seferle İpek Yolu, tamamen Hunların eline geçmiştir. Harita 02.02: İpek Yolu Haritası OKUYALIM HUN İKTİDARINI HEDEF ALAN YIKICI ÇİN PROPAGANDASI Çin imparatorları, özellikle barış zamanlarında Hun Hakanlarına eş olarak gönderdikleri prenseslerin maiyetlerinde Türk ülkesine soktukları ajanlar vasıtasıyla Hun beyleri ve Hun birliği içindeki kavimler arasında sinsice ayrılık tohumları ekiyorlardı. Ayrıca ticaret yoluyla Hun ülkesine bol miktarda ipek ve lüks eşya göndererek, onları rahata ve zevke alıştırıyorlardı. Hâlbuki rahat ve zevk düşkünlüğü atlı-göçebe ve akıncı hayat tarzına tamamen aykırı idi. Bu, dışarıdan çökertilemeyen kalenin içeriden çökertilmesi demekti. 39

Çin hayat tarzına karşı özenti, ilk defa Ki-ok Kağan zamanında kendini göstermiştir. Hunların güçlü zamanlarında pek etkisi görülmeyen bu olumsuz durumlar, daha sonraki zayıf hakanlar zamanında tam bir huzursuzluk kaynağı oldu. Hun iktidarında derin çatlaklar belirmeye başladı. Salim Koca, Türk Kültürünün Temelleri, s. 51,52? Hun Kağanlarının Çinli prenseslerle evlenmelerinin Türk tarihi açısından olumsuz etkileri neler olmuştur? Kün-Çin Dönemi (MÖ160-126) Kiok un yerine geçen Kün-Çin dedesi ve babası ölçüsünde başarılı olamamıştır. Onun zamanında Hun iktidarı sarsıntılar geçirmeye başlamıştır. Çinliler, ilk defa ufak çapta da olsa Hun akınlarını sınır boylarında durdurmayı başarmışlardır. Bu dönemden itibaren Çinliler in gözünde Hunların yenilmezliği inancı yıkılmaya başlamıştır. Büyük Hun Devleti nin Parçalanışı ve Yıkılışı Hun akınları karşısında önceleri devamlı savunmada kalan Çinliler, gönderdikleri ajanlar vasıtasıyla Hunlar hakkında iyice bilgi sahibi olmuş ve zamanla savunma durumunu terk edip, tıpkı Hunlar gibi saldırıya geçmişlerdir. İlk önce Hunları taklit ederek atlı ordu birlikleri oluşturan Çin, batıya doğru yayılma politikasını başlatarak; Tanrı dağları, Çungarya, Turfan, Resim 02.06: Büyük Hun Devleti Bayrağı Yarkent, Kuça gibi İpek Yolları üzerinde bulunan Hun topraklarını istilâya girişmiştir. MÖ 60 yılında ipek Yolu nun denetimi Çinlilerin eline geçmiştir. Bu durum sonucunda Hun devlet gelirlerinde önemli ölçüde azalmalar oldu. Çünkü onlar, ipek yollarını kullanan tüccarlardan geçit ve koruma vergisi alıyorlardı. Ayrıca, Çin den vergi ve hediye olarak sağlanan giyecek ve yiyecek maddeleri de birdenbire kesildi, öte yandan, Hunların yaşadıkları bölgeler, onların bütün ihtiyaçlarını karşılamaya elverişli değildi. Gittikçe artan ekonomik darlık, Hun birliği içindeki boyların devlete bağlılığını zayıflatıyordu. Bütün bunlara Çinli prenseslerle gelen casusların Hun ülkesinin birliğini bozacak çalışmaları da eklenince, Hun Devleti zayıflamaya başlamıştır. 40

Devletin zayıflayıp asker ve ekonomik gücünü kaybettiği sıralarda Ho-Han- Yeh hükümdar olmuştur. Ho-Han-Yeh, Çin himayesinde yaşamak isteyince kardeşi Çi-Çi ona karşı çıktı. Çi-Çi ve taraftarları özgürlüklerinden taviz verilmesini utanç olarak değerlendiriyorlardı. Yabancı egemenliğini tanımak istemeyen Çi-Çi, batıya giderek Çu ve Talas ırmakları düzlüğünde ayrı bir devlet kurdu. Ho-Han-Yeh ise güneye çekilerek Çin in himayesine girdi. Böylece Hun Devleti biri güneyde, diğeri batıda olmak üzere ikiye ayrıldı (M.Ö. 58). OKUYALIM Çİ-Çİ NİN TÜRK TARİHİNDEKİ ÖNEMİ İstiklâli feda etmeyi gülünç ve utanç verici bulan Çi-çi, kendisini destekleyen beyleri ve boyları yanına alarak, batıya çekildi. Tanrı dağlarının kuzeyinde oturan Vusunların direnişini kırdı. Tarbagatay bölgesindeki Ogurları, İrtiş kaynak havzasındaki Tinginleri ve Kırgızları itaat altına aldı. Bundan sonra Çu-Talas havzasına yerleşen Çiçi, burada kendisine, etrafı surlarla çevrili yeni bir başkent kurdu (M.Ö. 41). Çi-çi nin bu hızlı yükselişi, kuvvetler dengesini daima elinde tutmak isteyen Çin i telaşlandırdı. Çi-çi nin üzerine, Ho-han-yeh kuvvetleriyle destekli 70 bin kişilik bir kuvvet gönderdi. Bu ordu, Çi-çi yi başkentinde kuşattı. Çi-çi, böyle bir harekâtı beklemediği için Çin ordusuna hazırlıksız yakalandı. Çi-çi, burada, Çin e ve kardeşine karşı tarihin en dramatik istiklâl mücadelesini verdi. Çin ordusu, Talas ırmağı kıyısındaki surlarla çevrili olan Hun başkentini tamamen tahrip ettikten sonra Çiçi nin sarayına ulaştı. Bütün şehir, sokak sokak, oda oda didik didik edildi. Başta Çi-çi olmak üzere Tiginler, hatunlar ve saray mensuplarından 1518 kişi, devlet ve istiklâl uğruna hayatlarını kaybettiler. Böylece, Batı Hun Devleti nin siyasî varlığı tamamen sona erdi (M.Ö. 36). Çi-çi ye bağlı olan Hun boylan ise, bölgede dağınık bir hayat yaşamaya başladılar. Sonuç olarak, Çi-çi ve taraftarları, istiklâl mücadelesini hayatlarıyla birlikte kaybettiler; fakat onlar gelecek nesillere ölmez bir ideal ve örnek bıraktılar. Gerçekten de onlar, istiklâl ve devletleri uğruna hayatlarını kaybetmişler, fakat inançlarını yaşatmayı başarmışlardır. Zira bir süre sonra oğullarının ve torunlarının ruhunda istiklâl fikri tekrar uyanmış, dedelerinin uğrunda hayatlarını kaybettikleri devlete ve istiklâle tekrar kavuşmuşlardır. Genel Türk Tarihi Ansiklopedisi 1,S,563 41