3-5 TEMMUZ 2012 SEATRADE TÜRK KRUVAZİYER FORUMU İZMİR Dünya kruvaziyer devleri ile İzmirli firmaları bir araya getiren Seatrade Türk Kruvaziyer Forumu, Swissotel Büyük Efes İzmir'de yapılmıştır. 3 Temmuz 2012 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocoağlu, Seatrade Türk Kruvaziyer Forumu katılımcıları için hoşgeldin kokteyli düzenlemiştir. Tarihi Havagazı Fabrikası ndaki kokteyle başta Seatrade Başkanı Chris Hayman, Medcruise Başkanı Stavros Hatzakos, Yunanistan Limanlar Başkanı ve Denizcilik eski Bakanı Yorgos Anomeritis olmak üzere forum için gelen yabancı misafirler, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Ekrem Demirtaş, Oda Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Zekeriya Mutlu, Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel ile sektör temsilcileri katılmıştır. 3-5 Temmuz 2012 tarihlerinde İzmir Ticaret Odası ve Seatrade tarafında düzenlenen forumun açılışına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy katılmıştır. Forumda aralarında Costa, MSC, Medcruise, Louise Cruises, Silversea, Azamara, Pullmantur'un da bulunduğu sektörün en önemli kruvaziyer firmalarının yöneticileri ile foruma 30 stand ile katılan Türk firmalarla mal alımı için görüşmeler yapmıştır.
İlk açılış konuşmasını Seatrade Başkanı Chris Hayman yapmıştır. Bay Hayman konuşmasında dünyanın en hızlı büyüyen turizm sektörünün kruvaziyer turizmi olduğunu, forumun Türkiye, Akdeniz ve Avrupa yanında büyüleyici kent muhteşem İzmir ifadesi kullanarak kentimiz olanaklarını tanıtmak açısından da öneminden bahsetmiştir. Geçtiğimiz yıl yaklaşık olarak dünya üzerinde yaklaşık 20 milyon kişinin kruvaziyer seyahatine çıktığını belirtmiştir. Geçtiğimiz yıl yaklaşık 50.000 Türk yolcunun kruvaziyer seyahatine çıktığını, 2012 yılında ise 65.000 Türk yolcunun kruvaziyer gemiler ile seyahat edebileceğini belirtmiştir. Türkiye nin bu anlamda dokunulmamış önemli bir kaynak pazar olduğuna dikkati çeken Hayman, Doğu Akdeniz ve Karadeniz aracılığı ile Avrupa yı Asya ya bağlayan Türkiye nin kruvaziyer turizminde bir kavşak haline gelmiştir ve 2011 yılında 2.5 milyondan fazla yolcu aldığını ifade etmiştir. Hayman Türkiye muazzam potansiyele sahip. Daha fazla büyümek için muazzam bir fırsat var. Türkiye Avrupa'yı Asya ile bağlama konusunda çok önemli rol üstleniyor. Kışın da turizm olacaktır. Kışın da burada kalınacaktır. Bunu İzmir ve Türkiye'de görüyoruz. Geçen yıl Akdeniz'de 171 kruvaziyer gemisi sefer yaptı. Bu sene 206 gemi bekleniyor. Bu son derece önemli bir sanayidir. Türkiye'nin hem destinasyon olarak rolü artacak hem de Türkiye ekonomisi kruvaziyer turizminin sağladığı fırsatlardan daha çok yararlanacak" dedi. Hayman dan sonra söz alan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Chris Hayman a ve Seatrade ekibine teşekkür ederek sözlerine başlamıştır. Etkinliğin İzmir ve Türkiye için çok önemli açılım getirdiğini ifade etmiştir. Demirtaş Bakan Günay a, Türkiye'yi dünyanın 6. büyük turizm destinasyonu yaptığı için teşekkür etmiştir. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, ülkemizde kruvaziyer turizminin gelişmesinde Bakan Yıldırım ın, hükümetin ve Başbakan Erdoğan ın büyük katkısı olduğunu vurgulamıştır. Kruvaziyer turizmi ile ilgili olarak ilk kez üst düzey temsilcileri İzmir de ağırladıklarını belirten Demirtaş, İzmir i anlatmak için İzmir tanıtım filmini konuklara izletmiştir. Demirtaş kruvaziyer turizmiyle ilgili olarak dünya, Avrupa, Türkiye ve İzmir ile ilgili genel bilgiler verdikten sonra, dünya kruvaziyer sektöründeki 120 milyar dolarlık pastadan ülke olarak çok çok az oranda pay aldığımızı belirtmiştir. Demirtaş, artık kruvaziyer turizminden daha fazla pay alınması amacı ile 3 Temmuz 2012 tarihinde Türk Kruvaziyer Platformu nu kurduklarını belirtmiştir. Demirtaş daha sonra İzmir in kruvaziyer turizmindeki potansiyelinden ve İzmir Alsancak Limanı nın özelleştirme sürecinden bahsetmiştir. Kruvaziyer firmalarının temsilcilerine de çağrıda bulunan Demirtaş, Avrupa, Amerika pazarının daraldığını belirterek, "Oysa Karadeniz, Ege ve Doğu Akdeniz bölgeleri, yükselen pazarla, size çok müşteri sağlar. İklim şartları da ticaret de rotalar da birbirine çok uygun. Gemileriniz yıl 12 ay çalışabilir" demiştir. Gemilere aynı zamanda mal da satmak istediklerini belirten Demirtaş, kruvaziyer firma yöneticilerine, "Ama sadece yolcu alın demiyoruz. Her türlü yiyecek, içecek, gemi inşa ve dekorasyon malzemesini ülkemizden almalısınız. Kalite ve Fiyatlarımız son derece uygun. Dünyanın her ülkesine 23 bin çeşit mal satıyoruz. Bazı firmalarımızın stantları dışarıda mutlaka değerlendiriniz. Her türlü yiyecek, içecek, gemi inşa, dekorasyan malzemesini bizden alın" diye konuşmuştur. Demirtaş tan sonra söz alan Medcrise Başkanı ve Pire Limanı Genel Müdürü Stavros Hatzakos, İzmir de düzenlenen Türk Kruvaziyer Forumu için çok memnun olduklarını belirterek, Demirtaş a
teşekkür etmiştir. Hatzakos Medcruise (Akdeniz Kruvaziyer Birliği) hakkında genel bilgiler verdikten sonra, bir yıl içinde Türkiye ile Yunanistan arasındaki yolcu trafiği iki kat arttığını söylemiştir. Bugün Doğu Akdeniz in önemli bir kruvaziyer destinasyonu olduğunu belirten Hatzakos, sektörün bu bölgede giderek gelişmekte olduğunu, ayrıca Türkiye ve Kara Deniz in de yeni ve keşfedilmemiş bölgeler olduğunu vurgulamıştır. Hatzakos tan sonra söz alan Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, İzmir'in homeport olarak değişimin sağlanacağı önemli limanlardan birisi olduğunu belirterek, "İzmir fazlasını hak ediyor" demiştir. Türkiye nin siyasi istikrarı ile sadece yurtdışından turizm hareketi bekleyen bir ülke olmadığını ifade etmiştir. Ulusoy, özel sektör ve kamu işbirliğinin öneminde değinerek, müzeler ve ören yerlerindeki gelişimlerden bahsetmişlerdir. Turizm nerede gelişiyorsa orada barış pasaportunun geçerli olduğunu dile getiren Ulusoy, Türkiye'nin seyahat uyarısı alacak bir ülke olmadığını belirterek, yurtdışındaki seyahat acentalarına uyarıda bulunmuştur. Ulusoy, tüm ilgililerin bir araya gelmesi ve kruvaziyer turizmi ile ilgili alınan liman, sıhhiye, fener ücretlerinde iyileştirme yapılması temennisinde bulunmuştur. Ulusoy dan sonra Deniz Ticareti Genel Müdürü Dr. Barış Tozar söz almıştır. İzmir in tarihten bugüne önemli bir liman kenti olarak kaldığını ifade eden Tozar, etkinlik ile ilgili emeği geçen herkese teşekkür etmiştir. Denizleri doğal otobanlar olarak nitelendiren Tozar, bürokratlara ve ilgililere düşen konunun bu doğal ulaşım yollarını etkin kullanabilmek ve limanlarda gerekli olan tüm güvenlik ve etkin hizmeti sunabilmek olduğunu ifade etmiştir. Dr. Tozar, son 9 yılda Türk denizciliğinde devrim niteliğinde gelişmeler yaşandığını vurgulamıştır. Türkiye gemi inşada dünya altıncısıdır. Türk deniz ticaret filosu dünya 15. si olmuştur. demiştir. OECD verilerine göre Türk ekonomisinin bugün dünyada 16.cı, Avrupa nın 6.cı büyük ekonomisi olduğunu kaydeden Tozar, siyasi ve ekonomik istikrarı ile Türkiye nin her açıdan güvenli bir liman olduğunu vurgulamıştır. Bu güvenli limanın kruvaziyer gemilere daha fazla hizmet sunduğunu ifade eden ve Bakanlık olarak kruvaziyer turizminin gelişmesine yönelik olarak indirimler yapıldığını da hatırlatan Tozar, Türkiye deki genel olarak 26 adet bulunan kruvaziyer limanları hakkında bilgi vermiştir. Tozar, kruvaziyer turizminde
tanıtım sıkıntısı olduğunu ve limanlarımızın halihazırda gemi bağlama kapasitesinde sınır olduğunu belirten Tozar, Bakanlığımızın 2023 hedeflerinden de bahsetmiştir. (3 adet ana liman statüsünde, toplam 7 adet yeni kruvaziyer liman) İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, kruvaziyer gemilerin ülkemize gelmesi çerçevesinde alınan maliyetlerin kruvaziyer şirketleri tarafından ince bir şekilde hesaplandığını belirtmiş ve Türkiye de bulunan fenerlerin bakım ve masraflarının ticaret odaları tarafından karşılanması önerisini getirmiştir. Demirtaş tan sonra İzmir Büyükşehir Belediye Başkanur.ı Aziz Kocaoğlu, kruvaziyer gemilerinin yanaşacağı limanda yeterli gemi bağlanamadığı gerçeğinden hareketle her türlü maddi ve manevi katkıyı vermeye hazır olduğunu söyledi. Kocaoğlu, "Gerekiyorsa bu iskeleleri İzmir Büyükşehir Belediyesi de finanse ederek yapma sözünü buradan bir taahhüt olarak veriyorum" demiştir. Kruvaziyer yolcularının sınırlı süre içinde İzmir'in Kemeraltı, Agora, Kadifekale'yi içine alan 270 hektarlık tarihi aksı ziyaret etmelerini amaçladıklarını dile getiren Kocaoğlu, "Bu aksın ayağa kaldırılması için bir çok çalışma yapıyoruz. Birçok inanç yapısını ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Agora'da kazı ve restorasyon yapıyoruz. Kemeraltı'ndaki 1400 dolayındaki tescilli binanın mal sahipleri ya restore edecekler yahut da İzmir Büyükşehir Belediyesi kamulaştırma kararı alıyor. Kamulaştırıp restore edip kente kazandıracağız. Çok önemli projedir. Dipsiz kuyudur. Ama İzmir'in turizmi ve geleceği için yapılması gerekiyor. Buna da yeterince kaynağı ayırmış durumdayız. Kruvaziyer yolcusunu raylı sistemle Efes ve Bergama'ya götürcecek yatırımı da Ulaştırma Bakanlığı ile koordineli şekilde yapıyoruz" şeklinde konuşmuştur. İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir'in kruvaziyer turizmindeki başarısını devam ettirmesi için limanı mutlaka geliştirmesi gerektiğini söylemiştir. Limanın özelleştirme hamlesinin yarıda kaldığını hatırlatan Kıraç, "İzmir'i dünya limanlarının çalıştığı sistemle çalışacak bir boyuta getirilmesi için Ulaştırma Bakanlığımız çalışıyor. Dünyanın ilk limanları arasına girecek bir kruvaziyer limanına ihtiyaç var" diye konuştu. İzmir'in EXPO 2020'ye aday olduğunu vurgulayan Kıraç, İzmir'in yarışı kazanması halinde kruvaziyer turizminin patlayacağını belirtti. Kıraç, "Oylama 2013 sonunda yapılacak. Doğunun en batısı, batının en doğusu İzmir olarak oylamada bizim yanımızda yer almanız sizin de lehinize olacak" demiştir. Forumun açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir'in kruvaziyer turizmindeki başarısının inanılmaz olduğunu söylemiştir. Türkiye'nin kruvaziyer turizminde son 9 yılda büyük mesafe aldığını dile getiren Günay, "9 yıl önce sadece 500 bin ziyaretçinin geldiği ülkemizde bugün İzmir ve Kuşadası başlı başına 500 bin yolcuyu geçiyor. Toplam yolcu sayısı 2.2 milyonu buldu. İzmir'in rakamlarına inanamadım. 2003'te 3 bin olan yolcu sayısını 600 bine çıkarmak gerçekten çok önemli bir başarı" demiştir.
Bakan Günay, kongre turizminde dünyada ilk 10'a girdiklerini, kruvaziyer turizminde de büyük başarı yakaladıklarını vurgulayarak, kongre turizminde İstanbul'un büyük başarı yakaladığını kaydeden Günay, şimdi sıranın Ege'ye geldiğini söylemiştir. İzmir'de 20 ayrı arkeolojik kazıya devam ettiklerini, UNESCO'nun dünya mirası listesine Bergama ile Efes'i aldırmak için çalıştıklarını vurgulayan Günay, bu iki şehrin adaylık dosyasını hazırlama konusunda yarış içinde olduğunu söylemiştir. Günay, "Ben turizmi bir dünya sektörü olarak görüyorum. Turizm ekonomik gelir kapısıdır ama dünyayı birbiriyle tanıştıran, barıştıran bir sektör. 20. Yüzyıl ayrımcı, çatışması bir yüzyıldı. 21. yüzyılda ise barışı kuracak olan fabrikalar değil turizmdir. Bu nedenle Akdeniz ülkeleri olarak daha çok işbirliği yapmalıyız. Yunanistan ile işbirliği yaparsak Ege Denizi'ni dünyanın en çok tanınan destinasyonu haline getiririz. Kruvaziyer yolcularını tarih yolculuğuna çıkartırız" demiştir. Açılış konuşmalarının ardından açılış konuşmacılarına, etkinliğe sponsor olan ve destek veren yetkililere plaket verilmiştir.
Türkiye de Kruvaziyer Turizmine Yönelik Gelişim adlı ilk oturumda, Doğu Akdeniz de ana bir destinasyon olarak Türkiye nin gelişimi, kruvaziyer turizmi Türkiye nin iç turizm karmasında nasıl önemli bir rol oynayabileceği ve kruvaziyer turizmin ekonomik etkisi görüşülmüştür Gemi şirketlerinin destinasyon olarak İzmir i tercih etmesinin nedenlerinden bazılarının, Türkiye nin en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olması, popülasyonun genç olması ve Türkiye pazarının çok hızlı gelişmesi olduğu belirtilmiştir. Kruvaziyer turizminin ekonomi üzerindeki etkisi üzerine görüş ve öneriler verilerek, toplam gelirin kapasitesinin 120 milyar dolar olduğu söylenmiştir. İzmir başta olmak üzere İstanbul, İzmir ve Kuşadasın limanlarında çok büyük gelişme olduğu söylenmiştir. Oturumda konuşan Costa Crociere Avrupa ve Ortadoğu Hindistan Asya Bölgeleri Satış Pazarlama Yöneticisi Dario Rustico'dan İzmir'e homeport liman müjdesi gelmiştir. Dairo Rustico, "Costa bu yıldan itibaren İzmir çıkışlı Yunan ada turlarına başladı. Bu yıldan itibaren bu hatta daha büyük ağırlık verecek ve Costa Meditarrane gemisini bu hatta tahsis edeceğiz" demiştir. İzmir ve Türkiye'de büyük potansiyel gördüklerini belirten Rustico, kruvaziyer turizmin gelişimi için Türkiye'den çıkış yapan Türk yolcu sayısının artmasının da önemli olduğunu söylemiştir. Rustico bunun için gemilerde Türkçe'nin de bir dil olması, Türkçe mönüler olması ve Türk elemanlar çalışmasının önemli olduğunu söylemiştir. All Leisure Holidays Operasyon Yöneticisi Mike Deegan ise 33 yıldır turizm sektörünün içinde olduğunu belirterek, "Bu deneyimim ile Türkiye'yi eşsiz bir fırsat olarak görüyorum. Farklı destinasyonlar arayanlar için çekici bir yer. Tarihi ve coğrafyası açısından büyük değerleri var. Bir kruvaziyer operatörü olarak her yıl yolcularımıza aynı şeyi satamayız. Biz yolcularıma farkı alternatifler sunmak istiyoruz" demiştir. İTO Başkanı Demirtaş ise yaptığı konuşmada İzmir Ekonomi Üniversitesi bünyesinde faaliyete geçen Mutfak Sanatları Enstitüsü Bölümü'nnden mezun olacak yetişmiş iş gücünü istihdam etme çağrısında bulunmuştur. Demirtaş ayrıca enstitü bünyesinde Ege Restoranları Zinciri oluşturma hedefi doğrultusunda çalışmalara başladıklarını belirterek, "Hazırladığımız zeytinyağlı ağılırlıklı Ege menüsüne kruvaziyerlerinde daha çok yer verin. 100 metrekare yer ayırın. Ege restoranları zincirinin bir adımı olsun. Çünkü, kruvaziyerlerde Türk yolcu sayısı da hızla artıyor" dedi. Demirtaş, Türkçe'nin gemilerde bir dil olmasının da çok önemli olduğunu belirterek bunun için de İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde eleman yetiştirebileceklerini söylemiştir.
TURA Turizm Başkanı Erkunt Öner, Avrupa da kruvaziyer turizmine yönelik edinilen gelirler konusunda bilgi vermiştir. Gemi inşa ve bakımından elde edilen gelir 3,8 milyar Euro iken Türkiye nin bu konuda bir kazancı olmamaktadır. Halbuki Türkiye de bu konuda büyük bir potansiyel bulunmaktadır. Avrupa nın hizmet ve tedarik sektöründe geliri 6,4 milyar Euro iken Türkiye de içecek, petrol, kimyasallar, mamul mallar, finans vb konularda karşılaştırma yapacak verinin bulunmadığını söylemiştir. Öner, bisküvi, çikolata, seramik, tekstil vb bütün sektörlere seslenerek, ülkemize gelen kruvaziyer gemilerine teklifte bulunup tedarik sağlanması gerektiğinden söz etmiştir. Öner Türkiye de kruvaziyer yolculuğu yapan kişi sayısı Avrupa ile karşılaştırıldığında oldukça düşüktür. Pazar Avrupa da 3,4 milyar Euro iken Türkiye de 600 milyon Eurodur. Türkiye bir alışveriş cennetidir ve bunu kullanmamız gerekiyor. Bazıları Gelen yolcular gemide yatıyor, yemeklerini gemide yiyorlar bunun bize ne faydası var? diye düşünmektedir. Kruvaziyer turizmi Türkiye de birçok kişiye doğrudan iş imkânı sağlarken birçok kişiye de ulaşım, restoranlarda, müze ve tarihi yerler vb yerlerde dolaylı olarak iş imkânı sunmaktadır. demiştir. All Leisure Holidays Yöneticisi Mike Deegan, Türkiye nin sahip olduğu doğal güzellikler ve bulunduğu coğrafi konu dedeni ile kruvaziyer turizmi konusunda önemli bir noktada olduğunu belirtmiştir. Birçok öğrencinin tarihi yerleri görmek için okul gezilerine çıktığını belirten Deegan, atalarının tarihte Türkiye de savaşmış olan insanlar onları anmak için buraya geldiğini de belirtmektedir. Tarihi konuların da kruvaziyer turizmine dahil edilebileceğini vurgulayan Deegan, başta İstanbul ve İzmir olmak üzere Karadeniz ve diğer bölgelerde kruvaziyer turizmi için büyük potansiyel bulunduğunu tekrar tekrar ifade etmiştir. Deegan ın belirttiği bir diğer konu ise
kruvaziyer turizminin çevreye etkisi ve destinasyonların, gemilerin ve limanların göstermesi gereken özendir. Msc Kruvaziyer Yöneticisi Gianluca Suprani MSC olarak Türkiye de İstanbul, İzmir, Bodrum, Antalya ya seferler düzenlediklerini, 2013 yılında, 2012 yılında elde edecekleri yolcu sayısını %10 oranında arttırmayı hedeflediklerini belirtmiştir. Kruvaziyer turizminin ülkelere dolaylı ve dolaysız olarak ekonomik katkı sağladığını belirten Suprani, AB raporlarına göre her yolcu 60 Euro harcamadığını belirtmiştir. Ancak Türkiye de karşılaştıkları ana sorunun yüksek maliyetler olduğunu ifade etmiştir. Bu sorunlar yanında Kruvaziyer turizminin ülkelere başta pazarlama konusu olmak üzere birçok katkısı bulunduğunu da vurgulamıştır. Costa Crociere Avrupa ve Ortadoğu Hindistan Asya Bölgeleri Satış Pazarlama Yöneticisi Dario Rustico, kruvaziyer dünyasındaki her şeyin hızla değiştiğini, Özellikle Kuzey Afrika da önemli değişiklikler olduğunu belirtmiştir. Kruvaziyer şirketleri açısından maliyetlerin önemine değinen Rustico özellikle Akdeniz deki ülkelerin siyasi durumunun kendileri açısından önemini ifade etmiştir. Tura Turizm Başkanı Erkunt Öner, Türkiye nin konumu nedeni ile Rusya, İran ve Arap ülkelerinden gelecek yolcular için de çıkış limanı olabileceğini, bu nedenle kruvaziyer işletmecilerini yardım etmeye çağırdıklarını, bu konuda en büyük sorunun vize konusu olduğunu ifade etmiştir. Öner Türkiye den çıkışta Yunanistan, İtalya gibi ülkeler Schengen vizesi istemektedir ve bu da ilave bir masraf ve zaman gerektirmektedir. IMO sözleşmesine göre bir limanda 72 saatten az kalan yolculardan vize istenmemekte ve bütün ülkeler bu sözleşmenin tarafıdır. Türkiye bu konuya riayet ederken diğer ülkeler etmemektedir. Önümüzdeki on yıl içinde Türkiye çıkışlı yolcu sayısının 300 bin olacağını tahmin ediyorum. Tabii ki bu benim şahsi tahminim. demiştir. Türkiye de Kruvaziyer Turizmine Yönelik Gelişim in ikinci oturumunda ise kruvaziyer turizmini Türkiye ye yönelten şeyin, Türkiye nin istenilen şeyi dinlemesi ve buna karşı harekete geçmesi söylenmiştir. Louis Cruise Line CEO su Kyriakos Anastasiadis Türkiye nin kruvaziyer turizmi bakımından Akdeniz, Karadeniz ve Ege gibi çok önemli denizlere sahip olduğunu ve birçok güzel limanı olduğuna değinmiştir. Sadece limanlar değil aynı zamanda turistlere tüm tesisleri sağlayan otellerin öneminden ve Türkiye deki otel potansiyelinin çokluğundan söz etmiştir. Karavanmar Yöneticisi Gianluigi Baltazzi Türkiye nin kruvaziyer turizmi açısından öneminin karadaki özellikleri ile kruvaziyere dayalı özelliklerinin kombinasyonu olduğuna değinmiştir. Türkiye nin bu limanlara, otellere ve havayollarına yapmış olduğu yatırımların, 2009 ve 2011 yılları arasında limanlarda %12 büyüme ve yolcularda %39 artışa sebep olduğu söylemiştir. Neden Türkiye? diye düşünüldüğünde Tatilde nereye gitmek istiyorsun sorusuna Türkiye ye gelmek istemediğini söyleyebilecek kimsenin olmayacağı kadar büyük bir ilgi olduğu söylemiştir.
Forumda Türkiye de tatil için yurtdışına giden yolcuların sayısı, yaşları ve meslekleri analiz edilmiştir. Doğu Akdeniz de şu sıralar birçok problem yaşanmasına rağmen Türkiye nin kısa seyahatler yapabildiğini bu beceriye yine de sahip olduğu söylenmiştir. Azamara Yöneticisi Claudius Docekal, ören yerlerindeki sıkışıklıklardan bahsetmiştir. Ören yerleri ve destinasyonlarda yolculara mutlaka gemilerin birçok tur ya da hizmet satarak ayakta kalabildiklerini ifade etmişlerdir. Kış aylarında yapılan turlarda hava şartları nedeni ile gidilen destinasyonun şartları etkilediğini belirtmişlerdir. All Leisure Holidays yöneticisi Mike Deegan ile İstanbul Havalimanı nda yaşadıkları pasaport kontrol kuyruğundaki sıkıntının güzel bir deneyim olmadığını ifade etmiştir. Liman ücretlerinin maliyetleri etkilediğini belirtmiştir. Claudius ayrıca İzmir den düzenli olarak Afrodisias turlarının yapılması için çağrıda bulunmuştur. Docekal gelecekte Türkiye nin kruvaziyer turizminde önemli bir kaynak pazar olacağını ifade etmiştir. Claudius İzmir den satılabilecek olan yakıt ikmali konusunu da gündeme getirmiştir. Genelde Atina dan bu alımları yaptıklarını ancak uygun fiyat ve kalite ile bu hizmeti Türkiye den de alabileceklerini belirtmiştir. Silversea Yöneticisi Mary Shaw Delaney, üçüncü kurum ve kuruluşların gemi turları haricinde tur satmalarının olumsuz etkilerinden söz etmiştir. Şirketine gelen gemi konukların profilinin yüksekliğinden bahseden Mary, dışarıdan aldıkları turlarda bile konukların destinasyonu seçen kruvaziyer şirketine yönelik olumsuz tavırlar alabildiğini belirtmektedirler. Çünkü liman içi ve şehirde satılan gemiden ayrı satılan turların herhangi bir sigorta kapsamında olmaması halinde
doğabilecek etkilerden bir şekilde kruvaziyer şirketleri de etkilenmektedir. O nedenle destinasyonların kruvaziyer şirketlerine öneri yapması gerektiğini söylemektedir. Öğleden sonra gerçekleştirilen oturumlarda Yerel Tedarik Kaynağı Bulmaya Yönelik Alım Stratejileri ve Fırsatlar tartışılmış, kruvaziyer şirketler ile tedarik ilişkileri ve diğer sektörlerle olan farklılıkları, şirketlerin kriterleri ve seçim süreçleri nasıl olduğu, gemi üzerinde verilen yiyecek ve içecekler ve otel değişimi ile bunların satın alımdaki etkileri, sevkiyat ve lojistik, kruvaziyer Endüstrisine yeni giren ve önceden yer alan tedarikçilere yönelik fırsatlar, Türkiye den Yolcu Gemisi Tedariği- Türk tedarikçilerin problemleri ve fırsatları, Türkiye pazarında başlayan bir gemi seyahatinin problemleri ve fırsatları ve ayrıca yerel ürün ile yemekleri de içeren kara turlarının artan ünü de tartışılmıştır. Gemi Tedarikçileri Derneği Başkanı Yorgo Saris ilk olarak söz almıştır. Ülkemizde gelişen ekonomik aktivitelerin turizmi de yoğun bir şekilde tetiklediğinden bahseden Saris, 2012 yılından umutlu olduklarını açıklamıştır. Kentlerin liman kentleri olarak tanınmasında tanıtım ve fuarlara katılım önerisi getirilmiştir. İstanbul konusunda ayrı bir başlık açan Saris limanın özelleştirmesinin sağlıklı olmasını dilemiştir. İstanbul limanında tedarikçilere ve gemiye hizmet veren kurum ve kuruluşlara destek verilmesi ifade edilmiştir. Gemi Tedarikçileri Derneği olarak sektörün gelişimi için tam destek verdikleri ifade edilmiştir. Oturumlarda genel olarak, Türkiye deki kruvaziyer turizminin başlaması ve gelişiminden söz edilmiştir. Uluslararası anlaşmadan sonra daha fazla Türk vatandaşının yurtdışına seyahat ettiği, yabancı dil edindiği ve sosyalleştiği söylenmiştir. Türkiye de İzmir Çeşme İstanbul ve Kuşadası gibi limanlarından bahsedilerek, aynı zamanda Türkiye ye gelen turistlerin avantajlarından ve dezavantajlarından söz edilmiştir. Dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin Türkiye nin yöresel yemeklerini gelenek göreneklerini ve kültürlerini tattıkları belirtilmiştir. Ticaret pazarının Türkiye yi tek yapan nedenlerden biri olduğu, Antalya ve İzmir gibi şehirler hakkında kısa bilgi verilip turizme olan yatkınlıklarından bahsedilmiştir. Bütün bunların yanında bazı zayıf yanlardan da söz edilerek, vize alımının da bunlardan bir tanesi olduğu ifade edilmiştir. Oturumlarda ayrıca kruvaziyer endüstrisindeki tedarik zincirleri, bazı sorunlar ve risk elementlerinden bahsedilmiştir. Bu pazarda yarışın çok güçlenmeye başladığı, bu nedenle herkesin kendi gemi yolu ve imkanlarının üzerine düşmesi gerektiği söylenmiştir. Kruvaziyer şirketlerin artık dünyaca temsil edilen şirketlerle çalışmak istediği vurgulanmıştır. Tedarik zincirlerinin bu bağlamda büyük önem taşıdığı ve kruvaziyer şirketlerin tedarik zincirlerinin hepsini sağlayan tek bir şirketi istediğini, ayrı ayrı çalışmak istemediği söylenmiştir. Yük gemilerinin talepleri ve tedarikçilerin sağladıkları ve sağlaması gerekenler konuşulmuştur. Yiyecek ve içeceklerin çok önemli rol oynadığını ve bu nedenle gemiye getirilen malzemelerin iyi markalar olduğuna dikkat edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Türkiye nin tedarikçi olarak tercih edilmesi için yalnızca yemeklere değil aynı zamanda lojistik işlerine önem vererek gerçekleşebileceği söylenmiştir.
Türkiye'nin dünyanın önde gelen üreticileri arasında yer aldığına ve yükselen bir piyasa olduğuna dikat çeken V.Ships Leisure İş Geliştirme Yöneticisi Costas Kontes, "Yerel tedarikçilerden sadece taze ürünleri alıyoruz. Genellikle de son derece memnunuz. Ama bunun dışında alımlar da yapılabilir. Örneğin son derece iyi fiyatla iyi kalitede halı satın aldık" diye konuştu. Kruvaziyer turizmi piyasasındaki rekabetin karlılığı azalttığını sözlerine ekleyen Kontes, "Türkiye piyasasında büyük bir istikbal olduğunu görüyoruz" diye konuşmuştur. Kruvaziyer turizmi piyasasında rekabetin çok fazla olduğunu söyleyen Cruse Emena UTi Bölge Müdürü Andreas Schwertfeger ise, ürün kalitesinde tutarlılığın önemine dikat çekerek, "Yerel tedarikçilerin sattıkları ürünlerin belli bir tutarlılığa sahip olması gerekiyor. Örneğin satın alınan etlerin hepsinin aynı ebatta olması gerekiyor. Bu da doğal olarak yerel tedarikçi için bir zorluk oluyor" demiştir Türkiye'de kaliteli ve çok çeşitli ürünler olduğuna dikkat çekeren Pullmantur Kara Operasyonları Başkan Yardımcısı Eduardo Lopez-Puertas, "Şu anda Türkiye'den hiçbirşey satın almıyoruz diyebilirim. Hiç yok denecek kadar az. Satın almaları genellikle Pire'den yapıyoruz. Aslında Türkiye'de potansiyel var ve bu potansiyel değerlendirilebilir. Bu konunun üzerine konsantre olmak gerekiyor. Çok fazla imkan var. İyi teklif verirseniz kesinlikle iş yapabilirsiniz" diye konuşmuştur. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş ise buna karşılık olarak Türkiye nin rekabet ve kalite konusunda hiçbir endişesinin olmadığını, Türkiye pazarını tam olarak tanımadıklarını belirtmiştir. Her konuda İzmir e yani Türkiye ye güvenebileceklerini söylemiştir. Son olarak İzmir-Efes-Kuşadası ve İstanbul daki liman turlarından ve bu yerlerdeki yöresel özelliklerden bahsedilerek mutlaka deneyimlenmesi gereken bir tur olduğu belirtilmiştir. Yerel pazarların artık kalmadığını ve bu yüzden Türkiye deki yerel pazarların çok önemli olduğunu ve kruvaziyer yolcuların dikkatini çekebilecek her şeyin burada bulunduğunu ve gittikleri zaman mutlaka memnun kalacakları söylenmiştir. Gastronomi ve bu konuya yönelik özel turlar kapsamınsa Seasong Başkanı Karen Fedorko Sefer Baktığımız zaman Türkiye bütün bölgeleri ile bir tarım ülkesidir. Ürünlerin yetiştiği çiftlikleri ziyaret edip oralardan taze ve organik ürünler almak, bu ürünlerin nasıl hasat edildiğini görmek yolcular için gerçekten değişik deneyimler olacaktır. Ürünlerin nereden geldiğini ve tarladan masalarına nasıl geldiğini bilmek ve öğrenmek yolculara değişik bir duygu yaşatacaktır. Bahsettiğim bu hususlar için Türkiye nin geniş bir potansiyeli var. Yolcular ayrıca kurulan birtakım pazarları da ziyaret etmek isteyebilirler. İstanbul da bize değişik ve güzel bir ortam sunan sürekli gittiğimiz restoranlar bulunmaktadır. Bunlar Türkiye nin en büyük zenginliği olan tarihi yerlerle ilişkilendirilebilir. İnsanlar bu taze yiyeceklerin nereden geldiğini bilmek istiyorlar. Diyerek ülkemizin konu ile ilgili potansiyelini ve yolcuların beklentilerini ortaya koymuştur. Silversea Başkanı Mary Shaw-Delaney bahsedilen türden turları gerçekten desteklediğini belirterek Yolcular gezmenin yanında yiyecek konusuna da önem vermekte ve gittiği yerin tam olarak tadına varmak istemektedir. Yolcular küçük gruplar halinde pazarlara götürülebilir ve aldıkları ürünleri kendileri pişirebilir. Yemek etrafında kümelenen bazı faaliyetler yapabiliriz.
Özellikle İtalya da organik ürünlerle ilgili takımlar halinde aktiviteler düzenliyoruz. Bu konuları yerinde öğrenme imkânını elde etmekteler. Türkiye bütün bu fırsatları fazlası ile sunmaktadır. Pazar yerleri etrafındaki insanlar gerçekten yerel ve de otantik diyerek yeni tur olanaklarını vurgulamıştır. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, uzun süredir düşünmekte olduğu bir konsepti oturumda bulunan yetkililerle paylaşmıştır. Demirtaş Türk yemeklerinin sunulacağı ve her kentin yemeklerinin tadılabileceği büyük bir alanda yemek köyü kurulması önerisini getirmiştir. Yemek köyü içinde bulunan akredite edilecek restoranların, o kentin belediyesi ve ticaret odası tarafından denetlenmesi önerisini getirmiştir. Forumun ardından İzmir Ticaret Odası'nın ev sahipliğinde düzenlenen Seatrade Türk Kruvaziyer Forumu'nun gala yemeği Rain'de yapılmıştır. İzmir Ekonomi Üniversitesi Halk Dansları Topluluğu'nun sunduğu zeybek gösterisi ile İzmir Devlet Opera ve Balesi'nin müzik dinletisinin renk kattığı gecede kruvaziyer firmalarının temsilcileri keyifli bir gece geçirmişlerdir.
Kruvaziyer firmalarının temsilcileri ile birlikte çökertme oynayan Demirtaş, yemeğin sonunda forumun Seatrade Başkanı Chris Hayman ile pasta kesmişlerdir. Seatrade Başkanı Chris Hayman, uzun süren bir günde kruvaziyer turizmini ve İzmir'i konuşma fırsatını bulduklarını belirterek, "Şimdi de çok fantastik bir gece geçiriyoruz. Deniz kenarında güzel bir ortamda dinlenme imkanı bulduk. Burası çok farklı bir ortam. Müzikler olağanüstü. İzmir'de bir gece geçirmekten ve farklı müzikler dinlemek bizi mutlu etti" demiştir. 4 ve 5 Temmuz 2012 tarihlerinde forumun düzenlendiği salonun fuayesinde yaklaşık 30 Türk firması stand açarken adeta mini bir fuar havası oluşmuştur. Türk firmaları ile kruvaziyer firmaları yöneticileri, kruvaziyerlere mal satımı konusunda görüşmeler yapmıştır.