. (. EL-iŞRAF ALA MEZAHİBİ EHLi'L ilm ADLI EsERi. IBNÜ'L-MÜNZiR'iN HAYATI HiLAF ILMiNE KATKILARI VE. Dr. Abdurrahman CANDAN*



Benzer belgeler
O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR

İslamî bilimler : Kur'an-ı Kerim'in ve İslam dininin doğru biçimde anlaşılması için yapılan çalışmalar sonucunda İslami bilimler doğdu.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS HUKUK DOKTORİNLERİ VE İSLAM HUKUKU

İÇİNDEKİLER. G r 17 I. YÖNTEM ve KONUNUN SINIRLANDIRILMASI 17 II. TERMİNOLOJİ 23

İçindekiler. Giriş Konu ve Kaynaklar 13 I. Konu 15 II. Kaynaklar 19

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17

ŞİÎ-SÜNNÎ POLEMİĞİNDE EBÛ TÂLİB VE DİNÎ KONUMU. Habib KARTALOĞLU

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

İslam Hukukunun kaynaklarının neler olduğu, diğer bir ifadeyle şer î hükümlerin hangi kaynaklardan ve nasıl elde edileceği, Yemen e kadı tayin edilen

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Günümüz Fıkıh Problemleri

Türkçeye Tercüme Edilen Hadis Kitaplarında Geçen Zayıf Hadislerin Numaraları

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

LİVATA HADDİ (EŞCİNSELLİĞİN/HOMOSEKSÜELLİĞİN CEZASI)

BAKÎ İBN MAHLED EL-KURTUBÎ ( / ) VE MÜSLÜMAN İSPANYA DAKİ HADİS EDEBİYATI ÇALIŞMALARINA KATKISI*

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İLH107 HADİS TARİHİ VE USULÜ (ARAPÇA)

Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 756 İSAM Yayınları 202 İlmî Araştırmalar Dizisi 90 Her hakkı mahfuzdur.

KELÂMÎ MEZHEPLER VE FIRKALAR. Adem Sezgin UZUN 1

Erken Dönem İslâm Hukukçularının Sünnet Anlayışı

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

YALOVA ÜNİVERSİTESİ - SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI HADİS DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

Abdest alırken kep ve şapka veya kufiyenin üzerini mesh etmenin hükmü. Muhammed Salih el-muneccid

Yard.Doç. Aralık 2000 İstanbul Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi. Doktora Ekim 1998 M.Ü.S.B. E. Temel İslam Bilimleri Hadis Anabilim Dalı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

03-05 Ekim / October Yrd. Doç. Dr. Mehmet YAZICI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

HADİS ARAŞTIRMA METODU

14. BÖLÜMÜN DİPNOTLARI

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

Question. Masumların (Allah ın selamı üzerlerine olsun) velayet hakkına sahip olduklarının delili Nedir?

Kâşif Hamdi OKUR, Ismanlılarda Fıkıh Usûlü Çalaışmaları: Hâdimî Örneği, İstanbul: Mizah Yayınevi, 2010,

HADİS TARİHİ VE USULÜ

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İMAMİYYE NİN İMAMET NAZARİYESİNİN TEŞEKKÜL SÜRECİ Metin BOZAN İSAM Yayınları, İstanbul 2009, 272 s. Harun TÜRKOĞLU

TARİHTE İSLAM BİLİM GELENEĞİ

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Mezhep Meselesi ve Fıkhî İhtilaflar

İmam Humeyni'nin vasiyetini okurken güzel ve ince bir noktayı gördüm ve o, Hz. Fatıma

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURAN IKUMA VE TECVİD II İLH

3 Her çocuk Müslüman do ar.

Bir kesim kadın erkeğe imamlık yapabileceğini iddia ediyorlar ve buna da delil olarak:

İçindekiler. Önsöz 11 Kısaltmalar 15

İLK DÖNEM HADİS- REY TARTIŞMALARI ŞEYBÂNÎ ÖRNEĞİ Mehmet ÖZŞENEL, İstanbul: İFAV, 2015 Ali SEVER

ARAPÇA YAZMA ESERLERİN DİZGİSİNDE TAKİP EDİLECEK YAZIM KURALLARI

Tefsir, Kıraat (İlahiyat ve İslâmî ilimler fakülteleri)

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURAN OKUMA VE TECVİD IV ILH

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS. Tefsir II ILH

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

TOKAT IN YETİŞTİRDİĞİ İLİM VE FİKİR ÖNDERLERİNDEN ŞEYHÜLİSLAM MOLLA HÜSREV. (Panel Tanıtımı)

HZ. PEYGAMBER DÖNEMİNDE SAĞLIK HİZMETLERİNDE KADINLARIN YERİ Levent Öztürk, Ayışığı Kitapları, İstanbul 2001, 246 s. Fatmatüz Zehra KAMACI

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

Farklı Yönleriyle Endülüs Hadisçiliği, Mustafa ÖZTOPRAK, Sinop 2013, 152 sayfa.

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

MÂTÜRÎDÎ KELÂMINDA TEVİL

Birinci İtiraz: Cevap:

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

Hz. Mehdinin (A.S.) geleceği ile ilgili olarak üzerinde durmamız gereken bir konu daha vardır.

Kûfe nin Yetiştirdiği Mütebahhir Bir Âlim: İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe

Nihat Uzun, Hicrî II. Asırda Siyaset-Tefsir İlişkisi, Pınar Yay., İstanbul, 2011, 302 s.

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ENSTİTÜ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

KELAM DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI

İçindekiler. Kısaltmalar 11 Yeni Baskı Vesilesiyle 13 Önsöz 15

T.C. VELÎ SEMPOZYUMU. Prof. Dr. Ali Rafet ÖZKAN KASTAMONU

HAKKARİ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ İLAHİYAT LİSANS MÜFREDAT PROGRAMI

Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

KAMU PERSONEL SEÇME SINAVI ÖĞRETMENLİK ALAN BİLGİSİ TESTİ DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ ÖĞRETMENLİĞİ TG 10 ÖABT DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ

ﺐ ﺋﻟﺬﺮﻟ ﻼﺻ ﺔﻋﺪ ﺑ «ﺔﻴ ﻟ ﺘﺮ ﺔﻐﻠﻟﺎ ﺑ» ﺪﺠﻨﻟﻤ ﺢﻟﺎﺻ ﺪﻤﻣﺤ ﺪﻤﻣﺤ ﻴﻦﻫﺎﺷ ﻢﻠﺴﻣ ﺔ : ﺟﻤﺮﺗ ﻞﻴﺒﻧ 1 2 ﺔ:ﻌﺟ ﺮﻣ

Kadın ve Yönetim Hakkı

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

Hadisleri Anlama Yöntemi The Method Of Understanding Of Hadith

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

Süleyman el Ulvan, geçtiğimiz günlerde annesinin vefatı üzerine geçici olarak serbest bırakımış ve cenaze törenine katılmıştı.

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

1. Adı Soyadı: Zekeriya GÜLER 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Prof. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...10 ÖNSÖZ...12 GİRİŞ...16 I- İSRÂ VE MİRAÇ KELİMELERİNİN MANALARI...16 II- TARİH BOYUNCA MİRAÇ TASAVVURLARI...18 A.

sakarya üniversitesi ilahiyat fakültesi dergisi 19 / 2009, s tanıtım-değerlendirme

Grand Cevahir Hotel Darülaceze Cad. No: 9 Okmeydanı / İstanbul

Oryantalistler ve Hadis (Yaklaşımlar-Değerlendirmeler- Literatür)

Yaşadığı dönemde çok önemli İslam düşünürleri yaşamış. Bunlardan birisi de hocası İbni Teymiyyedir.

Goldziher. Goldziher ve Hadis. Hadis. Hüseyin AKGÜN. Hüseyin AKGÜN Goldziher ve Hadis. Hüseyin AKGÜN

ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR?

İsmail Cerrahoğlu ve İlmî Çalışmaları

İslâm Hukukunda Kadının Boşa(n)ma Hakkı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Hanefi Mezhebinde Mürsel Hadisin Delil Değeri * The Value of Mursel Hadith in Hanefi Tradition

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

Transkript:

islam Hukuku Araştırmaları Dergisi, sy.9, 2007, s.177-192. (. IBNÜ'L-MÜNZiR'iN HAYATI HiLAF ILMiNE KATKILARI VE EL-iŞRAF ALA MEZAHİBİ EHLi'L ilm ADLI EsERi Dr. Abdurrahman CANDAN* Ib n ai-mundhir's life, His Contributions" to '~lim ai-khilaf" and his Work, "Al lshraf 'Aia"Madhahib Ahi al-'llm" We see that in the first three century in which the lslamic Law was developed and formalized, different schools and madhabs emerged in consequence of the intensive interpretative judgment {fjtihad) activities. Scholars gave an intensive effort in order to gather dispersed personals or the school' s opinions and to give way for comparing between them and to determine the most appropriate opinions for the goal of the texts and the Lord and to reveal that there were different approaches towards the matters in which common people couldn't find a solution. As a result of that it made the comparative lslamic Law a necessity for transferring various evaluations which came into being throughout the history of the lslamic Law, ard facilitating people's daily life. We will try here to discuss the life of lbnu I-Mundhir, and his works, who made studies and wrote various books on that topic; he ensured-to reach us abridged opinions of the companions of the Prophet Muhammad, the next generations and the jurists of the early period of lslamic history until now. He is an important figure in the history of "the discord (hilaf) science", in that respect we will tr)t to presen_t his work which is one of the most important sources on the discord (hi laf) science, and the name of which is "allshraf 'ala madhahibi ahli'l-'ilm." GİRİŞ İslam hukukçulan beşeri i:stitaatlarına. dayanarak, hukuk normlarını Şariin istediği gayetere uygun bir şekilde araştırma ve geliştirme çabası içinde olmuşlardır. Allah (c. c) şer'i deliller üzerinde düşünrnernizi ve maksadını kavramak ıçın çaba sarfetmemizi ernretmektedir.. Alirnler, sahabe döneminden itibaren günümüze kadar bu emrin gereğini yerine getirrnek amacıyla gayret sarfetmişlerdil Bunun sonucunda farklı anlayışlar, görüş ayrılıkları ve çeşitli değerlendirmeler olmuştur. İslam hukukunun gelişmesini, tarih boyunca diri ve uygulanabilir olmasını sağlayan; Diyaneı işleri Başkanlıfcı. Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı

1 78 Dr.-Abdurrahman CANDAN dinamizm kazandıran ve dü ünme geleneğinin sürekliliğini sağlayan da bu gayret olmuştur. Fıkhın geliştiği ve şekillendiği il k üç asırda, yoğun içtihad faaliyetleri sonucunda çeşitli ekol ve mezhepterin ortaya çıktığı görülmektedir. Dağınık durall kişi ve mezhep görüşlerinin b ir araya getirilmesi, karşılaştırma imkanının oluştumlması, naslara ve şar1in gayesine en uygun düşen görüşün tespit edilebilmesi, insanların. tıkanıp çözüm bulamadıkları konularda farklı yaklaşımların da var olduğunun ortaya çıkarılması için insanlar bir çaba içinde bulunmuşlardır. Bunun neticesinde İslav;ı Fıkıh Tarihi boyunca oluşan farklı değerlendirmelerin. bir bütün olarak -~~oıuaki nesillere aktarılması ve İnsanların hayatını kolaylaştırmak ~acıyla karşılaştırmalı fıkıp ilmine ihtiyacı doğurmuştur.. / Bu çerçeyede gayret sarfeden, eserler yazan, sahabe, tabiin ve il k dönem fakij\l.~rinin görüşlerinin özet bir şekilde günümüze kadar ulaşmasını sağlayan,. -/~hilaf ihni" alanında önemli bir şahıs olan İbnü'l-Münzir'in hayatını ve eserlerini inceleyip, hilaf ilminin önemli kaynaklarından olan "el-işrcifala Mezahibi Ehli'J-'İlm" adlı eserini de tanıtmaya çalışacağız. A. İBNÜ'L-MÜNZİR'İN HAYATI VE HİLAF İLMİNE KATKILARI ı. Yaşadığı Dönem Ulemanın yöntemi ve bakış açısının oluşumunda yaşadığı dönemin etkisi ve katkısının olduğu bilinmektedir. Bu açıdan İbnü'l-Münzir yaşadığı dönemin siyasi ve ilmi yapısının kısaca anlatılması fayda sağlayacaktır. İbnü'l-Münzir'in yaşadığı hicri üçüncü asrın ikinci bölümü ve dördüncü asrın başı Abbasi hilafetinin ikinci asrı ve Türklerin hilafette etkinliğinin başladığı dönemdir. Bazı tarihçiler tarafından bu döneme "Türklerin etkin olduğu dönem" adı verilmektedir. 1 Bu dönem Abbasilerin siyasi acizliğine rağmen, İslam ilim ve kültürünün geliştiği, şekillendiği, ilmi uyanışın zirveye ulaştığı bir dönemdir. Bu dönemde Bağdat dışında, Kurtuba, Kahire, Buhara, Gırnata gibi önemli ilim merkezleri oluştu. Mekke'nin ise önç.ı:ni daha da arttı. Alim, şair ve sanatkarlar bu merkeziere akın edip bilim edebiyat, şehirleşme alıanında hilafetin merkeziyle yarışmaya başladılar. Halife ve sultanların da desteğiyle İslam Medeniyeti gelişmeye başladı. Bu hareketliliğe yabancı kültürlerden. Arapçaya tercüme hareketi de eklenince farklı görüşler ve akımlar gelişmeye başladı. 2 Bu dönemde araştırma, telif ve İslam düşüncesinin ufkunun gelişmesine olgpnluk vasfı da eklenince Müslümanlar ilim alanında büyük ' gdişmeler sağl~clılar. 1 Tahüvi, Ebü Cafer. b. Muhammed b. Selame. Mıt!ııasaru İlııilafl'l-jiıkalıii (İhtisar eden: Ebü Bekr Ahmet Ali cr Razi; ılı k. Abdullah Nezir Ahmed}, Beyrut 1996, ı. 15. 1 Tahiivi, a.g.e.. I. 15.

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hi laf ilmine Katkıları... ı 79 İslam hukuku da geli en ilimierin ba ında gelmekteydi. Buna neden olarak da genel anlamda tedvin edilen hadisten sonra alimierin fıkha yönelmeleri, Ahbasi halifelerinin fıkıh ve fıkıh ricaline önem vermeleri, dü ünce özgürlüğünün olması, alimler arasında ortaya çıkan yeni konular paralelinde ilini tartı maların artması gösterilebilir. 3 Bunun neticesinde büyük muhaddis ve fıkıhçıların yetiştiği görülmektedir. O dönemde ya ayan, Muhammed b. İsmail el-buhari (v.256/870), Müslim b. Haccac (v.261/871); İbn Mace (v.273/886), Ebu Davı1d (v.275/888), Tirmizi (v.279/892), Ali b. Abdulaziz el-beğavi (v.287/900), Nesai (v.303/915), Ebu Ya'la el-mevsili (v.307/91 9), Taberiini (v.360/971) gibi büyük muhaddisler sonraki dönemlerde de etkili olmu tur. O dönemde ya ayan, Tahavi (v.321/933), Kerabisi (v.322/934), Ebü Fadl el-mervezi (v.334/945), Kerhi (v.340/951), Ebu Ali ez-za'ferani (\1.260/874), Müzeni (v.264/877), Rebi b. Süleyman el-muradi (v.270/889), İbn Süreye.(v.306/918), İbnu'l-Haddiid (v.344/958), Kaffal e -Şii i(v.365/975) Mansur b. Kusec (v.251/861), Ebu Bekr el-esrem (v.261/875), Hallal (v.311/923) gibi alimler de her zaman rahmet ile anılan büyük fakihlerdir. 2. Doğumu ve Memleketi Muhammed b. İbrahim el-münzir, alimler arasında İbni'l-Münzir adıyla bilinmektedir. Tarih kitaplarında 242/857 yılında 4 Nisabı.ir'da 5 doğduğu yazılmaktadır. Türkçede Nisabur eklinde bilinen bu ehir Farsçada Ni iipur, Arapçada da Neysabur ekilde telaffuz edilmektedir. Nisabur ehri Horasan'ın önemli ehirlerinden ve ortaçağda da İran'ın önemli ilim merkezlerinden biri sayılıyordu. İbnü'l- Münzir'in doğum tarihi ile ilgili olarak bilgi veren tek kaynak Zirikli 'nin el-a'lam adlı ~seridir. Bunun yanında Zehebi (v. 748/1347) de onun Ahmed b. Hanbel'in (v.241/856) vefat ettiği sıralarda doğduğunu belirtmektedir. 6 3. Tahsil Hayatı Temel ilmi terbiyesini Nisabur ve çevresinde tamamlayan İbnü'l-Münzir'in Mekke'ye yerle tiği ve orada ilmi çalı malarırıa devam. ettiği aktarılmakta4ır. 7 Mekke'ye ne zaman geldiği, diğer ehirlere. gidip gitmediği hususunda kaynaklarda bilgi v.erilmemekteci.ir. 3 Husari, Ahmed, Tiirilıu '1-jiklıi'l-isliimi, Beyrut 1991, s.llj. 4 Ziriki i, Hayruddin, el-a 'lanı, VI, 184.. 5 Yakut elhamevi, Mu'cemu'l-bı1/diin, Beyrut 1990, V, 382; "Nişapur'', İA, MEB yay. İst. 1964, IX, 164-165. 6 Zehebi, Şemsuddin Muhammed b.- Osman, Siyem a '/iimi'n-niibelii ', Beyrut, ts., XIV, 490. 7 Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin b. Şeref, Tehzibu'/-esmii' ve '/-Luğat, Beyrut, ts.,.ll, 1 96; Zehebi, Şemsuddin Muhammed b. Osman, J'ezkiretıı'l-hııffiiz, Beyrut, ts. lll, 782.

1 80 Dr. Abdurrahman CANDAN. Zeheb!. onun Tdrihu Dzmeşk. ve Tarih u Bağdad, eserlerinde zikredilmemesinin Şam ve Bağdat'a gitmediğini gösterdiğini söylemektedir. 8 Mısır'a gidip gitmediği hususunda elimizdedoğrudan bir bilgi bulunmamakla beraber Rebi b.. Süleyman el-muradl (v.270/883)den 9 İmam şafi'l'nin (v.204/820) kitaplaniu dinlediği ve Bekkar b. Kuteybe (v.2 70/883)'den ders aldığı 10 anlaülmaktadir. Bu da Onun muhtemelen Mısır'a gitmiş olabileceğine işaret sayılabilir...-~. Değişik mezhep we küf(ürlere sahib hocalardan ders alması ilirnde derinleşip, farklı göt1tşleri öğrenqıesini sağlamıştır. Ders aldığı meşhur hocalar arasında Muhammed b. Meymun, Muhammed b. İsmail es-saiğ (v.2 76/889), Muhammed b. Abdiliali b. Abctilhakim (v.268/881), Re bi b. Süleyman (v.270/883), Ali b. Abdilaziz, Ebfı Hatem er-razi (v.277/890), Ahmed b. Abdilcebbar, İshak b. İbrahim, İsmail b. Kuteybe, Abdullah b. Ahmed b. Meysere (v. 279/892), Nebi b. Arnmar b. Yusuf1 1 gibi isimler sayılabilir. Bunun yanında, hadis ve fıkıh ilminde alim olan İbnü'l-Münzrr'den birçok kişi de ders almıştır. İsimlerini tespit edebildiğimiz öğrencileri: Ebu Bekir b. el-mukri (v.381/991), Muhammed b. Abdiilah b. Yahya el-leys! (v.339/950), Muhammed b. Hibban b. Ahmed b. Hibban b. Muaz el-büstl (v. 354/965), Hasan b. Ali b. Şaban, Hüseyin b. Ali b. Şaban, Muhammed b. İbrahim b. Ahmed, Ebu Tahir el-is.behanl 12 dır. 4.Eserleri İbnü'l-Münzir genellikle fıkıh ve hilaf konusunda yazmakla birlikte, tefsir, hadis ve usul konulannda da eserler vermiştir. Tespit edilen eserleri, 1- Kitabu's-Sünen ve'l- icma' ve' l-ihtilaf 13 2-Muhtasaru Kitabi's-sünen ve'l-icma ve'l-ihthm 14 3-el-Evsat fi's-sünen ve'l-icma ve'l-ihtilaf 15 4-et-Tefsir 16 s Zehebi, Tezkireru '1-/ıuffiiz, XIV, 491....-.. 9 Zehebi. S(ve111 n 'Irimi 'n-niibelti ', XIV,490; Subki, Taeurldin Ebü Nasr Abdulvehhab b. Ali b. Kiiti, Tnbnkôtii'ş-Şiiji '(ı~veti '1-kiibrii, Kah i re 1918, lll, 103. 10 İbnü'I-Müiızir, el-iknii' (thk. Abdullah b. Abdulaziz el- Cibrin) Riyad 1414. 1. ll (Eserin yazma nüshası Alnıanya Fotha şehrinde Şark yazmalan kütübhanesinde bulunmaktadır). 11 bkz. Subki, a.g.e., ll, 102; Zehebi, Siyeru n '/iimi'n-nübelii ',XIV, 490; a.nılt:, Tezkirew'/-lıuffnz, lll, 783; İbnullnıad, Ebu'I-Feilah Abdulhay, Şezeriitu'z-ze!ıeb, Beyrut 1979 ll, 280; İbn Hacer el-askaliini, Lisnnii'/-Mi::tln. Beyrut 1986, V, 29 12 Subki, a.g.e., ll, 102; Zehebi, Si_ıient n 'Ilimi 'n-niibelii ', XIV, 49 1; İbn Hacer el-askaliini, a.g.e., V. 29; İbnü' 1- lmiid:a.g.e., ll, 280. 13 Subki, a.g.e., 11,102. 1 ~ İbnü'I-Münzir, el-iş1-iif (thk. Abdullah Ömer el-biirüdi), Beyrut 1414, lll, 256. "Ki tab yayımlanmıştır (tlık. Ebu Hammad Sağir-Ahmed b. Muhammed Hani!) S.Arabistan 1993 1-IV. 16 Zehebi, Siyeru n 'Iii mi 'n-niibelii XIV, 490; (AS. 175 'deki nüsha, İbn Ebi Hat im er-rfızi'nin telsirinin kenarında (ll, 205) Al-i İnıran ile başlıyor ve N isa 31 ile bitiyor. Goıha 521 nushası ise Bakara 27-Nisa 94'c kadar geliyor (Sezgin. GAS. 1, 496; Brockelnıann, GAL. 1,180.

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hilaf ilmine Katkıları... 1 81 5-e1-Mebsüt, 17 6-e1-İktisad fı '1-icma ve'l-hilaf1 8 7 -İhtilafu'l-'ulema' 19 8-K.itabu Tariki's-Sala, 1\itabu Muhtasari's-Sa1a 20 9-Cüz'ün fi Hadisi Cabir fi Sifati Hecceti'n-Nebi (s.a.v) 21 1 0-Kitabu 'l-menasik, 22 11-Muhtasaru Kitabi 'l-cihad 23 12-Kitabu '1-Mesail fı 'l-fıkh 24 13-İsbatu'l-~yas, 25 14- Kitabu'l-Ezkar, 26 15-Rihletu İmam eş-şafı'i ile'l-medineti'l-münewere 27 16-Teşrifu '1-gani ala 'l-fakir 28 17-Kitabu's-Siyase 29 18-Ziyadat ala Muhtasari'l-Müzeni 30 19-Kitabu'l-İcma', 31 20- Kitabu'l-İkna' fı'l-furfı' 32 5. ilmi Donanıını İbnü'l-Münzir tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerini çok iyi bilen alimlerden idi. ilmi şahsiyetinin gelişmesinde bu ilimleri beraber değerlendirmesi önemli rol oynamıştır. Tefsir ilmine vakıf idi. Sahabe ve tabiin dönemi alimlerinin fıkhını biliyordu. Hadis ilmini bilmesi, ortaya çıkan meseleleri değerlendirip özgün görüşler ortaya koymasını sağlıyordu. Alimler sonraki dönemlerde onun bu özelliklerini takdir etmişlerdir. Nevevi bazı görüşlerini naklettikten sonra; "Bu, 17 Suyüti, Celalurldin Ebu Bekr Abdurrahman, Tabakiitu '1-huffiiz. Beyrut 1983, s. 330. 18 Haci Halife (Katip Çelebi), Keşfu'z-zımıin, Kahire 1990, 1, 135.. 19 Sezgin, Fuad, Tiirilıu'/-edebi '1-Arabi, S. Arabistan, lll, 301 (Eserin bir nüshası Daru'I-Kutubi'l-Mısriyye'de Hadis bölüm 27 de olup 131 yapraktan ibarettir. Diğer bir nüshası da Yine Kahire Talat Kütübhanesinde olup 163 yapraktır). 20 ibnü '1-Münzir, el- İkııli s.232 ıı Nevevi, Ebu Zekeriyya Muhyiddin b. Şeref. Şer/m Salıilıi Miislim, Beyrut 1983, V, 170. 22 ibnü'l-münzir, el-ikııii', s.232. 23 ibnü'l-münzir, el-iknii', s. 441. ı-ı ibnü 'n-nedim, el-filırist (thk. Zeynul-Abidin el Hariri el-mazinderani). Beyrut 1988. s.269; Kehhale, Ömer Rıza. Mu'cemii '1-miie//ifin, Dımeşk 1959. VIII. 220. ' ı; Kelıhfıle, a.g.e., VIII, 220. "'Hali te, a.g.e, 1, 135. _ 27 Fuad Sezgin, a.g.e.. lll, 181 (Bu eser 1350 yılında Kahire'de basılmıştır). 28 Askalani, a.g.e., V. 28, 29 İbnü'I-Münzir, el-ikııii ', s.30. 30 bk. GAS, 1, 496.. ıı İbnü'l-Münzir, Ebü Bekr Muhammed b. İbrahim, Kitiibu'l-İcmii (tre. Abdulkadir Şener), Ank.ara 1983. 32 Kitab yayımlanmıştır (Thk. Abdullah b. Abdilaziz), Mektebetü'r-Rüşd, Riyad 1414. 1-11.

182 Dr. Abdurrahman CANDAN araştırma ve bilgisinde şüphe olmayan, sünneti ve sahih delilleri çok iyi bilen, taassubu olmayan İbnü'l-Münzir'in sözüdür" 33 ifadesini kullanmaktadır. Zehebf; onun tefsir ilmind~ on küsur ciltlik büyük tefsirinin oldu~nu, dolayısıyla te'vil ilminde de imam olduğuna hükmedilebileceğini söylemektedir. " 34 Görüş beyan edeceği konuda sırasıyla Kitab, Sünnet, salıabc kavli, icma ve kıyas ile amel eder. 35 Ayetterin umum manasıyla amel ettiği görülür. Yorumlaması veya tahsis yapması gereken yerlerde de hadis veya saha be kavli ile çelişmemesine özen gösterir. 36 Hadislerin sıhhat derecelerine son dereec Önem verir. Nevevi bu özelliğini anlatırken: "Birçok hadis incelerdi, hadisin sahihini ve zayıfını bilme hususunda özel bir duruma sahip idi" 37 der. Mürsel, munkatı' ve zayıf hadisleri kabul etmez, neshin alanını da dar tutardı. Konu ile ilgili hadislerin neshedildiğini belirten açık veya dalaylı bir hadis görmeden neshi kabul etmiyordu. 38 Aynı şekilde hadis ve ayetterin tahsisinin de yine ayet ve hadiste belirtilen şekilde olması gerektiğini belirtmektedir. 39 İkinci bir delil olmadiğı takdirde hadisin zihinde çağrıştırdığı il k m ana ile am el eder. Hadislerden veya ayetlerden bir hüküm elde edileceği zaman onun mutlaka hadiste belirtilmesi gerektiğini, aksi takdirde o konuda hadisin delil olamayacağına karar verirdi. 40 Sahih hadisleri naklederken, (sebete ani'n-nebiyyi) veya "sahha anhu" tabirlerini kullanır. Zayıf hadisleri naklederken de "ruvina" veya "yurva ani'n Nebiyyi" tabirlerine yer verir. 41 Tenakuz eden hadisler konusunda, nesh, tercih ve tevakkuf metodunu benimsediği görülür. 42 İnceleyeccği konuda ilgili hadisleri mutlaka zikreder. Görüşüne katılmadığı şapısları hadis veya sahabe kavli ile reddedet. 43 İcma edilen konularda görüş beyan etmeden amel edilebileceğini söyler. İcma ile, belirtilen dönemin alimlerinin çoğunun bir konu üzerindeki ittifakını kasteder. Şaz bir görüşün veya sahih bir kaynağı olmayan bir veya iki alimin, cumhurun görüşüne aykırı olarak görüş beyan etmesinin icmayı bozmayacağı kanaatine sahiptir. 44 O hicaz alimlerinin çoğunda görüldüğü gibi bir konuda fetva vermek istediği zaman, Ki tab, Sünnet, sahabe kavlr ile amel ediyordu. Kıyasa, reddetmemekle beraber, çok az bir şekilde başvuruyordu. 45 " Nevevi, Telızibü'l-esma, ll, 197 J< Zelıebi, Siyenı a 'lami 'n-niibelii ',XIV, 491. 3 ; Bkz.ibnü;I-Münzir, ei-işriif, ll, 21, 80, 99. 36 Bkz. ibnü'i-münzir, e/-işriif, l, 25, 36,105; il,89,102 37 Nevevi, Telızibu '1-esma ', ll, ı96. 38 Bkz. ibnü'i-münzir, ei-işriif, III, 7. 39 Bkz. el-lşraf, ı, 23-24. o Bkz. el-lşraf, lll, 7-8. Bkz.el-lşraf, I, 17, ı8, 19,21,22... 1 Bkz. el-evsat, I, 61 <J Bkz. e/-işriif, I, 23. Bkz. ei-evsat, I, 66. ; Bkz. el-işriif, ı. ı 12.

ibnü'l-münzir(in Hayatı Hilaf ilmine Katkıları.. :l83 Bulunduğu yöre ve hocalardan etkilenerek ayet, hadis, v~ sahabe kavillerini zahirine göre yorumlamayı tercih etmiştir. Nassın zahirine aykırı olabilecek görüşlerin kabul edilmeyeceğini beyan etmiştir. 46 Buna göre "ehl-i hadis" yöntemiy~e meselelere yaklaştığını söyleyebiliriz. Mekke'de yaşaması, hocalarıiun genellikle bu görtişe meyletmesi", çmun da bu şekilde düşünmesinde rol oynadığı söylene~ilir. İbnü'l-Münzir'in yöntemini yazdığı fıkıh kitaplarına yansıttığı görülebilir. Değerlendireceği konunun ~}aşında i lg il i ayet, 47. hadis, 48 sahabe kavli 49 veya alimler arasında ittifak edilen bôlümü, 50 akabinde de ihtilaflı konuyu zikreder. Ulaşabildiği bütün sahabe tabiin Ve onıa rdan sonra gelen alimierin sahih görüşlerini nakleder. Bazen aynı alimin iki görüşüne de yer verir. Daha önce yazılmış hilaf kitabiarından farklı olarak alimierin ihtilaf ettikleri konuların çoğunu zikreder. İbnü'l-MünZir'in eserleri incelendiğinde belirli.bir mezhebe bağlı olmadığı ve alimierin lehinde ve aleyhinde taassubta bulunmadığı anlaşılır. Tabakat kitabiarında ve çeşitli Şafii kaynaklarında bağlı bulunduğu mezhep hususunda farklı değerlendirmeler yapılmıştır. Şafi ı alimlerinden Şfn1zf (v.4 76/1083) onu Şafi 'i alimlerinden saymış ve el-mülıezzeb adlı eserinde birçok kez zikretmiştir. 51 Subki (v. 771/1369) de 'dört Muhammed; Muhammed b. Nasr, Muhammed b. Cerir, Muhammçd b. Huzeyme, Muhammed b. Munzir'in Şafi'i mezhebine mensup olduklarını, mutlak ictihad mertebesine ulaştıklarını fakat şafi'i. usulüne göre fetva verdiklerini iddia etmektedir. Nevevi (v.676/1297) ise; herhangi bir mezhebe bağlı olmadığını hilaf ehlinin genef özelliğine uygun olarak alimierin lehine ve aleyhine konuşmadığını, sahih sünnete muvafık olan görüşe meylettiğini, fakat Şafi'i mezhebine mensup kimselerin çoğu onu bu mezhebten saydıklarını söylemektedir. 52 Suyuti (v.911/1505) ve Zehebi ise onun mutfak müctehid olup kimseyi taklit etmediğini 53 bir mezhebe bağlı olanların ilirnde derinleşmeyen veya mutaassıb şahıslar olduklarını, İbnü'l-Münzir'in ise delili bilenlerden olması hasebiyle içtihat yapan, kimseyi taklit etmeyen, 5 ' 1 kimselerden olduğunu söylemişlerdir. müctehid 55 sayan alimler de olmuştur. 56 Bu görüşler çerçevesinde onu müntesib Bkz. el-işriif, ll. 80. 7 ' Bkz. el-işriif, 1, 35, 56. 18 Bkz. el-işriifl, 17, 18. 49 Bkz. el-işriif, ll, 103. 50 Bkz. el-işriif, ll, 5, 7, 31, 35. 51 Şirazi, e/-miilıezzeb (thk. Muhammed Zuhayli), Beyrut 1992, lll, l02. 51 Nevevi, a.g.e., ll, 196. 53 Suyuti, a.g.e, s. 330. 54 Zehebi, Tezkireıu '1-huffiiz. XIV,491 ;''. 55 Müntesib Müctehid: Kur'an ve sünnete dayanarak mutlak ictihad mertebesine ulaşan fakat kendine özgü usul oluşturma hususunda müstakil olmayan ali md ir. Hükümleri, mutlak ictahad mertebesine ulaşan alimlerden birinin metoduna göre çıkaran alimdir (Geniş.bilgi için Bkz. Heyto, Muhammed Hasan, el-icrilıad ve Tabakalll Mücrelıirfi'ş Şafi~vye. Beyrut 1988, s.27. ' 6 Heyto, a.g.e., s. 80.

1 84 Dr. AÖdurrahman CANDAN. İbnü'l-Müiızir'in ilk eserlerini incelediğimizde O'nun Şafi'1 mezhebine mensup olduğu görülür. 57 Fakat en son yazdığı kitab sayılan el-işrqfta alimierin görüşlerini aktardığı konuların çoğunda, kendi görüşünü de zikreder veya.~ört mezheb imamının birinin veya başka bir alimin görüşünü tercih eder. 58 Hadis ehlinin metodu gözönünde bulundumlduğunda çağunun metodunun birbirine benzediği görülmektedir. Bu itibarla İbnü'l-Münzir'in ilk dönemlerde Şafi '1 mezhebine mensub olması, ictihad metodunun İmam Şafii'nin metoduna benzemesi ve bazı konularda görüşlerinin onun görüşleriyle uyuşması onun mezhebine bağlı olmasını gerektirmez. 6. Vefatı Tarih ve tabakat kitabiarında İbnü'l-Münzir'in vefatı hususunda farklı bilgiler verilmektedir. Baiı alimler 309 veya 310'da Mekke'~e. 59 bçızıları da, Ebu'I-Hasan Kattan el-fasi'ye dayanarak 318'de vefat etiğini nakletmektedirler. 60 Diğer bir görüşe göre de 319 da vefat ettiğini iddia etmektedirler. 61 Arib b. Sa'd el-kurtubi de şaban ayının sonlarına doğru Pazar günü, 318 yılında vefat ettiğini haber vermektedir. Bu görüşün isabetli olması kuvvetli bir ihtimaldir. Çünkü Arib'in yaşadığı dönem, İbnü'l-Münzir'in öğrencilerinin yaşadığı döneme denk gelmektedir. Ayrıca, vefat tarihini bildirirken ay ve günü belirterek hassas davranmıştır ki bu da onun verdiği bilgiden emin olduğu izleni.rnini vermektedir. 62 Onun hayatı hakkında bilgi veren alimierin çoğu da bu tarihi dikkate almışlardır. 63 H. 318 'den önce vefat ettiğini söyleyenierin yanılma ihtimali daha yüksektir. Çünkü Zehebi 'nin belirttiğine göre İbn Arnmar h.31 O yılında ondan ders aldığını, Ahmed b. İbrahim el-belhi'nin de ondan el-ikna' kitabını h.315 yılında ok"!lduğunu, ve Muhammed b. Abdullah b. Yahya el Leysi (v. 339/950), Endulüs'ten yola çıkıp h.312 'de ondan ders aldığını belirtmiştir. 64 7. Hilaf ilmine Katkıları İslam Hukuk Tarihine bakıldığında özellikle fıkhi konulardaki ihtilafın bir ilmi bir gelenek haline dönüştüğü görülebilir. Sahabe döneminden başlayan bu süreç günümüze kadar devam etmektedir. Doğrunun örtaya çıkması için istismar etmeden naslara ve selim akla dayanan ihtilaf İslam kültür tarihinde kabul görmüştür. Hz. Aişe'nin sahabeye itirazları; 65 sahabe _ Bkz. İbnü'I-Münzir, el-ikızii'. 1,74-75. ~:Bkz. İbnü'I-Münzir, el-işriif, I. 23. 49, 50, 62, 72,.65, 69, 82. :o Nevev!, Telız!bıı't-ı;smii, Il, 197; Kehhale, a.g.e., V_III, 220.. Zehebı, Tezkıretıı/1-lıı~lfa:?., III,782; a.mlf., Siveru a '/ami'n-niibelii,xiv. 490; Askalanı. a.g.e, V. 29. 61 Ziriki i, a.g.e, VI, 184. 62 Bkz. ibnü'i-münzir, el-ikııii', I, 31. 63 Sat~di Se1ahuddin Halil b. Aybek. ei-viiji bi'i-vefeyiit, yy. 1981. 1, 336: Suyüti. a.g.e. s. 330; İbnü'l-imad, Şezeratıı'=-=elıeb: Beyruı 1979, 11,280; Heyıo, a.g.e, s.so. : lbnü '1-Münzir, ei-iknd : ı. 31 (Tiirilıu ıı/emdi '1-Endii/iis'ten naklen, ll, 58).. Bkz. Zerkeşı, Bedruddın, Hz. Aişe 'nin Salıabeye Yönelifiği Eleştiri/er (haz. Bünyamın Erul). Anka111 2000

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hi laf ilmine Katkıları... 185 ve tabiinin kendi aralanndaki ihtilaflan, 66 sonraki dönemlerde gelişen değişik mezhepterin birbirine karşı tutumlan bazı. istisnalar dışmda bu çerçevede değerlendirilebilir. Dolayısıyla ayrı bir ilim olarak temayüz etmezse de hilafm sahabeden itibaren var olduğunu söyleyebiliriz. İslam hukukçulan tarafından farklı anlayış, rivayet ve görüşlerin benimsenmesi veya delillerin değerlendirilerek bir goruşun tercih edilmesinden dolayı ortaya. çıkan tartışma ve anlaşmazlıkları ifade eden 'ihtilaf, ümmet için bir rahmet olarak kabul edilmiştir. Bir meselede fikir birliği sağlanması nasıl yararlı olmuşsa bazı meseleler üzerinde ihtilaf edilmesi de, insanlara kolaylık kapılannın açılması için öylece yararlı olmuştur. 67 Ayrı bir ilim olarak ise, hilaf ilminin anlamı ve hilaf teriminin kullanımı konusunda literatürde bir netlik bulunmadığı için bu ilmin doğuşu, i I k olarak kim tarafından tesis edildiği gibi noktalarda kesin bilgiler bulunmamaktadır. Bununla birlikte ilmi hilafm cedel ilminin şer'i ilimiere ve özellikle fıkha uyarlanmış şekli olduğu hususu göz önüne alınmca, ilm-i hilafm doğuşunun Aris to mantığının tercümesinin tamamlandığı III. yüzyılın sonlarına götürütmesi mümkün olur. IV. Yüzyılda yaşayan alimierin bu şekilde ilm-i hil<iftan söz ettikleri görülür. 68 Hilafıyatın ortaya çıkış tarihi kesin olarak tesbit edilemese de bunun ictihad faaliyetinin durakladığı, bazı iddialara göre ictihad kapısının kapandığı ve işin artık tahricten öte gitmediği döneme rastladığı tahmin edilebilir. 69 Gerek sahabe döneminde ve gerekse daha sonraki dönemlerde baş gösteren hukuki ihtilafların düzenli bir şekilde derlenmesi fıkıh ekailarının oluşmasından sonra olmuştur. Alimler, mezheplerinin görüşlerini.desteklemek 70 veya çeşitli konularda nlemanın ihtilaf ettiği konularda müslümanlar için kolaylık sağlamak 71 maksadıyla müstakil çalışmalar yapmışlardır. Günümüzde bir anlamda karşılaştırmalı hukuk çalışmalarına tekabül eden ilm-i hilaf, kısaca İslam hukukçularının ilmi kanaat ve tercihlerinin tesbiti ve dayandıklan delillerin kıymetiendirilmesi uğmnda harcamış oldukları ciddi mesailer sonucu ortaya çıkmıştır. Büyük hukukçu İmam Ebu Hanife (V. 150/699) de, "insanların en bilgini, onların ihtilaflarını en iyi bilendir" derdi. 72 Çünkü araştırma konusu olan bir meselede alimlc.rin M Bkz. Şafı'i. Ebu Abdiilah Muhammed b. İdris, e/-ümm, Beyrut 1990, V, 302 (İiıtilafu Ali ve İbn Mes'üd): Bkz. Es Serevi Muhammed b. Leskeri. b. Mahmud, İlıtilajit s-snlıabe ve 'ı-tabiin ve men ba 'de/wmmine '1-eimmeti '1- mücıelıidin. Kah i re 1724 (Abdulkadir Şener, Kitabu '1-İcma, Önsöz s. 22). 67 İbnü'I-Münzir. Ebu Bekr b. Muhammed b. İbrahim, Kiıabu'I-İcnui (Giriş ve Tercüme. Abdulkadir Şener). Ank. 1983. s.7. 68 Şükrü Özen, "Hilaf', DİA, XVII, 530.. 69 "a.g.m.". XVII, 530. 70 İmam Muhammed Kemaluddin. NazarZı:retü'l-jiklıi'I-İsliimi, Beyrut 1998, s. 65. 71 Katlal eş-şaşi, Ebu Bekr Muhammed b. Ahmed, Hilvetu'/-ulenui', Anıman 1400. 1, 35. 71 Ebü Zehra. Muhammed, İslam'da Fıklıi Mezlıepler.Tarilıi (çev. Abdulkadir Şener). İstanbul 1978. s. 172.

186 Dr. Abdurrahman CANDAN görüşlei-ini kavramak, onların delillerini mukayeseli olarak değerlendirmek, gerçeği daha iyi tesbite yardımcı olur. 73 Bu çerçevede bakıldığında, İbnü'l-Münzir çalışmalarını genellikle fakihlcdn icma ve ihtilaflarını tesbit etme ve inceleme konularında yoğunlcıştırdığı görülebilir. Ondan önce de bu ilimle meşgul olaıi ve bu konuda. eserler yazan alimler olmuştur: Ancak bu eserler belirli yörelerde bulunan alimler veya belirli şahısların görüşlerini aktardıkları için geniş ve kapsamlı olduklan söylenemez. örneğin, Ebu Yusuf'un İhtilqfu Ebf Hanife ve İbn Ebi Leyla isimli değerli eserinin, Ebü Hanife ve İbn "Ebi Leyla arasındaki ihtilafları ele aldığını görülür. 74 İmam Muhammed'in Kitdbu'l-Hucecji İlıtil4fi Elzli Kı]fe ve Ehli'l-Hadis ve imam Şafı'i'nin İlıtilqfo Ali ve İbn Mes'üd isiınli eserlerinde buna benzer bir durumun söz konusu olduğunu söyleyebiliriz. İbnü'l-Münzir'den önce Ebu Ca'fer et-taberi (v. 3 10/923) 75 ve Abdullah b. Nasr el-mervezi'nin bu alandq. yazdıkları eserler 76 günümüze kadar ulaşmış olup tahkikli bir şekilde basılmıştır. Ama yine belirtilmelidir ki, bu eserlerde ele alınan konuların ve görüşleri zikredilen sahabe ve alimierin sayısının sınırlı olmasından dolayı kapsamlı hilaf kitabı sayılamaz. Bu ve benzeri eserler hilaf ilminin temelini oluşturan çserler kabul edilebilir. Ancak bundan sonraki dönemlerde hilaf ilminin gelişme dönemine girip, geniş kapsamlı eserlerin ortaya çıktığı görülebilir. İşte bu dönemde İbnü'l-Münzir'in hilaf alanında yazmış olduğu eserlerin en önemli kitabiardan olduğu söylenebilir. Çünkü 1-el-İşrij ald mezdlzibi elzli'l-'ilm ve el-evsatfi's-sünen ve'j-icmd' ve'! ihtil4f kitabiarı o döneme kadar gelen belli başlı alimierin farklı düşündükleri görüşleri delilleriyle aktarmıştır. 2-Furu sayılan konuların hilafını da ayrıntısına kadar günümüze ulaştırmıştır. 3-Eserin yazıldığı dönem itibariyle düşünüldüğü takdirde sistematik bir şekilde düzçnlemiştir. 4-İlmi çabasını özellikle hilaf ilminde yoğunlaştırmıştır. Bu açıdan önemlidir. " S-Görüşleri sadece zikretmeyip ayrıca tercih yapmıştır. 6-Yine görüşleri aktarırke.n taassub göstermemiş, bütün görüşlere karşı aynı mesafede durmuştur. 7-Genel kanaata göre bir mezhebe bağlı olmamasından dolayı genel kabul görmesinden dolayı önemlidir. " İbnü'I-Münzir, Kitabu '1-icmii, s.7. 74 Şafii. a.g.e. VII, ısı-177 (İhtilafu Ali ve İbn Mes'üd) 75 Taberi. İ/ui/afiı 'l :fuka/ıii, Beyruı. ts. 76 Mervezi. Ebü Abdiilah Muhammed l:i. Nasr, İhtiliifiı'l-ulemii' (thk. es-seyyid Subhi es- Samanui). Beyrut 1984.

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hi laf ilmine Katkıları... 18 7 8- Aynı dönernde yazılan kitabiarda bulunmayan bazı rneselelere eserlerinde yer vermiştir. 9-Alirnlerin güvenini kazanmıştır. Bu özelliklerinden dolayı alirnlerin, ilk döneniden itibaren İbnü'l-Münzir'e güvendikleri ve günümüze ulaşmış hilaf kitabiarının çoğunun ondan yararlandıkları görülür. İbn Kudarne'nin el-muğnf isimli eseri incelendiğinde görüşlerine başvurup kendilerinden (lelil getirdiği kişilerin başında İbnü'l Münzir geldiği görülür. Nevevi el-mecmu' adlı eserinde en fazla başvurduğu kişinin İbnü'l-Münzir olduğunu şöyle belirtiyor: "Alirnlerin göruşlerinin çağıımı İbnü'l-Münzir'in "Kitabu'l-İşnif ve "el-icma"' isimli eserlerinden naklediyonırn. İmam Ebfı Bekr en-neysabfıd hilaf ilminde uyulması gereken bir örnektir. 77 Bunların dışında birçok alimin ki tablarmda İbnü'l-Münzir'in eserlerinden azınsanrnayacak derecede yararlandıklarını görebiliriz. Örneğin Hattabi (v.388/998) Me'alimu's-Sünen adlı eserinde, İbn Abdilberr (v.463/1 071) el-istizkar adlı eserinde, İbn Hacer el-as kalani (v.852!1118), Fethu'J-Ba!i adlı eserinde, Beyhaki (v.458/1066) es-sünenu'j-kübrô. adlı eserlerinde sık sık İbnü'l-Münzir'in eserlerine başvurma ihtiyacı hissetmişlerdir. Bu çerçevede ilm-i hilaf ilmi alanında sistematik olarak eser veren, alimler tarafından takdir edilen ve güvenilen kişi olması hasebiyle İbnü'l Münzir'in konumunun çok önemli olduğunu söyleyebiliriz. B. EL-İŞMF 'ALA MEZJİHİBİ EHLFL-'İLM ADLI ESERi l.kitabın El Yazma Nüshaları Elimizde bulunan kitabı tahkik eden Abdullah Ömer el-barudi, kitabın iki eksik nüshasına ulaşabildiğini söylemektedir. 1-Ebu Muhammed Abdullah b. Rebi'in İbnü'l-Münzir'den rivayet edilen nüshasının sadece üçüncü cildi bulunabilmiştir. Şılfa ile başlayıp gasb ile bitmektedir. Kitabın sonundan anlaşıldığı kadarıyla bu cild kitabın son bolümüdür. 2-Bir kısmı VI. diğer kısmı da IX. yüzyılda yazılan ikinci nüshanın da sadece ikinci cileli bulunabilmiştir. Kitabu'n-Nikah bölümü ile başlayıp, Kitabu'J-Gasb bölümüyle bitmektedir. İstaribul III. Ahmed kütüphanesinde biı nüshası bulunmaktadır. 7 8 3-Muhakkikin ulaşamadığı diğer bir nüsha da muhtemelen kitabın i 1 k bölümünün bir kısmıdır. İbnü'l-Münzir'in Kitabu'l İcma' eserini terceme eden Abdulkadir Şener'in tespit ettiğine göre: "Bu eserin I. Cildinin A. ü. ilahiyat 77 Nevevi, e/-mecmıi ', yy., 1995, I, 115. 78 ibnü'l-münzir, ei-işriif, s. 12

ı 88 Dr. Abdurrahman CANDAN Fakültesi Kitaplığında (geçici no: 120) bulunmaktadır. 26 7 varak olan bu nüshanın bazı bölümleri eksiktir. Tahminen hicd VII. Yüzyılda istinsah edilmiştir. Fihristte Kitabu't-Tahare ile başladığı halde, mevcut nüsha Kitabu'l Mevakft ile başlamaktadır. Sonunda da el-işnifın birinci cildi bitti, ikinci cildi de "Kitabu'n-Nikalı ile başlayacaktır" ibaresi yer almaktadır. Bu eserin Topkapı Sarayı III. Ahmed 1100'de kayıtlı Il. cildinin 1-349 varaklık kısmı 544 h. yılında 350-365 varaldık kısmı da tahminen IX. Yüzyılda ist!nsah edilmiştir." 79 Müellifın bu eserini tahkik eden Abdullah Ömer cl-banıdl muhtemelen kitabın ibadat bölümüne ulaşamadığından sadeec muamelat bölümünü tah ki k etmiştir. 2.Takip Ettiği Metod Müellifın el-işrrifta takip ettiği metod: 1-İncelcdiğimiz eser, fıkıh kitabianndaki tasnife göre yazılmış olup 52 bölümden (kitab) oluşmaktadır. Kitabta yer alan bölümler sırasıyla cn-nikah ve'r-rada', er-rada', et-talak, eı-iiul', eı-iıa ve ma fihi mine'l-ahkam ve's Sünen, ez-zıhar, cl-li'an, el-'idcd, el-ihdad, cr-ric'a, Alıkamu ümmchati'levlad, el-istibra, eş-şuf' a, eş-şerike, er-ruhun, el-mudarcbe, el-havale ve'l Kcfalc, el-hacr, et-teflis, el-muzara'a, el-musakat. el-istibra (2), cl-icarat, cl Vedh, el-'ariyc, e1-lukata, el-lakit, e1-abık, e1-mukateb, el-mudebber, ümmehatü'l-evlact, el-hibat ve'1-ataya ve'l-hedaya, el-umra ve'r-nıkba, en Nüzür vc'1-eyman, en-nüzür, el-hudı1d, el-muharibı1n, cl-hudı1d, el-kazf, Haddü'l-hamr, el-kısas ve'l-cirah, ed-diyat, el-ma'akıl, el-kasamc, el-mürted, cl-'itk,. el-et'ime, el-eşribe, Kıtalü ehlil'l-bağy, Tariku's-sala, cl-kısme, cl Vekale, e 1-Gasb'tan oluşmaktadır. Ayrıca her bölüm ün de çeşitli alt başlıkları bulunmaktadır. Müellif, funı' kitabiarında bulunan meselelerin çoğu ile ilgili, ihtilafları alt başlıklar halinde zikretmiştir... 2-Müellif başlıklarını verdiğimiz bölümlerle ilgili bir alt başlık tespit edip, konunun başında ittifak edilen noktaları, sonra konuyla bağlantılı olarak ilgili ayet 80 bazen hadis 81 bazen sahabe kavlini 82 zikredcr ve bu çerçevede sahabe, tabiin ve daha sonra gelen alimierin farklı görüşlerini de kaydeder. " 3-Konuyla ilgili olarak ulaşabildiği bütün sahabe ve onlardan sonra gelen bütün fakihlerin isimlerine, görüşleriyle beraber yer verir. 83 4-Genellikle fakihlerin görüşlerini kaydederken delilleriyle birlikte verir. 84 79 Bkz. ibnü 1-Münzir, Kiabu'l-icnui (tre. Abdulkadir Şener), Muk., s. 20. '." Bkz..ibnü'I-Münzir, ei-işriif, 1, 35, 56, 77, 78, 80. sı Bkz..ibnü'I-Münzir, ei-işriif, ı, 17, 18, 19, 20. 22. 82 Bkz..ibnü'I-Münzir, ei-işriif, 1, 28, 29, 55. 83 Bkz..ibnü'I-Münzir, ei-işriif, 1, 42, 43. 84 Bkz.. ibnü'i-münzir, ei-işriif, 1. 130, 133.

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hilaf ilmine Katkıları... 189 5-Sahabe ve fukahanın kendi aralanndaki münakaşalarını zikretmeden, sadece görüşlerini kaydetmekle yetinir. 85 6-Genellikle konuyla ilgili bir alimden gelen rivayetlerin tümünü değil de sadece bir rivayeti zikretmekle iktifa eder. 86 7-Kendigörüşünü bazen delille destekleyerek, bazen de delilsiz 87 olarak zikreder. 88 8-Konu ile ilgili farklı görüşlerin çok olması halinde onları sınıflandırarak aktarır. Aksi takdirde bir görüşü ve bu görüşe muvafakat eden alimleri zikreder. 89 9-Mezhep fmamının görüşünü zikrederken, varsa öğrencilerinden farklı düşünenierin görüşlerini de zikreder. 90 lo-ele aldığı konudaki ihtilafları anlatırken görüşlerini kendi ismini (Ebu Bekir) söyleyerek, bazen de (ekı11u) 91, (nekfılu) 92 veya (bihl ekı11u) 93 diyerek beyan eder. Bazen de sadece ilgili tartışmaları, kendi görüşünü zikretmeden aktarır. 94 ll-konuları aktanrken görüşler arasında bazen tercih yapar, 95 bazen de eleştiriler de bulunur. 96 12-Tercih yaparken mezhep taassubu göstermez. Mezhep ve şahısların görüşlerini objektif bir biçimde verir. Tercih yaparken belirli.bir mezhebe veya şahsa bağlı kalmaz. Kendi metoduna göre en uygun gördüğü delili tercih eder. Nevevi bu konuda: "O, seviyesine ulaşılamayacak bir tercih yeteneğine sahip i d i. Sahih sünnete dayanan görüşe güvenirdi 97. Bazen Ebu Hanife 98 bazen İmam Malik 99 bazen İmam ŞafiP 00 ve diğer fakihlerin görüşleri doğrultusunda 101 tercih yapabiliyor. 13-Fum' fıkhının yaklaşık olarak bütün ihtilaflı ulaşabildiği bütün alimleri zikrederek, aktarır. konularını, özet olarak, s; Bkz. İbnü'I-Münzir. ei-işrtif, 1. 162. 163. "' Bkz..İbnü'I-Münzir. el-işrrif, 1. 34, 35. 87 Bkz.,İbııü'I-Münzir. el-işrtif, 1. 24. 25. ss Bkz..İbnü'I-Münzir, e/-işrtif, 1, 6, 7.,., Bkz..İbnü'I-Münzir, e/-işrrif, 1, 33. 36. '"'Bkz..İbnü'I-Münzir. e/-işrrif, 1. 44. 91 Bkz.,İbnü'I-Münzir, e/-işrtif, 1, 25. 91 Bkz.,İbnü'I-Münzir, e/-işrtif, 1, 26. 93 Bkz.,İbnü'I-Münzir, el-işrrif, 1, 126. 94 Bkz.Jbnü~I-Münzir. e/-işrtif, 1, 106. " 5 Bkz..İbnü'I-Münzir, e/-işrtif, 1.102, 105, 107. 06 Bkz..İbnü'I-Münzir. ei-işriif, lll, 67. ' 17 Ne\ evi, Tı!h::i/m'I-Esma, ll. 676. ' 18 Bkz.,İbnü'i-Münzir. ei-işrtif, I, 24,102. 99 Bkz.. İbnü'I-Münzir. e/-işrtif, 1. 233. ıuo Bkz.. İbııü'l-i\!ünzir. <!1-İşrrif. 1, 23.25. "" Bkz.. İbnü'l-1vliiıızir. e/-isrri{: 1. 163.

1 90 Dr. Abdurrahman CANDAN 3.Nisbetlerinde isabet Edip, Etmemesi İbnü'l-Münzir 1 in nisbetlerinin alimler arasında genellikle kabul edildiğini görebiliriz. 102 İbn Hazm (v.456/1064), Nevevi (v.676/1277), İbnü'l Hümam (v.861/1457), İbn Kudame (v.630/1233) gibi değişik mezheb ve ekollere mensub olan alimierin onun eserlerine başvurmalan ve rical kritiği yapan alirolerin onu kabul etn:ı.elerp 03 bunun bir göstergesidir. Zehebi (v. 748/1347) onun adil ve sadık olduğunu 104 söylerken İbn Hacer el-askalani (v.852/1448) hilafıyat konusunda yazdığı eserlerde alimierin kendisine itimat ettiği bir isim olduğunu ayrıca el-işr4fın bu alanda te 1 lif edilen en güzel eserlerden birisi olduğuna vurgııda bulunur. 105 Ebü İshak eş Şirazl (v.4 76/1 083) de om1n hilaf il.minde benzeri olmayan kitaplar yazdığı nı. ve ister onunla aynı düşünceyi paylaşanlar isterse ona muhalefet edenler olsun bütün nlemanın yazdığı eserlere ihtiyaç duyduğunu 106 ifade etmektedir. Nevevl; "Bütün bölgeterden insanlar mezhebierin görüşlerini aktarma hususunda ona güvenirler. Ben de ulemanzn mezhebieri hususunda görüşlerin çoğunu İbnü'l-Münzir'in- "el-işr(j.f ve "el-icma"' eser_lerinden nakledtyorum" derken 107 İbnü'l-Hümam da "Söyledikleri ve naklett(kleri.ne güvenilen kişilerden biri de İbnü'l-Münzil~dil~ııoa ifadesini kullanır. Fakat Mesleme b. Kasım el-endelusi, Ibnü 1 l-münzir'i hadis bilmemekle ve Malik(v. ı 79/795) Şafi 'i ve. Ebü Hanife'ye, gerçekte onlara ait olmayan bazı bilgiler isnat etmekle itharn etmektedir. 109 Fakat Zehebi ve İbn Hacer el Askalani ise Mesleme'nin bu konudaki idd~alanna güvenilemeyeceğini söylemektedirler. 110. Bu değerlendirmeler ışığında ve nisbeten mezhep kitablarıyla karşılaştırarak incelediğimiz eserinde İbnü'l-Münzir'in güvenilir bir alim ve nisbetlerinde isabetli olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü onun özelliklerinden biri, aktaracağı görüşün mezhep imarnma ve diğer şahıslara ait olduğuna emin olmadan kayda geçmemesidir. Zira, bilgilerini kendinden önce gelmiş. güvenilir bir aliıng veya fakihlerin öğrencilerine dayanarak elde ediyordu. örneğin İmam Malik'in görüşlerini ya el-muvatta'dan veya Nafi, İbnü'f=.Kasım veya İbn Ebi Evs'ten, İmam Şafi'i'nin görüşlerini de el-ümm'den veya Müzeni (v.264/877).~rebi' b. Süleyman (v.270/884) veya Ebu Sevr'den alıyordu. Fakat bununla beraber çok az da olsa rical ve konu bakımından oldukça geniş bir.kitabta bazı sapmaların olabileceğini de göz önünde bulundurmak gerekir. 102 Bkz.,İbnü'l-Münzir, ei-işriif.11,163. 1113 Bkz. Zehebi, A fiziimı'l-i.'tidal. 111. 450: a.mlf.. Tezkiretu'/-lwjJiiz. 111.748. "'' Zehebi, Tczki!'etu'/-lıııjfiiz, 111,748. 10 ' Askaliini, Lisiiıiu '1-Mizcin, V,28. 106 Nevevi, ei-mecmıi', 1, 19. 1117 Nevevi, Telı::ibu '1-esnui, 11, 676. 108 ibnü'i-hümiim. a:g.e.. ıv: 148. 10 '' Zehebi, M'binu'/-i'tidtil, lll. 450. 1111 Bkz. Zelıebi, Mi::tinu'l-i'tidiil. lll, 450; İbn Hacer el-askaliiııı. Li>ıinu '1-!ı.fizt:in, V, 28.

ibnü'i-münzir(in Hayatı Hi laf ilmine Katkıları... 1 91 4.Kullandığı Kavramlar Peygamberimize nisbet edilen sahih hadisler için sahha 'ani'n-nebiyyi v.eya sebete ani'n-nebiyyi; zayıf hadisler için ruv.fna veya yurva tabirlerini kullanır. Ehl-i rcy ve ehl-i 'Irak ifadeleriyle muhtemelen, hükümlerin illetlerini araştırarak meselelere. bütündil olarak yaklaşan ve genellikle Irak'ta yaşayan alimleri kastetmiştir. Ehl-i hadis ifadesini muhtemelen Hicaz ve çevresinde bulunan alimler için kullanmıştır. Ecme'a küllü men allfezu kavlehu veya haza kavlu men belegana ve lekfna, ecma!a. ehlul'-'ilm: Bütün alimierin ittifak ettiklerini ifade için kullanır. Ecma'a a'vamu ehlz"l-'ilm ve 'ala haza edrekna 'ammete 'ulemai'l amsar: Bütün alimierin değil de, büyük çoğunluğunun bir meselede ittifak ettikleri zaman kullandığı tabirlerdir. Haza ehsibuhu.ve Ffma a!jiezuhu: Nisbetinde tam emin olmadığı görüşler için kullanır. Kdlet Tajfetün: Kime ait olduğunu bilmediği görüşler için kullanır. S.Bazı Farklı Görüşleri 1-Muhsan 111 zani önce kamçı ile dövülür sonra öldürülür. 11 7. 2- Bakire kızın nikah sırasında susmasının izin sayılması, izin istenıneden önce susmanın izin anlarnma geldiğini bilmesine bağlıdır. 113 3-Eti yenilebilen hayvanın etinin lezzetli olması için iğdiş edilmesi caiz değildir. 114 4-Hayızlı kadın ve cünüb olanın Kur'an'ı Kerim'den hiçbir şey okumalan caiz değildir. 1 ıs })-İmam sadece kendisi için dua edebilir, başkası için dua edemez. 116 6-Hul' ancak şiddetli geçimsizlik durumunda geçerlidir. 1 7 ı 111 Muhsan, akıllı, baliğ, hür, Müslüman ve iffetli olan erkektir. Bu şartlar kazfmuhsanlığı içindir. Recim uygulanması. için gerekli olan ihsan şartında ise ilave olarak h ür bir kadınla meşru bir evlilik içinde li ilen cinsel ilişkide bulunmuş olma şartı da bulunmaktadır (Erdoğan, a.g.e., s.324). 112 Bkz. İbnü'I-Münzir, el-işriif, III, 7. 113 İbiıü'I-Münzir, el-işriif, I. 24. 11 ~ Subki, a.g.e., VII, 253. 115 Subki, a.g.e., IV, 14. 116 Subki; a.g.e., IV, 14. 117 İbnü'I-Münzir, el-işriif. 1, 102-103.

192 Dr. Abdurrahman CANDAN 7-Kasden öldünnede kefaret gerekmez. 118 8-Yolcu ancak tam bir günlük yolculuk sırasında namazı kasredebilir. 119 SONUÇ İbnü'l-Münzir'in Nişapur ve Mekke dışında geçen hayatı hakkında çok fazla bilgi edinme imkanı yoktur. Hem Kur'in, hem de hadis hafızı ve aynı zamanda zühd ve. takva ehli olan İbnü'l-Münzir'in yaşadığı dönemde Harem imaını ve Mekke fakihi olarak bilindiği kaydedilmektedir. Fıkıhla ilgilenmeden önce tefsir ve hadis ilimlerine önem verdiği daha sonra ulema arasında ortaya çıkan ihtilaflara ilgi duyduğu ve bu alanda önemli eserler yazdığı anlaşümaktadır. Yaşadığı dönemde diğer alimierin kendisinden yararlandıkları, kitabiarını tedris etmeye başladıkları. anlaşılmaktadır. Hilaf konusunda yaptığı çalışmalar, ilk dönem fakihlerinin görüşlerini sonradan gelen nesillere ulaştırması açısından önemli bir konuma sahiptir. Bu alanda yazdığı eserler alimler arasında kabul görmüş ve birçok alime kaynaklık etmiştir. Özellikle "el-işr4f 'ala mezalıibi ehli'j-'ilm" eseri en çok kabul e-ören ve birçok alimin istifade ettiği, kaynak gösterdiği bir eser olmuştur. Aynı zamanda hilaf ilminin önemli bir eseri ve bu ilme önemli bir katkı sağlamıştır. Hadislerin isnadına çok önem veren ve özellikle mürsel ve munkatz' hadisleri kabul etmeyen İbnü'l-Münzir, Kitab, Sünnet, sahabe kavli, icma ve kıyas ile amel etme metodunu benimsemekle birlikte ehl-i hadis çizgisine yakın durmuştur. Yöntem olarak bir mezhebe bağlanınayıp bütün mezheplerden istifade etme yolunu benimsemiştir. Birçok konuda eser yazan müellifin kitabiarının ancak bir bölümünün gün üm üze ulaşınasi ise ilim camiası için önemli bir kayıp tır... ııs İlınü'I-Münzir, e/-i.şriif. 111:137. "" Sulıki. a.g.e.. lll. 103..