Yazan: ERHAN KANYILMAZ Nisan 1944 tarihinde yapımı tamamlanarak aynı yılın 10 23 Ağustos günü ABD Deniz Kuvvetleri nde hizmete alınan Balao sınıfı USS Blower denizaltısı, karıştığı kazalar nedeniyle kötü bir üne sahipti. İlk görevi için 16 Aralık 1944 te Yarbay J. H. Campbell komutasında Pearl Harbor a gönderilen USS Blower, bu görevini 17 Ocak 1945 tarihinde tamamladı. 134
II. Dünya Savaşı nın sonuna kadar Java ve Güney Çin Denizi nde üç keşif görevi icra eden denizaltı, 1946-49 yılları arasında bağlı bulunduğu Pasifik Filosu ndaki hizmetini tamamladı. 16 Kasım 1950 de Türkiye ye verilen denizaltı Dumlupınar adını aldı. Dumlupınar, 4 Nisan 1953 tarihinde Mavi Deniz adlı NATO eğitim görevinden döndüğü sırada Çanakkale Boğazı nın Nara Burnu Mevkisi nde İsveç bandıralı Naboland adlı yük gemisi ile çarpışarak battı. Denizaltının enkazı bugün Çanakkale Boğazı nın yaklaşık 90 metre derinliğinde yatmaktadır. I. İnönü ve Dumlupınar denizaltıları, Akdeniz de yapılan NATO tatbikatındaki görevlerini tamamladıktan sonra Gölcük e doğru yola çıktılar. 3 Nisan ı 4 Nisan a bağlayan gece bu iki denizaltı, başlarına geleceklerden habersiz biçimde üslerine dönmek üzere Çanakkale Boğazı ndan geçiyordu. Naboland sisin içindeydi Dumlupınar Denizaltısı O ana kadar herhangi bir sorun yaşanmadan geçen bu seyir, saat 02:10 da Dumlupınar için sona erdi. Seyir Astsubayı Hüseyin İnkaya, nöbeti olmamasına rağmen denizaltının güvertesindeydi ve görevine devam ediyordu. Nara yakınlarına geldikleri sırada, rotaları üzerindeki bir tuhaflık İnkaya nın dikkatini çekti. İşte tam o anda kimsenin nereden geldiğini anlayamadığı büyük bir gürültü oldu ve güvertedeki askerler denize düştü. Çarpışma sırasında güvertede bulunan ve denize düşen sekiz kişilik mürettebattan sadece şanslı olan beşi hayatta kalabildi. Geri kalan üç personelden ikisi pervaneye çarparak, diğeri ise boğularak hayatını kaybetti. Naboland, Dumlupınar a ön torpido dairesinin bulunduğu sancak tarafından çarpmıştı. 135
Gümrük gemisi olay yerinde Çarpışmanın şiddetli gürültüsü, Eceabat Limanı nda demirlemiş olan gemiler tarafından da duyuldu. Çok büyük bir darbeye maruz kalan Dumlupınar ın ön taraftan batmaya başladı. Ve bu büyük çarpışmaya dayanamayan denizaltı, birkaç saniye içinde Çanakkale Boğazı nın karanlık sularına gömüldü. Fakat denizaltı mürettebatının yaşadığı olaylar burada bitmedi. Hızla batan Dumlupınar ın orta kısmında büyük bir patlama oldu ve elektrik kesildi. Denizaltının baş tarafından su almakta olduğunu gören mürettebat geminin kıç tarafına ulaşmayı denedi. Mürettebat bu sırada çok sayıda kayıp verdi. Denizaltının kıç bölümünde bulunan torpido dairesine ulaşabilmeyi yalnızca 22 personel başarabilirken, diğer denizcilerimiz ise şehit düştüler. O gece küçük bir balıkçı teknesi tarafından Eceabat Limanı nda demirlemiş olan Gümrük Gemisine haber verildi. Balıkçı teknesindeki kişi, Gümrük Gemisinin mürettebatına Nara yakınlarında bir çarpışma olduğunu söyleyerek olay yerine gitmelerini istedi. Gümrük Gemisi çarpışmanın olduğu yere ulaştığında ortalık adeta panayır yerine dönmüştü. Naboland in bütün kurtarma botları denize indirilmiş, kurtarma botlarından fosforlu can yelekleri denize atılmış ve çok sayıda aydınlatma fişeği ateşlenmişti. Dumlupınar Denizaltısı nın mürettebatından hayatta kalabilen ya da kurtarma botları tarafından kurtarılan denizciler, Gümrük Gemisine alındı. Bu denizciler hemen yakındaki hastanelere götürüldüler. Fakat denizde halen 81 kişi vardı ve hiç kimse bu denizcilerin hayatta olup olmadıklarını bilmiyordu. Denizaltı kurtarma gemisi olan Kurtaran isimli gemiyi çağırmaktan ve 81 kişinin yaşıyor olduğunu umut etmekten başka yapacak bir şey yoktu. Günün ağarmasıyla etraftaki balıkçı tekneleri Dumlupınar ın batarken fırlattığı muhabere şamandırasını gördüler. Bunun üzerine Gümrük Gemisi derhal şamandıranın olduğu yere gitti. Geminin ikinci çarkçısı Selim Yoludüz telefonla konuşmak için şamandırayı eline aldı ve üzerinde bulunan Deniz Kuvvetlerinde görevli Dumlupınar Denizaltısı burada battı şeklindeki yazıyı okudu. Ardından şamandıranın kapağını açtı, ahizeyi eline aldı ve umutlu bir sesle Alo diye seslendi. 136
Telefonun diğer ucundan Ben Astsubay Selami şeklinde bir ses duyunca Yoludüz rahat bir nefes aldı Selim Yoludüz ve Astsubay Selami ye nasıl olduklarını sordu. Gelen yanıt, Dumlupınar da yaşanan felaketi açıklıyordu: Gemi 15 derecelik açı ile sancak tarafına yatık vaziyette bulunuyordu, elektrik yoktu ve kıç tarafında bulunan torpido dairesinde mürettebattan 22 kişi vardı. Yoludüz onlara Çanakkale Nara Koyu civarında olduklarını ve denizaltının yaklaşık 90 metre derinlikte bulunduğunu söyledi. Ardından Endişelenmeyin. Sizi oradan alacağız. Kurtaran Gemisi yolda. diye devam etti. Bunun üzerine Astsubay Selami nin dudaklarından dökülen Ailelerimize selam ediyoruz. Bizi kurtaracağınızı biliyoruz. Vatan sağ olsun. şeklindeki sözleri Yoludüz ün yalnızca kulaklarına değil, kalbine işledi. Bu konuşma, Astsubay Selami nin suyun üzerindeki insanlarla olan ilk konuşmasıydı. Saat 11:00 sularında bölgeye gelen Kurtaran Gemisi nin çabalarından bir netice alınamadıkça insanların umutları azalmaya başladı. Astsubay Selami Özben ile daha sonra Çanakkale Deniz Komutanı Amiral Zeki Adar, tekrar Selim Yoludüz ve I. İnönü Gemisi nin 2. Komutanı Suat Tezcan konuştular. Aşağıda Dumlupınar daki mürettebatın zamanları azalırken, deniz yüzeyinde olanların da umutları tükeniyordu. Yine de Astsubay GEMİNİN KÜNYESİ Yapımının başladığı tarih: 12 Ağustos 1943 Göreve başladığı tarih: 10 Ağustos 1944 Ağırlığı: 1526 ton (Deniz üzerinde), 2424 ton (Deniz altında) Ebadı: 95 x 8,3 x 4,6 metre İnebileceği azami derinlik: 120 metre Azami sürat: 20,25 deniz mili/saat (Deniz üzerinde), 8,75 deniz mili/saat (Deniz altında) Güç sistemi: 2 adet 5400 BG dizel motor, 4 adet 2440 BG elektrikli motor, 2 adet pervane Azami su altında kalma süresi: 48 saat (2 deniz mili/saat sürat ile) Seyir süresi: 75 gün Azami menzili: 11000 deniz mili (Deniz üzerinde ve 10 deniz mili/saat sürat ile) Mürettebat: 86 kişi (Yazının orijinalindeki sayı 80 dir. Bu çelişki nedeniyle tarafımızdan Dz. Kuvvetleri Komutanlığı ile irtibata geçilerek 81 şehit ve kurtulan W5 personel ismen teyit edilmiştir.) Silah sistemi: 10 adet 21 inçlik torpido, 1 adet 5 inçlik güverte topu ve 5 adet makineli tüfek 137
Kaza sonrası arama-kurtarma çalışmaları Vatan sağ olsun cümlesi 84 metre derinlikte yatan Dumlupınar dan duyulan son söz oldu. Selami nin sesinde hiçbir tereddüt ya da üzüntü belirtisi yoktu. Bir süre sonra aşağıdakiler yeni bir konuşma için telefonu ellerine aldılar. Gelen sesler, onların iradelerini açıklar gibiydi. Dua ediyorlardı. İletişimi sağlayan şamandıranın kablosu saat 15:00 sıralarında koptu. Artık Dumlupınar dan başka bir ses gelmeyecekti. Vatan sağ olsun. cümlesi 84 metre derinlikte yatan Dumlupınar dan duyulan son söz oldu. Kazadan sonra Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Sadık Altıncan, Vali Safaeddin Karnakçı ve diğer 138 yetkililer de olay yerine geldi ve kurtarma çalışmaları başladı. Ayrıca kazayı fark etmeyen I. İnönü Denizaltısı da geri dönerek kurtarma çalışmalarına katılmak için kazanın olduğu yere geldi. Denizde kurtarma çalışmalarına yardımcı olmak üzere başka gemiler de vardı. Çanakkale Boğazı nın akıntılı sularında yürütülen bu kurtarma çabaları, Dumlupınar ın mürettebatını kurtarmaya yetmedi. Salı gününün sabahında bütün umutlar tükendi. Çünkü bu durumdaki bir denizaltıdaki koşullar, mürettebatın yaşamasına ancak üç gün olanak sağlayabilirdi. 72 saatin sonunda içerde kalan hava onları yaşatmaya yetmezdi ve saat 02:15 itibariyle bu süre doldu. Böylece denizaltıda bulunan 22 personel için umut kalmadı. Ertesi gün saat 15:00 te, Dumlupınar Denizaltısı nda yaşamını yitiren denizciler için Başaran Gemisi nde bir tören düzenlendi ve şehit mürettebat için denize çelenkler bırakıldı. Dumlupınar Denizaltısı Faciası nda, 7 subay, 35 astsubay, 39 erbaş ve er olmak üzere toplam 81 denizcimiz şehit oldu. Kaynak: kaanaltin.com/dumlupinareng.html