T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ



Benzer belgeler
Red Globe Sofralık Üzüm Çeşidinde Salkım Ucu Kesme ve Yaprak Gübresi Uygulamalarının Üzüm Verimi ve Kalitesine Etkileri *

Kadir AKÇAY 1 Aydın AKIN 2 *

HASANDEDE ÜZÜM ÇEŞİDİNDE SALKIM UCU KESME VE HÜMİK ASİT UYGULAMALARININ ÜZÜM VERİMİ VE KALİTESİNE ETKİLERİ

Bazı Sofralık Üzüm Çeşitlerinde Farklı Şarj Ve Yaprak Gübresi Uygulamalarının Gelişme, Üzüm Verimi Ve Kalitesine Etkileri Üzerinde Araştırmalar

Sultani Çekirdeksiz Üzüm Çeşidinde Farklı Seviyede Salkım Ucu Kesme ve Hümik Madde Uygulamalarının Verim ve Verim Unsurları Üzerine Etkileri

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

YYÜ TAR BİL DERG (YYU J AGR SCI) 2011, 21(2): Geliş Tarihi (Received): Kabul Tarihi (Accepted):

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Razakı Üzüm Çeşidinde Farklı Seviyede Şarj (Ürün Yükü) ve Hümik Madde Uygulamalarının Verim ve Verim Unsurları Üzerine Etkileri

ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ

Bağcılıkta Yeşil (Yaz) Budaması Uygulamaları

ORGANİK K BAĞCILIKTA TAÇ YÖNETİMİ

FARKLI GÜBRE KOMPOZİSYONLARININ ÇAYIN VERİM VE KALİTESİNE ETKİSİ. Dr. GÜLEN ÖZYAZICI Dr. OSMAN ÖZDEMİR Dr. MEHMET ARİF ÖZYAZICI PINAR ÖZER

ŞEKER PANCARI BİTKİSİNDE GÜBRELEME

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Journal of Agricultural Faculty of Gaziosmanpasa University. Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi.

Yerfıstığında Gübreleme

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BAHÇE BİTKİLERİ ANA BİLİM DALI

BİBER YETİŞTİRİCİLİĞİNDE GÜBRELEME

NPK GÜBRE SERİSİ. Formüller. Formüller. Formüller

Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ

YARASA VE ÇİFTLİK GÜBRESİNİN BAZI TOPRAK ÖZELLİKLERİ ve BUĞDAY BİTKİSİNİN VERİM PARAMETRELERİ ÜZERİNE ETKİSİ

YAPRAĞI YENEN SEBZELERDE GÜBRELEME

Verim Çağındaki Klasik Üzüm Bağlarında Gübreleme. 5 kg iyi yanmış ahır gübresi (veya 2 kg leonardit veya 0.5 kg hümik asit)

Yetiştirme Ortamlarında Besin Maddesi Durumunun Değerlendirilmesi

TÜRKĠYE ve DÜNYA BAĞCILIĞI. Dr. Selçuk KARABAT 1

YUVARLAK ÇEKĐRDEKSĐZ ÜZÜM ÇEŞĐDĐNDE POTASYUM NĐTRAT (KNO 3 ) UYGULAMALARININ VERĐM VE BAZI KALĐTE ÖZELLĐKLERĐNE ETKĐSĐ ÜZERĐNDE ARAŞTIRMALAR

Bornova Misketi Ve Cabernet Sauvignon Üzüm Çeşitlerinde Organik Ve Konvansiyonel Yetiştiriciliğin Asmanın Gelişimine, Üzüm Ve Şarap Kalitesine Etkisi

Süperior Seedless (Vitis vinifera L.) Üzüm Çeşidinde GA3, Salkım Ucu Kesme ve Bilezik Alma Uygulamalarının Üzüm Verim ve Kalitesine Etkileri

Bağ Tesisinde Dikkat Edilmesi Gereken Ekolojik Faktörler

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

BROKOLĠ YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Gübreleme Organik madde oranı toprak analizi sonucunda 0-2 arasında ise ekim öncesinde dekara 1,5 lt gelecek şekilde Hum Elit

Antepfıstığında Gübreleme

ORGANİK SIVI GÜBRE GRUBU

Acurun anavatanı hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak Anadolu, İran, Afganistan ve Güney Batı Asya anavatanı olarak kabul edilmektedir.

TRAKYA İLKEREN, USLU VE YALOVA İNCİSİ ÜZÜM ÇEŞİTLERİNDE HİDROJEN SİYANAMİD (H 2 CN 2 ) UYGULAMASININ ERKENCİLİK, VERİM VE KALİTE ÜZERİNE ETKİSİ

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümü Çanakkale

Kabak Çekirdeği Kabuğu ve Pirolizinin Buğday ın Gelişimi ve Bitki Besin Elementi. İçeriklerine Etkisi EMRE CAN KAYA

SOFRALIK ÜZÜM ÜRETİMİNDE YAŞANAN SORUNLAR ve SULTANİ ÇEKİRDEKSİZ ÜZÜM ÇEŞİDİNDE KALİTEYİ ARTTIRMAYA YÖNELİK UYGULAMALAR

2016 YILINDA UYGULANACAK ÜCRET TARİFELERİ İÇİNDEKİLER

SULTANİ ÇEKİRDEKSİZ ÜZÜM ÇEŞİDİNDE GİBBERELLİK ASİT (GA 3 ) VE GÜBRE KOMBİNASYONLARININ VERİM VE ÜRÜN KALİTESİ ÜZERİNE ETKİLERİ

Prof. Dr. Nuray Mücellâ Müftüoğlu ÇOMÜ, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümü Çanakkale. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Rize

Hüseyin AKGÜL 1 Kadir UÇGUN 1 Alamettin BAYAV 1 Cevdet Fehmi ÖZKAN 2

S.Ü. Ziraat Fakültesi Dergisi 18 (33): (2004) 17-22

BÖıDesi koıollarına oydon bazı üzüm teıiflerinde,

Nuri ARI Ziraat Yüksek Mühendisi

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ/İSTASYONLARI MÜDÜRLÜKLERİ DÖNER SERMAYE İŞLETMELERİ 2014 YILI BİRİM FİYAT LİSTESİ. 1 ph 14,00. 2 Elektriksel İletkenlik 14,00

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

BÖRÜLCE YETĠġTĠRĠCĠLĠĞĠ Black Strong Ürünlerinin Börülce YetiĢtiriciliğinde Kullanımı Besin maddelerince zengin toprakları sever. Organik madde oranı

SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ:

SEYRELTMESİ UYGULAMALARININ BAZI SALKIM

ÇİLEĞİN GÜBRELENMESİ

BESİN MADDELERİNİN KSİLEM VE FLOEMDE UZUN MESAFE

T.C. SELÇUK ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

AÇIK TARLADA DOMATES YETİŞTİRİCİLİĞİ

ÜZÜM TANESİNİN GELİŞİMİ VE YAPISI

Bazı Erkenci Sofralık Üzüm Çeşitlerinde Tane Kalite Özellikleri

İNCİRİN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ. Yrd. Doç. Dr. Mehmet ZENGİN

Buğday ve Arpa Gübrelemesi

YURTİÇİ DENEME RAPORU

BROKKOLİ (Brassica oleracea var. italica)

DUFED 4(2) (2015) 77-82

KEMAL BAY OTEL'İN MUZ BAHÇESİNDE EM ( Efektif mikroorganizmalar ) UYGULAMALARI. Elde Edilen Sonuçlar Ve Gözlemler (

Amasya Ve Cardinal Üzüm Çeşitlerinde Farklı Ürün Yüklerinin Üzüm Ve Çubuk Verimi İle Kalitesine Etkileri Üzerine Araştırmalar

GÜBRELEME TEKNĠĞĠ VE BAĞLARDA BĠTKĠ BESĠN MADDE EKSĠKLĠKLERĠ. Zir. Yük. Müh. Özen MERKEN BAĞLARDA GÜBRELEME. Ca K. Mg K. Zn Mn.

Flue Cured Tütün Çeşidinde Farklı Potasyum Formlarının Kaliteye Etkisi

Prof. Dr. Sait GEZGİN, Uzman Nesim DURSUN. Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Böl., Konya.

ELMANIN GÜBRELENMESİ

2014 YILINDA UYGULANACAK ÜCRET TARİFELERİ İÇİNDEKİLER

TEBLİĞ. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından: KĠMYEVĠ VE ORGANĠK GÜBRE PĠYASA VE ġġkâyet DENETĠMĠ ĠÇĠN

ZİRAİ MÜCADELE TEKNİK TALİMATLARI CİLT IV. BAĞ MİLDİYÖSÜ Plasmopara viticola (Berk. Et Curt) Berl et de Toni

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 21 (42): (2007) 11-15

ERİK YETİŞTİRİCİLİĞİ ERİK FİDANI VE AĞACI İKLİM İSTEKLERİ

Catalogue of products

ELMANIN GÜBRELENMESİ

Araştırma Makalesi. Effect of Potassium (K) applications from foliar on the yield and N, P, K content of leaves in Sultana (Vitis vinifera L.

8. BÖLÜM: MİNERAL TOPRAKLARDAKİ BİTKİ BESİN MADDELERİ

Ceviz Fidanı-Ağacı İklim ve Toprak İstekleri

Fidanlık Parsellerindeki Aşı Noktası Dikim Yüksekliğinin Açık Köklü Aşılı Fidan Randıman ve Gelişimi Üzerine Etkileri

Magnezyum Sülfat. Magnezyum Sülfat nedir?

ERİĞİN GÜBRELENMESİ. Verim Çağındaki Klasik Erik Bahçesinde Gübreleme. 20 kg iyi yanmış ahır gübresi (veya 4 kg leonardit veya 1 kg hümik asit),

ÇAYDA AZOTLU GÜBRENİN EKONOMİK KULLANIMI ÜZERİNDE BİR ARAŞTIRMA im

Fındık Yetiştiriciliğinde Gübreleme

Araştırmanın yürütüldüğü vejetasyon periyodu boyunca N % , P% , K %0,7-1.43, Ca % , Mg % arasında değişimiştir.

140 Rugeri ve 1103 Poulsen Amerikan Asma Anaçlarında Farklı Sürgün Yükünün Çubuk Verimi ve Kalitesine Etkileri Üzerine Araştırmalar

zeytinist

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

Budama, seyreltme, gübreleme gibi bahçe işleri daha kolay ve ekonomik olarak yapılabilir.

FARUK DAYI & SELİM BAŞÇAM

Archived at

BİTKİ BESİN MADDELERİ (BBM)

BAĞLARDA TOPRAK YÖNETİMİ VE GÜBRELEME

TARLA BİTKİLERİ MERKEZ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ TESCİL YILI:

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

Araştırma Makalesi / Research Article. Geliş tarihi: Kabul tarihi:

YULAF YETİŞTİRİCİLİĞİ

Transkript:

T.C. SELÇUK ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ RED GLOBE SOFRALIK ÜZÜM ÇEġĠDĠNDE SALKIM UCU KESME VE YAPRAK GÜBRESĠ UYGULAMALARININ ÜZÜM VERĠMĠ VE KALĠTESĠNE ETKĠLERĠ FATMA DEMET YILMAZ YÜKSEK LĠSANS TEZĠ BAHÇE BĠTKĠLERĠ ANABĠLĠM DALI Aralık-2013 KONYA Her Hakkı Saklıdır

ÖZET YÜKSEK LĠSANS RED GLOBE SOFRALIK ÜZÜM ÇEġĠDĠNDE SALKIM UCU KESME VE YAPRAK GÜBRESĠ UYGULAMALARININ ÜZÜM VERĠMĠ VE KALĠTESĠNE ETKĠLERĠ Fatma Demet YILMAZ Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı DanıĢman: Doç. Dr. Aydın AKIN 2013, 41 Sayfa Jüri Prof. Dr. Mustafa PAKSOY Doç. Dr. Mehmet AKBULUT Doç. Dr. Aydın AKIN Özet: Bu çalışma, 2012 yılı vejetasyon periyodunda Muğla ili-milas ilçesi nde 140 Ruggeri anacı üzerine aşılı Red Globe üzüm çeşidinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada, Kontrol (K), Salkım Ucu Kesme (SUK), TARİŞ-ZF (3, SUK+TARİŞ-ZF (3, TARİŞ-ZF (5 ve SUK+TARİŞ-ZF (5 nin yapraktan uygulamalarının Red Globe üzüm çeşidinde üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. Sonuçta, en uzun salkım (21.02 cm) Kontrol uygulaması ile; en yüksek 100 tane ağırlığı (800.18 g) SUK+TARİŞ-ZF (3 uygulaması ile; en yüksek ph (4.27) TARİŞ-ZF (3 ve (4.26) SUK+TARİŞ-ZF (3 uygulamaları ile; en yüksek o Briks (17.00) SUK ve (16.62) Kontrol uygulamaları ile; en yüksek TA (0.68 g TAE/100 ml) SUK+TARİŞ-ZF (5 ve (0.63 g TAE/100 ml) TARİŞ-ZF (5 uygulamaları ile; en yüksek olgunluk indisi (32.97) SUK ve (28.79) Kontrol uygulamaları ile; en yoğun L* renk değeri (39.46) TARİŞ-ZF (5 uygulamaları ile elde edilmiştir. Uygulamaların üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım genişliği, tane uzunluğu, tane genişliği, tane uzunluğu/tane genişliği, şıra randımanı, a* ve b* renk yoğunluk değerleri üzerine etkisi önemli bulunmamıştır. Anahtar Kelimeler: Red Globe Üzüm Çeşidi, Salkım Ucu Kesme, TARİŞ-ZF Yaprak Gübresi, Verim, Kalite iv

ABSTRACT MS THESIS EFFECTS OF CLUSTER TIP CUTTING AND LEAF FERTILIZER APPLICATIONS ON GRAPE YIELD AND QUALITY OF RED GLOBE TABLE GRAPE VARIETY Fatma Demet YILMAZ THE GRADUATE SCHOOL OF NATURAL AND APPLIED SCIENCE OF SELÇUK UNIVERSITY THE DEGREE OF MASTER OF SCIENCE IN DEPARTMENT OF HORTICULTURAL SCIENCE Advisor: Assoc. Prof. Dr. Aydın AKIN 2013, 41 Pages Jury Prof. Dr. Mustafa PAKSOY Assoc. Prof. Dr. Mehmet AKBULUT Assoc. Prof. Dr. Aydın AKIN This study was conducted Red Globe (Vitis vinifera L.) grape cultivar and its vine which was grown on 140 Ruggeri rootstocks in a vegetation period of 2012 in Muğla province. In this research,, it was examined the effects on Control (C), Cluster Tip Reduction ( CTR), TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times), CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times), TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) and CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) on grape yield and quality of Red Globe grape variety. The results were obtained as the longest cluster (21.02 cm) with C; the highest 100 berry weight (800.18 g) with CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times); the highest ph (4.27) with TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times) and (4.26) with CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (3 times); the highest o Brix (17.00) with CTR and (16.62) with C; the highest TA (0.68 g TAE/100 ml) with CTR+TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times) and (0.63 g TAE/100 ml) with TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times); the highest maturity index (32.97) with CTR and (28.79) with C; the highest intensity of L* color (39.46) with TARIS-ZF foliar fertilizer (5 times). No significant effects were found on grape yield, cluster weight, cluster width, berry length, berry width, berry length/berry width, must yield, a* and b* color intensity values. Keywords: Red Globe grape, cluster tip reduction, TARIS-ZF foliar fertilizer, yield, quality v

ÖNSÖZ Bu çalışmayı yapmama fırsat veren, tez çalışmalarımı yönlendiren bana araştırmalarımda bilgi ve tecrübeleri ile yol gösteren, her zaman destekleyen, karşılaştığım sorunların çözülmesinde yardımlarını esirgemeyen değerli hocam Sayın Doç. Dr. Aydın AKIN a teşekkürlerimi sunmayı bir borç bilirim. Arazi çalışmalarımın her aşamasında bana yardımcı olan İlhan Gencer ve ailesi, Hüseyin Bayır, Tolga Dalga ve Atakan Saçak a teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunarım. Yaşamım boyunca her aşamada olduğu gibi tez çalışmam süresince de bana destek olan, ilgilerini ve yardımlarını esirgemeyen değerli Annem Gülderen YILMAZ ve Babam Yahya YILMAZ a en içten teşekkürlerimi ve sevgilerimi sunarım. Fatma Demet YILMAZ KONYA-2013 vi

ĠÇĠNDEKĠLER ÖZET... iv ABSTRACT... v ÖNSÖZ... vi ĠÇĠNDEKĠLER... vii SĠMGELER VE KISALTMALAR... ix 1. GĠRĠġ... 1 2. KAYNAK ARAġTIRMASI... 3 3. MATERYAL VE YÖNTEM... 11 3.1. Araştırma yeri... 11 3.1.1. İklim ve toprak özellikleri... 15 3.2. Materyal... 15 3.3. Yöntem... 16 3.3.1. Salkım Ucu Kesme... 16 3.3.2. Yaprak Gübresi Uygulaması... 17 3.4. Üzümde İncelenen Değerler... 18 3.4.1. Üzüm verimi;... 18 3.4.2. Salkım ağırlığı... 18 3.4.3. Salkım uzunluğu... 18 3.4.4. Salkım genişliği... 18 3.4.5. Tane ağırlığı... 19 3.4.6. Tane uzunluğu... 19 3.4.7. Tane genişliği... 19 3.4.8. Tane uzunluğu/tane genişliği... 19 3.4.9. ph... 19 3.4.10. o Briks... 19 3.4.11. Titrasyon asitliği... 19 3.4.12. Olgunluk indisi... 20 3.4.13. Şıra randımanı... 20 3.4.14. Renk parametrelerinin belirlenmesi... 20 3.4.14.1. Tane kabuk rengi... 22 3.5. Verilerin değerlendirilmesi...22 4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA... 23 4.1. Üzüm Verimi... 23 4.2. Salkım Ağırlığı... 24 4.3. Salkım Uzunluğu... 25 4.4. Salkım Genişliği... 26 4.5. 100 Tane Ağırlığı... 27 vii

4.6. Tane Uzunluğu... 28 4.7. Tane Genişliği... 29 4.8. Tane uzunluğu/tane genişliği... 29 4.9. ph... 30 4.10. o Briks... 31 4.11.TA... 32 4.12. Olgunluk İndisi... 33 4.13. Şıra Randımanı... 34 4.14. Renk Değerleri... 35 5. SONUÇLAR VE ÖNERĠLER...36 5.1 Sonuçlar... 36 5.2 Öneriler... 37 KAYNAKLAR... 38 ÖZGEÇMĠġ... 41 viii

SĠMGELER VE KISALTMALAR Kısaltmalar g : Gram kg : Kilogram mm : Milimetre cm : Santimetre ph : Hidrojen İyonu Konsantrasyonu % : Yüzde 0 Briks: Toplam Suda Çözünebilir Kuru Madde TA: Titre Edilebilir Asitlik FAO : Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü TÜİK : Türkiye İstatistik Kurumu K: Kontrol SUK : Salkım ucu kesme AÖF: Asgari Önem Farkı Ö.D: Önemli Değil L*: Parlaklık a*: Yeşil-Kırmızı Renk Yoğunluğu b*:mavi-sarı Renk Yoğunluğu ix

1. GĠRĠġ Asma, dünya üzerinde kültürü yapılan en eski meyve türlerinden birisidir. Yeryüzünde bağcılığın tarihçesi M.Ö. 5000 yılına kadar dayanır. Asmanın anavatanı Anadolu yu da içine alan ve Küçük Asya denilen bölgedir. Bu bölge Kafkasya yı da kapsamaktadır. Asma, diğer meyvelerle kıyaslandığında en fazla çeşide sahip olan türlerden biridir. Dünyada 10.000 nin üzerinde üzüm çeşidi olduğu tahmin edilmektedir. Yurdumuz ise asmanın anavatanı olması nedeniyle 1200 ün üzerinde üzüm çeşidine sahiptir. Fakat bunlardan ancak 50-60 kadarının ekonomik önemi olup, geniş çapta yetiştirilmektedir (Anonim, 2012a). Dünya da 7.086.022 ha bağ alanı, 69.654.926 ton üzüm üretimi olup, verim ise 982.99 kg dır (Anonim, 2011). Türkiye de ise 462.296 ha bağ alanı, 4.185.126 ton üzüm üretimi olup, dekara verim ise 905.29 kğ dır. Muğla da 8.187 da alanda bağcılık yapılmakta ve bu alandan ise 7.656 ton üzüm üretimi gerçekleştirildiği bildirilmiştir (Anonim, 2012b). Bağ alanının büyük çoğunluğunu sofralık çekirdekli çeşitler oluşturmaktadır. Yetiştirilen çeşitlerin çok az bir kısmı ise kurutmalık-çekirdekli ve kurutmalık-çekirdeksizdir. Red Globe üzüm çeşidi ise turizm bölgesi olan Muğla da sofralık çeşitler arasında yerini almaktadır. Red Globe; Son yıllarda hızla yayılan en önemli sofralık üzüm çeşididir. Taneleri kırmızı renkli, çekirdekli ve geç olgunlaşan bir çeşittir. Taneleri güneş yanıklığına oldukça hassastır. Bu nedenle ben düşmeye kadar yaprak seyreltmesi yapılmamalıdır. Asmaları orta kuvvette gelişir. Tane iriliğini arttırmak için tane tutumundan 2 hafta sonra ya da tane çapı 15 mm olunca 40 ppm gibberellik asit çözeltisine salkımlar bandırılmalıdır. Bu uygulama tanelerin renklenmesini geciktirebilir. Gibberellik asit asmalara püskürtme şeklinde verilmemelidir (Uzun, 2003). Ülkemiz üzümün anavatanı olması, 50-60 kadar ekonomik önemi olan çeşidin geniş çapta yetiştirilmesi, üzümün insan sağlığına olan faydalarının bilinmesi gün geçtikçe üzüm tüketimini artırmaktadır. Üzüm tüketimi ile birlikte birim alandan verimi artırma yolları üzerinde de çalışmalar yapılmaktadır. Fakat verim artırmaya yönelik kullanılan kimyasallar gereğinden fazla kullanıldığında doğanın dengesinin bozulmasına yol açmaktadır. 1

Bu çalışma, Red Globe üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkilerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. 2

2. KAYNAK ARAġTIRMASI Erdem ve ark., (1995), Manisa İli Alaşehir ilçesinde, 1989-1993 yılları arasında Yuvarlak Çekirdeksiz üzüm çeşidine ait taban ve kırtaban bağlarında uygulanacak N 1 P 2 O 15 ve K 2 O gübrelerinin en uygun dozlarının belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Denemelerde Azotun 0, 5, 10, 15, 20 kg/da, fosfor ve potasyumun ise 0, 5, 10, 15 kg/da lık dozları uygulanmıştır. 5 yıl sürdürülen deneme sonuçlarına göre gübre dozları ürün kalitesinde genelde önemli farklılıklar yaratmasına karşın verimde bazı önemli artışlar sağlanmıştır. Noyaner (1996), Yuvarlak çekirdeksiz üzüm bağlarının organik (ORG-E-VIT) gübresi, sentetik gübreler ve bunların karışımı gübreler ile beslenmesinin üzüm verimi ve kalitesine etkileri üzerine araştırmalar yapılmıştır. Menemen'de Ayvacık Handere mevkiinde bulunan kumlu-tınlı bünyedeki yaşlı bir bağda 1995 yılında yapılan bir çalışmada, bağ toprağına ORG-E-VIT, sentetik gübre ve ORG-E- VIT ile sentetik gübreler uygulanmıştır. Topraktaki ve yapraktaki makro besin elementleri tane tutum ve ben düşme dönemlerinde saptanmıştır. Ayrıca bu araştırmada asmanın yaş üzüm, kuru madde, asit ve çubuk miktarları belirlenmeye çalışılmıştır. Uygulamalar sonucu toprakta azot miktarı başlangıca göre artmakla birlikte yetersiz kalmış, fosfor başlangıçta fakir iken yeterli miktarlara yükselmiştir. Yapraklardaki beslenme durumu 1995 yılı ben düşme döneminde azot için iyi, fosfor için fakir, potasyum için fakir ile iyi arasında olduğu; üzüm verimi, kuru madde birikimi, asit değerleri, çubuk ağırlığı ve kuru üzüm ekspertizi değerleri ise önemli değişiklikler göstermemiştir. Akyüz (2000), 1998-1999 yıllarında İzmir in Bayındır ilçesi Kavakalan köyündeki Yuvarlak Çekirdeksiz bağında yapılan araştırmada, Mono amonyum fosfat (MAP), Potasyum nitrat (KNO 3 ) ve TARİŞ-ZF yaprak gübreleri ve Ethrel ile bunların farklı kombinasyonlarını kullanılmıştır. Yaprak gübreleri tane tutumu döneminde verilmiş, Ethrel ise ben düşme döneminde uygulanmıştır. Hasatta yaş üzüm verimi ve üzümlerde %SÇKM miktarı, titrasyon asidi miktarı (g/l), ph değeri, 100 tane ağırlıkları, üzüm şırasındaki organik asitler, şeker fraksiyonları, vitaminler, ayrıca bağın beslenme durumunu incelemiş; yapraklarda makro ve mikro besin elementleri belirlenmiştir. Elde edilen bulgulara göre E, MAP+E, TZF+E ve KNO 3 +E uygulamalarının 24.0-25.6 kg en yüksek verimi verdiğini en düşük verim ise 14.7 kg kontrol uygulamasından elde edildiği belirtilmiştir. 3

Çoban (2001), Yuvarlak çekirdeksiz üzüme farklı kültürel uygulamalar yapmış olduğu çalışmada, ince koruk döneminde salkımın ucunun kesilmesi, bayraktan bilezik alınması ve her ikisinin birlikte uygulanması şeklinde gerçekleştirildiği uygulamalarının 5-7 gün erkencilik sağlanmıştır. Bilezik alma uygulaması, salkım ağırlığını ve salkımdaki tane sayısını en fazla arttıran uygulama olmuştur. En yüksek tane ağırlığı, tane hacmi ve tanenin saptan ayrılma kuvveti değerleri ince koruk döneminde uygulanan bilezik alma + salkım ucu kesme kombinasyonundan elde edildiğini belirtmiştir. Yağmur ve ark., (2002), Ödemiş koşullarında çinko gübrelemesinin Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde verime etkisini belirlemek için yaptıkları çalışmada, 1997 yılında 0-5-10 kg/da, 1998 yılında 0-5-10-15 kg/da ZnSO 4.7H 2 O düzeyinde topraktan çinko uygulanmıştır. 1999 yılında ise %0.2, 0.3 ve 0.4 dozlarında yapraktan ve ayrıca aynı dozlarda yaprak+toprak şeklinde uygulanmıştır. Araştırmada çinko uygulamaları meyve verimini istatistiki olarak önemli düzeyde etkilemiştir. 1998 yılında en yüksek ürün 10 kg/da dozunda, 1999 yılında ise toprak+yaprak uygulaması ile %0.3 dozunda kaydedilmiştir. Kontrolle karşılaştırıldığında ise verimde %39 luk bir artış olduğu gözlenmiştir. Türkkan (2003), Ankara koşullarında yetiştirilen, 7 yaşında, 2x3 m aralıkla dikilmiş değişik terbiye sisteminde ve anaçlar üzerinde aşılı bulunan standart sofralık üzüm çeşitlerinden Alphonse Lavallee, Cardinal, Razakı, Gül üzümü ve Çavuş'da değişik yaz budamalarının etkilerini araştırmak üzere yapılmıştır. I. Uygulama grubunda; aynı anaç (41B) üzerine aşılı Alphonse Lavallee, Cardinal ve Razakı'da uç alma, tepe alma, salkım seyreltme ve tane seyreltmenin değişik tiplerinin etkileri incelenmiştir. II. Uygulama grubunda; farklı anaçlar üzerinde yetiştirilen beş üzüm çeşidinde bu yaz budamalarının etkileri ve bunların anaçlara göre etkilerinin değişimleri incelenmiştir. Denemelerde verim ve 11 kalite parametresi üzerine uygulamaların etkileri araştırılmış; denemeler faktöriyel düzende tesadüf bloktan deneme desenine göre kurulmuştur. 2001-2002 kış döneminde oluşan şiddetli donlar nedeniyle ilk yıl denemeye alınan üç çeşitten ikisi (A. Lavallee ve Cardinal) denemeden çıkarılmış; ikinci yıl denemeye Gül üzümü ve Çavuş üzüm çeşitleri alınmıştır. Uygulamaların etkileri, çeşit, anaç ve uygulama tiplerine göre farklılıklar göstermiştir. Özellikle uygun zamanlarda yapılması koşulu ile arzu edilen verim ve kalitenin oluşmasını sağlayan tepe ve uç alma uygulamaları tavsiye edilebilir nitelikte bulunduğunu tespit etmiştir. 4

Akın (2003), Horoz Karası (Ermenek) üzüm çeşidinde yapmış olduğu ürün yükü ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamasında, yaş üzüm verimi, salkım ağırlığı, 100 tane ağırlığı, tane sap bağlantı kuvveti, şıra randımanı ve çubuk ağırlığı değerlerini arttırmıştır. Fakat tane eni, tane boyu, tane boy-en oranı, toplam şeker, toplam asit, olgunluk indisi, uyanmayan göz sayısı değerlerinin azaldığını bildirmiştir. Akın ve Kısmalı (2004), bazı sofralık üzüm çeşitlerinde farklı şarj ve yaprak gübresi uygulamalarının gelişme, üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. Araştırma 2001-2002 yıllarında Konya ili, Hadim ilçesi nde 5BB anacı üzerine aşılı, goble şeklinde terbiye edilmiş Ekşikara, Ermenek ve Hesap Ali üzüm çeşitlerinden kurulu 8 yaşındaki bağlarda yapılmıştır. Araştırma sonucunda; Ekşikara üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 3. şarj seviyesinde budanmalıdır. Yaprak gübre uygulaması da tavsiye edilir. Ermenek üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 1. şarj seviyesinde budanmalıdır. Yaprak gübresi uygulaması da tavsiye edilir. Hesap Ali üzüm çeşidi 2. şarj yerine, 3. şarj seviyesinde budanmalı ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması tavsiye edilir. Çelik ve Kısmalı (2004), 1613 C ve 1616C üzerine aşılı ve aşısız Yuvarlak Çekirdeksiz üzüm çeşidinin, topraktan makro besin maddelerini [% Azot (N), Fosfor (P), Potasyum (K), kalsiyum (Ca), Magnezyum (Mg), ve Sodyum (Na)] alma yetenekleri ile verim durumları incelenmiştir. Araştırma bağı 9 yaşında olup, Y terbiye sistemi verilmiş ve 52 göz/asma budama şarjında budanmıştır. Yaprak analizlerinde K dışında diğer makro elementler yeterli seviyede bulunmuştur. 1613 C ve 1616 C üzerine aşılı ve aşısız asmalarda, % N, P, K, Ca, Mg elementleri alımı yönünden farklılık görülmez iken, % Na alımı etkilenmiştir. 1613 C ve 1616 C üzerine aşılı asmaların yapraklarında aşısızlara göre daha düşük % Na bulunmuştur. Aydın ve ark. (2005), Alaşehir yöresi bağlarında yapraktan potasyum (K) uygulamalarının verim ve bazı kalite özellikleri üzerine etkisi araştırılmıştır. Sonuç olarak; Yapraktan KNO 3 uygulamaları ile her iki bağ alanında (Akkeçili ve Tepeköy) yaş üzüm veriminde, suda çözünebilir toplam kuru madde (%) ve titre edilebilir asitlikte (%) kontrole göre önemli artışlar belirlenmiştir. Buna karşın sadece Tepeköy deki bağ alanında uygulamaların meyvenin ph sına etkisi önemli bulunmuştur. Yaş üzüm verimi açısından her iki bağda da (Akkeçili ve Tepeköy) uygulamalara bağlı önemli düzeyde artışlar birinci uygulamadan (%1.0 KNO 3 ) olarak elde edilmiştir. Bununla birlikte hem Tepeköy hem de Akkeçili bağ alanlarında en yüksek KNO 3 uygulaması (%2.0) ile en yüksek suda çözünebilir toplam kuru madde ve titre edilebilir asitlik değerleri elde 5

edilmiştir. Bütün bu bulguların ışığında, Manisa Alaşehir yöresi çekirdeksiz üzüm çeşidinin yetiştirildiği bağ alanlarında toprak ve bitki analizlerinin sonucunda yaprak gübresi olarak KNO 3 uygulamasının verim ve bazı kalite parametreleri üzerine olumlu yönde etkili olduğu rapor edilmiştir. Çoban ve ark. (2005), bağ alanlarının geniş yer kaplayarak bağcılık merkezlerinden biri olan ve Yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidinin (Vitis vinifera L.) yoğun olarak üretildiği Manisa nın Alaşehir ilçesinin Kemaliye yöresinde yapraktan farklı dozlardaki demir (Fetrilon-13) uygulamalarının verim ile bazı kalite özellikleri üzerine etkilerini belirlemek amacıyla araştırma yapılmıştır. Tesadüf blokları deneme desenine göre beş tekerrürlü olarak kurulan denemede Fe uygulamaları Fetrilon-13 şelat formunda yapraktan 4 farklı seviyede ( 0-%0.05-%0.10-%0.15 Fe ) 3 farklı dönemde uygulanmıştır. Yapraktan farklı dozlarda demir uygulamaları kontrole göre yaş üzüm verimi (kg), suda çözünebilir toplam kuru madde (%), 100 tane ağırlığı (g), ph ve titre edilebilir asitlik (%) özellikleri üzerinde olumlu yönde etkiler yapmıştır. Verim, 100 tane ağırlığı ve suda eriyebilir toplam kuru madde açısından demir dozlarına bağlı önemli düzeyde artışlar iki nolu dozda (% 0.10) elde edilmiştir. Ayrıca yapraktan Fe uygulamalarına bağlı olarak yaprağın (aya, sap) toplam Fe ve yaprak ayasının aktif Fe içeriklerinin de arttığı saptanmıştır. Ateş ve Karabat (2006), Manisa Bağcılık Araştırma Enstitüsü ndeki bağda, Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde kaliteyi arttırmaya yönelik uygulamalar yapmışlardır. Sonuç olarak; Somaklar 5-10 cm ve 15-20 cm olduğu dönemde 20 şer ppm lik iki defa GA 3 uygulaması, 1. uygulama çiçeklenme dönemindeki (%50-80) 20 ppm lik tek GA 3 uygulaması, 2. Uygulama taneler saçma tanesi iriliğine (4-5 mm) ulaştığında 2 kez 40 ppm GA 3 uygulaması, Tane tutumundan sonra salkımın ucunu kesme ve çilkim çıkarma işlemi ile koruk döneminde 21 gün ara ile potasyum içerikli yaprak gübresi uygulanması önerilmektedir. Akgül ve ark. (2007), yapraktan çinko uygulamalarının Sultani Çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde üzüm verimi ile bazı kalite özelliklerine etkisi araştırılmıştır. Araştırma 2002-2003 yılları arasında, Alaşehir ilçesi Tepeköy mevkiindeki 18 yaşındaki aşısız bağda yürütülmüştür. Araştırma sonucunda; ZnSO4.7H 2 O gübresinin %0.50 doz seviyesinde en yüksek suda çözünebilir kuru madde miktarı ve en iyi tane hacmi elde edilmiştir. Kalite parametrelerinden en yüksek ph ZnSO 4.7H 2 O gübresinin %0.25 doz seviyesinden elde edilmiştir. Buna karşılık 6

%0.25 doz seviyesinde en yüksek tane sertliği sonucuna ulaşılmıştır. Ancak en yüksek yaş üzüm verimi Zn şelat gübresinin %0.50 doz ve ZnSO 4.7H 2 0 uygulamasında %0.25 doz seviyesinde görülmüştür. Bölge deneme koşulları içerisinde bu sonuçlara göre Zn Şelat gübresinin %0.50 doz ve ZnSO 4.7H 2 O gübresinde %0.25 doz seviyeleri önerilebilir. Ayrıca çinko elementi açısından beslenme durumu farklılık gösteren bağ bölgelerinde çalışmanın tekrarlanması tavsiye edilebilir. Tangolar ve ark., (2007), Organik bağcılıkta önerilen çiftlik gübresi, yeşil gübre bitkileri, saman malçı ve asmanın öğütülmüş budama artıkları ile bunlarla oluşturulan kombinasyonlar uygulanmıştır. Bu uygulamaların bağlarda herhangi bir ticari gübre kullanılmaksızın Çiloreş üzüm çeşidinde fenolojik gelişme tarihleri ile salkım, tane ve şıra özelliklerine olan etkileri araştırılmıştır. Bu amaçla asmaların fenolojik gelişme tarihlerinden; uyanma, tam çiçeklenme, ben düşme ve olgunluk, salkım özelliklerinden; salkım ağırlığı (g), salkım hacmi (ml), tane özelliklerinden; tane ağırlığı (g), tane hacmi (ml), kabuk oranı (%), şıra özelliklerinden ise şıra oranı (%), SÇKM (%) ve asitlik (%) değerleri belirlenmiştir. Araştırma sonucunda elde edilen veriler incelendiğinde, yapılan uygulamalar arasında fenolojik devrelere gelme bakımından önemli farklılıkların olmadığı saptanmıştır. Deneme sonucunda organik bağda ortalama salkım ağırlığının 198.9 g, salkım hacminin 216.4 ml, tane ağırlığının 2.59 g, tane hacminin 2.50 ml, kabuk oranının %12.8, şıra oranının %70.5, SÇKM %14.1 ve asitliğin %0.501 olduğu belirlenmiştir. Denemenin yapıldığı her iki yılda da incelenen salkım, tane ve şıra özelliklerinden salkım ağırlığı, salkım hacmi, tane ağırlığı, tane hacmi ve kabuk oranında uygulamalar arasında önemli bir farklılık olmazken ikinci yılda SÇKM ve asitlik değerleri uygulamalara göre önemli farklılık göstermiştir. Ateş (2008), Cardinal üzüm çeşidinde tane tutumu döneminde sürgün başına bir salkım kalacak şekilde salkım seyreltme ve %25 oranında yaprak alma, ben düşme döneminde 1000 ppm ethrel uygulaması; Pembe Gemre ve Sultani Çekirdeksizde tane tutumu döneminde oranında salkım ucu kesilmesi şeklinde uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi ile vegetatif gelişmeye etkileri araştırılmıştır. Cardinal çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde salkım ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 13 günlük erkencilik sağlanmıştır. Üzüm verimi, salkım eni, salkım boyu ve salkım en/boy oranı, tane eni, tane boyu ve tane en/boy 7

oranı, 100 tane ağırlığı, asmanın vegetatif gelişmesi ve dalların yedek besin maddesi içeriği ise etkilenmemiştir. Pembe Gemre çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde, üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım boyu ve en/boy oranı, 100 tane ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 10 günlük erkencilik sağlanmıştır. Sultani Çekirdeksiz çeşidinde yapılan uygulamalar sonunda üzümlerde, salkım ağırlığı, 100 tane ağırlığı, SÇKM, olgunluk indisi, renklenme ve kış gözlerinde verimlilik artmış, üzümlerde asit miktarı, sap bağlantı kuvveti, tane eti sertliği azalmış ve 11 günlük erkencilik sağlanmıştır. Üzüm verimi, salkım eni, boyu ve en/boy oranı, tane eni, boyu ve en/boy oranı, kış göz verimliliği, asmanın vegetatif gelişmesi ve dalların yedek besin maddesi içeriği ise etkilenmemiştir. Yener ve ark. (2008), yapraktan potasyum (K) uygulamalarının Sultani Çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde üzüm verimi ve yaprakların N, P, K içerikleri üzerine etkisi araştırılmıştır. Araştırma Manisa İli, Alaşehir İlçe sinde Sultani üzüm çeşidinde 2 yıl süreyle gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak; Yapraktan K uygulamaları her iki yılda verimde artış sağlamıştır. En yüksek artışlar %2 KNO 3 uygulaması ile elde edilmiştir. Yaprak örneklerinin en yüksek K içeriğine yine %2 KNO 3 uygulaması ile ulaşılmıştır. Bu sonuçlara göre yeterli potasyum içermeyen topraklardaki bağlarda meyve tutumundan sonra 15 er günlük aralarla %2 KNO 3 uygulaması önerilebilir. Ayrıca yapraktan gübre uygulamasına NH 4 H 2 PO 4 ve KH 2 PO 4 gübrelerinin de eklenmesi yaprak örneklerinin P içeriğini arttırmıştır. Bu uygulamalar verimde de kontrole göre artış sağlamıştır. Bağlarda P eksikliğinin tespit edilmesi durumunda bu gübrelerin de yapraktan uygulanması faydalı olacağı tespit edilmiştir. Çengel ve ark., (2009), İki farklı lokasyonda yürütülen (Manisa- Horozköy ve Alaşehir Yeşilyurt) organik bağ denemelerinde; arpa+fiğ (A+F), bakla+fiğ (B+F) ve çiftlik gübresi (ÇG) uygulamalarının topraktaki mikrobiyal aktivite üzerine etkisi araştırılmıştır. Araştırmada yeşil gübre olarak uygulanan bakla+fiğ 10+4 kg/da; arpa+fiğ ise 5+6 kg/ da olarak çiftlik gübresi ise 1 t/da olarak uygulanmışlardır. Denemeler 2000-2004 yılları arasında yürütülmüştür. Deneme süresince her yıl Eylül ayında 0-25 cm derinlikten toprak örnekleri alınmış ve bu örneklerde mikrobiyolojik analiz olarak toprak solunumu, mikrobiyal biyomas, proteaz enzim aktivitesi ve azotobakter sayımları yapılmıştır. Ayrıca toprakların toplam organik karbon (TOK), azot ve humik madde miktarları da belirlenmiştir. Manisa-Horozköy denemesinde, 8

çalışmanın üçüncü yılında, diğer denemede ise dördüncü yılda TOK değerleri önemli düzeylerde yükselmiştir. Topraktaki TOK miktarının artışında en fazla etkili olan uygulama A+F, humik madde artışında ise A+F ve B+F uygulamaları olmuştur. Topraktaki mikrobiyolojik aktiviteyi de en fazla uyaran uygulamalar yeşil gübreler olmuştur. Alaşehir-Yeşilyurt topraklarında diğer denemeye oranla uygulamaların olumlu etkisi çok daha az oranlarda ortaya çıkmıştır. Bu toprakların kumlu tın bünyeye sahip olması, büyük olasılıkla söz konusu organik gübrelerin toprakta hızlı bir şekilde ayrışarak, etkisinin azalmasına neden olmuştur. Ferrara ve Brunetti (2010), İtalya üzüm çeşidinde tam çiçeklenme döneminde dört kez 100 mg/l dozunda yapılan hümik asit uygulaması, tane genişliği, tane ağırlığı, titre edilebilir asit ve olgunluk indisi değerlerini önemli oranda artırmıştır. Araştırıcılar, organik ve sürdürülebilir bağcılıkta sofralık çeşitlerde tam çiçeklenme döneminde hümik asit uygulaması ile kalite ve kantitenin artabileceğini ifade etmişlerdir. Akın (2011), Müşküle sofralık üzüm çeşidinde yapmış olduğu çalışmada, kontrol (K), Salkım Ucu Kesme (SUK), SUK+Hümik Asit (HA) uygulamalarının üzüm verim ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. SUK uygulaması ile üzüm verimi, salkım ağırlığı, 0 Brix, TA ve L* renk değeri artmıştır. SUK+HA uygulamaları ile üzüm verimi, tane uzunluğu/tane genişliği ve b*renk değerinin arttığını belirtmiştir. Akın (2011) ın Horoz karası ve Gök üzüm çeşitlerinde yapılan bir çalışmada, kontrol (K), salkım ucu kesme (SUK), SUK + Hümik asit (HA) uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. SUK uygulaması ile Gök üzüm çeşidinde üzüm verimi, olgunluk indisi değerleri; SUK + HA uygulamaları ile Horoz Karası çeşidinde üzüm verimi, tane ağırlığı, tane kırmızı ve mavi renk yoğunluğu değerlerini artırdığı bildirilmiştir. Akın ve Sarıkaya (2012), Ankara koşullarında Hasandede üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve hümik asit uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. SUK VE SUK+HA uygulamaları ile olgunluk indisi değeri artarken, tane ağırlığı, 0 Brix ve titre edilebilir asit (TA) değerleri azalmıştır. Uygulamalarının üzüm verimi, salkım ağırlığı, salkım uzunluğu ve tane uzunluğu/tane genişliği değerlerine etkisi ise önemli olmamıştır. Akın ve ark. (2012), Gök üzüm çeşidinde TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması ile tane uzunluğu, tane ağırlığı, olgunluk indisi, şıra miktarı ve kuru üzüm randımanı 9

artmıştır. 16, 21 ve 26 göz/asma olarak uygulanan ürün yükünde ise, ürün yükü artışına bağlı olarak üzüm verimi ve şıra miktarı artarken, olgunluk indisi ve kuru üzüm randımanı azalmıştır. Sonuç olarak; TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamadan 26 göz/asma veya TARİŞ-ZF yaprak gübre uygulayarak 16 göz/asma uygulaması önerilmiştir. Topuz ve Akın (2013), Konya ili nde kendi kökü üzerinde yetiştirilen 7 yaşındaki Kara Dimrit (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve TARİŞ- ZF yaprak gübresi uygulama uygulaması ile üzüm verimi ve kalitesine etkileri araştırılmıştır. En yüksek üzüm verimi (2.07 kg/asma) 18 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması ile; en uzun salkım (14.57 cm) 14 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması ile; en yüksek olgunluk indisi (30.35) 18 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması ile; en yüksek şıra randımanı (736.67 ml) 10 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması ile; en yüksek kuru üzüm randımanı (238.61 g) 18 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması ile; en yoğun L* renk değeri (32.51) 14 Göz Asma -1 +Gübresiz uygulaması ile elde edilmiştir. Kara Dimrit üzüm çeşidinde, üzüm verimini artırmak için 18 Göz Asma -1 +Gübreli uygulaması tavsiye edilmiştir. Akçay ve Akın (2013), Manisa ilinde kendi kökü üzerinde yetiştirilen 13 yaşındaki Sultani çekirdeksiz (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde gerçekleştirilen bir çalışmada, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. En yüksek üzüm verimi (22.30 kg/asma) ÇYA+PH+MK uygulaması ile; en yüksek salkım ağırlığı (430.63 g) ÇYA uygulaması ile; en yüksek 100 tane ağırlığı (230.83 g) AYA uygulaması ile; en uzun tane (17.66 mm) K uygulaması ile, en geniş tane (14.09 mm) ÇYA+MK uygulaması ile; en yüksek olgunluk indisi (55.19) AYA uygulaması ile; en yüksek şıra randımanı (798.89 ml) K uygulaması ile; en yüksek kuru üzüm randımanı (253.20 g) AYA uygulaması ile; en yoğun L* renk değeri (49.22) ÇYA+PH, (49.13) NYA+PH ve AYA+MK uygulamaları ile; en yoğun a* renk değeri (-5.46) K ve (-5.11) ÇYA+PH uygulamaları ile; en yoğun b* renk değeri (18.45) NYA+PH ve (18.21) K uygulamaları ile elde edilmiştir. Sonuç olarak, Sultani çekirdeksiz üzüm çeşidinde, üzüm verimini artırmak için ÇYA+PH+MK uygulaması önerilebilir. 10

3. MATERYAL VE YÖNTEM 3.1. AraĢtırma yeri Muğla ili Güneybatı Anadolu da yer alır. Menteşe yöresinin güneyi ile Teke yöresinin batı kesimini kapsar. Akdeniz bölgesinde yer alan Teke yöresi ile Ege bölgesinde yer alan Menteşe yöresini ayıran sınır; Marmaris in doğusunda yer alan Karaağaç limanından başlayıp NE-SW yönünde Namnam çayı vadisini takip eder. Batıdan Ege Denizi, güneyden Akdeniz ile çevrili olan Muğla nın kuzeyinde Gökbel Dağı (1422 m.) ve Oyuklu Dağı, kuzeydoğusunda Sandıras Dağı (2295 m.), Gök tepe (2407 m.), doğusunda ise Dumanlı Dağı (1973 m.), Akdağ (3024 m.) ın oluşturduğu yüksek sahalar bulunur. Muğla ilinin kuzey, kuzeybatı kesimini oluşturan Menteşe yöresi, oldukça arızalı topografyası ile dikkati çeker. Birçok yerde akarsular ile yarılmış yüzeyi hafif dalgalı ve düzce bölümler bulunduğu gibi sırt ve tepelerin birbirine yakın yükseltilerde olması, bu yörenin bütünüyle bir aşının yüzeyi üzerinde şekillendiğini gösterir. Yörenin dağları bu aşının yüzeyi üzerinde yükselmekte, depresyonlar da bu yüzey içerisine yerleşmiş durumda bulunmaktadır (Anonim, 2012c). Milas ilçesi ise; Muğla ili sınırları içerisinde şehir merkezine 63 km mesafede Türkiye'nin güneybatı ucunda yer almakta ve 37 18'10 kuzey enlemleri ile 27 46'51 doğu boylamları arasında 216.700 hektarlık bir alanı kapsayan uzun bir sahil şeridine sahiptir. Milas, Muğla ilinin ikinci büyük yerleşim bölgesidir. Sodra Dağının eteklerinde kendi adıyla anılan ova üzerinde kurulmuştur. Milas düzlük olup, çevresi orta yükseklikte dağlarla çevrilidir. Batıda; tahminen 600 m yükseklikte Sodra Dağı, Doğuda; 1000 m yükseklikte Aksivri dağı, Kuzeyde; 1000 m yükseklikte Beşparmak dağı, Güneyde 200 m yükseklikte Beçin tepesi bulunmaktadır. Milas Ege denizinin iki önemli körfezi olan Gökova ve Mandayla körfezinde kıyılarıyla yat turizm açısından önemli bir konuma sahiptir. Milas ın kuzeyinde, bir kısmı Aydın ili sınırları içinde kalan Muğla nın en geniş alanlı doğal gölü olan bafa gölü bulunmaktadır. 60 km genişliğinde ve deniz seviyesinden yüksekliği 2 m dir. Bafa Gölü Büyük Menderes ırmağının, eski Latmos Körfezinin batısını alüvyonlarla doldurması sonucu oluştuğu için kıyı set gölü olarak nitelendirilir (Anonim, 2013a). 11

görülmektedir. Bağ alanı resimleri Şekil 1., Şekil 2., Şekil 3., Şekil 4., Şekil 5., de ġekil 1. Milas ilçesi haritası ġekil 2. Deneme alanı görüntüsü 12

ġekil 3. Red Globe Asması ġekil 4. Etiketleme yapılmış Red Globe Asması 13

ġekil 5. Hasat işlemleri ġekil 6. Salkım ucu kesme uygulanmış Red Globe üzümü 14

ġekil 7. Laboratuvar işlemleri 3.1.1. Ġklim ve toprak özellikleri Milas ve çevresinin uzun yıllar yapılan analiz neticesinde Akdeniz yağış rejiminde, yani Akdeniz İklimi özellikleri taşımaktadır. Akdeniz ikliminde göze çarpan özellikler kışları ılık ve yağışlı, yazları sıcak ve kurak olmasıdır. Yağışlar genellikle Ekim ve Nisan periyodunda görülür. Bu aylar arasında ekseriye serin ve yağışlı hava etkisini sürdürmektedir. Mayıs, Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında daha az yağış görülür. Milas ta en sıcak mevsim Temmuz, Ağustos aylarıdır. Bu aylar ekseriye yağışsız kurak ve sıcak geçer. Tarım arazisi, alüvyal topraklar, kolüvyal topraklar, kırmızı Akdeniz toprakları ve kireçsiz kahverengi orman topraklarından oluşmaktadır (Anonim, 2013a). 3.2. Materyal Bu araştırma, 2012 yılı vejatasyon döneminde, Muğla ili, Milas İlçesi, Ağaçlıhüyük köyünde üreticiye ait 140 Ruggeri anacı üzerine aşılı, kordon terbiyeli, damlama sulama yapılan 3 yaşındaki (4.vegetasyon döneminde) Red Globe üzümünde yürütülmüştür. Red Globe; sofralık olarak değerlendirilen, pembemsi-kırmızı tane kabuk renkli, çekirdekli, Ağustos sonu-eylül başında olgunlaşan, yuvarlak-hafif eliptik tane şekilli, 15

konik salkımlı ve kısa budamaya uygun bir üzüm çeşididir. Çalışma materyali, 3 X 1.5 m mesafelerle dikilmiş olan ve eşit vejetatif gelişme gösteren bağ parselinde, tesadüf parselleri deneme planına göre kurulmuştur. 3.3. Yöntem Deneme deseni; 1) Kontrol, 2) Salkım Ucu Kesme ( SUK), 3) TARİŞ-ZF (3 Yaprak Gübresi Uygulaması, 4) SUK+TARİŞ-ZF (3 kez), 5) TARİŞ-ZF (5 kez), 6) SUK+TARİŞ-ZF (5 kez) olmak üzere 6 farklı uygulama olarak yapılmıştır. Deneme planında her parselde 4 asma olmak üzere her tekerrürde 24 asma, 3 tekerrürde ise toplam 72 asmada çalışma yürütülmüştür. TARİŞ-ZF uygulamaları yapraktan sıvı formda püskürtme şeklinde sabah serin saatlerde yapılmıştır. 3.3.1. Salkım Ucu Kesme salkım ucu kesme işlemi, tane tutumu döneminde, salkım ucu kesilmesi gereken parsellerdeki omcaların üzerindeki tüm salkımların oranında uç kısımları 26.05.1012 tarihinde kesilmiştir. Şekil 8 de görülmektedir. ġekil 8. Salkım ucu kesme 16

3.3.2. Yaprak Gübresi Uygulaması TARĠġ-ZF BileĢimi; Azot (N); %18, Üre (N); %8.65, NO (N); %8.96, 3 NH (N); %0.39, 4 Fosfor (P O ); %4, 2 5 Potasyum (K O);%0.33, 2 Magnezyum (MgO); 2250 ppm, Kükürt (S); 750 ppm, Demir (Fe-EDTA); 1000 ppm, Çinko (Zn-EDTA); 1000 ppm, Mangan (Mn-EDTA); 1000 ppm, Bakır (Cu-EDTA); 375 ppm, Molibden (Mo); 25 ppm dir. TARİŞ-ZF yaprak gübresi deneme deseninde belirtildiği gibi, toplam 3 defa yapılmıştır. I. Uygulama; çiçeklenmeden bir hafta önce 100 litre suya 200 g, II. Uygulama; çiçeklenmeden hemen sonra tane tutumunda 100 litre suya 300 g, III. Uygulama; iri koruk döneminde 100 litre suya 300 g olacak şekilde; hazırlanmış ve 15 er gün aralıklarla hasada kadar (25.09.2012) toplam 5 uygulama yapılmıştır. 17

ġekil 9. Yapraktan gübreleme uygulaması 3.4. Üzümde Ġncelenen Değerler 3.4.1. Üzüm verimi; Parsellerdeki omcalardan elde edilen üzümün tümü tartılarak omca sayısına bölünmek sureti ile omca başına ortalama üzüm verimi (kg/omca) olarak saptanmıştır. 3.4.2. Salkım ağırlığı Her parseldeki toplam üzüm verimi, toplam salkım sayısına bölünerek ortalama salkım ağırlığı bulunarak g cinsinden ifade edilmiştir. 3.4.3. Salkım uzunluğu Her parselden tesadüfen alınan 10 salkımda, salkımda dallanmanın başladığı nokta ile salkımın uç kısmı arası cetvel ile ölçülmüş ve toplam sayının 10 a bölünmesi ile ortalama salkım uzunluğu cm cinsinden bulunmuştur. 3.4.4. Salkım geniģliği Her parselden tesadüfen alınan 10 salkımda, salkımın her iki tarafındaki en geniş dallanma noktalarının uzunlukları cetvel ile ölçülerek ve toplam sayının 10 a bölünmesi ile ortalama salkım genişliği cm cinsinden belirlenmiştir. 18

3.4.5. Tane ağırlığı Amerine ve Cruess (1960) metodu ile (salkımların lük her kısmından tanelerin alınması) toplanan 100 tane tartılmış ve (g) cinsinden 100 tane ağırlığı belirlenmiştir. 3.4.6. Tane uzunluğu Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan 100 tane kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane uzunluğu belirlenmiştir. 3.4.7. Tane geniģliği Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan 100 tane kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane genişliği belirlenmiştir. 3.4.8. Tane uzunluğu/tane geniģliği Amerine ve Cruess (1960) metodu ile toplanan ve kumpas ile ölçülerek mm cinsinden tane uzunluğu ve tane genişliği belirlenmiştir. 3.4.9. ph ph, bir çözeltinin asitlik veya bazlık derecesini tarif eden ölçü birimidir. Çözeltide bulunan H + iyonu konsantrasyonunu ifade eder (Anonim, 2013b). 3.4.10. o Briks Amerine ve Cruses (1960) metoduna göre toplanan tanelerin sıkılması ile elde edilen üzüm şırasında el refraktometresi ile belirlenmiştir (Nelson, 1985). 3.4.11. Titrasyon asitliği (TA) Amerine ve Cruses (1960) metoduna göre toplanan tanelerin sıkılması ile elde edilen üzüm şırasından 5 ml pipetle alınıp beherde 50 ml saf suya tamamlanmış 0.1 N NaOH ile titrasyona tabi tutulmuş ve tartarik asit cinsinden (g TAE/100 ml) verilmiştir (Nelson, 1985). 19

3.4.12. Olgunluk indisi Elde edilen 0 Briks değerinin titrasyon asitliğine bölünmesi ile saptanmıştır. 3.4.13. ġıra randımanı Parseldeki omcalardan toplanan üzümlerden tesadüfen 1 er kg üzümün sıkılması ile elde edilen şıra miktarı ml cinsinden verilmiştir. 3.4.14. Renk parametrelerinin belirlenmesi Konika Minolta CR400 (Minolta, Osaka, Japan) model renk ölçüm cihazı ile örneklerin CIE LAB L*, a* ve b* değerleri ölçülmüş (Akbulut ve Çoklar, 2008). Şekil 10 da L*, a*, b* renksellik diyagramı Şekil 11. de ise üç boyutlu renk diyagramı yer almaktadır. ġekil 10. L*, a* ve b* renk alanı renksellik diyagramı 20

ġekil 11. Üç boyutlu (ton, parlaklık ve doygunluk) renk diyagramı (a ve b) ġekil 12. Renk Ölçüm Cihazı 21

3.4.14.1. Tane kabuk rengi Renkleri üç boyutlu koordinatlarda CIEL LAB (Commision Internationele de I E Clairage) L*, a*, b* tanımlanmıştır. L* değeri; parlaklık, a* renk koordinatları yeşil-kırmızı, b* renk koordinatları mavi-sarı renkleri vermektedir. L* değeri, 0-100 arasındaki rakamlarda, 100 e yaklaşması rengin beyazlaştığını, yani parlaklığın arttığını, 0 a yaklaşması ise siyah rengin arttığını göstermektedir. a* değeri, +60 ile -60 arasındadır, + değerlerin artması kırmızı rengin arttığını, - değerin artması ise yeşil rengin arttığı anlamına gelmektedir. b* değeri ise,, +60 ile -60 arasındadır, + değerlerin artması sarı rengin arttığını, - değerin artması ise mavi rengin arttığı anlamına gelmektedir (Minolta 1994). Renk ölçümü için tane kabuğunda meydana gelen renk değişimleri CR-400 Minolta marka renk cihazı ile ölçülecektir. Renk ölçümü için asmaların her iki tarafındaki salkımlardan her parsel için 10 salkım incelenmiş ve bunların ortalaması verilmiştir. 3.5. Verilerin Değerlendirilmesi: Elde edilen sonuçlar JMP (7.0 versiyon, SAS Institute, Cary, NC, USA) istatistik programında analiz edilmiştir. 22

4. ARAġTIRMA SONUÇLARI VE TARTIġMA Bu çalışmada, 2012 yılında Muğla nın Milas ilçesi ne bağlı Ağaçlıhöyük köyünde, Red Globe üzüm çeşidinde salkım ucu kesme ve yaprak gübresi uygulamalarının üzüm verimi ve kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. Elde edilen ölçüm ve bulgular 3 tekerrür ortalaması olarak çizelgelerde ve grafiklerde verilerek yorumlanmıştır. 4.1. Üzüm Verimi Çizelge 4.1 deki verilere göre, yapılan uygulamaların üzüm verimi üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Pembe Gemre üzüm çeşidinde Tane tutumu döneminde oranında salkım ucu kesilmesi ile üzüm veriminin artmasına rağmen, Sultani Çekirdeksiz çeşidinde üzüm verimi etkilemediği (Ateş, 2008); Müşküle sofralık üzüm çeşidinde SUK ve SUK+HA uygulamaları ile (Akın, 2011); Hasandede üzüm çeşidinde SUK ve SUK+HA uygulamaları ile üzüm verimine etkisinin önemli olmadığı (Akın ve Sarıkaya, 2012), Yuvarlak Çekirdeksiz çeşidinde E, MAP+E, TZF+E ve KNO 3 +E uygulamalarının üzüm verimini artırdığı (Akyüz, 2000), Ödemiş koşullarında çinko gübrelemesinin Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde meyve verimini istatistiki olarak önemli düzeyde etkilediği (Çoban ve ark., 2002), Manisa İli, Alaşehir İlçe sinde Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde 2 yıl süreyle gerçekleşen yapraktan potasyum (K) uygulamalarının verimde artış sağladığı (Yener ve ark., 2008) bildirilmiştir. Çizelge 4.1. Uygulamalarının üzüm verimi üzerine etkileri UYGULAMALAR Üzüm verimi (kg/asma) KONTROL 1.35 SUK 0.94 TARİŞ-ZF (3 0.73 SUK+TARİŞ-ZF (3 1.00 TARİŞ-ZF (5 0.80 SUK+TARİŞ-ZF (5 0.68 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil 23

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 1,4 1,2 1 0,8 0,6 0,4 0,2 0 Uygulamalar ġekil 13. Uygulamaların üzüm verimi üzerine etkileri 4.2. Salkım Ağırlığı Çizelge 4.2 deki verilere göre, yapılan uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Horoz Karası ve Gök üzüm çeşitlerinde yapılan SUK uygulaması ile salkım ağırlığı artmıştır (Akın, 2011). Çizelge 4.2. Uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkileri UYGULAMALAR Salkım Ağırlığı (g) KONTROL 301.55 SUK 278.69 TARİŞ-ZF (3 207.78 SUK+TARİŞ-ZF (3 260.31 TARİŞ-ZF (5 202.75 SUK+TARİŞ-ZF (5 168.97 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil 24

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 350 300 250 200 150 100 50 0 Uygulamalar ġekil 14. Uygulamaların salkım ağırlığı üzerine etkileri 4.3. Salkım Uzunluğu Çizelge 4.3 deki verilere göre, salkım uzunluğu istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek salkım uzunluğu 21.02 cm ile kontrolden elde edilirken, en düşük salkım uzunluğu 14.78 cm ile SUK+TARİŞ-ZF ( 5 Kez ) elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Kara Dimrit üzüm çeşidinde farklı seviyede şarj (ürün yükü) ve yaprak gübresi (TARİŞ- ZF) uygulamaları salkım uzunluğunu artırdığı rapor edilmiştir (Topuz ve Akın, 2013). Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile salkım uzunluğunun arttığı ileri sürülmüştür (Akçay ve Akın, 2013). Çizelge 4.3. Uygulamalarının salkım uzunluğu üzerine etkileri UYGULAMALAR Salkım Uzunluğu (cm) KONTROL 21.02 a SUK 15.28 bc TARİŞ-ZF (3 19.02 ab SUK+TARİŞ-ZF (3 15.06 c TARİŞ-ZF (5 15.40 bc SUK+TARİŞ-ZF (5 14.78 c AÖF %5 3.80 a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 25

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 25 20 15 Uygulamalar 10 5 0 ġekil 15. Uygulamaların salkım uzunluğu üzerine etkileri 4.4. Salkım GeniĢliği Çizelge 4.4 deki verilere göre, yapılan uygulamaların salkım genişliği üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Çizelge 4.4. uygulamaların salkım geniģliği üzerine etkileri UYGULAMALAR Salkım GeniĢliği (cm) KONTROL 11.85 SUK 12.79 TARİŞ-ZF (3 13.05 SUK+TARİŞ-ZF (3 11.27 TARİŞ-ZF (5 11.71 SUK+TARİŞ-ZF (5 10.47 AÖF %5 Ö.D. Ö.D: Önemli değil 26

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 14 12 10 8 6 4 2 0 Uygulamalar 4.5. 100 Tane Ağırlığı ġekil 16. Uygulamaların salkım genişliği üzerine etkileri Çizelge 4.5 deki verilere göre, 100 tane ağırlığı istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre yapılan uygulamalarda en yüksek 100 tane ağırlığı 800.18 g ile SUK+TARİŞ-ZF(3 uygulamasından elde edilirken, en düşük 100 tane ağırlığı 533.55 g ile Kontrol den elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Yuvarlak çekirdeksiz üzüm çeşidinin yoğun olarak üretildiği Manisa nın Alaşehir ilçesinin Kemaliye yöresinde yapraktan farklı dozlardaki demir uygulamaları 100 tane ağırlığını artırmıştır (Çoban ve ark., 2005); Horoz Karası üzüm çeşidinde yapmış olduğu ürün yükü ve TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulamasında 100 tane ağırlığının arttığını (Akın, 2003); Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile 100 tane ağırlığının arttığı bildirilmiştir (Akçay ve Akın, 2013). Çizelge 4.5. Uygulamaların 100 tane ağırlığı etkileri UYGULAMALAR KONTROL 100 Tane Ağırlığı (g) 533.55 b SUK 782.11 ab TARİŞ-ZF (3 650.55 ab SUK+TARİŞ-ZF (3 800.18 a TARİŞ-ZF (5 649.98 ab SUK+TARİŞ-ZF (5 716.86 ab AÖF %5 255.03 a, b: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 27

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 1000 800 600 400 200 0 Uygulamalar ġekil 17. Uygulamaların 100 tane ağırlığı üzerine etkileri 4.6. Tane Uzunluğu Çizelge 4.6 deki verilere göre,yapılan uygulamaların tane uzunluğu üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Çizelge 4.6. Uygulamalarının tane uzunluğu üzerine etkileri UYGULAMALAR Tane Uzunluğu (mm) KONTROL 21.43 SUK 23.67 TARİŞ-ZF (3 23.84 SUK+TARİŞ-ZF (3 24.38 TARİŞ-ZF (5 22.80 SUK+TARİŞ-ZF (5 22.58 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 25 24 23 22 21 20 19 Uygulamalar ġekil 18. Uygulamaların tane uzunluğu üzerine etkileri 28

Kontrol suk Tariş-ZF (3 Suk+Tariş- ZF (3 Tariş-ZF (5 Suk+Tariş- ZF (5 4.7. Tane GeniĢliği Çizelge 4.7 deki verilere göre, yapılan uygulamaların tane genişliği üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; İtalya üzüm çeşidinde tam çiçeklenme döneminde dört kez 100 mg/l dozunda yapılan hümik asit uygulaması tane genişliğini önemli oranda artırmıştır (Ferrara ve Brunetti, 2010). Çizelge 4.7. Uygulamalarının tane geniģliği üzerine etkileri UYGULAMALAR Tane GeniĢliği (mm) KONTROL 20.39 SUK 22.57 TARİŞ-ZF (3 22.51 SUK+TARİŞ-ZF (3 23.42 TARİŞ-ZF (5 21.76 SUK+TARİŞ-ZF (5 20.69 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 24 23 22 21 20 19 18 Uygulamalar ġekil 19. Uygulamaların tane genişliği üzerine etkileri 4.8. Tane uzunluğu/tane geniģliği Çizelge 4.8 deki verilere göre, yapılan uygulamaların Tane uzunluğu/tane genişliği üzerine etkisi istatistiki olarak önemli bulunmamıştır. 29

Kontrol UK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 Çizelge 4.8. Uygulamaların tane uzunluğu/tane geniģliği üzerine etkileri UYGULAMALAR Tane Uzun. / Tane Gen. KONTROL 1.05 SUK 1.05 TARİŞ-ZF (3 1.06 SUK+TARİŞ-ZF (3 1.04 TARİŞ-ZF (5 1.04 SUK+TARİŞ-ZF (5 1.10 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.: Önemli değil 1,1 1,08 1,06 1,04 1,02 1 Uygulamalar ġekil 20. Uygulamaların tane uzunluğu/tane genişliği üzerine etkileri 4.9. ph Çizelge 4.9 deki verilere göre, ph istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna gören en yüksek ph 4.27 ile TARİŞ-ZF (3 ve ph 4.26 ile SUK+TARİŞ-ZF (3 uygulamalarından elde edilirken, en düşük ph 3.99 ile Kontrol den elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Çizelge 4.9. Uygulamaların ph üzerine etkileri UYGULAMALAR ph KONTROL 3.99 c SUK 4.11 bc TARİŞ-ZF (3 4.27 a SUK+TARİŞ-ZF (3 4.26 a TARİŞ-ZF (5 4.19 ab SUK+TARİŞ-ZF (5 4.03 b AÖF %5 0.14 a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 30

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 4,3 4,2 4,1 Uygulamalar 4 3,9 3,8 ġekil 21. Uygulamaların ph üzerine etkileri 4.10. 0 Briks Çizelge 4.10 deki verilere göre; 0 Brikssalkım uzunluğu istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek 0 Brix değeri 17.00 ile SUK ve 16.62 ile Kontrol den elde edilirken, en düşük 0 Brix ise 14.07 ile SUK+TARİŞ-ZF (5 ile elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Benzer çalışmalarda; Alaşehir ilçesi Tepeköy mevkiindeki 18 yaşındaki aşısız bağda yürütülen çalışma sonucunda; ZnSO 4.7H 2 O gübresinin %0.50 doz seviyesinde en yüksek suda çözünebilir kuru madde miktarı ve en iyi tane hacmi elde edildiği (Akgül ve ark., 2007) bildirilmiştir. Çizelge 4.10. Uygulamaların 0 Briks üzerine etkileri UYGULAMALAR KONTROL 0 Briks 16.62 a SUK 17.00 a TARİŞ-ZF (3 15.93 ab SUK+TARİŞ-ZF (3 16.40 ab TARİŞ-ZF (5 16.33 ab SUK+TARİŞ-ZF (5 14.07 b AÖF %5 2.36 a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 31

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+TARİŞ- ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+TARİŞ- ZF (5 20 15 10 Uygulamalar 5 0 ġekil 22. Uygulamaları 0 Briks üzerine etkileri 4.11. TA Çizelge 4.11 deki verilere göre, TA istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek titre edilebilir asit 0.68 g TAE/100 ml ile SUK+TARİŞ-ZF (5 ve 0.63 ile TARİŞ-ZF (5 den elde edilmiştir, en düşük titre edilebilir asit ise 0.52 g TAE/100 ml ile SUK ile elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Alaşehir yöresi Akkeçili ve Tepeköy her iki bağ alanında yapraktan KNO 3 uygulamaları titre edilebilir asitlikte kontrole göre önemli artışlar belirlenmiştir (Aydın ve ark., 2005). Çizelge 4.11. Uygulamaların TA üzerine etkileri UYGULAMALAR KONTROL TA (g TAE/100 ml) 0.58 ab SUK 0.52 b TARİŞ-ZF (3 0.60 ab SUK+TARİŞ-ZF (3 0.61 ab TARİŞ-ZF (5 0.63 a SUK+TARİŞ-ZF (5 0.68 a AÖF %5 0.09 a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 32

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 0,7 0,6 0,5 0,4 0,3 0,2 0,1 0 Uygulamalar ġekil 23. Uygulamaların TA üzerine etkileri 4.12. Olgunluk Ġndisi Çizelge 4.12 deki verilere göre, olgunluk indisi istatistik anlamda önemli bulunmuş; buna göre en yüksek olgunluk indisi 32.97 ( 0 Briks/TA) ile SUK uygulamasından elde edilirken, en küçük olgunluk indisi ise 21.40 ( 0 Briks/TA) ile SUK+TARİŞ-ZF (5 uygulamasından elde edilmiştir. Diğer uygulamaların değerleri bu uç değerler arasında kalmıştır. Yapılan benzer çalışmalarda; Gök üzüm çeşidinde TARİŞ-ZF yaprak gübresi uygulaması ile olgunluk indisinin arttığı (Akın ve ark., 2012); Kara Dimrit üzüm çeşidinde farklı seviyede şarj (ürün yükü) ve yaprak gübresi (TARİŞ-ZF) uygulamaları ile olgunluk indisinin arttığı (Topuz ve Akın, 2013); Sultani Çekirdeksiz üzüm çeşidinde, yaprak alma, potasyum humat ve mikronize kalsit uygulamaları ile olgunluk indisinin arttığı rapor edilmiştir (Akçay ve Akın, 2013). Çizelge 4.12. Uygulamaların olgunluk indisi üzerine etkileri UYGULAMALAR Olgunluk Ġndisi ( o Briks/TA) KONTROL 28.79 a SUK 32.97 a TARİŞ-ZF (3 26.78 ab SUK+TARİŞ-ZF (3 26.95 ab TARİŞ-ZF (5 26.08 ab SUK+TARİŞ-ZF (5 21.40 b AÖF %5 7.20 a, c: Aynı sütunda farklı küçük harfi alan ortalamalar arasındaki fark önemlidir. 33

Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 Kontrol SUK TARİŞ-ZF (3 SUK+ TARİŞ-ZF (3 TARİŞ-ZF (5 SUK+ TARİŞ-ZF (5 35 30 25 20 15 10 5 0 Uygulamalar ġekil 24. Uygulamaların olgunluk indisi üzerine etkileri 4.13. ġıra Randımanı Çizelge 4.13 deki verilere göre, yapılan uygulamaların şıra randımanı üzerine etkisi istatistiki olarak önemli değildir. Çizelge 4.13. Uygulamaların Ģıra randımanı üzerine etkileri UYGULAMALAR (ml) KONTROL 740.00 SUK 793.33 TARİŞ-ZF (3 765.00 SUK+TARİŞ-ZF (3 750.00 TARİŞ-ZF (5 718.33 SUK+TARİŞ-ZF (5 745.00 AÖF %5 Ö.D. Ö.D.:Önemli değil 800 780 760 740 720 700 680 Uygulamalar ġekil 25. Uygulamaların şıra randımanı üzerine etkileri 34