Yeminli Mali Müşavir (E. Hesap Uzmanı) 12.11.2011, Şişli-İstanbul 108 Dursun Ali Yaz
Özgeçmiş PTT çalışanı olan babasının memuriyeti dolayısıyla bulunduğu Adapazarı nda 1949 yılında doğdu.baba tarafından dedesi Köprülü (Makedonya) doğumludur. Çatalca ve Karacaköy de ilkokulu, Yalova ve Yeşilköy de ortaokulu, Bakırköy ve Kabataş Erkek Lisesi nde liseyi okudu. 1971 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mülkiye) nin İktisat ve Maliye Bölümünden mezun oldu. Yedek subaylığını 1973-1974 yıllarında Zonguldak 3. Jandarma Er Eğitim Tugay Komutanlığı nda G-4 Müdür Vekili olarak yaptı. Maliye Bakanlığında Hesap Uzmanı olarak çalıştı. Maliye Hesap Uzmanları Derneği nin yönetim kurulu üyesi olarak derneğin yayın organı Vergi Dünyası adlı derginin kurucularından oldu. Bu derginin kuruluşundan itibaren ilk dokuz aylık döneminde editörlüğünü yaptı. Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi nin Türk Vergi Bölümünü yazdı. 1982 yılında kamudaki görevinden ayrılarak özel sektöre geçti ve çeşitli kurumlarda genel müdürlük, koordinatörlük gibi üst düzey yöneticilik ve danışmanlık yaptı. 3568 Sayılı Meslek Yasası çıkınca Yeminli Mali Müşavir unvanını aldı ve o tarihten itibaren bu unvanla serbest çalışmaya başladı. İMKB de başkan danışmanlığı ve o zamanki adı Takas Saklama Merkezi olan Takasbank ın bağımsız denetimi de dâhil, bir dönem sermaye piyasasındaki çeşitli kuruluşların bağımsız denetimlerini yaptı. 1993-1998 yılları arasında Türkiye de süregelen faaliyeti yanı sıra Moskova daki Türk firmalarına mali danışmanlık veren bir ofisi çalıştırdı ve Rus vergi sistemi ile ilgili 2 si yurt dışında olmak üzere 6 seminer düzenledi. TÜRMOB tarafından çıkarılan Bilanço adlı derginin ilk altı sayısında Yayın Kurulu üyesi olarak çalıştı. Bu derginin editörlüğünü yaptı. Makro Ekonomi adlı haftalık ekonomi gazetesinin başyazarlığını yaptı. Türkiye nin istihdam sorununa eğilen ve İstihdam Derneği adıyla kurduğu dernek adına çalışmalar yaptı, paneller düzenledi. Cumhuriyet Gazetesi nde uzun yıllar danışman, yazar, yeminli mali müşavir olarak hizmet verdi. Çeşitli dergi ve gazetelerde isimli - isimsiz çok sayıda yazılar, makaleler yazdı. Kongrelerde tebliğler sundu. Çeşitli televizyon programlarına konuk oldu. Vergiyi Anlamak, Kayıtdışı, Kral Çıplak Halk Çıplak, Bir Vergi Kaçakçısının Günlüğü adlı kitapları yayımlandı. 1989 yılından bu yana Şişli deki Yeminli Mali Müşavirlik ofisini işletiyor. 2002 Genel Seçimlerinde İstanbul dan CHP aday adayıydı. 2009 Yerel seçimlerinde CHP den Şişli ve İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi oldu. Evli olup bir çocuk babasıdır. Görüşme Sürecinden İzlenimler Bülent Soylan beyefendi ile Şişli deki ofisinde gerçekleştirdiğimiz sohbet o kadar güzeldi ki, üstadın Meclis toplantısına gecikmesine neden oldu. Kendileri, Vergide Doğru Bilinen Yanlışlar adlı kitabımı yazarken hem Dursun Ali Yaz 109
beni yönlendirmiş hem de yüreklendirmişti. Kitabın maket halini kendisine sunarak teşekkür borcumu ödemek istiyordum. Aynı zamanda üstadın son çıkan kitaplarını imzalatmaya gitmiştim. Kitabımı tahminimden de fazla beğenerek öneri ve eleştiriler de bulundu. Bu arada genç meslektaşların ufkunu açacak anılarını talep ettiğimde çok cömert davrandı. Anlattığı birçok hatıra içinden, sohbetimizle uyumlu olması yönünden Vergi Dünyası Dergisi nin yayın hayatına başlaması ile ilgili olanı tercih ettim. 30 yılı geride bırakmış olan bu derginin ilk günlerinde yaşananları günyüzüne çıkaran bu tarihi anılar aynı zamanda, Vergi Dünyası dergisinin Eylül 2005 tarihli 289 uncu sayısında yayımlanmıştı. Üstadı geç kaldığı toplantıya uğurladığımızda, imzaladığı kitaplarına baktım. Son kitabına yazdığı cümle, adeta beni yerime mıhladı. Az evvel yazarlığıma övgüler yağdıran, kendi yazmış gibi sevinen Bülent Bey, yine kendi üslubuyla görüşmemizi taçlandırmıştı. Üstadın imzasının altında yazan cümleyi merak ettiniz mi? Sevgili Dursun Ali hep böyle YAZ 110 Dursun Ali Yaz
Vergi Dünyası Dergisinin Doğuşu Bu yayıncılığın hikâyesi uzundur. Ama izninizle bunların hepsini anlatmayacağım. Anlatırsam, ellinci, yetmiş beşinci ve -insan ömrü izin vermiyor ama- yüzüncü yılına; pek bir şey kalmayacak. Tabii şimdi yüzüncü yıl deyince ufkumun ne kadar geniş olduğunu düşüneceksiniz ama ciddiyim. Vergi Dünyası Dergisi yarı yolda bırakmazsa, ben yazı işini bir şekilde hallederim. En fazla yüzüncü yıl yazısını biraz erken yazar ve zarfı gelecekteki yöneticilerine bırakırım. Önce yirmi beşinci yıl öncesinin anılarından başlayalım. Dergi olayının iki ayrı gelişim çizgisi vardır. Biri bizim özel dergi girişimi düşüncemiz, ikincisi Hesap Uzmanı üstadlarımızın yıllardan beri süren düşünce ve tartışmaları. O zamanlar yazmaya meraklı olan ben, Mustafa Koç, Kemal Kılıçdaroğlu ve birkaç arkadaşla kendi adımıza bir dergi çıkarma düşüncesi etrafında dolaşıyorduk. Hesapladık, 125 bin liralık bir sermaye gerekiyordu. Böyle bir paramız olmadığı için yayıncılığını Cumhuriyet Gazetesi ne teklif ettik. Siz dergiyi yayınlayın, biz yazılarını yazarız. dedik. O tarihte Gazetenin müessese Müdürü Emine Uşaklıgil di. Cumhuriyet, bu önerimizi birkaç ay kadar değerlendirmeye aldı, gidip gelip anlattım. İş muhtemelen Nadir Nadi Bey e kadar uzandı, ama bir türlü sonuçlanamıyordu. Bu arada Dernek seçimleri gündeme geldi ve -bu kısmını sonra anlatmak üzere atlayalım- ekip olarak projeyi dernek içinde gerçekleştirmeye karar verdik. Konuyu Dernek Yönetimi görüştü ve böyle bir derginin çıkarılıp çıkarılamayacağı konusunu kıdemli üstadlarımıza danışma kararı verdi. Birkaç tur görüşme sonrasında, kendilerinin genellikle aylık bir derginin kolay çıkamayacağı görüşünde olduklarını öğrendik. Bu konuyu daha önceleri de düşündüklerini ama realize edemediklerini, üç ayda bir dergi çıkarılırsa bunun mâkul olabileceğini ifade ettiler. Bizim derneğimizin geçmişi HUS a yani Hesap Uzmanları Sendikası na dayanır. Dolayısıyla kökü oradan gelir. Bu sendika sanırım 1970 te askerî döneme geçilince kapatılmış ve yerine HUD kurulmuş. Dursun Ali Yaz 111
Maliyenin Üstadları O tarihlerde yönetim yeri Karaköy deki Frank Han da metruk bir yerdi. Yayın çalışmalarının öncesini araştırmak istediğim için gittiğimde çuvallara doldurulmuş halde bazı genel kurul evrakları buldum. Bunları incelediğimde, daha HUS zamanındaki genel kurullarda dahi yani bizim derginin kuruluşundan on, bundan otuz beş yıl kadar öncesinde bu konuda bazı tartışma ve öneriler olduğunu, hemen her genel kurulda bu konunun incelenmesi için bir komisyon kurulmasına karar verildiğini gördüm. Tabii bu komisyonlardan hiçbir sonuç çıkmadığı da belliydi. Bizim yayıncılığımızın belki de ilk belgeleri olan bu HUS genel kurul dosyalarını, komisyon raporlarını alıp saklamadığım için şimdi üzgünüm. Eğer hâlâ saklanıyorsa, saklanmaya devam edilmesi gereken tarihî dokümanlardır. Anladığım kadarıyla bu işi yapabilmenin yolu, birilerinin cesaretle işi üstlenmesiydi. Bu cesaret de sadece bende değil, o tarihteki bütün dernek yönetiminde vardı. Ben, matbaa işlerini ve pazarlamasını üstlendim. Kurucuların yazı yazmasına karşıydım. Çünkü bana göre dışarıdan yazı gelmeyen bir dergi çıkmakta zorlanırdı ve modelin buna göre kurulması lazımdı. Dergimiz, başlangıçtaki endişelerin aksine büyük bir taleple karşılaştı ve ilk sayısında üç baskı yaptık. İkinci sayı ise iki baskı yaptı. İkinci sayının iki ayrı baskısı arasında dikkatli gözlerin kolayca fark edeceği ufak bir fark vardı. Bu fark, bizim o dönemde kendi içimizde nelerle karşı karşıya geldiğimizin ilginç bir örneğidir. Derginin kuruluş döneminde izin alınması da kolay olmadı. Askeri idare, devlet memurlarının bırakın dergi çıkartmasını, bir toplantıya gidip konuşmacı olmasına bile kolayca izin vermiyordu. Bizde, herhangi bir gazetede makale yayınlamak için Kurul Başkanı mızın yazımızı Bakan a sunup olur alması gerekiyordu. Derginin yayın izninin alınmasında o sırada yedek subay olarak bu birimde görev yapan sevgili Yılmaz Korkmaz yardımcı oldu. Bizden sonra Gelirler Kontrolörleri Derneği de izne takıldı. Onlara da yardımcı olduk. Derginin dağıtım işini sorarsanız, orası da ayrı bir hikâyedir. 112 Dursun Ali Yaz
İlan ettiğimiz dağıtımcı aynı zamanda turist rehberliği yapıyordu. O gün paketleri matbaadan büyük bir hevesle alıp dağıtımcının yerine gittiğimde, bu kişinin Anadolu da turnede olduğunu öğrendim ve bir anda Cağaloğlu yokuşunun kaldırımlarında, binlerce Vergi Dünyası Dergisi ile baş başa ve ortada kaldık. Sonradan içlerinde akrabamın da olduğu bir kısım öğretmeni yarım gün dağıtım yapmak üzere örgütleyerek bu sıkıntıyı aştık ve bütün dergileri çok rahat sattık, hatta baskı üzerine baskılar yaptık. Dursun Ali Yaz 113