BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa SAVUNMAM



Benzer belgeler
BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa SAVUNMAM

KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ

ANKARA 21. SULH CEZA MAHKEMESİNE Gönderilmek Üzere BURSA NÖBETÇİ SULH CEZA MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

BURSA 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE SAVUNMAM

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

T.C. ANKARA 9. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2009/1118 KARAR NO : 2010/1600

YILDIRIM v. TÜRKĐYE KARARIN KISA ÖZETĐ

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

ŞİKAYET NO : /317 KARAR TARİHİ : 21/01/2014 RET KARARI ŞİKAYETÇİ :

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Yargı ÜNİTE. Amaçlar. İçindekiler

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

Bağdat Cad. No:108/B D:26 Fenerbahçe Kadıköy İSTANBUL. : Bilirkişi 2. Ek Rapor ve Ayrık 2. Ek Rapora Karşı Beyanlarımızdan İbarettir.

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü30 Mayıs 2009 CUMARTESİResmî GazeteSayı : ANAYASA MAHKEMESİ KARARI

Anahtar Kelimeler : Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Alanı, Kamulaştırma, Mülkiyet Hakkının Korunması, Ek Protokol - 1

Sirküler Rapor /108-1

Beraat Eden Sanıklar Müdafiinin Vek âlet Ücreti

Esas Sayısı : 2009/1 (Değişik İşler) Karar Sayısı : 2009/1 Karar Günü : KARAR

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

Anahtar Kelimeler : Yargılamanın yenilenmesi, kesinleşen mahkeme kararı, özel tüketim

1-Hâkim ve Savcılar idari görevleri dolayısıyla aşağıdaki kurumlardan hangisine bağlıdır?

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891)

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI)

Anahtar Kelimeler : Merciine Tevdi Kararı, Süre Aşımı Dava Açma Süresi

HÂKİM VE SAVCILARIN RESMİ KIYAFET YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı.

İŞLETME İLE ORTAKLARI ARASINDAKİ PARASAL TRAFİĞİN BANKALAR ARACILIĞIYLA TEVSİKİ ZORUNLU MU?

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN. Kanun Numarası : Kabul Tarihi : 02/12/1999


T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI :F.Y.

YÖNETİM KURULU 02 EYLÜL 2014 GÜNDEMİ

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret

ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2012/33 Ref: 4/33. Konu: ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN YAYINLANMIŞTIR

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

EMLAK VERGİSİNDEN MUAF OLAN TAŞINMAZLA İLGİLİ DÜZENLENEN ÖDEME EMRİNE İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZMA KARARI

DANIŞTAY 12. Daire 2008/6979 E.N, 2009/854 K.N.

Alman Federal Mahkeme Kararları

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU (OMBUDSMANLIK)

Başkentteki Yardımcı Kuruluşlar. Türkiye nin Yönetim Yapısı Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

T.C. DANIŞTAY Yedinci Daire. Anahtar Kelimeler : Katma Değer Vergisi, Müteselsil Sorumluluk, Ek Tahakkuk, İdari İşlemin İcrailiği

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

Türkiye Barolar Birliği Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 2010

Özel Yetkili Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi ne sunulmak üzere,

12 Mart 2016 CUMARTESİ Resmî Gazete Sayı : YÖNETMELİK

T.C. KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU RET KARARI : S.K

Kanun No Kabul Tarihi :

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMU TÜZEL KİŞİLER İÇİN ŞİKÂYET BAŞVURU FORMU

T.C. Resmî Gazete. Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünce Yayımlanır KANUN

dan itibaren ücret gelirlerine farklı (düşük oranlı) gelir vergisi tarifesi uygulamasına son veren kanuni düzenlemenin,

HUKUK VE ADALET DERSİ ÖĞRETİM PROGRAMI (Ortaokul 6, 7 veya 8. Sınıf)

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

DAVALI: Radyo ve Televizyon Üst Kurulu, Bilkent Plaza, B2 Blok VEKİLİ: Av. Oya PELİT / Aynı yerde

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176

ANAYASA MAHKEMESİNDEN GVK GEÇİCİ 73 ÜNCÜ MADDEYLE İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

Özet : Hakim ve savcıların havaalanlarında VIP uygulamasından yararlanamayacağı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ GENEL KURUL KARAR N.B.B. BAŞVURUSU (2) (Başvuru Numarası: 2014/17143) R.G. Tarih ve Sayı: 22/3/

T.B. M. M. (S. Sayısı : 248)

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanununun bu hükmünden yola çıkarak, İçişleri Bakanlığının emniyet ve asayişi sağlamada, yürütme organları olarak

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU

İdari Yargının Geleceği

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

Birden Çok İş Deneyimini Gösteren Belge Sunulması Halinde Yapılması Gerekenler Nedir?

ZAMANAŞIMI SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA DİSİPLİN CEZASI VERİLMESİ

: ANKARA BAROSU BAŞKANLIĞI

En İyisi İçin. I. Kanun-u Esasi gerçek anlamda anayasa bir monarşi öngörmemektedir. (x)

İDARİ YARGILAMA USULÜ HUKUKU 3-B K. Burak ÖZTÜRK İDARİ YARGI KARARLARININ UYGULANMASI

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler Dersin adı ve konusu 17

: TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi. KONU Davalı idarenin yanıt dilekçesine yanıtlarımızın sunulmasıdır.

FASIL 23 YARGI VE TEMEL HAKLAR

DAVALI : Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (.. Vergi Dairesi Müdürlüğü) Tutarı : TL Damga Vergisi,. Vergi Ziyaı Cezası

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO HBYS Programı. Yargı Örgütü Dersleri

3984 sayılı kanunda şeref ve haysiyet

İlgili Kanun / Madde 399 S.KHK/2

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

DANIŞTAYIN 1606 SAYILI YASAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

İSTANBUL ANADOLU CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA. : Şüpheli hakkında suç duyurusu dilekçemizin sunumudur.

ÖDEMEDEN MAHKEME KARARIYLA ÖLÜM AYLIĞI ALABİLİRLER

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Transkript:

BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa Soruşturma No: 2013-82126 SAVUNMA YAPAN (ŞÜPHELİ): Kemal GÖZLER, (TC ). Nilüfer- BURSA ŞİKAYETÇİ: Haşim KILIÇ, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Ankara. VEKİLİ: Av.,, Kızılay, Ankara. DİLEKÇENİN KONUSU: Savunmamın sunulmasıdır. SAVUNMAM Şikayetçi Haşim Kılıç vekilinin Başsavcılığınıza sunduğu şikayet dilekçesinde dile getirilen iddialara, bu iddiaları üçe ayırarak cevap vermek isterim: I. ÖRNEKLERİYLE USÛLSÜZ ALINTI SORUNU İSİMLİ KİTABIMIN ANAYASA MAHKEMESİNİ İTİBARSIZLAŞTIRMAK AMACIYLA YAYINLADIĞIM İDDİASINA KARŞI CEVAPLARIM Şikayet dilekçesinin pek çok yerinde benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu (Bursa 2013) isimli kitabımın Anayasa Mahkemesini, Anayasa Mahkemesi Başkanını, üyelerini ve raportörlerini itibarsızlaştırma amacıyla yazdığım iddia edilmiştir. Örnekler: Şikayet dilekçesinin 2 nci sayfasının 2 nci paragrafında kitabımda denilmiştir. Aynı dilekçenin 2 nci sayfasının 7 nci paragrafında benim olduğu iddia edilmiş, yine aynı sayfanın 9 uncu paragrafında

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 2 / 12 denmiştir. Yine aynı dilekçenin 3 üncü sayfasının 2 nci paragrafında denmektedir. Benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu (Bursa, 2013) başlıklı kitabın 680 sayfa olup, Anayasa Mahkemesi hakkında veya Anayasa mahkemesinin bir üyesi ve raportörü hakkında yazılmış bir kitap değildir. Kitapta 10 (on) ayrı yazarın kitaplarındaki bulunan usûlsüz alıntılara örnekler verilmiş ve bu örneklerden yola çıkarak adı geçen 10 yazarların kitapları ve kendileri şiddetle eleştirilmiştir. Usûlsüz alıntı, bir akademisyen için en ağır etik ihlaldir. Bu ağır etik ihlâlin bulunduğu kitabın ve bu ihlali yapan kişilerin şiddetli bir şekilde eleştirilmesi kadar normal bir şey olamaz. Ben usûlsüz alıntı sorunuyla iki yıldır mücadele ediyorum. Bu konuda pek çok hukuk davası açtım (sadece Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 6 intihal davam vardır), çeşitli savcılıklara ceza davası açılması için pek çok şikayette bulundum, pek çok disiplin soruşturması açılması için ilgilerin üniversitelerine ve YÖK Etik Kuruluna şikayette bulundum (YÖK e 10 dan fazla şikayette bulundum). Usûlsüz alıntı sorunuyla mücadele sürecinde kitaplar da yazdım. Şikayet konusu kitap, benim bu süreçte yazdığım üçüncü kitaptır. Bu kitaptan önce biri 184, diğeri 712 sayfa iki ayrı kitap daha yazdım. Şikayet konusu kitap benim bu konuda yazdığım üçüncü kitaptır. Dolayısıyla şikayet dilekçesinde dile getirilen benim Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırmak için kitap yazdığım iddiası gerçek dışı bir iddiadır. Şikayet konusu kitapta eleştirilen toplam 10 yazar vardır; bunlardan sadece ikisi Anayasa Mahkemesi mensubudur. Bunlardan birisi Anayasa Mahkemesi üyesi Dr. Serdar Özgüldür, diğeri Anayasa Mahkemesi Raportörü dır. Benim kitabımda bu iki kişinin yazdıkları kitaplar eleştirilmektedir. Dr. Serdar Özgüldür ün aynı zamanda doktora tezi olan Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Kararları Işığında Tam Yargı Davaları (Ankara, Yetkin, 1996) isimli kitabında ve ın (Ankara,..) isimli kitaplarındaki usûlsüz alıntılara örnekler verilmektedir. Dikkat edileceği üzere eleştirilen kişiler Anayasa Mahkemesinin herhangi bir üyesi veya raportörü değil, akademik unvana sahip kişilerdir: Birincisi Doktor, ikincisi ise.tir. Eğer benim doğrudan Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırmak gibi bir amacım olsaydı, sadece akademik unvan sahibi bu iki kişiyi değil, başka Anayasa Mahkemesi üyelerini de eleştirmem gerekmez miydi?

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 3 / 12 Diğer yandan şikayet dilekçesinde iki ayrı yerde benim kitabı bütün hukuk ve yargı kamuoyuna ücretsiz olarak dağıtmam art niyetli bir davranış olarak sunulmaya çalışılmaktadır. Öncelikle belirteyim ki, sadece bu kitabı değil, bundan önce usûlsüz alıntı sorunuyla mücadele etmek için yayınladığım diğer iki kitabı da ücretsiz olarak dağıttım. Bir kitabın ücretsiz olarak dağıtılmasında hukuka aykırı bir yan haliyle yoktur. Yine şikayet dilekçesinde siyah harflerle denmektedir. Benim kitabımda, 10 yazarın kitapları temel alınarak anayasa ve idare hukuku alanında usûlsüz alıntı örnekleri incelenmektedir. Anayasa ve idare hukuku alanındaki gerek akademisyen gerekse uygulamadaki hukukçuların muhtemelen okudukları ve yararlandıkları bu kitaplarda usûlsüz alıntılar olduğunu bilmeye, bu kitapta okudukları cümlelerin bu kitapların yazarlarına değil, gerçekte başka yazarlara, örneğin Serdar Özgüldür ün kitabındaki pek çok paragrafın gerçekte Serdar Özgüldür e değil, Ömer Anayurt a ait olduğunu bilmeye hakları vardır. Bu kitabı bunun için hukuk fakültelerindeki anayasa ve idare hukuku alanında çalışan akademisyenlere gönderdim. Yine bu kitabı bunun için Anayasa Mahkemesi, Uyuşmazlık Mahkemesi, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve Danıştay üyelerine gönderdim. Çünkü bu kişiler, bu kitapta eleştirilen Serdar Özgüldür ve kitapları dâhil, toplam 10 anayasa ve idare hukuku kitabının muhtemel okuyucularıdır. Askerî Yüksek İdare Mahkemesi üyesi olup da, acaba Serdar Özgüldür ün Askerî Yüksek İdare Mahkemesi Kararları Işığında Tam Yargı Davaları isimli kitabını okumamış kaç kişi vardır? Bu kişilerin Serdar Özgüldür ün söz konusu kitabında okudukları cümlelerin Serdar Özgüldür değil, gerekte Ömer Anayurt a ait olduğunu bilmeye hakları var mıdır; yok mudur? Eğer hakları var ise, benim bu kitabı bu yüksek mahkeme üyelerine göndermem eleştirilecek bir şey değil, tam tersine övülecek bir şeydir. Yukarıdaki iddiamı teyit eden bir de maddî vakıayı örnek olarak vereyim: Ben Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu isimli kitabımı Anayasa Mahkemesi, Uyuşmazlık Mahkemesi, Askerî Yüksek İdare Mahkemesi ve Danıştay üyelerine gönderdim. Ama Yargıtay üyelerine göndermedim. Çünkü Yargıtay, Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu isimli kitabımda anayasa ve idare hukuku kitapları eleştirilmektedir ve Yargıtay doğrudan doğruya anayasa ve idare hukuku ile ilgili bir yüksek mahkeme değil. Eğer birgün özel hukuk veya ceza hukuku alanındaki usûlsüz alıntıları gösteren bir kitap yazarsam, işte o zaman bu kitabı Yargıtay üyelerine de göndereceğim. Diğer yandan belirtmek isterim ki, benim kitap yayınlamam, yayınladığım kitabı istediğim kişilere ücretsiz göndermem tamamıyla hukuka uygun

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 4 / 12 fiillerdir. Bundan başka bir anlam çıkarmak için, şikayet dilekçesinde bana yönelik olarak kullanılan bir ifadeyi kullanmam gerekirse, bir geniş hayal gücü ne sahip olmak gerekir. Keza benim kağıt baskı olarak yayınladığım kitabı internette yayınlamam da tamamıyla hukuka uygundur. Söz konusu internet yayınında bir hukuka aykırılık var ise, müştekinin yapacağı şey, 4 Mayıs 2007 tarih ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanunun 9 uncu maddesinde öngörülen usûlü göre sulh ceza mahkemesinden yayının kaldırılmasını talep etmekten ibarettir. Müşteki bana bu konuda ihtarname gönderdiğine göre pek muhtemelen bu yola da başvurmuştur veya başvuracaktır. Burada özellikle belirtmek isterim ki, Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu isimli kitabım kitapta ismi geçen kişilere hakaret amacıyla değil, usûlsüz alıntı sorunun ülkemizde nasıl yayın ve vahim bir sorun olduğunu göstermek amacıyla yazılmıştır. Bu husus adı geçen kitabın 1 ilâ 32 nci sayfalar arasında yer alan Bu Kitabın Neden Yazdım başlıklı birinci bölümde etraflıca açıklanmaktadır. Keza benzer sebepler aynı kitabın 659 ile 665 nci sayfaları arasında yer alan Bitirirken başlıklı son kısımda da açıklanmıştır. Savunma dilekçeme bu kısımları alarak dilekçemi şişirmek istemem. Ama bu konuda hazırlık soruşturmasında görevli sayın Savcının, dava açılırsa da, sayın Hakimin, kitabımın sadece iddia edilen 453 ile 460 ıncı sayfalarını değil, kitabımın bütününü ve özellikle de kitabın 1 ilâ 32 nci sayfalar arasında yer alan Bu Kitabın Neden Yazdım başlıklı birinci bölümünü ve 659 ile 665 nci sayfaları arasında yer alan Bitirirken başlıklı son kısmını okumasında, iddia edilen suçun manevî unsurunu değerlendirmek bakımından büyük yarar olacağını belirtmek isterim (kitabın şikayet dilekçesinin ekinde sunulduğu anlaşılmaktadır). Bu noktada sadece şu soruyu sormak isterim: Amacım Haşim Kılıç a veya Anayasa Mahkemesi hakaret olsaydı, bunun için ne diye 680 sayfa uzunluğunda bir kitap yazayım? Amacım hakaret olsaydı, bu amacıma iki üç sayfalık bir makale yazarak da ulaşabilirdim. II. MÜŞTEKİNİN ESAS DIŞI İDDİALARI Savcılığınıza verilen dilekçe hiç şüphesiz bir şikayet dilekçesi dir. Zaten dilekçeyi veren kendisini Şikayetçi, beni de Şikayet Olunan olarak vasıflandırmaktadır. Bilindiği gibi ceza muhakemesi hukukunda şikayet, mağdurun suçun kamu tarafından takip edilmesi yönündeki talebidir. Bu talep hakkı, herhangi bir kişiye değil, mağdura ait olan bir haktır. Nitekim TCK, m,131/1 hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikayetine bağlıdır demektedir. Dolayısıyla bu şikayetin, hakaret teşkil ettiği iddia olunan sözler kime yönelikse o kişi tarafından yapılması gerekir.

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 5 / 12 Oysa Haşim Kılıç ın şikayet dilekçesinde dile getirilen -bir iddia dışında (bu iddiaya aşağıda III nolu başlık altında cevap vereceğiz)-, bütün iddialar Haşim Kılıç ın kendisine ilişkin değil, başka kişilere ilişkindir. Bu iddialara ilişkin şikayette bulunmak hakkı Haşim Kılıç a değil, bu iddialarda ismi geçen kişilere aittir. Şikayet dilekçesinden örnekler: 1. Şikayet dilekçesinin ikinci sayfasının ikinci paragrafında yer alan sözü geçen kitapta başta müvekkilim olmak üzere, Anayasa Mahkemesinin bazı üye ve raportörlerini itibarsızlaştırmaya yönelik spekülasyonlara ve ithamlara yer verilmiştir şeklindeki cümlenin müvekkil dışındaki kısmının bu şikayet dilekçesinde yeri olamaz. Çünkü bu cümlede kastedilen Anayasa Mahkemesi üyesi, doktora tezinde usûlsüz alıntılar olduğunu iddia ettiğim Dr. Serdar Özgüldür dür. Yine bu paragrafta kastedilen Anayasa Mahkemesi raportörü, doçentlik çalışmasında usûlsüz alıntılar bulunduğunu iddia ettiğim.. dır. Serdar Özgüldür, hakkımda hakaret suçundan soruşturma açılması talebiyle Savcılığınıza zaten şikayette bulunmuştur (Soruşturma no: 2013-82132). Arzu ediyorsa.da şikayette bulunabilir. Anayasa Mahkemesi Başkanının Anayasa Mahkemesinin üyelerinin ve raportörlerinin kişilik haklarını korumak, onlar adına şikayette bulunmak gibi bir görev ve yetkisi yoktur. Ayrıca belirtelim ki, benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu isimli kitabımda Serdar Özgüldür ve., Anayasa Mahkemesinde ifa ettikleri görev nedeniyle eleştirilmemekte, birincisinin doktora tezinde, ikincisinin ise doçentlik çalışmasında usûlsüz alıntılar bulunduğu gerekçesiyle eleştirilmektedir. Ne doktora tezi, ne doçentlik çalışması, adı geçenlerin Anayasa Mahkemesinde görevleri nedeniyle yazdıkları bir şey değildir. 2. Şikayet dilekçesinin ikinci sayfasının dördüncü paragrafı şu şekildedir: Kitabın söz konusu kısmında Anayasa Mahkemesini nasıl zan altında bıraktığım hususunu ben anlayamadım. Bir ihtimal söz konusu kısımda yazdıklarım nedeniyle Anayasa Mahkemesi zan altında kalmış olsa bile bu konuda Haşim Kılıç ın bir şikayet hakkı olamaz. Kurum olarak Anayasa Mahkemesine hakaret apayrı bir şeydir, bunun vücut verebileceği suç ve bunun soruşturma usûlü başkadır. Yukarıdaki cümlede ikinci olarak benim kitabımın 453 üncü sayfasında III. İntihal Davası Serdar Özgüldür Üzerinde Şantaj Olarak kullanıldı mı? şeklinde başlık açarak müvekkili, yani Haşim Kılıç ı zan altıda bırakacak mesnetsiz iddialara yer verdiğim iddia edilmiştir. Ben kitabımın 453 üncü sayfada başlayan ve 460 nolu sayfada biten yedi sayfa uzunluğunda III nolu söz konusu başlıklı kısmı tekrar tekrar okudum, Haşim Kılıç ın Serdar Özgüldür

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 6 / 12 üzerinde şantaj yaptığına ilişkin bir ibareye rastlamadım. 456 ncı sayfaya koyduğu gazete kupüründe ve aktardığım gazete haberinde de Serdar Özgüldür e Haşim Kılıç ın değil, Fehmi Koru nun şantaj yaptığı iddia edilmektedir. Haşim Kılıç ın Serdar Özgüldür e şantaj yapıldığına ilişkin iddiayı kendi üzerine alınması ve bu iddiayla kendisinin zan altında kaldığını düşünmesine bir anlam veremiyoruz. Ayrıca şu hususu belirtmek isteriz: III. İntihal Davası Serdar Özgüldür Üzerinde Şantaj Olarak Kullanıldı mı? başlıklı kısım 453 üncü sayfada başlayıp 460 ncı sayfada bitmektedir ve toplam 36 paragraftan oluşmaktadır. Bu kısımda muhtemelen 100 den fazla cümle vardır. Bu cümlelerden hangisi müvekkili zan altında bırakmaktadır? Şikayet dilekçesinin ilgili paragrafında müvekkili ve Anayasa Mahkemesini zan altında bırakacak mesnetsiz iddialara yer verilmiştir denmektedir. Yedi sayfalık ve toplam 100 den fazla cümle içeren bu kısımda benim dile getirdiğim mesnetsiz iddialar a hiç olmazsa birkaç örnek vermek gerekmez miydi? Acaba benim iddialarım mı gerçekte mesnetsiz, yoksa şikayet dilekçesindeki iddialar mı mesnetsiz? 3. Şikayet dilekçesinin ikinci sayfasının yedinci ve izleyen paragraflarında şöyle denmektedir: Şikayet dilekçesinden aynen alınan yukarıdaki paragrafların Haşim Kılıç tarafından yapılmış bir şikayet dilekçesinde yeri nedir anlaşılamamaktadır? Bana isnat edilen suç hakaret suçu (TCK, m.125) mudur; yoksa Cumhurbaşkanına hakaret suçu (TCK, m.299) mudur; yoksa Devletin kurum ve organlarını aşağılama suçu (TCK, m.301) mudur? Eğer Cumhurbaşkanına haka-

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 7 / 12 ret ettiğim veya Anayasa Mahkemesini aşağıladığım konusunda şikayet yapılacaksa, bu şikayeti yapmak Haşim Kılıç ın görev ve yetkisi dâhilinde değildir; keza bu suçlara ilişkin soruşturma Adalet Bakanının iznine tabidir. Bir de yukarıda şikayet dilekçesinden alıntıladığımız metnin son cümlesinde hukukî sorumluluk tan bahsedilmesinin sebebini anlamış değiliz. Savcılığa verilen bir şikayet dilekçesinde şikayette bulunulan kişinin fiilinin onun hukuki sorumluluğu nu doğurduğunun iddia edilmesi anlaşılır bir şey değildir. 4. Şikayet dilekçesinin üçüncü sayfasının ilk paragrafında aynen şöyle denmektedir: Görüldüğü gibi yukarıdaki paragrafta şikayetçi, Cumhurbaşkanı ve üyenin kendisi (yani Engin Yıldırım) şaibe altında bırakılmaktadır demektedir. Yine tekrarlayayım: Ne Cumhurbaşkanının, ne Anayasa Mahkemesi üyesi Engin Yıldırım ın onurunu korumak Haşim Kılıç ın görevi değildir. Engin Yıldırım ve Cumhurbaşkanı arzu ediyorsa benim hakkımda şikayette bulunabilirler. Anayasa Mahkemesi üyesi seçiminde Anayasa Mahkemesi Başkanını en ufak bir rolü yoktur. Durum böyle iken Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ın Engin Yıldırım ın üye seçilmesi meselesiyle ilgili yazılanları kendi üzerine almasının sebebi anlaşılamamaktadır. 5. Şikayet dilekçesinin üçüncü sayfasının ikinci paragrafı aşağıya aynen alınmıştır: Görüldüğü gibi yine söz konusu paragrafta Haşim Kılıç a ilişkin değil, Serdar Özgüldür e ilişkin bir iddia vardır. Serdar Özgüldür ün onurunu ko-

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 8 / 12 rumak Haşim Kılıç ın görevi değildir. Serdar Özgüldür zaten Savcılığınıza benim hakkımda şikayette bulunmuştur (Soruşturma no: 2013-82132). 5. Burada bir hususun daha altını çizmek isterim: Serdar Özgüldür ün aynı zamanda doktora tezi olan Tam Yargı Davaları (Ankara, Yetkin, 1996) isimli kitabında Ömer Anayurt un Türk Hukukunda İdarenin Kusura Dayalı Sorumluluğu isimli yüksek lisans tezinden kaynağı gösterilmeksizin yapılmış yığınla usûlsüz alıntı vardır. Bu alıntılara hakkında şikayette bulunulan benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu başlıklı kitabımın 460 ile 551 nci sayfaları arasında toplam 74 adet örnek verilmiştir. Meselenin vahametini gözler önüne sermek için söz konusu örneklerden sadece bir tanesini aşağıya alıyorum. Bu örnek kitabımın kitabının 512 nci sayfasında yer alan 37 nolu örnektir: ÖRNEK 39 Serdar Özgüldür, Tam Yargı Davaları, Ankara, Yetkin, 1996, s.75: Anayurt, İdarenin Kusura Dayalı Sorumluluğu, Yüksek lisans Tezi Gazi Ü. SBE, 1989, s.57: Görüldüğü gibi Serdar Özgüldür ün cümleleri olduğu gibi Ömer Anayurt tan. Ama Anayurt a atıf yok. Serdar Özgüldür şikayette bulunduğu kitapta yukarıdaki örnek gibi ve çoğu da yukarıdaki paragraf daha uzun olan paragraf veya paragraflardan oluşan daha 73 adet örnek verilmiştir. Serdar Özgüldür, usûlsüz alıntılarla dolu bu teziyle hukuk doktoru unvanını elde etmiştir. Serdar Özgüldür, bu unvanı elde ettikten sonra hızlı bir şekilde yükselmiştir. 1995 yılında Askeri Yüksek İdare Mahkemesi üyeliğine, 2004 yılında Anayasa Mahkemesi üyeliğine ve 2012 yılında da Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığına seçilmiştir. Serdar Özgüldür ün doktora unvanının bu hızlı yükselişine katkıda bulunmadığını kim söyleyebilir? Böylesine yüksek görevlerde bulunan ve doktor unvanına sahip bir yüksek hâkimin doktora tezinde intihal bulunup bulunmadığını bilmeye bütün Türk vatandaşlarının ve keza anayasa hukuku profesörü olarak evleviyet-

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 9 / 12 le benim hakkım vardır. Bunun bilinmesinde kamu yararı da vardır. Keza bu hususun ortaya çıkmasını ve muhtemelen Serdar Özgüldür ün Anayasa Mahkemesindeki görevini sona erdirebilecek bir dava olan Ömer Anayurt un Serdar Özgüldür e karşı açtığı intihal davasının hangi koşullar altında sona erdirildiğini bilmek her Türk vatandaşının hakkıdır. Bir Anayasa Mahkemesi üyesinin doktora tezinde usûlsüz alıntı bulunduğu vakıasının ortaya çıkması, Anayasa Mahkemesinin değil, olsa adı geçen üyenin itibarıyla ilgili bir sorundur. Söz konusu üyenin doktora tezinde intihal vardır demek, Haşim Kılıç ın iddia ettiği gibi Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırmaz tam tersine iddia edilen vakıa doğru ise, böyle bir üyenin Anayasa Mahkemesindeki görevine devam etmesi Anayasa Mahkemesini itibarsızlaştırır. Çok açık bir şekilde söylemek isterim ki, benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu başlıklı kitabımda Anayasa Mahkemesine yönelik itibarsızlaştırma kesinlikle yoktur. Tersine ben Anayasa Mahkemesinin itibarını korumaya çalışıyorum. Benim Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu başlıklı kitabımda yazdıklarım olsa olsa Serdar Özgüldür ün itibarıyla alakalıdır. Söz konusu kitapta Serdar Özgüldür ün doktora tezinde yığınla usülsüz alıntı bulunduğunu iddia ediyor ve buna 90 sayfa boyunca (s.463-552) 74 adet örnek veriyorum. Bu örnekler, Serdar Özgüldür ü fevkalade üzüyor olabilir. Ama gelgelelim, verdiğim örneklerin hepsi doğrudur ve bu örneklerin hepsinde bir usûlsüz alıntı vardır. Benim verdiğim usûlsüz alıntı örnekleri Serdar Özgüldür için üzücü de olsa bunlar da bir hukuka aykırılık yoktur. Yukarıdaki hususlar esas itibarıyla Haşim Kılıç ın kendisine ilişkin değil, kendisini ilgilendirmeyen konularda (Serdar Özgüldür ü,.. ı,.. ı ve Cumhurbaşkanını) ilgilendiren konulardaki iddialardır. Bu iddialar hakkında şikayet etmeye haliyle Haşim Kılıç ın hak ve yetkisi yoktur. III. HAŞİM KILIÇ A HAKARET ETTİĞİM İDDİASI VE BUNA KARŞI CEVAPLARIM Bizim görebildiğimiz kadarıyla şikayet dilekçesinde sadece bir paragraf doğrudan doğruya Haşim Kılıç a ilişkindir. Bu paragrafta da benim kitabımın 453 üncü sayfasında yer verdiğim iddia edilmektedir. Şikayet dilekçesinde siyah harflerle belirtilen söz konusu başlık, benim kitabımda (s.453-455) iki sayfa uzunluğunda bir başlıktır. Bu başlıkta dokuz paragraf ve 30 dan fazla cümle vardır. Bu cümlelerden hangisiyle asılsız ithamlara yer verdiğimin belirtilmesi gerekmez miydi?

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 10 / 12 Aslında söz konusu kısım büyük ölçüde bir Aydınlık gazetesinin 27 Kasım 2011 tarihli nüshasından olduğu gibi kutu içinde verilmiş bir gazete haberinden oluşuyor. Bu gazete haberini ve onun altına benim tarafından yazılmış iki paragrafı aşağıya kitabımın ilgili sayfalarını scanner ile tarayıp olduğu gibi koyuyorum: Kemal Gözler, Örnekleriyle Usûlsüz Alıntı Sorunu, Bursa, 2013, s.454-455: NOT: BU savunma dilekçesini verdikten dört ay sonra söz konusu haberi Aydınlık gazetesinden aktararak hakaret suçunu işlediğim iddiasıyla hakkımda ceza davası açılmıştır. Bu nedenle iddia ve savunma dokunulmazlığı kapsamında olsa da savunma dilekçemizi internette yayınlarken söz konusu haber buradan çıkarılmıştır. KG. İntihal davası üzerinden Serdar Özgüldür e şantaj yapılarak Serdar Özgüldür ün Anayasa Mahkemesi Başkanlık seçimlerinde Haşim Kılıç lehine oy kullanmasının sağlandığı iddiası ile ilgili olarak benim kitabımda bulunan kısım bundan ibarettir. Ben basın hürriyeti çerçevesinde yayınlanmış ve

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 11 / 12 hala internet sitesinden yayımına devam edilen bir gazete haberini olduğu gibi kutu içine alarak aktarmışım. Bunun neresi suçtur? Söz konusu gazete haberi bugün de (22 Ocak 2014) Aydınlık Gazetesinin internet sitesinde yayındadır. http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/5816- dava-geri-cekildi-klc-bakan-oldu.html adresinden söz konusu habere ulaşılabilir. Söz konusu haberin ekran görüntüsünü dilekçemize EK-1 olarak ekliyoruz. Dahası ben, söz konusu gazete haberini aktardıktan hemen sonra haberdeki iddianın doğruluğunu sorgulayan şu iki paragrafı yazmışım: Yukarıdaki haberin kaynağı olarak yüksek yargıda görevli eski yargıç ibareleri ile gösterilmiştir. Haliyle bu emekli yüksek hâkimin kim olduğunu bilmiyoruz. Keşke bu yüksek yargıda görevli eski yargıç, ismini belirtip iddiasını daha ciddî bir şekilde dile getirseydi. Burada şu hususun altını çizelim ki, Anayasamıza göre, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı seçimleri gizli oyla yapılır. Dolayısıyla bir üyenin kime oy verdiğinin hukuken ispatlanması mümkün değildir. Görüldüğü gibi ben haberi Aydınlık gazetesinin internet sitesinden kopyalayıp, kaynağını göstererek kitabıma koymuşum. Kutu içinde verilen haber cümleleri benim cümlelerim değil; gazete haberindeki cümlelerdir. Bu haberdeki bilgiyi veya iddiayı onaylayan bir ifade benim kitabımda yoktur. Dahası haberin altına da haberdeki bilgiyi onaylayan değil, tam tersine sorgulayan iki paragraf yazmışım. Bunun neresi hukuka aykırıdır? Bunun neresi suç oluşturmaktadır? Şikayet dilekçesinde Serdar Özgüldür ün, Anayasa Mahkemesi Başkanlık seçimlerinde Haşim Kılıç lehine oy kullanması iddiasıyla ilgili olarak bu iddianın daha önce dava konusu olmuş olduğu belirtilmektedir. Ben 2013 yılının Ekim ayında söz konusu kitabı yazarken bu hususu bilebilecek durumda haliyle değildim. Bunu bilme yükümlülüğüm de haliyle yoktur. Kaldı ki belirtmek isterim ki, söz konusu haber hakkında verilmiş bir mahkeme kararı bugün de yoktur ki, söz konusu haber hâlâ yayındadır! Keza söz konusu haberi aldığım internet sitesinde söz konusu haber hakkında Haşim Kılıç ın veya bir başka kişinin gönderdiği bir tekzip metni yoktur (http:// www.aydinlikgazete.com/mansetler/5816-dava-geri-cekildi-klc-bakan-oldu.html den kontrol edilebilir). Söz konusu şikayet dilekçesinde söz konusu haberin daha önce dava konusu yapıldığı belirtilmişse de dilekçede bu hususu gösteren bir delil sunulmamıştır. Serdar Özgüldür ün aynı konuda yaptığı ve Savcılığınızın 2013/82132 sayılı soruşturma nolu dosyada bulunan şikayet dilekçesinin ekinde bulunan Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesinin E.2012/139, K.2012/824 sayılı kovuşturmanın ertelenmesi kararının Aydınlık Gazetesinin 27 Kasım 2011 tarihli nüshasında benim yukarıya kopyalayarak verdiğim haber hakkında değil, aynı Gazetenin 22 Kasım 2011 ve 25 Kasım 2011 tarihli nüshalarında yayınlanan haberler hakkında olduğu görülmektedir.

Haşim Kılıç - Kemal Gözler (Savunma) (Bursa CBS - Soruşturma No: 2013-82126) 12 / 12 Serdar Özgüldür ün aynı konuda yaptığı ve Savcılığınızın 2013/82132 sayılı soruşturma nolu dosyada bulunan şikayet dilekçesinin ekinde bulunan Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin E.2012/283, K.2013/117 sayılı kararından ise Serdar Özgüldür ün, Anayasa Mahkemesi Başkanlık Seçimlerinde Haşim Kılıç Lehine Oy Kullanması iddiasıyla ilgili olarak Mahkeme davacının taleplerini de reddetmiştir. Benim, hukuka uygun olarak yayınlanmış ve hakkında bir mahkeme kararı da henüz bulunmayan, dolayısıyla hukuka uygun olarak yayınlanan ve hâlâ internet sitesinde yayımlanmaya devam eden bir yazıdan, kendimden bir şey katmaksızın alıntı yapmam suç oluşturamaz. Dahası belirtmek isterim ki, ben söz konusu haberi aktardıktan sonra, yazdığım iki paragraf ile haberin doğruluğunu sorgulamışım. Böyle bir durumda hakaret suçu oluşmaz. Kitabın Toplatılması Talebine İlişkin Gözlemim: Fonksiyonlarından biri de temel hak ve hürriyetleri korumak olan Anayasa Mahkemesinin Başkanının Anayasamızın tanıdığı ifade hürriyetinin koruması altında bulunan bir kitabın toplatılmasını istemesini hayretle karşılıyorum. Eğer kitabım toplatılırsa, bir anayasa hukuku profesörünün yazdığı bir kitap, Anayasa Mahkemesi Başkanının talebi üzerine bir mahkeme kararıyla toplatılmış olacaktır ki, bu ifade hürriyeti tarihe geçecek bir olay olacaktır. SONUÇ Yukarıda açıkladığım sebeplerle söz konusu soruşturmada CMK nın 172/1 maddesi gereğince KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA; Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu adlı kitabımın toplatılması yönündeki talebin REDDİNE karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. Bursa, 25 Ocak 2014 Şüpheli Kemal GÖZLER EK-1: Aydınlık Gazetesinin 27 Kasım 2011 tarihli Dava Geri Çekildi, Kılıç başkan Oldu başlıklı haberi (Aydınlık gazetesinin internet sitesinden 22 Ocak 2014 tarihinde alınmış ekran görüntüsü) Kaynak: http://www.aydinlikgazete.com/mansetler/5816-dava-geri-cekildiklc-bakan-oldu.html