YAÑILSAR BİŞÜKİNE TEGİ KIDMAZ ERMİŞ



Benzer belgeler
ERZİNCAN AĞIZLARINDAKİ OTUR-LAN- VE SUVAR-LAN- ÜZERİNE

GÖKTÜRK HARFLİ YAZITLARDA gali EKİ ÜZERİNE

Yrd. Doç. Dr. Ali GURBETOĞLU İstanbul Ticaret Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi

KÖKTÜRK TÜRKÇESİNDEKİ BİR ÇİFT ÜNSÜZ İŞARETİ ÜZERİNE

Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi

Türk Eğitim Tarihi. 2. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Dr.

DOÇ. DR. SERKAN ŞEN İN ESKİ UYGUR TÜRKÇESİ DERSLERİ ADLI ESERİ ÜZERİNE

Türk Eğitim Tarihi. 1. Türklerin İslam Öncesi Eğitimlerinin Temel Özellikleri. Yrd. Doç. Dr.

PROF. DR. HÜLYA SAVRAN. 4. ÖĞRENİM DURUMU Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

KARADENİZ BÖLGESİ NDE BEŞİK / BEŞİK YAPIMI

Köktürk Yazıtları ndaki Türük oġuz begleri bodun eşidiñ ve Oġuzı yeme tarkınç ol temiş Cümlelerinde Geçen oġuz Kelimesi Üzerine

ON THE SENTENCE Bir kişi y(a)ň(ı)ls(a)r ıkıdm(a)z (e)rm(i)ş IN THE GOKTURK INSCRIPTIONS

NER TERİMİNDEN HAREKETLE TÜRK MİTOLOJİK DEĞERLERİNİN SÜNNET TÖRENLERİNE ETKİSİ THE EFFECT OF TURKISH MYTHOLOGICAL VALUES TO

KIPÇAK DÖNEMİ ESERLERİNİN YABANCILARA TÜRKÇE ÖĞRETİMİ AÇISINDAN İNCELENMESİ NURŞAT BİÇER. Yüksek Lisans Tezi

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

Feryal KORKMAZ. Feryal KORKMAZ/ Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi Cilt/Sayı: XLVIII

İngilizce de selamlaşma maksatlı kullanılabilecek pek çok yapı vardır. Bunlar Türkçeleri ile beraber aşağıda verilmektedir:

function get_style114 () { return "none"; } function end114_ () { document.getelementbyid('all-sufficient114').style.display = get_style114(); }

Dünyadaki milletlerin temel yapısını aile kurumu teşkil eder. Her aile üyesi için de farklı

(KÖK)TÜRK HARFLĐ YAZITLARIMIZ VE EPĐGRAFĐK BELGELEME

1. A lot of; lots of; plenty of

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Dr. Mikail CENGİZ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Fakültesi

ÖZGEÇMİŞ. : Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Telefon : Mail

BURSA YERLİ AĞIZLARINDA BİRİNCİL UZUN ÜNLÜLER ÜZERİNE ON PRIMARY LONG VOWEL IN NATIVE DIALECTS OF BURSA

OKUMAK KELİMESİ ÜZERİNE İNCELEME

Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 9 SBS PRACTICE TEST 9

Keywords: (Kok)Turk Inscription, Karabalgasun I Inscription, typography font, Alyılmaz.ttf

PROGRAM 3 MAYIS 2018 PERŞEMBE. SEMPOZYUM AÇILIŞI ( ) (Güzel Sanatlar Binası Konferans Salonu)

Dr. Mikail CENGİZ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Fakültesi

AİLE İRŞAT VE REHBERLİK BÜROLARINDA YAPILAN DİNİ DANIŞMANLIK - ÇORUM ÖRNEĞİ -

Central Asian Studies

ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ

Türk Dilleri Araştırmaları, 25.2 (2015): Sabırlı ve hoşgörülü olmanın örneği, Mehmet Ölmez * (İstanbul)

Köktürkçede Yön Bildiren Kelimeler ve Bunların Okunuşuna Farklı Bir Bakış

KÜL TİGİN ABİDESİ NİN GÜNEY-DOĞU YÜZÜNDE GEÇEN ıġar oġlanı~ızda tayġunu~uzda yigdi igidür ertigiz. İFADESİNDEKİ İGİD- FİİLİ ÜZERİNE * ÖZET

DİVANÜ LÜGATİ T-TÜRK TE SOSYAL NORMLARI KARŞILAYAN KAVRAMLAR. The Terms Corresponding to Social Norms in Diwan Lugat at-turk

ZAMANA HÜKÜMDAR OLMAK

Argumentative Essay Nasıl Yazılır?

ÖZGEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş

Cases in the Turkish Language

TEMEİ, ESER II II II

KURLUGAN KELİMESİNİN KÖKENİ ÜZERİNE

HEARTS PROJESİ YAYGINLAŞTIRMA RAPORU

1. Superlative lerden sonra gelen fiil infinitive olur. ( the latest species to join the

3. Yarıyıl. 4. Yarıyıl. Eski Türk Edebiyatı Programı Ders Listesi KODU DERSİN ADI Z/S T P K AKTS TDE ÖZEL KONULAR Z

UYGUR TÜRKÇESİNDEKİ KORÇAK SÖZCÜĞÜ ÜZERİNE. About The Word Korçak in Uyghur Turkish. Alimcan İNAYET

DEDE KORKUT KİTABI NDA tur- FİİLİ

Hacı TONAK : Eski Türk Runik Yazısı

TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ YAYINLARI BENGÜ BELÄK AHMET BİCAN ERCİLASUN ARMAĞANI. Editör. Doç. Dr. Bülent GÜL

Selahittin Tolkun, Özbekçede Fiilimsiler, Dijital Sanat Yayıncılık, Kadıköy, İstanbul, 2009, s. 269.

YÜZÜKOYUN / ŦOPUĶĶOYUN / YÜZÜĶUYUN / / ŦOPUĶĶUYUN

1. BÖLÜM KURAMSAL ÇERÇEVE

TEG EDATI VE TÜREVLER TEG PARTICLE AND ITS DERIVATIVES

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

a, ı ı o, u u e, i i ö, ü ü

Lesson 42: have to, don t have to. Ders 42: -meli/-malı, zorunda olmamak

Bilge Kağan Yazıtındaki Karagan Kısıl Adı ve Yeri Üzerine Düşünceler

ORHON YAZITLARI. (Köl Tegin, Bilge Kağan, Tonyukuk, Ongi, Küli Çor) Prof. Dr. ERHAN AYDIN

TÜRKİYEDE EĞİTİMİN TARİHİ GEÇMİŞİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Eski Türkçe kı Ünlemi ve Bunun Anadolu Ağızlarındaki kı/gı Ünlemiyle Karşılaştırılması 1

Ak Koyunlu Beyi Osman Bey in Unvanı: Yülük mü İlig mi?

OSMANİYE AĞZINDA KULLANILAN FİİLDEN AD TÜRETEN gel EKİ ÜZERİNE Yrd. Doç. Dr. Mustafa TANÇ

AB surecinde Turkiyede Ozel Guvenlik Hizmetleri Yapisi ve Uyum Sorunlari (Turkish Edition)

Bağlaç 88 adet P. Phrase 6 adet Toplam 94 adet

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ İNSANİ BİLİMLER VE EDEBİYAT FAKÜLTESİ ÇAĞDAŞ TÜRK LEHÇELERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ DÖRT YILLIK-SEKİZ YARIYILLIK DERS PROGRAMI

GAZİ ÜNİVERSİTESİ ÇORUM İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

ÖZEL MARMARA İLKOKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 1. SINIFLAR VELİ BİLGİLENDİRME BÜLTENİ -4-

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

At home we miss your attention and kindness and every single moment we had here...

Yrd. Doç. Dr. Erhan AYDIN *


Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

THE SCHOOL S MYSTERY. Written and illustrated by Sarah Sweeney

ÜNİTE TÜRK DİLİ - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER TÜRKÇENİN KİMLİK BİLGİLERİ

T.C. NEVŞEHİR HACI BEKTAŞ VELİ ÜNİVERSİTESİ. Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı İLGİLİ MAKAMA

BAGA KHAIRKHAN DAKİ ESKİ TÜRK YAZITLARI

BİÇİMBİRİMLER. Türetim ve İşletim Ardıllarının Sözlü Dildeki Kullanım Sıklığı. İslam YILDIZ Funda Uzdu YILDIZ V. Doğan GÜNAY

DERSLER VE AKTS KREDİLERİ

Let s, Shall we, why don t. Let s, let us: Öneri cümlesi başlatır. Let s elim anlamına gelir. Let s play basketball. Haydi basketball oynayalım.

DERS PLANI DEĞİŞİKLİK SEBEBİNİ İLGİLİ SÜTUNDA İŞARETLEYİNİZ "X" 1.YARIYIL 1.YARIYIL 2.YARIYIL 2.YARIYIL. Kodu Adı Z/S T+U AKTS Birleşti

Türkiye Türkçesindeki Farsça Sözcükler ve Kullanım Şekilleri

MOZAİK SANATI ANTAKYA VE ZEUGMA MOZAİKLERİNİN RESİM ANALİZLERİ MEHMET ŞAHİN. YÜKSEK LİSANS TEZİ Resim Ana Sanat Dalı Danışman: Doç.

U.D.E.K. Ishik Universitesi Erbil/ Irak, ÖZET ABSTRACT

Relative Clauses 1-3

cilek.com 18/1 Bebeğinizin odası hazır mı? Is your baby's room ready?

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS MESLEKİ İNGİLİZCE II İLH

KUTADGU BİLİGDE ḳıl- YARDIMCI FİİLİNİN FİİL+FİİL ŞEKLİNDE KURULAN BİRLEŞİK FİİL YAPILARINDAKİ KULLANIMI ÜZERİNE

(TÜRKÇE) I. (Ana sayfada görünecektir.)

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 09 Şubat :55 - Son Güncelleme Cumartesi, 03 Nisan :25

Türklerin Anayurdu ve Göçler Video Ders Anlatımı

Tez adı: Neva'i Mecalisü'n-Nefa'is metin-inceleme (2 cilt) (1990) SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ/TÜRK DİLİ ANABİLİM DALI

Newborn Upfront Payment & Newborn Supplement

Mark Ronson ft Bruno Mars - Uptown Funk

Sayı: 12 Bahar 2013 Ankara

KUTADGU BİLİG DE GEÇEN SİMİŞ KELİMESİ ÜZERİNE DÜŞÜNCELER NOTES ON SİMİŞ AT KUTADGU BİLİG

Transkript:

Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Fırat University Journal of Social Science Cilt: 14, Sayı: 2, Sayfa: 121-128, ELAZIĞ-2004 YAÑILSAR BİŞÜKİNE TEGİ KIDMAZ ERMİŞ If He Wants To Leave Don t Forgive His Family Up To The Baby In The Cradle. Nadir İLHAN Firat Üniversitesi Fen-Adebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü, Elazığ. nilhan1@firat.edu.tr Özet Beşik kelimesi Türkçenin her döneminde ve bütün Türk lehçelerinde kullanılan ortak kelimelerimizden biridir. Kelime geçmişten günümüze pek çok deyimde kullanılagelmiştir. Savaşlarda öncelikle genç nüfus ölmekte yaşlı ve çocuk nüfus ise savaşın acımasızlığı içerisinde en olumsuz şartlarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Orhun Abidelerinde de bu durum Çin milleti iyi bilge kişiyi, iyi cesur kişiyi ilerletmez-yürütmez imiş ve bir kişi ayrılmaya kalksa; kabilesi, milleti, beşiğine, beşikteki çocuğuna kadar canını bağışlamaz imiş. cümleleriyle ifadesini bulmuştur. Orhun Abidelerinden Kültigin ve Bilge Kagan anıtlarında geçen Tabgaç bodun edgü bilge kişig edgü alp kişig yorıtmaz ermiş bir kişi yañılsar uguşı bodunı bişükiñe tegi kıdmaz ermiş. bölümü metinler üzerine inceleme yapan araştırımacılar tarafından yanılsar, bişükiñe ve kıdmaz kelimelerinin yapısının farklı değerlendirilmesi veya anlaşılması nedeniyle farklı şekillerde anlamlandırılmış - yorumlanmıştır. Anahtar kelimeler: canını bağışlamamak, beşik, ayrılmak, Türk lehçeleri, Orhun Abideleri Abstract The word Beşik is a common word used in every period of Turkish and in all Turkic dialects. The word has been used in many idioms from the past up to now. Young people mostly die in wars and the old and children live under the worst conditions in terror of war. In Orkhun inscriptions it is said, Chinese people do not let wise and brave people make progress and if a person wants to leave, his tribe and nation don t forgive his family up to the baby in the cradle. The researchers gave different meanings and made different comments on the words of yanılsar, bişükine and kıdmaz which exsist in Kültigin and Bilge Kagan monuments in Orkhun Inscriptions in the following sentence Tabgaç bodun edgü bilge kişig edgü alp kişig yorutmaz ermiş, bir kişi yanılsar oguşu bodunı bişükine tegi kıdmaz ermiş. Key words: didn t spare, cradle, to depart, Turkish dialect, Orkhun inscription

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2) Baş kaldırsa esarete yeni bir Osman Batur Han. Bebekler bile vurulur beşiklerinde. (Y. B. Bakiler) Bir milletin geleceği, onun devamını sağlayacak olan, kendi dil ve kültürüyle yetiştirdiği nesilleridir. Millî kimliğe uygun olarak yetiştirilmeyen çocukların millî kimliğe sahip çıkmaları ve onu geliştirmeleri de düşünülemez. İnsanlık tarihi boyunca pek çok kavim dilleriyle, medeniyetleriyle tarih sahnesinden silinmişlerdir. Örneğin İnkalar, Aztekler, Hititler, Urartular ve daha pek çok kavim tarihte gelişmiş medeniyetleriyle görülmelerine karşın günümüze ne dilleri ne de kültürleri ulaşabilmiştir. Bu kavimlerin / milletlerin böyle yok olmasına yol açan salgın hastalık, deprem, sel, savaşlarda toplu katliamlar gibi bazı faktörler ileri sürülebilir. Ancak bunların hiçbirinin bir milleti tek başına yok etmesi düşünülemez. Milletlerin yok olması dış etkenlerden ziyade millî kimliklerin yitirilmesi, millî benliğin korunamamasıyla alakalıdır. Millî kimliğin devamlılığını sağlayacak millî dilin unutulması, millî kültürün yaşanmaması neticesinde milletler tarihten silinmiş, yok olmuşlardır. Millî kimlik ve kültürün unutulmaması onun taşıyıcısı olan dilin beşikten başlayarak yaşatılmasıyla mümkün olacaktır. Beşik kelimesi Türkçenin her döneminde ve bütün Türk lehçelerinde kullanılan ortak kelimelerimizden biridir. Kelime geçmişten günümüze pek çok deyimde kullanılagelmiştir. Beşik kertmesi / beşik kertiği, beşik sallamak, beşikten mezara kadar, eşiktekini beşiktekini gordadan geçirmek vb. 13. yüzyılın sonlarında yahut 14. yüzyılın başlarında yazıldığı söylenen, İbn-i Mühennâ Lugati nde de beşik: sallanır çocuk yatağı, beşik. (Battal 1988) şeklinde geçmektedir. Dede Korkut Hikayelerinde bişik (Ergin 1991, s.53) şeklinde geçen beşik kelimesi aşağıdaki örnek cümlelerde yer almaktadır. Menüm kızum Pay Büre Big oğlına bişik kertme yavuklu olsun didi. (Ergin 1989, s.117) Zülfikaruñ kını-y-ile kabzası ağaç Şah Hasan-ile Hüseynüñ bişigi ağaç (Ergin 1989, 109) Kara dere ağzında Kâdir viren, kara buğa derisinden bişiginün yapuğı olan acığı tutanda kara taşı kül eyleyen... (Ergin 1989, 174) 122

Yañılsar Bişükine Tegi Kıdmaz Ermiş Kelime Tarama Sözlüğü nde de bişik (Tarama Sözlüğü 1988) şekliyle bulunmaktadır. Derleme Sözlüğü nde bişşig (Derleme Sözlüğü 1965) şeklinde görülen kelime çağdaş Türk lehçelerinde de beşik (Azerbaycan), bişik (Başkurt-Tatar), bisik (Kazak), beşik (Kırgız-Özbek), böşük (Uygur) (Ercilasun 1992) şekilleriyle görülmektedir. Efrasiyab Gemalmaz ın Erzurum İli Ağızları adlı eserinde de beşik kelimesi eşiyhdekini beşiyhdekini gordadan geçirmek: çoluğu çocuğu kılıçtan geçirmek şeklinde bir deyimde yer almıştır. (Gemalmaz 1978, s.101) Etimoloji sözlüklerinde de madde başı olan beşik kelimesiyle ilgili olarak şu açıklamalara yer verilmiştir. BEŞİK, tr. biş/beş (yansıma ses özellikle bebeklerin uyutulması için annenin söylediği biş biş / beş beş sesleri) ik ekinde biş-ik / bişik/ beşik (anlam genişlemesiyle: bebeğin uyutulmak için yatırılıp sallandığı özel yatak yeri.) Türkçede, köke getirilen i-k sesleriyle sözcük ağız ayrılıklarına göre değişik doğrultudadır. Doğu Karadeniz yörelerinde peşük, beşük, Azerbaycan bölgesinde bişik, Erzurum-Erzincan dolaylarında beşiħ, beşiğ (Eyuboğlu 1998) Hasan Eren de eserinde beşik kelimesi ile ilgili olarak şu açıklamaları vermektedir : beşik süt çocuklarını sallayarak uyutmaya yarayan küçük karyola Eski çağlardan beri kullanıldığını biliyoruz. Orta Türkçede beşik biçimi kullanılır. Eski Kıpçakçada da beşik olarak geçer. <beşi-(~bişi-) sallamak +-k eki.(eren 1999) Türk dilinin tarihi devirlerinde ve lehçelerinde görülen beşik kelimesi ve onun kullanımının bağlı olduğu bebek aileler ve milletler için millî devamlılığın sembolü olması sebebiyle çok önemli olmalıdır. Üçüncü dünya ülkelerinde doğum kontrolünü teşvik eden batılı ülkeler, günümüzde kendi ülkelerinde genç nüfusun azalmasından dolayı aile hayatını geliştirmek ve genç nüfusu arttırmak için çocuk yapmayı özendirmektedirler. Çünkü millî kimlikleri ancak doğacak yeni nesillerle devam edecektir. Nesil kesildiği zaman milletin varlığı da ortadan kalkacaktır. Savaşlarda öncelikle genç nüfus ölmekte yaşlı ve çocuk nüfus ise savaşın acımasızlığı içerisinde en olumsuz şartlarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Ancak millî kimliğin devamı ve varlığını sürdürmesi beşikteki bebeklerin, çocukların varlığı ile sağlanabilmektedir. 123

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2) (Metin Moğolistan Tarihi Eserleri Atlası ndan alınmıştır.) (KT G5-6)(BK K3-. Tabgaç bodun sabı süçig agısı yımşak ermiş süçig sabın yemşak agın arıp ırak bodunug ança yagutır ermiş yagru kontukda kisre anyıg bilig anta öyür ermiş (6) edgü bilge kişig edgü alp kişig yorıtmaz ermiş bir kişi yañılsar uguşı bodunı bişükiñe tegi kıdmaz ermiş. süçig sabına yemşak agısına arturup üküş türük bodun öltüg... Orhun Abidelerinden Kültigin ve Bilge Kagan anıtlarında geçen yukarıdaki parçada yer alan Tabgaç bodun edgü bilge kişig edgü alp kişig yorıtmaz ermiş bir kişi yañılsar uguşı bodunı bişükiñe tegi kıdmaz ermiş. bölümü metinler üzerine inceleme yapan araştırımacılar tarafından yañılsar, bişükiñe ve kıdmaz kelimelerinin yapısının farklı değerlendirilmesi veya anlaşılması nedeniyle farklı şekillerde anlamlandırılmış - yorumlanmıştır. İyi bilgili insanı, iyi cesur insanı yürütmezmiş. bir insan yanılsa kabilesi milleti akrabasına kadar barındırmazmış. (Ergin 1991) İyi (ve) akıllı kişileri, iyi (ve) cesur kişileri ilerletmezler imiş; (öte yandan) bir kişi suç işlese, onun boyu(na) halkı(na) (ve) hısım akrabasına kadar (herkesi) öldürmezler imiş. (Tekin 1988) Ergin ve Tekin de bişükine kelimesi akrabasına / akrabalarına şeklinde çevrilmiştir. Tekin, Orhun Yazıtları adlı eserinde Bu kelime, Uygurca metinlerde tüñür dünür, hısım kelimesi ile birlikte kullanılan bişük kelimesinin yuvarlaklaşmaya uğramış daha eski şekli olmalıdır. (Tekin 1988, s.64) demektedir. Clauson un Etimoloji sözlüğünde de benzer açıklamalar 1 yer almış olup, Tekin in yukarıda verilen açıklaması Clauson un eserinden alınmış olmalıdır. Ancak burada dünür anlamıyla yer alan böşük kelimesi ile aynı sayfada verilen ve Orhun abidelerinde de yer alan beşük kelimesi birbirinden farklıdır. İyi hakim kişiyi, iyi cesur kişiyi yürütmez [ilerletmez] imiş. Bir kişi yanılsa soyu, kavmi bisükine (?) kadar ilerletmez imiş. (Orkun 1987) Le bon homme sage, le bon homme vaillant, ils ne le renvoyaient (?) pas. Si un homme tombait en faute, ils ne s avançaient pas jusqu a.. de sa race et de son peuple. -- İyi bilgili kişiyi geri göndermezlermiş (?) Bir kişi yanılsa, onun soyu ve halkının... sına kadar gitmezlermiş. (Thomsen 1993) 1 böşük a word, like tüŋür, concerned with inter-clan marriage customs. In the end both words came to mean no more than a person who actually is, or properly could become, a relation by marriage, (Clauson 1972, s.380) 124

Yañılsar Bişükine Tegi Kıdmaz Ermiş Orhun Abideleri üzerine yüksek lisans tezi hazırlayan M. Horoz ile Orhun Abidelerinin söz dizimi konusunda doktora çalışması yapan C. Alyılmaz yukarıdaki bölümlerle ilgili olarak önceden söylenenlerin tekrarı dışında bir değerlendirme yapmamışlardır. A. Bican Ercilasun bu cümleyi Büyük Türk Klâsikleri nde Bir kişi yanılıp aldansa soyu ve kavmini beşiğe kadar yok edermiş. (Ercilasun 1985, 70) şeklinde çevirmesine karşılık daha sonraki bir çalışmasında bu değerlendirmesinden vazgeçerek Bir kişi yanılsa, kabilesine, milletine, evine, eşiğine kadar kıyı yapmazmış. ; yani sınır, hudut tanımazmış. Başka bir ifadeyle kabilesine, milletine, evine, eşiğine varıncaya kadar herhangi bir had, hudut tanımadan herkesi öldürürmüş. (Ercilasun 1995) şeklinde yorumlamıştır. Ercilasun un bu değerlendirmesi diğer araştırıcılardan farklılıklar göstermektedir. Diğer çalışmalarda değişik şekillerde okunan bişükinge kelimesi Ercilasun tarafından ebi eşükinge (Ercilasun 1995, 85) şeklinde okunmuş ve yorumu da evine eşiğine olarak yapılmıştır. Ercilasun un yorumu farklı bir bakış açısı ve değerlendirme olmakla birlikte bizim bişükinge ve kıdmaz ermiş kelimeleriyle ilgili değerlendirmelerimiz kelimelerin okunuşu ve anlamlandırılması temel noktalarında Ercilasun un okuyuş ve değerlendirmelerinden bazı yönleriyle farklılaşmaktadır. Kıyı yapmamak fiili burada anlam açısından cümleyi tam manasıyla tamamlayamamaktadır. Ercilasun da fiilin bu anlamı ile yüklem olarak kullanılmadığını görmüş ve cümleyi Başka bir ifadeyle kabilesine, milletine, evine, eşiğine varıncaya kadar herhangi bir had, hudut tanımadan herkesi öldürürmüş. şeklinde tamamlama ihtiyacı duymuştur. Burada yüklem olarak kullanılan öldürürmüş fiili Ercilasun un kelimelere verdiği anlamlara bakınca cümlede yer almamaktadır. Kıyı yapmamak fiili cümle içerisinde zarf olarak had, hudut tanımadan biçimiyle yer almaktadır. İşlenen cümlenin yüklemi olan kıdmaz ermiş fiilinin olumsuz çatı geniş zaman çekimli şekli çeviride/yorumda da görülmemektedir. Yanılmak fiili hata etmek anlamıyla günümüzde herkes tarafından bilinmekte ve kullanılmaktadır. TDK nun Türkçe Sözlük ünde kelime 1. Tanımayarak, niteliğini iyi anlamayarak aldanmak, 2. Sonucunu düşünmeden veya bilmeden uygunsuz bir davranışta bulunmak. (TDK Güncel Türkçe Sözlük) şeklinde açıklanmıştır. Yanılmanın sonunda Ercilasun un da belirttiği gibi elbette daima ölmek, yok olmak, köle olmak 125

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2) (Ercilasun 1995, 87) ve ceza görmek söz konusudur. İ. Zeki Eyuboğlu nun eserinde yanılmak fiili ve etimolojisini es. Tr. yang (yan)dan ıl-mak ekleriyle yang-ıl-mak / yangılmak / yanılmak (yana kaymak, yana sapmak, eğilmek, ayrılmak). G sesinin düşmesiyle yanılmak (aldanmak, yana kaymak, sapmak, ayrılmak). (Eyuboğlu 1998) şeklinde verilmiştir. Metinde yer alan bir kişi yanılsar ifadesi burada bir kişi hata yapsa anlamından çok, bir kişi ayrılsa / ayrılmaya kalksa, güdümünden çıkmak istese anlamıyla değerlendirilirse sanırım metnin anlam bütünlüğüne daha uygun düşecektir. Çünkü buradaki yanılma kişinin kendi toplumuna yani Türk milletine karşı olan bir yanılma değil, Çinlilere karşı olan bir yanılmadır, ayrılıştır, başkaldırıdır. Ayrıca cümlenin yüklemi olan kıdmaz ermiş birleşik fiili de yukarıda eserlerinden alıntı yapılan araştırıcılar tarafından farklı anlamlarla çevrilmiştir. Tekin öldürmezler imiş, Ergin barındırmazlarmış, Orkun ilerletmez imiş, Thomsen gitmezlermiş, Ercilasun kıyı yapmazmış. Kıdmak fiili Clauson un eserinde kıy- 2 fiilinden çıktığı şeklinde bir açıklama yer almakla birlikte açıklamada verilen cümlenin İngilizceye yapılan çevirisinde yer alan spare fiili kıymamak, canını bağışlamak, öldürmemek, kurtarmak, idareli kullanmak, esirgemek; vermek gibi anlamlarıyla İngilizce sözlüklerde (Redhouse 929, babylon.com) yer almaktadır. Bu anlamlandırmalara uygun olarak kıdmaz ermiş birleşik fiili canını bağışlamaz imiş, esirgemezmiş anlamlarıyla değerlendirilebilir. Ayrıca esirgenmemenin, korunmamanın ve canının bağışlanmamasının sonucu olarak ortaya çıkacak, kişinin veya toplunum ilerletilmemesi de bu yapıyla bağdaştırılabilir. Tekin, Ergin, Orkun, Thomsen ve Ercilasun tarafından farklı şekillerde açıklanan Tabgaç bodun edgü bilge kişig edgü alp kişig yorıtmaz ermiş bir kişi yañılsar uguşı bodunı bişükiñe tegi kıdmaz ermiş. bölümü cümlelerin öncesi göz önünde bulundurularak ve yanılmak fiilinin diğer anlamlarının yanında sapmak, dönmek, ayrılmak gibi anlamları ve de spare fiilinin karşılığı olarak verilen canını bağışlamak ve esirgemek fiilleri geniş zaman olumsuz çekimiyle düşünülünce bu bölüm şu şekilde yeniden anlamlandırılabilir, yorumlanabilir : 2 kıd- (? Kı:d-) as such Hap.leg., but the orginal from of kıy- which s.i.a.g.m.l.g. with a rather wide range of meanings... Türkü ııı (if one man offended) uguşı: bobunı: beşükine: tegi: kıdmaz ermiş They didn t spare (?) his clan and people right down to (infants in) the cradle (Clauson 1972, s.595) 126

Yañılsar Bişükine Tegi Kıdmaz Ermiş Çin milleti iyi bilge kişiyi, iyi cesur kişiyi ilerletmez-yürütmez imiş ve bir kişi ayrılmaya kalksa; kabilesi, milleti, beşiğine, beşikteki çocuğuna kadar canını bağışlamaz imiş. Yukarıdaki çeviriye esas olan cümlede yer alan bişükinge kelimesi Ercilasun un ebi eşükinge okuyuşuyla da belki düşünülebilir, farklı bir bakış açısıdır. Ancak burada bişükine kelimesi oguşı ve bodunı kelimelerinin karşılığı olan kabilesi ve milleti nin hakim güçlerce nasıl cezalandırıldığını pekiştirmek için kullanılan beşiğine yani milletin geleceği olan beşikteki bebeğine anlamıyla değerlendirilmesi kanımca daha doğru olacaktır. Çin milleti iyi bilge kişiyi yani kendi milletine faydalı bilgiler kazandıracak, kendi milletine faydalı olacak kişiyi; iyi cesur kişiyi yani kendi milletine önderlik edip onları başka milletlerin köleliğinden, başkalarının güdümünden kurtaracak kişiyi ilerletmez, yürütmezmiş. Bir kişi böyle bir işe kalkışsa, milletine önderlik etmeye kalksa veya Çin e köle olmaktan, bağımlı kalmaktan ayrılmaya kalkışsa sadece onu değil, kabilesini, milletini, beşiğini yani henüz yürümeyi, konuşmayı bilmeyen beşikteki çocuğuna varıncaya kadar onunla bağlantısı olan bütün herkesi barındırmaz imiş, Gemalmaz ın eserinde yer aldığı gibi eşiyhdekini beşiyhdekini gordadan geçirir, onların canlarını bağışlamaz imiş. Bu da ya silahla öldürerek, yok ederek veya kendi kimliklerinden, benliklerinden ve varlıklarından uzaklaştırılarak yapılırmış. İlerletilmeyen, yürütülmeyen ve barındırılmayan kişi Çin milleti içerisinde yer alan Çinliler değil, onlara yakın konarak onların tatlı sözlerine yumuşak hediyelerine, hilelerine aldanan kendi millî kimliklerinden, benliklerinden uzaklaşan bilinçsiz milletlerdir. Bu bilinçsiz milletler kendi millî kimliklerini geliştirici davrandıkları zaman bağımlı millet ve milletinin geleceği olan beşikteki çocukları bile sömürücü hakim güçlerce cezalandırma yoluna gidilmektedir. Beşikteki çocuklar silahla öldürülmese dahi dilleri, kültürleri unutturularak millî kimlikten uzaklaştırılmakta böylece milletin yok oluş süreci beşikten başlatılmaktadır. 127

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2004 14 (2) KAYNAKLAR Alyılmaz Cengiz, Orhun Yazıtlarının Söz Dizimi, Atatürk Üniv. Yayını Erzurum 1994. Aptullah Battal, İbn-i Mühennâ Lugati, TDK Yayını, Ankara 1988, s.18. Babylon.com, English Turkish Dictionary. Bakiler, Yavuz Bülent, Harman, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, İstanbul 2001, s.192. Clauson, Sir Gerard, An Etymological Dictionary of Pre-Thirteenth Century Turkish, Oxford At The Clarendon Pres 1972, s.380-381. Derleme Sözlüğü II B, TDK Yayını Ankara 1965, s.708. Ercilasun A. Bican, Başlangıcından XIII. Yüzyıla Kadar Türk Nazım ve Nesri Büyük Türk Klâsikleri, İstanbul 1985, s.70. Ercilasun A. Bican, Bir Kişi Yañılsar Oguşı Bodunı Bişükiñe Tegi Kıdmaz Ermiş (KT, G, 6=BK, K,4) İbaresi Üzerine Türk Dili Araştırmaları Yıllığı Belleten 1993, TDK Yayını Ankara 1995, s.83-89. Ercilasun A. Bican ve diğerleri, Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü, Kültür Bakanlığı Yayını Ankara 1992, s.64-65. Eren, Hasan, Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü, 1. Baskı, Ankara 1999, s.48. Ergin, Muharrem, Dede Korkut Kitabı I Giriş-Metin-Faksimile, 2.baskı, TTK Basımevi Ankara 1989. Ergin, Muharrem, Dede Korkut Kitabı II İndeks-Gramer, 2.baskı, TTK Basımevi Ankara 1991. Ergin, Muharrem, Orhun Abideleri Boğaziçi Yay., İstanbul 1991, s.18 Eyuboğlu, İsmet Zeki, Türk Dilinin Etimoloji Sözlüğü, Sosyal Yayınlar, İstanbul 1998, s.86. Gemalmaz, Efrasiyab, Erzurum İli Ağızları III, Erzurum 1978, s.101. Güncel Türkçe Sözlük Türk Dil Kurumu Ankara. (www.tdk.gov.tr/tdksozluk) Moğolistan Tarihi Eserleri Atlası (Seçilmiş Sayfalar), TİKA Yay., Ankara 1995. Orkun, H.Namık, Eski Türk Yazıtları, Ankara 1987, s.25. Redhouse English-Turkish Dictionary, Redhouse Yayınevi, 18. baskı İstanbul 1974. Tarama Sözlüğü I A-B, TDK Yayını Ankara 1988, s.612. Tekin, Talat, Orhon Yazıtları TDK. Yay., Ankara 1988, s.5 ve 29 Thomsen, Vılh., Orhun ve Yenisey Yazıtlarının Çözümü İlk Bildiri- (çev. Vedat Köken) TDK Ankara 993, s.126-127. 128