Süt Bankası. ARAŞTIRMA RAPORU ESAM İstanbul Şube Başkanlığı rektörlüğü Aralık 2014 - İstanbul



Benzer belgeler
SAĞLIKLI YAŞAM VE EGZERSĐZ. Prof. Dr. Erdal ZORBA

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #16

BİR BAKIŞTA SAĞLIK -AVRUPA

GEBELİK VE LOHUSALIK

Milletlerin akrabalığı

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Herediter Meme Over Kanseri Sendromunda. Prof.Dr.Mehmet Ali Ergün Gazi Üniversitesi Tı p Fakültesi T ı bbi Genetik Anabilim Dalı

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

ADIM ADIM YGS LYS. 91. Adım KALITIM -17 GENETİK VARYASYON MUTASYON MODİFİKASYON ADAPTASYON - REKOMBİNASYON

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur.

T.C. ANTALYA MÜFTÜLÜĞÜ Aile İrşad ve Rehberlik Bürosu HUZUR AİLEDE BAŞLAR AİLE HUZURU, KADINA ŞİDDET

YOL HARİTASI 1-VALİLİK VE KURUM BİLGİLENDİRMELERİ 2-TSM PERSONEL EĞİTİMLERİ VE EKİP OLUŞTURULMASI 3-SAHA ÇALIŞMALARI

BALIK HASTALIKLARININ KONTROLÜ

DOĞAL AİLE PLANLAMASI YÖNTEMLERİ

Kanser Hastalığı (Cilt Kanseri hariç)

DNA ve Özellikleri. Şeker;

Canlı vericiden yapılan böbrek nakli mi kadavra vericiden yapılan böbrek nakli mi daha başarılıdır?

Resesif (Çekinik) Kalıtım

Astım hastalarında görülen öksürük, hırıltı ve nefes darlığı gibi yakınmaların sebebi, solunum

X e Bağlı Kalıtım. Hastalar ve Aileler İçin Bilgiler

fetüs bebek ölüm çocuk İleri yaş yeniyetme yetişkin

Sağlıklı Hamilelik BR.HLİ.081

SU ÜRÜNLERİNDE GIDA GÜVENLİĞİ

Gıda Zehirlenmesi ve Önlenmesi

Öz olarak : ÖNCEDEN YAPILAN KANSER SİGORTASI HASTAYI TEŞHİS ESNASINDA MADDİ KAYGILARDAN ARINDIRMAYA FAYDALI OLACAKTIR.

Çocuğunuzun ilk doğduğu günden itibaren gençlik çağlarına gelinceye kadar çeşitli kontroller ve sağlıklı çocuk izlemleri yapılması gerekiyor.

Hepatit B ile Yaşamak

SİMGE ORGANİK Buğday Çimi Suyu

DERS X Küresel Sağlık Sorunları

This information (23) on X-linked genetic disorders is in Turkish X bağlantılı Genetik Hastalıklar (İngilizce'si X-linked Genetic Disorders)

DÜNYADA VE TÜRKİYEDE MESLEK HASTALIKLARI

4.GIDA GÜVENLİĞİ KONGRESİ KAPANIŞ BİLDİRGESİ

Bir Tatlı Kaşığı Ortodonti (Önleyici Ortodontik Tedavi)

3) Aşağıda verilen ifadelerden hangisi mayoz bölünmenin sebep olduğu faydalardan değildir?

En Yakın ve En Güvenilir Gıda Hijyeni Danışmanınız

T.C Uludağ Üniversitesi Mustafakemalpaşa Meslek Yüksekokulu. Burcu EKMEKÇİ

1. ÜNİTE : HÜCRE BÖLÜNMESİ VE KALITIM

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

Dominant (Baskın) Kalıtım

Lachenmeier Stretch Hood T1. Küçük ve güçlü

309 HALK SAĞLIĞI-ADLİ TIP-DEONTOLOJİ- BİYOİSTATİSTİK

MEDİKAL KALİBRASYON ÖLÇÜMLERİNDE DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

Genetik Test Nedir? Hastalar ve Aileler İçin Bilgiler. İngiltere deki Guy s ve St. Thomas Hastanesi tarafından hazırlanan broşürlerden uyarlanmıştır.

GIDA GÜVENCESİ-GIDA GÜVENLİĞİ

YAŞLANMA /YAŞLANMA ÇEŞİTLERİ VE TEORİLERİ BEYZA KESKINKARDEŞLER

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ VE ETİK SORUNLAR 12/11/2009

Hotel Römerhof / Erlensee

DÜNYADA VE TÜRKİYE DE ANNE ÖLÜMLERİ

Hepatit C ile Yaşamak

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

SEÇMELİ DERS ÖNERİ FORMU

GENETİK LABORATUVARI

Mirbad Kent Toplum Bilim Ve Tarih Araştırmaları Enstitüsü. Kadına Şiddet Raporu

18.Esri Kullanıcıları Toplantısı 7-8 Ekim 2013 ODTÜ-ANKARA

İl Çevre ve Orman Müdürlüğü ile Birlikte Şehrin Gürültü Haritasının Çıkarılması

YENĠ NESĠL ORTAM ve YÜZEY DEZENFEKSĠYONU (akacid plus )

YETİŞKİNLERDE MADDE BAĞIMLILIĞI DOÇ. DR. ARTUNER DEVECİ

ERKEN ÇOCUKLUKTA GELİŞİM

Sağlıklı bir hamilelik için izlenmesi gereken 10 adım

O Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal ve sosyal yönden en son aşamaya ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme

Otozomal Baskın Kalıtım (Autosomal Dominant Inheritance) nedir?

Gebe ve Emzikli Kadınların Çalıştırılma Şartlarıyla, Emzirme Odaları ve Bakım Yurtlarına Dair Tüzük

EMZİREN ANNELERİN BESLENMESİ. Kendiniz ve bebeğiniz için sağlıklı olan gıdaları seçin

İZMİR DE SÜT HAYVANCILIĞI

'BANA BIR SEY OLMAZ' DEMEYIN

Sperm Bozuklukları Sperm Testi: Sperm testi nasıl yapılır, gerekli koşullar nelerdir?

Biyolojik Risk Etmenleri

Doğum Yeri 2,2 4,4 2,2 4,4 4,4 2,2 2,2 2,2 28,8 2,2 6,6 17,7 4,4 4,4 2,2

T.C. Sağlık Bakanlığı Ardahan İl Sağlık Müdürlüğü. Ardahan Lise Öğrencileri EĞİTİM SEMİNERİ

İntestinal Mikrobiyota Nedir? Ne yapar? Dr. Taylan Kav Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji BD

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

Tıbbın Geleceğine dair.. Genetik Testler ve Kişiselleşmiş Tıp Anlayışı. B. Aysin Sermen

MERVE SAYIŞ TUĞBA ÇINAR SEVİM KORKUT MERVE ALTUN

Türkiye, OECD üyesi ülkeler arasında çalışanların en az boş zamana sahip olduğu ülke!

AÜTF HALK SAĞLIĞI ANABİLİM DALI TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMI /

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ DEMOGRAFİK GÖSTERGELER

Neden İspanyol gribi?

HIV / AIDS hakkında bilmemiz gerekenler

İYİ TARIM UYGULAMALARI VE EUREPGAP. Prof. Dr. Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü

Araştırma Raporu. GK5 Sağlık Komitesi. Sorun: Pozisyon: Başkan Vekili. Giriş. Anahtar Kelimelerin Tanımları. Genel Bakış

Uçuk genellikle dudak, ağız ve burun delikleri çevresinde çıkan Herpes simplex adı verilen virüsün sebep olduğu hastalıktır.

DANIŞANLAR İÇİN DEĞERLENDİRME ANKETİ:

2013 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması

DÖNEM I KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DERS KURULU 3

UTERUS TRANSPLANTASYONU Etik ve Yasal Zorluklar. Celalettin GÖÇKEN

İnsan Mikrobiyom Projesi. Prof. Dr. Tanıl Kocagöz

Obezite Nedir? Harun AKTAŞ - Trabzon

CİLT MİKROBİYOTASI PROF.DR. NİLGÜN SOLAK BÜLENT ECEVİT Ü. TIP FAK. DERMATOLOJİ AD

10. Sınıf Biyoloji Konuları Hücre Bölünmeleri Kalıtımın Genel İlkeleri Ekosistem Ekolojisi ve Güncel Çevre Sorunları

Yeni Teknoloji, Saglıklı Üretimin Hizmetinde...

Halk Sağlığı-Ders 6 Aşırı Doğurganlığın Kontrolü ve İlaçla Koruma

Organ bağışında bulunan herkesin organları kullanılabilir mi?

GEBELİKTE YETERLİ ve DENGELİ BESLENME

tarihli Bankaların İç Sistemleri Hakkında Yönetmelik in Risk Yönetimine İlişkin Düzenlemeleri

DOĞUM SONU EVDE BAKIM (ANNE EĞİTİMİ) Hazırlayan: Aysun Çakır Acıbadem Kadıköy Hastanesi Eğitim ve Gelişim Hemşiresi

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü

KALINTILARI. Pestisit nedir? GIDALARDAKİ PESTİSİT KALINTILARI 1. pestisit kalınt kaynağı. güvenilirmidir. ? Güvenilirlik nasıl l belirlenir?

Chapter 10. Summary (Turkish)-Özet

ADIM ADIM YGS-LYS 55. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-15 VİRÜSLER

Bunu herkes yapıyor! -Gerçekten herkes mi? Nasıl korunmam gerektiğini biliyorum! -Kalbini, gönlünü nasıl koruyacaksın?

Transkript:

Süt Bankası?! A S K O Y ESAM İstanbul Şube Başkanlığı rektörlüğü Aralık 2014 - İstanbul

TEŞEKKÜR Yrd. Doç. Dr. Ergün ÇAPAN, Dr. K.CAN ve Dr. Bayram YALÇIN a SÜT BANKASI İYİ BİR FİKİR Mİ? YOKSA!? COPYRIGHT 2014 Aralık 2014 Tasarım Uygulama Kapak Fotoğrafı Baskı Matbaacılık Yayıncılık A.Ş., İstanbul ESAM Genel Merkez Telefon : +90 312 287 63 76 Fax : +90 312 287 63 86 ESAM/İstanbul Ragıp Gümüşpala Cad. No:75 Unkapanı

Süt Bankası YOKSA!? 3

Araştırma Raporu Dünya Sağlık Örgütü, bebeklerin doğumdan itibaren ilk altı ay süresince su dâhil hiçbir ek gıda almadan sadece anne sütü verilmesini, bebeklerin altıncı ayını doldurmalarından sonra sıvı ve katı ek gıdalara başlanmasını ve bu tamamlayıcı gıdaların yanı sıra en az iki yaşına kadar anne sütüne devam edilmesini önermektedir. Bebek ölümlerini azaltmak için harekete geçen Sağlık Bakanlığı, Avrupa Süt Bankası Birliği (EMBA) ile Anne Sütü Bankaları açmaya hazırlanmaktadır. Bu bankalara bağışlanacak sütler muhafaza edilerek ihtiyaç duyan bebeklere verilecektir. Bu kısa rapor kapsamında Süt Bankasının tarihçesi, Dünyadaki uygulamalar, kamuoyunda merak edilen konular ve erken doğum sonucu dünyaya gelen bebeklerin diğer sorunlarının neler olduğu ele alınmıştır. Bunun yanı sıra asıl önemli noktanın bu projenin İslam Hukuku penceresinden baktığımızda Türkiye de anne sütü bankaları olmalı mı? konusu incelenmiştir. Süt Bankası Anne sütü bankacılığı ilk olarak 1909 yılında, Avusturya da Viyana şehrinde kurulmuştur. Escherichiacoli bakterisini bulan Theodor Escherich; anne sütü haricinde besin verilen bebeklerde ölüm oranlarının yüksek olduğunu fark edip ilk anne sütü bankasını kurmuştur. Kuzey Amerika daki ilk anne sütü bankası 1919 yılında Boston, Massachusetts te, ihtiyacı olan bebeklere, para karşılığı sütannelik yapan emzikli kadınlar için düzenlenmiş bir ev olarak kurulmuştur. Amerika Birleşik Devletleri nde 1980 lerin başında 30 süt bankası bulunurken, HIV (AIDS virüsü) bulaşması korkusu nedeniyle birçok banka kapatılmış ve şuan 10 süt bankası kalmıştır. Kanada da, sadece bir süt bankası (Vancouver British Columbia Süt Bankası) çalışmalarına devam etmektedir (Demirci,2013). Aralarında Türkiye nin de bulunduğu Rusya, Slovenya ve Hırvatistan da ilk defa süt bankası açılması çalışmaları sürmektedir. Dünya genelinde 24 ülkede sayıları 203 ü bulan süt bankalarına yenileri eklenmektedir. EMBA çalışmaları ile Avrupa da planlanmış olan 13 adet yeni süt bankası her an açılabilir. Portekiz de 1, Almanya da 2, Polonya da 4, Yunanistan da 1, Rusya da 1, Slovenya da 1, Hırvatistan da 1 ve Türkiye de 2 adet. İsviçre nin Basel şehrinde anne sütü bankasında sütler sadece erken doğmuş bebeklere ve hasta doğmuş bebeklere verilmektedir. Basel şehrinde süt bankası üniversite kapsamında olmakla birlikte süt bağışı yapılmadan önce bağışta bulunan kadınların doktor kontrolünde kan ve sütleri gerekli testlerden geçmektedir. Daha sonra bu sütler pastörize edilmektedir. Belirtildiği gibi bu sütler yeni doğan bebeklere, hasta olan bebeklere ve anneleri tarafından sütü yetmeyen çocuklara verilmektedir (Dietschi, 2013). 4

Kaynak: http://www.europeanmilkbanking.com Çoğu yeni doğmuş bebekler, anne sütüne geçiş döneminde ihtiyaç duymaktadır (annenin doğum sırasında şoka girip sütten kesilmesi durumu vb.). Basel şehrinde senelik erken doğan bebekler içerisinden 3 ile 6 arasında değişen sayılardaki bebekler süt bankasından yararlanmaktadır. Bu bebekler 1800 grama erişebilmesi için 6-8 litre arasında anne sütüne ihtiyaç duymaktadır. Bağış yapanlar Basel de çok kritik bir şekilde kontrolden geçirildikten sonra bağışta bulunabilmektedir (Dietschi, 2013). Bağış kabul eden yerler üniversite hastaneleridir, sigara ve uyuşturucu kullanan, düzenli olarak alkol alan ve ilaç kullanan kadınların verecekleri sütler kesinlikle kabul edilmemektedir. Piercing ve dövme kullanan kadınların da Hepatit C ve HIV (AIDS virüsü) taşıyıp taşımadıkları kontrol edilmektedir. Bunun dışında bağış yapan kadınların süt verirken kullandıkları aletlerin temiz ve steril olması konusunda gerekli hassasiyetler söz konusudur. Yapılan süt bağışlarına karşılık annelere herhangi bir ücret ödenmemektedir. Bağış yapılan sütler büyük buzluklarda saklanmakta, bağışta bulunurken sütlerin alınması esnasında sütü anneden alan görevlilerin saçları kapalı olmasına ve eldiven giymesine de dikkat edilmektedir. Süt bankaları ve bağış yapılması konusunda gerekli bilgi mahiyetinde reklam broşürleri kadın doktorlarında ve hastanelerin ilgili bölümlerinde yapılmaktadır (Dietschi, 2013). Almanya ya bakıldığında ise 1970'li yıllarda kapatılmış olmasına rağmen günümüzde birçok süt bankasının tekrar açıldığı görülmektedir. Bunun en büyük sebebi, anne sütünün faydasından ziyade erken doğan çocukların anne sütü hariç bir takım ilaçlarla tedavi edilememesidir. Almanya da yaklaşık 60.000 çocuk yılda erken doğmaktadır (Hildebrandt, 2011). Türkiye de Sağlık Bakanlığı istatistiklerine göre doğan her 10 bebekten ikisi 37 haftanın altında (prematüre) dünyaya gelmektedir. Geçen yıl dünyaya gelen 1 milyon 279 bin 864 bebekten 9 bin 435'inin öldüğü, doğan 3 bin 938'inin ise 37. haftanın altında hayata gözlerini açtığı bildirilmiştir (Kılıç, 2013). Amerika da ise süt bankaları artık bir endüstriyel sektör haline gelmiştir. İnternette sütler hiçbir teste tabi tutulmadan yaklaşık 90 dolar karşılığında satılmaktadır. 5

Araştırma Raporu Anne Sütü Bankalarının İslam Hukuku Açısından İslam hukukuna göre anne sütünün bir merkezde toplanarak ihtiyacı olan çocuklara verilmesine dönük bir çalışmanın usulüne uygun şekilde yapılmadığı takdirde İslam Aile hukuku açısından bir takım olumsuzluklara sahip olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü süt emmenin bir evlenme engeli oluşturduğu hem Kur ân-ı Kerîm de hem de hadis-i şeriflerde açıkça ifade edilmektedir. Nisâ Sûresi 23. Ayette birbirleriyle evlenmeleri yasak olanlar sayılırken sütanne ve sütkız kardeş de bu yasaklar içinde belirtilmiştir. Buna göre sütten doğan haramlık, nesepten doğan haramlık ile eşdeğer ve aynı kategorik ayırıma tabidir. Yani evlenme engeli bakımından sütkardeş olmakla aynı anne-babadan kardeş olma arasında fark yoktur. Aynı anneden süt emen çocuklar, aynı anne-babadan dünyaya gelmiş gibi kardeştirler. Evlenmeleri de Kur'an ve hadislerde yer alan kesin hükümlerle haramdır. Bu nedenle süt bankası gibi bir çalışmada kimin kimden süt aldığı net bir şekilde belli olmalıdır. Hangi bebeğin hangi anneden süt aldığı konusunda bilgilerin net olarak kayıt altına alınması mutlak bir şarttır. Eğer bunların kaydı tutulmazsa bebek için çok önemli olan anne sütü verilmiş olabilir ama bir harama kapı açılmış olur. Sütannelik durumunda, süt emen çocuğun sütanneden olan diğer bütün çocuklarla evlilik durumu haramdır. Bu sebeple çocuk, sütannesinden olan bütün çocuklarını tanımak zorundadır (Köse,2013). Ancak bunun sağlanması pratikte çok zordur. Uygulama esnasında bir çocuğa birden çok anneden süt verilmesi söz konusu olacak, belki sütler karıştırılacaktır. Bu da çocuğun birçok sütanneye sahip olması anlamına gelecektir. Bunu geometrik çarpanlarıyla düşünecek olursak, bir çocuk belki yüzlerce hatta binlerce sütkardeşe sahip olacak ama bunun farkında olamayacak, sütkardeşlerinin kimler olduğunu bilmeyecek ve onları tanıyamayacaktır. 22-28 Aralık 1985 yılında Cidde de toplanan İslam Konferansı Teşkilatı bu konu ile ilgili yaptığı toplantıda; Süt bankasından süt almanın ve anne sütü bağışlamanın haram olduğu ve İslam ülkelerinde süt bankası kurulmasının engellenmesi gerektiği kararını almıştır. (Özmen, 2013). 6

Araştırma Raporu Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, Anne Sütü Bankası ile ilgili gelen yoğun sorular üzerine 12 Nisan 2012 tarihinde almış olduğu karar Süt bankası uygulamalarının, süt emme konusunda karışıklık meydana getireceği, bunun da farkında olmadan, İslam ın yasak kıldığı süt akrabaları arasında evlenmelere yol açabileceği gibi gerekçelerle bu bankaları kurmanın caiz olmayacağına karar verdiği hatırlatıldı. Ancak bu konuda belirlenen bazı hususların dikkate alınarak insan sütünün saklanmasının ve ihtiyacı olan bebeklere verilmesinin dini açıdan sakıncası olmadığını ve gerekçelerini içeren maddeleri şöyle sıralamaktadır; Süt verecek kadının kendi çocuğunu sütten mahrum bırakmaması, Başka kadının sütünü içen çocuklar arasında oluşacak mahremlik dairesini, olabildiğince daraltmak için, pratik bir tedbir olarak, bir kadından alınan sütün sadece erkek veya sadece kız çocuklara verilmesi, Süt veren kadın ile süt verilen çocuğun kimliklerinin, kayıt altına alınması ve bu bilginin her iki tarafa da verilmesi, Bu hususun yasal düzenleme ile güvence altına alınması, Evliliğe engel teşkil eden süt akrabalığı dairesinin daha da genişlememesi için, birden fazla anneye ait sütlerin karıştırılmaması, Süt veren anneye, masrafları dışında bir ücret verilmemesi, alınan sütlerin para karşılığı satılmaması, kendi annesinin sütü ile beslenme imkânı bulunan çocukların, bu sistemden yararlandırılmaması. 7

Anne sütü bankası, İslami hassasiyetin dışında, hijyenik açıdan da hassasiyet gerektiren bir konudur. Anne sütü bankası, teknolojik olarak bazı ülkelerde mevcut olan uygulanabilir bir sistemdir. Ancak uygulamalarda gıda hijyeni açısından da çok büyük önem arz eden hususlar mevcuttur. Öncelikle süt veren annelerin ayrıntılı olarak sağlık testinden geçirilmesi gerekmektedir. Özellikle birçok patojen bakterilerin yanında AIDS hastalığına neden olan HIV virüsünün de süte geçtiği bilinmektedir (Arnold 1999). Ayrıca özellikle ülkemizde hepatit virüslerinin yaygın olması ve bu virüslerinde anne sütüne geçişinde düşükte olsa risklerin bulunması diğer önemli bir problemdir. Bu nedenle sağlık açısından anne sütleri hem verici annenin sağlıklı olması ve ayrıntılı hastalık testinden geçirilme zorunluluğu ve hem de anneden alındıktan sonra sütün güvenle depolanması açısından önemli riskler barındırmaktadır. Hijyenik açıdan ise sütlerin güvenli hale getirilmesi için iyi bir şekilde pastörize edilmesi ve hijyenik açıdan analiz edilmesi zorunludur. Uygulamada düşük sıcaklıkta pastörizasyon uygulanmaktadır. Bu durumda anneden elde edilen çiğ sütün kalitesi çok önemli olacaktır. Oysa ülkemiz gibi ülkelerde gıda bilincinin yeterli olmaması çiğ sütün kalitesinin düşük olmasına neden olmaktadır. Burada ülkemiz gibi Müslüman ülkelerde anne sütü bankası kurulurken karşılaşılacak önemli bir problem ise, küçük miktarlarda üretimi olacak sütlerin ayrı ayrı elde taşınması, depolanması ve işlenmesinde büyük zorlukların bulunmasıdır. 8

Gelişmiş ve diğer ülkelerde kurulan anne sütü bankalarında bu hassasiyet bulunmamaktadır. Birçok anneden toplanan anne sütleri birleştirilerek pastörize edilmekte ve şişelenerek normal süt gibi depolanmaktadır. Fakat ülkemiz gibi Müslüman ülkelerde, sütü alınan annenin süt kardeşliği nedeniyle izlenebilirliğinin sağlanması için, zorunlu olarak alınan çiğ sütlerin ayrı ayrı toplanması, taşınması, işlenmesi ve depolanması gerekmektedir. Bu durum ise maliyette büyük artışın dışında teknolojik olarak ta normal uygulamaların dışına çıkılmasını gerektiren çok büyük bir zorluk içermektedir. Ülkemizde henüz büyük miktarlarda üretimi olan içme sütünün bile hijyenik şartlarda üretimi tam olarak yerleştirilememiştir. Bu nedenle ülkemizde üretilen normal içme sütünün büyük çoğunluğunun standartların üzerinde mikroorganizma içermesi durumu ortadadır. Bu durum, ülkemiz insanında bu konudaki bilincin yeterince oluşturulamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Burada bahsi geçen problem ise, bilinçli üreticinin düşüklüğüdür ki, aynı durum anne sütü bankasında da ortaya çıkacaktır. Anne sütü bankasına süt temini genelde fakir ailelerden geleceği ve okuma yazma oranının ve gıda bilincinin düşük olduğu düşünüldüğünde, diğer bazı ülkelerde anne sütü bankasının karşılaşmadığı bazı hijyen problemleri, ülkemizde ortaya çıkması olası problemlerdir. Yapılan bazı araştırmalarda anne sütünde çiğ ve pastörize edildikten sonra bile Staphylococcus aureus, S. epidermidis, viridans grubu streptokoklar, enterobakterler, Proteusmirabilis ve yüksek sayıda maya küfler gibi birçok patojen ve bozucu mikroorganizmaya rastlanmıştır (Serafani ve ark. 2003). Bu mikroorganizmaların anne sütü ihtiyacı olan bağışıklık sistemi henüz gelişmemiş bebeklerde büyük hastalıklara ve ölümlere neden olabileceğinin düşünülmesi gerekir. 9

Araştırma Raporu (Yrd. Süt Bankasına Bakış Doç. Dr. Ergün ÇAPAN - Dr. K.CAN ve Dr. Bayram YALÇIN) Sütanneliği söz konusu olunca meselenin genetik yönüne de dikkatleri çekme zorunluluğu vardır. Zira süt emzirirken anneden-bebeğe ve bebekten-anneye genetik geçişler olabileceğinden ötürü, konunun araştırılması ve üzerinde ciddiyetle durulması gerekmektedir. Yerinde belirtmek gerekir ki literatür taramamızda Türkiye'de yapılmış genetik bir çalışmaya rastlamadık. Bu konuda da Batı ülkeleri ve Müslüman ülkelerde konuyla ilgili çalışmalar mevcut olmakla birlikte henüz emekleme aşamasındadır. PubMed dergi taramasında ulaştığımız SCI indeksli dergilerde yer alan bazı konulara değineceğiz. Epi-Genetik (Genetik Üstü Kalıtım) İnsanda 20-25 bin gen olduğu tahmin edilmekte; bunlardan 6 bin tanesinin insanda hastalıklarla ilişkisi bilinmektedir. Genetik hastalık deyince de aklımıza mutasyonlar gelir. Mutasyon; genetik yapımızdaki bozukluklar demektir. Genetik şifrede, fazlalık-eksiklik olabilir. Mutasyon, alfabeyi bozar. 4 harfli DNA alfabemiz değişir. Mesela Orak hücre anemisinde GAG, GTG olur. Adenin, timine değişmiş. Down sendromundaki gibi kromozom sayımız normalden değişik olabilir. Olması gereken bir kimyasal baz (adenin, timin, guanin, sitozin) olacağı yerde olmayabilir veya istenmeyen bir yere halk tabiri ile "kaynak" yapabilir (Tıp dilinde, insert). Son yıllarda ortaya çıkan Epigenetik biliminde ise mutasyon yoktur. Yani, artma, eksilme veya şifrede bir değişiklik yoktur. Epigenetik, DNA dizisinde değişiklik olmadan, genlerin çalışmasında meydana gelen geçici veya kalıcı değişikliklerdir. Kalıtımın genler üstü boyutu da denilen epigenetik, her şeyin genlerde bitmediğini izah eder. İkizler, aynı genetik altyapıya sahipken tamamen farklı bir karekter özellikleri sergileyebilirler. Bu durumun açıklanmasında epigenetikten faydalanılmaktadır. Son yıllara kadar DNA'ya ve genetiğimize kaderimiz (genetic fate) yani hiç değişmeyen yapılar olarak bakılıyordu. Epigenetik, bu tezi çürüttü. Büyük bir paradigma değişimi yaşandı. Yeni çalışmalar şunu da gösterdi ki, insanın genetik yapısı üzerinde yiyip içtiklerinin çok ciddi tesiri vardır. Annenin beslenmesi ve aldığı gıdalar bebeklerin genlerinin çalışmasını etkilemektedir. Bu genetikte devrim niteliğinde bir sonuçtur. İslam âlimlerinin haram gıdaların kişinin karakterini bozacağı görüşü de bu çalışmalarla ispatlanmış olmaktadır. Buradan şunu söyleyebiliriz. Annenin sütü de bir gıda olduğuna göre çocuk da bunu emdiğine göre esbap açısından epigenetik mekanizmaların nasıl işlediğinin araştırılması gerekir. Çığır açan bu çalışmalara göre, yediğimiz yiyecekler, hatta anne babamızın ve büyük annelerimizin yediği besinler bizim genetik mirasımıza çok ciddi tesir etmektedir. Dahası onların moral ve ahlaki durumları da çocuğa genetik olarak da geçmektedir. Konunun önemini anlayan Avrupa, 200 milyon dolar ayırarak epigenom haritasını çıkarmak için yeni bilim dalı olan epigenetiğe yatırım yapmaya başlamıştır. 10

Araştırma Raporu Genetik bilginin sadece DNA zinciri tarafından kontrol edilmediği kromatin yapısındaki histonlardaki epigenetik değişimlerin de insan genetik bilgisini etkilediği yapılan araştırmalarla gösterilmiş, son on yılda yapılan araştırmalar sonucu, epigenetik olayların özellikle insanlar üzerinde oldukça etkili olduğu anlaşılmıştır. Gen düzenlemesinin; bireyin genetik aktivitelerinde, hangi hücrede hangi genin aktif ya da pasif olacağında, anne karnında hangi hücrenin hangi dokuyu oluşturacağında, büyümede, farklılaşmada, metabolik faaliyetlerde ve çevre değişimlerine uyum sağlanmasında rolleri olduğu düşünüldüğünde genlerimizin işleyişini etkileyen çevre, soluduğumuz hava, stres ve aldığımız besinler gibi hala araştırılmakta olan daha pek çok faktörün insan için ne denli önemli olduğu görülecektir. Bahsedilen faktörlerin etkisinin en önemli göstergelerinden biri aynı genetik yapıya sahip tek yumurta ikizi bireylerin farklı ortamlarda yetişmesiyle farklı fiziksel ve karakteristik özellikler göstermeleridir. Bu olayın bir benzeri arılar arasında da görülmektedir. Kraliçe arı ile işçi arı arasındaki gelişim farklılığının sebebi besin maddelerindeki farklılıktır. Arı sütü ile beslenen yavru arı kraliçe arıya dönüşürken bal ile beslenen yavru arılar işçi arı olarak farklılaşmaktadır. Farelerle yapılan çalışmalarda stresli annenin çocukları daha stresli olmaktadır. Tabii bunlar esbap açısından yapılan yorumlardır. Bütün bunları yaratan Allah'tır. Mekanizmayı kuran (Hayy) ve hayatımızı devam ettiren (Kayyum) O'dur. Kısaca, epigenetik mekanizmalar, anne karnından doğum sonrasına, hatta tüm hayatı boyunca insan üzerinde etkilidirler. İnsanın kişiliğine ve genetik yapısına farklılıklar katabilirler. II. Dünya Savaşında Nazi kamplarında esir kalan Yahudi anneler, zulüm gören halklar, kıtlığa ve sürgüne maruz kalanlar üzerinde yapılan bir çalışmada epigenetik mekanizmaların stresten etkilendiğini ve hamilelik dönemi stresli geçen annelerin çocuklarında depresif davranışların arttığı gösterilmiştir. Bu konu ile ilgili olarak farelerde yapılan bir araştırmada, iki hamile anne fareden birine hamilelik sürecinde stres uygulanmıştır. Doğumdan sonra normal annenin dünyaya getirdiği bebek fareler stresli hamilelik geçiren annenin sütü ile beslendiğinde stresten etkilenmişlerdir. Aynı şekilde stres uygulanan annenin bebekleri kontrol faresinin sütü ile beslendiğinde normal bir gelişim göstermiş stres etkisini kaybetmiştir. Sonuç; stresi arttıran ve azaltan faktörler anne sütü ile yavrulara geçmiştir! İşte burada karşımıza, farklı kültürel ortamlarda ve farklı çevrelerde yetişmiş annelerden alınacak sütlerin, bebeğin fizyolojik ve kişisel yapısında birçok karmaşa ortaya çıkaracağı gerçeği çıkmaktadır. Süt miktarındaki yetersizlikten ötürü bebeğini süt bankalarından alınan sütle besleyen anne için, belki de hoşlanmayacağı karakterde hatta büyük sağlık sorunları içeren bir bebekle karşılaşma ihtimali söz konusu olabilir. Hiçbir anne, yüzlerce anneden sağılan ve ortak bir havuzda toplanan sütlerden alıp çocuğunun epigenetik mekanizmalarını harekete geçirmek istemez. Konu gerçekten bilimsel olarak çok ciddidir. Acele ve ani kararlar verilmemelidir. Çalışmalarda da görüldüğü gibi bilimsel olarak biliyoruz ki, annenin psikolojisi ve çevresel etkenler annede epigenetik mekanizmaları etkilemekte; anne sütü de bebeğin gen işleyişini değiştirme potansiyeline sahiptir. Süt bankalarındaki sütlerin, dolayısıyla da bankadan süt alan bebeklerin hala tam olarak mekanizması çözülemeyen epigenetikten etkileneceği aşikârken tüm bunlar göz ardı edilebilir mi? İslamî açıdan sütkardeşliğinin oluşması için ilk 2 yıl içinde emzirmenin vukû bulması gerekmektedir. Bu 2 yıllık süre de ayrıca dikkate değer niteliktedir. Zira bu sınırlama akıllara şu soruların gelmesine sebep olmaktadır: Acaba ilk 2 yıl içindeki anne sütünde bir madde mi var ki bu madde genetik olarak şu an için malumumuz olmayan bir duruma yol açıyor ve 2 yıldan sonraki sürede bu maddeye ne olmaktadır? Bütün bunlar araştırılmayı bekleyen konulardır. 11

Araştırma Raporu Proje Hakkında Hususlar Ülkemizde Süt Bankasıyla ilgili Avrupa Süt Bankası Birliği Kongresi hakkında alınan kararların neler olduğu kamuoyu tarafından bilinmemektedir. Avrupa Süt Bankası Birliği Kongresi nin Türkiye de yapılma kararı nasıl ve kimler tarafından verilmiştir? Organizasyonun ve dünya genelinde bu projenin bütçesi kim tarafından oluşturulmuştur? İstanbul da düzenlenen konferansa gazetecilerin izlemesine neden izin verilmemiştir? Diyanet İşleri Başkanlığı ve ilahiyatçıların onay vermediği bu proje niçin uygulanmak istenmektedir? Sonuç Hükümet ve Bakanlık yetkilileri bu projede her şeyin kayıt ve kontrol altında tutulacağını ifade etseler de, ülke gerçekleri ve konuyla ilgili uygulamalar göz önüne alındığında bunun yapılabilmesi pratikte mümkün gözükmemektedir. Ayrıca anne sütü kişiye özel olmasının yanı sıra emzirmenin dışında bir takım işlemler yapıldığında önemli bileşenleri ölmekte ve besleyici özelliklerini büyük ölçüde kaybetmektedir. Sütün sağımı sırasında birçok mikrop, virüs ve bakteri karışabilmekte bunun yanında ısı ve nem gibi harici etkenlerde alınan anne sütünü olumsuz etkilemektedir. Hijyen koşulları açısından sağlıklı yürütülmesi çok zor olan Süt Bankası Projesinin mevcut hali ile kabul edilemez olduğu görüşü dinî otoriteler tarafından da net bir şekilde dile getirilmektedir. Bunun yerine erken doğum ile dünyaya gelen bebeklerin diğer risk faktörleri ve sorunlarının çözülmesi gerekmektedir. Ayrıca; sütannelik konusunun sadece herhangi bir anneden süt bulmak gibi bir sağlık konusu olmadığı kabul edilmelidir. Şartları ve kurallarıyla salt teknik bir sağlık konusu olmakla birlikte sosyal bir olgu da olan sütannelik müessesesinin, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından canlandırılmasına yönelik çeşitli adımlar atılabilir. Bunun için; o Nüfus idarelerinde kimlik bilgileriyle birlikte varsa süt annenin de kayıt altına alınması, o Süt anneliğin bakanlıkça maddi destek sağlanarak özendirilmesi, o Süt anne olacakların sağlık taramalarının çok ciddi bir şekilde yapılması, o Usulsüz alım satım işlemlerine engel olmak için, süt ihtiyacı olan ile süt verebilecek tarafların veri bankalarından eşleştirilerek buluşturulması gibi çözümler düşünülmelidir. 12

Araştırma Raporu Kaynakça Arnold LDW. (1999). Use of Banked Donor Milk in the United States. Building Block for Life, PediatricNutritionPracticeGroup, Volume 23 No. 1, USA. Demirci, M.K. (2013). Anne Sütü Bankalarının Psikolojik Açıdan Değerlendirilmesi. 24.11.2013. http://www.haber5.com/ozelhaber/anne-sutu-bankasi-hakkindabilmedikleriniz Demirtaş, B. (2011). Türkiye de Anne Sütü Bankaları Olmalı mı? Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 14: 1,29.11.2013. http://edergi.atauni.edu.tr /index.php/hyd/ article /viewarticle/2773 Dietschi, İ. (2013). Diebesondere Bank diemilchbank. 23.11.2013. http://www.wireltern.ch/ artikel/die- besondere-bank-die-milchbank-167/ Hildebrandt A. (2011). Milchbankenhelfen Frühchenüber den Berg. 24.11.2013. http://www.welt.de/gesundheit/article%2013721665/milchbanken-helfen-fruehchen-%20l"welt Kılıç, Y. (2013). Her on Bebekten İkisi Erken Dünyaya Geliyor. 24.11.2013. http://www.zaman.com.tr/ aile-saglik _her-10-bebekten-2si-erken-dunyaya-geliyor_2168576.html Köse, S. (2013). Anne Sütü Bankası. Bilge Kadın Araştırma Merkezi. 24.11.2013. http://www.haber5.com/hyperlink "http://www.haber5.com/ozelhaber/anne-sutu-bankasi-hakkinda-bilmedikleriniz"ozelhaber/anne-sut u-bankasi-hakkinda-bilmedikleriniz Okumuş, N. (2012). Prematüre Doğum Oranı. http://www.dunyabulteni.net/? atype= haber &ArticleID=235234 Özmen, M. (2013). Yeni Akit Gazetesi. http://www.izolhaberajansi.com/saglikyasam/sut-bankasindansut-almak-ve-anne-sutu-bagislamak-ha ramdi h7285.html http://www.dindiyanat.net/fetvalar/diyanetin-anne-sutu-bankasi-fetvasi-h6838.html Serafini AB, Andre MCDPB, Rodrigues MAV, Kipnis A, Carvalho CO, Campos MRH, Monteiro EC, Martins F, Jube TFN. (2003). Microbiologicalquality of humanmilkfrom a Brazilianmilk bank. RevSaude Publica37(6) 775-779. 13