VE ŞOFBEN ZEHİRLENMELERİNE DİKKAT!



Benzer belgeler
KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMELERİ ÖNLENEBİLİR!

KARBONMONOKSİT ZEHİRLENESİ


KARBON MONOKSİT ZEHİRLENMESİ. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Toplum İçin Bilgilendirme Sunumları 2016

KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMELERİNDEN KORUNUN!!!

AKSA GAZ DAĞITIM A.Ş. ADANA BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ İÇ TESİSAT BİLGİLENDİRME AKSA GAZ DAĞITIM A.Ş.

KARBONMONOKSĠT ZEHĠRLENMELERĠ (Soba, ġofben,duman vb) ve ALINACAK ÖNLEMLER. Amasya İl Sağlık Müdürlüğü

BASINÇLI KAPLARDA MEYDANAGELEBİLECEK TEHLİKELER

ŞÖNT BACA SİSTEMLERİNİN STANDARTLARA UYGUN OLARAK İYİLEŞTİRİLMESİ ÜMİT ERTURHAN

Doğal gazın gerek çevreci gerek ekonomik gerekse verimli bir yakıt olması bu enerji kaynağına talebi artırmıştır. Ülkemizde

BACALARDAN KAYNAKLANAN KARBONMONOKSİT ZEHİRLENMELERİ VE ÖNLEME ÇALIŞMALARI

BACALAR HİZMET AMAÇLARINA GÖRE DÖRDE AYRILIR: 1-DUMAN VEYA ATEŞ BACALARI 2-HAVLANDIRMA BACALARI VE IŞIKLIKLAR 3-ÇÖP BACALARI 4-TESİSAT BACALARI

Sobalar Yansın ama Ocaklar Sönmesin. CO Zehirlenmeleri: Tesisat Projelerinin Önemi

KAMU VE TOPLUM YARARI DOĞRULTUSUNDA MESLEKİ DENETİM VE TEKNİK HİZMETLER

TS E GÖRE HERMETİK CİHAZ YERLEŞİM KURALLARI

BÖLÜM 13. BASIN BİRİMİ ÇALIŞMALARI

ENERJİ VERİMLİLİĞİ MEVZUATINDA ODAMIZIN YERİ VE GÖREVLERİ

Doğalgazın Serüveni. BURSAGAZ - Kasım 2014 M. Şükrü ÖZDEN Yasin DUMAN Mete Okan CANDER

BASINÇLI KAPLARDA MEYDANAGELEBİLECEK TEHLİKELER

ERZURUM DA HAVA KİRLİLİĞİNİ AZALTMAK İÇİN BİNALARDA ISI YALITIMININ DEVLET DESTEĞİ İLE SAĞLANMASI

ENERJİ VERİMLİLİĞİ. Etüt Çalışmaları ve Yasal Durum. Erdal ÇALIKOĞLU Sanayide Enerji Verimliliği Şube Müdürü V.

Doğal gazın hayatınızı daha da kolaylaştırması için size bu pratik bilgiler ve öneriler kitapçığını hazırladık.

MAK-TES DOĞAL GAZ ISI SİSTEMLERİ HERMETİK BACA MONTAJ KILAVUZU

Kireç Tabakası kalınlığı (mm) Enerji Tüketimindeki Artış (%)

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

TTGV Enerji Verimliliği. Desteği

SÜRDÜRÜLEBİLİR İÇ TESİSAT YÖNETİMİ

DOĞALGAZIN GÜVENLİ VE VERİMLİ KULLANIMI

Başta, Metan (CH4) ve Etan (C2H) olmak üzere çeşitli hidrokarbonlardan oluşan yanıcı bir gazdır.

Abs tract: Key Words: Ümit ERTURHAN

Kullanma Kılavuzu. Gaz Yakıtlı Özel Kazan Logano GE434 / Logano plus GB434 (Atmosferik Brülörlü) /2000 TR Kullanıcı için

ECS SERİSİ ÇELİK GÖVDELİ MERKEZİ SİSTEM KALORİFER KAZANI

YÜKSEK BĐNALARDA KALORĐFER ve SIHHĐ TESĐSAT ÖZELLĐKLERĐ

mmo bülteni þubat 2005/sayý 81 doðalgaz temin ve tüketim politikalarý raporu da basýn mensuplarýna daðýtýlmýþtýr.

Kullanma Kılavuzu. Çelik Kazan Logano SK 425 ve SE 425 Sıvı/Gaz Yakıtlı Özel Kazan /2000 TR Kullanıcı için

11 Kasım 2015 Doğalgaz İşletmeciliği, Bugünü ve Sürdürülebilir Gelecek. Şehir İçi Doğalgaz Şebekesinde Kısa İhbar Analizleri

DOĞAL GAZ YAKITLI KALORİFER KAZANI KULLANMA TALİMATI

Doğal gazın hayatınızı daha da kolaylaştırması için size bu pratik bilgiler ve öneriler kitapçığını hazırladık.

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

İçindekiler. Kombilerin Artısı Çok! Kombi Faydalı Bilgiler Premix Yoğuşmalı Kombiler Konvansiyonel Kombiler Kombi Teknik Bilgiler

Sağlık Sektörünün Olmazsa Olmazı: Tıbbi Malzeme Alt Sektörü

Güvenli Doğal gaz kullanımı

TS EN (NYS Model) Kontaksız Gaz Dedektörü Tanıtım ve Kullanma Kılavuzu

PROJE RAPORU Haziran 2009 TÜSSİDE-GEBZE

1-Kömür Kazanları : Yakma havası emilmesi kazandaki, bağlantı kanallarındaki ve bacadaki dirençlerin karşılanması baca çekişi ile gerçekleşir.

2010 YILI MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE TASARISI

/2003 TR Kullanõcõ için. Kullanma Kõlavuzu. Logano GE434 Logano plus GB434. Kullanmadan önce dikkatle okuyunuz

İçindekiler. Kombiler

BİZ KİMİZ

AirMini Serisi kw Isı Pompası Sistemleri

SOBA FELAKETLERI YASANMASIN!

Proje Adı KARBONMONOKSİT UYARICI VE ÖNLEYİCİ SİSTEM. Proje Grubu ZEHİRSAVAR. Proje Grubu Üyeleri Bayram ŞAŞİ Abdullah EĞDEMİR Hayriye ÇAVUŞOĞLU

AirMini kw Serisi Isı Pompası Sistemleri

ENERJİ YÖNETİMİ ve POLİTİKALARI

BACALAR, BACA YANGINLARI, SEBEPLERİ VE ÖNLENMESİ. Mak. Müh. Doğan ÖZDEMİR

TÜRKİYE DE DEPREM GERÇEĞİ

Bacaların Düzenlenmesi ve Yapım Kuralları Bacalar özellikle iç duvarlarda düzenlenmelidir. Bacanın iyi çekmesi; baca içindeki hava yoğunluğunun dış

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

ÖLÜME YOLAÇAN MADEN KAZASI HAKKINDA TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASININ BÖLGEDE

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 58

- GSP 3 Gaz Dedektörü - GSP3-flex

Rakamlarla 2011'de Türkiye Ekonomisi

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ

AirMini kw Serisi Isı Pompası Sistemleri

KARBONMONOKSİTE (CO) KARŞI DAHA GÜVENDE OL

KULLANMA VE BAKIM KİTABI

Kare barkodu Tarayınız! Kolay Hızlı Ekonomi BİNA İÇİ DOĞALGAZ TESİSATLARI İÇİN ESNEK ÇÖZÜMLER. Nasıl Çalıştığını öğrenmek için:

AKM-F-193 / / Rev:00

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

DOĞAL GAZ BACA UYGULAMALARI

1. Doğalgaz nedir? 2. Doğalgaz nasıl oluşur?

İÇİNDEKİLER SUNUŞ DOĞAL GAZ NEDİR? ÖZELLİKLERİ NELERDİR? DÜNYADA VE TÜRKİYE DE DOĞAL GAZ...4

MAKALE / ARTICLE. Erkan AVLAR, 1 Ezgi KORKMAZ 1. Key words: MEGARON 2009;4(1):61-68

APARTMANLAR KONTROL FORMU

Isıtma kapasitesi: Döküm demir eşit ve etkili bir ısı verir. Hem radyant hem de konveksiyonel ısı ihtiyaçlarına uygun olarak sobalar üretir.

Türkiye Ekonomisindeki Son Gelişmeler

Kullaným talimatlarý SETÜSTÜ OCAK. Ýçindekiler

MECLİS TOPLANTISI. Ender YORGANCILAR Yönetim Kurulu Başkanı

/2000 TR Kullanıcı için. Kullanma Kılavuzu. Fonksiyon modülü FM 445. Kullanmadan önce dikkatle okuyunuz

Yangın Söndürme Sistemleri-2

YANGIN ALARM SĐSTEMLERĐ MODERN ALGILAMA VE UYARI TEKNĐKLERĐ

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Ağustos 2012, No: 38

basında odamız Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007 Eylül 2007

Kullanım kılavuzunuz AEG-ELECTROLUX EHG7835X

Elektrikli Cihazlarla Çalışma Kuralları...

Türkiye Ekonomisinde Dönüşüm

Gazlı şofben Elektrikli şofben Termosifon

mmo bülteni kasım 2006/sayý 102

Tasarruflu Doğal gaz kullanımı

Kalorifer Tesisatı Proje Hazırlama Esasları. Niğde Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü

Kusursuz bir onarım ancak cihazın tamamı gerekli olduğu her zaman zarar verilmeden sökülebiliyorsa mümkündür.

1-Kömür Kazanları : Yakma havası emilmesi kazandaki, bağlantı kanallarındaki ve bacadaki dirençlerin karşılanması baca çekişi ile gerçekleşir.

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

GÖSTERGELER YABANCI HAREKETİ:

EKONOMİK GÖRÜNÜM RAPORU

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

Kalorifer Tesisatı Proje Hazırlama Esasları. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü Doç. Dr.

BASIN ÇALIŞMALARI. Meslek Alanlarımızla İlgili Yanlış Uygulamalar ve Şube Çalışmalarının Basında Yansıması

FRİTÖZ KULLANMA KILAVUZU FRİTÖZÜ ÇALIŞTIRMADAN ÖNCE LÜTFEN DİKKATLİCE OKUYUNUZ

TÜRKİYE NİN CARİ AÇIK SORUNU VE CARİ AÇIĞIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ SEDA AKSÜMER

Transkript:

MMO Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Anadolu Ajansı na kombi, şofben, soba montaj ve kullanımındaki sorunlardan kaynaklanan baca, bacagazı-karbonmonoksit zehirlenmelerine karşı alınması gereken önlemlere ilişkin 6 Aralık 2009 tarihinde bir açıklama yaptı... SOBA VE ŞOFBEN ZEHİRLENMELERİNE DİKKAT! Bilindiği gibi geçen yılbaşı gecesi Ankara Çankaya Birlik Mahallesi ndeki bir apartman dairesinde oluşan doğal gaz kazasında yedi gencimiz yaşamını kaybetmiş, dört vatandaşımız da rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmıştı. Bu olayın yaşandığı dairede kullanılan kombi, bacalı bir kombiydi. Heyetimizin olay yerinde yaptığı ilk incelemeye göre kazanın ana nedeni, karbonmonoksit gazının baca kanalıyla dış ortama gönderilmesini sağlayan kombi ve baca arasındaki alüminyum esnek borunun birçok yerinden yırtık ve delik olması nedeniyle yanma gazlarının bacaya tam olarak iletilemediği, bu nedenle yanma gazlarının daire içerisine yayılması idi. Ancak, baca gazı emniyet düzeneği üzerinde herhangi bir inceleme yapılamadığı için bu düzeneğin görev yapıp yapmadığı hususu boşlukta kalmıştı. Bu hususun mahkeme süreçlerine yansıdığını umuyoruz. Diğer yandan karbonmonoksit zehirlenmeleri yalnızca şofben ve kombi kaynaklı olmayıp, soba kaynaklı da yaşanmakta; özellikle yoksul ve soba ile ısınan yurttaşlarımız yine baca kaynaklı olarak her yıl çok sayıda zehirlenme sonucu yaşamını kaybetmektedir. Aşağıdaki bilgiler, her üç zehirlenme durumuna ilişkin önlemleri kapsamaktadır. Karbonmonoksit Zehirlenmelerinin Nedenleri CO (Karbonmonoksit) zehirlenmesi genel olarak fosil yakıt dediğimiz kömür, petrol ürünleri, odun, doğal gaz vb. yakıtların yeterli derecede hava olmadığı zaman eksik oksijenle yanmasından kaynaklanmaktadır. Bu durumda yanma ürünü olarak karbondioksit yerine karbonmonoksit gazı oluşmaktadır. Karbonmonoksit çok zehirli bir gazdır. Yetişkin bir insan, yarım saat boyunca yüzde 1 oranında CO içeren bir odada kapalı kalırsa kısa sürede yaşamını yitirmektedir. Bu gaz havadan hafiftir, dolayısıyla duvar ve döşemelerdeki en küçük açıklıklardan, çatlak ve deliklerden komşu mahallere yayılabilmektedir. Renksiz, kokusuz ve tatsız olduğu için insan tarafından fark edilememektedir. Bu gaz solunum yoluyla akciğerlerimize gelerek burada temizlenen kana yapışmakta ve kanın vücudumuza oksijen taşımasını engellemektedir. Zehirlenmeye ve ardından da ölüme neden olmaktadır. Karbonmonoksit Zehirlenmesinin Belirtileri Uyku hali, baş ağrısı, baş dönmesi, mide bulantısı, bilinç bulanıklığı, genel bitkinlik ve halsizlik yapar. Fark edilince hasta hemen açık havaya taşınmalı, suni teneffüs yapılmalı ve acil olarak 112 aranmalıdır. Isıtma Amaçlı Cihazlarda Karbonmonoksit Zehirlenmesinin Temel Nedenleri Soba, şofben, kombi gibi bacalı ısıtma cihazlarından kaynaklı CO zehirlenmeleri genellikle; 1. Standart dışı baca uygulamaları, 2. Baca temizliğinin yapılmaması, 3. Yakma cihazlarının bulunduğu ortama yeterli hava girişinin sağlanmaması, 4. Soba, kombi, şofben, kat kaloriferi gibi cihazların ehil olmayan kişilerce tekniğine aykırı olarak montajının yapılarak devreye alınması, 5. Yakma cihazlarının yıllık bakım ve kontrollerinin yapılmaması. CO zehirlenmeleri ile kömürlü soba ve katalitik, yani bacasız LPG li veya gazyağlı cihazlar kullanılan evlerde daha sık karşılaşılmaktadır. Her yıl yüzlerce vatandaşımız hatalı soba ve katalitik cihaz kullanımından kaynaklı yaşamlarını yitirmektedir. Yine yakıt olarak LPG kullanılan şofbenlerde de hatalı montaj ve kullanımdan kaynaklı onlarca insanımızı kaybediyoruz. 62

Doğal gazlı cihazlarda ise ölümlü kazalar diğer yakıtlara göre nispeten düşüktür. Çünkü yürürlükteki mevzuat uyarınca doğal gaz iç tesisatları yetkili bir makine mühendisinin tam zamanlı olarak çalıştığı, gaz dağıtım şirketlerinin yetkilendirdiği ve kayıtlarını tuttuğu firmalarca yapılmaktadır. Firmaların hazırladığı projeler gaz dağıtım firmalarınca onaylanmakta, tesisatın montajını müteakip tesisatın son kontrolleri ve testleri gaz dağıtım şirketlerince yapılmakta ve gaz kullanımına sonuç olumluysa izin verilmektedir. Ancak tesisat devreye alındıktan sonra periyodik denetimler ve kontrolleri içeren açık bir düzenleme bulunmaması nedeniyle kullanım hataları, bakım eksikliği, tesisatta sonradan izinsiz değişiklik yapılması vb. nedenlerle bu cihazlarda da ölümlü kazalarla karşılaşılabilmektedir. Bacalarda Dikkat Edilecek Hususlar Baca, yanma ürünlerini ve zararlı gazları emniyetli bir şekilde atmosfere atmaya yarayan bir ısıtma sistemi elemanıdır. 1. Bacalar standartlara uygun yaptırılmalı, baca gazlarının soğumasını azaltmak, baca tepmesini önlemek ve hava şartlarının etkisini azaltmak için bacalar mutlaka yalıtılmalıdır. 2. Baca duvarı et kalınlığı en az 10 cm olmalıdır. 3. Baca malzemesi olarak delikli tuğla kullanılmamalı, dolu baca tuğlası, seramik malzeme veya paslanmaz çelik bacalar tercih edilmelidir. 4. Baca çevresinde türbülans oluşmaması için baca herhangi bir engelden (yüksek bina, ağaç gibi) en az 6 m uzakta olmalıdır. 5. Baca gazının soğuyarak sızmasını önlemek için baca üzerinde yarık ve çatlak olmamalı, baca iç yüzeyi pürüzsüz olmalıdır. 6. Rüzgârlı havalarda baca tepmesini ve yağmur suyunun baca içini ıslatmasını engellemek ve kuşlar, ağaç yaprakları vb. şeylerin bacanın içine girmesini önlemek için bacada baca şapkası olmalıdır. 7. Yangın emniyeti ve çevresindeki engellerden etkilenmemesi için bacaların, çatının en tepe noktasından itibaren yüksekliği en az 50 80 cm, bacanın çatının alt seviyesinden yüksekliği ise en az 1 metre olmalıdır. 8. Duman gazları akış hızının her noktada aynı olması için bacaların kesit alanı her noktada aynı olmalıdır. Baca çapının en az 13 cm olmasını tavsiye ediyoruz. 9. Baca yüksekliğinin yeterli olması, baca çekişini iyileştireceğinden etkili baca yüksekliği tek katlı binalarda ve çok katlı binaların en üst katında en az 3,5 m olmalı ve alev kopmasını engellemek için en fazla 5 m yi geçmemelidir. 10. Isıtma cihazlarının bağlı olduğu bacalara hiçbir şekilde aspiratör vb. başka bir cihaz bağlanmamalıdır. Konutlarda Doğal Gazın Kullanımına İlişkin Bilgiler Konutlarımızda doğal gazı ısıtma, sıcak su eldesi ve pişirme amaçlı kullanıyoruz. Isıtma amaçlı cihazlar merkezi ısıtma için kazan, ferdi ısınma için doğal gaz sobası ve kombi cihazlarıdır. Pişirme amaçlı cihazlar ise fırın ve ocaklardır. Kombiler ikiye ayrılmaktadır: 1. Hermetik kombiler: Bu cihazlar yanma için gerekli havayı dış ortamdan alıp, yanmış gazı tekrar dış ortama veren cihazlardır. 2. Bacalı kombiler: Yanma için gerekli havayı bulundukları ortamdan alıp, yanmış gazları uygun bir baca vasıtasıyla dışarı atan cihazlardır Güvenli Doğal Gaz Kullanımı İçin Yapılması Gerekenler 1. Ülkemizde doğal gaz dağıtımı, Doğalgaz Piyasası Yasası uyarınca gaz dağıtım şirketlerince yapılmaktadır. Doğal gazın standartlara uygun, sağlıklı ve güvenli bir şekilde tesis edilmesi ve kullandırılmasından öncelikle bu şirketler sorumludur. Bu nedenle doğal gaz tesisatları bu kurumlarca yetkilendirilen firmalara yaptırılmalıdır. 2. Doğal gaz idarelerince test ve kabulleri yapılmamış tesisatlar kesinlikle kullanılmamalıdır. 3. Yürürlükteki mevzuata göre doğal gaz işleri yapan firmalar mutlaka MMO dan yetki almış bir makine mühendisini çalıştırmak zorundadır. Odamızca bu mühendislerin yapmış olduğu projeler her proje bazında mesleki denetimden geçirilmektedir. Bu firmalar tarafından yapılan projeler üstünde Oda mesleki denetiminden geçtiğine dair ibare ve mühür mutlaka aranmalı, firma uyarılmalı ve bu durum Odamıza bildirilmelidir. 4. Doğal gaz cihazların devreye alınması mutlaka yetkili servisler tarafından yapılmalıdır. 5. Cihazların yıllık periyodik bakımları mutlaka yaptırılmalıdır. Bakımlar sadece ilgili ürünlerin yetkili servislerince gerçekleştirilmelidir. Bakım sonrasında yetkili 63

firmadan mutlaka bakım tutanağı imzalı ve kaşeli olarak temin edilmelidir. 6. Doğal gaz kullanımına geçtikten sonra da yaptırılması gereken bir tesisat tadilatı söz konusu olduğunda yetkisiz kimselere, projesiz ve onaysız tadilat yaptırılmamalıdır. Bu hem güvenli hem de yasal değildir. 7. 1 m³ doğal gazı yakmak için 10 m³ hava kullanılır. Bu nedenle bacalı cihazların bulunduğu mekânların havalandırılması çok önemlidir. Bu bakımdan bacalı cihazların bulunduğu ortamlardaki havalandırma menfezleri kesinlikle kapatılmamalı, sürekli açık ve temiz tutulmalıdır. 8. Doğal gaz tesisat boruları işlevi dışında elektrik topraklaması, çamaşır askısı olarak veya başka amaçlar için kesinlikle kullanılmamalıdır. 9. Doğal gaz cihazları, bağlantı yerlerinden gaz sızıntısı yapabileceğinden temizlik vb. nedeniyle yerinden oynatılmamalıdır. 10. Doğal gaz hava ile yüzde 5 ila 15 oranında karıştığı anda patlayıcı özelliği olan bir gazdır. Herhangi bir elektrik kıvılcımını önlemek için doğal gaz borularının geçtiği mahalde kesinlikle çıplak elektrik kablosu bulunmamalıdır. 11. Elektrik tesisatları mutlaka topraklanmış olmalıdır. 12. Doğal gaz boruları mutlaka açıkta olmalı; üzerleri dolap, lambri vb. malzemelerle kapatılmamalıdır. 13. Bacalı doğal gaz cihazlarında cihaz davlumbazının üzerinde baca tepmesi esnasında cihazın otomatik olarak gazını kesen bir düzenek mevcuttur. Bu sensör kesinlikle iptal edilmemeli ve periyodik bakımlarda yetkili servislerce kontrol edilmelidir. Özellikle 2000 yılı öncesinde doğal gaz kullanımına geçen aboneler bu düzeneğin cihazlarında bulunup bulunmadığını servislere kontrol ettirmeli, yoksa bu düzenek bacalı cihazlara ilave edilmelidir. 14. Doğal gazlı bacaların cihazları yılda en az bir kez itfaiyelere veya itfaiyelerin yetkilendirdiği firmalara temizletilmelidir. Bir metreküp doğal gaz yandığı zaman iki metreküp su buharı oluşur. Çıkan bu su buharı zamanla baca sıvalarını ve tuğlalarını eriterek dökülmelere, dolayısıyla baca tıkanmalarına sebep olmaktadır. 15. Bir dairede aynı bacaya kesinlikle iki cihaz bağlanmamalıdır. Mutfaklarda birisi şofben veya kombi için diğeri aspiratör için mutlaka iki ayrı baca bulunmalıdır. İki ayrı baca yoksa kesinlikle bacalı aspiratör kullanılmamalı, filtreli aspiratör kullanılmalıdır. Sıcak su eldesi için LPG li şofben kullanan daire sahipleri de bu hususa dikkat etmelidir. 16. Apartman yöneticileri binadaki tüm katları kontrol ederek böylesi bir yanlış uygulamayla karşılaşırlarsa gaz dağıtım şirketini mutlaka haberdar etmelidir. Çünkü bir dairedeki hatalı uygulama, aynı kolon üzerindeki tüm cihazları etkileyecek ve baca çekişinin azalmasına ve baca gazı tepmelerine neden olunabilecektir. 17. Doğal gazlı bacalı cihazların bacalara bağlandığı esnek borunun cihazla bağlantılı olduğu çevre tamamen alüminyumlu folyo bant ile izole edilmeli, bu boru baca içerisine en fazla 3 4 cm kadar girmeli, boru ile baca arasındaki boşluklar alçı ile sıvanmalı, baca borusu yırtık ve delik olmamalıdır. 18. Atık gaz borusu olarak, çok çabuk deforme olan esnek alüminyum bağlantı malzemesi kullanılıyorsa bu bağlantı esnek çelik borularla değiştirilmelidir. 19. Bacalı cihaz kullanan abonelerin havadaki karbonmonoksit oranını ölçerek alarm veren cihazları kullanması baca gazından kaynaklı zehirlenmeleri büyük ölçüde önleyecektir. Yine gaz kaçağında ya da mutfak fırını gibi cihazların vanaları açık unutulduğunda alarm veren düzeneklerin kullanılması doğal gazdan kaynaklı yangın ve patlamaları büyük ölçüde engelleyecektir. 20. Ülkemizde doğal gaz kullanımına Ankara dan başlayarak 1988 yılında geçilmiştir. Ancak 2002 yılına kadar doğal gaz baca standartları imar mevzuatımıza tam anlamıyla yansıtılamamıştır. Bu nedenle öncelikle 2002 yılından evvel gaz verilmiş binalardan başlanarak gaz dağıtım şirketleri veya yetkilendireceği kuruluşlar eliyle tüm bacalı cihazların emniyet donanımları, bacaların kullanıma uygun olup olmadığı tespit edilmeli, eksikliklerin giderilmesi sağlanmalı, standart dışı ve risk içeren tesisatların kullanımına izin verilmemelidir. Karbonmonoksit ve Doğal Gaz Dedektörünün Sahip Olması Gereken Özellikler Karbonmonoksit gazının ortamda belirli bir seviyeye ulaşması veya herhangi bir gaz kaçağı durumunda alarm veren sensörler mevcuttur. Bu aygıtların kullanımının yaygınlaştırılması ve zorunlu hale getirilmesi, bu tür acıları yaşamamızın büyük ölçüde önüne geçecektir. Ancak bu cihazları seçerken ve montajında dikkat edilmesi gereken hususlar bulunmaktadır. Öncelikle bu cihazlar TS EN 64

50291 TS EN 50270 ve TS EN 50194 standartlarına uygun olmalıdır. Ayrıca cihazların CE işaretli ve TSE belgeli olmasına tüketiciler azami dikkat göstermelidir. Ancak EPDK tarafından çıkarılacak çerçeve bir düzenlemeyle, gerek karbondioksit gerekse doğal gaz kaçak dedektörlerinin bacalı doğal gaz kullanılan konutlarda zorunlu hale getirilmesi çok daha büyük bir önem taşımaktadır. Teknik Açıklama a) CO dedektörleri: Ortamdaki karbonmonoksit konsantrasyonu 50 ppm nin üzerine çıktığında insan sağlığı için tehlike arz etmekte, 100 ppm nin üzerine çıktığında kişileri komaya sokacak kadar etkili olmaktadır. Ortamdaki karbonmonoksit konsantrasyonu 400 ppm den fazla olur ve müdahale etmede gecikilirse ölümle karşılaşılabilmektedir. Bu nedenle CO alarm cihazları, ortamdaki CO konsantrasyonu 50 ppm yi geçtikten sonra yüksek sesle alarm (3,0 metrede 85 db) ve ışıklı ikaz verecek şekilde tasarlanmaktadır. Doğrudan 220V şehir şebekesine bağlanabilen ya da 9V batarya ile çalışan tipleri mevcuttur. Hem şehir şebekesine bağlanabilen hem de elektrik kesintisinde bataryayı devreye sokarak kesintisiz bir şekilde hizmet sunabilecek dedektörler de bulunmaktadır. Yarı iletken sensörlü ya da elektrokimyasal sensör kullanılan tipleri bulunmaktadır. Reset düğmesine basılarak çalışıp çalışmadığı kullanıcı tarafından belirli periyotlarla test edilen tipleri olduğu gibi ayda bir otomatik olarak kendi kendini kontrol eden tipleri de bulunmaktadır. CO dedektörü tavan seviyesinden 0 40 cm aşağıya yerleştirilmelidir. Bu cihazlar TS EN 50291 TS EN 50270 ve TS EN 50194 standartlarına uygun olmalıdır. b) Doğal Gaz Dedektörü: Ortamdaki doğal gaz konsantrasyonu yüzde 5 ila 15 arasında bulunduğunda doğal gaz patlayıcı bir özellik taşımaktadır. Bu cihazlar ortamdaki gaz konsantrasyonu patlama seviyesinin yüzde 5 ine ulaştığında yüksek sesle alarm (3,0 metrede 85 db) ve ışıklı ikaz vererek kullanıcıyı uyarmaktadır. Genellikle yarı iletken tipi sensörler kullanılmaktadır. Bu cihazlar Oda tavanından en fazla 0 40 cm aşağıya monte edilmelidir ve TS EN 50194 standartlarına uygun olmalıdır. a. Bu cihazları satın alırken CE işareti taşımasına, garanti ve kalite belgeleri haiz olmalarına mutlaka dikkat edilmelidir. Çoğu ithal olan bu cihazların piyasa gözetim ve denetiminden kalite ve yeterliliğinin kontrolünden Sanayi Bakanlığı sorumludur. Bu cihazlarla ilgili herhangi bir sorunla karşılaşıldığında Bakanlık mutlaka haberdar edilmelidir. b. Cihaz seçiminde gaz dağıtım şirketlerine büyük görev düşmektedir. Gaz dağıtım şirketleri yetki alanları içerisinde kullanılacak bu tür cihazlara mutlaka onay vermeli ve bu konuda tüketicinin mağdur olması önlenmelidir. c. Makina Mühendisleri Odası olarak EPDK tarafından çıkarılacak çerçeve bir düzenlemeyle gerek karbondioksit gerekse de doğal gaz kaçak dedektörlerinin bacalı doğal gaz kullanılan konutlarda zorunlu hale getirilmesini önermekteyiz. Gaz Kokusu Hissedildiğinde Yapılması Gerekenler Doğal gaz kokusuz bir gaz olmasına rağmen herhangi bir kaçak ve sızıntıda fark edilebilmesi için kokulandırılır. Kaçak halinde sarımsak kokusuna benzer bir koku yayar. Konut ve iş yerinde doğal gaz kokusu hissedildiğinde, konut içinde veya apartmanınızda gaz kokusu duyulduğunda; 1) Bütün gaz vanaları kapatılmalıdır. 2) Kokunun hissedildiği ortamda bütün pencere ve kapılar açılarak havalandırılmalıdır. Gaz kaçağı az olsa da önemsenmelidir. 3) Hiçbir elektriksel alet açılmamalı veya kapatılmamalıdır. 4) Sigara içilmemeli, çakmak veya kibrit kullanılmamalıdır. 5) Telefon kullanılmamalıdır. Gaz kaçağı bina dışından bir telefonla 187 ye bildirilmelidir. 6) Asansör kullanılmamalıdır. TMMOB Makina Mühendisleri Odası olarak her kış döneminde bacalı cihazların kullanımında dikkat edilecek hususlar konusunda kamuoyunu bilgilendirmeye ve bir toplumsal bilinç oluşturmaya çalışıyoruz. Kış mevsimine girildiği şu günlerde yurttaşlarımızı Anadolu Ajansı aracılığıyla gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz. Ayrıca Doğalgazın Konutlarda Güvenli ve Verimli Kullanım Kılavuzu, Bacalı Cihazların Güvenli Kullanım Kılavuzu ve Soba ve Şofben Zehirlenmelerine Dikkat isimli broşürlerimize Odamızın www.mmo.org.tr adresli web sitesinden de ulaşılabileceği bilgisini belirtmek isteriz. 65

TÜRKİYE SÜREKLİ ZAM REJİMİNE GİRDİ: BÜTÇENİN KARA DELİKLERİ HALKA FATURA EDİLECEK! MMO Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, 2010 yılı Merkezi Yönetim Bütçesi üzerine yazılı bir açıklama yaparak, yılbaşından itibaren 2009 yılı bütçe açığının ve 2010 bütçesinin kara deliklerinin halka fatura edileceğine dikkat çekti. 2010 Bütçesi, genel gerekçesinde belirtilen Makroekonomik istikrar, sürdürülebilir kalkınma, dışsal şoklara karşı ekonominin dayanıklılığını artırmak, kamu harcamalarının kalitesinin artırılması, halkımızın hayat standardının yükseltilmesi, eğitim, sağlık ve sosyal nitelikli, büyümeyi ve istihdamı destekleyen harcamalar yapma özelliklerinden yoksundur. Kamu çalışanlarının maaşlarına yalnızca yüzde 5 artış öngörülen 2010 bütçesinin temel parametreleri; çalışanlar, sanayi ve ülkemiz çıkarlarının aleyhine bir içerikle belirlenmiştir. Bilindiği gibi 2009 bütçesinin genel gerekçesinde de benzer belirlemeler yer almış; ama bütçe açığı bu söylemlere karşın rekor düzeye ulaşmış, uygulamalar tersi bir yönde gerçekleşmiştir. 2010 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu na göre, toplam bütçe harcamaları 286,9 milyar TL, gelirler de 236,7 milyar TL olarak belirlenmiştir. 50,1 milyar TL ile yüzde 23,61 oranında açık öngörülen bütçenin en önemli gideri, son yılların aşırı borçlanmasından kaynaklanan ve 58,8 milyar TL ile bütçenin yüzde 27,67 sine tekabül eden faiz ödemeleridir. 2010 dış ticaret açığı ise 45,5 milyar dolar olarak öngörülmüştür. Fatura Halka Ödettirilecek Bütçe açığı, dış ticaret açığı, faizi giderlerinin yüksekliği, üretimdeki gerilemeye tekabül eden ihracat ve ithalattaki reel gerileme, kriz ve ekonomideki durgunluk koşulları hükümet tarafından yatırımcı bir politikayla karşılanmamış, esasen vergi gelirlerinde artışa yönelinmiştir. 2010 bütçe giderlerinde yüzde 7,6 gelirlerinde ise yüzde 18,2 oranında artış öngörülmüştür. Bu artış zamlar yoluyla tamamen halka fatura edilecektir. Vergi gelirlerinin 212,5 milyar TL olarak öngörüldüğü bütçede 13 milyonu aşkın çalışandan alınacak 42,9 milyar TL gelir vergisi, 2009 a göre yüzde 10 artış ile yine en yüksek bütçe gelirini oluşturmaktadır. Özelleştirmeler nedeniyle sürekli düşürülen kurumlar vergisi ise ancak 20 milyar TL yi bulmaktadır. Gelir vergisi, kurumlar vergisi ve 4,5 milyar TL mülkiyet üzerinden alınan vergilerin toplamı yüzde 31,8 e tekabül etmektedir. Fakat yalnızca KDV (37,8 milyar TL) ile ÖTV (54,7 milyar TL) gelirleri, doğrudan vergileri aşarak yüzde 43,5 e ulaşmaktadır. Dolaylı vergilerin toplamı ise 68,2 ile çok yüksek bir düzeydedir. 2010 da KDV artış oranı yüzde 19, ÖTV artış oranı yüzde 31,6 olarak gerçekleşecektir. ÖTV KDV artışları 2011 de 99,8 milyara, 2012 de 108 milyar TL ye çıkarak sürecektir. Kısacası önümüzdeki üç yıl boyunca petrol ve doğal gaz ürünleri, motorlu taşıt araçları, alkollü içkiler, tütün mamulleri, kolalı gazozlar, dayanaklı tüketim malları ve diğer mallar, banka ve sigorta muameleleri, şans oyunları ve özel iletişim vergisinde sürekli zam yoluyla artışlar yaşanacaktır. Bu sürekli zam rejimi anlamına gelmektedir. Yalnızca 2010 da yaşamın her alanına uzanan petrol ve doğal gaz ürünlerine yapılacak zam oranı yüzde 26,2, tütün mamullerine ise yüzde 41,5 tir. Milli Eğitim Bakanlığı na ayrılan payın yüzde 9,8, Sağlık Bakanlığı na ayrılan payın yüzde 4,8 ile yerinde saydığı; KOBİ leri Destekleme ve Geliştirme İdaresi Başkanlığına 360 milyon TL, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı na 59 milyon TL, EİE ye 49 milyon TL gibi düşük miktarların ayrıldığı bütçede Diyanet İşleri Başkanlığına ayrılan payın (2,6 milyar TL), Sanayi ve Ticaret, Enerji ve Tabii Kaynaklar, Bayındırlık ve İskan Bakanlıklarının toplam bütçelerinden (1,8 milyar TL) fazla olması çok düşündürücüdür. Diğer yandan sanayileşme ve kalkınma gereklerinin tam tersi bir şekilde, bütçe giderlerinde sabit sermaye ya- 66

tırımları için ayrılan pay 22,6 milyar TL dir. Her zaman olduğu gibi bu yatırımların yapılıp yapılmayacağı ayrı bir sorundur. Daha önemlisi yatırımların bir kısmı özelleştirmelere altyapı düzenlemesi amacıyla, bir kısmı da hizmet sektörlerine yapılmaktadır. Yatırımlara ayrılan pay 1980 lerde ortalama yüzde 20, 2000 de yüzde 16 iken 2010 bütçesinde yüzde 7,8 e düşmüş olması, üzerinde ayrıca düşünülmesi gereken bir konudur. Kamu sabit sermaye yatırımları oranı ise yüzde 4,3 olarak belirlenmiştir ve kamunun artık sanayiye yatırım yapmadığı, özelleştirmelerle bu alandan çekildiği bilinmektedir. İmalat sanayi yatırımlarında kamu sektörü payı 1998 de yüzde 2,7 olarak gerçekleşirken günümüzde binde 7 ye düşmüş olması sanayinin bütçeler dışında ayrıca bir planlama, kalkınma konusu olarak ele alınmasını gerektirmektedir. Ekonomik Sosyal Bunalım Derinleşecek Esnek istihdam biçimlerinin yaygınlaştırılacağı, özelleştirmelere devam edileceği, kamunun elektrik dağıtımı ve şeker üretimi alanlarından tamamen çekileceği, telekomünikasyon ve liman işletmeciliğindeki payının azaltılacağının belirtildiği bütçede toplumsal gereksinimler gözetilmemiştir. Finansmanını emekçilerin karşıladığı bütçe, yine emekçilerin düşük ücretleri ve tasarruflarına bağlı kılınarak zamlar ve kemer sıkma politikalarını öngörmektedir. Kısacası bütçenin temel parametreleri, Türkiye nin sorunlarının ekonomik sosyal bunalım yönünde derinleşeceğini göstermektedir. Oysa emekten, sanayileşmeden yana bir Türkiye ve bütçe mümkündür. Bunun için IMF, DB, DTÖ vb. uluslararası finans kuruluşlarının dayattıkları yapısal uyum programlarını reddedecek, kamuyu küçülten özelleştirmeleri durduracak; devletin ekonomideki yönlendiriciliğini artıracak; planlama, kalkınma, sanayileşme, istihdam ve toplumsal refah yönelimini benimseyecek bir iradeye gereksinim duyulmaktadır. Türkiye nin önünde başka bir seçenek bulunmamaktadır. Sanayileşme, kalkınma ve halk için bütçe! Tek doğru politika budur. Emin KORAMAZ TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı EMİN KORAMAZ DAN YENİ YIL MESAJI: MESLEK ALANLARIMIZI KORUMA MÜCADELEMİZ SÜRECEK Oda Yönetim Kurulu adına 2010 yılının sanayileşen, hakça bölüşen demokratik bir Türkiye yürüyüşümüzde bizleri özlemlerimize yaklaştıran bir yıl olması ve esenlik dilekleriyle bütün üyelerimizin yeni yılını kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Sayın Üyemiz, Ülkemiz önemli gelişmelerle dolu 2009 yılını geride bırakarak yeni bir yıla girmektedir. Kriz, özelleştirmeler, işten çıkarmalar, rekor işsizlik, kapanan iş yerleri, yoksulluk, gıda, doğal gaz, elektrik ve ulaşıma yapılan zamlar ve ücretlerdeki reel gerileme 2009 a damgasını vuran başlıca ekonomik gelişmeler olmuştur. 2010 mali yılı merkezi bütçesinin bu sorunları daha da büyütecek bir yapıya sahip olması, yeni zamlar, özelleştirmeler öngörülmesi ve üretim-yatırım gerekliliklerinden uzak olması, mevcut sorunların daha da derinleşeceğini göstermektedir. 24 Ocak 1980 ekonomi kararları ile uygulamaya sokulan yeni liberal serbestleştirme programları sonucu ülkemizin artan dışa bağımlılığı, sanayi, enerji, tarım, su, yer altı ve yer üstü zenginliklerimize yönelik kamusal koruma şemsiyesinin kaldırılmasının toplumsal yaşamda biriktirdiği olumsuzluklar bugün daha fazla yüzeye çıkmaya başlamıştır. IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü, Gümrük Birliği ve Avrupa Birliği anlaşmaları, IMF ile yapılan 10 yıllık Yakın Takip Anlaşması ve 2001 de uygulanmaya başlanan Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı gerçekte ülkemizi çok zayıflatmış, sanayi ve tarımda büyük tasfiyeler yaşanmıştır. Türkiye küresel krize bu koşullarda kendi birikmiş ekonomik kriz ögeleriyle katılmıştır. Şimdi sorun, Türkiye nin kaynaklarının yeni borç, faiz ödemeleri ile heba edilmesi, bu durumun yol açtığı mali sıkıntıların vergiler ve zamlarla topluma ödettirilmesidir. 67

Bugün Türkiye, yem, gübre, et-balık, süt ve süt mamülleri, gıda, çay, çimento, kâğıt, orman ürünleri, demir-çelik, petro-kimya, tütün, enerji, imalat, makina-imalat, tekstil, bakır sanayilerinde kamu işletmeciliğinden yoksun kalmış durumdadır. Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluşundan bu yana yaratılmış olan bütün iktisadi kazanımların tasfiyesini içeren bu alanlardaki serbestleştirmeler, yapılan ve yapılacak olan zamların başlıca nedenidir. Bugün TEKEL işçilerinin yaşadığı sorunlar, meslek alanlarımızı da içeren, meslektaşlarımızın da yüz yüze kaldığı, TÜİK in resmi rakamlarıyla her dört kişiden birinin işsiz olması ülkemizin dramatik gerçeklerine işaret etmektedir. Çalışma yaşamı ve toplumsal yaşamın gereken standartlardan uzak olması, bu gerçeklerle bütünlenmektedir. Tuzla tersanelerindeki sürekli iş cinayetleri, Bursa da bir madende gerçekleşen grizu patlaması sonucu yaşanan ölümler, hastanelerdeki bebek ölümleri, baca gazı zehirlenmeleri, kazan patlamaları ve benzeri binlerce olgu, Oda olarak bizim meslek alanlarımızdan hareketle toplumsal yaşamın belirli standartlara kavuşturulması yönündeki çabalarımızın ne kadar yerinde olduğunu göstermektedir. Değerli Meslektaşlarım, Toplumsal kazanımlarımızda da büyük sorunlar ve gerilemeler söz konusudur. Laiklik modern toplumsal yaşamın güvencesi olmaktan çıkmış, cemaat ağları sanayileşmekalkınma-istihdam ve sosyal devlet gerekliliklerinin önüne geçmiştir. Diğer yandan farklı etnik kökenlerden insanların tek çatı altında bir arada kardeşçe yaşama koşulları ABD nin Irak ve Orta Doğu politikalarıyla daha sorunlu bir hale gelmektedir. Uluslararası düzlemde ABD nin Orta Doğu daki kanlı siyaseti sürmekte, yeni işgal planları gündeme gelmektedir. Obama yönetiminin İran ve Pakistan a yönelik emelleri Hükümet ile yapılan son asker pazarlığıyla bir kez daha gündeme gelmiştir. Değerli Meslektaşlarım, Yarım yüzyılı aşkın bir tarihi olan Odamız, bütün bu koşullara karşın örgütlülük seviyesi ve kurumsal altyapıyı güçlendirme çalışmalarını sürdürmekte, ülkemiz sanayisi ve halka hizmet sunan kamusal nitelikli bir meslek kuruluşu olarak önemli mesafeler kat etmiş bulunmaktadır. Üye sayımız 75 bini aşmış, 9.500 öğrenci üyemiz bulunmaktadır. 18 Şube, 112 İl-İlçe Temsilciliği ve Mesleki Denetim Bürosu, 160 a ulaşan LPG li araç kontrol noktası; akredite olmuş A Tipi Muayene Kuruluşu, Merkez Laboratuvarı, Personel Belgelendirme Kuruluşu, Asansör Kontrol Merkezi; 49 noktadaki Meslek İçi Eğitim Merkezleri, eğitim ve belgelendirmede ulaşılan 47 bin rakamı ile ulusal ve uluslararası tanınırlıkta kat ettiği mesafe; mesleki denetim, bilirkişilik-ekspertizlik, teknik ölçüm hizmetleri; uzmanlık alanlarımızla ilgili raporlar, zengin teknik yayın çalışmaları; binlerce kurs, seminer, söyleşi, panel etkinlikleri; toplamda 35 kongre, kurultay, sempozyum etkinliği; 554 çalışanı ve çok sayıda kurul, komisyon ve birim ile güçlü ve yaygın bir örgütlenme ağına sahip bulunuyoruz. Odamız bu yapısı ile TMMOB nin en büyük Odası haline gelmiştir. Odamız bu yapıya, yalnızca örgütlü üyesinin katkısından, meslek ve uzmanlık alanlarının korunma ve geliştirilmesi çalışmaları ve toplumsal sorumluluklarımızdan aldığı güçle ulaşmıştır. Odamızı hep birlikte bugünlere getirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Bundan sonra yapacaklarımız için de örgütlü gücümüze güven duymak ve kriz ortamında Oda çalışmalarını yine etkin ve sürekli kılmak durumundayız. Ülkemizi ve bütün sektörleri saran kriz koşullarına karşın, meslek alanlarımızın korunması ve genişletilmesi doğrultusundaki çalışmalarımız aksatılmaksızın sürdürülecektir. Mühendislerin ve mesleğimizin sorunları ülkemizin ve halkımızın sorunlarından bağımsız değildir belirlememiz ve birlikte üretme, birlikte karar alma, birlikte yönetme temel ilkemiz kriz koşullarında da korunarak rehberimiz olacaktır. Odamız 2010 yılında da ranta dayalı ekonomik politikalara, ülke kaynaklarının talan edilmesine, savaş ve işgallere, etnik düşmanlıklara, sosyal devletin tasfiye edilmesine, meslek alanlarımızı da saran işsizliğe, gelir bölüşümündeki adaletsizliğe, meslek uygulama alanlarımızın daraltılması ve tüm anti-demokratik uygulamalara karşı TMMOB çatısı altında bu ülkenin aydınlık güçleriyle birlikte saf tutmaya devam edecektir. Biliyoruz ki çok daha güzel, başka bir dünya ve başka bir Türkiye mümkündür. Bu vesileyle, bütün bu çalışma, özlem ve gerekliliklerin daha da güçlenmesi ve yaygınlaşmasının, örgütlü üyelerimizin artması ve Oda çalışmalarına koydukları katkıyı artırmaktan geçtiğini özellikle belirtmek istiyorum. Oda Yönetim Kurulu adına 2010 yılının sanayileşen, hakça bölüşen demokratik bir Türkiye yürüyüşümüzde bizleri özlemlerimize yaklaştıran bir yıl olması ve esenlik dilekleriyle bütün üyelerimizin yeni yılını kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Emin KORAMAZ TMMOB Makina Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı 68