Ankara Sayı 4, Eylül 2011 İçindekiler Takdim 5 Orçun İmga Makaleler 8 Berin F. Gür Unutmak, Öteki ve Boş Kent Ankara 22 Meltem Al Kentte Bellek Yıkımı ve Kimlik İnşası-Palimpsest: Ankara Atatürk Bulvarı Bağlamında Bir İnceleme 38 Mehmet Tunçer Ankara Sulu Han (Hasan Paşa Hanı), Tahtakale Çarşısı ve Çevresi: 1929 Yangını Öncesi 62 Mustafa Kaya Ankaralı Âyan Aileler Hakkında Bazı Bilgiler 100 Sinan Burat "Yeşilyollarda Hareketle İstirahat": Jansen Planlarında Başkentin Kentsel Yeşil Alan Tasarımları ve Bunların Uygulanma ve Değiştirilme Süreci (1932-1960) 130 Uğur Duyan Su Perileri: Başkentin Kayıp Heykelleri 148 Tunç Boran Anıtkabir in İnşa Edildiği Rasattepe nin Tespit Edilme Süreci ve Morfolojik Değişimi 176 Tahire Erman Ankara Kent Çeperinin Dönüşümüne İçeriden Bakmak 198 Funda Şenol Cantek Levent Cantek Şehir Ona Yakışmadı : Ayaşlı ile Kiracıları nda Mekânlar ve Kadınlar 218 Ahmet Özcan Ankara ve Sahaflar veya Ankara da Sahaflar
Ankara Issue 4, September 2011 Contents Editorial 5 Orçun İmga Articles 8 Berin F. Gür Forgetting, Other and Empty City Ankara 22 Meltem Al Memory Destruction and Identity Construction in the City Palimpsest: A Survey in the context of Ankara Atatürk Boulevard 38 Mehmet Tunçer Ankara Sulu Inn (Hasan Pasha Inn), Tahtakale Commercial Center and Environs: Before 1929 Fire 62 Mustafa Kaya Some Information regarding Âyan Families in Ankara 100 Sinan Burat "Resting by Moving on the Greenways": Design of the Urban Green Spaces in Jansen's Plans for the Capital and Their Implementation and Modification Process (1932-1960) 130 Uğur Duyan Water Elves: Lost Sculptures of the Capital 148 Tunç Boran Determination Process of Rasattepe where Anıtkabir was Constructed and Its Morphological Variation 176 Tahire Erman Looking at Ankara s Urban Periphery from Inside 198 Funda Şenol Cantek Levent Cantek The City did not Suit him : Spaces and Women in Ayaşlı ile Kiracıları 218 Ahmet Özcan Ankara and Second-hand Booksellers or Second-hand Booksellers in Ankara
Takdim Rivayet odur ki; Ankara adı, Galatlar ın bir kıyı savaşında ellerine geçirdikleri gemi çapasını (ancyr) bölgeye getirmeleri ve kurulan kente de zafer anısı olarak Ancyra adını vermiş olmalarından gelir. O gün bugündür de Ankara şehri, pek çok farklı medeniyetin demir attığı sessiz ama mühim bir liman oldu. Ancak kuşku yok ki, bu kent, hiçbir dönemde, Cumhuriyet Ankara sı hâline geldiği dönemdeki kadar önem ve anlam kazanmayı başaramadı. İstiklal Harbi öncesinde orta hâlli bir Anadolu kenti görünümünde olan Ankara, millî meclisin bu şehri merkez olarak seçmesinden sonra emsalsiz bir dönüşüm süreci yaşadı. Zira bu şehir, sıradan bir başkent olmanın çok ötesinde, yeni devlette hâkim kılınması arzulanan siyasal anlayışın ve felsefenin tecessümüydü. Yeni devletin kurucu kadrolarınca yüklenen müstesna anlamla birlikte şehir, elde edilen zaferin, yapılan inkılabın azametiyle mütenasip bir şekilde 1 yeniden ve çok daha görkemli biçimde inşa edildi, yenilendi. Şehrin geçmişinden tevarüs eden izlere karşı zaman zaman hoyrat ve tahripkâr davranılsa da; kurucu kadrolar, özgün mimarî özellikli kamu binaları, bulvarları ve planlı yapısıyla Ankara da uzun yıllar hükmünü süren çağdaş görünümlü bir kent yaratmayı başarabildiler. Ne var ki, Ankara da yenilenen sadece binalar, caddeler, sokaklar ve devasa bulvarlar da olmadı. İddialı Cumhuriyet in ifadesi olarak Ankara da, yeni bir toplumsal yapı, alaturka görünümünden arınmış bir 1 YAVUZ F., Ankara nın İmarı ve Şehirciliğimiz, A.Ü.S.B.F. Yayını, Ankara, 1952, s. 15.
doku inşa edilmeye çalışıldı. Ancak başarılan, memleketin geri kalanından ne eksik, ne de fazla olabildi. Cumhuriyet in Ankara sı sevapları ve günahlarıyla kentsel bir deney, bir toplum mühendisliği örneği, kimileri içinse bir ütopya ydı. Ancak her şeye rağmen, estetik mimarî örneklerin, öngörülü biçimde tasarlanmış bulvarların, ulaşım akslarının ve çağdaş kentsel alanların tasarımcıları, şükranla yâd edilmeye müstahak olsalar gerek. Cumhuriyet in inşa ettiği Ankara bugün de yaşıyor. Şehrin köşe başlarında, Ulus ta, Sıhhiye de, Kızılay da geçmişin izleri hâlâ görünür vaziyette. Günümüz Ankara sının içinde, tıpkı kendisini oluşturan diğer parçalar gibi şehre iliştirilmiş, onun eklektik görüntüsünün bir unsuru ve kimlik yoksunu bir kentin ancak meraklısına çeşni olabilecek bir parçası olarak. Fakat bu durum bile bu şehri sevmeye mâni olamıyor. Ankara yı sevenler hiçbir zaman bunun nedenlerini tam olarak açıklamayı başaramasalar da, bu kâmil bozkır şehri hâlâ çok çekici ve güzel. Belki de bunun nedeni, Ankara nın, kâh tahsil, kâh mesai, kâhsa sıhhî nedenlerle taşradan gelip metropolle tanışan insana, sorumluğunun bilincindeki bir iyi kalpli üvey ana olarak, sevgi ve şefkatle açtığı kucaktır. 2 * idealkent in dördüncü sayısını başkente hasrettik. Ankara temalı bu sayımızda, farklı disiplinlere dâhil son derece önemli akademik metinleri okuyucuyla buluşturabilmek, aynı zamanda, büyük ölçüde bu şehrin fikrî ikliminden beslenmiş olan bizler açısından Ankara ya olan entelektüel bir borcun gereğini de yerine getirmek demekti. Berin F. Gür, Tahire Erman, Funda Şenol Cantek, Levent Cantek, Mehmet Tunçer, Sinan Burat, Tunç Boran, Mustafa Kaya, Ahmet Özcan, Meltem Al ve Uğur Duyan gibi kıymetli akademisyen ve araştırmacılar, bu borcun gereğinin yerine getirilmesinde eşsiz katkılarını esirgemediler. Hepsine müteşekkiriz. * 2 Ankara için kullanılan iyi kalpli üvey ana metaforu Cemal Süreya dan ödünç alınmıştır. 6
Aralık ayında çıkarmayı planladığımız beşinci sayımızın dosya konusu Kent Ütopyaları. Dosya dışı çalışmalar da dâhil olmak üzere katkılarınızı bekliyoruz. Orçun İmga Sayı Editörü Ankara Manzarası Kaynak: Rijkmuseum Amsterdam Koleksiyonundan, Anonim (18. yüzyıl) (http://www.rijksmuseum.nl/assetimage.jsp?id=sk-a-2055) 7