TÜRKİYE NİN İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATI İLK KEZ 2 MİLYAR DOLARI AŞTI



Benzer belgeler

Doğayla Uyumlu Yaşamın Adresi:

ENERJİ GÜNDEMİ SAYI 57 MART Enervis, 10. Enerji Verimliliği Forum ve Fuarı'nın iki farklı etkinliğinde konuşmacı olarak yer alıyor

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

SERBEST BÖLGELER, YURTDIŞI YATIRIM VE HİZMETLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

Basın Bülteni Release

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 72

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos

1990 dan beri gazbeton sektörümüzün dayanıșması ve gelișimi için iș bașındayız.

İNŞAAT SEKTÖRÜNÜN DIŞ PİYASALARDAKİ DURUMU

Sayın Kazakistan Uluslararası Ticaret Odası ve Türkiye Kazakistan İş Konseyi Kazak Tarafı Başkanı

Merve Kristal.

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mayıs 2012, No: 33

yapıda uzman eller

Dünya inşaat sektöründe büyüme beklentileri sürüyor

İTO Başkanı İbrahim Çağlar: İstanbul yerli ve yabancı yatırımcıya muazzam fırsatlar sunuyor

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

İstanbul da, Bursa da, Çanakkale de, Sakarya da. Ve şimdi Konya da.

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

makina parkları kurarak, kaliteli eğitilmiş personeller ile tüketicinin ihtiyaçlarını karşılamaktadır.

Türkiye de ve Dünyada Makarnalık (Durum) Buğdayı Pazarı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

Merve Pırlanta.

2015 Temmuz SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 27 Temmuz 2015

E-Bülten. ABS KULLAN, SÜREKLiİ KAZAN! Yıl:1 Sayı:1 Ocak-Şubat-Mart Yönetimden. ABS bayileriyle buluştu. Alçının Ustaları Kulübü

Turkey Data Monitor. 1 Nisan Grafikte Büyüme Rakamları

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2012, No: 29

İnşaat malzemesi ihracatı yılın ilk yarısında yüzde 12,5 geriledi

Bağlıca nın En Kapsamlı Projesi

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2012, No: 44

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 56

2015 Eylül SEKTÖREL GÜVEN ENDEKSLERİ 28 Eylül 2015

Bağlıca nın en lüks konsepti

AKSA JENERİK MAYIS - HAZİRAN / 2014 AKSA JENERATÖR BAĞCILAR OFİSİ AÇILDI ANKOMAK 2014 FUARI AKSA JENERATÖR SAN. A.Ş. RESMİ HABER BÜLTENİ

Türkiye ye Yönelik Beklentiler Olumsuz Olamaz

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Eylül 2013, No: 74

DIŞ TİCARET AÇIĞI VE TURİZM

2015 Haziran ENFLASYON RAKAMLARI 3 Temmuz 2015

Aralık. Günlük Araştırma Bülteni Gün Sonu RAPORU

EKONOMİK VE MALİ POLİTİKA GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Aralık 2011, No:14

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

İZMİR DE SÜT SEKTÖRÜNE BAKIŞ

Türkiye ye doğrudan sermaye yatırımı Aralık 2016 da yaklaşık 2 milyar dolar ile son. Türkiye nin cari işlemler açığının. Merkezi yönetim bütçesinde,

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

Basın Bülteni Release

EKONOMİK GÖSTERGELER

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI

2003 yılında tarımın milli gelirlerimizdeki payı yüzde 12,6 iken, 2006 yılında yüzde 11,2 ye indi.

FİRMA TANITIM. Bünyemizde bulunan ekiplerle beraber verdiğimiz hizmet inşaat nitelikleri ve inşaat kalemleri aşağıdaki gibidir.

2023 e Doğru Kentsel Dönüşüm, Ulusal Çevre Politikaları ve Sektörden Beklentiler. 23 Ocak 2015, İstanbul. Sayın Bakanım,

FİNANS KILAVUZ COINKILAVUZ GÜNLÜK BÜLTEN FOREXKILAVUZ HİSSEKILAVUZ. /finanskilavuz. /forexkilavuz. /hissekilavuz.

HAKKIMIZDA. Firmamız, inşaatın proje aşamasından itibaren fonksiyonel yaşam alanları oluştarmayı hedeflemektedir.

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Nisan 2015

1995 TEN BUGÜNE STRATEJİK ORTAĞINIZ

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ağustos 2013

Dış Ticaret Verileri Bülteni

4 MEVSİM TATİLDE YAŞAMAK...

URLA DA SEVGİ DOLU YENİ BİR YAŞAM BAŞLIYOR...

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

İNŞAAT SANAYİSİNDE DIŞ PAZARLAR VE İHRACAT. Hüseyin Bilmaç İMSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

Türkiye nin İlk Usta Kulübü

D E Ğ İ Ş İ M B A Ş L A D I

Hayal gücünüzden ilham alınarak inşa edilmiş bir yaşam.

Temiz üretimin altı çizilmeli ve algılanması sağlanmalıdır

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

ZEYTİNYAĞI SEKTÖR RAPORU-2013

Esenyurt un en merkezi yerinden evinizi alın, KAZANIN!

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

15 Ekim 2014 Genel Merkez

KENTİN YENİ ARMASI. YUNUS YUNUSOĞLU NDAN YENİ BİR PROJE

Aslında, benim perakende sektöründeki kariyerim bir anlamda 12 yaşında sahibi olduğumuz süpemarkette yaz tatillerinde çalışmamla başladı.

Mayıs Konya Ekonomik Verileri

Ekim Konya Ekonomik Verileri

Eylül Konya Ekonomik Verileri

DÜNYA DA BU HAFTA ARALIK 2015

Nisan Konya Ekonomik Verileri

YAPI MALZEMELERİ 04-07

SAYIN BAKANIM SAYIN BAŞKAN OTOMOTİV SANAYİİ DERNEĞİ NİN SAYGIDEĞER TEMSİLCİLERİ DEĞERLİ MİSAFİRLER VE KIYMETLİ BASIN MENSUPLARI

4/ /14 15 İÇİNDEKİLER YEŞİL BİNA SERTİFİKA SİSTEMLERİ SERTİFİKA SİSTEMLERİNİN AMAÇLARI BİNALARIN ÇEVRESEL ETKİSİ LEED/BREEAM KRİTERLERİ

TÜRKİYE DE BU HAFTA 7 11 EYLÜL 2015

GERÇEK KALİTE İLE TANIŞIN...

26 Kasım 2015 / The Grand Tarabya İstanbul

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ OCAK 2018

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

ANKET-FİRMA. Soruları yanıtlarken firmanızla/sektörünüzle ilgili olmadığını düşündüğünüz sorulara yanıt vermeyiniz.

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

Ekonomi Bülteni. 2 Ocak 2017, Sayı: 1. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ŞEHİR YÖNETİMİ Şubat 2018

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

TAMFA İNŞAAT YÖNETİM SİSTEMLERİ ÖNSÖZ

VII. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı. 6Mayıs 2014

Transkript:

YIL: 04 / SAYI 03 İnterfiks Yapı Kimyasalları İnşaat San. ve Tic. A.Ş. kurumsal gazetesidir. 3 ayda bir yayınlanır. Satılamaz i@interfiks.com.tr Adres: FSM Cad. Liscon İş Merkezi No: 7 Kat: Kavacık - Beykoz TÜRKİYE NİN İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATI İLK KEZ MİLYAR DOLARI AŞTI İnşaat Sektörü ve İnşaat Malzemesi Sanayi Temmuz 04 Aylık Sektör Raporu na göre, inşaat malzemeleri ihracatı ilk kez 04 Mayıs ayında milyar doların üzerine çıktı. T ürkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) tarafından hazırlanan İnşaat Sektörü ve İnşaat Malzemesi Sanayi, Temmuz 04 Aylık Sektör Raporu na göre, inşaat malzemeleri ihracatı ilk kez 04 Mayıs ında milyar doların üzerine çıktı. Yıllık ihracat tutarı ise.78 milyar dolara ulaştı. Raporda inşaat malzemeleri üretimi ve ihracatının arttığı, ithalatın ise gerilemeye devam ettiğine işaret edilirken, sektörün cari açığın azalmasında olumlu katkısına dikkat çekildi. İhracatın ilk kez 04 Mayıs ında milyar doların üzerine çıkarak,04 milyar dolar olduğuna vurgu yapılan raporda, böylece yıllık ihracat tutarının,78 milyar dolara ulaştığı kaydedildi. Devamı Sayfa 4 te SEKTÖREL BAKIŞ Hüseyin BİLMAÇ İnterfiks Yapı Kimyasalları A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Geride bırakmaya hazırlandığımız 04 yılında büyük bir sınavdan geçen ve yaşanan zor günlere rağmen dimdik ayakta kalmayı başaran inşaat sektörümüz karnesindeki başarılı notlarla dikkat çekiyor. üm dünya için gerçekten büyük bir Tsınav niteliği taşıyan 04 yılını geride bırakmaya hazırlandığımız şu günler, aynı zamanda tüm sektörlerin karnelerini değerlendirme sürecini de beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz yılın tüm dünya için zorlu bir yıl olduğunu ve ülkemiz ekonomisinin ise ciddi bir kırılganlık testinden geçtiğini söylemek mümkün. Çevremizde yaşanan tüm olumsuz gelişmelere rağmen, eve harika bir karne ile dönen inşaat sektörünü, dolayısıyla sektöre hizmet ve malzeme üreten tüm sanayi kuruluşlarını; ülke ekonomisine sağladıkları katkıları ve ülkemiz adına gerçekleştirdikleri başarılı çalışmalardan dolayı gönülden kutluyorum. İnşaat sektörünün 04 yılında gerçekleştirdiği bu başarılı çalışmalara kısaca değineceğim köşemde, aynı zamanda herkesin yeni yılını da kutlamak istiyorum. Umutla beklediğimiz yeni yılın; dünyaya barış ve mutluluk, ülkemiz için çok daha büyük başarılara imza atılacak güzel yarınlar getirmesi dileğiyle Devamı Sayfa da İNTERFİKS ÜRETİCİ ÜYE OLARAK İZODER DE İnterfiks, sektörün önemli sivil toplum kuruluşlarından olan İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği ne üretici üye olarak katıldı. yıldır sektöre kesintisiz hizmet veren ve Türkiye de yalıtım bilincinin artması, kamu ve kamuoyunun bilgilendirilmesi için ba- şarılı çalışmalara imza atan İZODER in üyesi olmaktan duyduğumuz mutlulukla, bu sayımızda Dernek Başkanı Sn. Ferdi Erdoğan ı konuk ettik ve kendisiyle harika bir söyleşi gerçekleştirdik. İZODER Başkanı Sn. Ferdi Erdoğan ile gerçekleşen bu sohbetimizin detayları Devamı Sayfa de Tüketici konut tercihinde güveni ön planda tutuyor Devamı Sayfa 8 de İnşaat sektörü güven endeksi arttı Devamı Sayfa 8 de Kentsel dönüşüm hız kesmiyor Devamı Sayfa 8 de EXPO 07 ye ev sahipliği yapacak başkent Astana ya yeni tren garı Devamı Sayfa da Yapı İşlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Devamı Sayfa 5 te Aşıklı Höyük Kapısız - penceresiz evlerde sosyal yaşam / sayfa 9 da

KASIM 04 KASIM 04 3 İZODER SÜRDÜRÜLEBİLİR Ülkemizde yalıtım bilincini yurt çapında yaygınlaştırmak amacıyla kurulan İZODER Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği Başkanı Sn. Ferdi Erdoğan ile gerçekleştirdiğimiz sohbetimizin detayları da gerek düzenleyici gerekse katılımcı olarak hep yalıtımı anlatmaya çalıştık. Sektörle ilgili yasal çalışmalarda, mevzuat ve yönetmeliklerin oluşma aşamasında ilgili bakanlık olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile hep yakın temasta bulunmaya ve ortak çalışmalara imza atmaya gayret ettik. Yalıtımın ülkemizde bugün geldiği noktada İZODER in yaptığı katkının çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Türkiye de Yalıtım sektörünün güncel durumu ile ilgili aydınlatır mısınız bizleri. Ülkemizde 0 milyona yakın mevcut konut stoğunun sadece.5 ile 3.0 milyonunun yalıtımlı olduğunu görüyoruz. Bu rakamlarla hareket edersek yüzde 5 ile 8 arası bir oranda yalıtımlı bina oranından bahsedebiliriz. 30 Ekim 98 yılında Bazı Belediyelerin İmar Yönet- Yalıtım sektörünün sorunları hakkında neler söyleyebilirsiniz? Çözüm önerileriniz nelerdir? Haksız rekabet ile ilgili çalışmalarınız ve İZO- DER in yeni projesi İKOS İzoder Kalite Onay Sertifikası hakkında bilgi verebilir misiniz? Sektör sorunlarının en başında yalıtımla ilgili yayımlanan yasal mevzuatların uygulamalarının istenen seviyede olmaması bulunuyor. Mevcut olan mevzuatlarında etkin bir şekilde uygulanması ve denetlenmesi noktasında çok eksiğimiz olduğunu açıkça ifade etmemiz gerekiyor. Bu konularla ilgili olarak sürekli bilinçlendirme ve bilgilendirme çalışmaları sürdürüyoruz. Sekmeliklerinde Değişiklik Yapılması ve Bu Yönetmeliklere Yeni Maddeler Eklenmesi Hakkındaki Yönetmelik olarak da bilinen Isı Yalıtım Yönetmeliği ve bu yönetmeliğin Ocak 985 tarihli revizyonu olan yönetmelik yürürlüğe konmuş ve mevcut imar yönetmeliklerinde değişiklikler yapılmıştır. 995 yılında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca TS 85 Binalarda Isı Yalıtımı Kuralları Standardı revize çalışmalarına başlanmış, 9 Nisan 998 yılında TSE Teknik Kurulu nca onaylanarak yürürlüğe girmiştir. 4 Haziran 999 tarih ve 375 sayılı Resmi Gazetede yeniden yayımlanan ve bu standardın paralelinde hazırlanan Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliği nin 08 Mayıs 000 tarih 4043 sayılı resmi gazetede yer almasıyla 4 Haziran 000 tarihinden itibaren uygulaması zorunlu hale gelmiştir. 008 yılında tekrar revize edilen TS 85 Standardı 5 Aralık 009 tarihinde Enerji Verimliliği Kanunu çerçevesinde hazırlanan Binalarda Enerji Performans Yönetmeliği yürürlüğe girdi. Sektörümüz için yepyeni bir süreç başlamış oldu. Yalıtım, Kentsel Dönüşümle birlikte son zamanlarda ülkemizde sıkça gündeme gelen konulardan biri haline geldi. Kentsel Dönüşüm Yasası nın amacı sağlıksız ve güvenli olmayan binaların yıkılarak yerine güvenli ve sağlıklı, enerji verimli binalar yapılmasıdır. Isı ve su yalıtımının bu amaca birebir fayda sağlaması nedeniyle yalıtım sektörünün kentsel dönüşümün en önemli unsurlarından biri olduğunu söyleyebiliriz. Ülke genelindeki 9 milyon konutta halen Su yalıtımı yok..5 milyon konut ise deprem açısından riskli bina statüsünde. Gazetemizin bu sayıdaki haber başlıkları arasında; konut alımlarında tüketicinin marka tercihinin ardındaki gerçeklere yer verdik ve son zamanlarda tüketicinin depreme karşı güvence konusunda biraz daha bilinçlendiği gerçeği ile karşılaştık. sağlamak amacıyla yeni bir proje başlattık; İZODER Kalite Onay Sertifikası (İKOS) adını verdiğimiz bu projeyle İZODER üye profilinin tamamının standart ve yönetmeliklere uyumlu üretim yapan ve piyasaya uygun rekabet koşullarında ürün arz eden firmalardan oluşmasını sağlayacağız. Bu sistemle üyelerimizin ürettiği ürünlerin mevcut yasa ve yönetmeliklere uygunluğunu piyasadan rastgele aldığımız ürünlerle test edecek ve uygun bulunan ürünlere İKOS vereceğiz. Memnuniyet ve mutlulukla ifarozyonu engellemenin tek yolu ise su yalıtımıdır. Kentsel Dönüşüm çalışmalarında gerçekleşen su yalıtım çalışmalarını yeterli buluyor musunuz? Önümüzdeki 0 yılda riskli bulunan ve yıkılması gereken, çok sayıda konut ve işyerinin Kentsel Dönüşüm seferberliği kapsamında elden geçirileceğini daha önceki bakanlık ifadelerinden biliyoruz, bu sürecin bilinçli yalıtım ve güvenli binalar için önemli bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Yıkılıp yeniden yapılacak binalarının su yalıtımları, kaliteli malzeme ve uzman uygulamalar ile gerçekleştirilirse, her deprem sonrasında yaşadığımız düşündürücü tabloları engelleyebiliriz. Ülkemizde su yalıtım uygulamaları maalesef göstermelik ve en ucuz şekilde yapıldığını göz önünde bulunduran derneğimiz; binaların depreme dayanıklı olması için çok önemli olan su yalıtımının kalitesini ve sürekliliğini de, yasal düzenleme ve denetimlerle sağlamak için çalışıyor. Su yalıtımının maliyeti sanıldığı kadar yüksek değildir. BİR GELECEK İÇİN ÇALIŞIYOR İ un bu sayısında okuyucularımıza İZODER i daha yakından tanıtmayı arzu ediyoruz. Bize Derneğin kuruluş amacı ve faaliyetleri ile ilgili kısaca bir bilgi verebilir misiniz? İZODER olarak bu yıl. kuruluş yıldönümümüzü kutladık. Öncelikle yıl kesintisiz olarak hizmet veren bir sektör derneği olmanın ülkemiz koşullarında büyük bir başarı olduğunu düşünüyoruz. yıldır Türkiye de yalıtım bilincinin artması, kamu ve kamuoyunun bu konuda bilgilendirilmesi ve sektörün büyümesi için çalışmalar yapıyoruz. Son 0 yıldır iletişim çalışmalarına büyük önem verdik. Hazırladığımız reklam ve halkla ilişkiler kampanyalarıyla yalıtımın önemini, ülkeye ve bireylere sağladığı faydaları anlatmaya çalıştık. Zirve, konferans, panel, seminer gibi organizasyonlarkarılması için sürdürdüğümüz çalışmalarımızın son aşamasındayız. İZODER tarafından hazırlanan Su Yalıtımı Yönetmeliği taslağı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı na sunuldu. Avrupa ile kıyasladığımızda ülkemizdeki yalıtım bilinci ve uygulamalarını nasıl değerlendirirsiniz? AB ülkelerinde kişi başına yalıtım malzemesi tüketim miktarı -,5 m3 iken, ülkemizde bu rakam son 0 yıldaki yoğun çalışmaların sonunda ancak 0. m3 dür. Yani AB ülkelerine göre -7 kat daha gerideyiz. Bunun anlamı şudur; biz daha pahalı (enerji verimsiz), sağlıksız, yapı güvenliğinden yoksun, konforsuz ve çevreye duyarsız binalarda yaşıyor ve çalışıyoruz. Ülkemizde yapılan Enerji verimliliği çalışmaları ve İZO- DER in bu konudaki çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz? Az önce de bahsettiğimiz gibi; ülkemizde 0 milyon a yakın mevcut konut stoğunun sadece.5-3.0 milyonunun yalıtımlı olduğunu görüyoruz. Kentsel Dönüşüm Yasası ve Enerji Kimlik Belgesi uygulamalarının yalıtım çalışmalarını hızlandırması durumunda, % 50 enerji verimliliği yakalanarak sadece ısı yalıtımı yoluyla bugünkü petrol fiyatları baz alınarak hesaplandığında yılda 0 Milyar Dolarlık yükü üzerimizden atarak cari açığa çözüm bulabiliyoruz. Enerjiyi ithal eden bir ülke olduğumuz için bu oranlarda bir tasarruf ülkemiz için büyük önem taşıyor. Bütün binaların yalıtımlı olduğunu varsaydığımızda bir seferde değil, her yıl en az 4 tane Keban Barajı yapmış gibi enerji tasarruf etmiş oluyoruz. 0 yılı ithalat rakamlarına baktığımızda, 0. milyar Dolarlık enerji ithalatını yapıldığını görüyoruz. İhtiyacımızın %75 ini ithal etmek durumunda olduğumuz enerjinin %35 i binalarımızda kullanılıyor ve bu oranında da en az %50 sini israf ediyoruz. İZODER olarak kamu ve kamuoyuna ısı yalıtımının enerji verimliliği ve tasarrufundaki yerini ve önemini anlatmak, konuyu i gündemde tutmak üzere iletişim çalışmalarımızı kesintisiz sürdürüyoruz. tör ürünleri ve hizmetleri; enerji verimliliği, çevre, insan sağlığı ve can, mal güvenliği açısından ülkeye ve ülke bireylerine çok önemli katkılar sunmaktadır. Böylesine önemli bir alanda devlet mutlaka destek vermelidir. Devletin vereceği destek, sektör aktörlerine değil, tüketiciye dönük olmalı. Örneklerinin dünyada bolca görüldüğü yöntemler, bellidir. Tüketicilere dönük sektör ürünleri ve hizmetleri için KDV nin yüzde e indirilmesi, kullandırılacak tüketici kredileri üzerinden alınan vergilerin sıfırlanması gibi mali destekler, A, B, C sınıfı binalardan alınan emlak vergilerinde kullandıkları enerjilerin fatura vergilerinde kullandıkları enerjilerin fatura vergilerinde alım-satım vergilerinde özendirici teşviklerin nihai tüketicilere sağlanması gerekmektedir. Derneğimiz yalıtım konusunda kamu ve kamuoyunu bilinçlendirme faaliyetlerini sürdürürken haksız rekabeti önlemek, yalıtım sektörünün büyüme ve gelişmesinin sağlıklı ve sürdürülebilir koşullar içinde devamını Yapıların, öncelikle su yalıtımı ile donatılarak korozyona karşı korunması gerekir. Peki; sizce Türkiye,5 yılın ardından depreme hazır mı? Toplumda çok bilinmese de depremlerin yol açtığı büyük yıkımların en önemli nedenlerinden biri korozyondur. Herhangi bir yoldan binaya sızan su, oksijen ve beton içerisinde farklı kimyasal içeriğe sahip maddeler ile kimyasal tepkimeye girerek paslanmaya, yani korozyona neden oluyor. Korozyon sonucunda binanın taşıyıcı sistemi öyle zayıflıyor ki, su yalıtımına sahip olmayan bir bina, yapımından sonraki 0 yıl içinde taşıma kapasitesinin yarısından fazlasını kaybediyor. Binanın taşıyıcı sistemini zayıflatan ko- Bugün yeni inşa edilen bir binanın ortalama metrekare maliyeti yaklaşık 000 TL. Su yalıtımının maliyeti ise bunun sadece yüzde -3 ü, yani sadece 0 TL. Yapı Kanunu nda su yalıtımının zorunlu hale getirilmesi çok önemli ancak yine eksik bir adımdır. Çünkü zorunlu tutulan su yalıtımı uygulamaları için henüz net bir mevzuat çıkarılamadı. Kapsamlı bir Su Yalıtımı Yönetmeliği henüz olmadığı için binalarda su yalıtımı denetimi yapılsa bile, yalıtımın sadece varlığı gözlemlenebilir, doğru projelendirme, malzeme seçimi ve doğru uygulamanın yapılıp yapılmadığı denetlenemez. İZODER olarak mevzuatın çıde edebiliriz ki, şu ana kadar önemli üretici üyemize bu sertifikayı verdik. Diğer üyelerimizin de sertifikasyon süreçleri devam ediyor. Avrupa da olduğu gibi Türkiye de de yalıtım uygulamalarında çalışan uygulayıcıların mesleki standartları belirlenmiş ve sertifikasyon süreci başlatılmıştır. Bünyemizde bulunan TE- BAR uygulayıcı ustalar için bir test merkezi oluşturduk. Isı, su, ses ve yangın yalıtımı uygulayıcı ustalarından sınavı geçenlere mesleki yeterlilik sertifika belgesi veriyoruz.

4 KASIM 04 Sektör İş güvenliği KASIM 04 5 TÜRKİYE NİN İNŞAAT MALZEMELERİ İHRACATI İLK KEZ MİLYAR DOLARI AŞTI İnşaat malzemelerinde üretim ve ihracatının artması, ithalatın ise gerilemeye devam ediyor olması, Türkiye de cari açığın azalmasında olumlu katkı sağlıyor. İŞ GÜVENLİĞİ Hakan ATİK Jeoloji Mühendisi C sınıfı İş Güvenliği Uzmanı İ nşaat Sektörü ve İnşaat Malzemesi Sanayi, KASIM 04 Aylık Sektör Raporu na göre, Türkiye nin inşaat malzemesi ithalatı ise 04 Ocak-Mayıs döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde,9 azalarak 3,88 milyar dolara geriledi. Böylece inşaat malzemeleri yıllık ithalatı, 04 Mayıs itibariyle 0,09 milyar dolar oldu. 04 Ocak-Mayıs döneminde ortalama inşaat malzemeleri sanayi büyümesi ise, Nisan ve Mayıs aylarının etkisiyle yavaşlasa da, yine de geçen yılın aynı dönemine göre yüzde -7 artış gösterdi. Konut satışlarında 04 Nisan ayında yüzde,3, Mayıs ayında ise yüzde,5 gerileme kaydedilirken, Haziran ayında gerilemenin yavaşlayarak yüzde 3, ya düştüğü gözlendi. Konut kredisi faiz oranlarındaki düşüş ise konut satışlardaki gerilemeyi kısmen yavaşlattı. Konut satışları, geçen yılın ilk yarısına kıyasla 04 ün ilk yarısında yüzde 7,8 düşerek 58 bin 985 adet oldu. İnşaat malzemelerin de üretim ve ihracatın artması, istihdamın da ardtmasını sağlıyor. Yılın ilk beş aylık döneminde inşaat malzemesi ihracatı da 9,3 milyar dolar oldu. Rapora göre, 04 Mayıs ında inşaat malzemelerinde yıllık ihracat artışı,7 ile,78 milyar dolar oldu. Mart ayı hariç tutulduğunda, yılın ilk beş ayında inşaat malzemeleri ihracatının iyi bir performans gösterdiği raporlamaktadır. İstihdamın buluşma noktası Bu arada, 04 Nisan ında inşaat sektöründeki istihdam,,9 milyon kişiye yükselerek, geçen yılın aynı ayına göre 9 bin kişi arttı. İnşaat Sektörü Güven Endeksi ndeki mart ve nisan aylarındaki artışın 04 Mayıs ında sınırlı da olsa devamına karşılık, Haziran ayında durağanlaşarak sınırlı bir gerilme gösterdiğinin belirtildiği rapora göre, endeks 04 Haziran ayında geçen yıl aynı döneme göre 3, puanın altında seyretti. BAŞKENT TE YÜKSELEN YENİ DEĞER YDA PARK AVENUE İ nşaat, havacılık, sağlık ve tarım gibi birçok farklı sektörde Beğeneceksiniz sloganıyla ko- yükselten projesi YDA PARK Grup; Zor Beğeniyorsanız Çok la öne çıkan ve Ankara da çıtayı faaliyet gösteren Türkiye nin nut sektöründe ilk kez hayata AVENUE nun inşaatına hızla devam önde gelen firmalarından YDA geçirilen farklı sosyal donatılar- ediyor. Usta oyuncu Çetin Tekindor un da marka yüzü olduğu reklam filmleri ile dikkat çeken YDA Park Avenue; Ankara nın en hızlı değer kazanan bölgesi Anadolu Bulvarı nda, 33.000 m alanda inşa edilen 855 konutluk şehrin en büyük projesi olmaya hazırlanıyor. Türkiye deki konut projeleri arasında ilk kez hayata geçirilecek evcil hayvan habitatı, zen bahçesi, açık hava sineması, macera parkuru, model tekne havuzu ve paten pisti gibi ayrıcalıklarıyla öne çıkan proje sunduğu sosyal imkanları ile de tercih sebebi oluyor. Açık-kapalı spor alanları, koşu ve yürüyüş parkurları, karma ve kadınlara özel seçenekleriyle kapalı yüzme havuzları, su oyunlarıyla renklenen havuzlar, bisiklet yolu gibi sosyal donatılarıyla dopdolu bir yaşam sunuyor. Her ailenin adını taşıyan ağaçlardan oluşan korusuyla nefes alınabilecek bir yeşil alanlar yaratmaya hazırlanan YDA PARK AVENUE projesi Ankara lılara beklentilerinin ötesinde bir sosyal yaşam alanı sunmaya hazırlanıyor. Tüm aşamalarında ODTÜ tarafından tescil edilen, sadece zemin etütlerinden değil, deprem simülasyon testlerinden ve rüzgar testinden de tam not alarak geçen proje tüm jeolojik zemin etütleri yapıldıktan sonra, radye temel üzerine fore kazık uygulamasıyla inşa ediliyor. Projenin 00 bin metrekarelik toprak altı temel ve perde su yalıtımı ise; yalnızca yüzeyi değil betonun tamamını yalıtarak ömür boyu su izolasyonu için en garantili çözümü sunan HYFIX Kimyasal Su Yalıtım Sistemleri ile güvence altına alınıyor. YAPI İŞLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ Ülkemizin son yıllarda en önemli dinamiklerinden birisi olan İnşaat Sektörü, İş Sağlığı ve Güvenliği açısından hem çalışan sayısı hem de riskli bir alan olması dolayısıyla oldukça önemli bir yer tutuyor. Binaların profesyonelce ve teknoloji kullanılarak yapılması başta kazaları azaltacak gibi algılansa da halen insan gücüne dayalı bir iş alanı olan inşaat, iş kazalarının en sık görüldüğü sektörlerden. Yapı İşlerindeki İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği Resmi Gazetede 5 Ekim 03 tarihinde son haliyle yayınlanarak yürürlüğe girdi. 87 maddeden oluşan bu yönetmelik tüm detaylarıyla nasıl yapılacağını anlatır. Elbette sadece bu yönetmelik işlerin sağlıklı yürümesi için yeterli değildir. Buna destek veren birçok yönetmelik ve tüzük kurumlara ve kişilere İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda yön verir. 008-0 tarihleri arasındaki Türkiye İstatatistik Kurumu verilerine göre 008 tarihinde 7 bin 9 iş kazası yaşandı. Bu kazaların 5 bin 574 ü Yapı işlerinde gerçekleşti. 0 yılına geldiğimizde 74 bin 78 iş kazası yaşanırken Yapı işlerindeki kaza sayısı 9 bin 09 adet olarak gerçekleşti. 008 de Yapı ilerindeki iş kazalarının toplam iş kazalarındaki oranı %7. iken 0 de bu oran %,3 e çıkmış durumda. Daha acı olan bir durum ise 0 yılında iş kazalarında 744 kişi yaşamını yitirirken bunların 5 sı yani %34 ü Yapı İşlerinde gerçekleşmiş. Son yıllarda Yapı işlerinin artmasıyla beraber iş kazalarının ve maalesef kayıplarının da arttığını görüyoruz. Geliştirilen teknolojiler ve daha profesyonel çalışmaların kazaları engellemek için yeterli olmadığını görüyoruz. Çünkü insan yine devrede ve kazaların çok yüksek bir oranının insan hatasından kaynaklandığını da biliyoruz. Peki neler yapılmalı? Bu sorunun cevaplarını beraberce bulmaya çalışalım. Bir inşaat düşünelim. Kabaca bu inşaatta işçiler, mühendisler, makineler, makine operatörleri ve destek birimler olduğunu varsayalım. Öncelikle tüm ekibin yapılacak işler konusunda bilgisi, becerisi ve tecrübesi olması şarttır. Sonrasında spesifik olarak herkesin yapacağı işe göre gerekli eğitimleri alması gerekir. Örneğin bir sıvacı 0 yıldır sıva yapıyor olabilir. Ancak bu sıvacılık hakkında her şeyi biliyor ve gerekli tüm önlemleri alabilir anlamına gelmez. Mutlaka güncellemelerin yapılması ve yapılacak işin içeriğiyle ilgili farklı konular varsa bilgilendirilmeleri gerekmektedir. Tecrübe elbette oldukça önemlidir ama istatistiksel olarak tecrübeyle beraber kendine güvenin arttığını ve kazaların arttığını da görmekteyiz. Örneğin TÜİK in 4 Aralık 03 te geriye dönük aylık verileri içeren bir raporunda iş kazası geçirenlerin yaşa göre oranında 35-54 yaş arası %. ile birinci sırayı almakta. Bunu 5-34 yaş arası işçiler %.3 ile izlemekte. Ülkemizde bu istatistikte bize tecrübeyle beraber iş kazalarının arttığını gösteriyor. Bu nedenle bir kişinin işi ne kadar uzun süredir yaptığına bakılmaksızın tüm eğitimleri alması, gerekli güvenlik ekipmanları kullanması gerekmektedir. Bu, tüm departmanlar ve tüm uzmanlıklar için gereklidir. Ekiplerin eğitimleri bitince gerekli güvenlik ekipmanları dağıtılmalıdır. Bunlara Kişisel Koruyucu Donanım (KKD) denmektedir. Her çalışan kendi KKD sini iyi tanımak, kullanmasını bilmek ve kullanmak zorundadır. Kullanmadan önce mutlaka hasar olup olmadığını veya çalışıp çalışmadığını kontrol etmek zorundadır. Örneğin yüksekte çalışan bir işçi paraşüt tipi emniyet kemerini zimmetine almak, işveren vermiyorsa talep etmek, mutlaka kontrollerini yapmak çalışırken kullanmak zorundadır. İşveren ise tüm işçilere KKD lerin teslim edildiğinden, ilgili eğitimlerin verildiğini ve kullanıldığını denetlemek zorundadır. Hasarlı olan KKD ler işverene mutlaka bildirilmeli ve yenisiyle değiştirmeli, eskilerini imha etmelidir. Tüm bu sistem kurulduktan sonra işlerin başlaması ve bu sistemin mutlaka denetlenmesi gerekmektedir. Yapı işlerinde kullanılan makinelerin ne kadar basit olurlarsa olsunlar yönetmeliklere göre bakımları ve kontrolleri yapılmalıdır. Atlanan her kontrol ve bakım kazaya davetiye çıkarır. Bu nedenle bu konuya da hassasiyetle yaklaşmak gerekir. Elbette makine operatörlerinin eğitimleri de önemli bir detaydır. Yukarıda bahsettiğimiz gibi tecrübeli olsa da bir operatörün düzenli olarak eğitilmesi ve denetlenmesi gerekmektedir. Bu konuda eksik kalınan her nokta yine kaza için risk teşkil etmektedir. Tüm bunlar bir sistem içerisinde ve aksatılmadan yapılmalıdır. Elbette insanın olduğu her alanda kaza olma olasılığı vardır. Ancak çalışan ekipler nitelikli olur, gerekli eğitimler verilir ve Son yıllarda yapı işlerinin artmasıyla beraber iş kazalarının ve kayıplarının da arttığını görüyoruz. Peki neler yapılmalı? Bu sorunun cevaplarını beraberce bulmaya çalışalım. İş Sağlığı ve Güvenliğiyle ilgili tüm önlemler alınırsa iş kazalarının önüne geçmek büyük ölçüde mümkündür. Gelişmiş ülkelerdeki istatistikler ve gözlemler bizlere bunu göstermektedir. Yazımın başında bazı rakamları sizlerle paylaştım. Ne yazık ki bu rakamlar sadece istatistikleri oluşturan sayılar değil. Buradaki her rakam bir insanı ve o insanın beraber yaşadığı bir aileyi de anlatıyor bize. Buradaki her kayıp o aile için çoğu zaman uzun süre atlatılamayan bir süreci de beraberinde getiriyor. Anneler babalar acı çekiyor, eşler için hayat mücadelesi zorlaşıyor, çocuklar için ise çok daha zor bir süreç işliyor. Ebeveynlerden birinin kaybı o çocuk veya çocuklar için her anlamda bir yıkım gerçekleştirebiliyor ki kendimizi böyle bir çocuğunun yerine koysak hissettiklerimizin bile ne kadar kötü olacağını düşünün. Bir de gerçekten o çocuk olduğunuzu düşünün. İşte bu istatistikler aslında bize böyle bir resim çiziyor. İşverenler her zaman işten önce insanı düşünüp her canın kutsal olduğunu hatırlamalı ve üzerine İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili her şeyi yapmalı, işçilerde kendilerine verilen işi öncelikle en güvenli şekilde yapmalıdırlar.

KASIM 04 Sektör SEKTÖREL BAKIŞ Hüseyin Bilmaç İnterfiks yapı Kimyasalları A.Ş. İcra Kurulu Başkanı G eride bıraktığımız senenin inşaat sektörü ve inşaat malzemeleri sanayi verilerini değerlendirirken söze ilk olarak Türkiye miz için büyük gurur kaynağı olan ve dünyanın en büyük müteahhitler listesine girmeyi başaran 4 firmadan başlamak gerektiğine inanıyorum. Dünyanın En Büyük 50 Uluslararası Müteahhidi listesinde 03 yılında 38 olan Türk firma sayısı 04 yılında 4 ye yükseldi. Bu sayı ile Türkiye; listede firması ile yer alan Çin in ardından dünya sıralamasındaki ikinciliğini korumuş oldu. Sektörde başarı sıralaması için bir önemli bir ölçek olarak algılanan ENR ( Engineering News Report) listesinde 008 yılından bu yana dünya sıralamasında Çin in ardından ikincilik konumunu koruyan firmalarımız gerçekleştirdikleri çalışmaların ülkemiz için büyük bir övünç kaynağı olduğunu belirtmek gerek. Firmalarımızın çok zorlu geçen 04 yılı sonunda toplam gelirden aldıkları pay itibariyle de bir önceki seneye göre çok daha iyi bir oran elde etmelerini umuyoruz. Son on yıldır ülke ekonomisinin lokomotifi olarak ilerleme gösteren inşaat sektörünün; bu yıl özellikle Nisan ve Mayıs aylarında konut satışlarında geçen yılın aynı dönemine göre yaşanan yüzde 7,8 gerilemelerden dolayı, büyüme ivmesini yavaşlattığını söylemek mümkün. Bu daralmaya rağmen sektör, Nisan ayı itibariyle yarattığı istihdamla,9 milyon kişiye yükselerek geçen yılın aynı ayına göre 9 bin kişi artarak yine ekonomiye olan katkısını ispat etti. İnşaat malzemeleri sektöründe ise 04 Mayıs ayında ihracat ilk kez milyar doların üzerine çıktı. Aynı dönemde ithalatın ise geriliyor olmasıyla sektördeki bu gelişim, cari açığın azalmasında olumlu bir katkı sağlamış oldu. Ancak; yılın ikinci yarısı itibariyle, komşu ülkelerde yaşanan sıkıntılar dolayısıyla ihracat oranlarımızdaki büyüme hız kesmeye başlasa da, firmaların ihracat stratejilerini doğru kurgulayarak gerçekleştirdikleri akıllı çalışmalar, oranlarda ciddi kayıplar yaşanmasını engelledi. Eylül ayı verileri incelendiğinde çevresel etkenlerden dolayı; ekonomideki büyümenin yavaşladığı ve yılın ilk çeyreğindeki iyimserliğin büyümeyi desteklemediği gözlenmektedir. Eylül 04 itibariyle IMSAD tarafından açıklanan veriler ışığında; inşaat sektöründeki büyüme beklentisinin yüzde 4,5 lerde, inşaat malzemeleri sanayi üretimindeki büyüme beklentisinin ise yüzde 5,5 seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Sene başında öngörülen ekonomik beklentileri tamamen etkileyecek jeopolitik risklerin yaşandığı 04 yılında, çevremizde gelişen bunca zorluğa rağmen sektörde halen büyüme oranlarından bahsediyor olmak ve halen yabancı yatırımcı açısından cazip ülke konumunda olmak gerçekten ileriye yönelik olarak ülkemiz gelişimi için umut vadediyor. Umarım ve dilerim ki, sizler bu satırları okurken çevremizde yaşanan tüm tatsızlıklar bitmiş olsun. Çok daha güzel yarınlar için barış, huzur ve başarı dolu nice güzel yıllar diliyorum. EXPO 07 YE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK BAŞKENT ASTANA YA YENİ TREN GARI U luslararası Sergiler Bürosu tarafından Fransa nın başkenti Paris te Kasım 0 de yapılan gizli oylamada Brezilya, Kanada, Rusya nın aralarında bulunduğu ülkeyi geride bırakarak EXPO 07 in ev sahibi olmaya hak kazanan Kazakistan da hazırlıklar hızla sürüyor. 07 de Kazakistan ın başkenti Astana da gerçekleşecek olan ve 00 den fazla ülkeden en az 5 milyon kişinin ziyaret edeceği fuara onlarca uluslararası örgütün de katılacağı tahmin ediliyor. FIFA Dünya Kupası ve olimpiyat oyunlarından sonra dünyada ekonomik ve kültürel etki oluşturan üçüncü en büyük organizasyon olan EXPO 07 fuarı için Astana da yeni otellerin yanı sıra iş ve eğlence merkezleri, yeni havalimanı, yeni bir fuar alanı ve yeni bir tren garı yapımına da başlandı. Antik ipek yollarının kesiştiği noktaya yeni ulaşım merkezi Antik ipek yolları üstünde kritik bir kavşak oluşturan, Avrupa-Asya kara yollarının orta mesafesinde duran ve Kazakistan ın başkenti için bir köprü vazifesi görecek olan yeni Astana Uluslararası Tren İstasyonu nun inşaatı; Kazakistan da yaptığı başarılı çalışmalarla dikkat çeken Sembol İnşaat a emanet edildi. Demiryolu, karayolu ve metro hatlarının kesiştiği noktada, şehrin ana yollarının kavşak noktasında yer alan ve büyük bir ulaşım merkezi olmasının yanı sıra özel toplantı ve buluşma noktası olarak projelendirilen ve dalgalı mimarisi ile dikkat çeken tren garının; fuar döneminde günlük 35bin kişi tarafından kullanılması öngörülüyor. Toplam 0 bin metrekare faydalı alan üzerinde, 75 bin metrekare bina oturumu olacak şekilde inşa edilecek olan projenin inşaatını üstelenen Sembol İnşaat; projenin temel altı su yalıtımda çözüm ortağı olarak İnterfiks in HYFIX Kimyasal Su Yalıtım Sistemlerini tercih etti. Sembol inşaat; projesi ünlü İngiliz mimar Sir Norman Foster tarafından çizilen ve yine Kazakistan ın başkenti Astana da dünyanın en büyük çadırı olma niteliğiyle 00 yılında açılışı yapılan KHAN SHATYR - Han Çadır ının su izolasyonunda da çözüm ortağı olarak İnterfiks Yapı Kimyasalları ile çalışmıştı. Yaz- kış sıcaklık farkının 70-80 dereceleri bulduğu, dünyanın en soğuk.başkenti olan Astana da; zorlu hava şartlarında uygulanabilme özelliğiyle zamandan maksimum tasarruf sağlayan HYFIX Kimyasal Su Yalıtım Sistemleri, eksiz olma özelliği, yırtılmazlığı ve su geçirimsizlik değerleri ile korozyona karşı da en etkin ve en garantili çözümü sunuyor. İNTERVİZYON Yalıtım Mehmet YAMAN İnterfiks Yapı Kimyasalları A.Ş. Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yrd. 05 yılını Uluslararası Işık ve Işık Temelli Teknolojileri yılı olarak ilan eden Birleşmiş Milletler; küresel bilinçlenmeyi desteklemeyi, sürdürülebilir kalkınmayı teşvik etmeyi, enerji, eğitim, tarım ve sağlık alanlarında ışık bazlı teknolojilerin önemini vurgulamayı amaçlıyor. İ un yeni yıl öncesindeki bu son sayısında, dünyamız için daha aydınlık ve barış dolu günler dilemek üzere yazımı yazmaya başladığımda, Birleşmiş Milletlerin 05 yılını Işık Yılı olarak ilan ettiğini öğrendim ve hoş bir tesadüf olarak karşılaştığım bu önemli konuyu köşeme taşımaya karar verdim. Hayatımızda yaşamsal bir rol oynayan ve yüzyıllar boyunca birçok alanda devrimler yaratılmasını sağlayan ışık; aynı zamanda toplumları, kültürel, ekonomik, teknolojik ve siyasi yönleriyle birbirine bağlayan önemli bir odak noktası. 05 Uluslararası Işık Yılı boyunca UNESCO; bilimsel dernekleri, sendikaları, eğitim ve araştırma kurumlarını, teknoloji platformlarını, kar amacı gütmeyen organizasyonları, özel sektör gibi birçok değişik kurumları bir araya getirerek ışık ve ışık uygulamalarının desteklenmesini hedefliyor. Işık yılında organize edilecek bu özel çalışmalarla, öncelikle toplumsal ve siyasal alanlarda modern dünyamızdaki ışığın kilit rolünün anlaşılması teşvik edilirken, bir diğer yandan 95 yılında geliştirilen internet fiber optik teknolojisinin kutlanacağı bir dizi önemli keşfin yıldönümüne de ev sahipliği yapılacak. Yapılması planlanan tüm bu çalışmaların; ışık teknolojilerinin fotonik enerji, sürdürülebilir kalkınma, çevre, iklim değişikliği, sağlık, haberleşme, tarım gibi çok farklı alanlarda etkin maliyetli çözümler sunduğunu göstermek açısından oldukça önemli ve yararlı olacağını düşünüyorum. Ayrıca; gerçekleşecek bu organizasyonlar yeni KASIM 04 7 MİMARİDE BİYOFİLİK TASARIM TRENDLERİ HERŞEY İNSAN VE DOĞA BÜTÜNLEŞMESİ İÇİN Biyofili; yaşama ve yaşayan sistemlere karşı duyulan sevgi anlamına geliyor. Bu yönüyle son dönemde mimaride de gündeme gelmeye başladı. Biyofilik tasarımın temel hedefi; insanların daha hızlı iyileşebileceği hastaneler, çocukların daha başarılı olacağı okullar, çalışanların daha verimli olacağı ofisler yaratmak. Yani hayatımızın parçası olan, yaşadığımız, çalıştığımız ve eğitim aldığımız mekanların yaratıcı tasarımı ile insanların daha hızlı iyileşebileceği hastaneler, çocukların daha başarılı olacağı okullar, çalışanların daha verimli olacağı ofisler, dolayısıyla mutlu toplumlar yaratmak. Yeşil mimaride binaların çevre üzerindeki olumsuz etkilerini en aza indirmek ön plana çıkıyorsa da, bunun bütünsellik sergilememesi nedeniyle biyofilik tasarım bu eksikliği kapatmayı amaçlıyor. Bu tasarım yapısının temel felsefesi doğadan ders almak, doğal unsurları korumak, zarar görmüş veya kaybolmuş değerleri tamir etmek ve iyileştirmek üzerine kurulu. Tasarım uzmanları Bill Finnegan ve Stephen Kellert ın eseri olan Biyofilik Tasarım: Yaşamın Mimarisi belgeseli çevreye duyarlı iç tasarımların, insanların çalışırken bile doğa ile ilişkilerini olumlu etkileyebileceğine işaret ediyor. Hatta biyofilik tasarıma sahip olan binaların ve yaşam alanlarının insanları doğaya daha fazla yaklaştırdığına dikkat çekiliyor. Biyofilik tasarımı doğanın insanı nasıl etkilediği ile ilgili bir kavram olarak tanımlayan Finnegan a göre, biyofilik unsurların kullanıldığı binalar, kişiyi doğaya yakınlaştırıyor. Biyofilik tasarımım temel unsurları arasında doğal havalandırma, doğal aydınlatma, doğal süreç veya ürünlere benzeyen formlar ile doğal manzaralar yer alıyor. Bu sayede insanlar iç mekanda bile olsalar, kendilerini doğal ortamda hissedebiliyorlar. Bu mimari tarzın örnekleri arasında Washington da bulunan Ronald Reagan Havaalanı, Oxford Doğal Tarih Müzesi ve New York ta bulunan Bank of Amerika Kulesi var. nesil ışık teknolojilerinin, ışık kirliliğini, enerji tüketimini ve tüketimin yarattığı çevresel etkileri azaltırken, yenilikçi aydınlatma çözümleri ile modern dünyamıza kazandırdığı olanakların hatırlanması açısından da olağanüstü bir fırsat olacak. UNESCO nun 05 yılı boyunca farkındalık yaratmaya çalıştığı konuların en başında, son zamanlarda birçok dünya liderinin ve uluslararası bilimsel derneğin de dikkat çektiği gibi sürdürülebilir kalkınma ve ekonomi geliyor. Sürdürülebilir enerjiyi teşvik etmek adına yapılması gereken çalışmalara da dikkat çeken yetkililer, gelecek kuşaklara daha iyi bir dünya bırakabilmek için gerek kurumsal gerekse bireysel duyarlılığın artması için büyük gayret sarf ediyorlar. Bizler kurumsal olarak sadece son dönemlerde değil, kurulduğumuz günden bu yana, tam 5 yıldır, ekonomik kalkınmanın doğal varlıkları ve çevreyi tahrip etmeden gerçekleşmesi gerekliliğine olan inançla çalışıyoruz. Binalarda enerji verimliliği ve doğru yalıtım uygulamalarının sürdürülebilir bir dünya için en öncelikli konu olduğunun bilinciyle gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için üzerimize düşen görevleri yerine getiriyoruz. Yeni yılda da; yaşanabilir ve sürdürülebilir bir çevre için tüm çalışmalarımızı Kalite, Güven, Çözüm ve Hizmet prensipleri üzerine odaklanarak sürdürmeye devam edeceğiz. 05 yılının dünyamız için barış, ülkemiz ve hepimiz için ışık dolu, aydınlık, sağlıklı yarınlar getirmesi dileğiyle Şimdiden mutlu yıllar.

8 KASIM 04 Sektör İNŞAAT SEKTÖRÜ GÜVEN ENDEKSİ ARTTI TÜKETİCİ KONUT TERCİHİNDE GÜVENİ ÖN PLANDA TUTUYOR Fonksiyonellikleri ve sundukları sosyal imkanlarla kent merkezinden uzak dahi olsalar, depreme dayanıklı ve güvenilir konutlar tüketici için çekiciliğini koruyor. M arkalı konutlar ve sunduğu yaşam tarzı, bireyler için şehir içinde eski bir evden çok daha fazlasını ifade etmeye başladı. Sektör de bu beklenti ile büyüme trendini devam ettiriyor. Ev satın almak isteyenler için günümüzde semt kadar önem kazanan konut markası bir konseptin tanımı halini alıyor. Bu noktada markalı konut; oyun salonları, yürüyüş ve gezi alanları, açık ve kapalı yüzme havuzları, spor salonları, güvenlik sistemleri, otopark gibi alanlarla kişilere barınma ihtiyacı için çözüm sunmanın ötesinde, bir yaşam tarzı vaat ediyor. Bina değil konsept tercih etme noktası da bireylerin satın alma kararlarında önemli bir belirleyici haline gelmiş durumda. Bu yönüyle de söz konusu ekstralara sahip markalı konutlar, ağırlıklı olarak sadece binaları içeren ama her daim revaçta olan lüks semtlerin de önüne geçiyor. 999 depreminden sonra yeni yönetmeliğe uygun yapılan binaların bir yaşam tarzı konseptiyle zenginleştirilmesi ve türlü sosyal imkanlar ile desteklenmesi tüketici tercihlerinde büyük önem kazanıyor. Sektör uzmanlarına göre, özellikle depremden sonra zemini sağlam olan bölgelerde güvenilir ve referansları güçlü müteahhitlik şirketlerinin inşa ettiği evlere olan ilgide bir artış kendini gösteriyor. Öyle ki, estetik ölçüler statik bir takım değerlerle buluşturulurken, inşaat şirketleri de farklı şehirlerde markalı sitelere imza atmaya devam ediyor. Bu süreç sadece sektöre değil, tüketiciye ve ülke ekonomisine de fayda sağlıyor. Her sektörde olduğu gibi, inşaat sektöründe de rekabet sektöre ve alıcıya kazandırıyor. 03 yılına kadar 7 milyon 50 bin nitelikli konutun üretilmesi hedefleniyor. Öte yandan, markalı projeler yabancı ilgisini de beraberinde getiriyor. Yabancı yatırımcıların markalı konut projelerine yönelik ilgisi de artarak kendini gösteriyor. GYODER in 03 Vizyonunda Gayrimenkul Sektörü başlıklı raporuna göre ise 03 yılına kadar 7 milyon 50 bin nitelikli konutun üretilmesi hedefleniyor. Bu sayının 000 lerin başından bu yana sektörün gerçekleştirdiği konut üretiminin neredeyse iki katı anlamına geldiği düşünüldüğünde, önümüzdeki yıllarda sektörün tüm alt segmentleri ile birlikte büyüme trendini devam ettireceğini söylemek mümkün oluyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan aylık sektörel güven endeksi verilerine göre, bu yılın temmuz ayında 79, puan seviyesinde kaydedilen mevsim etkilerinden arındırılmış İnşaat Sektörü Güven Endeksi, ağustos ayında %3 oranında artışla 8, puan seviyesine yükseldi İnşaat sektörlerinde faaliyette bulunan, 0 ve daha fazla çalışana sahip özel sektör girişim yöneticileri arasında yapılan bir araştırmaya göre, bu yılın ağustos ayında son üç ayda gerçekleşen inşaat faaliyetleri güven KENTSEL DÖNÜŞÜM HIZ KESMİYOR Ç evre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre, kentsel dönüşüm kapsamında 04 yılı Ağustos ayı itibariyle 4 bin 480 riskli yapının tespiti yapıldı. Ayrıca 9 bin 7 riskli bina da yıkıldı. Buna göre, geçen yıla oranla risk tespiti yüzde 73 oranında arttı. Bakanlığın 04 yılı hedefi ise Türkiye genelinde 45 bin binada 40 bin konut ve işyerinin risk tespitini gerçekleştirmek. 03 yılının ilk 7 ayında 3 bin 88 binanın risk tespiti yapılırken, 04 yılının ilk 7 ayında risk tespiti yapılan bina sayısı ise bin 37 oldu. 03 yılının ilk 7 ayında 3 bin 88 binada 5 bin 843 konut ve işyerinin risk tespiti yapıldı. 04 yılının aynı döneminde ise tespitler bin 37 binada 8 bin 38 konut ve işyerinin risk tespiti olarak hayata geçti. endeksi, temmuz ayında kaydedilen 88, puan seviyesine göre yüzde,7 artarak 89,7 puana geriledi. Ağustos ayında inşaat sektöründe alınan kayıtlı siparişlerin mevcut düzeyi alt endeksi bir önceki aya göre yüzde,7 artışla 3 puana yükselirken, gelecek üç aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi alt endeksi ise yüzde 3,3 artışla 00, puana yükseldi. Ağustos ayında inşaat sektöründe gelecek üç aydaki satış fiyatları beklentisi ise Haziran ayına kıyasla yüzde, azalarak,3 puana geriledi. 03 yılının ilk 7 ayında risk tespiti yapılan 3 bin 88 binanın bin 933 adedinin yıkımı gerçekleştirildi. 04 yılının aynı döneminde ise risk tespiti yapılan bin 37 binanın 3 bin 0 adedi yıkıldı. 04 Ağustos ayı itibariyle toplamda 4 bin 480 adet riskli yapı tespiti yapıldı. 9 bin 7 adet riskli yapının da yıkımı gerçekleştirildi. Kapısız - penceresiz evlerde sosyal yaşam AŞIKLI HÖYÜK Merhabalar Önceki yazımızda, Aşıklı Höyük kazılarını yürüten Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran (İstanbul Ü. Arkeoloji Bölümü Prehistorya Anabilim Dalı) ile yaptığımız röportajın ilk bölümünü sunmuştuk.* Yazının devamında, Orta Anadolu da, avcı/toplayıcı ve göçer bir yaşamdan tarım ve hayvancılık yapılan yerleşik ve üretici bir köy hayatına geçişin ilk ve en eski örneği olan Aşıklı Höyük kazıları ile ilgili çok ilginç gelişmeleri sunuyorum. Hasan Dağı etekleri ve Kapadokya volkanik oluşumlarının sınırındasınız, bu konumun bir ayrıcalığı var mı? Bölgenin, yerleşilen bu yerin özellikle seçilmiş olması gerekiyor. Bölge, dediğiniz gibi volkanik. Bu dönem insanının olmazsa olmazı: taş ve hemen her türü çevrede var. Bunlardan en önemlisi, volkanik cam olarak da adlandırılan obsidyen. Göllüdağ ve Nenezi dağları, Aşıklı insanının kesme, delme, kazıma gibi aletlerini, mızrak ucu, okucu gibi avlanma aletlerini yaptığı malzeme obsidyen. Bunun yanısıra öğütme, ezme işleri için kullandıkları bazalt, andezit, taban ve duvar sıvalarında kullandıkları kireç hammaddelerinin yatakları da hem çok yakında hem de bol miktarda bulunuyor. Ayrıca bozkırlar, dağ yamaçları, Melendiz/Ihlara vadisi hayvan ve bitki çeşitliliği sunan ortamlar. Aşıklı da zaten Melendiz nehri kıyısında. Yani çeşitli balık ve kuş türlerinin varolduğu, her tür hayvanın su içmek için geldiği bir ekolojik niş. Peki adı neden Aşıklı? Höyüğün bulunduğu alan, araştırmalar başlamadan önce özel mülkiyet ve ekilip biçilen tarla. Tarla sürülürken çok sayıda aşık kemiği bulunduğu, daha doğrusu yüzeye çıkan buluntular arasındaki aşık kemikleri köylüler tarafından tanındığı ve bilindiği için, bu kemiğe atfen Aşıklı Höyük deniyor bu alana. Aşık kemiği ile ilgili bir de oyun var biliyorsunuz Hocam, Höyükte bulunan evler çok ilginç. Binlerce yıllık Anadolu köy evlerinin ilk örnekleri gibi. Kerpiç duvarlar, toprak/çamur sıvanmış cepheler, saz/ahşap destekli çatılar Evlerin en ilginç özelliği de kapıları ve pencerelerinin olmayışı Aşıklı daki kerpiç mimari gerçekten de çok ilginç ve günümüz Anadolu kerpiç konut mimarisinin öncüsü olması nedeniyle de çok önemli. Günümüz kerpiç ev yapımında kullanılan tezek/hayvan dışkısı, 0 bin yıl öncesinde de aynı şekilde kerpiçte, taban ve duvar sıvalarında veya çatıda katkı olarak kullanılıyor. Çatılarda kullanılan ağaçlar ve sazlar aynı şekilde kullanılıyor ve bu sazlar mineralize oldukları için ya da yandıkları için günümüze kadar korunarak kalabilmişler. Son yıllarda kazılarda sıklıkla kulanılan bir analiz yöntemi var, fitolit analizleri. (Fitolit, bitkinin yaşarken biriktirdiği silikanın, bitki öldükten sonra toprakta kalan izleri.) Bitki, organik olduğu için hemen çürüyor, bulmak imkânsız, ama bu yeni analizlerle adeta bitkinin kendisine ulaşmış oluyorsunuz. Dolayısıyla Aşıklı daki binaları, yerleşmeyi yeniden oluşturabiliyor, rekonstrükte edebiliyoruz. Aşıklı evlerinin zemin seviyesinde kapıları yok, giriş çıkışlar büyük olasılıkla ahşap merdivenler yardımıyla çatıda bırakılan delikten. Bunun nedenini net olarak bilmemekle birlikte, korunma refleksiyle açıklayabiliriz sanıyorum. Düşünün ki tüm hayvanlar yabani; kurt ve çakaldan tutun, yabani kuşlara kadar. Yaban sığırı, bugünkü sığırlardan çok daha büyük, boynuzlarıyla birlikte iki metreyi aşan boyuyla oldukça korkutucu. Bunlara karşı geliştirilmiş bir çözüm olmalı. Çünkü kapı yapmayı biliyorlar, bina içinde iki oda arasında kapı, pencere gibi yapı öğeleri var. Dışarı açılan kapı yok. Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran Peki bu bitişik nizam evlerde yaşayanlar bir aile mi? Akraba mı? Sosyal olarak nasıl yapılanmışlar? Bir aşiret mi? Kabile mi? Sosyal sınıflar var mı? İşte bu zaten araştırmamızın en zevkli fakat en zor kısmı. İNTERKÜLTÜREL İnterkültürel Mansur KARAKOÇ Aşıklı Höyük kazıılarını yürüten Prof. Dr. Mihriban Özbaşaran ile yaptığımız röportajın devamında yine kazılar ile ilgili çok ilginç gelişmeleri sunuyorum. Sosyal yapıyı çözümlemek üzere eldeki tüm verileri yanyana getirdiğimizde, MÖ 9. bin yıldan, yerleşmenin terk edildiği 8. bin yılın ortasına kadar kolektif yaşamın işin esasını oluşturduğunu görüyoruz. Öyle ki bu topluluğu bir arada tutan ve yüzlerce yıl aynı yerde kesintisiz yaşamalarına neden olan şeyin, kolektif yaşam olduğunu düşünüyoruz. Mevcut durum, örneğin evlerin içindeki ocakların, mezar çukurlarının ve diğer arkeolojik malzemenin dağılımları, ayrışan bina ya da gruplara işaret etmiyor. Yerleşme dokusuna baktığınızda, birbirine benzer, yaklaşık aynı boyutta ve benzer iç donanıma sahip kerpiç binaların konutları oluşturduğunu görüyorsunuz. Bu bina gruplarının ortasında, komünal çöplük ve işlik alanları var. Farklı olan bir alan daha var ve bu alan topluluk tarafından ortak kullanılıyor. Bir tür kamusal alan. Topluluğun inançları doğrultusunda ya da gelenekleri gereği çeşitli ritüellerin, törenlerin gerçekleştirildiği özel bir alan. Aşiret mi kabile mi aynı soydan mı farklı soylardan mı geliyorlar konusunda DNA analizlerinin sağlıklı sonuçlar vereceği zamanı bekliyoruz. Aşıklı da çok ilginç buluntular çıktığını biliyorum, tarihte bilinen ilk cerrahi operasyonun izleri bulundu mesela, bu konuyu anlatır mısınız bize? KASIM 04 9 Anadolu daki en eski beyin ameliyatı Aşıklı daki bir kafatasında saptandı. Ufuk hocanın başkanlığındaki kazılarda saptanmıştı. Ameliyat edilen 5 yaşlarında bir kadın. Kafatasının arka kısmında bir delik tespit edildi. Hacettepe Üniversitesi nden hocamız Prof. Dr. Metin Özbek o zaman Aşıklı iskeletlerini çalışıyordu. Bize aktardığı bilgi, kadının kafasında -büyük olasılıkla bir obsidyen delici ile- bir delik açılmış olduğu. İşin ilginç yanı, daha doğrusu bu işlemin bir ameliyat olarak kabul edilmesini sağlayan ise, delik açıldıktan sonra kadının bir kaç gün, hatta bir hafta kadar, yaşamış olması. Bu da deliğin çevresindeki hücrelerin kendilerini yenilemiş olmasından anlaşılıyor. Kafatası, incelendikten sonra Aksaray Müzesi ne teslim edildi ve şu an teşhirde. Kazılarda bazı hayvan kemikleri ve bazı gıda kalıntıları bitki / buğday / meyve bulunuyor sanırım. Tarım var mıydı? Neler Bulundu? Kazılarda özel bir yöntemle -sulu elek diyoruz bu sisteme- en ufak hayvanların kemiklerine, en küçük bitki kalıntılarına dahi ulaşabiliyoruz. Aşıklı da tüm iskân boyunca en çok tüketilen hayvan koyun ve keçi. Ardından sığır, geyik gibi hayvanlar geliyor. Küçük hayvanlar arasında, önemi azalmaksızın

0 KASIM 04 İnterkültürel Bulmaca KASIM 04 her dönem avlanan tür tavşan; belki de kürkü için. Avladıkları türler kuşlardan, kaplumbağa, porsuk, tilki, gibi hayvanlara, balıklara kadar çeşitlilik gösteriyor; daha sonra evcilleştirme ile birlikte ilgileri doğrudan koyun üzerine yoğunlaşıyor. Avcılığın yanısıra zaman içinde koyun ve keçi türlerinin ilk defa evcilleştirildiğini, hayvancılık yapılmaya başladığını ve buna bağlı olarak üretim toplumuna geçiş sürecinin ilk adımlarının atıldığını görüyoruz. Üretim tarım alanında daha fazla çeşitlilik gösteriyor. Buğday ve arpa gibi tahılların yanısıra baklagiller yetiştiriliyor, fıstık, çitlembik ve yabani badem meyveleri toplanan türler. Çok sayıda yabani ot toplanıyor. Bugün Aşıklı nın bağlı olduğu Kızılkaya Köyü nde halen bahar aylarında kadınların 00 ün üzerinde ot türü topladıkları düşünülürse, buna şaşmamak lazım. İlginç başka bir nokta, Aşıklılıların topladıkları kimi yabani bitkilerin halen çevrede yaşıyor olması. Örneğin, Verbascum diye bilinen, yerel adıyla sığırkuyruğu günümüzde doğal boya elde etmek amacıyla kullanılıyor. Aşıklı toplayıcılarının aynı bitkiyi topladıklarını biliyoruz İNTERDOST Nuray ÇAMCI İnterfiks Satış Destek Sorumlusu H Paşa ile selfie keyfimiz Herkese merhaba Bu sayımızda da Paşa nın sizi gülümseteceğine inandığım yeni bir hikayesini kaleme almak istedim. Nerden nereye dedirtecek, sokaklardaki yaşamdan okula uzanan ilginç öyküsüyle Paşa hepimizin ilgi odağı olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz ay bizim yaramaz oğlanı köpek eğitim merkezi PET SERVCES WORKING AND SPORTING DOGS CLUB a yolladık. Sebebi ise sokağı paylaştığı tüm kedilere saldırıyor olmasıydı. Eğitim şart tabii, yapacak. Paşayı yakaladım, arabanın arka koltuğunda yolla çıktık. Yol boyunca camdan kafasını çıkartıp dışarıyı izliyor, zaman zamanda içeri girip bana bakıyordu. Eğitim merkezine gelince arabadan inmesi pek de kolay olmadı tabi. Etrafı inceleyip kokladıktan sonra aynen arabaya geri binmek istedi ve mahallenin cesur yüreği Paşa nın korkudan bacakları titredi. Sanki veterinere geldik. Üzüldüm ama yapacak bir şey yok. Teslim ettim oradan ayrıldım. Bir hafta sonra ziyarete gittim. Beni görünce ağladı. Üzerime atlamak beni ne kadar özlediğini anlatmak için patisini uzattı. Sevinçten çılgına döndü. Bakalım dedim, bizim oğlan neler öğrenmiş. 0.000 yıl önce burada yaşamaya başlamış insanlar, üst üste çağlar boyu yeni kültürler koymuşlar. Sonra ne olmuş? Hikâyenin sonu nasıl, Neden terk etmişler burayı? Evet, 000 yılı aşkın bir dönemden sonra Aşıklı topluluğunun Aşıklı yı sessiz sedasız terk ettiğini görüyoruz. Sessiz sedasızdan kasdım, herhangi bir doğal felaket ya da yakma yıkma yok. Deprem, sel gibi afetlerin kanıtlarını anlayabiliyoruz, ancak bunlar Aşıklı da yok. Hasandağ volkanik bir dağ olmakla birlikte patlaması söz konusu değil, çok ufak patlamalar olabiliyor ama volkan patlaması yok. Dolayısıyla olasılıklar iki yönde. Birincisi salgın hastalıklar olabilir. Kalabalık gruplar halinde, evcilleşmiş hayvanlarla birlikte bir yaşam düşünürsek, her ikisinin de dezavantajları böyle bir sonuca götürebilir. İkinci olasılık ise sosyal bir neden - zaman içindeki değişim... Bu konuda çalışmalarımız sürüyor; nitekim 000 yıl boyunca yerleşmedeki değişimleri saptayabiliyoruz, bunlar yavaş ve temposu düşük. Ancak teknolojik olsun, ekonomik olsun, sosyal olsun, değişim var. En önemlisi, kolektif yaşam yerini yavaş yavaş bireyselliğe bırakıyor. Yerleşme terk edilmeden hemen önceki tabakalarda ilk kez çift-mezarlara rastlıyoruz, olasılıkla aileye işaret eden. Aynı tabakalarda iskeletlerde kimlik göstergesi olarak kabul edilebilecek boncuk, bilezik gibi takılar görüyoruz. Mimaride mahalle grupları belirginleşiyor. Sonuç olarak değişim geliyor, toplumsal değişim. Aşıklı nın terk edilmesi de böylesi bir toplumsal değişim sonucu olabilir diye düşünüyoruz. Hocam, kazı çalışmalarının yanısıra, deneysel arkeoloji çalışmaları yaptığınızı biliyorum. Bu çalışmalardan da biraz bahseder misiniz? Aşıklı Höyüğün girişinde, 0 bin yıl önceki gündelik hayatı yeniden canlandırmak için o dönemin kerpiç konutlarını birebir ölçekte yeniden inşa ettik. Binalar, sokak ve yaşam alanları, evlerin içi plan ve boyut olarak orjinallerinin birebir aynısı olarak yapılıyor. Böylece ziyaretçiler gerçek boyutlarda neolitik bir köyde dolaşabiliyorlar. Kerpiç evleri yaparken o dönemin malzemeleri ve inşaat tekniklerini kullandık. Kazılardan elde ettiğimiz veriler ışığında araç gereç ve malzemeleri, aynı şekilde elle ürettik ve bu malzemeleri kullanarak evleri yapıyoruz. Böylelikle araç gereçlerin nasıl kullanıldıklarını, üretim biçimlerini deneyerek öğrenmiş oluyoruz. Bunların yanısıra, yabani buğday ve arpa gibi bazı türleri de neolitik dönem tarım yöntemleri ile yetiştirip topluyoruz. O dönemde kullanılan çapa, orak gibi araçların aynısın yapıp üretim süreçlerini taklit etmeye çalışıyoruz. Tüm bu deneysel arkeoloji çalışmalarında oluşan süreçlerden ve sonuçlardan yola çıkarak, elimizdeki arkelojik buluntuların nerede ve nasıl kullanıldıklarını daha iyi anlamaya çalışıyoruz. Hocam bu değerli bilgileri paylaştığınız için teşekkür ederiz. Anlaşılan o ki, bu çok ilginç deneysel çalışmaları yerinde görüp incelemek ve i okurlarına aktarmak için önümüzdeki kazı döneminde Aşıklı ya detaylı bir ziyaret yapmamız gerekiyor. * Yazımızın ilk bölümüne www.interfiks.com.tr adresinde yer alan İNTERPOST bölümünden ulaşabilirsiniz. Eğitim yaptıran Şemseddin Bey geldi hemen kedileri çağırdı. Koşkoş, Aslan, Koca Kafa ve Paspas. Eğitmen kedilermiş meğer hemen geldiler. Hepsi de çok güzel bakımlı kediler. Ormanda arazide avlanıyor av bulamazlarsa, karınları aç ise geri gelip yemek yiyorlarmış. Paşa, ortama büyük bir cesaretle giren kedileri görünce hemen kafasını kaldırıp dikkat kesildi. Ben tahmin ediyorum aklından şu kediyi nasıl ısırsam diye geçiriyor. Ama eğitimcinin verdiği sert bir komutla mum oldu bizimki, kafasını çevirdi ve bakmadı bile kediye. Demek ki eğitim şartmış. Bu yazıları yazarken Paşa hala orada, mezuniyetine sayılı günler kaldı. Biz İnterfiks Ailesi olarak oğlumuzu çok seviyoruz. Yaşadığı sokakta, diğer patilerle dost olup, başını derde sokmaması için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Önümüzdeki kış için sizden önemli bir ricam var. Araba lastiklerinin üzerinde veya motor kenarlarında ısınmaya çalışan canlar olabilir. Lütfen arabanıza binmeden önce sokakta yaşayan dostlar için KAPUTA VURUN! 05 de her şeyin gönlünüzce olmasını diliyorum. Sevgiler Kalpte bir kapak Üreteç Bütün olarak Ağaçla örtülü alan Ne olursa olsun Karışan, katılan Gömüt, mezar Kavimle ilgili, budunsal Bu yer, bura Asalak bir Gaz hacmi ölçen araç Mahal, mekân 8 Binbaşı, yarbay veya albay 9 Kalpte bir kapak Üreteç Gemide oda Bütün Ün, adolarak Ağaçla örtülü alan 5 Ne olursa olsun Çamgillerden bir ağaç Karışan, katılan Kavimle ilgili, budunsal Bu yer, bura Ara, aralık Karadeniz Asalak bir Gaz hacmi ölçen araç Mahal, mekân ANAHTAR KELİME Binbaşı, yarbay veya albay İlgi Canlandırıcı 0 Gömüt, mezar 9 Gemide oda Ün, ad İyi talih, iyi haber İrlanda denizinde bir ada 3 5 Çamgillerden bir ağaç Halk dilinde kekeme Tavuğun küçüğü 8 Çok oksijenli oksit Bazen, kimi vakit Orta Afrika' da bir ülke Yakacak iri saman ANAHTAR 3 4 KELİME Canlandırıcı Çok renkli 0 İlgi Tür, çeşit Ara, aralık Oldukça sık Karadeniz Kokusuz bir asal gaz, Xe Dilekçe 5 İyi talih, iyi haber İrlanda denizinde bir ada 3 Tanıtma yazısı Kadın tutsak Büyük, yetişkin Bir işe katılım Çok oksijenli oksit Bazen, kimi vakit 3 4 8 5 Tanıtma yazısı Kadın tutsak Büyük, Aracısız, yetişkin doğrudan Halk dilinde kekeme Kromatik Tavuğun küçüğü Avuç Akdeniz bitki Orta Afrika' örtüsü da bir ülke Yakacak Kuşpalazı iri saman Kesilerek satılan karpuz Tür, çeşit Gaz içeren bir lamba Oldukça sık Güzel kokulu, sarı bir kavun Limonluk Kokusuz bir asal gaz, Xe Dilekçe 7 Bir işe katılım Çok renkli Kuşpalazı 0 7 Akdeniz bitki Eksen, dingil örtüsü Güzel Tortu, çökelti kokulu, sarı bir kavun Limonluk Marmara 9 Emtia 3 Kenevir Bir nota Deizm yanlısı Madenî para Et veya sebze ezmesi Anlam 7 Boyun eğme Aracısız, doğrudan 8 Kromatik Avuç Mercek Kanıtlama Kesilerek satılan karpuz Gaz içeren bir lamba Uyumsuz ve karışık durum Bir bağlaç Marmara Bizi sosyal medyada takip edebilirsiniz facebook.com/interfiks ABONE OLMAK İÇİN twitter.com/interfiks Youtube.com/interfikstv http://www.interfiks.com.tr kategori/i adresinden abone formunu doldurabilirsiniz.. 39 Yetimin malını yöneten Bal yapan Çirişli, parlak bir bez 3 Eksen, dingil Emtia Tortu, çökelti Baş, kumandan 40 Kenevir Bir nota Deizm yanlısı Madenî para Pantolonun bel bölümü Et veya sebze ezmesi Anlam Lorentiyum' un simgesi Haykırma, bağırma 5 7 Boyun eğme Göğüs karşıtı Karşı çıkış Mercek Sayısal açıdan Kanıtlama İnce dantel Uyumsuz ve karışık 5 durum Bir bağlaç 4 3 Yetimin malını yöneten Bal yapan Çirişli, parlak bir bez 4 Arap yazısında bir işaret Baş, kumandan Gözlem 4 Pantolonun bel bölümü Lorentiyum' un simgesi Haykırma, bağırma 5 5 Göğüs karşıtı Karşı çıkış Sayısal açıdan İnce dantel İmtiyaz sahibi: İnterfiks Yapı Kimyasalları İnşaat ve San. A.Ş. adına GÜL YAMAN 4 4 Arap yazısında bir işaret Gözlem Facebook sayfamızı beğenerek, bulmacamızın 0 Aralık 04 tarihinde yayınlanacak olan çözümünü takip edebilirsiniz. www.hyfix.com.tr yayında Genel Koordinatör: Hüseyin Bilmaç Yayın Sorumlusu ve Yazı İşleri Müdürü: Mehmet Yaman Editör: Handan Aybars Grafik Tasarım: Ünal Akan Yapım: Medicon Yayıncılık - Et Cetera Creative Works Baskı: Bilnet Matbaacılık Biltur Basım Yayın ve Hizmet A.Ş. Tel: 0 444 44 03 www.bilnet.net. İnterfiks Yapı Kimyasalları İnşaat San.ve Tic.A.Ş Kurumsal gazetesidir. 3 ayda bir yayınlanır. Satılamaz İletişim bilgileri: i@interfiks.com.tr Adres: FSM Cad. Liscon İş Merkezi no 7 kat Kavacık - Beykoz

TEMELİNİZDEKİ GİZLİ GÜÇ... HYFIX Kimyasal Su Yalıtım Sistemleri, toprak altı su yalıtımında betona derinlemesine işleyerek %00 geçirimsizlik sağlar, suyun ve agresif kimyasalların temellerde yol açtığı tüm olumsuzluklara son verir. Son derece verimli, güvenli ve kolay uygulanabilen HYFIX, projenizin uzun ömürlü olmasını sağlayarak yapılarınızın değerini artırır. HYFIX*... 5 yıldır dev projelerin temelinde yatan gizli güç! * HYFIX serpme yöntemiyle geçirimsizlik sağlayan ilk toprak altı su yalıtım malzemesidir. Bilinen klasik uygulamalara göre çok daha ekonomik olan HYFIX, her türlü hava koşullarında güvenle uygulanır. yapıları yaşatır! interfiks.com.tr facebook.com/interfiks