Adaletle nasıl problemlerle ilgili bütün tarafları dinlemeden



Benzer belgeler
ORMAN ve SU İŞLERİ BAKANLIĞI 3. DÖNEM TOPLU SÖZLEŞME KAZANIMLARIMIZ GÜVENİNİZİ GÜCE, ALIN TERİNİZİ KAZANIMA DÖNÜŞTÜREN SENDİKA

ET VE SÜT KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURUM İDARİ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI EKİM 2014

DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI KURULUŞ VE GÖREVLERİ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME

Onlar konuşur, AK Parti yapar

Cumhuriyet Halk Partisi

TÜRKİYE DE KADINLARIN SİYASAL HAYATA KATILIM MÜCADELESİ VE POZİTİF AYRIMCILIK

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

ESENYURT BELEDİYESİ ERİŞİLEBİLİRLİK ÇALIŞMALARI

Değerli misafirler, Kıymetli iş insanları... Basınımızın değerli temsilcileri... Hanımefendiler... Beyefendiler...

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukukî Dayanak ve Tanımlar

Başbakan Yıldırım, İstanbul-Bursa-İzmir Otoyolu Gemlik-Bursa Kesimi Açılış Töreni nde konuştu

YOL, YAPI, ALTYAPI, BAYINDIRLIK VE TAPU KADASTRO KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

AK Parti mazlum coğrafyaların umudu

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

Başbakan Yıldırım Kütahya Tavşanlı da halka hitap etti

Üniversite ve Yurt-Kur Çalışanları İçin TOPLU SÖZLEŞME TEKLİFLERİMİZ

TMMOB DANIÞMA KURULU 2. TOPLANTISI YAPILDI

DALKARA'DAN PAZARCIK TA GÖVDE GÖSTERİSİ

TED AİLESİ, ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLAMASI VE PLAKET TÖRENİ İÇİN DÜZENLENEN YEMEKTE BİR ARAYA GELDİ

KOTAN A Personelinden Uğurlama

HERKESİN REKTÖRÜ. Prof. Dr. Abdulvahap YİĞİT Ahi Evran Üniversitesi Rektör Adayı.

"medya benim ayağımın altına muz kabuğunu biraz zor koyar" vari açıklamalarda bulunuyordu ki Olanlar oldu

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

ET VE BALIK KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HİZMETİÇİ EĞİTİM YÖNERGESİ

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Karacan Düzce'de

Başbakan Sayın Binali YILDIRIM KANAAT ÖNDERLERİ VE STK İLE BULUŞMASI KAYSERİ

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

MEHMET AKİF ERSOY ÜNİVERSİTESİ SPOR BİRLİĞİ YÖNERGESİ

İşyeri Temsilcileri Rehberi

Prim Rekortmenlerine Ödül Gecesi

Mevsimlik İşçiliğe Hayır Dedik

TOPRAK MAHSULLERĐ OFĐSĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURUM ĐDARĐ KURULU TOPLANTISI

Yüzbinlerce taşeron işçisi kamuda istihdam edilecek. Taşeron işçilere kadro verilmesine ilişkin yapılan açıklamalar ve detaylar...

ET VE SÜT KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ KURUM İDARİ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI NİSAN 2015

Cumhuriyet Halk Partisi

Çoğunluk olmak, azınlığı yok saymak

AKADEMİK ZAMMI ADIMDA ALDIK

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

Türkiye'de 3 Ay OHAL İlan Edildi

Türkiye de hepimizin sağlığı ve mutluluğu için çalışan köklü bir kuruluş var:

SURİYE TÜRKMEN PLATFORMU I. TOPLANTISI ONUR VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİ SONUÇ BİLDİRİSİ

Sayı : Konu : Tavsiye Kararı Talebi KAMU DENETÇİLİĞİ KURUMUNA

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

DÖNEM: 23 YASAMA YILI:

KIRKLARELİ BELEDİYESİ İNSAN KAYNAKLARI ve EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT GÖREV VE ÇALIŞMA ESASLARI YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Hukuki Dayanak

Sosyal Güvenlik Alanındaki Hukuki İhtilafların Azaltılması Çalıştayı


5 Dk. Ülke Ile Ilgili Giriş Konuşması. Değerli katılımcılar hepinizi ülkem adına saygıyla selamlıyorum,

Genel Yetkili Sendika. Enerji, Sanayi ve Madencilik Hizmet Kolu 2013 Dönemi ÜYE SAYILARI

Bahsettiğim gibi bu tecrübeler bize eksik yanlarımızı göstermiş ve öğretmiştir. Yaptığımız araştırmalar sonucu, Dünyanın önde gelen tüm

Sayın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız ve Değerli Konuklar,

NİSAN 2016 ETKİNLİKLERİMİZ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

.. BELEDİYESİ İLE TÜRK YEREL HİZMET-SEN ARASINDA YAPILAN SOSYAL DENGE TAZMİNATI SÖZLEŞMESİDİR

BÜRO MEMUR-SEN Büro Memurları Sendikası

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

TOPLU KONUTLARIN TEMELİ, 12 ŞUBAT RUHUYLA ATILDI

T.C. KEÇİBORLU İLÇESİ BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARAR KAĞIDI

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

SAĞLIK-SEN SİVAS ŞUBESİ DENETLEME KURULU RAPORU

Yükseköğretim kurumları disiplin kurullarında sendika temsilcisi bulundurulmasını sağladık.

Değerli basın emekçileri

Uluslararası İlişkiler

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

MALİYE BAKANLIĞI PERSONEL GENEL MÜDÜRLÜĞÜ RAPOR TESPİT TABLOSU

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

MÜSİAD VİZYONER 15 Basın Toplantısı , Feriye Lokantası Değerli Basın Mensupları,

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan ın Konuşma Metni I. YOİKK Toplantısı

NEDEN. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

KONU : Cumhurbaşkanlığı Seçim Süreci Hk İL BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜLTENİ MART, 2013 KAMPANYA

TEMYİZ KURULU KARARI

Sirküler Rapor Mevzuat /33-1 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

GİRESUN BELEDİYESİ RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ

BAŞHUKUK MÜŞAVİRLİĞİ VE MUHAKEMAT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ (BAHUM)

GENEL YETKİLİ SENDİKA. Hizmet Sendikacılığımızın 2009 Kazanımları

NORM KADRO NEDİR? VE BELEDİYELER AÇISINDAN NORM KADRO KİMLERİ KAPSAR?

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ İLETİŞİM STRATEJİSİ

RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ İŞBÖLÜMÜ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın, Saray Engelsiz Yaşam, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini Ziyareti

EMNİYET TEŞKILÂTI UÇUŞ VE DALIŞ HİZMETLERİ TAZMİNAT KANUNU 1

KAMU KURUM VE KURULUŞLARININ YURTDIŞI TEŞKiLATI HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME

GAZĠANTEP BÜYÜKġEHĠR BELEDĠYESĠ ĠNSAN KAYNAKLARI VE EĞĠTĠM DAĠRESĠ BAġKANLIĞI GÖREV, YETKĠ VE SORUMLULUKLARI HAKKINDA YÖNETMELĠK

TRABZON BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE MECLİSİ PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU RAPORU MECLİS BAŞKANLIĞINA

TMMOB Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği 41. DÖNEMDE RESİMLERLE TMMOB

EDĠRNE ĠL ÖZEL ĠDARESĠ PERSONELĠNĠN PERFORMANS VE DURUM DEĞERLENDĠRMESĠ HAKKINDA YÖNETMELĠK. BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar

MEHMET TİRE: BODRUM TRAFİĞİ NEFES ALACAK

Temsil Tazminatı. I-Genel Açıklama

EVDE ÇOCUK BAKIM PROJESİNİN TANITIMI İZMİR DE GERÇELEŞTİRİLDİ.

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY

VOLKAN BOZKIR. Eylül 2013 AYLIK FAALİYET BÜLTENİ. Haziran 2013 DIŞİŞLERİ KOMİSYONUNUN FAALİYETLERİ

TBD Antalya Şube Başkanı Akyelli: Özellikle yazılımcıların yatırımlarını Antalya da yapmamaları için hiçbir neden yok

Transkript:

Özgürlük ve İkiyüzlülük MEMUR-SEN KONFEDERASYONU TOÇ BİR-SEN TARIM - ORMAN ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI Haber Bülteni Yıl: 10 Sayı: 16 Temmuz 2013 İmtiyaz Sahibi Günay KAYA Genel Başkan Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Şahin DEĞİRMEN Genel Başkan Yardımcısı (Basın ve İletişim) Genel Başkan Yardımcısı (Teşkilat) Sabri KIZILKAYA Genel Başkan Yardımcısı (Mali İşler) Hüseyin ÖZTÜRK Genel Başkan Yardımcısı (Eğitim ve Sosyal İşler) Fatih DOĞAN Basın Müşaviri Sevilay DEMİREL Yazı İşleri Sevim DEMİR Dağıtım Ahmet DEMİR İrfan DEMİRBAŞ Hukuk Danışmanları S. Ahmet ÖZTÜRK Handan ÇALIK İdare Adresi GMK Bulvarı No: 117/19 Maltepe - ANKARA Tel: 0312 231 40 77-88 Faks: 0312 231 49 99 Baskı Tarihi 5 Temmuz 2013 Tasarım Ruhi ALAGÖZ 0532 391 03 29 Baskı Özyurt Matbaacılık Büyük San. 1. Cad. Süzgün Sk. No: 7 İskitler /ANKARA Tel: +90 312 384 15 36 Faks: +90 312 384 15 37 Şahin DEĞİRMEN Genel Başkan Yardımcısı (Basın ve İletişim) Adaletle nasıl problemlerle ilgili bütün tarafları dinlemeden adil sonuca ulaşılamıyorsa özgürlük de adalet gibi hak talebini dile getiren herkesin taleplerinin özgürlük kapsamında değerlendirilmesi ile olur. Yoksa özgürlük kavramı ikiyüzlülük, özgürlükleri engelleyici ve topluma ait tüm kamu ve özel mülkiyetleri yakıp, yıkmak ve yağmalamak suretiyle gündeme taşınıyorsa yine bir ikiyüzlülük söz konusudur. Zira özgürlük ve çevrecilik kavramı günümüz dünyasında en çok yağmalanan, yerinden edilen, içi boşaltılan ve sömürülen kavramlar olarak karşımızda duruyor. 2013 yılı Mayıs ayının son haftalarında güya özgürlükler için meydanlara inmiş sözde özgürlükçü ve çevreci kitle, bu ülkenin en zengin ailelerinden birinin kurduğu üniversite alanı için üç-beş değil bir orman katledilirken, hatta bunu yapabilmek için sınırlar değiştirilirken neredeydi? Büyük çoğunluğu Müslüman olduğu dile getirilen Türkiye Cumhuriyeti nde inancı gereği örtündüğünü ifade eden kadınlar, en temel hak ve özgürlüklerin başında gelen eğitim, çalışma ve hatta sağlık hizmetlerinden yararlanma haklarından mahrum bırakılırken bu kitleden bir cılız itiraz bile duyamadık. Bu kitlenin yandaş ve candaş medyaları, kurum ve kuruluşları da tıpkı bu kitle gibi sesiz kalmışlar, özgürlüğü sadece kendi yaşam biçimleri için savunmuşlardır. Bu kesimin kendileri için anladıkları özgürlükler için toplumumuzun milli değerlerini de amaçlarına alet etmekten geri durmadıklarına da şahidiz. Hatta Bayrak ve Atatürk gibi milli değerleri Devlet e (Kamu Mallarına) ait malları yakıp yıkmak için iyi bir kalkan olarak kullandıklarını görüyoruz. Ne yazık ki bu milli değerlerle geçmişte bir araya gelmeyen çevreler ikiyüzlü özgürlük ve çevre söz konusu olunca ülkeyi ateşe vermek için de ülkenin değerlerini kullanmaktan geri durmayacak kadar tutarsız ve ikiyüzlü bir duruş sergilemekte. Topyekun bir topluma ait belediye otobüsleri, duraklar, tramvay, metro gibi her türlü Devlet Malı inanç sistemimizde Beytül Mal dır, zarar vermek haramdır. Manevi değerden uzak çevreler içinse emek ürünüdür ve zarar vermek emeğe saygısızlıktır. Yani nerede durursanız durun bunlara verilen zarar özgürlük gerekçesi değil, insanlık dışıdır. Kamu mallarını yakıp yıkanlara Milletin sessiz kalması çaresizliğinden ve tasdik ettiğinden değil, olağanüstü feraset, basiret ve sabrındandır. Vesselam. Temmuz 2013

Zoru Seçenler ve Kendilerini Kandıranlar Değerli gönül dostları; TOÇ BİR-SEN ailesi olarak, ülkemizin kuzeyini-güneyini, doğusunu-batısını, Anadolu yu-trakya yı karış karış dolaşarak, tarımda-ormanda gidilmedik hiçbir kurum bırakmayarak, hiçbir zorluğa aldırmayarak, önümüzde ki her türlü engeli aşarak, bir 15 Mayıs sürecini daha tarım-orman hizmet kolunun bütün kurumlarında ve 80 ilimizde yetkiyi alarak, fevkalade başarılı bir şekilde geride bıraktık. Bu süreçte TOÇ BİR-SEN imiz istikrarlı büyümesini, zirveye tırmanışını sürdürürken rakiplerimizin istikrarlı erimesi, küçülmesi devam etti. TOÇ BİR- SEN imiz 36836 üye sayısı ile hizmet kolunda en yakın sendikaya üç kattan fazla fark atmış, hizmet kolunda ki diğer bütün sendikaların toplamının 2.5 katı gibi büyük bir fark atarak, 11 hizmet kolunda kırılması çok zor olacak bir rekoru da kırmış oldu. Bu tarihi rekora imza atan TOÇ BİR-SEN imizin güzide, seçkin teşkilat mensuplarını, 36836 gönül insanını yürekten kutluyorum. Bu büyük başarıda zerre kadar katkısı bulunan herkese sonsuz teşekkürlerimi, şükranlarımı sunuyorum. Günay KAYA MEMUR-SEN Genel Başkan Vekili ve TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Değerli TOÇ BİR-SEN dostları; Hepimizi mutlu kılan, onurlandıran, sendikamıza kem gözle bakanların umutlarını tüketen bu muhteşem manzarayı ve bu kırılan rekorların yol haritasının arka planını bir kez daha hatırlatmak isterim. Öncelikle hizmet, değerler, sorumlu sendikacılık anlayışından asla taviz vermedik. MEMUR-SEN in Kurucu Genel Başkanı rahmetli Mehmet Akif İnan ve dava arkadaşlarının MEMUR-SEN i kurarken belirlemiş oldukları, MEMUR-SEN misyonunu ve vizyonunu hep kutup yıldızımız olarak gördük, insana, millete, ülkeye hizmet etmenin derin tadına vardık. Gücün karşısında eğilmeden, dikleşmeden, onurlu dik duruşumuzdan, özgün kurumsal yapımızdan asla taviz vermedik. Yeri geldi özeleştiri yapmaktan da kaçınmadık. Günü kurtarmak, tükenişlerini engelleme adına binbir yalandolan içinde olanlara, küçük düşünenlere inat, kısa vadede zararımıza olsa da son derece duru ve şeffaf olduk. Hep uzun vadeli, büyük hesaplar yapmaktan geri durmadık. Yanlış yaparak, yalan söyleyerek geçici sendikal kazanım elde edenlere karşın, bilerek, severek, isteyerek, doğrudan, haktan taraf olarak, doğru söyleyerek, bedel ödeme izzetinden geri durmadık. MEMUR-SEN in, TOÇ BİR-SEN in azimle, kararlılıkla, çetin mücadeleler sonucu elde etmiş olduğu onlarca kazanımı, önce ahlaksızca, ölçüsüzce, seviyesizce biz aldık diyen sendika hırsızlarına, Yıllardır hiçbir yerde yetkiniz yok, Kurum İdari Kurullarında yoksunuz, Kamu Personeli Danışma Kurulu nda yoksunuz, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu nda yoksunuz. Peki bu kazanımları siz nasıl aldınız? Alsa alsa yetkili sendika TOÇ BİR-SEN, yetkili konfederasyon MEMUR-SEN almıştır. Siz uzaktan uzağa üfürükçülükle mi bu kazanımları elde ettiniz? diye soranlara bunları hükümet verdi cevabı veren, alınamayan her hakkın, çözülemeyen her türlü sorunun sorumlusu olarak yetkili sendika TOÇ BİR-SEN ve yetkili konfederasyon MEMUR-SEN i gören, pervasız, talihsiz sendikalar ve onların talihsiz, basiretsiz sendikacılarına karşın bizler, aldığımız her kazanımı, aşamadığımız her engelin, çözemediğimiz her türlü problemlerimizin bütün detaylarını üyelerimizle, çalışanlarımızla paylaşmaktan hiçbir zaman çekinmedik. 1

Değerli kardeşlerim; Bu maddeleri devam ettirmemiz mümkün. Ancak bugün itibariyle hizmet koluna bağlı bütün kurumlarda ve 80 ilde TOÇ BİR-SEN imizi yetkiye, zirveye taşıyan, hizmet kolundaki hiçbir sendikanın mensuplarıyla asla mukayese edemeyeceğimiz, birikimleriyle, derin bakışlarıyla, yıldızlaşmış fedakarlığı, mücadele azmi ve kararlılığıyla, müstesna teşkilat mensuplarımızın farkı ve ayrıcalığıyla yolumuza devam ediyoruz. Bilmeliyiz ki rehavet hüsrandır. İlk günkü heyecan, azim ve kararlılığımızdan, sendikal ilkelerimizden, MEMUR- SEN-TOÇ BİR-SEN teşkilatlarına yakışır duruş ve disiplininden asla taviz veremeyiz. Değerli dostlarım; Bugün TOÇ BİR-SEN imiz tarım-orman hizmet kolunun tek sendikası olmuştur. Hizmet kolumuzda bugün itibariyle TOÇ BİR-SEN ve diğerleri demekte artık geride kalmıştır. Onun için TOÇ BİR-SEN ailesi mensupları bugüne kadar olduğu gibi, başta 36836 vefakar, cefakar onurlu yol arkadaşlarımız olmak üzere, tarımda-ormanda, ESK da, TİGEM de, TMO da, AOÇ de, TKDK daki bütün çalışanlarımızın, emeklilerimizin, hakkının, hukukunun, ekmeğinin, emeğinin korunması ve geliştirilmesi için 2013 yılı Toplu Sözleşmelerine hazırlanıyoruz. Bu yazıyı yazarken 4/B li çalışanlarımız, özellikle TAR-GEL çalışanlarımızın 4/A kadro haklarını %80-%90 tamamlamış durumdayız. MEMUR-SEN in, TOÇ BİR-SEN in bir sendikal başarısı olan 4 Haziran 2011 Kararnamesi nin ikincisine de çok az bir mesafe kalmıştır, bültenimiz çıktığında da 4/B li kardeşlerimizin kadro kararnamesinin çıkmış olacağını ümit ediyorum. TAR- GEL çalışanlarımız şunu iyi bilsinler ki TOÇ BİR-SEN in vermiş olduğu söz: Bütün TAR-GEL - ciler kadro alana ve diğer meslektaşlarıyla eşit mesleki ve sosyal haklara sahip olana kadar kararlı mücadelemiz devam edecektir. Çok şükür bu i- kinci kararnamenin çıkmasıyla TAR-GEL çalışanlarımızın kadro sıkıntısı bitecek. Ancak köyde istihdam zorunluluğu kaldırılana dek TOÇ BİR-SEN her zaman TAR-GEL çalışanlarımızla elele, omuz omuza olmaya devam edecektir. 4/C li kardeşlerim, sizi asla unutmadık. 10 aylık çalışmanın 11 aya, 11 ayın 11 ay 28 güne çıkarılmasında MEMUR-SEN in, MEMUR-SEN Genel Başkanı Sayın Ahmet Gündoğdu nun imzası var. Biliniz ki, MEMUR-SEN-TOÇ BİR-SEN kararlıdır. 4/C li çalışanlarımıza kadro talebimiz başta olmak üzere, 4/C mağduriyetini bitirecek her türlü alternatifi önemsiyoruz. Amacımız Toplu Sözleşme masasına kadar Torba Kanun a koydurarak sorunun biran önce çözülmesidir. Bunun için MEMUR- SEN TOÇ BİR-SEN büyük bir hareketlilikle bakanlarla, Sayın Başbakan da dahil olmak üzere mekik diplomasisini sürdürmektedir. OGM çalışanlarımız için 2012 yılı Toplu Sözleşme masasında kazanmış olduğumuz, Yangın Tazminatı nın idari uygulamalarla darlaştırılmasını kabul etmemiz söz konusu olamaz. Masada TOÇ BİR-SEN in çetin mücadeleler sonucu kazanmış olduğu yangın tazminatının takdir yetkileriyle, çalışanlarımızı mağdur edecek şekilde dönüştürülmesini hiçbir zaman kabul edemeyiz. KİT ler ve TKDK çalışanları için kadro ve diğer özlük haklarının geliştirilmesi mücadelemiz devam ediyor. Ek ödemelerin emekli ikramiyesine ve emekli maaşlarına yansıtılmasına yönelik, fiili hizmet hakkının yeniden alınması, ek göstergelerin yeniden hakkaniyetli bir şekilde düzenlenmesi, eğitim, çalışma ve siyasette kadınlarımızın önüne konan kılık-kıyafet engelinin kaldırılması, kamu avukatları, biyologlar, kimyagerler ve ekonomistlerimiz başta olmak üzere birçok meslek grubu çalışanlarının burada yazamadığım onlarca mağduriyetlerinin giderilmesi ve sorunlarının çözümü adına, yetkili konfederasyonumuz MEMUR-SEN ile koordineli çalışmalarımız çok yoğun bir şekilde sürdürülmektedir. Değerli dostlar; Bilinmeli ki Ağacı seyreden, ormanı göremez. Her olaya, meseleye makro bakış çerçevesi, mikro görüş derinliği ile bakıyoruz. TOÇ BİR-SEN in kırdığı rekorlar topyekun Genel Merkez, Şube, İl Teşkilatlarımızın, Kadın Komisyonlarımızın, İşyeri Temsilcilerimizin, dahası 36836 saygın TOÇ BİR-SEN üyelerinindir. Geçen yıl aramızda olmayıp, bu yıl TOÇ BİR-SEN ailesi içerisinde saygın yerini alan binlerce kardeşimiz gibi, bu yıl aramızda olmayıp en kısa zamanda TOÇ BİR-SEN ailesindeki yerlerini alacak olan yüzlerce, binlerce çalışanımıza, meslektaşımıza, mesai arkadaşlarıma şimdiden TOÇ BİR- SEN ailesine hoş geldiniz diyorum. Bilinmeli ki sizlerin her derdi TOÇ BİR-SEN in derdidir. Sizlerin her sıkıntısı TOÇ BİR-SEN in sıkıntısıdır. Birlikte tüm sıkıntılarımızı gidereceğiz, engellerimizi aşacağız. Sen yok, Ben yok, Hep Beraber Birlikte TOÇ BİR-SEN iz. Hep beraber aydınlık yarınlarız. Hep birlikte bir olarak, iri olarak, diri olarak TOÇ BİR- SEN iz. Hep birlikte aydınlık, güçlü Türkiye yiz. Hoşça kalın... Esen kalın... 2

Sözleşmeliye Kadro Mücadelemizde Yeni Bir Kazanım Daha Memur-Sen olarak başta 4/B ve 4/C lilerin kadroya geçirilmesi için bu güne kadar her platformda bu talebimizi dile getirdik, talebimizin kabul görmesi için sürekli, kararlı ve ısrarlı bir mücadele yürüttük. 632 sayılı KHK de il özel idareleri, belediyeler ve TRT de görev yapan sözleşmeli personel ile Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü bünyesindeki sözleşmeli spor uzmanları ve antrenörler başta olmak üzere çeşitli kurumlarda görev yapan sözleşmeli personel ile 4/C statüsündeki geçici personelin kadroya geçişlerine imkan sağlayan bir hüküm olmamasını kabul edilemez bulduğumuzu, bütün sözleşmeli ve geçici personelin kadroya alınıncaya kadar kadro mücadelesine devam edeceğimizi deklare ettik. Bu kararlı ve ısrarlı tutumuzun sonucunda; Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısı konuşmasında yer verdiği sözleşmeli personelin kadroya geçişine ilişkin düzenleme yapılacağı ifadeleriyle sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi mücadelemizde yeni bir kazanım daha elde etmiş olduk. Buna göre, 25 Haziran 2013 tarihi itibarıyla görevde bulunuyor olmak kaydıyla; a) 657 Sayılı Kanunun 4/B maddesine göre istihdam edilen sözleşmeli personel, b) 5393 Sayılı Belediye Kanununun 49. maddesine göre istihdam edilen sözleşmeli personel, c) 4924 Sayılı Eleman Temininde Güçlük Çekilen Yerlerde Sözleşmeli Sağlık Personeli Çalıştırılması İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna göre istihdam edilen sözleşmeli personel statüsündeki yaklaşık 96.500 kamu görevlisi daha yasama yılı tamamlanmadan kadroya geçmiş olacak. Kadroya geçme hakkından yararlanacak 96.500 kamu görevlisi açısından sevindirici olan bu gelişmeyi kadroya geçiş sürecine ilişkin yeni bir başlangıç olarak görüyoruz. Bu anlamda, kadroya geçişi sağlanacak 96.500 kamu görevlisi adına Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan ın şahsında hükümete teşekkür ediyoruz. Bunun yanında kadroya geçişe yönelik düzenlemenin kapsamının, konuyla ilgili olarak yıllardır ifade ettiğimiz şekilde düzenlenmesi halinde kamu personel sistemindeki önemli bir sorunun kalıcı olarak çözüme kavuşmuş olacağını da bir kez daha ifade ediyoruz. 4/C Statüsündeki Personelin Kadroya Geçişini Öngören Düzenleme Yapılmalıdır Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Başbakan Erdoğan ın müjdesinin ardından, Bakan Faruk Çelik ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nda bir araya gelerek önemli bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası bir açıklama yapan Genel Başkan Gündoğdu, 657 ye tabii 4/B lilerin, 4924 ve 5393 sayılı kanunlar çerçevesinde çalışan bütün sözleşmeliler başta olmak üzere 96 bin 500 sözleşmelinin kadroya geçirilmesini olumlu bulduklarını dile getirdi. Görüşmede başta TRT ve Gençlik Spor Bakanlığı (Spor Uzmanı ve Antrenörler) olmak üzere bakanlık/ kurum/ kuruluşların teşkilat kanununa göre istihdam edilen sözleşmeli personelin (Kurumsal sözleşmeli Personel) istemeleri halinde kadroya geçmelerine imkan sağlayacak bir hükmün kadroya geçiş düzenlemesinde yer alması hususunda mutabakat sağlandığını belirten Gündoğdu, konfederasyonumuzun 4/C li sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesi ve özlük haklarının iyileştirilmesi konusundaki taleplerini Bakan Çelik e bir kez daha iletti. Başta 4/C liler olmak üzere 2 milyon 600 bin kamu görevlisinin mali, sosyal ve özlük haklarıyla ilgili sorunlarını Toplu Sözleşme Masasına taşıyacaklarını söyleyen Gündoğdu, Bu yılki toplu sözleşmelerde kamu görevlileri lehine önemli kazanımlar elde etmeyi hedefliyoruz dedi. 3

Yangınlar Alın Terimizle Söndürülemez MASADA KAZANILAN YANGIN TAZMİNATI TAKDİR YETKİSİ İLE KAYBEDİLMESİN Orman Genel Müdürlüğü, orman yangınlarında son 10 yılda orman yangınları ile mücadelede çok yoğun bir süreç yaşadı. İstatistikler incelendiğinde ülkemiz, aşağı yukarı aynı iklim kuşağında yer alan Akdeniz ülkeleri ile kıyaslandığında çıkan orman yangını açısından en başarılı ülke oldu. Bu başarıda çalışanlarımızın destansı mücadelesi ve takdire şayan fedakarlığı ile yangın nöbet sistemi ile yangının ilk kıvılcımına ortalama 18 dakika gibi kısa bir sürede müdahalede bulunulması ana etken olmuştur. Ayrıca Orman Genel Müdürlüğü, teknik imkanlarını arttırarak komşularına orman yangını söndürme konusunda kara ve hava desteği sağladı. Bu çalışma hiç şüphesiz araç-gereç imkanları, teknik gelişmeler (coğrafi bilgi sistemleri), hava üssü, kamera ve haberleşme imkanlarına paralel olarak yetişmiş yangın uzmanı yöneticileri, teknik elemanlar ve fedakar orman muhafaza memurları ile yangın işçilerinin katkısı çok büyüktür. Akdeniz ülkelerinin pek çoğu orman yangınları ile mücadelede kendi helikopter ve uçağı ve teknik imkanlara sahipken ülkemizi orman yangınları ile mücadele konusunda öne çıkaran yegane gücün insan faktörü olduğu aşikardır. İnsan faktörünü ise moralmotivasyon, çalışma ortam ve şartları ve yapmış olduğu işin (alın terinin) karşılığı olan aldığı ücret pozitif olarak etkilemektedir. 2013 yılına kadar bütün faktörler her yıl bir yükselme ve gelişme sürecine girerken, bu başarılı süreci olumsuz etkileyecek bir yöntem ve yönetim biçiminin ortaya konması kabul edilemez. Önceki yönetimler bu arkadaşlara ne verilse az anlayışı içinde iken, maalesef gelinen noktada bugün aynı anlayışın devam etmediğini üzülerek görmekteyiz 2013 yılı orman yangınlarında maalesef rekor yıl olmaya aday. Bunun için müneccim olmaya gerek yok. Hatta geçen yıllara göre helikopter filosunun 20 den 28 e çıktığı, yüzlerce yeni kara aracının alındığı, binlerce yeni işçi alımının yapıldığı bir dönemde bu tespitte bulunmak zor değil. Hatta 2013 yılı Mayıs ve Haziran aylarının yağış olarak geçen yıllara göre biraz daha olumlu geçtiği bir dönemde gönlümüz hiç istemediği halde orman yangınlarında sayısal artış söz konusu olduğunu üzülerek izlemekteyiz. Neden bunu söylüyoruz? Daha az orman yangını çıkması, çıkan yangınlara en kısa sürede müdahale edilerek yangınların büyümeden söndürülmesi,ülkemiz akciğerlerinin daha az zarar görmesi herkesten önce bizleri mutlu edecektir. Ancak; yangın organizasyonunun her safhasında yer alan çalışanlarımızın yangınlara en kısa zamanda müdahale edilebilmesi için tutulan nöbetlerin karşılığı olarak almış oldukları fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi ile moral motivasyonu olumsuz etkilendi. Neden mi? Biraz da bu konu üzerinde duralım. Hepimizin malumu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı (eski adıyla Çevre ve Orman Bakanlığı) diğer kurumlarla kıyaslandığında daha düşük ücret alan bir kurum iken orman yangınları ile mücadele, orman koruma ve orman sınırlama görevlerini yürüten personele o zaman ki Çevre ve Orman Bakanı Sayın Osman PEPE ve Orman Genel Müdürü Sayın Osman Kahveci nin de üstün gayretleri sonucu 2004 yılında fazla mesai (yangın tazminatı) çıkmıştı. İlk zamanlarda taşra teşkilatına ödenen bu uygulama daha sonra bir düzenleme ile merkez teşkilatına verilmişti. 17.06.2004 tarihinde T.B.M.M tarafından kabul edilen 03.07.2004 tarih ve 25511 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 6831 sayılı Orman Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkındaki 5192 sayılı Kanun un 2. Maddesinde yer alan Orman yangınlarına bilfiil katılanlardan 657 sayılı D.M.K tabi memurlardan Orman Genel Müdürlüğü nün merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında orman yangınları ile mücadelede fiilen görev yapanlara döner sermaye bütçesinden karşılanmak üzere Mayıs ayı başından Kasım ayı sonuna kadar ayda 10.000 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile 4

çarpımı sonucu bulunacak tutarı geçmemek üzere aylık maktu fazla çalışma ücreti ödenebilir. Fazla çalışma ücreti personelin kadro unvanı, görev mahalli,çalışma süreleri, görevin önem ve güçlüğü dikkate alınarak Maliye Bakanlığının uygun görüşü ve Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle belirlenir hükmüne istinaden Orman Genel Müdürlüğü nce çıkarılan Orman Genel Müdürlüğü Personeline Yapılacak Fazla Çalışma Ücretine İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre, fazla çalışma ödemeleri 2012 yılı sonuna kadar yapılmıştır. Bütün çalışanlarımızın faydalanacağı şekilde ödenen fazla mesai uygulaması, daha sonra 666 sayılı kanun ile bütün bakanlıkların fazla mesaileri kaldırıldığı halde sendikamızın 2012-2013 yılına ilişkin yapılan Toplu Sözleşme müzakerelerinde yapılan çetin mücadele sonucu Orman Genel Müdürlüğü çalışanlarına; 01.06.2012 tarih ve 28310 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan Kamu Görevlileri Hakem Kurulunun 60. maddesiyle; 1/1/2013 tarihinden geçerli olmak üzere, Orman Genel Müdürlüğünün taşra teşkilatı kadro ve pozisyonlarında bulunan ve memur ve sözleşmeli personelden normal çalışma saatleri dışında orman yangınlarına doğrudan bilfiil müdahale edenlere döner sermaye bütçesinden karşılanmak üzere Mayıs ayı başından Kasım ayı sonuna kadar 50 saati geçmemek üzere 2012 yılı merkezi yönetim bütçe kanunda belirlenen fazla çalışma saat ücretinin beş katı tutarında fazla çalışma ücreti ödenir şeklinde kabul edilerek Toplu Sözleşmenin bir kazanımı olarak hayata geçirilmiştir. Hemen hemen, 2004 yılında çıkarılan 5192 sayılı kanun metni ile benzer bir metin olan bu hakem kurulu kararının uygulaması hususunda Orman Genel Müdürlüğü maalesef tereddütler yaşamıştır. Hatta Afyon da yapılan İşletme Müdürleri Toplantısı nda, işletme müdürlerine aba altından Sayıştay sopası gösterilmiştir. Bu uygulama Toplu Sözleşme sürecinde alınmış olması ya da merkez teşkilatına uygulanmıyor olması nedeniyle mi göz önüne alınmıyor? Bilemiyoruz. Uygulamada O.G.M nin süreci genişletmeye yönelik değil, daha az personelin faydalanacağı şekilde uygulama yapılması için Orman Bölge Müdürlüklerine yazılı talimat verilmesi asla kabul edilebilir bir durum değildir. Orman yangınları ile mücadele ve orman yangınlarının önlenmesine yönelik hangi tedbirlerin, nasıl uygulanacağı konusunda ne Maliye, ne Sayıştay uzman kuruluşlar değildir. Bu konuda uzmanlaşmış bir kuruluş olan Orman Genel Müdürlüğü inisiyatif almak zorundadır. İdari olarak yangın önleme organizasyon ve söndürme sürecine kimlerin yer alacağını en iyi daha önce yangın tecrübesi olan OGM yöneticileri bilir. Hal böyle iken uygulama tamiminin hazırlanması aşamasında Teftiş Kurulu na, Hukuk Müşavirliği ne görüş sorulması bir sorumsuzluk örneğidir. Çünkü söz konusu birimler TBMM nin; Bakanlığın veya OGM nin yayımlamış olduğu mevzuat çerçevesinde mevzuata uygun işlem yapılıp yapılmadığını denetlemekle görevlidir. Baştan itibaren doğrudan ilgisi olmayan birimlerden görüş almak süreci içinden çıkılmaz bir hale getirmiştir. Zira 6831 Sayılı Kanununun 71. Maddesindeki değişiklik ile kanunun Orman yangınlarına bil fiil katılanlardan,fiilen görev yapanlara lafsına binaen Orman Genel Müdürlüğü konu ile ilgili yönetmelik çıkararak 2012 yılı sonuna kadar yangın fazla mesai ücretleri ödenmişken TOÇ BİR-SEN in büyük mücadelelerle 2012 yılı Toplu Sözleşme görüşmelerinde bin bir zorlukla Orman yangınlarına doğrudan bil fiil müdahale edenlere ifadesi ile orman kanunun 71. madde değişikliğindeki ifade arasında herhangi bir fark olup olmadığını aklı- selim davranan ve vicdanı olan herkese soruyoruz.? TOÇ BİR-SEN Toplu Sözleşme masasında yüzlerce engele ve çetin sürece rağmen gereğini yapmış yangın fazla mesai ücretini yeniden masada almıştır. Toplu Sözleşme masasında çalışanlarımız için kazandığımız yangın fazla mesai ücreti hakkımızın, uygulamada idari bir tasarrufla kapsamının daraltılması ve yangın nöbet sisteminden vazgeçilmesi sebebiyle hem yöneticilerin, hem uygulayıcıların, hem de ödeme yapacak birimlerin kafası oldukça karıştırılmıştır. Böylelikle süreç sağlıklı yönetilememiş, orman yangınlarıyla mücadele görevi yapan, lojistik destek sağlayan organizasyon ve haberleşme sürecine katılan 24 saat esasına göre görev yapan çalışanlarımız ciddi manada mağdur edilmiştir. Orman Genel Müdürlüğü yeterli çözüm üretemediğinden, taşra teşkilatı kendiliğinden çözüm üretmeye yönelmiş, ormanla doğrudan ilgili olmayan arazi yangınları kayıt altına alınmaya başlanmış, yangın söndürme saatlerinin mesai saatleri dışına 5

uzatılma eğilimleri başlamıştır. Bu durumun teşkilat ve ülke ormancılığı açısından ne kadar sakat olduğunu kestirmek için uzman olmaya gerek yoktur. Dolayısıyla yaşanmakta olan yangın tazminatı sorunu bir sendikal durum değil tamamen idari bir durumdur. 2013 yılı sonunda orman yangınları istatistikleri yayınlandığında inşallah biz yanılmış oluruz. Gönlümüz ne memleket ormanlarının yanarak azalmasına, ne de bu mücadelenin herhangi bir sürecine katılmış olan çalışanlarımızın alın terinin yok sayılmasına razı değildir. Buradan Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Orman Genel Müdürlüğü yönetim kadrosuna samimi bir şekilde çağrıda bulunuyoruz. İş işten geçmeden, binlerce orman alanı kül olmadan, hepsinden önemlisi (hiç ücret vermeseniz bile) yangınlarla mücadelede alın terini akıtmakta tereddüt etmeyen çalışanlarımızı mağdur etmeden kesin bir çözüm üretilmelidir. Çok iyi bilinmeli ki; sorunun çözümü için gerek TBMM, gerekse 2013 yılı Toplu Sözleşme masasında TOÇ BİR-SEN olarak hep çözüm odaklı çalışmaya devam ediyoruz. Çalışanlarımız ve ülke ormanlarımız için her türlü fedakarlığı yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. Önemli olan gayretlerimizin düzenleyici ve uygulayıcı kurumlarımızda karşılık bulmasıdır. TOÇ BİR-SEN den "Zorunlu Rotasyon" Protestosu Tarım Orman Çalışanları Birliği Sendikası (TOÇ BİR-SEN) İl ve Şube Başkanları, Yönetim Kurulu üyeleri, kadın kolları temsilcileri, iş yeri temsilcileri ve orman muhafaza memuru üyeler, 17/08/2012 tarih ve 28387sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Orman Muhafaza Memurları Atama ve Yer Değiştirme yönetmeliğini protesto etmek için Türkiye genelinde 27 Orman Bölge Müdürlüğü önünde bir araya gelerek eş zamanlı basın açıklaması yaptı. Ankara Orman Bölge Müdürlüğü önünde Memur-Sen Genel Başkan Vekili ve TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya tarafından yapılan basın açıklamasında yapılan zorunlu rotasyon ile orman muhafaza memurları ile ailelerinin büyük bir mağduriyetle karşı karşıya bırakıldığı belirtildi. Başta TOÇ BİR-SEN olmak üzere hiçbir sosyal tarafın görüş ve önerilerinin alınmadan tek taraflı olarak yönetmeliğin yayımlandığını ifade eden Günay Kaya, Böyle bir uygulamanın binlerce orman muhafaza memurumuzu aynı anda çalışma yerlerinden koparmak, eğitim gören çocuklarını okullarından söküp almak, kurumumuza ve ülkemize bir yarar getirmeyeceği gibi, alınan karar nedeniyle çalışanlarımızın moral ve motivasyonu bozulmuş, hatta sıfırlanmış, bu da kuşkusuz ki iş verimliliğinin düşmesine neden olmuştur. Ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan Orman ve Su İşleri Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğü nün, sosyal tarafların görüş ve önerilerini dikkate almadan ortaya koyduğu bu oldu-bitti yönetmeliğin yeni düzenleme yapılmadan uygulamaya konulmasının kabul edilebilir bir yanı yoktur dedi. 6

İmzanla Zincirleri Kır Anadolu Gençlik Derneği, Ayasofya Müzesi'nin yeniden ibadete açılması için "İmzanla Zincirleri Kır" imza kampanyası başlattı. Sıhhiye Abdi İpekçi Parkı'nda yapılan basın açıklamasına dernek üyelerinin yanı sıra Memur-Sen Genel Başkan Vekili ve TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya, TOÇ BİR-SEN Genel Başkan Yardımcıları, Memur-Sen e bağlı sendikaların genel başkan ve yöneticileri, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Karaman, bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı. Basın açıklamasında sendikalar adına TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya İslam tarihinde yapılan savaş ve büyük fetihlere değindiği konuşmasında; Peygamber Efendimizin İstanbul un fethine vurgu yaptığı hadis-i şerifinde büyük bir anlam vardır. Bu anlam; İslam medeniyetinin bütün ahkamı ile batı medeniyeti karşısında galebe çalmasının dönüm noktasıdır. Ayasofya bir semboldür. İstanbul un ve İslam ın batıya galip gelişinin sembolüdür. Ayasofya fethin sembolüdür. Ayasofya medeniyetimizin mührü, bağımsızlığımızın sembolüdür dedi. Günay Kaya Ayasofya nın yeniden ibadete açılması gerektiğinin altını çizdiği konuşmasını şöyle tamamladı: Bir bağımsızlık mücadelesinin, bir irşat düşüncesinin hakim olduğu ender milletlerdeniz. Tarihin derinliklerine baktığımızda mabetleriyle sembolleşmiş bir çok örnek görmek mümkün fakat İslam ın, Osmanlı nın emaneti olan bu mekanın Fatih Sultan Mehmet in emaneti olduğu unutulmamalıdır. Bu emanet bilet alarak ziyaret edilecek bir yer değil, aksine abdest alınarak girilmesi gereken kutsal bir mekandır. Ecdadımıza vefamızı Ayasofya yı müze yaparak değil, duamızı, şükrümüzü, ibadetimizi gerçekleştirecek bir mekan olarak görmeliyiz. Bizler Anadolu Gençlik Derneği nin başlatmış olduğu bu kampanyaya destek veriyor, Biletle değil abdestle girelim diyoruz. 7

Üyemiz ve Ülkemizle Memur-Sen'in kuruluşunun 19. yılı ve Mehmet Akif İnan Sendikal Hatıralar Yarışması nın ödül töreni nedeniyle bir program düzenlendi. Programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, konfederasyonun kurulmasından bu yana yapılan önemli çalışmaları anlattı. Gündoğdu, Memur- Sen in Kurucu Genel Başkanı merhum Akif İnan ve arkadaşlarını anarak başladığı konuşmasında, Türkiye nin demokratikleşme mücadelesinde Memur- Sen in çok önemli katkılarının bulunduğunun altını çizdi. "19 yaşındayız. Üyemiz ve ülkemiz ile büyüyoruz. Hem özlük hem de özgürlük mücadelesi veriyoruz" diyen Gündoğdu, "Biz emaneti devraldıktan sonra binlerce faaliyete imza attık. Bunlardan birisi Ortak Akıl Mitingleriydi. Solumuzda sağımızda bazı sendika ve konfederasyonlar illegal yapılanmalara nasıl ev sahipliği yaparız derdindeyken, biz milletin iradesinin yanında, darbecilere karşı vesayeti deşifre etme gayreti veriyorduk. Biz biliyoruz ki, bu ülkede darbeciler istediği zaman bu millete haddini bildirdiği sürece ne siyasetin ne sendikacılığın hiçbir önemi olmaz. Darbecilerle siyasetçiler arasındaki en önemli fark, darbeciler istedikleri zaman gelir, istemeyince gitmez. Siyasetçileri ise millet istediği zaman getirir, istediği ya da istemediği zaman götürür" diye konuştu. "İŞTE YENİ TÜRKİYE BU" Toplu sözleşme hakkı sendikal mücadelemizde çalışma hayatı boyunca verdiğimiz en önemli mücadeleydi diyen Gündoğdu sözlerini şöyle sürdürdü: Referandumdaki mücadelemiz sadece bir sendikal mücadele değildi. Toplu sözleşmeye de, toplumsal sözleşmeye de 'evet' sloganıyla bu milletin onlarca yıldır anasının ağlamaya devam ettiği gerçeğini paylaşarak artık referandumdan 'evet' çıksın, bu milletin anası ağlamasın demiştik. Allah'a hamdolsun bugün en sıkıntılı günlerde, Taksim krizinde bile ileri demokrasiyi, fikir hürriyetini, talepleri en çok kızanlar bile geleceğe dair planlarını konuşuyor. Dünün Türkiye'sinde gelecek yoktu, darbeci paşalar üzüm asar gibi astıkları gençleri marifet olarak sayıyorlardı. İşte yeni Türkiye bu. Biz IMF'yi kovun derken, IMF'siz hayat olmaz diyen iş dünyası vardı. O gün onlar kar ediyordu, bize sabredin deniliyordu. IMF gitti onlar köşeyi dönmeye devam ediyor. Bugün 20-30 tane çevre sever gencin şapkasından kriz, kaos, darbeleri çıkartmak isteyenlerin başında bu iş dünyası varsa biz açıkça söylüyoruz, kriz varsa maaş bile almayalım, ama kriz yoksa büyütüp şımarttıklarınız yerine işçiyi memuru görecek, hakkımızı alacak günleri artık görelim diyorum. Yeni anayasa ve demokratikleşme bu milletin referandumda gerçekleştirdiği 23 maddelik mükemmelliğin tamama ermesi için gerekli. Bunun için çalışıyoruz dedi. YÖNETMELİĞİ YOK SAYDIK Başörtüsü yasağı ile ilgili sivil itaatsizlik yaptıklarını da dile getiren Gündoğdu, Başörtülü kadınlar yönetmeliklerle dövülmeye devam ediliyor. 12 milyon 300 bin imzayı topladık, sayın Bakanımıza verdik. 8

Birlikte Büyüyoruz Bakanımızdan bu imzaları işleme koymasını bekleyemedik, biz yönetmeliği yok saydık, sivil itaatsizlik eylemini gerçekleştirdik, başörtüsü sorununu çözdük. Hükümete de tavsiyemiz siz de çözün rahat edin" dedi. Gündoğdu, Gezi Parkı olayları ile ilgili olarak ise, "Birileri 13 ağacın altında demokrasi arayışına girdi. Halka açık olsun diye mücadele edilen Taksim bugün halka kapatılmıştır, provokatörlerin merkezi haline gelmiştir. Bu ülkenin demokratikleşmesinden, hangi projeden kim rahatsızlık duymuş ve asla iktidar olma şansı yoksa Taksim'de iktidar aramaya başlamışlar. Taksim'den iktidar çıkmaz" ifadelerini kullandı. Daha sonra kürsüye gelen AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Kaçar ise: Memur-Sen, yetkili olduğundan beri katıldığı Toplu Sözleşme görüşmelerinde sadece kamu çalışanlarının değil 70 milyonun hakkını korudu. Memur-Sen, milletin ve milletin iradesinin her zaman yanında olmuştur. Türkiye nin demokratikleşmesinin önünü açan bir duruş sergilemiştir dedi. MEMUR-SEN AİLESİNİ KUTLUYORUM Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik de konuşmasına Memur-Sen'in Kurucu Genel Başkanı Akif İnan'ı ve sendikanın kurulmasında emeği geçenleri anarak başladı. Programa gelirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ın kendisini aradığını söyleyen Bakan Çelik, Başbakanımız bir konu ile ilgili aradı ve Memur-Sen ailesi ile birlikte olduğumu söyleyince selamlarnıı bizzat iletmemi istedi dedi. Bakan Çelik konuşmasını şöyle sürdürdü: Memur-Sen ülkemizin kayıp yılları dediğimiz çalkantılı yıllarında kurulmuş olan bir sendika. O yılları hepimiz biliyoruz, gerçekten zor yıllardı. Bu yollarda kuruldunuz ve kısa bir süre içinde bugün 100 binlere ulaşan ve Türkiye'nin en büyük kamu görevlileri sendikası konfederasyonu noktasına geldiniz. Bakanlık olarak bütün STK'lara karşı eşit duruşumuz en tabi ve doğru olandır. 16 milyon vatandaşımıza yönelik hizmetlerimizi sürdürüyoruz, dolayısıyla bütün sendikalarımıza karşı eşit bir duruş içinde olmamız çok tabidir. Elde edilen başarı nedeniyle Memur-Sen ailesini kutlamamak elde değildir. Örgütlenme dediğimiz hadisenin gerçekleşmesi hükümet tarafından da tespit edildiğine göre, bu konuda birinciliği elde eden kim varsa işçi sendikası da olsa, memur sendikası da olsa bize düşen tebrik etmektir, sizleri tebrik ediyorum. Memur- Sen'in gelişmesi ve büyümesine baktığımız zaman aslında Türkiye'nin demokratikleşmesi ile paralellik arzettiğini görüyoruz. Türkiye zor dönemlerden, sıkıntılı dönemlerden geçti. STK'ların mücadelesi demokrasinin yerleşmesi açısından çok ciddi katkılar sağlamıştır. Memur-Sen ailesinin sorumlu sendikacılığın gereği olarak verdiğiniz soylu mücadeleden dolayı emeği geçenleri kutluyorum. Konuşmaların ardından programda merhum Mehmet Akif İnan adına düzenlenen Hatıra Yarışmasında dereceye girenlere ödül ve plaket verildi. 9

2013 Yılı Toplu Sözleşme Öncesi Üyelerin Talepleri Dinlendi TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya ve Genel Başkan Yardımcıları Hüseyin Öztürk ve Şahin Değirmen Van, Hakkari, Şırnak, Siirt, Batman ve Mardin illerini kapsayan bir dizi ziyaret gerçekleştirerek burada görev yapan üyelerle bir araya geldiler. Bu illerde düzenlenen toplantılarda Genel Merkez Yönetim Kurulu üyelerince Toplu Sözleşme görüşmeleri öncesi üyelerin talepleri alınarak, yapılan sendikal çalışmalar hakkında bilgiler verildi. Toplantılarda ayrıca tarım-orman hizmet kolu çalışanlarının genel sorunları ve çözüm yolları da masaya yatırıldı. Toplantılarda Genel Başkan Günay Kaya ve Başkan Yardımcılarına iletilen 2013 yılı Toplu Sözleşme Masasına taşınması istenen taleplerin bazıları şöyle; Çalışanların, çalışırken aldıkları maaş ve benzeri bütün ücretlerin emekli keseneğine dahil edilmesi. Tarım-orman hizmet koluna bağlı kurumlarda çalışan 4/C ve 399 sayılı yasaya tabi sözleşmeli personelinin 4/A kadrosuna alınması. Bir üst öğrenimi bitiren personelin mezun olduğu unvanla Unvan Değişikliği Sınavı na gerek kalmadan atanabilmesi. Otuz yıldan fazla hizmetin de emekli ikramiyesine yansıtılması. Hafta sonu ve resmi tatillerin yıllık izinden düşülmemesi. Dini Bayramlarda ikramiye verilmesi. Eş ve çocuk yardımlarının arttırılması. Evleneceklere evlilik yardımı verilmesi. Gelişmekte öncelikli yörelerde iş yükünün azalması için personelin bu bölgelere gitmelerini sağlayacak özendirici tedbirlerin alınması. 10

Tarım-orman hizmet koluna bağlı kurumlarda ağır ve yıpratıcı koşullarda hizmet üreten personele (Fiili Hizmet) Yıpranma Tazminatının yeniden verilmesi. Ek göstergenin adil bir basamak sistemiyle yeniden düzenlenmesi. Orman Muhafaza Memurlarına uygulanan rotasyondan vazgeçilerek adil bir yeni bir yönetmeliğin çıkarılması. Ömür boyu eğitim imkanının temini için Lisans Tamamlama çalışmalarının nihayete erdirilmesi... vb. Toplantılarda tarım-orman hizmet kolu çalışanlarının taleplerini tek tek alan Genel Başkan Günay Kaya üyelerin bu haklı taleplerini Ağustos ayı içerisinde gerçekleştirilecek Toplu Sözleşme masasına götürecekleri belirterek, Siz çalışanlarımızın sosyal ve özlük haklarının kazanımı ve iyileştirilmesi için bizlere ulaştırdığınız bu taleplerinizi Toplu Sözleşme masasına taşıyacağız ve kabul görmesi için tüm gücümüzle çalışacağız dedi. 11

TOÇ BİR-SEN Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Antalya da Gerçekleştirildi TOÇ BİR-SEN Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Eğitim ve İstişare Toplantısı Antalya nın Kumluca ilçesinde 81 ilden TOÇ BİR-SEN Şube ve İl Başkanları, Yönetim Kurulu üyeleri ve Kadın Kolları Teşkilatları nın katılımıyla gerçekleştirildi. Düzenlenen Başkanlar Kurulu Toplantısı nda teşkilatın genel sorunları, çalışanların özlük ve sosyal hakları, Ağustos ayında yapılacak olan Toplu Sözleşme görüşmelerinde masaya taşınacak talepler değerlendirildi. Toplantının açılış konuşmasını yapan TOÇ BİR- SEN Genel Başkanı Günay Kaya konuşmasına MEMUR-SEN ve TOÇ BİR-SEN in onurlu, gururlu, çalışkan ve başarılı siz bayraktarlarını selamlıyorum diye başladı. MEMUR-SEN ve TOÇ BİR-SEN ailesinin bir mensubu olmanın önemli bir ayrıcalık ve sorumluluk olduğunu belirten Genel Başkan Günay Kaya; Biz yetmiş altı milyon insanımızın derdini dert edindik, sorununu sorunumuz bildik. Bu nedenle bizler yaşanan hiçbir olaya seyirci kalmadık, sorunun kaynağını kurutmak için seferber olduk. MEMUR-SEN ve TOÇ BİR-SEN olarak bizim farkımız sadece ülkemizde ki sorunlara değil, dünyanın tamamına 12

bakmaktır. Arakan da ki masumiyet bizi vurdu, Filistin de ki gözyaşı içimize aktı, Suriye de ki meseleyi bizim meselemiz bildik. Birileri sanal karalama ile önce kendilerini sonra da mensuplarını kandıra dursunlar, bizim büyük hedeflerimiz bizi bir arada tutuyor ve bizi daha da güçlendiriyor. Bizler ekmeğimiz için, özgürlüğümüz için, demokrasimiz için bir aradayız dedi. TOÇ BİR-SEN in hak ederek sahip olduğu yetkinin büyük bir sendikal rekor olduğunu da dile getiren Genel Başkan Günay Kaya etkili ve yetkili sendika olmanın olayların izleyicisi, aktörü olmakla değil, sorumluluk almakla, elini taşın altına koymakla olacağını belirtti. 2012 yılı Toplu Sözleşme görüşmelerine de değinen Genel Başkan Günay Kaya; Hatırlayacağınız gibi Memur-Sen in bir kazanımı olan Toplu Sözleşme hakkını geçtiğimiz yıl ilk kez gerçekleştirdik. Masaya giderken tüm kararları sizlerle istişare ederek aldık ve bütün kararlarımız ortak akılla çıktı. MEMUR-SEN ve TOÇ BİR-SEN in talepleri sadece Genel Merkezlerde değil, tüm teşkilatlarımızda bir araya geldiğimiz temsilcilerin talep ve beklentileri doğrultusunda oluşmuştur dedi. 4/B, 4/C VE KİT LERDE ÇALIŞANLARA KADRO İSTİYORUZ 4/B, 4/C ve KİT ler de çalışanlara mutlaka kadro istediklerini belirten Genel Başkan Kaya; Türkiye nin her sorunu bizim sorunumuzdur, çalışanlarımızın her derdi bizim derdimizdir. Onun için 4/B li kardeşlerim, 4/C li kardeşlerim yalnız değilsiniz. Sizin Ankara da güçlü sesiniz TOÇ BİR- SEN dir, MEMUR-SEN dir, bunu böyle biliniz dedi. 4 Haziran 2011 Sözleşmelilerin Kadroya Geçirilmesi Kararnamesi bir MEMUR-SEN, bir TOÇ BİR- SEN başarısıdır diyen Kaya; Hizmet kolumuzda sözleşmeli çalışan tüm 4/B ve 4/C lilere bu kadroyu çıkartalım. Yetmez KİT lerde kadro karşılığında çalışan kardeşlerimizin istekleri halinde kadroya geçirilmesini sağlayalım, yetmez hizmet kolumuzdaki bakanlıklarda ve belediyelerde işçi statüsünde üniversiteli olan kardeşlerimiz var, onları da bu kapsam içine alalım. 4/C li kardeşlerimiz Türkiye nin dramıdır, mağduriyetidir, onları da kadroya kavuşturalım dedi. TOÇ BİR-SEN Kadın Kolları Genel Başkanı Emine Akgün de yaptığı konuşmada TOÇ BİR-SEN Kadın Kolları Teşkilatı olarak Hepimiz, birlikte daha güçlüyüz diyerek çıktığımız bu yolda yetkili sendika olarak katettiğimiz mesafe asla tesadüf değildir. Gerek Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, gerek İl ve Şube Başkanlıklarımız, gerek İş yeri temsilcilerimizin takdire şayan destansı mücadelesi sonucu Memur-Sen ve TOÇ BİR-SEN in elde ettiği bu büyük başarı da kuşkusuz biz kadınların emeği ve katkısı 13

Gündoğdu: Bize Cebren Gönderen Değil, Cezbederek Gönderen Devlet Gerek Antalya nın Kumluca ilçesinde gerçekleştirilen TOÇ BİR-SEN Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Toplantısı na katılan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu çarpıcı açıklamalarda bulundu. Memur-Sen olarak daima çözümün paydaşı olarak yol almaya devam ettiklerini belirten Genel Başkan Gündoğdu, Ya teklif sendikacılığı yapacaksınız, ya da tehdit sendikacılığı yapacaksınız. Tehdit sendikacılığını yapanların kendine özgü bir misyonu yoktur. Ya karşılarında bir düşman ilan etmiştir, o ne yaparsa yapsın ona karşıdır. Ya da kendisi birilerine yalama olmuştur, yanaşma olmuştur, onların emriyle kurulmuştur, onların sözünden asla dışarı çıkamaz dedi. Bugüne kadar her faaliyetlerinde mutlaka karşılarında birileri olduğunu belirten Gündoğdu Memur-Sen olarak karşılarında kim olduğundan önce bunu yapmazsak hangi vebal altında kaldıklarını sorguladıklarını, ikinci olarak da yanında kimlerin olduğunu sorguladıklarında ve yüzde yüz hep yanlarında millet olduğunu belirtti. Çalışma hayatına ilişkin çizgilerini de dile getiren Ahmet Gündoğdu şunları söyledi: Çalışma Bakanı ile son olarak üç toplantı yaptık. Bakan soruyor: İstihdam biçimleri ile ilgili ne dersiniz? Diyeceğimiz belli, başta 4/C liler olmak üzere kalan tüm sözleşmelilerin tamamını kadroya geçirirsiniz, istihdam biçimiyle memuru terbiye etmekten vazgeçersiniz, çalışmayan memurun olmadığını, çalıştırmasını bilmeyen siyasetçi ve idareci olduğu gerçeğini görürsünüz. İstihdamında güçlük çekilen illerde ise maaşlarda düzenleme yapılması gerektiğini belirten Gündoğdu Cebren gönderen değil, cezbederek gönderen devlete geçmek gerek dedi. önemli bir yer tutmaktadır. Kurulduğumuz günden bugüne kadar; erdemli bir duruş sergileyerek daima başı dik olarak verdiğimiz hak arama mücadelemizde daima temel insan hak ve özgürlüklerinden yana taraf olduk, olmaya da devam edeceğiz dedi. Toplantıda katılımcılara Kişisel Gelişim Uzmanı Şaban Kızıldağ tarafından bir eğitim semineri verildi. Toplantının ikinci gününde ise sağlıklı ve helal gıda kullanımını yaygınlaştırmak ve insanları helal gıda hakkında bilinçlendirmek maksadıyla kurulan Gıda ve İhtiyaç Maddelerini Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) uzmanı tarafından bir seminer düzenlendi. Seminerde katılımcılara Helal Gıda nın İslam da ki Yeri ve Önemi, Helal Standart, Helal Sertifikalama, Helal Gıda Güvenliği, Helal Güvence Sistemi (HGS) hakkında bilgiler verildi. Öğleden sonra ise TOÇ BİR-SEN Genel Başkanı Günay Kaya ve Kadın Kolları Başkanı Emine Akgün kadın kolları teşkilat üyeleri ile bir araya gelerek talep ve sorunlarını dinlediler. Genel Başkan Yardımcıları Sabri Kızılkaya, Hüseyin Öztürk, Şahin Değirmen ve Fatih Doğan da düzenlenen başka bir toplantı da il ve şube başkanları ile yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelerek kendi branşlarında katılımcılarla genel merkezin çalışmalarını ve planlarını paylaştılar. İl ve şube başkanlarının yönelttiği soruları da cevaplayan Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri Ağustos ayı içerisinde yapılacak olan Toplu Sözleşme görüşmesi öncesinde üyelerin taleplerini de alarak yol haritasını belirlediler. 14

TOÇ BİR-SEN den İş Sağlığı ve Güvenliği ile Helal Gıda Eğitimi TOÇ BİR-SEN Genel Merkezi kapılarını, sağlıklı ve helal gıda kullanımını yaygınlaştırmak ve insanları helal gıda hakkında bilinçlendirmek maksadıyla kurulan Gıda ve İhtiyaç Maddelerini Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) ve ÇAS- GEM İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanlarına açtı. Eğitimler kapsamında katılımcılara Helal Gıda nın İslam da ki Yeri ve Önemi, Helal Gıda Güvenliği, Helal Güvence Sistemi(HGS) hakkında Sertifika öncesi ve sonrası süreçteki uygulama bilgileri, Denetçilik Performansı ile Denetleme Prosedürleri ve Senaryoları hakkında geniş bilgiler verildi. Kursta ayrıca, ÇASGEM Başkanı İsmail Akbıyık tarafından İş Sağlığı ve Güvenliği konusunda bir sunum yapıldı. Akbıyık, çalışanların yasal hak ve sorumlulukları, onların iş yerlerinde karşı karşıya bulundukları mesleki riskler ve bunlarla ilgili alınması gerekli tedbirler konusunda bilgiler verdi. TMO Çalışanları İle Bir Araya Geldik TOÇ BİR-SEN Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, 9 Nolu Ankara Şube Başkanlığı tarafından organize edilen yemekte Toprak Mahsulleri Ofisi nde görev yapan üyelerimiz ile bir araya geldiler. TMO Genel Müdürlük binasında tertip edilen yemekte Genel Başkan Günay Kaya yaptığı konuşmasına kendilerini düzenledikleri toplantıda kurum çalışanları ile bir araya getiren TOÇ BİR-SEN 9 Nolu Şube Başkanı İsmail Tiryaki ve Şube Yönetim Kurulu üyelerine teşekkür ederek başladı. Genel Başkan Kaya Toprak Mahsulleri Ofisi nin ülkemizin en köklü ve en verimli kurumlarından biri olduğunu dile getirdiği konuşmasında; Siz değerli TMO çalışanlarının her biri, ülkemizin gelişip ilerlemesinde büyük roller üstlenen ve tartışılmaz hayati derecede önem taşıyan kurumlarından birinde görev yapmaktasınız. Bugün tüm vatandaşlarımız ekmeğe kolayca ulaşabiliyorsa, her türlü tarım ürününü sofralarında gönül rahatlığıyla tüketebiliyorsa bu kuşkusuz sizlerin sayesindedir dedi. 15

TOÇ BİR-SEN, en yakın sendikayı 25.179 üye geride bırakarak tarım - orman hizmet kolunda yetkili sendika olmayı sürdürüyor. TOÇ BİR-SEN'in hak arama mücadelesine emek ve gönül veren Şube, İl / İlçe Temsilciliği Yönetim Kurulu Üyelerine, Kadın Komisyonlarımıza, Engelli Çalışanlar Komisyonlarımıza ve İş Yeri Temsilcilerimize, ilkeli ve onurlu duruşun simgesi olan BÜTÜN ÜYELERİMİZE TEŞEKKÜR EDİYORUZ. Sizlerin bizlere verdiği bu büyük YETKİ sorumluluğunun bilinciyle, yine yılmadan, usanmadan, yine aynı azimle, kararlılıkla, özveriyle, yine tahriklere, yıldırmalara aldırmadan ve yine sizinle beraber omuz omuza çalışmaya, direnmeye, kazanmaya devam edeceğiz. Üye ve tarım-orman hizmet kolu çalışanlarımızın tüm sorunlarına ilişkin samimi, dürüst ve ilkeli verdiğimiz tüm mücadelemizi web sitemiz aracılığıyla şeffaf bir biçimde kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz. Bütün karalamalara, iftiralara ve yalanlara rağmen 36.836 çalışanımız TOÇ-BİR-SEN i tercih etti. 3.056 11.657 36.836 TARIM ORKAM SEN TÜRK TARIM ORMAN SEN TOÇ BİR-SEN 16

İstikrarın ve Başarının Mimarı Olan Teşkilatımıza ve Üyelerimize Minnettarız Değerli Kardeşlerim; Yetki sürecinde bir yılı daha geride bırakırken, çalışmalarını, üyesine, ülkesine, insanlığa hizmete adamış gönüllerin sendikası TOÇ BİR-SEN yetkinin 6.Yılında hizmete devam ediyor. Bir avuç gönül insanımızın 2001 yılında başlattığı mücadelede TOÇ BİR-SEN ailesi bu yıl da üye sayısını artırarak 36.836 üye sayısı ile, Tarım - Orman hizmet kolunda faaliyet gösteren diğer sendikalara büyük fark atarak 6. kez yetkili sendika olmayı başardı. Bizi onurlandıran bu tablonun ortaya çıkmasında kuşkusuz birçok kardeşimizin emeği, hakkı ve payı var. Başta merhum Serdar Güllüoğlu,Tahsin Suda ve Remzi Şanlı ağabeylerimiz olmak üzere ahirete intikal eden bütün kardeşlerimize Allah tan rahmet diliyorum. Ayrıca sendikamızın kuruluşundan itibaren bugünlere gelmesinde emeği geçen tüm büyüklerimize, bu soylu mücadeleyi birlikte yürüttüğümüz, sendika Genel Merkez Yönetim Kurulu üyelerine, Denetleme ve Disiplin Kurulu üyelerine, il temsilcilerimize, şube başkanları ve yönetim kurulu üyelerine, işyeri temsilcilerimize, kadın kolları teşkilatımıza, engelli çalışanlar komisyonlarımıza ve üyelerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Sabri KIZILKAYA Genel Başkan Yardımcısı MEMUR-SEN camiası ve TOÇ BİR-SEN ailesi olarak çalışanlarımızın özlük hakkı mücadelesinin yanında özgürlükler bağlamında da milletimizin, ülkemizin ve insanlığın lehine olan her türlü evrensel değerleri gündeme taşırken; bir yandan da sendikacılığı medeniyetimizin ve kültürümüzün değerleriyle buluşturmaya devam ediyoruz. Her türlü anti demokratik tavrın karşısında olan sendikamız, demokratik standartların yükseltilmesi, özgürlüklerin genişletilmesi için milletimizin hasretle beklediği bireyi önemseyen hak ve özgürlükçü, adil bir Anayasa yapılıncaya kadar mücadeleye devam edecektir. Çalışanlarımız bize güvendikçe, bize destek verdikçe sadece çalışanlarımız değil, ülkemizin tüm insanları bu güçten olumlu olarak etkileneceklerdir. Çünkü bizim gücümüz, geçmişte birtakım sendikaların yaptığı gibi, milletin düşmanlarına değil, milletin kendisine hizmet edecektir. Bize verilen her destek çalışanlarımıza, refaha, özgürlüklere ve kardeşliğe verilmiş bir destektir. Teşkilatımızın gücü arttıkça iyiliği çoğaltma, kötülüğü azaltma, kazanımları artırma, mağduriyetlere son verme noktasında çok daha etkili olacağız. TOÇ BİR-SEN ailesi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hem kamu çalışanlarının haklarını savunmada, hem de Türkiye'nin birlik ve bütünlüğünün korunmasında, demokrasisinin yeşertilmesinde, temel hak ve özgürlüklerin daha da genişlemesi yolundaki mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha tüm teşkilatımıza ve üyelerimize sendikamızın büyüyüp güçlenmesindeki katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki çalışmalarınızda da Allah yar ve yardımcımız olsun. TOÇ BİR-SEN'DEN SENDİKACILIKTA BİR İLK 2013 yılında da yetkili sendika olan TOÇ BİR-SEN 81 ilimizin 80'inde tarım orman hizmet koluna bağlı tüm kurum ve kuruluşlarda yetki alarak sendikacılık tarihinde bir ilke imza attı. 17

1 MAYIS ı Çanakkale'de Memur-Sen ve bağlı sendikaların merkez, il ve şube yönetimleri ile yurdun dört bir yanından binlerce Memur-Sen üyesini Çanakkale de buluşturan 1 Mayıs kutlamaları bayram havasında geçti. Çanakkale'de kordon boyunda düzenlenen 1 Mayıs kutlamaları Türkiye nin değişik yörelerine ait folklor gösterileriyle başladı. Kutlamalarda bir konuşma yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde, emeğin değerini korumak, ekmeğimizi çoğaltmak, hakça paylaşmak, birliğimizi ve kardeşliğimizi haykırmak, bizi bir kılan, diri kılan Çanakkale ruhunu millet olarak yeniden yaşamak, unutanlara ve unutturanlara hatırlatmak için Çanakkale'deyiz" dedi. 1 Mayıs ı, "emek" ve "dayanışma" kavramlarının anlamlı kıldığını söyleyen Gündoğdu, "Çanakkale her iki kavramın da zirve yaptığı, insani ve imani duruşlara zemin olmuş bir coğrafyadır. Bağımsızlığa, imana, inanca ve medeniyete yönelik, yedi düvele karşı bütün bedenini, gücünü, idrakini ortaya koyarak verilen direnişten daha büyük, daha anlamlı bir emek olabilir mi? Çanakkale ruhu, renkleri, dilleri, ırkları, kavimleri, kıtaları, meşrepleri, mezhepleri farklı olanları, kadınları, erkekleri, anaları, çocukları, devleti, milleti, şehitleri, gazileri, birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhuyla yoğuran mayadır. İşte bu yüzden Çanakkale'deyiz. Biz, fitnenin, bölücülüğün, terörün, ötekileştirmenin milletin kardeşlik pınarını kirletmesine izin vermeyen Çanakkale'yiz. Biz Türk, Kürt, Laz, Arap, Çerkez ve Acemi'yle 81 Çanakkale inşa etmiş Türkiye'yiz. Biz, 'insanlar ya dinde kardeşin ya yaradılışta eşindir, eşitindir' idrakini seslendiren bir medeniyetin mensuplarıyız. Bağımsızlık için birlikte savaşmayı, kardeşlik zemininde bir ve beraber 18