YUMUŞAK VİZE BİZİ KURTARIR (HÜRRİYET EGE) HABER BAŞLIKLARI Yumuşak Vize Bizi Kurtarır (Hürriyet Ege) Türk Turizmcisi Komşudaki Krizi De Fırsata Çevirecek (Sabah) Turizmi Bizden Öğrenen Mısır, En Büyük Rakibimiz (Zaman) Bodrum'da Otel Fuarı Açılıyor (Habertürk Egeli; 04.04.2010) Vizesiz 48 Saate Destek (Hürriyet İzmir, 04.04.2010) Turizm Sorunları Masaya Yatıyor (Sabah Antalya, 03.04.2010) Turizmde Yeni Rekor Gelıyor (Sabah Antalya, 03.04.2010) Sağlık Turizminde Hedef Yılda 8 Milyar Dolar Gelir (Referans) Türkiye Sağlık Turizminde Uzakdoğu İle Rekabet Ediyor (Küresel Ana Haber) ATSO Sağlık Turizmi İçin Köln'de Temaslarda Bulundu (Küresel Ana Haber) Türkiye, 2015'te Sağlık Turizminde İlk 7'ye Girer (Küresel Ana Haber) Ege Adalarına gidecek Türklere vize muafiyeti isteyen Yunan turizmcileri] girişimi İzmir'deki sektör temsilcileri ve işadamlarınca olumlu karşılandı. İzmir'de sevinç yarattı Midilli, Sakız ve Sisam adalarının yerel yöneticileri ile turizmcilerin Başbakan Papandreu'ya mektup yazarak Türkiye'den gelecek olan ziyaretçilere 48 saatlik vize kolaylığı sağlanmasını istemesi İzmir'de sevinç yarattı. Yunanistan'a büyük yarar 48 saatlik vize ile iki ülke arasındaki ticari ve turistik ilişkilerin artacağını savunan sektör temsilcileri, sağlanan bu kolaylığın ekonomik krizle boğuşan Yunanistan'a kısa sürede çok büyük yarar sağlayacağına dikkat çektiler. Olumlu görüş ve öneriler Deniz Ticaret Odası Başkanı Geza Dologh, ESIAD Derneği Başkanı Sıtkı Şükür er, Ege Turistik işletmeler ve Konaklamalar Birliği Haluk Nişlioğlu ye İzmir Ekonomik Kalkınma Kurulu Üyesi Yalçın Ulukaya görüşlerini açıkladı. Ege Adalarına gidecek Türklere vize muafiyeti isteyen Yunan turizmcilerin girişimi İzmir'deki sektör temsilcileri ve işadamlarınca olumlu karşılandı. Yunanistan'daki 12 Adalar, Midilli, Sakız ve Sisam adalarının yerel yöneticileri ile turizmcilerin Başbakan Papandreu'ya mektup yazarak Türkiye'den gelecek olan ziyaretçilere 48 saatlik vize kolaylığı TOBB 1
sağlanmasını istemesi karşı kıyıdaki İzmir'de de sevinç yarattı. Bu girişimle ticari ve turistik ilişkilerin artacağını savunan sektör temsilcileri, bu kolaylığın krizle boğuşan Yunanistan'a da büyük fayda sağlayacağına dikkat çektiler. Suistimal Edilmemeli Deniz Ticaret Odası (DTO) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkam Geza Dologh, 48 saatlik vize muafiyeti uygulamasının başlangıç için olumlu bir talep olduğunu, zaman için de bunun da artması gerektiğini savundu. Dologh, İzmir heyeti olarak Atina'ya geçtiğimiz aylarda yapılan ziyaretlerde de konunun gündeme getirildiğini hatırlatarak ortak turizm programı konusunda Yunanistan'dan da olumlu sinyaller aldıklarım kaydetti. Yunanistan'a direk uçuş seferlerinin de başlamasının avantajı arttırdığına dikkat çeken Dologh, "Ancak bu uygulama gerçekleşirse dikkatli kullanmak, suistimal etmemek lazım" uyarısında bulundu. Ara Çözüm Yolu Yunanistan'ın üyesi bulunduğu AB'den bağımsız olarak vize kolaylığı sağlamasının mümkün olmadığına dikkat çeken Ege Sanayici ve İşadamları Derneği (ESIAD) Başkam Sıtkı Şükürer, "Zira adalara giden birisi kolaylıkla Avrupa'ya geçebilir. Ancak bununla ilgili geniş tabanlı bir tarif getirilebilir. Eğer bu turizm ve ticaret amaçlıysa ticaret ve sanayi odası gibi kurumların üyelerine, devlet memurlarına vize kolaylığı sağlanarak bir çözüm bulunabilir. Bu kurumlara üye olan binlerce kişi zaten turizm potansiyeli de taşıyor" değerlendirmesini yaptı. Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Haluk Nişlioğlu da, Yunan turizmcilerin başvurularının çok yerinde bir davranış olduğunu vurgulayarak "Ortak çalışmak daima hayırlıdır. Hele turizm gibi bir sektörde ortak çalışmak hem ekonomik krizle karşı karşıya kalmış Yunanistan'a, hem de Türkiye'ye fayda sağlayacaktır" diye konuştu. Nişlioğlu, birlik olarak bu talebe tam destek verdiklerini vurgulayarak "Aslında bir tura gidip gelmek için en az 3 günlük bir zaman gerekiyor ama başlangıç için bu da önemli bir gelişmedir" diye konuştu. Yeni Açılımlara İmza İzmir Ekonomik Kalkınma Kurulu Üyesi ve Turizm Danışmam Yalçın Ulukaya da, Yunanistan'da ekonomik kriz olması nedeniyle yeni açılımlara imza atıldığım dile getirerek "Biz yıllardan beri söz konusu talebi sürekli dile getirdik. Ortak turlar yapma konusunda Yunanlı meslektaşlarımızla defalarca biraraya geldik ve sorunun çözümü için konuştuk. Uygulamanın hayata geçmesi her iki taraf için de olumlu olacaktır" dedi. Vize muafiyeti konusunun daha önce de gündeme geldiğini hatırlatan Ulukaya, şunları söyledi: "Bu konuda endişemiz var. Yunanistan, Papandreu'nun eski başbakanlığı döneminde de bu konuya yeşil ışık yakmıştı. Ancak üyesi bulunduğu AB buna karşı çıkıyor. Turizmciler olarak özellikle Almanya ve Fransa'yı ikna etmemiz lazım." TÜRK TURİZMCİSİ KOMŞUDAKİ KRİZİ DE FIRSATA ÇEVİRECEK (SABAH) Ela Hotel Genel Koordinatörü Vadi Karatopraklı, Yunanistan'dan vazgeçen turistlerin çekilmesi için fırsatların değerlendirilmesi gerektiğini belirtti TOBB 2
Turizmciler, Türkiye'nin turizmdeki en büyük rakiplerinden Yunanistan'ın içinde bulunduğu ekonomik krizi fırsata çevirmeye çalışıyor. Ela Quality Resort Hotel Genel Koordinatörü Vadi Karatopraklı, Yunanistan'dan vazgeçen turistlerin Türkiye'ye çekilmesi için fırsatların değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Türkiye'nin rakibi olarak öne çıkan İspanya ve Yunanistan'da 2010 rezervasyonlarında yüzde 15 seviyelerinde gerileme yaşandığına dikkati çeken Karatopraklı "Bu rakamlar Türkiye'ye olumlu yansıyacak. Yunanistan ile çalışan bazı tur operatörleri, uçaklarını Türkiye'ye yönlendirmeye çalışırken, bizler de bu durumu fırsat bilerek gerekli hamleleri yapmalıyız" dedi. Grup olarak büyüme karan aldıklarım vurgulayan Karatopraklı, "İstanbul'da resort alanında gelişeceğiz, ilk otelimiz bir yıl içinde açılacak" dedi. TURİZMİ BİZDEN ÖĞRENEN MISIR, EN BÜYÜK RAKİBİMİZ (ZAMAN) Akdeniz ülkeleri arasındaki yaz turisti çekme yansında Mısır yeni oyuncu olarak dikkati çekiyor. Ela Quality Resort Hotel Genel Koordinatörü Vadi Kara topraklı, "Turizm işini bizden öğrenen Mısır şimdi en büyük rakibimiz oldu. Hem Almanya hem Rusya pazarında hemen peşimizden geliyor." diyor. Yola yeni çıkan Mısır, yaz sezonunun uzun olmasının avantajını kullanıyor. Ancak 100 mil yon doların üzerinde yatırımla yapılan oteller, Türkiye'nin avantajı. Karatopraklı, otelcilik işinin prosedürlerle yürüdüğünü, dolayısıyla Mısır'ın bunu başarmasının zaman alacağını belirtiyor. Türkiye'nin kış turizminin artması için de uluslararası marka zincirlerin buraya yatırım yapması gerektiğini ifade ediyor. Türk otellerinin Avrupa standartları üzerinde çalıştığını, kendilerinin yüksek fiyat ödeme kabiliyeti olan müşteri profiline hitap ettiklerini vurgulayan Karatopraklı. "İspanya, Yunanistan ve Türkiye sıralamasında ilk sıraya oynuyoruz." diye konuşuyor. En çok turist gelen ülkeler sıralamasında Almanya ilk sırada. Bu ülkeyi Rusya, Belçika takip ediyor. 2010'da turist sayısının yüzde 20 artış beklentisinin hâkim olduğunu iade eden Karatopraklı, "Sektörün iyi olduğu 2008 senesi rakamlarına ulaşacağımızı düşünüyoruz. Fiyatlarda da yüzde 10 artış gerçekleşir. Profili renklendirmek için İran'a gideceğiz." şeklinde konuşuyor. Ela Quality Otel, standart odalarının dışında gecesi 6 bin 500 dolar olan 1.000 metrekarelik Sultan Palace ve 4 bin dolarlık 400 metrekarelik Ela Palace villalarında devlet başkanlarını ağırlıyor. Çocuğuyla tatil yapanlar için özel programlar sunuyor. Kışın doluluk oranının yüzde 30'lara gerilediğini belirten Karatopraklı, kışın giderlerini çıkarmaya çalıştıklarını, kışın ciro payı, ecri misil ve çalışanlardan sigorta bedeli almasın diye devletten talepte bulunduklarını söylüyor. BODRUM'DA OTEL FUARI AÇILIYOR (HABERTÜRK EGELİ; 04.04.2010) Bodrum'da otel fuarı açılıyor Muğla'nın Bodrum ilçesinde 7-10 Nisan arasında 'Otel Ekipmanları ve Gıda Fuan' düzenlenecek. 9'daOtelcilik Fuarı 7 Nisan'da başlıyor Otel On Fuarı'na katılan firmalar sektörle ilgili ürünlerini sergiliyor. Muğla'nın Bodrum ilçesinde 7-10 Nisan 2010 tarihinde bu yıl 9'uncu kez düzenlenecek olan 'Otel Ekipmanları ve Gıda Fuarı' (OTEL ON) için son hazırlıklar TOBB 3
tamamlandı. Tunajans tarafından gerçekleştirilen ve Bodrum Belediyesi, îlçe Ticaret Odası, Bodrum Otelciler Derneği, îzmir Ticaret Odası ve KOSGEB'in desteklediği fuara yüzlerce firmanın katılım için başvurduğu, kesin sayının henüz belli olmadığı öğrenildi. Tunajans Genel Müdürü Fatih Tuna, gelişen turizm sektörünün ihtiyaçlarına cevap verebilmek için hayata geçirdikleri bu buluşmanın önemine değindi, bu yıl ziyaretçi sayısında patlama beklediklerini ifade etti. VİZESİZ 48 SAATE DESTEK (HÜRRİYET İZMİR, 04.04.2010) İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, Yuna adalarının yönetici ve turizmcilerinin Türklere 48 saatlik vize muafiyeti getirilmesi isteğine destek verdi. İZMİR Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Yunan adalarının yönetici ve turizmcilerinin Türklere 48 saatlik vize muafiyeti getirilmesi isteğine destek verdi, "Vize engeli kalkarsa Yunanistan daha fazla yarar sağlayacak. Türk işadamları Yunanistan'a rahatça girebilirse daha fazla gelip gidecek. Yunan işadamlarının, ülkelerindeki krizle Türkiye'ye yöneldiğine dikkat çeken İTO Başkanı Demirtaş, şunları söyledi: "Son zamanlarda odamıza Yunanlı işadamlarından çok sayıda talep gelmeye başladı. 28-30 Nisan arasında Girit Heraklion Ticaret ve Sanayi Odası'ndan 100 kişilik bir işadamı heyeti odamızı ziyaret edecek. Heyete Atina'dan işadamlarının da katılması bekleniyor. 10 milyar dolar potansiyelimize ulaşmak için Ege'nin iki yakasında gidip gelmeye, kilometreleri tüketmeye devam edeceğiz. Ancak, Yunanlı işadamları rahatlıkla gelirken biz gitmek için bazı mücadeleler veriyoruz. Oysa ticaret için ilk olarak kolay ulaşım gerekiyor. İzmir-Atina direk uçuşları başlamasıyla ulaşım sorunumuzu büyük oranda çözdük. Denizden karayolu taşımacılığı da kombine olarak sağlanıyor. Yani kara, deniz ve hava ulaşımıyla artık birbirimize çok daha yakınız. Atina'dan İzmir'e gelmek isteyen Yunanlı dostlarımız sabah karar verip ilk uçakla İzmir'e gelebiliyor. Ama ne yazık ki, bizler aynı durumda değiliz." Engeller kalkmalı İzmir'deki Yunan Konsolosluğu'nun çok yardımcı olduğunu vurgulayan Demirtaş, son bir yılda verilen çok giriş çıkışlı vize sayısında yüzde 236 artış sağlandığını hatırlattı, şu görüşleri dile getirdi: "Ancak bizim için yeterli değil. Bizim isteğimiz Yunanistan'a 48 saatlik girişlerde vize uygulamasının kaldırılması. Türkiye ile Yunanistan arasında özel bir uygulama yapılabilir. Bir başka nokta da, Yunanistan'ın yeşil pasaportu olanlara da vize uygulaması. Vize engeli kalkarsa Yunanistan daha fazla yarar sağlayacak. Türk işadamları Yunanistan'a rahatça girebilirse daha fazla gelip gidecek Turizm ve ticaret artacak. Bu ve benzeri engeller kaldırılırsa ticaretimizin çok daha gelişeceğine inanıyoruz." TURİZM SORUNLARI MASAYA YATIYOR (SABAH ANTALYA, 03.04.2010) TURİZM Çalışanları Derneği, yarın AKM Perge salonunda "Antalya'da Turizmin ve Turizm Çalışanlarının Sorunları" konulu bir panel düzenleyecek. Turizm Çalışanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Kayaoğlu, Dernek Genel Başkanları Hayal TOBB 4
Aydede'nin yöneteceği panelin açılış konuşmasını Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın'ın yapacağını belirtti. Kayaoğlu, panele Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Şule Daldal, însan Kaynakları Yöneticileri Derneği Başkan Yardımcısı ve Turizm Eğitim Danışmanı Avni Aker, birçok otelde genel müdür ve genel koordinatör olarak görev yapmış olan Hacı Ömer Özkul ve SGK Antalya İl Müdürü Selim Erol'un konuşmacı olarak katılacağını kaydetti. Kayaoğlu, Antalya'da turizmin ve turizm çalışanlarının sorunlarının tüm boyutlarının ele alınacağı panelde, asıl olarak turizm çalışanlarının konuşacağını vurgulayarak, "Bu panelle hem toplumdaki değişik kesimlere turizm çalışanlarının görüşlerini açıklama olanağı bulacağız, hem de turizmin değişik alanlarından uzmanların birikimlerinden yararlanacağız" dedi. 21 milyar dolarlık ekonomik güce ulaşan turizm sektörünün yapısal bozuklukları da içinde taşıdığını belirten Kayaoğlu, "Turizm çalışanları bu sektörü ayakta tutan yaratıcı güç olmalarına rağmen adları bile anılmamaktadır" diye konuştu. TURİZM DE YENİ REKOR GELIYOR (SABAH ANTALYA, 03.04.2010) Antalya, turizmde 2010'a iyi başladı. Yılın ilk çeyreğinde turist sayısı, geçen yıla oranla yüzde 32 artarak 646 bin 993 oldu ve turizmin altın yılı olan 2008'in rakamlarım geride bıraktı. Zirve yine Almanların oldu. 3 aylık dönemde gelen Alman turist sayısı geçen yıllın aynı dönemine oranla yüzde 36 artarak 320 bin 911 oldu. Almanlar Bu Yıl Da İlk Sırayı Bırakmadı Turist profilinde zirve yine Almanların oldu. 3 aylık dönemde Antalya'ya hava yoluyla gelen Alman turist sayısı geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 36 artarak 320 bin 911'e ulaştı. Fransızların Yükselişi Devam Ediyor Yılın ilk 2 aylık döneminde yüzleri en çok güldüren pazar olan Fransa'da ise yükseliş sürdü. Fransız turist sayısında yüzde 63 artış oldu. Antalya rekora koşuyor Antalya'da yılın ilk çeyreğinde turist sayısı yüzde 32 arttı. Almanlar yine zirvede. Fransa'nın yükselişi sürüyor. İsrail ve İran pazarında aylık artış yüzde 100'e yakın Antalya, turizmde 2010 yılına iyi başladı. Yılın ilk çeyreğinde turist sayısı, geçen yıla oranla yüzde 32 artarak 646 bin 993 oldu ve turizmin altın yılı olan 2008 yılı rakamları da geride bırakıldı. Zirve yine Almanların oldu. 3 aylık dönemde gelen Alman turist sayısı geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 36 artarak 320 bin 911 oldu. Fransız Kalmadılar Yılın ilk 2 aylık döneminde yüzleri en çok güldüren pazar olan Fransa'da ise yükseliş sürdü. Geçen yıla oranla yüzde 63 artış yaşanan Fransız turist sayısı 31 bin 477 oldu. En çok turist gönderen ülkeler sıralamasında, ge.en yılın aynı dönemde 5 inci sırada olan Fransa, bu yükselişiyle 2 inci sıraya çıktı. Fransa pazarındaki yükselişte THY nin Paris-Antalya arasında tarifeli seferleri başlatmasının ve yapılan tanıtımının da etkisi oldu. Artış Yüzde 20 nin üzerinde TOBB 5
En çok turist gönderen ülkeler sıralamasında, geçen yıl 2'nci sırada yer alan Avusturya, turist sayısı yüzde 23 artmasına rağmen Fransa'nın ardında kaldı ve 3'üncü sırada yer aldı. 3 aylık dönemde gelen Avusturyalı turist sayısı 29 bin 479 oldu. Avusturya'yı, geçen yıla oranla yüzde 25 artış gösteren Hollanda izledi. Geçen yıl 6'ncı sırada yer alan Hollanda 23 bin 459 turistle 4'üncü sırada yer aldı. Ekonomik kriz nedeniyle turist sayısının yüzde 3 düşüşün yaşandığı 2009 yılında, yüzleri güldüren yegane pazar olan İngiltere pazarında ise artış sürüyor. İngiliz turist sayısı, geçen yıla oranla yüzde 11 artarak, 22 bin 447'ye çıktı. Geçen yıl 4'üncü sırada yer alan İngiltere, en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında 6'ncı oldu. Ruslar 5'inci Sırada ALMANYA'NIN ardından en büyük turizm pazarı olan Rusya'da artış yaşansa da artış diğer pazarların altında kaldı. Geçen yıla oranla Rus turist sayısında yüzde 8 artış yaşanırken, Rusya yılın ilk çeyreğinde 23 bin 14 turist sayısıyla beşinci sırada yer aldı. Rus turist sayısı, turizmin altın yılı 2008 yılının ise altında kaldı. 2008 yılının aynı döneminde gelen Rus turist sayısı 29 bin 631 'di. Rusya, en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında 2008 yılında Almanya'nın ardından 2'nci, 2009 yılında ise Almanya ve Avusturya'nın altında 3'ncü sırada yer almıştı. İsrail de Yükseliş Yüzde 95 2010, siyasi krizler nedeniyle yüzde 45 düşüşün yaşandığı İsrail pazarı açısından da iyi başladı. İlk 3 aylık dönemde İsrail'den gelen turist sayısı geçen yıla oranla, yüzde 95 arttı. İsrail 21 bin 293 turist sayısıyla, en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında 7'nci sırada yer aldı. İsrail pazarında, artışa rağmen 2008 rakamları yakalanamazken, sayı ancak 5 yıl öncesini yakaladı. 2010 Süprizi İran En çok turist gönderen 10 ülke arasında en büyük artış ise İran pazarında yaşandı. Özellikle son dönemlerde Ortadoğu ülkeleriyle yakınlaşmanın da etkisiyle, İranlı turist sayısındaki artış, yılın ilk çeyreğinde yüzde 133 oldu. İran'dan gelen turist sayısı üç aylık dönemde 20 bin 617 oldu. İran'dan gelen turist sayısı 2007 yılında sadece 957'ydi. Turist sayısında yılın ilk aylarında yaşanan artış, fiyat ayarlaması konusunda turizmcilerin ellerini güçlendirdi. Geçen yılın ilk 3 aylık döneminde turist sayısında yüzde 20'leri aşan düşüşün yaşanmasıyla, turizmciler çareyi fiyat kırmakta bulmuştu. SAĞLIK TURİZMİNDE HEDEF YILDA 8 MİLYAR DOLAR GELİR (REFERANS) Türkiye, sağlık turizminde Uzakdoğu ile rekabet ediyor. DEİK'in hazırladığı sağlık raporuna göre, Türkiye'de sektöre KDV teşviki getirilmesi halinde 2015 yılından itibaren 1 milyon hasta gelecek ve yılda 8 milyar dolar gelir elde edilecek. Sağlık turizmine konu olan tedavi ve hizmetlerin çeşitli ülkelerdeki maliyeti kıyaslandığında Hindistan, Tayland, Türkiye, Singapur ve Tayvan bu alanda ön plana çıkıyor. ABD'de bir tedavi için 100 dolar ödeyen bir hastanın tedavi maliyeti bu ülkelerde 7-8 dolara kadar düşebiliyor. Sadece sağlık hizmetlerinin ucuzluğu ölçütüyle değerlendirilmeyip ülkenin turizm potansiyeli de hesaba katıldığında TOBB 6
Türkiye'nin bu alandaki en büyük rakiplerinin sayıca azaldığı görülüyor. Sektöre KDV teşviki getirilmesi halinde Türkiye'ye yılda 1 milyon hasta geleceği ve Türkiye'nin yılda 8 milyar dolar gelir elde edebileceği belirtiliyor. Hangi Tedavi Nerede Ucuz? Sağlık hizmetlerinde en pahalı ülke olan ABD'de yaklaşık 50 milyon kişi her türlü tedavisini nakit parayla yapmak durumunda. En ucuz ülke ise hastalığa göre değişiyor. Bir dönem varlıklı Türklerin tercih ettiği ABD'de by-pass ameliyatı 129 bin dolar tutuyor. Türkiye'de aynı ameliyat 11-15 bin dolara yapılabiliyor. Bu alanda en ucuz ülke 8 bin 666 dolarla Hindistan. Türkiye'nin en rekabetçi fiyat sunduğu tedavi hizmetlerinden biri omurga ameliyatı. Bu alanda Türkiye'deki giderler 7 bin 125 dolar olarak ölçülürken Hindistan 12 bin, Singapur 9 bin dolar fiyat veriyor. Omurga ameliyatı Tayland'da 7 bin, Tayvan'da ise 5 bin 900 dolara yapılıyor. Türkiye'de son dönemde rağbet gören liposuction ameliyatlarında maliyetlerin rakiplerine göre yüksek kaldığı dikkat çekiyor. Türkiye'de bu ameliyat 3 bin 333 dolara, Tayland'da ise bin 200 dolara yapılıyor. Hindistan liposuction için 2 bin 500 dolar, Singapur ise 3 bin dolar fiyat veriyor. KDV Teşviki ile Yılda 8 Milyar Dolar Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e sunduğu raporda, Türkiye'nin tıp turizminde rekabetçi fiyatlarla tedavi hizmeti sunabilmesi için Katma Değer Vergisi (KDV) teşvikinin gereği üzerinde duruldu. Sağlık turizminin döviz kazandırıcı bir faaliyet olduğuna dikkat çekilen raporda, bu sektörde kullanılan malzemeler ve tüm sağlık hizmetleri için KDV iadesi getirilmesi gerektiği belirtiliyor. KDV Kanunu'nda bu yönde bir düzenleme yapılmasının Türkiye'ye döviz kazandıracağı savunulan raporda, tıp turizmine KDV vergisinden muaf statüsü kazandırılması halinde kısa vadede uğranılan vergi kaybının uzun vadede sağlık sektörünün kalkınmasını sağlayarak kazanca dönüşeceğine dikkat çekiliyor. Bu yönde adımlar atılması halinde Türkiye'nin sadece tıp turizminden 2015 yılından itibaren yıllık 8 milyar dolar Beyin tümörlerinde bir tür ameliyatsız tedavi yöntemi olan Gamma Knife için Türkiye'deki fiyatların düşüklüğü dikkat çekiyor. Bu hizmet için ABD'de 40 bin dolar, ingiltere'de 25 bin, Almanya'da ise 20 bin dolar istenirken Türkiye'de 8 bin 676 dolara bu hizmetten faydalanmak mümkün. TOBB 7
gelir hedefleyebileceğine raporda yer verildi, ile geri kazanılacağı bellidir" denildi. TÜRKİYE SAĞLIK TURİZMİNDE UZAKDOĞU İLE REKABET EDİYOR (KÜRESEL ANA HABER) Dış Ekonomik ilişkiler Kurulu tarafından hazırlanan rapora göre, sağlık turizmine KDV teşviği sağlanması halinde 2015'ten itibaren Türkiye'nin yıllık 8 milyar dolar gelir elde edebilecek. Sadece deniz, kum, güneş ülkesi olmaktan çıkan Türkiye, sağlık turizminde Uzakdoğu ile rekabet ediyor. Dış Ekonomik İlişkiler Kurumunun (DEİK) hazırladığı sağlık raporuna göre Türkiye, İsrail, Hindistan ve Singapur gibi ülkeler sağlık hizmetlerinde sunduğu uygun fiyatlarla dünya sağlık turizminde başa oynayacak. Rapora göre sadece sağlık hizmetlerinin ucuzluğu değil, ülkenin turizm potansiyeli de hesaba katıldığında ise her yıl 30-40 bin yabancı hastanın geldiği Türkiye'nin rakipleri azalıyor. Sektöre Katma Değer Vergisi (KDV) teşviki getirilmesi halinde Türkiye'ye 2015'ten itibaren 1 milyon hasta geleceği ve yılda 8 milyar dolar gelir elde edilebileceği belirtiliyor. Rapora göre, ucuz sağlık hizmetleri nedeniyle tercih edilen ülkelerin başında Hindistan, Türkiye, Tayland, Singapur ve Tayvan geliyor. Sağlık hizmetlerinde en ucuz ülke hastalığa göre değişiyor. En pahalı ülke ise yaklaşık 50 milyon kişinin tedavisini nakit parayla yaptığı ve bir dönem varlıklı Türklerin de tercih ettiği ABD. Bu ülkede 129 bin dolara mal olan bypass ameliyatı, Türkiye'de 1115 bin dolara yapılabiliyor. Bu alanda en ucuz ülke ise 8666 dolarla Hindistan. Son dönemde rağbet gören liposuction (yağ aldırma) ameliyatı ise Türkiye'de 3333 dolata yapılırken Tayland'da fiyat 1200 dolara kadar düşüyor. Hindistan liposuction için 2500 dolar, Singapur ise 3000 dolar fiyat veriyor. Beyin tümörlerinde bir tür ameliyatsız tedavi yöntemi olan "gamma knife" için Türkiye'deki fiyatların düşüklüğü dikkat çekiyor. Bu hizmet için ABD'de 40 bin dolar, İngiltere'de 25 bin, Almanya'da ise 20 bin dolar istenirken Türkiye'de 8676 dolara bu hizmetten faydalanmak mümkün. Türkiye'nin en rekabetçi fiyat sunduğu tedavi hizmetlerinden biri omurga ameliyatı. Bu alanda Türkiye'deki giderler 7125 dolar olarak ölçülürken Hindistan 12 bin, Singapur 9 bin dolar fiyat veriyor. Omurga ameliyatı Tayland'da 7 bin, Tayvan'da ise 5900 dolara yapılıyor. - Teşvik sektörü uçurur Raporda, Türkiye'nin tıp turizminde rekabetçi fiyatlarla tedavi hizmeti sunabilmesi için KDV teşvikinin gereği üzerinde duruldu. Sağlık turizminin döviz kazandırıcı bir faaliyet olduğuna dikkat çekilen raporda, bu sektörde kullanılan malzemeler ve tüm sağlık hizmetleri için KDV iadesi getirilmesi gerektiği belirtiliyor. KDV Kanunu'nda bu yönde bir düzenleme yapılmasının Türkiye'ye döviz kazandıracağı savunulan raporda, tıp turizmine KDV'den muaf statüsü kazandırılması halinde kısa vadede uğranılan vergi kaybının uzun vadede sağlık sektörünün kalkınmasını sağlayarak kazanca dönüşeceğine dikkat çekiliyor. Bu yönde adımlar atılması halinde Türkiye'nin sadece tıp turizminden 2015 yılından itibaren yıllık 8 milyar dolar gelir hedefleyebileceğine raporda yer verildi. Hastanelere tıp turizminin inceliklerini öğreten Makro Eğitim'in eğitmenlerinden TOBB 8
Levent Baş, 2017 yışmda yalnızca ABD'den 17 milyon civarında hastanın ülke dışında tedavi olmasının beklendiğini söyledi. Levent Baş, ABD dışında Irak, Kuveyt, Suudi Arabistan, Katar, Azerbaycan, Kazakistan, Ermenistan, Gürcistan, Suriye, Arnavutluk, Bosna Hersek gibi ülkelerin de sağlık turizmi için Türkiye'ye yönelebileceğini belirterek "Bu ülkeler tıbbi yeterlilikte sıkıntılı ve en az Avrupa pazarı kadar önemli bir gelir kalemi oluşturmaya aday görünüyorlar" dedi, ATSO SAĞLIK TURİZMİ İÇİN KÖLN'DE TEMASLARDA BULUNDU (KÜRESEL ANA HABER) Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dr. Adnan Vucudi özen, Köln Belediyesi Ekonomi ve Gayrimenkul Encümeni Dr. Norbert VValter-Borjans'ın davetlisi olarak 23-26 Mart 2010 tarihlerinde Köln'de sağlık turizmi alanında temaslarda bulundu. Köln Belediyesi öncülüğünde 1-8 Kasım 2009 tarihleri arasında Almanya ve Türkiye arasındaki ikili ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi amacıyla bir heyet ziyareti gerçekleştirilmişti. Heyet 6 Kasım 2009 tarihinde Odamızı da ziyaret ederek Antalya ve Köln arasında geliştirilebilecek potansiyel konular hakkında fikir alışverişinde bulunmuştu. Ziyaret sonrasında Köln Belediyesinden iki şehir arasında sağlık turizminin geliştirilmesi konusunda alınan davet üzerine Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Dr. Adnan Vucudi Özen Köln şehrinde bir dizi temaslarda bulundu. Köln Belediyesi Teşvik Kurumu ve Merkezi Köln'de bulunan Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası yetkilileri tarafından eşlik edilen ziyaret kapsamında, Köln-Bonn Sağlık Bölgesi Başkam Prof. Dr. VVolfgang Goetzke, Köln Belediyesi Teşvik Kurumu Başkam Micheal Josipovic, Köln'de sağlık turizmi konusunda faaliyet gösteren Medcologne Seyahat Acentesi, Avrupa çapında faaliyet gösteren Sehkraft Göz Hastanesi, Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyeleri ve sağlık turizmi alanında çalışan işadamları ile görüşmelerde bulunuldu Antalya'da turizmin 12 aya yayılması Antalya'da turizmin 12 aya yayılması konusunda yapılan çalışmalarda sağlık ve kongre turizmlerinin ön plana çıktığım belirten Adnan Vucudi Özen, Antalya'nın turizm destinasyonu olarak sahip olduğu özelliklerin (konaklama ve ulaşım altyapısı ve iklim özellikleri) ve sağlık alanında faaliyet gösteren modern sağlık tesisleri ve uzman insan kaynağıyla sağlık turizmi alanında ön plana çıkacak bir şehir olduğunu vurguladı. Şu anda Avrupa'daki sağlık hizmetleri masraflarının Türkiye'ye göre çok yük olduğunun altım çizen Özen, sigorta şirketleriyle yapılacak anlaşmalarla Antalya'ya getirilecek sağlık turistlerinin çok daha ucuz fiyata, aynı kalitede sağlık hizmeti alabileceklerini ve tedavi ve rehabilitasyon sürecini tatil ortamında geçirebileceklerini belirtti. Köln-Bonn Sağlık Bölgesi Başkam Prof. Dr. Wolfgang Goetzke, Almanya'da yaşam süresi uzakdıkça ve toplumun yaşı ilerledikçe kanser, kalp hastalıkları ve diyabet gibi hastalıkların artacağım ve bu pazarın giderek genişleyeceğini belirtti. Gozetzke, sağlık hizmeti alan hastaların büyük çoğunluğunun ileri teknoloji ve bakım gerektiren hastalıkları nedeniyle (kalp cerrahisi ve kanser) hizmet aldıklarım ve TOBB 9
yaşlı nüfusun daha ucuz ve kalitesi saplık hizmeti alabilmek için daha sıcak destinasyonlara seyahat edebileceklerini belirtti. Almanya'da şu anda aktif olarak 133,000 doktor ve 65,000 dişçinin çalışmakta olduğu söyleyen Goetzke, tıp fakültelerinden mezun olan yeni doktorlarla emekli olan doktor sayılarının birbirini karşılamadığım ve bu nedenle gelecekte Alman hastaların sağlık hizmeti alabilmek için daha farklı bölgeleri tercih edeceklerinin beklendiğinin altım çizdi. Sağlık turizmi alanında çalışan Medcologne Seyahat Acentesi'nin sahibi Mikhail Khaitine, ortopedi, göz, estetik ve diş alanlarında hizmet almak isteyen Alman sağlık turistlerinin Türkiye'ye yönlendirilebileceklerini belirtti. Kurum olarak destek verilecek Köln Belediyesi Teşvik Kurumu Başkam Michael Josipovic ise sağlık turizminin Köln ölçeğinde potansiyeli olan fakat yeni gelişen bir sektör olduğunu ve konuyla ilgili atılacak adımlara kurum olarak destek vermekten memnuniyet duyacaklarım belirtti. Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi ve sağlık sektörü danışmanı Faize Berger, Alman sağlık sektörünün gelişimi ve son durumu konusunda bilgiler verdi. 2004 yılında yürürlüğe giren son reform paketiyle sağlık sektöründe yapısal değişiklikler yapıldığım belirten Berger, sağlık sigortalarının finansal krizden etkilendiklerini ve 600 olan sağlık sigortası sayısının 169'a indiğini söyledi. Türkiye ve Almanya arasında başlatılması planlanan sağlık turizmi için ön planlama ve altyapı çalışmalarının yapılmasının gerekli olduğunun altım çizen Berger, Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası olarak ATSOYa yardım etmeye hazır olduklarım belirtti. Yapılan görüşmeler neticesinde 2010 yılı içerisinde Köln'de ve Antalya'da sağlık turizmi konulu toplantılar düzenlenmesinin paydaşların ve kamuoyunun dikkatini konuya çekmek için faydalı olacağı sonucuna varıldı. Dr. Adnan Vucudi Özen, ATSO öncülüğünde Antalya'nın sağlık turizmi potansiyelinin değerlendirilmesi ve turizmin çeşitlendirilmesi konusunda ilk adımı bu ziyaret ile attıklarım ve önümüzdeki dönemde yereldeki paydaşlarla da konuyu masaya yatırarak Antalya'yı Türkiye'nin sağlık turizmi başkenti hal TÜRKİYE, 2015'TE SAĞLIK TURİZMİNDE İLK 7'YE GİRER (KÜRESEL ANA HABER) Türkiye Kaplıca Talasso ve Kür Merkezleri Derneği (TÜRKAP) Başkanı Zeki Karagülle, Türkiye'nin sağlık turizmi potansiyelini değerlendirdi. Türkiye sağlık turizminde şu anda önemli bir ülke konumunda olduğunu belirten Zeki Karagülle "Bu gelecekte daha da artacak. Bu konudaki bütün otoritelerin öngörüsü bu yönde. Sevindirici olan Türkiye'deki sağlık turizmi sektörünün de bu gelişmeye hazırlanmaları. 2010 yılı 2009 yılından daha iyi geçecek. Türkiye dünya turizm pastasından aldığı payı sağlık turizminde de alacak. 2015 yılında sağlık turizmi anlamında dünyanın ilk 7 ülkesi arasına gireriz. 2020 yılında daha da yukarılara tırmanabiliriz."dedi. "Sağlık turizmini Medikal ve Spa VVellnes Termal turizm olarak ikiye ayırmak mümkün. Ama dünyada yapılan toplantılar bütün sağlık turizmi aktiviteleri bu iki kolun birbiri ile bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor. İki alanın işbirliği içinde olması önemli bir bütünlük oluşturuyor. Türkiye'nin turizm TOBB 10
imaj ı ve algısını düşündüğümüzde Türkiye tüm dünya için cazip bir ülke. Tüm dünya için spa vvellness alanında önemli bir çekim merkezi olabiliriz." TURİZM HABER BÜLTENİ 3-5 Nisan 2010 TOBB 11