OSMANLI ARAŞTIRMALARI



Benzer belgeler
OSMANLI ARAŞTIRMALARI

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

Edirne Camileri - Eski Cami. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

İmparatorluk Çağının Osmanlı Sultanları III

Kalem İşleri 60. Ağaç İşleri 61. Hünkar Kasrı 65. Medrese (Darülhadis Medresesi) 66. Sıbyan Mektebi 67. Sultan I. Ahmet Türbesi 69.

SELANİK AYASOFYA CAMİSİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

Edirne Çarşıları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - ( )

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Hacı YILMAZ

Elveda Rumeli Merhaba Rumeli. İsmail Arslan, Kitap Yayınevi, İstanbul, 2013, 134 Sayfa.

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ

TARİH BOYUNCA ANADOLU

Uğurböceği Yayınları, Zafer Yayın Grubu nun bir kuruluşudur. Mahmutbey mh. Deve Kald r mı cd. Gelincik sk. no:6 Ba c lar / stanbul, Türkiye

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

OSMANLI DEVLETİ DURAKLAMA DÖNEMİ ( XVII/17.YÜZYIL) ÖNEMLİ GELİŞMELERİ

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

Fevzi Karamuc;o TARIH 11 SHTEPIA BOTUESE LIBRI SHKOLLOR

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

Osmanlı Tarihi El Kitabı

AHMET ARSLAN OSMANLI DEVLETİ NİN PADİŞAHLARI ALBÜMÜ

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

Doç. Dr. Mustafa Alkan

SON CİHAN PADİŞAHLARI

Koca Mustafa Reşid Paşa

50 MİMARİ I TAHİR AĞA TEKKESİ TAHİR AĞA TEKKESİ. Yazı ve Fotoğraf: İsmail Büyükseçgin /

MİLLİ MÜCADELE TRENİ

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

Deniz Esemenli ile Üsküdar Turu 27 Ekim 2013, Pazar

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

BALAT- FENER - CİBALİ KÜLTÜR GEZİMİZ

Ana Stratejimiz Milletimizle Gönül Bağımızdır BÜLTEN İSTANBUL B İ L G. İ NOTU FİLİSTİN MESELESİ 12 de İÇİN 3 HEDEFİMİZ, 3 DE ÖDEVİMİZ VAR 3 te

2) Osmanlı Eyaletinden Üçüncü Bulgar Çarlığına, Kitabevi Yayınları, İstanbul 1996

SORU : CEVAP: SORU: CEVAP:

DÜNYA ŞEHRİ İSTANBUL DA GENÇ BİR ÜNİVERSİTE

Osmanlı padişahları neden yabancı kökenli cariyelerle aile hayatı yaşamayı tercih ettiler?

Orhan BULUTLAR Melek ATEŞ Yavuz KOCAMAN Belediye Meclis Başkanı Kâtip Üye Kâtip Üye

Edirne Hanları - Kervansarayları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

İstanbul u Fethinin Dahi Stratejisi - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

7- Osmanlı Devleti'nde Yükselme Devri'nden sonra yeteneksiz padişahlar görülmeye başlandı. Bunun temel nedeni aşağıdakilerden hangisidir? A) Şehzadele

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

Prof. Dr. Mehmet Ali BEYHAN Tel: [0 212] Oda no: 315

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

Yer Esnaf/Dükkan İsim Nefer Aded Arşiv İsmi

Tarihi Siyesepol Köprüsü nün altı 38 YEDİKITA EYLÜL 2014

İÇİNDEKİLER. Sayfa.

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Edirne Tarihi - Osmanlı Döneminde Edirne. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Cafer ÇİFTCİ Doğum Tarihi ve Yeri: 1973 BURSA Unvanı: Prof. Dr. Ana Bilim Dalı: Yakınçağ Tarihi Doçentlik Alanı:

Sunum ve Sistematik 1. BÖLÜM: MUSTAFA KEMAL İN HAYATI

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

ÖZGEÇMİŞ KİMLİK BİLGİLERİ

Tag Archives: chp döneminde yikilan camiler

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

KINALI HASAN. Ey gözümün nuru Hasan ım,

KUDÜS TE BULUNAN TARİHİ OSMANLI ESERLERİ

Server Dede. - Server baba şu Bektaşilerin bir sırrı varmış nedir? Diye takılır, sula sorarlardı.

a. Merkez Yönetiminin Bozulması

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

TURSUN BEY TARİH-İ EBU L FETH SULTAN MEHMET HAN

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Mart 2012, No: 26

SİVEREK'TE TARİHİ ESERLER VE CAMİLER

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

3647 SAYILI ve 2008 (3647/2008) TARİHLİ YUNANİSTAN VAKIFLAR YASASI VE UYGULAMALARI

: 1490/ / [ 998] 1590

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

KAMU YÖNETİMİ PROGRAMI

3. 18.yy da Grek ve Dakya projesi ile Osmanlıyı paylaşmayı planlayan Avrupalı iki devlet aşağıdakilerden hangisidir? I. Rusya. II.

Amiral Turgut Reis 449 nci ölüm yıl dönümünde anıldı

SERVİS ARACI ŞOFÖRLERİNİN SİGORTALILIĞI

Sosyal bilgiler öğretmeninin verdiği bu bilgiye dayanarak Mustafa Kemal Paşa ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?

Cansel Turgut YAZICI İstanbul, Haziran 2009

Rahman ve Rahim Olan Allah ın Adıyla HİCRİ-2 YAHUDİLERLE İLİŞKİLER KAYNUKAOĞULLARININ MEDİNEDEN ÇIKARTILMASI

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

13.İstanbul Mobilya Fuarı ve Mobilya Sektörü

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK

FETİH SONRASI OSMANLI MİMARLIĞINDA KLASİK DÖNEM

Duhanc Hac Mehmet Sok. No: 35 Küçükçaml ca Üsküdar - stanbul

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

İÇİNDEKİLER. A. Tarih B. Siyasal Tarih C. XIX.yüzyıla Kadar Dünya Tarihinin Ana Hatları 3 D. Türkiye"nin Jeo-politik ve Jeo-stratejik Önemi 5

1 KAFKASYA TARİHİNE GİRİŞ...

BOSNA-HERSEK TEKİ KÜLTÜR, BİLİM VE EĞİTİM ÜZERİNDEKİ OSMANLI ETKİSİ: MEVCUT DURUM

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

SEMPOZYUM DAVETİYESİ ve PROGRAMI

1302'de Koyunhisar savaşını kazandı. (Koyunhisar savaşının diğer adı: Bafeon Savaşı) (Ayrıca bu savaş ilk Osmanlı - Bizans savaşıdır)

Hürrem sultan kimdir? - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

MÜTEFERRİKA. MUTAFARRİKA, Osmanlı d e v l e t i t e ş k i l â t ı n d a ve sar a y ı n d a bir türlü h i z m e t s ı n ı f ı t i a ( müteferrika

Transkript:

SAYI 37 2011 OSMANLI ARAŞTIRMALARI THE JOURNAL OF OTTOMAN STUDIES

İstanbul un Eminönü Semti XVII. Yüzyılda mı İslâmlaştırıldı? Abdülkadir Özcan* Marc David Baer: IV. Mehmed Döneminde Osmanlı Avrupası nda İhtida ve Fetih, trc. Ahmet Fethi, Hil Yayın, İstanbul 2010, 431 sayfa. / Honored by the Glory of Islam. Conversion and Conquest in Ottoman Europe, Oxford University Press, 2008), x + 332 sayfa. Önsöz yerine uzunca bir teşekkür faslıyla başlayan eserin Benliğin, Ötekilerin ve Kutsal Mekânın Dinsel Dönüşümü başlığı altındaki giriş kısmında (s. 15 54) araştırmacı IV. Mehmed döneminde ihtida ve Allah yolunda savaş gibi konulara temas eder. İlk Bölüm de (s. 55 67) Sultan İbrahim in katli ve oğlu Mehmed in cülûsu, saltanatının buhranlarla dolu on yılı; II. Bölüm de (s. 72 110) sık sık sadrazam değişiklikleri ile saray kadınları arasındaki iktidar mücadeleleri ve malî sıkıntılar üzerinde durur. İslâm ın emr bi l-ma`rûf nehy ani l-münker prensibinin başlık yapıldığı III. Bölüm de (s. 108 130) Kadızadeliler meselesi, mutasavvıflar ile Fıkıh erbabı arasındaki tartışmalar ve nihayet Köprülü Mehmed Paşa nın sadareti ile başlayan güçlü iktidar döneminden söz edilir. İstanbul un İslâmlaştırılması başlığı altındaki IV. Bölüm de (s. 137 166) 1660 yangını sonrasında gayrı müslim yerleşim yerlerinden günümüz Eminönü Meydanı nın fethi ve İslâmlaştırılması ve burada bir cami yapılmasından; Dindarlığa Dönüş başlıklı V. Bölüm de dinsel dönüşümün nüfuzlu aracısı olarak nitelenen Vaiz Vanî Efendi nin Sultan Mehmed üzerindeki etkilerinden; tasavvuf erbabına yapılan * Prof. Dr., Fatih Sultan Mehmet Vakıf Ü., Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü. Osmanlı Araştırmaları / The Journal of Ottoman Studies, XXXVII (2011), 206-213 206

Abdülkadir Özcan hücumlardan, meyhanelerin yıkılışı ve içki ticaretinin yasaklanmasından bahsedilir. VI. Bölüm de (s. 196 218) Dönme veya Avdetî olarak bilinen gizli Yahudilerin pîri Sabatay Sevi nin zuhuru, faaliyetleri ve güya İslâmlaşması ile Hayatîzâde gibi saray hekimlerinin müslümanlaştırılmalarından söz edilir. Gazi olarak nitelenen IV. Mehmed dönemi fetihlerine ayrılan VII. Bölüm de (s. 225 252) Kandiye nin fethi ve buradaki ihtidalar üzerinde durulur. VIII. Bölüm de (s. 258 276) Orta ve Doğu Avrupa da Gazâ başlığı altında Kamaniçe ve Çehrin in fetihleri söz konusu edilir. IX. Bölüm de (s. 282 312) Mühtedi Avı başlığı altında Avcı Mehmed in av sırasındaki münferit ihtida olayları konu edilir ve bu padişah ihtida avcısı olarak nitelenir. X. Bölüm de (s. 317 346) başarısız 1683 Viyana Muhasarası nın sebepleri arasında Vanî Mehmed Efendi nin rolü, kuşatmanın seyri ve sonucu üzerinde durulduktan sonra, yine padişahın huzurunda münferit ihtida hadiselerine yer verilir. Son bölümde ise (s. 351 365) IV. Mehmed in Hayatı ve Mirası başlığı altında av tutkusunun bu gazi padişahın kendi sonunu getirdiği sonucuna varılır. Eserin Sonuç kısmında (s. 368 376) Müslüman Hükümdarlar ve İhtida Süreci başlığı altında, IV. Mehmed in çağdaşlarından Safevî hükümdarı II. Abbas ile Babürlü hükümdarı Evrengzib in benzer faaliyetleri; Sonsöz olarak ise (s. 379 383) Geçmişin Sessizlikleri ve İzleri başlığı altında IV. Mehmed in vefatından sonra bıraktığı izler; Merzifonlu nun hazin akıbeti ve Sabatay Sevi hareketinin devamlılığı üzerinde durulur. Biz eserin tamamı üzerinde duracak değiliz. Sadece sondaj usulüyle en bariz ve çarpıtılmış hususlara dikkat çekilmekle yetinilecektir. Araştırmacının, çalışmasını IV. Mehmed ağırlıklı yaparak fütuhatı ki bunlar son fetihlerdir- doğrudan ona mal eder tarzda ele alması ilk dikkati çeken husustur. Halbuki uzunca bir süredir seferlere, serdarıekrem sıfatıyla sadrazamların kumanda etmekte olduğu göz ardı edilmemelidir. IV. Mehmed döneminin fetihlerinde birinci derecede söz sahibi şüphesiz Köprülü Mehmed Paşa nın oğlu ve halefi Fazıl Ahmed Paşa dır. Zira Köprülü Mehmed Paşa nın zamanında müellifin zannettiği gibi (s. 126 vd.), fetih değil istirdat söz konusudur. Bozcaada, Limni ve Semadirek adaları ile Yanova kalesi geri alınmış; Çanakkale Boğazı Venedik işgalinden kurtarılmıştır. Asıl fetihler Köprülüzâde Fazıl Ahmed Paşa nın sadrazamlığı döneminde yapılmış; bunların dışında 1678 yılında Çehrin in alınması ise Osmanlı nın Avrupa daki son fethi olmuştur. Kaldı ki, bu başarının kumandanı Merzifonlu Kara Mustafa Paşa yı da Köprülü ailesinden veya ekolünden saymak gerekir. Unutulmamalıdır ki, Köprülü ailesini iş başına getiren de Devletin Direği olarak nitelenen Valide Hatice Turhan Sultan dır. 207

Eminönü XVII. Yüzyılda mı islâmlaştırıldı? Eserde dikkati çeken bir başka husus, Orta Avrupa da fethin nasıl olabildiğidir. Zira Kur ân da da geçen bir ifade olan fetih kavramı ile gayrı müslim ülke ve şehirlerin İslâmiyet e açılması ve orayı İslâm devleti idaresine almaları kast edilirdi. Bu durumda, zaten İslâm devleti ki Osmanlı kendisini genelde böyle niteler- idaresinde bulunan yer veya yerler için fetih söz konusu olamayacağı aşikârdır. Osmanlı Avrupası ibaresinden de Osmanlı idaresindeki topraklar anlaşıldığına göre, buralarda fetihten ne kastedilmek istendiği anlaşılamamaktadır. Bir ülkenin veya bir şehrin gayrı müslim yerleşim yeri olarak nitelendirilmesi, sakinlerinin diniyle belirlenemez. Kaldı ki, XVII. yüzyıl Eminönü sünde sadece Yahudiler değil, Hıristiyan Rum ve Ermeniler ile müslümanlar da yaşıyordu. Yahudi vatandaşların Hasköy e yerleştirilmeleriyle bu defa Hasköy ün gayrı müslim toprağı olduğu sonucu çıkar ki, bu da ancak saçmalık olarak nitelenebilir. 1453 fethinin ardından İmparatorluğun dört bir yanından iskâna tabi tutulan şehir gayrı müslim toprağı haline mi getirildi? Aynı dönemde Edirne den Eminönü ne getirilerek iskân edilen Yahudiler, bu defa görülen lüzum üzerine bir başka semte nakledilmişlerdir. Ağırlıklı olarak Eminönü ndeki Yeni Cami ve Külliyesi nin Yahudi yerleşim bölgesinde inşasıyla ilgili söz konusu edilen eserden önce, bir başka araştırmacı olan Lucien Thys-Şenocak tarafından kapsamlı bir çalışma yapıldığı ve Baer in de bunu gördüğü anlaşılmaktadır ( The Yeni Valide Complex at Eminönü, Mukarnas, 15 (1998), s. 63-68 ve Hadice Turhan Sultan, Osmanlı İmparatorluğu nda Kadın Baniler, trc. Ayla Ortaç, İstanbul 2009). Burada da yer yer aynı yaklaşım sezilmekte ise de, konuya daha insaflı yaklaşılmıştır. Yukarıda denildiği gibi, fethi müteakip Eminönü ne Edirne den Yahudi aileler getirtilmiş ve iskân edilmişti. Bu iskân siyasetini Osmanlılar ın kuruluş yıllarından itibaren uyguladıkları bilinmektedir. Kaldı ki, istisnaî olarak Girit ve Kamaniçe alındıktan sonra geleneksel iskân politikası uygulanmamış, sadece bazı kiliseler camiye çevrilmiştir. Bu da İslâmî bir geleneğin tatbikinden ibarettir. Eminönü nün sakinleri İslâm devletiyle zimmet akdi yapmış Osmanlı vatandaşlarıdır. Süleymaniye, Sultanahmet ve diğer büyük cami ve külliyelerin inşaat alanları kamulaştırılırken de aynı uygulama söz konusudur. Şenocak ın da belirttiği gibi Turhan Sultan bir süredir İstanbul da bir cami yeri arıyor, fakat geniş bir mekân bulamıyordu. Hatta bir ara Haseki Külliyesi civarındaki Cerrahpaşa Camii ni onartması söz konusu olmuş (Şenocak, s. 221), fakat o buna yanaşmamıştı. 1660 büyük İstanbul yangını Eminönü ve civarını kül edince, yaklaşık yarım asır önce Safiye Sultan ın büyük zorluklarla Mimarbaşı Davud Ağa ya attırdığı temeller ortaya çıkmış, üstelik çevresinde geniş bir alan oluşmuştu. Vakfiye sinden anlaşıldığına göre Valide Turhan Sultan burada oluşan arsalardan bazısına yüksek paralar 208

Abdülkadir Özcan (esmân-ı gāliye) ödeyerek, kimisine de başka semtlerde yer göstererek razı etmiş ve mekânı mülkiyetine almıştır. Vakfiye de; Balıkpazarı na bitişik 4 adet börekçi fırınından, kemerli dükkânlardan, boş arsalardan; Mahmud Paşa Mahallesi ndeki Hüseyin Efendi Sarayı nın; Kaftanî Hacı Recep in; Azaplar Mahallesi ndeki Saçlı Mehmed Dede evinin; Gümrük Emîni Ali Ağa nın evinin arsalarından da söz edilmesi, sadece yahudilerin değil, müslümanların gayrı menkullerinin de istimlâk edildiğinin göstergesidir. IV. Mehmed döneminde İstanbul un İslâmlaştırılması! (s. 137 vd.) ne demek? İstanbul gayrı müslim mülkü mü idi ki İslâmlaştırılsın! Fethi müteakip buraya İmparatorluğun çeşitli bölgelerinden ırk ve din ayrımı gözetilmeden müslüman ve gayrı müslim aileler getirtilip iskân edilmiş iken, pek çok kilise ve havra da eski işlevinde bırakılmıştı. Eminönü nde cami inşasını ilk başlatan kişi bir valide sultan olan III. Mehmed in annesi Safiye Sultan dır (ö. 1605). Burada meskûn çoğunluğu yahudi, kısmen hıristiyan ve müslüman ailelerin mülkleri para karşılığı istimlâk edildikten sonra 1598 yılında caminin temelleri atılmış, ancak peş peşe gelen dönemin sadrazamı Hadım Hasan Paşa nın azli, Mimarbaşı Davud Ağa nın ölümü veya katli gibi olaylar inşaatın ağır yürümesine yol açmış; deniz kenarında olması hasebiyle karşılaşılan zorluklara, özellikle malî sıkıntıların da eklenmesi ve bazı tepkilerin ortaya çıkması; birkaç yıl sonra III. Mehmed in vefatıyla Safiye Sultan ın valide sultanlığının sona ermesi ve 1605 te onun da ölmesi eklenince inşaat durmuştur. Yarım asırdan fazla olduğu gibi kalan, zamanla üzeri toprak ve otlarla dolan temeller 1660 büyük İstanbul yangınında ortaya çıkmıştır. Zaten bir cami yaptırma düşüncesinde olan Valide Hatice Turhan Sultan, Safiye Sultan ın tamamlayamadığı eski projesini uygulamaya koymuştur. Fakat Turhan Sultan da aynı zorluklarla karşılaşmış, mahallin sakinleri istimlâke karşı çıkmışlardır. Fakat Turhan Sultan ın kararlılığı ve değerinin iki misli yapılan ödemelerle caminin yeri belirlenmiştir. Tarihte benzeri görülmemiş bir şekilde iki defa hem de iki misli olarak istimlâk bedeli ödenen Yahudi yerleşimciler Hasköy semtine nakledilerek burada kendilerine evler verilmiş, ayrıca ömür boyu vergiden muaf tutulmuşlardır. Osmanlılar İslâmlaştırma için hiçbir dönemde zor kullanmamışlar, İslâm dininin zimmet akdi prensibine bağlı kalmışlardır. Yoksa Balkanlar ın ve Osmanlı Avrupasının tamamı müslüman olurdu. Bilakis 1683 Viyana bozgunundan sonraki yıllarda bir başka Köprülü olan Fazıl Mustafa Paşa Osmanlı Avrupasında gayrımüslimlerin ihtiyaç duydukları dinî binalar yapmalarına müsaade ederek 209

Eminönü XVII. Yüzyılda mı islâmlaştırıldı? hoşgörünün en güzel örneğini vermiştir. Bu hususta Dimitri Kantemir in Osmanlı tarihinde bilgiler vardır. Bu durumda Mustafa Paşa için, Osmanlı topraklarını hıristiyanlaştırdı denilir mi? Osmanlılar İslâm ı teşvik sadedinde müellefe-i kulûb denilen İslâmî ve Kur ânî geleneğe bağlı kalarak istimâlet siyasetini uygulamışlardır. Camiye, cumaya bile gitmediği ifade edilen (s. 347) IV. Mehmed in on binlerce hıristiyanı ne zaman ve nerede müslüman olmaya zorladığı doğrusu merak konusu. Zaman zaman aynı dönem Avrupasına da atıfta bulunarak Reform sonrası bazı hükümdarların bütün tebaasını kendi mezhebine döndürmeye çalıştığının farkında olan araştırıcının, Osmanlı padişahı için, zalim İslâm egemenliğinin tipik bir örneği (s. 374) olarak nitelemesini anlamak mümkün görülmemektedir. Sık sık dile getirilen, devşirmelerin müslümanlaştırılması (s. 252) meselesinin de her hangi bir mesnedi yoktur. Bunlar devletle zimmet akdi yapmış hür Hıristiyan ailelerin hür oğulları olup, genelde askerlik hizmeti için büluğ yaşından önce toplandıkları; bu sırada da her hangi bir dinle mükellef olmadıkları görmezlikten gelinmemelidir. Bir yerde Osmanlı Avrupasında en önemli ihtida aracısının kadılar olduğunu (s. 370) yazan araştırıcı, Balkanlar ın ve adaların daha kuruluş yıllarından itibaren Türk dervişleriyle meskûn olduğu gerçeğini bilmiyor olamaz. Vaizler hemen her dönemde halka nasihatte bulunmuşlar, hatta II. Mustafa devrinde Şeyhülislâm Seyyid Feyzullah Efendi Rumeli ye gezici vaizler göndererek müslüman halkı bilgilendirmeye çalışmıştır. IV. Mehmed in, Edirne yi fetih ve İslâmlaştırma çabasının bir sonucu olarak payitaht yapmasının (s. 232-233, 369) ise gerçekle bağlantısı yoktur. 7 yaşında tahta çıkan bu padişahın mübtela derecesindeki av merakı dönemin tarihçileri tarafından ittifakla belirtilmiş; Edirne yi de av alanlarına yakınlığı dolayısıyla tercih ettiği vurgulanmıştır. Av tutkusundan ve dinî gevşekliğinden dolayı tahttan indirilen IV. Mehmed için, kendini hıristiyan kutsal mekânı müslüman kutsal coğrafyaya dönüştürmeye adamış dindar bir padişah (s. 353) denebilir mi? Evet, Sultan Mehmed diğer padişahlar gibi değil cuma namazları, vakit namazlarını da kılan mütedeyyin bir padişah idi, fakat kimseyi zorla İslâmlaştırmamıştır. Bu arada IV. Mehmed i at sırtında Viyana ya zaferle girme beklentisinde biri olarak, Habsburg şehrini alıp Osmanlı tarihinin önde gelen gazileri arasında hatırlanmasına neden olmak (s. 317 vd.) gibi ifadeler mesnedden yoksun söylemler olarak gözükmektedir. Zira bu padişahın, dönemin güçlü vaizi Vanî Mehmed Efendi nin teşviklerine rağmen 1664 te imzalanan Vasvar Antlaşması nın şartlarına bağlı olduğu, Merzifonlu yu sadece Komorn 210

Abdülkadir Özcan ve Raab (Yanıkkale) kalelerini geri almakla görevlendirdiği, hatta ordunun Viyana ya yöneldiğini duyunca, kastımız Yanık ve Komorn idi. Beç Kalesi dilde yoktu. Paşa ne acîb saygısızlık edip bu sevdâya düşmüş! Hoş imdi Hak teâlâ âsân getüre. Lâkin mukaddem bildireydi rızâ vermezdim diyerek şaşkınlığını belirttiği bilinmektedir. Avlanma sırasında bazı hıristiyanların müslümanlaştırılması girişimleri (s. 282-289) münferit hadiseler olup, sayısız ihtida (s. 351) söz konusu değildir. Kadızadeliler e mal edilen emr bi l-ma`rûf nehy ani l-münker, İslâm devletlerinin, bu arada Osmanlı Devleti nin hemen her devrinde tatbike çalışılmış bir prensiptir. Dahilde din değiştirme hususunda hiçbir zorlama olmamıştır. Kaldı ki, bu uygulamanın devleti cizye vergisi gibi bir vergiden mahrum bırakması da söz konusudur. Aslında Mesih olarak zuhur ettiği bilindiği halde Sabatay Sevi nin peygamber olarak tanıtılması da ilginçtir (s. 196 vd.). Asıl ilginç olanı, Sevi nin da güya zorla İslâmlaştırılmasıdır. Müellifin de belirttiği gibi onun İslâm ı seçmesi görünürde olmuş; daha sonra ortaya çıkan ve Avdetîler, Dönmeler ve Selanikliler denilen gizli Yahudiler bu olaydan sonra türemiştir. Bunların, özellikle Selanik kökenlilerin yüzyıllarca çoğalarak varlıklarını sürdürdükleri, hatta iktidara oynadıkları malumdur. Diğer bilgi yanlışlıklarına gelince; 1. 2. 3. 4. 5. Kâtib çelebi ile Solakzâde nin eserlerini hükümdara sunmaları (s. 75) söz konusu değildir. Abdurrahman Abdi Paşa resmî bir vak anüvis (s. 174) olarak değil, padişahın şahsına bağlı bir ruznameci olarak değerlendirilmelidir. Mevlit kutlamalarının bir Osmanlı âdeti olduğu doğrudur. Fakat bu gelenek IV. Mehmed döneminde başlamamıştır. Kanuni Sultan Süleyman zamanından beri vardı ve III. Murad döneminde resmî bir statü kazanmıştır. Çehrin seferi 1673 yılında (s. 182) değil, İngilizce aslında belirtildiği gibi (s. 112) 1678 senesinde yapılmıştır. Müellifin bibliyografya ve dipnot atıflarında bazı tutarsızlıklar söz konusudur. Bazan müellif yerine naşiri ön plana çıkarırken, bazan da naşirden hiç söz bile etmeden çalışmasını kullanabilmektedir. 211

Eminönü XVII. Yüzyılda mı islâmlaştırıldı? 6. Teşrifatçıbaşı Ahmed Ağa nın eserinin Almanca tercümesini Türkçe ye çevirenin adı Esat Nermi olduğu halde eserin aslında ve tercümesinde ısrarla Esat Nermin diye zikrinin ise (s. 348 ve pek çok yerde) hiçbir mazereti yoktur. 7. Yıllar önce Yeni Cami Külliyesi hakkında ciddî bir araştırma yapan Ş. Tekindağ merhumun ( XVII. Yüzyıl Türk Sanat Eserlerinden Bir Abide: Yenicami Külliyesi, Tarih Dergisi, sayı: 28-29, s. 167-183) adlı makalesinin Baer in çalışmasının hiçbir yerinde gözükmemesi önemli bir eksikliktir. 8. 1683 bozgunu sırasında Sancak-ı Şerîf i kurtarmak isteyen kişi Osman Ağa (s. 334) değil, Hasan Ağa olmalıdır. 9. 10. 11. Tarihçi Solakzade nin nisbesi Hemdanî (s. 357) değil, Hemdemî dir. Tarihçi Mustafa Ali (s. 76-78, 150) değil, Mustafa Âlî olmalıdır. Türk cihan hâkimiyeti idealini sembolize eden kavram altın elma (s. 322 ve türlü yerler) değil, Kızılelma dır. 12. Sadrazam Fazıl Ahmed Paşa, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa nın amcası (s. 325) değil, kayın biraderidir. 13. Silivri civarındaki çiftliğin adı yapacağı (s. 344) değil, Yapağcı veya Yapağca menzilidir. Keza günümüz Yalova sının eski adı Yaylakabad (s. 344) değil, Yalakâbâd dır. 14. Vekayinâme müellifi Abdi Paşa Girit te (s. 361) değil, Sakız da vefat etmiştir. 15. S. 319 da Hazreti Peygamber e ait sözler için âyet demesi müellifin âyetle hadîsi karıştıracak kadar İslâmî bilgiden yoksun olduğunun göstergesidir. 16. Sultan İbrahim, Osmanlı tarihinde öldürülen ilk padişah değildir (s. 358). İlk maktul hükümdarın II. Osman olduğu malumdur. 17. IV. Murad ın 1635 te gerçekleştirilen Revan seferine katılan vaiz Vanî Mehmed Efendi (ö. 1683) değil (s. 115), meşhur Kadızâde Üstüvanî Mehmed Efendi dir (ö. 1635). Sonuç olarak, akademik bir çalışma olma iddiasıyla kaleme alınmış olan IV. Mehmed Döneminde Osmanlı Avrupası nda İhtida ve Fetih adlı eser indî mütalaalar içermesi, Osmanlı arşiv ve kaynaklarını taraflı yorumlayarak gerçekleri saptırması, 212

Abdülkadir Özcan meselelere sübjektif bir zaviyeden bakması yanında, yukarıda verilen örneklerden anlaşıldığı üzere pek çok bilgi yanlışı içermesi; bazı ilmî çalışmaların dikkate alınmaması; kimi eserlerin bilimsel neşirleri yapıldığı halde ısrarla yazmalarının kullanılmaya kalkışılması; bazı neşirlerin hazırlayıcıları görmezden gelinirken kimilerinin de adeta müellif gibi gösterilmesi şeklinde teknik problemler ihtiva etmesi yüzünden ciddî bir araştırma ürünü olarak ortaya çıkmış bir çalışma olduğu düşüncesini verememektedir. 213