BİLİRKİŞİ RAPORU T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NE



Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

Ekler: Nakit Kredi Taahhütnamesi Sözleşme Öncesi Bilgi Formu (4 sayfa) Nakit Kredi Uygulama Esasları Hakkında Prosedür

Bağdat Cad. No:108/B D:26 Fenerbahçe Kadıköy İSTANBUL. : Bilirkişi 2. Ek Rapor ve Ayrık 2. Ek Rapora Karşı Beyanlarımızdan İbarettir.

DAVALI : Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı (.. Vergi Dairesi Müdürlüğü) Tutarı : TL Damga Vergisi,. Vergi Ziyaı Cezası

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/41

İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK. /80

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

Fazla Ve Yersiz Ödenen Kdv'nin İadesi i

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/53,57

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

SAYI : 2014 / 26 İstanbul,

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

VEKİLİ: Av. Özgür ÖZTEKİN - Üçtutlar Mah. Üçtutlar 6.Sok. Fırat Apt.Kat:4 No:2/15 ÇORUM. : Hukuk MüşaviriHuri GÜLÜMSER-Kızılay/ANKARA

T.C. D A N I Ş T A Y. Vergi Dava Daireleri Kurulu

KAZANILDIKTAN SONRA ĐPTAL EDĐLEN BĐR ĐHALEDE ĐMZLANAN SÖZLEŞME NEDENĐYLE ÖDENEN DAMGA VERGĐSĐ'NĐN ĐADESĐ SORUNU

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /18-21 DAVACI YARARINA KAZANILMIŞ HAK

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGSK. /53

KESİN SÜRE VERİLİRKEN GİDERLERİN KALEM KALEM AÇIKLANMASI GEREKTİĞİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/ S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

5766 sayılı Kanunun 25 inci maddesi ile 6802 sayılı Kanunun 30, 31 ve 47 nci maddelerinde değişiklikler yapılmıştır. Buna göre 6802 sayılı Kanunun;

KREDİLİ MEVDUAT HESABI SÖZLEŞMESİ

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

KAMU İHALE KURULU KARARI

İlgili Kanun / Madde 4688 S. KGSK. / S. STSK/9

Yargıtay 13, Hukuk Dairesinden:

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/ K. 2015/1159 T

DAVACI : Nesrin Orhan Şahin vekilleri Av.Serap Yerlikaya ve Av.İlter Yılmaz

Amme Alacaklarının Takibinde Yeni Sorumluluk Esaslarının Geriye Yürümesine Anayasa Mahkemesi Engeli

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /19 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2014/15387 Karar No. 2014/16184 Tarihi:

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI İSTANBUL BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 2012 YILI DENETİM RAPORU

Sirküler Rapor /108-1

SON DÜZENLEMELER ÇERÇEVESİNDE SİGORTA VE KAMBİYO İŞLEMLERİNDE BSMV UYGULAMASI

İlgili Kanun / Madde 818 S.BK /125 İŞ KAZASI ZAMAN AŞIMININ BAŞLANGICININ MALULİYET ORANIN KESİN OLARAK TESPİT EDİLDİĞİ TARİH OLDUĞU

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

İlgili Kanun / Madde 6100 S.HMK. /176

SİGORTA İŞLEMLERİ İLE KAMBİYO İŞLEMLERİNE İLİŞKİN GİDER VERGİLERİ TEBLİĞİ YAYIMLANDI

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

86 SERİ NO'LU GİDER VERGİLERİ GENEL TEBLİĞ TASLAĞI

T.C. D A N I Ş T A Y Dördüncü Daire Esas No : 2010/8630 Karar No : 2013/4481 Anahtar Kelimeler : Haciz, Ödeme Emri, (BS) Formu Özeti : sayılı

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25

DANIŞTAYIN 1606 SAYILI YASAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU PRİM VE İDARİ PARA CEZASI BORÇLARININ HAKEDİŞLERDEN MAHSUBU, ÖDENMESİ VE İLİŞİKSİZLİK BELGESİNİN ARANMASI HAKKINDA YÖNETMELİK

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

MADDE 12- Sözleşmelerin geçerliliği, kanunda aksi öngörülmedikçe, hiçbir şekle bağlı değildir.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/8,10,11

ÜSKÜDAR... İŞ MAHKEMESİ NE. : Av. Aytekin TETİK Av. Ahmet AYDIN Adres Antette

Davalılar : 1) Ad ( Araç sürücüsü )

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

İhalelere Girmekten Yasaklı Olan Veya Hakkında Kamu Davası Açılmış Olanlar Alt Yüklenici Olabilir Mi?

İCRA İNKAR TAZMİNATI LİKİT ALACAK KAVRAMI MAL İADESİ YIPRANMA PAYI

Dava ve Karar: Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

SİGORTACIYA KARŞI DAVALARDA FAİZ BAŞLANGICI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

Karşılıksız Çek için Para ve Hapis Cezası Var

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

(28/01/ 2003 tarihli ve sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan :

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2012/33 Ref: 4/33. Konu: ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN YAYINLANMIŞTIR

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

TOPLAM MAYIS 2011 HAZİRAN 2011 EUR

Çek Kanunu neleri getiriyor? Gönderen : abana - 21/03/ :39

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

KAMU İHALE KURUL KARARI

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /47

İlgili Kanun / Madde 399 S.KHK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.BK/86

Hürriyet Mah.Hürriyet Cad.No:26/2 Dai.3 Yenibosna Bahçelievler/İSTANBUL

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

İŞ GÜVENCESİ İŞVEREN VEKİLİ SIFATI

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2

YARGITAY 11.HUKUK DAİRESİ E.2006/435 K.2007/7464 T YOLCU TAŞIMA. ZORUNLU KOLTUK SİGORTASI DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI

İSTANBUL VERGİ MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA GÖNDERİLMEK ÜZERE

İlgili Kanun / Madde 6098 S. TBK/ S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/ 2,18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/21049 Karar No. 2013/19112 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/61 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA YÖNTEMİ

İŞE İADE DAVASI AÇMA ŞARTLARI ERYİĞİT HUKUK BÜROSU/ANKARA. Stj. Av. Müge BOSTAN

T.C. ANKARA 17. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/963 KARAR NO : 2011/1582

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

3. DAVAYA KONU ÖZEL USULSÜZLÜK CEZALARININ: Türü DönemiTutarı(TL) Kat Tutarı Özel Usulsüzlük Cezası 01/ /

2. BA BS FORMLARINA İLİŞKİN USULSÜZLÜK CEZASI UYGULAMASINDA LEHE OLAN HÜKÜMLER

ALACAK OCAK 2011 (TL)

Transkript:

T.C. ANKARA BATI ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ NE ESAS NO. : 2014/ DAVACI : C.Y. 1 VEKİLİ : Av. DAVALI : Bank A.Ş. VEKİLİ : Av. DAVA : Alacak DAVA DEĞERİ : 8.360,00 TL DAVA TARİHİ : 20.01.2014 1 DAVA A) Davacı Vekilinin İddia ve Talebi Davacı vekili, müvekkilinin iş yerinde 01.04.2013 tarihinde gerçekleştirilen hırsızlık olayında davalı bankaya ait 8 adet boş çek yapraklarının çalındığını, konu ile ilgili olarak müvekkilinin polise ifade verdiğini, söz konusu boş çek yapraklarının müvekkilin elinden rızası dışında çıkmış olmasına karşın davalı bankaca 8 adet boş çek koçanının bankaya iade edilmediği gerekçesiyle müvekkilin 31579818 no.lu hesabından haksız surette 8.360,00 TL kesildiğini, çek vasfında olmayan boş çek yapraklarının tedavüle konmuş sayılamayacağı için zayi nedeniyle iptal davasına konu edilemeyeceğini beyan ederek müvekkilinin hesabından haksız şekilde tahsil edilen 8.360,00 TL nin müvekkiline iadesine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalı bankaya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Banka Vekilinin Cevabı Davalı banka vekili, davanın Ltd. Şti. tarafından açılması gerektiğini, davalının müvekkil banka ile akdedilen sözleşmenin tarafı olmadığını, davaya konu edilen çeklerle ilgili tahsilatın şirket hesabından gerçekleştirildiğini, 1 Şirket müdürü, davacı olarak belirtilmiş ise de şirket müdürünün şirketi temsilen hareket ettiği, sözleşme ilişkisinin esasen şirket ile davalı banka arasında kurulduğu anlaşılmıştır. Davacı vekili, şirket müdürünün sehven davacı olarak belirtildiğini ifade etmiş, söz konusu hatanın düzeltilmek suretiyle şirketin davacı olarak esas alınmasını talep etmiştir. Belirtilen durum nedeniyle Raporda davacı olarak şirket esas alınmıştır. Sayfa 1

çeklerle ilgili tahsilatın sözleşmenin ilgili hükümleri ve mevzuat gereği yapıldığını, çeklerin çalındığı yolundaki soyut iddiaların sorumluluktan kurtulmak için yeterli görülemeyeceğini, iade edilmeyen çekler nedeniyle müvekkil bankanın sorumluluğunun devam ettiğini, bu nedenle çek yaprakları için bankaca ödenmesi gereken asgari sorumluluk meblağlarının nakdi teminat olarak müşteriden talep ve tahsil edilebileceğini, müvekkil bankanın merkezinin İstanbul olduğu gözetilerek davaya İstanbul Mahkemelerince bakılması gerektiğini, çeklerin iptali davası açılamamasının huzurdaki dava için haklı sebep teşkil etmediğini beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. 2 GÖREV Sayın Hakimliğinizin 05.03.2015 tarihli ara kararı doğrultusunda; dava konusu uyuşmazlık hakkında Rapor düzenlenmesi hususunda tarafıma bilirkişilik görevi verilmiştir. 3 TESPİTLER Uyuşmazlıkla ilgisi bulunmayan belge ve kayıtlar, usul ekonomisi gereği incelemelere dahil edilmemiştir. A) Genel Kredi Sözleşmesi Ltd. Şti. ile Bank A.Ş. arasında 24.08.2011 tarihli ve 100.000,00 TL limitli Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiştir. B) Şikayet Davacı şirket müdürü C.Y., 03.10.2013 tarihli İfade Tutanağında; 01.04.2013 tarihinde işyerinde meydana gelen hırsızlık olayında Bank A.Ş. ye ait 315535, 315544, 321337, 321339, 321343, 321344, 328897 ve 328898 no.lu çek yapraklarının çalındığını beyan etmiştir. C) Nakit Teminat İçin Bloke ve Rehin Talimat Mektubu Ltd. Şti., Bank A.Ş. Sincan Çarşı Şubesi Müdürlüğü ne verdiği Nakit Teminat İçin Bloke ve Rehin Talimat Mektubunda; banka nezdindeki 18028526 müşteri numarasına bağlı her türlü para birimi üzerinden açılmış ve Sayfa 2

açılacak tüm hesaplarında mevcut alacaklı bakiyesi ile hesaplarına gelecek tüm bedellerin 8.360,00 TL lik kısmına tekabül eden tutarını, bankaya karşı doğmuş / doğacak, vadesi gelmiş / gelecek bütün borç ve yükümlülüklerinin teminatı olmak üzere bankaya rehnettiğini ve bankanın kendisinden herhangi bir vadesi gelmiş veya gelmemiş, muaccel olsun veya olmasın, mevcut veya doğabilecek herhangi bir alacağı olduğu sürece söz konusu bedellerin banka nezdindeki hesaplarda muhafaza edilmesi ve bankaca gerek görülmesi halinde bloke hesaplara alınması, bankanın herhangi bir yasal yola başvurmasına, hüküm almasına veya herhangi bir ihbar ya da ihtar yapmasına gerek olmaksızın, rehin ve bloke edilen bu parayı irat kaydederek doğmuş veya doğabilecek alacaklarına mahsup etmeye yetkili olduğu ve bankanın bu hakkını herhangi bir zamanda kısmen veya tamamen kullanabileceği hususunda mutabık olduğunu beyan etmiştir. Ç) Banka Yazısı Bank A.Ş. Çarşı Sincan Şubesi nin 22.12.2014 tarihli yazısında; şube müşterisi Ltd. Şti. ye 24.08.2010 ve 08.02.2012 tarihlerinde teslim edilen çek karnelerinden 315535, 315544, 321337, 321339, 321343, 321344, 328897 ve 328898 no.lu 8 adet çeklerin kaybedildiğinin şirket yetkilisince bankaya bildirildiği, çeklerin iptaline ilişkin herhangi bir iptal kararının ibraz edilmediği, 5941 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi gereğince çeklere ilişkin olarak bankanın ödemekle yükümlü olduğu 8.360,00 TL nin müşteri riskine karşılık nakden bloke edildiği belirtilmiştir. 4 DEĞERLENDİRMELER Sayın Hakimliğinizin 2014/ esas sayısında kayıtlı dava dosyası kapsamındaki belge ve kayıtlar ile tarafların iddia ve savunmaları bir bütün halinde irdelenmiştir. Dava, davacı çek müşterisi şirketin müdürü tarafından davalı bankaya karşı açılan alacak davasıdır. Davacı, çalındığını iddia ettiği 8 adet çekin teminat bedeli olarak tahsil edilen meblağın iadesini talep etmiştir. Davalı banka ise iade edilmemiş çekler nedeniyle kredi riskinin halen devam ettiğini, riske güvence teşkil etmek amacıyla çek mevzuatı ve taraflar arasındaki akdi ilişki çerçevesinde nakit blokesi yapıldığını, bloke edilen meblağın iadesine yer olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Davaya konu uyuşmazlık, çalındığı iddia edilen çeklere ilişkin olarak bankaca tahsil edilen banka asgari sorumluluk meblağlarının iadesinin gerekip gerekmediği, bankanın bu şekilde Sayfa 3

bir nakdi güvence tahsilatı (blokesi) yapma hakkı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Dosya kapsamındaki belge ve kayıtlar ile tarafların kabul ve ikrarlarından; davalı bankaca, davacı çek müşterisi şirketten 03.10.2013 tarihinde 8.360,00 TL tutarında nakdi teminat tahsil edildiği anlaşılmıştır. Davalı bankaya çek hesabı sahibi tarafından iade veya çek hamilleri tarafından ibraz edilmediği gibi davacı çek müşterisi (çek hesabı sahibi) tarafından kaybolduğu iddia edilen çek yapraklarına ilişkin banka asgari sorumluluk meblağlarının bankaca tahsil edildiği hususunda taraflar arasında çekişme yoktur. Hal böyle olunca, tahsilata veya nakit blokesine ilişkin olarak dosyaya herhangi bir dekont veya muhasebe fişi sunulmamış olmasının davanın esasına etkisi bulunmamaktadır. Bankanın, sözleşmeye istinaden çek müşterisine (çek hesabı sahibine) verdiği çek defterindeki çek yapraklarının, çek müşterisi tarafından keşide edilerek çek hamiline verilmesi, anılan çek yapraklarının çek hamilleri tarafından muhatap bankaya ibrazı, çek hesabı sahibinin hesabında yeterli meblağ bulunmaması nedeniyle çekin ibrazı neticesinde karşılıksız çıkması, karşılıksız çek nedeniyle bankanın çek mevzuatı gereği (Çek Kanunu md. 3) asgari sorumluluk bedelini (yasal garanti tutarını) çek hamillerine ödeme yükümünün doğması ihtimali her zaman için mevcuttur. Çek müşterisinin, çeklerin kaybolduğu yönünde iddiada bulunmasına karşın iddiasını kanıtlar nitelikte delil sunmaması halinde de bu olasılık bulunmaktadır. Hatta kaybedilmiş çeklerin dahi keşide edilerek bankaya ibraz edilmesi mümkündür. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi nin 2003/10778 esas sayılı ve 25.09.2003 tarihli kararında ifade edildiği üzere; ispat yükü, hayatın olağan akışına aykırı iddia ve savunmada bulunana düşer. Limited şirket statüsünde ticaretle uğraşan, tacir sıfatını taşıyan ve basiretli bir tacir gibi davranma yükümü altında bulunan davacı şirketin çek defterini çaldırması da hayatın olağan akışına ters düşmektedir. Çek defterinin kaybolduğu ve bu bağlamda çek yapraklarının bankaya ibraz edilemeyeceği yolundaki iddia da davacı yanca ispat edilmemiştir. Kaybolduğu iddia edilen çek yaprakları, banka açısından henüz çek müşterisince bankaya iade edilmemiş veya çek hamilince bankaya ibraz edilmemiş çek statüsündedir. Banka, çek müşterisine çek defteri verirken risk üstlendiği için bankaca çek müşterisine çek defteri verilmesi çek mevzuatı gereği gayrinakdi kredi sözleşmesi sayılmıştır (Mülga 3167 sayılı Kanun m. 10, 5941 sayılı Çek Kanunu Sayfa 4

m. 3). Bankanın, çek hesabı sahibine çek defteri vermesi halinde esasen nakdi bir kredi kullandırımından söz edilemez. Zira, henüz bankaya ibraz edilmemiş ve asgari sorumluluk tutarı bankaca ödenmemiş çek yaprağı nedeniyle bankanın nakdi kredi alacağı doğmamıştır. Bu durumda banka, her an için ibraz edilebilecek ve karşılıksız çıkabilecek çekler nedeniyle çek yaprağı başına mevzuatla belirlenen ve her yıl güncellenen asgari sorumluluk meblağını ödeme riskini sürekli olarak üzerinde taşımaktadır. Çek müşterisinin, çeklerin kaybolduğunu beyan etmesi halinde de söz konusu risk ortadan kalkmamaktadır. Bankanın, çek yapraklarından kaynaklanan asgari sorumluluk meblağını çek hamiline ödeme yükümlülüğü; ancak çek yaprağının süresi içinde bankaya ibraz edilmesi, çek keşide eden (düzenleyen) çek müşterisinin hesabında çek bedelini karşılayacak yeterli bakiyenin bulunmaması halinde doğmaktadır. Bir başka deyişle, bankanın asgari sorumluluk meblağını ödemesi için öncelikle çekin süresinde bankaya ibraz edilmesi ve karşılıksız çıktığının tespit edilmesi gerekmektedir. Şu halde, bankanın çek yaprakları açısından asgari ödeme sorumluluğunun kapsam ve süresinin tayininde ibrazın yapılabileceği son tarihin gözetilmesi gerekir. Somut ihtilafta, çek yapraklarının henüz keşide edilmemiş iken kaybolduğu iddia edilmiştir. Bir başka deyişle çeklerin henüz doldurulmadığı ve bu bağlamda keşide tarihinin de yazılı olmadığı beyan edilmektedir. Buna göre keşide tarihine göre ibraz süresini tayin etmek imkan dahilinde değildir. İade veya ibraz edilmemiş çek yaprakları açısından bankanın kullanabileceği hak, söz konusu çek yapraklarının iadesini veya iade yapılmayacaksa çek yapraklarından kaynaklanan banka asgari sorumluluk bedellerinin banka nezdindeki bir hesapta depo edilmesini talep etmekten ibarettir. Çalındığı ve irade dışında çek müşterisinin elinden çıktığı iddia edilen çekler de aynı akıbete tabidir. Çek müşterisinin tek yanlı iddia ve beyanı, çeklerden kaynaklanan risklerin teminatsız kalması için haklı bir neden teşkil etmemektedir. Bankanın, iade ve ibraz edilmemiş çekler nedeniyle nakit deposunu talep hakkının söz konusu olabilmesi için banka ile müşterisi arasındaki sözleşmede veya müşterinin tek taraflı taahhüdünde banka yükümlülük bedellerinin depo edilmesine (bankaya yatırılmasına) rıza gösterilmesi icap eder. Taraflar arasında akdedilen 24.08.2011 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin 19 uncu maddesinde; bankanın her türlü teminat karşılığında kredi kullandırabileceği, tayin ettiği veya Sayfa 5

edeceği miktarda nakdin depo edilmesini müşteriden talep edebileceği belirtilmiştir. Aynı şekilde, davacı Ltd. Şti., 03.10.2013 tarihli Nakit Teminat İçin Bloke ve Rehin Talimat Mektubunda 8.360,00 TL tutarında nakdi teminat vermeyi ve hesabında bulunan meblağın bu tutardaki kısmına bloke uygulanmasını kabul ve beyan etmiştir. Sözleşme ve Talimat Mektubundan; davacı çek müşterisinin, henüz bankaya iade edilmemiş çek yaprakları nedeniyle çek mevzuatı kapsamında her çek yaprağı için bankanın çek hamiline ödemekle yükümlü olduğu meblağın banka nezdindeki hesapta bulundurulmasını veya hesapta yeterli bakiye bulunmaması halinde anılan sorumluluk bedellerinin bankaya yatırılmasını kabul ettiği, henüz keşide edilmemiş çekler yönünden de bu kabulün geçerli olduğu anlaşılmaktadır. Davacı çek müşterisinin, 8 adet boş çek yaprağının kaybolduğu yönünde bankaya bildirimde bulunmasına bağlı olarak 03.10.2013 tarihinde davalı banka nezdinde 8.360,00 TL nin nakden bloke edilmesine muvafakat verildiği tarafların kabulünde olduğu gibi çek müşterisince imzalanan Talimat Mektubundan da anlaşılmaktadır. 14.12.2009 tarihinde kabul edilen 5941 sayılı Çek Kanunu, 20.12.2009 tarihinde Resmi Gazete de yayımlanmış ve Yürürlük başlıklı 10 uncu madde gereğince yayımlandığı tarihte (20.12.2009) yürürlüğe girmiştir. Bu itibarla, somut ihtilafta 5941 sayılı Çek Kanunu hükümlerinin gözetilmesi gerekmektedir. 5941 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinden; çekin süresi içinde bankaya ibraz edilip karşılıksız çıkması halinde, banka asgari sorumluluk bedelinin çek hamiline ödenmesi gerektiği anlaşılmaktadır. Çek bedeli, asgari sorumluluk bedelinin altında ise çek bedelinin ödenmesi yeterli olacaktır. Buna karşın çek bedeli, asgari sorumluluk meblağının üzerinde ise bu durumda asgari sorumluluk meblağının çek hamiline ödenmesi gerekir. Çek Kanununun 3 üncü maddesi gereğince; hamilin talepte bulunması halinde, karşılıksızdır işlemi; çekin arka yüzüne tahsil için bankaya ibraz edildiği tarih, hesap durumu, bankanın yükümlülüğü çerçevesinde ödediği miktar ve ibraz eden gerçek kişinin adı ve soyadı yazılmak, bu kişinin tüzel kişi adına bedeli tahsil etmesi halinde bu husus belirtilmek ve bu kişi ile birlikte banka yetkilisi tarafından imzalanmak suretiyle yapılır. Banka tarafından ödenen miktar düşüldükten sonra karşılıksız kalan tutar açıkça belirtilir. Hamilin imzalamaktan kaçınması halinde, karşılıksızdır işlemi yapılmaz. Sayfa 6

Kanun koyucu, bankanın her çek yaprağı başına yapmakla yükümlü olduğu asgari ödemeye ilişkin sorumluluğunun hangi süre devam edeceğini belirlerken iki kriter esas almıştır. Bunlardan ilki yeni çek yaprakları için öngörülen ve çekin basıldığı tarihe 5 yıl ilave edilmesi, ikincisi ise eski çek yaprakları için Geçici Madde 3 te görüldüğü üzere açıkça bir tarih belirtilmesidir. Çek defterinin her bir çek yaprağı üzerinde çekin basıldığı tarihin yer alması zorunluluğu, 5941 sayılı Çek Kanununun 2 nci maddesinin 7 nci fıkrasına 31.01.2012 tarih ve 6273 sayılı Kanunun 1 inci maddesi hükmüyle eklenen (d) bendiyle getirilmiştir. Buna göre, Çek Kanununu değiştiren 6273 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren çek yapraklarında çekin basıldığı tarihin yer alması zorunludur. 31.01.2012 tarih ve 6273 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile 5941 sayılı Çek Kanununun 3 üncü maddesine eklenen 9 uncu fıkrada; çekin, üzerinde yazılı baskı tarihinden itibaren beş yıl içinde ibraz edilmemesi halinde, muhatap bankanın üçüncü fıkraya göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğunun sona ereceği belirtilmiştir. Anılan kural, 31.01.2012 tarihinden sonra basılan çekler (yeni çekler) yönünden geçerlidir. Bu tarihten önce basılan çeklere (eski çeklere) ilişkin olarak bankanın asgari ödeme yükümlülüğünün hangi tarihe kadar devam edeceği Çek Kanununun Geçici 3. Maddesinde gösterilmiştir. 6273 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi ile Çek Kanununa eklenen Geçici Madde 3 ün 4 üncü fıkrasında; bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, muhatap bankanın 3 üncü maddenin 3 üncü fıkrasına göre ödemekle yükümlü olduğu tutara ilişkin sorumluluğunun 30.06.2018 tarihinde sona ereceği belirtilmiştir. Kanun hükmünden anlaşıldığı üzere; eski çek yapraklarıyla ilgili olarak bankanın ödeme yükümlülüğü 30.06.2018 tarihine kadar devam edecektir. Anılan tarihe kadar bankanın ödeme sorumluluğu ve dolayısıyla riski devam ettiğine göre bankanın 03.10.2013 tarihinde bloke ettiği nakdi teminatı güvence olarak nezdinde tutması taraflar arasındaki kredi ilişkisine ve çek mevzuatına uygun düşmektedir. Davalı bankanın, riski devam eden çek yapraklarına ilişkin güncel sorumluluk bedellerini talep etme hakkı mevcut iken çeklere ilişkin eski sorumluluk bedellerini bloke ettiği ve bu şekilde davacı müşterisi lehine hareket ettiği anlaşılmıştır. Baskı tarihine ilişkin olarak herhangi bir delil sunulmadığından çeklerin eski çek olduğu kabul edilmiştir. Böyle olunca, baskı tarihine 5 yıllık sürenin ilave edilmesi yönteminin, uyuşmazlık konusu çekler yönünden uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Sayfa 7

Taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi, genel işlem koşulları yönünden köklü yenilikler getiren 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden önce akdedilmiştir. 6101 sayılı Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 1 inci maddesi nazara alındığında; 6098 sayılı Kanunun genel işlem koşulları hakkındaki hükümlerinin somut uyuşmazlık yönünden herhangi bir etkisi yoktur. Genel Kredi Sözleşmesinin müzakere edilip edilmediği bu açıdan önem taşımamaktadır. 6098 sayılı Kanunun 25 inci maddesinde düzenlenen ve ticari kredileri de kapsamına alan müzakere zorunluluğu, 01.07.2012 tarihinden sonra akdedilen Genel Kredi Sözleşmelerinde aranabilecektir. Bu nedenle, iade edilmemiş çek yapraklarıyla ilgili olarak bankaya nakdi teminat verme yükümlülüğü, çek müşterisinin menfaatine aykırı sonuçlar doğursa da anılan hükmün sözleşmeye yazılmamış sayılma (6098 sayılı TBK. m. 25) yaptırımına tabi tutulması imkan dahilinde değildir. Hal böyle olunca, davacı çek müşterisine verilen ve çalındığı iddia edilen her çek yaprağı için çek mevzuatı gereğince davalı bankanın ödemek zorunda olduğu asgari miktarda paranın müşteri hesabında bulundurulacağı ve hesaba nakdi teminat yatırılacağı yönündeki sözleşme hükmü geçerliliğini aynen muhafaza etmekte, bankanın tahsil ettiği nakdi güvence bedelini, yukarıda değinilen mevzuat hükmü (Çek Kanunu Geçici 3. Madde) gereği sorumluluğunun biteceği 30.06.2018 tarihine kadar nezdinde tutmasına dayanak oluşturmaktadır. 5 SONUÇ Davaclı bankanın, davacı çek müşterisinden tahsil ettiği 8.360,00 TL tutarındaki güvence bedelinin çek mevzuatına ve taraflar arasındaki akdi ilişkiye uygun bulunması nedeniyle davacı çek müşterisine iadesine yer olmadığı, Davalı bankanın iade yükümünün, çek mevzuatı gereği ödeme sorumluluğunun sona ereceği 30.06.2008 tarihinde doğabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. 16.10.2015 BİLİRKİŞİ Önder Özer Bankacı - Hukukçu Hesap Bilirkişisi Sayfa 8