Türkiye Basın, Yayın, Grafiker ve Ambalaj Sanayii İşçileri Sendikası Yayın Organı (kış - 2009- Sayı: 37)

Benzer belgeler
7- Kamu personeli ve aile fertlerinin katılım payının tahsili 7.1. Birinci basamak sağlık kuruluşlarında muayene katılım payının tahsili

1) SSGSS Kanununda öngörülen kadın ve erkekler için emeklilik yaşının 2036 yılından başlayarak 65 yaşa yükseltilmesi düzenlemesi aynen korunmuştur.

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDEN İSTİSNA SINIRI

DOĞUM BORÇLANMASI PRİMİ VERGİ MATRAHINI NASIL ETKİLER?

Sirküler Rapor Mevzuat /130-2 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

GENEL SAĞLIK SİGORTASI UYGULAMASI VE GELİR TESTİ

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

Sirküler Rapor / YILINDA VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

TÜRKİYE İŞÇİ SENDİKALARI KONFEDERASYONU. ÇALIŞMA ve SOSYAL GÜVENLİK BİLGİLERİ (Ocak 2017)

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

T Ü R M O B TÜRKİYE SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER VE YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLER ODALARI BİRLİĞİ SİRKÜLER RAPOR MEVZUAT

SİRKÜLER RAPOR SGK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü GENELGE

TÜRKİYE DE GENEL SAĞLIK SİGORTASI. Dr. Gülbiye Yenimahalleli Yaşar

Adres : Mithatpaşa Cad. No : 7 Sıhhiye/ANKARA Ayrıntılı Bilgi : A.ARAS Dai. Bşk. V.

/3-1 ÖZET :

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

BİLGİLENDİRME (Genel Sağlık Sigortası (GSS) Bilgilendirme) 2018/01

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

TÜRKİYE İŞÇİ SENDİKALARI KONFEDERASYONU. İŞ ve SOSYAL GÜVENLİK BİLGİLERİ (Ocak 2018) TÜRK-İŞ SOSYAL GÜVENLİK BÜROSU

Her yıl Ocak ayında yeni belirlenen asgari ücrete göre prime esas kazançların alt ve üst tutarları yeniden hesaplanıyor.

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

2013 Yılında Geçerli Olacak Ücret Bordrosu Parametreleri

2018 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

2017 YILINA İLİŞKİN SOSYAL GÜVENLİK PRİMİNE ESAS KAZANÇLARIN ALT VE ÜST SINIRLARI, PRİMDEN MUAF OLAN AİLE YARDIMI VE YEMEK PARALARI

SOSYAL GÜVENLİK BİLGİLERİ (Ocak 2016)

YARIM GÜN ÇALIŞMA İSMMMO SMMM DR GÜLSÜM ÖKSÜZÖMER YILMAZ İŞ VE SOSYAL GÜVENLİK DANIŞMANI

Sirküler Rapor Mevzuat /33-1 VERGİDEN İSTİSNA KIDEM TAZMİNATI, ÇOCUK YARDIMI VE AİLE YARDIMI İÇİN YAPILAN ÖDEMELERDE İSTİSNA SINIRI

EV HİZMETLERİNDE 10 GÜNDEN AZ VEYA FAZLA SÜRE İLE ÇALIŞANLAR

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

ŞEHİRİÇİ TİCARİ TAKSİLERDE ÇALIŞANLARIN SOSYAL GÜVENCESİ

ESNAF, ÇİFTÇİ, SANAYİCİ, TÜCCAR VE ŞİRKET ORTAĞI GİBİ BAĞIMSIZ ÇALIŞANLARIN SGK DAN RAPOR PARASI ALMA HAKLARININ AÇIKLANMASI

KADIN HİZMET ERBABINA SAĞLANAN KREŞ VE GÜNDÜZ BAKIMEVİ YARDIMI İLEGELİR VERGİSİNDEN İSTİSNA ÇOCUK ZAMMI ÖDEMELERİNDE İSTİSNA SINIRI

SİRKÜLER. Brüt AÜ Brüt AÜ Net AÜ İşverene Toplam Maliyeti (Aylık) (*)

T.C. ÇALİŞMA ve SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI Çalışma Genel Müdürlüğü. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞINA (Personel Daire Başkanlığı)

2015 YILI İŞSİZLİK MAAŞLARI SANILDIĞI GİBİ HEMEN ARTMAZ KADEMELİ ARTAR

2018 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücret Üzerinden Hesaplanan Hadler Belirlenmiştir

ASGARİ ÜCRET yılında dönemler itibariyle uygulanacak asgari ücret tarifesi aşağıdaki gibidir.

İŞVERENLERİN İŞSİZLİK SİGORTASI İLE İLGİLİ YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE BU YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRMEDİKLERİ TAKDİRDE KARŞILAŞACAKLARI İDARİ PARA CEZALARI

1 TEMMUZ 2013 TARİHİNDEN İTİBAREN UYGULANACAK ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SİRKÜLER. Asgari Ücret Ve Bu Ücret Esas Alınarak Belirlenen Diğer Had ve Tutarlar

Kreş Yardımı ve İkale Ödemelerinde Gelir Vergisi İstisnası ile İlave Asgari Ücret İndirimine İlişkin Tebliğ

BALIKESİR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA ve ARAŞTIRMA HASTANESİ MESAİ DIŞI ÖĞRETİM ÜYESİ SAĞLIK HİZMETLERİ İLAVE ÜCRET UYGULAMA İLKELERİ

2017 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücrete Göre Hesaplanan Hadler ve Tutarlar

ÖLÜM SİGORTASINDAN SAĞLANAN YARDIMLARDA ZAMANAŞIMI

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

Kanun No Kabul Tarihi :

İşsizlik sigortası nedir, nasıl alınır?

Kimler Genel Sağlık Sigortası primi ödeyecek?

İSTANBUL SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

EMEKLİLİK. İş kazası veya meslek hastalığı halinde sigortalıya veya sigortalının ölümü halinde hak sahiplerine yapılan sürekli ödemeye gelir denir.

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2010/13 TARİH:

GENEL MERKEZLERE BİLGİ NOTU

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SİRKÜLER RAPOR GENELGE 2008/4. Sirküler Tarihi: Sirküler No: 2008/14

Sirküler 2018/01 09 Ocak 2018

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

Sirküler 2016/02 11 Ocak 2016

VERGĐDEN ĐSTĐSNA KIDEM TAZMĐNATI, ÇOCUK VE AĐLE YARDIMI ĐLE ÖZEL SĐGORTALILARA YAPILAN ÖDEMELERDE ĐSTĐSNA SINIRI

MALİ TATİL 1-20 TEMMUZ 2016 TARİHLERİ ARASINDA UYGULANACAKTIR

GİRENLERİN SGK DAN SAĞLIK YARDIMI ALIP ALAMAYACAKLARININ AÇIKLANMASI

2019 Yılı Asgari Ücreti Ve Bu Ücrete Göre Hesaplanan Hadler Belirlenmiştir

Çalışanların 2015 Yılında Alacakları Asgari Geçim İndirimi ve Borçlanma Bedelleri

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

5510 sayılı SSGSS Kanunuyla getirilen sistem bağlanacak emekli aylıklarını düşürecek.

G E N E L G E

Gelir Testi Yaptırmayanlar Dikkat!

Ücretlinin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat, ölüm, kaza, hastalık, sakatlık, işsizlik, analık, doğum ve tahsil gibi şahıs sigorta

Mesleki Deneyim. Eğitim Bilgileri. Prof. Dr. Nurşen CANİKLİOĞLU. Profesör Marmara Üniversitesi Doçent Marmara Üniversitesi

YURT DIŞINDA BULUNAN TÜRK VATANDAŞLARININ YURT DIŞINDA GEÇEN SÜRELERİNİN SOSYAL GÜVENLİKLERİ BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ HAKKINDA KANUN (1)

MALĠ MEVZUAT SĠRKÜLERĠ NO : 2016 / 95

Sirküler 2017/01 09 Ocak 2017

DURSUN AKTAĞ DAİRE BAŞKANI

T.C. SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Sosyal Sigortalar Genel Müdürlüğü

GENEL SAĞLIK SİGORTASI GEÇİŞ SÜRESİNİN TAMAMLANMASI VE KURUMLARIN SAĞLIK YARDIMLARININ SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA DEVİR İŞLEMLERİNE İLİŞKİN TEBLİĞ

Sirküler 2015/ Ocak 2015

1. Gelir Vergisi Kanunu'nda Yer Alan Çeşitli Had ve Tutarlar 2015 Yılında Uygulanmak Üzere Belirlendi.

TORBA KANUNDAKİ KISA ÇALIŞMA VE KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ İLE İLGİLİ DEĞİŞİKLİKLER VE YENİLİKLER

T.C. SOSYAL SİGORTALAR KURUMU BAŞKANLIĞI Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü Yurtdışı İşçi Hizmetleri Daire Başkanlığı

SOSYAL GÜVENLİĞE İLİŞKİN TABAN VE TAVAN ÜCRETLER

İlgili olduğu maddeler : Gelir Vergisi Kanunu Madde 22, 40, 63, 75, 86, 89, Sayılı Kanun Geçici Madde 1. Verilmesini Gerektiren Gelirler

DENET İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK SİRKÜLERİ

2017 Yılında Uygulanacak İstihdam Teşviğine İlişkin Yayımlanan 297 Seri Numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliği Hakkında

SORULARLA MALULLÜK AYLIĞI

MALİ BÜLTEN. Katsayılar Memur aylığı katsayısı 0, ,092473

SİRKÜLER NO: 2015 / 18

2011 YILINDA MALİ TATİL 1-20 TEMMUZ 2011 GÜNLERİ ARASINDA UYGULANACAKTIR

ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

Sirküler Rapor Mevzuat /13-1 ASGARİ ÜCRET VE SOSYAL GÜVENLİKLE İLGİLİ TABAN VE TAVAN ÜCRETLERİ

SİRKÜLER 1. BÖLÜM SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU

Asgari Ücret Artırımın Etkileri Nelerdir?

Muhasebe, Personel Müdürlükleri ne

EV HİZMETLERİNDE ÇALIŞANLARIN SİGORTALILIĞI - SORU CEVAPLAR

Transkript:

Basın-İş gündem Türkiye Basın, Yayın, Grafiker ve Ambalaj Sanayii İşçileri Sendikası Yayın Organı (kış - 2009- Sayı: 37)

basın-iş gündem kış 2009 / sayı: 37 İÇİNDEKİLER Yayınlayan: Türkiye Basın, Yayın, Grafiker ve Ambalaj Sanayii İşçileri Sendikası (Basın-İş) Genel Merkezi Basın-İş Merkez Yönetim Kurulu Genel Başkan : Yakup Akkaya Genel Sekreter : İ.Hakkı Kütükcü Genel Mali Sekreter : İlhami Çelik Genel Teşkilat Sekr. : Reyhan Mutlu Genel Eğitim Sekr. : Menderes Çadır Adres: Necatibey Cad. Hanımeli Sok. No: 26/7 06430-Sıhhıye / ANKARA Tel: (312) 230 29 08 / 229 96 15 Fax: (312) 229 43 15 E-mail: basinis@basin-is.org Internet: www.basin-is.org İmtiyaz Sahibi: Basın-İş Sendikası adına, Yakup Akkaya Genel Başkan Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Fatih Aydemir Yazılar: Fatih Aydemir Yıldız Ekiz Grafik Tasarım: Fatih Aydemir Yıldız Ekiz Yerel Süreli Yayın Baskı Tarihi: Ocak 2009 ÖZELLEŞTİRMELERE VE İŞYERİ KAPANMALARINA KARŞI, T.C. ZİRAAT BANKASI MATBAA İŞÇİLERİNDEN ANLAMLI CEVAP: İŞÇİNİN ÖZYÖNETİM MODELİ -GURUP MATBAACILIK- Basın-İş Gündem, sendikalı işçiler tarafından Gurup Matbaacılık ta basılmaktadır. İletişim Adres: İstanbul yolu Trafo Karşısı 06070 Tel: (312) 384 73 44-45 Varlık / ANKARA www.gurupmatbaacilik.com.tr gurupmatbaa@mynet.com BAŞYAZI 2009 Mesajı... 1 İSÇİNİN GÜNDEMİ - GSS Aman Dikkat Hasta Olmayın, GSS Yürürlükte... 2 Hastanelerin Özelleştirilmesi İçin Yeni Bir Adım... 6 SENDİKAMIZDAN E-Kart Grevimiz Devam Ediyor... 7 Etapak İşyerimizde İSG Eğitimleri Yapıldı... 8 2009 Yönetici Temsilci Seminerimiz Düzce de... 8 Toplu Sözleşmelerde Gelinen Nokta... 9 EMEKÇİ KADIN Kadınlar Krizi Konuşuyor... 10 Kadınlar Emperyalizme Karşı Sesini Yükseltiyor... 10 Kadınlar ve Seçimler, Seçme Seçilme Hakkı... 10 Yeni Sosyal Güvenlikte Kadın Hakları... 11 Çalışma Hayatı 2009 Oran ve Tarifeleri... 12 DOSYA - Ekonomik Kriz ve Türkiye Giriş... 13 ABD Dünyaya Kriz İhraç Etti... 14 Türkiye Krizden Derinden Etkilendi... 15 İlk Darbeyi Hangi Sektörler Aldı... 16 Tofaş tan Kriz Nasıl Fırsata Çevrilir Dersi... 17 Bu Kriz Bizim İçin Ne Anlama Geliyor?... 17 Aziz Konukman İle Kriz Üzerine Söyleşi... 18 HUKUK KÖŞESİ Krizde Yasal Haklarımız... 21 GREV, EYLEM, DİRENİŞ Emekçiler: Krizin Faturasını Ödemeyeceğiz... 22 Grev, Eylem, Direniş Kısa Kısa... 23 Türkiye den Kısa Kısa... 26 SENDİKALARDAN Sendikalarda Gündem Genel Kurullar... 28 Konfederasyonlardan Krize Karşı Güçbirliği... 28 TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu Toplandı... 29 DÜNYADAN Dünyadan Kısa Kısa... 30 Filistin Halkı Katlediliyor... 32 ÜYE İŞYERLERİMİZDEN...33

basın-iş Yoğun bir yılı geride bıraktık. Bu bir yıl, ne ülkemizde ne de dünyada emekçiler açısından pek de olumlu geçmedi 2008 in yılının ortalarında ABD de başlayan kriz kısa süre içinde bütün dünyayı sarmıştır. Bütün dünya ülkeleri, kendi ülkelerinde bu krizi az hasarla aşmak için vakit geçirmeden çeşitli tedbirler almaya çalışmalarına karşın; ülkemizde Hükümet 2009 Mart ayında yapılacak yerel seçimleri de bir kazaya uğratmamak adına, somut tedbirler almayı bir yana bırakın krizin ülkemizi etkilemeyeceğini çeşitli defalar kamuoyu ile paylaşmıştır. Ancak gerçeğin öyle olmadığını gene kamu kuruluşları söylemektedir. Türkiye İstatistik Kurumu son açıkladığı verilerde işsizliğin yüzde 11 lere yaklaştığını; genç nüfusta işsizlerin yüzde 20 yi aştığını, tarımda işsizlerin yüzde 13 lerin üzerinde olduğunu söylemektedir. Merkez Bankası, 2009 yılında krizin boyutlarının artarak sürebileceğini ifade etmektedir. Sağduyulu her kesim ve herkes tarafından kabul görülen düşünce de krizden ancak üreterek çıkılabileceği yönündedir; ancak fırsatçı işverenlerin kriz bahanesiyle tedbir adı altında ilk yaptıkları işçi çıkartmaktır. Bu süreçte, sendikasızlaştırma da dayatılmakta, pek çok işyerinde örgütlenen işçiler ekonomik kriz gerekçe gösterilerek işten atılmaktadır. Kriz döneminde Hükümet in yeni kamu yatırımları yaparak, istihdam sağlaması ve üretimi artırması gerekirken, açıklanan 2009 yılı bütçesi, Hükümet in tavrının bunun tam tersi yönde olduğunu gösterdi. Krize yönelik önlemler yalnızca işverenlere daha fazla fırsat yaratıp, işçi haklarını daha da geriye götürmek yönünde olurken; IMF talimatıyla hazırlanan bütçede de, Karayollarından 484.5 milyon YTL, DSİ den 761.7 milyon YTL, Milli Eğitim başyazı Bakanlığı yatırım bütçesinden 248.2 milyon YTL, Ulaştırma Bakanlığı DLH Genel Müdürlüğü nden 138 milyon,adalet Bakanlığı ndan 41.8 milyon YTL kesinti yapıldı. Bakan Şimşek, bunun 705.3 milyon YTL yle denk geldiğini belirterek, yatırım harcamalarında yapılan kesintinin ise yaklaşık 1.8 milyar YTL olduğunu açıkladı. Hükümet in kimin tarafında saf tuttuğunu, krizin etkilerinden hangi kesimleri korumaya çalıştığını yalnızca bu rakamlar bile gösterirken; yüzbinlerce kişinin işini kaybettiği son aylarda, yapılan açıklamalar da krizin psikolojik olduğu yönünde oldu. İşveren konfederasyonları (TİSK) de, yine kriz koşullarından yararlanıp, çalışma yaşamında esnek çalışmayı dayatmakta; zaten çoğu maddesi işçilerin aleyhine olan 4857 sayılı İş Kanunu nun sağladığı çözüm yollarının son derece az ve sınırlı olduğunu söylemektedir. Bazı sözüm ona işçi konfederasyonları ise (Hak-İş), kıdem tazminatı fonunun acilen başlatılmasını talep etmektedir. Sanayi odaları, örneğin İSO ise sanayinin içinde bulunduğu durumu tümüyle küresel krize bağlamanın doğru olmadığını ifade ederken, diğer yandan gözünü işsizlik sigortası fonuna dikmiştir. İşverenler ile birlikte yandaş konfederasyonlar bunları sürekli olarak her platformda dile getirirken, Konfederasyonumuz Türk- İş, enerjisini içi meselelerle tüketir hale gelmiştir. 85 yıllık Cumhuriyet tarihimizin en büyük ekonomik kriziyle karşı karşıya olduğumuz bugünlerde, Türk-İş, çalışma hayatının aktörlerini bir araya getirerek, projeler ve programlarla krizde çalışanlar lehine kamuoyu yaratacak çözüm önerileri sunmak ve önderlik yapma konusunda yetkin olmadığını ortaya koymuştur. Ancak vakit geç değildir. İçimizde eğer sorunlar varsa, bunlar buzdolabına konmalı ve Türk-İş acilen Emek Platformu nu bir araya getirerek çözüm yollarını içeren planlamanın önderliğini yapmalıdır. Bunun ilk adımı olarak da 15 Şubat Pazar günü yapılacak protesto mitingi geniş kesimleri içine alacak biçimde organize edilmelidir. Yaşanan zulümlere, işsizliğe, krize karşı 2009 un hepimize güvenli bir gelecek, barış, sağlık ve mutluluk getirmesini diliyorum. Yakup Akkaya Genel Başkan ocak 2009 (1)

işçinin gündemi basın-iş AMAN DİKKAT, HASTA OLMAYIN! Sosyal Güvensizlik Yasası Yürürlükte... Sosyal Güvenlik ve Sağlık Sigortası Yasası, 1 Ekim 2008 tarihi itibariyle yürürlüğe girdi. Hükümet, emek örgütlerinin ve toplumun geniş kesimlerinin muhalefetini hiçe sayarak, sağlık hakkımızı elimizden alan, sosyal güvenlik sistemini yıkıma götüren yasayı yürürlüğe soktu. Sağlık Sigortası kapsamında değerlendiriliyor. Sosyal Güvenlik Kurumlarına bağlı olanlar zaten kapsamda. 18 yaşına kadar çocuklar anne veya babalarının sağlık sigortası kartıyla sağlık hizmetlerinden yararlanabilecek. Eğitime devam eden çocuklarda yaş sınırı 25 olarak belirlenmiş. Bu yaştan sonra çocuklar da (ailenin aylık gelir durumuna göre) hangi gruba giriyor ise o gruptaki şartlara göre, ya yeşil kart almak ya da prim ödemek koşuluyla sağlık sisteminin kapsamı içinde yer alabilecek. Sosyal güvenlik ve sağlık sisteminde yaşanan yıkımın temelleri, 1980 yılındaki 24 Ocak kararlarına kadar dayanıyor. Süleyman Demirel Hükümeti tarafından alınan kararlarla, ülkemizde, IMF nin istekleri doğrultusunda ekonomik bir yapısal dönüşüm gerçekleştirildiği hatırlanacaktır. 24 Ocak kararları ve bu dönüşüm sonrasında iktidara gelenler, adım adım sosyal güvenlik sisteminde de tahribat yaratmıştır. 1999 da büyük eylemlerin ardından, depremden yararlanılarak çıkartılan Mezarda Emeklilik Yasası bu dönüşümün önemli ayaklarından birini oluşturmuştu. Sosyal güvenlik sisteminin tasfiyesinin en önemli adımı ise, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası ve bu yasada değişiklik yapan 5754 sayılı yasa ile AKP Hükümeti tarafından atıldı. Yasanın özüne bakıldığında, sosyal güvenliğin bir hak olmaktan çıkıp, sosyal korumaya dönüşmesi; bir yandan halkın müşteri olarak görülmesi söz konusu iken, diğer yandan yoksul kesimlere asgari düzeyde bir yardım yapılmasının hedeflendiği görülmektedir. Oysa, sosyal güvenlik ve sağlık en temel insani haklarımızdandır. Yardım veya sadaka değildir. Sağlık sisteminde ülkemizde yaşanan sürecin benzeri, Avrupa da bazı ülkelerde yaşananla büyük paralellik göstermektedir. 7,5 milyonluk Bulgaristan da, 2,5 milyon kişi sağlık sigortasından ve temel teminat paketinden bile yoksun hale gelmiştir. Ülkemizin geleceği nokta da farklı olmayacaktır. GSS NEDİR, KİMLER KAPSAMDA? 1 Ekim den itibaren herkes Genel Sağlık Sigortası kapsamında mı? Genel Sağlık Sigortası ndan kurtulabilen yok mu? Hepimiz sağlık hizmetlerinden para karşılığı mı yararlanacağız? Artık ülkede iki kesim hariç herkes GSS li olacak. Bunlardan birincisi milletvekilleri, ikincisi de ülkemizde 1 yıldan daha az kalan turistlerdir. Milletvekilleri kendilerini bu yıkımın dışında tuttular! Kimler Genel Sağlık Sigortası nın kapsamına dahil? Milletvekilleri ve turistler hariç herkes Genel Kimlerin sağlık hakkı elinden alındı? Aslında yasanın özüne bakıldığında, devletin, parasız kaliteli sağlık hizmeti sağlama zorunluluğunun bu yasa ile ortadan kaldırıldığını hepimiz görüyoruz. Hepimizin ücretsiz sağlık hakkı elinden alındı. Üç sosyal güvenlik kurumu üzerinden genel sağlık sigortası kapsamı içinde bulunanların dahi, alabilecekleri sağlık hizmetinin kalitesi düştü ve paralı hale geldi. Önümüzdeki dönemlerde gün geçtikçe daha da fazla, paran kadar sağlık anlayışını yerleştirmek hedefleniyor. Bunun dışında özel olarak, aylık katkı payını bir ay ödemeyen, ertesi aydan itibaren sağlık hizmetlerinden yararlanamayacak. Kimler Genel Sağlık Sigortası primini cebinden ödeyecek? İşsizler, köylüler, 18 yaşından büyük çocuklarımız (eğitim görüyorsa 25 yaşın üzerindekiler), ayda 30 günden az SSK lı (4/A lı) gösterilen işçiler ve isteğe bağlı sigortalılar her ay bankalara gidip GSS primi ödemek zorundalar. Kanun gereğince hiç kimse ama hiç kimse ayda 30 günden az GSS primi ödeyemez, GSS primi mutlaka ayda 30 gün olmalıdır. Kız çocukları sağlık yardımını yaştan bağımsız olarak alamıyorlar mıydı? Doğru, eski düzenlemede, kız çocukları, evli olmaması, çalışmaması ve emekli olmaması şartıyla yaşları kaç olursa olsun ana-babaları üzerinden sağlık yardımı alabilmekteydi. Artık bu hak ortadan kalktı. Sosyal Güvenlik Kurumları kapsamında olmayanlar, sağlıktan yararlanmak için ne yapacak? İlk olarak evlerinin bulunduğu ilçenin kaymakamlığına bir dilekçe vererek ailelerinin gelir durumunun tespitini isteyecekler. Kaymakamlık önce ailenin toplam aylık gelirinin ne olduğunu sorup soruşturarak belirleyecek. Sonra ailenin toplam aylık geliri, aile fertlerinin sayısına bölünecek. Eğer kişi başına düşen aylık gelir rakamı 212.90 YTL nin altında ise kaymakamlık her bir aile ferdi için yeşil kart verecek. Yeşil kart alanlar sadece devlet hastanelerinden, her türlü sağlık hizmetini alabilecek. Yeşil kart alanlar, üniversite hastaneleri ile özel hastanelere gidemeyecek. ocak 2009 (2)

basın-iş Yeşil kartlılar sağlık hizmetlerinden yararlanırken para ödeyecek mi? Başlangıçta ödemeyecekleri açıklanmıştı. Ancak Aralık ayında getirilen düzenleme ile yeşil kartlılar da her muayenede 3 YTL tutarında katkı payı ödemek zorunda. Maliye Bakanlığı isterse bu tutarı, birinci basamak sağlık kuruluşlarında (sağlık ocağı) yapılan muayenelerde almamaya veya daha düşük tutarlarda belirlemeye ya da yarısına kadar indirmeye veya 5 katına kadar artırmaya yetkili kılındı. Yeşil kartlılar ayrıca, 2009 da ortez, protez, iyileştirme araç ve gereçlerinin bedelleri üzerinden yüzde 10-20 arasında katılım payı ödemek zorunda. Ancak bu katılım payı, asgari ücretin yüzde 75 ini geçemeyecek. Yeşil kart sahipleri talep ederse katılım paylarını geri alabilecek. Yeşil kartlılar ayrıca tüp bebek tedavisinde, ilk denemede yüzde 30, ikinci denemede yüzde 25 katılım payı ödeyecek. Kişi başına gelir 212,90 YTL nin üzerindeyse genel sağlık sigortası kapsamına girmek için ek para mı ödemem gerekiyor? EVET. Genel sağlık sigortası kapsamına girmek isteyen her kişi için; Asgari ücretin üçte birinden asgari ücrete kadar olduğu tespit edilenler, 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarının üçte biri, (212,90 YTL) Asgari ücretten asgari ücretin iki katına kadar olduğu tespit edilenler, 5510 sayılı Kanun un 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarı, (638,70 YTL) Asgari ücretin iki katından fazla olduğu tespit edilenler, 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarının iki katı, (1277,40 YTL) prime esas kazanç tutarı olarak esas alınıp bu rakamlar üzerinden yüzde 12 GSS primi alınacaktır. Hastaneye gittiğinizde 1 YTL bile borcunuz varsa, kös kös evinize dönüyorsunuz! Kaymakamlıktan gelir tespiti yaptırmak yerine, Sosyal Güvenlik Kurumu na doğrudan başvurursam ne olur? Doğrudan Sosyal Güvenlik Kurumu na başvuranlar, en yüksek aylık katkı payı olan aylık 154 YTL grubundan işlem görecekler. Ayda 10 gün çalışıyorum, yine de ödeyecek miyim? Evet, aksi takdirde artık hastane kapısından dönüyorsunuz. 5510 sayılı Kanunun Primlerin ödenmesi başlıklı 88 inci maddesine göre,...genel sağlık sigortalısı sayılanlar için, her ay otuz tam gün genel sağlık sigortası primi ödenmesi zorunludur... Mesela, ayda 10 gün çalışan birisinin 10 günlük GSS primi işvereni tarafından ödenirken, kalan 20 günü de kendisi gidip her ay bankaya ödemek zorundadır. Aynı kişi prim ödemelerini 30 güne tamamlamak için isteğe bağlı sigortalı olmuşsa bu durumda her ay 20 günlük emeklilik ve 20 günlük GSS primini her ay bankaya gidip ödeyecektir. İŞSİZ KALDIM, NE OLACAK? İşimden istifa ettim, genel sağlık sigortam ne olacak? İstifa ederseniz işsizlik ödeneğinden yararlanamayacağınız için aile içindeki kişi başına aylık işçinin gündemi geliriniz asgari ücretin üçte birinden fazla ise 3 ay 10 gün içinde bildirimde bulunup GSS primini kendiniz ödemeye başlamak zorundasınız. İşveren işten çıkarttı, genel sağlık sigortam etkilenir mi? İşvereniniz kusurunuz dışında sizi işten atarsa bu defa işsizlik ödeneği aldığınız süre zarfında prim ödemeden GSS li sayılacaksınız. İşsizlik ödeneği sona erdiğinde ise bu sefer vakit yitirmeden kendiniz prim ödeyerek GSS li olmak durumunda kalacaksınız. İşsizlik ödeneğinden yararlanmayanların Genel Sağlık Sigortalısı olarak durumları ne olacak? İşsiz kaldığı halde işsizlik ödeneğine hak kazanamayan kişilerden eski adıyla SSK lı yeni adıyla 4/A sigortalısı olanların işten ayrıldıktan sonra 10 gün daha herhangi bir prim ödemeden GSS den yararlanmak hakları vardır. Ancak, bu işsizlerin işten ayrılma tarihinden geriye doğru bir takvim yılı için 90 günlük çalışmaları varsa bu kere 10 gün değil 90 gün daha prim ödemeden GSS den yararlanma hakları vardır. Daha sonra her ay kendileri gidip gelir durumlarına göre GSS primi ödemek zorundadırlar. Yani bu 10 veya 90 gün sonra ise her ay GSS primi ödemeden ne kendileri ne de bakmakla yükümlü olduğu kişilere sağlık yardımı SGK (Sosyal Güvenlik Kurumu) tarafından verilmeyecektir. Peki prim ödemek ve Genel Sağlık Sigortası kapsamında kalmak için ne yapmam gerekiyor? Nereye, ne kadar prim ödeyeceğim? İşsiz kalan kişilerden mesela 90 günü olmayanlar, işsiz kaldıktan sonra 10 gün daha bedava GSS den yararlanacaklardır. Bu süre işsizin SGK ya gidip gelirini tesbit ettireceği süredir. İşsiz, GSS primi ödemeye başlamadan önce ikamet ettiği yerdeki SGK ya gidecek ve gelirinin tesbitini isteyecektir. SGK, kişinin harcamalarını da dikkate alarak aylık kişi başına düşen gelirini tespit edecek ve bu tespite göre kişi başına ödenecek GSS primi belli edilecektir. Harcamalarını derken kastedilen nedir? Gelirime göre prim hesaplanmayacak mı? HAYIR. Burada önemli bir hak kaybı daha gündeme gelmektedir. Mesela aylık 800 YTL kirası olan bir evde ikamet eden işsizin (herhangi bir geliri olmasa bile) en başta bu kiraya ödeyeceği aylık 800 YTL geliri olduğu ve ailedeki kişi sayısına göre de yedikleri-içtiklerine ocak 2009 (3)

işçinin gündemi göre de mesela 500 YTL daha geliri varmış gibi değerlendirme yapılabilecektir. Genel Sağlık Sigortası na başvurulara dair: Doğrudan GSS li olmalarını gerektirecek sigortalı çalışmaları veya almakta oldukları bir aylık olmayan, isteğe bağlı sigortalılığa da başlamamış kişiler bu durumlarının başladığı andan itibaren GSS li sayılıyorlar. Bu durumdaki kişilerin de bir ay içinde genel sağlık sigortası giriş bildirgesi ile bildirimde bulunmaları gerekiyor. 4/a sigortalılığı, 4/b sigortalılığı ve GSS ye katıldıktan sonraki 4/c sigortalılarının bu çalışmaları sona erer ermez 10 gün içinde bu kapsamda GSS li olmaları gerekiyor. Yani son bir yılda 90 günlük veya daha fazla sigortalı olmaları GSS den 90 gün daha yararlanmalarını sağlasa da 3 ay 10 günden sonra yalnızca GSS primi ödeyenler kapsamında yahut isteğe bağlı sigortalı olarak GSS primi ödemeye devam etmeleri gerekiyor. Yahut isteğe bağlı sigortalı olarak GSS sağlamaları mümkün olabilecek. Genel Sağlık Sigortası giriş bildirgesini süresinde vermezsek ne olur? Genel sağlık sigortası giriş bildirgesini süresi içinde vermeyenler bir aylık asgari ücret tutarında idarî para cezası ödemek zorunda kalacaklar. HASTANELERDE BAŞIMIZA NE GELECEK, HANGİ AŞAMALARDA ÖDEME YAPMAM GEREKİYOR? Sağlık hizmetlerinden yararlanmak için kaç günlük prim ödemiş olmak gerekiyor? Önceki düzenlemede, SSK lılar kendileri için 90, eş ve çocukları için 120 günleri yoksa sağlık yardımı alamıyorlardı. Bağ- Kur lular ise 240 günü tamamlamadan sağlık yardımı alamıyorlardı. Şimdi ise 01.10.2008 gününden itibaren GSS uygulaması gereğince bu sürelerin hepsi 30 güne düştü, yani 30 gün GSS primi olanın hem kendisi hem de bakmakla yükümlü olduğu eş-çocukları sağlık yardımları alabiliyorlar. Ayrıca, bakmakla yükümlü iken işe giren eşler, çocuklar için 30 güne bile gerek olmadığı gibi SSK lı iken Bağ-Kur lu veya Bağ-Kur lu iken SSK lı olanlar için de ayrıca 30 güne gerek yoktur. Hastaneye gidiyoruz 6 ay sonraya gün veriliyor, yok mu başka yolu? Diyoruz ya, her şey paran kadar. Paranız varsa elbette çeşitli yolları var. Hastanelerde genellikle birkaç ay sonraya gün veriliyor ve oradaki görevli laf arasına, eğer bazı hocaları seçerseniz önümüzdeki haftaya gün verilebileceğini sıkıştırıveriyor zaten. Yasaya göre, hastanede farklı bir hizmet istiyorlar ise örneğin, hastanenin hizmet veren doktorundan bir başkasını bir doçenti veya profesörü istiyorlar ise normal ücretin 3 katı ödeme yapacaklar. basın-iş Yatarak tedavilerde ek ödeme mi yapmam gerekiyor? Evet, eski kanunda yatarak tedavilerde bir fark ödenmesi gerekmezken, yeni düzenleme ile; hastalar, normal hastane yatağına 25 YTL ödeyecek iken özel yatak isterler ise 75 YTL, donanımlı özel oda isterler ise 120 YTL ek ödeme yapacaklar. Hangi durumlarda katılım payı ödeyeceğiz? Hekim ve diş hekimi muayenelerinde, Protez, ortez ve tıbbi malzeme kullanımlarında, Yardımcı üreme yöntemi tedavilerinde, yani sağlığınızla ilgili her şeyde Katılım payları ne kadar oldu? Yeni çıkartılan Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğ ile katılım payları artırıldı: İkinci basamak resmi sağlık kurumlarında: 3 YTL, Eğitim ve araştırma hastanelerinde: 4 YTL, Üniversite hastanelerinde: 6 YTL, Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında: 10 YTL, olarak uygulanıyor. Birinci basamak resmi sağlık kuruluşlarında yapılan muayene ile aile hekimliği uygulamasına geçilen illerde aile hekimi muayenelerinden katılım payı alınmaz. Katılım payının tahsili: Sigortalılar için: Kurumları tarafından çalışanların aylık ve ücretlerinden kesilmek suretiyle tahsil edilir. Yeşil kartlılar için: Yeşil kart verilerek tedavisi sağlanan kişilerin muayene katılım payı, reçete ile eczaneye müracaat esnasında kurumla anlaşması olan eczane tarafından hak sahibinden tahsil edilir. Yeşil kart verilen kişilerden eczane tarafından katılım payı olarak tahsil edilen tutar, kurum tarafından eczanenin alacağından mahsup edilir. Katılım payı, bu Tebliğin yürürlük tarihinden itibaren sağlık kurum ve kuruluşlarında yapılan muayene ve tedavileri sonucunda düzenlenen reçeteler esas alınarak tahsil edilecektir. Hak sahipleri katılım payı olarak eczaneye ödedikleri tutar karşılığında, eczaneden fiş veya fatura talep etmeyeceklerdir. Her yerde ayrı ayrı katılım payı ödenecek mi? Evet. Katılım payı, hasta adına düzenlenen tedavi faturasında yer alan her bir poliklinik muayene ücreti için ayrı ayrı hesaplanacaktır. Acil poliklinik muayene ücretinden katılım payı alınmaz. Poliklinik muayene ücretinin yer almadığı sadece tanıya dayalı işlem fiyatının yer aldığı faturalardan bir tane katılım payı alınacaktır. Tıbbi malzemelere de para ödüyor muyuz? Herşeye olduğu gibi elbette ödüyoruz. Protez, ortez ve tıbbi malzemeler için; kapsam maddesinin sigortalılardan %20 oranında, yeşil kartlılardan %10 oranında katılım payı alınacaktır. Tıbbi malzeme için alınacak katılım payının tutarı tıbbi malzemenin alındığı tarihteki brüt asgari ücretin yüzde yetmişbeşini geçemez (16 yaşından büyük işçiler için brüt asgari ücret 01.01 30.06.2009 tarihleri arasında 666 TL, 01.07 31.12.2009 tarihleri arasında 693 TL olarak belirlenmiştir). Yüzde yetmişbeşlik üst sınırın hesaplanmasında her bir protez, ortez veya tıbbi malzeme bağımsız olarak değerlendirilecektir. Katılım payı alınacak tıbbi malzemeler ayrıca listelenmiştir. ocak 2009 (4)

basın-iş Yardımcı üreme yöntemi tedavilerinde katılım payı ne kadar? Birinci denemede %30, İkinci denemede % 25, oranında katılım payı alınacaktır. Kaç günlük prim yattığına bakılmaksızın sağlık hizmeti alabileceğim durumlar veya primine bakılmadan sağlık hizmeti alabilecek kesimler var mı? 18 yaşını doldurmamış olan kişiler, Tıbben başkasının bakımına muhtaç olan kişiler, Acil haller, İş kazası ile meslek hastalığı halleri, Bildirimi zorunlu bulaşıcı hastalıklar, Kişiye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri ile insan sağlığına zararlı madde bağımlılığını önlemeye yönelik koruyucu sağlık hizmetleri, Hamilelik ve analık halleri, Afet ve savaş ile grev ve lokavt hallerinde, 30 günlük GSS primi olup olmadığına bakılmaksızın herkese, her hastane sağlık yardımı vermek zorundadır. Kurumla sözleşmesi olan özel hastanelerin ve vakıf üniversitelerinin fark isteyemeyeceği durumlar nelerdir? Acil servislerde sunulan sağlık hizmetleri ile acil haller nedeniyle sunulan sağlık hizmetleri, Yoğun bakım hizmetleri, Yanık tedavisi hizmetleri, Kanser tedavisi (radyoterapi, kemoterapi, radyo izotop tedavileri), Yenidoğana verilen sağlık hizmetleri, Organ, doku ve hücre nakilleri, Doğumsal anomaliler için yapılan cerrahi işlemlere yönelik sağlık hizmetleri, Diyaliz tedavileri, Kardiyovasküler cerrahi işlemleridir. Bu iş ve işlemlerden ilave ücret alınamaz. Kurumla sözleşmesi olmayan özel hastanelerin fark isteyemeyeceği durumlar var mıdır? SGK ile sözleşme imzalamamış olan özel hastaneler, acil hallerde sizlerden tek kuruş fark isteyemezler. Kanun un 73 üncü maddesine göre;...acil haller dışında sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından kişilerce satın alınan sağlık hizmeti bedelleri Kurumca ödenmez. Sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucularından acil hallerde alınan sağlık hizmeti bedeli, 72 nci madde gereği sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları için belirlenen bedeller esas alınarak genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere fatura karşılığı ödenir. Sözleşmeli ve sözleşmesiz sağlık hizmeti sunucuları, acil hallerde, sözleşmeli sağlık hizmetleri sunucuları ise Kurumun belirlediği sağlık hizmetleri için genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerden veya Kurumdan herhangi bir ilave ücret talep edemez... Mesela, SGK ile sözleşmesi olmayan bir hastanenin önünde trafik kazası geçirdiniz ve sizi yaralı halde apar topar buraya götürdüklerinde bu hastanede tedavi olduktan sonra GSS li olduğunuzu (ki herkes GSS lidir) beyan ettiğinizde hastane kendi fiyatlarını değil SGK nın fiyatlarını dikkate alarak size fatura kesmek zorundadır. Bu fatura bedelini de gidip SGK den aynen tahsil edebilirsiniz. SONUÇ YERİNE işçinin gündemi Yukarıda dört sayfa boyunca soru-cevap formatında yazdığımız her şeyin özeti aslında bir cümle belki de. Artık ülkemizde hayatta kalabilmek, en temel haklardan birinden sağlık hakkı ndan yararlanmak için yaşadığımız sürece GSS primi ödememiz, üstüne üstlük hastanelere gittiğimizde de ek olarak ödeme yapmamız gerekiyor. Eğitimin ve sağlığın da adım adım paralı hale geldiği ülkemizde, üstelik işsizlik rakamları katlanarak artarken, bizlere söylediklerinin özeti ise Paran Kadar Yaşa!. Acaba keşke mi demek gerekiyor? Keşke onca kişi, bu yasanın çıkış döneminde çocuğunu sigortalatmak yerine (ki hükmü kalmadı); alanlarda, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin, emekten yana tüm güçlerin yanında yer almış olsaydı. O zaman ulaşır mıydı sesimiz acaba, yani hep birlikte olduğumuz zaman? Kendilerini Genel Sağlık Sigortası kapsamı dışında tutan; işçisi, işsizi, 6 aylık bebeği, yeşil kartlısı, yani hepimiz muayene parası, fark ücreti, katkı parası öderken, kendileri ve yakınları ödemeyecek olan milletvekilleri duyar mıydı sesimizi o zaman? Yine de keşke dememek lazım. Ama ders çıkarmak lazım. Yaşamımıza ve geleceğimize sahip çıkmak için ocak 2009 (5)

basın-iş HASTANELERİN ÖZELLEŞTİRİLMESİ İÇİN YENİ BİR ADIM AKP den sağlığı piyasalaştırma yönünde yeni bir adım daha. Devlet Hastaneleri işletme oluyor. AKP nin sağlığı piyasalaştırma yönünde attığı önemli a d ı m l a r d a n biri olan Kamu H a s t a n e l e r i P i l o t Uygulaması, devlet hastanelerine işletme statüsü kazandırılması yönünde önemli bir dönemeç. Daha önce, Kamu Yönetiminin Temel İlkeleri ve Yeniden Yapılandırılması Kanun Tasarısı eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmiş, Sağlık Kanunu Tasarısı ile gerçekleştirilmesi planlanan hastanelerin özelleştirilmesi de kanunlaşamamıştı. Yasa tasarısı, hastanelerin önce özerk veya sağlık işletmesi sıfatına kavuşturulmasını ve içinde doktorlardan çok iktisatçıların, maliyecilerin ve Sanayi ve Ticaret Odası temsilcilerinin bulunduğu, ancak sağlık örgütlerinin temsil edilmediği hastane birlikleri tarafından yönetilmesini öngörüyor. Tasarıda öne çıkan önemli bir başlık da, kamu hastanelerinden devlet desteğinin çekilmesi! Buna ilişkin yer alan hükme göre, devlet, gerektiğinde hastanelere mali yardım yapacak, ancak bunun dışında hastaneler kendi kendini finanse edecek. Bu hüküm, hastanenin kendi kendini finanse edebilmesi için hastalardan daha fazla ücret alması anlamına geliyor. Aynı zamanda kar etmesi, ya da kendi kendine ayakta kalması gerekeceği için, sağlık hizmetlerinin kalitesizleşmesi, sağlık personelinin çalışma koşullarının kötüleşmesi de yine beklenen sonuçlar arasında. Tasarının 3 üncü ve 6 ncı maddeleri ise, özelleştirmeye olanak tanıyor. 3 üncü maddede, Yönetim Kurulu na birliğin her türlü araç, gereç, malzeme, taşınırları ile tapuda birlik adına kayıtlı taşınmazları üzerindeki yapı ve tesisler ile birlikte satmak, kiralamak, kiraya vermek, devir ve takas işlemlerini yürütmek; Hazineye ait ve birliğe tahsisli taşınmazları üzerindeki yapı ve tesisler ile birlikte tahsis amacı doğrultusunda kiraya vermek, işletmek, işlettirmek yetkisi tanınacak. Diğer bir madde ise yönetim kurullarına ihtiyaç duyulması halinde tıbbi uzmanlık hizmeti satın alınmasına karar vermek yetkisi tanınmakta. Tasarı, AKP iktidarının sağlığı piyasalaştırma yönünde attığı üç büyük adımdan biri olarak tanımlanıyor. Hatırlanacağı üzere, bunlardan birincisi Genel Sağlık Sigortası sistemine geçiş olmuş ve sağlık hizmetleri paralı hale getirilmişti. İkinci adım ise, aile hekimliği sistemi ile atılırken, birincil sağlık hizmetleri ortadan kaldırılıp, devlete ait sağlık ocaklarının yerini özel hekim muayenehanelerinin alması planlanmıştı. Plan ve Bütçe Komisyonunda tartışılan üçüncü adım ise, ikincil ve üçüncül sağlık hizmetlerinde yaşanacak yıkımı kapsıyor. Tasarının Plan ve Bütçe Alt Komisyonu na gelmesi üzerine, sağlık örgütleri basın açıklamaları düzenlediler. Sağlık Emekçileri (SES) adına yapılan açıklamada Tıpkı SSGSS yasasında olduğu gibi, halka yalan söylemeye, takkiye yapmaya devam ediyorlar. Bu yasa, kamu hastanelerinin özelleştirilmesi, özelleştirilen hastanelerin KİT lerde olduğu gibi, birçoğunun zarar ettiği gerekçesiyle kapatılması ve arazi fiyatlarına satılarak peşkeş çekilmesi yasasıdır ifadesine yer verildi. Sağlık örgütleri hamdolsun kriz bizi teğet geçecek diyen Başbakan Tayyip Erdoğan ın, Dünya Bankası ve IMF nin direktifleriyle, krize çözüm için parayı devlet hastanelerini satışa çıkartarak bulmayı hedeflediğini ifade ediyorlar. DOKTOR SAYISINDA AVRUPA DA SONLARDAYIZ Sağlık Bakanlığı nın yayımladığı Türkiye Sağlıkta Dönüşüm Programı İlerleme Raporu na göre Türkiye, hekim başına düşen nüfus açısından Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa bölgesinde yer alan 53 ülke içerisinde 52. sırada. Rapora göre Türkiye de her bin kişiye ortalama 1.4 hekim, 1.3 hemşire düşüyor. Türkiye deki mezun sayısının Avrupa ortalamasının 3 te 1 i kadar olduğu kaydedilen raporda, DSÖ ortalamaları baz alındığında, Türkiye nin nüfusuna göre her yıl tıp fakültelerinden mezun sayısının 4 bin 500 den 14 bine çıkarılması gerektiği belirtildi. ocak 2009 (6)

basın-iş sendikamızdan E-Kart ta Sendikal Mücadelemiz ve Grevimiz Devam Ediyor Sendikamızın Eczacıbaşı Grubu ve Alman çokuluslu şirketi Giesecke&Devrient ortaklığında Gebze Organize Sanayi Bölgesinde kurulu E-Kart Elektronik Kart Sistemleri Sanayi ve Ticaret A.Ş. de örgütlenmesinin ve 17 Ağustos 2006 tarihinde Bakanlığa yetki için başvurmasının üzerinden 2,5 yılı aşkın bir süre geçti. Yasal ve hukuki tüm engellerin aşılmasına rağmen işverenin toplu sözleşme massasına oturmaya yanaşmaması üzerine, yasal grev sürecinin bitmesinden hemen önce 16 Haziran da başlattığımız grev 7 ayı aşkın bir süredir devam ediyor. Grevde geride bıraktığımız süreçte, bir yandan kamuoyunun dikkatinin greve çekilmesi, ulusal ve uluslararası baskının artırılması, destek ve dayanışmanın güçlendirilmesi çalışmalarının yanısıra içeride de yeni üye kaydı çalışmaları devam etti. Grev sonrasında yaşanan yeni üyelikler grevcilere büyük moral katkı sağladı. Yaptığımız toplantılarla grevdeki ve içerdeki üyelerimiz arasında dayanışmayı, birlik ve beraberliği canlı tutmaya çalıştık. Bu süreçte, işverenin grevin durdurulması talebiyle Kocaeli 1. İş Mahkemesi nezdinde açtığı dava da sendika lehine sonuçlandı. İşverenin Yargıtay nezdinde itiraz etmesine karşın, Basın-İş in üyesi olduğu küresel sendika UNI ve Giesecke&Devrient te örgütlü Alman ver.di sendikasının girişimleri sonucunda, Giesecke&Devrient ten davayı temyiz etmemesi yönünde E-Kart yönetimine gelen yazı üzerine dava geri çekildi. Grevin üretim üzerindeki negatif etkisini azaltmak için, işlerini yurtdışına transfer etme ve yeni işçi alımı gibi bir dizi grev kırıcı önleme başvurdu. Bununla ilgili uluslararası düzeyde yapılan girişimler sonuç verdi ve işlerin Almanya ve Slovakya ya transfer edilmesinin önüne geçildi. Türkiye temsilcilikleri harekete geçirildi, İLO ve BM e konuyla ilgili olarak hazırlanan raporlar sunuldu. E-Kart grevimiz haklılığı hukuki olarak ispatlanmış bir grev olması ve özü itibariyle sendikalaşma ve toplu pazarlık hakkı için çıkılan bir grev olması nedeniyle ulusal ve uluslararası dayanışma ile devam ediyor. Türk-İş İstanbul Şubeler Platformu, DİSK, Küresel Sendika UNI, Alman ver.di sendikası, Herkese Sağlık Ve Güvenli Gelecek Platformu, Türk-İş e bağlı Tek Gıda-İş, Yol-İş, Haber-İş, Tez Koop-İş, Petrol-İş, Hava-İş, Deri-İş, Tümtis, Ağaç-İş dahil pek çok sendika ve üye işçiler, DİSK e bağlı sendikalar ve üye işçiler, KESK e bağlı sendikalar ve işçiler, siyasi partiler, kitle örgütleri, meslek örgütleri, dergi çevreleri bugüne kadar destek ve dayanışmasını bizlerden eksik etmedi. Rotopak ta çalışan üyelerimiz başta olmak üzere üyelerimiz grevci işçileri yalnız bırakmadı. ocak 2009 (7)