FLAVONOİTLER Kimyasal sınıflandırma: Neoflavonoitler Auronlar Biflavonoitler: Neoflavonoitler:



Benzer belgeler
FENOLİK MADDELER (Resveratrol)

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR

Panax ginseng kök ekstresi (Ginseng)

Rhizoma Rhei (RAVENT)

Günde bir elma doktoru evden uzak tutar.

ETKİN MADDE. Bir müstahzarın etkinliğini temin eden madde veya maddelerdir.

Nar yaprak, meyve, kabuk ve kök gibi pek çok kısmı tedavi amacıyla kullanılan bir ağaçtır. Ayrıca son yıllarda nar çekirdek yağı da kullanılmaktadır.

Omega 3 nedir? Balık ve balık yağları, özellikle Omega-3 yağ asitleri EPA ve DHA açısından zengin besin kaynaklarıdır.

Otakoidler ve ergot alkaloidleri

ALFA LİPOİK ASİT (ALA)

Öküzgözü Üzümlerinin ve Bu Üzümlerden Elde Edilen Şarapların Antosiyanin ve Genel Bileşimleri Üzerine Yöre Etkilerinin Saptanması

Allium sativum ekstresi

Rumen Kondisyoneri DAHA İYİ BY-PASS PROTEİN ÜRETİMİNİ VE ENERJİ ÇEVRİMİNİ ARTTIRMAK, RUMEN METABOLİZMASINI DÜZENLEMEK İÇİN PRONEL

DİSTİLEX NANO TEKNOLOJİ ÜRÜNLERİ

ARI ZEHİRİ BİLEŞİMİ, ÖZELLİKLERİ, ETKİ MEKANİZMASI. Dr. Bioch.Cristina Mateescu APİTERAPİ KOMİSYONU

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI VENDİOS 600 mg Tablet

SANTRAL SİNİR SİSTEMİ DEPRESSANI OLARAK KULLANILAN BİTKİLER

Sıcak ve Soğuk İşleme Yöntemleriyle Domates Salçası Üretiminin Fenolik Bileşikler, Antioksidan Kapasite ve Bazı Kalite Parametreleri Üzerine Etkileri

KULLANMA TALİMATI. VENDİOS 600 mg tablet Ağızdan alınır.

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ

KULLANMA TALİMATI. Etkin maddeler: Balık yağı (Omega 3) ve Kırmızı Pirinç Mayası Ekstresi (% 1.5 Monakolin K )

Türkiye de ilk defa HURMACIZADE tarafından şerbeti üretilen ARONİA nın faydaları saymakla bitmiyor. KANSER DÜŞMANI OLARAK BELİRTİLEN ARONIA

Gastrointestinal Bozukluklar

TANEN ELDE EDİLİŞİ TANNIC ACİD ( BP 1968 ) BAZI ETKEN BİLEŞİKLERİ TANIMA REAKSİYONLARI

ASTERACEAE Asteraceae (COMPOSITAE) FAMİLYASI

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Zayıflama Amaçlı Kullanılan Bitkisel Çaylar

EGZERSİZİN DAMAR FONKSİYONLARINA ETKİSİ

Optimal Beslenmede Meyve Suyu Tüketiminin Yeri ve Önemi: Yeni Yaklaşımlar ve Yeni Görüşler Paneli 30 Mayıs 2012

KULLANMA TALİMATI. VENORUTON FORTE 500 mg tablet Ağız yoluyla alınır.

Hangi vitamin hangi besinlerde var?

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor.

ECF301 BİYOKİMYA LABORATUVARI

ERGOTAMİN TARTARAT Claviceps purpurea

! DOUBLE X! Yoğun çalışan, kendini yorgun hisseden! Kilo konrolü! Halsiz! Sporla uğraşanlar! Sağlıklı yaşamak

B grubunda olan bir vitamin olarak kabul edilir. Yumurta akında bulunan avidin isimli madde biotini etkisiz hale getirir. Yumurta akında bulunan

YAŞLILIKTA SIK GÖRÜLEN HASTALIKLAR. Prof. Dr. Mehmet Ersoy

Minavit Enjeksiyonluk Çözelti

Zeytinyağı ve Çocukluk İnsanın çocukluk döneminde incelenmesi gereken en önemli yönü, gösterdiği bedensel gelişmedir. Doğumdan sonraki altı ay ya da

İç Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı

E vitamininin kimyasal adı Tokoferol dur E vitamini etkinliği gösteren alfa, beta ve gama tokoferoller ve tokotrienoller denilen moleküller vardır En

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

Sindirim Sistemi Hastalıklarında Kullanılan Çaylar Sindirim Sistemi Bozuklukları

KARACIGERINI KORU SIGORTAYI ATTIRMA!

Bakır (Cu) Bakır anemi de kritik bir rol oynar.

Kalp Hastalıklarından Korunma

Farmakoloji IV (2 0 2)

KULLANMA TALİMATI BİLOKAN Supra 80 mg film tablet Ağızdan alınır.

Dolaşım sistemi, vücudumuzda önemli işlevlere sahiptir. Organizmanın gereksinim duyduğu maddeler, dolaşım sistemi aracılığıyla iletilir.

GIDA MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ANALİZ VE ENDÜSTRİYEL HİZMETLER DÖNER SERMAYE LİSTESİ

EFEDRİN Çin de 5000 yıldır kullanılan Ephedra

SINCAN İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur.

SÜT VE SÜT ÜRÜNLERİ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

BESİN GRUPLARININ YETERLİ VE DENGELİ BESLENMEDEKİ ÖNEMİ

gereksinimi kadar sağlamasıdır.

Sigaranın Vücudumuza Zararları

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir kapsül, 180 mg kırmızı üzüm yaprağı kuru ekstresi (4-6:1) içerir.

Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası. Antibakteriyel bitkiler, Akneye iyi gelen bitkiler ve dahası

Farmasötik Botanik Son Ders Doç. Dr. Nilüfer ORHAN 1

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

KAFEİN. HAZIRLAYANLAR Harun ÇOBAN Murat ALTINKAYA Soner SARUHAN

HİZMETE ÖZEL. T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu DOSYA

KİŞNİŞ(Coriandrum sativum)

Arı Ürünlerinin Antioksidan Özellikleri ve Biyoyararlılığı

Etkin madde: Her bir film kaplı tablette 500 mg; saflaştırılmış mikronize flavonoid fraksiyonu bulunmaktadır. Bir fraksiyon;

İskelet Kasının Egzersize Yanıtı; Ağırlık çalışması ile sinir-kas sisteminde oluşan uyumlar. Prof.Dr.Mitat KOZ

Renksiz, Kokusuz ve Tatsız Kimyasal Tehlike: Sarin

Karaciğer, Safra Kesesi ve Mide Üzerine Etkili Droglar

ÇÖREKOTU YAĞI (Nigella sativa, Black seed)

Fizyoloji. Vücut Sıvı Bölmeleri ve Özellikleri. Dr. Deniz Balcı.

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ

Kullanım Yerleri. İnsan beslenmesinde kullanılır. Şekerin hammadesidir. Küspesi hayvan yemi olarak kullanılır. İspirto elde edilir

Üst üriner sistem; böbrekler ve üreterlerden oluşur ve burda oluşan enfeksiyonlara üst üriner sistem enfeksiyonları adı verilir.

Kenevir Yağı İçeren SPAKARE

Fibrinolytics

TÜRKİYE DE EN FAZLA GÖRÜLEN BESLENME HATALARI

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

* Yapılarında C, H, O bulunur. Bazılarında C, H, O dan başka N, P, S bulunur.

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf 2 KARBONHİDRAT LİPİT (YAĞ)

Burun yıkama ve sağlığı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

İlaç Kullanımı ve Böbrek Hastalığı İlişkisi

T.C. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi

Bitki çayları sadece bir içecek değildir,bir çoğu tıbbi ilaç olarak tescil edilmişlerdir.

NEREYE KOŞUYOR. Doç. Dr. İbrahim İKİZCELİ. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Ultra saflıkta Omega 3 ihtiva eden balık yağı İsviçre DSM firmasından tedarik edilmiştir. 698 mg 330 mg 252 mg

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

KULLANMA TALİMATI. HEDNAVİR, somon renkte, bikonveks, bir yüzünde E olan film kaplı tabletler halindedir. Her kutuda 30 tablet vardır.

ODUN DIŞI ORMAN ÜRÜNLERİ

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

Besin Gidaların Yararı ve Zararı

YÜKSEK KOLESTEROL. Hiperkolesterolemi; Yüksek kolesterol sebepleri nelerdir?

BİTKİSEL ÇAYLAR. Prof. Dr. Gülçin SALTAN İŞCAN ANKARA ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ FARMAKOGNOZİ ANABİLİM DALI. Prof. Dr. G.

Doku kan akışının düzenlenmesi Mikrodolaşım ve lenfatik sistem. Prof.Dr.Mitat KOZ

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ

KULLANMA TALİMATI. Cabral Ampul Kas içine uygulanır.

Limon Eter Yağı. Limon Eter Yağı

Transkript:

FLAVONOİTLER Bütün bitkilerde bulunan pigment maddeleridir. Suda çözünebilen bu bileşikler, çiçeklerin meyvaların ve bazen de yaprakların renklerini oluşturan maddelerdir. Bunlardan kalkonlar, auronlar ve flavonoller sarı renklidir. Antosiyanozitler ise kırmızı, mavi ve menekşe rengi oluştururlar. Flavonoitlerin, heterozitlerine flavonozitler denir. Flavonoidler de temel yapı kromon yani benzo-ɣ-piron yapısıdır. Kimyasal sınıflandırma: 1)Flavonlar 3)flavanon ve flavanonoller 5)Biflavonoitler 7)Neoflavonoitler 2)flavanoller 4)kalkon ve auronlar 6)İzoflavonoitler 8)Antosyanidoller Neoflavonoitler Auronlar Biflavonoitler: 2 molekül flavonoitin kondansasyonu ile oluşan dimerlerdir. Neoflavonoitler: Bu gruptaki bileşikler 4-aril kroman iskeleti taşırlar.

Antosiyanidoller:Bitkilerde kırmızı pigmentler yanında renksiz bazı maddelerin HCl etkisiyle renkli bileşikler haline dönüştüğü görülüp bu maddelerin antosiyanidollere yakın bileşikler olduğu anlaşılınca bu tip bileşiklere proantosiyanidol ler adı verilmiştir. Örneğin asma yaprakları %1 lik HCl ile tüketilip amil alkol ile çalkalanınca antosiyanidoller organik çözücüye geçer. Kalan asitli sulu ekstre renksizdir. Fakat bu renksiz sıvıya %20 lik HCl katılıp kaynatılırsa koyu şarap kırmızısı bir renk oluşur. BİYOLOJİK ETKİLERİ: 1)Doğal boya olarak insanlar tarafından kullanılmışladır. 2)Bulundukları droga diüretik ve diyaforetik etki kazandırırlar. (flos tiliae, flos camomilllae, herba equiseti) 3)Bazıları ise antispazmodik etkileri gösterirler.(radix liquiritiae ve lamiaceae flavonoitleri) 4-İzoflavon türevleri gibi bazı flavonoitlerin östrojenik etkileri vardır. Östrojenik etki progesteronun inhibisyonu ile ortaya çıkar. (herba trifolium repens) 5)Bazıları P vitamini aktivitesi gösterirler. Yani bunlar kapiller permeabiliteyi azaltır ve kapiller direnci arttırırlar. Örneğin: Rutin, Diosmin, Hesperidozit Aktivite 3, 4 konumundaki serbest iki fenol grubunun hidrojen transportörü olarak rol oynamaları sonucu ortaya çıkmaktadır. P vitamini aktivitesi gösteren flavonoitler arasında oral veya perkütan olarak etkili olanların oligomerik piknogenoller olduğu kabul edilmektedir. Bunlar P vitamini aktivitesini 3 mekanizma ile gerçekleştirirler. -Kapiler damar çeperindeki kollajen liflerinin aralarına girerek damar çeperinin direncini arttırırlar. -Histidin dekarboksilazı inhibe ederek histamin seviyesini düşürürler. -C vitamininin KC de kolesterolü safra asitlerine dönüştürme işlemine yardım ederek damar çeperinde kolesterol birikmesini önlerler. 6)AA metabolizmasını inhibe ederek antienflamatuvar etki gösterir. 7)Özellikle flavanolignanlar ve izobütirin gibi bazı flavanoidler hepatoprotektif etkilidirler. 8)Bazılarının lipokolesterolimiyan antialerjik, antbakteriyel ve antiviral gibi etkilere sahiptir. 9)Flavonoitlerin diğer bir önemli etkisi güçlü antioksidan olmalarıdır. 10)Enzim inhibitörü özelliği vardır: -COMT inhibisyonu yaparak kabiller direnci arttırırlar. -PDE inhibisyonu ile trombosit aktivasyonunu inhibe ederler. -LO ve COX inhibisyonu ile antinflamatuvar etki gösterirler. -Hyalorunidaz ve kollajenaz enzimi inhibe ederler. 11)Bazen enzim stimülasyonu yapabilir. -Pirolin hidroksilazı stimüle ederek kollajen lifleri arasında köprüler kurarak kapiller damar dürencini arttırırlar. TEDAVİTE KULLANIMLARI 1)Venolenfatik yetersizlik ile ilgili semptomların tedavisinde kullanılırlar. Örneğin: Ağrılar, ödem ve diğer fonksiyonel semptomlar için 2)Deri ve mukozadaki kapiller çatlamalar ile ilgili semptomların tedavisinde kullanılırlar. 3)Hemorait krizler ile ilgili fonksiyonel semptomların tedavisinde 4)Uterus içine uygulanan doğum kontrol aygıtlarına bağlı olarak oluşan metorajilerin tedavisinde 5)Değişik tedaviler sırasında ortaya çıkabilen gözün veya damar tabakasının dolaşım bozukluğu sorunlarına karşı Crataegus spp. (Alıç) Rosaceae familyasının bir üyesidir. Yaprakları amigdalin, krategolik asit,saponinler polisakkaritler, triterpen asit, pürin ve flavanoid glikozidleri ve siyanojenik glikozitler içerir. Tıbbi olarak çiçekleri, yaprakları ve meyvaları kullanılmaktadır. Etkileri: -Alıç bitkisinde bioflavononid yüksek miktarda bulunur. Bu madde vazodilatör etkisinden dolayı hem arterlerde hem de koroner arterlerde genişlemeye neden olur, böylece hem hipotansif etkiye hem de

antianjinal etkiye katkıda bulunmaktadır. Ayrıca bu bileşik güçlü antioksidan etkili olup damarlarda aterosikleroza bağlı damar hasarını önleyerek damar güçlendirici etki göstermektedir. -Ayrıca alıç ekstresinin diüretik etki gösterdiği de gösterilmiştir. Diüretik etkiside hipotansif etkiye yardımcı olmaktadır. -Koroner ve periferik vazodilatör etkilerinden dolayı kalp debisini azaltarak antianjinal ve antihipertansif etki gösterir. -Damar duvarını güçlendirerek geçirgenliğini azaltır. Buna bağlı olarak kalp yetmezliğinde görülen ödemi de azaltır. -Kalp üzerinde hafif pozitif inotrop ve kronotrop etki gösterir. Farmakolojik etkileri: -Vazodilatör ve koroner vazodilatör -Zayıf hipotansif ve sempatik sinir sistemi sedatifi -Pozitif inotrop ve kronotrop -Antispazmodik ve antiaritmik -Kalp yetmezliğinin hafif durumlarında -Sağ kalp yetmezliğinde -Halk arasında koroner kalp hastalığında, ateroskleroza karşı, hipertansiyonda ve anginada da kullanılmaktadır. Bitkisel otoritelerce: Alıç Alman E komisyonu tarafından kalp debisini düşürücü etkisi için onaylanmıştır. Uyarılar: -Digitalis tedavisi gören hastaları alıç kullandıklarında, digitalisin etkisinde şiddetlenme görülebileceği konusunda uyarılmalıdır.bu gibi durumlarda digitalisin dozu düşürülmesi gerekebilir.hatta alıçın digitalise alternatif daha güvenceli bir drog olabileceği ileri sürülmüştür. -Alıçın hipotansif etkisi nedeniyle antihipertansif ilaçlarla kulanım sonucunda hipotansif etkide artma görülebilir, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır. Maydanoz (Petroselinum sativum) Maydanoz (Petroselinum sativum) Umbelliferae familyasından yaprakları salataların hazırlanmasında ve yemeklerde tat ve kokusu için kullanılan bir bitkidir. Drog olarak bitkinin yaprak, kök ve tohumlarından yararlanılır. Tohum ve meyvalarının içerdiği uçucu yağ oranı daha fazladır. Bitkideki esas aktivitenin azotsuz bir allil bileşiği olan apiol'e bağlı olduğu sanılmaktadır. Maydanoz içerdiği flavonoitlerden(apiozit) dolayı karminatif etkilidir, fakat esas olarak diüretik olarak kullanılır. Böbrek taşlarının düşürülmesinde yararlı olduğu bildirilmiştir. Apiol ün abortifasiyan etkisinden dolayı emenogog olarakta kullanılmaktadır. Uyarılar: Apiol rahim kaslarının kasılmasını uyardığı için gebe kadınlar kullanmamalıdır. Ancak uzun süre yüksek dozda apiol tüketimi ensefalopati veya daha sık olarak böbrek harabiyeti ile kendini göstermektedir. Enginar (Cynara scolymus L.) Enginar (Cynara scolymus L.) bileşikgiller (Asteraceae) familyasından 50-100 cm boyunda, çok yıllık otsu bir bitkidir. Haziran-temmuz aylarında çiçek açan bu kültür bitkisinin taze veya kurutulmuş yaprakları ve bundan hazırlanan preparatları ilaç olarak kullanılır. Yaprakların çiçek açmadan toplanması gerekir. Bitkinin genç çiçek tablası ve iç brakteleri, kapitulum sapının bazı kısımları sebze olarak kullanılır. Çiçekler mor renktedir; bir arada, büyük bir baş şeklinde toplanmışlardır; etrafı brakteler tarafından sarılan çiçek tablası oldukça geniştir. Enginar yaprağı (Cynarae folium), oral yoldan damar sertliğinden koruma, yüksek olan kan lipidkolesterol düzeylerinin düşürülmesi, bulantı-kusma, hazımsızlık, iştahsızlık, karaciğer hastalıkları, safra kesesi ve safra yolları hastalıklarında kullanılır. Bu endikasyonlar Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu ve Avrupa Bilimsel Fitoterapi Kooperatifi monograflarında yer almıştır. İçeriği: Yapısında ana etkili bileşik sinarindir. Sinarin kinik asidin 2 mol kafeik asit ile oluşturduğu bir diesterdir. İzole edilen sinarin KC üzerine etki ederek safra oluşumunu stimüle eder, kan kolesterol ve TG düzeyini

düşürür, KC kan akımını arttırır, KC de safra yapımı ve salgısını arttırır, KC rejenerasyonunu arttırır. sinarin dışında flavonoitler ve seskiterpen laktonlar içerir. Ancak sinarin daha etkilidir ve flavonoitler sinarinin etkilerini arttırır. Yan Etkileri: Diğer asteraceae familyasına ait bitkilerde olduğu gibi seskiterpen laktonlardan dolayı alerjik reaksiyonlar görülebilir. Damar sertliğinden koruma, kan lipid-kolesterol yüksekliği oral Bulantı-kusma oral Hazımsızlık (dispepsi) oral İştahsızlık oral Karaciğer hastalıkları oral Safra kesesi ve safra yollarının fonksiyonel hastalıkları oral Deve dikeni (Silybum marianum L.) Deve dikeni (Silybum marianum L.) familyasından yol ve tarla kenarlarında yetişen 30-100 cm yükseklikte 1-2 yıllık ve otsu bir bitkidir. Baş şeklindeki mor renkli çiçekleri nisan-mayıs aylarında açar. Çiçekleri seyrek olarak beyaz da olabilir. Türkiye'de başta Ege ve Doğu Akdeniz bölgeleri olmak üzere Orta Karadeniz ve Marmara bölgesinde 600 m'ye kadar olan yüksekliklerde kendiliğinden yetişir. Deve dikeni (Silybum marianum L.), meryemana dikeni, peygamber dikeni, sütlü kengel gibi değişik adlarla da bilinir. Drog olarak deve dikeni meyvası ile silimarin doğal madde karışımı içeren ince tüyleri (pappusu) ayrılmış olgun meyvaları ve bunlardan hazırlanan preparatları kullanılır. Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonuna göre tedavide sadece devedikeni meyvası (Cardui mariae fructus) ve bundan izole edilen doğal bir karışım silimarin kullanılmalıdır. Silimarin bir flavonolignan karışımıdır. Bu karışımın ana aktif bileşeni "silibinin"dir. Deve dikeni'nin tohumları %1.5-3 oranında flavonolignan grubu bileşikler içerir. Bu karışıma bazı kaynaklarca silimarin adı verilir Silibin, silidianin ve silikristin bitkide bulunan diğer silimarin bileşikleridir. Etkili Bileşikleri: flavonolignanlar(slimarin karışımı), antihepatotoksik etkili Bitkisel otoritelerce: Deve dikeni meyvası (Silybi mariani fructus) ve silimarin oral yoldan safra kesesi ve safra yolları hastalıklarının tedavisinde kullanılır. Silimarin ise oral yoldan karaciğer hastalıklarında ve intravenöz yoldan katil mantar (Amanita phalloides) zehirlenmesinin tedavisinde kullanılır. Bu endikasyonlar Almanya Sağlık Bakanlığının bitkisel preparatların hazırlanması ve ruhsatlandırılmasından sorumlu E komisyonu Amerikan Sağlık Enstitüsü (NIH) ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO) monograflarında yer almıştır. Tohumlarının karaciğer ve safra kesesi için etkin bir tonik olduğu bildirilmiştir. Silimarinin karaciğer hücrelerinin yenilenmesini ve onarımını uyardığı ve hepatotoksik ajanlara karşı koruyucu etki gösterdiği bildirilmiştir. Karaciğer hastalıkları oral Amanita phalloides mantarı zehirlenmesi i.v. Safra kesesi ve safra yollarının fonksiyonel hastalıkları oral Akut ve kronik kepatit tedavisinde oral Alkoliklerde yağlanmış KC ve siroz tedavisnde oral Ginkgo biloba Ginkgo biloba (mabetağacı, japoneriği) Ginkgoaceae familyasından Anayurdu Çin olduğu kabul edilen bir ağaçtır. Çin ve Japonya'da çok eskiden beri kutsal bir ağaç olarak kabul edildiğinden tapınakların bahçelerinde yetiştirilmiştir. Günümüzde daha çok süs amacıyla yetiştirilmektedir. Ağacın fil derisini andıran üzeri çatlaklı grimsi kabuğu karakteristiktir. Uzun sapların ucunda oluşan yaklaşık 8 cm uzunluğundaki yelpaze biçimli derimsi fil kulağı şeklindeki yaprakları genellikle bir orta noktadan iki loba ayrılır. Tırtıl şeklindeki erkek ve dişi çiçekleri ayrı ağaçlarda bulunur.

Ginkgo yaprağının karakteristik bileşenlerini terpenler ve flavonoidler oluşturur. Yaprakta bulunan başlıca terpenler, hidroksil gruplarının sayı ve pozisyonlarına göre ginkgolidler (A, B, C ve J) olarak adlandırılan diterpen laktonlardır ile seskiterpen trilakton olan bilobalid'dir. Ginkgo nun biyolojik aktivitesi için polivalent etki deyimi kullanılmaktadır. Çok sayıda aktif maddenin meydana getirdiği ortak etki anlamındadır. Bunlar arasında Flavonoidler (Ginkgo flavon glikozitleri ve Ginkgo terpen trilaktonları (Ginkgolidler ve bilobalid) en önemli olanlarıdır. In vivo ve in vitro farmakolojik çalışmalar bu polivalent etkinin iki şekilde meydana geldiğini ortaya koymuştur. Etkili bileşikleri: Flavonoidler ve terpenler i. Damar ve Dokuyu koruyucu etki 1-Perifer ve merkezde görülür. 2-Spastik durumlarda kan damarlarını gevşetici etki 3-Kapiler permeabilitenin artmasına karşı koruyucu etki 4-Platelet agregrasyonunu ihhibe eder 5-Antiiskemik ve antiödemik etki gösterir ii. Algılamayı artırıcı etki Bu etkiden sorumlu bileşiklerin flavonoitlerin sorumlu olduğu düşünülmektedir. 1-Kateşolaminlerin ve diğer nörotransmiterlerin salınımını artırır 2-Biojenik aminlerin kullanımını inhibe eder 3-Kateşal-o-metil transferaz ve monoamin oksidazı inhibe eder 4-Beyin seviyesinde Endotel kökenli gevşetici faktör (EDRF) mekanizmasını korur 5-Proteaz enzimlerini inhibe eder. Böylece davranış üzerine etkili bazı peptitlerin (enkefalinler, anjiotensinler) metabolizmasını düzenler Günümüzde Avrupa, Amerika ve diğer ülkelerde yaşlılığa bağlı hafıza kaybı, Alzheimer, algılama kayıplarında, bunama, performans bozuklukları, kulak çınlaması ve baş dönmesi hastalıklarında kullanılmaktadır. Klinik Kullanımları: 1)Alzheimer hastalığı: Genellikle orta yaşın sonuna doğru konfüzyon, hafıza kaybı, huzursuzluk, algılama problemleri, konuşma güçlüğü, hareket güçlüğü ve gerçekte orada olmayan şeylerden korkma gibi belirtilere neden olan ve çoğu olguda 5-10 yıl içinde ölümle sonuçlanan bir beyin hastalığıdır. 2)Demans :Bellek, düşünme gibi fonksiyonların bozulması 3)İntermitant klodikasyon: Alt ekstremitede arter yetersizliği (skleroza bağlı arterlerin daralması) sonucu yürürken bacak kaslarına giden oksijen miktarının yetersizleşmesine bağlı oksidatif olayların bozulması sonucunda laktik asit birikimine bağlı ağrılı baldır krampları ile belirgin hastalık. 4)Kulak çınlaması 5)Periferik vasküler hastalık 6)Vertigo: Baş dönmesi 7)Glokom : Göz tansiyonunda ödemi azaltır. Glokom da oküler kan akışını iyileştirir. G.biloba ekstresinin antioksidan özelliği, periferik kan dolaşımını artıcı etkisi ve yaşlanmaya karşı koruyucu özelliği bu bitkinin kozmetikte de kullanılabileceğini düşündürmüştür. Kozmetikte antioksidan etkisinden dolayı foto yaşlanmayı önleyici, mikrosirkülasyonu arttırdığı için selülit tedavisinde ve saç toniği olarak kullanılan preparatların terkibine girmektedir.g.biloba ekstresi ile α2 adrenerjik bloker taşıyan karışımı yağ birikimini azaltıcı, lipolitik aktivite,deri estetiğini artırıcı ve şişmanlığı önleyici etki gösterdiği ortaya konmuştur. Preparatları: Ginkobil film tb, Bilokan film tb, Tebokan film tb ve oral damla Kara veya Kırmızı Üzüm (Vitis vinifera L.) Kara veya kırmızı üzüm (Vitis vinifera L.), asmagiller (Vitaceae) familyasından yeryüzünde kültürü yapılan en eski meyve türlerinden biridir. Siyah üzümlerle beyaz üzümleri birbirinden ayıran temel fark fenolik bileşiklerden kaynaklanır. Kırmızı ürün çeşitlerinin fenolik maddelerce beyaz çeşitlerden daha zengin oldukları belirlenmiştir. Bitkilerde bulunan fenolik bileşikler "fenolik asitler" ve "flavonoidler" olmak üzere iki gruba ayrılırlar. Üzümde en yaygın olan flavonoidler; flavonoller (kuarsetin, kampferol, mirisetin), flavan-3-ol'ler (kateşin, epikateşin, tanenler) ve antosiyaninlerdir. Antosiyanlar (malvidin, peonidin, petunidin, siyanidin, delfinidin), siyah üzümlere ve bu üzümlerden elde edilen şaraplara karakteristik renklerini kazandıran flavonoidlerdir. Fenolik bileşiklerin diğer gurubu, fenolik asitler,

flavonoid olmayan bileşikler olarak da adlandırılır ve üzümde en yaygın olanları hidroksisinnamik asit ve gallik asit türevleri ile trans-resveratroldür. Üzüm tanesinde etli kısmının ekstrakte olabilen fenolik madde miktarı %10 veya daha azdır. Kalanın yani %90 lık kesimin 2/3'sini çekirdekte ve 1/3'ü ise üzüm kabuğunda bulunmaktadır. Antosiyanozitlar, tanenlerle birlikte üzümlerdeki fenol bileşiklerinin hem nitelik hem de nicelik olarak önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Ayrıca çekirdeğinden elde edilen yağ omega 3 yağ asitlerince zengindir. Etkili Bileşikleri:Flavonoidler(proantosiyaninler, antosiyaninler, flavonoller), fenolik asitler Farmakolojik Etkileri: İçerdiği flavonoitlerden dolayı antioksdan, vazodilatör, antitrombositik, kardiyoprotektif, antikanser, antienflamatuvar ve p vitamini aktivitesi gösterir. Asmanın Etkileri: Asma yaprağının etken maddesi oligomerik proantosiyanidinlerdir. Bunlar üzüm çekirdeği, kabuğu ve yaprağında bulunan flavonollerdir. Olgunlaştıktan sonra dalından koparılan bütün meyvalar, özellikle kabuk ve çekirdekler oligomerik proantosiyanidinler içerirler. Bu maddelerin trombosit agregasyonunu inhibe edici, LDH-kolesterolü azaltıcı, kan basıncını düşürücü, damar genişletici ve iltihap giderici etkileri vardır. Güçlü antioksidan özellikleri ile ilişkili olduğu düşünülen bu maddeler damarları ateroskleroza karşı korurlar. Amerikan Sağlık Enstitüsüne bağlı NCCAM üzüm çekirdeği ile ilgili monografında droğun antioksidan etkisini vurgulamıştır. Vitis vinifera bu etkilerinden dolayı kozmetik preparatlarda da yaygın olarak kullanılmaktadır. Varisler (kronik venöz yetmezlik) oral(yaprakları) Yaban Mersini (Vaccinium myrtillus L.) Dağ (yaban) mersini(vaccinium myrtillus L.) Ericaceae familyasından küçük bir bitkidir. Meyveleri bezelye büyüklüğünde koyu kırmızı-bordo renklidir. Meyvalarda şekerler, organik asitler, tanen ve antosiyanozitler gibi renkli bileşikler bulunur. Meyvaları taze olarak yenir ve yapraklarla aynı etkiye sahiptir. Etkili Bileşikleri: kateşik tanenler(%6-11), antosiyanozitler(%5), flavonoidler İçerdikleri flavonoidlerden dolayı P vitamini aktivitesi, antioksidan, antienflamatuvar ve vazoprotektif etkilere sahiptir. Meyvaları ve meyvalarından hazırlanan farmasötik preparatlar özellikle akut diyare, göz hastalıklarının (maküla dejenerasyonu, katarakt, glokom, diyabetik retinopati) profilaksi ve tedavisi ile haricen ağız ve boğaz mukoza membranlarının hafif inflamatuvar reaksiyonlarına karşı kullanılır. Yaban mersini geleneksel olarak diyabetli kişilerde şeker düzeyini düşürmek için kullanılsa da etkisi tam olarak kanıtlanmamıştır. Bu etkisinin içerdiği yüksek miktarda kromdan kaynaklandığı düşünülmektedir. Antosiyanozitler tüm vücutta iyi kan dolaşımı muhafazasını sağlarken aynı zamanda kılcal damarlara kan akışını iyileştirir bu da gözlerin sağlığını muhafaza eder. Varis ve hemoroitlerde de faydalı olabilir. İçerdiği güçlü antioksidan maddelerden dolayı aterosikleroz gibi risk faktörlerinde önleyici olabileceğini düşündürmektedir. Avrupa da yaban mersini ekstresi kronik venöz yetmezlik(varis) ve hemoroit tedavisinde kullanılmaktadır. Bu kullanım hastalığın ortadan kaldırılması şeklinde değil sadece semptomlarının giderilerek yaşam koşullarının iyileştirilmesi şeklindedir. Bitkisel otoritelerce: Alman Hükümeti Federal İlaç ve Medikal Cihazlar Enstitüsü'nün sorumlu E Komisyonu Myrtilli fructus'u akut diyare ile ağız ve boğazdaki hafif inflamasyonlu olguların lokal tedavisi için onaylamıştır. Ağız ve boğaz mukozası hastalıkları gargara İshal (diyare) oral Varis ve hemoroit tedavisinde lokal ve oral Kalp-damar hastalıklarında koruyucu olarak oral Göz hastalıklarının (maküla dejenerasyonu, katarakt, glokom, diyabetik retinopati) profilaksi ve tedavisi P VİTAMİNİ Citrus (Rutaceae) türlerinin olgunlanmamış meyvalarının perikarpından elde edilen Sitrin, Hesperidozit, Hesperidin ve diosmin P vitamini aktivitesi göstermektedir. P vitamini damar geçirgenliğini azaltarak ve

damar direncini arttırarak damar direncini koruyucu etkinlik gösterir. Damar koruyucu etkisini esas olarak kapiller damarlarda gösterir. Kapiller damarlarda COMT enzimini inhibe ederek ve sempatik aktiviteyi arttırarak etki gösterir. Ayrıca antioksidan etkilerinden dolayı serbest radikal oluşumunu önlerken oluşan serbest radikalleri süpürürler. Antienflamatuvar etkilikleri de antiödemik etkilerine katkıda bulunmaktadır. Preparatları: Daflon film kaplı tablet(diosmin, hesperidin), Venoruton fort tablet(okserutin) Vendios tablet(diosmin) Rutozit: İlk olarak Ruta graveolens(sedef otu) den elde edilmiştir. P vitamini aktivitesi gösteren bir flavonoiddir. Ruta graveolens %1-2 oranında rutozit içerir. Daha sonraları %20lere varan oranda rutozit içeren başka bitkiler bulunmuş ve rutozit eldesinde günümüzde bu bitkiler kullanılmaktadır. Ayrıntılı bilgi için: www.yasindoğan.com.tr