TEKRARLANAN RADYOFREKANS CERRAHİSİNİN NAZAL MUKOSİLİER AKTİVİTE ÜZERİNE ETKİSİ



Benzer belgeler
İzole alt konka hipertrofisi olan hastalarda radyofrekans termal ablasyon tedavisinin nazal mukosilier klirens üzerine etkisi

Alt konka hipertrofisi olan hastalarda radyofrekans tekniğinin etkinliği

KONKA CERRAHİSİ İLE KOMBİNE UYGULANAN SEPTOPLASTİ SONUÇLARIMIZ

Alt konkanın mikrodebrider ile redüksiyonu

Alt konka hipertrofisinde bipolar radyofrekans uygulamas n n etkinli i

Bipolar radyofrekans uygulamas n n, alt konka hipertrofilerindeki etkinli inin, rinomanometrik olarak incelenmesi

Alt konka hipertrofilerinde bipolar radyofrekans uygulamas n n etkinli inin de erlendirilmesi

Radyofrekans cerrahisi sonuçlar m z *

Alt konka hipertrofisi tedavisinde radyofrekans uygulaması

Alt Konka Hipertrofilerinde Radyofrekans Ablasyonu: Farklı Uygulama Teknikleri

24. ULUSAL TÜRK OTORİNOLARENGOLOJİ & BAŞ - BOYUN CERRAHİSİ KONGRESİ

VARİS TEDAVİSİNDE KONFORUN YENİ ADI. Endovenöz Radyofrekans Ablasyon

PEDİATRİK YAŞ GRUBUNDA EPİFORA VE ENDOSKOPİK DAKRİYOSİSTORİNOSTOMİ

ALT KONKA HİPERTROFİLERİNDE CO 2 LASER TÜRBİNEKTOMİ: Nd: YAG LASER YÖNTEMİ İLE KARŞILAŞTIRMA

NAZAL OBSTRÜKSİYON DR H HAKAN COŞKUN

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Kulak Burun Bogaz Ihtis Derg 2014;24(2):65-73

Tıkayıcı uyku apne sendromunda dil kökü radyofrekansı sonrası komplikasyonlarımız

ALT KONKA HİPERTROFİLERİNDE Nd: YAG LASER İLE TÜRBİNEKTOMİ

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

OP. DR. YELİZ E. ERSOY BEZMİALEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ GENEL CERRAHİ AD İSTANBUL

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

26-29 Mayıs 2010 tarihinde Ankara da yapılan 17. Ulusal Cerrahi Kongresi nde Poster olarak sunulmuştur.

RADIOFREQUENCY ABLATION OF THE SOFT PALATE FOR THE TREATMENT OF SNORING AND MILD OBSTRUCTIVE SLEEP APNEA SYNDROME

ENDODONTİK TEDAVİDE BAŞARI VE BAŞARISIZLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ

İNTRANAZAL KORTİKOSTEROİD SPREY VE RADYOFREKANS TEDAVİSİNİN NAZAL KONGESYON VE NAZAL YAKINMALAR ÜZERİNE ETKİSİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Lokalizasyon çalışmalarının şüpheli olduğu primer hiperparatiroidi olgularında 99 Tc-MIBI intraoperatif gama-prob kullanımı: Kohort değerlendirme

T AD. Fonksiyonel endoskopik sinüs cerrahisi sonuçlarımız ARAŞTIRMA. Mehmet Fatih Garça 1, Öner Çelik 2, Erdoğan Gültekin 3, Mehmet Külekçi 4

KANITLARIN KATEGORİSİ

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Unilateral Choanal Atresia Diagnosed During Operation: Case Report. [Peroperatif Tanı Konulan Unilateral Koanal Atrezi: Olgu Sunumu]

LAPAROSKOPİK KOLOREKTAL KANSER CERRAHİSİNİN ERKEN DÖNEM SONUÇLARI:251 OLGU

FONKSİYONEL ENDOSKOPİK SİNÜS CERRAHİSİ SONUÇLARIMIZ

SEPTOPLASTİ GEÇİREN HASTALARDA YAŞAM KALİTESİNİN ERKEN DÖNEMDE DEĞERLENDİRİLMESİ

Apne ve nazal mukosiliyer klirens

Burun yıkama ve sağlığı

N-ASETİL SİSTEİNİN AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI NÖROKOGNİTİF FONKSİYONLARA ETKİSİ. Uzm.Dr. Canan ÜNLÜ Dr. Fatma UKİL

Adenoid Hipertrofisi ve Uykuda Solunum Bozukluğu Olan Çocuk Hastalarda Kısa Süreli Oral Kortikosteroid Tedavisi

İNTRANAZAL ENDOSKOPİK DAKRİYOSİSTORİNOSTOMİ'DE UZUN DÖNEM SONUÇLARI VE BAŞARISIZLIK NEDENLERİ

CİDDİ KOMORBİDİTESİ OLAN SEMPTOMATİK PRİMER HİPERPARATİROİDİLİ HASTALARDA RADYOFREKANS ABLASYON SONUÇLARI

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Radyo Frekans Ablasyon = Yüksek Frekans Ablasyon: Radyo Frekans enerji ile tümör veya dokuda aseptik nekroz oluşturma.

ENDOSKOPİK CERRAHİ YÖNTEMLE KONKA BÜLLOZANIN TEDAVİSİ

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

Tiroid Cerrahisinde Nöromonitorizasyonun Rekürren Laringeal Sinir Hasarı Oranına Etkisi

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

Unilateral konka büllozanin alt konka üzerine etkisi: CT değerlendirmesi

HAZIRLAYAN KONTROL EDEN ONAYLAYAN Kalite Yönetim Direktörü

(RANULA : TEKRARLAYAN BİR OLGU) RANULA : AĞIZ TABANINDA TEKRARLAYAN BİR OLGU ÖZET

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği

Parsiyel orta konka rezeksiyonunun koku fonksiyonlarına etkisinin değerlendirilmesi

İntraoperatif Rekürren Laringeal Sinir Monitorizasyonunda Tekrar Kullanım Güvenlimidir? Doç. Dr. Barış Saylam Ankara Numune EAH Meme Endokrin Cerrahi


Neden MGB Tercih Ediyorum? DR. HALİL COŞKUN İSTANBUL

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

SCHWIND AMARIS ile SmartPulse Teknolojisi kullanılarak TransPRK tedavisinin çok-merkezli olarak Sonuçlarının Değerlendirilmesi

ENDOSKOPİK DAKRİYOSİSTORİNOSTOMİ SONUÇLARIMIZ

ÜRÜN BİLGİSİ. ETACİD, erişkinler, 12 yaş ve üzerindeki adolesanlarda mevsimsel alerjik rinitin profilaksisinde endikedir.


Safra Yolları Kanserlerinde SistemikTedaviler. Dr.M.Oktay TARHAN İzmir K.Ç.Ü. Atatürk E.A.H. Tıbbi Onkoloji Kliniği

tek tek incelenir. Sunum sırasında görevli asistan doktorlar hastaların klinik ve

ENDOSKOPİK SEPTOPLASTİ

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Tiroid Papiller Kanserde Güncel Kanıtlar ve Gerçekler. Kılavuzlara göre Ameliyat Stratejisi Değişti mi?

PROSTAT BÜYÜMESİ VE KANSERİ

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

AF ve kalp yetmezliğinde ablasyon mu, konvansiyonel tedavi mi? Prof. Dr. Fethi KILIÇASLAN Medipol Üniversitesi

Tamamlayıcı Tiroidektomi ve Total Tiroidektomi Komplikasyonlarının Karşılaştırılması. Doç. Dr. Mehmet Ali GÜLÇELİK

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

ŞAŞILIK CERRAHİSİ SONUÇLARI VE FÜZYONA ETKİSİ*

AYAK TIRNAK BATMASININ SEGMENTER MATRÝKS

KRONİK SİNÜZİTLİ HASTALARDA RADYOLOJİK ve CERRAHİ BULGULARIN KARŞILAŞTIRILMASI

Şaşılık cerrahisi onam formu

GİRİŞ-AMAÇ YÖNTEM-GEREÇLER

Kendiniz için, bir güzellik yapın

Prof.Dr. İlkkan DÜNDER

Fibrilasyonun Cerrahi Tedavisi

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

KOLOREKTAL KARSİNOMLU HASTALARDA PRİMER İLE METASTAZ ARASINDA KRAS DİSKORDANSI

FONKSİYONEL ENDOSKOPİK SİNÜS CERRAHİSİ UYGULANAN HASTALARDA KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR

İntraoperatif Sinir Monitorizasyonunun Bir Cerrahi Kliniğe Katkısı

İnfektif Endokardit 2015 Rehberi nde neler değişti?

KULAK BURUN BOĞAZ ANABİLİM DALI TIPTA UZMANLIK EĞİTİM PROGRAMLARI. KBB-007 KBB Ab.D. Burun ve Paranazal Sinüs Hastalıkları Teorik Dersleri

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

Paratiroid Kanserinde Yönetim İzmir den Üç Merkezli Deneyim

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

WiNGATE ANAEROBiK PERFORMANS PROFiLi VE CiNSiYET FARKLıLıKLARı

Diyaliz hastalarında morbidite ve mortalite oranı genel populasyondan kat daha yüksektir.*

Cerrahi ne zaman gerekli. Mini-slingler Periuretral enjeksiyonlar. Mini-slingler. Mid-slingler. MiniArc MUS yerleştirme. MiniArc MUS yerleştirme

Perkütan Lazer Disk Sistemi

Larenks kanserinin preoperatif, intraoperatif ve postoperatif evrelemelerinin karşılaştırılması

DEKTOMİ (MIRP) & EKSPLORASYONU (MITBE) ILAŞTIRILMASI

RADIOFREQUENCY TISSUE REDUCTION OF THE INFERIOR TURBINATES

INTRACEL - Altın İğne RF İyi Haftalar

AKUT RİNOSİNÜZİT. Rinosinüzit gelişimine zemin hazırlayan faktörler; 1. İnflamatuvar nedenler

Transkript:

Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Tekrarlanan Radyofrekans Cerrahisinin Nazal Mukosilier Aktivite Üzerine tkisi K-Forum www.k-forum.net KLİNİK ÇALIŞMA TKRARLANAN RADYOFRKANS CRRAHİSİNİN NAZAL MUKOSİLİR AKTİVİT ÜZRİN TKİSİ Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, K Anabilim Dalı, rzurum, Türkiye ÖZT Amaç: Radyofrekans termal ablasyon (RFTA) cerrahisinin nazal mukosilier aktivite üzerine etkilerini değerlendirmek. Gereç ve Yöntemler: Medikal tedaviye dirençli bilateral alt konka hipertrofisi olan 110 erişkin hasta çalışmaya dahil edildi. Çalışmaya dahil edilen tüm hastalara RFTA cerrahisi uygulamadan 1 gün önce ve tedaviden 2 ay sonra sakarin testi yapıldı. Cerrahi sonrası obstrüksiyon semptomlarında yeterli düzelme saptanamayan 23 hastaya birinci seanstan 2 ay sonra ikinci bir RFTA cerrahisi uygulandı ve uygulamadan 2 ay sonrada sakarin testi yapıldı. ulgular: Çalışmaya dahil edilen 110 hastanın 63 'ü (% 57.2) kadın, 48' i (% 43.6) erkek olup ikinci kez radyofrekans cerrahisi uygulanan 23 hastanın 15'i (%65.2) kadın 8' i (%34.7) erkekti. Sakarin klirens süresi tedavi öncesinde ortalama 13.5 dk., ilk uygulamadan sonra ortalama 12.2 dk. ve ikinci uygulamadan sonra 12.9 dk olarak tespit edildi. Sonuçlar istatistiksel olarak karşılaştırıldığında RFTA öncesi, ilk uygulama ve ikinci uygulama sonrasında sakarin klirens süreleri arasında anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05). Sonuç: RFTA cerrahisi %80-100 oranında obstrüktif semptomlarda düzelme sağlayan bir teknik olmakla birlikte dirençli olgularda tekrarlayan uygulamalara ihtiyaç duyulabilmektedir. Çalışmamızın sonuçlarına göre RFTA cerrahisi literatür bulgularına uygun olarak tek uygulama sonrası mukosilier fonksiyonları korumuştur. Ayrıca çalışmamız literatürde daha önce değinilmemiş olan tekrarlayan RFTA uygulamalarının nazal mukosilier fonksiyonları bozmadığını, bu sonuçla tekrarlı uygulamalarda da güvenilir bir yöntem olduğunu gösterdi. Anahtar Sözcükler: Konka, hipertrofi, radyofrekans, mukosilier klirens TH FFCTS OF RPATD RADIOFRQUNCY SURGRY ON TH NASAL MUCOCILIARY ACTIVITY SUMMARY Objective: To evaluate the effects of radiofrequency thermal ablation (RFTA) surgery on the nasal mucociliary activity. Method and Material: The study included 100 adult patients with bilateral lower concha hypertrophy resistant to medical treatment. Al the patients were applied a saccharin test one day before the RFTA surgery and two months postoperatively. In 23 patients, who did not show the desired improvement in the obstruction symptoms, underwent a second RFTA intervention two months after the initial surgery. These patients were applied saccharin test in the postoperative 2nd month. Results: Of 110 patients, 63 (% 57.2) were female and 48 (% 43.6) were male. Of the 23 patients who underwent a second RFTA surgery, 15 (%65.2) were female and 8 (%34.7) were male. The mean preoperative saccharin clearance time was 13.5 min; after the first surgery, it was 12.2 min, and after the second surgery, it was 12.9 min. Statistical comparisons revealed no statistically significant differences between the saccharin clearance times preoperatively, after the first RFTA and after the second RFTA (p>0.05). Conclusion: Although RFTA surgery yields 80-1005 improvement in obstructive symptoms, repeated RFTA interventions may be required in resistant cases. According to the results of our study, RFTA surgery preserved the mucociliary functions after only one application, as reported in the literature. Furthermore, the results indicated that repeated RFTA interventions do not impair the nasal mucociliary functions and thus can be used as a reliable technique for repeated interventions, a finding that has never been reported before. Keywords: Turbinates, hypertrophy, radiofrequency, mucociliary clearance GİRİŞ Alt konka hipertrofisi sonucu gelişen nasal tıkanıklık kulak burun boğaz hekimlerinin sıklıkla karşılaştığı klinik bir antitedir. Çoğunlukla vazomotor rinit ve alerjik rinit zemininde gelişen alt konka hipertrofilerinin tedavisinde öncelikle medikal tedaviler denenmektedir. Medikal tedavinin başarısız olduğu durumlarda kullanılmak üzere turbinektomi, submukozal rezeksiyon, termal veya kimyasal koagülasyon, vidian nörektomi, outfraktür tekniği, lazer vaporizasyon gibi pek çok cerrahi yöntem tanımlanmıştır. İletişim kurulacak yazar: Dr. Özgür Yörük, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi, K Anabilim Dalı, rzurum, Türkiye, - mail: dryoruk_40@hotmail.com Gönderilme tarihi: 02 Şubat 2009, revizyonun gönderildiği tarih: 15 Mart 2009, yayın için kabul edilme tarihi: 28 ylül 2009 Ancak uygulanan yöntemlerin çoğu hem yeterli etkinlik göstermemeleri ve hem de ciddi yan etkileri nedeniyle artık kullanılmamaktadır. Alt konka hipertrofilerinin tedavisi için RFTA (Radyofrekans Termal Ablasyon) cerrahisi hem tedavi etkinliğinin yüksek oluşu ve hem de yan etki insidansının düşük oluşu nedeniyle son yıllarda sıkça tercih edilen bir tedavi yöntemidir ve hava yolu obstrüksüyonlarının tedavisi için 1998 de FDA (US Food and Drug Administration) tarafından onaylanmıştır. 1 Nazal mukosilier aktivite nazal mukozal fonksiyonların iyi bir göstergesi olup vücut için önemli savunma mekanizmalarından birisidir. Nazal mukosilier klirensi değerlendirmek için bir çok 79

Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Tekrarlanan Radyofrekans Cerrahisinin Nazal Mukosilier Aktivite Üzerine tkisi K-Forum www.k-forum.net yöntem tanımlanmasına rağmen bu yöntemlerden sakarin testi ucuz, kolay ve güvenilir bir yöntem olması nedeniyle sıklıkla tercih edilmektedir. Normal sakarin klirens süresi 7-15 dakikadır. Sakarin klirens süresinin 20 dakikadan fazla olduğu değerler mukosilier klirens patolojisini gösterir. 2 u çalışmada, daha önceki çalışmalarda tek seans olarak uygulanan ve sonuçları bildirilen radyofrekans ile doku ablasyonunun tedavide yetersiz kalarak ikinci kez uygulama yapılan hastalarda nazal mukosilier fonksiyon üzerine olan etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır. HASTALAR V YÖNTM u çalışmaya 15.7.2006 15.8.2008 tarihleri arasında polikliniğimize başvuran, medikal tedaviye dirençli bilateral alt konka hipertrofisi olan 110 erişkin hasta dahil edildi. Daha önce geçirilmiş nazal cerrahi anamnezi olanlar, operasyonu engelleyebilecek sistemik hastalığı olanlar çalışmaya dahil edilmedi. Tüm hastaların detaylı kulak burun boğaz muayeneleri ve nazal endoskopik incelemeleri yapılarak nazal tıkanıklığa neden olabilecek sinüzit, septum deviasyonu, nazal polipozis, konka bülloza gibi nazal patolojisi olan hastalar çalışma dışı bırakıldılar. Çalışmaya dahil edilen tüm hastalara mukosilier aktiviteyi değerlendirmek için RFTA cerrahisi uygulamadan 1 gün önce ve tedaviden 2 ay sonra sakarin testi yapıldı. Cerrahi sonrası obstrüksiyon semptomlarında yeterli düzelme saptanamayan 23 hastaya birinci seanstan 2 ay sonra ikinci bir RFTA cerrahisi uygulandı ve uygulamadan 2 ay sonra da sakarin testi yapıldı. Hastaların sakkarin testinden bir saat öncesinde burunlarını sümkürerek temizlemeleri ve bir şey yiyip içmemeleri söylendi. Hastalar test sırasında da burunlarını çekmeden ve silmeden beklemeleri gerektiği ve hapşırmamaları konusunda uyarıldılar. Sakarin testinde ¼ sakarin tablet aligatör forseps yardımıyla alt konkanın anterior ucuna yerleştirildikten sonra hastaların şeker tadı aldıklarında haber vermeleri istendi. Kronometre ile bu süre belirlenerek kaydedildi. Alt konka radyocerrahi uygulamasından önce tüm hastalara yapılacak işlem anlatılarak, muhtemel komplikasyonlar hakkında bilgi verildi ve onam formları alındı. Radyofrekans termal ablasyon tedavisi submukozal elektrotlu llman Surgitron Frequency 4.0 MHz ile lokal anestezi altında yapıldı. Lokal anestezi olarak, %2 pantokain topikal anestezi ve lidokain HCL 20 mg/ml (Jetocaine Simple ) ile 3 ayrı noktadan alt konkaya infiltrasyon anestezisi uygulandı. RFTA uygulaması konkanın anterior, medial ve posterioruna olmak üzere üç ayrı noktadan yapıldı. RF enerjisi 15 Watt, 15 saniye süre ile verildi. 4 Operasyon sonrası hiçbir hastaya tampon konulması gerekmedi ve antibiyotik verilmedi. Ağrısı olan hastalara operasyon sonrası ilk gün parasetamol verildi. Hastalar postoperatif 2. ayda kontrole çağrılarak sakarin testleri yapıldı ve obstrüksüyon semptomlarındaki düzelmeler değerlendirildi. Subjektif semptomlarda yeterli düzelme sağlanamadığı tespit edilen 23 hastadan ikinci bir RFTA cerrahisi için onay alındı. u hastalara aynı prosedürler ile ikinci kez RFTA uygulandı ve bu hastalar operasyondan 2 ay sonra kontrole çağrıldı. Kontrole gelen 23 hastaya mukosilier aktiviteye tekrarlayan RF uygulamalarının etkisini değerlendirmek amacı ile sakarin testleri yapılarak kaydedildi. İstatistiksel analizler SPSS 16.0 (SPSSFW, SPSS Inc. Chicago, IL, USA) programı kullanılarak yapılmıştır. Tamamlayıcı istatistikler için ortalama ± S (standart hata) gösterimi kullanılmıştır. Farklı uygulamalardan elde edilen değerlerin karşılaştırması için eşleştirilmiş örneklem t-testi (paired samples t- test) yöntemi kullanılmıştır. Yanılma düzeyi olarak p=0.05 seçilmiştir. u çalışma Helsinki deklarasyonunda belirtilen kriterler çerçevesinde yapılmıştır. ULGULAR Çalışmaya dahil edilen 110 hastanın 63 'ü (%57.2) kadın, 48' i (%43.6) erkek olup ikinci kez radyofrekans cerrahisi uygulanan 23 hastanın 15'i (%65.2) kadın 8' i (%34.7) erkekti. Tüm hasta grubunun yaşları 18 ile 60 (41.8 ± 13.4) arasında değişmekteydi. Hastaların hiç birinde erken postoperatif dönemde müdahale gerektirecek kanama veya başka bir komplikasyon izlenmedi. Sakarin klirens süresi tedavi öncesinde ortalama 13.5 dk, ilk uygulamadan sonra ortalama 12.2 dk. ve ikinci uygulamadan sonra 12.9 dk olarak tespit edildi (Tablo 1). Sonuçlar istatistiksel olarak karşılaştırıldığında RFTA öncesi, ilk uygulama ve ikinci uygulama sonrasında sakarin klirens süreleri arasında anlamlı bir fark saptanmadı (p>0.05) (Şekil 1). 80

Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Tekrarlanan Radyofrekans Cerrahisinin Nazal Mukosilier Aktivite Üzerine tkisi K-Forum www.k-forum.net Tablo 1. İki seans RFTA uygulaması gereken hastaların sakarin klirens süreleri. : ayan, : rkek Sakarin klirens süreleri (dk.) Pre-operatif 1. seanas 2. seanas sonrası Cinsiyet sonrası 13 12 12 15 14 13 12 12 15 11 12 14 14 13 14 14 13 11 13 14 14 13 13 15 12 15 11 14 12 11 16 14 13 13 12 13 14 14 12 16 12 16 12 12 11 14 13 14 14 13 12 14 14 11 16 16 14 13 13 13 12 11 15 15 12 14 10 12 13 Şekil 1: Tedavi öncesi, 1.seans sonrası ve 2. seans sonrası ortalama mukosiliyer klirens zamanları (kutucuklar) ve standart sapmalar (kutu üzerindeki çizgiler). 81

Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Tekrarlanan Radyofrekans Cerrahisinin Nazal Mukosilier Aktivite Üzerine tkisi K-Forum www.k-forum.net TARTIŞMA u çalışmada alt konka hipertrofisi nedeniyle RFTA cerrahisi uygulanan hastalarda ikinci seans uygulama sonrasında da mukosilier fonksiyonların korunduğunu bulduk. RF uygulamasında histolojik olarak elektrodun giriş deliği 24-48 saatte iyileşirken submukozal iyileşme 3-8 hafta sürer. İki aylık süre sonunda mukozal ve submukozal iyileşmenin tamamlanmış olması mukosiliyer fonksiyonların da fizyolojik olarak normale dönmesi için yeterli bir süre olarak açıklanabilir. İlk uygulama sonrası 110 hasta üzerinde sakarin testi ile yaptığımız değerlendirmede elde ettiğimiz sonuçlar literatür bilgilerini desteklemektedir ve vaka sayısının çokluğu ile literatüre katkı sağlamaktadır. Çalışmamız ilave olarak 23 hasta üzerinde uygulanan ikinci RFTA cerrahisi sonrası mukosilier fonksiyonların değerlendirmesinde elde edilen sonuçla RFTA' nın tekrarlayan uygulamalarda da minimal invaziv ve güvenilir bir yöntem olduğunu göstermiştir. Alt konka hipertrofileri için kullanılan yöntemlerden türbinektomide enfeksiyon, kanama, adezyon, perforasyon, kabuklanma %75'in üzerinde rapor edilmiştir. 3 Mikrodebrider ile submukoal rezeksiyon için kanama, sineşi, mukozal sekresyon %62.1, 4 lazer uygulamalarında ise kabuklanma %74, elektrokoter için kabukanma ve sineşi %63.2 olarak bildirilmiştir. 3 Yaygın olarak kullanılmakta olan ve en yüksek subjektif tedavi oranı ile en düşük komplikasyon oranına sahip olduğu kabul edilen submukozal konka redüksüyonu için komplikasyon oranı %14 gibi yüksek orandadır ve en yaygın problem kanamadır. 4 Radyofrekans cerrahisinin avantajları birçok çalışma ile vurgulanmıştır. u avantajlar; kolay uygulanabilir, düşük maliyet, azalmış termal doku hasarı (lazer ve koter uygulamalarında ısı 800 ºC ye kadar çıkarken radyofrekans cerrahisinde ısı 60-90 ºC dir), operatif kabuklanma ve postoperatif bakımda azalma olarak sayılabilir. 5 Alt konka hipertrofisinin tedavisi amacıyla radyofrekans doku ablasyonu uygulanan hastalarda semptomlardaki düzelme süreleri çeşitli çalışmalarla tespit edilmiştir. Klinik olarak post-operatif 18-21 gün sonra semptomlarda belirgin düzelme olduğu saptanmıştır. Obstrüktif semptomlarda 8 hafta ile 2 yıl arasında anlamlı bir farklılık olmadığı gösterilmiştir. 5 RFTA ile alt konka hipertrofilerinin tedavisi üzerine yapılan çalışmalarda, vakaların %81-100'ünde nazal obstrüksüyonun şiddetinde ve sıklığında iyileşme rapor edilmiştir. 6,7 Li ve ark. medikal tedaviden fayda görmemiş 22 hastaya lokal anestezi altında tek bir seans RFTA uygulaması sonrası postoperatif 8. haftada obstrüksyon sıklığında %56.5 azalma, şiddetinde %58.5 azalma rapor etmişlerdir. 6 Ayrıca hiçbir komplikasyonla karşılaşmadıklarını bildirmişlerdir. Utley ve ark. benzer bir çalışmada, çalışmaya dahil edilen tüm bireylerde cerrahi sonrası subjektif semptomların birinci haftada düzelmeye başladığını ve sekizinci haftaya kadar iyileşmenin devam ettiğini bildirmişlerdir. 7 Rhee ve ark. yaptıkları bir çalışmada cerrahi sonrası %81.3 hastada nazal obstrüksiyon semptomlarında iyileşme rapor edilmişlerdir. Hastaların %50'sinde nazal tampon gerektirmeyen hafif kanama ve hastaların %37.5' inde uygulama esnasında rahatsızlık hissi haricinde yan etki tespit edilmemiştir. 8 Seeger ve ark.'nın 38 olguluk çalışmalarında, 20 aylık takip sonrası subjektif burun tıkanıklığında, %68 çok iyi düzelme, %29 kısmi düzelme, %3 hiç düzelmeme oranı bildirilmiştir. 9 RFTA cerrahisi için yapılan çeşitli çalışmalarda komplikasyon kategorisi ise %0 olarak rapor edilmiştir. 6,7,10 Literatürde RFTA uygulamalarının tedavi öncesi semptomlar üzerindeki etkileri ile ilgili yeterince çalışma olması nedeniyle bu çalışma sadece mukosiliyer klirens süreleri üzerine sınırlandırılmıştır. Radyofrekansla uygulanan enerji yüzeyel dokulara zarar vermeksizin derin mukozada termal bir lezyona ve bunun sonucunda yara kontraksiyonu ve fibrozise sebep olur. 10 Coste ve ark.'nın 13 hastaya tek seans olarak radyofrekans uygulayarak yapmış olduğu çalışmada cerrahisi sonrası 1.haftada bile nazal silier hücrelerin mevcut olduğu ve silier fonksiyonların korunduğunu göstermişlerdir. 11 ir başka çalışmada tek seans RF uygulama sonrası mukosilier transport zamanında belirgin bir farklılık olmadığı gösterilmiştir. 8 Cavaliere ve ark. RFTA cerrahisi sonrası nazal mukozal fonksiyonların da korunduğunu ve histolojik bulguların bunu desteklediğini rapor ettiler. 12 aşka bir çalışma ile RFTA uygulamasının bir yıl sonra bile nazal epitelin silialı ve goblet hücreleriyle intakt olduğu elektron mikroskobik incelemelerle gösterilmiştir. 13 Literatürde RFTA cerrahisinin tek uygulama sonrası nazal mukosilier fonksiyonlara etkilerini sakarin testi ile değerlendiren birçok çalışma mevcuttur. ack ve ark yaptıkları çalışmada sakarin geçiş zamanının RFTA cerrahisi öncesi ve sonrası dönemde değişmediğini rapor etmişlerdir. 14 ir başka çalışmada Rhee ve ark. RFTA sonrası sakarin geçiş 82

Dr. Özgür YÖRÜK, Dr. Yavuz SÜTYAZ, Dr. Arzu ÖNDR TATAR, Dr. nver ALTAŞ, Dr. Harun ÜÇÜNCÜ, Dr. ülent AKTAN, Dr. Sezgin KURT Tekrarlanan Radyofrekans Cerrahisinin Nazal Mukosilier Aktivite Üzerine tkisi K-Forum www.k-forum.net süresi ve silier vuru sıklığında anlamlı bir değişiklik olmadığını bildirdiler. 8 Coste ve ark. 13 hasta üzerine yaptıkları çalışmada sakarin testinin ameliyat öncesi 22.5±11 dakika, ameliyat sonrası yedinci gün 18±9.3 dakika, 60. gün 14.6±4.4 dakika olduğunu ve siliyer fonksiyonların korunduğunu gösterdiler. 11 Sapçı ve ark. ise yine tek seans olarak RFTA uyguladıkları hastalarda mukosiliyer klirens süresini radioizotopik teknik kullanarak değerlendirmişler, bu sürenin RFTA sonrası 10.33 dk olarak bulduklarını ve RFTA cerrahisinin mukosiliyer aktiviteyi etkilemediğini rapor etmişlerdir. 15 Klinik semptomlarda yeterli iyileşme olmayan hastalarda 2. hatta 3. seans RFTA cerrahisi uygulanıldığı da bilinmektedir. 8 u çalışma, birden fazla uygulama gerektiren hastalarda da mukosiliyer klirensin açısından RFTA cerrahisinin güvenilir bir yöntem olarak göz önünde bulundurulması gerektiğini göstermiştir. KAYNAKLAR 1. Carey JN, Greg AK. Radiofrequency treatment of turbinate hypertrophy: A randomized, blinded, placebocontrolled clinical trial. Otolaryngol Head Neck Surg 2004; 130: 291-299. 2. Asai K, Haruna S, Otori N, Yanagi K, Fukami M, Moriyama H. Saccharin test of maxillary sinus mucociliary function after endoscopic sinus surgery. Laryngoscope 2000; 110: 117-122. 3. Passali D, Passali FM, Damiani V, Passàli GC, ellussi L. Treatment of inferior turbinate hypertrophy: a randomized clinical trial. Ann Otol Rhinol Laryngol 2003; 112: 683-688. 4. Friedman M, Tanyeri H, Lim J, Landsberg R, Caldarelli D. A safe, alternative technique for inferior turbinate reduction. Laryngoscope 1999;109:1834-1837. 5. Porter MW, Hales NW, Nease CJ, Krempl GA. Longterm results of inferior turbinate hypertrophy with radiofrequency treatment: a new standard of care? Laryngoscope. 2006; 116; 554 557. 6. Li KK, Powell N, Riley RW, Troell RJ, Guilleminault C. Radiofrequency volumetric tissue reduction for treatment of turbinate hypertrophy: a pilot study. Otolaryngol Head Neck Surg 1998; 119: 569 573. 7. Utley DS, Goode RL, Hakim I. Radiofrequency energy tissue ablation for the treatment of nasal obstruction secondary to turbinate hypertrophy. Laryngoscope 1999; 109: 683 686. 8. Rhee CS, Kim DY, Won T, Lee HJ, Park SW, Kwon TY, Lee CH, Min YG. Changes of nasal function after temperature-controlled radiofrequency tissue volume reduction for the turbinate. Laryngoscope 2001; 111: 153 158. 9. Seeger J, Zenev, Gundlach P, Stein T, Müller G. ipolar radiofrequency-induced thermotherapy of turbinate hypertrophy: pilot study and 20 months follow-up. Laryngoscope 2003; 113: 130-135. 10. Nease CJ, Krempl GA. Radiofrequency treatment of turbinate hypertrophy: A randomized, blinded, placebocontrolled clinical trial. Otolaryngol Head Neck Surg. 2004; 130; 291-299. 11. Coste A, Yona L, lumen M, Louis, Zerah F, Rugina M, Peynègre R, Harf A, scudier. Radiofrequency is a safe and effective treatment of turbinate hypertrophy. Laryngoscope 2001; 111: 894 899. 12. Cavaliere M, Mottala G, Iemma M. Comparison of the effectiveness and safety of radiofrequency turbinoplasty and traditional surgical technique in treatment of inferior turbinate hypertrophy. Otolaryngol Head Neck Surg. 2005; 133; 972 978. 13. lwany S, Gaimaee R, Fattah HA. Radiofrequency bipolar submucosal diathermy of the inferior turbinates. Am J Rhinol 1999; 13: 145 149. 14. ack LJ, Hytonen ML, Malmberg HO, Ylikoski JS. Submucosal bipolar radiofrequency thermal ablation of inferior turbinates: a long-term follow-up with subjective and objective assessment. Laryngoscope 2002; 112: 1806-1812. 15. Sapçi T, Sahin, Karavus A, Akbulut UG. Comparison of the effects of radiofrequency tissue ablation and partial turbinectomy applications on nasal mucociliary functions. Larygoscope 2003;113: 514-519. 83