İKİ SATIR HECELEME ÇALIŞMASI Her ağır ceza veya bölge idare mahkemesine bağlı yerlerin Cumhuriyet başsavcılığı veya idari yargı mahkemesi başkanlığı tarafından, o yerde bulunan bankalara yatırılan her türlü emanet paraların miktarları ile bulundukları bankaları gösteren cetvellerin her yıl 30 Haziran ve 31 Aralık tarihlerindeki miktarlar esas alınarak takip eden yılın ocak ve temmuz aylarının beşinci gününe kadar düzenlenip bağlı olduğu ağır ceza Cumhuriyet başsavcılığına veya bölge idare mahkemesi başkanlığına gönderilmesi, merkez ve mülhakattan gelecek bu cetvellere göre düzenlenecek icmal cetvellerinin de ağır ceza Cumhuriyet başsavcılığı veya bölge idare mahkemesi başkanlığınca bu ayların onbeşinci gününde bakanlığımız Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünde bulunacak şekilde gönderilmesi ya da faks çekilmesi, döviz ve altın hesabının bulunması halinde cinsi de belirtilmek suretiyle ayrı bir cetvelde gösterilmesi, Ağır ceza Cumhuriyet başsavcıları ile bölge idare mahkemesi başkanlarınca, yukarıdaki hususların yanlışsız, eksiksiz
ve zamanında yerine getirilmesi bakımından ilgili mahkeme veya dairelerin hesap ve işlemlerine yönelik yerinde yapılacak bir denetim söz konusu olmaksızın, yazışma ve görüşmelerle durumun yakından gözetilmesi, Mahkeme emanet paraları ve icra iflas dairelerince tahsil olunan paraların, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Kanununda belirtilen resmi kuruluşlara ait mevduat kapsamı dışında bulunduğu mütalaa edildiğinden söz konusu paraların yukarıda belirtilen hükümler çerçevesinde sözü edilen banka şubelerine yatırılması konularında gereken dikkat ve özenin gösterilmesini rica ederim. Davalı vekili, davacının işten ayrılırken tüm haklarını aldığını ibraname ile kabul ettiğini, davacının iş akdinin haksız olarak feshedilmediğini, davacının sağlık nedenlerini gerekçe göstererek verdiği yazılı istifa beyanı ile iş akdinin sona erdiğini, bu nedenle ihbar tazminatı istemesinin mümkün olmadığını, davacıya ayrılırken üç maaş kadar ikramiye ödemesi yapıldığını, lehine alacak tespit edilmesi halinde mahsup ve takas talebinde bulunduklarını, davacının taleplerinin beş yıllık zamanaşımına uğradığını, davacının fazla mesai yaptığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, bütün çalışma süresi boyunca günlük onbeş saat çalıştığı iddiasının hayatın olağan akışına uygun olmadığını, ayrıca fazla mesai ücreti alacağı iddiasında olduğu gibi çalıştığı süre boyunca tüm resmi ve dini bayramlarda,
ulusal tatillerde çalıştığını iddia ettiğini, bu durumun hayatın olağan akışına ve akla yatkın olmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemenin, davacının istifa ederek iş akdini sona erdirmiş olması nedeni ile ihbar tazminatı isteminin reddine, iş akdinin feshinden sonra verilen ibraname nedeni ile diğer alacak istemlerinin reddine dair verdiği karar, özel dairece yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş, yerel mahkemece, davalının cevap dilekçesinde fazla çalışma yaptığı iddiasının her zaman fazla mesai yapılması olgusunun mümkün olmadığı, yaz ve kış aylarında farklı çalışma yapıldığı, tüm resmi ve dini bayramlarda çalıştığını iddia etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu savunmasının ibraname ile çelişmediği, kastettiği hususun zaman zaman fazla mesai yapıldığı ve genel tatil günlerinde çalışıldığını belirtmek istediği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir. Uyuşmazlık, davalının cevap dilekçesindeki beyanlarının dava konusu alacaklar yönünden ibraname içeriği ile çelişki oluşturup oluşturmadığı noktasında toplanmaktadır. İbranamede, yevmiyeler, hafta tatili, genel tatil yevmiyeleri, prim ve fazla mesai ücretinin ödendiği herhangi bir alacağı kalmadığı ifade edilmektedir. Davalı işverenin savunmasında fazla çalışma ve resmi ve dini bayramlarda, ulusal tatillerde çalışmasının bulunmadığını bildirmesi, buna karşılık düzenlenen ibranamede ise fazla çalışma, resmi ve dini bayramlarda, ulusal tatil ücretlerinin ödendiğinin belirtilmesi nedeniyle ibraname ile savunma arasında bir çelişki meydana gelmiştir.
Ceza ve infaz kurumuna Açık Öğretim Fakültesi öğrencisi olan yeni bir yetişkin ve genç hükümlü ve tutuklu geldiğinde, hangi ceza infaz kurumundan geldiği de bildirilip, Yetişkin ve Genç Açık Öğretim Fakültesi Tutuklu veya Hükümlü Sınav Başvuru Formu düzenlenerek Genel Müdürlüğe gönderilecektir. Sınav merkezi olan kurumun müdürü, Açık Öğretim Fakültesi ile ilgili her hususta il sınav yöneticisi ile iş birliği yapacaktır. Hükümlü ve tutuklu öğrenciler, yol ve diğer şartlar göz önünde bulundurularak kapalı kurumlardan dış güvenlik görevlisi muhafazasında, açık kurumlardan sivil giyimli iç güvenlik görevlisi nezaretinde sınavdan en az iki saat önce sınava katılacakları ceza infaz kurumunda bulunacak şekilde sevk edilecek, sınavdan sonra bekletilmeden kurumlarına iade edilecektir. Açık ceza infaz kurumundan gelen hükümlüler sınav saatine kadar mümkün olduğunca diğer hükümlü ve tutuklulardan ayrı yerlerde barındırılacaktır. Kayıt ve sınav harçlarını, yol masraflarını ödeyemeyecek durumdaki hükümlü ve tutukluların bu tür masraflarının karşılanması için, il veya ilçe sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfından, gönüllü kurum ve kuruluşlardan yardım istenecektir. Gerekirse yol masrafları eğitim kurulu kararıyla emanet para faizi hesabından veya kurum olanaklarıyla arşılanacak, hükümlü ve tutuklu öğrenciler maddi nedenlerle mağdur edilmeyecektir. Sınavların yapıldığı ceza infaz kurumlarında, kurum idaresince gerek sınav yapmak için kuruma gelen sınav komisyonuna, gerekse sınava katılan öğrencilere, gerekli her türlü yardım ve kolaylık gösterilecek, sınavların huzur içinde yapılması sağlanacaktır. Sınavların belirli merkezlerde yapıldığı göz önüne
alınarak, kurumun fiziki şartları el verdiğince, bu sınavlar için gelen öğrencilerin kalabilecekleri ve sınavlara rahatça hazırlanabilecekleri bir koğuş veya oda ile sınavın yapılabileceği bir dershane düzenlenecektir.