Önsöz. Saygılarımla. Ahmet PELİT. Genel Yayın Yönetmeni. Yıl: 49 Sayı: 581 Ekim 2010 Sahibi Türk Standardları Enstitüsü Adına Tahir BÜYÜKHELVACIGİL



Benzer belgeler
STANDART VE STANDARDİZASYON

1990 dan beri gazbeton sektörümüzün dayanıșması ve gelișimi için iș bașındayız.

Uluslararası 15. MÜSİAD Fuarı ve 18. IBF Kongresi Lansmanı Yazın başlangıcını hissetmeye başladığımız Haziran ayının bu ilk

Ağustos ayı içerisinde üyelerimizin talep ettiği 45 üyeye Kapasite Raporu, 6 üyemize Ekspertiz Raporu ve 4 adette Fiili Tüketim Belgesi

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

AB NİN EKONOMİK YAPISIYLA İLGİLİ TEMEL BİLGİLER 1. Ülkelerin Yüz Ölçümü 2. Ülkelerin Nüfusu 3. Ülkelerin Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla 4.

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ÜNVER Mevlana Kalkınma Ajansı, Konya Yatırım Destek Ofisi Koordinatörü

TÜRKİYE NİN İHTİYAÇ DUYDUĞU FUAR 3.ELECTRONIST FUARI

2 Ekim 2013, Rönesans Otel

AB NİN EKONOMİK YAPISIYLA İLGİLİ TEMEL BİLGİLER 1. Ülkelerin Yüz Ölçümü 2. Ülkelerin Nüfusu 3. Ülkelerin Gayri Safi Yurtiçi Hâsıla 4.

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

GÜÇLÜ BİR STANDARDİZASYON ALT YAPISI, GÜÇLÜ BİR ÜLKE! Kalite ve standardizasyon, geçmişi bugüne ve yarına bağlayan en sağlam köprü olacaktır.

Cumhuriyet Halk Partisi

ARTEV ENTELEKTÜEL VARLIK YÖNETİMİ İSTANBUL SANAYİ ODASI SUNUMU 30 MART 2012

International Cartographic Association-ICA

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU

Türkiye, Afganistan ve Pakistan arasında Ekonomik İşbirliği için İSTANBUL FORUMU

KALKINMA BAKANLIĞI KALKINMA ARAŞTIRMALARI MERKEZİ

TSE den Aldığınız Helal Gıda Uygunluk Belgesi İle Tüketicilere Güvenle Ulaşın. TSE Helal Gıda Belgeli Ürünleri Güvenle Tüketin STANDARD ÇALIŞMALARI

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.

Ürün Güvenliği ve Uygunluk Değerlendirmesi

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Milletlerarası Ticaret Odası Değişen Küresel Ekonomi ve Türkiye Toplantısı 7 Mart 2014, İstanbul

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2013/2014 Şubat)

BÖLGESEL TİCARET TOPLANTISI İZMİR

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2012/2013 Ağustos)

Türkiye de Sivil Toplumu Geliştirme ve Sivil Toplum-Kamu Sektörü Diyaloğunu Güçlendirme Projesi

AVRUPA KONSEYİ İNSAN HAKLARININ KORUYUCUSU ÖZET

Erbil Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Dara Celil Hayat ile Türkiye-Kürdistan Ekonomik ilişkileri. 02 Temmuz 2014

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

İSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ERDAL BAHÇIVAN IN KONUŞMASI

01/05/ /05/2016 TARİHLERİ ARASINDAKİ EŞYA TAŞIMA GEÇİŞLERİ

9. Uluslararası İlişkiler

Değerli İhracatçılar, Değerli Basın Mensupları,

Ayakkabı Sektör Profili

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Nisan 2012

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK POLİTİKASI. Sürdürülebilirlik vizyonumuz

Türkiye Bilişim Sektörü:

3. Global SATELLITE SHOW HALİÇ KONGRE MERKEZİ STK, Kurum ve Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Avrupa Ve Türkiye Araç Pazarı Değerlendirmesi (2011/2012 Ekim)


Çok tatil yapan ülke imajı yanlış!

CAM SANAYİİ. Hazırlayan Birsen YILMAZ T.C. Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı İhracatı Geliştirme Etüd Merkezi

SN. YETKİLİ DİKKATİNE KONU: 2016 YILI YAPI-İNŞAAT VE ELEKTRİK FUARLARI SİRKÜ BİLGİLENDİRMESİ

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

YÜRÜRLÜKTE BULUNAN ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI. ( tarihi İtibariyle) Yayımlandığı Resmi Gazete

Pazar AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 21 Mayıs 2018

KARŞILIKLI TANIMA ANLAŞMALARI OCAK 2014 GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI AB VE DIŞİLİŞKİLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YÜCEL KARADİŞ/DAİRE BAŞKANI

ÇEVRE DENETİMİNDE KÜRESEL GÜNDEM VE EUROSAI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN DENETİMİ SEMİNERİ

PANEL SONUÇ BİLDİRGESİ

Page 1 of 6. Öncelikle, Edirne de yaşanan sel felaketi için çok üzgünüz. Tüm Edirne halkına, şahsım ve üniversitem adına geçmiş olsun demek istiyorum.

BRÜKSEL, NİSAN 2016 Burs Programı

TURKLAB Bülten Ocak-Şubat-Mart. Metot Validasyonu Eğitimi Şubat 2018

Avrupa Birliği Nedir?

T.C. GÜMRÜK VE TİCARET BAKANLIĞI Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü

Bu yıl 2.si düzenlenen Euromoney Türkiye Finans ve Yatırım Forumu nda Akbank adına sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 EKİM AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği. Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZİRAN AYINDA ÖNE ÇIKAN GELİŞMELER. AB Liderleri Jean-Claude Juncker in AB Komisyonu Başkanı Olması İçin Uzlaştı

ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ ENERJİ TÜKETİMİ

Sizleri şahsım ve TOBB adına saygıyla selamlıyorum. Biliyorsunuz başkasına gönderilen selam kişinin üzerine emanettir.

İKV DEĞERLENDİRME NOTU

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ÇALIŞMA EKONOMİSİ VE ENDÜSTRİ İLİŞKİLERİ BÖLÜMÜ

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

Avrupa Birliği ve Türkiye Yerel Yönetimler Analizi

Akdeniz Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Ofisi. Erasmus+ KA1 Personel Hareketliliği Bilgilendirme Toplantısı 13 Mart 2014

ENERJİ YÖNETİMİ STANDARDİZASYONU- ISO 50001

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI 2 7 Ekim 2012

İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI (İİT) GENEL SEKRETERİ SAYIN YOUSEF BIN AHMAD AL-OTHAIMEEN İN İİT. EKONOMİK ve TİCARİ İŞBİRLİĞİ DAİMİ KOMİTESİ (İSEDAK)

HAZİRAN AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ

MÜSİAD 2 EXPO BY QATAR DOHA Exhibition and Convention Center. Değerli Yönetim Kurulu Üyelerim, Sektör Kurulu Başkanlarım,

11 Eylül: AET Bakanlar Konseyi, Ankara ve Atina nın Ortaklık başvurularını kabul etti.

Aslında, benim perakende sektöründeki kariyerim bir anlamda 12 yaşında sahibi olduğumuz süpemarkette yaz tatillerinde çalışmamla başladı.

ZİYARETÇİ ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI

Hepinizi Şahsım, Yönetim Kurulum ve etkinliğe emeği geçenler adına selamlıyorum.

EKİM 2017 OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI NA HOŞGELDİNİZ

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası. Ocak Ayı Bülteni

Erasmus+ Programı Avrupa Birliğinin yılları arasında eğitim, gençlik ve spor alanlarında uyguladığı hibe destek programıdır.

Genel Müdürümüz Sayın İsmail GÜNEŞ, Dünya Meteoroloji Örgütü İcra Konseyi Üyeliğine Seçildi

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

Söz konusu dönemde benzinli otomobil sayısı ise yüzde 27,8'lik azalışla 4 milyon 62 bin adetten 2 milyon 929 bin adete geriledi.

15 Ekim 2014 Genel Merkez

ADANA SANAYİ ODASI MECLİS TOPLANTISI

AKADEMİK YILI YAZ DÖNEMİ ERASMUS+ STAJ HAREKETLİLİĞİ SEÇİM İLANI BAŞVURU TARİHLERİ: MART 2017

Türk Standardları Ensitüsü Endüstriyel Adaptasyon Programı. Üniversite Tanıtım Etkinlikleri Ekim-Aralık 2014 Mustafa AĞUŞ-Ahmet KURTER

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 22 Aralık 2015

Bu toplantı, İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası nın kuruluşunun 50 inci yılına denk gelmesi vesilesiyle bizler için ayrı bir öneme sahip.

Pazar AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ. 27 Şubat 2018

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

2012/4 SAYILI DÖVİZ KAZANDIRICI HİZMET TİCARETİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA TEBLİĞ

ASOMECLİS. Ankara Sanayi Odası Meclis Toplantısı

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

Türk Akreditasyon Kurumu -TÜRKAK

1 OCAK ARALIK 2011 DÖNEMİ FAALİYET RAPORU

Türkiye-Sırbistan-Bosna Hersek Üçlü İş Forumu Konuşması. 26 Ekim 2016, Grand Wyndham Hotel, İstanbul. Ömer Cihad Vardan

6. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu İzmir de Başladı

AVRUPA TİCARİ ARAÇ SEKTÖR ANALİZİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI CANSEN BAŞARAN-SYMES IN " 12. TEKNOLOJİ ÖDÜLLERİ ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Transkript:

Önsöz Yıl: 49 Sayı: 581 Ekim 2010 Sahibi Türk Standardları Enstitüsü Adına Tahir BÜYÜKHELVACIGİL Genel Yayın Yönetmeni Ahmet PELİT Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nesrin SEVİMLİ Yayına Hazırlayanlar Funda ÖZEN O. Murat PERÇİN A. Sabit YÖNEY Türkay BİRBEN Aslıhan KÖKER Canan DOĞAN Ebru CEM Yönetim Yeri TSE Pazarlama ve Tanıtım Dairesi Başkanlığı Necatibey Cad. No:112, 06100 Bakanlıklar / ANKARA Tel: 0.312. 416 63 12 416 63 25 Faks : 0.312. 416 65 84 e-mail: standarddergi@tse.org.tr Reklam ve Abone Ayşe Nedret GÜNEŞ tel: 0.312. 416 63 17 e-mail: pazarlama@tse.org.tr 2010 Yılı Abone Şartları Aylık : 7 TL (KDV dahil) Yıllık : 70 TL (KDV dahil) (Bir yıllık aboneliklerde öğretim görevlileri, öğrenciler ve Enstitümüzden belgeli firma, kurum ve kuruluşlara % 50 indirim uygulanır.) 2010 Yılı Reklam Tarifesi Arka Kapak: 2000 TL + KDV Kapak İçleri: 1500 TL + KDV Son Sayfa: 1500 TL + KDV İç Tam Sayfa: 1300 TL + KDV Grafik Tasarım Serdar ARITÜRK Tasarım, Baskı, Dağıtım KORZA YAYINCILIK Basım San. ve Tic. Ltd. Şti. Büyük San. 1. Cadde 95/1 İskitler-Ankara Tel:0.312 342 22 08 Fax: 0.312 341 14 27 www.korzabasim.com.tr Yayın Türü: Yerel Süreli Basım Tarihi: 11.10.2010 Standard hakemli bir dergidir. Dergimize gönderilen makaleler ihtiyaç duyulduğunda uzmanlık alanına göre, konusunda uzmanlaşmış kişilere incelettirildikten sonra yayınlanır. Dergide yayınlanan yazılardaki görüşler yazarına ait olup Derginin ve yazarın adı alınarak iktibas edilebilir. Dergimize gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. 14 Ekim 1970 ten bu yana 40 yıldır tüm dünyada kutlanmakta olan Dünya Standardlar Günü, dönemin Türk Standardları Enstitüsü (TSE) ve Uluslar arası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) Başkanı Faruk Sünter in teklifi ile kabul edilmiş, standardizasyonun faydalarını ve önemini kamuoyuna aktarma fırsatını bulduğumuz özel bir gündür. Standard çalışmalarının tarihi oldukça eskiye dayanıyor. Özellikle bir sistem olarak uzunluk ve ağırlık ölçülerinin standardları, yüzyıllar boyunca zengin tarihi olan standardlardır. Sanayi geliştikçe, üretim arttıkça, imalatta otomasyona gidildikçe standardların çeşitliliği de artıyor. Standardların hükümet veya uygulayıcılar tarafından korunması konusu da standardlar kadar eskidir. MÖ 2400-2350 yıllarında Babil Kralı Dungi, ağırlık ölçüleri için standardları tespit etmiş, başkentte bir ölçüevi kurarak standardların esaslarını orada saklamak, yapılanları onlarla karşılaştırmak ve ondan sonra kullanma izni vermek gibi ileri bir adım atmıştır. MS 1040 yıllarında matbaanın bulunması, standardların gelişiminde önemli bir aşamadır. Askerlik alanında standardların önemi büyüktür. İlk çağlarda aynı yayla atılacak okların standard olmasına dikkat ediliyordu. Ateşli silahlar geliştikçe mermilerin ve silah çaplarının aynı olması, askerler arasında standard konusunun gelişmesinde önemli rol oynadı. 19. yüzyıl başlarında Avrupa da, insan eli değmeden üretim yapılır oldu. Makine çağı, standardlara duyulan ihtiyacı iyice ortaya çıkardı. Standard konusunda yeni bir çağ başladı. Türk Standardları Enstitüsü, 1963 yılında, aslı Topkapı Müzesinde bulunan ve Sultan II. Bayezid zamanında yürürlüğe konulan Kanunname-i İhtisab-ı Bursa adlı belgeyi yayımlayarak dünyada standard konusu ile uğraşanların ilgisine sundu. Bu belge ile Türk tarihinde standard çalışmalarının uzun bir sürece dayandığı belgelerle ortaya konmuş oldu. Kanunname-i İhtisab-ı Bursa yı incelediğimizde; tekstillerin atkısı ve çözgüsü, simle işlemelerde simdeki kıymetli maden oranı, dokumaların eni boyu, tam bugünkü standard anlayışına göre ölçülere bağlanmıştır. Şeker ambalajlanırken, kesme şeker ve toz şeker ayrı ambalajlanmış ve fiyat farkı uygulanması sistemleştirilmiştir. Ayakkabı ile ilgili kalite ve boyut belirtilerek seri halinde standard ölçüler belirlenmiştir. Konfeksiyon eşyası aynı titizlikle ele alınmıştır. Hele halkın beslenmesiyle ilgili yiyecek ve içecekte standarda dayanan narh sistemleri öyle ileri bir düzeyde ele alınmıştır ki, bugün gelişmiş toplum dediğimiz ülkelerde bile bu sistemler yeni yeni uygulanmaya başlamıştır. TSE olarak bugün beşyüz yılı aşkın bir geçmiş ile standard çalışmalarına devam ederken atalarımızın bütün dünyaya önder oldukları Standard Çalışmaları ile övünüyoruz. Geçmişten aldığımız bu destekle yarınımız için kendimizi daha güçlü hissediyoruz. Standardizasyon alanının dünyadaki en büyük kuruluşu ISO nun yürütme organı olan ISO Konseyi ne seçilmenin gururunu da yaşadığımız bugünlerde, bu vesile ile 14 Ekim Dünya Standardlar Gününüzü ve 1993 yılından itibaren TSE nin teklifi ile özel haftalar arasına giren Türkiye Standardlar Haftanızı kutluyorum. Saygılarımla. Ahmet PELİT Genel Yayın Yönetmeni

Ekonomik ve Teknik Dergi Yıl:49 Sayı: 581 Ekim 2010 ISSN: 1300-8366 56. Yıl Özel Standardlar sayesinde herkes her şeye erişebiliyor Dünya Standardlar Günü 14 Ekim 2010 4 5 Başbakan Recep Tayip ERDOĞAN'ın 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Kutlama Mesajı Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat ERGÜN'ün 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Kutlama Mesajı 16 24 29 Ayın Konuğu: TOBB Başkanı: M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU İlk Dünya Standardlar Günü Mesajı Başkanlarımızın Gözüyle 58 64 68 Güvenlik Şemsiyesi: Belgelendirme Sistem Belgelendirme Faaliyetlerimiz Tek Standard Tek Deney Tek Belge 90 94 56'ncı Yılında TSE'nin Ekonomideki Yeri ve Önemi İyice Güçlendi İş Zekâsı

6 10 11 TSE Başkanı Tahir BÜYÜKHELVACIGİL'in 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Kutlama Mesajı IEC, ISO, ITU 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Ortak Mesajı Haberler 34 42 53 Söyleşi: AK Parti İstanbul Milletvekili Lokman AYVA Dünyada, Avrupa'da ve Türkiye'de Standard Kavramı ve Standardizasyon Kuruluşları Standardlara Neden İhtiyaç Var? 74 76 82 Güvenilir Kalibrasyon Hizmeti TSE'de Verilir TSE İthal Mallar İçin Uygunluk Değerlendirmesi Faaliyetleri ve Mevzuat Kentsel Yaşamda Standardlar ve Özürlüler İçin Standardların Önemi 96 102 Nevşehir Dedikleri... Çevreyi Merkez Alan İşletmecilik

Başbakan Recep Tayyip ERDOĞAN ın 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Mesajı Günümüzün gelişen ekonomik yapısı içinde uluslararası ticaretin sınırları genişlemiş, dünya küreselleşmeyle hızlı bir ekonomik bütünleşme sürecine girmiştir. Türkiye olarak bu süreçte etkinliğimizi artırarak sürdürebilmemiz, Standard ve Kalite konusunda kat edeceğimiz yeni mesafelere bağlıdır. Uluslararası her alanda rekabet edebilmenin ilk şartı, bütün dünyada en iyi uygulamalar olarak belirlenen standardlara ulaşmak, bunları uygulamak ve ileriye taşıyabilmektir. Ancak bu şekilde dünya pazarlarıyla bütünleşme sağlayabiliriz. Verimlilik ve toplam kalite anlayışının hâkim olduğu, yeterli üretim kapasitesine sahip, üretici ve tüketicisiyle dünya standardlarını yakalayan ve hatta bu standardları daha da ileri noktalara taşıyan Türk üreticilerinin sayısını her geçen gün artırmak durumundayız. Gelişme ve ilerlemenin ancak uluslararası kabul görmüş standard ölçülerine ulaşmakla mümkün olduğu gerçeğinden hareketle Türk Standardları Enstitüsü, geliştirdiği standardlar, Ar-Ge ve laboratuvar çalışmalarıyla kurulduğu günden bu yana ülkemize başarıyla hizmet vermektedir. Türk Standardları Enstitüsünün bu çalışmaları, dünya piyasalarına sunduğumuz mal ve hizmetlerin standardlara uygunluğunu sağlayarak rekabet gücünün artırılmasına büyük katkı sağlamaktadır. Unutmamalıyız ki, dünyanın her yerinde herkesin kaliteli mal ve hizmetlere erişebilmesi ancak standardlar sayesinde mümkün olabilmektedir. Bu düşüncelerle Dünya Standardlar Günü nü kutluyor, toplam kalite bilincinin yaygınlaşarak yerleşmesinde bu anlamlı günün katkıları olacağına inanıyorum. Bu vesileyle Türk Standardları Enstitüsünün değerli mensuplarına başarılarının devamını diliyor, tüm vatandaşlarımı sevgiyle selamlıyorum.

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat ERGÜN ün 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Mesajı İnsanoğlu yaratıldığı günden bu yana karışıklıktan kurtulma ve belirli bir düzen tesis etme gayreti içerisinde olmuştur. Bu düzenleme sürecinin tabii bir neticesi olarak ortaya çıkmış olan standard ve standardizasyon olgusu insanlık tarihi kadar eskidir. Standard; üretimde, anlayışta, ölçme ve deneyde bir örnekliktir. Yeryüzünde kıt olan iktisadi kaynakları optimum değerlendirme çabalarının bir ürünü olan standardizasyon, insanlık için bir lüks değil, bilakis olmazsa olmaz mutlak bir gerekliliktir. Hayatın her alanında, her an yer alan standardlardan, herkesin yararlanması ve standardlarla hayatını kolaylaştırması konusu Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC), Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) tarafından 14 Ekim Dünya Standardlar Günü münasabetiyle her yıl yayınlanan ortak mesajda bu yıl ele alınmış ve mesajda Standardlar sayesinde herkes her şeye erişebiliyor ana teması işlenmiştir. Uluslararası standardların üreticilere ve hizmet sağlayıcılara, herkesin erişebilmesi için ürünlerini nasıl tasarlamaları gerektiği konusunda yol gösterdiğinin belirtildiği mesajda uluslararası standardların, ürünlere, yapılara ve hizmetlere herkesin erişmesini kolaylaştırdığı, standardların, erişilebilirliği artırmaya yönelik güvenlik hususları, ergonomi ve harmonize deney yöntemlerini ihtiva ettiği vurgulanmıştır. Günümüzde yaşamın her alanında kullanılan standardlar, insan mutluluğunu temel alan, toplumsal gönencin yükseltilmesini hedefleyen çabaların ve arayışların bir sonucudur. Herkesin aynı standardlara kavuşması, aynı standardlarda yaşaması, en doğal insanlık hakkıdır. Bu haklara ulaşmanın yolu ise yine standardlardan geçer. Onun için standardlar hayatın olmazsa olmazıdır. Uluslararası standardlara uygun üretimin yapılması, üretim maliyetinin düşürülmesi, bireylere kaliteli mal ve hizmet sunulması, tüketicinin bilinçlenmesi, teknolojinin gelişmesi ve Türk ekonomisinin güçlenmesi için Türk Standardları Enstitüsü ülkemizde üzerine düşen görevi 56 yıldır eksiksiz olarak yerine getirmektedir. Tüm engellerin kaldırıldığı, standard ve kalite çalışmalarıyla hayatımızın kolaylaşıp daha yaşanabilir şartlara kavuştuğumuz günlere ulaşmak dileğiyle tüm vatandaşlarımızın Dünya Standardlar Günü nü kutluyor, esenlikler diliyorum.

TSE Başkanı Tahir BÜYÜKHELVACIGİL in 14 Ekim Dünya Standardlar Günü Mesajı Standardlar Sayesinde Herkes Her Şeye Erişebiliyor Standard; ürün, hizmet ve tesisler için kalite ve güvenlik alt yapısını oluşturmak, üretim süreçlerini iyileştirmek, teknoloji kullanımını yaygınlaştırmak, ticari engelleri kaldırmak ve yeni pazarlara ulaşılmasını sağlamak, çevreyi ve sağlığı korumak için tüm dünyanın kullandığı tek ortak dili simgeler. Üreticilerin, günümüzün küresel rekabet ortamında, sürdürülebilir bir başarı sağlamaları ve ayakta kalabilmeleri, tüketicilere standardlara uygun ürün ve hizmet sunmalarıyla mümkün olabilmektedir. Çünkü standardlar, insan hayatının her karesinde yer almakta, daha kaliteli, daha güvenli bir hayata temel oluşturmaktadır. Kamu kuruluşlarından özel sektör temsilcilerine, üniversitelerden araştırma ve deney kuruluşlarına, sivil toplum kuruluşlarından tüketicilere ve uluslararası standardizasyon kuruluşlarına kadar ulaşan bir paydaş zincirinde üzerinde uzlaşma sağlanarak yayınlanmaktadır. Standardlar sayesinde üreticiler yasal mevzuata uygun üretim yapabilmekte, üretim zincirinde riskleri azaltarak kusurlu ürünlerin önüne geçmekte, ticari engellerin kaldırılması ile ürününün daha rekabetçi bir yapıya sahip olmasını sağlayarak ihracatını daha kolay gerçekleştirmekte, iç piyasada tüketicilere güvenle ürünlerini sunabilmektedir. Standardlar ülke ekonomilerinde çok önemli bir yere sahiptir. Bugün dünyanın gelişmiş ülkeleri arasında yer alan ABD, Almanya, İngiltere, Fransa gibi ülkelere baktığımızda bu ülkelerin standardizasyon alt yapılarının çok güçlü olduğunu, ekonomik gelişimlerinde de bu alt yapının çok etkili olduğunu görürüz. Dünya Standardlar Günü bu çerçevede tüm dünyada standardizasyonun önemine dikkat çekmek için kutlanan önemli bir gündür. Bugünün hem Türkiye hem de Türk Standardları Enstitüsü (TSE) açısından ise farklı bir önemi, farklı bir değeri, farklı bir gururu vardır. Çünkü tüm dünyada her yıl 14 Ekim de kutlanan Dünya Standardlar Günü 1968 yılında dönemin TSE Başkanı Sayın Faruk Sünter in teklifi ile gündeme gelmiştir. 1968-1970 döneminde Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) Başkanlığı da yapmış olan Sünter in standardizasyon anlayışının daha geniş kitlelere yayılması için yaptığı bu teklif, Birleşmiş Milletler, Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC) tarafından da desteklenmiş ve 1969 yılında yapılan ISO Genel Kurulu nda üye tüm ülkelerin de uygun görmesi ile kabul edilmiştir. 14 Ekim 1970 den bu yana 40 yıldır tüm dünyada kutlanan Dünya Standardlar Günü, standardizasyonun önemini ve faydalarını dünya kamuoyuna aktaran bir gün olma özelliğini korumuştur.

TSE nin Milli Eğitim Bakanlığı na yaptığı 19 Ağustos 1993 tarihli teklifin kabul görmesi ile 1993 ten itibaren ülkemizde her yıl Ekim ayının 3. haftası Türkiye Standardlar Haftası olarak ilköğretim okullarında kutlanmaya başlanmıştır. Bu karar ile birlikte Standardizasyon ve Kalite isimli ders kitabının orta öğrenimde seçmeli dersler arasına alınması ve yine ilköğretim okullarımızda Tüketici Kolu nun eğitsel kollar arasında yer alması da kabul edilmiştir. Bu yıl aynı zamanda TSE nin 56. Kuruluş Yıldönümünü kutluyoruz. 16 Ekim 1954 yılında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Kanunu na istinaden alınan bir kararla Birlik bünyesinde bir ünite olarak kurulmuş olan Türk Standardları Enstitüsü, 18 Kasım 1960 tarih ve 10661 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan 132 sayılı TSE Kuruluş Kanunu ile bugünkü statüsünü kazanmıştır. Enstitümüz, kuruluşundan iki yıl gibi kısa bir süre sonra, 1956 yılında Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) na ve Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC) na tam üye olmuş ve uluslararası alanda yürüttüğü faal çalışmaları ile kısa zamanda ön plana çıkmıştır. Uluslararası Kalite Teşkilatı (EOQ), Dünya Ambalaj Örgütü (WPO), Avrupa Birliği Standard Teşkilatları (CEN ve CENELEC) gibi dünya ve Avrupa standardizasyon ve kalite teşkilatlarının yönetim kademelerinde, genel kurul ve teknik komite faaliyetlerinde de etkin görev alan TSE, aynı zamanda İslam Ülkeleri Standardizasyon ve Metroloji Enstitüsü, Bölgelerarası Standardizasyon Birliği gibi bölgesel teşkilatların kuruluşunu da gerçekleştirmiştir. Yönetim Kurulu olarak göreve geldiğimiz 2008 Mayıs ayından bugüne uluslararası alanda kazanılmış bu prestiji ve kültürü daha ileri götürmek için yoğun çaba harcıyoruz. ISO nun 15-17 Eylül 2010 tarihlerinde Oslo da gerçekleştirilen 33. Genel Kurulunda 94 üye ülkenin katıldığı oylamada TSE, 62 oy alarak en yüksek oy oranına sahip olmuş ve ISO nun yürütme organı olan ISO Konseyi ne 2011 ve 2012 yıllarında görev yapmak üzere iki yıllığına seçilmiştir. TSE, ISO Konseyinde daha önce de altı kez görev yapmıştır. ISO daki önümüzdeki iki yıllık görev döneminin TSE nin AB standardizasyon kuruluşları olan CEN ve CENELEC e tam üyelik sürecine olumlu katkı sağlayacağına ve bu sürecin de ülkemizin Avrupa Birliği ne üyeliği yolunda atılan çok önemli bir adım olacağına inanıyoruz. TSE, sadece standardizasyon alanında değil, kalite, belgelendirme, gözetim ve muayene, metroloji ve kalibrasyon, deney laboratuvarları gibi birçok alanda ülkemizde öncülük ederek, alt yapıyı kurmuş ve geliştirmiştir. Enstitümüzün faaliyetleri, ülkemiz sanayisinin ve ticaretinin büyük sıçramalar yaparak uluslararası pazarlardaki fiyat ve kalite rekabetine karşı koyabilmesi ve teknik engelleri rahatlıkla aşabilmesi açısından çok önemlidir. Ülke gündemine 1990 lı yıllarda ISO 9000 serisi standardlar ile ilk kez getirilmiş olan kalite yönetim sistemi standardları sayesinde Türk insanı, kamu kurumları, sanayicisi, tüccarı, yöneticisi, akademisyeni kalite olgusu ile tanıştırılmış ve kalitenin tüm Türkiye de yayılması ve uygulanması için bir seferberlik başlatılmıştır. Kalite yönetim sistemi standardlarının yanı sıra gıda, çevre, enerji, bilgi güvenliği, müşteri memnuniyeti, iş sağlığı ve güvenliği gibi alanlarda da yönetim sistemi standardlarının tanıtılması, uygulanması ve belgelendirilmesi ülkemizde kalite ve güvenlik alanında ciddi bir dönüşüm süreci yaratmıştır. Enstitümüz, 1964 yılında ilk defa yürürlüğe koyduğu TSE Marka Sistemi ile tüketiciye, satın aldığı TSE Markalı herhangi bir ürünün üretiminden kaynaklanan hatanın tespiti halinde malın ücretsiz tamiri, bu mümkün değilse de yenisi ile değiştirilmesi veya satın alma bedelinin iadesi gibi son derece radikal ve yenilikçi fırsatlar sunarak Türk Tüketicisinin gönlüne taht kurmuştur. O nedenle de yıllarca halkımız TSE nin baklava dilimli simgesini gördüğünde Bu ürün kalitelidir algısını ortaya koymuştur.

TSE bununla birlikte Türkiye de ürün belgelendirme sisteminin uluslararası kurallara bağlanmasına ve akreditasyon sisteminin gelişmesine de katkıda bulunmuştur. TSE, 1976 yılında Avrupa Kalite Teşkilatı (EOQ) na tam üye olarak katılmış ve bu tarihten beri söz konusu Teşkilatın faaliyetlerine aktif olarak iştirak etmiştir. Kalite, ülkemiz açısından sadece hayat standardlarının yükseltilmesi değil, ekonominin etkin, verimli ve sürekli gelişen bir yapıya kavuşması açısından da anahtar bir faktördür. Kalite kavramının yeni politikalar ve yaklaşımlarla geliştirilerek, günümüz dünyasıyla uyum içerisinde ülkemizde refahımızı artırıcı etkilerinin ön plana çıkarılması, TSE olarak üzerine büyük bir ciddiyetle eğildiğimiz konuların başında gelmektedir. Kalite alanında dünyanın en büyük organizasyonlarından biri olan EOQ nun her yıl düzenlediği Avrupa Kalite Kongresi sinin 54. sü 26-27 Ekim 2010 tarihlerinde TSE nin ev sahipliğinde İzmir de gerçekleştirilecektir. 2001 yılında İstanbul da, 2005 yılında Antalya da gerçekleştirilen bu kongrenin, 10 yıl içinde ülkemizde üçüncü kez düzenlenmesi kalite alanında ülkemize ve TSE ye uluslararası alanda verilen değerin de bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. TSE, 2002 yılından itibaren üç dönemdir EOQ Yönetim Kurulu üyeliği görevini yürütmüş ve 2008-2011 yılları arasında ise EOQ Birinci Başkan Yardımcılığı görevini üstlenmiştir. 2 Haziran 2008 tarihinde Viyana da gerçekleştirilen EOQ Genel Kurulu nda yeni dönem görevi başlamıştır. Ayrıca Türkiye adına TSE, 2011-2014 yılları arasında EOQ Başkanlığı görevini de yürütecektir. Standardların oluşumu, kalite yolculuğunun ilk adımıdır. Hayatımızın her aşamasında kaliteli hizmet ve ürünleri sağlayacak süreçleri oluşturmak ve bu süreçlerin de sürekli iyileştirme ile desteklenmesi, bizi daima en iyiye, en doğruya, en yükseğe taşıyacaktır. Temel bir kültür olan standardizasyon, bir hayat tarzı, bir felsefedir. Kalite, belgelendirme, laboratuvar, metroloji ve kalibrasyon, bu felsefenin olmazsa olmaz mihenk taşlarıdır. Çok güçlü bağlarla birbirlerini destekler ve geliştirirler. Ülkeler gelişmişlik düzeyine bu bağların gücüyle ulaşır. Standardizasyonun başarısı, standardların toplum tarafından benimsenmesi ve uygulanmasına bağlıdır. Bu açıdan bakıldığında ülkemizde standardizasyon alanında bir boşluk veya eksiklik bulunmamaktadır. Türkiye de halen 30.000 civarında Türk standardı mevcuttur. AB standardlarının neredeyse tamamı (% 99.6 sı) Türk standardı haline getirilmiştir. Uluslararası Standard Teşkilatları ISO ve IEC nin standardlarının da büyük bölümü Türk Standardı olarak yürürlükte bulunmaktadır. Tarihimize baktığımızda Türklerin Anadolu toprakları üzerinde kurdukları uygarlık örneklerinden birinin de standardizasyon alanında gerçekleştiğini görüyoruz. Standardın bugünkü anlamında kavradığını gösteren yazılı en eski belge olarak dünya tarihine geçen Kanunname-i İhtisab-ı Bursa Sultan II. Beyazid Han tarafından ferman olarak hazırlanmıştır. Bu fermanda bugünkü standardizasyon sistemine benzeyen bir yapı oluşturulmuştur. Modern ve müreffeh bir Türkiye nin yolu, köklerimizden gelen standardizasyon anlayışının yaygınlaştırılması, zihinlerimizde güçlendirilmesiyle oluşturulabilir. TSE olarak önümüzdeki süreçte temel hedefimiz, standardizasyon zihniyetinin kamuoyunda yerleştirilmesi, benimsetilmesi ve uygulanması yönünde olacaktır. Burada kamuoyuna da önemli bir rol düşmektedir. Bu da denetimdir. Öz denetim sistemini geliştirememiş bir organizasyonun kaliteyi yakalaması ve

sürdürebilmesi mümkün değildir. Toplam kalite alanında Dr. Deming in Planla, uygula, kontrol et, önlem al şeklinde özetlenen Pukö Döngüsü bizim kalite anlayışımızın düsturu olmalıdır. Uluslararası standard teşkilatları ISO, IEC ve ITU, her yıl 14 Ekim de Dünya Standardlar Günü nedeniyle, ortak bir bildiri yayınlayarak, tüm dünyanın dikkatini standardizasyon üzerine yoğunlaştırmaya çalışırlar. Bu yıl Standardlar sayesinde herkes her şeye erişebiliyor başlığıyla yapılan ortak deklarasyonda, dünya nüfusunun yaşlanması, engelli insanların sosyal, politik ve ekonomik hayata eşit düzeyde katılmayı talep etmesiyle erişebilirlik konusunun hep gündemde kalacağına vurgu yapılmaktadır. Erişilebilirliğin yaşlı ya da engellilerin yanı sıra hayatın belli dönemlerinde sağlam insanlar için de sorun olabildiği, basit ve gündelik faaliyetlerin zaman zaman çok karmaşık hale gelebildiği belirtilmektedir. Bu çerçevede, uluslararası standardların, herkesin ürünlere, yapılara ve hizmetlere erişmelerini kolaylaştıran, güvenlik, ergonomi ve harmonize deney yöntemlerini içeren özelliklere sahip olduğuna dikkat çekilmektedir. Standardların ülke ekonomileri için taşıdıkları önemin de aktarıldığı ortak mesajda, ISO, IEC ve ITU birlikte çalışarak, tasarımcıların, üreticilerin ve gündemi belirleyenlerin, dünyanın bugün ve gelecekte herkes için, daha güvenli ve erişilebilir olmasını sağlamalarına yardımcı olan bir standardizasyon sistemi önerirler vurgusu yer almaktadır. Standardizasyonun ülke ekonomisi ve insan hayatı üzerindeki öneminin sorumluluğunu taşıyan Türk Standardları Enstitüsü olarak 56 yıldır sorunların değil çözümlerin bir parçası olarak çalışmayı ilke edinerek, standardizasyon ve kalite bilincinin, felsefesinin Türkiye de yerleştirilmesi ve geliştirilmesi için öncülük etmeye devam ediyoruz. Kalite ve standardizasyon, geçmişi bugüne ve yarına bağlayan en sağlam köprüdür. Bu sayede her nesil kendinden bir sonra gelen nesile daha kaliteli yaşam ortamlarına sahip olma imkânını bırakacaktır. Tüm insanlar için bugün ve gelecekte hiç bir ayrım gözetmeden dünyamızın daha güvenli ve erişilebilir olmasını sağlayacak bir standardizasyon sistemi oluşturarak, herkesin her şeye ulaşımının mümkün olduğu, daha iyi koşullar taşıyan bir dünyaya ve bir ülkeye sahip olabilmek için çözümler, hizmetler üretmek, bu hedef için çalışmak hepimizin ortak sorumluluğudur. Hz. Mevlana nın dediği gibi Dünle beraber gitti cancağızım; ne kadar söz varsa düne ait Şimdi yeni şeyler söylemek lazım. Kalite ve standardizasyonda yeni bir ruhla, yeni bir heyecanla yeni şeyler söyleyebileceğimiz, modern ve müreffeh bir Türkiye için en iyiye, en doğruya, en güzele ulaşacağımız bir dönemi tüm millet olarak yaşamamızı diliyorum. Türkiye yi 2023 yılında, dünyanın en güçlü ekonomisine sahip 10 ülkesi arasında görme hedefimize ulaşmak için tüm TSE çalışanları olarak büyük bir heyecanla, büyük bir şevkle çalışmaya devam edeceğimizi özellikle vurgulamak istiyorum. 14 Ekim Dünya Standardlar Günü nü ve Türkiye Standardlar Haftasını kutluyor, standardizasyon ve kalite için yüreklerini ortaya koymuş herkese saygı, sevgi ve selamlarımı sunuyorum.

Jacques REGIS IEC Başkanı Dr. Alan MORRISON ISO Başkanı Dr. Hamadoun TOURE ITU Genel Sekreteri Uluslararası Elektroteknik Komisyonu (IEC), Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) Başkanları ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) Genel Sekreteri nin Dünya Standardlar Günü Ortak Mesajı (14 Ekim 2010) Standardlar Sayesinde Herkes Her Şeye Erişebiliyor Dünya genelinde en az 650 milyon kişi engellidir; sanayileşmiş ülkelerdeki vatandaşların dörtte biri 60 yaş ve üzerindedir, 2050 lere gelindiğinde gelişmekte olan ülkeler de bu sayıya yetişecektir. Dünya nüfusu yaşlandıkça ve engelli insanlar sosyal, politik ve ekonomik hayata eşit düzeyde katılmayı talep ettikçe, erişebilirlik konusu gündemde olacaktır. Sağlam insanlar için olduğu kadar onlar için de bilgi ve iletişime erişim; asansöre binme, bir binaya girme, seyahat etme ya da bir aleti güvenle açıp kullanma becerisi kadar önemlidir. Ancak erişebilirlik sadece yaşlı ya da engelliler için bir sorun değildir. Hayatın herhangi bir dönemindeki herhangi birisinin de geçici olarak erişimi kısıtlanabilir. Böyle bir durumda, basit gündelik faaliyetler çok karmaşık hale gelebilir. Uluslararası standardlar, üreticilere ve hizmet sağlayıcılara, herkesin erişebilmesi için ürünlerini nasıl tasarlamaları gerektiği konusunda yol gösterir. - Uluslararası standarda uyan iyi tasarlanmış bir tekerlekli sandalye rampası, bebek arabalı yeni anne için gerçekten faydalı bir şeye dönüşebilir. - Düğmesi büyük bir cihaz, eli yaralı birisinin işini daha kolaylaştırabilir. - Kapıların kapanmasını önleyen bir sensör, bel ağrısı çektiği için hızlı yürüyemeyen birisini kazalardan korur. - Telefon tuşlarından 5 in üzerindeki küçük nokta, numaraların bulunmasını kolaylaştırır bir göz ameliyatı sonrasındaki ilk birkaç gün için büyük nimet. Uluslararası standardlar, herkesin ürünlere, yapılara ve hizmetlere erişmelerini kolaylaştırır. Standardlar, erişilebilirliği artırmaya yönelik güvenlik hususları, ergonomi ve harmonize deney yöntemlerini ihtiva ederler. Buna ek olarak standardlar, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde teknolojik yeniliklerin yayılması için bir platform sunarlar. Piyasaların hızlı büyümesine ve küresel ticaretin artmasına yardımcı olurlar. IEC, ISO ve ITU birlikte çalışarak, tasarımcıların, üreticilerin ve gündemi belirleyenlerin, dünyanın bugün ve gelecekte herkes için, daha güvenli ve erişilebilir olmasını sağlamalarına yardımcı olan bir standardizasyon sistemi önerirler.

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) ndan TSE ne Kutlama Ziyareti Yapıldı HABERLER EKİM 2010 11 STANDARD Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OS- BÜK) Başkanı Mahmut Yılmaz Başkanlığında OSBÜK Yönetim Kurulu Üyelerinden oluşan bir heyet, Türk Standardları Enstitüsü (TSE) nün Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) nın Konsey üyeliğine seçilmesinden dolayı TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil e bir kutlama ziyareti gerçekleştirdi. TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil in de Yönetim Kurulu üyesi olduğu OSBÜK heyetinde Başkan Mahmut Yılmaz ın yanı sıra, Başkan Vekili Nurettin Özdebir, Yönetim Kurulu Üyeleri İsmail Kadıoğlu, Nuri Konak, Genel Sekreter Ali Yüksel, Bölge Müdürleri Ali İhsan Karamanlı, Türker Ertürk, Yaşar Şahin ve Vahit Türkyılmaz yer aldı. OSBÜK Başkanı Mahmut Yılmaz, TSE nin ISO Konseyi ne seçilmesinden dolayı hem Türkiye, hem kendileri, hem de TSE adına duydukları mutluluğu dile getirdi ve OSBÜK Yönetim Kurulu olarak bu gururu paylaşmak ve kutlamak istediklerini söyledi. Ziyarette konuşan Yılmaz; Türk Standardları Enstitüsünün dünyada standardizasyona yöne veren ISO nun Yürütme Organı ISO Konsey ine seçilmesi çok büyük bir başarıdır. Bu başarıdan dolayı hem ülkemiz, hem bizler hem de TSE adına büyük bir gurur ve mutluluk duyuyoruz. OSBÜK Yönetim Kurulu olarak duyduğumuz bu gururu ve mutluluğu aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyemiz olan TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil i ziyaret ederek paylaşmak, duygularımızı dile getirmek istedik. TSE son dönemlerde atağa kalktı. Standardizasyon alanının önemi tartışılmaz. TSE de bu alanın en önemli ve en büyük kuruluşu. Biz sanayiciler için çok büyük bir önceliği var. AB standardlarının neredeyse tamamı TSE sayesin-

miştir. Türkiye adına TSE, ISO nun yürütme organı olan ISO Konseyi nde 2011-2012 yıllarında görev yapacak. 12 de uyumlaştırıldı. Bazı alanlarda Avrupa dan bile öndeyiz. Dünyanın her yerinde kabul edilen standardlara sahibiz. Standardlar, sanayicinin rekabet edebilmesinin de aracı. TSE yaptığı hizmetlerle biz sanayicilerin önünü açıyor, ışık tutuyor. Son yıllarda ülke olarak pek çok alanda uluslararası başarıya imza attık. TSE nin uluslararası alandaki etkinliğini artıracak ISO Konseyi ne seçilmesi de bu başarılara yenisini ekledi. Başarılarından dolayı Başkan Tahir Büyükhelvacıgil nezdinde tüm TSE çalışanlarını kutluyoruz. TSE bu gururları yaşatmaya devam etsin dedi. OSBÜK Başkan Vekili Nurettin Özdebir ise; Dünyada ilk yazılı Standardlar, Osmanlı döneminde gerçekleştirildi. TSE ilkleri yapmaya devam ediyor. TSE nin ISO nun Yönetim Organı olan ISO Konseyi ne seçilmesi hem ülke hem de kurum açısından büyük bir övünç kaynağı. Uluslararası alanda standardizasyon politikalarını belirleyen, Avrupa ekonomisinde etkin rol oynayan bir kuruluşta söz sahibi olduk. Burada sanayicilerimize de çok büyük görevler düşüyor. Standardlar konusunda sektörel olarak çalışma yapıp görüşlerimizi sunmalıyız. TSE nin başarısından gurur duyuyoruz. TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil OSBÜK Yönetim Kurulu nun kutlama ziyaretinde yaptığı konuşmada, TSE nin uluslararası alandaki etkinliğini artırarak devam ettireceğini belirtti ve Avrupa Standardlar Teşkilatı na tam üyelik konusunda da önemli çalışmalar yaptıklarını kaydetti. Büyükhelvacıgil seçim sürecini özetleyerek konuşmasının devamında; Türk Standardları Enstitüsü, Uluslararası Standardizasyon Teşkilatı (ISO) nın 1956 yılından beri ülkemiz adına tam üyesidir. Standardizasyon alanında dünyadaki en büyük kuruluş olan ISO nun 15-17 EKİM 2010 tarihlerinde Norveç in başkenti Oslo da gerçekleştirilen 33. Genel Kurulunda yapılan toplam 94 ülkenin oy kullandığı seçimde, Türk Standardları Enstitüsü 62 oy alarak, En Yüksek Oyu Alan Ülke olarak 20 ülkeden oluşan ISO Konseyi ne seçil- TSE nin bundan sonraki hedefi, artık ISO Başkanlığı. Çünkü Enstitümüz geçmişinde de, TSE Başkanı Faruk Sünter döneminde 1968-1970 yılları arasında ISO Başkanlığı yapmış. Hedefimiz gerçekleşirse hem Türkiye hem de TSE adına büyük bir başarı olacaktır. ISO Konsey seçimlerinde Türkiye adına TSE nin aldığı oy, hem ülkemizin hem de kurumumuzun dünyanın hemen her bölgesinde kabul gördüğünün de bir göstergesidir. ISO Konsey üyeliğimiz Avrupa Standard Teşkilatları CEN ve CENELEC e tam üye olma konusunda da bize güç verecek. Avrupa standardlarının % 99 undan fazlasını uyumlaştırmış olan Enstitümüzün dünya ve Avrupa standardizasyonuna yön veren kuruluşların yönetiminde görev alması ile uluslararası alanda etkinliğimizi artıracağımıza ve ülkemizin Avrupa Birliği ne üyelik sürecine de katkı sağlayacağımıza inanıyoruz. Bilgi teknolojileri ürün ve sistemlerinin güvenliğini içeren Ortak Kriterler konusunda da Enstitümüz aracılığı ile ülkemiz, Nisan 2010 ayında yapılan Ortak Kriterler denetimlerinden başarıyla çıkmış ve Sertifika Üretici Ülke-Authorizing Country unvanını alma aşamasına gelmiştir. Ortak Kriter Anlaşmasına 26 ülkenin taraf olmasına rağmen sadece 13 ülke belgelendirme yetkisine sahiptir. TSE nin de yetkili kuruluş olmasıyla belgelendirme yetkisine sahip ülke sayısı 14 e ülkeye ulaşmıştır. Böylece hem ülkemizde hem çevre ülkelerde bu konuda sertifika verebilir hale geleceğiz. Ayrıca kalite alanında dünyanın en büyük organizasyonlarından biri olan Avrupa Kalite Teşkilatı nın her yıl düzenlediği Avrupa Kalite Kongresi sinin 54. sü de 26-27 Ekim 2010 tarihlerinde, TSE nin ev sahipliğinde, İzmir de gerçekleştirilecek. 2001 yılında İstanbul da ve 2005 yılında Antalya da gerçekleştirilen bu kongrenin, 10 yıl içinde 3. kez ülkemizde düzenlenmesi, kalite alanında ülkemize ve TSE ye uluslararası alanda verilen değerin de bir göstergesidir. Ülke sanayisinin ve ticaretinin gelişmesini, küresel pazarda rekabet şansının artırılmasını sağlayan en önemli stratejik araçlardan biri olan standardizasyon, aynı zamanda tüm dünyada insanların kabul ettiği tek ortak dil olma özelliğine sahiptir. Dünyanın standardizasyon alanının öncü ülkeleri Almanya, İngiltere gibi aynı zamanda dünyanın en gelişmiş ülkeleridir. Ülke ekonomisinin gelişmesi için ihracatta, endüstride, sanayide öncü olmak için standardizasyona önem vermeliyiz. Bu ülkemizin gelişmişliğini ve rekabet gücünü artırır. dedi.

TSE ile Bosna ve Hersek Standardizasyon Enstitüsü (BAS) Arasında Teknik İş Birliği Anlaşması İmzalandı HABERLER Türk Standardları Enstitüsü ile Bosna ve Hersek Standardizasyon Enstitüsü arasında 29 EKİM 2010 tarihinde, Ankara da teknik iş birliği anlaşması imzalandı. Söz konusu anlaşma, standardizasyon ve uygunluk değerlendirmesi alanlarında teknik iş birliği, uluslararası alanda karşılıklı destek sağlama, doküman teatisi, eğitim ve karşılıklı uzman değişimi konularını içermektedir. Bu kapsamda 27-30 EKİM 2010 tarihleri arasında Bosna ve Hersek Standardizasyon Enstitüsü Genel Müdürü Goran Tesanovıc, Genel Müdür Yardımcısı Sead Bekic ve Standardizasyon Departmanı Müdür Yardımcısı Edina Tanovıc in katılımıyla oluşan bir heyet TSE ye ziyarette bulundu. BAS Heyeti; TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, Genel Sekreter Ahmet Pelit, Genel Sekreter Yardımcısı Coşkun Şentürk ve Dış İlişkiler Müdürü İhsan Övüt ile görüşmeler yaparak, TSE birimlerinde incelemelerde bulundu. Bosna ve Hersek Standardizasyon Enstitüsü Genel Müdürü Goran Tesanovıc ise ekonomik gelişme açısından standardizasyonun öneminden bahsederek, milli standard kuruluşu olan TSE nin standardizasyon ve uygunluk değerlendirmesi alanlarındaki bilgi birikiminden faydalanmak istediklerini ifade etti. Tesanovıc, iki kuruluş arasındaki teknik iş birliğinin iki ülkeyi birbirine yakınlaştırarak ticaret hacmini artıracağını vurguladı ve kendi uzmanlarını TSE nin bilgi ve birikimlerinden faydalanmak üzere ülkemize göndereceklerini de sözlerine belirtti. EKİM 2010 13 STANDARD Toplantı esnasında konuşma yapan TSE Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, Türkiye nin Bosna ve Hersek ile olan derin tarihi bağları dolayısıyla kendilerine karşı sorumluluk duyduklarını ifade etti. Büyükhelvacıgil, TSE nin üye olduğu uluslararası kuruluşlardaki etkinliğini ve TSE markasının uluslararası alandaki geçerliliğini vurguladı. TSE nin standardizasyon ve uygunluk değerlendirmesi alanlarında, uzmanların eğitimi ve karşılıklı uzman değişimi konularında her türlü teknik iş birliği ve yardıma TSE olarak hazır olduklarını belirten Tahir Büyükhelvacıgil, BAS ı Bölgelerarası Standardizasyon Birliği ne (BASB) üye olmaya davet etti.

HABERLER Çek Cumhuriyeti Tekstil Enstitüsü TSE nin Bursa daki Müdürlüklerini Ziyaret Etti Çek Cumhuriyeti Tekstil Enstitüsü (IZU), 28.09.2010 tarihinde Türk Standardları Enstitüsü (TSE) nün Ürün Belgelendirme, Personel Sistem Belgelendirme ve Kalibrasyon müdürlüklerini ziyaret etti. Ürün Belgelendirme Müdürü Svatava Horackova, Kimya Laboratuvarları Müdürü Elen Klaskove ve Teknik Uzman-Tetkikci Dr. Jaromir Klaska dan oluşan heyet, ziyaretleri esnasında her iki kurumun uygulamaları ve hizmetleri hakkında bilgi alışverişinde bulunarak, hangi konularda iş birliği yapabileceklerini görüştüler. 14 TÜİM, Tüketicilerimizin Hizmetinde Bilişim çağının hayatımızı kolaylaştıran imkânlarından tüketicilerimizin de yararlanabilmesi için Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Tüketici İletişim Merkezi (TÜİM)'ni hizmete açtı. Enstitümüze intikal eden tüketici şikâyetleri belgeli olup olmadığına göre değerlendirilmektedir. Buna göre TSE Belgeli olmayan ürünler hakkındaki şikâyetler ilgili kurum ve kuruluşlara iletilirken, belgeli ürünler ile ilgili şikâyetler incelenerek gereği yapılmaktadır. Akreditasyon kapsamında gerçekleştirilen belgelendirme süreci ile aslında tüketiciye standarda uygun kusursuz ürünlerin sunulması hedeflenmektedir. Bununla birlikte az da olsa belgeli ürünler konusunda tüketicilerin şikâyetleri olabilmektedir. Enstitümüz tüketicilerden gelen şikayetleri önemli bir denetim mekanizması olarak görmekte ve bu çerçevede işleme koymaktadır. Bugüne kadar tüketicilerimiz bize mektupla ulaşabildikleri gibi, 444 0 873 telefonla da irtibat kurabilmekteydiler. Bu hizmetlerimize bir yenisini daha ekledik. Tüketicilerimiz artık TSE veya TSEK belgeli ürünlerle ilgili şikâyetlerini evlerinden çıkmadan, zaman ve emek kaybı yaşamadan elektronik ortamda Enstitümüze ulaştırabilecekler. Enstitümüzün web sayfasında yer alan TÜİM linkine giren tüketicilerimiz, ilgili formu doldurarak müracaatını başlatmış olacak. Tüketici, başvurusunu Enstitümüzün web sayfasında izleyebilecektir. Tüketici bilincinin gelişmesinde önemli katkıları olacağına inandığımız TÜİM in yaygınlaşmasıyla tüketicilerimizin TSE ve TSEK markalı ürün tercihlerini de artırmayı hedefliyoruz.

54. Avrupa Kalite Kongresi TSE NİN Ev Sahipliğinde 26-27 Ekim de İzmir de Düzenleniyor Geleceğe Miras: KALİTE 54. Avrupa Kalite Kongresi 26-27 Ekim 2010 tarihlerinde TSE nin ev sahipliğinde İzmir de gerçekleştiriliyor. DUYURU Kalite alanında dünyanın en büyük organizasyonlarından biri olan Avrupa Kalite Teşkilatı nın (EOQ) her yıl düzenlediği kongre bu yıl Geleceğe Miras:Kalite temasıyla düzenleniyor. 17-21 Eylül 2001 yılında İstanbul da, 25-27 Nisan 2005 yılında Antalya da gerçekleştirilen bu kongrenin, 10 yıl içinde ülkemizde 3. kez düzenlenmesi kalite alanında ülkemize ve TSE ye uluslararası alanda verilen değerin de bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Avrupa Kalite Teşkilatı, tam üye kuruluşları ile Avrupa da kalite yönetimi konusunun etkin gelişimi için çaba sarf eden bir koordinatör ve katalizör kuruluştur. Avrupa Kalite Teşkilatı kalite ve değişim yönetimi kavramlarının ve tekniklerinin en geniş anlamda uygulanması ile Avrupa da faaliyet gösteren işletmelerin ve kuruluşların gelişimine katkıda bulunmaktadır. Almanya, Avusturya, Belçika, Bosna Hersek, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Danimarka, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hırvatistan, Hollanda, İngiltere, İrlanda, İspanya, İsveç, İsviçre, İtalya, İzlanda, Kıbrıs Rum Kesimi, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Macaristan, Makedonya Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Rusya, Slovakya, Slovenya, Türkiye, Ukrayna, Yunanistan ın üye olduğu EOQ, günümüzde küçük, büyük Avrupa kuruluşları ve profesyoneller arasında kalite yi simgelemektedir. EOQ bugün Avrupa nın en önde gelen kalite profesyonellerinin, kalite yöneticilerinin ve tetkikçilerinin bulunduğu Personel Kayıt ve Belgelendirme Programını geliştirmiştir. Türk Standardları Enstitüsü 1976 yılında EOQ ya tam üye statüsüyle katıldı ve günümüze kadar EOQ nun bütün faaliyetlerine aktif olarak iştirak etti. Bu çerçevede, EOQ nun 45. Yıllık Kongresi ve 2001 yılı Genel Kurul toplantısı, 17-21 Eylül 2001 tarihlerinde Türkiye de yapıldı. Söz konusu kongre dünyanın 60 farklı ülkesinden yaklaşık 1100 kişinin katılımıyla, İstanbul da gerçekleştirildi ve EOQ tarihinin en başarılı Kongresi olarak kayıtlara geçti. 15 25-27 Nisan 2005 tarihlerinde Antalya da yapılan 49. EOQ Yıllık Kongresi de yine TSE tarafından organize edildi. Söz konusu kongreye 50 yi aşkın ülkeden 800 katılımcı iştirak etti. 2001 İstanbul Kongresi nde olduğu gibi Antalya Kongresi de kayıtlarda en başarılı kongrelerden birisi olarak yer aldı. Avrupa Kalite Teşkilatının her yıl düzenlenen Avrupa Kalite Kongresinin 54.sü yine Türkiye de, İstanbul ve Antalya dan sonra bu kez İzmir de yapılacak. 26-27 Ekim 2010 tarihlerinde düzenlenecek olan kongrenin ana teması Geleceğe Miras: Kalite. TSE olarak EOQ nun 54. Yıllık kongresine ev sahipliği yapmaktan büyük bir mutluluk ve onur duyuyoruz. Bu çerçevede, tüm dünya ülkelerinden en önemli kalite uzmanlarını buluşturarak dünyadaki son gelişmeleri değerlendirme platformunu sağlayacak 54. Avrupa Kalite Kongresi nin, bizler için olduğu kadar, çocuklarımız ve onların çocukları için de önemli katma değerler getireceğini umuyoruz. Bu mirasa katkıda bulunmak isteyen herkesi kongremize davet ediyoruz.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı: AYIN KONUĞU M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU 16

M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU KİMDİR? Artık bir G-20 üyesi olan Türkiye var. 10 yıl önce izleyicisi olduğumuz toplantıların bugün konuşmacısıyız. Dün üyesi olduğumuz kuruluşların bugün yönetimindeyiz. Diplomatımız Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi nde, siyasetçimiz Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinde, donanmamız Afrika sahillerinde, müteahhidimiz Atlantik ile Pasifik arasındaki her ülkede, profesyonel çalışanlarımız dünya markalarının üst düzey görevlerinde, bürokratlarımız NATO da, İslam Konferansı nda, edebiyatçımız Nobel Akademisinde, bilim insanımız dünyanın en seçkin üniversitelerinde. Şimdi TSE nin böyle çağdaş bir vizyonla uluslararası kurumların yönetiminde yer alarak söz sahibi olmasından ve Türk özel sektörünü başarıyla temsil etmesinden ayrı bir gurur ve mutluluk duyuyorum. Bu ayki konuğumuz Türkiye ve Türk sanayisi için önem taşıyan bir kurum olan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği nin Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu. Türkiye ekonomisi, sanayimizin geldiği nokta, standardizasyon ve sanayi arasındaki yakın ilişki Aklımızda pek çok soru vardı ve bu sorularımızı M. Rifat Hisarcıklıoğlu cevapladı. İlgi ile okuyacağınızı umuyoruz. 1955 yılında Ankara da dünyaya gelen Rifat Hisarcıklıoğlu, TED Ankara Koleji ve ardından Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi Ekonomi ve İşletme Bölümünden mezun oldu. İngilizce ve Almanca bilen Hisarcıklıoğlu; Armada İnşaat ve İşletme A.Ş., Eskihisar İnşaat Malzemeleri A.Ş., Eskihisar Dış Ticaret A.Ş., Eskihisar İnşaat ve Yatırım A.Ş., Fibor A.Ş. ve Kristal Şeker Sanayi A.Ş. nin Yönetim Kurulu Başkanlıkları görevlerini üstlenmiştir. Ayrıca yine farklı dönemlerde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı, TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanlığı, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanlığı, Milletlerarası Ticaret Odası Türkiye Milli Komitesi Başkanlığı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Yönetim Kurulu Başkanlığı, Dünya Türk İşadamları Kurultayı Başkanlığı, Avrupa Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (Eurochambres) Yönetim Kurulu Üyeliği ve Başkan Yardımcılığı, Ankara Ticaret Odası Meclis Üyeliği, Stratejik ve Uluslararası Etüdleri Merkezi Türkiye İletişim Grubu Eş Başkanlığı, Balkan Odaları Birliği Başkanlığı, ECO-Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Başkanlığı gibi görevleri de yürüten Hisarcıklıoğlu, UNI- CEF Türkiye Ulusal Komitesinin Onursal Başkanlığında da bulunmuştur. Çok çeşitli sosyal etkinliklerde yer alan Hisarcıklıoğlu, 27 Nisan 2005 günü yapılan; Filistin, Türkiye ve İsrail Ekonomik İşbirliği ni esas alan Ankara Forumu ile ilki 26 Ekim 2007 de, ikincisi 28 Ocak 2008 de İstanbul da düzenlenen Pakistan, Afganistan ve Türkiye Ekonomik İşbirliği ni konu alan İstanbul Forumu nda oturum başkanlığı yapmıştır. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı ve Avrupa Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (EU- ROCHAMBRES) Başkan Yardımcısı Rifat Hisarcıklıoğlu; pek çok ulusal ve uluslararası ödül ve nişana lâyık görülmüş ve kendisine iki farklı üniversite tarafından fahri doktor unvanı verilmiştir. 17 Evli ve 3 çocuk babası olan Hisarcıklıoğlu, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanlığı ve Eurochambres Başkan Yardımcılığı görevlerini yürütmektedir.

18 STANDARD- TOBB, Türkiye ve Türk sanayisi için önem taşıyan bir kurum. Son yıllarda Türk sanayisinin geldiği noktayı ve TOBB un bu çerçevedeki çalışmalarını anlatır mısınız? M. R. HİSARCIKLIOĞLU- 80 lerin başında Türkiye ekonomisi; rekabete kapalı, yüksek gümrük duvarları arkasında kalitesiz malı içeride pahalı üreten, ithal ikameci bir yapıdaydı. Rahmetli Özal bu sağlıksız yapıyı değiştirecek adımları başlattı. Ekonomide ilk reform hamlesini başlatan rahmetli Özal ile birlikte Türkiye ekonomisi hızlı bir büyüme gösterdi. Dünyaya açılarak ve rekabet ederek para kazanmayı öğrendik. Sonuçta 70 lerin hasta adamı gitti ve yerine müthiş bir ekonomik performans sağlandı. 1980'lerin başında Suudi Arabistan ekonomisi, Türkiye'den daha büyüktü, Yunanistan la ise eşit konumdaydık. Bugünse Türkiye bu üç bölgenin en büyük ekonomisidir. Türkiye bunu, petrol veya doğal gaz gibi kaynaklara sahip olmadan, sadece müteşebbis gücüyle başarmıştır. 2001 krizinden sonra hayata geçirilen yapısal reformlar ve sağlanan siyasi istikrar ile yeni bir çıkış hamlesine başladık. 2001 de dünyanın 26. büyük ekonomisi iken bugün 17. büyük ekonomi olduk. Bu bir başarı hikâyesidir ve bunu sağlayan Türk müteşebbisi, sanayicisi, üreticisi, çalışanı hepimizin övünç kaynağı olmuştur. Sanayimizin geldiği nokta gözardı edilemez bir başarı hikâyesidir. İtalya ile Hindistan arasındaki geniş coğrafyada en büyük sanayi üretim kapasitesi bu topraklarda kurulmuştur. Üstelik sanayimizi tüm Anadolu ya yaydık. 1980 de Türkiye de sadece 12 Organize Sanayi Bölgesi vardı. Bugünse 200 e yakın OSB yatırımcılarla dolmuş durumda. 1980 lerin başında tarım ihracatçısı bir ülke konumundayken, bugün sattığımız malların yüzde doksanı sanayi ürünlerinden oluşuyor. Türkiye nin imalat sanayi net üretimi 10 yıl önce 56 milyar Dolar iken, küresel kriz öncesinde 120 milyar Dolara ulaştı. Sanayici ve tüccarımız da, üretim ve pazarlama ağlarını bu coğrafyaya genişletiyorlar. Yeri geldiğinde fabrika açıyorlar, yeri geldiğinde temsilcilik açıyorlar ya da stratejik ortaklıklar kurma yoluna giriyorlar. Bu dediklerimi artık sadece İstanbul daki büyük şirketlerimiz değil, Anadolu daki binlerce KOBİ miz de yapıyor. İslâm dünyasının en büyük 100 şirketinden 24 ü Türk şirketleridir. Bu listede petrol ve doğal gaz şirketlerini dışarıda bıraktığımızda, İslâm dünyasındaki en büyük 10 şirketin 8 i Türk şirketidir. Komisyonculara mal satmakla ihracat yapmayı öğrenen firmalarımız, artık yabancı pazarlarda yerleşik hale geliyor. Türk özel sektörünün bugün yurt dışında 20 milyar Dolardan fazla yatırımı bulunuyor. 2009 yılında Türkiye nin en büyük 500 sanayi kuruluşu içinde Anadolu dan 290 şirket girdi. Bu sayı 5 yıl önce 258 idi. Demek ki Anadolu sanayisi büyüyor. Gururla ifade etmek istiyorum ki, ekonomide bir Anadolu şahlanışı yaşanıyor. Anadolu dan yükselen sanayi, hem Türkiye ekonomisini büyütüyor, hem de demokrasinin güçlenmesini ve yerleşmesini sağlıyor. Güçlenen Anadolu sermayesi, müteşebbisi ve sanayisi, Türkiye nin geleceğinin teminatıdır. TOBB olarak bu değişim ve gelişme sürecine destek oluyoruz. Dünyaya yayılan Türk girişimcisinin sesi olmaya, onların çalışmalarına desteklemeye gayret gösteriyorum. Haftada en az 2-3 farklı Anadolu şehrine gidiyorum, 1-2 farklı ülkede bulunuyorum. Yaptığımıza dışarıdan bakanlar ekonomi diplomasisi diyorlar. Anadolu girişimcisinin sesini duyurmaya, ekonomimizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmeye çalışıyoruz. STANDARD- Standardizasyon, ülke sanayisinin ve ticaretinin gelişmesini, küresel pazarda rekabet şansının artırılmasını sağlayan en önemli stratejik araçlardan biri olarak değerlendiriliyor. Gelişmiş ülkelerin uluslararası standardizasyon alanında her dönem söz sahibi olduğunu görüyoruz. Standardizasyon kavramının Türkiye deki durumunu ve ekonomimiz ile bağlantısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Daha başarılı bir tablo için Türkiye de nasıl bir yol izlenmeli? M. R. HİSARCIKLIOĞLU- Sorunuzda da belirttiğiniz üzere, standardizasyon ile gelişmişlik arasında yüksek bir ilişki mevcuttur. Standardın seviyesini tüketicinin (veya müşterinin) talebi belirlemektedir. Ülkemizde 80 öncesindeki korumacı politikalar, bu seviyenin sadece iç talep ile belirlenmesine sebep olurken, 1980 li yıllardan itibaren rekabete açılmayla birlikte ihracat pazarlarından gelen dış talepler standardizasyon seviyesini artırmıştır. Bu durum bir anlamda iç müşterinin de bilinç seviyesini, dolayısıyla, talep ve beklentilerini yükseltmiştir. Beklentilerin seviyesinin yükselmesi de üründe ve hizmette kaliteyi ve bunun belgelendirilmesi ihtiyacını ön plana çıkarmıştır. Ürün ve hizmetteki kalitenin sürdürülebilir kılınması için yönetim sistemleri ge-

liştirilmiş, bununla birlikte ürün ve hizmetin belgelendirilmesinin yanı sıra sistemlerin de belgelendirilmeleri gerekliliği hâsıl olmuştur. Toplam Kalite Yönetimi, rekabet avantajı yaratabilmenin önemli araçlarından birisi haline gelirken, standardlar ise uluslararası ticaretin ortak dili haline gelmiştir. Uluslararası pazarlarda rekabet edebilmenin yolu, standardlara uygun ve kaliteli mal ve hizmet üretiminden geçmektedir. Standardlar, kaliteyi teşvik ederek, kalite seviyesi düşük üretimle meydana gelecek emek, zaman ve ham madde israfını ortadan kaldırarak ekonomiyi geliştirir. Son yıllarda uluslararası standardların ve özellikle AB ile Gümrük Birliği sürecinin bir gereği olan mevzuat uyumu çerçevesinde AB standardlarının önemi arttı. AB ye uyum süreciyle birlikte standardizasyon alanında TSE liderliğinde önemli ilerlemeler yaşadık. 19 Öte yandan Piyasa Gözetimi ve Denetimi faaliyetlerinde eksiklik ve koordinasyonsuzluk bulunmaktadır. İthal ürünlerin denetimi, piyasaya çıkan ürünlerin gözetimi ülkemizde büyük bir sorun haline gelmiştir. İnsan sağlığını etkilemesinden ülke ekonomisine zarar vermesine, ihracat kayıplarından ülkenin prestijinin sarsılmasına kadar birçok faktörü etkileyen PGD, mutlaka öne çıkan bir konu olmalı ve bir an önce PGD kurumları ile koordinasyon sağlanmalıdır. Türkiye standardlara uymakla yetinmemeli, aynı zamanda standardların oluşmasında da azami derecede görev almalıdır.

20 STANDARD- Gerek Avrupa Birliği ne giriş süreci, gerekse ekonomik krizlerin aşılması, günümüz rekabet koşullarında Standard ve Kalite kavramı sanayimize neler katar? Türk ekonomisinin küresel ekonomi ile bütünleşmesinde nasıl bir rol oynar? M. R. HİSARCIKLIOĞLU- Standardizasyon ve sanayi arasında da yakın bir ilişki bulunmaktadır. Standardizasyon, sanayide kalitenin yükseltilmesi, teknolojide yenilik sağlanması, güvenilir şartlarda üretimde bulunulması açılarından büyük rol oynamaktadır. Bu yüzden bu alan teşvik edilmelidir. Türk özel sektörünün önünde çok büyük fırsatlar var. Sadece 3 saatlik uçuş mesafesinde 9.4 trilyonluk pazar var. Peki, bu pazardan nasıl pay alırız? İşin sırrı kaliteli ve standardlara göre üretim. Önümüzdeki fırsatları yakalayabilmek için bu kavramlar çok önemli. Kurumsallaşabilmiş, marka yaratmış ve kaliteli üretim yapanlar ekonomik krizlerde ayakta kalacaklardır. Yaşanan son kriz de zaten bunu gösterdi. Türk özel sektörü olarak önümüzdeki fırsatları yakalayabilmek için standard ve kalitenin çok önemli olduğuna inanıyorum. Türkiye de bu konulara daha çok dikkat edilmesi halinde bundan sonra yaşanacak başka krizlere daha çok firmamızın direnç sağlaması mümkün