Laboratuvar Hayvanları Biliminde Biyogüvenlik ve İş Sağlığı



Benzer belgeler
Laboratuvar Hayvanları Biliminde Biyogüvenlik ve İş Sağlığı

ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PLANI

ÖZEL UNCALI MEYDAN HASTANESİ ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PLANI

ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PROGRAMI

ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PLANI. Döküman No Yayın Tarihi Revizyon No Revizyon Tarihi Sayfa No SÇ.PL Nisan /5

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Basic Laboratory Safety and General Survey of the Turkish Laboratory Safety Status. Temel Laboratuvar Güvenliği ve Ülkemizdeki Duruma Genel Bakış

ENFEKSİYON KONTROLÜNDE TIBBİ ATIK YÖNETİMİ

DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMALARI VE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER

KAN YOLUYLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

PERSONEL YARALANMALARININ ÖNLENMESİ VE TAKİBİ. Uz.Dr. Sevinç AKKOYUN

EĞİTİM. Kuş Gribi ve Korunma. Kümesler? Avian Influenza Virus. Korunma Önlemleri? Dayanıklılık??? Kümesler 1

Laboratuvar Kazaları, Sterilizasyon Dezenfeksiyon Uygulamaları Doç Dr Dilek ŞATANA İ.Ü. İstanbul Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

KİMYASAL DEPOLAMA ve TEHLİKELİ ATIK İŞLEMLERİ

Temizlik: Mikroorganizmaların çoğalması ve yayılmasını önlemek için, yüzeylerin kir ve organik maddelerden fiziksel olarak uzaklaştırılmasıdır.

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ MESLEKİ TEHLİKE ve RİSKLERİ. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

TEKNO ELEKTROMEKANİK MÜHENDİSLİK SANAYİ ve TİCARET A.Ş.

T.C ÇANAKKALE ONSEKİZMART ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PROSEDÜRÜ

Revizyon Tarihi: Sayfa No:1 /6 Yayın Tarihi:

TEHLİKELİ KİMYASAL MADDELERİN OLUŞTURDUĞU RİSKLER İÇİN GENEL ve ÖZEL ÖNLEME YÖNTEMLERİ

T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Hemşirelik Hizmetleri Müdürlüğü Hizmet İçi Eğitim Hemşireliği 2014

Sunu planı. Laboratuvarlarımız Biyogüvenlik Düzeyine Uygun Çalışıyor mu? Biyogüvenlik Kabinleri Güvenli mi? Nasıl Kontrol edilmeli?

BRUSELLOZUN İNSANLARDA ÖNLENMESİ VE KONTROLÜ

Çamaşırhane ve Enfeksiyon Kontrolü

Klinik Çalışanlarına Önerilen Sağlık Girişimleri

SAĞLIK PERSONELİ KORUYUCU EKİPMANLARI (SPKE) ENFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ

2014 YILLIK EĞİTİM PLANI. Ocak. Eğitim Alan Grup / Bölüm ZORUNLU EĞİTİM. Laboratuar Çalışanları. Psikiyatri Servis.

DELİCİ KESİCİ ALET YARALANMASI

TIBBİ LABORATUVARDA ATIK YÖNETİMİ

HAZIRLAYAN KONTROL EDEN ONAYLAYAN

EK-1 FAALİYETLERİ SONUCU ATIK OLUŞUMUNA NEDEN OLAN SAĞLIK KURULUŞLARI

KORUYUCU EKİPMAN KULLANMA TALİMATI

SAĞLIK PERSONELİ KORUYUCU EKİPMANLARI (SPKE) HAZIRLAYAN NESLİHAN BOZKURT ENFEKSİYON KONTROL HEMŞİRESİ

HASTANE HİJYEN PLANI

Laboratuar Tasarımı. Genel Gereksinimler. Yrd. Doç. Dr. Emrah TORLAK

LABORATUVAR YÖNETİMİNİN TEMEL UNSURLARI

Kan Yoluyla Bulaşan Enfeksiyonlardan Korunma ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi

Acil Durum, Yangınla Mücadele ve İlkyardım. Mümkün. Orta. TEHLİKEYE MARUZ KALANLAR KİŞİLER VE BÖLÜMLER: İşyerinde çalışan personel, ziyaretçiler

İZOLASYON ÖNLEMLERİ. Hazırlayan: Esin Aydın Acıbadem Bodrum Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi

ÖZEL YALOVA HASTANESİ AMELİYATHANE ENFEKSİYON KONTROL TALİMATI

BEÜ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ ENFEKSİYON KONTROL KOMİTESİ

ATIK ENVANTERİ DOKÜMAN KOD:YÖN.LS.18 YAYIN TARİHİ:MAYIS 2013 REVİZYON TARİHİ: 00 REVİZYON NO:0 SAYFA NO: 3

ANTİNEOPLASTİK İLAÇLARIN GÜVENLİ KULLANIM PROSEDÜRÜ. 2. KAPSAM Hastanemizde antineoplastik ilaçların dökülmesinde yapılacak faaliyetleri kapsar.

TABLO 5 Yıl boyunca, kanunen gerekli olan işlemlerde kullanılan hayvanların sayısı

ATIK YÖNETİMİ. Enfeksiyon Kontrol Komitesi

ÇED, İZİN VE DENETİM GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TIBBİ ATIKLARIN SAĞLIK KURUŞLARINDA DENETİMİ

Güvenli Enjeksiyon Donanımı. Dr. Süda TEKİN KORUK Koç Üniversitesi Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü

Çevre ve Atık Yönetiminde Öncü Kuruluş İSTAÇ A.Ş. Belediyelerde Tıbbi Atık Yönetimi. İSTANBUL ÇEVRE YÖNETİM SAN. VE TİC. A.Ş.

BİYOLOJİK RİSK ETMENLERİ

BİYOLOJİK RİSK ETMENLERİ

Uludağ Üniversitesi SK Laboratuvar Güvenlik Prosedürü (PR-HAD-02) Laboratuvar güvenliğine yönelik tüm faaliyetleri kapsar. Rahat ve huzurlu olmalı

Tanımlar. Tıbbi Atık:

HAZIRLAYAN MELEK YAĞCI EĞİTİM HEMŞİRESİ

Sağlık Çalışanları ve Kemoterapi. Dr. Mehmet Ali Özcan Dokuz Eylül Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü 2014

T.C KONYAALTI KAYMAKAMLIĞI. İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü

TIBBİ ATIKLARIN KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ

PROF. DR. AYLA SOYER İÇERİK. Soyer, A., İşletme Sanitasyonu, gıda güvenliği

BİYOLOJİK ATIKLAR VE YÖNETİMİ. E.Ü. Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü

Biyolojik Risk Etmenleri

Dişhekimliği çalışma ortamı; DİŞHEKİMLİĞİ ENFEKSİYON KONTROL YÖNERGESİ NEDEN YENİLENDİ?

Korunma Yolları (Üniversal Önlemler)

ÖZEL YALOVA HASTANESİ YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ ENFEKSİYON KONTROL TALİMATI

TIBBİ ATIKLARIN ÜNİTE İÇİNDE TOPLANMASI TAŞINMASI GEÇİCİ DEPOLANMASI ÇEVRE BEKÇİ İLE DEĞİL, AKIL VE SEVGİ İLE KORUNUR

MİKROBİYOLOJİ LABORATUVAR HİZMETLERİ

Deneysel Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÇOMÜDAM)

HASTA DOSYASI VE ARŞİV HİZMETLERİ

İZOLASYON ÖNLEMLERİ TALİMATI

HASTANE ENFEKSİYONLARI KAÇINILMAZDIR. SADECE BİR KISMI ÖNLENEBİLİR.

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU Artvin İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği Artvin Devlet Hastanesi

GÜVENLİK MİKROORGANİZMALAR VE BİYOGÜVENLİK. Biyogüvenlik Düzeyi 1. Biyogüvenlik Düzeyleri. Dr. HARUN AĞCA

YERLEŞİM VE ÇEVRE ŞARTLARI PROSEDÜRÜ

ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ. Hanifi AKTAŞ T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI PERFORMANS YÖNETİMİ VE KALİTE GELİŞTİRE DAİRE BAŞKANLIĞI 14 AGUSTOS 2009/ANKARA

Kan Yoluyla Bulaşan İnfeksiyonlardan Korunma ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi

HASTANE ENFEKSİYONLARININ EPİDEMİYOLOJİSİ. Yrd. Doç. Dr. Müjde ERYILMAZ

Laboratuvarda çalışılan tüm test ve uygulamaları içeren rehber hazırlanmalıdır. Test ve uygulama rehberi;

1-AMAÇ Atıkların bertarafını ilgili mevzuata uygun şekilde sağlamaktır.

İZOLASYON ve DEZENFEKSİYON TAKİP TALİMATI

T.C ERCİYES ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANELERİ ENFEKSİYON KONTROL KURULU. Ameliyathane Organizasyonu ve Giriş Çıkışlarda Uyulması Gereken Kurallar

Acinetobacter Salgını Kontrolü Uzm. Hem. H. Ebru DÖNMEZ

Sağlık Kuruluşları Atıklarının Yönetimi

BORNOVA VET. KONT.VE ARS.ENS.

Kan Yoluyla Bulaşan Enfeksiyonlardan Korunma Ve Riskli Yaralanmaların İzlenmesi EKK KAYA SÜER

EL HİJYENİ VE ELDİVEN KULLANIMI TALİMATI

SÖKE ADSM 2015 YILI EĞİTİM PLANI Hedef Gruptaki Toplam Kişi Sayısı Eğitim Hemşiresi 0-60dk Tüm Merkez Personeli 92

ENFEKSİYON KONTROL KOMİTELERİNİN GÖREVLERİ VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINDA ENFEKSİYON KONTROLÜ ve ÖNLENMESİ

o ATIK NEDİR? o AMBALAJ ATIKLARI o TEHLİKELİ ATIKLAR o TIBBİ ATIKLAR

Ameliyathane Ameliyathane Süreci ve Genel Düzenlemeler

BİYOGÜVENLİK. Prof. Dr. Tamer ġanlidağ

T.C. KAHRAMANMARAġ SÜTÇÜ ĠMAM ÜNĠVERSĠTESĠ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAġTIRMA HASTANESĠ

Farmasötik Teknolojide İşlem Mühendisliği ve İşlem Validasyonları. 8. Hafta

Biyosidal Laboratuvar Çalışanlarında İş Sağlığı ve Güvenliği

İbrahim ALKAN Çevre Y. Mühendisi ÇEVRE KORUMA DAİRESİ- KATI ATIK ŞUBESİ

ATIK YÖNETİM TALİMATI

ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PLANI

AYFER ERDOĞAN KALİTE YÖNETİM DİREKTÖRÜ

HepC Korunma. Alper ŞENER

BİYORİSK YÖNETİMİ. Uzm.Dr.Z.Pınar TAŞKAN İzmir Halk Sağlığı Laboratuvarı

İLAÇLARIN GÜVENLİ TRANSFERİ VE TEHLİKELİ İLAÇ KIRILMALARINDA MÜDAHALE PELİN DÜZENLİ ECZACI

EN ÇOK KULLANDIĞIMIZ TIBBİ ALET

Transkript:

Journal of Clinical and Analytical Medicine Meral Karaman Laboratuvar güvenliği; çalışan kişinin, çevrenin ve çalışma materyalinin korunması amacıyla çalışma sırasında belirli laboratuvar kurallarına uyulması, laboratuvar alt yapı, tasarım, donanım ve uygulamalarından en uygun şekilde yararlanılması olarak tanımlanmaktadır. Bu tanımlama, doğrudan klinik örnekleri, mikroorganizmaların kendileri ya da çeşitli hücresel yapılarını işlemleyen laboratuvarların yanı sıra, hayvan laboratuvarları için de geçerlidir. Laboratuvarlarda hem çalışanlar hem de çevreleri için çeşitli infeksiyon etkenleri ve kazalarla karşılaşma riski bulunmaktadır. Bu noktadan yola çıkarak Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) mikroorganizmaları konakçı varlığı ve özellikleri, patojenitesi, bulaş yolu, birey ve toplum sağlığı açısından etkileri, korunma ve tedavisinin bulunup bulunmadığı gibi özellikleri dikkate alarak dört risk grubu altında toplamıştır [1]. Benzer kriterler dikkate alınarak deneysel araştırmalar yapan hayvan laboratuvarları dört kategoriye ayrılmıştır. Bu uygulama ile laboratuvarların işleyişi, fiziksel ve teknik donanımları, birincil ve ikincil korunma önlemlerini içeren bir rehber oluşturulmuştur. Öncelikle tüm laboratuvar uygulamalarında olduğu gibi hayvan laboratuvarlarında da hangi kategoride olursa olsun temel laboratuvar güvenliğinin evrensel kurallarına uyulması gerekmektedir. Bu kurallar aşağıda belirtilmiştir [1-4]. 1. Laboratuvar yöneticisi, laboratuvar içindeki iş akışını, günlük rutinde ve acil durumlarda uyulması gereken kuralları içeren bir rehber oluşturmalı, kuralları yazılı ve sözlü olarak çalışanlar ile paylaşmalıdır. 2. Laboratuvar hayvanları biriminde çalışacak personel işe alınmadan önce ve alındıktan sonra düzenli olarak gerekli sağlık kontrollerinden geçirilmeli, ön eğitim verilmeli ve hizmet içi eğitimin sürekliliği sağlanmalıdır. 3. Laboratuvara görevli personel dışında giriş ve çıkışlar sınırlı olmalıdır. 4. Çalışma sırasında uygun giysiler giyilmeli (ayakkabılar kapalı olmalı, palto gibi hareket kısıtlayıcı ya da pahalı ve zarar görebilecek giysiler giyilmemeli), kişisel koruyucu malzemelerden eldiven ve önlük kullanmaya özen gösterilmeli, gerekli durumlarda gözlük, yüz koruyucu kullanılmalı, bu malzemeler ile laboratuvar dışına çıkılmamalıdır. 5. Enfeksiyöz materyale veya enfekte hayvana temastan sonra, eldiven çıkarıldıktan sonra ve laboratuvar terk edilmeden önce eller mutlaka yıkanmalıdır. 6. Laboratuvar alanı içinde bir şey yenilip içilmemeli, sigara içimi kesinlikle yasaklanmalı, kozmetik maddesi uygulanmamalı, çalışmayı kısıtlayıcı takı ve aksesuarlardan kaçınılmalı, saçlar toplanmalıdır. 7. Aerosol oluşumuna ya da etrafa sıçramaya neden olabilecek tüm uygulamalardan kaçınılmalıdır. 8. Kesici ve delici aletlerle çalışmalarda gerekli önlemler alınmalı, bu atıkların uzaklaştırılmasında sert plastik ya da sert kartondan atık kapları kullanılmalıdır. Hayvanlara ait tüm dokular tıbbi atık olarak sınıflandırılıp kırmızı renkli plastik torbalar ile atılmalıdır. Bu atıklar günlük olarak birimden uzaklaştırılamıyor ise soğuk hava depolarında bekletilmelidir. 9. Hayvana ait tüm biyolojik materyaller (leş, doku, kan, idrar, dışkı, salya gibi vücut sıvıları) potansiyel olarak enfekte kabul edilmeli, temas sonrası derhal su ve sabunla temas bölgeleri yıkanmalıdır. 10. Çalışma yüzeyi en az günde bir kez ve her çalışma sonrası dekontamine edilmelidir. 11. Zoonozlar ve alerjenler gibi ilave risklere karşı önlemler alınmalıdır. 12. Kemirici ve böcekler ile mücadele edilmelidir. DSÖ ve CDC (Centers for Disease Control and Prevention) tarafından hayvan laboratuvarlarında standardizasyonu sağlamak amacıyla biyogüvenlik düzeylerinin ve laboratuvar uygulamalarının tanımlandığı hayvan biyogüvenlik düzeyi (Animal Biosafety Level; ABSL) rehberinin ana noktaları şu şekilde özetlenebilir [2,3]. (Tablo 1). Hayvan Biyogüvenlik Düzeyi 1 (ABSL-1) ABSL-1 laboratuvarlarında, sağlıklı erişkinde hastalık yapmadığı bilinen etkenler ile çalışma söz konusudur. Laboratuvar çalışanları ve çevre için potansiyel tehlike en az düzeydedir. Bu tür laboratuvarlarda tehlikeleri uzaklaştırmak için standart uygulamalar yeterli olmakta, özel uygulamalara gerek duyulmamaktadır. Birincil bariyerler için önlük ve eldiven kullanmak yeterlidir. Ancak insan dışı primatlar ile çalışılıyor- Tablo 1.Biyogüvenlik Düzeylerine Göre Hayvan Laboratuvarları ve Özellikleri * Biyogüvenlik Düzeyi (ABSL#) Enfeksiyöz Etkenin Özellikleri Laboratuvar Uygulamaları ve Güvenlik Donanımları ABSL 1 ABSL 2 ABSL 3 ABSL 4 Sağlıklı erişkinde hastalık yapmaz. Perkütan, müköz membran yaralanmaları, sizdirim yolu bulaşlarında hastalık riski taşır. Aerosol yolu ile yerli ya da egzotik ajanlar ciddi hastalık oluşturur. Aerosol yolu ya da bilinmeyen geçiş yolları ile tehlikeli ve ölümcül hastalık riski taşır. *1 ve 2 nolu kaynaktan uyarlanmıştır. # ABSL; Animal facility Biosafety Level Laboratuvara sınırlı erişim, koruyucu giysi ve eldiven kullanılmalı ABSL-1 artı: Tehlike uyarı işaretleri girişe asılmalı Sınıf I veya II BGK kullanılmalı Atık ve kafes dekontaminasyonu yapılmalı ABSL-2 artı: Tüm çalışmalar için özel koruyucu giysi giyilmeli Tüm işlemler için sınıf II BGK kullanılmalı ABSL-3 artı: Girişte kıyafet değiştirilmeli ve çıkışta duş alınmalı. Tüm işlemler için sınıf III BGK ve özel giysiler kullanılmalı. Ayrı bir binada yapılandırılmalı Sorumlu Yazar: Meral Karaman, Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji PhD. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Multidisipliner Laboratuarı, İzmir, Türkiye. T.: +90 2324124653 GSM:+905326525652 E-Mail: meral.karaman@deu.edu.tr 10 1Journal Journal of Clinical of Clinical and and Analytical Analytical Medicine Medicine

Tablo 2. Laboratuvar hayvanları türlerinin kategorileri (American College of Laboratory Animal Medicine (ACLAM)) Birincil İkincil Üçüncül Makak (Macaca spp.) Fare (Mus musculus) Sıçan (Rattus norvegicus) Domuz (Sus scrofa) Köpek (Canis familiaris) Tavşan (Oryctolagus cuniculus) Sincap maymun (Saimiri sciureus) Baboon (Papio spp.) Gerbil (Meriones spp.) Suriye hamsteri (Mesocricetus auratus) Guinea pig (Cavia porcellus) Koyun (Ovis aries) Keçi (Capra hircus) Kedi (Felis domestica) Ferret (Mustela putorius furo) Güvercin (Columbia livia) Tavuk (Gallus domestica) Afrika pençeli kurbağası (Xenopus laevis) Zebrafish (Danio rerio) sa yüz ve müköz membranların korunması açısından gözlük ve maske kullanımı önerilmektedir. Hayvan Biyogüvenlik Düzeyi 2 (ABSL-2) Perkütan ve müköz membran temaslarının yanı sıra sindirim yolu bulaşları ile insanda hastalık oluşturan patojenlerin çalışıldığı laboratuarlardır. ABSL-1 uygulamalarına ek olarak bazı önlemlerin alınması gerekmektedir. Öncelikle laboratuvara personel giriş çıkışları sıkı kontrol altında olmalıdır. Çalışan personelin immünizasyon durumu özellikle HBV aşısı, tüberkülin deri testi ve akciğer grafisi düzenli izlenmelidir. Biyogüvenlik el kitabı hazırlanmalı, hizmet içi eğitim daha sıklıkla yapılmalıdır. Hayvan odalarının tüm atıkları (hayvan dokuları, karkaslar, kontamine altlık materyali vb.) üzeri örtülü ve dış yüzeyi dekontamine edilmiş taşıyıcı araçlar ile laboratuvar dışına çıkarılmalı, mümkünse önce otoklavlanmalı daha sonra bina dışına çıkarılmalıdır. Hayvan odalarından çıkarılacak tüm ekipmanlar önce dekontamine edilmelidir. Aerosol oluşturacak işlemler için sınıf I veya II biyogüvenlik kabini (BGK) kullanılmalıdır. Kafes dezenfeksiyonu elle veya otomatik yıkama makineleri ile yapılabilir. Hayvan Biyogüvenlik Düzeyi 3 (ABSL-3) Bir bölgeye özgü ya da egzotik hayvanlar ile çalışan laboratuvarlar bu sınıflamada yer almaktadır. Aerosol yolu ile geçiş sonucu ciddi ya da ölümcül hastalıklara neden olabilirler. ABSL-2 düzey laboratuvarlardaki önlemlerin yanı sıra zorunlu uygulamalar vardır. Laboratuvar alanı ile diğer alanlar arasında çift kapı sistemi olmalı ve görevli personelin giriş çıkışı denetlenmelidir. Çalışanların rutin sağlık izlemleri ve serum taramaları yapılmalıdır. Bu kişilerde zoonotik hastalıkların dışında infeksiyonlara yatkınlık da gelişebilir, bu konuda dikkatli olunmalıdır. Kafesler ve kullanılan tüm malzemeler otoklavlanmalıdır. Hayvan odalarından çıkan tüm atıklar yönetmeliğe uygun şekilde yakılmalıdır. Kişisel koruyucu ekipmanlara ilave olarak özel koruyucu giysiler giyilmelidir. Laboratuvar içindeki tüm uygulamalar sınıf II BGK içinde yapılmalıdır. Diğer insan dışı primatlar Diğer rodentler Diğer memeliler Diğer kuşlar Diğer iki yaşamlılar (amfibian) Balıklar Sürüngenler İntervertebratlar Hayvan Biyogüvenlik Düzeyi 4 (ABSL-4) Aerosol yolu ile geçtiği bilinen ya da diğer geçiş yolları henüz bilinmeyen, çok tehlikeli ve egzotik ajanlar ile çalışan laboratuvarlar bu grupta yer almaktadır. Ciddi ve ölümcül hastalıklara neden olurlar. Bu laboratuvarlar diğer tüm çalışma alanlarından tamamen ayrı bir binada yapılandırılmalıdır. ABSL-3 uygulamalarına ek olarak tüm çalışmalar sınıf III BGK içinde gerçekleştirilmelidir. Çalışanların izlemi, serum örneklerinin toplanması, immünizasyon takiplerinin ya- pılmasının yanı sıra bilinen risk faktörleri için profilaktik önlemler alınmalıdır. İster klinik, ister deneysel araştırmalar yapan hayvan laboratuarları olsun biyogüvenlik kavramının ana unsurları arasında BGK önemli bir yer tutmaktadır. BGK, çalışan personeli, çevreyi ve ürünü korumak amacıyla hava akımı düzenlenmiş cihazdır. Temel olarak bu cihazların iki önemli özelliği vardır; birincisi amaca yönelik korunmalı hava akımı sağlaması, diğeri ise hava içerisindeki mikrobiyal partikülleri elimine etmesidir. Eliminasyon, BGK leri içerisindeki mekanik hava ve ventilasyon yolu üzerine yerleştirilmiş HEPA (High Efficiency Particulate Air; Yüksek Etkinlikte Partikül Yakalayıcı) adı verilen filtre veya filtre sistemleri tarafından sağlanmaktadır. HEPA filtreleri boron silikat mikrofiberlerinden ve ince alüminyum tabakalardan oluşmakta, 0.3 mikrondan daha büyük mikrobiyal parçacıkların % 99.97 sini tutarak havayı mikrobiyal partiküllerden arındırmaktadır [5,6]. Sınıf I, II ve III olmak üzere üç sınıf BGK tanımlanmıştır. Buna göre; Sınıf I BGK: Temel olarak çalışan kişiyi ve çevreyi potansiyel infeksiyon riskinden korumaya yönelik tasarlanmış kabinleridir. Negatif basınca sahiptir ve oda havası çalışma yüzeyine doğrudan ve tek yönlü ulaşır (Resim 1a). Oda havası herhangi bir filtreden geçmeden kabin içinde dolaştığından çalışılan materyal korunamaz. Hava akışı çalışana doğru değildir. Çeker ocağa benzer ancak HEPA filtresi ile çevreye çıkan havayı temizleyip verir. Basit tasarımları ve daha ucuz olmaları nedeniyle personel korumak amacıyla dünyada halen yaygın olarak kullanılmaktadır [5-7]. Sınıf II BGK: Sınıf I kabinlerde olduğu gibi ön açıklıktan hava girmesine rağmen, sistem bu havayı çalışma alanında dolaşıma girmeden önce HEPA filtrelere yönlendirdiğinden, dış ortam havası temizlendikten sonra kabin içinde dolaşır (Resim 1b). Böylece personel ve çevrenin yanı sıra çalışma materyali de korunmuş olur. Ön açıklıktan kabin içine alınan hava akım miktarı/hızları, yeniden sirkülasyon oranları ve egzoz sistemleri yönünden farklılıklara göre sınıf II kabinlerin A ve B olmak üzere iki tipi, her bir tipin ise A1/A2 ve B1/B2 olmak üzere alt tipleri mevcuttur. Ülkemizde en yaygın kullanılan sınıf IIA BGK tipidir [5,6]. Sınıf III BGK. Önü kapalı, paslanmaz çelikten yapılmış, kendinden havalandırmalı kabinler olup negatif basınç altında çalışır. Çalışanın, çevrenin ve ürünün korunmasını sağlayan tamamen kapalı bir sistemdir. Bütün işlemler kol uzunluğunda kauçuk eldivenler yardımıyla yapılır. Egzos sisteminde çift HEPA filtre bulunur (Resim 1c). Dışarı çıkarılacak materyal kabin çizgisinden çıkarılmadan çift kapılı otoklavda dekontamine edildikten sonra uzaklaştırılır. Yüksek patojen mikroorganizmalar ve çok toksik maddelerin kullanımı bu kabinlerin içinde gerçekleştirilir [5,8]. Laboratuvar güvenliğinin evrensel kuralları gereğince aerosol a b c Resim 1. Biyogüvenlik kabinlerinin çalışma prensipleri (a; sınıf I, b; sınıf II, c; sınıf III BGK) 2 Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine 11

oluşturma ya da sıçrama riski olan tüm işlemler kabin içinde yapılmalıdır. ABSL-1 dışındaki tüm hayvan laborauvarların da kafes değişimlerinin de kabin içinde yapılması gerekmektedir [2]. Ancak sınıf I ve sınıf II BGK leri teknik olarak tek başına %100 koruyuculuk sağlamamaktadır. Kabin kullanımında en önemli sorunlardan biri çalışanın olması gerekenden daha fazla güven duygusu içinde olması ve buna paralel olarak ek önlemlere ihtiyaç duymamasıdır. Kabin kullanımı sırasında eldiven, önlük gibi diğer birincil koruma ekipmanlarından vazgeçilmemelidir. Ayrıca etkin bir korunma kabinin yerleştirilmesi basamağından başlayan dikkat edilmesi gereken noktalar vardır. Öncelikle BGK kapılardan, hava akımının güçlü ve personel işleyişinin yoğun olduğu bölgelerden uzağa yerleştirilmelidir. Kabinlerin HEPA filtre sızdırmazlık testleri ve hava akış testleri (hız ve profilleri) ilk kurulumda ve daha sonra yılda bir, ayrıca her yer değişimi ve filtre değişimi sonrası yapılmalıdır. Ayrıca kabin açıldıktan sonra hava akımının güvenli duruma gelmesi için yaklaşık 15 dakika beklenmeli, daha sonra çalışmaya başlanmalıdır. Kabin ön cam açıklığı güvenli pozisyonda olmalı, çalışma yüzeyindeki hava delikleri kapatılmamalı ve hava akımını bozacak gereğinden fazla malzeme kabin içerisine konulmamalıdır. Kullanılan kimyasallar küçük ölçülerde olup işi bitince atılmalı ya da sadece kabin kullanımı için ayrılmalıdır. Çalışma sırasında eller dışarı çıkarılmamalı, dış ortam ile mümkün olduğunca az temas kurulmalıdır. Çalışma bitiminde kabin en az beş dakika daha çalıştırılmalı, daha sonra uv lamba açılmalıdır. Her çalışma sonrası ve gün sonunda kabin dezenfeksiyonu yapılmalıdır [5,8]. Laboratuvar hayvanlarının gerek bakım ve beslenmesi, gerekse biyomedikal araştırmalarda kullanılması sırasında, çalışanlar ve çevreleri için çeşitli risk faktörleri söz konusudur. Hayvan işlemlerinde enfeksiyöz ajanlara ya da biyolojik tehlikelere aşağıda belirtilen yollar ile maruz kalınabilir; Parenteral inokulasyon (kesici-delici yaralanmalarla) Subkutan ve müköz membran bulaşları (çizik ve ısırıklarla) Yüzey temasları (kontamine çalışma alanlarından) Sindirim yolu bulaşları (laboratuvarda yeme-içme, el-ağız bulaşı) Solunum yolu bulaşları (aerosol yolu ile) Göz bulaşı (el-göz teması, enfekte altlık malzemesinin temizliği) Bu risk faktörleri ile temas laboratuvar hayvanının türüne göre (kemirgenler, sürüngenler, kuşlar, primatlar vb.) değişmekle birlikte temel olarak beş başlık altında toplanmaktadır; [2]. 1. Isırılma ve tırmalanma Laboratuvar hayvanları ile doğrudan temas eden bakıcılar ve araştırmacılar bu riskle sıklıkla karşılaşmaktadır. Öncelikle böyle bir riskle karşılaşmadan önce çalışanın gerekli sağlık taramaları ve aşılanması yapılmış olmalıdır. Isırılma ya da tırmalanma sonrası temel ilk yardım uygulamaları olan antisepsi kurallarının uygulanmasının ve temas sonrası immünizasyonun yapılmasının yanı sıra asıl amaç böyle bir duruma maruz kalmamak olmalıdır. Bunun için öncelikle deney hayvanının türüne uygun tutuş tekniklerinin uygulanması ve evrensel laboratuvar kuralları gereğince koruyucu bir önlük ve eldiven olmadan hayvan ile temas edilmemesi gerekmektedir. Çevre ve Orman Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan 2007/11 sayılı genelge uyarınca hayvan bakıcıları ve diğer yardımcı personel, teknisyen, teknikerler ve araştırmacılar bir kurs programını izleyen sınav sonrası sertifika almaktadırlar. Bu uygulama sonucunda laboratuvar hayvanları ile temas edecek kişilerin eşdeğer düzeyde teorik ve pratik bilgi sahibi olması sağlanmış, dolayısıyla temel laboratuvar güvenliği ve tutuş teknikleri konusunda ön eğitim almaları zorunlu hale getirilmiştir [9]. 2. Alerjenler Laboratuvar hayvanları çalışanlarının en sık karşılaştığı sağlık problemlerinden birisi de alerjenlerdir. Bu riskin gelişmesinde laboratuvar hayvanının türünün yanı sıra yapılan işin niteliği ve kişinin atopik bir bünyesinin olup olmaması etkilidir. Ayrıca laboratuvarın fiziksel olanakları, havalandırma sistemleri de etkileyen diğer faktörler arasındadır [10]. Laboratuvar hayvanlarının tüy ve postlarının yanı sıra altlık materyali, idrar, salya vb. sekresyonları da alerjen olabilmektedir. Bakıcıların ve temizlik personelinin alerjenler ile teması araştırmacılardan daha fazla olmaktadır. Ülkemizde sıklıkla kullanılan laboratuvar hayvanı türlerine alerjik risk açısından bakacak olursak tavşanlar ilk sırada yer almaktadır. 1997 yılında National Acaemy Press tarafından kurulan The Committe on Occupational Safety and Health in Research Animal Facilities alerjik risk gruplarını dört başlık altında toplamıştır; normal, atopik, asemptomatik ve semptomatik kişiler. Özellikle hayvan bakıcıları ve temizlik personelinin işe alınması sırasında bu risk grupları açısından değerlendirilmesi oldukça faydalı olacaktır. Bununla birlikte herhangi bir risk grubunda yer almayan çalışanların da kişisel koruyucu malzemelerin kullanımı, aerosol oluşturacak uygulamalardan kaçınma gibi temel önlemleri göz ardı etmemeleri gerekmektedir. Alerjenler ile temas durumunda ise ürtiker, alerjik konjonktivit, alerjik rinit gibi hastalıkların yanı sıra astım ve anafilaksi gibi hayatı tehdit eden tablolarda ortaya çıkabilmektedir [10,11]. Japonya da 137 hayvan laboratuarında, çalışanların % 23 ünde burun, göz, solunum sistemi ve deri bulgularının eşlik ettiği bir ya da daha fazla alerjik yakınma öyküsü saptanmıştır. En sık rastlanılan bulgular ise sırasıyla; burun semptomları (%78), deri (%45), göz (%43) ve solunum sistemi (%28) semptomları olarak belirtilmiştir [12]. 3. Deneylere özgü tehlikeler Burada sözü edilen mevcut risklere ilave olarak araştırılmak istenen konu ve bu araştırma kapsamında kullanılacak yöntemlere paralel olarak gelişecek tehlikelerdir. Örneğin deneysel çalışma sırasında kesici-delici aletlere, enfeksiyöz ajanlara, kimyasal ya da toksik maddelere, yanıcı-patlayıcı maddelere ya da radyasyona maruz kalmak bunlardan bazılarıdır. 4. Doğal tehlikeler Hayvan laboratuvarlarının fiziksel koşulları ve çalışanların dikkatsizliğinden kaynaklanabilecek tehlikeler bu grup altında sıralanmaktadır. Örneğin çalışma sırasında kaymak, düşmek, ağır kaldırmak, ergonomik sorunlar, gürültü ve ısı düzensizlikleri gibi. 5. Zoonozlar Zoonoz kelimesi yunanca kökenli olup zoion (animal; hayvan) ve noses ( disease; hastalık) sözcüklerinden türemiştir. Vertebralı hayvanlar ve insanlar arasında doğal yollarla geçiş yapan hastalıklar ve infeksiyonlar olarak tanımlanmaktadır [13]. Biyomedikal araştırmalarda kullanılan hayvan türlerinin sayısındaki artış zoonotik hastalıkların çeşitliliğinin de artışına neden olmaktadır. Virüslerden parazitlere kadar oldukça geniş yelpazedeki hastalık grubu ve farklı epidemiyolojik özellikler korunma ve kontrol yöntemlerinde güçlüğü de beraberinde getirmiştir. American College of Laboratory Animal Medicine (ACLAM) biyomedikal araştırmalarda sıklıkla kullanılan hayvan türlerini üç başlı altında toplamıştır. Bu sınıflama çalışılan hayvan türü ile il- 12 Journal of Clinical and Analytical Medicine 3 Journal of Clinical and Analytical Medicine

Tablo 3. Ülkemizde sıklıkla kullanılan laboratuar hayvanlarında görülen zoonotik hastalıklar* Hayvan Türü Hastalık Etken Geçiş yolu Korunma Fare, sıçan, tavşan Ektoparazitizm Mites:Cheyletiella parasitovorax, Liponyssoides sanguineus, Notoedres cati, Ornithonyssus bacoti, Sarcoptes scabiei, Fleas: Ctenocephalides canis, C. felis, Ticks: Dermacentor variabilis, Rhipicephalus sanguineus Hayvan bakım ve temizliğinde kullanılan malzemeler ve enfekte hayvanlar ile doğrudan ya da dolaylı temas Hayvanların düzenli tarama ve izlemlerinin yapılması, önlük ve eldiven ile çalışma, el yıkama Fare, sıçan Hantaviral hastalık Hantaan virus; Seoul virus; bunyavirus. Fare, sıçan Leptospirozis Leptospira interrogans serovar ballum Fare, sıçan Fare, sıçan Lenfositik koryomenengitis Sıçan ısırığı ateşi (Rat bite fever) Lymphocytic choriomeningitis virus (LCMV); arenavirus. Streptobacillus moniliformis Spirillum minus Fare, sıçan, tavşan Salmonellosis Salmonella enterica serovar Enteriditis (S. Enteritidis), S. enterica serovar Typhimurium (S. Typhimurium), diğer Salmonella spp; Tavşan Dermatofitler Trichophyton mentagrophytes Microsporum canis Enfekte hayvanın idrar, dışkı ve tükürüğü ile inhalasyon ya da sindirim yolu ile temas, konjonktival temas, yara kontaminasyonu Oral sindirim, kontamine idrar, plasenta ve fetal dokularla temas, İnhalasyon, deri ve mukozal yüzeylerden geçiş Kontamine altlık malzemesi ve enfekte ektoparazitler ile temas, İdrar, dışkı ve tükürük gibi sekresyonlar ile deri ve mukoz membranların teması, parenteral inokulasyon, inhalasyon, sindirim yolu En sık hayvanın ısırması ile, daha az ağız, burun ve konjonktival kesenin sekresyonları ve idrar bulaşı ile Fekal-oral Enfekte hayvana deri yoluyla direk temas Kontamine atık ve yüzeylerin dezenfeksiyonu, solunum yollarının korunması için inhalasyon temasının önlenmesi,yabani rodentlerle temasın kesilmesi, temel laboratuar güvenliği önlemleri Kemirgenler, onların dokuları ve vücut sekresyonları ile doğrudan teması kesme Pasteurellosis Pasteurella multocida Isırık yaraları, olasılıkla solunum yolu ile, maske ve yüz koruma, BGK kullanımı * 15 nolu makaleden tabloya dönüştürülmüştür. gili potansiyel tehlikeleri, zoonotik hastalıkları öngörme açısından yardımcıdır [14] (Tablo 2). Ülkemizde biyomedikal araştırmalarda sıklıkla birincil gruptaki hayvan türleri arasında yer alan fare, sıçan ve tavşan kullanılmaktadır. Bu hayvanlarda sıklıkla görülen zoonotik hastalıklar, etkenleri, insanlara hastalığın geçiş yolları ve korunma önlemleri tablo 3 de özetlenmiştir. Daha az sıklıkla kullandığımız bazı deney hayvanları zoonotik hastalıklar açısından önemli olan etkenleri barındırabilmektedir. Bu zoonotik infeksiyonlar arasında; Amebiasis (Entamoeba histolytica; kedi, köpek, makak), Brucellosis (Brucella abortus, B. canis, B. melitensis, B. ovis, B. suis; domuz, koyun, keçi, köpek), Cat Scratch Disease (Kedi tırmığı hastalığı; Bartonella henselae; kedi, köpek), Campylobacteriosis (Campylobacter coli, C. fetus, C. hyointestinalis, C. jejuni; domuz, hamster, koyun, kedi, makak), Chlamydiosis (Chlamydophila abortus, Chlamydia psittaci, C. pecorum, C. pneumoniae; kedi, köpek, kobay), Orf (Contagious Ecthyma; Orf virus; parapoxvirus; koyun, keçi), Psittacosis (Ornithosis; Chlamydophila psittaci; tavuk), Q Fever (Coxiella burnetii; koyun, keçi, kedi, köpek), Rabies (Kuduz; Rabies virus; rhabdovirus; kedi, köpek, ferret), Toxoplasmosis (Toxoplasma gondii; kedi, köpek, fare, sıçan, koyun, keçi), Tuberculosis (Mycobacterium avium complex, M. bovis, M. tuberculosis; baboon, makak, kedi, köpek, koyun, keçi) sayılabilir [15]. T. mentagrophytes, kemirgenlerde en sık görülen fungal etken olması açısından özellik. Klinik hastalık insidansı düşük olmakla birlikte özellikle guinea pig ve tavşanda asemptomatik taşıyıcılık oranları oldukça yüksektir. Koloni arasında temas ile yayılma riski vardır. Rodentlerden insana en sık geçiş gösteren dermatofit infeksiyonudur [16,17] Laboratuvar hayvanları ya da bu hayvanlara ait dokular ile yapılan biyomedikal araştırmalar, eğitim uygulamaları ve analizler sırasında zoonotik hastalıklardan kaynaklanan sayısız olgu raporları ve epidemiyolojik veriler bildirilmiştir. Bu infeksiyonların tıbbi sonuçları semptomsuz olgular olabildiği gibi ölümcül de olabilmektedir. Bu konuda sıklıkla görülen zoonotik hastalıkların etkenleri ve korunma yolları temel olarak bilinmekle birlikte böyle bir durumda söz konusu hayvanın türü, deneysel çalışmanın içeriği ve kullanılan materyallerin yanı sıra kişinin immün sistemi de göz önünde bulundurulmalıdır. Yurt dışında laboratuvar hayvanlarının kullanıldığı birimlerde (bu bir araştırma laboratuvarı olabildiği gibi bir okulun eğitim laboratuvarı da olabilir.) zoonotik hastalıkların kontrolü ve tanımlaması konusunda izlem programları ve hizmet içi eğitime büyük önem verilmektedir. Maalesef ülkemizde böyle bir yapılanma söz konusu değildir. Uluslar arası laboratuvar hayvanları üretici firmaları birçok hayvan türü için ürettikleri kolonilerde zoonotik ajanların tamamını ya da birçoğunu başarılı bir şekilde elimine etmekte ve bu şekilde satış yapmaktadırlar. Ülkemizde ise farklı bir yapılanma söz konusudur. Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü deneysel ve diğer bilimsel amaçlar için kullanılan deney hayvanlarının korunması, deney hayvanlarının üretim yerleri ile deney yapacak olan laboratuvarların kuruluş, çalışma, denetleme, usul ve esaslarına dair bir yönetmelik (16.05.2004/25464 sayılı resmi gazete) yayınlamıştır. Bu yönetmelik çerçevesinde çalışma izni verilen deney hayvanı üretici, kullanıcı ve tedarikçi kuruluşların sayısı günümüzde 36 ya ulaşmıştır [18]. Yasa tesis açılma raporu için İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü uyarınca işletme belgesinin olmasını öngörmektedir [19]. Dolayısıyla bu yasa çerçevesinde sadece üretilen ve satışı yapılan hayvanların değil, bu hayvan laboratuarlarında çalışan personellerinde denetimi yapılmaktadır. Bununla birlikte yönetmelik dışında üretim ve satış yapan özel firmaların varlığı sadece zoonotik infeksiyonlar değil personel sağlığı açısından da risklerin devam etmesine neden olmaktadır. Günümüzde laboratuvar hayvanları ile ilgili en önemli sorunlardan birisi de bu hayvanların pet olarak satılması ve evlerde beslenmesidir. Laboratuvarlarda veteriner hekimlerin gözetiminde düzenli olarak kontrol edilebilen bu hayvanlar denetimsiz bir şekilde satılmakta ve zoonotik infeksiyonlar açısından toplum sağlığını tehdit etmektedir. Bu nedenle son zamanlarda pet olarak beslenen laboratuvar hayvanlarından kaynaklanan Lymphocytic choriomeningitis virus, Leptospira interrogans, Streptobacillus moniliformis, Salmonella enterica, Trichophyton mentagrophytes ve Ornithonyssus bacoti gibi zoonotik infeksiyonların geçişi bildirilmektedir [20]. Üretim ve barındırma ünitelerinde belirli bir mikro çevreye uyum sağlayan hayvanlar araştırma amacı ile başka bir kafese ve laboratuvar ortamına taşındıklarında farklı mikro çevrelerden gelen hayvanlar bir araya getirilmiş olur ve birbirleri için risk oluştururlar. Bu risk hayvanlar için olduğu kadar, araştırmacı için geçerli olup deney sonuçlarını da etkileyebileceği unutulmamalıdır [21]. Kuşkusuz laboratuvar kaynaklı infeksiyonlar ile ilgili elimizdeki verilerin çoğunluğu Pike nin araştırmaları sonucu elde edilen verilerdir. Bu çalışmalar laboratuvar çalışanları arasında kaza, yaralanma, infeksiyon gibi temasların raporlamasının yapılması ve bu verilerin istatistiksel bilgilere dönüştürülmesinde öncü olmuşlardır. Araştırmacı laboratuvar kaynaklı infeksiyonları çalışma ortamları ve amaçlarına göre de sınıflandırmış, biyomedikal araştırmalarda zoonotik hastalıkların özel durumlarını ve sıklığını da bildirmiştir. Bu verilere göre hayvanlar ya da dış parazitleri tüm temasların %12-15 ini oluşturmaktadır. Buna karşılık olguların yarısında aerosol ya da delici batıcı yaralanmalar so- 4 Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine 13

nucu temasın varlığı ortaya konmuştur. Laboratuvar çalışanları arasında ölümle sonuçlanan olgularda ilk sırayı HBV infeksiyonları ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar almakta, bunu tifoid ateş izlemektedir [22,23]. Laboratuvar hayvanları çalışanları ve araştırmacıları için tek başına mesleksel kazalar, hastalıklar ya da ölümleri tanımlayan çalışmalar oldukça sınırlıdır. Ayrıca birçok zoonotik hastalıkta kayıt ve bildirimler açısından etkenin tanımlanması tam olarak yapılmamaktadır. Yerel ya da lokal sağlık kurumları tarafından bildirilen hastalıkların zoonoz olup olmadığı ya da zoonoz ise etkenin ne olduğu araştırılmamaktadır. Laboratuvar hayvanları ile ilişkili riskleri araştıran çalışmaların birçoğu hayvanların türü ya da yapılan spesifik işe odaklanmıştır. Bununla birlikte laboratuvar hayvancılığında çok geniş hayvan türü ve çeşitliliği bulunmaktadır. Araştırmalara göre ABD nde her yıl hayvanlar ile ilgili ölümcül olmayan 12500 yaralanma ya da hastalık oluşmakta ve bunların 63 ü ölümle sonuçlanmaktadır [15]. Weigler ve ark. [24]. 2003 yılında ABD nde AALAS ın (American Association for Laboratory Animal Science) veri tabanına dayanarak 11.000 laboratuvar hayvanları çalışanları ile yaptıkları anket çalışması bu alanda en kapsamlı verilerin sunulduğu bir çalışmadır. Çalışmaya doğrudan ya da dolaylı olarak biyomedikal araştırmalar ya da eğitim için kullanılan hayvanlar ya da bu hayvanlara ait doku, kan ve vücut sıvıları ile uğraşan 11.000 kişiden, bu alan ile en az beş yıl ilgili olan 1367 kişi dahil edilmiştir. Kişilere demografik verileri, tıbbi özgeçmişleri, yaptıkları işin kapsamı ve çalışma alanları ile ilgili riskler, zoonotik hastalıklar ve bazı sıklıkla rastlanan zoonotik hastalıkların etkenleri ve geçiş yolları konusunda sorular sorulmuştur. Çalışmaya katılanların %22 si veteriner, %20 si hayvan teknisyeni, %20 si hayvan tesisleri denetim personeli, %13 ü araştırma teknisyen, %10 u veteriner teknisyen, %6 sı araştırmacı ve kalanları kafes yıkama personeli, idari personel, mesleksel hastalık personeli ve diğerleri oluşturmaktadır. Katılanların %70 i en az lise ya da dengi okul mezunu iken katılan kurumların %83 ü AALAS tarafından akredite edilmiştir. Bu çalışma sonucunda laboratuvar hayvanlarından zoonotik ajanlar ile mesleksel olarak kazanılmış infeksiyonların insidansı 10.000 de 45 olarak belirlenmiştir. 2002 yılında OSHA nın verileri de 10.000 çalışanda 43.9-50.9 olarak bildirilmiştir [25]. Çalışmada zoonotik hastalıklar için birinci geçiş yolu enfekte hayvan ile deri teması (%30) olarak bildirilmiştir. Bunu hayvan tarafından ısırılma ve solunum yolu bulaşları izlemektedir. Olguların çoğunda infeksiyon kaynağı laboratuvar rodentleri iken bunu köpekler, kediler ve insan dışı primatlar izlemektedir. Çalışmada bir ya da daha fazla zoonotik ajan ile infeksiyon saptanan 23 kişiden sadece 18 (%78.3) inin bu temasları bildirmesi ise bildirim ve raporlama konusundaki eksikliklerin dünyanın her yerinde önemli bir sorun olduğunu göstermektedir. Ayrıca araştırmada bildirim yapan bu kişilerin sonrasında herhangi bir hastalık riski olup olmadığı konusunda olayı takip etmediklerini ortaya koymuştur [24]. Kimyasal Güvenliği Kimyasal güvenliği mesleksel sağlık ve güvenlik programlarının verimli yürütülebilmesi için üzerinde durulması gereken temel noktalardan birisidir. Kimyasal maddeler tehlike özelliklerine göre sınıflandırılabilir; Kanserojen (Asbest, aromatik hidrokarbonlar) Mutajenik (Diazometan, akrilamid) Üremeye toksik (Kurşunasetat, nitrotoluen) Çevreye toksik (NH3, anilin, DDT) Yüksek radyoaktif (Uranyum, toryum, radyum, sezyum) Kimyasal savaş ajanları (Sinir gazları, sülfür mustard) Kimyasal ajanlar ile temasın kontrolü için öncelikle kullanılan kimyasalın özelliklerinin iyi bilinmesi gerekmektedir. Böylece gerek temas öncesi gerekse temas sonrası alınması gerekli önlemler konusunda bilgi sahibi olunabilir. Bu konuda malzeme güvenlik ve bilgi formu (Material Safety Data Sheets; MSDS) yol gösterici olacaktır. Satın alınan tüm kimyasal maddeler ile birlikte bu formun alınması ve laboratuvar güvenliği dosyanın içinde bulundurularak gerekli durumlarda kolayca ulaşılabilmesine dikkat etmek gerekmektedir [24]. Bu formda kimyasalların güvenli bir şekilde hazırlanması ve kullanımı konusunda bilgilerin yanı sıra, saklama ve atıklarının uzaklaştırılması koşulları ile ilgili bilgilerde bulunmaktadır. Kimyasal güvenliği konusunda dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan birisi hazırlığı aşamasındaki tüm tartım ve karışım işlemlerinin BGK i içinde yapılması, hiçbir şekilde ağızla pipetleme yapılmaması ve aerosol oluşturulacak uygulamalardan kaçınılmasıdır [27]. Atıkların Uzaklaştırılması Ülkemizde tıbbi atıkların üretiminden bertarafına kadar; çevreye ve insan sağlığına zarar verecek şekilde doğrudan veya dolaylı bir biçimde alıcı ortama verilmesinin önlenmesine, çevreye ve insan sağlığına zarar vermeden kaynağında ayrı olarak toplanması, ünite içinde taşınması, geçici depolanması, taşınması ve bertaraf edilmesine, yönelik prensip, politika ve programlar ile hukuki, idari ve teknik esasların belirlenerek uygulanmasına ilişkin usul ve esasları içeren Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği 27537 sayılı resmi gazetede 30.03.2010 tarihinde son olarak düzenlenmiştir. Bu yönetmeliğe göre; Tıbbi atıkların sterilizasyon işlemine tabi tutularak zararsız hale getirilmesi, yakılması veya depolanması suretiyle bertaraf edilmesinden belediyeler ya da belediyelerin yetki devri yaptığı kuruluşlar sorumludur. Ünitelerin, laboratuvarların (ayrıca hastanelerin) sorumluluk alanlarına gire başlıca maddeler aşağıda verilmiştir: Üretilen atıklar kaynağında diğer atıklar ile karıştırılmadan ayrı olarak biriktirilir. Hiçbir suretle tıbbi atıklar diğer evsel atıklar, ambalaj atıkları ve tehlikeli atıklar ile karıştırılmaz. Tıbbi atıkların toplanmasında; yırtılmaya, delinmeye, patlamaya ve taşımaya dayanıklı; orijinal orta yoğunluklu polietilen ham maddeden sızdırmaz, çift taban dikişli ve körüksüz olarak üretilen, çift kat kalınlığı 100 μ olan, en az 10 kilogram kaldırma kapasiteli, üzerinde görülebilecek büyüklükte ve her iki yüzünde Uluslararası Biyotehlike amblemi ile DİKKAT TIBBİ ATIK ibaresini taşıyan kırmızı renkli plastik torbalar kullanılmalıdır. Kesici-delici alet sınıfında yer alan tıbbi atıklar ise (bistüri, enjektör uçları, branüller) sert plastikten yapılmış ağızları kapalı kutularda uzaklaştırılmalıdır. Sonuç olarak önceki yıllarda laboratuvarlarda otoklavlanarak sterilize edilen laboratuvar atıkları günümüzde otoklavlanmadan bu yönetmeliğin verdiği izin ve esaslar doğrultusunda ünitelerden imha edilmek üzere toplama merkezlerine götürülmektedir [28]. Bu noktada yasa gereğince hayvan laboratuvarlarının görevi atıkları sınıflamak ve toplama işlemine kadar uygun şekilde saklamaktır. Özellikle biyolojik atık sınıflandırması içinde yer alan hayvan atıklarının soğuk odalarda saklanması gerekmektedir. Atıkların laboratuvar ortamından uzaklaştırılması sırasında ya da laboratuvar çalışmalarında dikkatsizlik sonucu kontamine materyalin dökülmesi durumunda acilen kullanılmak üzere her laboratuvarda, dökülmeler için acil dekontaminasyon setinin hazır bulundurulması doğru bir yaklaşımdır. Bu sette bulunması gereken malzemeler: 14 Journal of Clinical and Analytical Medicine 5 Journal of Clinical and Analytical Medicine

Dezenfektan (örn. çamaşır suyu gibi konsantre bir germisid kullanılacaksa 1:10 konsantrasyonu taze olarak hazırlanmalıdır), Emici (absorban) özellikli materyal (örn. kağıt havlu, absorban pudra), Atık taşıma aracı (örn. otoklavlanabilir atık torbası, delici-kesici kutuları), Kişisel koruyucu ekipman (örn. eldiven, gözlük, maske), Mekanik aletler (örn. otoklavlanabilir maşa, pens, süpürge, faraş), Uygulanacak yöntemin yazılı dokümanı. Acil dekontaminasyon kitleri her kullanımdan sonra yeniden hazırlanmalıdır. Eksik olup olmadığı, dezenfektanın kullanım süresinin geçip geçmediği, koruyucu gözlük saplarının bozulup bozulmadığı her yıl kontrol edilmeli, eldiven vb. değiştirilmelidir [29]. Biyogüvenlikte Mimari Yapının Önemi Biyogüvenlik düzeylerine göre hayvan laboratuvarları çok farklı tasarım ve uygulamaları gerektirmektedir. Burada sözü edilecek olan hangi düzeyde olursa olsun temel olarak bir hayvan laboratuvarının tasarım ve işleyişidir. Hayvan laboratuvarları mümkünse ayrı bir binada inşa edilmeli ya da aynı binada personel işleyişinin en az olduğu bölümlerde kurulmalıdır. Temel olarak hayvan tesislerinin % 50 sini hayvan odaları (% 25 üretim birimi, hayvan kabul, karantina ve % 25 deney odaları ve otopsi),, % 15 ini koridorlar,, % 10 unu yönetici, sekreter, toplantı ve diğer personel odaları, % 10 unu depolar, % 10 unu ekipman alanı ve % 5 ini teknisyen odaları oluşturmalıdır. Hayvan üretim ve barındırma odalarının yer, duvar, tavan ve kapı malzemeleri ve iç donanımları kolay temizlenebilen, fırçalama ve yıkama işlemlerine dayanıklı malzemeden yapılmış olmalıdır. Temizlik kolaylığı açısından oda ve koridorlarda sivri köşelerden kaçınılmalı, her odada dirsek kontrollü bir musluk ile lavabo bulunmalıdır. Hayvan laboatuvarlarında uluslar arası standartlarda pencere önerilmemektedir. Ancak pencerelerin var olduğu bir binada hayvan laboratuvarı bulunuyorsa camlarda tel örgüler olmalı, mümkün olduğunca pencereler açılmamalıdır. Kapılar kulplu değil, kendinden kontrollü ve içe açılır yapılmalıdır. Tasarım sırasında öncelikle çift koridor sistemi oluşturulmaya çalışılmalıdır. Fiziksel yapı olarak bu mümkün değilse tek koridor siteminde personel, materyal ve hayvan hareketlerinde temizden kirliye bir iş akışı uygulanmalıdır [30,31]. Laborauvar Hayvanları Çalışanlarının Sağlık İzlemleri ve Personel Hijyeni Laboratuvar hayvanları biriminde çalışacak olan bakıcı ve temizlik personellerinin işe başlamadan önce ve başladıktan sonra tıbbi izlemlerinin düzenli olarak yapılması gerekmektedir. Kişilerin alerjik hastalıklara yatkınlıkları, öz ve soy geçmişleri araştırılmalıdır. Kronik kalp ve böbrek hastalıkları, endokrin hastalıklar, immün sistem yetmezlikleri, sürekli kullanıkları ilaçlar ve kadın personelin gebelik durumu sorgulanmalıdır. Solunum yolu hastalıkları ve tüberküloz açısından akciğer grafisi çektirilmeli, PPD kontrolü yapılmalıdır. İşe başladıktan sonra bu izlemlerin altı ayda bir tekrarlanması gerekmektedir. Sağlık Bakanlığı nın aşı takvimi uyarınca bu kişilerin HBV (Hepatit B Virüs), BCG (verem aşısı) ve tetanoz aşılarının yapılmış olması gerekmektedir. Son aşı takviminde çocukluk yaş grubunda konjuge pnömokok aşısı bulunmaktadır [32]. Erişkinler için ise ülkemizde ruhsatlı iki tip aşı bulunmaktadır; 23 serogrup içeren polisakkarit aşı (PPV) ve Heptavalan pnömokok aşısı. Bu aşılar 2-65 yaş arası risk gruplarına önerilmektedir Hayvan bakıcıları ve temizlik personelinin aşılanmasına tıbbi izlem sonrası karar verilmelidir. İnfluenza için personelin yıllık aşılanması hem personelin korunması hem de iş gücü kaybının önlenmesi açısından doğru bir yaklaşım olacaktır. Hayvanlarla çalışanlar için kuduz aşısının temas öncesi uygulanması konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Ancak yurt dışında kedi ve köpek karantina ünitelerinde çalışanlar, yarasa ya da evcil olmayan memelilerle araştırma yapanların dışında rutin bir uygulama yoktur. Temas sonrası bağışıklamada su ve sabunla yıkama ve acil yara bakımı yapıldıktan sonra, kuduz immünglobulini ve kuduz aşısı birlikte uygulanmalıdır. Temas durumunda ısıran hayvanın cinsi, ısırmanın durup dururken mi yoksa provokasyon sonucu mu olduğu sorgulanmalıdır. Fare, sıçan, hamster gibi hayvanların ısırması durumunda aşı uygulamasına gerek yoktur [33-35]. Laboratuvar hayvanları biliminde personel hijyeninin önemi hastane kökenli infeksiyonların sınırlandırılmasına çok benzemektedir. Araştırmalara göre hastanelerde çalışan personelin hastadan hastaya geçişlerde ve her uygulama sonrası el yıkaması hastane kökenli infeksiyonları % 50 oranında azaltmaktadır. Hayvan bakıcıları ve araştırmacılarının kişisel hijjenlerine dikkat etmesi sadece çalışanı korumakla kalmayıp hayvan kolonisi arasında enfeksiyöz etkenlerin yayılmasını da önleyecektir. Evrensel laboratuvar güvenliği kuralları gereğince biyolojik materyal ile çalışan tüm laboratuvarlarda hangi düzeyde olursa olsun eldiven ve önlük giyilmesi gerekmektedir. Ancak eldivenlerin dekontaminasyona karşı tam bir koruma sağlamadığı, düzenli ve doğru biçimde el yıkamanın yerine geçemeyeceği unutulmamalıdır. Çoğunlukla su ve sabunla yıkama ellerin dekontaminasyonu için yeterlidir. Ancak, riskin fazla olduğu durumlarda germisid ilaveli sabunların kullanılması önerilmektedir. El yıkamanın mümkün olmadığı durumlarda az kirli ellerin dekontaminasyonu için alkol temelli sıvı veya jel formunda el dezenfektanları kullanılabilir. Ancak dezenfektanlar kullanıldıktan sonra ilk fırsatta eller su ve sabunla yıkanmalıdır [36,37]. İş Güvenliği Açısından Laboratuvar Hayvanları Çalışanları Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının 15/8/2009 tarihli ve 27320 sayılı Resmî Gazete de yayımlanan İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimleri ile Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri Hakkında Yönetmeliğin 57 nci maddesi uyarınca oluşturulan Tehlike Sınıfı Belirleme Komisyonunun görüşleri doğrultusunda işyerlerinin iş sağlığı ve güvenliği açısından yer aldığı tehlike sınıfları listesi; az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli işler başlıkları altında toplanmıştır. Bu başlıklar altında laboratuvar hayvanları çalışanları ile ilgili herhangi bir tehlike grubu tanımlanmamıştır. Çok tehlikeli işler başlığı altında madde 55 araştırma laboratuarları işlerini kapsamakta olup detaylı bir tanımlama yoktur. Asıl endişe verici nokta ise MADDE 2 (1) Bir işyerinde muhtelif işlerin yapılması durumunda, işyerinde yapılan asıl iş tehlike sınıfının tayininde temel alınır ifadesidir. Ülkemizde Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Müdürlüğünden sertifikalı laboratuvar hayvanları birimlerinin çalışanları, bağlı oldukları kurumun temizlik kadrosunda yer almaktadır. Dolayısıyla sağlık ve güvenlikleri tehlikeye girdiğinde yasal hakları konusunda karışıklık olabilecektir. Bu konuda resmi olarak girişimlerde bulunmak ve çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda yasal netlik oluşturmak üzerinde durulması gereken bir konudur [38]. Deneysel olarak indüklenmiş ya da doğal geçişli biyolojik tehlikelerinde dahil olduğu mesleksel hastalıklardan araştırmacı ve çalışanları korumak için çağdaş hayvan araştırmaları programları ve tesis tasarımları son yıllarda başarı ile uygulanmaktadır. Ayrıca hayvanların insancıl bir şekilde taşınması, tutulması ve güvenliğini ön plana çıkaran eğitim programlarının yanı sıra 6 Journal of Clinical and Analytical Medicine Journal of Clinical and Analytical Medicine 15

bariyer tipi üretim uygulamaları risklere maruz kalma oranlarını azaltmıştır. Zoonotik hastalıkların identifikasyonu ve eradikasyonu konusundaki ilerlemeler sayesinde de deneysel amaçla kullanılan hayvanlardan kaynaklanan zoonotik hastalıkların insidansında azalma dikkati çekmektedir. Etkin bir koruma kontrol programı için tıp ve veterinerlik alanında çalışan kişilerin iş birliği içinde olması ve halk sağlığı uzmanlarının katkıları ile düzenli izlem programlarının sürdürülmesi gerekmektedir 34. http://www.hku.hk/uhs/program/animal_workers/vaccines.shtml [Online.] 35. Köksal İ, Usluer G. Erişkinde aşılama. ANKEM Derg. 2006; 20(4): 239-245. 36. Pittet D, Allegranzi B, Sax H. Hand hygiene In: Jarvis WR (ed). Bennett and Brachman s Hospital Infections. 5th ed. Lippincott Williams and Wilkins, 2007:31-44. 37. Wesley D, Lauer JL, Hawley RJ. Decontamination, sterilization, disinfection, and antisepsis. In: Fleming DO, Hunt DL (eds). Biological Safety Principles And Practices. 3rd ed. Washington: ASM, 2000:383-402. 38. http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2009/11/20091125-10.htm[online.] Kaynaklar 1. World Health Organisation. Laboratory Biosafety Manuel. 3rd ed. WHO, Geneva. 2004. 2. Centers for Disease Control and Prevention. BMBL Section V. Vertebrate animal biosafety level criteria, 2007. 3. Guide for the Care and Use of Laboratory Animals, National Academy Press, Washington, DC, 1996. 4. Peichl P. Health, safety and environmental protection in a biological research laboratory. Int Arch Occup Environ Health. 2000; 73 (l): 8-13. 5. Kruse RH, Puckett WH, Rıchardson JH. Biological Safety Cabinetry. Clin Microbiol Rev 1991; 4(2): 207-241. 6. Ceyhan İ. Laboratuvarlarımız biyogüvenlik düzeylerine uygun çalışıyor mu? Biyogüvenlik kabinleri güvenli mi? Nasıl kontrol edilmelidir? 5. Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi 2007; 423-437. 7. Ortatatlı M, Kenar L, Yaren H, Karayılanoğlu T. Biyolojik arastırma laboratuvarında güvenlik. Turkiye Klinikleri J Med Sci 2006; 26: 396-403. 8. CDC Primary Contaminment for Biohazards: Selection, Installation and Use of Biological Safety Cabinets. 2nd ed, 2000. 9. www2.cevreorman.gov.tr/belgeler5/genelge11.doc. [Online.] 10. Jones MG. Exposure response in occupational allergy. Curr Opin Allergy and Clin Immunol 2008; 8: 110 114. 11. Gautrin D, Ghezzo H, Infante-Rivard C, Malo JL. Natural history of sensitization, symptoms and occupational diseases in apprentices exposed to laboratory animals. Eur Respir J. 2001;17(5):904-908. 12. Yamauchi C. Studies on the environmental control of laboratory animals. Exp Anim. 1995; 44(1): 9-21. 13. World Health Organisation, Zoonoses: Second report of the joint WHO:FAO expert committee,1959. 14. ACLAM. 2003. Role delineation document. American College of Laboratory Animal Medicine, www.aclam.org. [Online.] 15. Hankenson FC, Johnston NA, Weigler BJ, Di Giacomo RF. Zoonoses of occupational health importance in contemporary laboratory animal research. Comp. Med. 2003; 53: 579-601. 16. Pollock C.Fungal diseases of laboratory rodents. Vet Clin North Am Exot Anim Pract. 2003;; 6(2):401-413. 17. Connole MD, Yamaguchi H, Elad D, Hasegawa A, Segal E, Torres-Rodriguez JM. Natural pathogens of laboratory animals and their effects on research. Med Mycol. 2000; 38(l) :59-65. 18. http://www.kkgm.gov.tr/birim/hay_sagl/calisma_izni_verilen_deney_hayv_uretici_kullanici_tedarikci_kuruluslari.html [Online.] 19. http://www.kkgm.gov.tr/yonetmelik/deny_hayv.html [Online.] 20. Bleich A, Nicklas W. Zoonoses transmitted by mouse and rat maintained as laboratory or pet animals. Berl Munch Tierarztl Wochenschr. 2008;121(7-8):241-255. 21. Coleman TJ. The Public Health Laboratory Service (PHLS) and its role in the control of zoonotic disease. Acta Tropica 2000; 76:71 75. 22. Pike RM. Laboratory-associated infections: summary and analysis of 3921 cases. Health Lab. Sci. 1976; 13:105-114. 23. Pike RM. Laboratory-associated infections: incidence, fatalities, causes, and prevention. Annu. Rev. Microbiol. 1979; 33: 41-66. 24. Weigler BJ, Di Giacomo RF, and Alexander S. A National Survey of Laboratory Animal Workers Concerning Occupational Risks for Zoonotic Diseases. Comp Med. 2005; 55(2): 183-191. 25. Bureau of Labor Statistics. 2003. Illness rates by category of illness detailed industry 2002. [Online]. 26. Kapin JM. Beyond chemical safety an integrated approach to laboratory safety management. Chemical Health&Safety, July/August 1999, 20-22. 27. Pinizzotto N, Baker SJ. Chemical waste disposal and recycling in an academic medical center. Chemical Health&Safety, March/April 2000, 23-25. 28. http://rega.basbakanlik.gov.tr/eskiler/2010/03/20100330-20.htm [Online.] 29. Öngen B. Laboratuvarlarda DAS uygulamaları. 6. Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi 2009; 361-386. 30. http://www.nap.edu/openbook.php?record_id. [Online.] Guide for the Care and Use of Laboratory Animals: Eighth Edition. 31. Clough G. The animal house: Design, equipment and environmental control. In: Poole, T.B., ed. UFAW (Universities Federation for Animal Welfare) handbook on the care and management of laboratory animals. 6th Ed. New York, NY: Churchill Livingstone Inc. 1986: 108-158. 32. www.vsm.gov.tr/docs/tshm.doc [Online.] 33. WHO. Weekly epidemiological record Rabies vaccines: WHO position paper, 2010; 85: 309-320. 16 Journal of Clinical and Analytical Medicine 7 Journal of Clinical and Analytical Medicine