Ege Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği 2014/2015 Dönemi Çalışma Raporu Nisan, 2015
ĐÇĐNDEKĐLER 1 2014 YILI ĐHRACAT PERFORMANSIMIZIN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ... 4 1.1 ÜRÜN GRUPLARI ĐTĐBARĐYLE... 4 1.2 ÜLKELER ĐTĐBARĐYLE... 6 2 2014 YILI TÜRKĐYE GENELĐ ĐHRACATININ DEĞERLENDĐRĐLMESĐ... 7 2.1 ÜRÜN GRUPLARI ĐTĐBARĐYLE... 7 2.2 ÜLKELER ĐTĐBARĐYLE... 9 2.3 SEKTÖRLER ĐTĐBARĐYLE... 10 3 GENEL DEĞERLENDĐRME... 11 4 2014 YILI FAALĐYETLERĐMĐZ... 12 4.1 BAŞARILI ĐHRACATÇILARIMIZIN ÖDÜLLENDĐRĐLMESĐ... 12 4.2 SEKTÖREL SORUNLARIN GÜNDEMDE TUTULMASI... 12 4.3 ULUSLARARASI TOPLANTILARA KATILIM... 14 5 BĐRLĐĞĐMĐZ ÜYE SAYISI... 14 6 DĐĞER KONULAR... 15 7 2015/2016 ĐŞ PROGRAMI... 16
Sayın Üyelerimiz, Gerçekleştirmekte olduğumuz yıllık olağan Genel Kurul toplantımıza katılmanızdan dolayı teşekkür eder, hepinizi saygı ile selamlarız. Yönetim Kurulumuz, göreve geldiği tarihten beri, ülke çıkarlarının korunması yanında siz üyelerimizin ihracat ile ilgili karşılaştığı sorunlarının çözüme kavuşturulabilmesi ve Birlik konusuna giren maddeler ihracatının arttırılabilmesine yönelik faaliyetlerde bulunmuş, ihracatın gelişmesine katkı sağlamaya çaba göstermiştir. Bugün elde edilen olumlu sonuçlarda, üyelerimizin çalışmalarımıza verdikleri desteğin büyük katkısı olduğunu özellikle belirtmek isteriz. Bu dayanışma ruhu içerisinde çalışmalarını sürdüren Yönetim Kurulumuz, ülkemiz demir ve demir dışı metal ihracatının arttırılması için üzerine düşen görevi yerine getirmeye gayret etmiştir. Bu çalışmada, 2014 yılı faaliyetlerimiz ve Birliğimiz iştigal alanına giren mal gruplarının ihracat istatistiklerine yer verilmiştir. Çalışmalarımızda ülkemiz açısından en olumlu ve yararlı sonuçların alınabilmesi için bizlere değerli görüş ve uyarıları ile ışık tutan üyelerimiz ile Birliklerimiz personeline bu vesile ile teşekkür ederiz. Saygılarımızla, Yönetim Kurulu
1 2014 YILI İHRACAT PERFORMANSIMIZIN DEĞERLENDİRİLMESİ 1.1 ÜRÜN GRUPLARI İTİBARİYLE Birliğimiz iştigal alanına giren ürünlerin 2014 yılı ihracat durumuna baktığımızda (Tablo.1); hem miktar hem değer bazında 2013 yılına göre %6 oranında azalma yaşandığı görülmektedir. Birliğimizden en çok ihraç edilen ürünler her zaman olduğu gibi demir çelik grubu olmuştur. Ne varki, bu grupta 2013 yılında gerçekleştirilen 1,31 milyar ABD$ lık ihracata karşın, %5 lik bir düşüşle, bu yıl 1,25 milyar ABD$ tutarında ihracat gerçekleştirilmiştir. Demir Çelik mamullerinde, her zaman en önemli ihracat kalemimiz konumundaki çubuklar bu sene profil ihracatımızın gerisinde kalmıştır. 2014 yıl sonu itibariyle yaklaşık 529 milyon ABD$ seviyelerinde gerçekleşen profil ihracatı miktar bazında %3 lük artış gösterirken değer bazında aynı kalmıştır. Çubuk ihracatımızda son birkaç yıldır sürmekte olan kan kaybı devam etmiş ve hem miktar hem de değer bazında 2013 yılı performansının gerisinde kalınmıştır. Bu kalemimizin ihraç birim fiyatı 572 $/ton seviyelerinden 2014 yılında 543 $/ton seviyelerine gerilemiştir. Bu dönemde, ihracatımız da artış gösteren başlıca ürün grupları; diğer demir çelik ürünleri, tel, inşaat aksamı ve filmaşin olmuştur. Bakırdan mamul ürünlerde; çubuk&profiller dışında tüm kalemlerde, hem miktar hem de değer bazında düşüş yaşanmıştır. Bu grupta, 132 milyon $'lık ihracatla ön sırada yer alan örme halatlarda 2013 yılına kıyasla miktar bazında %10 değer bazında ise %13 oranında gerileme gerçekleşmiştir. Bakır tel ihracatı değer bazında %17'lik düşüşle 93 milyon $ seviyelerinde gerçekleşirken; diğer bakırdan mamul ürünler ihracatı değer bazında %40 gibi önemli oranda gerilemeyle yaklaşık 39 milyon $ olarak gerçekleşmiştir. Alüminyumdan mamul ürünler ihracatımızda 2014 yılında kıyasla değer bazında %16'lık bir artış yaşanmıştır. Bu ürün grubunda toplam ihracatımız 47 milyon $ seviyelerinde gerçekleşirken; en çok ihracat gerçekleştirilen kalemler diğer alüminyumdan mamul ürünler, çubuk&profiller ve folyo olmuştur. Metallerden mamul ürünler ihracatımızda, mobilya kaleminde miktar bazında %5 bir düşüş, değer bazında ise %8 lik bir artış göze çarpmaktadır. Miktar bazındaki düşüşe rağmen, değer bazında artıştın sebebi, 2013 yılında 4.010 $/ton seviyelerinde olan ortalama birim fiyatların, 2014 yılında 4.536 $/ton seviyelerine çıkmasıdır. Metallerden mamul diğer eşya ihracatımız, miktar bazında %28, değer bazında %41 artış gösterirken, el aletleri ihracatımız, yaklaşık 9,3 milyon $'lık ihracatla, 2013 yılına kıyasla değer bazında %21 oranında artış göstermiştir. 4
5
1.2 ÜLKELER İTİBARİYLE Son yıllarda gerileme yaşadığımız Körfez Bölgesi'ne olan ihracatımız, 2014 yılında Yemen'e gerçekleştirdiğimiz yaklaşık 215 milyon $ tutarındaki ihracatla bir miktar gelişme kaydetmiştir. Bu ülkeye gerçekleştirdiğimiz ihracat 2013 yılına kıyasla miktar bazında %18, değer bazında ise %12'lik artış göstermiştir. Amerika Birleşik Devletleri (ABD)'ne gerçekleştirdiğimiz ihracatta da hem miktar hem de değer bazında önemli yükseliş yaşanmıştır. Birim fiyattaki önemli düşüşe paralel olarak bu ülkeye gerçekleştirilen ihracat miktar bazında %169 oranında artarken değer bazında %16 oranında yükselmiştir. Geçtiğimiz yıl ülkemiz menşeli inşaat çeliği ihracatına yönelik ABD'li yerli üreticiler tarafından yapılan şikayet üzerine başlatılan anti-damping ve telafi edici vergi soruşturmalarına rağmen, sektörel ihracatımızda böyle bir artış görülmesi sevindiricidir. Suudi Arabistan'a gerçekleştirdiğimiz ihracatımız bu yıl da kan kaybetmeye devam etmiştir. Bu ülkeye 2014 yılında gerçekleştirdiğimiz ihracat, miktar bazında %39, değer bazında ise %42 oranında düşmüştür. 2014 yılında ihracatımızın en çok artış yaşadığı pazarlarımız sırasıyla Kanada, Fas, Romanya, Đspanya ve Ürdün olmuştur. 6
2 2014 YILI TÜRKİYE GENELİ İHRACATININ DEĞERLENDİRİLMESİ 2.1 ÜRÜN GRUPLARI İTİBARİYLE Birliğimiz iştigal alanına giren ürünlerin Türkiye geneli ihracatı Tablo 3. te sunulmuştur. Buna göre en çok demir çelik ürün grubundan ihracat gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu ürün grubunda; 4,53 milyar ABD $ tutarında performansla en çok çubuk ihracatı gerçekleştirilmiştir. Çubuk ihracatında geçen yıla göre miktar bazında %5, değer bazında ise %10 luk bir düşüş yaşanmıştır. Çubuk ihracatı, tüm demir çelik ihracatımızın yaklaşık %30 una tekabül etmektedir. Bu grupta; yassı sıcak mamül ihracatı değer bazında %14 lük bir artış gösterirken, yassı kaplama ihracatı %22, kütük ihracatı ise %60 oranında düşüş göstermiştir. Bakırdan mamul ürünler ihracatında, örme halatlar ihracatında değer bazında %6 lık bir azalma yaşanırken, miktar bazında herhangi bir kayıp görülmemektedir. Bakırdan mamul diğer ürünler ihracatında miktar bazında %7, değer bazında ise %6 lık bir gerileme yaşanmıştır. Aluminyumdan mamul ürün ihracatımızda, toplamda, 2013 yılına göre hem miktar hem de değer bazında %8 lik bir artış gerçekleşmiştir. Bu grupta, çubuk ve profiller ihracatı değer bazında %6'lık artış gösterirken, miktar bazında da %8 artış göstermiştir. Saç&levha ihracatı da hem miktar hem de değer bazın %5 oranında artmıştır. Metallerden mamul ürünler ihracatı, toplamda, %9 luk bir artışla, 2013 yılındaki 1,29 milyar ABD$ seviyelerinden, 2014 yılında 1,41 milyar ABD$ ına yükselmiştir. Bu grupta en çok ihracatı yapılan ürünler; metallerden mamul diğer eşya ve mobilyalar olmuştur. Birliğimiz iştigal alanına giren ürünlerin Türkiye geneli toplam ihracatı, geçen yıla göre miktar bazında %4 ve değer bazında %1 lik bir düşüşle, 20,33 milyar ABD$ ı olarak gerçekleşmiştir. 7
8
2.2 ÜLKELER İTİBARİYLE Birliğimiz iştigal alanına giren ürünlerin Türkiye genelinde ülkelere göre seyrine göz attığımızda (Tablo 4.), en çok ihracatın Irak a gerçekleştirildiği göze çarpmaktadır. Bu ülkede yaşanan iç çatışmalara paralel olarak ihracatımız, 2014 yılında 2013 yılına göre, miktar bazında %35 değer bazında ise %28 lik bir gerileme yaşanmıştır. Ülkemizden en çok ihracat gerçekleştirilen ikinci ülke ise yıllar sonra ABD olmuştur. Ülke genelinde, ABD' ye 1,65 milyar ABD$ lık ihracat gerçekleştirilmiş olup; performansımız miktar bazında %96 değer bazında %69 oranında artış göstermiştir. Birliğimizin zayıf performansının aksine, ülke genelinde Birleşik Arap Emirlikleri'ne gerçekleştirilen ihracat miktar bazında %20, değer bazında ise %18 oranında artış göstermiştir. Suudi Arabistan a gerçekleştirilen ihracatta ülke genelinde de ciddi kayıplar görülmektedir. Bu ülkeye olan ihracatta miktar bazında %69, değer bazında %57 lik bir düşüş yaşanmıştır. Ayrıca; Đtalya, Libya ve Rusya 2014 yılında gerileme kaydettiğimiz diğer önemli pazarlarımız olmuştur. 2014 yılında, yukarıda bahsedilenler dışında ihracatımızın artış gösterdiği belli başlı ülkeler; Birleşik Krallık, Romanya, Türkmenistan ve Hollanda olmuştur. 9
2.3 SEKTÖRLER İTİBARİYLE 2014 yılında ülkemizden, tüm sektörler göz önüne alındığında; 157, 62 milyar ABD$ tutarında ihracat gerçekleştirilmiştir. Bu da 2013 yılında gerçekleştirilen 151,63 milyar ABD$ ihracata kıyasla %4 lük bir artışa tekabül etmektedir. Birliğimiz iştigal alanına giren ürünler (Çelik, demir ve demirdışı metaller), toplamda 20,33 milyar ABD$ ı ihracatla, ülkemizden en çok ihracatı gerçekleştirilen ikinci ürün grubu olmuştur. Sektörümüzün 2014 yılındaki Türkiye ihracatındaki payı yaklaşık %13'tür. Otomotiv endüstrisi %14,1 lik payıyla birinci, kimyevi maddeler ve mamulleri ise %11,3 lük payıyla üçüncü sırada yer almıştır. 10
3 GENEL DEĞERLENDİRME Ortadoğu ve Körfez Bölgesi: petrol fiyatları ve savaş önümüzde engel.. Irak ve Suriye'de yıllardır yaşanmakta olan iç savaş sektörümüzün ihracatını yeterince sekteye uğratmamış gibi bir de Yemen'de yaşanan gelişmeler bizi son derece kaygılandırmaktadır. Diğer Körfez ülkelerince Yemen'e yönelik başlatılan askeri operasyon, hem önemli pazarlarımızdan biri olan bu ülkeye olan ihracatımızı durma noktasına getirecek, hem de bölgenin dengelerini kararsız bir hale getirerek, tüm bölgeyle ticareti zorlaştıracaktır. Petrol fiyatlarındaki düşüş sebebiyle, Körfez ülkelerinin yatırımlarını bir süre askıya alacakları ve bu süreçte demir-çelik ithalatlarını asgariye indireceklerini konuşurken bölgenin bir de savaş haline girmesi, bizi iyice umutsuzluğa sevk ediyor. Çin'in inşaat sektöründeki gerileme bizi tehdit ediyor. Geçtiğimiz yıl, Çin'de konut arzı fazlası sebebiyle inşaat sektörünün yavaşlaması, bu ülkede inşaat çeliğine olan iç talebin de gerilemesine sebep oldu. Bir yandan çelik üretimi aynı hızla devam ederken, bir yandan iç talebin gerilemesi, ihraç edilmeyi bekleyen yüksek tonajda üretim fazlasına sebep oldu. 2015 yılında ihracata ayrılacak bu kısmın yaklaşık 82 milyon ton olması bekleniyor. Bizim 2014 yılı ham çelik üretimimizin 34 milyon ton, mamul ihracatımızın da 18 milyon ton olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, bu rakamın büyüklüğünü daha iyi anlayabiliriz. Doğal olarak, bu durum Çin'in bizim halihazırda ihracat gerçekleştirdiğimiz pazarlarımızda daha saldırgan bir strateji izleyerek rekabet yeteneğimizi önemli ölçüde kısıtlamasına neden olacak. Ayrıca, her ne kadar vergisel önlemler alsak da, bu çeliğin bir kısmının ülkemizce ithal edileceğini de öngörmek yanlış olmaz. Ukrayna ile Rusya arasındaki çatışmaların ucu bize de dokunuyor. Çatışmaların yaşandığı bölgede yer alan 4 çelikhane üretimini durdurmak zorunda kaldı. Ukrayna'daki toplam çelikhane sayısının 17 olduğu düşünüldüğünde bu önemli bir rakam. Ülkemizin en önemli kütük tedarikçisinde yaşanan sıkıntılar, bu ürünü girdi olarak kullanan Türk çelik endüstrisi için doğal olarak maliyet artışlarına, hammadde temininde zorluklara sebep olabilecektir. Rusya ise rublenin hızla değer kaybetmesiyle potansiyel bir ihracatçı konumuna gelerek, mevcut pazarlarımızda bize nazaran rekabet avantajı yakalayacak bir pozisyon edindi. Umudumuz Amerika ama... Diğer ülkelerde yaşanan bu olumsuz tabloya Amerika Birleşik Devletleri ekonomisinde yaşanan canlanma doğal olarak inşaat sektörüne de yansımış durumda ve bu ülkeye olan inşaat çeliği ihracatımız da sevindirici bir şekilde artış gösteriyor. Ne var ki, Paris'te yaptığımız son temaslarda da edindiğimiz bilgiye göre, Amerikalı yerli üreticiler, geçen yıl ABD Ticaret Bakanlığı tarafından ülkemiz menşeli inşaat çeliğine karşı yürütülen ve önlemsiz sonuçlanan antidamping soruşturmasından tatmin olmadıkları için yeni bir başvuruda bulunacaklarmış. Geçen yıl sunduğumuz her türlü bilgi ve belgeyle, ABD Ticaret Bakanlığı'nı ikna etmişken, maalesef Amerikalı meslektaşlarımızı bir türlü anti-damping yapmadığımıza ikna edemedik. Görünüşe göre de, ülkemiz menşeli ürünlere ilave vergi koyulana kadar bu mücadelelerini bırakmayacaklar. 11
Önümüzdeki günlerde böyle bir soruşturma açılması ve önlemle sonuçlanması durumunda, elbette bu ülkeye olan ihracatımız da yeniden olumsuz yansımalar olabilecektir. Rekabet edebilmek için maliyetlerimiz düşürülmeli Dışarda tüm bu olumsuz şartlar mevcutken, girdi maliyetlerimizi düşürerek rekabet avantajı sağlamamız gerekiyor. Ancak, yıllardır dile getirdiğimiz, elektrik kullanımında TRT payı tahsilatı uygulamasına hala devam ediliyor. Bizim en büyük girdilerimizden biri elektrik enerjisi, bundan kaçışımız yok ve %2'lik bu pay yıllık bazda önemli maliyet oluşturuyor. Sektörümüzün yine ana girdilerinden biri olan hurdanın ithalinde uygulanmakta olan ve başta Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu (AKÇT) ile ülkemiz arasındaki anlaşmaya olmak üzere ülkemizin uluslararası taahhütlerine aykırılık teşkil eden çevre katkı payı uygulamasına son verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, AKÇT anlaşması kapsamında sektörde belli başlı ürünlere ilişkin yapılacak üretim yatırımlarında devlet yardımından faydalanılamamaktadır. Bu durumda; kapasite artışı, ülkemize olmayan bir ürünün üretimi ya da yüksek katma değerli ürün üretimine yönelik kurulacak yeni tesisler için firmalarımız rekabet gücünden yoksun kalmaktadır. Bu nedenle, söz konusu anlaşmanın devlet yardımlarını kısıtlayan bölümlerinde revizyon yapılması gerekmektedir. Gerek çevre katkı payı, gerekse AKÇT kapsamında devlet yardımları hususları, 2012 yıl sonunda yürürlüğe giren "Türkiye Demir-Çelik ve Demir Dışı Metaller Strateji Belgesi ve Eylem Planı"nda yer alarak, açıkça devlet politikası haline gelmiştir. Başta Sayın Başbakanımızdan olmak üzere ilgili tüm Bakanlarımızdan sektörümüzün tüm önemli pazarlarında yaşadığı bu sorunlarla baş edebilmesi için yurtiçinde önündeki engellerin kaldırılmasını talep ediyoruz. 4 2014 YILI FAALİYETLERİMİZ 4.1 BAŞARILI İHRACATÇILARIMIZIN ÖDÜLLENDİRİLMESİ Her yıl olduğu gibi bu sene de üstün gayret göstererek en çok ihracatı gerçekleştiren üyelerimiz Başbakanımız Sayın Ahmet DAVUTOĞLU, Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat ZEYBEKÇĐ, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanımız Sayın Lütfi ELVAN ve Orman ve Su Đşleri Bakanımız Sayın Prof. Dr. Veysel EROĞLU'nun katılımlarıyla 31 Ocak 2015 Cumartesi günü Đzmir de düzenlenen törenle kamuoyuna açıklanmış ve bu firmalarımız ödüllendirilmişlerdir. Birliğimizden 2014 yılında en çok ihracatı gerçekleştiren üç firma sırasıyla, Đzmir Demir Çelik A.Ş., Kocaer Haddecilik San. ve Tic. A.Ş. ve Özkan Demir Çelik Sanayi A.Ş. olmuştur. 4.2 SEKTÖREL SORUNLARIN GÜNDEMDE TUTULMASI Küresel piyasadaki rakiplerimizle mücadele edebilmek için, girdi maliyetlerimizin asgari seviyelere çekilmesi ve en azından rakiplerimizle eşitlenmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, girdi maliyetlerimizin önemli kalemlerini oluşturan elektrik enerjisi ve çevre katkı payı gibi konularda, bu maliyetlerin üyelerimiz üzerindeki yükünün ortadan kaldırılması için aşağıdaki sorunlar/konular ve çözüm önerilerimiz her fırsatta ilgili kurum ve kuruluşlara iletilmiştir. 12
Sanayide yüksek elektrik enerjisi maliyetleri ve maliyetler üzerindeki ilave fon ve kesintilerin sektörün rekabet gücünü sınırlandırması Genel maliyetler arasında ikinci sırada yer alan enerji maliyetlerinin diğer ülkelerdeki rakip üreticilerden yüksek oluşu, iç ve dış piyasalarda sektörün rekabet gücünü düşürmektedir. Bu itibarla; başta TRT payı olmak üzere, elektrik enerjisi üzerindeki her türlü fon ve kesintiler kaldırılmalıdır. Hafta sonu ve bayram tatillerinde, gece tarifesi uygulanmalıdır. Yaz aylarında, puant saati uygulaması, 20:00-22:00 saatleri arasına indirilmelidir. Bireysel tüketici ile sanayiciye uygulanan elektrik enerjisi fiyat farkı, AB ülkeleri ile aynı seviyeye çıkartılıncaya kadar, sanayinin kullandığı elektrik enerjisi fiyatlarına zam yapılmamalıdır. Katma değeri yüksek ileri teknoloji gerektiren ürünlerin üretilebilmesi, yerli girdi tedarik imkânlarının arttırılabilmesi ve enerji verimliliğine yönelik yatırımların desteklenebilmesi için, Türkiye-AKÇT Serbest Ticaret Anlaşması nın sektöre devlet yardımlarını yasaklayan hükümlerinin revize edilmesi Halihazırda, AKÇT Anlaşması ek listesinde yer alan GTĐP lere konu ürünlerin üretimini yapacak firmalar için yatırımlarda devlet yardımı verilememektedir. Özellikle katma değeri yüksek olan bu ürün gruplarının Türkiye de üretilmesi ve enerji verimliliğine ilişkin yatırımların desteklenmesi, cari açığın azaltılmasına sağlayacağı katkının yanı sıra, stratejik yönden de önem arz etmektedir. Sektörün ihtiyaç ve öncelikleri, AKÇT Anlaşması nın imzalandığı 1996 yılından bu yana değiştiğinden, AKÇT Anlaşması da günümüz koşullarına göre, ülkemizde üretilmeyen ya da yetersiz miktarda üretilen ürünlerin üretimine yönelik yatırımlar ile, enerji verimliliğine yönelik yatırımlara teşvik sağlanmasına imkân verecek şekilde revize edilmelidir. 5491 sayılı Çevre Kanunu nun 13. maddesinde yer alan, Çevre Katkı Payı tahsilatı hükmünün, sektörün rekabet gücünü üzerindeki olumsuz etkilerinin giderilmesi, Sadece demir çelik sektörümüzde uygulanan ve sektör üzerinde ciddi bir yük teşkil eden Çevre Katkı Payı uygulamasının, dünyanın hiçbir ülkesinde örneği ve makul bir gerekçesi bulunmamakta, ayrıca, başta AKÇT olmak üzere, Türkiye nin uluslararası taahhütlerine de aykırılık taşımaktadır. Esasen Yüksek Planlama Kurulu (YPK) tarafından onaylanmış bulunan Demir Demirdışı Metaller Sanayi Strateji Belgesi nde de kaldırılması öngörülen Çevre Katkı Payı uygulaması ve Bakanlığın, çevreyi koruma amacını aşan bürokratik uygulamaları sektörün rekabet gücünü olumsuz yönde etkilemektedir. Uygulamaya tümüyle son verilmeli veya en azından başlangıç aşamasında çevre katkı payının sektör kuruluşlarınca kendi çevre yatırımlarında kullanım imkânı sağlanmalıdır. AB nin 3. Ülkelerle yaptığı STA lara ülkemizle de aynı anda görüşmelere başlama zorunluluğunun sağlanması. 13
Durumun yarattığı haksız rekabetin önüne geçecek adımlar atılmalıdır. Örnek; - Cezayir de AB üyesi ülkelerin üreticileri inşaat demirine uygulanan % 15 gümrük vergisinden muaf olduklarından, haksız bir avantaj elde etmekteler ve bu ülkeye ihracatımız imkansız hale gelmektedir. Bu durum, ülkemize böyle bir hak verilmediği halde, AB Gümrük Birliği anlaşmasının üye ülkelere ikili anlaşma yapma hakkı vermesinden oluşan zararlarımızın önemli bir örneğidir. Demir ve Demirdışı Metaller Strateji Belgesi ile Girdi Tedarik Stratejisi içerisinde yer alan eylemlerin hayata geçirilememiş olması, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı öncülüğünde hazırlanan Demir Demirdışı Metaller Strateji Belgesi, Yüksek Planlama Kurulu kararı ile kabul edilmiş ve 25/12/2012 tarihli ve 28508 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Girdi Tedarik Stratejisi ile ilgili çalışmalar da devam etmektedir. Belge içerisinde yer alan sektörün rekabet gücünün arttırılmasını hedefleyen eylemler uygulamaya aktarılamamıştır. Eylemlerden sorumlu bazı kuruluşların söz konusu eylemlerin yerine getirilmesi konusunda yeterli iradeyi ortaya koymadıkları gözlenmektedir. Sektörün büyüme eğilimini sürdürebilmesi ve ekonomiye olan katkısını arttırabilmesi için, strateji Belgeleri içerisinde yer alan eylemlerin uygulamaya aktarılmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Enerji kesintisi uygulamasının sektörü ciddi zarara uğratması Elektrik kesintisini gönüllülük esasına bağlayan bir mekanizmanın süratle kurulmasına ihtiyaç duyulmaktadır. Enerji piyasasında talep tarafı katılımına ilişkin mevzuat değişikliği en kısa zamanda hayata geçirilmelidir. 4.3 ULUSLARARASI TOPLANTILARA KATILIM Dış pazarlarımızda yaşanan gelişmeler hakkında birinci elden bilgi sahibi olmak ve bunları üyelerimizle paylaşmak; halihazırda ülkemizden ithalat yapan ya da potansiyel alıcı niteliği taşıyan firmalarla görüşebilmek amacıyla Yönetim Kurulumuzca; 30 Mart - 01 Nisan 2014 tarihlerinde Barselona'da düzenlenen SteelOrbis 2014 Bahar Konferansı & 70. IREPAS Toplantısı na, 28-30 Eylül 2014 tarihlerinde Berlin'de düzenlenen SteelOrbis 2014 Güz Konferansı & 71. IREPAS Toplantısı'na, 08-10 Aralık 2014 tarihlerinde Metal Bulletin tarafından Dubai'de düzenlenen 18. Orta Doğu Demir ve Çelik Konferansı na, ayrıca, ABD Demir&Çelik Teknolojileri Birliği (AIST) tarafından 24-27 Mart 2014 tarihlerinde Amerika Birleşik Devletleri nin Tennessee Eyâleti nde demir çelik üretim teknolojilerine ilişkin düzenlenen seminere katılım gösterilmiştir. 5 BİRLİĞİMİZ ÜYE SAYISI 01.01.2014 te 1.680 olan üye sayımız 31.12.2014 te 1.870 olmuştur. 2014 yılı içerisinde 190 firma Birliğimize yeni üye olarak kaydolmuştur. Birliğimiz 2015 yılı itibariyle, Ege Đhracatçı Birlikleri bünyesinde en çok üyeye sahip Birlik konumundadır. 14
6 DİĞER KONULAR a) Üyelerimizin iş olanaklarını arttırmak, ihracatın gelişmesine yardımcı olabilmek için elden gelen çaba gösterilmiştir. b) Günlük olarak üyelerimizin ihracata ilişkin sorunlarına çözüm getirilmeye çalışılmıştır. c) Birliğimiz haftalık ve aylık ihracat bülteni, çeşitli kaynaklardan elde edilen ithal ve iş ilişkisi kurma talepleri, piyasa hareketleri, rakip ülkeler hakkında edinilen bilgiler, dış ticaret birimlerinden alınan raporlar elektronik ortamda ve web sitemizde üyelerimize duyurulmuştur. d) Ege Đhracatçı Birlikleri Tarafından Yapılan Çalışmalar Yukarıda özetlediğimiz Yönetim Kurulumuzun 2014/2015 döneminde yaptığı toplantılarda görüşüp karara bağladığı ve yerine getirdiği çalışmalardan önemli gördüklerimizi bilgi ve onayınıza sunar, yeni dönemin tüm üyelerimize hayırlı ve uğurlu olması dileğiyle saygılarımızın kabulünü rica eder, bu vesile ile Genel Sekreterliğimiz personeline, çalışma saatlerine bağlı olmaksızın tarafsız, iyi niyetli, olumlu ve gayretli çalışmaları içinde huzurlarınızda bir kez daha teşekkür ederiz. YÖNETĐM KURULU 15
7 2015/2016 İŞ PROGRAMI - Üyelerimizin ihracatının arttırılmasına yönelik olarak, belirlenecek hedef pazarlara yönelik Sektörel Ticaret Heyeti ve/veya Alım Heyeti Programları düzenlenecektir. - Birlik konusuna giren maddelerin üretiminin ve ihracatının arttırılmasına yönelik yürütülmekte olan çalışmalar yoğunlaştırılarak sürdürülecektir. - Hali hazırda düşük kar marjlarıyla çalışan sektörümüzün uluslararası piyasalarda rekabet gücünü koruyabilmesi için, üretim maliyetlerini yukarı çekerek ek külfet getiren düzenlemelerin değiştirilmesi yönünde başlatılan girişimlerimiz sürdürülecektir. - Đhracat uygulamaları konusunda yapılan değişikliklerin zamanında üyelerimize duyurulması ve Birliklerin çalışma konularının diğer Birliklerle eşgüdüm içinde yürütülmesi çalışmalarımız devam ettirilecektir. - Yeni müşteri ve pazar yaratmakta, müşterek hareket imkanları için katkı koymak yeni ve değişik ürün çeşitliliği ile Katma Değer yaratma imkanlarına yönelik bilgilendirme çalışmaları sürdürülecektir. - Başta AB mevzuatı olmak üzere alıcı ülke mevzuatları ile ilgili gelişmeler, takip edilmeye ve üyelerimize bildirilmeye devam edilecektir. - Üretim maliyetinin önemli unsurlarından biri olan elektrik girdisinin düşük seviyelerde tutulması konusunda başlatılan temaslar sürdürülecektir. - Đhracat Rejimi ve Yönetmeliği, teşvikler, devlet yardımları ve diğer konularda yetkililer nezdinde çalışmalara devam edilerek, üyelerimizin bu konular ile ilgili sorunlarına çözüm getirilmeye çalışılacaktır. - Ürünlerimizin ihracatının gelişmesine yardımcı olacak ulusal ve uluslararası sergi, fuar, konferans, seminer vb. organizasyonlara katılım gösterilecek ve bu tarz organizasyonlar düzenlenmesine çalışılacaktır. 16