TÜRKİYE AFRİKA KALKINMA İŞBİRLİĞİ



Benzer belgeler
Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

Değerli S. Arabistan Cidde Uluslararası Türk Okulu

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı

Dünya Bakliyat Pazarı ve Son Gelişmeler

TÜSİAD Kayıtdışı Ekonomiyle Mücadele Çalışma Grubu Sunumu

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

HIV/AIDS KÜRESEL ÖZET 2013

Bu bağlamda katılımcı bir demokrasi, hukukun üstünlüğü ve insan hakları alanındaki çalışmalarımız, hız kesmeden devam etmektedir.

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

ANKARA KALKINMA AJANSI.

TÜRKİYE - POLONYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

TÜRKĠYE DÜNYANIN BOYA ÜRETĠM ÜSSÜ OLMA YOLUNDA

EFA 2008 Küresel İzleme Raporu e Kadar Başarabilecek miyiz? Önemli Noktalar

Yılları Bütçesinin Makroekonomik Çerçevede Değerlendirilmesi

Dış Ticaret Müsteşarlığı nca ekonomik ve ticari ilişkilerimizin geliştirilmesi amacıyla çeşitli stratejiler uygulamaya konmuş bulunmaktadır.

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

3. Emek Piyasası. Grafik-3.1: İşsizlik Oranları (yüzde)

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2014 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR

GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

TEMEL GÖSTERGELER Coğrafi yapı

Resmî Gazete Sayı : 29361

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

8. ULUSLARARASI TÜRK - AFRİKA KONGRESİ

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

Türkiye de Erken Çocukluk Gelişimi ve Binyıl Kalkınma Hedefleri Yolunda Gelişmeler. Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı Yıldız YAPAR.

Dünya nüfusunun 1.2 milyarını adolesanlar oluşturmaktadır (dünya tarihindeki en yüksek rakam..) Bu nüfusun %85 i gelişmekte olan ülkelerde.

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI 2015 YILI PROGRAMI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR

ULUSAL HAVZA YÖNETİM STRATEJİSİ

CEZAYİR ÜLKE RAPORU

21- BÖLGESEL POLİTİKA VE YAPISAL ARAÇLARIN KOORDİNASYONU

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

SU KANALI PROJESİ - ETİYOPYA

İSLAMİ BANKALAR VE FİNANS KURUMLARI GENEL KONSEYİ (CIBAFI) GLOBAL FORUM 2018

Resmi Adı : Sudan Cumhuriyeti (Güney tarafı 9 Temmuz 2011 tarihinde Kuzey den ayrılarak Güney Sudan Cumhuriyeti ni oluşturmuştur)

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

ETİYOPYA ÜLKE RAPORU [Type the document subtitle]

YEREL YÖNETİMLERDE İNTERNET KULLANIMI ve BULDAN BELEDİYE Sİ ÖRNEĞİ

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un

TEB KOBİ BANKACILIĞI

Türkiye İstatistik Kurumu ndan (TÜİK) alınan verilere göre, Sinop ilinin Ocak-Temmuz ayı dış ticaret

VİZYON BELGESİ (TASLAK) TÜRKİYE - MALEZYA STRATEJİK DİYALOG PROGRAMI Sivil Diplomasi Kapasite İnşası: Sektörel ve Finansal Derinleşme

Dünya Bankası KOBİ & İhracat Finansmanı Aracılık Kredileri. Alper Oguz Finansal Sektor Uzmani Dunya Bankasi Ankara Ofisi

AVRUPA BİRLİĞİNE UYUM DANIŞMA VE YÖNLENDİRME KURULU 2015 YILI 1. TOPLANTISI 11 MART 2015

Beyin Gücünden Beyin Göçüne...

Sinop ilinin Ocak-Ağustos dönemi dış ticareti Türkiye İstatistik Kurumu ndan (TÜİK) alınan veriler

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

İTKİB Genel Sekreterliği AR&GE ve Mevzuat Şubesi

izlenmiştir. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 yılında kurulmuştur. IMF'ye bağlıbirimler: Guvernörler Konseyi, İcra Kurulu, Geçici Kurul, Kalkınma Kurulu

EFA 2009 Küresel İzleme Raporu. Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim. EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar

2. GENEL BİLGİLER TABLOSU (2012)

TİCARİ İLİŞKİLER DURUM İKÖ ÜLKELERİ ARASINDA AVRUPA BİRLİĞİ >>

SOMALİ ÜLKE RAPORU

Dünya Seramik Sektörü Dış Ticareti a) Seramik Kaplama Malzemeleri

AFETLERİN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ GENEL ETKİLERİ...

RUS TÜRK İŞADAMLARI BİRLİĞİ (RTİB) AYLIK EKONOMİ RAPORU. Rusya ekonomisindeki gelişmeler: Aralık Rusya Ekonomisi Temel Göstergeler Tablosu

NÜFUSUN YAŞ GRUPLARINA DAĞILIMI

İLLER BANKASI A.Ş. İLLER BANKASI A.Ş. GENEL TANITIMI VE YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARINA YÖNELİK DESTEKLERİ

BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

Lojistik. Lojistik Sektörü

ÇEVRE. Ortak (eşbaşvuran) Olabilecekler

DOĞU VE GÜNEYDOĞU NUN EKONOMİSİ VE KAMU YATIRIMLARININ NİTELİĞİ

AB Destekli Bölgesel Kalkınma Programları

yılları arası Tekstil Makineleri Yatırım Durumu

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

RUANDA ÜLKE RAPORU

TÜRKİYE - İTALYA YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

Çalışan Devir Oranı Araştırması İşgücü Analitikleri Eylül 2014

İHRACAT VE YENİLİKÇİLİK MALİ DESTEK PROGRAMI

BATI AFRİKA ÜLKELERİ RAPORU

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Hibe Programını Uygulayan Kuruluş. Türkiye İş Kurumu , Avrupa Birliği Bakanlığı. Sivil Toplum Geliştirme Merkezi

ÜZERĠNE BĠR DEĞERLENDĠRME

DÜNYA SERAMİK SAĞLIK GEREÇLERİ İHRACATI. Genel Değerlendirme

Birleşmiş Milletler Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (UNESCAP)

Küresel Kriz Sonrası Türkiye de Finansal Sistem Bankacılık Sektörü

Stratejik Plan

Selçuk KARAÇAY HasanSÜEL Vodafone Türkiye

SAĞLIK TARAMA RAPORU

SAĞLIK DİPLOMASİSİ Sektörel Diplomasi İnşası

Afrika da Sektörel ve Finansal Dönüşüm: Fırsatlar ve Riskler 5. Oturum: Türkiye nin Afrika Politikası. 25 Nisan 2014 Saat 13:00-15:00

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

2015 HAZİRAN ÖZEL SEKTÖRÜN YURT DIŞINDAN SAĞLADIĞI KREDİ BORCU GELİŞMELERİ

T.C. KALKINMA BAKANLIĞI GENEL EKONOMİK HEDEFLER VE YATIRIMLAR 2012

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

HIV/AIDS epidemisinde neler değişti?

2. TÜRKİYE - AFRİKA STK VE DÜŞÜNCE FORUMU

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

ZEYTİNYAĞI SEKTÖR RAPORU-2013

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ

EĞİTİM VE ÖĞRETİM 2020 BİLGİ NOTU

Transkript:

TÜRKİYE AFRİKA KALKINMA İŞBİRLİĞİ AFRİKA (SAHRA ALTI ÜLKELERİ) ÖNEMLİ PROBLEM ALANLARI 1. STABİLİTENİN HENÜZ YETERLİ ÖLÇÜDE SAĞLANAMAMIŞ OLMASI VE ÇATIŞMA VE SINIR GÜVENLİK PROBLEMLERİNİN DEVAM ETMESİ Afrika Dünyadaki çatışma alanlarının %44 ünün olduğu destabil coğrafyaların başında gelmektedir. BM ler kontrolündeki 18 Barışı Koruma/Tesis Operasyonlarının 8 i Afrika dadır. BM lerin bu maksatla tahsis ettiği 3,55 milyar ABD doları bütçenin 2,52 Milyar ABD doları Afrika daki operasyonlara harcanmaktadır. Afrika da meydana gelen çatışma ve iç savaşlar önemli bir sorunu da beraberinde getirmiştir. UNHCR kontrolündeki mülteci durumunda, grafikte belirtildiği gibi, Afrika ilk sıradadır. İç çatışmalar beraberinde göçleri getirmiş ve sosyal dengeler ile sosyal barış önemli ölçüde zedelenmiştir.unchr himayesindeki mültecilerin ağırlıklı olarak Afrika da toplanması, sosyal dokunun zedelenmesinde en önemli parametrelerden

biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu durum kalkınma yardımlarında acil yardımların önemli bir çalışma alanı olarak karşımıza çıkmasına neden olmaktadır. 2. DOĞAL AFETLERİN EN YOĞUN OLDUĞU COĞRAFYA OLMASI Afrika gerek doğal afetler gerekse acil insani problemler açısından dünyanın en riskli ve en problemli alanıdır. 3. AFRİKALI KABİLELERİN MİLLETLEŞMEK İÇİN SOSYOLOJİK SÜRECİ TAMAMLAYAMAMIŞ OLMASI Afrika gerek dini açıdan gerekse etnik yapı noktasından tabii sosyolojik süreci tamamlayamamış ve mikro mensubiyet davranışlarının had safhada olduğu bir coğrafyadır. Bu husus kalkınma yardımlarının uygulanmasında mutlak gerekli olan stabilizasyon ve sürdürülebilir kamu düzeni oluşturulabilmesinde en önemli risk alanlarından birisidir. Afrika dini açıdan da uzun bir dönüşüm ve değişim süreci yaşamaktadır. Harita incelendiğinde 1913 yılında bugün Sahra Altı Afrika olarak tanımlanan bölgelerin bir kısmı dahil İslam inancının Afrika da son derece yaygın olduğu, Sahra Altı ülkelerinin geri

kalanında mahalli inanışların hakim olduğu ancak çok geniş bir alanda Hristiyan misyoner faaliyetlerin yoğun olarak sürdüğü görülmektedir. Avrupalı misyonerler Afrika yı Tanrı nın Ülkesine Katmak, putperestleri dine davet etmek amacı taşımışlardır. Afrikalı bir devlet yetkilisinin tanımına göre, Misyonerler Afrika ya geldiklerinde bizim topraklarımız onların ise İncilleri vardı, bize gözlerimizi kapatarak dua etmeyi öğrettiler, gözlerimizi açtığımızda, bizim elimizde İncil onlar da ise bizim topraklarımız vardı. Bu ifade Afrika nın sosyolojik sürecini oldukça manidar tanımlamaktadır. Yukarıda haritada belirtildiği gibi Hristiyan misyoner faaliyetleri ile uzun süre etki altına alınmış ve özellikle Sahra Altı Afrika Ülkelerinde bu yeni din önemli gelişmeler kaydetmiştir. Misyoner faaliyetleri yürüten Evanjelik anlayışın tespitlerine göre 1913 lerde 13 milyon olan Hristiyan sayısı bugün 500 milyona ulaşmıştır. 4. KALKINMADA ALT YAPI PROBLEM ALANLARI A. İNSAN KAYNAKLARININ YETERSİZLİĞİ Afrika da her beş kişiden üçü okula gitmemiş, eğitimsizdir. 42 milyon çocuk halen okula gitmemektedir. Okula gitmeyenlerin %60 ı kız çocuğudur.

İnsan kaynaklarının yetersizliğinde ikinci etken üretim çağına ulaşan nüfusun ölüm oranının çok yüksek olmasıdır. 2005 rakamları ile 23 milyon üretim çağında insan ölmekte, ortalama ömür 35 yaş ile dünyanın en düşük seviyesini teşkil etmektedir. Özellikle bulaşıcı hastalıkların neden olduğu erken ölümler insan kaynaklarının yetersizliği konusunda en temel problemi oluşturmaktadır. B. SAĞLIK PROBLEMLERİ Başlıca sağlık problemleri, bulaşıcı hastalıklar, aşılama yetersizlikleri ve hastahane yetersizliği temel problem alanlarını oluşturmaktadır. AİDS/HİV e bağlı olarak yılda 25-28 milyon insan üretim alanından çekilmekte ve sağlık kuruluşlarının temel mücadele alanını teşkil etmektedir. Özellikle ebeveynlerin ölümüne bağlı olarak 20 milyon yetim çocuk önemli sorunların doğmasına neden olmaktadır. HIV/AIDS bütün Güney Afrika ülkelerinde yüksektir. Zimbabwe de % 25 e ve Swaziland ve Botswana da % 40 a ulaşmıştır. Dünyada HIV virüsü taşıyan 34-36 milyon kişinin 25-28 milyonu sahra altı Afrika ülkelerinde yaşamaktadır. Bunun % 80 den fazlası üreme dönemindedir ve üçte ikisi kadındır. 2010 yılında AIDS li anne babalardan yetim ve öksüz kalan çocukların sayısının 11 milyondan 20 milyona çıkması beklenmektedir. Bunun yanında virüsün yayılma oranının 1997-2001 de % 50 azaldığı Uganda örneği ve Zambia gibi umut verici gelişmelerin olduğu ülkeler de da vardır. HIV/AIDS ile mücadele USAID in sağlık konusundaki temel önceliğini oluşturmaktadır. Bunun için 15 milyar dolarlık PEPFAR Girişimi devreye sokulmuştur. Polio (çocuk felci) hastalığına bağlı olarak 1,25 milyon çocuk ölümle karşı karşıyadır. Nijerya bu alanda en problemli ülkelerden birisidir. Tüberküloz, malarya, menenjit ve kolera diğer yaygın ve salgın hastalıklardır. Malaryaya bağlı olarak yılda 600 bin çocuk ölümü gerçekleşmektedir. Tüberküloz hastalığında 1995 2000 arasında %95 artış gözlenmektedir. Söz konusu hastalıklara bağlı olarak yılda 2,3 milyon çocuk risk altında bulunmaktadır. Birçok ülkede HIV/AIDS ile mücadele diğer hastalıklarla mücadelenin ihmal edilmesine yol açmıştır. Bu da birçok ülkede ortalama ömrün azalmasına neden olmuştur. Bunun sonucunda ortaya çıkan iş kaybı yılda ortalama % 2 lik bir ekonomik küçülmeye neden olacak veya ekonomik büyümenin % 2 azalmasına yol açacaktır. Dünyada yılda 600 milyon sıtma vakasının % 90 ı Afrika da vuku bulmaktadır. Tek başına bu hastalık çoğu çocuk yılda 2.3 milyon kişinin ölümüne neden olmaktadır. C. EĞİTİM PROBLEMLERİ

1990 yılında % 50 olan okuma yazma oranı 2001 yılında % 63 e çıkmasına rağmen Afrika insana yatırım anlamında dünyanın geri kalan bölgeleriyle kıyaslandığında oldukça yavaş ilerlemektedir. Çoğu Afrika ülkesinde geçen birkaç yılda resmi eğitim oranı yükselme kaydetmiştir. Ancak Afrika da her beş kişiden biri hala temel eğitim ve öğretimden istifade edememekte, erkek çocukların % 39 u ve kız çocukların da % 43 ü ilk okula gitmemektedir. Okulu terk etme oranı yüksektir. Çocukların sadece % 20 si okulu tamamlamaktadır. Özellikle yetişkin ölümlerinin yüksekliği, ortalama ömrün çok kısa oluşu eğitim sektöründe de kendisini göstermektedir. Öğretmen kadrolarının her yıl %20 si AİDS ten ölmektedir. Acil olarak 420.000 öğretmenin eğitilerek eğitim kadrolarına kazandırılması ihtiyacı bulunmaktadır. D. TARIM VE TARIMA BAĞLI OLARAK GIDA ÜRETİMİ YETERSİZLİĞİ PROBLEMLERİ Nüfusun %70 i tarım sektöründe çalışmaktadır. Milli ekonomilerde tarım sektörü önemli yer işgal etmektedir. Milli gelirin %30 u tarım üretimine bağlıdır. Tarım sektörünün üç temel problemi bulunmaktadır. Bunlar; gelişmiş tarım teknolojilerinin kullanılmaması ve bilgi yetersizliği, tarım kredilerinin kullanılmasındaki güçlükler ve tarım pazarındaki yapısal bozukluklardır. Dünyada tarımsal üretimin en düşük düzeyde gerçekleştirildiği yer Afrika dır ve kişi başına üretim 1980 düzeylerine gerilemiştir. E. İŞSİZLİK VE FAKİRLİK Bu pozitif trendlere rağmen Afrika alt kıtası ciddi büyüme sorunları ile karşı karşıyadır. Burası dünyanın en fakir bölgesi olarak kalmaya devam etmektedir. Nüfusunun yarısını oluşturan 690 milyon kişi günde 1 doların altında bir miktarla yaşamaktadır. Birçok ülkede yılda % 2.4 nüfus artışı ile ekonomik büyüme trendleri pozitif olmasına rağmen; 2015 yılında fakirlilik oranının % 50 azaltılması Milenyum Kalkınma Hedefini gerçekleştirmek halihazırdaki oranların ikiye katlanması ile, yılda % 6, mümkün olacaktır. KALKINMA YARDIMLARI (İŞBİRLİĞİ) ANLAYIŞI Kalkınma Yardımları çalışmaları, gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarına destek ve acil problemlerine çözüm maksadıyla yapılan ayni veya nakdi yardımları kapsamaktadır. Yapılan çalışmalar sonucu ortaya çıkan sonuçları açısından değerlendirdiğimizde ise, küreselleşmenin geliştirilmesi ve sürdürülebilir işbirliği sisteminin oluşturulmasında Kalkınma Yardımlarının önemli bir enstrüman olarak rol oynadığı görülmektedir. Aşağıdaki şemalar incelendiğinde, resmi yardımlara ilaveten, pazar şartlarında yapılan yardımlar ve sivil toplum kuruluşları yardımları olmak üzere kalkınma yardımları dört ana başlıkta toplanmaktadır.

Kalkınma Yardımları Bağış ve Bağış Olmayan yardımlar olarak iki temel anlayış içerisinde uygulanmaktadır. Bağış olanlar ve I inci Kategori (Az gelişmiş) ülkelere yapılan yardımlar ile Uluslararası Kuruluşlara yapılan aidat ve katkılar Resmi Kalkınma Yardımı olarak değerlendirilmektedir. II inci Kategori ülkelere yapılan yardımlar ile kredi ve borç verme işlemleri Diğer Resmi Akımlar(Yardımlar) olarak değerlendirilmektedir. Resmi Kalkınma Yardımları yardım niteliğinin yanında işbirliği niteliği de taşımakta ve yatırımla sonuçlanan bir süreç izlemektedir. Diğer resmi yardımlar ihracat ve yatırım desteği olarak kalkınma yardımı kavramı içinde yer almakta ve daha çok kalkınma bankaları tarafından gerçekleştirilmektedir.

Pazar şartlarında yapılan kalkınma desteği ise doğrudan yatırım, menkul kıymet alımları v.b. yatırıma dönük işbirliği alanlarında gerçekleşmektedir. Kalkınma Yardımları tanım ve tasnifleri incelendiğinde, yardım anlayışı ile birlikte müşterek yatırımlara ulaşan bir süreç içinde, işbirliğinin geliştirilmesi ve gelişmekte olan ülke alt yapıları ile sistemlerinin, gelişmiş ülkelerle uyumlu hale getirilmesi amaçlanmaktadır. Türkiye, Osmanlı İmparatorluğu Döneminde ve Cumhuriyetin kurulduğu ilk yıllarda da bu anlamda önemli çalışmalar gerçekleştirmiş olmakla birlikte, çalışmalarını uluslararası sistemle de uyumlaştırma ve bütünleştirme gayretlerini de sürdürmüştür.

1992 yılında Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı nın (TİKA) kuruluşu ile söz konusu çalışmalar belirtilen anlamda daha profesyonel bir çalışma şekline dönüştürülmüş ve kurumsal gelişme uluslararası sisteme oldukça entegre bir noktaya ulaşmıştır. Resmi Kalkınma Yardımlarına ilişkin veri toplama ve bilgilendirme çalışmaları, 1992-1996 döneminde Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı, 1997-2003 yılları arasında ise Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından gerçekleştirilmiştir. TÜRKİYE NİN 2004 YILI TOPLAM KALKINMA YARDIMLARI Türkiye 2004 yılında toplam 1261,82 milyon ABD doları kalkınma desteği sağlamıştır. Bu desteğin 133,59 milyon ABD doları OECD-DAC kriterlerine göre değerlendirme dışı olup, gelişmemiş ülkeler olarak değerlendirilen I inci kategori ülkelere desteği 1128,23 Milyon ABD dolarıdır. Söz konusu kalkınma desteğinin 339,15 Milyon ABD doları Resmi Kalkınma Yardımı 789,08 Milyon ABD doları ise kredi ve borç işlemlerinden oluşmaktadır.

Türkiye nin 2004 yılında yaptığı Resmi Kalkınma Yardımları toplamı 339.15 milyon ABD dolarıdır. Söz konusu Resmi Kalkınma Yardımlarının tamamı bağış olup, 291.84 milyon ABD doları ülkelere yapılan iki taraflı bağışları, 47.31 milyon ABD doları ise uluslararası kuruluşlara (çok taraflı) yapılan katkı ve aidat ödemeleridir. Resmi Kalkınma Yardımlarında 184.71 milyon ABD doları ile Teknik işbirliği çalışmaları ilk sırada yer almakta olup, Acil Yardımlar ise 44.96 milyon ABD doları ile ikinci sırada yer almaktadır. 2004 yılı çalışmalarında ilk defa Türkiye nin yaptığı barışı yapılandırma operasyonları katkıları değerlendirmeye alınmış, buna göre çatışma sonrası barışı yapılandırma katkıları 25.50 milyon ABD doları, barışı yapılandırma operasyonlarına toplam katılım ise 35.50 milyon ABD doları olarak gerçekleşmiştir. Kalkınma Yardımlarında en önemli fonksiyon icra eden ve alt yapı çalışmalarını oluşturan Teknik Yardımlar Türkiye nin Kalkınma Desteği Sağlama Stratejisinin de en kritik halkasını oluşturmaktadır. 1 inci kategori ülkelere 184,71 Milyon ABD doları olarak gerçekleşen söz konusu desteğin sektörlere dağılımı tabloda görülmektedir.

Eğitim alanı, toplam 339,15 Milyon ABD doları bağış niteliğindeki desteğin yaklaşık % 50 sini teşkil etmiştir. Kalkınma Yardımlarının Bölgesel Dağılımı incelendiğinde, Resmi Kalkınma Yardımlarının çok önemli bir bölümünün Asya Bölgesine yapıldığı görülmektedir. Hükümetin 2005 yılını Afrika Açılım Yılı ilan etmesine paralel olarak başlayan özellikle SAGA ülkelerine götürülen Kalkınma Desteğinin henüz arzu edilen seviyede olmadığı görülmektedir. Bununla birlikte söz konusu açımlına bağlı olarak SAGA bölgesinde TİKA nın yapılanma çalışmalarının bu bölgedeki Kalkınma Yardımlarına büyük bir ivme getireceği şüphesizdir.

Üzülerek belirtmek gerekir ki Afrika Türkiye nin Kalkınma Yardımları Desteği içinde en önemli payı Acil Yardımlardan almıştır.

Kalkınma yardımlarında önemli bir yer tutan kredi ve borç desteği, Cezayir in Borç Ertelemesi dışında, Afrika ülkeleri için gerçekleşmemiştir. TÜRKİYE NİN AFRİKA KALKINMA YARDIMI YAKLAŞIMI VE YAPILAN ÇALIŞMALAR Türkiye nin Kalkınma Yardımı Stratejisi Afrika nın problemleri ve acil ihtiyaçları istikametinde şekillenmiştir. Buna göre; İnsani yardımlarla acil problemleri hafifletmek, Teknik işbirliği çalışmaları ile acil ve öncelikli alt yapı yetersizliklerini azaltmak,

Ticareti ve yatırımları geliştirerek, Afrika nın ekonomik potansiyeline ve ticaretine katkıda bulunmak, Müşterek dış politikalar geliştirerek gelişmiş ülkelerle işbirliğini genişletmek, Çatışma alanlarında barışı kurma ve yapılandırma faaliyetlerine katkı sağlamak, olarak özetlenebilir. BALIK TUTMAYI ÖĞRETMEK YETERLİ DEĞİLDİR. BALIK TUTULACAK ALANLARI DA OLUŞTURMAK GEREKMEKTEDİR. (TÜRKİYE NİN KALKINMA YARDIMLARINDA FELSEFESİ) TİKA NIN AFRİKA TEKNİK YARDIM ÇALIŞMALARI TİKA Hükümetin 2005 yılını Afrika ya Açılım Yılı ilan etmesine bağlı olarak 17 inci Program Koordinasyon Ofisini Etiyopya/Addis Ababa da açarak özellikle SAGA ülkelerini kapsayan çalışmalarına başlamıştır. TİKA nın Afrika ya açılımının çok yeni olmasına rağmen, kısa sürede önemli çalışmalar hayata geçirilmiştir. Bu çalışmalar; Sudan Mültecilerine İnsani Yardım Destek Sağlanması, Geçmiş Dönemde Toplam 42 Uzman Eğitilmiştir. İlave Olarak; * Etiyopya Adalet Bakanlığı nın 9 Uzmanının Hukuk Alanında Eğitilmesi, * Etiyopya lı Diplomatların Eğitimi, * Harar Belediye Uzmanlarına Yerel Yönetimler Eğitimi Verilmesi, Etiyopya Medya Mensuplarının Eğitimi, Etiyopya Karayolu Uzmanlarının Eğitimi, Etiyopya Demiryolu Uzmanlarının Eğitimi, Etyopya Kapasite Artırma Uzmanlarının Eğitimi, Etiyopya RTV Uzmanlarının Eğitimi, Etiyopya Kalite ve Standart Uzmanlarının Eğitimi, Etiyopya Jeoloji Uzmanlarının Eğitimi, Etiyopya Turizm Uzmanlarının Eğitimi ve Danışman Desteği Sağlanması, Etiyopya Posta Uzmanlarının Eğitimi, Kamerun Teknik Eleman Eğitimi, Madagaskarlı Öğrencilere Eğitim Bursu Verilmesi, Etiyopya Akademisine Ekipman Desteği ve Bilgisayar Dershanesi Kurulması, Etiyopya Sağlık Personelinin Eğitilmesi,

Etiyopya Sağlık Taramaları, İlaç ve Sağlık Ekipman Desteği, Sudanlı Hemşirelere Eğitim ve Burs Verilmesi, Sudan Hastanesine İlaç Desteği Sağlanması, Etiyopya Su Kaynakları Uzmanlarının Eğitimi, Etyopya Su Kaynakları Uzmanlarının Su Sempozyumuna Katılımının Sağlanması, Etyopya Su Kaynakları Bakanlığına 4 Danışman Görevlendirilmesi ve Sulama Fizibilite Çalışmasının Yapılması, Etiyopya, Sudan, Kamerun Uzmanlarına Su Yönetimi Eğitimi Verilmesi, Etiyopya Harar Belediyesine İçme Suyu Tankeri Hibe Edilmesi, Sudan a Su Sondaj Makinesi, Kompresör ve Ekipman Hibe Edilmesi Etiyopya Kadın Girişimciliğinin Geliştirilmesi, Etyopya Deri Uzmanlarının Eğitimi ve Dericilik Kuruluşlarına Ekipman Desteği, Etiyopya KOBİ Ajansına Eğitim ve Ekipman Desteği, Etiyopya Ticaret Uzmanlarına Eğitim Verilmesi, Global Palio ile mücadeleye 500.000 ABD doları destek verilmesi, SONUÇ Afrika Türkiye ilişkileri tarihin derinliklerine dayanmaktadır. Hz. Peygamberin döneminden başlayan kültürümüzün Afrika ya açılımı, Sekizinci Yüzyılda Türklerin fiilen Afrika ya ayak basması sürmüş ve nihayet Osmanlı Devleti nin yönetiminde olan topraklar olarak müşterek tarihimiz gelişmiştir. Bütün bu gelişmeler Afrika ile Türk ve İslam kültürü arasında ebedi bağların oluşmasına vesile olmuştur. Afrika bu gün hiç hak etmediği halde bir dizi insanlık problemi ile karşı karşıyadır. Afrikalı olanların farkında bir yandan yaralarını sarmaya çalışırken geçmişin acı tecrübelerini yeniden yaşamak istememekte ve bir yandan gerçek dost elini beklemektedir. 1992 de kalkınma yardımlarına Türk Dünyasına Destek anlayışı ile başlayan Türkiye bu gün üç kıtada yaklaşık 75 ülkeye Kalkınma Yardımı veren bir ülke konumuna yükselmiştir. Bu gün Afrika daki insanlık dramına sessiz kalmak istemeyen Türkiye 2005 yılından itibaren Afrika da da Kamu ve Sivil Kalkınma Yardımları çalışmaları ile önemli projelere imza atmaktadır. Türk Devletinin çalışmalarına ilaveten bir çok sivil toplum kuruluşu, eğitim, insani yardım, işsizliği azaltma v.b. projelerle bölgede varlıklarını hissettirmektedirler. Bununla birlikte Afrika nın problemlerinin azaltılması daha fazla kamu ve sivil gücün coğrafyada faaliyet göstermesini gerektirmektedir. Özellikle sağlık, kuraklık ve eğitim alanında yapılacak çalışmalar hamiyetperver Türk insanının daha çok gayretini ve ilgisini beklemektedir. Afrikalı geleceğin dünyasında hak ettiği yeri alacaktır. Bu gün yanında olabilen gerçek dostlarını da unutmayacaktır.