Kamu - Üniversite - Sanayi



Benzer belgeler
SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI ARAŞTIRMA, TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YENİLİK DESTEK PROGRAMLARI

Bakanlığımızca Yürütülen Ar-Ge ve Yenilik Programları

Düzce Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi ve ilgili mekanizmaların vizyonu, Bölgesel, ulusal ve

SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI AR-GE DESTEKLERİ

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI BİLİM VE TEKNOLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ BAKANLIĞIMIZCA YÜRÜTÜLEN AR-GE VE YENİLİK DESTEK PROGRAMLARI

SANAYİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca Yürütülen Ar-Ge Destek Programları. MURAT YILDIZ Kurumsal Ar-Ge Destekleri Şube Müdürü

Yenilik ve Girişimcilik Alanlarında Kapasite Arttırılmasına Yönelik Kamu Destekleri

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Bölgeleri Genel Müdürlüğü. Kümelenme Destek Programı

YENİLİKÇİ ARA YÜZ PLATFORMU YAY

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI BİLİM VE TEKNOLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ANKARA KALKINMA AJANSI.

2013/101 (Y) BTYK nın 25. Toplantısı. Üstün Yetenekli Bireyler Stratejisi nin İzlenmesi [2013/101] KARAR

SAN-TEZ PROJE DESTEKLERİ VE SANAYİ-ÜNİVERSİTE İŞBİRLİĞİNE KATKILARI

T.C. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı Mehmet TEZYETİŞ OSTİM Hizmet Merkezi Müdürü

BÖLGESEL YENİLİK ve KALKINMA AJANSI DESTEKLERİ

ÜSİMP UNİVERSİTE SANAYİ İŞBİRLİĞİ DENEYİMLERİ ÇALIŞTAYI, 9-10 Ocak 2013, Ankara

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Mayıs Düzce 1

TEKNOLOJİ OKURYAZARLIĞI ÜNİTE.1

İzmir Yenilik Ekosistemi 2018 İzleme Raporu

SUNUM PLANI. Araştırma-Geliştirme, İnovasyon ve Endüstriyel Uygulama Destek Programı

08 Kasım Ankara

ÜSİMP TTO TECRÜBE PAYLAŞIMI. ÖMER BAYKAL, GAZİ TTO 26 Temmuz 2013, ASO

Mühendislik Fakültelerinde Araştırma Süreçlerinin Teknoloji Transferi Ekosistemine Katkıları

TEYDEB. Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı

ÜSİMP 2013 Altıncı Ulusal Kongresi, Mayıs 2013, Düzce Üniversitesi

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

IŞIK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ ( TTO) YÖNERGESİ I. BÖLÜM. Amaç Kapsam ve Hedefler - Dayanak

EGE ÜNİVERSİTESİ - EBİLTEM TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

TEMİZ ÜRETİM (EKO-VERİMLİLİK) ALANINDA YÜRÜTÜLEN ÇALIŞMALAR & ENDÜSTRİYEL SİMBİYOZ KONUSUNDA ÜSTLENİLEBİLECEK ROLLER

Çankaya Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi

Orta Karadeniz Bölgesel İnovasyon Stratejisi

T. C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

AR-GE VE TASARIM MERKEZLERİ TOPLANTISI

5746 SAYILI ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME FAALİYETLERİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA KANUN

F.Kemal ÖZTÜRK Daire Başkanı

ETTOM e-bülten SAYI 1

SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI SANAYİ ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 5746 SAYILI AR-GE FAALİYETLERİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA KANUN

Kuruluş Amacı. 2 TEYDEB - Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı

TÜRKİYE NİN ÜSİ ODAKLI SÜREÇLERİ (23.BTYK - 27.BTYK) 2014 ve Sonrası (27. BTYK - )

İSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI ERDAL BAHÇIVAN IN KONUŞMASI

Türkiye nin Sanayi Devrimi «Dijital Türkiye» Yol Haritası

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI

AR-GE POLİTİKALARI VE ARAŞTIRMA ALTYAPI DESTEKLERİ. Özgür Kadir ÖZER

TÜBİTAK PROJE DESTEKLERİ

İNŞAAT SEKTÖRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK: YEŞİL BİNALAR & NANOTEKNOLOJİ STRATEJİLERİ. Muhammed Maraşlı İMSAD-UNG Çalışma Grubu Üyesi

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

Biyoteknoloji Sektörel İnovasyon Sistemi konulu Etkinliğin Açılış Konuşması Doç. Dr. Cevahir UZKURT 3 Nisan 2013, Ankara Ramada Plaza Otel (Söğütözü)

ÖNCELİKLİ TEKNOLOJİ ALANLARINDA TİCARİLEŞTİRME PROGRAMI EYLEM PLANI

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON

KOSGEB DESTEKLERİ NEVŞEHİR TİCARET VE SANAYİ ODASI

EGE ÜNİVERSİTESİ - EBİLTEM TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ

Sunum İçeriği TÜBİTAK

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

İstanbul Havacılık Sektörü Yenilikçi İşbirliği Platformu

TEYDEB. Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı. Mayıs 2017_Antalya

Başkent Üniversitesi, 9. ÜSİMP Ulusal Kongresi 17 Mayıs Mart 2017, Ankara

SAVUNMA SANAYİİ MÜSTEŞARLIĞI ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ VE İHRACAT STRATEJİK PLANI

TÜBİTAK TEYDEB. Ar-Ge ve Yenilik Destek Programları

BĐLĐM VE TEKNOLOJĐ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

2010/8 SAYILI ULUSLARARASI REKABETÇİLİĞİN GELİŞTİRİLMESİ DESTEĞİ T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI

üniversite ile sanayi işbirlii birliğinin inin ığı,

YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ TEKNOLOJİ TRANSFER OFİSİ YÖNERGESİ

TÜBİTAK ın Teknoloji Transfer Ofisleri Desteği

TUBİTAK DESTEKLER NEVŞEHİR TİCARET VE SANAYİ ODASI

T.C. EKONOMİ BAKANLIĞI. İhracat Genel Müdürlüğü KOBİ ve Kümelenme Destekleri Daire Başkanlığı. Hatice Şafak BOZKIR İG Uzmanı

18 Ekim 2012 AKDENİZ AVRUPASI NDA TEKNOLOJİ TRANSFERİ ÇALIŞTAYI

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON

TÜBİTAK TEYDEB. Ar-Ge ve Yenilik Destek Programları

KOSGEB Dernekler. Buluşması. 5 Ekim 2011 Yapı Endüstri Merkezi / İstanbul

GÜNEY EGE KALKINMA AJANSI BİLGİLENDİRME SUNUMU

2.3. Hibe Projeleri Geliştirme Faaliyetleri: Proje içeriklerinin oluşturulması, değerlendirilmesi ve başvuru aşamalarının tamamlanması.

KONYA TEKNOKENT SELÇUK ÜNİVERİTESİ TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGESİ

Program Koordinatörü Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı

HİZMETE ÖZEL GİRİŞ YOİKK Sekreteryası Son güncelleme: Ağustos 2008

VE BİLGİ DENEYİMİ TÜRKİYE DE SANAYİLEŞME SORUNLARI VE KOBİ LERE YÖNELİK ÇÖZÜMLER. Hüseyin TÜYSÜZ KOSGEB Başkan Yardımcısı.

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

A.Sinan KABAKCI Elektrik-Elektronik Yük. Müh Yönetim Kurulu Üyesi

KOSGEB DESTEKLERİ NEVŞEHİR YATIRIM DESTEK OFİSİ

Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunu, Yasası

YENİ HÜKÜMET PROGRAMI EKONOMİ VE HAZIR GİYİM SEKTÖRÜ İÇİN DEĞERLENDİRME EKONOMİ VE STRATEJİ DANIŞMANLIK HİZMETLERİ 30 KASIM 2015

KONYA TEKNOKENT-SELÇUK TTO

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

Resmî Gazete YÖNETMELİK. Süleyman Demirel Üniversitesinden: SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLER

T. C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI AR-GE REFORM PAKETİ

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİ (KÜSİ) FAALİYETLERİ

GENEL BİLGİ. KOBİ ler ve KOSGEB

AR-GE HARCAMASI-HİBE DESTEK TUTARI FARKLILIĞI. Zihni KARTAL 1

II. KKTC KOBİ ZİRVESİ GİRİŞİMCİLİK EKOSİSTEMİ GELECEK STRATEJİLERİ KONFERANSI

SAN-TEZ (Sanayi Tezleri) DESTEK PROGRAMLARI. Kırıkkale Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü

KANUN NO: 5746 ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME FAALİYETLERİNİN DESTEKLENMESİ HAKKINDA KANUN (*) Kabul Tarihi: 28 Şubat 2008

ÖZGÜN FİKİRLERİNİZİ PROJELENDİRELİM

2011 Yılı Teklif Çağrısı Proje Eğitim Toplantısı Program Amaç ve Öncelikleri, Uygunluk Kriterleri, Başvuru ve Değerlendirme Süreci

SAĞLIK ALANI AR-GE FAALİYETLERİ ÇALIŞTAYI 7-8 Mayıs 2015

KOSGEB DESTEK MODELLERİ. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı

ATA Teknokent ve Teknoloji Transfer Ofisi (ATA TTO ) Hizmetlerinin Tanıtımı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi. Prof. Dr. Harun MİNDİVAN TTO Koordinatörü Bilecik KÜSİ İl Temsilcisi

Transkript:

YIL: 25 SAYI: 295 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan ASLAN ın Değerlendirmesi Gelişmekte Olan Ülkelerin Ar-Ge ve İnovasyon Ekosistemlerinin Temel Dinamikleri Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Destek Programları Kamu - Üniversite - Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantıları Kamu - Üniversite - Sanayi İşbirliği

www.verimlilikkongresi.gov.tr

T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NÜN AYLIK YAYIN ORGANIDIR YIL: 25 SAYI: 295 Bu dergi 6.500 adet basılmaktadır. ISSN: 1300-2414 Yayın Türü: Yerel Süreli Türkçe - İngilizce SAHİBİ T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ADINA GENEL MÜDÜR Anıl YILMAZ GENEL KOORDİNATÖR Dilek BİRBİL SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Cangül TOSUN İNGİLİZCE SAYFA SORUMLUSU Gülçin MANZAK AYDIN - Şirin Müge KAVUNCU WEB SİTESİ SORUMLUSU Bahadır AVŞAR FOTOĞRAFLAR Hakan CANBAKIŞ Cüneyt OLGAÇ DAĞITIM SORUMLUSU Mehtap EMRE (312) 467 55 90 / 331 mehtap.emre@sanayi.gov.tr Anahtar Dergisi nin PDF dosyalarının her ay düzenli olarak e-posta hesabınıza gönderilmesini istiyorsanız, konu alanına Anahtar yazıp abone@sanayi.gov.tr adresine boş bir e-posta atabilirsiniz. Dergide yayımlanan yazılardaki görüşler yazarlarına aittir. YÖNETİM YERİ T.C. BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Gelibolu Sokak No: 5 Kavaklıdere 06690 ANKARA Tel: (312) 467 55 90 (10 Hat) Faks: (312) 427 30 22 Faks (Dergi): (312) 467 47 79 e-posta: vgm@sanayi.gov.tr internet: http://vgm.sanayi.gov.tr http://anahtar.sanayi.gov.tr GRAFİK TASARIM ve UYGULAMA BASKI KORZA YAYINCILIK BASIM SAN. ve TİC. LTD. ŞTİ. Büyük Sanayi 1. Cad. 95 / 1 İskitler - Ankara Tel: (312) 342 22 08 Faks: (312) 341 14 27 BASILDIĞI TARİH: Anahtar Dergisi nin Temmuz 2013 sayısı 01.07.2013 tarihinde basılmıştır. 2023 hedeflerimiz arasında yer alan yüksek teknolojili ürün ihracatı ve Ar-Ge ye aktarılacak kaynaklar için konulmuş olan çıtanın seviyesi, kamuyu, üniversiteyi ve sanayiyi bir arada ve hedeflere odaklanmış büyük bir kararlılıkla çalışmaya zorluyor. Hedefler iddialı olmakla birlikte, gelecek için umutlu olmamızı sağlayan gelişmeleri gözlemlemekteyiz. Bu amaçla işbirliklerinin geliştirilmesi yönünde sarf edilen çabalar giderek artmaktadır. Yakın dönemde Bakanlığımızca başlatılan Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği (KÜSİ) Toplantıları da bu çalışmaların başında gelmektedir. İlk olarak Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat ERGÜN ün himayelerinde Ocak 2013 te Ankara da gerçekleştirilen toplantıların bu yılın sonuna kadar Kalkınma Ajanslarının bulunduğu 26 bölgemizin tamamında düzenlenmesi planlanmıştır. KÜSİ buluşmalarında; 2023 e 10 kala kamu-üniversite-sanayi üçlü sarmalının parçalarının bir araya gelmesiyle, toplantının düzenlendiği bölge özelinde Ar-Ge ve yenilik odaklı işbirlikleri geliştirilmekte, önümüzdeki on yıllık süreçte işleyecek olan ortak çalışma modelinin tohumları atılmaktadır. Bu işbirliği modelinde görev alacak paydaşların ulusal hedeflere ulaşmada önemli bir payı olacaktır. Şüphesiz kamu, üniversite ve sanayinin işbirliği, sürekli olarak yeni yaklaşım ve yöntemlerle kendini değişen koşullara uyumlaştıran ve hiçbir zaman tamamlanmayacak dinamik bir tartışma ve öğrenme süreci olarak devam edecektir. Dergimizin Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği temasıyla yayımlanan bu sayısının içeriği Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmış; KÜSİ Toplantılarının amacını ve gerçekleştirildiği illerle ilgili bilgileri yansıtan yazıların yanında Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğünce sunulan destek programları da okuyucuların ilgisine sunulmuştur. Dergimizin bu sayısına değerlendirmeleriyle katkı veren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Sayın Prof. Dr. Ersan ASLAN a ve Gelişmekte Olan Ülkelerin Ar-Ge ve İnovasyon Ekosistemlerinin Temel Dinamikleri başlıklı yazısıyla konuyu tüm yönleriyle açıklayan Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Sayın Doç. Dr. Cevahir UZKURT başta olmak üzere içeriğin oluşturulmasında emeği geçen yöneticilerimiz ve uzmanlarımıza, farklı bakış açılarından görüşlerini paylaşan akademisyenlere ve özel sektör temsilcilerine çok teşekkür ediyoruz. Anıl YILMAZ Genel Müdür

Kalkınma Bakanlığı Bölgesel Gelişme ve Yapısal Uyum Genel Müdürü Nahit BİNGÖL ün Değerlendirmesi Başkentin Potansiyeli Harekete Geçiyor Bilgi Odaklı Sanayi ile Sürdürülebilir Kalkınma İçindekiler Kalkınma Ajansı Desteklerinin KOBİ lere Etkisi, OCAK 2013 YIL: 25 SAYI: 289 48 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan ASLAN ın Değerlendirmesi Sanayi Ürünleri Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Muhsin DERE ile Röportaj Piyasa Gözetimi ve Denetiminde Yeni Yaklaşımlar Artık Verimlilik de Güvenlik Kadar Önemli! NİSAN 2013 YIL: 25 SAYI: 292 AÇIK Ürün Güvenliği Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat ERGÜN ün Değerlendirmesi Sürdürülebilir Üretim Sempozyumu Ankara da Gerçekleştirildi Sanayi Genel Müdürü Süfyan EMİROĞLU ile Röportaj Sempozyumun, ülkemizin hedeflerine ulaşmasında bir kilometre taşı olmasını diliyorum Sanayi, İklim Değişikliği ve Teknoloji Sürdürülebilir bir yaşam yolu bulmalıyız MAYIS 2013 YIL: 25 SAYI: 293 Temiz üretimi önemli bir fırsat ve açılım alanı olarak gördük Sürdürülebilir Üretim Şirket Çevreciliği HAZİRAN 2013 YIL: 25 SAYI: 294 Sanayi ve İklim Değişikliği 4 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan ASLAN'ın Değerlendirmesi 6 Gelişmekte Olan Ülkelerin Ar-Ge ve İnovasyon Ekosistemlerinin Temel Dinamikleri / Doç. Dr. Cevahir UZKURT Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan ASLAN ın Değerlendirmesi Gelişmekte Olan Ülkelerin Ar-Ge ve İnovasyon Ekosistemlerinin Temel Dinamikleri Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Destek Programları YIL: 25 SAYI: 295 Kamu - Üniversite - Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantıları 11 Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Destek Programları 15 Kamu-Üniversite-Sanayi Sarmalı ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri / M. Fatih AYCAN, Prof. Dr. Ulvi ŞEKER Kamu - Üniversite - Sanayi İşbirliği 19 Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Bölgesel Toplantıları 20 TR 51 Ankara Bölgesi 21 TR 42 Doğu Marmara Bölgesi 22 TR 41 Bölgesi (Bilecik, Eskişehir, Bursa) 23 TR 31 İzmir Bölgesi 24 TR 61 Batı Akdeniz Bölgesi (Antalya, Isparta, Burdur) 25 TR 32 Bölgesi (Aydın, Denizli, Muğla) 26 TR 22 Balıkesir - Çanakkale Bölgesi 27 TR 62 Çukurova Bölgesi (Adana, Mersin) 50

Sayı 295 34 19 28 Üniversite-Sanayi İşbirliğinde Teknoloji Transfer Ofisleri - YTÜ TTO Örneği / Dr. Şeref Naci ENGİN 30 Üniversite Sanayi İşbirliği Mekanizmaları Cem KURAL 32 RÖPORTAJ: Serdar ALEMDAR / Exa-Tech Kurucusu 34 Verimlilik Stratejisi ve Eylem Planı (2014-2017) Hazırlıklarında Son Aşamaya Gelindi 36 Üç Aylık Ulusal Verimlilik İstatistikleri 2013 Yılı Birinci Çeyreği Sonuçları Açıklandı 42 Büyük (Mega) Veriler ve Süper İşlemler Çağı - 1 Dr. Mustafa Kemal AKGÜL 46 Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü 11. Proje Yarışması ve Fuarı Ankara da Gerçekleştirildi 48 Bakan Nihat Ergün, BTYK Kararlarını Açıkladı 49 Bakan Nihat Ergün'den "Büyüme" Değerlendirmesi... Verimlilik Genel Müdürlüğü (VGM) Yetkilileri TÜBİTAK MAM Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü'nü Ziyaret Etti 50 VGM den Temiz Üretim Alanında Yeni Bir Etkinlik Daha... 51 Verimlilik Genel Müdürlüğü UNIDO-UNEP Kaynak Verimli Temiz Üretim Küresel Ağı (RECPnet) Üyesi Oldu 52 Public-University-Industry Cooperation 54 Sanayi Göstergeleri / Industry Indicators 55 Bilim ve Teknoloji Göstergeleri Science and Technology Indicators 56 Ulusal ve Uluslararası Verimlilik İstatistikleri National and International Productivity Statistics Ulusal Verimlilik İstatistikleri National Productivity Statistics 3

Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği Prof. Dr. Ersan ASLAN Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Kamu-üniversite-sanayi işbirliği (KÜSİ) dünyada olduğu gibi ülkemizde de uzun zamandır konuşulmasına rağmen, halen arzu edilen seviyede olmadığı bir gerçektir. Bu işbirliğini geliştirmek, güçlendirmek için hukuki, mali, idari ve kurumsal düzenleme yanında bu konuda paydaşlar arasında da ortak bir bilinç oluşturulması oldukça önem arz etmektedir. Dünyadaki başarılı üniversitelerde olduğu gibi yaratıcılık, girişimcilik ve yenilikçiliğin gelişebilmesi için bizim üniversitelerimizin de öncü rol üstlenmesi gerekmektedir. Günümüz dünyasında yoğun küresel rekabet ile baş edebilmek için gerekli olan yenilikçi ekonominin oluşturulması üniversitelerin desteğini almadan mümkün değildir. Bu bakımdan üniversitelerimizin kendilerini her açıdan dünyadaki benzerleriyle yarışacak düzeye ulaştırmaları gerekmektedir. Üniversitelerimizin girişimcilik ve yenilikçilik yönünden performanslarını görmek, yarışını hızlandırmak ve bu alanda üniversitelerimizi cesaretlendirmek için Bakanlığımızca ilk defa bu yıl girişimci üniversite endeksi çalışması yapılmış ve elde edilen sonuçlar kamuoyu ile paylaşılmıştır. Sayın Bakanımızın himayelerinde, 22 Kasım 2012 tarihinde 1. Üniversite-Sanayi İşbirliği Zirvesi düzenlenmiş ve bu Zirve ye başta valiler, rektörler, akademisyenler ve sanayicilerden oluşan bine yakın davetli katılım sağlamıştır. Zirve de katılımcılar bu konudaki çağdaş gelişmeler hakkında bilgilendirilmiş, sorunlar ve çözüm önerileri tartışılmıştır. Bu konuyu sürekli ülkemiz gündeminde tutabilmek, farkındalık yaratabilmek ve paydaşları bilgilendirmek ve 4

bilinçlendirmek için ulusal boyutta bir seferberlik başlatılmıştır. 2013 yılı içerisinde KÜSİ tanıtım toplantılarını yurt sathına yaymak üzere 81 ilimizin tamamını kapsayan 26 ayrı TR-2 bölgesinde KÜSİ etkinlikleri yapılmasına karar verilmiştir. Hâlen bu toplantılar sekiz ayrı bölgede yapılmış ve yılsonuna kadar da diğer bölgelerde yapılmaya devam edilecektir. Bu toplantılarda bölgelerdeki valiler, rektörler, akademisyenler, Kalkınma Ajansı, Ar-Ge Merkezi, Teknoloji Geliştirme Bölgesi, Organize Sanayi Bölgesi yöneticileri ve sanayiciler bir araya getirilmekte, bu platformda KÜSİ nin önündeki engeller tartışılmaktadır. Bunun yanında akademisyenlerin sanayide çalışmalarını teşvik edecek ve sanayi ile işbirliği sonucu elde ettikleri başarıların performanslarına yansımasını sağlayacak düzenlemeler yapılmasının gerekli olduğu ortaya çıkmıştır. Aynı şekilde KÜSİ de önemli paydaşlardan birisi olan, öğrencilerin sanayide staj ve yüksek lisans ya da doktora yapmasını kolaylaştıracak tedbirlerin alınması da şüphesiz çok önem arz etmektedir. Dünyada KÜSİ nin başarılı olduğu yapılardan biri Teknoloji Geliştirme Bölgeleri diğeri de üniversitelerde kurulan Teknoloji Transfer Ofisleridir. Bakanlık olarak bu konuya da çok önem veriyoruz. Ülkemiz 2023 ihracat hedefi olan, yüksek teknoloji ürünlerin toplam ihracattaki payının % 20 olmasına ve GSYİH içindeki Ar-Ge payının % 3 e çıkarılmasına çalışılmaktadır. Bakanlığımızca ilan edilmiş 50 teknoparktan 36 tanesi faaliyet halindedir. Bu bölgelerde hâlen 2 bin 209 firma faaliyet göstermektedir. Bu firmalardan yaklaşık 500 ü akademisyenlerce kurulmuştur. Bu bölgelerde Teknoloji Transfer Ofisleri sayısı hızla artmaktadır. Bakanlığımız buralara altyapı ve proje desteği vermektedir. KÜSİ nin bir önemli ara yüzü de Bakanlığımızca yürütülen San-Tez programıdır. San-Tez; sanayici, akademisyen ve öğrenci işbirliğini sağlayan bir programdır. Bu programın yanında yine Bakanlığımızca 5746 sayılı kanun kapsamında Ar-Ge Merkezi Belgesi verilen 141 Ar-Ge Merkezinin değerlendirmesi ve denetimi ile ilgili süreçlerde somut işbirlikleri yapılmaktadır. Ar-Ge merkezlerinin denetim ve değerlendirme aşamalarında görev alan akademisyenler ile sanayiciler arasında oldukça önemli bir sinerji oluşmaktadır. Tüm bunlara ilaveten sanayicilerimizin üniversitelerle aktif bir diyalog içinde bulunması, beraberce yürütülecek projelerin ortaya konulması açısından gerekli görülmektedir. Sanayimizin ihtiyacı olan yüksek teknolojili alanlara yönelik Ar-Ge projelerinin yapılması yanında düşük teknolojili sektörlerin ihtiyaçlarını çözmek ve danışmanlık hizmeti vermek üniversite ile sanayi arasındaki işbirliğini daha da güçlendirip yaygınlaştıracaktır. Yürütmekte olduğum Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarlığı görevinin yanında bir akademisyen olarak uzun yıllardır hayalini kurduğum KÜSİ nin 2023 hedeflerinin gerçekleştirilmesine yönelik olarak gittikçe geliştiğini ve kurumlaştığını görmekten mutluluk duyduğumu ifade ederek, bu konuda özveri ile çalışan Bakanlık personelimize, akademisyenlere, sanayicilerimize ve diğer paydaşlarımıza teşekkür ederek başarıların devamını dilerim. 5

Gelişmekte Olan Ülkelerin Ar-Ge ve İnovasyon Ekosistemlerinin Temel Dinamikleri Doç. Dr. Cevahir UZKURT Bilim ve Teknoloji Genel Müdürü Katma değerli Ar-Ge yatırımına yönelik ekosistem kurgusu Günümüzde ülke olarak, katma değeri artıracak olan Ar-Ge, inovasyon, teknoloji, markalaşma ve tasarım gibi alanlara odaklanmamız gerekmektedir. Katma değeri yüksek bir ürün yeni pazarlama ve tüketici finansmanı teknikleriyle olağanüstü satış rakamlarına ulaşabilmektedir. Katma değerli ürünler, yöntemler, süreçler ve hizmetler için Ar-Ge ve inovasyon kaçınılmaz bir faaliyettir. Ancak buluşun üretimi, pazarlanması yanında, marka değerinin yaratılması ve bu değerin korunması ve daha da yukarılara taşınması için Ar-Ge ve inovasyonun sürdürülebilir bir yapıda olması gerekir. Bunun için hem makro düzeyde hem de işletmeler düzeyinde işleyen bir ekosistemin sinerji yaratacak şekilde tesis edilmiş olması şarttır. Mevcut durumda ülkemizde bu alanda altyapı ve organizasyon bağlamında, hatta tahsis edilen fonlar bakımından yeterli sayılabilecek, entegre bir sistem kurulmuştur ve bu manada önemli sayılabilecek ilerlemeler de kaydedilmiştir. Bununla birlikte, ülkemizi daha ileriye taşımak için Ar-Ge yatırımlarındaki hedefler toplumsal ihtiyaçlar ve öncelikler çerçevesinde tespit edilmeli, çalışmalar buna göre planlanmalı, katma değeri düşük verimsiz 6

projelere para, zaman ve emek harcanmamalıdır. Ar-Ge ve inovasyon için stratejik yol haritası Hâlen imalat sanayi üretimimizin % 3,5 i yüksek teknolojili ürünlerden oluşmaktadır. Dolayısıyla, ülkemizin imalat sanayi üretimi içerisindeki yüksek teknolojili sektörlerin payını gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarabilmek için Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine daha fazla önem vermeliyiz. Bu bağlamda bir taraftan orta ve düşük teknolojili alanlardaki üretimimizi daha katma değerli hale getirirken diğer taraftan da bu alanlarda kullandığımız imalat yöntem ve süreçlerini yenilemeli, daha çağdaş imalat yapabilecek teknolojik dönüşümü gerçekleştirmeliyiz. Bütün bu alanların ihtiyaç ve önceliklendirme bağlamındaki temel belirleyici unsuru, yatırıma ayrılacak fonların kısıtlılığıdır. Burada yaklaşımımızı belirleyen başka bir temel kriter ise, cari açığa sebep olan ürünler ve bu ürünlerin imalatında kullanılan komponentlerin yerli imalatı için gerekli Ar-Ge ve teknoloji ihtiyacıdır. Sektörel manada ve gerekirse ürün bazında yapılacak teknolojik analizlerle ihtiyaçlar 2023 hedefleri de göz önüne alınarak belirlenmeli, gerektiğinde destek mekanizmalarını da devreye sokarak bu alanlara yoğunlaşılmalıdır. Ar-Ge ile ilgili kritik kütlenin harekete geçirilmesine odaklanmalıyız Uluslararası istatistikler ve buna dayalı mukayeseler genel olarak Ar-Ge harcamaları üzerinden yapıldığından karar vericilerin de buna odaklanmasına sebep olmaktadır. Ancak yeterli fonlar ayrılsa bile iyi yetişmiş, bilgi kapasitesi ve yetkinliği yüksek, nitelikli elemanlarınız yoksa ayrılan maddi kaynaklardan beklenen fayda sağlanamayacaktır. Bir şeyler yapılsa da verimsiz ve katma değeri düşük faaliyetler olarak kalacaktır. Oysa uluslararası düzeyde rekabetçi ve yüksek katma değerli yeni ürünler, sektörler ve markalar kazandıracak programlar tasarlayıp eşgüdüm içinde hayata geçirilmesi gerekmektedir. Bilhassa ülkemizde bilimsel araştırmalar bağlamında veya imalat sektörü uygulaması olarak da yeni olan veya az bilinen sahalarda mutlaka bilimsel bilgiye ulaşacak kritik ve kristal kütleyi oluşturacak sayıda personelin yetiştirilmesine gereken önem verilmelidir. Çağdaş bilimsel gelişmeler yakıdan takip edilmeli ve imalat sektörlerini etkileyen ilerlemeler ve yeni buluşlar dikkatle incelenmeli, eğitim planlamaları bu gelişmelere göre yapılmalıdır. Buna ilaveten, büyükten küçüğe tüm imalat birimlerimizde de insan kaynakları politikaları gözden geçirilmelidir. Bu anlamda ülkemizde önemli sayılabilecek bir insan kaynağı altyapısı oluşmaya başladığı da görülmektedir. Bir taraftan bu sayıyı artırmalı diğer taraftan da mevcut potansiyelimizde Ar-Ge farkındalığı ve kültürü oluşturarak harekete geçirmeliyiz. Teknoparklarda sermaye girişi sağlayacak, teknolojik işbirlikleri çekecek yeni politikalar oluşturmalıyız Mevcut yapısı ile Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB) daha çok altyapı oluşturma ve kuruluş safhasını tamamlama gayreti içerisinde olduğundan Bakanlık destekleri bağlamında olsun, TGB ye sahip olmak isteyen üniversiteler olsun, bütün enerjisini fiziki mekânların kurulmasına ve tamamlanmasına harcamaktadır. Oysa ülkemizde 10 yıllık geçmişi olan bu uygulamanın artık vakit kaybetmeden daha çok araştırma yapacak, yeni teknolojik işbirlikleri kuracak, teknoloji alışverişi ve transferine imkân sağlayacak, yerli ve yabancı projelere ve işletmelere yönelmesi, bunları kazanacak işbirliği ve destek modelleri geliştirilmesi gerekmektedir. Üniversite camiasından başlayıp, sanayiye yayılarak Ar-Ge, teknoloji ve girişimcilik faaliyetleri bağlamında, teknoloji tabanlı firma sayısı ile ürün imalatını geliştirip hızlandıracak bir yapıya geçilmelidir. Bunun için gerekli danışmanlık, teknoloji transfer ofisi hizmetleri gibi yeni yapılanmalara gidilmeli, bu ara yüzlerin sanayi tarafından da kurulması yönünde çalışılmalıdır. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri içinde veya yakınında ekosistemi tamamlayan araştırma merkezleri, kuluçka merkezleri, teknoloji transfer ofisleri, yenilik merkezleri gibi yapılanmalara gidilerek sinerji yaratacak yenilikçi kümelenmeler oluşturulmalıdır. Böylece, Ar-Ge ve yenilik politikasının bir başka temel amacı olan; teknoloji ve yenilik faaliyetlerinin özel sektör odaklı artırılarak faydaya dönüştürülmesine, yeniliğe dayalı bir ekosistem oluşturularak araştırma sonuçlarının ticarileştirilmesine ve markalaşmış teknoloji yoğun ürünlerle ülkemizin küresel ölçekte yüksek rekabet gücüne erişmesine katkıda bulunma hedefi güçlendirilmelidir. Bu hedefler 7

doğrultusunda Bakanlığımız önemli adımlar atmaktadır. Ar-Ge ve inovasyon ile ilgili kurum, kuruluşlar ve mevzuatın koordinasyonun sağlanması Ar-Ge ve inovasyona ayrılan kaynakların etkinliği açısından ülkenin Ar-Ge ve inovasyon sisteminin dayandığı yasal düzenlemelerin, kurum ve kuruluşların, destek mekanizmalarının ve ara yüzlerinin birbirleriyle uyumunun sağlanması, odak alanlarının netleştirilmesi ve mükerrerliklerin önlenmesi önem arz etmektedir. Ar-Ge ve inovasyon ekosisteminin kurumsallaşması ve verimliliğinin artması için Ar-Ge desteklerini değerlendirme ve izleme mekanizmalarının kurulması Son yıllarda bu alanda yapılan yoğun çalışmalara rağmen ülkemizin verileri ile AB ve OECD ülkelerinin verileri karşılaştırıldığında hak ettiğimiz yerde olmadığımızı söyleyebiliriz. Bu süreçte başta bilim, teknoloji ve yenilik politikalarını belirleme, yeterli miktarda kaynak ayırma, ayrılan kaynakları dağıtma, koordine etme, izleme, değerlendirme, raporlama ihtiyacı yanında, Ar-Ge ve yenilik için ayrılan kaynakların hem miktarının hem de istenilen faydaya dönüşmek üzere etkinliğinin artırılması ihtiyacı devam etmektedir. Özellikle güncel politikanın belirlenmesi, kaynak ihtiyacı, kaynakların tahsisi, izlenmesi ve değerlendirilmesi konusunun düzenlenmesi, teknolojik ürün üretme sürecinin ticarileştirme aşamasının güçlendirilmesi, teknoloji transferine yönelik ara yüzlerin oluşturulması, yenilikçi girişimciliğin geliştirilmesi, kamu alımlarının yerli teknolojilerin geliştirilmesini destekler yapıya kavuşturulması, üretim süreçlerinde verimliliği artıran ve sürdürülebilir üretimi destekleyen teknolojilerin geliştirilmesi, imalat sanayi üretiminde ve ihracat içinde yüksek teknolojili ürünlerin payının artırılması ihtiyacı önemini korumaktadır. Bütün bu hizmetlerin görüleceği ekosistem içindeki birçok kurum, mükerrer Ar-Ge desteği vermekte, ayrılan fonların birçoğu kullanılamamakta, kullanılanların da etkinliği izlenilip yeterince değerlendirilememektedir. Bakanlığımız yeni başlattığı çalışmayla öncelikle kendi verdiği desteklerin etkinlik ve performans analizlerini yapmaya başlamıştır. Bundan böyle ülkemizde bilim, teknoloji, araştırma, geliştirme, teknolojik girişimcilik ve yenilik politikaları ile bu politikalar doğrultusunda kaynakların tahsisi, izlenmesi ve değerlendirilmesine yönelik sistemik bir yaklaşım geliştirme yönünde çabalarımız artacaktır. Buradaki esas amaç; kıt kaynakların, 2023 hedeflerimiz doğrultusunda, gerekli alanlara ve yeteri kadar tahsis edilerek kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlamaktır. Sonraki adımda ülkemiz Ar-Ge ve inovasyon sisteminin etkinliğini ölçecek bütüncül bir mekanizma oluşturulmalıdır. Türkiye nin Ar-Ge ve İnovasyon haritasının çıkarılması Ülkemizde Ar-Ge alanında yetkin politikaların belirlenmesi ve uygulanabilmesi için ülkemizin Ar-Ge haritasının çıkarılması gerekmektedir. Bu esasen günümüz bölgesel kalkınma politikalarının daha rasyonel belirlenmesi için de gereklidir. Ülkemizin Ar-Ge kapasitesinin veya Ar-Ge ihtiyacının dağılımını bilmek güncel politikayı belirlemede olduğu kadar gelecek planlamaları için de gereklidir. Önümüzdeki dönemde, kamu-üniversite-sanayi işbirliği çerçevesinde 26 kalkınma ajansı bölgesinde düzenlediğimiz toplantılardan sonra elde edilecek bilgiler mevcut verilerle desteklenecek ve ülkemizin Ar-Ge ve yenilikçilik haritası çıkarılacaktır. Teknoparkların profesyonel yönetici kapasitesini geliştirmeye yönelik eğitim programı Önümüzdeki dönemde TGB lerden beklenen atılımların yapılabilmesi, tahsis edilen kamu fonlarının verimli kullanılabilmesi, kamuüniversite-sanayi düzleminde doğru ilişkiler kurulabilmesi için buralarda görev alacak her kademedeki yöneticilerin uygun eğitimleri alması gerekmektedir. Bu bölgelerde görev alacak her kademedeki yöneticilerin doğrudan ilişkili oldukları bilim, teknoloji, Ar-Ge, girişimcilik ve yenilikçilik alanı yanında şirket kuruluşu, patent, finansman, pazarlama, ihracat, gümrük, yabancı firmalarla ortak girişimcilik, teknoloji transferi, teknoloji değerleme, lisans anlaşmaları, genel fikri ve sınai mülkiyet hakları gibi alanlarda iyi yetişmiş profesyonel yöneticiler olması gerekmektedir. Bu ihtiyacı giderecek bir eğitim programına ve eğitim alan kişilerin sertifikasyonuna ihtiyaç bulunmaktadır. Bu alanın düzenlemesi, uygulama ve terminoloji birliği bakımında da 8

önemli olup geçerli bir sertifika ile sonuçlanacak bir eğitim programının kurgulanmasına ve hayata geçirilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Kurumsal ve sürdürülebilir Ar-Ge yapılarının oluşturulması Etkin ve sonuç alıcı bir Ar-Ge ekosistemi için kamu-üniversitesanayi düzleminde işleyen bir sistemin kurulması gerekir. Özellikle yasal altyapı, organizasyon ve parasal ihtiyaçların bütüncül bir yaklaşımla modellenmesi gereklidir. Üniversiteler ve kamu araştırma merkezleri, özel sektör Ar-Ge merkezleri, Teknoloji Geliştirme Bölgeleri gibi temel ve uygulamalı araştırmaların yapıldığı tüm organizasyonlar arasında bir işbirliği ve sinerjinin yaratılması gerekmektedir. Bütün bu kurumların teşekkülü yanında Ar-Ge hizmetlerinin de kesintisiz ve amaca uygun şekilde sürdürülebilmesi önemlidir. Basit ve çözümü kolay gerekçelerle bir faaliyetin aksamasına göz yumulmamalıdır. Buralardan çıkan Ar-Ge sonuçlarının ticarileştirilmesi ile ilgili süreci tamamlayacak faaliyetlerin kurgulanması ve işletilmesi gerekmektedir. Sürdürülebilir bir Ar-Ge için ürünün geliştirilmesinden tüketiciye sunulmasına kadar olan tüm süreçlerin tasarlanması ve gerektiğinde bu süreçlerin destekleri de içerecek şekilde zincirin tüm halkalarını oluşturacak mekanizmaların kurulması gerekmektedir. Ar-Ge ve inovasyon potansiyeli oluşturacak politikalara öncelik verilmeli Bilim, teknoloji, Ar-Ge, girişimcilik ve yenilikçilik için öncelikle güçlü bir iradenin ve istikrarlı bir yönetimin tesis edilmiş olması gerekir. Bunun yanında, yasal altyapı, organizasyon ve finansman ihtiyacı karşılanmış, işleyen bir sistemin kurulması da en temel ihtiyaçtır. Ülkemizde uzun yıllardan sonra bu alanda nispeten işleyen bir yapı kurulmuştur. İnovasyon, birçok alanı kapsayan, aynı zamanda bu alanların iyi işlemesine bağlı olan bir olgudur. Bu olgunun, ülkenin genel politikalarından en küçük firma yönetimlerine kadar geniş bir alanda etkisi olacaktır. İstikrarlı ve kararlı siyasi yönetimler; eğitimden sanayiye, hizmetlerden ticarete, ihracattan ithalata birçok alanda daha gerçekçi hedefler belirleyerek 9

uygularlar. Günümüzde 2023 hedefleri bağlamında birçok alanda çok ileri hedefler belirlenmiştir. Bu hedeflerin temelinde dünyada saygın bir yer edinme arzusu yanında, ihtiyaçlarımızın daha çağdaş imkânlarla karşılanması ve insanımıza daha yüksek bir hayat standardı sunma amacı vardır. Sanayideki ileri ve yüksek hedefler; daha yenilikçi bir sanayi yapısı, daha kaliteli bir üretim ve rekabet şansı yüksek teknolojik ürünler demektir. Bütün bunlar inovasyonda talep yaratacak, kapasite artıracak ve inovasyon iklimini güçlendirecek etkilere sebep olur. Kurgunun sinerji yaratacak, toplumsal faaliyetleri her alanda tetikleyecek toplu bir faaliyete dönüşmesi için mevcut sistemin aksamadan işletilmesi ve yeni politikalarla desteklenmesi gerekmektedir. Açık inovasyon, uluslararası işbirlikleri ve teknoloji transferi Dünyada birçok ülke, ihtiyaçlarını gelişmiş ülkelerden teknoloji transfer ederek karşılamaktadır. Ülkeler veya işletmeler değişik sebeplerle bu yola başvurular. Bazen ihtiyaçların aciliyetinden çoğu kere de o alandaki teknolojiyi bilmemelerinden bu yola başvurulur. Teknoloji transferi için başvurulan en yaygın yöntem lisans anlaşmaları yoluyla teknoloji transferidir. Bu yöntemden azami seviyede istifade edebilmek teknolojiyi alıp özümseyebilmek ve zamanla bir üst seviyede üretebilmek için teknoloji sahibi ülke veya işletme ile sıkı bir işbirliği ortamının yaratılması kaçınılmazdır. Günümüzde ülkeler veya uluslararası organizasyonlar kanalıyla fon temini veya işbirliği yoluyla teknoloji edinimi mümkün olabilmektedir. Ülkemizin gerek AB ve OECD ile gerekse diğer uluslararası teşkilatlar aracılığıyla bu manada projeler yürütmek suretiyle işbirliği imkânları zorlanmalı, bu 10 kurumların raporlarından ve bilgi birikiminden faydalanılmalı ve karşılıklı yarar esasına göre işbirlikleri sürdürülmelidir. Ar-Ge ve inovasyonda ulusal ihtiyaçlar doğrultusunda özgün politika ve stratejik yol haritası oluşturulmalı Ar-Ge den ürüne giden süreçte her sektörün kendine özgü bir yol takip etmesi gerekirken aksine tüm sektörlerin standart bir yol takip etmesi genel düzenlemelerden yeterince yararlanamamasına sebep olmaktadır. Bazı sektörlerde; Ar-Ge personel politikasının farklı olması, tüm süreçleri bizzat belli bir firma bünyesinde yapma zorunluluğu olmaması ve maliyet yönünden avantajlar içermesi gibi nedenlerle Ar-Ge nin daha esnek ve farklı birimlerde, farklı aşamalarının yaptırılması istenmektedir. Bütün dünyada bu eğilim yaygınlaşmaktadır. Ar-Ge sinin bir kısmını ülkemizde yapmak isteyen yabancı şirketler ile bazı sektörlerde Ar-Ge yapacak orta büyüklükteki yerli işletmelerin Ar-Ge ye verilen desteklerden yararlanamadığı görülmektedir. Bu sorunların sektörler özelinde ele alınması ve uygun çözümler geliştirilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla genel destek mekanizmalarına ilave olarak yeni ve sektörel inovasyon sistemlerinin kurgulanması gerekmektedir. Ülkemizin belirlediği Ar-Ge hedeflerini yakalaması için hemen tüm sektörlerin ve aktörlerin işin içine çekilmesi gerekmektedir. Bu bakımdan genel düzenlemelerin kapsamadığı sektörlerin de farklı veya esnek uygulamalarla sisteme dâhil edilmesi gerekmektedir. Ülkemizin inovasyon politikasının tüm sektörleri kapsayacak, esnek uygulamalara imkân verecek şekilde kurgulanması gerekmektedir. Dış yatırımcıyı Ar-Ge yatırımı yapmaya yöneltmek Hâlen bu amaçla ülkemizin kullanabileceği en uygun enstrüman Ar-Ge Merkezlerine sağlanan vergisel desteklerdir. Ar-Ge faaliyetini Türkiye de yürütecek tüm firmalar için bu destekler ayrıcalıksız uygulanmaktadır. Ar-Ge yapma kapasitesi ve gücü olan büyük firmaların bu faaliyetlerini ülkemizde yürütmeleri nitelikli Ar-Ge personelini bulmaları yönünden de fırsatlar sunmaktadır. Ülkemizdeki bu imkân ve kabiliyetlerin Dünyada daha iyi tanıtılmasıyla bazı çok uluslu şirketlerin bölgemize yönelik yatırımlarını ülkemizde yapması mümkün olacaktır. Bu gibi işbirlikleri, hem Ar-Ge de çalışanların niteliğinin artmasını hem de yenilikçi ve yüksek teknolojili alanlarda kalıcı yatırımların ülkemize kazandırılmasını sağlayacaktır. Teknoloji tabanlı yenilikçi genç girişimler oluşturmak Ar-Ge ikliminin oluşmasında en temel dinamiklerden birisi teknoloji tabanlı yenilikçi girişimler yaratmaktır. Ancak yenilikçi girişimleri geliştirirken gerek Ar-Ge gerek inovasyon sürecinde bu girişimlere yatırılan sermayenin daha etkin hale getirilmesi gerekir. Bunun için mentörlük hizmeti de verilerek genç girişimlerin firmalarını kurduktan sonraki en önemli dönem olan birinci yıl sonunda hayatta kalmaları sağlanabilir. Bu bağlamda faaliyetini ilk yıllar sonunda da sürdürebilen yenilikçi genç girişimlerin ulusal ve uluslararası fonlardan yararlanma şansı da yükselecektir.

Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Destek Programları Mehmet MADENCAN Politika ve Strateji Daire Başkanı 21. yüzyıl; bilim, teknoloji, araştırma ve geliştirme, yenilik, girişimcilik, rekabet gücü, global pazarlar, katma değeri yüksek ürünler, teknoloji tabanlı ve çevre duyarlı üretim, yeşil ekonomi gibi kavramların sıkça kullanıldığı bir dönemdir. Global pazarda yer edinebilmenin en temel şartı, rekabet edebilmektir. Rekabet ise, bilgi ve yeni teknoloji üreterek ve bunu ticarileştirerek yapılabilir. Bu sebeple gelişmiş ülkeler bilim, teknoloji, Ar-Ge, girişimcilik ve yenilikçilik faaliyetlerine her zamankinden daha fazla önem vermektedirler. Ülkemizde son yıllarda bu manada çok önemli ilerlemeler sağlanmıştır. Bu çerçevede, ülkemizin 2023 yılı hedeflerini karşılamak amacıyla ilk kez bilimin, teknolojinin ve sanayinin birbiri ile olan ilişkilerini ve entegrasyonunu daha da derinleştirmek üzere 2011 yılında Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kurulmuştur. Bu yeni yapıda, ülkemizde bilim ve teknoloji alanında faaliyet gösteren kurumların bir çatı altında toplanarak dağınık bir görünüm arz eden Ar-Ge yapılanmasının koordinasyonu sağlanmaya çalışılmıştır. Bakanlığımızda yeni, yenilikçi, rekabet üstünlüğü olan, katma değeri yüksek ve teknoloji tabanlı ürünler ile üretim yöntemleri geliştirmenin yanında, geleneksel imalat sanayimizin de bu yönde değişim ve dönüşümünün sağlanması bakımından ihtiyacımız olan bilgi ve teknolojinin ülkemizde üretilmesi ve ticarileştirilerek ekonomiye katılması yönünde çalışmalar hızlandırılmıştır. Bu alandaki ihtiyaçları karşılamak ve hedefleri yakalamak için Ar-Ge ye destek vererek, kamu-üniversite-sanayi işbirliğinin en üst düzeye çıkarılmasına çalışılmaktadır. Bakanlığımızın yeni yapılanması sırasında kurulan Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Ar-Ge destek programlarını yürütmektedir. Bu programlar; 1. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, 2. Sanayi Tezleri Programı, 3. Ar-Ge Merkezleri, 4. Teknogirişim Sermayesi Desteği programlarıdır. Bu programlarla ile ilgili başvuruları almak ve değerlendirmek, yürütülen faaliyetlerini izlemek ve bu birimlere sağlanan destekleri yönetmek için web tabanlı bir Ar-Ge web portal uygulaması geliştirilmiştir. Uygulamanın amacı; destek sağlanan kişilerin ve kurumların daha hızlı hizmet almaları sağlanırken, akademisyenler ve Bakanlık personelinin iş yükünü azaltıp Ar-Ge faaliyetlerini değerlendirme sürelerini asgari seviyelere çekmektedir. Bu yıl içerisinde Teknogirişim, San-Tez, Ar-Ge Merkezleri ile ilgili başvuru, değerlendirme, denetim ve izleme süreçleri http://biltek.sanayi.gov. tr üzerinde bulunan Ar-Ge web portalı üzerinden online olarak yürütülmeye başlanmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB) Kamu-üniversite-sanayi işbirliğini gerçekleştirmek üzere oluşturulmuş, Ar-Ge faaliyetlerinin yürütüldüğü, güçlü bir yapılanma modeli olan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, 2001 yılında çıkarılan 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile yasal statü kazanmıştır. TGB lerin en temel amaçları; üniversiteler, araştırma kurum ve kuruluşları ile üretim sektörlerinin işbirliği sağlanarak, ülke sanayiinin uluslararası rekabet edebilir ve ihracata yönelik bir yapıya kavuşturulması maksadıyla teknolojik bilgi üretmek, üründe 11

Mustafa AYDOĞDU Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Daire Başkanı ve üretim yöntemlerinde yenilik geliştirmek, ürün kalitesini veya standardını yükseltmek, verimliliği artırmak, üretim maliyetlerini düşürmek, teknolojik bilgiyi ticarileştirmek, teknoloji yoğun üretim ve girişimciliği desteklemek, küçük ve orta ölçekli işletmelerin yeni ve ileri teknolojilere uyumunu sağlamak, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu nun kararları da dikkate alınarak teknoloji yoğun alanlarda yatırım olanakları yaratmak, araştırmacı ve vasıflı kişilere iş imkânı yaratmak, teknoloji transferine yardımcı olmak ve yüksek/ileri teknoloji sağlayacak yabancı sermayenin ülkeye girişini hızlandıracak teknolojik altyapıyı sağlamaktır. TGB lerde; hâlen yüksek/ileri teknolojileri kullanmakta olan yerli ve yabancı firmalardan, Ar-Ge birimlerini TGB lerde oluşturarak yeni Ar-Ge projeleri gerçekleştiren firmalar, üniversite, Yüksek Teknoloji Enstitüsü veya Kamu Ar-Ge Merkezinin imkânlarını kullanarak yazılım veya yenilikçi teknolojiler geliştirmek isteyen KOBİ ler, KOSGEB in Teknoloji Merkezlerinde (TEKMER) gelişen firmalar, ticarileştirilebilecek fikri olan genç girişimciler yer alabilmektedir. Teknopark yönetici şirketlerine, girişimcilere, öğretim üyelerine, 2023 yılı sonuna kadar sürecek birtakım destek ve teşvikler sağlanmaktadır. Bunlar; TGB lerin idare binası ve kuluçka merkezi inşası ile ilgili altyapı destekleri, bölgede yer alan girişimciler için kurumlar vergisi istisnası, kazanç ve gelir vergisi istisnası, damga vergisi istisnası, bölgede çalışan akademisyenlerin şirket kurabilmeleri, gelirlerini döner sermaye dışında tutabilmeleri gibi desteklerdir. Bu Program, Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü, Teknoloji Geliştirme Dairesi Başkanlığınca yürütülmektedir. Sanayi Tezleri Programı (SAN-TEZ) Ülkemizdeki Ar-Ge altyapısının önemli bir bölümü üniversiteler ve kamu araştırma kurumlarında bulunmaktadır. Özel sektör tarafından kurulan ve faaliyet gösteren Ar-Ge birimi sayısı, bilim ve teknoloji alanında yetkin ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça düşüktür. Ayrıca, başta AB ülkeleri olmak üzere gelişmiş ülkelerden farklı olarak Türkiye de özel araştırma kurumları bulunmamaktadır. Üniversitesanayi-kamu işbirliği ile mevcut altyapının verimli kullanımı yeterli düzeyde ve yaygın şekilde gerçekleştirilememektedir. Mevcut faaliyetlerin önemli bir bölümü az sayıdaki büyük ölçekli işletmelerle sınırlı olup Ar-Ge için büyük önem taşıyan KOBİ lerin mevcut Ar-Ge altyapısından faydalanması ise istenilen düzeyin altındadır. Tüm dünyada yaşanan gelişmelere ve uygulamalara paralel olarak ülkemizde de üniversite-sanayi işbirliğinin güçlendirilmesi, sanayide teknoloji ve Ar-Ge kültürünün yaygınlaştırılması ve buna bağlı olarak teknoloji tabanlı ürün ve üretim yöntemleri Sinan KABALOĞLU Ar-Ge ve Yenilik Destekleri Daire Başkanı 12

geliştirip pazarlama politikasında Bakanlığımızın öncü bir rol oynaması çok büyük önem arz etmektedir. Sanayicilerimizin Ar-Ge ye dayalı ihtiyaçların karşılanması ve toplumsal düzeyde Ar-Ge talebi oluşturmak için ihtiyaçlara bağlı araştırma programları oluşturulması ve sanayicinin Ar-Ge ve teknolojiye dayalı ihtiyaçlarını üniversitelerle işbirliği içerisinde çözüme ulaştırılması da önemli bir ihtiyaç arz etmektedir. Bu düşünceyle hazırlanarak 5 Temmuz 2007 tarih ve 26573 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Sanayi Tezleri Projelerinin Desteklenmesine İlişkin Yönetmelik kapsamında San-Tez Programı; sanayimizin önemli bir kısmını oluşturan KOBİ lerimizin Ar-Ge ve teknoloji kültürü kazanmaları ve sorunlarını üniversitede üretilen bilgi birikimini kullanarak, üniversitelerimizle işbirliği içinde çözme alışkanlığı kazanmalarını sağlayacağı gibi, üniversitelerde ticarileşebilir ürüne yönelik çalışma yürüten akademisyenlerin de bu çalışmalarını katma değere dönüştürmelerine olanak sağlayacak bir destek mekanizmasıdır. Programın hedef kitlesi ise ülkemizde imalat sanayi alanında faaliyet gösteren tüm sanayiciler, üniversiteler, üniversite öğretim üyeleri ve üniversitelerde yüksek lisans ve doktora yapan tüm öğrencilerdir. Program kapsamında desteklenen San-Tez Proje giderlerinin % 25 i sanayici, % 75 i ise Bakanlığımızca hibe olarak karşılanmaktadır. Program, Bilim ve Teknoloji Genel Müdürlüğü Ar-Ge ve Yenilik Destekleri Daire Başkanlığı tarafından yürütülmektedir Ar-Ge Merkezleri Destek Programı 2008 yılından beri 5746 Sayılı Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamında Bakanlığımızdan Ar-Ge Merkezi belgesi alan işletmelere önemli destekler sağlanmaktadır. Bu programın temel amacı; Ar-Ge ve yenilik yoluyla ülke ekonomisinin uluslararası düzeyde rekabet edebilir bir yapıya kavuşturulması için teknolojik bilgi üretilmesini, üründe ve üretim süreçlerinde yenilik yapılmasını, ürün kalitesi ve standardının yükseltilmesini, verimliliğin artırılmasını, üretim maliyetlerinin Recep UZUNGİL Kurumsal Ar-Ge Destekleri Daire Başkanı düşürülmesini, teknolojik bilginin ticarileştirilmesini, rekabet öncesi işbirliklerinin geliştirilmesini, teknoloji yoğun üretim, girişimcilik ve bu alanlara yönelik yatırımlar ile Ar-Ge ye ve yeniliğe yönelik doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ülkeye girişinin hızlandırılmasını, Ar-Ge personeli ve nitelikli işgücü istihdamının artırılmasını desteklemek ve teşvik etmektir. Ar-Ge merkezleri, dar mükellef kurumların Türkiye deki işyerleri dâhil, kanunî veya iş merkezi Türkiye de bulunan sermaye şirketlerinin; organizasyon yapısı içinde ayrı bir birim şeklinde örgütlenmiş, münhasıran yurt içinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunan ve en az 50 tam zaman eşdeğer Ar-Ge personeli istihdam eden, yeterli Ar-Ge birikimi ve yeteneği olan birimlerdir. Ar-Ge merkezi belgesi almak için bu şartlara ilavete; Ar-Ge ve destek personelinin Ar-Ge merkezinde çalıştığının fiziki kontrolünü yapacak 13

mekanizmalara sahip olması; konusu, süresi, bütçesi ve personel ihtiyacı tanımlanmış Ar-Ge ve yenilik program ve projelerinin bulunması germektedir. Ar-Ge merkezi ile ilgili iş ve işlemler Kurumsal Ar-Ge destekleri Dairesi Başkanlığınca http://biltek. sanayi.gov.tr adresinde bulunan portal üzerinden online olarak yürütülmektedir. Ar-Ge Merkezi ile ilgili değerlendirme süreci en fazla 60 günde tamamlanmaktadır. Bakanlığımızca Ar-Ge Merkezi Belgesi verilen işletmelere yürüttükleri Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri kapsamında yaptıkları harcamalar için; Ar-Ge indirimi, gelir vergisi stopajı teşviki, sigorta primi desteği, damga vergisi istisnası desteği sağlanmaktadır. Teknogirişim Sermaye Desteği Ülkemizin fikri sermayesi ve geleceğinin teminatı olacak yüksek eğitimli (lisans, yüksek lisans veya doktora) kişilerin yenilikçi iş fikirlerinin desteklenmesi, ülke ekonomisine katma değer sağlayacak işletmelerinin kurulması, yurt dışına giden nitelikli insan kaynağı ve beyin göçünün önlenmesi ve tersine döndürülmesi oldukça önem arz etmektedir. Gelişmiş ülkeler; girişimciliği teşvik ederek ekonomilerine dinamizm kazandırmakta ve ülkelerinin rekabetçilik gücünü arttırmak için yoğun çaba sarf etmektedirler. Hülya ÖZTOPRAK YILMAZ Girişimciyi Geliştirme ve Destekleme Daire Başkanı Çağımızda teknolojik değişim karşısında kendilerini, ürünlerini ya da süreçlerini yenileyemeyen firmalar rekabet edememektedir. Çevremizde gördüğümüz pek çok işyeri veya ürünün yeni geliştirilmiş ve pazarlarda yeni olduğunu görmekteyiz. Bu durum firmaların ve ürünlerin teknolojik değişime ayak uydurabilmesi zorunluluğuna işaret etmektedir. Ayrıca, yapılan araştırmalar Ar-Ge ve yenilikçilik faaliyetlerine önem vermeyen firmaların zaman içerisinde durağanlaştığını, dolayısıyla ülke ekonomilerinde de durağanlaşmaya neden olduğunu göstermiştir. Yukarıda sayılan sebeplere ilaveten ülkemizde bulunan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ve Teknoloji Merkezlerinin yenilikçi firmalar ile doldurulması, girişimcilerin iş fikirlerinin projelere dönüştürülmesi de dâhil olmak üzere, girişimcilik ruhunun teknoloji ve yenilik odaklı firmalara yönelmesini ve lisans, yüksek lisans veya doktora düzeyinde eğitimli öğrenci veya mezunların bilgi ve araştırmalarını katma değeri yüksek ürünlere dönüştürebilmelerini teşvik etmek amacıyla 2009 yılı Mart ayından itibaren Teknogirişim Sermaye Desteği verilmeye başlanmıştır. Programa; örgün eğitim veren üniversitelerin herhangi bir lisans programından bir yıl içinde mezun olabilecek durumdaki öğrenci, yüksek lisans veya doktora öğrencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden birini ön başvuru tarihinden en çok beş yıl önce almış kişiler başvurabilmektedir. Destek süresi en fazla 12 ay olup Bakanlığımız tarafından desteklenmesine karar verilen girişimcilere bir defaya mahsus sağlanacak destek tutarı en fazla 100.000 TL dir. Sağlanan destek her bir girişimci için bir defaya mahsus ve hibe niteliğinde olup geri ödemesi bulunmamaktadır. 14 MAYIS 2013

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ SARMALI VE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ Makale Kamu-Üniversite-Sanayi Sarmalı ve Teknoloji Geliştirme Bölgeleri M. Fatih AYCAN / Sanayi ve Teknoloji Uzmanı Prof. Dr. Ulvi ŞEKER / Bakan Danışmanı Özet Üniversite ve sanayinin imkânlarının kamu eliyle birleştirilerek ortak fayda sağlama anlayışının esas alındığı Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği mekanizması, ülkelerin kalkınmasında önemli bir yer tutmaktadır. Kamu, üniversite ve sanayinin bir araya gelmesinde ortaya atılan ve büyük kabul gören üçlü sarmal modeli, kurgu olarak oldukça ileri seviyede işbirliğine imkân tanımaktadır. Ar-Ge ve inovasyon kavramları çerçevesinde bilim ve teknoloji faaliyetlerinin yürütüldüğü ve girişimcilerin Ar-Ge ile buluşturulduğu Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin (TGB); bu sarmalın merkezinde yer aldığı kabul edilmektedir. TGB ler, teknoloji tabanlı işletmelerin oluşumu ve var olan işletmelerin gelişmesinin gerçekleştiği, üniversiteler ve araştırma kuruluşlarındaki bilimsel çalışma sonuçlarının uygulamaya aktarılmasındaki en önemli ve etkili mekanizmalar olarak işlev görmelerinden dolayı ülke kalkınmasında büyük rol oynamaktadır. Bu çalışmada; üçlü sarmal modeli ve TGB ler arasındaki ilişki ile bu bütünün ülke kalkınmasındaki rolüne değinilmiştir. Giriş Kamu-Üniversite-Sanayi İşbirliği (KÜSİ), sanayi ve üniversitenin imkânlarının kamu eliyle birleştirilerek, karşılıklı bir etkileşim ve bütünlük içerisinde bilimsel, teknolojik ve ekonomik olarak tarafların daha iyi seviyelere ulaşması için yapılan sistemli çalışmaların bütünü olarak tanımlanmaktadır. Bilim ve teknoloji politikalarının uygulanmasında temel araçlardan olan Teknoloji Geliştirme Bölgeleri; Ar-Ge, inovasyon ve rekabetçilik kavramlarının hayata geçtiği en somut KÜSİ örneği olarak kabul edilmektedir. İlk örneklerine 1950 li yıllarda rastlanan bölgelerin, bilim ve teknolojinin hızlı gelişmesi ve bu gelişmenin beraberinde sanayiyi de tetiklemesi ile sayıları ve önemleri her geçen gün artış göstermektedir. Sarmalın tarafları olan üniversite, sanayi ve kamu arasında kurulan başarılı birliktelik ve bütünlük; ülke kaynaklarının tasarruflu kullanılması, Ar-Ge çalışmalarının artırılması, rekabetçilik anlayışının benimsenmesi ve ülkenin teknoloji seviyesinin yükselmesinde önemli bir yapı taşı olarak görülmektedir. Sarmalın merkezinde yer alan TGB ler ise bu noktada ülkelerin söz konusu hedeflere ulaşması yolunda en etkili mekanizmalardır. Üniversiteler bünyesinde sanayinin kabiliyetini ve teknoloji seviyesini artırmak amacıyla kamu eliyle kurulan TGB ler; üretilen bilginin ticarileşerek ekonomik değere dönüştüğü araştırma bölgeleri olarak ihdas edilmektedir. Kamu, üniversite ve sanayinin bir araya geldiği üçlü sarmal modelde TGB lerin yeri ve ülke kalkınmasında sahip oldukları potansiyelin ortaya konulması, kalkınma politikalarının bu kapsamda oluşturulması ve uygulamaya konulması büyük önem arz etmektedir. Bu çalışmayla, üçlü sarmalın merkezinde yer aldığı kabul edilen TGB lerin ülke kalkınmasındaki etkisi değerlendirilmiştir. Üçlü Sarmal Modeli Yirminci yüzyılın ortalarına kadar üniversiteler sadece bilgi üreten kurumlar olarak faaliyet gösterirken, devlet bu süreçte kamu yararını gözeterek üniversitelere maddi destekte bulunmuş ve sonraki süreci tamamen üniversitelerin kendi iradelerine bırakmıştır. Diğer yandan sanayi ise geleneksel üretim anlayışını benimsemiş ve kitle üretimine önem vermiştir. Geleneksel üretimin rekabet edebilirlik açısından geri planda kalması üretim maliyetlerinin yükselmesine neden olduğundan, bilgi ve teknolojiye dayalı üretim etkin hale gelmesine zemin hazırlamıştır. Küreselleşen dünyada 15

Makale KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ SARMALI VE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ ülkeler, sanayi toplumu yapısından sıyrılarak bilim toplumu yapısına geçmeye başlamış ve bu dönüşüm rekabet, Ar-Ge ve inovasyon ihtiyacını da beraberinde getirmiştir (Aycan et al, 2013). 1990 lı yıllara gelindiğinde bilim ve teknoloji alanında yaşanan hızlı gelişmeler; küresel rekabet ve teknoloji tabanlı kalkınmayı etkin hale getirmiştir. Bu durum üniversite, sanayi ve kamu arasındaki klasik birlikteliğin yetersiz kalmasına neden olmuştur. Geçmiş yıllarda benimsenen doğrusal süreç modeli yerine; üniversite, sanayi ve devlet yakınlaşmasını tetikleyen ve tarafların birbirlerine daha fazla ihtiyaç duyduğu modeller kabul görmeye başlamıştır (Coşkunoğlu, 2011). Bu dönemde ortaya çıkan ve üçlü sarmal modeli olarak kabul gören yöntem, işbirliği yöntemlerinin şekillenmesinde model olmuştur. Henry Etzkowitz in DNA yapısının çift sarmalındaki benzeşimden ilham alarak ortaya koyduğu model; üniversite, sanayi ve kamunun birbirleriyle daha yakın etkileşim içerisinde olmalarını ve karşılıklı işbirliğini öngörmektedir (Etzkowitz, 2002). Bu modelde; üniversiteler bilginin ve bilimsel ilerlemenin kaynağını oluştururken; sanayi, yeni teknolojinin kullanıcısı ve pazarlayıcısı konumunda; kamu ise bu etkileşimde yürütülen araştırma faaliyetlerin finanse edilmesi ve organizasyon görevini üstlenmiştir. Günümüzde birçok ülke tarafından tercih edilen bu model, kurgu olarak oldukça ileri seviyede işbirliğine imkân vermektedir. Geçmiş dönemlerde uygulanmaya çalışılan yöntemlerde genel anlayış; taraflardan birine ait çıktı, bir diğeri için girdi olarak kabul edilirken, üçlü sarmal modelde ise taraflar arasında kurumsal ilişkiler inşa ederek bilginin ortak sermaye olarak kullanılması öngörülmektedir (Kılıç et al, 2011). Etzkowitz tarafından ortaya atılan sarmal modelin şematik gösterimi Şekil 1 de verilmiştir. Üçlü sarmal model; mikro düzeyde aktörler, orta düzeyde aktörler arası ortak yarar birimleri ve makro düzeyde mevzuat olmak üzere üç unsurdan oluşmaktadır. Üniversite, sanayi ve kamu mikro düzeydeki aktörleri oluşturmaktadır. Arayüz işlemi gören kurumsal yapılar, üniversite ve sanayiyi bir araya getiren orta düzeydeki ortak yarar birimleridir. Bu birimlerin en güzel örnekleri; teknoloji geliştirme bölgeleri, teknoloji transfer ofisleri ve kuluçka merkezleridir. Kamu, bu DEVLET birimleri mali olarak desteklemenin yanında, ulusal veya uluslararası alanda ilişki ağlarının kurulması hususunda teşvik etmektedir. Makro düzeyde, üçlü sarmal modelin iyi işlemesi için gerekli yasal alanın oluşturulması ve işleyiş mekanizmasının kurulması gerekmektedir. Kamu; ilgili mevzuat çalışmalarını yaparak bu noktada var olan boşluğun doldurulmasından sorumlu taraf konumundadır (Coşkunoğlu, 2011). Sarmal yapıya genel olarak bakıldığında; herhangi bir tarafın baskın hale gelmediği, karşılıklı etkileşim içerisinde üreten, geliştiren, ticarileştiren ve ekonomik değere dönüştüren bir işbirliği başarılı olarak kabul edilmektedir. Üniversiteler, bu yapıya nitelikli SANAYİ ÜNİVERSİTE Şekil 1. Üniversite - Sanayi - Devlet İşbirliği (Etzkowitz, 2002) 16

KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ SARMALI VE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ Makale insan kaynağı, bilimsel tecrübe ve araştırma merkezleri ile katkıda bulunurken; sanayi ise finansal destek, pazarlama desteği ve üretim tecrübesi ile katkı sağlamaktadır. Söz konusu işbirliğinin daha iyi seviyelere gelmesi ve ülke ekonomisine sağlanan katkının artması, çoğu zaman kamunun bu konudaki birleştirici ve düzenleyici duruşu ile mümkün olmaktadır. Üçlü Sarmal Yapıda Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin Yeri Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ile ilgili birbirinden oldukça farklı tanımlar yapılsa da dünyada en çok kabul gören tanım, Ana amacı dâhil olduğu topluluk veya bölgenin refahını ilişkili olduğu firmalar ve bilgiye dayalı kurumlarda inovasyon kültürü ve rekabetçiliği teşvik etmek suretiyle arttırmak olan ve uzmanlaşmış profesyoneller tarafından yönetilen bir organizasyondur şeklindeki Uluslararası Bilim Parkları Birliği nin (IASP) tanımıdır (Delichasanoglou, 2007). TGB ler için yapılan bütün tanımların temelinde; Ar-Ge ve inovasyon kavramları çerçevesinde bilim ve teknoloji faaliyetlerinin yürütülmesi ve girişimcilerin Ar-Ge ile buluşturulması yer almaktadır. TGB lerin kurulma amaçları arasında; yüksek teknoloji sektörlerinde faaliyet gösteren şirketlerin kurulması ve geliştirilmesi, üniversitelerde gerçekleştirilen akademik ve bilimsel çalışmaların ticarileştirilerek ekonomik değere dönüştürülmesi, ülkenin teknoloji ve ekonomik düzeyinin yükseltilmesi, yerli ve yabancı şirketlerin bir araya getirilerek tecrübe paylaşımı sağlayacak sinerjinin oluşturulması ve genç girişimcilerin fikirlerinin gün yüzüne çıkarılması gösterilmektedir (Şahin, 2006). KÜSİ yöntemleri arasında oldukça önemli bir yere sahip TGB ler; üniversitelerin bilim, teknoloji ve araştırma altyapısının sanayinin hedefleri doğrultusunda bir sistem bütünlüğü içerisinde kullanıldığı araştırma üsleridir. Bu üsler, üniversite ve sanayiye sağlamış oldukları katkının yanında, özelden genele gidildiğinde genç girişimcilere, kurulmuş oldukları bölgeye ve ülke ekonomisine de büyük katkılar sağlamaktadır. Bilgi, Ar-Ge ve inovasyon kavramlarının bir arada bulunduğu ve bu değerlerin ticarileşerek ekonomik faydaya dönüştüğü TGB ler, üniversitelerin araştırma ve bilimsel çalışmalarda ihtiyaç duyulan kaynak talebini karşılamada, yeni mezunlara istihdam sağlamada ve akademik çalışmaların ekonomik değere dönüşmesinde üniversitelere katkı sağlamaktadır. TGB lerin kapsamında yer alan girişimcilere ise; birçok konuda muafiyetler ve finansman desteği sağlanırken, benzer alanda faaliyet gösteren firmalarla deneyim paylaşımı ve rekabet imkânı verilmektedir. Bunun yanında akademik danışmanlık ve teknik destek alma imkânın fazla olması, risk sermayesi ve Ar-Ge faaliyetlerinin ticarileşmesi noktasında TGB ler girişimciler için son derece önemli merkezler haline gelmektedir (Karahan, 2009). KÜSİ nin tarafları olan üniversite ve sanayi, söz konusu birliktelikten kendilerine yarar sağlamalarının yanında, bölge ve ülke ekonomisinin gelişmesine de katkı sağlamaktadır. TGB lerde faaliyet gösteren girişimcilerden ülkenin geneli için önemli bir yere sahip olan TGB ler, ülkenin teknoloji seviyesinin yükselmesine, ülkede Ar-Ge faaliyetlerinin yaygınlaşmasına, ülke kaynaklarının tasarruflu kullanılmasına, toplam ihracat miktarının artmasına ve ülkenin uluslararası arenada rekabet gücünün artmasına yardımcı olmaktadır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin Ülke Kalkınmasına Etkileri Türkiye Sanayi Politikası dokümanında ifade edilen sanayinin teknoloji kapasitesinin artırılması amacıyla, kamu üniversite sanayi işbirliğinin geliştirilmesi, teknoloji destek ve geliştirme merkezleri, teknoloji geliştirme bölgeleri ve teknoloji enstitülerinin kurulması teşvik edilecek ve mevcut Ar-Ge destekleri artırılacak anlayışı çerçevesinde üniversiteler ve sanayinin sahip olduğu imkân ve kabiliyetlerin kamu gözetiminde bütünleştirilmesi ve artırılması ile ülke kalkınmasında önemli yapı taşlarından olan KOBİ lerin yeni ve ileri teknolojilere uyum sağlamaları için TGB ler kurulması ülke politikası olarak teşvik edilmektedir. Bilginin, üretilmesinden ülke ekonomisine katkı sağlayacak hale gelmesine kadar olan süreçte rol oynayan araçların başında gelen TGB ler, teknoloji tabanlı işletmelerin oluşumu ve var olan işletmelerin gelişmesinin gerçekleştiği, üniversiteler ve araştırma kuruluşlarındaki bilimsel çalışma sonuçlarının uygulamaya aktarılmasındaki en önemli ve etkili mekanizmalar olarak işlev 17

Makale KAMU-ÜNİVERSİTE-SANAYİ SARMALI VE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME BÖLGELERİ görmektedir. Örneğin, günümüzde dünya üzerinde en fazla ihracat yapan ülke konumunda olan Çin, teknoparklarını kendi ulusal inovasyon sistemi için önemli bir reform aracı olarak görmektedir (Sutherland, 2005). Bu politika ile Çin, teknoloji üreten ve üretmiş olduğu teknolojiyi ihraç eden ülke olmayı hedeflemektedir. Kamu, üniversite ve sanayinin kesişim kümesi içerisinde üretilen bilgi ve teknoloji, ülke kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmasını sağlarken uluslararası arenada da ülkenin rekabet gücünü artırmaktadır. Bilgi ve teknoloji tabanlı ekonomiye sahip ülkelerde, TGB ler (teknoparklar) ekonomi ve teknoloji arasında köprü vazifesi görmektedir (Kıncal, 2013). Bu sayede ülke sınırları içerisinde üretilen bilginin, ticarileşerek ekonomik değere dönüşmesi ve ülke için kazanç haline gelmesi TGB ler ile gerçekleşmektedir. Bu süreçte TGB lere, bilginin üretildiği yerler olan üniversiteler ile üretilen bilginin ürüne dönüştüğü yerler olan sanayinin bir araya gelmesinde çok önemli bir misyon yüklenmiştir. TGB ler üstlenmiş oldukları bu misyonla üçlü sarmalın en etkili organı olarak görülmektedir. Sonuç Üniversite ve sanayi; geçmişten bugüne farklı platformlarda ve niteliklerde bir araya gelme ihtiyacı içerisinde olmuştur. Söz konusu birlikteliklerde temel gaye, tarafların karşılıklı menfaat anlayışına dayanan ortak çalışma ortamının oluşturulması olarak kabul edilmektedir. Gelişen bilim ve teknoloji ile birlikte mevcut birliktelikler yerine üniversite ve sanayinin kamu gözetiminde bir araya gelmesini öngören işbirliği modelleri geliştirilmiştir. Etzkowitz tarafından ortaya atılan ve tarafların bir bütün içerisinde kurumsal ilişkiler inşa ederek bilginin ortak sermaye olarak kullanıldığı üçlü sarmal model en fazla kabul gören modeldir. Girişimciler, yerel dinamikler ve ülke çıkarları için önemli bir rol üstlenen TGB ler, bu modelin merkezinde yer almaktadır. TGB ler sahip oldukları potansiyel ile ülkenin teknoloji seviyesinin yükselmesine, ülkede Ar-Ge faaliyetlerinin yaygınlaşmasına, ülke kaynaklarının tasarruflu kullanılmasına, toplam ihracat miktarının artmasına ve ülkenin uluslararası arenada rekabet gücünün artmasına yardımcı olmaktadır. Kaynakça Aycan M.F., Üngör, M.Y., Aslan, E., Şeker, U., Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin Mevcut Durumları ve Bölgesel Kalkınmaya Etkileri, VI. ÜSİMP Ulusal Kongresi, Düze Üniversitesi, Düzce, 09-10 Mayıs 2013. Coşkunoğlu, O., Üniversite- Sanayi-Kamu Üçlü Sarmalında Devletin Rolü, (24/07/2012) http://www.bilgicagi.com/ Yazilar/5710universite_sanayi_ kamu_uclu_sarmalinda_ devletin_rolu.aspx, 2011. Delichasanoglou, M., Teknoloji Geliştirme Bölgeleri, Türkiye deki Gelişimi, Sağladığı Vergisel Avantajlar ve Bir Anket Uygulaması, İstanbul Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul, 2007. Etzkowitz, H., The Triple Helix of University - Industry - Government Implications for Policy and Evaluation. Stockholm: Institutet för studier av ut b i ldning och forskning, ISSN 1650-3821, 2002. Karahan, S., Üniversite Sanayi İşbirliğinde Teknoparkların Yeri ve Gaziantep Teknoparkı, Gaziantep Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Gaziantep, 2009. Kılıç A., Ayvaz Ü., Üniversite- Sanayi-Devlet İşbirliğinin Sağlayıcısı Olarak Teknoparklar ve Teknoloji Transferi İşbirliklerinde Mevcut Durum, Savunma Bilimleri Dergisi, Cilt 10, Sayı 2, 58-79, 2011. Kıncal, A., Bütüncül Bir Yaklaşımla Teknoparkların Ülke Ekonomisi Üzerindeki Etkileri, http://www.academia. edu/2063768/teknoparklarin_ Ekonomik_Etkileri, 2013. Sutherland, D., China s Science Parks: Production Bases or a Tool for Instutional Reform Asia Pacific Business Review Vol: 11 No:1 s.83, 2005. Şahin, İ., Türkiye de Teknoloji Geliştirme Bölgeleri ve Sağlanan Teşvikler, Dumlupınar Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kütahya, 2006. 18