Pein und Leid des armenischen Volkes



Benzer belgeler
Bu dersimizde Bayan Graf bir eğitim kursuna gitmek istiyor. Bu konuyu bir arkadaşıyla görüşüyor.

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 26 Zaman Deneyleri

GÜÇ KOŞULLARDAKİ BİREYLERİ DESTEKLEME DERNEĞİ (GÜÇKOBİR) (Supporting Association for the Individuals in Difficult Condition)

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat Görevini tamamlamak için 65 dakikan var.

İçindekiler. Çözüm Anahtarı Sözcük Listesi Copyright 2002 Max Hueber Verlag. ISBN , 1. Auflage 1.

FLASHBACK: Die Kantstraße? Mädchen, die ist im Westen, verstehen Sie? Da können Sie jetzt nicht hin.

Alan: Sosyal Psikololji. 04/ /2008 Yüksek Lisans Humboldt Üniversitesi Berlin

Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil Başkanlığındaki Türkiye Ekonomi Heyeti (Ankara, Konya, Istanbul) Mayıs 2014 Kayıt Formu

Ich bin ein Baum, einer von in dieser Stadt. Jeder einzelne von uns ist wertvoll. Ben bir ağacım, bu şehirdeki değerli ağaçtan biriyim.

6 EKİM 1964 MANYAS DEPREMİ ESNASİNDA ZEMİNDE MEYDANA GELEN TANSİYON ÇATLAKLARI ERDBEBENSPALTEN IM DER GEGEND VON MANIAS IN NORDWEST-ANATOLIEN

3. Neujahrsball der Deutsch-Türkischen Wirtschaft. Alman- Türk Ekonomisinin 3. Yeni Yıl Balosu

Bald komm ich in die Schule. Anregungen zur Vorbereitung auf die Schule für Kinder und Eltern

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 19 Sahtekarlık ortaya çıkar

Kişisel hesap müşterek hesap Çocuk hesabı döviz hesabı kurumsal hesap öğrenci hesabı Aylık kesintiler var mı? Fragen, ob für das Konto monatliche Gebü

[ülke] sınırları içinde para çekersem komisyon ücreti öder miyim? Fragen, ob Gebühren anfallen, wenn man in einem bestimmten Land Geld abhebt

Datenblatt für Joysticks

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın kaldı.

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Bir üniversiteye kaydolmak istiyorum. Angeben, dass man sich einschreiben will

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 20 Dinleyici anketi

Der kleine Hase möchte lesen lernen

"Allah Adına Şiddete Hayır! Barışın Savunucuları Olarak Hıristiyanlar ve Müslümanlar"

telc Türkisch-Zertifikate: Für alle, die mehr können

Die alttürkische Xuanzang-Biographie V

HERE COMES THE SUN. 6. September bis 31. Oktober 2010 Uferhallen, Berlin-Wedding

Mehrsprachiger Elternabend

Almanca yapısal kalıp kavram sözlüğü Deutsches Konjunktionen Wörterbuch [Mevlüt Baki Tapan]

Onursuzluğa, Adaletsizliğe, İşkencelere Boyun Eğmeyeceğiz. Tek Tip Elbise Giymedik Giymeyeceğiz.

HSK Unterricht in Heimatlicher Sprache und Kultur Ana dili ve Kültür Dersleri

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 10 u 10 geçiyor. Almanya yı kurtarmak için 120 dakikan ve üç canın var. Komisere güvenebilir misin?

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 26 Ayhan a veda

Yurt dışı eki tarihli Alman çocuk parası başvurusu için Anlage Ausland zum Antrag auf deutsches Kindergeld vom

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 25 Đşler sarpa sarıyor

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 22 Harekete Geç

Montaj Talimati. Eurorient GmbH., An der Weide 15B, Weyhe,

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e 20 var. 70 dakikan ve bir canın kaldı. Acele etmen gerekiyor. Seni kim takip ediyor?

Offenbarung in Christentum und Islam

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 21 Yeni Bir Plan

Ders Öğretim Planı/ Lehrveranstaltungsplan

Wir verstehen uns gut Spielerisch Deutsch lernen

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah, saat dakikan ve iki canın kaldı. Ayrıca sana yardım

1. Temel hak ve özgürlükler anayasada düzenlenir ve böylece güvence altına alınır.

TED KDZ EREĞLİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL ORTAOKULU 5.SINIFLAR ALMANCA ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK DERS PLANI

Islam (isteğe bagli) Sezer (esinizin soy adi) (doğum tarihi) Deutsch (milliyeti)

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat dakikan ve iki canın var, ve biri seni tanıyor.

Dinleyiniz Hören&Sie

Runder Tisch deutscher und türkischer Redakteure in Rhein-Main

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Almanca-Türkçe

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

bab.la Cümle Kalıpları: Kişisel Dilekler Türkçe-Almanca

ÖPÜCÜK OLMAZ ZORLA. Marion Mebes / Lydia Sandrock Kein Küsschen auf Kommando Ausmalbuch 2015 verlag mebes & noack

ÖZGEÇMİŞ. 02/2014 devam etmekte: Yrd.Doç.Dr.; Avrasya Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi

Deutsche Botschaftsschule Ankara Zweigstelle Istanbul Sicherheitskonzept Informationen für Familien / Notfallsinformation Acil Durum Planı - Karte

Antrag auf Erteilung einer Aufenthalterlaubnis İKAMET MÜSAADESİ İÇİN DİLEKÇE

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 17 Barikat Đnşası

Auswahlverfahren für den höheren Auswärtigen Dienst 2017

Forum Demenz / Alzheimer Wie gehe ich damit um? Sylvia Kern, Geschäftsführerin 1

Auswandern Studieren. Studieren - Universität. Angeben, dass man sich einschreiben will. ders almak istiyorum.

Hallo Manni! Merhaba Medo!

Smartphone-Funktionen

WERKREALSCHULEYİ TANIYALIM

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım 1989, akşam saat Görevini tamamlamak için 15 dakikan kaldı. Ama hala dikkatli olmak zorundasın.

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİLLER YÜKSEKOKULU YABANCI DİL (ALMANCA) YETERLİK SINAVI A

Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil Başkanlığındaki Türkiye Ekonomi Heyeti (Ankara, Konya, Istanbul) Mayıs 2014 Kayıt Formu

TD-IHK Türkisch-Deutsche Industrie- und Handelskammer. Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası TD-IHK

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI (MAZERET)

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 02 Firarda

Marie hat Heimweh. Sevgi evini özler


İş E-Posta. E-Posta - Giriş. Son derece resmi, alıcının ismi yerine kullanılabilecek bir ünvanı var ise. Resmi, erkek alıcı, bilinmeyen isim

Das Abitur am Istanbul Lisesi

Sonderwerbeformen Gültig ab Januar 2011

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11 e çeyrek var. 65 dakikan ve bir canın kaldı.

Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil Başkanlığındaki Türkiye Ekonomi Heyeti (Ankara, Konya, Istanbul) Mayıs 2014 Kayıt Formu

Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil Başkanlığındaki Türkiye Ekonomi Heyeti (Ankara, Konya, Istanbul) Mayıs 2014 Kayıt Formu

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 16 Đkarus

VORSCHAU. Önsöz. zur Vollversion

Webseiten-Bericht für kredikartihesapsorgulama.com

Den Studierenden sollen grundlegende Kenntnisse und die Strukturen des deutschen Polizei-, Bau- und Infrastrukturrechts vermittelt werden.

ALMANYA BASIN DEĞERLENDİRMESİ TS-BER/2014/10

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 15 Zamanda Yolculuk

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

Mission Berlin. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Bölüm 19 Soğuk Savaş ta Aşk

Antrag auf Erteilung/Verlängerung einer/eines İlk izin / Uzatma başvurusu

Reisen Unterwegs. Unterwegs - Ort. Du weißt nicht, wo Du bist. Onun haritada nerede olduğunu bana gösterir misiniz?

Almanyalý Türklerin bankasýna hoþgeldiniz. HypoVereinsbank ve YapýKredi iþbirliðinin tüm avantajlarý hizmetinizde.

Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil Başkanlığındaki Türkiye Ekonomi Heyeti (Ankara, Konya, Istanbul) Mayıs 2014 Kayıt Formu

BÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

CÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

COMPUTER: Mission Berlin. 9 Kasım, sabah saat 11. Sadece 60 dakikan kaldı, ve ek bir canın yok.

AÖĞRENCİLERİN DİKKATİNE!

MITGLIEDSANTRAG / ÜYELİK BAŞVURU FORMU

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ 8. SINIF 1. DÖNEM ALMANCA DERSİ MERKEZÎ ORTAK SINAVI

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak

Aufklärung Nr. 11: Influenza Türkisch / Türkçe

Tavsiyeniz için 60, EUR ya varan primler. Arkadaşınıza tavsiye edin ve primlerden faydalanın

Radio D Teil 1. Deutsch lernen und unterrichten Arbeitsmaterialien. Ders 17 Tarladaki şekiller

ALMANYA BASIN DEĞERLENDİRMESİ

Aufklärung Nr. 27: Pneumokokken (Konjugat) Türkisch / Türkçe

Das Abitur am Istanbul Lisesi

Transkript:

Pein und Leid des armenischen Volkes 100 JAHRE LEUGNUNG DES VÖLKERMORDES DURCH DEN TÜRKISCHEN STAAT... 100 JAHRE VÖLKERMORD SOYKIRIMIN 100. YILI Ermeni halkı için ıstırap ve acı dolu yüz yıl... TÜRK DEVLETİNİN İNKÂR VE YALAN DOLU YÜZ YILI

24. April 1915 24. April 2015 100 JAHRE VÖLKERMORD Pein und Leid des armenischen Volkes 100 JAHRE LEUGNUNG DES VÖLKERMORDES DURCH DEN TÜRKISCHEN STAAT... In Istanbul wurden vor 100 Jahren, in der Nacht des 24. April 1915, Hunderte armenische Intellektuelle, die kulturelle Elite der armenischen Nation festgenommen. Sie wurden vom osmanischen Staat verschleppt und fast alle ermordet. Die türkisch-osmanische Presse bejubelte die Verhaftungswelle als Aktion zur Zermalmung des Kopfs der Schlange. Im Spät-Osmanischen Reich wurden immer wieder Pogrome gegen die armenische und nicht islamische, meist christliche Bevölkerung verübt. Aber am 24. April 1915 nahm die Verfolgung eine ganz andere Dimension an. Das war der blutige Auftakt zum Völkermord an eineinhalb Millionen Armenierinnen und Armenier. Die islamisch, türkisch-nationalistische İttihat ve Terakki -Regierung ( Komitee für Einheit und Fortschritt ) setzte die staatlich geplante, systematisch von staatlichen Stellen und Heer durchgeführte, ethnische Säuberung in Gang. Auf die Festnahme der armenischen Intellektuellen folgte in Anatolien, vor allem Westarmenien eine blutrünstige Hetzjagd auf das armenische Volk. Unter der islamischen, türkischen und kurdischen Bevölkerung wurde chauvinistischer, religiöser Hass gegen Armenier und Christen geschürt. Die staatlichen Instanzen stachelten sie zum Mord an ihren armenischen Nachbarn, zum Raub von deren Hab und Gut an. Die in der osmanischen Armee dienenden armenischen Männer wurden entwaffnet und wie alle anderen armenischen Männer zur Sklavenarbeit gezwungen. Sie wurden unter menschenunwürdigen Bedingungen zu Tode geschunden. Die Überlebenden dieser Torturen wurden entweder direkt von den Soldaten der osmanischen Armee bestialisch massakriert; oder zur Ermordung örtlichen, bewaffneten Banden überlassen. Armenische Frauen, Kinder und Greis Innen wurden aus ihren Häusern gezerrt, in langen Kolonnen auf eine Reise in das Nichts getrieben, wie es der damalige Innenminister Talat Pascha in einem Telegramm ausdrückte. Armenische Frauen wurden auf diesen Todesmärschen von Soldaten und marodierenden Banden vergewaltigt, gefoltert und ermordet. Zahllose ArmenierInnen verhungerten und verdursteten in der syrischen Wüste Deir ez-zor, dem Nichts. Heldenhafter Widerstand armenischer Gemeinschaften und WiderstandskämpferInnen, wie auf dem Musa Dagh, konnten die Mordmaschinerie nicht aufhalten. Nur sehr wenige, mutige türkische und kurdische Werktätigen sind dem armenischen Volk beigestanden. Die türkischen und kurdischen Werktätigen

tragen eine historische Mitschuld an diesem Genozid und müssen sich dieser auch endlich stellen. Eines der autochthonen Völker Anatoliens wurde aus Anatolien vertrieben und in der syrischen Wüste vernichtet. Seine Kulturzeugnisse, Architektur, Handund Kunstwerke, Literatur, Musik wurden zerstört und versucht aus der Geschichte auszulöschen. Diesen Völkermord haben im Osmanischen Reich nur einige, wenige zehntausende ArmenierInnen überlebt. Sie konnten ihre Identität geheim halten oder mussten zum Islam zwangskonvertieren. Elternlose armenische Kinder wurden von türkischen und kurdischen Familien aufgenommen und zwangsassimiliert. In der offiziellen, osmanischen Sprachregelung wurde der Genozid an den Armeniern als Umsiedlung verbrämt und als kriegsbedingte Maßnahme gerechtfertigt. Denn 1914 war das Osmanische Reich an der Seite Deutschlands und Österreich-Ungarns in den ersten imperialistischen Weltkrieg gezogen. An dem vom türkisch-osmanischen Staat verübten Völkermord an den Armeniern, tragen alle imperialistischen Großmächte Frankreich, England, Italien, Russland eine Verantwortung, vor allem aber die deutsche Großmacht. Hohe Generäle der deutschen kaiserlichen Armee nahmen im Generalstab der osmanischen Armee Führungspositionen ein. Sie waren über jeden Schritt in diesem Völkermord informiert, involviert und haben ihn aktiv unterstützt. Da alle imperialistischen Mächte für diesen Völkermord Verantwortung tragen, wurde er einfach dem Vergessen und Verdrängen übergeben. Auf Druck der Siegermächte England und Frankreich schuf das Osmanische Reich im besetzten Istanbul Sondertribunale (1919-1920). Darin wurden nur einige osmanische Militärs und Verwalter wegen Kriegsvergehen schuldig gesprochen. Von Völkermord war keine Rede, die politisch-militärisch Verantwortlichen und Befehlshaber wurden nicht zur Rechenschaft gezogen. Es war Hitler, der sich 1939 auf den vergessenen Völkermord berief, als das Nazi-Reich den Völkermord an den europäischen Juden und den Vernichtungsfeldzug gegen die osteuropäischen Völker plante und umsetzte: Nur so gewinnen wir den Lebensraum, den wir brauchen. Wer redet heute noch von der Vernichtung der Armenier? Für die auf den Trümmern des Osmanischen Reiches, 1923 gegründete, kemalistische Republik Türkei existierte keine Armenierfrage. Die Politik der türkischen herrschenden Klassen beruhte auf der Leugnung des Völkermordes an den Armeniern, sowie auf der nationalen Unterdrückung der kurdischen Nation, nationaler, religiöser Minderheiten wie der wenigen überlebenden Armeniern, Assyrer, Pontusgriechen, Araber, Roma/Sinti etc. In den 1970er und 1980er Jahren brachen bewaffnete armenische Diaspora-Organisationen wie ASALA (Armenische Geheime Armee für die Befreiung Armeniens), durch Attentate auf türkische Diplomaten im Ausland, das anhaltende Schweigen über diesen Völkermord und zwangen die türkischen Regierungen sich zu erklären. Die türkische Geschichtsschreibung lautete bisher: Aufgrund der Wirren des ersten Weltkrieges brachen armenische Aufstände in Ostanatolien aus; armenische Banden überfielen türkische Dörfer, und mordeten türkische Bauern; armenische Banden haben in Zusammenarbeit mit Russland, die osmanische Armee an der Ostfront bedroht: Bei diesen Kriegsereignissen wurde auch die armenische Zivilbevölkerung betroffen. Um die Lage an der Ostfront zu bereinigen, und die Zivilbevölkerung zu schützen wurde die Umsiedlung der armenischen Bevölkerung beschlossen. Dabei kam es aufgrund der schweren Kriegsumstände zu einigen, nicht wünschenswerten Ereignissen. Aber der von einigen Türkeifeinden erfundene Völkermord ist nichts als eine Lüge. Als dies nicht mehr ausreichte, hat die türkische Bourgeoisie durch ihre AKP-Regierung, Anfang der 2000er Jahre ihre Position umformuliert. Nun hieß es In der Geschichte beider Völker seien unerwünschte Ereignisse geschehen. Die Bewertung der historischen Fakten solle aber den Historikern überlassen werden. 2013 hat der damalige Ministerpräsident, heutige Präsident, Erdoğan zum ersten Mal sein Beileid auch den in den unerwünschten Ereignissen gestorbenen armenischen Brüdern ausgesprochen. Ein ganz kleiner, positiver Schritt, der aber angesichts zum Beispiel der aktuellen Bildungspolitik, nur auf der Ebene von Lippenbekenntnissen bleibt. Die neuen Schulbücher 2014/2015 tischen wieder alle bisherigen Verleumdungen, Lügen und Geschichtsfälschungen über den Völkermord auf. Die SchülerInnen lernen, dass das Wort Armenier ein Synonym für Feind und Verräter ist. Was fühlen armenische SchülerInnen, deren Vorfahren hingemetzelt wurden, bei dieser Geschichtsverfälschung? Welchen Anfeindungen sind sie ausgesetzt? Und das angesichts des 100-jährigen Gedenktages an den Völkermord! Bis auf den heutigen Tag ist die armenische Gemeinschaft/Nationalität in Nordkurdistan/Türkei Rassismus, türkischem Chauvinismus, Verfolgung und Diskriminierung ausgesetzt. Hrant Dink, Streiter für die Völkerversöhnung und für die armenische Identität, wurde 2007 eines seiner Opfer. Auch im 21. Jahrtausend ist das Bekenntnis zum armenischen Volk tödlich.

Türkische und kurdische ArbeiterInnen, Werktätige und RevolutionärInnen... Anerkennung der Mitverantwortung an dem Völkermord! Praktische Selbstkritik, Solidarität und Unterstützung für die Anerkennung der Forderungen des armenischen Volkes! Kampf gegen den türkischen Chauvinismus! Gemeinsamer Kampf für eine befreite, demokratische Gesellschaft! Forderungen an den Staat der Türkischen Republik: Völkermord anerkennen! Sofort ohne Bedingung mit allen Konsequenzen: Vollständige Gleichberechtigung, Anerkennung und Unterstützung der armenischen Community in Nordkurdistan/Türkei! Kampf gegen und Verbot jeglicher Form des anti-armenischen Rassismus und Chauvinismus! Rückkehrrecht für alle Nachkommen der vertriebenen ArmenierInnen aus der Diaspora oder aus Armenien! Recht auf Selbstbestimmung und auf Lostrennung für Westarmenien! Aufklärung in Bildung und Erziehung über die Völkermordpolitik des türkischen Staates! Rückgabe geraubter Häuser, Grund und Boden und anderes Eigentum! Reparationszahlungen für alle beschlagnahmten Vermögenswerte! Entschädigungen an die Republik Armenien und eine gleichberechtigte, demokratische nachbarschaftliche Zusammenarbeit! Nur über diesen Weg wird eine wirkliche Geschwisterlichkeit mit dem armenischen Volk in Nordkurdistan/Türkei; mit Armenien, und den Armeniern in der Diaspora entstehen können! Unsere Forderungen an den deutschen Staat, der einer der Hauptverantwortlichen für den Völkermord war, sind folgende: In der Resolution des Deutschen Bundestages zum 90. Jahrestag des Völkermordes an den Armeniern im Jahr 2005 wird bewusst nicht von Völkermord gesprochen. Damit übernimmt der deutsche Staat nicht die Verantwortung für die Mittäterschaft des Deutschen Reiches. Er umgeht die Anerkennung von Entschädigungsforderungen und alle daraus resultierenden Konsequenzen. Wir als KommunistInnen in Deutschland fordern von dem BRD-Staat: Sofortige und bedingungslose Anerkennung des Völkermordes mit allen Konsequenzen. April 2015 Gemeinsame Erklärung von mail@bolsevikparti.org www.bolsevikparti.org Zeitung für den Aufbau der Bolschewistischen Partei in Deutschland trotzalledem1@gmx.de www.trotz-alledem.tk

24 Nisan 1915 24 Nisan 2015 SOYKIRIMIN 100. YILI Ermeni halkı için ıstırap ve acı dolu yüz yıl TÜRK DEVLETİNİN İNKÂR VE YALAN DOLU YÜZ YILI Bundan yüz yıl önce, 24 Nisan 1915 gecesi, İstanbul da yüzlerce Ermeni aydını tutuklandı. Osmanlı devletinin tutukladığı bu aydınlar sürgün edildiler. Ve hemen hepsi süreç içinde katledildiler. Osmanlı-Türk basınında bu tutuklamalar Yılanın başı ezildi başlıkları ile kutlandı. Osmanlı devletinin son on yıllarında Müslüman olmayan nüfusa, en başta da Ermenilere karşı bir çok katliamlar yürütülmüştü. Fakat 24 Nisan 1915 tutuklamaları ile başlayan yeni süreç başka bir nitelik taşıyordu. 24 Nisan 1915 sonucunda bir buçuk Milyon Ermeni nin kıyama uğratıldığı SOYKIRIM ın işaret fişeği oldu. Şimdi söz konusu olan,islamcı/türk İttihat ve Terakki hükümeti devlet tarafından planlanan, devlet kurumları ve ordu tarafından uygulanan etnik temizlik siyasetiydi. İstanbul da Ermeni aydınlarının tutuklanıp sürgüne gönderilmesini, başta batı Ermenistan olmak üzere tüm Anadolu da, Ermenilere yönelik kanlı bir sürek avı izledi. Başta Türkler ve Kürtler olmak üzere Müslüman halklar arasında Hıristiyan halklara, en başta da Ermenilere karşı dinci ve şovenist nefret duyguları körüklendi. Bizzat devlet kurumları Türk ve Kürt halkını ermeni komşuları üzerine saldırttı, onların Ermenilerin evine-barkına-mülküne el koymasını teşvik etti. Osmanlı ordusundaki Ermeniler silahsızlandırıldı. Onlar eli silah tutan tüm Ermeni erkekleri gibi insanca olmayan şartlarda yol işlerinde vb. köle gibi çalıştırıldılar. Aslında bu eli silah tutan Ermeni erkeklerinin toplu kıyımı idi. Bu çalışma yı ölmeden atlatan Ermeni erkekleri ya doğrudan Osmanlı ordusu tarafından ya da yerel silahlı çeteler tarafından hunharca katledildi. Ermeni kadınları, çocukları ve artık savaşamayacak durumda olan yaşlılar, o dönemin İçişleri Bakanı Talat Paşa nın bir telgrafında yazdığı gibi HİÇ e göçtürüldüler. Onbinlerce Ermeni kadın ve küçücük kız çocukları, resmi Türk belgelerinde tehcir diye adlandırılan bu ölüm yolculuklarında askerlerin, ye-

rel çetecilerin tecavüzünü uğradı, işkence gördüler, katledildiler. Sayısız Ermeni hedefi Suriye nin çöllük bölgesi olan bu hiç e göç sırasında açlıktan, susuzluktan, hastalıktan kırıldı. Kimi Ermenilerin Musa Dağı nda bir örneği yaşanan yiğitçe direnişleri de Osmanlı devletinin katliam makinesini durduramadı. Kimi Türk ve Kürt emekçisi Ermeni komşularına her türlü tehlikeyi göze alıp yardım ettiler. Fakat bunların sayısı çok azdı. Büyük çoğunluk Ermeni gâvur unu yok etme siyasetinin uygulayıcılığını yaptı. Türk ve Kürt emekçileri de bu yüzden Ermeni soykırımının tarihi sorumluluğunu taşıyor. Türk ve Kürt emekçiler de soykırım sorununda bu tarihi sorumlulukla yüzleşme görevine sahiptir. Anadolu nun en kadim yerleşik halklarından biri bu soykırımla Anadolu dan sürüldü ve yollarda ve Suriye çöllerinde yok edildi. Ermeni halkının kültür eserleri, ermeni mimarisi, el- ve zanaat işleri, müziği yok edilmeye, tarihten silinmeye çalışıldı. Batı Ermenistan başta olmak üzere Osmanlı devleti sınırları içindeki bu bilinçli, planlı kıyamı, soykırımı ölmeden atlatan bir kaç on bin Ermeni kaldı geriye. Bunların önemli bölümü de Ermeni kimliklerini gizlemek zorunda kaldılar. Soykırımdan geri kalanlar arasında bir de Soykırım sırasında öksüz ve yetim kalan Türk ve Kürt aileler tarafından evlat edinilen kimi Ermeni çocukları da vardı. Bunlar da evlat edinildikleri aileler içinde asimile edildiler. Resmi Osmanlı ve sonraki TC tarihinde Ermenilere yönelik soykırım tehcir olarak adlandırıldı. Bunun savaş içinde alınan zorunlu bir tedbir olduğu söylenerek gerekçelendirilmeye çalışıldı. Osmanlı devleti Birinci Dünya Savaşı nda Almanya ve Avusturya/ Macaristan yanında emperyalist paylaşım savaşına katıldı. Ermenilere yönelik soykırımda dönemin bütün emperyalist büyük güçleri Fransa, İngiltere, İtalya, Rusya nın şu veya bu biçimde sorumluluğu ve payı vardır. Fakat emperyalist büyük güçler içinde sorumluluk ve suç ortaklığı konusunda Almanya nın özel bir yeri vardır. Alman imparatorluğunun kimi generalleri o dönemde savaş müttefiki Osmanlı devletinin ordusunda kurmay heyetinde yer alıyordu. Onlar bu soykırımın her safhasında neler olduğunu doğrudan biliyordu ve onlar bu soykırımın planlanmasında ve uygulanmasında yönetici kademelerde doğrudan yer aldılar, soykırımı desteklediler. Bütün emperyalist büyük güçler şu veya bu biçimde ve ölçüde Ermenilere yönelik soykırımda pay sahibi olduklarından Birinci Dünya savaşının bitiminden kısa bir süre sonra bu soykırım unutmaya terk edildi. Savaşın galipleri Fransız ve İngiliz emperyalistlerinin zorlaması ile İstanbul un işgali döneminde kurulan Osmanlı Özel Mahkemelerinde yalnızca birkaç Osmanlı subayı ve yerel yöneticisi savaş suçu nedeniyle mahkûm edildi. Bu mahkemelerde soykırımın lafı bile edilmedi. Soykırımın birinci derecede siyasi ve askeri sorumlularından hiç biri yargılanmadı, mahkum edilmedi. 1939 da Nazi İmparatorluğu Avrupa da Yahudilere yönelen soykırım ve doğu Avrupa halklarına yönelik yok etme savaşlarına hazırlanırken Hitler Ermeni soykırımının unutulmasına atıfta bulunuyor ve Yalnızca bu şekilde ihtiyacımız olan yaşam alanını kazanacağız. Bugün artık kim Ermenilerin yok edilmesinden bahsediyor. diyordu. Birinci Dünya savaşı ertesinde çöken Osmanlı Devletinin yıkıntıları üzerinde inşa edilen yeni Türkiye Cumhuriyeti için Ermeni Sorunu diye bir sorun yoktu. Türk hakim sınıflarının siyaseti, Ermeniler üzerindeki soykırımın inkârına ve Kürt ulusunun ve başta Hıristiyanlar olmak üzere dini ve ulusal azınlıkların, soykırımdan kurtulan az sayıdaki Ermenilerin, Pontus Rumlarının, Arapların, Romanların, Asurilerin vb. ulusal ve dini haklarının reddine, Müslüman Türk olmayanların üzerinde ulusal ve dinsel baskılara dayanıyordu. 1970 ve 1980 li yıllarda diasporadaki Ermenilerin ASALA gibi silahlı örgütlerinin yabancı ülkelerdeki T.C. temsilciliklerine ve Türk diplomatlarına yönelik eylemleri Ermenilere yönelik soykırımın üzerine suskunluğu bozdu, Türk hükümetlerini tavır takınmaya zorladı. O zamana kadar Türk tarih yazımı kısaca Birinci Dünya savaşının o kaos ortamında doğu Anadolu da Ermeni ayaklanmaları oldu; Ermeni çeteciler Müslüman Türk köylerini bastılar ve Türk köylülerini katlettiler; Ermeni Komitacılar Rusya ile birlikte Osmanlı devletinin doğu cephesinde tehlike yarattılar; Doğu cephesindeki durumu düzeltmek ve sivil halkı korumak için Ermeni nüfusun tehcir edilmesi kararı alındı. Bu tehcir sırasında o dönem çok zor olan savaş koşullarında bazı istenmeyen olaylar da oldu. Fakat Ermenilere karşı soykırım uygulandığı iddiası yalandan başka bir şey değildir. biçiminde idi. 2000 li yıllara gelindiğinde bu açıklamanın kimseyi ikna etmediğini gören Türk burjuvazisi AKP hükümeti aracılığıyla yeni bir konum formüle etti: İki halkın tarihinde kimi istenmeyen şeyler yaşanmıştır. Tarihte olan bu olayların değerlendirilmesi tarihçilere bırakılmalıdır. 2013 yılında dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ilk kez, Türk hükümeti adına İstenmeyen olaylarda ölen Ermeni kardeşlerimiz için de duyduğu üzüntü yü seslendirdi. Bu küçücük olumlu adım, örneğin anda AKP hükümetinin yönettiği eğitim siyasetindeki uygulamalarla karşılaştırıldığında boş laf olarak görünmektedir. 2014/2015 ders yılının okul kitaplarında Ermenilere yönelik soykırım konusu şimdiye kadarki tarih çar-

pıtmacısı, inkârcı, yalancı çizgi sürdürülmektedir. İlk ve orta öğrenim öğrencileri ders kitaplarından Ermeni nin hain ve düşman ile aynı anlama geldiğini öğrenmektedir. Dedelerinin soykırım sonucu tanıma imkânı bile elde edememiş bir Ermeni çocuğu bu tarih çarpıtmalarını okuduğunda ne hissedecektir? Hangi hakaretlere maruz kalacak, hangi düşmanlıkları yaşayacaktır? Ve bütün bunlar soykırımın 100. yıldönümünde olacaktır. Türkiye ve Kuzey Kürdistan daki Ermeni Cemaati/ milliyeti bugün de hâlâ ırkçılığın, Türk şovenizminin ayrımcılığının hedefinde bulunmaktadır. Ermeni kimliğinin tanınması ve Türk /Kürt/Ermeni halkları arasında kardeşlik bağlarının kurulması için çalışan Ermeni gazeteci Hrant Dink, 2007 de bu ırkçılığın kurbanı oldu. 21. yüzyılda da Ermeni halkının haklarının savunulması öldürücü bir suç. Türk ve Kürt işçiler, emekçiler, demokratlar, devrimciler Gün Ermenilere karşı işlenmiş tarihi suçun kayıtsız koşulsuz kabulü, sorumluluğumuzun üzerlenilmesi günüdür. Gün özeleştiri, özür dileme, Ermeni halkının taleplerini sahiplenme günüdür. Gün özgür, demokrat bir toplum için ortak mücadelede Türk şovenizmine karşı açık tavır takınma günüdür! Osmanlı devletinin mirasçısı T.C. devletinden taleplerimiz şunlardır: SOYKIRIM BÜTÜN SONUÇLARIYLA DERHAL KAYIT- SIZ KOŞULSUZ TANINMALIDIR! Kuzey Kürdistan-Türkiye deki Ermeni cemaati için tam hak eşitliği; Ermeni cemaatinin tanınması ve desteklenmesi. Anti-Ermeni ırkçılık ve şovenizmin her biçimine karşı mücadele ve bunların yasaklanması. Ermeni soykırımı sırasında sürülen, öldürülen, ülkelerini terk etmek zorunda bırakılan tüm Ermenilerin bugünkü haleflerinin ülkelerine geri dönme hakkı! Haydutça el konulmuş Ermeni mülklerinin geri verilmesi veya tazmin edilmesi. Devletin mülküne geçirilmiş tüm Ermeni mülkünün tazmin edilmesi. Batı Ermenistan ın ayrılma hakkı. Türk devlet okullarında Türk egemenlerinin Soykırımcı Politikası hakkında doğru bilgilerin öğretilmesi. Doğrudan mirasçısı olmayan Ermeni mülklerinin tazminatının Ermenistan Cumhuriyetine ödenmesi. Ermenistan/Türkiye sınırının bekletmeksizin açılması; Ermenistan Cumhuriyeti ile dostça komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi! Yalnızca bu taleplerin kayıtsız koşulsuz savunulması yoluyla Türkiye deki, Diasporadaki, Ermenistan daki Ermeni halkı ile halkların kardeşliği sağlanabilir. Soykırımın birinci derecede sorumluları içinde yer alan Alman devletinden taleplerimiz şunlardır: 2005 yılında Alman Parlamentosunda Soykırımın 90. yıldönümü nedeniyle alınan kararda bilinçli olarak Soykırım kavramı kullanılmamıştır. Böylece Alman devleti Alman imparatorluğunun bu soykırımdaki sorumluluğundan, suç ortaklığından kendini sıyırmaya çalışmaktadır. Alman devleti bu şekilde olası tazminat ve diğer taleplerden kurtulmaya çalışmaktadır. Biz Almanyalı Komünistler olarak, Federal Almanya Cumhuriyeti devletinin derhal ve ön koşulsuz olarak ve bütün sonuçları ile birlikte SOYKIRIMI tanımasını ve bundan doğacak bütün yükümlülükleri yerine getirmesini talep ediyoruz... Ortak açıklama mail@bolsevikparti.org www.bolsevikparti.org Zeitung für den Aufbau der Bolschewistischen Partei in Deutschland trotzalledem1@gmx.de www.trotz-alledem.tk Nisan 2015

VÖLKERMORD ANERKENNEN! SOFORT OHNE BEDINGUNG MIT ALLEN KONSEQUENZEN! SOYKIRIM BÜTÜN SONUÇLARIYLA DERHAL KAYITSIZ KOŞULSUZ TANINMALIDIR! V.i.S.d.P.: H. König, Kafkastr. 56, 50829 Köln trotzalledem1@gmx.de www.trotz-alledem.tk