KÖYLÜSÜNON KESIMINDE VE ORMAN LGE BAŞMÜDÜRLÜKLERINDEKI



Benzer belgeler
Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş )

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Doğu ATEŞ ADRESE DAYALI NÜFUS KAYIT SİSTEMİ 2007 NÜFUS SAYIMI SONUÇLARI HAKKINDA İLK YORUMLAR

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)

EKONOMİK GELİŞMELER Şubat

KAYSERİ. Hazırlayanlar Prof. Dr. Rıfat YILDIZ Pelin GENÇOĞLU Meryem ÇAVUŞOĞLU

Gayri Safi Katma Değer

Türkiye Bankacılık Sistemi Banka, Şube, Mevduat ve Kredilerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

ALAN ARAŞTIRMASI II. Oda Raporu

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

TÜRKİYE TARIMINDA GELİR-TÜKETİM DURUMU VE GELİR DAĞILIMININ ETKİLERİ. Prof.Dr. Ahmet ERKUŞ 1 Araş.Gör. İlkay DELLAL1

Katılımcının Yaşı n % TOPLAM

İŞGÜCÜ PİYASASI ARAŞTIRMASI BATMAN İLİ SONUÇ RAPORU

Ormancılıkta Planlama kavramı, Planlama sistemleri ve Yaklaşımları

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Ekonomik Rapor Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / 307

Türkiye nin Nüfus Özellikleri ve Dağılışı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

KÖYDEN KENTE GÖÇ OLGUSU VE GÖÇÜN TOPLUMSAL YAPIDA MEYDANA GETİRDİĞİ DEĞİŞMELER: ADANA İLİ (YÜREĞİR OVASI) KÖYLERİ VE ANADOLU MAHALLESİ ÖRNEĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

İZMİR İN EN BÜYÜK SORUNU İŞSİZLİK RAKAMLARININ ANALİZİ

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

KONU : YENİ TEŞVİK SİSTEMİ

Bu uyumsuzluk İSO nun her yıl düzenli olarak yayınladığı 500 Büyük ve İkinci 500 Büyük raporlarında da belirgin bir şekilde göze çarpıyor.

TRAKYA ORMAN ALANLARİ İLE ORMANLARIN AĞAÇ SERVETİ DEĞİŞİMİ ÜZERİNE BİR İNCELENME


TÜRKİYE DE GELİR DAĞILIMI VE İÇ GÖÇ. Özet

BÖLGESEL VERİMLİLİK İSTATİSTİKLERİ METAVERİ

TABLO 27: Türkiye'deki İllerin 2006 Yılındaki Tahmini Nüfusu, Eczane Sayısı ve Eczane Başına Düşen Nüfus (2S34>

Tablo 1. Seçilen Ülkeler için Yıllar İtibariyle Hizmetler Sektörü İthalat ve İhracatı (cari fiyatlarla Toplam Hizmetler, cari döviz kuru milyon $)

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2011 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

sonra Türkiye deki şehirli nüfus, toplam nüfusun yarısını geçmiştir. TÜİK in 2017 verilerine göre şehirli nüfus oranı %92,5 dir.

GELİR VE YAŞAM KOŞULLARI ARAŞTIRMASI. Son Güncelleme

TEKNOLOJİ EKONOMİ POLİTİKA - III TÜRKİYE DEKİ AR-GE VE YENİLİK FAALİYETLERİ

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2006 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

İŞGÜCÜ PİYASALARINDA MEVSİMLİK ETKİLER AZALIYOR

MİLAS TAKİ KENTLEŞME SÜRECİNİN TÜRKİYE GENELİNDEN FARKLILAŞMASI VE NEDENLERİ

BÜRO, MUHASEBE VE BİLGİ İŞLEM MAKİNELERİ İMALATI Hazırlayan M. Emin KARACA Kıdemli Uzman

BARTIN ORMAN FAKÜLTESİ NİN DİĞER ORMAN FAKÜLTELERİ İLE BAZI KRİTERLERE GÖRE KARŞILAŞTIRILMASI

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

AYDIN TİCARET BORSASI

TÜRKİYE ET ÜRETİMİNDE BÖLGELER ARASI YAPISAL DEĞİŞİM ÜZERİNE BİR ANALİZ

1. KDV İstisnası. 4. Faiz desteği

BÖLGE VE NÜFUSUN GENEL DURUMU. Doç.Dr.Tufan BAL

T.C. ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANLIĞI TÜRKİYE İŞ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TUNCELİ İLİ 2008 YILI İŞGÜCÜ PİYASASI ARAŞTIRMASI SONUÇ RAPORU

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2008 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Araştırma Notu 17/212

İŞLETMELERİN EKONOMİDEKİ ÖNEMİ IMPORTANCE OF ENTERPRISES IN THE ECONOMY

Günümüzde orman yangınları, küreselleşen dünyada etkileri ve sonuçları yönünden bütün ülkeleri ilgilendiren doğal afetlerin en önemlilerinden

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ 2006 NÜFUS VE KONUT SAYIM SONUÇLARINA GÖRE REVİZE EDİLMİŞ EKİM 2004 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI.

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2007 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2016 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

TARIMSAL ORMANCILIK (AGROFORESTRY) Prof. Dr. İbrahim TURNA

TR63 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ GÖÇ

GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERDE TARIMA DAYALI SANAYİLERİN GELİŞTİRİLMESİNİN ÖNEMİ

İMALAT SANAYİ EĞİLİM ANKETLERİ VE GELECEĞİN TAHMİNİ

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2014 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2005 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2012 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2017 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

TEPAV Perakende Güven Endeksi TPE

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2015 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2013 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

GEMLİK TİCARET ve SANAYİ ODASI

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

GRAFİK 1 : ÜRETİM ENDEKSİNDEKİ GELİŞMELER (Yıllık Ortalama) (1997=100) Endeks 160,0 140,0 120,0 100,0 80,0 60,0 40,0 20,0. İmalat Sanayii

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

2018 / 2019 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSLARI 11. SINIF COĞRAFYA DERSİ YILLIK PLAN ÖRNEĞİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİNDE YAPILAN YENİ DÜZENLEMELERE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

SON EKONOMİK GELİŞMELERDEN SONRA ESNAF VE SANATKARLARIN DURUMU


ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TR52 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2010 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

TÜRKİYE ORMANLARI VE ORMANCILIĞI

Finansal (Mali) Tablolar Analizi DİKEY ANALİZ

EVLET PLANLAMA ÖRGÜTÜ EKİM 2009 HANEHALKI İŞGÜCÜ ANKETİ SONUÇLARI

EKONOMİK GELİŞMELER Ekim

ORMAN KAYNAKLARININ TURİZM AMAÇLI TAHSİSİNE İLİŞKİN SORUNLAR VE ÇÖZÜMLERİ ODC: 906

MOTORLU KARA TAŞITI, RÖMORK VE YARI-RÖMORK İMALATI Hazırlayan Orkun Levent BOYA Kıdemli Uzman

Araştırma Notu 18/229

Türkiye'de Bankacılık Sistemi Seçilmiş Göstergelerin İllere ve Bölgelere Göre Dağılımı

TÜRKİYE NÜFUSUNUN İSTATİSTİKSEL ANALİZİ

1. GENEL EKONOMİK GÖSTERGELER

2016 Ocak İşkolu İstatistiklerinin İllere Göre Dağılımı 1

PROGRAM EKİNİN GAYRİ RESMİ ÇEVİRİSİDİR. E K L E R EK DAİMİ İKAMET EDENLERİN SAYISI, TOPLAM NÜFUS, İLLERE GÖRE ŞEHİR VE KIRSAL

7 Haziran Kasım 2015 Seçimleri Arasındaki Değişim

Türkiye'de Tuz. Üretim ve kullanım yerleri yönünden tuz tüketimlerini inceliyerek, Plânlama ile ilgili gelişmeleri inceliyerek.

Normal (%) Bozuk (%) Toplam (Ha) Normal (%)

BURSA DAKİ 250 BÜYÜK FİRMA VERİLERİNİN GENEL BİR DEĞERLEMESİ

ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İŞLETME VE PAZARLAMA DAİRE BAŞKANLIĞI. ÜLKEMİZ ORMAN VARLIĞI ve ODUN ÜRETİMİ

Transkript:

O.D.C. 935,9 KÖYLÜSÜNON KESIMINDE VE ORMAN LGE BAŞMÜDÜRLÜKLERINDEKI EMPLOYMENT POSSIBILITIES OF FOREST VILLAGERS IN STATE forestry ACTIVITIES AND IN TOWNS OF REGIONAL FOREST AREAS Eı'Ol DURlJÖZ Orman Yüksek Mi.U1endisi Yalçın At'\!IL Celal ÇOBAN Orman Yüksek Mühendisi Orman Yüksek Mi.ihendisi ORMAN C ILIK ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ Teknik Bülten Serisi No : 79 YA YINLARI Şark Matbaası Ankara - 1976

İÇİNDEKİLER 'Sayfa ÖN SÖZ GİRİş KONUYLA İLGİLİ ARAŞTIRMALAR... 5 ARAŞTIRMANIN AMAC I VE KAPSAMI........................ 7 ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ... 8 I. BÖLÜM... 10 OR.MANCILIK KESİMİNDE İŞLENDİRJ\1E OLANAK- LARI... 10 ORMAN GENEL MÜDÜRLÜGÜNÜN İŞLENDİRME OLANAKLARI lo 1. Orman Bölge Başmüdürlüklerindeki Orman Köylüsünün 1977 Yılına Göre Nüfus Yapısı ve İşgücü Potansiyeli... ll 2. Orman Bölge Başmüdürlüklerinin 1977 Yılındaki Hammadde Üretim Miktan ile Kesme - Taşıma İşlerinde Gerekli İşgücü Talebi..................... 15 3. Kesme - Taşıma İşgücü Arz ve Talep İlişkileri........ 17 II. BÖLÜM ORMAN KÖYLÜSÜNÜN OR.l\tlAN BÖLGE BAŞMÜDÜR LÜKLERİNDEKİ KENTLERDE İŞLENDİRİLME OLA- NAKLARI... 19 1. Türkiye' de 1965 Sayımına Göre Kentler... 20 2. Kentlerin İşlevleri.............................................. 21 3. Kentlerin 1965 Yılı Nüfusuna Göre İşievsel Sınıflandırıln1ası... 22 4. Kentlerin Orman Köylüsünü İşlendirme Olanakları... 25 SONUÇ VE ÖNERiLER... 37 ÖZET... 39 SUMMARY... 41 YARARLANILAN KAYNAKLAR... 45 47 19

ÖN SÖZ Türkiye' de geri kalmışlık çemberinin kırılmasında, temel sorunun bir bütünsellik içinde ele alınması gereği, bilinen bir gerçektir. Konuya bu açıdan bakıldığında, geri kalmışlık TEMEL SORUNU içinde yer alan, köy sorununun da orman köyü ve ova köyü diye ayrılmaksızın bir hütün olarak ele alınması gerekir. Ancak köy nüfusunun büyük çoğuuluğunu oluşturan_ orman köylerimiz, verimsiz, dar tarım <:!lanlannda ve alt yapı hizmetlerinden yoksun yörelerde olması nedeniyle tüm köylerin ele alınmasında öncelik göstermektedirler. Bu sorunun araştırılması düşünüldüğünde, orman kaynaklarımızın bu köylerin aktif nüfusunun ne kadarını işlendirebileceği, Orman Bölge Başmüdürlük sınırları içinde bulunan nüfusu 10.000 in üstündeki kentlerin işlevsel sınıflandmlması yapılarak orman köyleri aktif nüfusunu işlendirrrıe olanağının olup olmadığının ortaya konmasında yarar görülmüştür. Ele alınan bu soruna betimleyici bir yaklaşımın sağlanması amaçlanmış ve bir ekip çalışması biçiminde yürütülmüştür. Böylece tüm köy sorunları içinde öncelik gösteren orman köylerinin sorunlarına çözüm getirmek zorunda olan hükümetlere bu araştırma ile ışık tutulması öngörülmüştür. Bu araştırmanın yapılmasında yarar gören ve değerli eleştirileriyle araştırmanın yürütülmesine yardımcı olan Enstitü Teknik Kuruluna ve bütün çalışmalannda araştırma yürütücülerine olanaklan sağlayan Enstitü yöneticilerine teşekkürü kaçınılmaz bir borç biliriz. Ayrıca bu araştırmanın yayma hazır duruma getirilmesinde emeği geçen Laborant Hasan ve Selahattin Tuncay'a da teşekkür ederiz. Çalışmanın orman köyhisüne ve ormancılığa yarar sağlaması dileğimiz! e... Nisan, 1975, E.DURUÖZ Y. ANIL C. ÇOBAN -III-

GİRİŞ İşlendirme; tarım, sanayi ve hizmetler gibi ekonominin üç ana kesiminde katma değer yaratmak, dolayısiyle ulusal geliri artırmak amacıyle aktif nüfusun ücret karşılığında kullanılmas:ı, demektir. Planlı dönemde, 15-64 yaş grubunda (aktif nüfusta) işlendirıne, 1962'de 12,5 milyon kişi iken, 1972'de o/o 12,7'lik bir artışla 19,1 milyon kişiye çıkmıştır. Aynı dönem içinde 15 64 yaş grubunda o/o 27,3 oranında bir artış olmuştur. Yani, ülkemiz ekonomik yapı~ının elverdiği işlendirme hacmine oranla, işlendirilecek nüfus çok hızlı artmış bulunmaktadır. Sayılada belirtmek istenirse; 1962 yılında işlendirhemeyen 3,4 milyon aktif nüfusun sayısı 1967' de 4,6 milyona, 1972'de de 6,2 milyona ulaşmış durumdadır (1. s. 65-66). Tarım, sanayi ve hizmetler kesimlerinin işlendirdiği aktif nüfus doğal olarak, bu nüfusun yaşadığı kırsal ve kentsel yerleşim yerleriyle doğrudan ilgili bulunmaktadır. Tarımda işgücü kullanımının kaynağı kırsal kesim iken, sana yi ve hizmetlerin gereksinimi olan işgücü, genellikle kentlerde yerleşmiş nüfusça karşılanmaktadır. İşlendirmenin 10 yıl içerisinde (1962-1972) kesimlerarası dağılımına baktığımızda; tarım kesiminde 550.000 ve hizmetlerde de 1.410.000'lik bir artış görülmektedir. Hizmet kesiminin bu şişkinliği bir yerde gizli işsizliği belirleyen somut bir kanıttır (1. s : 66). Tanmda çalışanların sayısındaki azalmaya eşdeğer olarak sanayide görülen artış ile hizmetlerdeki olağanüstü artış, kırsal ke-. sim işgücünün kentlere kaymasının da bir belirtisi olmaktadır.! ı

Başka bir deyişle; ova, dağ ve orman köylerinden oluşan kırsal kesim aktif nüfusu, artık tarımda işlendirme olanağı bulamadığı için sanayinin ve hizmetlerin gelişmekte olduğu kentlere doğru kaymaktadır. Sanayileşmenin motor öğesi kuşkusuz ki kent ve kentleşme olgusudur. Ancak, 'bu olguda sanayi ve hizmetler, kentlere yığılan nüfusu tanı olarak işlendiremezse yukarda değinildiği gibi kentlerde gizli işsizlik artacaktır ki; bu tip kentleşme, sanayiye koşut gitmediğinden sadece nüfussal (damografik) kentleşme olarak karşımıza çıkacaktır. Orman köylerinin işlendirildiği tek kesim, tarımın alt kesimi olan ormancılıktır. Ülkemiz ormancılığının bu açıdan işlevi; ne kalkınma planlannda ne de kesimin kendi bünyesinde sayılarla, kesin ve ayrıntılı bir biçimde henüz ortaya konulmuştur. Dolayısiyle orman bölgelerinde ne kadar açık ya da gizli işsiz orman köylüsü bulunduğu henüz saptanamamıştır. Öte yandan, çoğunluğunun işlendirilmediği varsayılan bu köylerdeki nüfusun, bulundukları bölge kentlerinde ne oranda ve hangi olanaklarda işlendirilebileceği bugüne dek pek incelenmemiştir. ilerde ayrıntılarıyle verilecek olan bu araştırmanın amacı, orman köylüsünün ormancılıkta ve bölgelerindeki kentlerde işlendirilip işlendirilemiyeceği düşüncesine dayandırılmıştır. «Kentleşme haraketleri, kentlerin işlevleri ve işlendirme olanakları, orman köylüsünün insanca yaşamasına bir çare olabilir mi?» sorusu ve bu soruya alınacak yanıt araştırma amaçlarının ağırlığını oluşturcaktır. Konunun önemini daha iyi belirtebilmek için, her şeyden önce, ülkemizin orman köylüsünün bulunduğu kırsal kesim ile kentsel kesimin sosyo - ekonomik yapılarını yansıtan sayısal bilgilere değinmek gerekecektir. Kırsal ve Kentsel Kesimde Sosyo - Ekonomik Yapı Ülkemizde 12. yılını tamamlayan planlı ekonomi politikasının henüz çözemediği sorunlardan birisi, bölgeler arası yaşama düzeyi ayrılığının sürmesi, öteki de, sanayileşmeye koşut gitmeyen nüfussal kentleşme olayının hız kazanmasıdır. 1965 nüfus sayımına göre; 31 391 421 olan nüfusumuzun 22 009 OOO'i (% 70,1) 65 277 kırsal yerleşim biriminde, 9 382 421 'i de (% 29,9) 10 000 den fazla nüfuslu 204 kentte yaşamaktadır (2). 2

Türkiye'de 19SO yılından sonra hızlanan nüfussal kentleşme, planlı dönemde de bu özelliğini sürdürmüş, 196S yılında nüfusu SOO 000 den çok 2 kentte yaşıyanlar, toplam kent nüfusunun % 28,3'üne ulaşmıştır.. 1960-6S dönemindeki kentleşme hızı da yılda ortalama % S olmuştur. Yine 1960-6S döneminde kırsal kesimden kentlere olan nüfu; akımının sonucu, kırsal yörelerde yaşayanların sayısı 20 447 000 den 22 009 000 e ulaşmasına karşın toplam nüfusa oranla kırsal nüfus % 73,7'den % 70,l'e düşmüştür. Bir örnek vermek gerekirse; I. Beş Yıllık Kalkınına Planında, sektörler itibariyle S9 646,8 milyon TL gayri safi y_atırımın % 10,7- sinin (10S48,4 milyon TL) tarıma ayrıldığı, bunun tümünün, kır- sal kesimin orman bölgelerinin dışındaki yerleşim yerlerine uygulandığı görülür. Bu miktar da kırsal kesime düşen yaklaşık 1S67,8 milyon TL'lık tüm gayri safi sektör yatırımlarının % 67,4ünü oluşturmaktadır. Böyle olunca da gayri safi yatırım harcamalanndan I. Beş Yıllık Plan döneminde kırsal kesim için birey başına yılda 247 TL, orman köylüsüne ise 46 TL düşmektedir. (3. s : 3-4). III. Beş Yıllık Plan ve Perspektif Plan hedeflerine göre de ülkemizin nüfusu ve yapısı 199S yılına kadar aşağıdaki gibi olacaktır (4. s : 146) : a - Mutlak Büyüklükler (MUyon kişi) 1972 1977 1987 1995 Nüfus 37,S 42,6 SS,S 6S,9 1972 den sonra yurtdışına göç o o,s 1,0 1,0 (Kümülatif) Yurt içi nüfus 37,S 42,1 S4,5 64,9 -Kır nüfusu 23,2 22,S 20,9 16,3 - Kent nüfusu 14,3 19,6 33,6 48,6 b - Kır ve kent nüfusu yüzde paylan 1972 1977 1987 1995 Kır 62 53 38 2S Kent 38 47 62 7S Toplam yurt içi nüfus 100 100 100 100 Yukardaki sayılara göre; 23 yıllık bir perspektif içinde ülkemiz, yerleşim üniteleri itibariyle büyük bir doku değişikliğine uğrayacak ve 195S- 1960 yılları arasındaki yapının aksine, kır nüfu- 3

su % 75'ten % 25'e, kent nüfusu ise % 25'ten % 75'e dönüşmüş olacaktır. Sonuçta; 1965 yılında 204 adet olan nüfusu 10.000 den fazla' kentlerimizin sayısı da, yurt yüzeyinde ve Orman Bölge Başmüdürlüklerinde artmış olacaktır. Ancalc; yine yukarıdaki sayılara göre, kırsal alan nüfusumuz 1977'de 22,5 milyon (yaklaşık olarak 22 milyon olan 1965 yılındaki ile aynı) ve 1955 yılında da 16,3 milyon olacaktır. Orman köylerindeki nüfusun akışı ise, bu konudaki araştırmaların olmayışı nedeniyle bu günden kestiril-::memektedir. Bu araştırmada özel olarak ve III. Beş Yıllık Plan dönemi için yapılacak bir projeksiyonun sonucuna bakılmaksızın 1965 yılındaki nüfusun (7,9 milyon) dikkate alınması halinde, ortalama aile büyüklüğü 6,6 kişi olan orman köylüsünde yaklaşık 1,2 milyon aile bulunduğu kabul edilebilir. III. Beş Yıllık Planda da görülen kentleşme süreci sonucu, gayri safi yatırım harcamalarından orman köylüsüne düşecek pay daha da azalacaktır. Dolayısiyle, orman köylüsünün ekonomik durumunda ve özellikle bu durumun göstergesi olabilecek işlerıdirme olanakları her halde iç açıcı olmayacaktır. Bu görüşten haraketle şu sorulara yanıt aramak gerekecektir : Cl) «Ormancılık kesimi orman köylüsüne ne ölçüde işlendirme olanağı sağlıyabilecektir?» Cl) «İç ve dış göç seçeneklerinden orman köylüsü yararlanabilecek midir?» 8 <<Yılda ortdama % 6'nın üzerinde olan kentleşme hızıyle, sayıları giderek artacak olan kentlerin (nüfusu 10 OOO'in üzerinde olan yerleşim yerlerinin) işlevleri, ekonomik yapıları ve işlendirme olanakları ne olacaktır?» e «Orman köylerinin hangi kentlere, ne ölçüde göç olanağı ya da şansı olacaktır?» Araştırmanın konusu ve önemi, yukardaki sorulara bugünden en hızlı yanıt verme zorunluluğundan doğmuştur. Öteki kesimlerden çok, arınancılık kesiminin bu konuya önemle eğilmesi ise doğaldır. Çünkü; pek yakın bir gelecekte ormanlarımızın varolması ya da yokolması, orman köylüsünün gelişmişliğine ya da geri kalmışlığına bağlı olacaktır. 4

KONUYLA İLGİLİ ARAŞTIRMALAR Araştırma, ileride de değinileceği gibi iki aşamada gerçekleştirilmiştir. İlkinde, arınancılık kesiminde işlendirme olanakları incelenip araştırılmıştır. Bu aşamada, arınancılık kesimine ait resrni kayıtlar veri olarak kullanıldığı gibi, işlendirme ile ilgili olarak ülkemizde yapılmış bir araştırmadan da yararlanma olanağı bulunmuştur. Ancak, ikinci aşama için, Orman Bölge Başmüdürlüklerincieki kentlerin, ekonomik faaliyetlerin çeşitliliğine göre işlevleri ve sınıfları saptanırken ülkemizde ve ülke dışında yapılmış araştırmalar dikkatle incelenmiştir. Kentlerin işlevsel sınıflandırılması ve buna bağlı olarak işlendirme olanaklan ile ilgili araştırmalar Amerika'da ve Fransa' da yapılmıştır ve yapılmaktadır. Amerika'da, Alexanderson; 1950 nüfus sayımına göre nüfusu lo.ooo'in üstündeki 864 kentte, nüfusun aktif olduğu Madencilik ve İnşaat, Dayanıklı ve Dayanıksız Mallar İmalatı, Taşıt, Ticaret ve Hizmetler kesiminde çalışanların yüzdelerini ayrı ayrı her kesim için saptamıştır. Ayrıca her kesim için, en zayıf işlendirme oranına sahip kentled ayırmıştır. Bu koşullarda her kentin belirli bir iş kolunda sahip bulunduğu en küçük işlendirme yüzdesine «sanayinin -k- değeri» adını vermiştir. Bu değer, her sanayi için her kentte gelecekte beklenilecek ekonomik faaliyetin minimum yüzdesini belirtmektdir (S. s : 192-200). M. Le Guen'in, nüfusu 20.000'in üstündeki 147 kentte yaptığı bir araştırma daha vardır. Fransa'da 1954 nüfus sayımı sonuçlarıyla oluşturulan bu araştırmada da 8 iktisadi faaliyet kolu için ayrı ayrı minimum -k- değerleri saptanmıştır (5. s : 192-200.) Yukarda sıralanan ve minimum işlendlrme yüzdelerini her kent için ayrı ayrı hesabedip, sonra da genehemeye giden araştırmalarla bu ülkelerdeki kentlerin ekonomik yapılarının analizi mümkün olduğu gibi,j işgücünün kent içi ve kent dışı faaliyetleri arasındaki ilişkiler de açık olarak ortaya konmuştur. Sanayide çok ileri gitmiş bu ülkelerde yapılmış benzeri araştırmalann amacı, sanayiye koşut bir kenıleşme sürecinde geride kalan ya da geciken az sayıdaki kentleri ortaya çıkarmaktır. Oysa ülkemizdeki kentleşme henüz sanayi ile başabaş gitmediği gibi, yerleşme dokusu içindeki kentlerimizin ekonomik yapıları, adı geçen ülke kentlerine uymamaktadır. Bu nedenle; yuka- 5

ndaki araştırmalar yöntemleri bakımından bu araştırmanın geliştirilmesine elverişli bulunmamıştır. Buna karşılık, Milton Santos'un, Liege Üniversitesinde Uluslararası Uygulamalı Coğrafya Kollegyumunda (1968) önerdiği «geri kalmış ülkelerde kentlerin sınıflandırılması» ile ilgili yöntemi ilginç bulunmuştur (6. s : 9). Nüfusun sosyo- profesyonel oluşumuna ve beslenme ~Jiçimine dayanarak kentlerin ekonomik yapılarını belirleyen bu metotta S'i nüfus, 6'sı da beslenme sorunu ve besin maddeleri tüketimiyle ilgili ölçütler hazır istatistiksel verilerden elde edilmekte ve değerlendirilmektedir. Ülkemizdeki kentleri yalnız nüfus ve iktisadi faaliyet kollarıyla değil, beslenme ve besin maddelerinin tüketim oranlarını göz önünde tutarak sınıflandırmak, bu araştırma amacına uygun düşecektir. Ancak; bu konuda araştırmaya dayanan hiç bir veriye ve bulguya rastlanamadığından, Santas'un yönteminden de yararlanma olanağı bulunamamıştır. Dr. Erol Tümertekin, «Türkiye'de Şehirlerin Fonksiyonel Sınıflandırılması» (7) adlı araştırmasıyle, ilk kez 1960 nüfus sayımı sonuçlarına dayanarak ülkemizdeki kentleri sınıflandırmıştır. Nüfusu 10.000'in üstündeki 146 yerleşme yeri ile 10.000 in altındaki S il merkezi, bu araştırınayla-devlet İstatistik Enstitüsünce kabul edilmiş 9 iktisadi faaliyet kolu ile- nüfus faktörü göz önüne alınarak sınıflandırılmıştır. Ziraat, İstihraç (Çıkarım), imalat, İnşaat, Elektrik- Gaz- Su, Ticaret, Nakliyat, Genel Hizmetler ve Gayrı Muayyen Faaliyetler olmak üzere 9 iktisadi faaliyet kolundan - nüfus olarak - hangisi yüzde itibariyle egemen ise, kent o iktisadi faaliyetin niteliğini taşımakta ve sımflandırılmaktadır. Dr. Tümertekin'e göre ülkemizdeki kentler : 1 - Sanayi ve İ'nşaat Kentleri 2 - Ziraat ve Maden Kasabaları 3 - İdari ve Askeri Merkezler olarak sıralanmış ve gruplandırılmıştır. Betimleyici bir nitelikte olan bu araştırmanın yönteminden orman bölgelerindeki kentlerin sınıflandınlması yapılırken yararlanılmıştır. Araştırmamızın ikinci bölümünde görülecek olan bu sınıflandırmanın amacı, orman köylerinin nitelikleri belli kentlerimizde işlo:tıdirilip işlendirileıniyeceğinin saptanmasıdır. 6

İşlendirme olanaklarını içeren bir yerli çalışma da, araştırmanın birinci bölümünün gerçekleştirilmesinde yararlanmak üzere özellikle incelenmiştir. Bu çalışma; Sencer Kodalbaş'ın «Yatırım Politikası ve Orman Köylerine Etkisi» adlı araştırmasıdır (3). Bu araştırmada orman köylerinin yatırımlardan aldığı yıllık paylar ve nüfus yapıları incelenmiştir. Ayrıca; Türkiye'de orman içi ve bitişiği köylerdeki nüfusun yaklaşık yılda 225.000 arttığı buna karşılık 150.000 kişinin bu köylerden göç ettiği ve bu köyler nüfusuna her yıl 75.000 kişinin eklendiği sonucuna varılmıştır (3. s : 8-10). Türkiye için varılan bu sonuç, Orman Bölge Başmüdürlüklerine indirgenmemiştir. Kodalbaş'ın nüfus hareketlerinin analizinde uyguladığı yöntemden, araştırmanın birinci bölümünde yararlanılmıştır. Araştırmanın konusunu içeren ve yukarda açıklanan yerli ve yabancı çalışmaların dışında sonda gösterilen çeşitli yapıtlardan da yararlanma olanağı bulunmuştur. ARAŞTIRMANIN AMACI VE KAPSAMI Kırsal kesimin y2pısını yansıtan araştırmalar; orman içinde ve bitişiğinde yaşşayz:n 8 milyona yakın bir nüfusun, büyük bir geçim sıkıntısı çektiğini ve bunun sonucunda yurt ormanlarına zarar verildiğini ve gerekli önlemler alınmadığınd2. bu zararların doğal nüfus artışına koşut olarak her yıl artacağı gerçeğini ortaya koymaktadır. Bir 2cr2ştırmacı «Orn1<il1 ve orman köylüsü sorununun gerçek nedeni, orman 'bölgeleri ekonomisinin geri kalınışiığı değil, genel ekonominin gelişmemişliğidir» (8. s : 10) yargısına vardığı içindir ki; doğal kaynaklarımızın başında gelen ormanlarımızın gelişmesini amaçlayan araştırmaların hızlandırılması ormancıhk kesiminin ekonomi- politikası içinde yer almalıdır. Bu duruma göre araştırmamızın amacı aşağıdaki gibi belirlenebilir : 1 - Ormanlarımızın devamlılığına olumsuz etkide bulunan orman köylülerinin 1973 yılı nüfus yapısıyla, III. Beş Yıllık Plan döneminin sonuncu yılı olan 1977 deki nüfus yapısının dinamik bir biçimde ort2ya konulması 2 - Orman Bölge Başmüdürlükleri itibariyle ormancılık ke siminin işgücü talebi, orman içi ve bitişiği köylerinin işgücü arzla- 7

rı, 1977 yılına kadar karşılaştınlarak ormancılık kesiminin bu dev re içindeki işlendirme olanaklarının saptanması. 3 - Orman Bölge Başmüdürlüklerindeki kentlerin işlevsel sınıflandırılmasıyla ekonomik yapılarının ortaya çıkartılması, buna dayanılarak bu yerleşim yerlerinde orman köylüsünü işlendirme olanaklarının varolup olmadığının saptanması. Yukarıda sıralanan amaçları içerecek araştırma, 1965 yılı nüfus sayımına göre nüfusu 10.000 ve 10.000'in üstünde olan 199 kent ile nüfusu 10.000'in aitında olan 5 il merkezi olmak üzere toplam 204 yerleşim yerini kapsamaktadır. Bu kentlerin işlevsel sınıflandırılması yapılarak gerçek iktisadi nitelikleri ortaya konulacaktır. Devlet İstatistik Enstitüsünün 1970 yılı nüfus sayımı sonuçlarında araştırmaya temel olan iktisadi faaliyet kolları, kentlere göre ayrı ayrı belirtilmemiştir. Bu nedenle araştırmada ancak 1965 yılına ait ve yine Devlet İstatistik Enstitüsünce bu konuyla ilgili özel olarak derlenmiş verilerden yararlanma olanağı bulunarak belirli bir yaklaşıma gidilmiştir. ARAŞTIR.l\tiANIN YÖNTEMİ Araştırma sonuçları, ekonominin kritik kesimlerinden olan ormancılık kesimi için, Orman Bakanlığınca hazırlanan Ana Plan'ın ormancılıkta kullanılacak işgücü için getirdiği önlemlerin uygulamasına katkıda bulunacağından araştırma «uygulamalı araştırma» niteliğini taşımaktadır. Ormancılık kesiminde ve kentlerde orman köylüsünü işlendirme olanakları gibi iki sosyo - ekonomik konuyu içeren araştırmanın lbu niteliği, teknik ormancılık araştırmalarında uygulanan «biyometri işlemleri» yerine, sosyal bilimlerde uygulanan araştırma yöntemlerinden yararlanmayı gerektirmiştir. Ayrıca bu araştırma, saptanmış olan üç ana amaca ulaşabilmek için iki bölümde geliştirilmiştir. Birinci bölümde; ormancılık kesiminin gerektirdiği işgücü ile, orman köylüsünün arz edeceği işgücü karşılıklı olz,rak dinamik bir biçimde ortaya konulmuştur. III. Beş Yıllık Plan döneminin başlangıç ve bitiş yıllarında, ormancılık kesimindeki işgücü arz ve talebi nesnel olarak irdelenmiştir. İkinci bölümde ise, Orman Bölge Başmüdürlüklerindeki 204 kentin işlevsel sınıflandırılması yapılarak, her kentin iktisadi niteliği ortaya konulmuştur. Bu nitelikler adı geçen kentlerin işlendirme olanaklarını da belirlemektedir. 8

Her iki bölüm, saptanmış olan amaçlara göre sebep - sonuç varsayımlanm denemekten çok, araştırıcı ve betimleyici bir nitelik taşır. Aslında, ülkemizde sosyal, ekonomik ve siyasal kurarnları içeren araştırmalar henüz yoktur ya da pek azdır. Bu tip araştırmalar için de her şeyden önce, toplumsal yapımızın nesnel olarak incelenmesi ve sosyô- ekonomik sorunların dikkatli bir biçimde ortaya konulması gerekmektedir. Henüz orman köyü sayısı kesin olarak bilinmez ve tarım ülkesi olan Türkiye'de işletme büyüklüklerine göre ne kadar ailenin tarımd<m geçimi sağladığını gösterir çok sağlıklı veri ve araştırmalar bulunmaz iken, bu a~aştırmada kuramsal nitelik aramak gerçeklerden uzaklasmz:k anlamına gelir. Ancak, betimleyici araştırmalar diğerleri kadar belirgin olmasalar da kurarnların yön verici niteliklerinden y2r2rlandıkları için yeni varsayımların ve yeni kurarnların doğmalarmr:. hizmet ederler (9. s : 171). Araştırmanın ikinci bölümünde ayrı bir özellik daha vardır. Uygulama alanı ve türüne göre sayıbn ~)elli yerleşim yerlerinin nüfus ve iktisadi faaliyet kolianna ait verilerin toplanmasıyle oluşacak bir sürvey çalışmasıdır İkinci Bölüm. Yukardaki açıklamalara göre; her iki bölüm için veri toplama aşamasında gözlem, anket ve mülakat gibi sosyal bilim araştırma yöntemlerinden biri olan «Hazır Bilgiden Yararlanma>> yönteminin kullanılması doğal olmuştur. Bunun için öncelikle D.İ'.E. istatistikleri, DPT ve Hacettepe Üniversitesinin nüfus haraketleri ile ilgili araştırmalanndan yararlanılmıştır. Ancak, istatistikierin dar çerçevesinde yanlış yorumlardan k::ıçınmak için (9. s : 176) desonda gösterilmiş ve ülkemizde yapılmış, konuyla ilgili tüm araştırmalar sağlıklı bir biçimde taranmış ve incelenmiştir. Bu araştırmanın niteliğini ve yöntemini kısaca özetlemek gerekirse; 1 - Araştırma, amacına göre araştırıcı ve betimleyici olup, sonuçlarının uygulama olanağı vardır. 2 - Çerçevesi ve uygulanış biçimine göre sürvey araştırmasıdır. 3-Veri toplama yöntemine göre ise «h2zır bilgiden yaradan yoluyla oluşturulan bir araştırma0ır. ımı» 9

1. BÖLÜM ORMANCILIK KESİMİNDE İŞLENDİRME OLANAKLARI 1595 S::,yılı yasa, Orman Bakanlığımn görevleri arasında; ormanların ekonomik, sosyal ve teknik gerekiere göre yönetim ve işletilmesini öngörürken, ormanların korunması, geliştirilmesi işletilmesi ve genişletilmesi amaçlarının gerçekleştirilmesi için Devlet Ormanları içinde ya da bitişiğinde yaşayan köylülerin kalkındırılması bakımından ilgili kamu kuruluşlarıyla işbirliği yapılarak ge rekli önlemlerin alınması, ve hizmetleriyle ilgili olanların uygulanmasını da Orman Bakanlığının görevleri arasında saymaktadır. Orman Bakanlığı, orman içinde ya da bitişiğinde yaşayanlara dönük çalışmaları -diğer görevlerinde olduğu gibi- dört Genel Müdürlük eliyle yürütmektedir. Bugüne değin yapılan çalışmalarda, işlendirme olanakları yönünden Orman Genel Müdürlüğü her zaman ön sırrtda yer ahrken, AGM ve ORÜS Genel Müdürlükleri Orman Genel Müdürlüğüne oranla çok küçük bir işlendirme olanağı yaratmaktadırlar. Orman Genel Müdürlüğünün işlendirrne yörıürıdc:n en etkin durumda görünmesi, kesme- taşıma işleri gibi önemli konuların bu genel müdürlük eliyle yürütülmesi nedeniyledir. Orman köyilisünün arınancılık kesiminde işlendirilmesi irdelenirken, önce OGM olanak ve gereksinmeleri incelenecek ve bunlar Orman Bölge Başmüdürlükleri düzeyinde ayrıntılı cl<:>rak belirlenecektir. Daha sonra diğer genel ınüdürlüklerin işlendinne olanaklan incelenecektir. ORMAN GENEL MÜDÜRLÜGÜNÜN İŞLENDİRME OLANAKLARI Yukarda açıklanan esaslara göre konu, aşağıdaki planda incelenıniştir : lo 1 - Orman Bölge Başmüdürlüklerindeki orın<ın köylüsünün 1977 yılına göre nüfus yapısı ve işgücü potansiyeli

2 - Orman Bölge Başmüdürlüklerinin 1977 yılına göre hammadde üretim miktarı ve bu üretim için gerekli işgücü talebi 3 - Kesme taşımacia işgücü arz ve talep ilişkileri ı - Onnan Bölge Başmüdürlüklerindeki Onnan Köylüsünün ı 977 Yılına Göre Nüfus Yapısı ve İşgücü Potansiyeli 1970 nüfus sz:yımına göre; 8003 orman içi köyde 3 686 695, 8056 orman bitişiği köyde ise 4 203 992 kişi olmak üzere topl:am\ 16 059 köyde 7 890 687 kişi yaşamaktaydı. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığının bir araştırmasına göre* kentlerde ve koylerde doğal nüfus artışı bölgeler itibariyle ayrı ayrı oranlardadır. Köy kesiminde 5 ana bölge için bu oran % 020,9 dan o/o 034' e kadar değişmektedir. 1966-1967 Köylü Doğal Nüfus Artış Ormanları (S Bölge için): I - Orta Anadolu II - Karadeniz III - Ege ve Trakya IV- Akdeniz V- Doğu %0 31.0 23.2 20.9 27.1 34.2 Orman Bölge Başmüdürlüklerinin bu bölgeler içinde yer alış larına göre orman köyleri doğal nüfus artış oranları elde edilmiştir. Orman Bölge Başmüdürlüklerinin bu bölgelerindeki konum.larına göre, orman içi ve bitişiğindeki köylerimizin 1977 yılında ulaşması gereken nüfusları, doğal nüfus artış oranlarından yararlanılarak bulunmuştur. Ancak, çağımızda bütün ülkelerin nüfus yapılarının dinamik ö~esini oluşturan «göç» olayını, bu araştırınııda da dikknte almak g~rekmiştir. Nitekim; yine DPT'nin orman köyleri ile ilgili bir araştırmasından da **yararlanılarak, 1977 yılında yaklaşık kaç or- ( '')Belirten : Sencer KODALBAŞ. «Yatırım Politikası ve Orman Köylerine Etkisi. Onnan Müh. Dergisi, Mart 1973, s : 7 (**) Dr. Alırnet TUGAÇ «et al». Türk Köyünde Modernleşme Eğilimleri Araştırması. Rapor 1. D.P.T. 860- S.P.D.- 198, Ankara 1970. Orman köylerinde bölgeler ~tibariyle göç miktarları adı geçen eserin 101. sayfasındaki 93 no. lu Tablodan (Tarım Bölgelerine göre son; 5 yılda köyden ayrılarak başka yerlere yerleşen aileler) yararlanılarak saptanmıştır. ll

man köyli.isünün köylerini terkettikleri ya da edecekleri saptanmıştır. Göç edenler bu yoldan hesaplanınca, aile büyüklükleri ortalama 6,6 kişi olan orman içi ve bitişiği köylerden göç edenlerin miktarı düşiiierek fiili nüfus bulunmuştur. Orman köylerinde fiili nufusun yaş grupları iitbariyle dağılımı % olarak şöyledir : O - ı4 yaş grubu, fiili nüfusun '~o 44,7'sini, ıs - 64 yaş grubu, fiili nüfusun % sı,ı'ini, 6S + yaş grubu, fiili nüfusun % 4.2'sinioluşturmaktadır.* Yukarıdaki oranlar göstermektedir ki; orman ıçı ve bitişiği köylerde nüfus oldukça genç bir yapı, dolayısiyle büyük bir işgücü potansiyeli göstermektedir. ıs - 64 yaş grubundaki aktif işgücünün hesaplanmasında; «ı Kadın işgücü.= 0,7S Erkek işgücü» oranından yararlanılmış ve toplam nüfusun % sı,7'sini Kadınların oluşturduğu dikkate alınarak aktif nüfus, erkek birimi cinsinden belirlenmiştir. Orman köylerindeki ailelerde ortalama nüfus 6,6 kişi olduğundan, 1977 yılı fiili nüfusu 6,6'ya bölünüp orman içi ve bitişiği köylerdeki aile sayıları da ayrıca belirtilmiştir. Bu değerlendirmelerden ya~arlanarak, orman içi ve bitisiği köylerin tüm arınancılık işlerine arz edeceği işgi.icü miktarı, Orman Bölge Baş müdürlükleri itibariyle ortaya çıkarılmıştır. Her aileden bir kişinin üretimde çalıştığı da varsayılarak yapılan tüm değerlendirmeler çizelgeler halinde gösterilmiştir. Çizelge 1. inedendiğinde orman içi ve bitişiği köylerin nüfus yapısının ı970- ı977 yıllan arasında ilginç değişmeler gösterdiği görülür. ı970 yılmda 7.890.687 olan nüfus, doğal olarak yılda ortalama % 028 artmıştır. Ancak orman köylerinden yılda ortalama % 020 oranında da göç olmuştur. Dolayısiyle ı977 yılında nüfus, yıllık net % 08 artışla 8.3S4.4ı9 a ulaşmış olacaktır. ı973 yılında yayınlanan bir araştırma** ile orman köylerimiz- (*) D.İ.E. Genel Nüfus Sayımı 1965. Yayın No. 568. Sayfa 42. Tablo 10, Nüfusun yığılmış yaşlar ve cinsiyete göre dağılımı Orman köylerinde aktif nüfusun saptanmasında y<;rarlanılmıştır. (**) Sencer KODALBAŞ. A.g.e. s : 9-10. 12

Çizelge 1. Orman Bölge Başmüdürlüklerii tibariyle 1970-1977 yılannda orman içi ve bitişiği köylerdeki nüfus gelişimi Table- 1. Population Inerement (1970-1977) in Villages where Stuated in Forest Regions. ---- ı 2 ORMAN BÖLGE 197Q-...1977 1977 Yılı BAŞMÜDÜRLÜGÜ 1970 Yılı 1970-1977 1973--:1977 Net Nüfus Nüfus Fiili Nüfusu Nüfusu DoğalNüfus Göç Mik Artışı Artış J!.ı.rtışı tarı. (Net &foo (Estimated (Forest Regions) (Population)(lncrement) (İmınlgmtion) Increment) Population) 1 - Adapazarı 229.670 37.668 28.371 9.317 4. 238.987 2- Amasya 1.044.698 225.863 127.239 98.624 4.4 1.143.322 3- Ankara 262.565 62.490 53.347 9.143 3.4 271.708 4- Antalya 286.949 58.968 46.291 12.677 4.4 299.626 5 - Balıkesir 285.188 44.318 42.777 1.541 0.5 286.729 6 -Bursa 300.395 46.681 63.966-17.285-5.7 283.110 7- Bolu 209.470 36.426 44.793-8.367-3.9 201.103 8- Elazığ 866.609 229.738 133.728 96.010 11.- 962.619 9- Erzurum 175.951 46.644 31.829 14.813 8.4 190.766 10 - Eskişehir 277.965 62.653 51.877 10.776 3.8 288.741 ll -Giresun 332.868 57.885 24.528 33.357 Hr.- 366.225 12 - İstanbul 132.551 20.598 23.723-3.125 ---' 2.3 129.426 13- İzmir 391.563 60.848 57.750 3.098 7.9 394.661 14- Kastamonu 493.810 85.873 68.726 17.147 3.4 510.957 15- Mersin 317.089 70.171 52.920 17.251 5.4 334.340 16- Muğla 355.136 63.995 18.088 45.907 12.9 401.043 17 -ı Trabzon 213.962 37.207 19.824 17.383 8.1 231.345 18- Adana 251.356 55.625 38.171 17.454 6.9 268.810 19- Isparta 155.251 31.904 17.486 14.418 9.2 169.669 20- Artvin 151.425 26.332 19.425 6.907 4.5 158.332 21 - Çanakkale 227.975 35.427 38.318-2.891-1.2 225.084 22 - Zonguldak 317.087 55.201 31.976 23.825 7,3 340.312 23 -Denizli 213.810 38.528 28.686 9.842 4.6 223.652 24- Maraş 397.344 89.561 53.053 36.508 9,1 433.852 Toplam 7.890.687 1.580.624 1.116.892 463.732 8.354.419 Yıllık Ortalama 225.803 159.556 66.247 Yıl. Ort. Yüzdesi % 028 % 020 % 08 - -

Çizelge 2. 1977 yılında Orman B. Başmüdürlükleri itibariyle onnan içi ve bitişiği aktif nüfusları ile aile adetleri. Table 2. Estimated Active Population and Family Numbers in Forest Villages in 1977. ı 2 3 4 Orman Bölge 1977 Aktif Nüfusu Erkek cinci Aile Adetleri Başmüdürlükleri Flili Nüfusu (Genel) Aktif Nüfus (Forest Regions) (Estiınated (Active Pop. Active Pop. (Family Popula tion) (male + female) (male) Numbers) 1 - Adapazarı 238.987 122.122 106.337 36.210 2- Amasya 1.143.322 584.237 508.724 173.230 3- Ankara 271.708 138.842 120.896 41.167 4 - Antalya 299.626 153.108 133.318 45.397 5 - Balıkesir 286.729 146.518 127.580 43.443 6- Bursa 283.110 144.669 125.570 42.895 7- Bolu 201.103 107.763 93.834 30.470 8- Elazığ 962.619 491.898 428.320 145.851 9- Erzurum 190.766 97.481 84.881 28.903 1 O - Eskişehir 288.741 147.546 128.475 43.748 ll - iresun 366.225 187.140 162.952 55.488 12 - İstanbul 129.426 66.136 57.587 19.610 13 - İzmir 394.661 201.671 175.605 59.797 14 - Kastamonu 510.957 261.099 227.351 77.417 15 - Mersin 334.340 170.847 148.765 50.657 16- Muğla 401.043 204.932 178.444 60.764 17 Trabzon 231.345 118.217 102.937 35.052 18 -Adana 268.810 137.361 119.607 40.728 19 - Isparta 169.669 86.700 75.494 25.707 20 Artvin 158.332 80.907 70.449 23.989 21 - Çanakkale 225.084 115.017 100.151 34.103 22 - Zonguldak 340.312 173.899 151.422 51.562 23 -Denizli 223.652 114.286 99.514 33.886 24- Maraş 433.852 221.698 193.043 65.735 Toplam (Total) 8.354.419 4.274.094 3.721.656 1.265.809 14

de 1965-1970 yılları arasında göç edenlerin miktarı düşüldükten sonra nüfusun yılda 75.000 arttığı saptanmıştır. Bu araştırmada da 1970-1977 devresinde bu artışın net değeri yıllık 66.247 kişi olarak hesaplanmıştır. Görülüyor ki; ülkemizde sağlıksız kentleşme sürecinin dinamik öğesi olan iç göç olayına karşın orman köylerimizde nüfus giderek artmakta ve bu artış ormanlık bölgelerin aşırı kırsallaşmasına yol açmaktadır. Ancak Orman Bölge Başmüdürlükleri ayrı ayrı ele alındığında (Çizelge 1) nüfus yıgılmasmın bölgesel f:::crklılıklar gösterdiği kolaylıkla saptanabilir. 1970-1977 yıllan arasında net nüfus artışı en yüksek olan Orman Bölge Başmüdürlüğü yılda % 012,9 ile Muğla' dır. Onu, % 011 ile Elaziğ, % 010 ile Giresun, % 09,4 ile Arnasya izlemektedir. Diğer yzınd:m ülkemizin en gelişmiş bölgesi sayılan Marmara' da yer alan 4 Orman Bölge Başmüdürlüğünde görülen nüfus azalması da ilgi çekicidir : Çanakkale Ormnn Başmüdürlüğü orman köylerinde 1970-1977 devresinde, nüfus yılda net olarak % 01,2, İstanbul'da % 02,3, Bo lu'da % 03,9 ve Bursa Orman Bölge Başmüdürlüğünde % 05,7 azalmaktadır. Balıkesir Orman Bölge Başmüdürlüğü ise % 005 yıllık nüfus artış oranı ile nüfusu giderek artan bölgelerimiz arasında sonuncu sırayı almaktadır. Çizelge 2.' de de Orman Bölge B2şmüdürlülderi itibariyle orman içi ve bitişiği köylerdeki aktif işgücü potansiyeli saptanmıştır. 1977'de 4.274.094'e ulaşacak olan genel aktif nüfusun erkek cinsinden miktarı 3.721.656' dır. Her aileden 1 kişinin çalışacağı varsayılrlığında bu sayı 1.265.809'a dönüşmüş olur ki bu miktar, aynı zanıanda orman içi ve bitişiği köylerdeki toplam aile sayısını belirtir. 2 - Orman Bölge Başmüdiirlükleıinin 1977 Yılındaki Hammadde Üretim Miktarı ile Kesme - Taşıma İşlerinde Gerekli İşgücü Talebi Planlan henüz tamamlanmamış 3 Orman Bölge Başmüdürlüğünün eski etalarıyla beraber Türkiye ormanlarının toplam etası 16.752.298 m" kabuklu yapacak ve 7.514.078 ster baltalık yakcıcak odun dur. Orman Bölge Başmüdürlüklerinin geçmiş yıllar üretimlerinden elde ettikleri kabuksuz yapacak odun oranları dikkate alına- 15

rak yapılan değerlendirmelere göre elde edilecek kabuksuz yapacak odun miktarı 10.156.334 m", tür.* Ancak, bugünkü koşullarda bu etanın tamamı alınamamakta dır. Örneğin Orman Genel Müdürlüğünün 1973 yılı tertibinde alınamayan eta, tüm kabuksuz etanın% 37,1'i oranındadır**. Tüm etanın üretilmesi için bölgeler itibariyle ulaşılması gereken ve % 4,1'den % 15,6'ya kadar değişen yıllık üretim artış hızları arınancılık sektörü ana planında saptanmıştır. Ulaşım zorlukları, özel amaçlar için yapılan ayırımlar ve sosyo - ekonomik nedenlede amenajman planları verilerinde her hangi bir şekilde azalma söz konusu edilmediği taktirde bölgeler itibariyle saptanan üretim artış hızlan gerçekleştirildiğinde 1982 yılında ormanların hemen hemen tüm e tası alınmış olacaktır***. Bu araştırmada kesme - taşıma işlerindeki gerekli işgi.icü söz konusu olduğundan ormaıılarımızın planlara göre mevcut kabuk lu gövde hacimleri ve yakacak odun etalannın tümünün üretime sakulacağı esasından hareket edilmiştir. Ayrıca orman köylerinin 1977 yılı nüfuslarıyla 'bir karşılaştırma yapabilmek için etanın tümünün 1977 yılında üretilebileceği varsayılmıştır. Çizelge 3.'te Orman Bölge Başmüdürlükleri itibariyle kabuklu gövde hacmi, tomruk ve dal odununun elde edilişi için geçecek zamanla, yakacak odun etasının üretilmesi için geçecek zamantaşıma zamanlan da dikkate alınarak - ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Değerlendirmede kullanılan oranlar ve zaman kat sayıları için bu konuda yapılan çalışmalardan yararlanılmıştır.**** (*) Orman Bakanlığı Ormancılık Sektörü Ana Planı (1973-1995). s 105 ( * 1 ') Ormancılık Sektörü Ana Planı. s : 107. ( ''*'~~ Orınancılık Sektörü Ana Planı. s : 109. ( 1 '**"1~ Dr. Turgay AYKUT, 1972. Bolu Mm tıkasında Orman Nakliyatımn Nakliyat Tekniği Bakımından Araştınlması. Or. Fak. Yayın. No 190. Adnan KIR - Herald SUTTER, 1971. Türkiyedeki 6 ağaç türünden Sağlanacak Optimum Endüstriyel Odun Verimi Çalışması. Teknik Rapor OGM Ankara. Prof. Dr. İlhan GÜLEN. 1972. Yakacak Odun Probleminin Ekonomik Esasları (Elazığ Orman Bölge Başmüdürlüğü Yakıt Seımpozyumu 1972, Bildiri). Dr. Hayati GÜRTAN. İbrelilerde İş ve Fiyat Analizi (Orınancıhk Araştırma Enstitüsü Çalışmasıdır, Henüz Yayımlanmamıştır). Neptün YILMAZ. Demirköy Yöresinde Odun Üretiminde Geçen (Yayımlanmamıştır). 16 Süre

Bu duruma göre Orman Genel Müdürlüğünün 1977 yılında kesme - taşuna işlerinde kullanabileceği ya da talep edebileceği işgücü/saat ayrı ayrı ve toplam olarak şöyledir : 8 Toplam Kabuklu Güvde Hacmi İçin Kesim Süresi 45.231.194 saat Kabuksuz Endüstriyel Göv:de Hacminin Taşıma, Yükleme ve Boşaltma Süresi... 32.666.946» Baltalık Etasının Üretimi İ'çin Gerekli Süre... 15.779.554» 8 Gövde ve Dal Odununun Üretim Süresi... 3.450.988» Toplam :... 97.128.682» 3 - Kesme - Taşımada İşgücü Arz ve Talep İlişkileri Yukarda saptandığı gibi, Orman Genel Müdürlüğünün orman köylüsünden 1977 yılındaki kesme- taşıma işleri için talep edeceği işgücü 97.128.682 saattir. Bu süre, 1 kişinin günde 8 saat, yılda sürekli olarak 200 gün çalışması ölçüsüne göre 60.700 işçiye eşdeğerdir. Diğer yandan orman içi ve bitişiğindeki köylerin günde 8 saat ve yılda 200 gün esasıyla oluşturduğu erkek cinsinden yıllık işgücü potansiyeli 5.961.049.600 saattir. Bu da 3.721.656 erkek işgücüne eşdeğerdir. Bu miktar işgücünün salt or:rnancılık kesiminde işlendirilmedi.ği ya da hiç bir zaman işlendirilemiyeceği doğaldır. Çünkü; bu işgücünün önemli bir bölümü, yılda 200 işgünü.çalışılabileceği kabul edilen açık saha işletmeciliğinin tarım ve hayvancılık kesimlerinde kullanılmaktadır. Bu Araştırmada vanlmak istenen nokta; Orman Bölge Başmüdürlükleri itibariyle Türkiye'deki Orman içi ve bitişiği köylerin aktif işgücünden yüzde ne kadarının kesme- taşıma işlerinde işlendirilebileceğidir. Durumun nesnel olarak saptanabilmesi için çeşitli durumlara göre değerlendirmeler yapılmıştır. Bunlar şöyle sıralanabilir : Yılda 200 işgünü çalıştırılabileceği varsayıldığında taşıma işleri için gerekli sürenin ne kadar orman işçisine geleceği, kesmedenk Kesme- taşıma işlerinin yılın en çok 70 gününde yapılması durumunda, bu iş için gerekli sürenin ne kadar orman işçisine eşdeğer olacağı, başka bir deyişle her Orman Bölge Başmüdürlüğünde yılda 70 gün çalıştınlmak üzere kesme- taşıma işlerinde kaç işçiye.gerek olduğu, 17

Gerekli işçi sayısıyla orman içi ve bitişiği köylerdeki aktif nüfusun % kaç oranında işlendirileceği, Kesme - taşıma işlerinde gerek duyulan işçi sayılarıyla (her aileden bir kişi olmak üzere) kaç ailenin % ne kadar oranda işlendirilebileceği Ayrı ayrı saptanmıştır. Yukardaki bulgularla karşılaştırma olanağı vermesi amacıyla aynı değerlendirmelerin yalnız orman içi köylerinin aktif nüfusu için de yapılması uygun görülmüştür. Çizelge 4 ve 5'te toplanmış olan bu bilgilere bakıldığında; kesme- taşıma işleriyle orman köylüsünün değişik oranlarda ve fakat oldukça düşük oranlarda işlendirildiği görülür. Orman Bölge Başmüdürlüklerinde, gerek yapacak ve yakacak odun etalarının gerekse orman köyleri aktif nüfuslarının farklı oluşları nedeniyle orm::m köylüsünü işlendirme olanakları ve oranları bölgesel ayrılıklar göstermektedir. Şöyleki; Yalnız orman içi ve bitişiği köyleri dikkate alındığında İstanbul Orman Bölge Başmüdürlüğü aktif işgücünün % 16,3'ünü, ailelerin ise % 48'ini işlendirrnek suretiyle orman köylüsün en yüksek oranda çalışma olanağı sağlamaktadır. Bolu Orman Bölge Başmüdürlüğü ise % 15 ve % 46,3 oranıyla ikinci dereceele işlendirme olanağına sahip görülmektedir. Maraş Orman Bölge Başmüdürlüğü, orman köyleri aktif işgücünün ancak % 1,8'ini, ailelerin de % 5,4'ünü işlendirebilmekteclir. Bu durumda anılan Başmüdürlük diğerlerine oranla orman köylüsüne en az iş olanağı sağlamaktadır. Kesme - taşıma işlerinin yalnız orman içi köylerine yaptırılması durumunda da bölgesel ayrılıklar çok daha açık görülmektedir (Çizelge 5). Bolu Orman Bölge Başmüdürlüğü, bölgesindeki aktif işgücünün % 51,7'sini, ailelerin ise % 155,1'ini işlendirirken bu kez % 40,1 ve % 120,3 işlendirme oranıyla İstanbul Orman Bölge Baş- müdürlüğü ikinci sırayı almaktadır. Yine yalnız orman içi köylerindeki her aileden bir kişinin çalıştırılması durumunda; Orman Genel Müdürlüğü bu ailelerin ancak % 31,5'ini işlendirebilirken Amasya, Ankara, Elazığ, Giresun ve Maraş Orman Bölge Başmüdürlüklerinin işlendirme oranı Türkiye ortalamasının altında bir durum göstermekte ve Maraş Orman Bölge Başmüdürlüğü % 10,1 oranı ile yine sonuncu sırada yer almaktadır. 18

II. BÖLÜM ORMAN KÖYLÜSÜNÜN ORMAN BÖLGE BAŞMÜDÜRLÜK LERİNDEKİ KENTLERDE İŞLENDİRİLME OLANAKLARI Bir önceki bölümde görülmüştür ki; orman köylüsü omlancılık kesiminde tam olarak işlendirilememektedir. Her aileden 1 kişinin yılda en çok 70 gün çalışması halinde, ailelerin ancak % 19,7' si bu kesimin sağladığı iş olanaklarından yararlanırken, geriye kalanlar geçimlerini nasıl karşılayabileceklerdir? Bu soruya yanıt olarak, ülkemizde sözü çok edilen ve kınn itimi ile kentin çekiminden oluşan «göç olayı» verilebilir. Başka bir deyişle, orman köylerindeki işsiz nüfusun kentlerde işlendirilebileceği ileri sürülebilir. Bugüne dek yapılan inceleme ve araştırmalar, kırdan kente doğru giderek artan göç alayında, kırsal nüfusun - genellikle İstanbul, Ankara ve İzmir gibi metropollere taşındığını ortaya koymuştur. Ancak, bu üç gelişme kutbuna yerleşen köylülerin, kırsal alanın hangi yörelerinden geldiklerine ilişkin kesin veriler henüz elde edilmiş değildir. Kesinlik kazanmayan bir nokta da; 1965 sayımına göre ülkemizde nüfusu lo.ooo'i aşarak kent niteliği kazanan diğer 201 yerleşim yerine, kırsal kesimden ne oranda taşınmalar olduğudur. Araştırmamızın ilk bölümünde, orman köylerinden de kenti~ re göç edildiği ve fakat doğal nüfus artış oranının _yüksekliği nedeniyle orman bölgelerindeki nüfusun yine de arttığı saptanmıştır. Bu olguda da yine henüz bilinerneyen bir nokta, orman köylerinin hangi kentlere göçtüğüdür. Ülkemizdeki, 3 metropol dahil 204 kent, Orman Bölge Başmüdüdüklerine değişik.oranlarda ve değişik büyüklüklerde dağılmış bulunmaktadır. Bu bölümde açıklığa çıkartılmak istenen nokta; 204 kentin iktisadi faaliyetlerine göre işlevlerini ortaya kaya- 19

rak, orman köylülerinin hiç olmazsa bölgelerinde bulunan en yakın kentlere işlendirilecekleri umuduyla göç edip edeıniyecklerinin saptanmasıdır. Böylece, sanayileşme ve işlendirme sorunlarının tartışılması sırasında sık sık yinelenen «göç» seçeneğinin de orman köylüsü için ne derece çözüm sağlıyacağı ortaya çıkmış olacaktır. Bunun için?e her şeyden önce ülkemizdeki kentlerin işlevlerini ve bölgesel dağılımlarını incelemek gerekecektir. 1 - Türkiye' de 1965 Sayımına Göre Kentler Giriş bölümünde ülkemizdeki kentsel ve kırsal doku incelenirken, kentleşıne hızı ve 1995 perspektifinde beklenen doku değişikliği hakkında bilgiler verilmiş, ancak kent kavramı üzerinde durulınaınıştı. Sanayileşmenin motor öğesi olan kent ülkemizde; ilk planda, içinde yaşayan insanların sayısına göre belirlenmiş bir yerleşim kadeınesi ve birimi olarak görünmektedir. Aslında; oldukça eski olan 442 Sayılı Köy Yasasının 1. maddesine göre, Türkiye' de kentsel yerleşmeler yalnız nüfus miktan açısından Kasaba ve Kent olarak ikiye ayrılmıştır. Nüfusları 20.000'e kadar olanlar Kasaba, 20.000'den fazla olanlar Kent sayılınıştır (7. s : 12). Fakat, «kentin varlığını ve gelişimini mümkün kılan ve hayatiyeti için gerekli kaynakları sağlıyan faaliyetler» olarak tanımlanan kent işlevi (7. s : 4) ülkemiz yerleşim yerlerinde inceleme ko-ı nusu olmaya başlayınca, yukardqki ayının bazı kavram karışıklık Ianna yol açmıştır. Türkiye' de kentsel işlevlerin, yerleşim yerleri nüfuslarının lo.ooo'i aştıktan sonra belirgin hale geldikleri, Prof. Keleş ve Prof. Yavuz'un (*)gözlem ve araştırınalarıyla ortaya konulduktan sonradır ki; 1960 genel nüfus sayıınında da uygulanmak üzere, 10.000 sayısı kent tanıınında taban olarak benimsenmiştir. Buna göre; nüfusu 10.000 ve üstünde olan yerler kentsel yerleşim yerleri, bu sayının altında olan yerler ise kırsal yerleşim bi- (*) Belirten : Erol TÜMERTEKİN. Türkiy~ Şehirlerinin Fonksiyonel Sımrlandırılması, İst. Üni. Coğrafya Enstitüsü Yayını. No. 43, İstanbul 1965, s : ı. 20

rimleri olarak ele alınmaktadır. Bu araştırmada da aynı kavram esas alınmıştır. 2 - Kentlerin İşlevleri Nüfusun 15-64 yaşları arasında kalan grubu (erkek- kadın) geçimini sağlamak için çalışmak durumunda olanlardan oluşur. Aktif nüfus olarak nitelendirilen bu grup içinelen fiilen çalışanların ya da işlendirilenlerin çalıştıkları alanbr ülbmizdc 9 dalda toplanmıştır. Bunlar sırasıyla : Ziraat (Ormancılık, balıkçılık ve avcılıkla birlikte) 8 İstihraç (çıkarım) imalat (sanayi) 8 İnşaat 8 Elektrik (gaz, su ve sıhhi hizmetlerle birlikte) O Tic::-!ret (bankacılık, sigorta ve gayrımenkul satışlarıyla birlikte) e Nakliye (anbarlama ve muhaberatla birlikte) e Genel hizmetler (memurluk) 8 İyi Tarif Edilemeyen Gayrı Muayyen Faaliyetler (Askeri hizmetler bu bölümde yer almaktadır). Kentlerin işlevleri denilince, yukarıda sıralanan 9 ana faaliyet kollarından çoğunun kentte oturan aktif nüfusça işler hale gelmesi de anlaşılmaktadır. Aslında, yukardaki 9 çalışma dalı, ekonominin Tarım, Sanayi ve Hizmetler gibi üç ana kesiminin alt bölümlerini oluşturmaktadır. Nasıl ülkelerin gelişmişlik durumları bu üç ana kesimde çalışanların oranlarıyla belirleniyorsa, nüfusu lo.ooo'in üstünde ve değişik büyüklükteki kentler de yukarıdr: sıp~r,ı:: '' 9 çah;ma alanının oluşturduğu işlevlerle belirlenebilmektedir. Ülkemiz için bu duruma somut bir örnek Yermek gerekirse ; 1960 yılında kırsal alan dahil tarım kesiminde çalışan aktif nüfus Türkiye toplam aktif nüfusunun % 74,9'unu, Hizmetlerde çalışanlar % 15,4'ünü ve Sanayide çalışanlar % 9,7'sini oluştururken, 1965 yılında bu oranlar Tarımda % 71,4, Hizmetlerde % 17,9 ve Sanayide % 10,7 olmuştur (10. s : 26). 21

Kır ve kent aktif nüfusnndan oluşan yukardaki oranlar Türkiye' de ana ekonomik kesimin tarım olduğunu açıklıkla göster~ mektedir. Yalnız kentlerde oturan aktif nüfusun ekonominin. 9 dalındaki işlendirilm e biçimi de saptanmak istenirse, yine ı 960- ı965 yıllarına ilişkin sayılara göz atmak yeterli olur : ı960 ve 1965 Yıllarında Kentlerde Çalışan Faal Nüfusun ekonomik faaliyetlere göre % olarak dağılımı (10. s : 26). Ekonomik Faaliyetler Ziraat İstihraç imalat İnşaat Elektrik Ticaret Nakliye Genel Hizmetler Gayrı Muayyen Faaliyetler Toplam Y I L L A R 1960 1965 10,1 lü',ı ı~ 1~ 23,3 24,3 7,2 7,6 o~ o~ 10,4 9,7 7,0 6,6 ı7,7 18,3 ---------------------- 2ı,2 2ı,2 100,0 100,0 Sayılardan kolayca anlaşılacağı gibi, ülkemizele toplam kentlerin işlevleri, oldukça değişik oranlada belirlenmekte, imalat (sanayi) işlevi % 23,3 ve 24,3 oranlarıyle diğerlerine göre üstünlül< göstermektedir. 1960 yılında sayıları 151, ı965 yılında da 204 olan kentlerimizde, gayrı muayyen faaliyetler bölümünde yer alan askeri faaliyetler ikinci derecede, genel hizmetler ya da toplum hizmetleri ise üçüncü derecede yer almaktadır. 3 - Kentlerin 1965 Yılı Nüfusuna Göre İşievsel Sınıflandırılması Yukarıda belirtilen esaslara göre, ı965 yılında sayılan 204 olan ve 24 Orman Bölge Başmüdürlüğüne dağılmış bulunan kentlerimizi artık ayrı ayrı ve işlevsel olarak smıflandırabiliriz. Aslında, bu kentlerin kendi aktif nüfuslarını ':ada orman köylerini işlendirme olanakları ancak böyle bir sınıflandırmanın yapılmasıyla saptanabilir. Birinci bölümde, orman köy7üsünün oı mancıhk kesiminde işlendirilmesi olanakları saptanırken ı973-1977 yılları esas alın- 22

mıştı. Oysa bu nölüınde, 1965 yılı verilc ı i yle bir yakla-ş ıma gidilmektedir. Bunun nedeninin de kentlerd~ki ekonomik faalryetlere ilişkin bilgilerin 1970 nüfus sayıını sonuçlarından alınamamış olduğu giriş bölümünde belirtilmişti. Ancak, 1960-1965 yıllan için Türkiye' deki toplam kentlerin işlevleri oranlarında önemli değişiklikler olmamıştır. Bu nedenle, 1970-1975 yıllarında da aynı olguyla karşılaşılacağı varsayımından hareketle, 1965 yılı verileriyle bir yaklaşıma gitmede sakınca görülmemiştir. Bunun yanında, kentler ayrı ayrı ele alındığında hem niceliklerinde hem de niteliklerinde yani işlevlerinde :belirgin değişınelerin olduğuna özellikle dlkkat edilmiştir. Aslında ileri ülkelerde olduğu gibi geri kalmışlarda da kentleşme olgusu ve yerleşmı:; birimlerindeki doku de~ ğişikliği, sosyo - ekonomik bir yasa olarak geçerliliğini her zaman korumuştur. Kentlerimizin işlevsel sınıflandırılması yöntemine gelince; izlenen yolun açık ve kolay olduğunu da belirtmek gerekir. Şöyleki; 1965 yılında nüfusu lo.ooo'in üstünde olan 204 yerleşim yerine ilişkin işlevler 9 gruba ayrılmış olarak ele alınmıştır. Devlet İstatistik Enstitüsü'nün yayın ve kayıtlarırca gör"~ bu işlevler; 1 - Ziraat, 2 - İstihraç, 3 - imalat, 4 - İnş&at, 5 - Elektrik, 6 - Ticaret, 7 - Nakliye, 8 - Genel Hizmetler, 9 - Gayrı Muayyen Faaliyetler (Askeri Hizmetler) dir. Yine Devlet İstatistik Enstitüsü kayıtlarından, ele alınan 204 kentteki aktif nüfustan, bu 9 çalışma alanında fiilen çalışanların sayıları sağlıklı bir biçimde çıkarılmıştır. Doğal olarak anlaşılacağı gibi. kentlerde adı geçen ekonomik dallarda çalışanların oranları farklılıklar gösterdiği gibi, bir kent içinde çalışan nüfus da bu iş kollarında değişik oranlarda işlendi~ rilmiş olmaktadır. Bir başka nokta da, her kentte yukanda sıralanan 9 iş kolunun tüm olarak işlevsel olmadığıdır. Şimdi de, sınıflandırmada izlenen yolu sayılada açıklamaya çalışalım : Örnek olarak, orn1anların y:)ğun.bulunduğu Bolu Orman Bölge Başınüdürlüğünü ele alalım. Bu bölgede; nüfusu lo.ooo'i aşmış 2 kentimiz, Bolu ve Düzce bulunmaktadır. Nüfusu daha çok olan Düzce'de 1965 yılında aktif nüfus (erkek- kadın) içinde çalışanların % 24,2'si imalatta, % 19,2'si toplum hizmetlerinde, % 14,4'ü tarım, :% 12,l'i ticaret % 9,2'si askeri hizmetler, % 8,3'ü, nakliye, % 7,3'ü elektrik ve % 5,3'ü inşaat kollarmda işlendiril-~ miştir. 23

Göriilüyor ki; Düzce' de imalat % 24,2 gibi en yüksek bir oranla işlendirme işlevini yüklenmiş durumdadır. Bu nedenle Düzce, kent sınıflandırması içinde «Sanayi Ken1h olarak yer almaktadır. İkinci derecedeki işlev ise, görüldü~:ü gibi % 19,2 oranıyla toplum hizmetleridir. Bir orman kenti olarak bilinen Bolu'ya geliece; burada da 1965 yılında, aktif nüfus içinde çalışanların % 28,0'i gayri muayyen faaliyetlerde (Askeri Hizmetler bu kategoride ağırlık kazandığından araştırmada «Askeri Hizmetler» bir işlev olarak kabul edilmiştir) % 21,1'i toplum hizmetlerinde ve % 17,0'si iseı imalatta işlendirilmiştir. Çalışanların geriy..; kalan % 33,9'u ise daha küçük oranlarda diğer 6 faaliyet dalında hizmet görmektedirler. İşievsel olarak Bolu kentini <;mıflandırınak gerekirse; burada % 28,0 gibi oldukça yüksek bir oranclz. askeri hizmetler 1. derecede işlev gösterdiğinden Bolu'yu «Askeri Kent» olarak nitelemek doğaldır. 1965 yılında Orman Bölge Başmüdürlüklerine dağılmış 204 kent, birinci derecedeki (dominant) işlevlerine göre aşağıdaki hi-. çimde smıflandırılmıştır. Karşılaştırma olanağı vermesi için 1960 yılı sonuçları da (7. s ıo) buraya aktanlmıştır : işlev Ziraat İmalat (Sanayi) Gayrı Muayyen Faa. (Askeri) Genel Hizmetler İstihraç (Madencilik) İnşaat Toplam 1960 Kent Sayıc:1 % sı 33,8 42 27,8 40 26,7 13 8,6 4 2,6 ı O,S ısı 100,0 1965 Kent Sayısı % 72 3S,3 48 23,S 53 2S,9 24 11,7 7 3,6 204 ıoo,o Yukarda ~belirtildiği gibi, 196S yılmc 1 a Türkive'deki kentler işlevlerine göre; 72'si tarım kenti, 48'i sanayi kenti, S3'ü askeri kent, 24'ü genel hizmetler ya da memur kenti ve 7' si de madenr cilik kenti olarak sınıflandınlmış olur. Bu kentlerin Orman Bölge Başmüdürlüklerine göre dağılımı, Çizelge 6, 7, 8, 9, 10, ll'de gösterilmiştir.. 24

-4 - Kentlerin Orman K.öylüsünü İşlendirıne Olanakları Bilindiği gibi ülkemizde, merkezi idarclerin taşra kuruhışlan oldukça değişik biçimde ve büyüklüktc:di.t. Ormancılık kesiminin en önemli örgütü olan Orman Genel Müdürlüğünün taşra kuruiuşları ise 24 Orman Bölge Başmüdürlüğünden oluşmaktadır. Orman köy]üsünün için d :> 'aşadıgı t u 24 Qrman bölge,j, büyüklükleri itibariyle de oldukç~ fark~ı bir görunümd~dir. Örneğin; Bolu, Zonguldak ve Artvin gibi bö!geler yalnız kendi İl idari sı~ nırları içindeki.kentlerin sayıları da dikıkati çekecek bir ayrı lık. ye dağılım gösterımektedir. Artvin Orman Bölge Başmüdürlüğünde ise 10 İl yer almaktadır. Bu duruma koşut olat'lk Orman Bölge Başmüdürlükleri sı~ nırlart : içiiıdeki kentlerin sayıları da dikkati çekecek bir ayrı lık ve dağılım göstermektedir. Artvin Orman Bölge Başmüdürlüğünde 1 kent bulunurken, Çizelge 6. da görüleceği gibi İstanbul' da 17, Amasya'da 18, Maraş'ta 19 ve İzmir Orman Bölge Başmüdürlüğünde 23 kent yer almaktadır. Bir önceki bölümde bütün bu kentlerin Orman Bölge Baş ';.,-ı iirlüklerindeki dağılımları ve işlevleri gösterilmiştir. 9 ikti sadi faaliyet kolundan ancak 5 tanesi mevcut 204 kentte 1. derecede işlevsel olmaktadır.bunlar sırasıyla, tarım, sanayi, idari hizmetler, askeri hizmetler ve madencilik dallarıdır. Kentler bu işlevlere göre nitelik kazanır ve içindeki aktif nüfusu işlendirirken geriye kalan iktisadi faaliyetlerde de düşük oranlarda bile c lsa çalışma olanakları sağlamaktadır. Çizelge 12' de görüldüğü ~ih1 1965 yılında, kentlerde toplam 9.343.006 kişi yaşamaktadır. Bu nüfusun % 60'ını yaşlan 15-64 &rasında olan aktii nüfus oluşturmaktadır. Yine Dc,Jet lsteıtist:k Enstitüsü verilerine göre, 5.605.200 olan kentlerdeki aktif nüfusun, adı geçen iktisadi faaliyetlerde ancak 3.599.581'i işlendirilebilmektedir. Başka bir deyişle; Orman Bölge Başmüdürlüklerine dağılmış bulunan 204 kentte mevcut erkek- kadın aktif nıifusuıi ancak % 64,2'si işlendirilebilmekte, geriye kalan % 35,8 oranındaki nüfus ise çalışma olanağı bulamamaktadır. 10 sanayi kenti V:! 7 askeri kentin bulunduğu İstanbul Orman Bölge Başınüdürlüğündeki kentler büyük bir ayrılık göstererek mevcut aktif nüfusun tümünü işlendirdikleri gibi, % 15,4 oranında da fazla nüfusa iş olanağı sağlamışlardır. Bu fazlalığın, kırsal kesimden gelip de İstanbul nüfusuna kayıtlı olmayan kimselerden yada 10-14 ve 65-69 yaş gruplarında yer alan nüfustan oluştuğunu söylemek o1annklıdır. Çünkü İstanbul Orman 25