Ocak2017 204 Ayın Fotoğrafı: Selin TUNÇ
AYIN FOTOĞRAFI ETKİNLİĞİ (AFE) Seçiciliğini Fikret ÖZKAPLAN ın yaptığı Ayın Fotoğrafı (AFE) etkinliğimizin Aralık ayı için belirlenen konusu Atmosferik Olaylar idi. Aralık 2016 Ayın Fotoğrafı etkinliğimize 12 fotoğrafçı, 43 fotoğraf ile katılmıştır. İzleyicilerin yoğun ilgi ve katılımıyla yapılan değerlendirmeler sonucunda aşağıdaki seçimler yapılmıştır. Başarılı Fotoğraf: Dilek DEVE Ayın Fotoğrafı: Selin TUNÇ Başarılı Fotoğraf: Dilek DEVE(2) Fatih GÖNÜL İsmail KILIÇ Ş.Emrah ARIKAN Sergileme: Dilek DEVE Fatih GÖNÜL Filiz KÖPRÜLÜ(3) Hasan ÖZCAN Haydar BAYAT(3) İsmail KILIÇ (3) Necdet GÜRSOY(2) Selin TUNÇ Ş.Emrah ARIKAN(2) Tuncay TUNÇ Başarılı Fotoğraf: Dilek DEVE Başarılı Fotoğraf: Ş.Emrah ARIKAN Başarılı Fotoğraf: Fatih GÖNÜL Başarılı Fotoğraf: İsmail KILIÇ
AYIN PORTFOLYOSU (PODE) Değerlendirme Kurulunu, Fazlı ÖZTÜRK ün oluşturduğu Aralık ayı Portfolyo Değerlendirme Etkinliğimizin (PODE) konusu ile idi. 4 fotoğrafçının katıldığı Aralık PODE değerlendirmeleri sonucunda aşağıdaki seçimler yapılmıştır. Ayın Portfolyosu Fatma GÖKMEN Teknoloji ile İletişim olarak seçilmiştir. Başarılı Portfolyolar Ayfer TOSUN Eski, Fatih GÖNÜL Yaprak ile Oksijen ve Zeliha ALTINDAL Para ile olarak seçilmiştir.
1. Düzey: Temel Fotoğraf Bilgisi Semineri Pazartesi, Çarşamba Günleri: 19.00-21.00 Cumartesi, Pazar Günleri: 13.00-15.00 : 5 Hafta > Fotoğrafa Giriş > Fotoğraf Makineleri > Objektifler > Değişkenler Arası Bağıntılar > Işık > Kompozisyon > Yardımcı Ekipmanlar 2. Düzey: Fotoğraf Uygulama Semineri Eğitmen : Mehmet UÇAR Asistan : Nuran AKTEMUR Cumartesi veya Pazar Günleri : 4 Hafta > Dijital Fotoğrafçılık > Sahada Çekim Uygulamaları > Çekim Teknikleri > Fotoğraf Okuma 3. Düzey: Temel Dijital Fotoğraf Düzenleme Semineri Pazartesi, Cuma Günleri: 19.00-21.00 Eğitmen Asistan : Mehmet TEZCAN : Müge KUDAY-Erkan İŞÇİ : 4 Hafta > Temel Dijital Fotoğraf Düzenleme Bilgileri > Temel Dijital Fotoğraf Düzenleme İşlemleri > İleri Dijital Fotoğraf Düzenleme İşlemlerine Giriş > HDR Görüntüsü Oluşturma > Dijital Fotoğraf Sunum Teknikleri > Arşivleme ve Yedekleme > Fotoğrafları Baskı Formatlarına Göre Ayarlama Yaratıcı-Portre Fotoğraf Atölyesi Eğitmen : Fikret ÖZKAPLAN Hafta İçi : 19:00-21:00 Asistan : Turna ÖZKAPLAN Gökçen ÖZKAPLAN : 8 Hafta > Portre Fotoğrafındaki Gelişmeler > Sanat Akımlarının Portre Fotoğrafına Etkisi > Deneysel Teknikler > Yaratma ci > Mesaj-Anlam > Örnekler > Çalışmaların Değerlendirilmesi Kurgu Fotoğraf Atölyesi Perşembe Günleri : 19.00-21.00 Eğitmen : Tekin ERTUĞ Atölye Danışmanı : Ebru TEKEREK ERTUĞ Atölye Sekreteri : Füsun DEMİRAY Asistan : Volkan AYKUT : 10 Hafta Foto Empresyonist Atölye Eğitmen : İsmail HAYKIR : 12 Hafta > Empresyonizm e bakış > Fotografı Anlamak > Fotograf Akımları( pictorializm ebakmak) Işık ve renk; > Foto empresyonizme bakış ve örnek uygulamalar > Fotografda Empresyonist tarz > Fotoğrafta Belirginliği Sağlayan Öğeler den faydalanmak > Foto Empresyonist Teknikleri (25 Teknik ) > Çekim,post produksiyon ve sunum > Kendi özgün foto empresyonist tekniğini oluşturmak. > Çekim İçin İstanbul, Ankara ve Antik Bir Şehir e Gezi Atölye derslerimiz uygulamalı olacağından katılımcıların yanlarında not defteri kalem, Laptoplarına son versiyon Photoshop CC(yazılım ın İngilizce olması tavsiye edilir) ve Ücretsiz Google Nik collection software yüklenmiş ve mutlaka mouse ile gelmeleri gerekmektedir. Genel Doğa Fotoğrafçılığı Semineri Eğitmen : Tansu GÜRPINAR : 5 Hafta > Doğa tanımı > Doğanın biyolojik öğeleri > Bitkiler (Flora), Hayvanlar (Fauna) > Doğada yaşama eğitimi > Doğa fotoğrafı ve çeşitleri > Türkiye Doğası Üzerine Temel Bilgiler > Işık, Çeşitleri, Kullanım Alanları, Ölçümü ve Yorumu Video Kurgu Atölyesi Eğitmen : Yunus TOPAL : 10 Hafta > İçerik Kurgu-Montaj Kavramları Nedir > Çözünürlük ve Format Bilgisi > Capture (Görüntü Aktarımı) Nedir, Nasıl Yapılır? > Görüntü Okuma ve Hareket Alanları > Timeline Tanımı ve Görüntü İşlemesi > Görüntü Kanalları, Ses Kanalları ve Yazı Kanalları Yönetimi > Mono ve Stereo Ses Kullanımları > Kurgu Montaj Eğitimi, Püf Noktaları, En Çok DüŞülen Hatalar > Efekt Bilgisi Görüntü Üzerinde Kullanımı Detaylı > Render Bilgisi Haber, Klip, TV Programı, > Film Montajı Yazı Animasyonları > Kj Türleri Karma Programlar Kullanımı Işık & Gölge Atölyesi Eğitmen : Mehmet TEZCAN Asistanlar :Müge KUDAY Erkan İŞCİ Cumartesi :19.00-21.00 > Bakmak ve görmek arasındaki fark > Fotoğraftaki kırılma noktası > Fotoğrafın felsefi boyutu > Fotoğrafı hikayeleştirme
Ömer GEMİCİ USTALARLA SOHBET XIII 1949 baharında Boyabat ta, anamın deyişiyle kabak selinden bir yıl sonra bademler çiçek açarken doğmuşum. İlkokul ana kucağı, baba ocağında. Sonrası hep gurbet: Gölköy İlköğretmen Okulu, İstanbul Yükseköğretmen Okulu, İÜ Fen Fakültesi koridorları 68 Kuşağı nın en delifişek günleri... İlk fotoğraf makinem Kiev, yıl 1969. Fakülte bitti. Haydi Anadolu nun tozlu yollarında o uçtan bu uca; Arhavi, Ankara, Kozluk; 1978 de Balıkesir e atanarak yerleşme. 1995 te Balıkesir Üniversitesi Sinema ve Fotoğrafçılık Topluluğu (SİFOT) nu kurma görevi verilir. Grup BASAF a katılır. Necatibey Eğitim Fakültesi fizik öğretim üyesi olarak öğretmenlik; SİFOT akademik danışmanı ve aktif bir Grup BASAF, BASAF (Balıkesir Fotoğraf Sanatı Derneği) kurucu ve yönetim kurulu üyesi olarak fotoğrafçılık yaşamımı gençlerle birlikte sürdürdüm (1995-2007). BAÇEV (Balıkesir Çağdaş Eğitim Vakfı) kurucu ve yönetim kurulu üyesi olarak gençlere hizmet ürettim, destek sağladım (1996-2005). Üç kişisel sergi açtım: İngiltere İzlenimleri, Doğadan Olduğu Gibi, Bir Öğretmenin Kendine Yetmek ve Öğrencilerini Eğitmek için Çıktığı Yolda Karşılaştıkları. Beş kişisel sunumum oldu: Rengarenk - Rengahenk, Bir Çağdaş Masal, Atatürk ün Yurtiçi Gezilerinde Önemli Bir Durak: Balıkesir, Karesi Darülmuallimi nden Necatibey Eğitim Fakültesi ne, Kuvay-i Milliye Destanı: Arhavili İsmail, Çizgiler ve İzler, Patagonya. Onlarca karma sergi ve sunuma katıldım. Ulusal düzeyde onu aşkın ödül ve çok sayıda sergileme kazandım. Kendime yetmek ve öğrencilerimi eğitmek için çıktığım yolda 34 yılın ardından 2007 de emekli oldum. Öğretmenin emeklisi olmadığı içindir ki derneklerimizin fotoğraf eğitimi etkinliklerinde görev alıyor; ülkemin fotoğraf geleceğine TFSF/Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu) eğitim ve yarışma birimlerinde katkı vermeye çalışıyorum. TFSF deki görevlerim nedeniyle etik bulmadığım için hiçbir yarışmaya katıl(a)mıyorum.
İsmail KILIÇ PAZARTESİ CUMARTESİ Necdet GÜRSOY Filiz KÖPRÜLÜ PERŞEMBE FOTOĞRAF GÖSTERİSİ ve SÖYLEŞİ 18. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI USTALARLA SOHBET XIII Ke(n)dime Giden Yol 1. Toplantısı Süha DERBENT SALI PAZAR Saat:13.00 FSK ETKİNLİK SALONU Ömer GEMİCİ CUMA Filiz KÖPRÜLÜ Necdet GÜRSOY ÇARŞAMBA PERŞEMBE PAZARTESİ SALI İsmail KILIÇ BELGESEL FİLM GÖSTERİMİ Bir Fotoğrafçının Gözünden Bir kentin Hikayesi Anadolu nun Gözleri-Karabük Gülcan ACAR Tuncay TUNÇ 18. OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISI 2. Toplantısı FSK ETKİNLİK SALONU CUMARTESİ PAZAR Saat:13.00 ÜYE ve DOSTLUK BULUŞMASI Teras Hamsi Partisi FSK YÖNETİM KURULU CUMA ÇARŞAMBA Selin TUNÇ Ş.Emrah ARIKAN PAZARTESİ Yer belirtilmedikçe etkinlikler FSK Salonu nda gerçekleştirilecektir. Etkinlik takviminde oluşabilecek değişiklikleri FSK Haber Grubu ndan veya www.fsk.org.tr adresinden öğrenebilirsiniz. FSK Haber Grubu na üye olmak için Fotograf-Sanati-Kurumu-subscribe@googlegroups.com adresine boş bir e-posta gönderiniz.
Takvimde yer alan fotoğraflar, Ayın Fotoğrafı Etkinliği nde sergilemeye değer görülmüştür. FOTOĞRAF GÖSTERİSİ, BELGE TÖRENİ ve SERGİ AÇILIŞI GÜNÜ BİRLİK FOTOĞRAF UYGULAMA GEZİSİ CANLI PERFORMANS ve SÖYLEŞİ Proje Temelli Fotoğraf Atölyesi Abant SALI Deniz SEYRAN FOTOĞRAF GÖSTERİSİ ve BELGE TÖRENİ Mehmet UÇAR PAZAR CUMA Ressam: Aynur OCAK GÜNDOĞAN 1. Düzey: Temel Fotoğraf Bilgisi Seminer Grupları ÇARŞAMBA İlker ŞAHİN - Hüseyin SARI Figen ÖZER - Selami ORAL Şerife BALSOY Dilek DEVE PAZARTESİ CUMARTESİ Hasan ÖZCAN PORTFOLYO DEĞERLENDİRME ETKİNLİĞİ (PODE) PERŞEMBE CUMA CUMARTESİ İsmail KILIÇ Filiz KÖPRÜLÜ AYIN FOTOĞRAFI ETKİNLİĞİ (AFE) Makro Göker MÜFTÜOĞLU Haydar BAYAT Fatih GÖNÜL Konu: Kontrast Barış KONOR Yunus TOPAL SALI ÇARŞAMBA PERŞEMBE PAZAR PAZARTESİ SALI Haydar BAYAT Ş.Emrah ARIKAN ÜYELERDEN KISA GÖSTERİLER Dilek DEVE Haydar BAYAT Hatice AYDIN
FOTOGRAFTA GERCEKLIK OLGUSU II Aykan ÖZENER Bunlar www.photo.net, www.usefilm.com, www.deviantart.com gibi farklı tarzları içerisinde barındıran sitelerdi. 2007 veya 2008 yılı olacak hatırlamıyorum; dijital tekniklerin gelişmesiyle birlikte o kadar çok deneme yapar hale gelmiştim ki (yeni plug-inler çıkıyor, filtreler her geçen gün katlanarak artıyordu) bir fotoğraftan onlarca farklı fotoğraf ürettiğimi fark ettim. Bu durum gerçeklik duygumu kaybetmişim hissine kapılmama sebep oldu. Ani bir kararla tekrar sadece belgesel fotoğrafın bir kolu olan sosyal belgesel tarza dönüş yaptım. Yani fotoğrafa ilk başladığım noktaya. Bu arada belgesel fotoğrafa gerçek etiketini yapıştırdığımın farkındayım. Oysa günümüzde yaşadığımız birçok olay belgesel fotoğrafında isterse yalan söyleyebileceğini çoktan ispatlamıştı bize. Bu durumda bende birçok arkadaşımla birlikte fotoğraf ve etik konusunu sorgulamaya başlamıştım. Ancak şunu rahatlıkla söyleyebilirim; fotoğrafa başladığım ilk günden bu yana fotoğraflarımı manipüle etmedim. Hep kendi gerçekliğimin peşinde oldum. Şimdilerde yaptığım sosyal belgesel türdeki çalışmalarımda da en başta kendime dürüst olmaya gayret gösteriyorum. Artık fotoğrafın sanatsal mecrası beni eskisi kadar cezbetmiyor. Gelin isterseniz şimdi tarih perdesinden bakalım bu duruma; Fotoğrafın ressamlar tarafından icat edildiğini biliyoruz. Yine sosyo-ekonomik yapı içerisinde şekillenen akımlar silsilesinden başka bir şey değil fotoğraf tarihi. Yine o dönemlerde de fotoğraf ve gerçeklik olgusu vurmuş damgasını sanata. Özellikle başka hiçbir sanat dalında sorgulanmayan gerçek kavramı fotoğrafa gelince hep sorgulanır olmuş. Çünkü en başlarda ışık ve perspektif üzerine gerçeğe en yakın ilişkiyi fotoğraf sağlamış. Bu tür yaklaşımların sergilenmesinde ekonomik, kültürel, politik, teknolojik ve sanatsal olguların ve imgenin geçirdiği değişimler etkili olmuştur. Gerçekçilik, romantizm, izlenimcilik, dışavurumculuk, sembolizm, kübizm, soyut sanat vb. akımlar bu değişimlerin başını çekmiştir. Akımlar aynı zamanda, karşılıklı uzlaşmazlıkların çıkmasına ve çatışmalara yol açmıştır. Çıkmaya da devam etmektedir. Bu durum kavramsal fotoğraf ve belgesel fotoğraf adı altında ağırlıklı olarak iki başlığa ayrılmış gibi gözükmekte. Ancak yukarıda da saydığımız akımlarda görüldüğü gibi bu ayrışmalar günümüz sosyo- ekonomik yapısı çerçevesinde şekillenmektedir. Birde Felsefik süreçten bakarsak durum daha anlaşılır bir hal alacak gibi. (Yeri gelmişken bundan sonraki satırların yazılmasında yararlandığım Ege Yayınları ndan çıkan Zuhal Özel Sağlamtimur tarafından kaleme alınmış Fotoğrafçılık Tarihinde Teknik Ve Kültürel Dönüşümler isimli kitabı edinmenizin konuyu daha geniş açıdan ele almanıza yol açacağından söz edeyim.) Ben burada benim de fotoğrafa başladığım dönem olan ve modernizme tepki olarak çıkan 1980 lerin başında yaygın olarak kullanılmaya başlanan postmodernizm kavramıyla başlamayı uygun gördüm. Post modern dönem de, her türlü fotografik görüntü ve sanat eseri birbirini belirler. Fotografik türün sınırları genişlediği için kesin bir tanımlama yapmak zorlaşır. Diğer disiplinlerle iç içe geçerek kaynaştığı gözlenir. Postmodernizm kapitalist kültürde, özellikle günümüz sanatlarında gelişen bir harekete verilen addır demiş Sarup. Bu dönem klasik dönemi yadsımış ve ilk bakışta algılanmaya karşı kolay kavranamayanı savunmuştur. Bu dönemde başkalarının çekmiş olduğu görüntüleri yeniden üreterek kendine mal etme durumu söz konusu olmuştur. Cindy Sherman ismi bu dönem fotoğrafında en çok anılan isimlerden birisi olmuştur. Sherman fotografik görüntüyü, kendisinden önce varolan bir sanat yapıtına yönlendiren açık tavırlar sergileyen fotoğraflarıyla tanınır.
Aynur OCAK GÜNDOĞAN SAHMERAN EFSANESI Benim için Efsane çocukluğumda başlıyor. Çocukluğumda evimizin duvarında asılı yarı kadın yarı yılan figürlü bir resimle... Gözleri beni takip ettiğini düşündüğüm ve çocukça korkularımı gün yüzüne çıkartan bir resim. Babama göre evimizi koruyan kollayan, sağlık ve bereket veren bu resim yıllar boyunca Şahmeran a duyduğum merakın en büyük nedeni. Benim bildiğim ve gördüğüm Şahmeranlar hep korkuturdu, yıllar sonra o Şahmeranların anlamını öğrenip ona hayran kalana kadar da bu böyle devam etti ve bir gün beni Şahmeran ı gerçekten tanımak için efsanenin peşine düşürdü. Kendimi Tarsus da buldum, efsane beni içine çekti... Tarsus ve çevresinde anlatılan söylencelerden en önemlisi ve en eskisi sanırım Şahmeran Efsanesi. Bu efsaneyi Tarsus ta bilmeyen, anlatmayan, duymayan yok. Değişik ağızlar, değişik değişik anlatıyor Şahmeran Efsanesi ni. Tarsus un dışında bir türlü, Tarsus ta daha başka bir türlü anlatılıyor. Bazı yazılı kaynaklarda ise hiç duymadığınız değerler karışıyor efsanenin içine. Ama doğru olan bir şey var, bunun hepsini halk söylüyor, halk anlatıyor. Şahmeran ın Ceyhan ve Misis arasındaki Yılan Kale de yaşadığı söyleniyor. Benim hikayemde işte burada başlıyor. Lokman Hekim inanışa göre bütün hekimlerin piri üstadıdır. Her çiçeğin her otun özelliklerini tanıyan Lokman ilaç yapar dertlilere deva bulur. Bütün dünyayı dolaşmış, medeniyetler merkezi olarak bilinen Çukurova ya gelince ovanın bereketi ve güzelliğine hayran olmuş bu yüzden Misis e yerleşmiştir. Çevredeki tüm hastaları iyileştirmiştir. Artık hastalığın ne olduğunu unutan Çukurovalılar Lokman dan ölümsüzlüğün sırrını ister olmuşlar. Bu derdin peşine düşen Lokman, ölümsüzlüğün tek sırrını bilen Şahmeranla tanışır. Şahmeran da burada yaşar ve tüm bitkilerin hangi hastalığa iyi geleceğini bilir. Şahmeran, Lokman ı kalesine götürür. Günler ayları, aylar yılları kovalar... Şahmeran ve Lokman yaptıkları uzun sohbetler sonucu büyük aşka tutulurlar. Şahmeran doğanın tüm gizemini, tüm sırlarını, tüm bildiklerini günün birinde sevgilisinin kendisini ihbar edeceğini bilmesine rağmen Lokman a anlatır. Hatta ölümsüzlüğün sırrını da verir... Aradan geçen onca yıldan sonra Lokman bir gün şehre inmek ister. Şahmeran yanından ayrılacak olan sevgilisinin kendisini ele vereceğini bilir ve ona der ki; İnsanoğlu çiğ süt emmiştir. yani sanki yerimi söyleme der gibi. Lokman Şahmerana bunu asla yapmayacağını söyler. Ve yanından ayrılır. Lokman Şahmeran dan ayrılınca Tarsus bölgesi Misis köprüsünden geçerken fırtına kopar ve onca yıl Şahmeran ın verdiği sırların yer aldığı defterin son sayfasında bulunan ölümsüzlüğün sırrı nehre uçar. Lokman bunca yıllık kayboluşun sonunda şehre tekrar gelince halk hikayenin peşine düşer, Lokmana yapılan baskılar sonucu Lokman Şahmeran ın yerini söylemek zorunda kalır. Var olan aşkına ihanet eder. Aşkı uğruna bütün sırlarını verdiği adam tarafından yeri gösterilen Şahmeran tüm üzüntüsüyle ölür. Ölümü bile insanoğluna deva olur. Tüm topraklar Şahmeran ın kanıyla sulanır ve Çukurova ya bolluk ve bereket olur. Benim Şahmeran Efsanem, aşkı, sağlığı, bolluğu, güzelliği ve bereketi anlatır... O yüzden tablolarımda hep güzel efsanevi bir kahramandır Şahmeran.
FOTOGRAFLA VAR OLMAK Barış KONOR Var olmak, başkaları tarafından görülür ve bilinir olmak, pek çok kişi için oldukça önemlidir. Çünkü var olmak bir yandan da hatırlanmanın en ön koşuludur. Reel varlığın bir gün sona ermesi ve o fiziksel yapının yok olup gideceği bilinci, hatırlanmanın önemini arttırmaktadır. Görünür olmak, varoluş anlamına da gelmektedir. Fiziksel bir varoluştan bahsedilemese de çeşitli sanat eserleri aracılığıyla görünürlüğün devam ediyor oluşuna tarihin her evresinde rastlanmaktadır. Tanrılarla hükümdarların varlığı Antik Yunan da ve Roma da büst ve heykellerle ölümsüzleştirilmeye çalışılmıştır. Rönesans döneminde hükümdarların, soyluların ve burjuvaların ölümsüzlük iksiri resim olmuştur. Resim üretiminin pahalı olması, paranın ve gücün de temsili olmuş ve sadece belli bir sınıfın resimleri yapılarak ölümsüzleştirilmiştir. Fotoğrafın icadı ile başlayan süreç özellikle resim başta olmak üzere tüm sanat dallarını oldukça fazlasıyla değiştirmiştir. Matbaanın icadıyla beraber okuma-yazmanın halkın en alt katmanlarına doğru ilerleyişi gibi fotoğrafla beraber görünür ve hatırlanır olmanın yayışı halkın en alt katmanına doğru ilerlemiştir. Bu durum resmin kendine yeni bir yönelim aramasına yol açmıştır. Fotoğraf, resimden çok daha ucuz ama bir o kadar da hızlı görsellik verebilmekte, görsellerin tıpatıp çoğaltılmasını mümkün kılmaktadır. Çoğalmak, çok daha geniş alanlara dağılabilmek, bilinirliği artırabilmek anlamına da gelmektedir. Fotoğrafla beraber suretin var olmasının sınıfsallığı ve gücün temsili olma durumu ortadan kalkmıştır. Neden fotoğraf çekilir? Bu soru oldukça derin bir sorudur. Soru sadece sanatın sorunsalı değil, felsefenin, sosyolojinin, psikolojinin ve başka disiplinleri de ilgilendirebilecek bir sorunsaldır. Ancak çeken ile çekilenin var olma gücünü arttırmak için olduğu düşünülmektedir. Bir fotoğraf, sureti göstermenin ötesinde, Ben varım. Tam da oradayım. Tam da o var olan şeyi ölümsüz hale getirenim. Görüleni görenim ve kaydedenim demektedir. Fotoğraf, görenin ve görülenin (çeken ve çekilenin) Spinoza nın deyimiylevar olma kudretini (potenzia) arttırmaktadır. Var olma kudreti sadece fiziki varoluşu nitelemez. Fiziki yok oluşun ötesini de niteler. Bir fotoğraf, fiziki yok oluştan sonra da varlığın devamını kanıtlar. Birleşik Krallığın Victoria Dönemi ne bakıldığında, insanların, ölen aile bireyleri ya da yakınlarıyla fotoğraf çektirdiği görülür. Memento Mori (Öleceğini Unutma) olarak adlandırılan bu fotoğraflar, o süreç içerisinde önemlidir ve talep görmüştür. Ebediyete uğurlanmadan önce çekilen son aile fotoğrafları Buradaki en önemli olgu, ölen insanın hatırlanması, anılması ve gelecek nesillere de onunla ilgili görüntü aktarılması olgusudur. Bu, ölenin, ölse bile varoluşu anlamına gelmekte, 50 yıl, 100 yıl sonrasına bile görsel varlığını aktarabilmesine olanak sağlamaktadır. Günümüzde fotoğraf kavramı tüm zamanlardakinden çok daha farklıdır. Artık kimyasal bilgilere ihtiyaç yoktur ya da bir fotoğrafın görünür hale gelmesi için ilave ekipman ve karanlık oda gibi mekanlara ihtiyaç bulunmamaktadır. Bugün fotoğraf 1 ve 0 lardan oluşan bir kombinasyonda ortaya çıkmaktadır. Sayısal teknolojilerle beraber fotoğraf oldukça modüler hale gelmiştir. Artık fotoğraf makineleri sadece fotoğraf çekmemekte, cep telefonları, tabletler ve kameralar gibi pek çok elektronik araç fotoğraf çeker olmuştur. Günümüzde fotoğraf, tarihin hiçbir döneminde çekilmediği kadar fazla çekilmektedir. İnternetin yaygınlaşması ve elektronik iletişim araçlarının da internet tabanlı çalışması, fotoğraf çekmeyi, çoğaltılmasını ve iletilmesini oldukça kolay hale getirmektedir. Dünyanın bir yerinde çekilen fotoğraf, dünyanın diğer tarafına birkaç saniyede ulaşabilmektedir. Bu durum, fotoğrafın biricikliğini ve bölgeselliğini (sınırlı bir çevrede kalmasını)
ortadan kaldırmakta, fotoğrafı küresel bir güç haline getirmektedir. Bu güç, fotoğraf üzerinden var olmanın da gücünü küresel hale getirmektedir. Özellikle en büyükleri olan Facebook, Twiter, Instagram gibi pek çok sosyal paylaşım ağları, fotoğrafın üretilmesi açısından oldukça önemli ağlardır. Zephoria Digital Marketing in 2016 Aralık araştırmasına göre, sadece Facebook sitesine bir saat içerisinde 300 milyon fotoğraf yüklenmektedir. Bu da dünya ölçeğinde her saniye 208 Bin fotoğrafın Facebook sitesine yüklenmesi ve paylaşıma girmesi anlamına gelmektedir. görseller aracılığıyla var olma çabasındadır. Günümüzde suret, her şeyin önüne geçmiştir. İmaj üretimi ve bu imajın yayılması, gücün ve var olmanın anahtarı haline gelmiştir. Çekilmiş bir fotoğrafın beğeni sayısı, o fotoğrafı çeken kişinin takipçi sayısı, fotoğrafı, bir güç ve var olma objesi haline getirmiştir. Fotoğraf üretiminin kolay ve masrafsız oluşu, internet aracılığıyla kopyalanabilir ve dağıtılabilir oluşu öyle görünüyor ki, fotoğrafın üretim hızını daha da arttıracaktır. Fotoğrafın gücü sayesinde gelecekte her insan reel hayatta var olduğu kadar gerçek şekilde sayısal evrende de var olmaya çalışacak ve o mücadelenin içerisinde olacaktır. İnternet ve sosyal paylaşım ağları, kullanıcıların reel dünyadaki varoluşlarının bir iz düşümüdür. Her ne kadar kullanıcının reel dünyadaki karakterini, görünümünü, düşüncelerini birebir yansıtıp yansıtmadığı üzerine tartışmalar olsa da kişinin elektronik dünyada bir varlık mücadelesi içerisinde olduğu kesindir. Artık en az reel hayat kadar sayısal hayatlar da önemli hale gelmiştir. Fotoğraf, bu noktada en etkin konumdadır. Zira yine Facebook örneğinden yola çıkılırsa, dakikada 300 milyon fotoğrafa karşın, 510 yorumun yazılmış olması, fotoğrafın tanımlayıcı, anlatıcı gücünü ve sözcüklerden çok daha etkin olduğunu çok daha iyi anlatmaktadır. Kullanıcılar, yazmaktan daha çok fotoğraflar ya da Murat Azaklı fotoğraf malzemeleri A. Konur sokak 27/3 Kızılay/Ankara T.0312 4175212 @.muratazaklifoto@gmail.com www.fotomalzeme.com
@FSKDernegi FSKDernegi FOTOĞRAF SANATI KURUMU BÜLTENİ Sayı: 204 Ocak 2017 Yayın Sahibi Necip EVLİCE Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Mutlu TOPALOĞLU Yayın, Yönetim ve Yazışma Adresi Fevzi Çakmak 1 Sk. No: 22/2 Kızılay-Ankara Tel: 0312 230 4616 Fax: 0312 229 47 17 e-posta: fsk.grup@gmail.com - fsk@fsk.org.tr Tasarım Hangar Marka İletişim Reklam Hizmetleri Yayıncılık Ltd. Şti. Tel: 0312 425 07 34 Baskı Öncü Basım Yayım Tanıtım Ltd. Şti. Kazım Karabekir Caddesi Ali Kabakçı İşhanı No: 85/2 İskitler/Ankara Tel: 0312 384 31 20 Yayın Türü: Yerel li Yayın Şekli: Aylık Türkçe Baskı Tarihi: 31 Aralık 2016 ISSN 2148-5275 Bağış ve Aidat Ödemeleri İçin Hesap No TÜRKİYE İŞ BANKASI Yenişehir Şubesi Ankara Şube Kodu: 4218 Hesap No: 3292782 IBAN:TR30 0006 4000 0014 2183 2927 82 Bültende geçen yazıların ve fotoğrafların sorumluluğu yazarlarına ve sahiplerine aittir. Ücretsizdir. 1500 adet basılmıştır.